Aylık arşivler: Nisan 2021

Gerçeklik her zaman kurmacayla örülü hâldedir

20. yüzyılın önemli düşünür ve yazarlarından Ricardo Piglia'nın kendisiyle yapılmış söyleşilerden ve yazılarından oluşan Kurmaca ve Eleştiri, Delidolu'nun #Okumak temalı kurmaca dışı eserler koleksiyonundaki yerini aldı. Edebiyattan sinemaya farklı sanat dallarına uzanan eser, tıpkı polisiye bir romandaki dedektif gibi okuru kurmacanın gizemlerini çözmeye davet ediyor.

Kitap boyunca kurmacanın iktidar ve edebiyatın ortak kulvarı olup olmadığı sorusu üzerine yoğunlaşan Arjantinli yazar, okuru kendi zihninin dehlizlerinde gezindirerek gerçeklik, kurmaca, okuma ve yazma eylemleri üzerine düşündürüyor.  

Toplum, iktidar, hayat ve edebiyat arasındaki bağlara özellikle dikkat çeken Piglia, kurmacaya görünür biçimde veya görünmeden dâhil olmuş tüm unsurların izlerini takip ettiriyor.

Yazın, hayatın üzerini çizenlerin varlığını mümkün kılan yerdir; kimbilir, belki de bu yüzden edebiyat yapılıyordur.

Yazarlığın, herkesin gördüğü şeyi başka biçimde görme mesleği, gerçekliğin ise her şeyden önce bir görme biçimi olduğunu savunan Kurmaca ve Eleştiri; gerçekle kurgunun kesiştiği bulanık alana odaklanıyor ve her şeyin yazılabileceği, yaşanan tüm gerçekliklerin romana dönüştürülebileceği bir yazın anlayışından bahsediyor.

Etkili bir yazar olabilmenin koşullarından yazarın okurlarıyla kurduğu iletişime ve hatta yayımlanan kitapların yayın sektörü içindeki konumlandırmasına kadar yazma sanatı ve geleneği üzerine değerli tespitler ve önermelerde bulunan Ricardo Piglia, kitapta Faulkner, Hemingway, Fitzgerald, Poe, Borges, Cortàzar gibi dünya edebiyatının kilometre taşı isimlerine ve yapıtlarına da dokunuyor.

Kurmacanın, anlatılanlar kadar anlatılmayanları da temsil ettiğinin altını çizen Kurmaca ve Eleştiri, ideal okur profilinin bizzat eserin ürettiği okur olduğunu vurguluyor ve görme biçimlerimizi yeni baştan şekillendiriyor.

Gerçekle kurmacanın kesiştiği bulanık alanda çalışmak ilgimi çekiyor. Çünkü her şeyden önce kurmacanın, örneğin bir bilim gibi sınırları belirlenmiş kendine özgü bir alanı yok. Her şey kurmacaya dönüştürülebilir. Kurmaca inanç üzerine çalışır ve bu anlamda ideolojiyi, gerçekliğin bilinen tüm modellerini ve elbette bir metni gerçek ya da kurmaca hâline getiren temel unsurları içinde barındırır. Gerçeklik her zaman kurmacayla örülü hâldedir.

''Piglia, Gabriel García Márquez'in ışıltılı zamanlarından bu yana Latin Amerika'dan çıkan en iyi yazar olabilir.''

Kirkus Reviews

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Allianz Türkiye, acentesini açmak isteyen satış temsilcilerini Girişimciler Ofisi ile destekliyor

Allianz Türkiye, Girişimciler Ofisi programıyla kurum bünyesinde güvence danışmanı olarak çalışan ve kendi acentesini açmak isteyen satış temsilcilerine destek veriyor. Girişimciler Ofisi programına başlayarak bir yıl boyunca belli hedefleri tutturan satış temsilcileri birçok ayrıcalıktan yararlanıyor. Programın yeni dönemi 1 Mayıs 2021’de başlıyor.

 

Allianz Türkiye, sigorta sektörüne girişimci bir bakış açısı kazandırmak hedefiyle geçen yıl başlattığı Girişimciler Ofisi programının ikinci döneminde kendi acentesini açmak isteyen satış temsilcilerini desteklemeye devam ediyor. Kurum bünyesinde bireysel güvence danışmanı olarak çalışan ve Girişimciler Ofisi programına başlayarak program boyunca belli hedefleri tutturan satış temsilcileri bir yılın sonunda kendi acentelerini açabiliyorlar; açarken levha kayıt ücreti, kira desteği ve performansa bağlı olarak ofis kurulum desteği gibi ayrıcalıklardan yararlanıyorlar. Program kapsamında ayrıca mentorluklar, ihtiyaçlara yönelik eğitimler, ödüllü kampanyalar, referans ve satış primi gibi avantajlar da sunuluyor. İlk kez 1 Mayıs 2020’de başlatılan programa dahil olan ilk 10 kişi, Nisan sonunda kendi acentesini açacak. 1 Mayıs 2021’de ise yeni girişimciler programa dahil edilecek.

 

Yeni dönem 1 Mayıs’ta başlıyor

Allianz Türkiye olarak yeni nesil sigortacılığın öncülüğünü yapma vizyonuyla sigorta sektörünü ileriye taşıma yolunda projeler geliştirdiklerini belirten Allianz Türkiye Satış ve Dağıtım Kanalları Genel Müdür Yardımcısı Ertuğrul Yücenur, “Girişimciler Ofisi programıyla kurum içindeki girişimcilik potansiyelini harekete geçirirken; yeni nesil acentelerin finansal danışmanlık yönünü güçlendirmeyi, direkt satış organizasyonunda yer alan çalışma arkadaşlarımıza kariyer fırsatı sunmayı hedefliyoruz. Programla acentelerimizin markamıza olan aidiyetlerini pekiştirirken, Allianz’ın genç ve dinamik acente profilini koruyoruz. Programın 1 Mayıs’ta başlatılacak yeni sezonu için Allianz kadrosunda 6 kişi belirlendi, talep çerçevesinde 4 kişi dışarıdan dahil edilebilecek. Bu programa sektörde hayat sigortaları, bireysel emeklilik ve sağlık sigortaları alanlarında direkt satış yapan ve acente olmak isteyen, Allianz kadrosu dışında adaylar da başvurabilecek ve bunlar arasından 4 arkadaşımızı da Girişimciler Ofisi programımıza dahil edebileceğiz” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dell İş İstasyonu Pazarında Zirvede Yer Alıyor

IDC rakamlarına göre, Dell Technologies Türkiye’de iş istasyonu pazar payını yüzde 49,1’e çıkararak zirvedeki yerini sağlamlaştırdı

 

Dünyanın en kapsamlı bilgisayar portföyüne sahip Dell Technologies, son dönemde hızla büyüyen pazarda yüksek performans istenen ürünlerde elde ettiği başarıyı açıkladı. IDC’nin Türkiye için hazırladığı pazar raporuna göre, Dell Precision iş istasyonları 2020 son çeyreğini yüzde 49,1’lik pazar payı ile zirvede tamamladı.

 

Yoğun grafik işleme, veri analizi ve CAD modelleme gibi zorlu iş yüklerinin üstesinden gelmek için tasarlanmış Precision iş istasyonları, uzaktan çalışma ihtiyaçlarını da karşılayacak şekilde mobil portföyü ile fark yaratıyor.

 

Dell Technologies Son Kullanıcı Çözümleri Ülke Satış Müdürü Ümit Yeşiltaş, “Bilgisayar, çalışma şeklimizi yeniden tasarlama sürecinde daha üretken olmak için duyulan ihtiyaçların merkezinde yer alıyor. Yeni normalde gerek duyulan yüksek GPU ihtiyacını karşılamak için ideal bulunan iş istasyonlarına ilgi hem özel hem de kamu sektöründe artıyor. Biz de Dell Technologies olarak yeni normalde tüm kullanıcıların yanında olmaya devam ediyoruz” dedi. Dell Optimizer ile profesyonel kullanıcıların yapay zeka tabanlı bir desteğe de sahip olduklarını vurgulayan Yeşiltaş, Precision serisinin yanı sıra Latitude ve OptiPlex cihazlarda da yer alan bu teknolojinin faydalarını şöyle sıraladı:

 

  • Yerleşik yazılım, her bir kişinin nasıl çalıştığını öğreniyor ve en önemli görevlere odaklanmalarına yardımcı olmak için davranışlarına uyum sağlıyor.
  • Genel uygulama performansını artırmak için perde arkasında çalışırken, daha hızlı oturum açma ve güvenli kilitleme özeliklerini otomatik olarak sağlıyor.
  • Günümüzde en çok kullandığımız görüntülü konuşmalarda etraf seslerini ortadan kaldırıyor ve konferans görüşmelerindeki arka plan gürültüsünü azaltıyor
  • Pil çalışma süresini optimize ederek uzatıyor, beklenmedik güç kayıplarının önüne geçiyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

MNG Kargo, teknoloji altyapısına 3 yılda 70 milyon TL yatırım yaptı

Türkiye’de kargo sektörünün öncü firması MNG Kargo, son 3 yıllık dönemde teknoloji yoluyla süreçlerini iyileştirmeye odaklanarak; aktarma merkezleri, şubeleri ve IT altyapısına yaklaşık 70 milyon TL tutarında yatırım yaptı. 

 

Pandemi sürecinde sunduğu hizmeti tüketicilerin beklentisi ve sosyal mesafe kuralına uygun olarak yerine getirebilmek için, teknolojiye dayalı inovasyonları çok hızlı bir şekilde geliştiren şirketin günlük işlem kapasitesi 700 bin adede yükselirken, yüzde 90 müşteri memnuniyeti sağlanarak önemli başarı elde edildi. 

 

MNG Kargo, sektörde bir ilk olan Ar-Ge Merkezi’ni 2017 yılında hayata geçirdikten sonra tüm süreçlerinde müşterilerin ihtiyaçlarına yönelik gerçek zamanlı çözümler üretmeye odaklandı. 2018 yılında başlatılan teknoloji yatırımları kapsamında sunucu, ağ altyapısı ve depolama üniteleri yeni teknolojilere yükseltilerek 5 kat kapasite artışı gerçekleştirildi. Aktarma merkezlerinin teknoloji altyapısı yenilenerek verinin merkezileştirilmesi ve eş zamanlı yönetilebilmesi sağlandı. Şube hatları ve bağlantı cihazları yenilenirken, saha operasyonlarında kullanılmak üzere 3.500 yeni terminal satın alındı. Son 3 yılda yapılan toplam teknoloji yatırımı yaklaşık 70 milyon TL olurken, pandemi döneminde artan talebe karşılık verebilmek için kapasite artışına yönelik yatırımlara ve hizmet kalitesini artıracak teknolojik uygulamalara hız verildi. Şirket 2021 yılında, aktarma ve teknolojik altyapı yatırımları ağırlıklı olmak üzere 60 milyon TL tutarında yatırım gerçekleştirmeyi planlıyor.

 

Hizmet kalitesini artıracak dijital çözümler yolda

MNG Kargo Bilgi Teknolojileri, İş Geliştirme ve İnovasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Yoluaçık, düzenlediği dijital basın toplantısında, “Pandemi sürecinde sunduğumuz hizmeti tüketicilerin beklentisine ve sosyal mesafe kuralına uygun olarak yerine getirebilmek için, teknolojiye dayalı inovasyonları çok hızlı bir şekilde geliştirdik. QR kod, şifre ve OCR teknolojisi üzerinden kimlik okutma ile temassız bir şekilde alıcılardan imza almadan çok daha hızlı teslimat yapmayı başardık. ‘Offline Teslimat’ uygulamamızla mobil hattın çekmediği kot farkı vb. olan noktalarda da teslimatlarımızı zamanında ve eksiksiz yapabildik. Bundan sonraki süreçte, iç ve dış müşterilerimizin kullanacağı dijital uygulamalar, yeni teslimat modellerini destekleyen ve operasyonumuzu mükemmelleştirmeyi hedefleyen dijital çözümler geliştirmeye devam edeceğiz. Böylece hem hizmet kalitemizi daha da yukarılara çekecek hem de her yıl taşıdığımız paket sayısını düzenli şekilde artıracağız” şeklinde konuştu.

 

MNG Kargo’nun cirosu 56 arttı

Son yıllarda ivme kazanan online alışverişin pandemi nedeniyle rekor büyüme kaydettiğini hatırlatan Yoluaçık, bu gelişmeye paralel olarak MNG Kargo’nun 2020 cirosunda e-ticaretin payının yüzde 55’e çıktığını açıkladı. Şirket genelinde yüzde 56 ciro büyümesi sağlandı.

 

Müşteri memnuniyeti 90’a çıktı

Pandemi nedeniyle alıcı beklentilerinin değiştiğini, MNG Kargo’nun da tüm süreçlerini buna göre uyumlandırdığını söyleyen Yoluaçık, “Daha önce başarı kriterimiz taşınan kargo sayısı iken, artık müşteri memnuniyeti daha öncelikli hale geldi” dedi. MNG Kargo bu yaklaşımla memnuniyet ve sonuç odaklı bir Talep & Şikayet yönetimi kurguladı. Bu kapsamda tüm sosyal medya ve iletişim kanallarından alıcıların sesine kulak verilerek, sorunlarına çözüm sunulması hedefleniyor. Kuryelerin performans ve prim değerlendirmeleri de müşteri memnuniyeti üzerinden yapılıyor. Tüm bu çalışmalar neticesinde 2020 yılı ortalama müşteri memnuniyet oranı, bu yılın ilk çeyreğinde 10 puan artarak, yüzde 90 memnuniyet oranına ulaşıldı. 

 

Pandemi sürecinde istihdama destek

Yine MNG Kargo tarafından iki yıl önce sektöre kazandırılan bir uygulama olan Girişimci Kurye Modeli de pandemi sürecinde istihdama destek açısından önemli katkılar yaptı. Next mobil kurye uygulamasıyla desteklenen model sayesinde, kitlesel kaynak yönetimiyle 700 araçlı girişimci kuryeye iş imkanı sağlandı. Kargolar, pandemi döneminde daha kısa sürede ve yüksek müşteri memnuniyetiyle teslim edildi. Modeli daha da yaygınlaştırmayı planlayan MNG Kargo, bu yılın sonunda 1.000 Girişimci Kurye sayısına ulaşmayı hedefliyor. 

 

Kargo ‘rut planı’ ile daha hızlı dağıtılacak

MNG Kargo, bu dönemde tamamen kendi iç kaynaklarıyla geliştirdiği Next uygulamasıyla sektörde ciddi anlamda ayrıştı. Sürekli ek özelliklerle çevik bir şekilde geliştirilen Next ile rotalama kullanarak kolay teslim etme ve teslim alma fonksiyonları, etkili harita kullanımı, offline kullanım ve kurye performans yönetimi gibi kazanımlar elde edildi.

 

Gökhan Yoluaçık’ın verdiği bilgiye göre, MNG Kargo, günlük kargo dağıtımlarını optimize ederek kuryelerin kargolarını belirli bir rut planı dahilinde daha verimli ve hızla dağıtmalarını sağlayacak yeni bir model üzerinde çalışıyor. Bu modelde alıcı evinde bekletilmeden kargonun kendisine tahmini varış süresi bildirilecek. Ayrıca çok yakında notlu teslimat da yapılmaya başlanacak. 

&n
bsp;

Yoluaçık ayrıca, değişen e-ticaret müşteri taleplerini karşılayabilmek için şubeyi aramadan kargo talebini online oluşturma, şubeye gitmeden kargoyu kolayca teslim etme ve kolay iade ile daha fazla e-ticaret alışverişini destekleme konularında çalışmaların sürdüğünü kaydetti. 

 

Genç yeteneklere ve yeni fikirlere açık

MNG Kargo, genç yetenekleri sektöre kazandırmak amacıyla çeşitli yetenek programları gerçekleştiriyor. Bu süreçte farklı sektörlerden ve farklı illerden gelen ekiplere eğitimler verilerek, projeleri şirket içinde hayata geçiriliyor. Başvuran 955 kişi arasından yapılan değerlendirme sonucunda 40 aday ile görüşme gerçekleştirilirken, 9 kişi çalışan olarak MNG Kargo Ailesine katıldı. 

 

Öte yandan yeni teknolojik fikirlere verdikleri önem doğrultusunda geçen yıl temmuz ayında sektörde bir ilk olan hackathon yarışmasını düzenlediklerini kaydeden Gökhan Yoluaçık, “Katılımcılar yarışmada MNG Kargo müşterilerinin kargo takibini daha kolay yapabileceği bir geliştirme önerisi ve müşterinin kargoyu daha hızlı ve kolay almasını sağlayacak bir geliştirme önerisi üzerine çalıştı. Gelen 120 projeden 10’u ilerlemeye değer bulundu. Notlu teslimat da bu projelerden biri…” dedi.

 

MNG KARGO’NUN KÜNYESİ

Tüm Türkiye ve 220 farklı ülkeye hizmet

850+ MNG Kargo şubesi

9 Teknolojik Aktarma Merkezi

  1. Sektörde ilk (2011)

27 Aktarma Merkezi

14 Bölge Müdürlüğü

45 Mini Hub

3.200+ Taşıma Aracı

11.000+ Çalışan

Günlük 700.000+ işlem kapasitesi

Sektörde ilk Ar-Ge Merkezi (2017)

  1. Çalışan sayısı: 70
  2. Faydalı model:3
  3. Tamamlanan proje: 10

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Finans’a uzaktan müşteri ediniminde CIO Ödülü!

Türkiye Finans, uzaktan müşteri edinimi stratejisi kapsamında geliştirdiği “Dijital Doğrulama ve Video Konferans ile Mobil Müşteri Edinimi” projesinde elde ettiği başarıyla CIO Ödülleri 2021’de ödül almaya hak kazandı. 

Banka, bu proje ile müşterilerinin fiziksel olarak şubeye gitme gerekliliğini ortadan kaldırarak mobil cihazlar üzerinden müşteri olmayı ve bankacılık hizmetlerini gerçekleştirebilmeyi mümkün hale getiriyor. 1 Mayıs’ta yürürlüğe girmesi beklenen BDDK yönetmeliğine tam uyum sağlayan proje, müşteri edinimi sürecinde ıslak imza gerektiren tüm adımları ortadan kaldırıyor ve çağrı merkezi ile canlı video görüşmesi üzerinden güvenli müşteri edinimini destekliyor. 

Türkiye Finans Katılım Bankası, müşterileri ve çalışanları için dijitalleşmeyi iş yapış süreçlerine entegre ettiği projeleriyle yeni ödüllerin sahibi olmaya devam ediyor. Mevcut bankacılık süreçlerini uçtan uca dijital bir ortama taşıyarak uzaktan müşteri edinimi ve dijital bankacılık konusunda öncü bir vizyon ortaya koyan Türkiye Finans, “Dijital Doğrulama ve Video Konferans ile Mobil Müşteri Edinimi” isimli projesiyle 30 Mart Salı günü CXO Media ve CIO Update tarafından dijital olarak düzenlenen CIO Ödülleri 2021’de ödül almaya hak kazandı. Değerlendirmeye alınan 146 proje arasında ödüle uzanan proje ile Banka CIO’su Mustafa Bezeklioğlu da ödüle layık görülen CIO’lar arasında yer aldı. 

Türkiye Finans’ın teknolojik altyapısıyla bankacılığın yeri ve zamanı yok

Banka, uzaktan müşteri edinimi dönemi için geliştirdiği proje ile optik karakter tanıma (OCR) ve yakın alan iletişim (NFC) çözümlerini kullanarak müşterilerin uzaktan tanınmasını, kimliklerinin doğrulanmasını ve fiziksel olarak şubeye gelme gerekliliklerini ortadan kaldırarak mobil cihazlar üzerinden müşteri olmayı ve bankacılık hizmetlerini gerçekleştirebilmeyi mümkün hale getiriyor. Islak imza gerektiren tüm prosedürleri ortadan kaldıran Banka, çağrı merkezi personeliyle yapılacak canlı video görüşmesi üzerinden güvenli müşteri edinimi sürecini destekliyor. Bankacılık sektöründe geleneksel yapıyı değiştiren ve yepyeni bir yaklaşım getiren bu iş modeli ile Türkiye Finans, hiç şubesi olmayan il ve ilçelerde bile dijital kanallardan müşteri edinmeyi ve mevcut müşterilerine bankacılık hizmetleri sunmayı hedefliyor. 

 

Hızlı ve güvenli uzaktan müşteri edinimi

Geliştirilen proje ile en iyi uzaktan müşteri edinimi deneyimi için; optik karakter tanıma (OCR), yakın mesafe haberleşme teknolojisi (NFC), yüz tanıma, canlılık kontrolleri, hologram okuma, sayısal imza teknolojileri ve canlı video konferans ürünleri kullanılıyor. Türkiye Finans’ın mobil uygulamasını kullanan kişi uzaktan müşteri olma sürecinde kendisinden istenen bilgileri dijital çağrı merkezi personeli ile video görüşmesi yaparak doğrulanarak işlem güvenliği maksimum düzeyde sağlanıyor. 

 

Konu ile ilgili görüşlerini paylaşan Türkiye Finans Bilgi Sistemleri ve Operasyon Genel Müdür Yardımcısı Fahri Öbek, “2021 yılının en önemli ayrıcalıklarından biri uzaktan müşteri edinimi için yasal ve teknolojik altyapının hazır olmuş olması. Bu, müşterilerin şubeye gitme zorunluluklarını ortadan kaldırarak bankaların şube sayılarından bağımsız olarak müşterilere yeri ve zamanı olmadan erişmelerini sağlayacak bir gelişme olacak. Biz de Türkiye Finans olarak müşterilerimize bu hizmeti sunmaya hazırız. Uzaktan müşteri edinimini sahiplenen öncü banka olma vizyonumuzla geliştirdiğimiz “Dijital Doğrulama ve Video Konferans ile Mobil Müşteri Edinimi” projemizle CIO Ödülleri 2021’de elde ettiğimiz başarıdan gurur duyuyoruz. Önümüzdeki dönemde de yeri ve zamanı olmayan yeni nesil teknolojileri hayata geçirmeye devam edeceğiz.” 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Horoz Lojistik yatırımlarına devam ediyor

Horoz Lojistik’ten Türkiye’nin önemli dağıtım merkezlerinden İzmir ve Mobilya sektörünün kalbi Kayseri’ye iki önemli yatırım!

Türkiye’nin köklü şirketlerinden Horoz Lojistik; e-ticaret sektörünün gelişimini etkileyecek en önemli faktörlerden birinin lojistik altyapısı olduğunu bilerek 2021 planları doğrultusunda yatırımlarına devam ediyor. 

 

Bu kapsamda; iş hacmi içinde de yüksek hacme sahip mobilya sevkleri için, mobilya piyasasının yüzde 30’unu karşılayan Kayseri’de 10 bin m²’lik kapalı alana sahip bir konsolidasyon merkezini ve 14 bin m² alana sahip mevcut İzmir Lojistik merkezinin yanı sıra Gaziemir’de 8 bin m²’lik yeni bir lojistik merkezini daha hizmete sundu.

Horoz Lojistik’in Kayseri Aktarma Merkezi sayesinde, mobilya siparişleri varış lokasyonlarına müşteri bazında konsolide edilerek sevk edilmeye başlanmış; İzmir tesisleri ile birlikte ise, dağıtım kapasitesi büyük oranda artırılarak dağıtımlar hızlandırılmış ve ilave olarak İzmir’den tüm Türkiye’ye çok seri ürün sevk edilmeye başlanmıştır.

2021 yılı içerisindeki yatırım planlarından bahseden Horoz Lojistik Yönetim Kurulu Başkanı Taner Horoz; “Son yıllarda büyüme trendinde olan e-ticaret sektöründe pandeminin etkisiyle daha da hızlı bir büyüme gerçekleşti. Özellikle büyük hacimli ürün gruplarında ticaretin önemli bir bölümü online alışverişler üzerinden gerçekleşmeye başladı. Toplam ticaret hacmi içinde internet alışverişinin bu denli artması ile birlikte, ürünlerin nihai tüketicilere ulaştırılması lojistik sektörü için çözülmesi gereken bir problem olarak ortaya çıkmıştır.  Beyaz eşya, mobilya, hijyen ürünleri, elektronik, küçük ev aletleri vb. ürün gruplarını müşterilerin evlerine teslim eden firmamız da artan bu iş hacmi karşısında ilave yatırımlar kararı almıştır” şeklinde açıklamalarda bulundu. 

Geçtiğimiz aylarda İstanbul Anadolu Yakasında 18.000 m²’lik yeni bir çıkış merkezini devreye alan firma, Türkiye genelinde gayrisafi milli hasıladan en yüksek payı almış illerde bulunan 34 lojistik dağıtım merkezi sayısını artırarak yatırımlarına hız kesmeden devam etmektedir.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Öz Bilal Lojistik 6 adet Volvo FH460 ile filosuna güç kattı

Temsa İş Makinaları’nın distribütörlüğünü yürüttüğü Volvo Trucks, Türkiye’den AB ülkelerine frigorifik taşımacılık yapan Öz Bilal Lojistik’e 6 adet Volvo FH460 çekici satışı gerçekleştirdi.  Dayanıklılık, güvenlik ve yakıt verimliliği ile öne çıkan Volvo FH460’lar ile Öz Bilal Lojistik’in filosundaki Volvo Trucks markalı araç sayısı 20 oldu.

 

AB ülkelerine ilaç, sebze, çiçek ve dondurulmuş gıda taşımacılığı yapan Öz Bilal Lojistik, filosunu 6 adet Volvo FH460 kamyon ile genişletti. Teslimatı yapılan 6 adet Volvo FH460 kamyonlar ile Öz Bilal Lojistik’in 25 araçlık filosundaki Volvo Trucks markalı araç sayısı 20’ye ulaştı. 

 

Öz Bilal Lojistik şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Şemsettin Bulun, Volvo Trucks ile olan uzun soluklu iş birliklerine vurgu yaparak şunları söyledi: “Her zaman bir aile olarak gördüğümüz Volvo Trucks markası ve Temsa İş Makinaları ile ilerlemek gücümüze güç katıyor. Volvo Trucks araçlarının kalitesini ve performansını zaten biliyoruz. Buna ek olarak markanın, finansmandan araç bakımına her ihtiyacımızda yanımızda olması bizim için çok değerli” dedi.

 

Öz Bilal Lojistik, Volvo FH460’ı çevre dostu olduğu kadar yakıt verimliliğini de sağlayan Euro6 Step-D yönetmeliğine ve emisyon standartlarına uygun olması sebebiyle tercih ettiklerinin de altını çizdi. Volvo FH460 araçlarda bulunan I-Shift şanzıman ve yakıt odaklı uzun yol taşımacılığına uygun yazılım, uyarlanabilir hız sabitleyicisi, acil frenleme sistemi, önden çarpışma önleyici ikaz sistemi, şerit takip ve değiştirme desteği gibi artırılmış güvenlik donanımları da güvenlik, konfor ve kazanç beklentisi olan her firma gibi Öz Bilal Lojistik’in de kararında etkili oldu. Öz Bilal Lojistik, 6 adet Volvo FH460 çekicilerinin satın alımlarını Volvo Finansal Hizmetler’in  (VFS Finansman A.Ş) finansman desteğiyle gerçekleştirdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Üretimde 40 verimlilik sağlanacak

 

İşbir Yatak, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank tarafından hayata geçirilen ASO 4. “Öğren ve Dönüş” projesi için harekete geçti. Bu kapsamda fabrikalarında yapmış olduğu güncellemeleri devam ettirme kararı alan marka, yalın üretim kapsamında alınan eğitimler sonucu yüzde 30-40 oranında verimlilik sağlamayı hedefliyor. Ayrıca, üretim niteliğini artıracak program sayesinde maliyetlerde yüzde 5 ila yüzde 10 arasında düşüş yaşanacak.

 

DAHA FAZLA ÜRÜN ARZI SAĞLANACAK

 

İşbir Yatak Tedarik Zinciri Direktörü Soner Tekin, “Bir süredir, fabrikamızda yalın üretime geçiş konusunda hummalı bir çalışma içerisindeyiz. ASO ile birlikte yürüttüğümüz bu proje kapsamında da, ASO yetkililerinin ziyareti ve saha incelemeleri öğren-dönüş programı çerçevesinde yapıldı. Bu ziyaret ve programın katkıları, yalın üretim sürecindeki dönüşümümüze benzersiz katkılar sağlayacak. Bu konuda, İşbir Yatak üretim ekibi olarak bizler geleceğin üretim modellerine odaklanıyoruz. Bu çerçevede, tüm tedarik ve üretim süreçlerimizi de güncelliyoruz. Bunun yanı sıra, yeni üretim hatlarımız da kurulmaya başlanıyor. Bu yeni üretim hatları da, hem verimliliği artırıp hem de sayısal olarak daha fazla tüketiciye daha fazla ürün arzı çıkarmamızı sağlayacak” diye konuştu.

 

YÜZDE 140 ORANINDA VERİMLİLİK SAĞLANIYOR

 

Model Fabrika hakkında bilgi almak için harekete geçen İşbir Holding yetkililerinden oluşan heyet, ASO Model Fabrika’ yı ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı. Bu kapsamda fabrika, farklı sektörlerden firmaların lider kadrolarına verdiği deneyimsel yalın üretim eğitimleri ile yüzde 65’lik hatırlama oranlarını yüzde 85 ila yüzde 100 seviyelerine çıkarıyor. Katılımcı firmalara, kendi sahalarında seçilen pilot bir bölgede yeni yatırım yapmadan 3,5 ayda yalın dönüşümün sağlanabileceği anlatılıyor. İlk pilot uygulamayla ise, firmalar yüzde 140’lara varan verimlilik artışı sağlayarak proje için ayırdıkları bütçeyi 1,5 ayda geri alabiliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

10 Soruda NFT hakkında merak edilenler…

“Son dönemlerde özellikle sanat dünyasında gelişen satışlarla birlikte hayatımızın merkezine bir kavram oturdu “NFT”. Huobi Türkiye olarak NFT ile ilgili tarafımıza sorulan 10 sorunun cevabını bir içerik ile sizlerle paylaşmak istedik. NFT’yle yapılabilecekler daha önce de söylediğimiz gibi hayal dünyamızın sınırları ile ilgili… Keyifli okumalar dileriz.” Alphan Göğüş, Huobi Bölge Genel Müdürü

 

  • NFT Nedir?

NFT, yani Non-Fungible Token, içerisinde resim, ses dosyası, video veya fiziksel bir varlığın dijital karşılığının kanıtını bulunduran benzersiz dijital varlık olarak tanımlanabilir. Temelleri 2017’de Ethereum’da atılan NFT’ler 2021’de kripto para dünyasının en popüler konularından biri haline geldi. Bugün NFT’ler yaygın olarak dijital sanat eserleri için kullanılırken, interaktif oyun öğeleri ve spor koleksiyon kartları gibi farklı kullanım alanı da bulunuyor.

  • NFT’nin diğer kripto paralardan farkı nedir?

Non-Fungible Token, bölünemeyen ve aynısından bir daha üretilmesi mümkün olmayan token anlamına gelir. Fungible olan Bitcoin ve Ether gibi kripto paraların aksine, NFT’ler benzersiz dijital varlıklardır. Bir örnekle açıklamak gerekirse bugün bir Bitcoin’i veya Ether’i parçalara bölerek alıp satın alabilir ve aynı kripto parayı kendi biriminde takas edebilirsiniz. Ancak özel bir dijital varlık olan NFT’nin bir benzeri olmadığı için başka bir token ile takas edilemez. İçsel değeri ise üreticisi veya yatırımcısı tarafından belirlenir.

  • NFT’ler nasıl üretilir?

NFT’ler Ethereum geliştiricileri tarafından hazırlanmış ERC-721 token standardına göre üretilirler. Kullanıcıların blockchain’in teknik dünyasında boğulmaması için işlemin kolayca gerçekleştirilmesini mümkün kılan platformlar bulunuyor. NFT üretebilmek için ihtiyacınız olan tek şey dijital kripto para cüzdanıdır. NFT olarak üretmek istediğiniz dosyayı bu platformlar aracılığıyla IPFS sistemine yükledikten sonra NFT’nin değiştirilemeyecek parametrelerini belirlemeniz gerekir. NFT’den kaç tane üretileceği, fiyatı, bir sonraki satışında size ne kadar pay ödenmesi gerekeceği gibi özellikleri belirlendikten sonra blockchain ağının işlem ücreti ödenerek NFT’ler üretilmiş olur. İşlemin tamamlanmasıyla beraber NFT’ler cüzdanınıza aktarılarak üretimin gerçekleştirildiği tüm blockchain’de kayıt altına alınır.

  • Nasıl NFT sahibi olurum?

NFT’lerin sergilendiği ve satın alındığı platformlar da bulunuyor. Bu platformlarda beğendiğiniz NFT’lere üreticisinin belirlediği şekilde, açık artırma veya direkt satın alma seçenekleriyle, sahip olabilirsiniz. Satın alma işlemi tamamlandığında NFT, üreticinin cüzdanından sizin cüzdanınıza transfer olacaktır. İsterseniz satın aldığınız NFT’leri pazar yeri uygulamaları üzerinden yeniden satışa çıkarabilirsiniz.

  • NFT bir yatırım aracı mıdır?

NFT’ler tasarımları gereği diğer kripto para birimlerinden farklıdırlar ve değerlerini emir tahtasından çok eseri üreten kişi veya yatırımcısı belirler. Yatırım konusunu dijital sanat eseri üzerinden yorumlayacak olursak fiziksel sanat eserine yatırım yapmaktan çok da farklı yok. Benzer şekilde koleksiyon parçası olarak satın aldığınız bir varlığın değerini, o varlığın ne kadar nadir olduğu, yaşı ve kozmetiği gibi parametreler belirler.

  • NFT’lerin nasıl bir etkisi olacak?

NFT’lerin bugünkü kullanım alanlarını dikkate alırsak ilk olarak fikri mülkiyet problemlerini çözdüğünü söyleyebiliriz. Dijital ortamda bir eseri kopyalamak çok kolay iken NFT, eser haklarının kime ait olduğunu ortaya koyarak bu sorunu çözüyor. Programlanabilir bir dijital varlık oldukları için sanatçıların bir sonraki satıştan alacakları paylar da NFT’nin içine kodlanabiliyor. Böylece satışın gerçekleşmesi durumunda, ilgili miktar sanatçının cüzdanına otomatik bir şekilde aktarılıyor. Eserlerin dijital olması dünyanın her yerinden, her tipte kullanıcının satın almasına olanak sağlıyor. Müşteri kitlesi dijitalleşme sayesinde genişledikçe esere ulaşabilen ve yatırım yapmak isteyen kişi sayısı artıyor ve talep artıyor, talep arttıkça fiyat yükseliyor. Talep arttıkça arz da artıyor. Hem daha fazla eser hem de farklı fiyat seviyelerinde eserler piyasaya çıkıyor. Bu da yatırımcı ve sanatsever açısından ulaşılabilirliği arttırıyor, daha çok eserin satılmasını sağlıyor. Ekosistem genişliyor.

  • NFT’lerin orijinalliğinden nasıl emin olabilirim?

Kripto para ekosisteminde kişilerin repütasyonuna oldukça önem verilir. NFT üreten ve satışa koymak isteyen sanatçılar, eserlerinin orijinal olduğunu kanıtlamak için NFT pazar yeri uygulamalarının kullandığı doğrulanmış profil akışından geçerler. İlgili sanatçının cüzdan adresi bilgisine sahipseniz, ki bu adresler ödeme alma amacıyla halka açık bir şekilde paylaşılır, eserin orijinalliğini teyit etme şansınız olur. Buna ek olarak, NFT’nin hareketlerini blockchain izleme uygulamasından takip ederek hem sanatçının hem de eserlerinin orijinalliğinden emin olabilirsiniz.

  • NFT’lerin içerisindeki dosyalar nerede saklanıyor?

NFT’ler resim, ses, kısa video ve doküman gibi birçok dosya formatının kanıtını içerisinde bulundurur. Bu dosyalar blockchain üzerinde saklanması zor ve maliyetli olduğu için, IPFS adı verilen dağıtık bir dosya saklama protokolü üzerinde saklanır. Yüklenen dosyalar şifrelenip küçük parçalara ayrılarak IPFS üzerindeki düşümlere paylaştırılır. İlgili dosyanın IPFS’e yüklendiğinin kanıtı ise NFT ile blockchain üzerine kaydedilmiş olur.

  • Ses getiren NFT satışları hangileri?

Son dönemin en ilgi çeken satışlarından bahsedecek olursak; ABD’li sanatçı Beeple (Mike Winkelmann), eserlerinden oluşan bir kolajı müzayede evi Christie’s tarafından düzenlenen açık artırmayla 69.4 milyon dolara sattı. NBA Top Shot uygulaması aracılığıyla satılan Lebron James’in smaç video NFT’si 77 bin dolara alıcı buldu. Twitter CEO’su Jack Dorsey’in tweet’i 2.9 milyon dolara Türk asıllı bir kişi tarafından satın alınırken, Elon Musk içerisinde GIF ve müzik olan tweet’ini NFT olarak açık artırmaya çıkardı.Son günlerde ise Cüneyt Özdemir’in paylaştığı tweet 10 bin dolara satıldı.

  • Geleceğin NFT kullanım alanları nelerdir?

NFT’lerle ilgili tecrübeler arttıkça yaratıcı yeni iş m
odellerinin de kurgulandığını görüyoruz. İlk olarak fiziksel varlıkların dijitalleştirilmesi yani tokenizasyonu, geniş bir yelpazede birçok sektöre uyarlanabilir. Örneğin geçtiğimiz hafta Amerika’da 3 boyutlu sanal dünyada tasarlanmış bir ev 500.000 dolara satıldı. Ayrıca bazı oyunlarda NFT olarak arsa satışlarının da yapıldığını biliyoruz. NFT’lerin etki edeceği bir diğer alan ise sosyal medya olacaktır. Özellikle içerik üreticilerinin paraya dönüştürdükleri takip, izlenme ve görüntülenme sayısı gibi metrikler, NFT’ler sayesinde merkezi sosyal medya şirketleri tarafından manipüle edilemeyecek hale gelecek. Fiziksel varlıkların dijitalleştirilmesi ise bugüne kadar alışık olduğumuz birçok süreci yeniden tasarlamamıza neden olacak gibi görünüyor. NFT’lerin gelecek kullanım alanlarında devletlerin tahvillerini NFT olarak ürettiği ve bunların alım satımını küresel çapta yapabildikleri bir senaryoyu düşünebiliriz. Açıkçası NFT dünyasındaki iş modelleri hayal gücünüzle sınırlı diyebiliriz.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bayer Tüketici Sağlığı’nda Üst Düzey Atama

Berrak Erdener Çalık, Bayer Tüketici Sağlığı Türkiye Finans Müdürü sorumluluğunun yanı sıra Kuzey Batı Afrika Bölgesi Finans İş Desteği görevini de üstlendi.

Bayer Tüketici Sağlığı Türkiye Finans Müdürü Berrak Erdener Çalık’ın rolü ve sorumluluk alanı genişletildi. Dört yılı aşkın süredir Tüketici Sağlığı Finans Müdürü olarak görevini sürdüren Berrak Erdener Çalık, 1 Mart 2021 tarihi itibariyle mevcut görevinin yanı sıra Tüketici Sağlığı Kuzey Batı Afrika Finans İş Desteği pozisyonunu üstlendi. Çalık, çalışmalarında METAP bölgesinde Head of Finance Emerging Markets Manuel Windges’e karşı sorumlu olmaya devam edecek.

 

Berrak Erdener Çalık, Marmara Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra profesyonel hayatına 2000 yılında Bayer’de yönetici adayı programıyla başladı. Çalık, Türkiye ve İsviçre bölgelerinde uzun yıllar edindiği tecrübesiyle Bayer‘e değer katmaya devam edecek. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı