Aylık arşivler: Mart 2021

D&R Piraye Erdoğan ile bir ilki gerçekleştirdi

Kültür, sanat ve eğlence dünyası D&R, bir ilke daha imza attı. Hayata geçirdiği yeniliklerle sektöre farklı bir bakış açısı kazandıran D&R, okuyucuların sevdikleri yazarlarla dijital ortamda bire bir sohbet etmesine imkan tanıyan Okur Yazar Buluşmaları projesiyle yeni bir dönem başlattı. D&R Okur Yazar Buluşmaları’nın ilkine zihin mimarı olarak bilinen başarılı yazar Piraye Erdoğan konuk oldu. 'Seyir' isimli kitabıyla büyük beğeni kazanan yazar, etkinlik boyunca hayranlarından yoğun ilgi gördü.  

D&R’ın sektörde bir ilki gerçekleştirerek hayata geçirdiği Okur Yazar Buluşmaları, edebiyat tutkunlarının yoğun ilgisiyle başladı. Okurların hayranı oldukları yazarlarla Zoom üzerinden bire bir sohbet etmesine imkan tanıyan “Okur-Yazar Buluşmaları” projesinin ilk programında, yazar Piraye Erdoğan yer aldı. D&R Kurumsal İletişim ve Reklam Satış Direktörü Nalan Demircioğlu Yavuz’un moderatörlüğünde gerçekleşen ve birçok şanslı katılımcının da dahil olduğu sohbette Erdoğan, kitabı ve gelecekteki projeleriyle ilgili sevenlerinin tüm sorularını yanıtladı.

"Bir şeyi deneyimlemeye niyet ettiğiniz zaman yaşamaya başlamanız gerekiyor"

İlk kitabı 'Seyir' ile çok satanlar listesine adını yazdıran ve bu başarısını önceden bildiğini belirten Erdoğan, "Bilmek değil, bilmek sonrasında oluyor. İnsan düşleyip düşlediğini kendine yaşatan, sonra da o yaşadığını gerçekleştirebilen bir varlıktır. Gördüm ki insanın potansiyeli, belli bir deneyimi alıp gerçekleştirmesini kapsıyor. Niyet önemli. 'Bestseller' olmak önemliydi benim için. Derdim yazar olmaktan öte, çözdüklerimi daha fazla insana ulaştırabilmekti. Benim için bu öyle bir kitap olmalıydı ki herkes okusun, herkes anlasın. Tüm Türkiye'de satılsın. Herkesin anlaması misyonunu edindim. Yazdığım 4 sene boyunca çok satan yazar olmayı düşledim ve oldum. İlk günden son güne böyle yaşadığım için 'bestseller' oldum. Bitmedi, 1 numara olacağım dedim ve oldum. Tesadüf değil. Bir şeyi deneyimlemeye niyet ettiğiniz zaman yaşamaya başlamanız gerekiyor. Sistem size onu yaşatıyor. Geleceği görme yetim yok." dedi.

İkinci kitap yolda

Tek tek tüm katılımcıların sorularını yanıtlayan Erdoğan ikinci kitabıyla ilgili, "Yazın yazmaya başlayacağım. Seyir kitabımdaki hızlı süreç şu an ikinci kitabım için de oluşmaya başladı. Karakterler, mekanlar belli ancak ne zaman raflara çıkar onu söyleyemiyorum." ifadelerini kullandı.

"Televizyon projemin haberini yakında vereceğim"

Bir katılımcının sorduğu televizyon projesi sorusuna da yeşil ışık yakan ünlü yazar, "Benim bir düşüm de buydu aslında. Şu anda pişiyor. İnşallah yakında onun haberini de vereceğim. Çok önemli bir noktaydı aslında bu. Başından beri aklımda bu proje vardı. Titiz bir insanım bu yüzden hızlı olamıyorum ama en kısa sürede olacak inşallah." diyerek müjde verdi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Anadolu Uygarlıkları'ndan izler, Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde

Anadolu Uygarlıklarından İzler Ankara projesi 6-20 Nisan tarihleri arasında Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde gerçekleştirilecektir.Anadolu Medeniyeleri Müzesi’nin 100. Kuruluş yıldönümü etkinlikleri kapsamında gerçekleşecek olan sergi,konser,panel etkinliğinin Proje Koordinatörlüğünü Siret Uyanık yapmaktadır.,Galerim Sanat Galerisi’n yürüttüğü Sanat Projesi’ne T.C.Kültür ve Turizm Bakanlığı katkı sağlamaktadır. 60’a yakın sanatçıya ait resim,heykel ve seramik eserlerin sergileneceği projede Devlet Opera ve Balesi’ de iki konser verecektir.Ayrıca sergi süresince bir panel iki de konferans düzenlenecektir.

 

Anadolu Uygarlıklarından İzler Ankara projesi,geçmişin izleri dönemin yansımaları ve geleceğe aktarımı bağlamında sanatın estetik etkisi ile birleştirilmesi ve farklı disiplinlerin yorumlarıyla izleyiciyle buluşması amacıyla hazırlanmıştır.Anadolu ‘dan ilham almış sanatçılar eserleriyle,geçmişi bugüne taşıdı,bugünü de yarına…60.’a yakın Çağdaş sanat eserinin yeraldığı seçkide Süleymen Saim Tekcan,Devrim Erbil,Mustafa Pilevneli,Mustafa Ayaz,,Aydın Ayan,Tüzüm Kızılcan gibi dönemin usta sanatçıları yeralmaktadır.Programda Profesör Dr.Aydın Ayan,Profesör Dr..Hasan Pekmezci ve Profesör Dr.Alaybey Karoğlu tarafından “Anadolu uygarlıklarında Sanat ve Estetik İzleri ve Sanat Eğitiminde Vazgecilmez Bir Kaynak;Anadolu Medeniyetleri Müzesi"Prof.Candan Dizdar Terwiel , "Seramik,Sanat ve Arkeoloji İliskisi" Prof.Sevim Çizer konferansları gerçekleştirilecektir.Mag Medya ,Grafiker Ajans,Artefact tv,Anadolu Medeniyetleri Müzesi katkı sağlamıştır.

 

Projenin Danışma Kurulunda Profesör Dr.Aydın Ayan,Profesör Dr.Adnan Tepecik ,Profesör Dr. Alaybey Karoğlu ve Bünyamin Balamir vardır. Coğrafi açıdan kıtaların, denizlerin, iklimlerin; doğudan batıya, güneyden kuzeye ya da tersi yönlere giden yolların ve insan topluluklarının buluştuğu, konup göçtüğü, yurt edindiği, dünyanın en stratejik ve kavşak nitelikli noktasındaki bu topraklar; bu çok özel konum nedeniyle “Uygarlıkların beşiği” olabilmiş ve böyle nitelendirilmiştir. Bu proje kapsamında ürün ortaya koyan sanatçılar da bu durumun bilincinde olarak; çeşitliliği sanatsal yönden özel bir değer olarak benimseyip sergiyi varsıllaştıran nitelikli yapıtlar ortaya koymuşlardır.Sergi Anadolu Medeniyeleri Müzesi’nde 6-20 Nisan tarihleri arasında ziyaret edilebilir.Projede yeralan sanatçılar;

 

ADNAN TEPECİK

AHMET DALKIRAN

ALAYBEY KAROĞLU

ARZU KARCI

AYDIN AYAN

BÜNYAMİN BALAMİR

DEVRİM ERBİL

HİMMET GÜMRAH

GÜLTEN İMAMOĞLU

HASAN KIRAN

HASAN RASTGELDİ

HÜSEYİN ELMAS

İHSAN ÇAKICI

İLHAM ENVEROĞLU

KADİR ŞİŞGİNOĞLU

MERAL ÖZTÜRK

MERİH TEKİN BENDER

MURAT ERKAN

MUSTAFA AYAZ

MUSTAFA PİLEVNELİ

RAMAZAN CAN

SAADET GÖZDE

SELMA ŞAHİN

SEMA KARA

SİRET UYANIK

SÜLEYMAN SAİM TEKCAN

YALÇIN GÖKÇEBAĞ

YÜCEL DÖNMEZ

ZUHAL ARDA

ATİLLA CENGİZ KILIÇ

 AYŞEGÜL TÜREDİ ÖZEN

BERİL ANILANMERT

BİNGÜL BAŞARIR

BİLGEHAN UZUNER

BURCU ÖZTÜRK KARABEY

CANDAN DİZDAR TERWİEL

ELİF AYDOĞDU  AGATEKİN

EMRE FEYZOĞLU

ENVER GÜNER

HASAN ŞAHBAZ

İLHAN MARASALI

KEMAL ULUDAĞ

MERAL ÖZTÜRK

MUSTAFA TUNCALP

MUTLU BAŞKAYA

ÖDÜL IŞITMAN

SERAP ÜNAL

SERDAR MUTLU

SEVİM ÇİZER

TÜLİN AYTA

TÜZÜM KIZILCAN

VEDAT KACAR

ZEHRA ÇOBANLI

AYHAN YILMAZ

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Akbank’tan kazandıran WinWin Hesap!

Akbank’ın sunduğu yeni mevduat ürünü WinWin Hesap, müşterilerin vadesiz hesaplarından yaptıkları EFT/havale, kira, site aidatı, fatura, bağış, eğitim gibi ödeme işlemleri ve banka kartından yapılan alışveriş harcamaları ile birikimlerine ek faiz kazandırıyor.

Yenilikçi ürün ve hizmetler ile geleceğin bankacılık deneyimini sunan Akbank, birikim yapmak isteyen müşterileri için yeni bir ürünü hayata geçirdi. Akbank Mobil üzerinden WinWin Hesap açan müşteriler artık yaptıkları harcamalar ve ödemeler ile mevcut faizlerini yükseltme imkanına sahip oluyor. 

Perakende Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Bülent Oğuz “WinWin Hesap sahibi müşteriler, birikim tutarları çok yüksek olmasa ve ilgili ay içinde ödeme işlemi gerçekleşmese de 16,50 gibi yüksek bir faiz oranından yararlanabiliyorlar. Üstelik bu oran hesaba günlük işlediğinden müşterilerimizin aylık kazancını artırıyor. Bu faiz oranını daha da yükseltmek isteyen müşterilerimiz, ay boyunca vadesiz hesaplarından yapacakları ödeme ve banka kartından yapacakları harcama tutarlarına göre, WinWin Hesap ortalama bakiyesi üzerinden bir ek faiz hak ediyor, faiz tutarı sonraki ayın ilk iş gününde toplu olarak hesaplarına yansıyor. Sonuçta rutin bankacılık ödemeleriniz ile finansal işlemleriniz WinWin Hesap ile ek faize dönüşüyor ve hesabınızın oranını 18,00’e kadar yükseltmek mümkün oluyor.” dedi. 

“Ödemelerle de kazandırıyoruz”

Otomatik fatura talimatı ve düzenli ödeme işlemlerinde ek faiz fırsatı sunan WinWin Hesap ile ilgili Akbank Strateji, Dijital Bankacılık ve Ödeme Sistemleri Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce “Akbank Mobil’de müşterilerimize birçok yenilikçi ürün sunarak onların finansal hayatlarını kolaylaştırmak için çalışıyoruz. Müşterilerimizin Akbank Mobil’den açabilecekleri WinWin Hesap da bu vizyonumuzu yansıtan en yeni ürünümüz. Müşterilerimiz hesaplarını açtıktan sonra yine Akbank Mobil’den güncel faiz oranlarını, ek faiz kazanmak için yapmaları gereken finansal işlem tutarını ve hatta geçmiş işlemlerine göre onlar için önerdiğimiz işlemleri son derece yalın ekranlarla görüntüleyebiliyor, kazançlarını yönetebiliyor. Önümüzdeki dönemde de Akbank Mobil’de ayrıcalıklı hizmetler sunmaya, Akbanklı müşterilerimize mükemmel bankacılık deneyimini yaşatmaya devam edeceğiz.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Emirates, ABD Uçuş Ağını Genişletiyor

Dünya çapındaki yolcularına Dubai üzerinden daha fazla seyahat seçeneği ve gelişmiş bağlantı imkanı sunan Emirates, ABD ağını daha da genişleterek, 2 Haziran 2021'den itibaren Orlando'ya tekrar haftada dört uçuş gerçekleştirmeye başlayacağını duyurdu. 

Emirates, Orlando ile birlikte, Boston, New York (JFK), Los Angeles, Chicago, Washington D.C, Seattle, Dallas, Houston, San Francisco ve Newark (Haziran) dahil, ABD'deki 11 noktaya haftada 60'ın üzerinde sefer gerçekleştirecek. Havayolu böylece büyümekte olan kararlılığının yeniden altını çizerek Orta Doğu, Batı Asya ve Afrika'dan yola çıkan veya bu noktalara seyahat eden yolculara Dubai üzerinden aktarma imkanı sunuyor. Emirates yolcuları, şirketin Jetblue ve Alaskan Airlines ile yaptığı ortak uçuş anlaşmalarıyla, ABD'deki diğer şehirlere kesintisiz erişime sahip olacak.

Orlando kalkışlı ve varışlı uçuşlar, Emirates’in Business sınıfında 38 tamamen yatağa dönüşebilen koltuk ve Ekonomi sınıfında 264 ergonomik tasarımlı koltuk sunan iki sınıflı Boeing 777-200LR uçağıyla haftada dört kez gerçekleştirilecek.  Emirates'in EK219 sefer sayılı uçağı Dubai'den 08:55'te kalkarak 16:30'da Orlando'ya varacak ve EK220 sefer sayılı dönüş uçuşu ise Orlando'dan 21:00'de kalkarak ertesi gün 19:10'da Dubai'ye iniş yapacak.

Emirates, küresel ağındaki uçuşlarını güvenli ve kademeli bir şekilde yeniden başlattı. Temmuz ayında turizm faaliyetine güvenli bir şekilde yeniden başladığı için, Dubai, özellikle kış sezonunda dünyanın en popüler tatil yerlerinden biri olmaya devam ediyor. Güneşli plajları, kültürel miras etkinlikleri ve birinci sınıf konaklama ve eğlence tesisleriyle, Dubai en popüler küresel şehirlerden biridir. Dubai, ziyaretçilerin sağlık ve güvenliğini sağlamak amacıyla aldığı kapsamlı ve etkili tedbirler ile, Dünya Seyahat ve Turizm Konseyinden (WTTC) Güvenli Seyahat sertitikasını alan dünyanın ilk şehirlerinden biri olmuştur. 

 

Esneklik ve güvence: Emirates'in rezervasyon politikaları, yolcularına seyahat planlarında esneklik ve güven sunar. 30 Eylül 2021 tarihinde veya öncesinde seyahat etmek üzere bir Emirates bileti satın alan yolcular, seyahat planlarını değiştirmek zorunda kalmaları durumunda, cömert rezervasyon koşulları ve seçeneklerinden yararlanabilmekteler. Yolcular seyahat tarihlerini değiştirme veya bilet geçerlilik süresini iki yıl uzatma seçeneklerine sahiptir. 

Güvenle Seyahat Edin: Tüm Emirates yolcuları havayolunun sektörde bir ilk olan, çoklu risk içeren seyahat sigortası ve COVID-19 teminatı sayesinde güvenle ve ekstra gönül rahatlığıyla seyahat edebilir. Bu teminat, 1 Aralık 2020 tarihinde veya sonrasında satın alınan tüm biletler için Emirates tarafından yolculara ücretsiz olarak sunulmaktadır. COVID-19 tıbbi teminatına ek olarak, Emirates’in bu hizmeti, diğer çoklu risk içeren seyahat sigortası ürünlerine benzer şekilde seyahat esnasındaki ferdi kazalar, kış sporları teminatı, kişisel eşyaların kaybı ve beklenmedik hava sahası kapanışları nedeniyle seyahatlerdeki aksaklıklar için koşulları, seyahat önerileri ve tavsiyeleri de içermektedir. 

Sağlık ve güvenlik: Emirates, seyahatlerinin her adımında yolcuların ve çalışanlarının gerek yerde gerekse havada güvenliklerini sağlamak amacıyla, tüm yolculara maskeler, eldivenler, el dezenfektanı ve antibakteriyel mendiller içeren ücretsiz hijyen kitlerinin dağıtılması da dahil olmak üzere, kapsamlı bir dizi tedbiri uygulamaya koymuştur.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

MSA’dan 7000’i aşkın eserlik kütüphane hizmeti

Yiyecek-içecek konusunda en etkili, en güncel mesleki eğitimleri vermek ve en donanımlı profesyonelleri sektöre kazandırmak için çalışan Mutfak Sanatları Akademisi (MSA), 7000’i aşkın eserden oluşan kütüphanesi ile eğitime tam destek veriyor. MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi; akademik çalışmalardan güncel kaynaklara, gastronomi dünyasına şekil vermiş uluslararası yayınlardan eşsiz nadir eserlere uzanan arşiviyle yeme-içme ve mutfak kültürü hakkında merak edilen her şeyi mutfak tutkunlarıyla buluşturuyor. Türkiye’nin yeme-içme kategorisinde uzmanlaşmış tek kütüphanesi olan MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi’nden bu alana ilgi duyan herkes yararlanabiliyor.

 

MEB’e bağlı özel bir eğitim kurumu olmasının yanı sıra İngiliz CTH, City&Guilds, İskoç SQA ve Pearson/Ed Excel uluslararası mesleki eğitim akreditörlerinden onaylı Türkiye’nin tek eğitim kurumu olan MSA; 7000’i aşkın kaynağın yer aldığı kütüphanesiyle eğitim anlayışındaki farkı bir kez daha ortaya koyuyor. 

 

Yalnızca MSA öğrencilerinin ve mezunlarının değil yurtiçi ve yurtdışında eğitim gören, mutfakla ilgilenen herkesin yararlanabileceği, kilit altında tutulan nadir eserlere ve sektörle ilgili dünya genelinde basılan birçok kaynağa ev sahipliği yapan MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi, mutfak yolculuğuna çıkmış olanlar için çok özel bir durak…  

 

Kütüphanede gastronomi konularının yanı sıra işletmecilik, mimari, yetiştiricilik, seracılık, ziraat, beslenme ve sağlık, görgü kuralları, sofra düzeni ve sofra adabı, ilk yardım gibi farklı konuları da kapsayan kitaplar, danışma kaynakları ve süreli yayınlar da mevcut.

 

“Gastronomi dünyasının tamamını kucaklamayı hedefliyoruz”

 

MSA kapılarının açıldığı 2004 yılında, bir eğitim kurumunun olmazsa olmazlarının tespit çalışmasının yapıldığını, bu çalışmanın sonucunda bir kütüphane ve dokümantasyon merkezi oluşturulmasına karar verildiğini ifade eden MSA Yiyecek İçecek Danışmanı & Eğitmeni Osman Serim, “Dünya gastronomisinin tamamını kucaklamayı hedefleyen böyle bir eğitim kurumunun öğrencilerine fiziken sunabileceği fotoğraflara, ilham verebilecek tariflere ve benzeri kaynakları içeren bir dataya ihtiyacı vardı” diyor. Osman Serim, MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi’nin serüveni hakkında şu bilgileri veriyor:

 

“Kütüphane 2004 yılında oluşturulmaya başlandı. Kurulum aşamasında Leyla Akçağlılar, Sevim Gökyıldız, Filiz Hösükoğlu gibi çok değerli yiyecek-içecek dostları bize kitaplarını bağışladılar.  Onun dışında çok sayıda kitap, aylık ve yıllık olarak yayınlanan sektörel dergiler, müzayedelerden temin edilen tarihi menüler, satın alma formları, ambar girişleri gibi evraklar da dokümantasyon merkezinde toplandı. Merkezimizde kütüphanecilik konusunda üniversite eğitimi almış, Osmanlıca okuyup yazma yetisine sahip kişiler görev aldı. Şu anda 7000’i aşkın eserimiz mevcut. Bu eserlerden bir kısmı herkesin yararlanabileceği bir ortamda sergileniyor. Bunun dışında kilit altında tutulan nadir eserlerden oluşan bir koleksiyon da var. Türkiye’de gastronomi alanında benzer bir kütüphane yok. Dolayısıyla Türkiye’de konusundaki tek merkez. Söz konusu eserlerin üçte bir Türkçe olup neredeyse Türkiye’de bu alanda yazılmış bütün kitapları kapsıyor. Arşivimizin üçte ikisi ise çeşitli yabancı dillerde yazılmış eserler. Bir eğitim kurumu olmanın tüm gerekliliklerini yerine getirmek üzere öğrencilerimiz için iyi bir kaynakça oluşturmaya devam ediyoruz.”

 

Döneminin en önemli kaynakları “nadir eserler” koleksiyonunda 

 

Mehmed Kamil’in yazdığı ve 1844 yılında yayınlanan ilk yemek kitabı olan “Melceü't-Tabbahin – Aşçıların Sığınağı”, MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi Nadir Eserler Koleksiyonu’nun en nadide parçalarından. Kitapta; çorbadan kebap ve külbastıya, yahniden pilakiye, böreklerden sebze yemeklerine, salatalara, hoşaf ve şerbetlere varıncaya kadar 284 yiyecek ve içeceğin tarifi yer alıyor.

 

Mahmut Nedim'in 20. yüzyılın başında 1900 yılında yayınladığı “Aşçı Başı” kitabı da kütüphanenin en değerli eserlerinden. Mahmut Nedim'in tek eseri olan Aşçı Başı, 254 sayfadan oluşuyor ve 315 yemek tarifi içeriyor. Aşçı Başı'nın dili o döneme kadar yazılan yemek kitaplarına nazaran daha sade. Anadolu mutfağına daha fazla yer vermesiyle de çok özel bir yeri olan kitap; Bitlis, Muş, Erzurum, Harput Elazığ, Dersim, Çemişgezek, Tunceli, Diyarbakır, Kars gibi yörelerin yemek kültürüne dair harikulade tespitlerde de bulunuyor. 

 

Döneminde kadın hakları içinde büyük emek vermiş bir Osmanlı aydını olan Ulviye Mevlânzâde Civelek’in yazdığı “Mükemmel ve Mufassal Aş Ustası” kitabı da Mütâreke döneminde basılmış ilk yemek kitabı olarak MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi’nde yer buluyor. Mükemmel ve Mufassal Aş Ustası,
37 bölümden ve 248’i alafranga,484’ü alaturka 732 tariften oluşuyor İlk bölümde, “beslenme nedir?”, “bünye, mizaç, yaş ve alışkanlıklara göre beslenme”, “gıda maddeleri; sindirim derecelerine göre yemeklerin sınıflandırılması”, “yemek adabı” gibi konulara yer veriliyor. İlk bölümü mutfakta bulunması gereken eşyaların listelendiği ikinci bölüm takip ediyor. Üçüncü bölümde ise batıdaki yemek adabı anlatılıyor. Bu bölümleri alaturka ve alafranga yemek tariflerinin ve çeşitli saklama tekniklerinin anlatıldığı bölümler takip ediyor.

 

MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi’nde bulunan bir başka nadide eser, Karekin Deveciyan tarafından 1915'te yazılmış olmasına rağmen hala başucu kitabı olma özelliğini yitirmeyen “Balık ve Balıkçılık”. Balıkçılığın destanı olarak kabul edilen, Türkiye'de balıkçılık konusunda yazılmış en temel eser olan Balık ve Balıkçılık; balık yataklarını, hangi balığın nereden ve nasıl avlanacağını tarif eden şema ve haritalarıyla da kendi döneminin öncü çalışmalarından.

 

Çağdaş gastronominin başyapıtları

 

MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi, nadir eserlerin dışında çağdaş gastronominin başucu kitaplarını içeren ulusal ve uluslararası pek çok çağdaş yayını da gastronomi tutkunlarıyla buluşturuyor.  Kütüphanenin 7290 eserlik arşivinde yer alan Türkçe ve İngilizce bazı kaynaklar şunlar:

 

Joël Robuchon tarafından yayına hazırlanan “Larousse Gastronomique – Dünyanın En Büyük Mutfak Ansiklopedisi”,  MSA Yayınları’ndan çıkan “1939'dan Günümüze Yazılı Kaynaklarda Yemek Kültürü Terimleri Sözlüğü”, dünyanın en iyi şeflerinden Massimo Bottura’nın yazdığı “Bread Is Gold”, The Cooking Lab'ın 20 kişilik ekibinin mutfak sanatlarında devrim yaratan çalışmalarını içeren “Modernist Cuisine: The Art and Science of Cooking: 5 Volume Set”.

 

MSA Gastronomi Kütüphanesi ve Dokümantasyon Merkezi, pazar ve pazartesi günleri hariç her gün 09:00 – 18.00 saatleri arasında ziyaret edilebiliyor. Üye olma, kitap ödünç alma, kitap iadesi, süre uzatma gibi hizmetlerden yararlanabilmek için kütüphaneye başvurulması yeterliyken kütüphanedeki bilgi kaynakları çerçevesinde araştırma yapmak isteyen kişiler yerinde okuma ve fotokopi hizmetlerinden yararlanabiliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

FMV Işık Okulları, yarının teknolojisini öğrencilerine bugünden sunuyor

FMV Işık Okulları, bütün dünyayı etkisi altına alan salgın sürecinde de öğrencilerini geleceğe en iyi şekilde hazırlamayı sürdürüyor. Yarının teknolojisini bugünden öğrencilerine sunan FMV Işık Okulları, hem yüz yüze eğitimde hem de uzaktan eğitim sürecinde sürdürülebilir öğrenme stratejileri ile yeni neslin beklenti ve ihtiyaçlarına göre içerikler hazırlayarak, onlara üst düzeyde teknoloji desteği sağlıyor ve böylece küresel bilince sahip dijital vatandaşlar yetiştiriyor. 

 

FMV Işık Okulları, eğitim teknolojilerini yakından takip eden güçlü akademik kadrosu, etkin ders planları ve uluslararası alanda lider yazılım ve donanım çözümlerine yaptığı yatırımlar sayesinde küresel salgın sürecinin ilk gününden itibaren başarı ivmesini korumaya ve gerçekleştirdiği atılımlarla daha da yükseltmeye devam ediyor. 

 

Konuyla ilgili bir açıklama yapan FMV Eğitim Kurumları Direktörü ve Kurucu Temsilcisi Müge Yalım Alpan; “Eğitim öğretim faaliyetlerimizi yüz yüze, uzaktan ya da bu ikisini bir arada yaşayabileceğimizi tahmin ederek harmanlanmış eğitim senaryolarının tümüne hazır olarak koordine ettik. Öğretmenlerimize gün boyu derslerini aksatmayacak uzunlukta şarj kapasitesine ve yüksek ses iletim niteliğine sahip kablosuz kulaklık ve mikrofonlar verdik. Ayrıca öğrencilerimizin bir bölümünün evden bir bölümünün sınıftan derse katılacağı bir eğitim senesini doğru ön görerek tüm sınıflarımıza yüksek çözünürlüklü kameralar yerleştirdik. Böylece öğretmenlerimizin sınıftaki hareket olanağını arttırdık. Öğretmenlerimizin sınıf ortamı evdeki öğrencilerin de kendilerini sınıfta hissetmelerine olanak sağlayacak bir düzene evrildi. Ayrıca sınıfta dolaşırken de öğrencilerini interaktif akıllı tahtadan görerek takip edebildiler. Bu şekilde sınıfta eğitim alan öğrenciler ile derse evlerinden katılan öğrencilerin bulunduğu bir eğitim ortamında öğretmene sınıf yönetiminde avantaj ve uzaktaki öğrencilere de konforlu bir görüş ve net bir duyuş sağladık. Okullarımızda eğitim teknolojileri alanında farklı seviyelerde web 2.0 araçları, ulusal ve uluslararası dijital kaynak ve veri tabanları kurumsal ve aktif olarak kullanılıyor. Bu araçlar hem sınıf içerisinde hem de uzaktan eğitimde öğrenmeyi kolaylaştırma, etkileşimi artırma ve farklı öğrenen bireylere fırsatlar yaratma gibi konularda öğrenmeyi desteklemekteler. Ayrıca öğrenci takip sistemimiz ALİS için de detaylı değerlendirmeler yapabilmemize olanak sağlıyorlar” diye konuştu.

 

FMV Işık Okuları’nda ‘Dijital Liderler Akademisi’   

FMV Işık Okulları gerçekleştirdiği dijital adımlarla eğitim alanında fark yaratmaya devam ediyor. FMV Işık Okulları’nın teknoloji farkındalığı yüksek, gelişime ve paylaşmaya açık öğretmenleri “Dijital Liderler Atılımı” projesi kapsamında; etkin ders tasarımları yapıyor. Dijital Liderler Akademisi eğitmenleri, ürettikleri ders tasarımlarını, nitelikli dijital materyalleri, fark yaratan içerikler ve deneyimlerini tüm Işık öğretmenleri ile dijital ortamlarda ve düzenli eğitimler aracılığıyla paylaşıyor.

 

Dijital Vatandaşlık

FMV Işık Okulları, öğrencilerine akademik dürüstlük ve dijital okuryazarlık çalışmaları kapsamında dijital kaynakları kullanarak, doğru bilgiye etik olarak ulaşmaları ve dijital ürünlerini oluşturmaları yönünde alışkanlıklar kazandırıyor. Öğrencilere dijital vatandaşlık becerilerini kazandırılırken bu konuda yetkin uluslararası platformların içerikleri ile dersler zenginleştiriliyor. Bu alanda öğretmenlere yönelik olarak sertifikasyon süreçleri de güncel olarak değerlendiriliyor.

 

“Endüstri 4.0 Işığında Hayal Et, Tasarla, Üret!”

FMV Işık Okulları, 3 boyutlu düşünme ve modelleme becerisini küçük yaşlardan itibaren öğrencilerine kazandırıyor. Öğrenciler, “Tasarla – Kodla – Üret!” bakış açısıyla, farklı branş ve projelerde, hayal ettikleri ürün ve çözümleri; TinkerCad, SketchUp, Solidworks, Blender gibi yazılımlar ile 3 boyutlu olarak tasarlıyor ve 3D yazıcılar ile üretim yaparak becerilerini daha da ileriye taşıyor.

 

FMV Işık Okulları’na IB PYP yetkisi

FMV Işık Okulları, Kasım 2020 tarihinde 4 kampüsünde yer alan 4 anaokulu ve 4 ilkokulum IB PYP yani Uluslararası Bakalorya İlk Yıllar Programını sunmak için yetkilendirildiler. Böylece Uluslararası Bakalorya Diploma Programını sunan Ayazağa ve Erenköy Işık liselerinden sonra Işık anaokulları ve ilkokulları da IB dünya okullarına katıldılar.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Değişim Partisi kısa çalışma ödeneği için çağrı yaptı

Pandemi döneminde vatandaşa destek olmak için başlatılan Kısa Çalışma Ödeneği’nin sonlanmasıyla ilgili, Türkiye Değişim Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Akgün, ödeneğin yıl sonuna kadar uzatılması için çağrı yaptı.

Salgının başlamasıyla beraber Türkiye’de sosyal mekanlar kapatıldı. Bununla beraber farklı esnaf gruplarının da gelir oranları 4’de 3’e varan bir düşüş yaşadı. Vatandaşlara ve iş verenlere destek olmak amacıyla Kısa Çalışma Ödeneği altında nakdi yardım yapılmaya başlandı. Ancak Kısa Çalışma Ödeneği’nin Mart ayında son kez verileceğinin açıklanmasıyla beraber endişeler arttı. Türkiye Değişim Partisi Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Akgün konuyla ilgili bir açıklama yaparak, Kısa Çalışma Ödeneği’nin en az yıl sonuna kadar verilmesi gerektiğini ifade etti.

“EN AZ YIL SONUNA KADAR UYGULANMALI” 

Birçok ailenin tek geçim kaynağının bu ödenek olduğunu belirten Akgün, “Ramazan ayının başında böyle bir adım atmak, Ramazan ayında birçok ailenin gıda sıkıntısı, geçim sıkıntısı çekmesine sebep olacak. Kısa Çalışma Ödeneği’nin sonlanması ay içerisinde, esnafın kapanması ile birleştikten sonra yüzbinlerce insanın işten çıkarılmasına sebep olacak. Şu an için Kısa Çalışma Ödeneği hem iş veren hem de işçi için tek geçim kaynağı. Bu kaynağı kurutmayın. Türkiye’de sadece bu gelir ile karnını doyuran milyonlarca aile var. O nedenle Kısa Çalışma Ödeneği en az bu yılın sonuna kadar uygulanmalı” dedi.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Meteorolojiden Fırtına ve Yağış Uyarısı

Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Aliağa için sağanak yağış uyarısında bulunurken Kuzey Ege’de kuvvetli fırtına beklendiğini duyurdu.

 

Elde edilen edinilen bilgilere göre Aliağa’da 1-5 Nisan tarihlerinde belirli aralıklarla sağanak yağış etkili olacak. Sıcaklıklar ise 20 ile 5 dereceler arasında değişiklik gösterecek.

 

Yetkililer, kuvvetli olması beklenen yağışların oluşturabileceği ani sel, su baskını ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması gerektiği yönünde vatandaşlara uyarılarda bulundu.

 

Kuzey Ege ile Güney Ege'nin kuzeyinde Çarşamba günü ilk saatlerden itibaren kuzey ve kuzeydoğu yönlerden 7 ila 9 kuvvetinde (75-90 km/sa) kuvvetli fırtına şeklinde başlayan fırtına aynı gün akşam saatlerinden sonra etkisini azaltacak.

 

ALİAĞA’DA TAHMİN EDİLEN 5 GÜNLÜK HAVA DURUMU

Aliağa’da tahmin edilen 5 günlük hava durumu şöyle;

 

1 Nisan 2021 Perşembe: Hava sağanak yağışlı, sıcaklık en yüksek 14, en düşük 6 derece olacak.

2 Nisan 2021 Cuma: Hava parçalı bulutlu, sıcaklık en yüksek 16, en düşük 5 derece olacak.

3 Nisan 2021 Cumartesi: Hava çok bulutlu, sıcaklık en yüksek 20, en düşük 9 derece olacak.

4 Nisan 2021 Pazar: Hava gök gürültülü sağanak yağışlı, sıcaklık en yüksek 18, en düşük 11 derece olacak.

5 Nisan 2021 Pazartesi: Hava sağanak yağışlı, sıcaklık en yüksek 18, en düşük 12 derece olacak.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Geleceğe Dokunan Anneler'den 'Duygusal İyileştirme Sohbetleri'

Pandemi Sürecinde, Farklı Gelişim Gösteren ve Özel Eğitime İhtiyaç Duyan Çocukların Aileleri ile “Duygusal İyileştirme Sohbetleri” Kapsamında Bir Araya Gelindi

GAP İdaresi Başkanlığı ve UNDP Türkiye iş birliği ile uygulanan ‘Kadının Güçlenmesi ve Sosyal Uyumun Desteklenmesi Projesi’ kapsamında ve “Geleceğe Dokunan Anneler (GEDA) desteği ile  hazırlanan “Duygusal İyileştirme Sohbetleri”nde Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde pandemi sürecinden en çok etkilenen ve özel eğitime gereksinim duyan çocukların ailelerine psiko-sosyal destek vermek amacıyla  bir araya gelindi. 

Şanlıurfa Suruç ilçesinde eğitim gören ve özel gereksinim duyan çocukların aileleri ile bir araya gelinen çevrim içi seminerde, ailelerin bilgi edinmeye en çok ihtiyaç duyduğu konular hakkında konuşuldu. Seminere anne ve babalardan oluşan 50 ebeveyn katılım gösterdi. Bu kapsamda,pandemi sürecinin etkileri ve sürecin getirdiği kaygı artışları dikkate alınarak, özel eğitim gereksinimi olan çocuklarda duygusal dayanıklılığın arttırılması, çocuklar için duygusal ihmal ve istismar, engelli hakları ve bu konu ile ilgili devlet destekleri konularında katılımcılar bilgilendirildi ve ailelerin soruları yanıtlandı. Seminer sonunda aileler için beden ve nefes ile rahatlama pratikleri gerçekleştirildi.

Müzisyen Sonat Bağcan ile Ailelere Kısa Bir Nefes Çalışması Molası

Söz konusu seminerde, Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Elif Nur Özmert, Hacettepe Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. İsmihan Artan, Hacettepe Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gülin Evinç, Gülseren Özdemir Özel Eğitim Okulunda görevli Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik uzmanı Ramazan Kuruçay, Müzisyen ve aynı zamanda beden, nefes eğitmeni Sonat Bağcan konuşmacı olarak yer aldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Halkın Kurtuluş Partisi, kayıp 126.3 milyar doları yargıya taşıdı

Halkın Kurtuluş Partisi (HKP), Merkez Bankası’nın (MB) kime, ne kadar ve hangi kurdan sattığı bilinmeyen 126.3 milyar dolarlık rezerv satışını yargıya taşıdı.

HKP avukatları, AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, Eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, Eski Merkez Bankası Başkanları Murat Uysal ve Naci Ağbal hakkında, “Görevi Kötüye Kullanma” ve “İrtikâp” gerekçesi ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.

“VATANDAŞA DEĞİL YABANCILARA SATILMIŞTIR”

Dilekçede, Merkez Bankası bilançolarına göre 2019 yılında toplam 33,0 milyar dolar, 2020 yılında ise 93,3 milyar dolar olmak üzere toplamda 126,3 milyar dolar döviz satışı, kamu bankaları üzerinden Hazine ve Maliye Bakanlığının Merkez Bankası’ndan döviz talep etmesiyle gerçekleştirildiği aktarıldı.

Dilekçede döviz satış işlemlerinin resmi gerekçesinin bugüne kadar açıklanmadığı belirtilerek, “İlk bakışta bir ekonomik-siyasi tercihe göre yapılmış bir satış işlemi olarak görülse de bu olay dikkatlice incelendiğinde; kamunun elinden alınmış ve adeta buharlaşmış 126,3 milyar doların olduğu tespit edilecektir. Türkiye bu noktaya, Cumhurbaşkanı, Hazine ve Maliye Bakanlarının Merkez Bankası’nı zorlayarak örtülü bir şekilde kamu bankaları aracılığıyla döviz satması nedeniyle gelmiştir. Merkez Bankası’nın rezervlerinin büyük kısmı vatandaşlara veya yerli şirketlere değil, Türkiye’den çıkmak isteyen yabancı yatırımcılara satılmıştır” denildi.

“YANDAŞ KİŞİLERE HAKSIZ KAZANÇ”

Dilekçenin devamında şu ifadelere yer verildi, “Rezervlerden hangi tarih ve saatte, kime, ne kadar Dolar-Euro satışı yapıldığı kayıtlı olmasına rağmen bu şirket veya kişiler açıklanmamıştır. Bu durum yandaş kişi veya şirketlere haksız kazanç sağlandığının açık göstergesidir. Ancak etkili bir soruşturmayla; Merkez Bankasının döviz rezervini neden satmaya zorlandığı, bu dövizin hangi fiyatla ve kimlere satıldığı, kimlerin bundan kazanç sağladığı, kamu bankalarının bu işlemlerden ne kadar zarar ettiği açıklığa kavuşturulabilir.”

“HALKIMIZ ZARARA UĞRATILDI”

Dilekçede, Erdoğan’ın 20 Mart’ta Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alındığı hatırlatıldı. Bu karar sonrası döviz kurlarının arttığı Türk Lirasının değer kaybettiği aktarıldı. Görevden alma işlemini birilerinin önceden bildiği ve o kişilerin durumu fırsata çevirdiği iddia edilen dilekçede, “Cuma günü düşük değerden alınan döviz pazartesi günü yüksek fiyatla bozdurulmuştur. Elde edilen bu haksız kazanç sonucunda halkımızın zarara uğratıldığı kuşkusuzdur” denildi.

Dilekçede, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın 1211 sayılı Kanun’un 4’üncü maddesindeki temel görevlerinin, “Türk Lirasının değerini korumak, ülke altın ve döviz rezervlerini yönetmek” olduğu hatırlatıldı. Şüphelilerin bu görevi yerine getirmesi engellenerek Türk Lirasının değer kaybına uğradığı vurgulandı.

“BAĞIMSIZ YARGI SORUŞTURMALIDIR”

Dilekçede, 2001 Ekonomik krizinde Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel’e, Merkez Bankası rezervinden 5 milyar dolar satılması, kendi ve yakın çevresinin TL hesabını döviz hesabına geçirmesi eylemleri nedeniyle “görevini kötüye kullandığı” gerekçesiyle cezalandırıldığı hatırladı. Dilekçede, “Buharlaşan 126 milyar doların, bir gecede yaklaşık yüzde 9 eriyen Türk lirasının nereye gittiği bağımsız yargı organlarınca soruşturulmalıdır. Şüpheliler görevlerinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kamuyu zarara uğratmışlar ve başkalarına haksız bir menfaat sağlamışlardır” denildi.

“TARİHE NOT DÜŞÜYORUZ”

DilekçedeCumhuriyet savcılığının resen araştırma yaparak şüpheliler hakkında gerekli soruşturmayı yürüterek kamu davası açılması istendi.

HKP Genel Sekreter Yardımcısı Av. Sait Kıran, Ankara Adliyesi önündeki basın açıklamasında, “Biz doğrudan doğruya AKP’giller’in hukuk bürosuna dönüştürülmüş bu yargıdan etkili bir yargılamanın çıkacağını, etkili bir soruşturmanın yapılacağına inanmıyoruz. Ama tarihe not düşmek ve yarın gerçek emri kanundan ve vicdanından alan Bağımsız Mahkemeler önünde hesap verme günü geldiğinde yargılanabilmeleri için bugünden dosyaları hazırlamak amacıyla bu suç duyurularını yapıyoruz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı