Aylık arşivler: Kasım 2021

9. Eurasia Rail Fuarı 54 ülkeden 7.697 Ziyaretçiyi Ağırlayarak Sektörün Buluşma Noktası Oldu!

Türkiye’nin tek, dünyanın en büyük 3’üncü demiryolu ve hafif raylı sistemler fuarı Eurasia Rail bu yıl TÜYAP Fuar & Kongre Merkezi İstanbul’da gerçekleşti. Fuar 16 ülkeden gelen yüzlerce katılımcıyı, binlerce yerli ve yabancı ziyaretçi ile buluşturarak toplamda 54 ülkeden 7.697 ziyaretçiye ev sahipliği yaptı.

Türkiye’nin lider sektörlerinde öncü fuarlar düzenleyen Hyve Group bünyesinde organize edilen “9. Uluslararası Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı – Eurasia Rail” bu yıl 25-27 Kasım tarihleri arasında TÜYAP Fuar & Kongre Merkezi İstanbul’da düzenlendi. Demiryolu sektöründe yaşanan en güncel gelişmelerin değerlendirildiği ve karar vericilerin bir araya geldiği fuarda sektörün nabzı tutuldu.

 

Aselsan, Alstom, Bozankaya, Durmazlar, TÜBİTAK, Bayer, Elsitel, TCDD, TCDD Taşımacılık, TCDD Teknik, Türasaş, Ulaştırma Bakanlığı, UHDGM, Kardemir, Cummins, Uşaklıgil, Elektra Elektronik, On Elektronik, Cryocan, Dirinler, Balkantel, Koluman, Plasser Theurer, Zf Türkiye, Yapı Merkezi İdis, The Greenbrıer Companıes, Cenzin Sp Z.O.O., Armco, Fmc Hıdrolık, Aspilsan, Lınsınger, Tms Tren Bakım Onarım, Nova Power Solutıons, Knorr Bremse, Tsı Seats, Medel Mühendislik, Ingeteam, Mesa Makine ve Viacon gibi 16 ülkenin katılımcı olarak yer aldığı, sektörün yerli ve yabancı önde gelen markalarının yer aldığı fuarda, firmalar öne çıkan ürün ve ürün gruplarını tanıtma fırsatı yakaladı. Ayrıca fuar kapsamında organize edilen Alım Heyeti Programı kapsamında katılımcı ve ziyaretçiler, 29 ülkeden gelen 178 yerli ve yabancı davetli satın almacı ile yeni iş birliklerine imza atma şansı elde ederken, fuar boyunca işlenen birbirinden farklı konferans konularıyla sektör hakkında bilgi sahibi oldular.

 

Üç gün süren fuarda eş zamanlı olarak gerçekleşen etkinlik programında; konferanslar, yuvarlak masa buluşmaları, mega proje sunumları ve atölyeler ile raylı sistemlerdeki teknolojik gelişmeler, altyapı yatırımları, yolcu deneyimi ve güvenlik  gibi sektörde öne çıkan konular ele alındı. Uzman görüşleri, örnek vaka çalışmaları ve sektördeki son gelişmeleri içeren etkinlikler, raylı sistemler sektörünün üst düzey karar vericilerini, departman direktörlerini ve teknoloji uzmanlarını bir araya getirdi. 

 

 

 

 

Eurasia Rail’deki Etkinlikler Ziyaretçilerin İlgi Odağı Oldu

Eurasia Rail Fuarı kapsamında teknoloji odağında etkinlikler gerçekleştirildi. Teknoloji Yazarı M. Serdar Kuzuloğlu ve Teknoloji Yazarı/TV Sunucusu Ahmet Can eşliğinde Fuar ziyaretçileri ve katılımcılar demiryolu sektörüne teknoloji çerçevesinden bakma şansı yakaladılar. Teknoloji Yazarı M. Serdar Kuzuloğlu’nun “Bir Sonraki İstasyon…” başlıklı İlham verici konuşmasını dinlediler. Odağında teknolojiyle bezeli yeni nesil araçların ulaşımı, yerleşimi, kavramları, kültürü ve nihayetinde yaşamın kendisini nasıl değiştirdiği ile ilgili bilgi sahibi oldular. Dünyanın teknoloji ile değil ulaşımla değiştiğini belirten  M. Serdar Kuzuloğlu, “Demiryolu, her açıdan kendine has bir sektör. Kullanıcısı başka, karar vericisi başka, tedarikçisi başka bir yapı. Bu yönden biraz ilaç sektörüne benziyor. Paydaşlarının birbirinden koptuğu sektörlerin sadece kendi alanına odaklanarak potansiyelini ziyan etme riskini gözardı etmeyelim.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Bugün anladığımız şekliyle seyahat ve turizm 1800’lerde başlıyor. Sebebi ‘demiryolu’. 1914’te Amerika’dan Çin’e yolculuk ortalama 153 gün sürüyordu. Bugün dünyanın her yerine 1,5 günde ulaşabiliyoruz. İnternetten ‘hızlı’ gönderim birkaç gündü, sonra aynı günde teslimata dönüştü. Bugün dakikalardan söz ediyoruz.”

Sektör profesyonelleri, ulaşımda yeni nesil teknolojiler ve ezber bozan inovasyonlar peşinde olan Teknoloji Yazarı ve TV Sunucusu Ahmet Can eşliğinde Rail Master Class Özel Fuar Turu kapsamında fuar katılımcılarının stantlarını ziyaret ederken firmaların değişen tüketici ihtiyaçlarına cevap olan ürün ve teknolojilerini irdeledi. Katılımcıların ve Ahmet Can'ın firma temsilcilerine yönelttikleri sorularla interaktif bir şekilde gerçekleştirilen etkinlikte, özellikle sektördeki inovatif ürünlerle yerli ve milli üretim teknolojileri hakkında detaylı bilgi sahibi olundu. 

Fuarın ilk gününde “Mobilitenin Geleceği: Çevreci ve Verimli Hareketlilik” paneli T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı iş birliğiyle gerçekleşti. Yerel yönetimleri destekleyen kamu yatırımlarından demiryolu sektöründe enerji verimliliği ve tasarrufuna,  yeşil ve çevreci demiryolu taşımacılığından  Kovid-19 sonrası dönüşen sektöre kadar birçok konunun konuşulduğu panelde T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Dr. Yunus Emre Ayözen, İstanbul Ticaret Üniversitesi Ulaştırma Sistemleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Mustafa Ilıcalı ve ASELSAN Genel Müdür Yardımcısı ve UGES Sektör Başkanı Dr. İbrahim Bekar konuşmacı olarak yer aldı. 

Fuarın ikinci gününde, İklim değişimine dirençli ve sürdürülebilir kentler için raylı sistem omurgasında toplu taşımacılık çözümleri Metro İstanbul Genel Müdürü Özgür Soy moderatörlüğünde gündeme taşındı. Tüm Raylı Sistem İşleticileri Birliği (TÜRSİD) Başkanı Feyzullah Gündoğdu, Uluslararası Toplu Taşımacılar Birliği (UITP) Üyelik, Pazarlama ve Hizmetler Kıdemli Direktörü Kaan Yıldızgözİstanbul Büyükşehir Belediyesi Raylı Sistem Daire Başkanı Doç. Dr. Pelin Alpkökin ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi, Ulaşım Daire Başkanı Utku Cihan’ın panelist olarak katıldığı oturumda “Akıllı ulaşım politikaları” konuşuldu.

9. Eurasia Rail Fuarı hakkında düşüncelerini paylaşan Fuar Direktörü Semi Benbanaste, “Profesyonel ziyaretçilerin sektörün önde gelen üretici firmalarıyla buluşmasını sağlayan, yenilikleri yakından takip etmelerine fırsat sunan Eurasia Rail, her sene olduğu gibi bu sene de demiryolu sektörü için oldukça verimli bir platform oldu. Üç gün boyunca dünyanın birçok farklı noktasından gelen misafirler ile demiryolu sektöründe gerçekleşen çalışmaları görme ve değerlendirme fırsatını yakaladık. Hyve Group olarak bizler, en trend teknolojileri ve sektörde gerçekleşen yatırımları değerlendirmek amacıyla dünyanın önde gelen sektör temsilcilerini bir araya getiriyoruz,” dedi.

2023 yılında, İstanbul’da, 10. Senesini kutlayacak olan Uluslararası Demiryolu, Hafif Raylı Sistemler, Altyapı ve Lojistik Fuarı – Eurasia Rail sektörün önemli aktörlerini bir araya getirecek. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

MultiNet: Kullanıcı memnuniyeti en yüksek ve en çok tercih edilen yemek kartı

MultiNet yemek kartı PRAGMA Araştırma ve Danışmanlık’ın Yemek Kartları Araştırması’nda yüzde 77 memnuniyet skoru ile kullanıcı memnuniyeti en yüksek yemek kartı oldu. 20-59 yaş aralığında tam zamanlı çalışan 400 kişi ile gerçekleştirilen araştırmada katılımcılara “Tercih etme şansınız olsaydı hangi yemek kartını kullanmak isterdiniz?” sorusu yöneltildiğinde de birinci gelen marka MultiNet oldu.

 

Yeni nesil finansal teknoloji grubu Multinet Up’ın yemek kartı çözümü MultiNet, PRAGMA Araştırma ve Danışmanlık’ın Marketing Türkiye için gerçekleştirdiği Yemek Kartları Araştırması’nda yüzde 77 memnuniyet skoru ile kullanıcı memnuniyeti en yüksek yemek kartı oldu. Diğer yemek kartlarının MultiNet’i yüzde 65 ve yüzde 48 memnuniyet skorlarıyla takip ettiğini ortaya koyan araştırma Ankara, İstanbul ve İzmir’de yaşayan 20-59 yaş aralığında tam zamanlı çalışan 400 kişi ile gerçekleştirildi. Katılımcılara “Tercih etme şansınız olsaydı hangi yemek kartını kullanmak isterdiniz?” sorusu yöneltildiğinde de birinci gelen marka MultiNet oldu.

 

Yemek kartı limitleri ay sonu gelmeden tükeniyor

 

Araştırmada öne çıkan bulgulara dair değerlendirmede bulunan Multinet Up CEO’su Demirhan Şener, “Yemek Kartları Araştırması’nın verilerine göre yemek kartlarına aylık ortalama 575 TL yükleniyor. Araştırmaya katılan çalışanların yüzde 54’ü yemek kartlarındaki limitin ay sonu gelmeden tükendiğini ifade ediyor. Çalışanların işverenden talep ettikleri ortalama limit ise mevcut limitten ortalama 300 TL daha fazla. Yemek kartı gibi yan hak uygulamaları işverenlerin çalışan motivasyonu ve bağlılığı gibi kritik konuları iyileştirmek için başvurduğu en etkili uygulamalar. Çalışanın ihtiyaç ve beklentilerin dengeli bir şekilde karşılanması çok önemli. Biz bu duruma 2013’te yemek kartı sektörünün ilk sadakat programı olarak hayata geçirdiğimiz TatlıPara ile küçük de olsa bir katkıda bulunuyoruz. Mobil cüzdan uygulamamız MultiPay üzerinden düzenli olarak puan kazanımında ayda üç yemek MultiNet’ten hediye oluyor. Bu şekilde 1,5 milyon TL’si son bir senede olmak üzere bugüne dek toplamda yaklaşık 6,5 milyon TL değerinde TatlıPara dağıttık” dedi. 

 

En yaygın harcama noktasına sahip yemek kartı MultiNet

 

Şener, “Multinet Up olarak her zaman paydaşlarımızın ihtiyaçlarına odaklanıyor, bu ihtiyaçlara en inovatif çözümü sunarak hayatlarını nasıl kolaylaştırırız sorusunun peşinden gidiyoruz. Günlük hayatımızda bireysel olarak yaşadığımız deneyimleri, dönüşümü; kullanıcı deneyimine aktarmayı ve gerçekten değer yaratacak alanlara yansıtmayı merkeze alıyoruz. İlkleri ve yenilikleri geliştirme konusundaki cesaretimiz ve bu anlamda bize yeterlilik sağlayan teknoloji alt yapımız sayesinde, çözümlerimizin nihai kullanıcısı şirket çalışanlarına yeni nesil bir deneyim sunabiliyoruz.

 

MultiNet yemek kartı kullanıcılarının harcama yapabilecekleri restoran, kafe, büfe ve market noktalarını çeşitlendirmek, kart kullanıcılarına diledikleri yerde diledikleri gibi harcama yapabilme konforunu sağlamak için sürekli genişlettiğimiz üye iş yeri ağımızda 25 bin restoran ve 5 bin market var. MultiNet’liler neredeyse biz de orada olmak için bu ağı sürekli genişletiyoruz” dedi. 

 

MultiNet’liler yanlarında fiziksel bir kart taşımalarına gerek kalmadan bakiye görüntüleme ve yükleme, QR ile ödeme, harcama noktalarını görüntüleme, bireysel kampanyalara katılım, herhangi bir çalıntı veya kayıp durumunda yemek kartını bloke etme gibi tüm işlemlerini yapabiliyor. Multinet Up’ın güçlü teknoloji alt yapısı sayesinde İstanbulkart kullanıcıları ve ininal cüzdan kullanıcıları da MultiNet geçen noktalarda harcama yapabiliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bayındır Belediyesi’nin Daha İyi Hizmet İçin Araç Filosuna Eklediği Araç Geldi

Üst yapıdan, sosyal-kültürel hizmetlere belediyeciliğin tüm alanlarında geniş bir yelpazede çalışmalarını başarılı bir şekilde sürdüren Bayındır Belediyesi, hizmet ağını artırmak için araç filosunu genişletmeye de büyük önem veriyor.

 

Bayındır Belediyesi son olarak da genel hizmetlerde kullanılmak üzere bir adet kamyonu filosuna eklemişti. Geçen hafta Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen’in anahtarını Gaziantep Belediye Başkanı ve Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin’den aldığı kamyon Bayındır’a geldi. Araç en kısa sürede Bayındırlılara hizmet etmeye başlayacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çiğli’de “Kadının Siyasetteki Yeri” Konuşulacak

Çiğli Belediyesi, 5 Aralık Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme Hakkı verilişinin 87. yıl dönümünde "Kadının Siyasetteki Yeri" konulu panele ev sahipliği yapacak.

Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü'nün organize edeceği “Kadının Siyasetteki Yeri” konulu panel, 2 Aralık Perşembe günü saat 14:00'de Fakir Baykurt Etkinlik Salonu’nda gerçekleştirilecek. İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi CHP Grup Sözcüsü Av. Nilay Kökkılınç'ın moderatörlüğünde düzenlenecek etkinliğe, CHP İzmir Milletvekili Av. Sevda Erdan Kılıç, İYİ Parti Isparta Milletvekili Dr. Aylin Cesur ve Efes Selçuk Belediye Başkanı Av. Filiz Ceritoğlu Sengel konuşmacı olarak katılacak.

Başkan Gümrükçü: “Değişime ve gelişime öncülük etmeliler”

Kadınların toplumsal hayatın her alanında aktif olarak yer alması gerektiğini ifade eden Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, “Çiğli Belediyesi olarak, kadınların eşit hak ve özgürlükler mücadelesinde yanında olmaya devam ediyoruz. Kadınlar, gerek Çiğli gerekse ülkemizin yönetiminde söz sahibi olmalılar. Toplumsal gelişimimize ve değişimimize öncülük etmeliler. Bu kapsamda düzenleyeceğimiz panelde çok kıymetli isimleri Çiğlimizde ağırlayacağız. 87 yıl önce kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilişine öncülük eden Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha saygı ve minnetle anıyor, tüm kadınlarını panelimize bekliyorum” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

MEİGDER’den AK Parti’ye ziyaret

Mersin İnternet Gazetecileri Derneği  (MEİGDER)  Yönetim Kurulu ve üyeleri  A. Vahap Şehitoğlu başkanlığında AK Parti Mersin İl Başkanı Cesim Ercik’i makamında ziyaret edip, fikir alışverişinde bulundular.

 

 MEİGDER Yönetim Kurulu ve dernek üyeleri AK Parti Mersin İl  Başkanı Cesim Ercik’i makamında ziyaret etti.

 Ziyarette yeni kurulan bir dernek olmalarına rağmen önemli mesafeler kat ettiklerini belirten MEİGDER Yönetim Kurulu Başkanı A. Vahap Şehitoğlu, gelen olumlu tepkilerden son derece memnun olduklarını belirterek, “38 üyesi olan bir derneğiz. Özelliği sadece gazetecilerin kurduğu bir dernek. İnternet gazetecileri olup, gazeteci olmayanları içimize almıyoruz. Arkadaşlarımızın çoğu ya emekli ya da mesleğe devam ediyor. Amacımız gerçek gazetecileri bir araya toplamaktı. Günümüzde gazetecilik artık internet üzerinden yapılıyor. Bizim de bir an önce örgütlenmemiz gerekiyordu. Sosyal haklarımızı kazanmak adına hazırlanan tasarının hızlanması ve bir an önce yasalaşması lazım. Bu konuda sizden de yardım bekliyoruz. Bizim sorunlarımız dile getireceğinize inanıyoruz” diye konuştu.

Ziyaretten dolayı duyduğu memnuniyeti dile getiren AK Parti İl Başkanı Cesim Ercik, her zaman gerçek gazetecilerin yanında olduklarını ifade ederek, “Yasa tasarısı ile ilgili bilgi sahibi değilim, hemen notumu aldım. Gerekli görüşmeler  yapacağıma emin olabilirsiniz. Aslında  internet gazeteciliği  düzgün bir şekilde işleyecek ki bu ‘face gazeteciliği’ bitisin. Doğrusu bu. Günümüzde artık kimse eline bir gazete alıp okumuyor. Her şeyi internet ortamından takip ediyor. Ben Kıbrıs’ta doğdum büyüdüm.Türkiye’deki  gazeteler Kıbrıs ‘a bir  gün sonra gelirdi. Biz Türkiye’de ne olduğunu bir gün gecikmeli öğrenirdik. Nereden nereye geldik. Şimdi bir tuşa basıyorsunuz dünyadaki her şeyden haberdar oluyorsunuz” dedi.

BİLGİ KİRLİLİĞİ SON BULSUN

 Asılsız ve yalan haberlerden yakınarak sözlerine devam eden Ercik, şöyle konuştu; “Haber ve bilgi kirliliğini önlemek adına çok doğru bir adım atmışsınız. Bu konuda her zaman yanınızda olacağız. Çünkü herkesin kontrol altına alınması ve takip edilmesi gerekiyor. Bu konuda en çok zararı görenlerden biri benim. Hakkımda asılsız birçok haber yapıldı. Edepsizliğin zirvesine çıktılar. Bu gazetecilik değil. Böyle gazetecilik olmaz. Yasal yollardan asılsız tüm haberleri kaldırtıyorsunuz ama ‘fake’  hesaplar ile baş edemiyoruz ve uğraşamıyoruz. Bunun için sizin gibi güçlü örgütlere ihtiyacımız var. Hazırlanan yasa tasarısının da bir an önce hayata geçeceğine inanıyorum. Kimsenin işlediği bir suçun bedelini başkası ödememeli.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Enerya’dan Başkan Çerçioğlu’na ziyaret

Enerya Bölge Müdürü Mehmet Akif Tulukcu ve Enerya İl Müdürü Osman Ersöz, Aydın’da doğalgaz yatırımının yapılacağı yeni ilçeler konusunda görüş alışverişinde bulunmak için Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu’nu ziyaret etti.

Ziyarette, Bölge Müdürü Tulukcu, yürüttüğü başarılı çalışmalarından dolayı Başkan Çerçioğlu’nu tebrik etti. Başkan Çerçioğlu, temiz enerji olarak adlandırılan doğalgazın kullanımının yaygınlaştırılması için Enerya ile ortak çalışmalar yürütmeye devam edeceklerini belirtti. Aydınlıların da doğalgaz kullanımına yönelik bir talebinin olduğunun altını çizen Başkan Çerçioğlu; Köşk, Sultanhisar ve Koçarlı ilçelerinde, Büyükşehir Belediyesi ve Enerya ortaklığında yeni yapılacak doğalgaz yatırımları için gerçekleştirilen ziyaretten dolayı Tulukcu ve Ersöz‘e teşekkür etti.
 
 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Özgüvenli insanlar, duygu tasarrufu yapmıyor…

Bazı insanların özgüven eksikliği ya da geçmişte yaşadığı güven sarsıcı ilişkiler nedeniyle diğer insanlarla kurduğu ilişkilerde duygusunu paylaşmaktan çekindiğini belirten uzmanlar, bu kişilerin ilişkilerde çekingen, tedirgin, şüpheci ya da ilişkiden zarar görme endişesi taşıdıklarını ifade ediyor. Uzmanlar, her ortamda birçok insan ile kısa sürede samimiyet kuran kişilerin genelde özgüvenli, kendisi ile barışık, duygularını rahatça ifade edebilen ve duygularından tasarruf etmeyen insanlar olduklarına dikkat çekiyor.  Duygu tasarrufunda önemli olan onları bastırmak değil, yönetebilmektir diyen uzmanlar, sağlıklı ve uzun süreli bir ilişki için ise duygulara mantığın da eşlik etmesi gerektiğini vurguluyor. 

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, ilişkilerdeki duygu tasarrufundan ve nedenlerinden bahsetti.

 

Duyguların ifade şekli kişiye göre değişiyor

 

Günlük yaşantıda duyguların ifade şeklinin bireyden bireye değişkenlik gösterebildiğini belirten Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, “Tabii burada akla şu soru gelebilir: Duygu tasarrufu varsa, duygu israfı da olabilir mi? Bir uçta duygularını ifade etmeyen, edemeyen, duygusunu dışarı vermeyen insanlar, diğer uçta hayatı tamamen duyguları ile yaşayan, duygularına kapılıp giden insanlar var.” dedi.

 

Aile içi ilişkiler en belirleyici unsur oluyor 

 

İnsanın sosyal bir varlık olarak aileden başlayıp genişleyen bir şekilde sosyal ilişkiler ağı içerisinde diğer insanlarla iletişim kurma becerisi geliştirdiğini ifade eden Öztekin, “Bu ilişkilerin şekillenmesinde ilk ve en belirleyici unsur aile içi ilişkilerdir. Kişiliğin oluşmasında da başrol oynayan aile, çocuğun ilişkilerinin şekillenmesinde de etkili oluyor. Duygusal paylaşımların rahatça aktarılabildiği bir aileden gelen bireyin sonrasında çocukluk çağından ileri yaşlara kadar her dönemde duygularını diğer insanlarla rahatça paylaşabilmesi, dışa aktarabilmesi daha kolay oluyor.” diye konuştu.

 

İlişki mantık süzgecinden de geçmeli

 

Uzman Klinik Psikolog İhsan Öztekin, ‘Özel yaşamda, cinsel yaşamda, eğitim hayatında, iş yaşamında, anne, baba, eş, kardeş gibi ikili ilişkilerde ya da geniş, kalabalık gruplarla iletişimde duygularına kontrolsüzce kapılıp gitmeden ama diğer taraftan duygularını hiç çekinmeden rahatça ifade edebilen insanlar, sağlıklı iletişim kurabilme ve sürdürebilme becerisini de gösterebilen insanlardır.’ dedi ve sözlerine şöyle devam etti:

 

“Böylece sağ beyin-sol beyin dengesi kurularak duygulara mantığın da eşlik etmesi sağlanmış oluyor. Her ortamda birçok insan ile kısa sürede samimiyet kuran ya da ilk tanıştığı kişilerle hemen samimi olan insanlar vardır. Bu kişiler genelde özgüvenli, kendisi ile barışık, duygularını rahatça ifade edebilen ve duygularından tasarruf etmeyen insanlardır. Ancak bu samimi ilişkilerin ilerleyen aşamalarında sadece duygusal paylaşım yeterli olmayabilir. İlişkinin mantık süzgecinden de geçmesi, diğer deyimle duygulara mantığın da eşlik etmesi sağlıklı ve uzun süreli bir ilişkinin de yolunu açar.”

 

Sarsıcı ilişkiler duyguların paylaşılmasını engelliyor

 

Özgüven eksikliği nedeniyle ya da geçmişte yaşadığı güven sarsıcı ilişkiler nedeniyle diğer insanlarla kurduğu ilişkilerde duygusunu dışa vurmaktan çekinen ya da paylaşmaktan korkan insanların da olduğundan bahseden Öztekin, sözlerini şöyle tamamladı:

 

“Bu bireyler nedenleri farklı da olsa ilişkilerde çekingen, tedirgin, şüpheci ya da ilişkiden zarar görme endişesi taşıyan insanlardır. İlişkilerinin güvenli olduğundan emin olana kadar da bu duyguları yaşarlar. Sonuç olarak, duygular bizi belli bir yönde harekete geçmeye ve belli bir doyum elde etmeye zorlar ancak düşünmeden sadece duyguların yönlendirmesiyle eylemde bulunmak, kısa vadeli ve küçük bir doyum elde etmemizi sağlarken bizi ilerde daha büyük bir doyum elde etmekten alıkoyar. Ayrıca bazen düşünmeden aldığımız kararlar ve yaptığımız işler pişmanlık duymamıza mutsuz olmamıza, zarar görmemize yol açabilir. Duygu tasarrufunda önemli olan onları bastırmak değil, yönetebilmektir çünkü duygular aslında harekete geçmemizi sağlayan dürtülerdir.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Şüphen olmasın inisiyatifi HIV/Aids’e karşı şüpheleri ortadan kaldırıyor

Ülkemizde HIV ile mücadelede rol üstlenen 5 hekim derneğinden oluşan ‘Türkiye HIV/AIDS Platformu’ bir araya gelerek, Şüphen Olmasın inisiyatifini hayata geçirdi. HIV/AIDS alanında toplumda farkındalık yaratmak, riskli davranışlarda bulunan bireylerin test olma oranını artırmak ve HIV ile yaşayan bireylerin hayat kalitesini yükseltmek amacıyla hayata geçirilen inisiyatif suphenolmasin.com adresinden yayına başladı.

 

İnisiyatifin duyurusu 1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında düzenlenen basın toplantısında, HIV/AIDS Korunma ve Eğitim Derneği (HAKED), Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), HIV Enfeksiyonu Derneği (HIVEND), Türkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) ile AIDS ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Derneği’nden (ACYBHD) oluşan ‘Türkiye HIV/AIDS Platformu’ temsilcisi hekimler tarafından yapıldı. Toplantıda HIV/AIDS’le ilgili Türkiye ve dünyaya ilişkin güncel bilgiler de kamuoyu ile paylaşıldı.

 

Erken tanı ve doğru tedaviyle yayılmasının önüne geçilebilen HIV enfeksiyonu, tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de önemli halk sağlığı sorunları arasında yer alıyor. Yeni tanı alan HIV/AIDS vakalarının görülme sıklığı tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de artmaya devam ediyor. Bu sorun ile mücadeleye katkı sağlamak adına HIV/AIDS’e yönelik ülkemizdeki çalışmalarda rol üstlenen 5 hekim derneğinden oluşan Türkiye HIV/AIDS Platformu bir araya gelerek Şüphen Olmasın isimli inisiyatifi hayata geçirdi.

 

HIV/AIDS konusunda toplumda farkındalık yaratmak, riskli davranışlarda bulunan bireylerin test olma oranını artırmak ve HIV ile yaşayan bireylerin hayat kalitesini yükseltmek amacıyla hayata geçirilen ve suphenolmasin.com adresinden erişime sunulan Şüphen Olmasın’ın odak noktasında riskli davranışlarda bulunan bireylerde şüphe duygusunu tetikleyerek, test olmaya yönlendirmek yer alıyor. İnisiyatifin web sitesinde HIV ve AIDS ile ilgili temel bilgilerin yanı sıra HIV’in tanı ve test süreçleri ve HIV ile yaşayan bireylerin akıllarındaki toplumsal ve özel yaşama dair birçok sorunun cevabı bulunuyor.

 

İnisiyatifin duyurusu 1 Aralık Dünya AIDS Günü kapsamında düzenlenen basın toplantısında hekimler tarafından yapıldı. Moderatörlüğünü HIV/AIDS Korunma ve Eğitim Derneği (HAKED) Genel Sekreteri Prof. Dr. Serhat Ünal’ın yaptığı toplantının konuşmacıları arasında Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK)  HIV Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Volkan Korten, HIV Enfeksiyonu Derneği (HIVEND) Başkanı Prof. Dr. Fehmi TabakTürkiye Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği (EKMUD) HIV/AIDS Çalışma Grubu Koordinatörü Prof. Dr. Behice Kurtaran ile AIDS ve Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Derneği (ACYBHD)  Genel Sekreteri Prof. Dr. Deniz Gökengin yer aldı. 

 

‘Şüphen Olmasın’ platformunun amacı ve projenin kapsamı hakkında bilgi veren HAKED Genel Sekreteri Prof. Dr. Serhat Ünal: “HIV/AIDS konusundaki toplumsal bilinç maalesef gerektiği kadar fazla değil. Şüphen Olmasın platformu da bu eksiklikten yola çıkarak, HIV/AIDS konusunda toplumsal farkındalık yaratmak, riskli davranışlarda bulunan bireyleri teste yönlendirmek ve HIV ile yaşayan bireylerin hayat kalitesini yükseltmek amacıyla oluşturuldu. Bu platform vasıtasıyla vermek istediğimiz en önemli mesaj, HIV şüphesi duyan bireylere çaresiz olmadıklarını hatırlatmak ve onları test olmak konusunda yüreklendirmek. Maalesef ülkemizde test oranları istediğimiz seviyede değil ve toplumda bu konuyla ilgili büyük bir önyargı ve çekince söz konusu. Şüphen Olmasın platformunun bizi HIV farkındalığı konusunda daha ileri bir seviyeye taşımasını temenni ediyor, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.” 

 

HIV/AIDS’in bireyleri nasıl etkilediğine dair bilgiler veren KLİMİK Derneği HIV Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Volkan Korten, HIV’in en fazla Türkiye’nin de içinde yer aldığı Doğu Avrupa ve Orta Asya bölgesinde artış gösterdiğini belirtti. Vaka sayısının Türkiye’de 30 bini aştığını ve dünyada da 37 milyona yaklaştığını ekleyen Korten, yapılan test sayılarının az olmadığını ancak test edilmesi gereken riskli popülasyonların test edilemediğini ifade etti. 

 

HIVEND Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak ise toplantıda HIV’nin bulaş yollarına dikkat çekti. Toplumda sanıldığının aksine HIV ile yaşayan bireylere dokunmak gibi fiziksel temasla, onlarla aynı yerde oturmak ve aynı havayı solumakla, tabak, çatal, kaşık, bıçak ve bardak paylaşmakla veya sivrisinek, böcek sokması ile HIV’nin bulaşmadığını söyledi. Tabak, HIV’den korunmanın temelde cinsel yolla, kan yoluyla ve anneden bebeğe geçişini önleme esasına dayandığını hatırlattı ve sözlerine devam etti: “HIV virüsü korunmasız cinsel ilişkiyle, ortak kullanılan sterilize edilmemiş enjektörle, kan ve organ nakliyle veya HIV pozitif annelerden hamilelik, doğum ve emzirme dönemlerinde bulaşabilen bir virüstür. Bu durumları engellemeye yönelik gerekli önlemlerin alınması durumunda korkulacak bir hastalık değildir.

 

Toplantıda HIV tedavisinde günümüze kadar katedilen ilerlemelerden bahseden EKMUD HIV/AIDS Çalışma Grubu Koordinatörü Prof. Dr. Behice Kurtaran ise şu şekilde konuştu: “Geçmişten bu yana toplumlarda bir tabu ve korku haline gelmiş olan HIV, artık günümüz koşullarında ölümcül değil kronik bir hastalık. Bugüne kadar 80 milyondan fazla insanı enfekte eden, 36 milyondan fazlasının ise ölümüne neden olan bu enfeksiyonda belki de en büyük gelişmeler tedavi alanında gerçekleşti. HIV alanında kullanılan yeni tedavi yöntemi, hastalara aile kurup, çocuk sahibi olabilecekleri kaliteli ve sağlıklı bir yaşam vaat ediyor. Devlet güvencesi altında ve geri ödeme kapsamında olan bu tedavi, hastalara normal bir yaşam sunmakla birlikte, bulaş riskini de maksimum seviyede önlüyor. Doğru popülasyonlara test uygulanıp, virüs kontrolünü sağlayacak uygun tedavilerin hastalara sunulması durumunda toplumlar HIV korkusunu geride bırakabilir. Bu hastalıkla mücadelede esas olan, HIV şüphesi taşıyan bireylerin test yaptırması ve HIV ile yaşayan bireylerin tedaviye erişimlerinin kolaylaştırılmasıdır.”

 

HIV ile mücadelede en önemli noktanın zamanında tanı olduğunun altını çizen ACYBHD Genel Sekreteri Prof. Dr. Deniz Gökengin ise HIV/AIDS tanısının konulabilmesi için kan testinin şart olduğunu önemle belirterek şunları söyledi: “Ülkemiz HIV tedavisinde çok iyi başarı seviyelerinde olmasına rağmen tanıda ne yazık ki beklenen seviyede değil.  Vakaların çoğuna tanı geç konabiliyor, bu nedenle birçok vakada bağışıklık sistemi epeyce zarar gördükten sonra tedavi sürecine geçilebildiğini gözlemliyoruz.   HIV tanısında daha iyi noktaya gelebilmemiz için genel toplum taramalarının yanı sıra, HIV açısından risk taşıyan gruplara odaklanmamız ve riskli davranışlarda bulunan bireyleri teste yönlendirmek için yollar aramamız gerekiyor. Ayrıca HIV testlerinin yaygınlaşmasında mevcuttaki anonim test merkezlerinin önemli rol üstlendiğini görüyoruz. Bu merkezlerin ülkemizde sayılarının artması ve yaygınlaşmasının HIV enfeksiyonunun kontrol altına alınmasına önemli katkı sağlayacağını söyleyebiliriz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Özge Özpirinçci anne oldu!

Ünlü oyuncu Özge Özpirinçci ile Burak Yamantürk çiftinin bebekleri dünyaya geldi. Doğum, Acıbadem Maslak Hastanesi’nde 30 Kasım 2021 Salı günü, saat 15.17’de, Kadın Hastalıkları ve Doğum / Perinatoloji Uzmanı Prof. Dr. Melih Atahan Güven tarafından gerçekleştirildi. Acıbadem Maslak Hastanesi Başhekimi Dr. Cengiz Bavbek yaptığı açıklamada şu bilgileri verdi: “Özge Özpirinçci ve Burak Yamantürk çiftinin kızları 50 santim, 3.149 gram olarak dünyaya geldi. Bebeğin ve annenin sağlık durumları gayet iyi. Kendilerine sağlıklı ve uzun bir ömür diliyoruz.” 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

AASSM yeni yılı renkli bir programla karşılıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde sanatseverlere hizmet veren Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, Aralık ayı etkinlikleriyle yeni yıla renkli bir “merhaba” diyecek.

27 Aralık 2008 tarihinde ilk konser organizasyonunu gerçekleştiren dünyanın sayılı sanat merkezleri arasında yer alan Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM) Aralık ayında da İzmirli sanatseverlere dopdolu bir program sunuyor. Etkinliklere ait davetiyeler kultursanat.izmir.bel.tr  adresinden seyirciye sunulacak. Konserler ve sergilere ait tüm detaylar aassm.org.tr adresinde.  Pandemi kuralları gereği salona HES Kodu uygulamasında çift doz aşı olduğu bilgisi bulunanlar veya PCR negatif test raporunu gösterenler girebilecek

Fotoğrafın Öyküsünü Yazmak sergisi
İzmir Büyükşehir Belediyesi evsahipliğinde “Fotoğrafın Öyküsünü Yazmak” sergisi 1 Aralık Çarşamba günü AASSM giriş, doğu ve batı galeride açılıyor. “Her Fotoğrafın Bir Öyküsü Vardır” düşüncesi ile yola çıkılan projede, altmış kadar katılımcı kendi çektiği bir adet fotoğraf ile ön seçime girdi. Yapılan değerlendirme sonucu elli kişilik katılımcı grup, Biket İlhan, İnci Aral ve Gülşah Elikbank'tan öykü yazma eğitimi aldılar. Fotoğraf ve edebiyat sanatlarının birbirini destekleyen ve besleyen yönlerini ortaya çıkarmayı hedefleyen sanat etkinliğinde ön seçimi geçen çoğunluğu yazı serüvenini ilk kez deneyimleyen fotoğraf sahipleri, fotoğraflarının öykülerini Gülşah Elikbank'ın editörlüğünde tamamladılar. Çalışmalar neticesinde otuz adet fotoğraf ve öykü sergilenmek üzere seçildi. Sergilenmeye hak kazanan eserler 1-14 Aralık tarihleri arasında hafta içi ve cumartesi günleri 09.30 – 17.30 pazar günleri 12.00 – 17.00 saatleri arasında ücretsiz ziyaret edebilecek. Sanatseverler fotoğrafları incelerken, fotoğraflara yazılan öykülere QR kod aracılığıyla kolayca erişebilecek.

Kadın Hakları Günü konseri
1934 yılından bu yana her yıl 5 Aralık günü kutlanan “Kadın Hakları Günü” El Ele Müzik Senfoni Orkestrası konseri ile kutlanacak. Musa Göçmen’in şef olarak yer alacağı konser, 5 Aralık Pazar günü saat 20.00?de Büyük Salon’da sanatseverleri ağırlayacak. Ücretsiz konserin QR kodlu biletleri aassm.org.tr  adresinden temin edilebilir.

Çok Sesli Çocuk Korosu konseri
 “İzmir Büyükşehir Belediyesi Çok Sesli Çocuk Korosu” yılsonu konserine hazırlanıyor. 8-14 yaş arası çocuklardan oluşan “İzmir Büyükşehir Belediyesi Çok Sesli Çocuk Korosu” çok sesli koro müziğinin seçkin örnekleri, çocuk şarkıları, marşlar, dünya klasikleri, pop ve caz müzikleri gibi zengin bir repertuvara sunacak. 12 Aralık Pazar saat 17.00?de AASSM Büyük Salon?da gerçekleşecek ücretsiz konserin  QR kodlu biletleri  kultursanat.izmir.bel.tr  adresinden temin edilebilir.

5. İzmir Uluslararası Mizah Festivali
Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi, 17-23 Aralık 2022 tarihleri arasında düzenlenecek 5. İzmir Uluslararası Mizah Festivali kapsamında çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapacak. 17 Aralık Cuma akşamı merkezin üç galerisinde, “Abdülcanbaz”, “Karikatürümüzün Popüler Kahramanları” ve “Gelenekselden Çağdaşa Karagöz” adlı sergileri açılacak. 19 Aralık Pazar günü 14.00’de Cengiz Özek’in “Büyülü Ağaç” adlı Karagöz oyununun ardından söyleşisi gerçekleşecek. Aynı gün 16.00’da halkbilim uzmanı Sabri Koz “Halk Kültürümüzün Popüler Mizah Kahramanları” konulu bir konuşma yapacak; 18.00’de ise aynı salonda Mehmet Esen’in  “Meddah” adlı oyunu yer alacak.

21 Aralık Salı günü 18.30’da Büyük Salon’da Gökmen Ulu’nun “Müjdat Gezen” belgeseli gösterilecek. Filmin ardından Müjdat Gezen ve Gökmen Ulu izleyicilerle bir söyleşi gerçekleştirecek. 21 Aralık’ın ‘En Uzun Gece’ olması nedeniyle, “Şarlo ile En Uzun Gece” başlıklı bir film gösterisi düzenleniyor. Gecede, Charlie Chaplin’in iki kısa ve iki uzun metraj filmi gösterilecek. 5. İzmir Uluslararası Mizah Festivali, 23 Aralık Pazartesi Büyük Salon’daki “Komiklasik” konseri ile final yapacak. Konserde, İbrahim Yazıcı’nın yönetiminde, Efdal Altun’un solist olarak yer alacağı El Ele Müzik Senfoni Orkestrası dünya müziğinin komik unsurlarını içeren parçalarını seslendirilecek. Ücretsiz etkinliklerin detaylarına kultursanat.izmir.bel.tr ve aassm.org.tr  adreslerinden ulaşılabilir. Sanatseverler, sergileri hafta içi ve cumartesi günleri 09.30-17.30 pazar günleri 12.00 – 17.00 saatleri arasında ziyaret edebilecek.

Mübadele Korosu konseri
2021 yılı Ağustos ayında seçmeleri yapılan “Mübadele Korosu” meyvelerini veriyor. Ege’nin iki kıyısının ortak kültürü, şarkıları ve danslarının sahneleneceği “Mübadele Korosu” konseri 20 Aralık Pazartesi günü saat 20.00?de Büyük Salon’da sanatseverlerle buluşacak. Eğitmenliğini Evrim Ateşler?in yaptığı, kültürel zenginliklerin ve benzerliklerin sahnelendiği konser ücretsiz olarak İzmirlilerle buluşacak. Etkinliğe ait QR kodlu biletler  kultursanat.izmir.bel.tr  adresinden temin edilebilir.

Dans Ritim Topluluğu yeni yıla merhaba diyor
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından eğitimleri tamamlanan 9-25 yaş aralığındaki çocuk ve gençlerden oluşan yüz yirmi kişilik İzBB Dans Ritim Topluluğu yıl sonu temsilini 26 Aralık Pazar günü AASSM?de 20.00’de Büyük Salon’da sahneleyecek. Koordinatörlüğünü Teoman Dalcı?nın yaptığı, İzBB Dans Ritim Topluluğu, ritim eğitimi ve ülkemizin dansları başta olmak üzere Karadeniz, Kafkas, Balkan, zeybek, Lâtin, rock&roll, salsa, hip-hop gibi dünya danslarından da örnekler sergileyen ülkemizdeki tek dans ve ritim topluluğu olma özelliğini taşıyor. Bu renkli gösteriye ait QR kodlu ücretsiz biletler  kultursanat.izmir.bel.tr  adresinden temin edilebilir.

AASSM 13 yaşında
27 Aralık 2008 tarihinde ilk konser organizasyonunu düzenleyerek kapılarını açan, Türkiye’nin en kapsamlı sanat merkezi unvanına sahip Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi 13. yaşını kutluyor.  Açıldığı günden bugüne dünyaca ünlü birçok isme ev sahipliği yapan, İzmir Büyükşehir Belediyesi bünyesinde İzmirlilere hizmet veren sanat merkezi, iki konser salonu ve beş galeriye sahip. Merkez, ismiyle de Atamızın armağanı Türk müzik tarihinde “Türk Beşleri”  olarak anılan bestecilerden Ahmed Adnan Saygun?un ismini yaşatıyor. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi ilk etkinliğini yaptığı 27 Aralık’ta Tolga Taviş yönetiminde Nanny Assis solistliğinde El Ele Müzik Senfoni Orkestrası konseri ile 13. yaşını kutlayacak. Konser, Büyük Salon’da saat 20.00?de başlayacak. Pandemi döneminde, klasik müzik sanatçılarına destek vermek için İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi bünyesinde kurulan El Ele Müzik Senfoni Orkestrası kuruluşundan bu yana birçok başarılı konserde yer aldı. Ücretsiz konsere tüm sanatseverler davetli.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı