Ana Sayfa Güzellik, Moda, Yaşam 15 Ekim 2022 277 Görüntüleme

Türkiye’de ve yurtdışında modacıların aradığı isim: Ufuk Buyruk

Trendytopuk Kurucusu Ufuk Buyruk, yaşamı ve başarılarına dair merak edilenler hakkında açıklamalarda bulundu. Türkiye’de ve yurtdışında modacıların tercih ettiği isimleri arasında ilk sıralarda yer alan başarılı iş insanı Ufuk Buyruk, kendisi hakkında bilinmeyenleri DM Joy dergisine anlattı. Ufuk Buyruk, moda dünyasının ve ünlü sanatçıların yakından takip ettiği tasarımdaki ürünleri, renkli kişiliği, başarılarının sırlarını, sanata olan düşkünlüğüne dair pek çok soruyu yanıtladı.

UFUK BUYRUK KİMDİR? 20 Haziran 1979 yılında İstanbul’da dünyaya gelen Ufuk Buyruk, İlk ve ortaöğrenimini yine İstanbul’da tamamladı. Özel Evrim Lisesindeki öğrenimine devam eden Ufuk Buyruk, buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Dokuz Eylül Üniversitesinde İşletme Fakültesini kazanarak üniversite hayatına devam etti. Üniversite hayatını tamamladıktan sonra turizm sektörüne atılan Buyruk, Amerika’da bilgilerini arttırmak için profesyonel bir eğitim aldı. Buyruk, turizme bakış açısı, iş hayatındaki hedefleri ve daha pek çok konu hakkında çoğu kişinin cesaret edemediği alanlara el attı. Buyruk, 2003 yılından 2009 yılına kadar yerli ve yabancı sermayeli kuruluşlarda yer aldı. Yöneticilik ağırlıklı görevlerde yer alan Buyruk, Türkiye’de ve yurtdışında ses getiren Trendytopuk’u kurmasıyla sektöre adeta ışık oldu. Bir bilgisayar ve bir odadan dünyaya açılan Trendytopuk markası, ayakkabı sektörünün kısa sürede amiral gemisi konumuna geldi. Ufuk Buyruk ve ekibinin belirlediği tasarımdaki ayakkabılar; ünlülerden gençlere, modellerden işyerlerine kadar her yerde görülmeye devam ediyor. Sanatın modayla sentezi, yenilikçi bakış açısıyla sadece bir ayakkabı değil marka olma yolunda hız sınırını aşan Ufuk Buyruk, kısa sürede modanın aradığı kişiler listesinde ilk sıralarda yerini aldı. Ufuk Buyruk sadece bir yönetici, patron veya girişimci olarak değil, sanata olan merakı da kısa sürede dikkatleri üzerine çekti. Türk Edebiyatının mihenk taşı yazarların şiirleri seslendirip, kendi sosyal medya hesaplarında paylaşan Ufuk Buyruk, sanatseverler tarafından takip ediliyor.

-Kendinizi en iyi anlatan üç kelime ve üç  duygu nedir?

Ufuk Buyruk; Her insanın duyguları hayati değer taşır ama benim için öncelikle tutkum gelir. çok tutkuluyum. Bunun yanında duygusal bir yapım var. Her ne kadar yakınsam da karşı koyamadığım bir vicdanım var. Beni anlatan en iyi 3 kelime sanırım, iyi bir danışman, iyi bir dost ve huzur ve sığınacak bir yer arayanlar için iyi bir sığınağım diyebilirim.

-Günümüz şartlarında da özel tasarlanmış ayakkabıları tanıtmak ve pazarlamak çok zorlu bir iş. Farklı tasarımlardaki ayakkabıları seçerken neler sizi cezbediyor?  Bu sektöre girip bu zorluklara karşı mücadele etme fikri aklınızda nasıl canlandı?

Ufuk Buyruk; Öncelikle ayakkabıda bir karakter arıyorum. Kesinlik bir gustosu olmalı. Zaten gördüğümde “bu model kesin çok beğenilir” diyebiliyorum. Sezgilerim de çok kuvvetli olduğu için pek yanılmıyorum diyebilirim. Her işin kendine göre zorlukları var. Ben moda ile iç içe olmak istedim. Tüm zorluklara rağmen bu alanda ilerlemek istedim. Ayrıca, mücadele etmekten hiç çekinmem. Zor olanı başarmak daha çok haz veriyor.

Ayakkabı sektörü adeta kurtlar sofrası. Ünlü tasarımcılar, markalar, çeşitler vs birbirinden farklı zorluklar var. Başarınızı neye borçlusunuz, neler size ilham kaynağı oluyor?

Ufuk Buyruk; Evet rekabetin çok yoğun olduğu bir alan. Üretiminden, tedariğine son tüketiciye ulaşmasından sonra da müşteri memnuniyetinin korunmasına kadar uzanan zorlu bir süreç. Günümüz şartlarında hele inanın üretim yapmak çok zorlaştı. Bu ağır şartlara rağmen devam edebiliyor olmamı açıkçası azmime, tutkuma, disiplinli tutumuma borçluyum. Başarıya ulaşmak istiyorsanız tabii ki düzenli bir hayat ve iş stresinizi atabileceğiniz çeşitli hobilerinizin de olması gerekiyor.

-Farklı tasarımları seçerken nelere dikkat ediyorsunuz? Bir ekibin ortak fikri mi yoksa hiç kimsenin yapmadığı modeller üzerinde mi araştırmalar yapıyorsunuz?

Ufuk Buyruk; Sektörü tüm yönü ile araştırıyorum. Ülke ülke takip ediyorum. Yoğun olarak da İtalya pazarını araştırıyorum. Samanlıkta iğne aramak tabiri tam anlamıyla bu. Ancak ben o samanlıkta o iğneyi bulana kadar sürekli arıyorum. Koleksiyonlarımı tamamen kendi beğeni ve zevkime göre yapıyorum. Tam anlamı ile bir kadının ayağında ne görmek istiyorsam koleksiyonumu ona göre hazırlıyorum.

-Bir bilgisayar ve bir odadan büyüyen hayallerinizi bu kadar tutkulu ve azimli tutan güç kimdi, nelerdi? Kimler size destek oldu?

Ufuk Buyruk; Açıkçası kurumsal iş hayatından çok sıkılmıştım. Kurumsal hayattaki başarımı artık kendi işim için gerçekleştirme fikri iyice kafama yerleşmişti. Oğlum Baran doğduğunda artık kendi işimi kurmaya kesin karar vermiştim. Ama acele etmeden yavaş yavaş. Eşimin de desteğini alarak önce bir bilgisayar ile araştırdım. Sonra harekete geçtim. Zamanla bir depo ve ofis ihtiyacı doğdu. İlgi her geçen gün artıyordu. Modanın merkezi Nişantaşı’na taşınmaya karar verdik ve işimizi oraya taşıdık. İlk mağazamızı 2015 yılında açtık Nişantaşı’nda ve hemen ardından 2. mağaza ihtiyacı doğdu ve 2. mağazamızı açtık. Yanılmadık, çabaladık, araştırdık, öfledik, püfledik ama bizim memnuniyetimizden çok insanların memnuniyeti önemliydi. Yılmadık ve meyvelerimizi toplamaya devam ettik. 3. mağaza ihtiyacı var şimdide. Araştırmalarımızı yapıyoruz. uygun bir yer ve zamanda 3. Mağazamızı açacağız. Bu arada yurt dışı planımız var. Markamızı yurtdışında tanıtmak için çalışmalara başladık.

-Günümüz şartlarında internet satışları oldukça popüler. Ancak bir o kadar da mağazadan alışveriş yapmayı tercih eden insanlar var. Başarılı bir yükseliş sergilediğiniz sektörde, hangisi daha etkili oldu? İnternet mi yoksa mağaza mı?

Ufuk Buyruk; Ben bu alanda çalışmaya internet ile başladım. Bugüne gelmemde internetin yeri çok büyük. Bugüne baktığımızda mağazamız Nişantaşı’nda olduğu için turist çok var ve ürünlerimizi çok beğeniyorlar. Mağaza satışlarımızdan da çok memnunuz.

-Ürünlerinizi farklı konseptlerle tanıtıyorsunuz. Bunun nedeni sizin sanata olan özel ilginiz mi? Yoksa bir satış stratejisi mi?

Mutlaka sanata olan ilgimin de etkisi vardır. Kafamda çok daha deli projeler var aslında ama bunun için doğru zamanı beklememiz gerekiyor. Dediğim gibi sadece bizim memnuniyetimiz değil, ayakkabısını bizden almak isteyen herkesi memnu etmek için çabalarımız.

-Sizi yakından tanıyanlar ve yakından takip edenler sanatsever biri olduğunuzu biliyor. Özellikle de şiire olan ilginizi biliyor. Okuduğunuz şiirleri tercih ederken nelere dikkat ediyorsunuz?

Valla öncelikle şunu söylemek lazım. Okuduğumuz şiir size ne kadar geçiyor. Çok ünlü bir şairin çok ünlü bir şiiri olabilir. Bana geçmiyorsa o şiir, benim için bir şairin kıymetli bir emeği olmaktan öteye geçemiyor. Öncelikle ruhuma dokunuyor mu? Yaralarımda, karanlıklarımda, üzüntülerimde etkisi var mı? okurken yaşıyor muyum. Bunlar benim için en önemli kriterler.

-Sesiniz ve okuduğunuz şiirleri neye göre tercih ediyorsunuz? Her hangi bir ses eğitimi aldınız mı?

Herhangi bir ses eğitimi almadım. Bunun için açıkçası şu an ayırabileceğim zamanım yok. Ancak, gerek şan dersi olsun gerek diksiyon dersi almak istiyorum. Şimdilik içinden geldiği hissettiğim gibi okuyorum.

-Sanata olduğu kadar motosiklete olan tutkunuz bilinmekte. Acaba farklı tasarımlar motosiklet sürürken de aklınıza geliyor mu?

Ufuk Buyruk; (gülerek karşılıyor) Motosiklet kullanırken inanın başka bir evrene geçiş yapıyorum sanki. Yatımda hiç bir şey düşünmeden yapabildiğim 2 etkinlikten biri motosiklet sürüşlerimdir. Müthiş bir deşarj imkanı benim için. Her problemimden uzaklaştığım kendimi bulduğum harika bir motivasyon kaynağı motosiklet benim için. O yüzden aklıma hiçbir şey gelmiyor.

-Bu kadar temponun, bu kadar sorumluluğun ve zorlu bir sektörde yer alırken, nasıl formda kalıyorsunuz?

Ufuk Buyruk; Çok spor yapıyorum. Haftanın 4 günü spor yapıyorum. Bir spor eğitmeni eşliğinde fitness yapıyorum. Günde en az 1,5 saat salonda kalıyorum. Daha önce düzenli olarak tenis oynuyordum. Tenis benim için motosiklet gibi yaparken her şeyi unuttuğum harika bir spor. Zira bazı sakatlıklardan dolayı ara verdim ama dediğim gibi salon sporuna devam ediyorum. Tabii ki yeme içme konusunda da dikkatliyim.

-Ayakkabı sektöründe başarıya ulaşmak için genç tasarımcılara veya genç girişimcilere vermek istediğiniz tavsiyeler nelerdir? Nelere dikk0at etmeliler? Neler yapmalılar?

Ufuk Buyruk; Öncelikle hiç vazgeçmesinler. Başarısız olmak ve yenilmekten korkmasınlar. Her yenildiklerinde bir kez daha daha iyi yenilmek için çalışsınlar. Hayallerinin peşinden koşsunlar. Sebat etsinler, acele etmesinler, disiplinli olsunlar ve tabii ki çalışsınlar. Gerisi bir şekilde gelecektir. Emeklerinin karşılığı bir şekilde karşılık bulacaktır.

Tema Tasarım | Osgaka.com