Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi tarafından Ocak ayında canlı olarak düzenlenen Söz Yetenekte Bilgi Yarışması’nın 10 kazananı, Mersin’de inşası devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) sahasında teknik geziye katıldı. Kocaeli, Sakarya, Denizli, Elazığ, Kahramanmaraş ve Ankara başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok ilinden gelen katılımcılar, Akkuyu NGS sahasını görme fırsatı buldu.

“Söz Yetenekte” projesi kapsamında düzenlenen yarışmanın kazananları, sahada ilk olarak COVID-19 testine tabi tutuldu. Katılımcılar, negatif test sonuçlarının alınmasının ardından kendileri için düzenlenen oryantasyona katılmak üzere ofis binasına davet edildi. AKKUYU NÜKLEER A.Ş. uzmanları, burada misafirlerine inşaat sahasında uygulanan davranış kurallarının yanı sıra, iş sağlığı ve güvenliği konusunda uyulması gereken kurallara dair ayrıntılı bilgi verdi. 

Katılımcılar, oryantasyonun ardından NGS Müdürlüğünden bir temsilci eşliğinde otobüslere binerek, Türkiye'nin ilk nükleer santralinin şantiyesini gezdi. “Söz Yetenekte” kazananları, nükleer santral için malzeme ve büyük boyutlu ekipmanlarla yüklü gemilerin geldiği “Doğu” deniz kargo terminalinin yanı sıra, derin su soğutma suyu tahliye sisteminin çapı 2 ila 3 metre arasında değişen devasa boruları için kurulan geçici depolama alanını ziyaret etti. Katılımcılar ayrıca deniz seviyesinden 200 metre yükseklikte bulunan seyir terasını da ziyaret ederek, inşaat alanını kuşbakışı izleme fırsatı buldu. Gezinin ardından İletişim Müdürlüğü çalışanları misafirlerine "Nükleer Enerji ve Akkuyu NGS Projesi" konulu bir sunum yaparak, çağdaş nükleer santrallerin çalışma prensipleri ve güvenlik sistemleri hakkında bilgi verdi.

Katılımcılar, düzenlenen teknik gezinin ardından ziyaretle ilgili izlenimlerinin yanında, Akkuyu NGS projesi ve nükleer enerji ile ilgili görüşlerini de paylaştı. 

Kocaeli Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencisi Furkan Uzungüngör, NGS sahasındaki gezide kendisini en çok etkileyen şeyin projede istihdam edilen insan sayısının fazlalığı ve 4 üniteden 3’ünde aynı anda çalışmaların sürmesi olduğunu belirtti. Uzungüngör, “Ülkemizin çok yakında geleceğin enerjisi olan nükleer enerjiyi kullanmaya başlayacağını kendi gözlerimle gördüm! Bu proje, çevrenin korunmasına yönelik nükleer enerjinin aynı zamanda kömür ve doğal gazla karşılaştırıldığında artan elektrik talebi sorununa da çok daha iyi bir çözüm olduğunu açık bir şekilde teyit ediyor. Gelecekte ülkemizde daha çok NGS görmeyi isterim” diye konuştu. 

Kahramanmaraş, Sütçü İmam Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü öğrencisi Halil İbrahim Dilik de, “Farklı ülkelerden çok sayıda insanın çalıştığı bir nükleer santralin inşaat sahasında teknik geziye katılma fırsatım olduğu için çok mutluyum. Gezi sırasında nükleer enerji ile ilgili tüm sorularımın cevaplarını aldım. Ben inşaat mühendisliği öğrencisiyim, bu nedenle bu kadar büyük bir inşaat projesini kendi gözlerimle görmek benim için eşsiz bir deneyim oldu. Bu geziden sonra kendime yeni bir hedef koyarak, profesyonel kariyerimi Türkiye için önemli olan büyük bir projeye adamaya karar verdim” ifadelerini kullandı. 

Ankara Bilkent Üniversitesi Kamu Yönetim ve Siyaset Bilimi Bölümü öğrencisi Atakan Has ise, geziyle ilgili olarak şunları söyledi: “Hem benim için, hem de diğer katılımcılar için bu gezi eşsiz bir deneyimdi. Çok az kişi bir nükleer santrali ziyaret etme şansı bulabilir.  İnşaatın büyüklüğüne hayran kaldım! Türkiye’nin parlak geleceğine inanıyorum, ve Akkuyu NGS Projesi bu inancımı artırdı. Akkuyu NGS enerji konusunda bağımsız olmamıza birçok yönden yardımcı olacaktır. Buraya gelmeden önce nükleer enerjinin çevre dostu bir enerji kaynağı olduğunu bilmiyordum.   Karbon içeren yakıtların yanmasının doğaya ne gibi zararlar verdiğini kendi deneyimlerimden bilirim. Ama nükleer santrallerin karbon emisyonuna neden olmadığını ve bu sayede doğa için bir tehdit oluşturmadıklarını öğrenmiş oldum. Akkuyu NGS Projesi’nin tüm bu özellikleriyle tarihe geçeceğine ve hem Türkiye’ye, hem de tüm dünyaya örmek olacağına inanıyorum.”

Katılımcıların Akkuyu NGS sahasına yaptıkları ziyaret, pandemi önlemleri çerçevesinde gerçekleştirildi. 

Cumhurbaşkanlığı İnsan Kaynakları Ofisi tarafından yürütülen “Söz Yetenekte” programın canlı yayını 22 Ocak 2021 tarihinde Akkuyu NGS şantiyesinde gerçekleştirilmişti. Yayın, Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın resmi YouTube kanalının yanı sıra, Twitter ve Periscope ile, projenin resmi kanalı ytnk.tv üzerinden de verilmişti. Sunuculuğunu ünlü televizyon programcılarından biri olan Oylum Talu’nun üstlendiği yayının son bölümünde, izleyiciler 5 sorudan oluşan bir bilgi yarışmasına davet edilmişti. Bilgi yarışmasında sorulan sorulara doğru cevap veren ilk 10 izleyici, Akkuyu NGS inşaat sahasında düzenlenecek teknik geziye katılma şansını kazanmıştı. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sektörün öncü iki Fransız markası Motul ve Peugeot Motocycles, Motul yağlarının kullanımı için dünya genelinde geçerli özel bir anlaşma imzaladı. Anlaşmaya göre Peugeot markalı motosikletler, ilk dolumlar ve servis dolumları için motor, şanzıman ve dişli yağlarının yanı sıra fren hidroliği olarak Motul ürünleri kullanacak.

 Bir motosiklet kullanıcısı için trafiğin içinden hızla geçmekten daha keyif verici çok az şey vardır. Motosiklet sahipleri yağmur çamur demeden tüm dünyada bu keyfi yaşamak için Peugeot markasının motosikletlerine güveniyor. Ancak dur-kalk trafiği ve hava durumu koşulları motosikletler için zorlayıcı olabiliyor. Bu nedenle, dünyanın en eski motosiklet üreticilerinden biri olan Peugeot Motocycles, resmi yağ tedarikçisi olarak Motul ile ortaklık yapmayı seçti. 

 Bu iki marka arasındaki iş birliği kapsamında, Peugeot Motocycles'ın Fransa ve Çin'deki üretim tesislerinde üretilen tüm yeni motosikletlerde Motul'ün kalitesi kanıtlanmış motor yağlarının yanı sıra şanzıman, dişli ve fren sıvıları, dolum sıvıları olarak kullanılacak. 

 Peugeot motosikletleri, bu kapsamlı anlaşmanın ardından dur-kalk sürüş için tasarlanmış ve performansı en üst düzeye çıkarırken emisyonları düşürmek adına en son yenilikleri içeren iki ve dört zamanlı Motul motor yağları ile satışa sunulacak.

 Ortaklığı duyuran Motul’ün İş Geliştirmeden Sorumlu Genel Müdürü Olivier Montange şunları söyledi: “Gerek şehir içinde gerek kırsalda onlarca yıldır insanlara özgürlük getiren bir marka olan Peugeot Motocycles ile ortaklık yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Peugeot, aynı miras, yenilik, teknoloji ve kalite değerlerini bizimle paylaşan bir marka. Verimlilik ve gelişim için, pazar lideri bir motosiklet markası ile işbirliği yapmak gerçekten heyecan verici bir fırsat.” 

 Peugeot Motocycles Satış, Pazarlama ve İletişim Direktörü Matthieu Brinon şunları ekledi: “Peugeot Motocycles'ta kentsel mobilite inovasyonunda uzun ve zengin bir geçmişe sahibiz. Ürünlerimiz özgürlük ve sürüş hissi için tasarlandı. Ancak şehir içi sürüşün motosikletler için zorlu olabileceğini biliyoruz, bu nedenle müşterilerimizin beklediği performans ve güvenilirliği sağlamamıza yardımcı olabilecek, aynı zamanda mirasımızı, vizyonumuzu ve yenilik tutkumuzu paylaşan bir ortak istedik.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sürdürülebilir bir dünya için tükettiği elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiğini belgelemek üzere harekete geçen Fetih Tekstil, CK Enerji’ye başvurarak Uluslararası Yenilenebilir Enerji Sertifikası (I-REC) aldı.

Dünya genelinde her geçen gün sürdürülebilirliğin önemi artarken enerjide de “yenilenebilir kaynaklar” öne çıkıyor. Doğa dostu bir şirket olarak tükettiği elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlandığını belgelemek üzere harekete geçen, ünlü hazır giyim markası LC Waikiki’nin iştiraklerinden Türkiye’nin tekstil devi Fetih Tekstil, CK Enerji’ye başvurarak temiz enerji kullanımına geçti. Enerji tüketimini uluslararası yenilenebilir enerji sertifikası (I-REC) ile sertifikalandırdı.

Merkezi İstanbul’da bulunan ve dünya genelinde pek çok ülkeye ihracat yapan Fetih Tekstil, I-REC ile çevresel sürdürülebilirlik politikalarına da destek vermiş oldu. CK Enerji Ticari Satış ve Fiyatlama Müdürü Gürkan Sarıgül, “Fetih Tekstil attığı bu adımla gelişmiş ülkelerle yaptığı ticaret ve işbirliklerinde önemli bir avantaj da sağladı. Elektrik tüketiminin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretilen elektrik olacağını taahhüt eden firmalar, gelişmiş ülkelere ihracat imkanlarını artırıyor, uluslararası finansal kuruluşlardan çok daha kolay ve daha düşük maliyetli kredi alabilme imkânına sahip oluyor. CK Enerji olarak uluslararası kabul gören I-REC sertifikalarını tüketicilere temin ederek kurumların çevresel sürdürülebilirlik politikalarına destek veriyoruz” dedi.

Fetih Tekstil Kurumsal ve Sürdürülebilir Tedarik Zinciri Yöneticisi Tahire Akgündoğdu ise “Fetih Tekstil olarak 17 maddeden oluşan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusundaki kurumsal ve tedarik zinciri sürdürülebilirliği hedeflerimiz ile erişilebilir ve temiz enerji açısından önemli bir adım attık. Küreselleşen iklim krizini daha çok hissettiğimiz bu günlerde, I-REC sertifikalı temiz enerji kullanarak çevresel sürdürülebilirlik amaçlarına katkıda bulunduğumuza inanıyoruz. Kurumsal politikamızda, doğaya karşı bilinçli üretim ve sorumlu tüketim anlayışı yatıyor. Bunlara ek olarak işbirliği içinde olduğumuz her şirkete karşı hesap verilebilirlik bakış açısı ile hareket ediyoruz. Tüm bunlar doğrultusunda, I-REC ile temiz enerji kaynağımızın nereden geldiğini ve enerjimizi nereye kullandığımızı izlenebilirlik ve hesap verilebilirlik bağlamında tüm kamuoyu ile paylaşabilmekten onur ve mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.

HER 1 MWH ELEKTRİK KARŞILIĞINDA SERTİFİKA OLUŞTURULUYOR

Yenilenebilir Enerji Sertifikaları, gelişmiş ülkelerde yenilenebilir enerji yatırımlarını ve tüketimini yaygınlaştırmak amacı ile sıkça kullanılan bir sistem. Üretilen her birim elektriğin, kaynağından başlayarak takip edilmesini ve nihai tüketiciye kadar izlenebilmesini sağlayan bu sistem sayesinde tüketicilerin bilinçli ve güvenilir bir seçim yapmasına katkı sağlanıyor.

RECs International tarafından geliştirilen I-REC (Yenilebilir Enerjisi Sertifikası), elektriğin yenilenebilir enerji kaynaklarından üretildiğini belgeleyen uluslararası sertifikasyon sistemini ifade ediyor. Güneş, rüzgâr, hidroelektrik, jeotermal ve biokütle gibi yenilenebilir enerji tesislerinde üretilen her 1 MWh elektrik karşılığında bir sertifika oluşturuluyor.

I-REC sahibi olmak için belirli gereklilikleri yerine getiren üretim tesisleri, I-REC tarafından oluşturulan veri tabanına kaydolarak üretimlerine karşılık gelen yenilenebilir enerji sertifikalarını elde ederken elektrik üretim veya satış şirketleri de bu sertifikaları elektrikten ayrı olarak satma hakkına sahip olabiliyor. Yıllık tüketimi 1.200 kWh ve üzerinde olan serbest tüketiciler, I-REC sertifikası için başvuru yapabiliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Rönesans Eğitim Vakfı’nın başlattığı eğitim projelerinin son adresi Ankara oldu. Vakfın 9. eseri olma değeri taşıyan Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi, bölgenin eğitim kalitesine katkı sağlamayı ve geleceğe ışık tutmayı hedefliyor. Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Ankara Valiliği ile imzalanan protokol çerçevesinde Rönesans tarafından inşa edilecek lisenin, eğitime 2023 yılında başlaması planlanıyor.

Rönesans Holding bünyesinde sosyal sorumluluk projeleri yürütmeye devam eden Rönesans Eğitim Vakfı, Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi projesi ile eğitim projelerine bir yenisini daha ekliyor. Kurulduğu günden bu yana eğitim projelerini odağında tutan vakıf, Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi’ nin temellerini attı. 

Faaliyete geçirdiği sosyal projeler ve kalıcı eserler ile Türkiye’ye değer katmaya devam eden Rönesans, 19.900 metrekare arsa üzerinde yer alacak Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi kampüsü içerisindeki öğrenci çalışma alanlarından, sosyal ve sportif alanlara kadar her detayı farklılık yaratacak şekilde tasarlıyor. ‘Sürdürülebilirlik’ anlayışı önemsenerek projelendirilen okul kampüsünde 24 derslikli okul binası, 240 kişilik kapalı spor salonu ve 200 yataklı öğrenci pansiyonu bulunuyor. Geniş kampüste aynı zamanda laboratuvarlar, atölyeler, açık ve kapalı sosyal ve sportif alanlar da yer alacak.

Rönesans Eğitim Vakfı, başta eğitim olmak üzere pek çok alanda faaliyetlerini sürdürerek; sosyal sorumluluk projeleri, kalıcı eserleri ve lisans öğrencilerine yönelik yürüttüğü burs ve kişisel gelişim programları ile geleceğe katkı sunuyor.

Ankara Erman Ilıcak Fen Lisesi; İstanbul, Ankara, Yozgat, Kahramanmaraş, Amasya, Malatya ve Bursa’da anaokulu, ortaokul, lise, fen lisesi ve meslek yüksekokullarının yanı sıra kütüphane ve hastane gibi kalıcı eserleri bulunan Rönesans Eğitim Vakfı’nın 9. eseri olma değeri taşıyor.  Okulun kapılarının, 2023 yılında öğrencilerine açılması planlanıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İstinye Üniversitesi iş dünyasının tam kalbinde yer alan Vadi Kampüsü ile büyüyor. Taşıyıcı sektörlere ait önemli markaların yer aldığı Vadi İstanbul bölgesinde konuşlanan kampüs, alternatifli ulaşım yollarına yakın merkezi konumuyla dikkat çekiyor. Modern eğitim binasıyla üniversite algısına yeni bir soluk getiren Vadi Kampüsü, sosyal bilimler ve idari disiplinleri içeren bölümlerde eğitim alan öğrenciler için ciddi avantajlara sahip. 

İstinye Üniversitesi (İSÜ) yeni yerleşkesi Vadi Kampüs ile büyümeye devam ediyor. Yeni eklenen fakültelerle birlikte öğrenim sunduğu alanları genişleterek, yerleşkelerini de buna bağlı olarak büyüten üniversitenin Vadi İstanbul’da yer alan kampüsünde; Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık, Mühendislik ve Doğa Bilimleri, İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler ve İletişim Fakülteleri yer alıyor.

Atölyeler ve araştırma alanlarıyla Vadi İstanbul’da

Özellikle tıp, sağlık, bilişim, dijital dönüşüm ve yapay zekâ alanlarındaki araştırma yatırımları ve çalışmalarıyla adından söz ettiren İstinye Üniversitesi’nin yeni kampüsünde farklı fakültelerin kullanabilecekleri atölye ve laboratuvarlar da bulunuyor. İletişim Fakültesi için İSÜ Stüdyo, Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi için tasarım ve mimarlık atölyeleri ile gastronomi ve mutfak sanatları mutfağının yer aldığı kampüste; tüm mühendislik bölümlerindeki öğrenci ve öğretim üyelerinin çalışmalar yapabileceği uygulama sınıfları, robotik ve endüstriyel sistemlerin kurulduğu ortak eğitim ve araştırma alanları bulunuyor.

Birçok farklı noktadan servis desteği 

Kampüsün, merkezi ve şehir içi ulaşım alternatifli olan bölgede yer alması İstanbul’un farklı noktalarından gelecekler için de avantaj sağlıyor. Metro ile konforlu bir ulaşım güzergâhına sahip olan yeni kampüse birçok farklı noktadan servis desteği de sağlanıyor. Öğrenciler ve akademisyenler toplu taşımanın yanı sıra dilerlerse bu servislerle de kampüse rahatlıkla ulaşabiliyorlar.

“Öğrencilerimiz için büyük bir avantaj olacak”

Vadi İstanbul Kampüsü’nün bulunduğu bölge dolayısıyla öğrenciler için de büyük bir avantaj olacağını belirten İstinye Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erdal Karaöz, şunları söylüyor:

“İş dünyasının, taşıyıcı sektörlerin ve önemli markaların yer aldığı bölgede konuşlanan Vadi İstanbul Kampüsümüz, sosyal bilimler ve idari disiplinler bölümlerinde eğitim alan öğrencilerimiz için büyük bir avantaj olacak. Çağımızın bilgisini üretme hedefiyle giderek büyüyen eğitim alt yapımız, ARGE merkezlerimiz ve nitelikli akademisyen kadromuzu çok daha etkin kılma adına yerleşkelerimizi de büyütüyoruz. Çalışmalarımıza katkı sunan atölye, stüdyo ve laboratuvarlarımıza yenilerini ekleyerek bu iddiamızı sürdürmek hedefindeyiz. Üniversitemizin hedefleri arasında geleceğin yetkin, yaratıcı ve ileri görüşlü bireylerini bünyesinde yetiştirerek toplumun sosyal, kültürel, ekonomik, bilimsel ve teknolojik gelişiminde önemli bir rol oynamak ve insanlığın ilerlemesine katkıda bulunmak da yer alıyor. Üniversitemizi hedefimize katkı sunan ve bu hedefe her geçen gün daha da yaklaştıran çalışmalar yapmaya devam edeceğiz. Vadi İstanbul Kampüsümüzün tüm İSÜ ailesine ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir ilçe Belediyesinin Sadece Öz Kaynaklarını Kullanarak Gerçekleştirdiği En Büyük Kentsel Dönüşüm Projesinde Anahtarlar Teslim Edildi. Üsküdar’da Türkiye’ye örnek kentsel dönüşüm projesi Erguvan Evleri’nde 336 daire hak sahibi dairelerine kavuştu. Üsküdar Belediyesi 250 milyon lira değerindeki projeyi tamamen kendi öz kaynaklarıyla gerçekleştirdi.

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen:  “Üsküdar’da artık imar sorunu diye bir sorun yok. Kentsel dönüşüm çalışmalarımıza büyük bir hızla devam ediyoruz. Kirazlıtepe'de Çevre bakanlığı ile yürüttüğümüz projemiz var. Orada Ağustos sonunda 504 daire 47 iş yerinin teslimini yapacağız. Yine Kirazlıtepe'de toplamda 1900 konutun 147 işyerinin de dönüşüm ve inşaat çalışmaları devam ediyor. Önümüzdeki aylarda Sultanmurat Mahallesinde 800 konutluk bir kentsel dönüşüm projemizi hayata geçiriyoruz. İnşallah 2023'ün sonunda orada da anahtar teslim törenimizi yapacağız. Tüm Üsküdarlı hemşehrilerimize çağrıda bulunuyorum: Ya parsellerinizde üçte iki çoğunluğu sağlayın gelin inşaatlarınızı biz yapalım ya da yüzde 51'lik çoğunluğu sağlayın parsellerinizi küçültelim. Biz ne söz vermiş isek bilin ki sonuna kadar arkasındayız. “

Üsküdar’da “Büyük Dönüşüm” sloganıyla hız kesmeden yürütülen ve depreme dayanıksız binaların yıkımıyla gerçekleştirilen kentsel dönüşüm çalışmaları, meyvelerini vermeye başladı. Üsküdar Belediyesi tarafından başlatılan kentsel dönüşüm seferberliği ile Mehmet Akif Ersoy Mahallesi’nde geliştirilen ve kısa sürede tamamlanan Erguvan Evleri projesinde mutlu sona ulaşıldı.  Üsküdar Belediyesi, 250 milyon TL yatırım bedeliyle 336 daireden oluşan, içerisinde havuz, kapalı otopark, fitness salonu, çocuk oyun alanları bulunan projeyi söz verdiği tarihte tamamlayarak kat maliklerine teslim etti. Üsküdar Mehmet Akif Ersoy Mahallesi Güzeltepe’de kentsel dönüşüm projesi olarak hayata geçirilen Erguvan evleri anahtar teslim törenine Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, Üsküdar Belediyesi Başkan Yardımcıları ile daire hak sahipleri ve çok sayıda semt sakini katıldı. 

Anahtar teslim töreninde konuşan Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen ilçedeki kentsel dönüşüm faaliyetlerinin büyük bir hızlı devam ettiğini bazı projelerde de sona gelindiğini söyledi. Erguvan Evleri projesine başlamadan önceki sıkıntılara değinen Türkmen, bugün çok özel bir gün yaşadıklarını ifade etti.  “Temel atmadan önce burada yaşayan vatandaşlarımızla yaptığımız toplantıları daha dün gibi hatırlıyorum. Dedim ki burayı bir ay içersinde boşaltıyorsunuz biz burayı yıkıyoruz yeniden yapıyoruz ve depreme dayanıklı sağlıklı, huzurlu bir apartman ve dairelerde yaşamınızı sürdürmek üzere beslemeyi çekiyoruz. Bunu söylediğimde buradaki hemşehrilerim önce inanmadılar. Dediler ki başkanım mümkün değil bize sizden önce de defalarca bu sözü verenler oldu. Başkanım bizi buradan atacaksınız sonra bizlere evlere vermeyeceksiniz. Ne kadar anlatsak da ne kadar sizi mağdur etmeyeceğiz desek de bu süreç kolay olmadı. Taşınmak için süre istediniz verdik, kira yardımı yaptık. Sağ olsunlar buradaki hemşehrilerimiz bizlere güvendiler, bizleri yormadılar sözümüze itibar ettiler. Biz de tapularını devreden vatandaşlarımıza hak edişleri dahilinde daire vereceğimize söz verdik. Hatta dedik ki önce biz size dairenizi vereceğiz sonra bize tapularınızı devredeceksiniz. Ve şimdi verdiğimiz sözü tutarak 2021 yılının ilk yarısı bitmeden 30 Haziran günü dairelerinizi teslim ediyoruz. 30 Haziran bu yüzden boşuna tercih edilmiş bir takvim değil hayırlı uğurlu olsun. Bu proje için yüklenici firmamız, bütün belediye çalışanlarımız yönetilicilerimiz hepimiz geceli gündüzlü seferber olduk.”

Kentsel dönüşüm projesi olarak Erguvan Evleri’nin Türkiye’ye örnek olacağını söyleyen Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, proje hakkında bilgi verdi.

“Her şeyi ile Türkiye'ye örnek olacak bir proje bu. Üsküdar belediyesi olarak son yıllarda yaptığımız projeler gerçekten dillere destan. Üsküdar ve İstanbul sınırlarını aşan projeleri gerçekleştirmeyi nasip eden Allaha hamd ediyorum. Bugün burada 336 tane daireyi hak sahiplerini teslim ediyoruz. Anahtarlarını veriyoruz. Birazdan evlerinin kapılarını açtıklarında içeride her şey hazır..  Eşyalarıyla gelecekler lambalarını yakacaklar ve hemen komşularıyla akşam çaylarında sabah kahvaltılarında buluşacaklar. Böyle bir imkan ve düzen burada hazırlandı. Onlara bu güzel evlerinde sağlıklı huzurlu mutlu bir yaşam diliyorum. Bir ilçe belediyesi ölçeğinde kendi öz kaynaklarıyla bu projeyi tamamlamak için hiç bir kurumdan kredi ya da borçlanma yapmadık. Tamamen öz kaynaklarımızla bu projeyi tamamladık. Bu projenin maliyeti 200 milyon liranın üzerinde. bugün bu işi yapmaya kalksak 400 milyon lira bu işin maliyeti var. Burada 336 daire yaklaşık 70 bin metrekarelik inşaat yaptık. 450 araçlık otoparkımız var. Kapalı spor salonu fitness, plates yüzme havuzu çocuk oyun alanları var. İstanbul'un en özel lokasyonunda Erguvan Evleri projemizi tamamladık sevgili hemşehrilerimize hediye ediyoruz hayırlı, uğurlu olsun. “

Üsküdar’ın imar planı sorunu olmadığını vurgulayan Hilmi Türkmen, kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili bilgi verdi:

“İstanbul'da imar planları konusunda en özel ilçeyiz. Tartışmamız kentsel dönüşümün en hareketli olduğu ilçe Üsküdar’dır. Bize soruyorlar başkanım imar planları ne olacak? Bizim kentsel dönüşüm işi ne olacak. Bakın Üsküdar’da imar planı sorunu yoktur. Biz bu sorunu 2016 yılında tamamladık. İşte bu binalar bu imar planının sonucudur. Eski imar planı iki kattı. Şimdi gördüğünüz gibi altı katlı binalar yaptık. Bu imarın aynısı bütün boğaz bölgemizde var. Buralarda artık imar sorunu diye bir sorun yoktur. Kirazlıtepe'de biliyorsunuz Çevre Bakanlığı ile yürüttüğümüz projemiz var. Orada da ağustos sonunda 504 daire 47 iş yerinin teslimini yapacağız. Yine Kirazlıtepe'de toplamda 1900 konutun 147 işyerinin de dönüşüm ve inşaat çalışmaları devim ediyor. Görüyorsunuz imarla ilgili bir sorunumuz yok. Sorunumuz tapularımız hisseli. Arsalarımız ne yazık ki hisseli parseller. Biz bugün burada bu projeyi tamamlamış isek en büyük avantajımız tapuların belediyenin üzerine olmasıydı. Yani mülkiyet sorunumuzun olmamasıydı.  Şimdi önümüzdeki aylarda sultan murat da başlıyoruz. Sultanmurat’ta da 800 konutluk bir kentsel dönüşüm projemizi hayata geçiriyoruz. Ve inşallah 2023'ün sonunda orada da aynen böyle bir teslim töreni yapacağız. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. “

Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, kentsel dönüşüme girmeyi düşünün tüm Üsküdarlılara çağrıda bulundu:

“Hisseli parsel sahibi vatandaşlarımıza buradan bir çağrıda bulunuyorum. Ya parsellerinizde üçte iki çoğunluğu sağlayan gelin inşaatlarınızı yapalım ya da yüzde 51'lik çoğunluğu sağlayın parsellerinizi küçültelim. Biz ne söz vermiş isek bilin ki sonuna kadar arkasındayız. Şu anda Mehmet Akif Ersoy Mahallemizde, Yavuztürk Mahallemizde Kandilli’de Küplüce’de Güzeltepe’de toplan 12 ayrı parselde Üsküdar Belediyesi olarak kentsel dönüşüm proje çalışmalarımız devam ediyor. Yakında Mehmet Akif Ersoy ve Yavuztürk mahallelerinde kentsel dönüşüm projelerine başlayacağımız müjdesini de buradan veriyorum. Sırf bu yüzden Üsküdar belediyemizin bir şirketiyle sizin bu dönüşüm taleplerinize cevap verebilme adına resmen müteahhitliğe soyunduk. Ama her hangi bir kar amacımız yok. Herhangi bir ticari kaygımız yok tamamen buraları dönüştürelim vatandaşlarımız depreme dayanıklı güzel evlerde otursunlar diye bu dönüşümleri başlatıyoruz. Birtakım yalan yanlış sözlere asla itibar etmeyin. Ne dediysek ne söz verdiysek sonuna kadar arkasındayız. Biz eser siyasetini hizmet siyasetini proje siyasetini benimsemiş bir partinin, bir davanın mensuplarıyız. Kimileri konuşur kimileri hizmet üretir. İşte hizmet işte proje.. Ben buradan bütün hemşehrilerimizi bu dönüşüm yolculuğuna davet ediyorum. Bir araya gelip anlaşacaksınız. Değerli dostlar deprem gerçeği var. Allah muhafaza deprem her an gelip kapımızı çalabilir. Çocuk sayısına göre daire istiyorlar bizden böyle bir imar yok. Böyle bir kentsel dönüşüm yok. Bu şehrin gerçekleri var. Bu imara göre hemşehriler olarak bir araya geleceksiniz anlaşacaksınız, biz de inşaatınızı yapacağız. Bugün burada bir kentsel dönüşümden ziyade bir kentsel dönüşümü de gerçekleştiriyoruz. 30-40 yıldır süren bir kangreni çözmüş olmanın huzurunu yaşıyoruz. “

Konuşmaların ardından 336 dairenin anahtarları hak sahiplerine tek tek teslim edildi. Üsküdar Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek ve Üsküdar Belediye Başkanı Hilmi Türkmen, 1. Sınıfı malzemelerle son derece lüks şekilde inşa edilen projedeki daireleri vatandaşlarla birlikte gezdiler.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İhtiyaç fazlası gıda tüketimi, aşırı tüketime ya da gıda israfına yol açıyor. Özellikle israfa en çok yol açan etkenin aşırı ekmek tüketimi olduğunu vurgulayan uzmanlar, artan ekmeklerin galeta unu, köfte harcı ve çorbalar içinde tüketilmek üzere değerlendirilebileceğini ifade ediyor. Uzmanlar, yemek israfını önlemek için de öncelikli olarak market alışverişlerinde hazırlanan listelere bağlı kalınması ve yemek servislerinin küçük porsiyonlarla yapılması gibi uygulaması son derece basit püf noktaları paylaşıyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi’nden Diyetisyen Özden Örkçü, ekmek israfına dikkat çekti ve evde israfı önleyecek püf noktalarını paylaştı.

İhtiyaç fazlası tüketim gıda israfına yol açıyor

İhtiyaç fazlası gıda tüketiminin beraberinde aşırı tüketime ya da gıda israfına yol açtığını vurgulayan Özden Örkçü, “Süt ve süt ürünleri, bakliyat, et ve et ürünleri, sebze ve meyve gibi gıda ürünlerinin aşırı miktarda tüketimi gıda israfı olarak değerlendirilse de aşırı ekmek tüketiminin israfa en çok konu olan gıda olduğu biliniyor. Gıdanın aşırı tüketimi anlamında kullanılan gıda israfı, en temel anlamı ile gıda savurganlığı olarak da değerlendiriliyor. Gıda israfında temel protein, karbonhidrat ve enerji gereksinimini karşıladığından dolayı ilk akla gelen ekmek israfı oluyor. İsraf konusunda düşük farkındalık düzeyleri, terk edilmeyen alışkanlıklar, bilgi düzeyi, ahlaki normlar, geri dönüşüm ve alışveriş alışkanlığı gibi faktörler gözden geçirilmeli.” dedi.

Bu tavsiyelere kulak verin…

Diyetisyen Özden Örkçü yemekleri israf etmemek için uygulanabilecek basit tavsiyeleri şöyle paylaştı: 

– Alışveriş listesi yapın 

Alışverişe çıkmadan önce, dolabınızda var olan malzemeleri gözden geçirerek, hafta boyunca yapacağınız yemekleri planlayın. Sonrasında ihtiyacınız olan diğer malzemeleri belirleyerek alışveriş listenizi hazırlayın. 

– Listenize bağlı kalın

İhtiyacınız olandan fazlasını almamak için, sadece alışveriş listesi hazırlamak ve yanınıza almak yeterli olmuyor. Asıl önemli olan listenize sadık kalmanız. Aklınızda bulundurmanız gereken diğer önemli noktalar ise kampanyalara aldanmamak ve açken alışverişe çıkmamak.

– Buzdolabınızı düzenleyin ve kontrol edin 

Alışveriş yaptığınızda, buzdolabında daha uzun süredir bekleyen şeyleri öne alın ve önce onları kullanmaya özen gösterin. Böylece dolabın arka tarafında kalarak gözünüzden kaçan yiyeceklerin bozulmasını da engellersiniz. Buzdolabınızın ısısını ve buzlanmasını sık sık kontrol edin. Besinlerin uzun süre taze kalabilmesi için buzdolabınızın sıcaklığı 1-5 derece arası olmalı.

– Küçük porsiyonlarla servis yapın

Yemek servisini yaparken, küçük porsiyonlar sunun. Bu durum önceden ne kadar yiyeceğinizi kestiremediğinizde, yemeğin tabağınızda kalmasına engel olur. Ayrıca ne kadar yiyeceğinizi de kontrol edebilir ve formunuzu da koruyabilirsiniz.

– İhtiyacınız kadar alın

Önceden paketlenmiş belirli miktarlardaki yiyecekleri almak yerine ihtiyacınız olan kadarını alın. Kiloluk paketlerdense, gerektiğinde taneyle alışveriş yapın. 

– Dondurun

Eğer satın aldığınız şeyin veya yaptığınız bir şeyin fazla geldiğini düşünüyorsanız, sadece bir kısmını kullanacaksanız, geri kalanı dondurun. Böylece zamanı geldiğinde, dolaptan daha taze çıkarabilirsiniz. Önceden haşlayarak donduracağınız sebzeler de, yemek pişirmek için yorgun olduğunuz günler için pratik bir yöntem sunabilir.

– Geri dönüşüm yapın

Çöplerinizi ve geri dönüştürülebilir atıklarınızı birbirinden ayırın. Böylece hem geri dönüşüme katkı sağlamış hem de çevre kirliliğini önlemiş olursunuz.

Artan yemekler ve ekmekler tekrar değerlendirilebilir

Tencerede kalan yemeklerin atılmak yerine ertesi gün yapılacak başka bir yemekte kullanılabileceğini belirten Diyetisyen Özden Örkçü, “Yumuşayan meyveler komposto, meyve suyu veya smoothie gibi içecekler yapılarak değerlendirilebilir. Sebzeler ise eğer bozulmamışlarsa çorbalar için oldukça uygun ve besleyici bir seçenek olacaktır. Bir porsiyondan az kalan yemekler makarnalara sos, kalan sebze yemekleri de türlü yapmak için değerlendirilebilir. Artan ekmekler kurutulup blenderdan geçirilerek galeta unu yapılabilir, köfte yapılırken kullanılabilir ya da çorbaların içine doğranmak için küp küp kesilerek biraz baharat ve zeytinyağı ile fırına verildiğinde enfes bir kıtır ekmek elde edilebilir. Ayrıca beğenilerek yenilen ekmek kadayıfı da yapılabilir. Bu şekilde bir akşam menüsü kolaylıkla çıkarılabilir. Geri dönüşümü mümkün olmayan ihtiyaç fazlası gıdaların sahipli veya sahipsiz hayvanlara yiyecek olarak değerlendirilmesi de düşünülmeli.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı