Aylık arşivler: Temmuz 2020

Kadıköy’lü Çiğdem Tunç’un, Kadıköy Belediyesi’ne Kırgınlığı

Kadıköy Belediyesi tarafından düzenlenen Park’ta Sanat etkinliğine tiyatrocular tarafından tepkiler sürüyor. Bir çok tiyatro oyuncusunun sosyal medya sayfalarında paylaşımlar yaparak organizasyona tepkisini dile getirirken bazı ünlü tiyatrolar gösterim için onaylanmış oyunlarını geri çektiklerini sosyal medya hesaplarından kamuoyuna duyurdular. Geçtiğimiz yıl 3 ayrı oyunu ile bir çok salonda gösteriler düzenleyen yılların Kadıköylü sanatçısı Çiğdem Tunç’a bu konu hakkında ne düşündüğünü sorduk, verdiği cevabı aşağıda yayınlıyoruz.

Çiğdem hanım siz sosyal medya hesaplarınızda Kadıköylü olduğunuzu ve Park’ta Sanat etkinliği nedeni ile Kadıköy Belediyesindeki yetkili kişilere hakkaniyetsiz davrandıklarını ima ederek kırgınlığınızı belli ettiniz bize bu konu ile ilgili neler anlatmak istersiniz.

Kim demiş 21. yy da şövalyeler yok diye? İşte Ali Poyrazoğlu, Süheyl & Behzat Uygur, Volkan Severcan dostlarımız, meslektaşlarımız, Türk tiyatrosunun mihenk taşları, Kadıköy Belediyesi etkinliği Park ‘ta Sanat kapsamında, oyunları “seçici kurul” tarafından onaylanmış olmasına rağmen, etkinlikten ayrılma kararlarını net bir şekilde kamuoyuna duyurdular.. Neden böyle yaptılar, çünkü ilk başta başvuru formları el altından, belli başlı tiyatroların haberdar olup diğerlerinin olmayacağı şekilde, hakkaniyetsiz ve el altından ulaştırıldı.. İkincisi, aynı seçici kurul yıllardır aynı isimlere yer veriyor, diğerlerine, defalarca başvuru yapmasına rağmen bir türlü Özgürlük parkı tiyatro etkinliklerinde yer vermiyorlardı. Çiğdem Tunç Tiyatrosunun başına geldiği gibi. Kamuoyunda yükselen sesler, seçimlerin siyasî doğrultuda yapıldığı, çizgisi apolitik olan bir tiyatronun ağzıyla kuş tutsa da, tiyatro kooperatifi veya benzeri bir yapıya dahil olmadan bu kuruldan onay asla alamayacağı şeklindedir. Tüm bunları üzülerek, hayret ederek, kalbi kırılarak duyuyor ve doğma büyüme bir Kadıköy’lü, sahneye üç yaşında ilk kez Kadıköy halk eğitim merkezinde sahneye çıkmış ve sanat dünyasının son kırk yılına imzasını atmış bir insan olarak neden diye sormak istiyorum. Neden? Kim olduğunu asla öğrenemediğim seçici kurulun gözüne girmek için elimize pankart alıp, sokaklara dökülüp slogan mı atmamız lazım?

 

Yapmıyorum kardeşim ben aktivist değilim, ben prova yapıyor, oyunlar sahneye koyuyor ve ekmeğimin peşinde tüm Çiğdem Tunç Tiyatrosu ekibiyle birlikte bu özel tiyatroyu yaşatmak için canhıraş mücadele veriyorum.. Her kesime, her görüşe eşit mesafede kalmak istiyorum.. Ey seçici kurul; ben bu sezon perde açtığım her oyunda en ön sıraları BİLABEDEL, aylardır canını hiçe sayarak mücadele veren SAĞLIK ÇALIŞANLARINA tahsis ediyorum. Sosyal demokrasiyi sizden öğrenecek değiliz, biz Atatürk ‘ün ÖĞÜN, GÜVEN, ÇALIŞ ilkelerini kırk yılı aşkın bir süredir kendi hayatımızda uyguluyoruz. Sanat tüm siyasetlerin üstündedir. Sizden rica ediyorum LÜTFEN SANATA SİYASET KARIŞTIRMAYIN.

BHA Yaşar ŞENYÜZ

Balgöz’ün ”MA’SAL MİTOTERAPİ” Adlı Kitabına Yoğun İlgi

Geçirmiş olduğu ağır bir hastalık sonrasında hayata bakışını değiştirip önüne açılan yeni kapıdan geçerek, evrendeki mavi yolculuğuna akışta devam eden Yazar Evren Balgöz’ün Maya yayınlarından çıkan İlk kitabı “Ma’sal Mitoterapi” satış noktalarında yerini alır almaz büyük bir ilgi gördü.

Özgün adı “Mitoterapi” ile Ma’sal Kitabının gördüğü ilgi, Yazar Evren Balgöz’ü de oldukça mutlu etmiş görünüyor.

Bu Kitap; Masal etimolojisine dayanan bir örgü ile; masala, insana, düş zamanına ve yaşama farklı bir perspektif getiren, kollektif bilincin yansımaları ile kendinden yola çıkarak evrensel bütüne doğru yol alan bir ‘ipucu kitabı.’

Yazar kitabı için; “Kolektif bilincin yansımasıyla her bir bölüm, kendi içinde satır ve satır aralarıyla hatırlatmalar yaparken, bütünü görmek okura yeni bir farkındalık kazandırabilir. Kişinin kendini ve yaşama onu nelerin bağladığının ipuçlarını gösteren masallar, mitler ve hikâyeler aynı zamanda kişinin kendini, yaşam içindeki yerini gözlemlemesine yardımcı olur ki bu en değerlisidir.

“Masallar, Mitler ve Hikâyeler uyutmaz, uyandırır.” Yeter ki bizler bu uyanışın neresinde olduğumuzu fark edelim, kendimizi hikâye ve masallar aracılığıyla gözlemlerken, yaşamdaki rollerimizden soyunarak, aslolan öz ben’liğimizin arayışında ve peşinde olalım” diyor..

Evren Balgöz’ün kalemiyle Maya Yayınlarından çıkan “Ma’sal Mitoterapi” D&R, Kitapyurdu, idefix, Koalakitap ve pek çok satış noktasından temin edilebilir.

BHA; Yaşar ŞENYÜZ

 

Coşkun Sabah’ın Yalan Yıllar’ına klip çekildi

Türk müziğinin güçlü sesi ve bestekarı Coşkun Sabah, geçtiğimiz haftalarda yayınladığı “Yalan Yıllar” şarkısının video klibini müzikseverlerle buluşturdu.

Türk müziğinin güçlü sesi ve bestekarı Coşkun Sabah, geçtiğimiz haftalarda yayınladığı “Yalan Yıllar” şarkısının video klibini müzikseverlerle buluşturdu.

Uzun bir aradan sonra dinleyicilerin beğenisine sunduğu “Yalan Yıllar” şarkısının heyecanını yaşayan Coşkun Sabah, bugün şarkısının video klibini yayınladı. Sözü müziği Coşkun Sabah’a aranjesi ise Taşkın Sabah’a ait olan “Yalan Yıllar” şarkısının video klibinin yönetmenliğini de Taşkın Sabah üstlendi. Sanatçının avukat arkadaşı Gülnur Tutumoğlu’nun eşlik ettiği klipte Coşkun Sabah boş bir salonda sevdiği kadına şarkısını seslendirirken ekranlara yansıtıldı.

Mosso Bahçesi şehrine geliyor

Son dönemin popüler kadın şarkıcı/müzisyenlerinden Melek Mosso, pandemi ile beraber ara verdiği konser turnesine Ağustos ayında başlıyor. 1 Ağustos’ta Bodrum Mücver Restaurant başlayacak konserler için Mosso ve ekibi, 15 gün süren yoğun bir prova takvimi ile hazırlandı. Sevenlerinin duymaya alışık olduğu cover’lar haricinde yazdığı şarkıları da seslendirecek olan genç sanatçı, konserler için özel bir konsept hazırladı.

Mosso’nun yaz bahçesi konserleri için genç yıldız, ‘Şükürler olsun ki artık kavuşmalarımız başladı. Renkgarenk çiçeklerimle, mis kokulu şarkılarımla Mosso’nun bahçesini hazırladım sizlere. Gönlünüzde yarım kalan yazı tamamlamaya niyetliyim. Yeri gelir ağlar yeri gelir güleriz. Ama muhakkak bir çiçek tohumu ekeceğim ruhunuza. Mosso’nun bahçesine davetlisiniz:)’ diye hayranlarına seslendi.

2006 yılından beri çeşitli sahnelerde ve projelerde profesyonel olarak yer alan Melek Mosso, aynı zamanda müzik öğretmeni.

Bugüne kadar bilindik şarkılara kattığı farklı yorumuyla tanınan Melek Mosso, eğlenceli, renkli ve müzik dolu performansı ile göz doldurmaya hazır.

1 Ağustos Bodrum – Mücver Restaurant

14 Ağustos Side – Liman Restaurant

15 Ağustos Antalya – Antalya Açık Hava

16 Ağustos Denizli – Denizli Açık Hava

17 Ağustos İzmir – Bostanlı Suat Taşer Sahnesi

22 Ağustos İstanbul – Aqua Florya – Hayal Kahvesi

28 Ağustos Akyaka – Akyaka Çınar Beach

29 Ağustos Bodrum – Mandalin

NEDRET HOTUN / BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Can Yaman birlikte çalışılması keyifli bir oyuncu

Kendisini No 309 ve Erkenci Kuş’tan sonra şimdi de başka bir fenomen dizide, Bay Yanlış’ta, hayat verdiği sempatik karakterle tanıdığımız başarılı oyuncu Anıl Çelik kendisiyle ilgili merak edilenleri MAG okuyucuları için yanıtladı.

Kendisini No 309 ve Erkenci Kuş’tan sonra şimdi de başka bir fenomen dizide, Bay Yanlış’ta, hayat verdiği sempatik karakterle tanıdığımız başarılı oyuncu Anıl Çelik kendisiyle ilgili merak edilenleri MAG okuyucuları için yanıtladı.

Bay Yanlış dizisi ile ilgili konuşan Anıl Çelik “Dizimiz yeni başladı. Bay Yanlış bir önceki projemiz olan Erkenci Kuş’un Yapımcısı olan Gold Film’e ait bir proje. Kamera arkası ekibimizin yüzde doksanı bir önceki projemizdeki isimler. Bu yüzden bir adaptasyon sorunu yaşamadım. Yönetmenlerimiz Deniz Yorulmazer ve Beste Sultan yeniliğe ve fikirlere açık oldukları için, senaristimiz Aslı Zengin de bu alanların sağlanabileceği durumları kaleme aldığı için devamlı yeni şeyler üreterek daha da eğlenceli hale getirebiliyoruz. Can’da bu konuda birlikte çalışması keyifli ve size alanlar açan bir oyuncu. O yüzden benim için Bay Yanlış gayet keyifli geçiyor. Seyirci de diziyi kabullendi ve sevdi. Daha iyi olmak için hep beraber üretiyoruz” dedi.

Aşk kelimesinin kendisi ne ifade ettiğini de söyleyen başarılı oyuncu “Aşk kelimesi benim için yaşamı, nefesi, tüm duyguları barındırıyor. Bence etrafımızdaki her şeye sevgi ve aşk beslemeliyiz” ifadelerini kullandı.

RÖPORTAJ: DİLARA YURTSEVEN   FOTOĞRAFLAR: ALİ ANIL DURMAZ STYLING: DİLŞAN SELEK-SEDA KIZILTOPRAK   SAÇ: BERK EREN   MAKE-UP: SEDA EMANET   MEKAN: WYNDHAM GRAND KALAMIŞ MARİNA HOTEL

Sizi biraz yakından tanıyabilir miyiz? Nasıl başladı oyunculuk serüveniniz?

15 Aralık 1987 Ankara doğumluyum. İlk, orta ve lise eğitimimi Ankara’da tamamladım. O dönem ailemle birlikte sürekli tiyatro temsillerine giderdik. O sürede tiyatroya olan ilgim başladı. İlerleyen süreçte ise tiyatronun mesleğim olması fikri oluştu ve bu doğrultuda Ankara Sanat Tiyatrosu’nun kursiyerlik sınavına hazırlandım. Böylece birçok şeyi öğrendiğim Ankara Sanat Tiyatrosu‘ndaki eğitimime başladım. Bu sürecin devamında TRT’de günlük dramalarda kamerayla da tanışmış oldum. Eğitimim tamamlandığında İstanbul’da Beykent Üniversitesi oyunculuk bölümüne girerek İstanbul’daki maceraya atılmış oldum ve hayatıma burada devam etmekteyim.

 

Bay Yanlış dizisi çok güzel tepkiler alıyor… Nasıl gidiyor çekimler?

Dizimiz yeni başladı. Bay Yanlış bir önceki projemiz olan Erkenci Kuş’un Yapımcısı olan Gold Film’e ait bir proje. Kamera arkası ekibimizin yüzde doksanı bir önceki projemizdeki isimler. Bu yüzden bir adaptasyon sorunu yaşamadım. Yönetmenlerimiz Deniz Yorulmazer ve Beste Sultan yeniliğe ve fikirlere açık oldukları için, senaristimiz Aslı Zengin de bu alanların sağlanabileceği durumları kaleme aldığı için devamlı yeni şeyler üreterek daha da eğlenceli hale getirebiliyoruz. Can da bu konuda birlikte çalışması keyifli ve size alanlar açan bir oyuncu. O yüzden benim için Bay Yanlış gayet keyifli geçiyor. Seyirci de diziyi kabullendi ve sevdi. Daha iyi olmak için hep beraber üretiyoruz.

 

Dizi sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Dijital platform, televizyon dizilerini nasıl etkiledi?

Açıkçası yeni bir mecranın hayatımıza girmiş olması gayet heyecan verici ve olumlu benim açımdan. Dijital mecrada da keyifle takip ettiğim yapımlar var. Seyirciye bir şeyler ulaştırabildiğimiz sürece mecraların çok da bir önemi kalmıyor aslında. Bu tarz yenilikler rekabeti, sesliliği ve kaliteyi arttırır.

 

Kendinizi üç kelime ile anlatacak olsanız nasıl tarif ederdiniz?

Kendime dışardan baktığımda neşeli bir insan olarak görüyorum. Fakat dertleri de olan kendisini sürekli geliştirmeye çalışan bir insanım. Bu ülkede insanların mutlu olmasını istiyorum. Sorunun içeriğinden çıkmış olabilirim, fakat içimden bunları söylemek geldi.

 

Kendinizde en sevmediğiniz özelliğiniz nedir?

Bazen tembel bir insana dönüşüyorum. Belki o an içinde bulunduğum durumlarla da ilgili olabilir; ama bunu da aşmaya, kişisel gelişimimi devam ettirmeye çalışıyorum.

 

Bir süper kahraman olmak isteseniz hangisi olurdunuz?

Açıkçası bir süper kahraman hayranlığım çocukken de olmadı. Fakat Ninja Kaplumbağalar’a bayılırdım. Ekip-dayanışma-yardımlaşma huyum oradan geliyor olabilir. Onlardan birisi olmak isterdim sanırım.

 

Aşk kelimesi sizin için ne ifade ediyor?

Aşk kelimesi benim için yaşamı, nefesi, tüm duyguları barındırıyor. Bence etrafımızdaki her şeye sevgi ve aşk beslemeliyiz.

 

Ankara mı, İstanbul mu?

Ankara benim için farklı bir şehir. Fakat bunu popülist bir yerden söylemiyorum. Ben Ankara’da büyüdüm. Bende o şehrin izleri var, sadece o kadar.

 

Bu yaz için tatil planlamalarınız neler?

Bu yaz çalışıyorum. O yüzden net bir tatil planım yok. Çekim tarihlerinde belli boşluklar oldukça Ege’ye giderim diye bir düşünce var sadece.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Kamuran Akkor ile Arabeske devam

Klasik Türk müziği yorumcusu Kamuran Akkor, uzun bir aradan sonra yeni bir albümle müzikseverlerle buluşacak.

Klasik Türk müziği yorumcusu Kamuran Akkor, uzun bir aradan sonra yeni bir albümle müzikseverlerle buluşacak.

“Arabeske Devam” albüm serisinin ikincisi “Arabeske Devam 2” ile yakında sevenleriyle bir araya gelecek olan Kamuran Akkor, albümün ilk teklisi “Dargınım” ile albüm müjdesini veriyor. Sözleri Mehmet Aslan, müziği Fethi Demir’e ait olan ve daha önce Müslüm Gürses, Hüseyin Altın gibi sanatçılar tarafından seslendirilen “Dargınım” bu kez Kamuran Akkor’un sesiyle yeniden hayat buluyor.

Kamuran Akkor’un “Arabeske Devam 2” albümünün ilk teklisi “Dargınım” Elenor Plak etiketiyle 31 Temmuz’da tüm dijital platformlar aracılığıyla dinleyicilerle buluşuyor.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Hababam Sınıfı Vokal Grubu’ndan Boğaziçi’nde Eğlence

Rahmetli Rıfat Ilgaz’ın ünlü eseri Hababam Sınıfı oyuncularından ‘Bacaksız’ Gülen çocuğu Tuncay Akça, Hayta İsmail, Ahmet Arıman ve Yakışıklı genç Teoman Ayık’ bir araya gelerek kurdukları müzik grubu pandemi yasaklarının gevşemesi ile birlikte tekrar çalışmalarına başladılar. Boğaz içinde hafta sonları kahvaltılı eğlenceli tekne turu düzenleyen bir firmanın gezilerinde konser veren oyuncular hem eğlendiriyorlar, hem de kendileri eğleniyorlar. Geçtiğimiz pazar günü çıkılan eğlence turunda Yeşilçam emekcilerinden Muharrem Erdemir, Pekçan Türkeş ve İsmail Ölçerman’da arkadaşlarını yalnız bırakmayarak tura katıldılar.
BHA; Yaşar ŞENYÜZ

BU ZAMANIN EN KOMİK FİLMİ: “MÜMESSİL” GELİYOR!

Melisa Özmen’e Görkemli Doğum Günü Partisi

İş ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Tülay Özmen’in küçük kızı Melisa Özmen tatiline hız kesmeden devam ediyor.

3 aylık Bodrum tatilinin ardından Marmaris’e geçen sosyetik güzel, İçmeler’de bulunan denize sıfır kendine ait oteline yerleşti.  Geçtiğimiz gün yeni yaşına basan Melisa Özmen, kendi otelinde görkemli bir doğum günü partisi düzenledi.

Paris Hilton’un giydiği kıyafetin aynısıyla partiye katılan Özmen, bu kıyafetiyle tüm dikkatleri üzerinde topladı. Ayrıca bu özel gün için yaptırdığı üç pastanın üzerinde Paris Hilton yazması da dikkat çekiciydi.

İş, cemiyet,sanat hayatından isimlerin ve yakın arkadaşlarından oluşan seçkin bir davetli topluluğunun katıldığı doğum günü partisinde kısa bir konuşma yapan Melisa Özmen,”Yeni yaşıma girmekten ve yakın dostlarımla birlikte olmaktan dolayı çok mutluyum.” şeklinde konuştu.

Oteldeki eğlencenin ardından Melisa Özmen’in teknesine geçen konuklar doğum günü partisine denizde devam ettiler.

 

BEYAZ HABER AJANSI

Türk sinemasında bir ilk

Hayal ettikleri filmleri, aynı hayali paylaşan kişi, kurum ve sivil toplum örgütlerinin desteğiyle çekmek, bağımsız ve özgür sinema yapmak için kurulan İmece Film Yapım, ilk uzun metraj projesi “HAKİKAT: Bir Şeyh Bedreddin Filmi”nin ön hazırlıklarını tamamladı.

Bağımsız ve özgür sinema yapmak için kooperatif mantığıyla kurulan İmece Film Yapım”ın yapımcılığını üstlendiği, Anadolu tarihinin ilk eşitlikçi isyanını başlatan Şeyh Bedreddin’in hayatını anlatan “HAKİKAT: Bir Şeyh Bedreddin Filmi ” ile Türkiye’de bir ilk gerçekleşiyor. Ağustos ayı sonunda “motor” diyecek filmi şimdiye kadar 128 kurum desteklerken, 850 kişi ayni ve nakdi yardımda bulundu. İmece usulüyle tamamlanacak, sinemamızda bir ilki gerçekleştirecek bu özel filmin son 100 ortak yapımcısından biri olarak tarihe not düşebilirsiniz.

Hayal ettikleri filmleri, aynı hayali paylaşan kişi, kurum ve sivil toplum örgütlerinin desteğiyle çekmek, bağımsız ve özgür sinema yapmak için kurulan İmece Film Yapım, ilk uzun metraj projesi “HAKİKAT: Bir Şeyh Bedreddin Filmi”nin ön hazırlıklarını tamamladı.

Senaryosundan oyuncularına, dönemi yansıtan kostüm ve dekorlarından mekan seçimlerine kadar çekim öncesi tüm çalışmaları biten “HAKİKAT”; 600 yıl önce yaşamış Şeyh Bedreddin’in hayatını konu alıyor. Ağustos ortasında ‘motor’ dedikten sonra filmin bu yıl sonunda vizyona girmesi planlanıyor.

Üzerinde yaşadığımız topraklardaki ilk eşitlikçi isyanı başlatan, sürgünde idam edilen ama üzerinden yüzyıllar geçmesine rağmen toplum hafızasında hala yaşayan Şeyh Bedreddin hakkında onlarca kitap yazılıp belgesel çekilse de ilk kez beyazperdede izleyiciyle buluşacak.

Senaryosunu Hakan Alak ve Ali Şahin’in yazdığı, zengin oyuncu kadrosuyla dikkat çeken “HAKİKAT: Bir Şeyh Bedreddin Filmi”, Türkiye sinemasında öncü olarak yeni bir dönemi de başlatıyor.

Film Yapımcısı Olmak İster misiniz

Yaklaşık bir yıldır hazırlıkları süren, koronavirüs salgını nedeniyle verilen zorunlu ara sonrası çalışmalarına son sürat devam edilen “HAKİKAT”ı; 128 kurum desteklerken, 850 kişi ayni ve nakdi yardımda bulunarak ortak yapımcı olarak şimdiden bir ilke imza attı.

Türkiye sinemasında ilk kez bu kadar bileşeni “Şeyh Bedreddin” ismi altında birleştirmeyi başaran İmece Film, çekimler başlamadan önce son 100 destekçiyi de bu özel filme ortak yapımcı olmaya davet ediyor.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)