Aylık arşivler: Nisan 2021

SİHA’ların Yeni Vurucu Gücü MAM-T, Göreve Hazır

Ülkemizin İnsansız Hava Araçları (İHA) filosunun vuruş gücü etkinliği görevini üstlenen Roketsan’ın, daha yüksek harp başlığı etkinliği ve daha uzun menzil ihtiyacını karşılamak amacıyla geliştirdiği MAM-T’nin ilk test atışları başarıyla gerçekleştirildi.

 

Yerli ve milli olarak geliştirilen ve ağırlık/etkinlik optimizasyonu yapılmış olan MAM-T, zırhlı ya da zırhsız araçlar, binalar ve su üstü hedeflerine karşı kullanılabiliyor. Küresel Konumlama ve Ataletsel Navigasyon Sistemleri (KKS/ANS) ile desteklenebilecek ara safha güdüm yeteneklerinin yanında, Blok-1 konfigürasyonunda hareketli ve sabit hedeflere karşı yüksek hassasiyet sağlayan mühimmat, yarı aktif lazer arayıcı başlığa da sahip. Farklı platformlara uyumlu geliştirilen ailenin yeni üyesi MAM- T; İHA’larda 30+ km, hafif taarruz uçaklarında 60 km ve savaş uçaklarında 80 km’den uzun menzil kabiliyeti ile ailenin oyun değiştirici kimliğini taşımaya devam edecek gözüküyor.

 

Daha Yüksek Etkinlik, Daha Uzun Menzil 

MAM-T mühimmatının Bayraktar AKINCI TİHA’dan ilk atış testine, projeye liderlik eden Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail DEMİR’in yanı sıra Roketsan Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Faruk YİĞİT ile Roketsan Genel Müdürü Murat İKİNCİ katıldı. Atış faaliyeti Baykar Genel Müdürü Haluk BAYRAKTAR ve Baykar Teknoloji Lideri Selçuk BAYRAKTAR’ın ev sahipliğinde gerçekleştirildi.

 

Test atışları başarıyla tamamlanan MAM-T mühimmatı hakkında bilgi veren Roketsan Genel Müdürü Murat İKİNCİ, “Kısaca MAM olarak isimlendirdiğimiz Mini Akıllı Mühimmat ailemiz, geldiğimiz noktada dünyadaki muadillerinden çok daha önde bir konumda. İHA’larda görev süresini maksimuma çıkaran MAM ailemizin yeni üyesi MAM-T de yüksek harp başlığı kapasitesi ve yüksek menzil performansıyla, ülkemizin yeni tip İHA filosunu yine dünya standartlarının üzerinde bir etkinlik ve güce ulaştırmış olacak” dedi. İKİNCİ, şöyle devam etti: “Türkiye, yerli ve milli kaynaklarıyla, farklı görevleri icra edebilecek kabiliyetlerle donatarak son teknolojiyle geliştirdiği insansız hava araçlarında, bugün artık küresel bir güç olmuş durumda. Yakın tarihte Türk Silahlı Kuvvetlerimiz (TSK) tarafından kullanılmaya başlaması planlanan AKINCI İHA platformunun kabiliyetleriyle uyumlu olarak geliştirdiğimiz MAM-T, daha yüksek etkinlik ve daha uzun menzil performansıyla göreve hazır olduğunu kanıtladı.”

 

Teslimatlar 2021 Yılında

 

İKİNCİ, “AKINCI İHA’nın 1. fazı için belirlenmiş olan teslimat takvimine paralel olarak, bu yılın içerisinde İHA ile beraber ilk mühimmat teslimatlarını yapmayı hedefliyoruz. Kalifikasyon ve diğer test faaliyetlerinin tamamlanmasının ardından, 2021’in ikinci yarısında tam kapasiteyle seri üretime geçmeyi öngörüyoruz” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

100 Doğal Formülüyle Hamilelerin Güvenle Kullabileceği Çatlak Bakım Yağının Etkisi de Kanıtlandı

“Gebelik çatlakları, genellikle gebeliğin 6. ayı itibari ile en sık olarak göbek, göğüs ve kalça bölgesinde görülür” diyen Op. Dr. Duygu Mutlu, bu dönemde kullanılan ürünlerin bebeğe zarar vermeyecek, temiz ve organik içeriğinin olmasının önemli olduğunu belirtiyor. Mutlu, anne adaylarının hamilelik döneminden başlayarak düzenli olarak doğal içerikli bakım ürünleriyle cildi nemlendirilmesinin  çatlak problemini minimuma indirebileceğini de söylüyor. İçeriğinde yer alan 14 Bitki özü ile 100 doğal, organik ve vegan bir ürün olan yeni Bio-Oil Natural, anne adaylarının çatlaklara karşı güvenle kullabileceği bir ürün.

 

Hamilelik döneminde yaşanan hormonal değişimler cildi de doğrudan etkiliyor. Lekelenme, deri döküntüleri, alerjiler gibi cilt problemlerinin yanı sıra çatlaklar da sıkça görülüyor. En çok bacak, kalça ve karın bölgesinde görülen çatlaklar, ani kilo değişiklikleri, hamilelik gibi cildin hızla değiştiği dönemlerde ortaya çıkabiliyor. Cilt bu ani değişimlere uyum sağlayacak kadar elastik olmadığında daha derin katmanları yırtıp açığa çıkarıyor. Bu katmanlar ise ciltte dalgalı, çizgi halinde bir görüntü oluşturuyor. Hamilelik döneminde anne adayları çatlak oluşumunu önlemek ya da mevcut çatlakların görüntüsünü azaltmak için farklı yöntemler deniyor. Dünyanın bir numaralı çatlak bakım ürünü Bio-Oil’in yeni ürünü Bio-Oil Natural, 100 doğal içeriğiyle bu dönemde doğal, ve aynı zamanda etkili çatlak bakım ürünü arayışına giren anne adaylarına da çözüm sunuyor.

 

“Gebelik sürecinde kullanılan ürünlere dikkat edilmeli”

Op. Dr. Duygu Mutlu, gebelik sürecinde en sık görülen cilt değişikliğinin gebelik çatlakları (stria gravidarum) olduğunu söylüyor. Genç yaş, beyaz tenli olmak ve fazla kilo almanın risk faktörleri arasında olmasına rağmen aslında genetik yatkınlığın önemli bir rol oynadığının altını çizen Mutlu, gebelik boyunca kırmızı ve mor renkte seyreden çatlaklıkların zamanla pigmentasyonunu kaybederek atrofik bir görüntü oluşturduğunu ve bazen de bu görüntüye kaşıntının eşlik ettiğini ekliyor. Çatlakların özellikle hamileliğin 6. ayından itibaren göbek, göğüs ve kalça bölgelerinde görüldüğüne değinen Mutlu, tedavisi ile ilgili de şunları söylüyor: “Gebelik çatlakları tedavisinde lazer ve pek çok topikal krem kullanılsa da gebelik sürecinde bunların çoğu kullanıma uygun değildir. Kullanılan ürünün bebeğe zarar vermeyecek, temiz ve organik içerikli olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Varolan çatlakların görünümünü azaltan ve çatlak oluşumunu engelleyen ürün seçiminde zararsız içerikli ürünlere yönelmek gerekiyor. Bio-Oil’in yeni ürünü Bio-Oil Natural yüzde 100 doğal ve organik içeriğiyle gebelikte güvenli kullanımıyla öne çıkıyor” diyor.

 

14 bitki özüne sahip doğal içerik 

ISO 16 128 sertifikasına sahip olan ve 100 doğal ve organik olan Bio-Oil Natural’ı anne adayları hamileliklerinin ilk gününden itibaren güvenle kullanabilirler. Vegan bir ürün olan Bio-Oil Natural’ın içeriğinde soya yağı, aspir tohumu yağı, jojoba yağı, chia tohumu yağı, nar çekirdeği yağı, kalendula özütü, lavanta yağı gibi bitkisel yağlar, doğal antioksidanlar, bitki özleri ve vitaminler yer alıyor. Etkisi klinik çalışmalarla kanıtlanan Bio-Oil Natural, karın, göğüs, bel, kalça, bacak gibi çatlak oluşumuna yatkın bölgelere günde 2 kez masaj yaparak uygulandığında çatlak oluşumunu önlüyor, mevcut çatlakların görünümünü de azaltıyor. Almanya’da yapılan klinik çalışmalarda Bio-Oil Natural kullananların 2 hafta sonunda yüzde 71’inde, 8 hafta sonunda ise 97’sinde çatlak görünümünde iyileşme görüldü. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

23 Nisan’a özel kitap önerileri

Atatürk’le Birlikte Düşünelim

Mavisel Yener'in, bir kültür hizmeti olarak, geleceğimizin umudu olan çocuklarımıza armağan ettiği Atatürk'le Birlikte Düşünelim!, Büyük Önder'le ilgili kaleme alınan proje kitaplara yeni bir yaklaşım getiriyor, sağladığı duyarlılık ve kazanımlarla farklılaşıyor.  

Mavisel Yener'in, Atatürk'ün bize bıraktığı değerleri çocukların daha iyi özümsemeleri gayesiyle tasarladığı 50 farklı etkinliğe, Atatürk'ün hayatından önemli izler taşıyan 20 unutulmaz anıya ve Atatürk'ün hayatını incelikle yansıtan 140 fotoğrafa yer vererek bu alanda hazırlanmış tüm eserlerden ayrışan bu benzersiz başvuru kitabı, Atatürk'ün yaşamına dair esin verici bilgiler sunan "Biliyor musun?" sayfalarıyla da dikkat çekiyor.

Atatürk'ün Hayatı, Atatürk'ün Devrimleri, Atatürk'ün İlkeleri, Atatürk'ün Kişiliği ve Düşünce Dünyası olmak üzere birbirini tamamlayan dört ayrı başlıktan oluşan kitap; günümüz çocuklarını, bağımsız karakterli, aklın ışığını önemseyen, tarihimizi anlayabilen çağdaş bireylere dönüşebilmeleri için Atatürk'ün izinden yürümeye davet ediyor.

Çocukların yaratıcı okuma, düşünme ve yazma becerilerini kullanarak Atatürk ile ilgili pek çok bilinmeyeni keşfedebilecekleri Atatürk'le Birlikte Düşünelim!, Atatürk'ün kişiliğine ve hayat felsefesine dair değerli paylaşımlarda bulunuyor. Kitap, Atatürk'ün askerî, siyasî ve kültürel alanlarda yaptığı yenilikleri hangi düşünceden yola çıkarak gerçekleştirdiğini irdelerken, çocuklara yeni bakış açıları kazandırıyor. Cumhuriyetin ilanının önemi, ilk meclisin açılması ve kadın hakları gibi konulara değinirken; devrimlerin o döneme göre neden gerekli olduğunu, hangi amaçlarla yapıldığını sade ve açık bir anlatımla dile getiriyor. Atatürk'ün edebiyat tutkusu, sanatçıya gösterdiği saygı gibi hususlar üzerinden, güzel sanatların bir topluma katacağı evrensel değerleri aktarıyor, bir liderin genel kültüre neden önem vermesi gerektiğine işaret ediyor.

Atatürk'ün hayatını, kişiliğini, düşünce evrenini, devrimlerini, ilkelerini kapsayan; özgün içeriğiyle okurların yüreğinde ve belleğinde yer edecek bu eşsiz eser ayrıca, TBMM'nin ilk fotoğrafları, Anıtkabir'in yapım süreci, gazetelerin manşetlerini süsleyen ilk Cumhuriyet Bayramı haberleri, Atatürk'ün çektirdiği doğa fotoğrafları, Atatürk'ün kadın hakları ile ilgili çalışmaları ve tarihimizde iz bırakan "Başaran Kadınlar" gibi özel içerikleriyle de merak uyandırıyor.  

Mavisel Yener, bilimin ışığında özgür düşünebilen nesiller yetişmesine katkı sunabilmek amacıyla kaleme aldığı bu atölye kitabında, Atatürk'ün eşsiz kişiliğinde insanlığın ilham verici, yaratıcı değerlerinin dünya ile nasıl paylaşıldığını gözler önüne seriyor.

O hâlde, el ele verip Atatürk'ün izinden yürüyelim; daha güzel bir gelecek için Atatürk'le birlikte düşünelim…

 

Atatürk Olmak

Büyüyünce ne olacağım? Büyük küçük bütün çocukların derdi büyüyünce ne olacakları değil mi?

Aytül Akal’ın, Mustafa Kemal’in pek çok özelliğini kısa ve eğlenceli bir kitaba sığdırmayı başardığı Atatürk Olmak, büyüyünce Atatürk gibi olmak isteyen bir çocuğun sevimli, samimi ve öğretici öyküsünü anlatıyor.

Büyüyünce ne olacağını merak eden küçük çocuk, uzun uzun düşünür: Babası gibi tuhafiyeci mi, annesi gibi eczacı mı olsa daha iyidir? Ressam, mimar yoksa kaptan mı? Bir türlü karar veremez.

Bir gün, sınıf öğretmeni, Atatürk’ü anlatır; ülkeyi düşmanlardan kurtardığını ve Cumhuriyet’i kurduğunu söyler. Çocuk, işte o zaman, Atatürk olmaya karar verir. Fakat onun bu düşüncesine herkes olumsuz tepki verir: Onun Atatürk olamayacağını, “Atatürk olmanın” bir okulu olmadığını söylerler.

Neyse ki, öğretmeni bir gün, “Atatürk’ün yaptıklarını anlar, düşüncelerini izler, ilkelerini korursan, sende ondan bir parça var demektir,” deyince çocuk sevinir ve içindeki Atatürk’ün, hayatı boyunca yüreğinde yaşayacağını, barış ve kardeşlik yolunda, ona ve bütün çocuklara sonsuza kadar ışık tutacağını anlar.

 

Cumhuriyetin İzinde

 

"Cumhuriyet, bir yönetim şekli olarak nasıl ortaya çıkmıştır?" sorusuna yanıt arayan Koray Avcı Çakman ve Toprak Işık'ın birlikte kaleme aldığı Cumhuriyetin İzinde, Antik Roma'dan çağdaş Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna uzanan süreçte, toplumların "daha iyi bir yönetim" arayışının izini sürüyor.

Tarihî bilgileri paylaşırken kurgusuna eklediği efsane ve fabllarla özgün bir anlatım sergileyen bu ufuk açıcı kitap, okurlarına yönelttiği ucu açık sorularla, sorgulama ve araştırma isteği uyandırıyor.

Cumhuriyetin İzinde, Anadolu topraklarının cumhuriyetle buluşma hikâyesini hak ettiği değere yaraşır biçimde ele alırken; Türkiye Cumhuriyeti'ni bize armağan edenleri bir kez daha saygı, minnet ve şükran duygularıyla anmamıza vesile oluyor.

Bir yönetim biçimi olarak cumhuriyetin köklerine inip adım adım seyir defterini tutan Koray Avcı Çakman ve Toprak Işık, kâh tarihe iz bırakanların kâh masalların büyülü dünyasında arzıendam edenlerin yolunu ışıtıyor. Antik Roma'dan demir alıp; Eski Yunan'a dümen kırıyor. Magna Carta'nın önemini anlatmak için İngiltere'ye yelken açıyor; köleliği göz ardı edenlerin imzaladığı özgürlük bildirgesinin ardında yatanları göstermek üzere Amerika'ya uzanıyor. Fransız Devrimi'nin getirdiği değişim rüzgârlarını ardına alarak, bir dünya liderinin doğuşuna ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuna tanıklık ettiriyor…

Cumhuriyetin İzinde bilimi, sanatı ve felsefeyi tarihsel olgularla harmanlayarak yaşadığımız çağın siyasi yapısını ve düşüncesini daha iyi kavramamıza ve evrensel bir bakış açısı geliştirmemize rehberlik ediyor.

Coşkulu anlatımıyla okurunun merakını diri tutmayı başaran kitap, içerdiği bilgileri edebiyatın çeşitl
i türlerinden faydalanarak aktarmasıyla bu alanda çocuklar için kaleme alınmış tüm çalışmalardan farklılaşıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yurtbay Seramik, geleceğin umudu olan bugünün çocuklarına hazırladığı etkileyici video ile seslendi!

Yurtbay Seramik, geleceğin umudu olan bugünün çocuklarına hazırladığı etkileyici video ile seslendi!

 

Yurtbay Seramik, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün tüm dünya çocuklarına armağanı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı hazırladığı video ile kutladı.

 

Yurtbay Seramik'in, tüm sosyal medya hesaplarında paylaştığı andan itibaren büyük bir izlenme oranına ulaştığı videosunda bir ulusun hayallerine ve amacından sapmayan hedeflerine vurgu yapıldı. 

 

Müşteri: Yurtbay Seramik Ajans:

Yurtbay Seramik Kreatif Ekibi

Kreatif Direktör: Melis Yurtbay

Sanat Yönetmeni: Fatih Güzey

Grafik Tasarım: Uğur Tunçer

Kurumsal İletişim: Merve Yunusoğlu

Sosyal Medya Yöneticisi: Umut Kaymaz

Müzik: Piano Turca

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çocukları dijital dünyada koruyacak 5 yöntem

Son yıllarda çocukların bilgisayar ve internet ortamına dahil olma oranları artış gösteriyor. Yayınlanan raporlara göre her 3 internet kullanıcısından biri çocuk olarak karşımıza çıkıyor. Çocuklar aileleri, öğretmenleri ve arkadaşlarından daha çok dijital dünyada vakit geçiriyor. Ancak bu durum çocukların sağlıklı bilişsel ve fiziksel gelişimi için bazı tehditleri de beraberinde getiriyor. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle Generali Sigorta, çocukları son dönemlerde artış gösteren dijital dünyadaki tehlikelerden koruyacak önerileri paylaştı.

Çocukları olası tehlikelere karşı bilinçlendirmek

Anne babalar çocuklarını gerçek hayattaki tehlikelerden korumak için sürekli çaba harcıyor. Aynı şekilde interneti de bilinçli, güvenli ve etkin kullanmayı öğreterek, çocukları sanal dünyanın olası risklerden korumak mümkün.

Ebeveyn gözetimini ihmal etmemek

Çocuk internette geçirdiği zamanda yalnız bırakılmamalı, ebeveynin gözetiminde olmalıdır. Ayrıca çocuğun davranışları da yakından gözlemlenmelidir. Ruh halinde değişiklik, isteksizlik ve derslerine özen göstermeme gibi beklenmedik değişimler söz konusu ise, dijital dünyadaki adımları yakından izlenmelidir.

Yasaklamak yerine günlük kullanım süresi belirlemek

Çocukların dijital dünya konusundaki istek ve ihtiyaçları ebeveynleri tarafından dikkate alınmalıdır. Yasaklamak veya katı bir tutum sergilemek yerine, günlük kullanım süresi belirlenmelidir. Bu kullanım süresinin aşılması durumunda sabırlı olunmalı ve çocuğun belirlenen günlük kullanım süresine riayet etmesine yönelik iletişim dili kullanılmalıdır.

Engelleme programları kullanmak

Ebeveynler olası dijital tehlikelerin önüne geçmek için çocukların gezmiş olduğu internet sitelerini mutlaka gözden geçirmelidir. Yaşlarına uygun olmayan ve çocuğun psikolojisi üzerinde olumsuz etki yaratabilecek siteler, web sitesi engelleme programları yardımıyla engellenmelidir.

Gerçek dünyada vakit geçirmek

Sürekli ekran, tablet ve bilgisayarla zaman geçirmenin duygusal ve psikolojik açıdan bazı olumsuz etkileri söz konusudur. Bu olumsuz durumların önüne geçememek, çocukların daha gergin olmasına ve agresif tepkiler vermesine yol açmaktadır. Anne babalar; çocuklarıyla gerçek hayatta kaliteli zaman geçirmeli, sürekli iletişim halinde olmalı, evde mümkünse ailecek oynanabilecek oyunlar seçmeli, ev dışında gezintiye çıkmalı veya birlikte çeşitli etkinliklere katılmalıdır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çırağan Palace Shop’tan Anneler Günü’ne Özel Hediye Seçenekleri

El yapımı ruby çikolatalar ve çilekli makaronlarla süslenmiş frambuaz ve beyaz çikolatalı pasta, anneler günü için harika bir kutlama hediyesi olarak sunulurken, üzeri yenilebilir altın parçalarıyla bezenmiş olmasıyla da dikkat çekiyor.

 

Anneler günü pastasına ilave olarak besin değerini ve şeklini koruyan kurutulmuş renkli meyveler ve sağlıklı kuruyemişlerle süslenen rengarenk el yapımı çikolatalar farklı içerikleriyle bir başka hediye alternatifi. Çırağan Palace Shop’un en popüler ürünlerinden çay saati ise annesine iftar için hafif ve bir o kadar da lezzetli bir hediye göndermek isteyenleri bekliyor.

 

Yine en beğenilen ürünlerden el yapımı makaronlar anneler gününe özel olarak Çırağan Palace Shop’ta kalp şeklinde yerini alırken, bol bademli ve frambuazlı içeriği ile lezzetli bir hediye seçeneği olarak sipariş verilebilecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Akkuyu Nükleer A.Ş. Ulusal Çocuk Resim Yarışması'nın Sonuçları Belli Oldu

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. tarafından 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında düzenlenen ulusal resim yarışmasında dereceye giren çalışmalar belirlendi.

 

Bu yılki yarışmanın teması “Temiz Gelecek için Temiz Enerji” idi. Yarışma kapsamında katılımcıların, artan enerji talebinin karşılanması açısından nükleer santral yapımı öneminin altını çizmeleri, sera gazı üretmeyen ve böylece gelecek nesiller için çevrenin korunmasını sağlayacak bir güç kaynağı olan nükleer enerjinin önemini vurgulamaları istenmişti. Yarışma 6 ila 14 yaş arasındaki çocuklar arasında, 6-10 yaş ve 11-14 yaş olmak üzere iki farklı yaş kategorisinde düzenlendi. Çevrimiçi formatta düzenlenen yarışmaya başvurular, resmin taranmış hali veya fotoğrafının e-posta ile gönderilmesi yoluyla yapıldı.

 

Yarışma, COVID-19 salgınına rağmen çocuklar arasında büyük ilgi gördü. Toplamda 150’yi aşan başvuru sayısıyla yarışmanın tarihinde bir rekora imza atılmış oldu. Başvurular, aralarında İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya, Bursa ve diğer birçok ilin bulunduğu Türkiye’nin dört bir yanından yapıldı.

 

Yarışmanın başvurularının 1-15 Nisan tarihleri arasında yapılması planlanırken yoğun talep üzerine son başvuru tarihi 18 Nisan'a kadar uzatıldı.

 

Resimlerin değerlendirmesi ise iki ayrı aşamada yapıldı. Katılımcıların başvuruları ilk olarak, AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Mersin Toplum Bilgilendirme Merkezi’nin çalışanları ile profesyonel bir güzel sanatlar öğretmeni tarafından değerlendirildi. Bu ön değerlendirme sonucunda 30 resmin yer aldığı liste oluşturuldu ve bunlar yarışma jürisindeki onursal temsilcilerin değerlendirmesine sunuldu. Ana jüride Mersin’in önde gelen televizyon kanalı Kanal 33 Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Demirtaş, Anadolu Ajansı Mersin muhabiri Sezgin Pancar ile Gülnar’ın Sesi Gazetesi’nin sahibi Yalçın Taşlıalan’ın yanı sıra, AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’den Genel Müdür Basın Sekreteri Vasiliy Korelskiy ve Özel Kalem Müdürü Natalya Konovalova yer aldı.

 

Değerlendirmeler sonucunda her yaş kategorisinde 5’şer kazanan belirlendi. 6-10 yaş kategorisinde dereceye girenler sırası ile Ulyana Sezemina, Zeynep Sena Ayhan, Mariia Beliaeva, Cennet Karakaya ve Naz Oralp; 11-14 yaş kategorisinde ise Elif Beren Çalgıcı, Sura Yaşa, Ayselnur Akar, Aleksandra Malysheva ve Arina Daibova oldu.  Dereceye giren çocuklara ödül olarak, AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’den el sanatları setleri ve hatıra hediyelerin yanı sıra bir aylık çevrimiçi resim kursu da verilecek. Ayrıca yarışmanın tüm katılımcıları da, elektronik ortamda hazırlanan “yarışmaya katılım belgesinin” sahibi olacak. 

 

Yarışmacıların resimlerini değerlendiren jüri üyeleri AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Ulusal Çocuk Resim Yarışması’na ilişkin şunları söyledi:

 

Anadolu Ajansı muhabiri Sezgin Pancar: “AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin, böyle anlamlı bir gün için düzenlemiş olduğu yarışmada yer almaktan dolayı mutluluk duydum. Çocukların, birbirinden güzel eserlerini inceleme şansı bulmak çok keyifliydi.”

 

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Özel Kalem Müdürü Natalya Konovalova: “Tüm yarışmacıların resimlerini gerçekten çok beğendim. Resimlerin çok canlı ve aydınlık olduğunu, neredeyse hiç kasvetli tonların olmadığını kaydetmek isterim. Bu, çocukların harika ailelerde, sevgi ve yardımseverlik atmosferinde büyüdüğünü gösteriyor, bunun için ebeveynlerine çok teşekkür ediyorum. Birçok resim doğayı tasvir ediyor; hayvanlar, dağlar, açık gökyüzü, bu da çocukların nükleer santralin çevre için güvenilir ve güvenli olduğunu anladığı anlamına geliyor.

 

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. Genel Müdür Basın Sekreteri Vasiliy Korelskiy: “Çizimlerin hepsi harika. Bütün çocuklar istisnasız yeteneklidir. Her katılımcı, eline kalem alıp kendi düşüncelerini çizerek elinden gelenin en iyisini yapmış. Bizim için her bir resim çok değerli ve ilginç. Önemli olan, her resimde doğaya ve hayvanlara, aile ve arkadaşlara, eve ve memlekete, bilime ve yeni teknolojilere olan sevgi temasının geçmesidir. Eminim ki bu tür yarışmalar ileride de yapılacak. Bu yüzden kazanmak isteyen herkes şimdiden yeni parlak ve ilginç resimlerini yapmaya başlayabilir. Tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.

 

Katılımcıların resimleri, AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin resmi Instagram ve Facebook sayfalarında  #akkuyu, #akkuyunükleer, #Akkuyu23Nisan, #TemizGelecekİçinTemizEnerji ve #AkkuyuResimYarışması etiketleriyle paylaşılacak. Yarışmada ödüle layık görülenlerin tam listesi de AKKUYU NÜKLEER A.Ş.’nin resmi internet sitesi ile Instagram ve Facebook sayfalarında yayınlanacak.

 

AKKUYU NÜKLEER A.Ş. de, kazananları tebrik ederek sanat ve eğitim hayatlarında başarılar diledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Daha yaşanabilir bir dünya için SCHOTT’tan çocuklara 23 Nisan hediyesi

Nitelikli cam konusunda dünyanın önde gelen şirketlerinden SCHOTT, şirket politikalarından biri olan karbon nötr olma yolunda yaptığı çalışmalara bir yenisini daha ekliyor. Çevre farkındalığı oluşturmak için 23 Nisan’da tüm çalışanlarının çocuklarına bitki yetiştirme seti hediye eden SCHOTT, şirket çalışanları için de TEMA Vakfı’na 700 adet fidan bağışladı. 

 

Küresel ısınma, iklim değişikliği, biyosferin tahribat altında olması ve ekosistemin bozulması, üzerinde yaşadığımız gezegenin tehlike altında olduğunun büyük göstergeleri. Çevresel tehditlere dikkat çekmek amacıyla özel bir gün olarak düzenlenen 22 Nisan Dünya Günü de bu konuda bir farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Gezegenimizin korunmasında hem şirketlere hem de bireylere önemli sorumluluklar düşüyor. Teknoloji ve estetiği bir araya getiren SCHOTT bu konuda üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek karbon nötr olma yolunda çalışmalar sürdürüyor. 

 

Şirket Dünya Günü’nün hemen ardından gelen 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda,  çocuklara çevre bilincini aşılamak amacıyla çalışanlarının çocuklarına bitki yetiştirme seti hediye ediyor. Şirket Bolu ve Çerkezköy tesislerindeki tüm çalışanların çocuklarına 770 adet çanta tasarımında bitki seti gönderiyor. Bitki setinin içinde saksı, toprak ve tohum bulunuyor. 

 

Çevre farkındalığı oluşturmak için çalışmalarına çalışanlarının çocuklarından başlayan SCHOTT, gelecek kuşaklara daha yaşanabilir bir dünya bırakmak üzere çalışanları adına da TEMA Vakfı’na fidan bağışında bulunuyor. SCHOTT çalışanları adına yapılan bağış kapsamında Orman Müdürlüğü tarafından ağaçlandırmaya izin verilen Elazığ Karaali Hatıra Ormanı’na 700 adet fidan dikilecek. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Vans, 2030 yılına Temel Materyallerini 100 Yenilenebilir Üreteceğinin Sözünü Veriyor

Orijinal aksiyon sporları markası ve yaratıcı ifadenin savunucusu Vans, 2030 yılına kadar ulaşılması hedeflenen çevresel sürdürülebilirlik ve sorumluluğa yönelik yeni küresel taahhütleri duyurdu. Vans, yenilenebilir ve geri dönüştürülmüş malzemeleri kullanan döngüsel sistemler oluşturma yolunda ilerleyerek israfı azaltmayı ve ürünleri çöpe atmak yerine kullanılmaya devam edilmesini hedefliyor.

 

 

Vans’ın amacı, kişinin gerçek benliğini ifade etmesi anlamına gelen "Off The Wall" ruhunu destekleyerek yaratıcı ifadeyi mümkün kılmaktır. Vans gençlik kültürüne ilham verme sözünün bir parçası olarak, döngüsel ürünlere geçmenin önemini kabul ederek atıkları azaltacak sistemler dizayn ederken, sorumlu tüketim ve üretimi sağlayarak Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma hedeflerine ulaşmasında yardım edecek. 

 

Vans Sürdürülebilirlik Üst Düzey Yöneticisi Kim Matsoukas, "Vans olarak, sürdürülebilirliğin kişisel olarak başladığına ama ancak hep birlikte olduğumuzda başarılabileceğine inanıyoruz," diyor. “Yaratıcı ifadeyi destekleyen Vans olarak gençlik kültürüne bağlı amaca yönelik bir şirketiz. Ürünlerimizin yaşam döngüsünü yeniden dizayn eden ve gelecek nesillere bırakacağımız çevreyi koruyan yeni çözümler aramak için yaratıcılıkla olan bağlılığımızı güçlendiriyoruz. Yapacak çok işimiz olduğunu biliyoruz ama Vans ailemiz, PUR Projet, Terra Genesis ve diğer önde gelen çevre kuruluşlarnın desteğiyle kurduğumuz iş birlikleri ile çevre, topluluklarımız ve gezegenimiz için daha parlak bir gelecek yaratma hedefimizi 2030 yılına kadar gerçekleştirecek olmaktan gurur duyuyoruz."

 

Sürdürülebilirlik hedeflerine 2030 yılına kadar ulaşmayı hedefleyen Vans’in taahhütleri ise şu maddelerden oluyşuyor;

 

Temel malzemeler 100 yenilenebilir, adil kaynaklı, geri dönüştürülmüş veya geri dönüştürülebilir olması

 

2030'a kadar, kauçuk, pamuk, deri ve polyester dahil olmak üzere, Vans’in temel malzemelerinin tamamı sorumlu bir şekilde tedarik edilmiş, yenilenebilir veya geri dönüştürülebilir olacak. Ek olarak şirket aşağıdaki adımları takip ederek 43 oranında karbon azaltma taahhüdünde bulunuyor:

 

• Temel malzemelerin çevreye etkisini 2025'e kadar 35 azaltmak

• 2025 yılına kadar kullanılan polyesterin 50’si geri dönüştürülmüş olması

• 2025 yılına kadar kullanılan pamuğun tamamının sürdürülebilir şekilde yetiştirilmiş olması

 

Karbon Kullanımında 30 Azaltma

 

2030'a kadar Vans, marka malzemelerinin 85'ini yenilenebilir, geri dönüştürülebilir ve sorumlu bir şekilde üretmeyi hedefliyor. Tedarik zincirinde yenilenebilir enerjiyi uygulamak, geri dönüştürülmüş ve sorumlu bir şekilde tedarik edilen malzemelere geçiş yapmak gibi programlar Vans’in 2017 yılındaki karbon emisyon seviyesinden 30 azalma hedefine ulaşmasına yardımcı olmaktadır. Diğer hedefler arasında ise şunlar var:

 

• Kauçuk, pamuk ve deri üreten çiftlik ve çiftliklerde yenilenebilir tarım uygulamalarının planı ve ölçeklendirilmesi ve ardından bu malzemelerin ürünlerde kullanılması

• Geleneksel petrol bazlı sentetik malzemelerden daha düşük karbon ayak izine sahip biyolojik temelli alternatifler keşfetmek

• Ayakkabı, giyim ve aksesuarlarımızda kullanılan işlenmemiş polyesterin geri dönüştürülmüş kaynaklara dönüştürülmesi

 

Tüm Tek Kullanımlık Plastik Ambalajlardan Kurtulmak

 

2025 yılına kadar Vans, tüm tek kullanımlık plastik ambalajları kullanımını kaldırmayı ve iş modelinin her noktasında atıkları azaltmayı taahhüt ediyor. Bu kapsamda  2021 sonu itibariyle perakende alanlarımızda plastik poşet bulunmaması sağlanacak. Aynı zamanda kalan ambalaj en aza indirilecek, sürdürülebilir kaynaklardan elde edilecek ve geri dönüştürülebilirlik için tasarlanacaktır.

 

2025 Yılına Kadar 100 Yenilenebilir Enerji

 

Vans, sahip olduğu ve işlettiği tüm tesisleri 2025 yılına kadar 100 yenilenebilir enerjiyle çalıştırabilmek için çalışıyor. 2017’de b
u süreci genel merkezinde 1 MW'lık bir güneş enerjisi dizisi kurarak başlatan şirket, dünyadaki binalardaki sürdürülebilirlik için en yüksek standartlardan biri olan LEED platin sertifikası aldı. Bu misyon, genel merkezin ötesine uzanarak sahip olunan ve işletilen tüm tesislerin 2025 yılına kadar dönüştürülmesini amaçlıyor. 

 

Vans, döngüsel üretim yaratma söz konusu olduğunda çalışanlar ve ortaklardan sporculara, elçilerden tüketicilere kadar tüm Vans Ailesi ile kolektif bir çaba ile hareket ediyor. Yenilenebilir kauçuk üreten Terra Genesis ve pamuk tedarik eden Indigo Ag gibi ortaklar, sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmak için Vans ile daha yakın çalışmayı dört gözle bekliyor.

 

Vans daha iyi ve daha sorumluluk sahibi bir geleceğe doğru ilerlerken, tüketiciler Vans'ın küresel sürdürülebilirlik vizyonunu takip etmek ve Vans'ın çevreyi koruma taahhüdünü ile ilgili marka girişimleri hakkında daha fazla bilgi edinmek için vans.eu/sustainability adresini ziyaret edebilirler. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sürdürülebilir İş Ödülleri 2021 için Başvurular Başladı

Büyük ölçekli, KOBİ, Startup ve Belediyelerin başvurabildiği ödüller, alanında uzman akademisyenler ve lider isimlerden oluşan 50 kişilik seçkin jüri tarafından değerlendirilecek.

Tüm dünyayı etkisi altına alan pandemi ile birlikte her alanda önemli değişimlere tanık olunan şu dönemde, sürdürülebilirlik ekseninde iş modellerinin yeniden tanımlanacağı kaçınılmaz gerçeğini bir kez daha açıkça ortaya koymuştur. Tüm sektörlerde sürdürülebilir iş modellerine yönelik çalışmalarıyla örnek teşkil eden kurumlara açık olan ‘Sürdürülebilir İş Ödülleri’, Türkiye’de sürdürülebilirlik dönüşümünü hedefleyen, ortak geleceğimize sahip çıkan birçok yenilikçi projenin ortaya çıkmasına ilham ve yön vermeyi amaçlıyor.

Geçmişten bugüne Türkiye’de 115’in üzerinde proje ödüllendirildi

Sosyal, ekonomik ve çevresel konularda önemli etkiler yaratan başarılı modelleri ve projeleri ödüllendiren platformda, geride kalan 7 yılda 115’in üzerinde proje ödüllendirildi. Büyük Ölçekli firmaların yanı sıra KOBİ, Startup ve Belediyelerin de katılabildiği ödüller için 1 Nisan’da başlayan ve dijital dönüşüm esas alınarak online sistem üzerinden gerçekleşen başvuru süreci, 15 Haziran’a kadar devam edecek. Başvurular için detaylar, https://surdurulebilirisodulleri.com/ sitesi aracılığıyla takip edilebiliyor. 

Döngüsel Plastik Yönetimi yeni kategori, Covid-19 Sosyal Etki ve İşbirliği çalışmaları için 2 ek kategori!

Enerji Yönetimi, Atık Yönetimi, Su Yönetimi, Sürdürülebilir İş Raporlaması, Karbon Yönetimi, Döngüsel Plastik Yönetimi, Sürdürülebilir İnovasyon, Sosyal Etki, Çeşitlilik ve Kapsayıcılık, İşbirliği, Sürdürülebilirlik İletişimi, Tedarik Zinciri Yönetimi, Kadının Güçlendirilmesi, Çalışan Katılımı, Startup ve yeni eklenen Döngüsel Plastik Yönetimi olarak toplam 15 kategoride başvuru yapılabilecek ödüllerde ayrıca yine bu yıl da Covid-19 dönemine özel 2 ek kategori de yer alıyor. Bu dönemde Sosyal Etki ve İşbirliği çalışmaları yapan ve değişimi yöneten markalara başvuru çağrısı yapılıyor! Alanında uzman akademisyenlerden ve lider isimlerden oluşan seçkin jüri üyeleri tarafından yapılacak değerlendirmenin ardından kazananlar ödül töreninde açıklanacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı