Aylık arşivler: Kasım 2021

Hibrit formatta düzenlenen 8. Eker I Run’da 1.917 katılımcı koştu

Eker Süt Ürünleri tarafından “Bir Adım At, Fark Yarat” mottosuyla 2-3 Ekim 2021 tarihlerinde fiziksel, 10 Ekim 2021’e kadar da sanal ortamda gerçekleştirilen 8. Eker I Run, ortaya çıkan çarpıcı rakamlarla dikkat çekti. Pandemi sebebiyle limitli katılımcıyla gerçekleştirildi. Yetişkin koşularının tamamında kontenjan doldu.

42K Maratonu, 15K ve 5K yarışları, Paten Yarışı ve Minik Adımlar Koşusu’yla birlikte Ekim’in ilk hafta sonu boyunca Eker Meydan’da harika görüntüler ortaya çıkmasını sağlayan organizasyonun sanal koşu tarafında ise 341 sporcu alana gelmeden dünya üzerinde istedikleri yerde oluşturdukları parkurlarda koştu. 

11 yabancı sporcu ile birlikte 31 farklı şehirden katılımcı Eker I Run 2021’de buluştu

Sporun dinamizmi ile birlikte eğlenceyi, heyecanı, iyiliği ve coşkuyu aynı platformda buluşturan Eker I Run’da Pandemi koşullarına rağmen 6 ülkeden 11 yabancı sporcu da parkura çıktı. Ayrıca Türk sporcuların 31 farklı şehirden katılımı da 8. Eker I Run’ın çarpıcı verilerinden biri oldu. Organizasyonda 591 kadın sporcunun yer alması da dikkat çekti.

Eker I Run 2021 ile ilgili veriler ise şöyleydi:

* 8. Eker I Run’ın toplam katılımcı sayısı 1917 oldu. (1.576 fiziksel, 341 sanal)

* 6 farklı ülkeden 11 yabancı sporcu

* 31 farklı şehirden Türk sporcu katılımı

* 42K Maratonu’nda 79 sporcu

* 15K Yarışı’nda 360 sporcu

* 5K Yarışı’nda 784 sporcu

* Paten Yarışı’nda 97 sporcu

* Minik Adımlar Koşusu’nda 256 minik sporcu

* Kurumsal firmalardan 17 koşu takımı 219 sporcu 

* Tüm yarışmacıların kat ettiği toplam mesafe: 13736 km

* 2014 yılından beri Eker Meydan’da sağlıklı yaşam için kat edilen toplam mesafe: 59.422 km

* 2014 yılından bu yana fiziksel olarak koşan sporcu sayısı: 10.968

* 2014 yılından bu yana parkura çıkan kadın sporcu sayısı: 3.952

* Ulusal ve yerel medyadan yaklaşık 30 gazeteci Eker I Run 2021’i yerinde takip etti.

STK’lar için 333.690 TL bağış toplandı

Eker I Run organizasyonunun en anlamlı etkinliklerinden olan Yardımseverlik Koşusu’nda ise Adım Adım ile birlikte Sivil Toplum Kuruluşları’nın sosyal değer yaratan projeleri için bağış toplandı ve bu projeler için kaynak yaratıldı.  18 STK için yarış sonuna kadar toplanan bağış miktarı ise 382 gönüllü koşucu ve 2.737 bağışçının katkılarıyla 333.690 TL oldu. Gönüllü koşucu sayısının hem fiziksel olarak düzenlenen 2019 yılındaki yarışa, hem de sanal ortamda düzenlenen 2020 yılındaki yarışa nazaran artması, organizasyonun bu yılki en önemli başarılarından biriydi.

Eker I Run 2021’de en çok bağış yapılan beş STK ise şöyle oldu:

* Paylaşımcı Toplum Derneği: 100.694 TL

* Tohum Otizm Vakfı: 59.699 TL

* Koruncuk Vakfı: 47.212 TL

* Köy Okulları Değişim Ağı: 28.987 TL

* Gönüllü Hareketi Derneği: 14.603 TL

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

14. Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası Bodrum’da gerçekleştirildi.

29-31 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen ve Cumhuriyetimiz’in 98. yılının coşkuyla kutlandığı şampiyonada 6 farklı yarışta 800’ün üzerinde sporcu kulaç attı.

 

2021 yılında Turkuaz Yüzme Serisi adı altında Marmaris, Göcek ve Bodrum’da gerçekleştirilen Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonaları’nın finali Bodrum Belediyesi ve Hapimag Sea Garden Resort’un ev sahipliğinde gerçekleştirildi. 

 

Akdeniz’e kıyısı olan ülkeler arasında en kapsamlı yüzme şampiyonası olan 14. Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası, 29 Ekim Cuma günü Bodrum’da başladı.  Şampiyona dünyaca ünlü su sporları markası Arena’nın isim sponsorluğu ve markanın Türkiye Distribütörü Sportive’in desteğiyle düzenlenen şampiyonada 800’den fazla sporcu kulaç attı. 

 

14. Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası’nın ilk günü yapılan Setur Marinas Açık Su Yüzme Şampiyonası 6K kadınlarda Eliv Delve Başer, erkeklerde ise yüzücümüz Efe Erduran Masterlar Açık Yaş Şampiyona oldular. 

 

Şampiyona, aynı gün düzenlenen Peugeot   Açık Su Yüzme Şampiyonası 2008m yarışı ile devam etti.  Parkuru kadınlarda Iryna Amshennikova, erkeklerde Halim Lafçı Şampiyon olarak tamamladılar.  

 

Şampiyonanın en renkli görüntülerine sahne olan FMV. Işık Okulları, Işık Yolculuğu Gece Yüzme Etkinliği büyük ilgi gördü. 

 

Şampiyona’nın ikinci günü sabah seansında STH & Hapimag Sea Garden Resort 1K Açık Su Yüzme Şampiyonası’nın kazananları kadınlarda Şampiyona’nın özel konuğu olan Ekaterina Avramova, erkeklerde Halim Lafçı Masterlar Açık Yaş Şampiyonu oldular. 

 

Şampiyona, öğlen seansında Peugeot Açık Su Yüzme Şampiyonası 3008m ile devam etti. Kadınlarda Iryna Amshennikova, erkeklerde Efe Erduran şampiyonanın kazananları oldular. 

 

31 Ekim 2021 şampiyonanın son günü yüzülen Hapimag 10 K Açık Su Yüzme Şampiyonası Şampiyonları kadınlarda Bengisu Avcı Erdoğan, erkeklerde Emre Erdoğan oldu. 

 

Şampiyona kapsamında, gerçekleştirilen yüzme etaplarının yanı sıra farklı aktivitelerle de yüzücüler 3 gün boyunca keyifli vakit geçirdiler. 

 

14. Uluslararası Arena Aquamasters Yüzme Şampiyonası, Muğla Valiliği’nin himayesinde, Türkiye Yüzme Federasyonu ve Muğla Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü ile işbirliği ve koordinasyon içerisinde, Bodrum Belediye’sinin ev sahipliğinde gerçekleştirildi.  Sportive’in desteği ve Arena markasının isim sponsorluğunda, Peugeot, Hapimag Sea Garden Resort, Jotun, Setur Marinas, FMV.Işık Okulları, Aroma’nın  ana sponsorluğunda düzenlendi. Şampiyona’nın özel destekçileri, STH, Bodrum Amerikan Hastanesi, Marvis, SwimLabs, Kral Pop Radyo şampiyonayı destekledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ölüm Riski En Yüksek Grup Diyaliz Hastaları Çıktı!

İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı ve Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alp Gürkan, “Pandemi döneminde insanlık olarak zor günler geçiriyoruz. Bundan en çok etkilenen kesim de kronik böbrek yetmezlik nedeniyle diyalize girmek zorunda kalan insanlarımız” dedi.

 

Bu dönemde diyaliz merkezine servis ile gidip gelen, kalabalık diyaliz salonlarında diyaliz hastaları ile haftanın 3 günü 4 saat aynı havayı soluyan, birçok sağlık çalışanı ile yakın temasta bulunan insanlarımız maalesef Covid-19 virüsünün ölümcül komplikasyonlarından en çok etkilenen kesim oldu. Ülkemizde ve dünyada yapılan bilimsel çalışmalarda ölüm riski en yüksek grup diyaliz hastaları çıktı. Buna sürekli kalabalık bir yerde uzun zaman geçirmeleri bulaş riskini de artırdı. 

‘Organ Bağışı Sayısında Dramatik Düşüş Oldu’

Büyük bir umutla beyin ölümü sonrası bağışlanan organlarla nakil olmayı bekleyen hastalarımız için bir başka olumsuz gelişme de; yoğun bakımların Covid-19 hastalarıyla dolu olması nedeniyle bu dönemde tüm dünyada organ bağış sayısındaki dramatik düşüş oldu. Bu da hastalarımızın nakil olma şansını azalttı. Umarım aşılanmanın etkisiyle de bu zor günleri aşıp yeniden normal yaşamımıza geri döneceğiz. İnsanlık bu musibetten ders çıkartarak insanlar arası yardımlaşmanın ne kadar önemli olduğunun farkına varacaktır. Bu yardımlaşmanın en kutsal göstergelerinden biri de organ bağışıdır. Organ bağışı bir anlamda ölümsüzlüğü ifade etmektedir. Bağışlanan organlarla insanlar başkalarının vücutlarında on yıllarca yaşamakta ve onlara hayat vermektedirler. Kasım’ın ilk haftası ‘Organ Bağış Haftası’. Bu haftayı tüm yıla yayarak organ nakli ile hayata tutunmaya çalışan öldükten sonra bağışlayacağımız organlarımızla hastalarımıza umut olalım ve bu kararımızı sevdiklerimizle gururla paylaşalım.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çocuğunuzu, etkinliği ispatlanmış fitoterapötik ürünlerle koruyun

Okullar açıldı, yüz yüze eğitim başladı. Pandemi süresince uzaktan eğitim alan ve okulundan ayrı kalan çocuklar arkadaşlarına kavuştular. Ancak evdeki bulaş riskinin artması sebebiyle aileler tedirgin. Peki aşılanmayan çocuklar nasıl korunmalı?

 

Korona virüs varyantlarının ortaya çıkmasıyla beraber uzmanlar aylardır maske mesafe ve hijyen dışındaki koruyucu tedbirlerin önemine dikkat çekiyor. Enfeksiyon uzmanları, çocukların okullarda bulaşı tetiklediğini ve bu sebeple koronavirüse karşı etkisi ispatlanan, aşı harici formüllerden faydalanılması gerektiğinin de altını çiziyor.

 

7 yaş üstü çocuklar için özel geliştirilen ve Türkiye’de ruhsatlandırılan emme tabletlerin, çocukları virüslerden korumada yardımcı olduğu klinik olarak ispatlandı. Doğal elma ve muz aroması sayesinde çocukların severek kullandığı bu tabletler, çocukları okuldayken risklere karşı koruyacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

AXA Sigorta’dan Gençlere Özel Yepyeni Bir Sağlık Sigortası

AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası ile gençlere destek olan öncü atılımlarına bir yenisini ekleyen AXA Sigorta, gençlerin sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmayı hedefliyor.

 

Yenilikçi ürünleriyle sigorta sektörüne öncülük eden AXA Sigorta, gençlerin ihtiyaçları ve kullanım alışkanlıkları doğrultusunda şekillendirdiği gençlere özel yeni ürünü “AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası” ile sigorta sektöründe bir ilke daha imza attı. "Gençler tarafından ilk kez 17-22 yaş arasında satın alınabilen ve 26 yaşına kadar kullanılabilen AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası, “ihtiyacın kadar yükle, boşa para ödeme” sistemi ile geleneksel sigorta ürünlerinden farklılaşıyor. Toplam değeri yalnızca 1.200 TL olan sigortanın geçerliliği 4 yılı kapsıyor. Sigortalıların sadece ihtiyaçları doğrultusunda belirledikleri kadar sigorta primi ödemesini öngören sistem gençlerin özel sağlık hizmetlerine erişimini kolaylaştırmayı hedefliyor.

 

AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası, yatarak tedavileri anlaşmalı kurumlarda herhangi bir limit olmaksızın yüzde 100 oranında karşılıyor. Poliçenin ilk yılında gençlere 4 yıllık yatarak tedavinin yanında 1 adet de ayakta tedavi hakkı veriliyor. Gençlerin hediye olarak poliçeye eklenen bu ayakta tedavi hakkını kullanması halinde, yeni ayaktan tedavi hakkı belli bir ödeme karşılığında yeniden yüklenebiliyor. Ek ayakta tedavi yüklemesi 260 TL değerinde olan poliçe, gençler için uygun fiyatıyla da dikkat çekiyor. 

 

AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası yaptıran gençler, sektördeki en geniş anlaşmalı kurum ağına sahip olan AXA Sigorta’nın hızlı provizyon süreçlerinden, AXAFit ve AXA Doktor Danışma Hattı’ndan da faydalanabiliyor. 

 

AXA Sigorta Satış ve Pazarlama Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Firuzan İşcan, ürünle ilgili şunları söyledi: “Hepimiz için sağlık bu hayatta sahip olduğumuz en değerli varlık. Ebeveynlerin ise bir kıymetlisi daha var, o da çocukları. AXA Sigorta olarak kâr amacı gütmeden gençlerin sağlığını ön planda tutarak hayata geçirdiğimiz AXA Genç Tamamlayıcı Sağlık Sigortası bu açıdan çok anlamlı bir ürün. AXA Sigorta olarak, gençler için değer yaratmayı çok önemsiyoruz, ‘Gençlerle birlikte hareket ediyoruz’ diyoruz. Sık sık etkinliklerde, panellerde ve söyleşilerde gençlerle bir araya geliyor ve onların önerilerini istek ve beklentilerini dinliyoruz. ‘Kullandığın kadar öde’ gibi yenilikçi ve sektörde fark yaratan bir sistemle de onların ihtiyaçlarını işimize taşıma fırsatı bulduk. Gençlerin yaşamlarına dokunmaktan mutluluk duyan bir sigorta şirketi olarak, öncü atılımlarımızı sürdüreceğiz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Pandemide Organ Bağışı Alarm Veriyor!

Yaklaşık iki yıldır tüm dünyayla birlikte ülkemizi de etkisi altına alan Covid-19 pandemisi, özellikle organ bekleyen hastaları derinden etkiliyor. Yaşamları organ nakline bağlı olan hastaların sayısı artarken, buna karşın pandemi sürecinde gerek canlı vericiden gerek kadavradan yapılan organ bağışının büyük ölçüde azalması yaşam şansının her geçen gün yitirilmesine neden oluyor. Acıbadem International Hastanesi Organ Nakli Merkezi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ülkem Çakır ve Acıbadem International Hastanesi Organ Nakli Merkezi Bölüm Başkanı ve Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berber3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında yaptıkları açıklamada organ bağışının alarm verdiğine dikkat çektiler, önemli uyarılar ve önerilerde bulundular. 

Böbrek, karaciğer, kalp, pankreas, akciğer… Ülkemizde halen 23 bin 919 kişi her an bulunmasını umut ettikleri organla hayata tutunmanın hayalini kuruyor. Ancak ülkemizde özellikle de bazı yanlış bilgiler nedeniyle yeterli organ bağışı gerçekleştirilemezken, buna bir de yaklaşık iki yıldır devam eden Covid-19 pandemisinin endişesi eklendiğinde, organ bulma şansı hızla düşüyor. Son dönem organ yetmezliklerine bağlı ölümler giderek artarken, bu tanıyı alan hastaların tek tedavi şanslarının organ nakilleri ile mümkün olduğunu vurgulayan Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ülkem Çakır “Buna karşın ülkemizde 2019 yılında 5.760 organ nakli gerçekleştirilirken, 2020 yılında bu sayı 3.852’ye geriledi. Bu yılın ilk on ayında da 3.714 nakil yapılabildi” diyor. Ülkemizde halen böbrek nakli olmayı bekleyen ileri evre böbrek yetmezliği hastalarının sayısının 21 binle ilk sırada yer aldığını belirten Prof. Dr. Ülkem Çakır, 1.715 karaciğer, 952 kalp, 283 pankreas ve 68 de akciğer nakli bekleyen hasta olduğunu söylüyor. 

Nakil ameliyatları güvenli şekilde yapılıyor

Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen güncel kurallara uyulduğunda, hastaların tetkik ve tedavilerinin güvenle yapılabildiğini vurgulayan Prof. Dr. Ülkem Çakır şöyle konuşuyor: “Gerek canlı vericiden, gerekse beyin ölümü gerçekleşmiş vericilerden yapılan organ nakillerinde rutin testlerin yanı sıra, Covid-19 antijen-antikor testlerinin yapılması, izolasyon önlemlerine uyulması süreci kontrollü hale getirmektedir. Ancak tüm dünyayla birlikte Covid-19 pandemisine yoğun şekilde maruz kalan ülkemizde 2020 yılından itibaren hem canlı vericiden hem de kadavradan nakil sayılarında anlamlı bir düşüş gözlenmiştir. Örneğin; 2019 yılında organ nakillerinin 4.397’sinin canlı vericiden, 1.363’ünün beyin ölümü gerçekleşmiş vericiden yapıldığı görülmektedir. Bu yılın ilk 10 ayında ise 3.714’e gerileyen organ naklinin, 3.260’ı canlı vericiden, 454’ü ise beyin ölümü gerçekleşmiş vericiden yapılmıştır.”

Organ bağışı en güzel miras!

Türkiye’de organ nakli gereken hastaların sayısının giderek artış gösterdiğini vurgulayan Prof. Dr. İbrahim Berber de “Özellikle pandemi sürecinde yaşamak zorunda olduğumuz zor zamanlar organ bağışının önemine yönelik hassasiyetimizi azaltmamalıdır. Unutmayalım ki bırakacağımız en güzel miras hayatta iken yapacağımız organ bağışıdır” diyor. Prof. Dr. İbrahim Berber, Türkiye’nin son yıllarda organ nakli cerrahisinde çok hızlı ilerleme kaydettiğini, deneyimli uzman ve ileri teknolojik altyapısı ile nakil başarısında dünyanın önde gelen ülkeleri arasında yer aldığını vurguluyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TİMUR SAVCI “Meryem’in yaptığı şımarıklıktı”

Timur Savcı; “Meryem’in diziyi bırakması bana da sürpriz oldu. Bu durumlarda seri katil soğukkanlılığım var. Meryem’in abisi araya girdi, başkaları araya girmeye çalıştı ama bitti dedim. Geri dönüşü yoktu artık.”

 

Simge Fıstıkoğlu’nun youtube kanalında “Hayat Okulu”na bu hafta, reyting rekorları kıran dizilerin yapımcısı Yapımcı Timur Savcı konuk oldu.

Muhteşem Yüzyıl’ın başrolü Hürrem Sultan’ı canlandıran Meryem Uzerli’nin “tükenmişlik sendromuyla” aniden diziyi bırakmasını tüm ekibe karşı saygısızlık, şımarıklık olduğunu düşünen Timur Savcı, “Meryem’in diziyi bırakması bana da sürpriz oldu. Bu durumlarda seri katil soğukkanlılığım var. Meryem’in abisi araya girdi, başkaları araya girmeye çalıştı ama bitti dedim. Geri dönüşü yoktu artık” dedi. 

Çocuklarıyla ilgili konuşurken göz yaşlarını tutamayan Timur Savcı’nın ortaokul çağlarında sarımsak satarak başladığı iş hayatında adım adım yükselerek bugüne gelişinin hikayesini, başarılarını, başarısızlıklarını, hayata bakışını anlattığı sohbetin tamamını, Simge Fıstıkoğlu'nun youtube kanalında “Hayat Okulu”nda izleyebilirsiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ali Poyrazoğlu’nun yeni güldürüsü ‘Hayatım Roman’ 3 Kasım’da Trump Sahne’de

Ali Poyrazoğlu’nun yine çok ses getirecek güldürüsü ‘Hayatım Roman’, 3 Kasım Çarşamba günü saat 20.30’da Trump Sahne’de tiyatro severlerle buluşuyor. 

Usta ve duayen sanatçı Ali Porazoğlu, kendi hayatından kesitlerin yer aldığı, yazdığı ve sahnelediği ’Hayatım Roman’ müzikli kabarede sıradanlığa meydan okuyor.
 

Ali Poyrazoğlu’nun sanatla iç içe olan hayatını onun dilinden dinlerken bolca güleceğiniz bu kabareyi izlemenin keyfine varacaksınız. 

 

Dünyaya meydan okuyan, hayatını sanatla taçlandıran sanatın önemini fark edenlerin taçları kendileri takarlar diyen ünlü sanatçının yaşam hikâyesinden çok şey öğreneceksiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Zülfü Livaneli İle Çetin Tekindor “Balıkçı Ve Oğlu” Romanında Buluştu

Zülfü Livaneli'nin İnkilap Kitabevi’nden geçtiğimiz aylarda yayımlanan son kitabı Balıkçı ve Oğlu, Çetin Tekindor'un seslendirmesiyle Storytel'de bir kez daha kitapseverlerle buluştu.

Yazdığı her romanı okurları tarafından ilgiyle karşılanan Zülfü Livaneli’nin, Egeli bir balıkçı ailenin üzerinden göçmenlik meselesi ve ekolojik yıkıma odaklandığı son romanı Balıkçı ve Oğlu, oyuncu Çetin Tekindor tarafından seslendirildi.

 

Çetin Tekindor’dan Ege Kıyılarında Duygusal Yolculuk

Çevreye karşı duyarlılığı ile bilinen Çetin Tekindor, insanın doğa üzerindeki yıkımına da değinen Zülfü Livaneli’nin Balıkçı ve Oğlu kitabını seslendirerek dinleyiciyi duygusal bir yolculuğa sürüklüyor. Mustafa, Mesude ve Samir bebek karakterleri üzerinden anlatılan Balıkçı ve Oğlu ile son yılların en can yakıcı ve büyük dramı “göçmenliği” Storytel’den dinleyebilirsiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

“Aşk Yolunda” 12 Kasım’da Vizyonda

Sinema sektörüne hızlı bir giriş yapan, “DİLBERAY” filminin de yapımcılarından Aytaç Medya’nın yapımcılığını üstlendiği “AŞK YOLUNDA” 12 Kasım’da vizyona girmek için gün sayıyor. Salonlara taze kan getirmeye hazırlanan bu iddialı romantik komedi filminin başrollerinde Şahin Irmak, Çiğdem Batur ve Bora Cengiz yer alıyor. Filmin fragmanı izleyicilerin beğenisine sunuldu.

 

Pandemi sürecinde sinemadan ümidi kesmeyen ve art arda iddialı yapımlara imza atan Aytaç Medya, “Dilberay”dan sonra tamamladığı “Aşk Yolunda: Bizimkisi Bir Ah Hikayesi” isimli romantik komedi filmiyle sektöre hızlı bir giriş yapıyor. Filmin merakla beklenen fragmanı yayınlandı.

 

Tamamı Malatya’da çekilen, 12 Kasım’da vizyona girecek “AŞK YOLUNDA”; şanssızlığı her yerde başına bela olan Bade’nin (Çiğdem Batur) evlenme teklifi alacağı sırada sevgilisi Arda’dan (Bora Cengiz) ayrılması ve sonrasında gelişen olayları eğlenceli bir dille anlatıyor. 

 

"O yüzük bu parmağa girecek" mottosuyla yola çıkan, Ahmet Kapucu’nun yönettiği, Seçil Çömlekçi’nin 2019 yılında yayımlanan “Bizimkisi Bir Ah Hikayesi” başlıklı kitabından senaryolaştırdığı filmin müzikleri Toygun Uğur Tosunoğlu tarafından yapıldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı