Kategori arşivi: Kültür & Sanat

İhsan Taş yeni film projesiyle yurt dışına açılmayı hedefliyor

Daha önce “Kaçış 1950”, “Temel ile Dursun İstanbul’da” ve “Parayı Bulduk” isimli sinema filmlerini hayata geçiren ödüllü yapımcı ve yönetmen İhsan Taş, yeni projesi ile yurt dışına açılmayı hedefliyor.

“Hedefimiz gerek yurt içi, gerekse de yurt dışındaki tüm festivallerde ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek” diyen İhsan Taş, Bir Dede ile Lösemi hastası torununun hayat hikâyesini kaleme aldığı “Dedemin Gözyaşları” isimli yeni projesinde; gerek oyuncu kadrosu, gerekse de teknik ekip olarak Türkiye’nin en iyileriyle çalışacağının altını çizdi.

Bir ülkede toplumun kültür seviyesinin artmasında sanat ve sinemanın öneminin çok büyük olduğuna değinen başarılı yapımcı, yaklaşık 3 yıldır üzerinde büyük bir titizlikle çalıştığı yeni projesinin senaryosunu yazarken, her şeyin daha gerçekçi olması için, o hastalığa yakalanan hasta yakınlarının ve Doktorların bilgilerine başvurarak senaryosunu tamamladığını dile getirdi.

Taş sözlerini şöyle sürdürdü “Lösemili Çocuklara” umut olsun diye, Lösemili çocukların tedavisi için bağışlayacağız. Biz sanata gönül veren insanlar olarak, böyle hassas konularda topluma öncülük etmeliyiz” diye konuştu…

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Açelya Akkoyun seyircisiyle yeniden 360 ekranlarında buluşacak!

Ekranların sevilen yüzü, Açelya Akkoyun “Akla Takılanlar” programı ile hafta içi her gün 360 ekranlarında seyircisiyle tekrardan buluşmak için hazırlanıyor.

Açelya Akkoyun’un moderatörlüğünde, her gün değişen konu ve uzman konuklarıyla akşam kuşağının en renkli ve sohbeti keyifli programı sizleri bekliyor.

Sağlıktan beslenmeye, spordan güzelliğe hayatın içinden renkli konular tüm detaylarıyla ele alınıp, akıldaki sorular bu programda cevaplanıyor.

Açelya Akkoyun’un sunumuyla “Akla Takılanlar” hafta içi her gün 18.00’te 360’ta!

KONU VE KONUKLAR;

17 AĞUSTOS PAZARTESİ

127. BÖLÜM

KONU: İNSANIN FABRİKA AYARLARI

KONUK: PROF. DR. SİNAN CANAN – Sinirbilim Uzmanı

18 AĞUSTOS SALI

128. BÖLÜM

KONU: KISKANÇLIK

KONUK: ESRA EZMECİ – Psikolog

19 AĞUSTOS ÇARŞAMBA

129. BÖLÜMü

KONU: NİTELİKLİ İNSAN YETİŞTİRMEK

KONUK: PROF. DR. ŞELÇUK ŞİRİN – New York Üniversitesi Öğretim Üyesi

20 AĞUSTOS PERŞEMBE

130. BÖLÜM

KONU: KARANTİNA DÖNEMİNİN EVLİLİKLERE ETKİSİ

KONUKLAR:

PROF. DR. ZUHAL BALTAŞ – Psikolog

PROF. DR. ACAR BALTAŞ – Psikolog, Davranış Bil. Uzm.

21 AĞUSTOS CUMA

131. BÖLÜM

KONU: AİDİYET DUYGUSU

KONUK: YUSUF GÜNEY – Müzisyen

 

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Çiğdem Tunç Tiyatrosu’nun yeni oyunu: Cahide Sonku ‘Kanadı Kırık Bir Kuş Misali’

Kurulduğu dönemden beri büyük prodüksiyonlu oyunlara imza atan Çiğdem Tunç Tiyatrosu 2020- 2021 Sezonu’nda da şahane bir yapıta imza atmaya hazırlanıyor. Yeni sezonun oyunu “KANADI KIRIK BİR KUŞ- CAHİDE SONKU” olarak açıklandı.

Oyunun ana teması bir döneme damgasını vurmuş ünlü oyuncu Cahide Sonku’nun hayatı. Ve sahnede dönemin birçok ünlü ismi ile de karşılaşacağız. Cahide Sonku’yu Çiğdem Tunç’un canlandıracağı oyunda ünlü tiyatro insanı Muhsin Ertuğrul’u ise Deniz Salman canlandıracak.

Oyun Çiğdem Tunç Tiyatrosu’na özel olarak genç yetenek Eray Yasin Işık tarafından yazıldı. Oyun bir yıldız hayatının her türlü iniş çıkışını gözler önüne seren gerçek bir hayat hikayesi.

Her oyununda çok yetenekli ve ünlü oyuncularla çalışan Çiğdem Tunç, bu defa da bu geleneğinden taviz vermiyor. Kadroda Çiğdem Tunç’a Sema Aras, Deniz Salman, Levent Sülün, Deniz Değirmenci, Alper Çorumluoğlu, Süreyya Gökhan, Soykan Kişioğlu, Savaş Özkartal eşlik ediyor.

Kadına yönelik şiddet ‘Mor’ oyunu ile sahneye taşındı

Kadına yönelik şiddeti sığınma evinde yaşayan 5 kadının gözünden anlatan ‘Mor’ oyunu, Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği Sanat Park’ta festivalinde sahne aldı.

Kadıköy Belediyesi’nin Selamiçeşme Özgürlük Parkı’nda düzenlediği Sanat Park’ta etkinliği Kadıköy Halk Tiyatrosu tarafından sahneye konulan Mor oyunu ile devam etti. Sosyal mesafe kurallarına uygun olarak yeniden düzenlenen amfi tiyatroda sahne alan oyunu, Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı da izledi.

Sığınma evinde ortak bir yaşam sürdüren kadınların hikayeleri, televizyon izlerken anlatılarak, toplumun kadına yönelik şiddet karşısındaki ‘sessizliğine’ gönderme yapılıyor. Fiziksel, cinsel, ekonomik, sözel ve duygusal şiddete maruz bırakılmış 5 kadını anlatan, yaşanmış hikayelerden uyarlanan tiyatro oyunu Ali Yalçıner tarafından kaleme alındı. Ayşegül Yalçıner, Canan Tuğaner, Eda Özdemir, Hafize Balkan ve Nilay Doğan’ın oynadığı oyunda “Ancak öldürülürsek manşetlere çıkabiliriz” mesajı veriliyor. Oyunun sonunda kısa bir konuşma yapan oyuncu Ayşegül Yalçıner, “Pandemiden dolayı 6 aydır sahnelere çıkamıyoruz. Bizi sizlerle buluşturduğu için Kadıköy Belediye Başkanı Şerdil Dara Odabaşı’na teşekkür ediyoruz” dedi. Yalçıner’in “Bu hikayelerin hepsi gerçekti, hiçbiri kurgu değil.İstanbul Sözleşmesi yaşatır” sözleri büyük alkış aldı.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

TV 8.5 ”Kadın Demek” Programı Burçin Parasayar’a Emanet

Daha çocuk yaşlarda mikrofonla tanışarak başarılı radyo ve televizyon projelerinde yer alan Burçin Parasayar, iyi bir Beslenme Uzmanı olmak yolunda kariyer yapmak için Televizyonların büyülü dünyasından uzak kalmaya özen göstermişti. Geçen yıl Oyuncu Murat Parasayar ile evlendikten sonra sonra eşinin en büyük yardımcısı olarak yanında durunca güzelliği ile tekrar televizyoncuların dikkatini çekti. Gelen hiçbir teklife sıcak bakmayan Burçin hanım Tv 8.5 tan gelen Kadın Demek adlı programını sunma teklifine eşinin de sıcak bakması ile evet diyerek imzayı atınca programın mikrofonu ona emanet edilmiş oldu. Pandemi sırasında evlere kapandığımız günlerde can sıkıntısından cep telefonu ile kısa videolar çekip Instagram sayfasında paylaşan Burçin Parasayar TV 8.5 ‘ta ki yapımcıların da dikkatini çekmiş, Anlaşmayı yaptıktan sonra şimdi yeni sezonda yayınlanmaya başlayacak olan Kadın Demek adlı program için harıl harıl araştırma yapan Burçin hanım’ın bu süreçte en büyük yardımcısı ise tabiki eşi Murat Parasayar oluyormuş. Daha şimdiden televizyonun büyülü dünyasına kendini yeniden kaptıran çiçeği burnunda yeni gelinin bu heyecanı akıllara Parasayar çiftinin birlikte bir projede yer alabileceklerini gösteriyor. Bekleyip göreceğiz…

BHA Yaşar ŞENYÜZ

Gülümse’nin yaratıcısına iki Eisner Ödülü birden!

Gülümse, Kardeşim ve Ben, Hayaletler gibi çoksatan grafik romanlarından tanıdığı Raina Telgemeier, çizgi roman dünyasının en saygın ödüllerinden biri olan Eisner Ödülleri kapsamında iki ödüle birden değer görüldü.

Gülümse, Kardeşim ve Ben, Hayaletler gibi çoksatan grafik romanlarından tanıdığı Raina Telgemeier, çizgi roman dünyasının en saygın ödüllerinden biri olan Eisner Ödülleri kapsamında iki ödüle birden değer görüldü.

Haydi Biraz Cesaret (Guts) isimli kitabıyla ”En İyi Yazar” ve ”En İyi Çocuk Yayını” dallarında ödül alan Amerikalı sanatçı, Eisner Ödülü’nü dördüncü kez, üstelik iki ayrı kategoride birden kucaklama başarısını elde etti.

Dünya çapında büyük yankı uyandıran Gülümse kitabının devamı niteliğindeki Haydi Biraz Cesaret (Guts), Desen Yayınları’nın 2021 bahar yayın planında yer alıyor.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Nedret Hotun’dan Fotoğraf Ustaları Belgeseli

Bursa Fotoğraf Sanatçıları Derneği (BUFSAD) üyelerinden gazeteci Nedret Hotun, Önce Vatan Gazetesi’ndeki köşesinde ‘‘Türk Fotoğrafına İz Bırakanlar’’ adlı bir dizi röportajlar hazırlıyor. Bu çalışma bittiğinde Türk fotoğrafına büyük emekleri geçmiş 35 fotoğraf ustasının kadın gözü bakışıyla hazırlanan belgesel tadında bir röportaj dizisi olacak.

Bu röportaj dizisini hazırlamak nereden aklınıza geldi ve bu dizi hakkında neler söylemek istersin diye sorduğumuz soruyu içtenlikle uzun uzun yanıtlayan Nedret Hotun: Yaşar Bey sizde bir fotoğraf duayeni olarak biliyorsunuz ki Gerçek bir siyah beyaz fotoğraf; Işık kaynağı, bir karanlık kutu (Kamera), film, fotoğraf kağıdı, ve Hidrokinon Bromür, Sodyum Karbonat, Sodyum sulfat, hipo sulfat gibi bir kaç kimyasal maddeyi birleştirerek elde edilen bir materyaldir. Yaklaşık 20 yıl kadar önce hayatımıza girmeye başlayan dijital fotoğraf sonrasında bugün analog fotoğraf dönemi tamamen sona erdi. İşte ben bugün dijital fotoğraf çeken bir gazeteci olarak analog dönemde gerçek fotoğraf yapan ve Türkiyenin adını dünyaya tanıtan, bu büyük ustalara karşı büyük bir hayranlığım var. Bu hayranlığımdan yola çıkarak hayatta olan ve kaybettiğimiz yaklaşık 35 fotoğraf ustasına belgesel tadında bir dizi röportaj yapma kararı aldım. Bu röportajlarım sona erdiğinde bütün bu ustaları bir arada bulabilecekleri bir de kitap olarak yeni nesil fotoğrafçılara ulaştırmak istiyorum. Ustalara sorularımı hazırlarken bir kadın ruhu ile oluşturarak hazırlamaya çalışıyorum. Biliyorum bu röportajları yapan ne ilk nede son gazeteci ben olmayacağım ama benim röportajlarımda bu ustaları az evvel de söylediğim gibi bir kadın gözünden okuyacaksınız. Ben bile bu ustaların gerçekten çok yakın bir hayranı olarak onları o kadar az tanıyormuşum ki, bu yazı dizisni hazırlarken kendime çok kızdım ama yapabileceğim de bir şey yoktu onlarla ilgili o kadar az döküman varki, sizlerde bu röportajları okurken o ustalar hakkında daha çok şeyler duyup şaşıracaksınız. Ben dilerim ki benim gibi daha bir çok gazeteci arkadaşım da bu ustalarla röportajlar yaparak onlara farklı bakış açıları ile sorular yönlendirerek gelecek kuşaklara dökümanterler bıraksınlar. Unutmayalım ki bu ustalar Analog fotoğrafın son temsilcileri ve onlarla birlikte ‘Gerçek Fotoğraf’ tarihin derin sayfalarına gömülecek… Dedi. Ben de tam 46 yıllımı fotoğrafa vermiş bir usta olarak Nedret Hotun hanımı ve bu konuya emek veren bütün gazetecileri/yazarları gönülden kutluyorum.

BHA;  Yaşar ŞENYÜZ

 

Play Cast Ajans Dizi ve Sinema Sektörüne yeni yüzler kazandırmaya devam ediyor

Sektörde 3. yılını geride bırakan ve sektöre kazandırdığı bir birinden başarılı yeteneklerle isminden sıkça söz ettiren Play Cast Ajans, Dizi ve Sinema filmlerine yeni yüzler kazandırmaya devam ediyor.

Dizi ve Sinemaya gönül veren insanların ilk uğradığı yerlerden biri haline gelen Play Cast Ajans,kısa zamanda yaptığı başarılarla yükselmeye devam ediyor…

Aldığı tüm işleri başarılı bir şekilde teslim eden Play Cast Ajans, çalıştıkları bir çok ünlü yapımcı ve yönetmenlerden tam not aldı.

Bir çok güzel projelere imza atan Kubilay Eraslan yönetimindeki Play Cast Ajans, Güleryüzlü çalışanlarıyla da, Ajans sektörüne yepyeni bir soluk getirdi.

 

Kaynak: BEYAZ HABER AJANSI

AJANSIN WEB SİTESİ:
http://www.playcastajans.com/

İki Aşık İki Düşman kitabıyla gündem oldu

İki Aşık İki Düşman isimli kitabını 2017 senesinde çıkaran ve o dönemden beri gündemdeki yerini koruyan Duygu Derin şimdi ise Psikolog olarak kariyerine devam ediyor.
‘İki Aşık İki Düşman’ isimli kitabını 2017 senesinde çıkaran ve o dönemden beri gündemdeki yerini koruyan Duygu Derin şimdi ise Psikolog olarak kariyerine devam ediyor. Okurları tarafından merakla yeni bir kitap yazması beklenen Duygu Derin’den ise şu anda yeni bir kitapla alakalı ses çıkmıyor.

Duygu Derin Kimdir?
Duygu Derin 1 Mayıs 1995 yılında, İstanbul’da dünyaya geldi. Okul öncesi yıllarında buz pateni ve piyano dersleri alarak sanatsal faaliyetlerine ilk adımı attı.

İlköğrenimini Kent State Koleji, ortaöğrenimini ise Kültür Koleji’nde tamamladı. Bu dönemlerde; İngilizce, İspanyolca ve Almanca dillerine ağırlık verdi. Liseyi Özel Beykent Fen Lisesi’nde tamamladı ve Bahçeşehir Üniversitesi Psikoloji Bölümünü %50 burslu kazandı. Bölümü başarıyla bitirerek, ‘Psikolog’ ünvanını aldı.
Kendini her anlamda geliştirmeyi hedefleyen Derin, birçok özel kurum ve alanında profesyonel kişilerden oyunculuk eğitimi aldı. Mart, 2017 de yayınlanan ‘İki Aşık İki Düşman’ adlı eserini okurla buluşturdu. Egzersiz yapmayı yaşam biçimi haline getirmeyi ilke edinmişti. Bu yüzden ‘Kapsamlı Pilates Eğitmenliği’ sertifikası alarak başarılarına bir yenisini ekledi. Aynı zamanda sanat yolunda kendisini daha da ustalaştırmak adına bir de Oyunculuk eğitimi alan Duygu Derin dizi ve sinema filmlerinde oynamaya hazır profesyonel bir oyuncudur.

Halen her geçen günün ışığında, kendini yenilemeye devam etmekte…
BEYAZ HABER AJANSI (BHA)

Kişisel ve profesyonel hayatına yenilik katmak için ‘Ruhunu Giydir’

Bazımız ruhlarımızdaki boşlukları doldurmadan yıllarca gardroplarımızı doldurduk… Bazımız da diğer uca gittik ve kendimize bakmayı unuttuk.

Bazımız ruhlarımızdaki boşlukları doldurmadan yıllarca gardroplarımızı doldurduk… Bazımız da diğer uca gittik ve kendimize bakmayı unuttuk. Şimdi ikisini de derleyip toplama zamanı… Zira birini seçmemiz gerekmediği gibi ikisi de birbirini etkiliyor. Biz ruhumuzdan bedenimize, içimizdeki bilinmeyenden, dışımıza gösterdiğimizle bir bütünüz.

Yazarı Başak Bilgen Camgöz olan “Ruhunu Giydir” kitabı, Kişisel Gelişim kategorisinde okuyucularıyla buluştu. Kitap; iş hayatı ve sosyal hayatta, kişisel etkimizi geliştirmeye katkı sağlamak üzere tasarlanmış. Kitapta hem “Ruhunu Giydir Stil”hem de “Ruhunu Giydir İletişim” bölümleri yer alıyor. İçten dışa stilini oturtmak isteyenlere de, stilini sadece gözden geçirip, iletişim becerileri ile desteklemek isteyenlere de hitap ediyor.Kitapta didaktik anlatım kadar, okuyucuya ilham olması için, gerçek hayattan küçük örnekler ve okuyucunun kendi kendine çalışabilmesi için keyifli alıştırmalar da var. Stil bölümünün sıralı olarak okunması ve tüm alıştırmaların yapılması durumunda; “Nasıl görünüyoruz?” dan “Nasıl görünsek daha iyi olur?” yolculuğunu tamamlayabilir, temel stilinizi oluşturabilirsiniz. Kitap bu konuda çalışmanıza engel olan taraflarınıza da bir iç gözlem fırsatı sunuyor.İletişim bölümünde ise; yazara göre hayatımızın en temel konusu olan “İçimizdeki çocuk”, “Hangi parçamızdan iletişim kuruyoruz?”, “Etkili konuşma” gibi konular yer veriliyor.

Yazar 1977 Yılında İstanbul’da doğdu. Erken yaşta, ailesinin karşı çıkmasına rağmen çalışmaya heveslendi ve bunu hemen yapabilmek için, İstanbul Üniversitesi’nde Turizm İşletmeciliği bölümünü bitirdi. Sonrasında İşletme de okuyacaktı. Erken yaşta başladığı çalışma hayatında yirmi yılını geçirdi. Uluslararası otel ve hizmet firmalarında, satış ve müşteri yönetimi alanlarında çalıştı ve yöneticilik yaptı. Bu ona çok fazla insanla temas ve gözlem fırsatı verdi. Hayatın anlamını yirmili yaşlarda sorgulamaya başlamıştı. Bunu bulmak için, sayfaları dolduracak sayıda eğitime katıldı. Otuzlu yaşların ortasında, kendi anlamının başkalarına katkı sağlamak olduğunu anladı. Koçluk eğitimleri ve psikolojik tabanlı eğitimler aldı. Bu sırada kendini dönüştürmeden kimseyi dönüştüremeyeceğini de anladığı için, uzun yıllar koçluk ve terapi aldı. Kurumsal hayatı bırakarak, kurumsal eğitmenlik ve bireysel koçluk yapmaya başladı. Yönetici ve adayları ile çalışırken, yol bir şekilde onu, bireysel çalıştığı bazı kişilere giyim kuşamla ilgili fikir vermeye getirdi. Hem kişisel olarak keyif almasından, hem çalıştığı kişilere katkısı olur düşüncesiyle, “İmaj Danışmanlığı” eğitimi aldı. Böylece stilin içten dışa sürecini netleştirdi. Yıllardır çok sevmesine rağmen, basit gördüğü için bastırdığı bu yeti ve ilgi alanının, stil denilen konunun, kılık kıyafeti değiştirmekten ibaret olmayacağına emin oldu. Koçluk araçları ile stil konusunu birleştirdi ve bu konuda “Ruhunu Giydir” adında atölyeler yapmaya başladı. İlgi görmesi üzerine bunu daha çok kişiyle buluşturmak için kitaba dönüştürmeye karar verdi. Kısa bir süre önce okuyucularıyla buluşan kitap farklı anlatım tarzıyla, kişisel veya profesyonel hayatına yenilik katmak isteyenler için güzel bir kaynak.

BEYAZ HABER AJANSI (BHA)