Aylık arşivler: Şubat 2021

MediaMarkt ve istegelsin’den 25 TL indirim

Teknolojiseverlere MediaMarkt CLUB ile çeşitli avantajlar sunan MediaMarkt Türkiye, “istegelsin” ile gerçekleştirdiği iş birliğiyle CLUB üyelerine indirim sağlamaya devam ediyor. Buna göre “istegelsin”den yapılacak 180 TL ve üzeri alışverişlerde teknolojiseverler, 25 TL indirim hakkı kazanacak. Kampanyadan yararlanmak için MediaMarkt CLUB üyesi olmak yeterli.

 

Pandemi nedeniyle her zamankinden daha fazla online market siparişi verildiği bugünlerde Avrupa’nın açık ara 1 numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt, online market siparişi uygulaması “istegelsin” ile teknolojiseverleri sevindirecek iş birliğini hayata geçiriyor. 

 

İş birliğine göre tüketicilerin istegelsin’den yapacakları 180 TL ve üzeri alışverişlerde favori mağazası İstanbul, Kocaeli, Ankara ve Bodrum ilçe ve illerinde olan teknolojiseverler 25 TL indirim hakkı kazanacak. Kampanya 20 Şubat tarihine kadar devam edecek. Teknolojiseverlerin kampanyadan faydalanması içinse MediaMarkt CLUB üyesi olması yeterli.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

HUAWEI Watch Serisi yabancı basından 12 ödül birden aldı

HUAWEI Watch GT 2 Pro, Watch GT 2e ve Watch Fit akıllı saatleri uluslararası basından ödül almaya devam ediyor. Android Authority, Android Headlines, NewsweekPhoneArenaPocketnow, T3, Tech Advisor ve Trusted Reviewsyaptıkları incelemelerde Huawei Watch Serisi ürünleri birçok ödüle layık gördü.

 

Android Headlines ve Pocketnow yayınları HUAWEI Watch GT 2 Pro’ya “Editörün Seçimi Ödülü” verirken Android Headlines “Saat, fitness modlarıyla son derece iyi bir şekilde donatılmış ve birinci sınıf yapıya sahip. Pil ömrü çılgın ve HUAWEI Watch GT 2 Pro'nun en iyi yönlerinden biri” yorumunu yaparken, Pocketnow, “Uzun pil ömrü, doğru sağlık ve fitness özellikleri, muhteşem ekran ve birinci sınıf şık görünüm nedeniyle HUAWEI Watch GT 2 Pro, görünüm, performans ve çılgın pil ömrü açısından en iyi akıllı saat için Editörümüzün Seçimi oldu” yorumunu yaptı.

 

Tech Advisor, “HUAWEI Watch GT 2 Serisi’ne dahil Watch GT 2 Pro'nun şimdiye kadarki en iyisi olduğunu inkar etmek mümkün değil. Piyasadaki en kaliteli ve çekici tasarımlardan birini sunuyor ve sürekli gelişen bir özellik seti ile destekleniyor" derken, Trusted Reviews, "Pil ömrü kesinlikle daha iyi ve her yerde bulabileceğiniz en iyiler arasında" dedi.

 

HUAWEI Watch Fit

Okurlarına HUAWEI Watch Fit’i mutlaka tavsiye eden T3 ve Trusted Reviews, "Buradaki harika şey, Watch Fit'in bu fitness modu seçeneklerini yalnızca bir yenilik olarak sunmaması. Hayati değerleri gerçek zamanlı olarak görüntüleyerek doğru izleme sağlıyor ve ekranda iyi düzenlenmiş bir şekilde sunuluyor. Çoğu insanı memnun edecek, kullanımı kolay, sezgisel ve şık küçük bir giyilebilir cihaz" yorumuyla birlikte, "HUAWEI Watch Fit, rutin ve yeni başlayan sporcular için tasarlanmış yeni, uygun fiyatlı bir fitness takipçisi. Ücretsiz rehberli egzersiz programlarının eklenmesi sayesinde evden formda kalmak isteyen herkes için sağlam bir giriş seviyesi fitness takipçisi” denildi.

 

Editörün Seçimi ödülünü veren Android Authority, "SpO2 izlemeden kalp atış hızı, stres veya uykuya kadar Watch Fit, neredeyse üç kat daha pahalı olan Watch GT 2 Pro kadar fitness takibi ile her işi yaptı” yorumunda bulundu. Tech Advisor ise"HUAWEI Watch Fit, güçlü fitness izleme yetenekleri ve harika bir pil ömrü ile şık ve dayanıklı bir giyilebilir cihaz. Yerleşik sanal kişisel antrenör, bu saatin diğerlerinden farklı olmasına yardımcı oluyor" dedi.

 

HUAWEI Watch GT 2e

Android Headlines Editörün Seçimi ödülü verirken, "Bu saat size uzun süre iyi hizmet verebilir ve başlangıçta inanılmaz bir pil ömrü sunduğundan pilin zayıflaması da çok uzun bir süre için sorun olmaz. Özellikle yapım kalitesi ve pil ömründen çok etkilendik" yorumunu yaptı.

 

Pocketnow, En İyi Seçim ödülünü verirken, "100 egzersiz modu, doğru kalp atış hızı ve kan oksijen seviyesi okumalarının yanı sıra uzun ömürlü pil ile, Watch GT 2e'nin Android akıllı telefonlarda bir spor akıllı saati için en iyi seçim önerimiz olmaya layık olduğuna inanıyoruz. Tüm bu spor özellikleri iyi çalışıyor ve harika bir pil ömrüne sahipsiniz" açıklamasında bulundu.

Okurlarına HUAWEI Watch GT 2e’yi mutlaka tavsiye eden Newsweek, "HUAWEI'nin yeni Watch GT 2e akıllı saati, harika bir pil ömrü ve çekici sportif tasarımıyla fitness odaklı bir akıllı saat" yorumunu yaparken, PhoneArena “Şimdi büyük soruya geçelim; SpO2 oksimetre güvenilir şekilde çalışabilir mi? Kısacası, evet, eczaneden aldığımız bir parmaktan ölçüm yapan cihazla karşılaştırdık ve sonuçlar yüzdelik oran ile bile oldukça tutarlıydı" açıklamasında bulundu. Trusted Reviews ise, "Genel olarak spor özellikleri iyi çalışıyor ve hala rakip saatlerin sunduklarını geride bırakan harika bir pil ömrüne sahipsiniz" diyerek okurlarını bilgilendirdi. HUAWEI’nin en gelişmiş akıllı saati WATCH GT 2 Pro, Siyah ve Küllü Kahve renk seçenekleriyle 2.299 TL son kullanıcı satış fiyatı ile HUAWEI Online Mağaza üzerinden sunuluyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kokoskov: ''Dünyanın en büyük kulübünü temsil ediyoruz''

Euroleague'de oynadığı son dokuz karşılaşmayı kazanan Fenerbahçe Beko'nun başantrenörü Igor Kokoskov, Tivibu Spor'un konuğu oldu. Kokoskov, ''Fenerbahçe'yi çalıştırmak benim için rüyaydı ve gerçekleşti. Biz Euroleague tarihinin ve dünyanın en büyük spor kulüplerinden birini temsil ettiğimizin farkındayız'' ifadelerini kullandı.

 

THY Euroleague'de oynadığı son dokuz karşılaşmadan galip ayrılan Fenerbahçe Beko'nun başantrenörü Igor Kokoskov, Tivibu Spor'un konuğu oldu. Volkan Günak'ın sorularını içtenlikle cevaplayan Kokoskov, birçok konuda önemli açıklamalarda bulundu. Küçükken yaşadığı kazayla ilgili konuşan Kokoskov, ''Oynayabildiğim kadar basketbol oynamak istiyordum ama kaza nedeniyle olmadı. Hayatım bir anda değişti. Bazen koçların toplandığı sunumlarda ve konferanslarda bana oyun felsefem hakkında soru soruyorlar. Benim bir felsefem yok, sadece fikirlerim var. Kendimi o kadar övmem. Filozof ya da dâhi değilim. Sevdiğim bir işi yaptığım için şanslıyım. Hayatım boyunca spora ilgiliydim. Bağımsız, lise takımı ya da küçük basketbol okulu da çalıştırsam bu işi yapmak isterdim'' diye konuştu.

 

Guduric'in dönüşü bizi olumlu etkiledi

Fenerbahçe baş antrenörü, ''Marco Guduric’in geri dönüşü bizi olumlu yönde etkiledi. Marco daha önce burada oynamıştı, yeni-eski Marco’nun takıma nasıl etki edeceğini görmek önemliydi. Kızılyıldız maçını son saniyede kazanmak takımın kendine güveni ve momentum açısından çok etkiliydi. Ama sezonun başına dönecek olursak, CSKA maçını uzatmaya götürmemeliydik ya da uzatmada kazanmalıydık. Bayern karşısında 21 sayı öne geçtik ama maçın sonunu getiremedik. Belki orada sezon ve momentum değişecekti. Belki orada kendimize güvenimiz gelecekti'' dedi.

 

Fenerbahçe'yi çalıştırmak bir rüyaydı

Kukoskov, ''Fenerbahçe'yi çalıştırmak benim için rüyaydı ve gerçekleşti. O zamanlar bir sözleşmem vardı. NBA'i bırakıp, Avrupa’ya gelmek geldiğim için birçokları delirdiğimi düşündü. Bu benim için yeni bir macera oldu. Heyecan ve meydan okuma arıyordum. Bu yüzden buradayım. Hedefimiz sürekli iyileşmek, gelişmek. Biz hâlâ Fenerbahçe’yiz, hâlâ standartlarımız yüksek. Maçlara sadece sahaya çıkmak için çıkmıyoruz. Fikstürdeki bir diğer Euroleague takımı değiliz. Biz Euroleague tarihinin ve dünyanın en büyük spor kulüplerinden birini temsil ettiğimizin farkındayız. Bu şekilde davranmalıyız. Her zaman kazanmak için yüzde 100’ümüzü vermeliyiz.  Ama bir hesaplamamız yok. Öylesine çıktığımız ve önem vermediğimiz bir mücadele yok. Her maça önem veriyoruz. Kazanabildiğimiz kadar maç kazanmak istiyoruz. Çok sıkı çalışıp, daha iyi olmak istiyoruz'' ifadelerini kullandı. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

AHEF: Pandemide aşılama yapan Aile Hekimliği birimleri eksik kadro ile çalışıyor, aşı hızı yavaşlıyor!

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu 2. Başkanı Dr. Yusuf Eryazğan, “Aile hekimleri 15 yıldır aile hekimliği birimlerinde tüm ülkenin; 3,5 milyonun üzerindeki bebeklik dönemi aşılarını, izlemlerini birebir takip ederek, 98’i aşan aşı oranlarının yakalanmasını sağladı. Aile Hekimleri bu başarıları ile sağlık sisteminin yüz akı olmuştur olmaya da devam ediyorlar” dedi.

Dr. Yusuf Eryazğan, “Bir aile sağlığı merkezinde bir bebeğe 8 defa aşı yapılırken 3 aşı daha eklenerek bu sayı 11’e ulaşmış, zatürre ve grip aşıları da bunlara eklenince aşı sayısı 55 artmıştır” diyerek sözlerine şöyle devam etti. “Ayrıca şu anda Covid19 aşılmasının 70’i aile hekimliğinde yapılıyor. Ülkemizdeki 1,2 milyon gebenin izlemini, takibini bilfiil yaparak, ülke geleceğine çok önemli katkılar sundukları aşikârdır. Anne bebek ölümlerinin son 10 yılda büyük oranda azaltılmasının Aile Hekimlerinin başarısı olduğu kabul edilmelidir.”

Dr. Eryazğan bütün bu sağlık verilerine dikkat çekerken aile hekimlerinin 1 yıldır sağlık hizmetlerinin görülmeyen kahramanları olduğunu da sözlerine ekledi. “Aile hekimliği birimleri, 6 ay poliklinikler kapalı iken polikliniklerine devam eden tek sağlık kuruluşları olmuşlardır. Aile Hekimleri bu üstün gayreti gösterirken hastanelere olduğu kadar polikliniklere de Covid temaslı ve pozitif hastalar başvurmuştur. AHEF olarak, aile hekimliği birimlerindeki aile sağlığı çalışanı açığının son 3 yılda 400 arttığının fark edilmesini istiyoruz. Her aile sağlığı merkezinde aile sağlığı çalışanı eksikliği olduğu, sistemin tıkanmak üzere olduğu, Covid19 aşılamalarında da gün yüzüne tekrar çıktı. AHEF bu konuda çözüm önerilerini defalarca sundu. Bütün bu işlerin yanında 5 ay önce, 15 yıldır İlçe Sağlık Müdürlüklerince yapılan okulların aşılarını Sağlık Bakanlığı aile hekimlerine devretti. Şimdi ise Covid19 aşılamasında en önemli merkez, aile hekimlikleri gösteriliyor.”

AHEF adına yapılan açıklamada; aile hekimlerinin çok fazla iş yükü ve pandemi savaşı varken aile sağlığı çalışanı açığının da ülke genelinde 20’lere ulaştığına dikkat çekildi. ASM’lerde aşı yapacak ebe hemşire bulunmadığına vurgu yapılırken bu durumun ciddi sıkıntılara neden olabileceğinin, aile sağlığı çalışanı açığının giderilmesinin şart olduğunun da altı çizildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kürşat Başar'dan "Dışarda Kötülük Vardı"

Kürşat Başar her kuşağın severek okuduğu, adeta kültleşmiş üçlemesini ilk kez tek cillte, bir arada sunuyor. İnsanın en doğal hallerine, ilişkilerin en tarafsız izahlarına ve yaşamın çıkmazlarına dair en özgün ve çarpıcı cümlelerin ustası Kürşat Başar, zamansız anlatı ritmiyle hâlâ günceli yakalıyor. “Dışarda Kötülük Vardı” dün, bugün ve yarın için…

“Bir zaman hep onu düşündüm. Düşünmek denebilir mi buna, bilmiyorum, hani durup dururken bilinçte parıldayan bir görüntü, bir sözcük, bir imge, bir ses, işte hep öyle oldu, sayısız resim silindi zihnimde. Şimdi, bunca zaman sonra o resimlerin hepsi sisli, kimbilir ne kadar değişti, bana ondan kalanların
tümü yanlış imgeler olmalı. Yine de o yanlış imgelerin içinde, gece yatağımda dönerken, birdenbire ona dokunmak, çocuk yüzündeki o ağır anlamı görmek, yüzümü, sakallarının henüz çıkmaya başladığı yüzüne sürmek geliyor içimden. Bazen bir düşte çıkıyor karşıma, ne yapsam unutamıyorum.”
– Kış İkindisinin Evinde

“Zaman bizi sertleştiriyor, eski, çocuksu heyecanlarımız, ilk karşılaşma anlarının yarattığı o gizlenmez sevinç yerini kuşkulara, hep aynı olanla çarpışmanın bıkkınlığına, yaşamın geçip giden hızına asla yetişemeyeceğimizi
anlamanın verdiği bulantıya, acımasız bir kendini yok edişe, sonsuz bir gizlenmeye, içe kapanmaya dönüşüyor.”
– Konuştuğumuz Gibi Uzaklara

“Kendimizi herkese başka türlü sunuyoruz, büyük, anlaşılmaz parçalanmalarımız, kimsenin, en yakınımızdakilerin bile bilmediği bulanık düşresimleriyle belirip yiten iç görüntülerimiz, yalanlar, küçük oyunlar ve
içinden çıkılmaz, karmaşık sözdizimleri var. Sonra zaman. Zamanın insanlarda,olaylarda, mekanda ve eşyada oluşturduğu farklılıklar, kendi bilincimizde uyanan ve gerçekliği bir öncekinden ayırdedilemeyen düşünceler… her an yeni biçimler alan, değişen değerler, yeniden keşfedilen bağlantılar, anılar, hiçbir anlam kazanmayan rastlantılar, asla birleşemeyecek puslu görünümler.”
– Sen Olsaydın Yapmazdın Biliyorum

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

PowerTürk Müzik Ödülleri Sahiplerini Buldu

Türkçe Pop Müziğin en güçlü isimlerinin belirlendiği “PowerTürk Müzik Ödülleri 2021” gerçekleştirildi. Dinleyici ve izleyicilerinin oylarıyla ‘Türkiye’nin En Güçlü’ isimleri arasında yer alan sanatçılar, özel bir yayınla açıklandı. 

 

Heyecanla beklenen yılın önemli müzik olaylarından PowerTürk Müzik Ödülleri sahiplerini buldu. PowerApp’te yüzbinlerce müzikseverin kullandığı oylarla gerçekleşen PowerTürk Müzik Ödülleri’nde Sertab Erener, ‘En Güçlü Kadın Şarkıcı’ ve ‘Ben Yaşarım’ adlı çalışmasıyla ‘En Güçlü Albüm’ olmak üzere iki ödül kazandı. PowerTürk Müzik Ödülleri’nde ‘En Güçlü Erkek Şarkıcı’ Buray; ‘En Güçlü Çıkış Yapan Şarkıcı’ İkiye On Kala; ‘En Güçlü Grup’ Zakkum; ‘En Güçlü Klip’ Mehmet Ali Ergin’in yönetmenliğindeki ‘Kendime Sardım’ şarkısıyla Oğuzhan Koç ve ‘En Güçlü Şarkı’ Toy adlı şarkısıyla Mabel Matiz oldu. Cahit Berkay’a ise ‘Onur Ödülü’ takdim edildi. Ödül için tüm hayranlarına teşekkür eden Cahit Berkay, “Bu ödüller bizleri, gençleri, alan herkesi mutlu edecek ki daha güzel, daha kalıcı, daha çok sevilen eserler üretilsin. Bu anlamda anlamı çok büyük” dedi.

 

Sertab Erener: “28 yıl sonra bile bu ödül büyük mutluluk” 

PowerTürk Müzik Ödülleri’ne ‘En Güçlü Kadın Şarkıcı’ ve ‘En Güçlü Albüm’ olmak üzere iki ödülle damgasını vuran Sertab Erener, “Yıllardır şarkı söyleyen, sahne üstünde olan biri için böyle bir ödülü neredeyse yirmi sekiz yıl sonra hala almak beni çok mutlu etti. Herkese binlerce kere teşekkür ederim. Ben Yaşarım albümünü pandeminin başladığı dönemde bitirmeye karar verdik ve bizim için aslında çok zorlu bir süreçti. Ama başardık ve yılın albümü ödülünü almak çok değerli” dedi. 

 

En Güçlü Erkek Şarkıcı ödülünün sahibi Buray ise ödülün kendisi için moral ve motivasyon kaynağı olduğunu anlattı ve “Oy veren, destek veren herkese çok çok teşekkürler. 2020 bizler için çok zorlu geçti, belki konser yapamadık ama sizler için güzel şarkılar üretmeye çalıştık. Emin olun 2021’de daha da güzel şarkılarla sizlerle beraber olacağız. Bu ödüller bizler için en güzel motivasyon, moral kaynağı doğru yolda olduğumuzu gösteren işaretler” diye konuştu.

 

‘Toy’ adlı şarkısıyla ‘En Güçlü Şarkı’ ödülünü alan Mabel Matiz ekibi ve hayranlarına teşekkür ederek başladığı konuşmasında “Bu şarkının prodüktörü ve benimle beraber bestecisi de olan sevgili Dj Artz ve şarkımızı taçlandırarak bambaşka bir boyuta taşıyan video klibin yönetmeni sevgili Osman Özel olmak üzere emeği geçen herkese teşekkürlerimi sunuyorum. 2020 hepimiz için farklı ve zorlayıcı tecrübeler barındıran bir yıl oldu. Umuyorum yeni yılda bütün bu mesafeler ortadan kalkar ve yeniden sağlıkla, neşeyle, güvenle hem sokaklarda hem sahnelerde bir araya gelebiliriz. Müziğe verdiği destekten ötürü PowerTürk ailesine bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi. 

 

Zakkum grubunun solisti Yusuf Demirkol ödüllerini müzik için zorlu geçen bir senenin ardından müzik emekçilerine ithaf ettiklerini söyleyerek, “PowerTürk Müzik Ödülleri 2021’de bu sene En Güçlü Grup dalında ödülümüzü aldık. Hepinize çok teşekkür ediyoruz. Müziğimizi seven, bizi destekleyen ve her zaman yanımızda olan dinleyicilerimize buradan sevgi ve saygılarımızı iletiyoruz.  Ve yine müziği destekleyen bir kanal olarak PowerTürk’e de sevgilerimizi iletiyoruz.  2020 hepimiz için çok zorlu bir yıl oldu. Bu ödülü özellikle müzik emekçileri için almak istiyoruz, onlarla ithaf etmek istiyoruz” dedi.

 

Yılın en çok konuşulan isimlerinden biri olan ‘İkiye On Kala’ grubunun solisti Uğur Uras da “Önümüzde daha çok yol var. Şubat ayında yepyeni bir şarkıyla karşınızda olacağız. Bunun heyecanını yaşıyorum” sözleriyle hayranlarına müjde verdi. 

 

6 Şubat 2021’ de PowerApp’teki özel yayınla gerçekleşen ödül töreni, pandemi nedeniyle stüdyo yerine sanatçıların bulundukları mekanlardaki çekimlerle yayınlandı. 

 

PowerTürk Müzik Ödülleri 2021 Kazananlar

 

EN GÜÇLÜ KADIN ŞARKICI

Sertab Erener

EN GÜÇLÜ ERKEK ŞARKICI

Buray

EN GÜÇLÜ ALBÜM

Sertab Erener / Ben Yaşarım

EN GÜÇLÜ GRUP

Z
akkum

EN GÜÇLÜ ÇIKIŞ YAPAN ŞARKICI

İkiye On Kala

EN GÜÇLÜ KLİP

Oğuzhan Koç / Kendime Sardım / Yönetmen: Mehmet Ali Ergin 

EN GÜÇLÜ ŞARKI

Mabel Matiz-Toy

ONUR ÖDÜLÜ

Cahit Berkay

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

DASK sigortasına talep arttı

Yüksek riskli deprem kuşakları üzerinde yer alan Türkiye’de, her yıl yıkıcı yeni depremler yaşanıyor ve ihtiyaç duyulan en önemli konuların başında Zorunlu Deprem Sigortası geliyor. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle Generali Sigorta, depremin doğrudan neden olduğu maddi zararlara karşı güvence sağlayan Zorunlu Deprem Sigortası özelinde son dönem verilerine dikkat çekti.

Poliçe oranı 2020'de 5.3 arttı

1999 yılında Kocaeli ve Düzce’de meydana gelen depremlerden sonra önem kazanan Zorunlu Deprem Sigortası ile ilgili Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) tarafından paylaşılan verilere göre 2019'da 7.3, 2020 yılında ise 5.3 yeni poliçe artışı söz konusu. Zorunlu Deprem Sigortası özelinde yürürlükte olan poliçe sayısı ise 10 milyonu aşmış durumda.

İstanbul, Ankara ve İzmir ilk 3 sırada

Generali Sigorta'nın verilerine göre ise, deprem sonucu meydana gelen maddi zararları karşılayan Zorunlu Deprem Sigortası özelinde 2020 yılında İstanbul, Ankara ve İzmir ilk 3 sırada yer aldı. Bu illeri Antalya, Bursa, Adana, Sakarya ve Samsun izledi.

Kadınların oranı 35

Generali Sigorta verilerine 2020 yılında online ve acente kanalı üzerinden DASK sigortası alma yüzdelerine göz atıldığında, 35 kadın ve 65 erkek dağılımı istatistiklere yansıdı. Zorunlu Deprem Sigortası özelinde yaş dağılımı ise 23.6 50-59, 22.5 40-49, 13.7 ise 30-39 yaş arasındaki bireylerden oluştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye'deki yolcuların 78'i 12 ay içinde tekrar uçmaya hazır

Yolcular, hava yolu seyahatine güvenlerini geri kazanmak için uçak kabinlerinin ultraviyole (UV) ışınıyla temizlenmesini talep ediyor.

 

Honeywell (NYSE: HON) tarafından gerçekleştirilen araştırmaya göre, COVID-19 pandemisi hava yolu ulaşımına talebi azaltırken Türkiye'deki yolcuların çoğu önümüzdeki 12 ay içinde yeniden uçmayı planladıklarını belirtiyor. Araştırma ayrıca, hava yolculuğuna olan güveni tekrar kazanmak için yolcuların talep ettiği en önemli unsurları da ortaya koyuyor.

 

Araştırma sonuçlarına göre, Türklerin 78’i önümüzdeki 12 ay içinde tekrar uçmaya hazır olduğunu belirtiyor. 2020’de tüm dünyada seyahatlerde yaşanan yavaşlamaya rağmen, Türkiye’den araştırmaya katılanların 35 gibi kayda değer bir oranı pandemi sırasında uçağa bindiğini belirtiyor. 

 

Qualtrics aracılığıyla gerçekleştirilen araştırmaya Türkiye'den 541 kişi katılım gösterdi. Katılımcıların çoğunluğu 25-34 (35) ve 35-44 (34) yaş grubunda. Araştırmaya katılan yolcular hem iş hem tatil amaçlı uçtuğunu belirtirken, katılımcıların 77'si yılda en az beş kez uçtuğunu ifade ediyor.

 

Yolcular geleneksel yöntemler yerine UV ile temizleme gibi yeni teknolojiler talep ediyor

 

Araştırmanın ortaya koyduğu bir diğer veriye göre katılımcılar geleneksel yöntemlerden ziyade yeni teknolojilere güven duyuyor. Katılımcıların üçte ikiden fazlası (70), havayolu personeli (8) veya yolcunun kendisinin (16) koltuk bölgesini manuel olarak temizlemesi yerine, uçak kabinlerini temizlemek için ultraviyole (UV) ışını kullanılmasını tercih ediyor. 

 

Araştırma yolcuların hava yolculuğunda hijyen ve güvenlik tedbirlerini ne kadar ciddiye aldığını da ortaya koyuyor. Katılımcıların yarısı tekrar uçmadan önce, havaalanı ve uçak yüzeylerinin temizliği, maske ve eldiven gibi kişisel koruyucu ekipman kullanım zorunluluğu ve sosyal mesafe sağlama konusunda güvence istediğini ifade ediyor. Öte yandan araştırmaya katılanların üçte ikisinden fazlası, uçağa binmeden önce UV ışını gibi gelişmiş temizleme sistemlerinin devreye alınmasını istiyor. 

 

Honeywell Aerospace EMEAI Satış Direktörü Serdar Çetingül konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Araştırma sonuçları, yolcuların çoğunun önümüzdeki 12 ay içinde tekrar uçmayı öngördüğünü, ancak mevcut ortamdan dolayı huzursuz olduğunu ve tekrar seyahate başlamak için güvene ihtiyaç duyduğunu gösteriyor. Yolcular ayrıca uçuşlarda sosyal mesafe ve kişisel koruyucu ekipman kurallarına uyulmasını önemsiyor. Yüzey temizliğini son derece önemli bulan yolcular, geleneksel yöntemler yerine UV ile temizleme gibi yeni teknolojileri talep ediyor. Honeywell olarak yolcuların bu yöndeki taleplerinin farkındayız ve UV Temizlik Sistemi, maske ve eldiven dahil kişisel koruyucu ekipman gibi bir dizi hijyen çözümünü havayollarına sunuyoruz. Uçakları daha iyi temizlemek ve temizlik durumunu kolaylıkla takip etmek için sağlayabileceğimiz yeni ürün ve hizmet çeşitleri konusunda sektör liderleriyle diyaloğumuzu sürdürüyoruz.” 

 

Şaşırtıcı olmayan bir biçimde, kısa vadede seyahat etmeyi planlayan katılımcıların 82 gibi büyük bir çoğunluğu, havayollarının uçaklarında ücretsiz olarak sağlaması gereken en önemli üç şeyi maske, el dezenfektanı ve ıslak mendil olarak belirtiyor. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sevgililer Günü'nde onun için en uygun parfümü nasıl seçebilirsiniz?

Çiçeksi, odunsu, baharatlı, aromatik, meyveli, oryantal dokunuşlar… Yüzlerce çiçekten, bitkiden, baharattan damıtılmış özler… Böylesine zengin bir dünyadan sevgilinize en uygun parfümü seçmek o kadar da kolay değil! Bu noktada Unice Multibrand Türkiye Ülke Satış Müdürü Özlem Özsarı Karadaş’ın önerilerine göz atabilirsiniz. 

 

Çekiciliğe çekicilik katan parfümleri seçmek, belirli kuralları olan bir beceridir. Kuralların yanı sıra içgüdüler de önemlidir. Parfüm tenle bütünleşmeli ve bu bütünleşme öylesine uyumlu olmalıdır ki kullanan hissetmezken başkalarına tatlı bir esinti yaymalıdır. Peki, tüm bunlar nasıl sağlanabilir, Sevgililer Günü’nde hediye tercihini parfümden yana kullananlar sevgilileri için en doğru parfümü nasıl seçebilir?

 

Unice Multibrand Türkiye Ülke Satış Müdürü Özlem Özsarı Karadaş, parfüm seçerken dikkat edilmesi gereken kurallarla ilgili şu bilgileri veriyor: Parfüm seçerken parfüm kartlarını kullanmalı ama mutlaka kol bileğinize de sıkarak kokuyu deneyimlemelisiniz. Ancak bileklerinizi birbirine sürtmemelisiniz; bu sadece parfümün dengesini bozar. Kendinize bir yarım saat tanımanız, bu sürenin sonunda parfümün sizde hâlâ beğeni yaratıp yaratmadığını sorgulamanız çok iyi olacaktır. Yeni bir parfüm seçerken üzerinizde etkin bir başka parfümün olmamasına da özen göstermelisiniz. Koku duyusu etkin olduğundan sabah saatleri parfüm seçmek için daha uygundur.” 

 

Sevgiliye parfüm alırken onun kişiliğinin ve yaşam tarzının da göz önünde bulundurulması gerektiğini vurgulayan Özlem Özsarı Karadaş, “Romantik, klasik, sportmen, bohem; sevgilinizin baskın özelliğinin hangisi olduğu önemli. Ayrıca özel hayatında olduğu kadar iş hayatında ve sosyal ortamlarda bırakmak istediği izlenimi de değerlendirmelisiniz. Genel olarak romantik kişiliğe sahip olanlara çiçeksi ve meyveli, klasik tarzdakilere baharatlı ve oryantal, spordan hoşlananlara aquatik parfümler alabilirsiniz” açıklamasında bulunuyor. 

 

Özlem Özsarı Karadaş, iyi bir parfümün çok pahalı olması gerekmediğine de dikkat çekerek, “Parfüm seçme kurallarına uyar ve içgüdülerinizi takip ederseniz sevgiliniz için en doğru parfümü kolaylıkla seçebilirsiniz, bunun ille de en pahalı parfüm olması gerekmez” diyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Birleşik Krallık Milli Arşivi’nin Kıbrıs Evrakları, Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi Büyük Kütüphanelerinde…

Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi Büyük Kütüphaneleri’nden Kıbrıs tarihi üzerine çalışan araştırmacılara büyük bir olanak sunuyor. Birleşik Krallık Milli Arşivi’nin (The National Archives of the United Kingdom) 1878-1975 dönemine ait Kıbrıs evrakları Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi Büyük Kütüphaneleri’nde araştırmacılara açıldı. 

1878-1975 dönemi Kıbrıs tarihine ışık tutan belgeler arasında Kıbrıs’taki çeşitli kurumların resmi yazışmalarının yanı sıra adada meydana gelen birçok siyasi, sosyal ve ekonomik olayla ilgili bilgiler de bulunuyor. Siyasi belgelerin bir kısmı 1950-75 yılları arasında yapılan toplumlar arası müzakereleri de içeriyor. Belgeler arasında Birleşik Krallık görevlilerinin Kıbrıs’ta çıkan gazeteler ile ilgili tuttukları raporlar, vakıflar ile ilgili çeşitli belgeler, ilgili yıllarda Kıbrıs’ta ön plana çıkan siyasetçilerle ilgili yapılan soruşturmalar da yer alıyor. 

Prof. Dr. Ali Efdal Özkul: “Kıbrıs evrakları ile Kıbrıs Tarihinin gizli kalmış birçok noktası gün ışığına çıkacak.”

Büyük Kütüphanelerde erişime açılan Kıbrıs evrakları ile Kıbrıs Tarihinin gizli kalmış birçok noktasının gün ışığına çıkarılacağını vurgulayan Yakın Doğu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ali Efdal Özkul, “Kıbrıs Tarihi ile ilgili çalışan araştırmacılara kaynak sunmaktan mutluluk duyuyoruz” dedi. Prof. Dr. Özkul, Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi Büyük Kütüphanelerde erişime açılan belgelerin lisans, yüksek lisans ve doktora tezleri için de önemli bir kaynak yaratacak derinlikte olduğunu da sözlerine ekledi. Prof. Dr. Özkul, “Bilgi, bu topraklara sahip çıkarak kökleşebilmemizin en önemli anahtarlarından birdir. Kıbrıs’ta yaşananlarla ilgili her türlü bilginin gün yüzüne çıkmasını sağlamak en büyük önceliklerimizden biridir. Çünkü geçmişini iyi bilen toplumların gelecekleri de aydınlık olur” dedi. 

Prof. Dr. Özkul, “Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi Büyük Kütüphanelerinde erişime açılan belgelere, yakın dönemde yenilerini eklemeye devam edeceğiz. Böylece Kıbrıs’ın en önemli bilgi kaynağı olan Büyük Kütüphanelerdeki, nadir kitap ve evrak koleksiyonları zenginleşerek büyümeye devam edecek” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı