Aylık arşivler: Ocak 2022

Eğlence Parkların Büyüklüğü 89 Milyar Dolara Ulaşacak

Tüm dünyayı etkileyen koronavirüsün olumsuz etkisini derinden hisseden alanların başında gelen eğlence sektörü, normalleşme adımları ile eski günlerine dönmeye çalışıyor. Şehirlerin ekonomisinde de önemli bir yeri bulunan 2 buçuk trilyon değerindeki sektör,  küresel çapta 5,4 milyon kişiye de istihdam sağlıyor. Sektörün önemli iş kolları arasında yer alan eğlence parklarının büyüklüğünün ise 2023 yılına kadar 89,5 milyar dolara ulaşması bekleniyor. 

 

Şehirleşme her geçen gün artıyor. Küresel olarak, nüfusun yüzde 50'den fazlası bugün kentsel alanlarda yaşıyor. 2045 yılına kadar ise dünyanın kentsel nüfusunun 1,5 kat artarak 6 milyara ulaşması bekleniyor.   Şehirler aynı zamanda büyüme açısından genellikle ülkelerin ekonomisinde itici bir güç olarak önemli bir rol oynuyor.   Dünya çapındaki GSYH’nin yüzde 80'inden fazlası kendi sınırları içinde üretiliyor. Bu durum ‘Mutlu Şehir’ temasını ön plana çıkarıyor.  Öyle ki son 35 yılda yürütülen 20 araştırmayı kapsayan bir analiz, kentsel alanlarda yaşayan insanlar arasında psikiyatrik bozuklukların yaygınlığının önemli ölçüde daha yüksek olduğunu söylüyor. Çağın felaketi olarak adlandırılan koronavirüs sürecinde oluşan psikolojik hasar ile bilirkte yaşam kalitesini, refahı ve mutluluğu etkileyen eğlence sektöründeki özel ve kamu yatırımları daha da önemli bir hale geliyor. Çünkü daha mutlu insanların, bir topluma hesaplanamaz sosyal ve ekonomik faydalar sağladığı, yapılan araştırmalar ile de ortaya konuyor. 

 

Türkiye’nin Potansiyeli Çok Yüksek

Türkiye’de il ve ilçe belediyelerinde yüzde 90 oranında planlanan büyük ve küçük eğlence ve rekreasyon projeleri olduğunu dile getiren Tureks Uluslararası Fuarcılık Genel Müdürü Nergis Aslan, “ Türkiye’de 81 il ve 957 ilçe var.  Bu da sektör için çok büyük bir potansiyeli teşkil ediyor. Şehir hayatına bir nefes olan millet bahçeleri de bu duruma örnek olarak gösterilebilir. Sektörün dinamik yapısı ülkemizde sürekli bir gelişme ve büyüme meydana getiriyor. Milyonlarca doların döndüğü bu sektörde gelişmekte olan Türkiye, yurt dışı yatırımcılarının da dikkatini çekiyor.  Türkiye’nin eğlence sektöründeki gelişimi, pazarın geniş ve yatırıma müsait olması, birçok yabancı firmanın da bu alana girmesinde önemli rol oynuyor. Dünyanın her yerinde yerleşmiş ve sürekli geliştirilen eğlence sektörü, ülkemizde ise son 10 yıldır adım adım yükseliyor. Ayrıca şehirlerin cazibe merkezleri turizm sektörü için de önemli bir rol oynuyor” dedi.

 

Şehirlerin Mutluluğuna Giden Yol İstanbul’da

 ‘Mutlu Şehir’ kavramı için büyük önem arz eden eğlence sektörünün tüm paydaşlarının 3 -5 Şubat tarihleri arasında İstanbul’da bir araya geleceğini belirten Aslan, sözlerine şöyle devam etti: “ATRAX fuarı, Türkiye ve yakın coğrafyanın eğlence, park ve rekreasyon sektöründe yer alan satıcı ve alıcıları bir araya getiren uluslararası bir platform olacak. Katılımcılar sektördeki son durumu yerinde gözlemle fırsatı bulurken,  başarılı uygulamalar ödüllendirilecek, kentsel mutluluk için parklar, tasarım ve estetiuzmanlarının katılımıyla konferanslar düzenlenecek. 3 gün boyunca ‘Mutlu Şehircilik’ derinlemesine ele alınacak.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Batıçim’den Türkiye’de Bir İlk!

BATIÇİM TÜRKİYE’NİN İLK AKREDİTE SERTİFİKALI CEM II/C TİPİ DÜŞÜK KARBON SALINIMLI ÇİMENTOSUNU ÜRETTİ

 

İzmir’in en köklü kuruluşlarından biri olan BATIÇİM, üretimde düşük karbon salınımına odaklandı. İzmir ve Ege Bölgesi’nin en değerli yatırımlarından biri olan BATIÇİM, Türkiye’nin ilk akredite TS EN 197-5 sertifikalı düşük karbon salınımlı CEM II/C çimentosu üretimini gerçekleştirdi. İzmir ve Söke’de yer alan 2 çimento fabrikası, 16 hazır beton tesisi, hidroelektrik santrali ve Aliağa’daki liman işletmesiyle sürdürdüğü faaliyetleri kapsamında ülke ekonomisine kalıcı değerler kazandıran şirket, Türkiye’yi düşük karbon salınımı hedeflerine taşımayı hedefliyor. Düşük karbon salınımlı çimento üretimi de bu sürecin ilk adımını oluşturuyor.

 

Yeni yönetimiyle birlikte atağa geçen BATIÇİM Batı Anadolu Çimento Sanayi A.Ş. (BATIÇİM) 2022’ye hızlı başladı. Köklü tecrübesi ve inovasyon yeteneğiyle geçtiğimiz yılın sonunda başlatılan girişimler, karşılığını verdi. Ulaştırma, inşaat ve liman gibi sektörlerin bel kemiğini oluşturan çimento üzerinde gerçekleştirdiği AR-Ge ve inovasyon faaliyetleriyle Türkiye’nin ilk sertifikalı düşük karbon salınımlı çimentosu üretimine imza attı. Türkiye ekonomisinde yeni bir dönüm noktasına BATIÇİM imzası atan şirketin TS EN 197-5 çimento standardına uygun olarak CEM II/C “Portland Kompoze Çimento” adıyla ürettiği çimentosuna Türk Akreditasyon Kurumu akreditasyonu ve T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilendirilmesi dâhilinde Türkiye’de ilk kez Kalite ve Çevre Kurulu tarafından “G Uygunluk Belgesi” verildi. Bu sertifikalandırma ile Yapı Malzemeleri Yönetmeliği’ne uygun olarak düşük karbon salınımlı, daha çevreci çimentonun piyasada güvenli bir şekilde kullanılmasına imkân sağlandı.

 

Yarım asrı aşkın köklü tecrübe

1966 yılından bu yana hızla büyüyerek Türk çimento endüstrisinin güçlü şirketlerinden biri haline dönüşen BATIÇİM, Türkiye ekonomisine yeni başarı hikâyeleri kazandırıyor. Türkiye’de iş gücünün desteklenmesi, Türkiye ekonomisi için katma değer yaratılması adına yarattığı açılımlarla bu başarı hikâyelerini destekliyor. Kendi öz kaynaklarıyla kurulan ve yarım asrı aşkın süredir de yüzde yüz Türk sermayesi ile ülkemiz için kalıcı değerler yaratan BATIÇİM, faaliyetlerine büyük bir ivme kazandırıyor. En yeni teknolojiler kullanarak geliştirdiği üstün nitelikli ürünlerini, kusursuz hizmet anlayışını, sağlık, emniyet, çevre değerlerini ve sosyal sorumluluk bilincini üretim gücüyle birleştirerek geleceğe sağlam adımlarla ilerliyor. Düşük karbon salınımlı çimento üretimiyle faaliyetlerime üretim ve satış ölçeğinde verimlilik kazandırmayı hedefliyor.  

 

Çevreye karşı duyarlı yaklaşım

BATIÇİM’in üretim ve ticari faaliyetlerinin odağında çevreye karşı duyarlı yaklaşım yer alıyor.  Çevre kirliliğini önlemeye ve doğal kaynakları bilinçli bir şekilde kullanmaya maksimum düzeyde özen gösteriyor, oluşan atıkları kaynağında azaltıyor ve mümkün olan her durumda bu atıkları ülke ekonomisine tekrar kazandırıyor. Bütün bunları yaparken ileri teknolojilerden güç alıyor. Dünya standartlarında üstün kaliteli ürünler üretmek için sektördeki teknolojik gelişmeleri yakından takip eden BATIÇİM, kullanılabilir en son teknoloji ile sektörün ayak izi oluyor.

 

Standartlar ne diyor?

Karbon salınımı düşürmek için geri dönüştürülebilen alternatif hammaddelerin kullanımı mevcut yürürlükte olan TS EN 197-1 Çimento Standardı’nda kısmi olarak yer alıyor. Daha düşük karbon salınımı ile üretilebilen çimentoların üretimine imkan veren TS EN 197-5 Çimento Standardı, AB Standardizasyon Komitesi CEN tarafından 08.02.2021 tarihinde onaylandı ve 19.05.2021 tarihinde ulaşılabilir olarak yayınlandı. TSE (Türk Standardları Enstitütüsü) bu standardı, “TS EN 197-5” numarası ve “Çimento – Bölüm 5: Portland-kompozit çimento CEM II/C-M ve Kompozit çimento CEM VI” başlığı ile 30.09.2021 tarihinde yayınlayarak ülkemizde de daha düşük karbon salınımlı çimento üretimlerine imkan sağladı. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Keçiören Belediyesinden Trafik Güvenliği Eğitimi

Keçiören Belediyesi personelleri hizmet içi eğitim kapsamında Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hizmetleri Başkanlığı tarafından görevlendirilen eğitmenlerden ‘Trafik Güvenliği Eğitimi’ aldı. Güvenli sürüş için temel trafik kurallarının önemli olduğunu söyleyen Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altıok, “Trafikte geri dönüşü olmayan sonuçların ortaya çıkmaması için bilinçli olmanın ve eğitimin önemine inanıyoruz. İl Emniyet Müdürlüğümüzle iş birliği içinde bu temel kuralları öğretmek için işe belediye personelimizden başladık.” dedi.

 

Keçiören Belediyesi Meclis Toplantı Salonunda belediye personelinin katılımıyla gerçekleştirilen Trafik Güvenliği Eğitimi’nde, trafikte yapılması gerekenler ve trafik güvenliği konularına değildi. Trafik güvenliğinde en önemli konunun görmek, duymak ve görünür olmak olduğunun altını çizen eğitmenler, olası bir riskin önceden fark edilmesinin de kişinin kendini koruması noktasında hayati olduğunu vurguladılar.

 

Trafik eğitimi konusunda verdikleri desteklerden dolayı Ankara İl Emniyet Müdürlüğüne teşekkür eden Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, “Trafikte ölümlü ve yaralanmalı kazaların en aza inmesi noktasında biz de üzerimize düşeni yapmanın gayretindeyiz. İnsanımızın hayatı bizim için değerli.  Ailelerimizi, sevdiklerimizi üzmemek için lütfen trafik kurallarına uyalım. Emniyet kemerini araca biner binmez takmayı alışkanlık haline getirelim.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çocuk refahının 4 boyutu var

Çocuğun iyi olma hali olarak tanımlanan çocuk refahının sadece güçlü ekonomik koşullarla sınırlı olmadığını belirten uzmanlar, çocuğun iyilik halinin sağlanmasında; gelir, sağlık, eğitim ve sosyal katılım boyutları olduğuna dikkat çekiyor. Maddi koşullar ne olursa olsun, çocukların ancak kendilerine sevgi ve özenle yaklaşıldığında, fiziksel ve zihinsel açılardan sağlıklı olduklarında, beceri ve yeteneklerini daha da geliştirebildiklerinde iyi durumda olabileceğini belirten uzmanlar, çocukların öğrenme, oyun, boş zaman, toplumsal ve kültürel yaşam imkânlarından yararlanıp kişiliklerini geliştirmelerinin de önemine işaret ediyor.

 

Üsküdar Üniversitesi SHMYO Çocuk Gelişimi Program Başkanı Öğretim Görevlisi Müge Çolakoğlu Özer, çocuk refahı kavramına ilişkin değerlendirmede bulundu.

 

Çocuk refahı: Çocukların iyi olma halidir 

 

Refah kavramının İngilizce literatürde  daha çok   well-being (iyi olma  hali) kavramı ile ifade edildiğini kaydeden Öğretim Görevlisi Müge Çolakoğlu Özer, “UNICEF’e göre, çocukların  iyi olma hali (well-being) ‘fiziksel, duygusal, zihinsel ve ruhsal gelişim yoluyla bireyin kendisi, başkaları ve çevre ile ilişkili olarak kendine özgü potansiyelini gerçekleştirmesi’ olarak tanımlanmaktadır.” dedi.

 

Öğretim Görevlisi Müge Çolakoğlu Özer, “Çocuğun iyi olma hali yaklaşımı, maddi koşullar, eğitim ve sağlık alanlarındaki fırsatlar gibi nesnel yaşam koşulları ile çocukların kendi koşullarını nasıl yorumlayıp değerlendirdikleri, mutluluk ve yoksunluklarını nasıl ifade ettikleri gibi kendi öznel deneyimlerini bir araya getirir.” diye konuştu.

 

İyi olma halinin dört boyutu bulunuyor

 

Türkiye’de çocukların iyi olma halinin OECD (Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü) ve Avrupa Birliği’nin kabul ettiği ölçüm araçları doğrultusunda 4 boyutta incelendiğini belirten Müge Çolakoğlu Özer,  bunların gelir, sağlık, eğitim ve sosyal katılım olduğunu söyledi.

 

Gelir eksikliği bir tehdit faktörüdür

 

Özer, bu dört boyutla ilgili olarak şu bilgileri verdi:

 

“Gelir düzeyi çocukların yaşamını, iyi olma halini etkileyen başlıca faktörlerden birisi olarak kabul edilmektedir.  Gelir eksikliği aynı zamanda eğitim ve sağlık hizmetlerine ulaşma ve sosyal katılım noktasında da çocuklar için bir tehdit faktörü olabilmektedir.

 

Çocuk şiddetten uzak tutulmalıdır

 

Çocuk sağlığı ile ilgili önlenebilir ölümlerin azaltılması ve enfeksiyona bağlı gelişen hastalıkların önlenmesi, çocuğun fiziksel ve psikolojik gelişiminin desteklenmesi, çocuğun sosyal karar alma süreçlerine katılımının sağlanması, çocuğun şiddetten uzak tutulması Dünya Sağlık Örgütünün öncelikleri arasındadır.

 

Okul öncesi eğitim hayat başarısını etkiliyor

 

Çocuklara yönelik eğitim süreci değerlendirilirken ön plana çıkan nokta, okul öncesi eğitimdir. Öğrencinin okul öncesinde edineceği temel bilgi ve beceriler onun ileride kademelerdeki ve eğitim hayatı sonrasındaki başarısını önemli ölçüde etkileyecektir. Temel eğitime erişim de bir refah düzeyi olarak düşünüldüğünde önemlidir.

 

Sosyal etkinliklere katılım önemli

 

Çocuğun iyi olma halini ölçen son düzey olan sosyal katılımdan anlamamız gereken ise  çocukların sosyal etkinliklere katılımları diğer yandan da kendi yaşamlarını etkileyecek konularda karar alma süreçlerinde düşüncelerini ifade etme olanaklarının bulunmasıdır.”

 

Çocuğun iyilik halinin önemi arttı

 

Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin taraf ülkelerce imzalanması ile çocuk haklarına ilişkin farkındalık tüm dünya genelinde yaygınlaşmaya başladığını ve   iyilik hali kavramının çocuk politikaları içerisindeki öneminin arttığını ifade eden Özer, “Bu sözleşme ile çocukların ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik sorumluluklar sırasıyla aileye, ülke yönetimlerine ve son olarak topluma verilmiştir. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesine göre iyilik halinin unsurları arasında, çocukların yeteneklerini geliştirme hakkı, isim, ulusal kimlik ve aileye mensup olma hakkı, aktif katılımcılık, çocuğun beslenme, giyim ve barınma hakkı, temel eğitime erişim hakkı, sosyal güvenlikten yararlanma hakkı, doğumdan itibaren sağlık hizmetlerine erişim hakkı bunlardan bazılarıdır. Çocuk işçiliğinin önlenmesi amacıyla asgari yaş sınırının getirilmesi, belirli işlerde çalışmanın yasaklanması, çalışma süresi ve koşullarının düzenlenmesi gibi hususlar da sözleşme ile taraf devletlerden talep edilmektedir.” diye konuştu.

 

Çocuğun refahı sadece ekonomik koşullarla ilgili değil

 

“Bir çocuğun ailesinin sahip olduğu gelirden ne kadar pay aldığı, o çocuğun iyi olma halinin önemli bir belirleyicisidir” diyen Öğretim Görevlisi Müge Çolakoğlu Özer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bununla birlikte çocuğun iyi olma hali sadece çocuk yoksulluğu ilgili bir durum değildir. 

 

– Maddi koşullar ne olursa olsun, çocuklar ancak kendilerine sevgi ve özenle yaklaşıldığında,

– Fiziksel ve zihinsel açılardan sağlıklı olduklarında, 

– Beceri ve yeteneklerini daha da geliştirebildiklerinde, 

– Güvenli ve sorunsuz evler ve ortamlarda yaşadıklarında; öğrenme, oyun, boş zaman, toplumsal ve kültürel yaşam imkânlarından yararlanıp kişiliklerini geliştirdiklerinde, 

– Bilgi edinip kendi kimliklerini ve görüşlerini dile getirebildiklerinde, 

– Kendi yaşamlarına etkileyecek kararlara katıldıklarında, 

-Yetişkinlerin veya başka çocukların şiddetinden, ihmalinden, sömürüsünden veya ayrımcılığından korunduklarında, 

– Psikolojik sorunlar ve riskli davranışlardan uzak kaldıklarında gerçekten iyi durumda olabilirler.”

 

Çocuğun refahını sağlamak için neler yapılmalıdır?

 

Son yıllarda UNICEF başta olmak üzere birçok uluslararası kuruluşun çabalarının sonucunda gelişmiş ülkelerin, çocuklara yönelik politika ve hizmetlerde çocukların “iyi olma hali”ni merkeze alan yaklaşımları benimsediklerinin görüldüğünü söyleyen Özer, “Bu yaklaşımın ortaya çıkmasında insanların iyi olma halinin yalnızca kişi başına düşen gelir ile ilişkili olmadığına yönelik düşünce biçiminin yaygınlaşması etkili olmuştur.” dedi.

 

Bütüncül politikalar hayata geçirilmelidir

 

Üsküdar Üniversitesi SHMYO Çocuk Gelişimi Program Başkanı Öğretim Görevlisi Müge Çolakoğlu Özer, çocuğun refahının sağlanmasında gelirle birlikte eğitim, sağlık, çalışma hayatında ortaya çıkan, aile içi şiddet ve istismar, suça ve madde bağımlılığına itilme gibi sorunlar gözetilerek aileyi, ülke yönetimlerini ve toplumu merkeze alan bütüncül politikaların hayata geçirilmesinin esas olması gerektiğini söyledi.

 

Özer, “Bu anlayış aynı zamanda Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinde yer alan “Çocukların, insan olarak haklarının yanı sıra özel hakları da vardır.” ilkesinin de yansıması olarak kabul edilebilir. Dolayısıyla çocukların iyi olma halinin sağlanması için bu hakları gözeten özel politikalara ihtiyaç duyulmaktadır.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Büyükakın: Gözümüz hiçbir zaman arkada kalmadı

Başkan Büyükakın, İtfaiye Dairesi Başkanlığı’nda uzun yıllar görev yaptıktan sonra emekliye ayrılan Doğan Kara’nın onuruna verilen yemeğe katıldı

 

Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, İtfaiye Dairesi Başkanlığı’nda uzun yıllar görev yaptıktan sonra emekliye ayrılan Doğan Kara’nın onuruna verilen yemeğe katıldı. Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Balamir Gündoğdu ve İSU Genel Müdürü Ali Sağlık’ın yanı sıra Genel Sekreter Yardımcıları Sadık Uysal, Gökmen Mengüç ve Dr. Hasan Aydınlık, genel müdürler ve daire başkanlarının katıldığı yemekte konuşan Başkan Büyükakın, “Kocaeli’miz başta olmak üzere kurumumuza verdiği emekler için Doğan Beye çok teşekkür ediyorum. Emeklilik hayatında kendisine ve ailesine sağlıklı bir yaşam diliyorum” dedi.

 

“BU AZİZ ŞEHRİN İNSANLARINA HİZMET ETTİ”

“Görev yaptığı sürece bizim gözümüz hiçbir zaman arkada kalmadı” diyen Başkan Büyükakın, “İtfaiye teşkilatına verdiği emeklerinin karşılığını Rabbim inşallah ahirette mükâfatlandırsın. Doğan bey, 44 yıl bu kentte ve bu aziz şehrin insanlarına hizmet etti. Bir kez daha kendisine teşekkür ederim” ifadelerini sarf etti. İtfaiye Dairesi Başkanlığı’ndan emekli olan Doğan Kara ise “Ülkeme ve şehrimize hizmet etme şansını yakalamış birisi olarak bu günleri gösteren Rabbime şükürler olsun. Vatandaşlarımıza hizmet etmenin çok büyük onurunu, gururunu yaşadık. Bizlere her fırsatta destek olan Tahir Başkanımıza ve sizlere çok teşekkür ediyorum” ifadelerini sarf etti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Nevşehir Belediyesi Karla Mücadeleye Devam Ediyor

Nevşehir’de sabah erken saatlerde bastıran kar yağışı kent merkezinde etkili oldu. Nevşehir Belediyesi ekipleri karla mücadele çalışmalarını sürdürürken, yolları açık tutabilmek için yoğun çaba sarf ediyor.

 

Nevşehir’de beklenen kar yağışına karşı tüm hazırlıklarını tamamlayan Nevşehir Belediyesi ekipleri sabah erken saatlerinden itibaren etkili olan yağış dolayısıyla çalışmalara başladı.

 

Kar yağışına karşı ekiplerini seferber eden Nevşehir Belediyesi, kar kürüme araçlarıyla tüm mahallelerde karla mücadele etti.

 

Ulaşımda herhangi bir aksaklık yaşanmaması için yoğun çaba gösteren ekipler ihtiyaç olan bölgelerde de tuzlama ve solüsyon çalışması yaptı.

 

Bu arada Temizlik İşleri Müdürlüğü’ne bağlı ekiplerde yaya kaldırımlarında kar temizliği ve tuzlama çalışması gerçekleştirdi.

 

Sabahın erken saatlerinden itibaren karla mücadele çalışmalarına katılan Belediye Başkanı Dr. Mehmet Savran, belediyenin tüm iş makineleri ile birlikte kiraladıkları araçlarla saha da çalışmasını hız kesmeden sürdürdüğünü belirtti.

 

Fen İşleri Müdürlüğü, Park ve Bahçeler Müdürlüğü, Su Kanalizasyon Müdürlüğü, Muhtarlık İşleri Müdürlüğü ve Temizlik İşleri Müdürlüğü’nden yaklaşık 350 personelin saha da görev yaptığını ifade eden Savran, ana arterlerdeki çalışmaların ardından ara sokaklara ağırlık vereceklerini kaydetti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Büyükakın: İki milyonun emanetini taşıyoruz

Başkan Büyükakın, “Başımız dik bir şekilde büyük bir heyecanla çalışmaya devam ediyoruz. İki milyonun emanetini omuzlarımızda taşıyoruz” dedi.

Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, Dilovası’nda faaliyetlerini sürdüren Ağrılılar Dernek Başkanı Şerif Bozkurt, Ardahanlılar Dernek Başkanı Suat Atbaş, Giresunlular Dernek Başkanı Süleyman Ak, Bingöllüler Dernek Başkanı Ercan Güneş ve yönetimleriyle birlikte üyelerini ziyaret etti. “Anadolu'nun sıcaklığını ve içtenliğini Dilovası’nda yaşatarak bizi samimiyetle bağrına basan Ağrılı, Ardahanlı, Giresunlu ve Bingöllü hemşerilerimize şükranlarımı sunuyorum” diyerek kendilerini misafir eden dernek yönetimleriyle Kocaeli’ni ve Dilovası’nı konuşan Başkan Büyükakın, STK temsilcilerinin öneri ve taleplerini de dinledi. 

 

“BU ŞEHRE VE BU ÜLKEYE EN GÜZEL HİZMETİ SUNMAKTADIRLAR”

Dilovası Belediye Başkanı Hamza Şayir ve AK Parti Dilovası İlçe Başkanı İlhan Yıldırım’ın da hazır bulunduğu ziyaretlerde, dernek başkanlarının memleketlilik değil muhabbet kardeşliği için faaliyet yürüttüklerini dile getirmeleri nedeniyle çok mutlu olduğunu söyleyen Başkan Büyükakın, “Hemşeri derneklerimizin herkese, tüm milletimize ve hemşerilerimize kapılarını açık tutması kardeşliğimize çok büyük hizmet etmektedir. Vatandaşlarımıza kol kanat olan dernek ve vakıflarımız bu şehre ve bu ülkeye en güzel hizmeti sunmaktadırlar” dedi. Gerçekleştirdiği ziyaretlerde karla mücadele başta olmak üzere Büyükşehir Belediyesi’nin tüm hizmetleri için teşekkür eden STK temsilcileri, “Biz doğruların ve sizin gibi hizmet etme aşkıyla yanan kıymetli büyüklerimizin yanında olmaya devam edeceğiz” diyerek duygularını ifade etti.

 

“GÖNÜLDEN GÖNÜLE BU GÖREVİ AŞKLA YAPIYORUZ”

“İnsanın yaptıklarıyla takdir edilmesi çok güzel” diyerek STK ziyaretlerinde Büyükşehir Belediyesi’nin Dilovası’nda yaptığı ve yapacağı projeler hakkında bilgi veren Başkan Büyükakın, “Burada sahada görev yapan emekçi kardeşlerimizin hakkı çok büyük. Karla mücadele başta olmak üzere her alanda çalışan kıymetli kardeşlerime sizlerin huzurunda bir kez daha teşekkür ediyorum” ifadelerini sarf etti. “Belediyecilik gönül işidir” vurgusu da yapan Başkan Büyükakın, ziyaretlerinde şunları dile getirdi: “Derdimiz var. Gönülden gönüle bu görevi aşkla yapıyoruz. Algıyla veya sosyal medya belediyeciliğiyle bu görevler yapılmaz. Kentimizde geçirdiğimiz her proje ve hizmet için ekibimizle birlikte gözümle görür gönlümle karar veririm. Bu anlayışımızın temelinde de hak yememek için yapılan belediye başkanlığı görevi yatıyor.”

 

“DERDİMİZ MİLLET, GAYEMİZ HİZMET”

Dilovası’nda altyapıdan üstyapıya köprülerden yeşil alanların yapımına kadar birçok çalışmayı hayata geçirdiklerini ziyaretlerinde ifade eden Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, “Tabi derdimiz millet, gayemiz hizmet. Bunu her fırsatta söylüyor ve ifade ediyoruz. Aşk ile çalışan yorulmaz inancıyla aziz hemşerilerimize hizmet için gece gündüz demeden koşturuyoruz. Gönüllere dokunuyoruz. Milletimizle göz göze diz dizeyiz. Vatandaşlarımızın gönüllerinde olmak bizim için en büyük mutluluk. Sizlerin de destekleriyle başımız dik bir şekilde büyük bir heyecanla çalışmaya devam ediyoruz. Şunu çok iyi biliyoruz ki, iki milyonun emanetini omuzlarımızda taşıyoruz. Bu bilinçle çalışmaya ve gayret üretmeye devam edeceğiz” diyerek duygularını ifade etti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

BM Kalkınma Programı Bosna Hersek Heyetinden Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan’a Teşekkür

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER HEYETİNDEN SİNCAN BELEDİYESİ SIFIR ATIK PROJESİNE TAM NOT

 

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Bosna Hersek Heyeti’nin ziyaret ettiği Sincan Belediyesi, Sıfır Atık projesiyle göz doldurdu. İklim Değişikliği ile ilgili çalışmaları takip etmek için Türkiye’ye gelen heyet Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan’a projeleri için teşekkür etti.

 

 

İklim değişikliği konusunda çalışmalar ve araştırmalar yapan Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) Bosna Hersek heyeti Sincan Belediyesi Sıfır Atık projesini yerinde görmek ve bilgi almak için Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan’ı ziyaret etti.

 

Sincan Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü, BM Bosna Hersek Heyeti’ne Sıfır Atık ve iklim değişikliği çalışmaları hakkında 3 saat süren bir sunum gerçekleştirdi. Eko-Çiftlik, mobil atık, yaş mama yapım sürecini yerinde inceleyen BM Bosna Hersek Heyeti çalışmalardan çok etkilendiklerini belirterek Sincan Belediye Başkanı Murat Ercan’a teşekkür etti.

 

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) kapsamında Sincan Belediyesi’ni ziyaret eden 30 kişilik Heyet içerisinde  Zenica Belediyesi, Trebinje Belediyesi, Sanski Most Belediyesi, Laktasi Belediyesi, Sırp Cumhuriyeti Şehirler ve Belediyeler Derneği, Bosna Hersek Federasyonu Şehirler ve Belediyeler Derneği, Bosna Hersek Federasyonu Çevre ve Turizm Bakanlığı, Bosna Hersek, Fiziksel Planlama, İnşaat Mühendisliği ve Ekoloji Bakanlığı (RS)  ve UNDP Bosna Hersek Ofisi yer aldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Ramazan Şimşek Hemşehri Dernekleri ile Bir Araya Geldi

Gölbaşılıların huzur ve refahı için gece gündüz demeden çalışan ve hayata geçirdiği projelerle Gölbaşı’nı kalkındıran Başkan Ramazan Şimşek, MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Mevlüt Karakaya ile birlikte İl Hemşehri Dernekleri yöneticilerini yemekte ağırladı.  

 

 ” Gölbaşı bizim evimiz “

Göreve geldikleri günden bu yana birçok projeyle, yediden yetmişe tüm Gölbaşılılar için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerinin belirten Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, İl Hemşehri Dernekleri yöneticileri ile bir araya geldi. Gölbaşı’nın geleceğinden ve öneminden bahseden Başkan Şimşek” Gölbaşı bizim evimiz. Hepimizin doğduğu, büyüdüğü, eşimizin, dostumuzun ve sevdiklerimizin bulunduğu bir ev. Sizden bir Belediye Başkanınız, evladınız, kardeşiniz olarak ricam; omuz omuza vererek Gölbaşımızın hak ettiği yere gelmesi için bizlere yardımcı olmanız “dedi. 

 

Sürdürdükleri projelerden bahseden Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek; Kariyer Noktası, Umutlu Yaşam Merkezi, Paylaşım Noktası, BGMP ve Üniversiteliler Caddesi gibi önemli projelerini anlattı.” Hayat geçirdiğimiz her proje ile vatandaşımıza verdiğimiz hizmeti bir adım öteye taşımaktan gurur duyuyoruz” diyen Başkan Şimşek ”Gölbaşılı hemşerilerimizin bize olan güvenini boşa çıkartmamak en büyük temennimiz“ açıklamasında bulundu.

 

” Gölbaşı’nın kalkınması için herkes üstüne düşeni yapmalı “

İl Hemşehri Dernekleri buluşmasına katılan MHP Genel Başkan Yardımcısı Prof.Dr. Mevlüt Karakaya yaptığı konuşmada, Gölbaşı’nın kalkınması için herkesin elini taşın altına koyması gerektiğine dikkat çekti. Karakaya ” Toplum, her bireyin önce kendisini sonra da çevresini kalkındırması ile gelişir. Farklılıklarımız bizleri daha ileriye taşımak için iyi yönde kullanıldığında, tüm toplumun gelişmesine katkı sağlar. Gölbaşı’nın kalkınması ve hak ettiği yere gelmesi için de herkes üstüne düşeni yapmalı. Farklılıkları harmanlayarak Gölbaşı’nın gelişimine katkı sağlamalı “dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kadıköy’de Çocuklar Hakları Öğreniyor

Kadıköy Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte çocuklar, hukuk ve adalet üzerine düşündü; ailede, toplumda, dijital dünyada ve iklim krizinde temel haklarını ve sorumluluklarını keşfetti. 

 

 “Issız bir adada hukuka ihtiyaç var mıdır? Bir maymunun kendi çektiği fotoğrafı üzerinde hak iddia etmesi mümkün müdür? Doğal çevrenin etkin şekilde korunması için hukuk yoluyla nasıl önlemler alınabilir? İklim krizi nedir? Yapay zekanın insanlar gibi hakları olabilir mi? Çocukların kişisel verilerinin korunmasında, sosyal medya mecralarında nasıl hareket edilmesi gerekir? Çocukların izinsiz fotoğraf ve video görüntülerinin alınmasına nasıl engel olunabilir?” 

 

Kadıköy Belediyesi tarafından ücretsiz olarak düzenlenen “Modern Dünyada Haklarımız-Çocuklar için Hukuk Bilmecesi” atölyesinde çocuklar tüm bu sorulara cevaplar aradı. 

 

Çocukları farklı atölye, tiyatro, sinema, konser, gösteri gibi kültürel, bilimsel ve sanatsal etkinliklerle ücretsiz olarak buluşturan Kadıköy Belediyesi, yarıyıl tatilinde de etkinliklerine devam ediyor. 

 

Bu etkinliklerden biri olan “Modern Dünyada Haklarımız – Çocuklar için Hukuk Bilmecesi" başlığını taşıyan atölye, Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Ücretsiz olarak düzenlenen ve 10-14 yaş arasında çocukları kapsayan atölyede çocuklara, Piri Reis Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Başak Başoğlu ve MEF Üniversitesi Hukuk Fakültesi Medeni Hukuk Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Berk Kapancı eğitmenlik yaptı. 

 

“KATILIM HAKKINI ÖĞRENDİM. BENİMLE İLGİLİ KARAR ALINIRKEN İŞİME YARAYACAK”

 

Atölye çalışmasına katılan 12 yaşındaki İpek Yorgancıgil etkinlik boyunca kendi haklarına ilişkin birçok konuda fikir edindiğini söylüyor. İpek’in işine yarayacağını düşündüğü hakkı ise “katılım hakkı”: “Haklarımın ne işe yaradığını ve daha etkin bir şekilde nasıl kullanabileceğimi öğrendim. En önemlisi de yaşama hakkı, eğitim alma hakkı, özgür düşünce, ifade edebilme hakkı, oyun oynama hakkı… Özellikle katılım hakkı. Benimle ilgili karar alınırken işe yarayacak” 

 

“SORULAR BENİ ŞAŞIRTTI”

 

Atölye’de konuşulan farklı konuların ve sorulan soruların kendisini şaşırttığını da söyleyen İpek,“Yeni Zelanda'da bir tane nehre kimlik verildiğini öğrendim. Mesela bir maymunun kendi selfisini çektiğinde onun verisinden gelen paralar, o maymuna kimlik verilip kendisine aktarılmalı mı? Bu soru beni şaşırttı”  diyor.

 

“KİŞİSEL GÜVENLİKLE İLGİLİ BİLGİLER ÖĞRENDİM”

 

11 yaşındaki Ali Kemal Ulutürk ise atölye çalışması sırasında çocuk haklarını daha iyi kavradığını belirtiyor. Kişisel güvenlikle ilgili daha önce bilmediği şeyleri öğrendiğini söyleyen Ali Kemal, “Hukuk nedir onu öğrendik. Çocuk haklarını daha iyi kavradık. Kişisel bilgilerin korunması ile ilgili yeni bilgiler öğrendim. Onu iyi ki de öğrenmişim, bilmiyordum.” diye konuşuyor. 

 

“HAKLARIMIZIN YASAKLANAMAYACAĞINI ÖĞRENDİM”

 

12 yaşındaki Mustafa Dağ ise atölyeye geldikten sonra çocuk haklarının yasaklanamayacağını öğrendiğini söylüyor: “Haklardan, hukuktan bahsettik. Adaletten. Çocuk haklarından ve tabletlerden, telefonlardan ve yapay zekalardan bahsettik. Bizim bir sürü haklarımız olduğunu, onların yasaklanamayacağını  veya engellenemeyeceğini öğrendim.” 

 

ATÖLYE FİKRİ KADIKÖY BELEDİYESİ’NDEN

 

“Modern Dünyada Haklarımız – Çocuklar için Hukuk Bilmecesi" atölyesinin çalışmaları hakkında bilgi veren Doç. Dr. Başak Başoğlu, atölye fikrinin Kadıköy Belediyesi'nden geldiğini” söyleyerek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bizim çocuklara yönelik hukuk eğitimi verme gibi bir projemiz vardı. Bu anlamda Kadıköy Belediyesi’nin böyle bir yaklaşımının olması bizim için bir fırsat oldu.  Bu programı, Avrupa'daki örnekleri çerçevesinde belediye için özel olarak geliştirdik.”  

 

“AMACIMIZ ÇOCUKLARIN HUKUK BİLİNCİ EDİNMESİ”

 

Ücretsiz olarak düzenlenen atölye çalışmasında eğitmenlik yapan Doç. Dr. Kadir Berk Kapancı da amaçlarını şöyle sıralıyor: “Atölye’nin öncelikli amacı çocukların belli bir hukuk bilinci edinmesi. Yanı sıra geleceği belirleyecek bireyler olarak çocuklarımızın çevreyle, hayvanlarla ilgili duyarlılıklarını geliştirmek, yeni gelişen teknolojiler, yapay zeka, robotlar gibi hayatımıza girmekte olan yeni kavramlar ve bunların hukukla olan etkileşimi hakkında çocuklara bilgiler kazandırmak amaçlarımız arasında. Bu anlamda çocuklara farkındalık kazandırmak ve yine onları bunların üzerine bir kez daha düşündürmek istiyoruz.”  

 

Fransa’nın eğitim sisteminde yer alan bir modelden esinlenerek özel olarak Kadıköy Belediyesi için tasarlanmış olan atölye, 2021 yılının kasım ayından bu yana ayda iki kez Kadıköy Belediyesi Halis Kurtça Çocuk Kültür Merkezi’nde gerçekleşiyor. Atölye,  sezon sonuna kadar ücretsiz olarak devam edecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı