Aylık arşivler: Temmuz 2020

Trump Sahne perdelerini açıyor

Koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirler doğrultusunda 17 Mart tarihinde gösterilerine ara veren Trump Sahne, kontrollü sosyal hayata geçiş kapsamında COVİD-19’a karşı tüm önlem ve tedbirlerini almış olarak 18 Temmuz’da perdelerini açıyor.

Koronavirüs salgını nedeniyle alınan tedbirler doğrultusunda 17 Mart tarihinde gösterilerine ara veren Trump Sahne, kontrollü sosyal hayata geçiş kapsamında COVİD-19’a karşı tüm önlem ve tedbirlerini almış olarak 18 Temmuz’da perdelerini açıyor.

Doğaçlama tiyatronun önemli temsilcilerinden Mahşer-i Cümbüş, 18 Temmuz Cumartesi günü saat 21:00’de Trump Sahne’de tiyatro severlerle buluşuyor. İnteraktif doğaçlama Mahşer-i CümbüşBurak Satıbol, Ayhan Taş, Dilek Çelebi, Ayça Işıldar Ak, Özlem Türay ve Yiğit Arı gibi oyuncularla izleyici karşısına çıkıyor, izleyenlere eğlenceli anlar vadediyor. İzleyenler de güldürürken düşündüren oyunda, hayatın içinden ve hayata dair birebir yaşadıkları örneklerle oyunları yönlendirebilecekler.

Yüzde 100 taze hava ile iklimlendirilen 500 kişilik Trump Sahne’de izleyiciler, birer sıra atlayıp üçer koltuk boş bırakarak oyunu izleyecekler. Girerken ateşleri ölçülecek olan tiyatroseverler, sürekli dezenfekte edilen salonda oyunu maskeli olarak izleyecek.

Biletler Trump Sahne gişelerinde ve Biletix’te…

Beyaz Haber Ajansı (BHA)

Bu yazın hitlerinden ‘Aşk Esiyor’ ve Berru Tural

‘Final’, ‘İntikam’, ‘Aşk Engel Tanır mı’, ‘Hiç İyi Değilim’ şarkılarıyla pop alemine renkli ve kalıcı izler bırakmayı hedefleyen Berru Tural, yeni teklisi ‘Aşk Esiyor’u 14 Temmuz Salı DMC etiketiyle yayımladı.

‘Final’, ‘İntikam’, ‘Aşk Engel Tanır mı’, ‘Hiç İyi Değilim’ şarkılarıyla pop alemine renkli ve kalıcı izler bırakmayı hedefleyen Berru Tural, yeni teklisi ‘Aşk Esiyor’u 14 Temmuz Salı DMC etiketiyle yayımladı.

Birlikte güzel projelere sağlam bir şekilde Güven Baran‘la imza atan Berru Tural, söz ve müziği yine genç müzisyene ait ‘Aşk Esiyor’la listelerde gene boy gösterecek. Düzenlemesi Atınç Tombak‘a ait şarkının mix ve mastering‘ini Emre Kıral yaptı.

Sıcak bir yaz günü İstanbul’da kaldığı evde gece esen serin rüzgarın ilhamı ile nakaratı yazmaya başlayan Güven Baran, 15 dakika içinde şarkının her şeyini tamamlayarak ‘Aşk Esiyor‘u ortaya çıkardı.

Kalıplara sığmayı sevmeyen, sunduğu işlerle dikkatleri çekmeyi başaran Berru Tural, kendi ruhundaki titreşimleri vokal kaydını yaptığı andan itibaren yüksek duyguda söyleyerek, tek seferde kaydetti.

‘Aşk Esiyor‘un video klibi Şile’nin köyleri ve ormanlık alanlarda çekildi. Klibin yönetmenliğini ve kurgusunu Efe Cansoy üstlendi. Sıcak renklere sahip video klipte Tural’a, kamyonet arkasında çekilen sahnelerde yakın arkadaşının köpeği eşlik etti.

Nedret Hotun / Beyaz Haber Ajansı (BHA)

Özlem Binel "Ay Işığım" kitabını aşk için yazdı

“Sır bende” adlı romanından sonra “Ay Işığım” adlı romanı ile kitapseverlerle buluşan Özlem Binel üçleme olarak düşündüğü kitap serisine gösterilen yoğun ilgiden büyük bir mutluluk duyduğunu ifade etti.

Çok küçük yaşlardan itibaren yazmaya başlayan Özlem Binel henüz 13 yaşında iken ilk mansiyon ödülünü kazanırken öykü ve roman yazarlığı öncesinde metin yazarlığı yaparak yazarlık hayatına ciddi adımlarla giriş yaptı.


Yazmanın kendisi için su kadar aziz olduğunu ifade eden Özlem Binel, “Yazarken mutluyum. Tam, eksiksiz, kusursuz… İçimde noksanlığını hissettiğim ne varsa yazının başına oturunca devre dışı kalıyor. Bu hissin karşılığı yok” dedi.

Romanlarında Kurtuluş Savaşı’mızda Eşref’in Şeyhinin karısı Feride’ye duyguyu gerçek aşkı ve insan-ı kamil olma yolundaki gayretini anlatıyor. Çerkez kast sistemini, inancı, ilişkileri sorguluyor. Sırlar bir bir açılırken yerine yenileri ekleniyor. Sihir, kitabın içinde, büyü satırlarda, şarkılarla tamamlanıyor…


“Bu nehir romanda kendi gizemli, ruhani dünyamı oluşturdum. Bu ütopya önce şaşırtacak, aklı karıştıracak; ne demek istediğim ise sonlarına yaklaşınca anlaşılacak. Mistik yetilere sahip Şeyh Efendi ve kızı Leman, Çerkez Feride ve daha niceleri ile dillenen roman Osmanlının son yıllarından Cumhuriyete evrilen bir süreci anlatıyor.  Ben de anne tarafımdan Çerkezim ve çoğunluğun bilmediği Çerkez Kast Sistemine ilişkin de söylemek istediklerim var. Ki çoğunu ikinci kitapta yazdım. Tarihi bir aşk romanı da diyebiliriz Sırbende için. Ama kim hangi aşkı arıyorsa onu bulabileceği bir roman…


Sırbende ve Ayışığım aşk için, aşkla, aşka yazıldı. Ve içine şarkılar sırlandı. Ömrümün vazgeçilmezi sazlar, sözler var satırlarda. İçinden musiki damlayan cümleler iliştirdim kitaplarıma. Ve derin anlamlar, ince çığlıklar… Bulana aşk olsun.”

İstanbul / Beyaz Haber Ajansı (BHA)

“İstediğiniz kadar yetenekli olun adamınız yoksa rol vermiyorlar”

Türkiye’nin izlenme rekorları kıran Diriliş Ertuğrul dizisinin kadrosuna 68’inci bölümde dahil olan ve 91.bölüme kadar yan rollerde oynayan Yağız Özkan Çelik bu sektörde gelecek vadeden isimlerden biri.
Bir dönem profesyonel olarak futbol oynayan ve Bucaspor’da uzun süre top koşturan Yağız Özkan Çelik’in yaşadığı sakatlık yeşil sahalara erken veda etmesine neden oldu. Dönemin popüler dizisi Çılgın Bediş’in yakışıklı oyuncusu Cenk toruna benzerliği ile sinema merakını keşfetti. Sanatçı Gürkan’ın ‘’Mevsim Bahar’’ klibinde oyuncu olarak oynadı. TRT’nin gençlik dizisi için İstanbul’a davet edildi. Sezonu bitirip İzmir’e döndükten sonra annesinin rahatsızlığı nedeniyle İstanbul’a tekrar gelemedi. Avrupa macerası sırasında oynadığı bir reklam filmi onu sinema ve aktörlük hayallerine 2016 yılında tekrar setlere geri döndürdü.
Kendisine has tarzı, karizması ve yakışıklılığı ile Diriliş Ertuğrul dizisinin 68’inci bölümünde kadroya giren Çelik, 91’nci bölüme kadar bu dizide rol aldı. Mannheim’da yaşayan karizmatik oyuncu ile oyunculuk serüvenini konuştuk, bir dokunduk bin ah işittik.
Profesyonel bir ajansa kayıtlı olan Çelik, katalog mankenliği de yapmayı, uluslararası büyük şirketlerin yüzü olmak istiyor.
ENGİN ALTAN DÜZYATAN’IN OYUNCULUĞUNU ÇOK BEĞENİYORUM
Yağız Özkan Çelik, Diriliş Ertuğrul dizisinden rol arkadaşı Engin Altan Düzyatan’ın oyunculuğuna övgüler yağdırıyor. Çelik, “Engin Altan Düzyatan bence Türkiye’deki en iyi karakter oyuncularından biri. Oynadığı rolün hakkını veriyor. Onunla bir projede görev almak çok heyecanlı ve keyifliydi” dedi.
ARKANIZDA BİR YÖNETMEN VE YAPIMCI YOKSA İŞİNİZ  ZOR
Türkiye sinema ve dizi sektöründe çok yetenekli oyuncular bulunduğunu ancak birçoğunun arkasında bir destek olmadığı için iyi yerlere gelemediğini belirterek, şunları söyledi: “Bu sektör çok zor ve yıpratıcı bir sektör. İstediğiniz kadar yetenekli olun, büyük yapımcılar ve yönetmenler arkanızda durmazsa iş yapamıyorsunuz. İyi rolller alamıyorsunuz. Tüm yönetmenlerin ve yapımcıların bir çeşit gizli dayanışması vardır. Onlardan olumlu referans almak yükselmenizi hızlandırır. Bir yapımcı veya yönetmen, bir oyuncu için “çalışmayın bunla” dediği zaman o oyuncu yüksek ihtimal ya sektörden silinir ya da çok uyduruk rollerde üç kuruş paraya oynar.”
İstanbul / BHA

Yusuf Özlem Yılmaz’dan “Abrakadabra”

“Kırmızıyla Ben” adlı ilk kitabıyla tanınan başarılı yazar Yusuf Özlem Yılmaz’ın “Abrakadabra” adlı ikinci kitabı raflarda yerini aldı.
Yusuf Özlem Yılmaz, Cinius Yayınları etiketiyle edebiyat dünyasına kazandırılan eseriyle ilgili şunları söyledi: “Abrakadabra ile okurlarıma vermek istediğim mesajları şöyle özetleyebilirim: “Bazen düşeriz, yaralar alırız, karanlık günler gelir, üzülürüz, kederleniriz; ama tüm bunların gelip geçici olduğunu bilmek gerekir. Her karanlık, bir gün aydınlığa kavuşur. Tünel biter ve sonunda ışık görünür. Yaralar kabuk bağlar ve dökülür. Işıklar açılır ve yüreğimiz, tekrar huzura kavuşur.”
Abrakadabra’yı neden yazdığıma gelince; etrafta gördüğüm mutsuz ve asık suratlı insanlardan sıkılmıştım. Buna kendimin de dâhil olduğunu fark edince iyi olmanın yollarını aradım. İyi olmanın yolu, Abrakadabra’yı kaleme almaktan geçmiş oldu. Umarım, bu kitapla okurlarıma iyi gelirim.”

Üçüncü kitabını 2021’in ilk aylarında okurlarla buluşturacağını söyleyen Yusuf Özlem Yılmaz, “Bu kitapta diğer kişisel gelişim kitaplarından farklı olarak insanlarla kesin bir dille konuşmuyorum.” cümlesiyle Abrakadabra’yı bir okurun gözünden yorumladı.
“Abrakadabra” Hakkında

Hayat, hızla akıp gidiyor. Bu hayat karmaşasında günlerimiz; sıkıntı, stres ve telaş içerisinde geçiyor. Yüzlerimiz, gülmüyor.  Bazılarımız, tebessümü unutur olduk. Hepimiz bıktık kırılmaktan, üzülmekten, yoğunluktan, vefasızlıklardan.
Gelin, size biraz iyilerden bahsedeyim. Bize iyi gelen şeylerden… Yere düşünce uzanan elden, karanlıklar içinde açılan pencereden, kuru dalda açan pembeden…
Hadi o zaman kalk yerinden, doğrul. Seni üzen şeyleri bir kenara bırak. İyileşmek için bir şeyler yap.
Şimdi değişim zamanı…
Exit mobile version