Aylık arşivler: Şubat 2022

Gençler İçin ‘Şehir Okumaları’ Etkinliği

Büyükşehir Belediyesi, ‘Şehir Okumaları’ etkinliği ile 9 ilçeden gençleri şehir merkezinde bir araya getirdi. Mehmet Akif Ersoy ve Yunus Emre ile ilgili gerçekleştirilen söyleşinin ardından Kahramanmaraş’ın müzeleri ve tarihi alanları ziyaret edildi.

 

Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi, sosyal belediyecilik hizmetlerini aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle şehrin edebi, kültürel ve sanatsal birikimini zenginleştirme, genç kuşaklara aktarma hedefiyle ‘Şehir Okumaları ve Buluşmaları’ etkinliği gerçekleştiriliyor. Yedi Güzel Adam Edebiyat Müzesi’nde düzenlenen etkinliğe Afşin, Andırın, Çağlayancerit, Ekinözü, Elbistan, Göksun, Nurhak, Pazarcık ve Türkoğlu olmak üzere 9 ilçeden 100’ün üzerinde öğrenci katıldı. Öğrenciler, düzenlenen panelde Mehmet Akif Ersoy ve Yunus Emre ile ilgili fikirlerini dile getirdiler. Yedi Güzel Adam Edebiyat Müzesi’nde öğrencilerin katılımıyla düzenlenen panel sonrası Yunus Emre ile ilgili pek çok eser kaleme alan Yazar Mustafa Tatcı ile bir buluşma gerçekleştirildi. Söyleşi programının ardından ilçelerden gelen öğrenciler, Yedi Güzel Adam Edebiyat Müzesi, Sütçü İmam Türbesi, Maraş Kalesi, Ulu Camii, Kapalı Çarşı ve Kurtuluş Müzesi’ni ziyaret etti.

 

Kelimeler Yetmez

Pazarcık İmam Hatip Anadolu Lisesi öğrencisi, “Kitap okumayı çok seviyorum ve kitaplara bolca vakit ayırıyorum. Böyle güzel bir etkinlik olduğunu duyduğumda hemen başvuru yaptım. Kitap okumak ufkumu açtı diyebilirim. Şehir Okumaları etkinliği sayesinde Yunus Emre ve Mehmet Akif’in hayatını hem okuyarak hem de bu konuyu araştıran diğer arkadaşlarımdan dinleyerek öğrenmiş oldum” ifadelerini kullanırken, Çok Programlı Lisesi’nden Hasret Yıldız, “Okuduğum her kitap beni kendi hayatımdan uzaklaşıp yeni bir hayata yelken açmamı sağladı. Şehir Okumaları etkinliği sayesinde Mehmet Akif Ersoy ve Yunus Emre’yi farklı bakış açılarından dinlemiş ve öğrenmiş oldum. Hem Mehmet Akif’in hem de Yunus Emre’nin tüm dünya için çok değerli şairler olduğunu düşünüyorum. Onları anlatmaya kelimeler yetmez. Onlar vefat ettikten sonra bile kendilerinden sonra gelen nesillere yol göstermeye devam etti. Ben de onların nesilleri olmaktan dolayı gurur duyuyorum” dedi.

 

Gelecek Nesillere Aktarmalıyız

Çağlayancerit 80. Yıl Çok Programlı Anadolu Lisesi öğrencisi Irmak Karagöz ise, “Burada kitap âşıklarıyla bir arada bulunmak benim için çok güzel bir deneyim oldu. Yunus Emre’nin hayatını araştırdım ve bu konuyla ilgili bilgilerimi öğretmenlerim ve diğer okullardan gelen arkadaşlarımla paylaştım. Yunus Emre ve Mehmet Akif gibi büyük şairlerin hayatlarını okumak bizlerin de hayatlarını etkiliyor. Onların değerlerini anlayarak sahip çıkmamız gerekiyor. Eğer biz onların değerlerini, düşünce tarzlarını ve yaşayışlarını örnek alarak hayatımıza yansıtmazsak bizden sonra gelecek nesiller de bu değerleri öğrenememiş olacak” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Altonuk Kırgız Savunma Bakanını Keçiören’de Ağırladı

Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok Kırgız Cumhuriyeti Savunma Bakanı Baktıbek Bekbolotov’u Keçiören'de misafir etti. Altınok, Bekbolotov ve beraberindeki heyetle birlikte ilçedeki Türk Dünyası Meydanı’nda bulunan Er Manas heykelini ziyaret etti.

Ziyarette ayrıca Kırgız Cumhuriyeti Genelkurmay Başkanı yardımcısı Artur Temırov, Dış İlişkiler Daire Başkanı Urmat Subanov, Savunma Bakanı Özel Kalem Müdürü Ulanbek Osmonalıev, Dış İlişkiler Daire Başkan Yardımcısı Kasbek Koşonov ve Kırgızistan Ankara Büyükelçisi Kubanıçbek Ömüraliyev de yer aldı.

Ziyarete ilişkin değerlendirmede bulunan Altınok, “Er Manas Heykeli’mizi ziyaret ettik. Keçiören, dün olduğu gibi bugün ve yarın da tarihimizi, kültürümüzü, değerlerimizi ve köklerimizi yaşatmaya, gelecek nesillere de aktarmaya devam edecektir. Kırgız Cumhuriyeti Savunma Bakanı Baktıbek Bekbolotov’a ve beraberindeki diplomatlara anlamlı ziyaretler için çok teşekkür ediyorum.” dedi.

Heyet Er Manas heykelinin önünde fotoğraf çektirerek, bu eserin inşa edilmesine öncülük eden Başkan Altınok'a da teşekkür ettiler.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kiev Büyükelçisi ilk kez 24 TV’ye konuştu: “Tahliyelerde bütün özeni gösteriyoruz.”

Türkiye'nin Kiev Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere, Türklerin tahliyesinin gerçekleştirildiği tren istasyonunda son durumu ilk kez 24 TV'ye anlattı. Güldere, "Zaten karayoluyla gidenler olsun bu seferlerle gidecek olanlar olsun hepsinin güven içinde intikali için azami tedbir alınıyor, gerekli bütün özen gösteriliyor. Trenin varacağı noktada arkadaşlarımız hazır bekliyorlar. Sınırın öbür tarafında diğer ekiplerimiz var." dedi.

 

Türkiye'nin Kiev Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere, Ukrayna'daki tahliyelere ilişkin ilk kez 24 TV'den Adem Hançer'e açıklamalarda bulundu.

 

Tahliye saat 19'da Kiev garından ayrılacak trenle başladı. Büyükelçinin yaptığı duyurunun ardından vatandaşlar yavaş yavaş tren garına gitti ve 3. numaralı perondan tren hareket etti.

 

Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Büyükelçi Yağmur Ahmet Güldere şu ifadeleri kullandı:

 

"Hepimiz için Ukrayna için kardeşlerimiz soydaşlarımız için zor bir süreç oluyor. Biz bu süreç zarfında vatandaşlarımızın öncelikle can güvenliklerini gözettik. Bir yandan da bu sıkıntılı ortamdan vatandaşlarımızı kardeşlerimizi nasıl çıkarabileceğimizi ölçüp biçmeye çalıştık. Otobüslerle başladık, nasıl hızlanabiliriz diye de planlamaya devam ettik. Maalesef tabi bizim için en zor olan unsur, hava sahasının kapalı olmasaydı. Uçakla tahliye maalesef yapamadık. Bugün maalesef yine çok zor güvenlik koşulları altında hem Harkov'dan hem Kiev'den bu tren seferlerini organize ettik. İnşallah bu sayede bu iki şehirde en zor durumda olan vatandaşlarımızın Ukrayna'dan çıkışını sağlayacağız. Zaten karayoluyla gidenler olsun bu seferlerle gidecek olanlar olsun hepsinin güven içinde intikali için azami tedbir alınıyor, gerekli bütün özen gösteriliyor. Trenin varacağı noktada arkadaşlarımız hazır bekliyorlar. Sınırın öbür tarafında diğer ekiplerimiz var. Onun ötesinde de zaten yurdumuz var. İnşallah herkese güvenli seyahatler diliyorum."

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Zafer Şahin: Bir kriz olsa acaba o ne diyecek diye bakılan birkaç isimden biri Erdoğan.

24 TV Arafta Sorular programında Star Yazarı Esra Elönü'nün sorularını cevaplayan Gazeteci Zafer Şahin, 'Ortada Recep Tayyip Erdoğan realitesi var. Bu dönemde yönetme becerisini ortaya koyan bir lider çok önemli. Bugün dünyanın neresinde bir kriz olsa acaba o ne diyecek diye bakılan birkaç isimden biri Erdoğan'dır.' dedi.

 

24 TV'nin her bölümü merakla beklenen programı Arafta Sorular'ın bu haftaki konuğu, Gazeteci Zafer Şahin oldu. Star yazarı Esra Elönü'nün gündem ve hayata dair sorularını cevaplayan Şahin, 'Ortada Recep Tayyip Erdoğan realitesi var. Bu dönemde yönetme becerisini ortaya koyan bir lider çok önemli. Bugün dünyanın neresinde bir kriz olsa acaba o ne diyecek diye bakılan birkaç isimden biri Erdoğan'dır." dedi.

 

İşte Şahin'in açıklamalarından öne çıkan başlıklar…

 

İnsanın sırtını dayayabileceği, güvenebileceği bir devletini olması çok önemli

"Oradaki vatandaşlarımız için ne yaptılar?" diye soruyorlar. Sonrada ortaya çıkıyor ki, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı 15 gün önce bütün vatandaşlarını gecenin üçünde aramış eğer çok acil bir işiniz yoksa Ukrayna'yı terk edin diye uyarmış vatandaşımızı. Sosyal medyadan da takip ettiğiniz üzere illa ki sizlerde görmüşsünüzdür. Bir vatandaşımız kısa bir süre önce Ukrayna'ya giderken bir süredir moda olan akımı yapmış. Havaalanından pasaportunu koyuyorlar; Türkiye bir amele kaybetti, kurye kaybetti ama Ukrayna bir diş hekimi kazandı, Belçika bir mühendis kazandı sözleri ile paylaşımlar yapıyorlar. Pandeminin başından beri onlar bunları paylaşmaktan yorumladı bizlerde haberini yapmaktan yorulmadık. Pandeminin başından beri biz diğer ülkelerden vatandaşlarımızı evlerine getirdik.

İnsanın sırtını dayayabileceği, güvenebileceği bir devletini olması çok önemli. Devleti yıpratmamak lazım. Bizim dört elle gözümüzün bebeği gibi devletimize sarılmamız lazım.

Ortada Recep Tayyip Erdoğan realitesi var. Bu dönemde yönetme becerisini ortaya koyan bir lider çok önemli. Bugün dünyanın neresinde bir kriz olsa acaba o ne diyecek diye bakılan birkaç isimden biri Erdoğan'dır.

Küresel krizin etkisiyle yaşanan gıda ve enerji fiyatlarındaki artışlar söz konusu olmasaydı değil altı parti on beş parti bir araya gelse muhalefetin iktidarı zorlama şansı yoktu. Çünkü ortada Recep Tayyip Erdoğan realitesi var. Bu dönemde yönetme becerisini ortaya koyan bir lider çok önemli. Bugün dünyanın neresinde bir kriz olsa acaba o ne diyecek diye bakılan birkaç isimden biri Erdoğan'dır. Şuan Rusya ve Ukrayna savaşıyor ve her iki ülke ile diyalog kanalları açık olan tek ülke Türkiye, tek lider Recep Tayyip Erdoğan. Bu bile bizlere bir şey anlatıyor. Dünyanın sorunlu coğrafyalarına baktığında kim burada söz sahibi? Türkiye'nin, Recep Tayyip Erdoğan'ın sözünün bir karşılığı var. Kongo' da bir binada asansörden iniyorduk, Kongolu biri Türkiye'den geldiğimizi öğrenince Erdoğan Avrupa'yı parmağında oynatıyor dedi.

 

S-400 meselesi Türkiye'de çok yanlış anlatılıyor. Böyle bir savunma sistemin var, ve ülkenin muhalefeti, senin bu savunma sistemini nereye konumlandırdığını kamuoyuna ve dünyaya açıklamanı istiyor.

S-400 meselesi Türkiye'de çok yanlış anlatılıyor. Böyle bir savunma sistemin var, ve ülkenin muhalefeti, senin bu savunma sistemini nereye konumlandırdığını kamuoyuna ve dünyaya açıklamanı istiyor. Olur açıklayalım, açıklayalım da adamlar bize oradan yürüsünler.

Birde Ukrayna meselesi var. Bugün muhalefeti bile üzerine kamuflajını giyip sahada savaşmaya çıktı vatanı için.

 

Bu dönem kritik bir dönem. Dünyanın önümüzdeki yüzyılı planlanıyor. Biz bu dönemde bunlarla (muhalefet) mı uğraşacağız. Bu, samimiyetsiz siyasetle mi uğraşacağız.

 

Bütün büyük şehir seçimlerinde yaptıkları gibi sanki birlikte değilmiş gibi davranarak seçmeni kandırmaya çalışıp yaptıklarını görüyoruz. Sözde birbirlerinden rahatsızlar. Bütün büyük şehirlerin şirketlerinde işe alımlarda gayet güzel bir şekilde beraberler. Ama kamera önünde çok rahatsızlar. Bu dönem kritik bir dönem. Dünyanın önümüzdeki yüzyılı planlanıyor. Biz bu dönemde bunlarla (muhalefet) mı uğraşacağız. Bu, samimiyetsiz siyasetle mi uğraşacağız?

 

Tarihe tanıklık ettiğimizi düşünüyorum. Dünya değişiyor, yeni bir dünya kuruluyor. Ve ne mutlu ki biz buna bir gazeteci olarak tanıklık ediyoruz.

Bu dönem kendi hayatımda bugüne kadar yaşadığım hiçbir ana benzetemediğim bir dönem. Tarihe tanıklık ettiğimizi düşünüyorum. Dünya değişiyor, yeni bir dünya kuruluyor. Ve ne mutlu ki biz buna bir gazeteci olarak tanıklık ediyoruz. Tarihi değiştiren insanlara sorular sorabiliyoruz. Belki yazdıklarımızla, konuştuklarımızla bu değişime katkılar sunuyoruz. 100 yıl sonra bugünler yazılırken 2011-2022 arasının çok daha farklı yorumlanacağını düşünüyorum. Türkiye'nin önümüzdeki 100 yılı kurtaracak bir altyapıyı oluşturduğunu tarihin yazacağını düşünüyorum.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

1 Mart “Future Day 2022”: Yok Oluştan Önce Son Çıkış

İlki Türkiye’de 2012 yılında, tüm dünyada ise 2013’ten bu yana 1 Mart tarihinde kutlanan Future Day / Gelecek Günü, Fütüristler Derneği ve Marketing Türkiye iş birliğinde bu yıl online olarak gerçekleşecek. 1 Mart 2022 Salı günü, Marketing Türkiye ve Fütüristler Derneği YouTube kanallarından canlı olarak yayınlanacak etkinlikte ana tema bu sene “Yok Oluştan Önce Son Çıkış” olarak belirlendi. Konuşmacıları arasında akademisyenlerin, STK temsilcilerinin, yazarların ve profesyonellerin bulunduğu Gelecek Günü 2022; Abdi İbrahim, Arçelik, Coca-Cola, Finish, Ford Otosan ve Yapı Kredi’nin değer paydaşlığıyla gerçekleşecek.

 

İlk kez 2012 yılında Türkiye’de Dünya Fütüristler Birliği Başkanı Timothy Mack’in de katıldığı organizasyonla kutlanmaya başlanan Future Day / Gelecek Günü tüm dünyada 1 Mart’ta paneller, sergiler ve partilerle kutlanmaya devam ediyor. Bu yıl da Türkiye’de Fütüristler Derneği ve Marketing Türkiye iş birliğinde kutlanacak olan Gelecek Günü, 1 Mart’ta online olarak gerçekleşecek.

 

Hep birlikte sorumluluk almalıyız!

Geçtiğimiz yıllarda Gençliğin Geleceği, Kadının Geleceği, Gelecekte Mutluluk, 2040 Yılında Organik Olmak gibi konularla Timothy Mack, Peter Bishop, Gerd Leonhard, Cristina Dolan, Dr. Amy Zalman, Erica Orange, Jared Weiner ve David Wood gibi Türkiye ve dünyadan saygın fütüristleri geniş kitlelerle buluşturan 1 Mart Gelecek Günü, bu yıl iklim krizi karşısında ciddi ve kararlı şekilde sorumluluk almanın vaktinin geldiğini vurgulayacak.

 

Etkinlikte markaların, STK’ların, merkezi kamu kurumlarının, belediyelerin ve elbette bireylerin hep birlikte harekete geçmesinin önemine altı ana başlıkta ışık tutulacak: Büyük Uyarı, Su, Ekosistem, Şehir, Tarım ve Gıda, Yeni Teknoloji ve Ekonomi…

 

“Fark et, parçası ol, harekete geç!”    

Fütüristler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Göl, zirveyle ilgili yaptığı açıklamada şunları söyledi: “2022 yılında 10. kez 1 Mart Gelecek Günü’nü düzenliyoruz. Bu yıl dernek olarak 1 Mart Gelecek Günü’nde İklim Krizi’ni ele almaya karar verdik ve ‘Yok Oluştan Önce Son Çıkış’ temasını belirledik. Temamızı belirlerken de özellikle ‘iklim krizi’ dedik, ‘iklim değişikliği’ diyerek konunun yumuşatılmasına izin vermek istemedik. Çünkü değişim döneminde değil, kriz dönemindeyiz. Bunun için de 1 Mart Gelecek Günü ana motivasyonumuz olarak ‘Fark et, parçası ol, harekete geç!’ diyoruz.”

 

Sorumluluk alan markalar 1 Mart Gelecek Günü’nde bir araya gelecek

İnsanlığın sorunu olan iklim krizini geriletmek, hatta durdurmak için bir şeyler yapmanın gereğini ve sorumluluklarını kavrayıp harekete geçmiş olan kurumlardan Abdi İbrahim, Arçelik, Coca-Cola, Finish, Ford Otosan ve Yapı Kredi 1 Mart Gelecek Günü’ne “Değer Paydaşı” olarak destek veriyor. 

 

Alanlarında uzman akademisyenlerin, STK temsilcilerinin ve yazarların yanı sıra sürdürülebilirliği iş yapış şekilleri ve ticari faaliyetlerinde de merkezde konumlandırmış kurumların paylaşımlarda bulunacağı 1 Mart Gelecek Günü’nde daha iyi bir dünya için yapılması gerekenler konuşulacak… 

 

Future Day 2022’de kimler konuşacak? 

  • Fütüristler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Göl
  • FutureBright Group Kurucu Ortağı Akan Abdula
  • Arçelik Türkiye Pazarlama Direktörü Mehmet Tüfekçi
  • Prof. Dr. Nüzhet Dalfes
  • Yapı Kredi Kurumsal İletişim Direktörü Arda Öztaşkın
  • İklimer Başkan Yardımcısı Dr. Duygu Erten, P.E.
  • Doğa Koruma Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Zeydanlı
  • Good4trust.org ve Türetim Ekonomisi Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Uygar Özesmi
  • Category Marketing Manager – Finish & Surface Care A. Cem Oğuzcan
  • Çukurova Ziyaret Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Ortaş
  • Ford Otosan Pazarlama, Satış ve Satış Sonrası Lideri Özgür Yücetürk
  • Geleceğe Hazırlık Antrenörü ve Fütüristler Derneği İstişare Kurulu Üyesi Murat Şahin
  • Abdi İbrahim Kurumsal İletişim, Sürdürülebilirlik ve Kamu İlişkileri Direktörü Dr. M. Oğuzcan Bülbül
  • Paris Bosphorus Enstitüsü Başkanı Dr. Bahadır Kaleağası
  • Yazar ve Planetarian Herb Simmens

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

DASK, Deprem Haftası’nda depreme karşı alınacak finansal önlemin Zorunlu Deprem Sigortası olduğunu hatırlattı.

Hedef 100 sigortalılık, yüksek sigortalılık bilinci!

1 – 7 Mart Deprem Haftası’nda Zorunlu Deprem Sigortası’nın önemini hatırlatan DASK, Türkiye genelinde 10.6 milyon konutun güvence altında olduğunu açıkladı. Depreme karşı önlem almak gerektiğini vurgulayan DASK Koordinatörü Erdal Turgut, “Kurum olarak en büyük hedefimiz 100 sigortalılık oranına ulaşmak ve kapsamımıza giren tüm konutları Zorunlu Deprem Sigortası güvencesi altına almak. İkinci konu ise depreme karşı önlem alma ve sigortalılık bilincini artıracak çalışmalar yürütmek.” dedi.

 

Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), 1 – 7 Mart Deprem Haftası vesilesiyle yaptığı açıklamada depreme hazırlıklı olmanın ve depreme karşı finansal güvencenin önemini vurguladı. Depreme karşı en etkili finansal güvence olan Zorunlu Deprem Sigortası ile bugün Türkiye’de 10 milyonu aşkın konut güvence altında bulunuyor. Bu doğrultuda, Türkiye genelindeki her iki konuttan biri sigortalı iken DASK, tüm vatandaşlara 100 sigortalılık hedefini hatırlatıyor ve geciktirmeden Zorunlu Deprem Sigortası yaptırmaları çağrısı yapıyor. 

Herkesin deprem gerçeğinin farkında olması ve bu konuda üzerine düşenleri yaparak önlem alması gerektiğini belirten DASK Koordinatörü Erdal Turgut şunları söyledi:

Ülkemiz topraklarının büyük çoğunluğunun deprem riski taşıdığı bir gerçek. Bu gerçeği ve geleceğimizi güvence altına almanın önemini tüm vatandaşlarımıza anlatmak için özveriyle çalışıyoruz.

DASK olarak 100 sigortalılık hedefimizle 2021 yılında bir seferberlik başlattık ve bu yıl da hedefimizi gerçekleştirmek için tüm gücümüzle çalışıyoruz. Herkese bir kez daha hatırlatmak isterim ki, Zorunlu Deprem Sigortası depreme karşı alınacak finansal önlemdir.

Deprem ve sigorta bilincinin artırılması amacıyla yürüttüğümüz projelerimiz devam ediyor. Sel başta olmak üzere diğer doğal afet türlerinin ek teminat olarak zorunlu deprem sigortasına entegre edilmesi ile ilgili olarak da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 
 

Sosyal sorumluluk projeleri, sigortalılık bilincinin artırılması için çok önemli

DASK olarak yürüttüğümüz iletişim, bilinçlendirme ve farkındalık kampanyalarımızla vatandaşlarımıza, ülkemizin deprem gerçeğini ve Zorunlu Deprem Sigortası’nın önemini anlatmak için özveriyle ve tüm gücümüzle çalışıyoruz. Pandemi koşulları sebebiyle ara verilen fakat arka planda çalışmaları sürdürülen sosyal sorumluluk projeleri, 2022 yılıyla birlikte yeniden DASK’ın gündemindeki yerini aldı. Bu sosyal sorumluluk projeleriyle depreme karşı hazırlıklı olmanın önemini her fırsatta hatırlatıyoruz. 

 

2011 yılından bu yana devam eden Şehirler Yarışıyor, Sigortalılar Kazanıyor yarışmaları ile Türkiye’nin 81 ilinde yerel yönetimleri Zorunlu Deprem Sigortası’nı yaygınlaştırmak için yerel bilinçlendirme kampanyası düzenlemeleri konusunda teşvik ediliyor. Bu yıl, “2022 Şehirler Yarışıyor, Sigortalılar Kazanıyor” yarışmasına 28 il katlım gösterdi. Yarışmacı AFAD İl Müdürlükleri DASK tarafından uzmanların danışmanlığında hazırlanan eğitim materyallerini kullanarak okullarda, açık ve kapalı alanlarda eğitim ve etkinlikler düzenleyecek.

2014 yılında başlatılan DASK Depreme Dayanıklı Bina Tasarımı Yarışması ile inşaat mühendisliği öğrencilerinde deprem bilincini artırmak ve depreme dayanıklı bina tasarımı becerisini geliştirmek amaçlanıyor. Bu yıl başvuran üniversiteler arasında 21 üniversite finalist olarak belirlendi. 29-30 Mayıs tarihlerinde büyük finali yapılacak yarışmanın ödül töreni ise 31 Mayıs 2022 tarihinde gerçekleştirilecek.

Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile ilkokul dördüncü sınıf öğrencilerine deprem ve Zorunlu Deprem Sigortası bilinci kazandırılması amacıyla yürüttüğümüz “Dersimiz Deprem Yaşasın Önlem” projesi için yeniden saha çalışmalarına başlandı. 1-7 Mart 2022 Deprem Haftası kapsamında yapılacak eğitimler ile 20 ilde 500 okulda 70.000 öğrenciye doğrudan erişilmesi hedeflenmektedir.

Ülkemiz topraklarının büyük çoğunluğunun deprem riski taşıdığını hatırlatan ve bu riski sadece yaşanan depremlerden sonra hatırlamanın yeterli olmadığını her fırsatta ifade eden DASK, benzeri acıların bir daha yaşanmaması için özveriyle çalışmaya devam ediyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Çerçioğlu’ndan Söke’ye Otogar Müjdesi

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu Söke'ye otogar müjdesi verdi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Söke İlçe Başkanı Ali Kemal Özcan ile birlikte yeni yapılacak otogar alanında incelemelerde bulunan Başkan Çerçioğlu, burada satış yapmaları için kadın kooperatiflerine özel bir alan ayıracılarının da altını çizdi.

Toplam 42 bin metrekarelik alanda 3 bin 500 metrekarelik kapalı inşaat alanı sahasında Söke'ye yakışacak bir otogar yapacaklarını belirten Başkan Çerçioğlu, "Alanda otobüs ve minibüs peronları, alışveriş alanları, otopark, Söke’yi tanıtan alanlar yer alacak. Nisan ayında ihalesini yapıp bir yıl içerisinde de bitirmeyi planlıyoruz. Böylece Söke de modern ve çağdaş bir otogara kavuşmuş olacak" ifadelerini kullandı.

Başkan Çerçioğlu ayrıca bir dükkânı kadın kooperatiflerine ayıracaklarını belirtip "Kadınlarımız burada kendi el emekleriyle yaptıkları ürünleri satarak hem Aydın'ı tanıtacaklar hem de aile bütçelerine katkı sunacaklar" dedi.

Başkan Çerçioğlu daha sonra eski TARİŞ depolarının bulunduğu alana geçerek burada yapılacak olan park alanında da incelemelerde bulundu. Başkan Çerçioğlu Söke'de vatandaşlarla da bir araya gelerek onların Büyükşehir Belediyesi'nden taleplerini dinledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Altı Genel Başkan “Yarının Türkiye’si” için Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’i imzaladı

DEVA Partisi, CHP, Demokrat Parti, Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş üzerinde uzlaştı. Genel başkanlar Babacan, Kılıçdaroğlu, Uysal, Davutoğlu, Akşener ve Karamollaoğlu, üzerinde uzlaştıkları metni Ankara’da düzenlenen törenle imzaladı.

 

Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi arasındaki Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem görüşmeleri uzlaşıyla sonuçlandı.

 

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem için oluşturdukları mutabakat metnini imzaladı.

 

‘Geçmişe dönmüyoruz’ vurgusu

Muhalefetin üzerinde uzlaştığı metinde “Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ni sona erdirirken geçmişe dönmüyor, özgürlükçü ve çoğulcu yeni bir sisteme geçiyoruz” vurgusu yapıldı. Metinde, “Meclis’i güçlendirirken hükümeti zayıflatmama, hükûmeti güçlendirirken Meclis’i zayıflatmama kararlılığı içerisindeyiz” ifadelerine yer verildi.

 

Yeni sistemi, müzakereyi yürüten isimler açıkladı

Bilkent Otel’de düzenlenen törende, 5 Ekim 2021’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) görüşmelere başlayan CHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Mustafa Yeneroğlu, Demokrat Parti Ekonomik İşler Başkanı Bülent Şahinalp, Gelecek Partisi Seçim ve Hukuk İşleri Başkanı Ayhan Sefer Üstün, İYİ Parti Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı Bahadır Erdem ve Saadet Partisi Seçim İşleri Başkanı Bülent Kaya Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’in detaylarını açıkladı.

 

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem ne getiriyor?

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem yasama organının etkili ve katılımcı olduğu, yürütmede hesap verebilirlik ve istikrarın sağlandığı, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığının tesis edildiği, temel hak ve özgürlüklerin herkes için güvence altına alındığı, düşüncelerin özgürce ifade edildiği, din ve vicdan özgürlüğünün, basın özgürlüğünün, kadın haklarının tam anlamıyla korunduğu özgürlükçü bir sistem olarak tasarlanıyor.

 

Seçim barajı yüzde 3’e düşürülecek

Yeni yönetim modeliyle beraber Türkiye’nin kuvvetler ayrılığına dayalı yeni bir sisteme geçmesi amaçlanıyor. Devletin temel organları ve demokratik hukuk devletinin güçlendirilmesi hedefleniyor.

 

TBMM’nin etkili ve katılımcı bir yapıya kavuşturulacağı yeni sistemde siyasi partiler ile seçim mevzuatının demokratikleştirilmesi, seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesi ve yurt dışında yaşayan vatandaşlar için yeni bir seçim bölgesi oluşturulması öngörülüyor.

 

TBMM’nin iç işleyişine ilişkin yapılacak değişikliklerde katılımcılık esas alınıyor. Buna göre yeni bir İçtüzük hazırlanması planlanıyor. Ayrıca, yasama organının yürütme organını etkili şekilde denetleyebilmesi için Meclis’in denetim yetkileri genişletilip işlevselleştiriliyor.

 

Bu kapsamda, TBMM’ye Başbakan ve Bakanlar Kurulu hakkında gensoru verme yetkisi tanınıyor. Meclis soruşturması açılması için gereken yeter sayılar bu denetimi mümkün kılacak şekilde düşürülüyor. Bütçe hakkı etkili hale getiriliyor ve bütçe hakkının devredilmezliği tesis ediliyor.

 

Cumhurbaşkanı seçilen kişinin varsa partisi ile ilişiği kesilecek

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de, Cumhurbaşkanının görev süresi 7 yıl olacak, tarafsızlığı sağlanacak ve varsa partisiyle ilişiği kesilecek. Yürütmeye dair icrai yetkiler, Meclis’e karşı siyasi sorumluluğu olan Başbakan ve Bakanlardan oluşan Bakanlar Kurulu tarafından kullanılacak.

 

Hükûmetin öngörülen sürede kurulamaması halinde hükûmeti kurma görevi, milletvekili sayısıyla doğru orantılı olarak diğer siyasi partilere sırasıyla verilecek.

 

Hükûmete istikrar kazandırmak amacıyla yeni hükûmetin kurulması güvence altına alınmadan mevcut hükûmet düşürülemeyecek.

 

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de ayrıca OHAL KHK’larına yer verilmeyecek.

 

AYM ve AİHM kararlarının uygulanması geciktirilemeyecek

Altı parti, Anayasa Mahkemesi ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatları ile uyumlu kararlar alınması ve bu mahkemeler tarafından verilen kararların uygulanmasını sağlayacak düzenlemeler yapılması konusunda da uzlaştı.

 

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de yargının bağımsızlığını ve tarafsızlığını sağlamak ve yargıda verimliliği artırmak amacıyla uzlaşılan noktalardan bazıları şöyle:

 

Hakimlik teminatını güçlendirerek, hakimlere coğrafi teminat güvencesi sağlanacak.

Hakimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak, yerine Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu şeklinde iki farklı kurul oluşturulacak.

Savunma anayasal güvenceye kavuşturulacak, çoklu baro uygulamasına son verilecek.

Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileri genişletilecek, etkili denetim için Mahkeme yeniden yapılandırılacak.

Yüksek Seçim Kurulu bir yüksek mahkeme olarak açıkça düzenlenecek; Kurul idari ve yargısal görevler bakımından ayrı iki daire şeklinde çalışacak.

 

Yeni sistemde temel haklar da etkili şekilde güvence altına alınacak

Mutabakat metninde ayrıca temel hak ve özgürlüklerin; dil, din, mezhep, ırk, cinsiyet, siyasi ve sosyal aidiyet farkı gözetmeksizin tüm insanlar için güvenceye kavuşturulacağı hususu yer aldı.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de, ifade, toplantı ve gösteri yürüyüşü ile örgütlenme özgürlükleri üzerindeki baskılara son verilecek.

Kadın-erkek eşitliğini sağlamak ve korumak devlet politikası haline getirilecek.

Kız çocuklarının eğitim hakkı güvence altına alınacak.

Gazetecilere karşı ceza soruşturmasına gerekçe
yapılan mevzuat, Anayasa Mahkemesi ve
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi
içtihatları çerçevesinde yeniden düzenlenecek.

Sosyal haklar ve devlet yardımları güçlendirilecek.

Çevre konusunda uzmanlaşmış yargıçların görev yapacağı ‘Çevre Mahkemeleri’ kurulacak.

 

Mülakat sistemi ve kayyum uygulamalarına son verilecek, YÖK kaldırılacak

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de kamu görevine alımlarda objektifliği sağlamak amacıyla kapsamlı bir değişikliğe gidilecek. Mülakat uygulamalarına son verilerek her kademede liyakat esas alınacak. Kamuya alımlarda, yazılı sınav sonuçları esas alınacak.

Yerel yönetimlerin yetki ve sorumluluklarının arttırılacağı sistemde demokrasi ile bağdaşmayan kayyum uygulamalarına son verilecek.

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) kaldırılacak. YÖK’ün yerine üniversiteler arası bir kurul oluşturulacak.

Merkez Bankası başta olmak üzere düzenleyici ve denetleyici kurumların bağımsızlığını zedeleyen düzenleme ve uygulamalara son verilecek.

 

Siyasi Etik Kanunu çıkartılacak

Altı siyasi parti, son olarak siyasi makamların millete hizmetten başka bir amacının olmaması için Siyasi Etik Kanunu hazırlanmasında da uzlaştı.

Siyasi makamların millete hizmetten başka bir amacının olmaması için Siyasi Etik Kanunu çıkarılacak, TBMM bünyesinde Siyasi Etik Komisyonu kurulacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kemal Pektaş belediye başkan yardımcısı oldu

Lüleburgaz Belediyesi Meclis Üyesi Kemal Pektaş, Lüleburgaz Belediye Başkan Yardımcılığı görevine getirildi. Pektaş 28 Şubat Pazartesi tarihi itibarıyla yeni görevine başladı. Pektaş’ın yeni göreviyle birlikte Lüleburgaz Belediyesi’nin başkan yardımcısı sayısı 3’e yükseldi.

 

Lüleburgaz Belediyesi Meclis Üyesi Kemal Pektaş Lüleburgaz Belediyesi’nin yeni başkan yardımcılarından getirildi. Aynı zamanda hukukçu olan Kemal Pektaş 28 Şubat Pazartesi tarihinde yeni görevine başladı.

 

O müdürlüklerden sorumlu olacak

 

Lüleburgaz Belediyesi Başkan Yardımcısı Kemal Pektaş’a dört müdürlük bağlandı. Bu kapsamda Kültür İşleri Müdürlüğü, İtfaiye Müdürlüğü, Park ve Bahçeler Müdürlüğü ve Zabıta Müdürlüğü Pektaş’a bağlanmış oldu.

 

Kemal Pektaş kimdir?

 

Aslen Lüleburgazlı olan Kemal Pektaş 8 Haziran 1984 tarihinde Çorlu’da dünyaya geldi. İlköğrenimini Atatürk İlkokulu’nda, ortaöğrenimini ise Lüleburgaz Anadolu Lisesi’nde tamamladı. Yükseköğrenimini ise Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde gerçekleştirdi. Marmara Üniversitesi’nden 2008 yılında mezun olduktan sonra vatani görevini Konya Bölge Jandarma Komutanlığı’nda yaptı. Kemal Pektaş 2014 yılından bu yana Lüleburgaz Belediyesi’nde meclis üyeliği yapmaktadır. Bununla birlikte meclis üyelikleri boyunca çeşitli görevlerde yer aldı. Kemal Pektaş evli ve 1 çocuk babasıdır. Orta derecede İngilizce bilmektedir.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Metaverse Konuşuyorsak Dönem Öğrenme ve Öğrendiklerini Adapte Etme Dönemi – Bahar Üner Anahmias Paylaşıyor

Digibranding kurucu ortağı Bahar Üner Anahmias Sosyal Medya İletişimi konusunda ipuçları verdi. 8 Ocak 2022 cumartesi günü yaptığı eğitimde gelişime inanan ve markasına yatırım yapmak isteyen kadın girişimcilerle bir araya gelen Bahar Üner Anahmias sosyal medyada paylaşım yapmak ile ilgili ipuçlarını paylaştı.

 

Pandemi yüzünden daha da hızlanan dijital çağla ilgili konuşan Bahar Üner Anahmias 

 

"Devir öğrenme ve adapte olma devri. Gelişen teknolojiye adapte olup, hemen de işimize yansıtmamız lazım. Ben pazarlama kariyerimde geçirdiğim senelerin üzerine Dijital Pazarlama ve Teknoloji konularını ekleyeli çok oldu. Ama öğrenme bitmez. Öğrenme hayat boyu süren bir yolculuktur. Hele ki bu dönemde Metaverse’den bahsediyoruz, AR, VR teknolojilerine adapte olmaya çalışıyoruz, o zaman dijitalde hayatta kalmayı öğrenmeliyiz. Hayatta kalmak için de yenilikleri öğrenmeliyiz. Öğrenmek yetmez, işimize de uygulamalıyız.

 

Bu öğrenme yolculuğunda özellikle kadınların daha meraklı ve daha iyi öğrenciler olduğunu gözlemliyorum. Son dönemde Bilgi Girişimcileri arttı. Bilgi Girişimcilerinin kurslar ürettiğini, çevrelerine bilgilerini aktardığını görüyoruz. Udemy gibi platformlarda olabiliyor bu, Zoom gibi ekran karşısına geçerek de. Bu dönemde yüz yüze iletişim azaldı. Kurslar daha çok online olarak gerçekleşiyor.

 

O kadar çok platform, o kadar çok mecra var ki. Bana gelen danışanlarım nereden başlayacaklarını bilemiyorlar.  Websitelerinden ve sosyal medya varlıklarından başlayarak bir analiz yapıyoruz. Sonra pazarlamanın ve sosyal medyanın basitleştirilmiş versiyonunu onlarla paylaşıyorum. Beraber bir yol haritası çiziyoruz. Bilgilerini en doğru şekilde piyasaya sunmaları, markalarını tanıtabilmeleri için Digibranding markamla onlara destek oluyorum. Satışları hızlanıyor ve marka bilinirliği kazanıyorlar.

 

Yapılan eğitimlerin bir kısmı sadece online, bazıları ise zoom üzerinden etkileşimli. Hibrit olanlarda daha iyi etkileşim alıyoruz. Online'da inanılmaz fırsatlar var. Açıkçası bilgi girişimcileri Online'da daha az kişiye dokunacaklarını zannederken, tam tersine daha çok kişiye ulaşıyorlar.

 

Sosyal medyada da nasıl var olacaklarını bilemeyenlere bir iki tavsiyem olacak:

– Türkiye'de sosyal medyada en çok kullanılan platform Youtube, onu Instagram takip ediyor. Instagram kendinizi ve markanızı tanıtmak için en iyi platform. Yönetebileceğiniz, yetişebileceğiniz  kadar platformda yer almanızı tavsiye ederim.

 

– Sosyal medya platformları istikrar ve süreklilik sever. Düzenli paylaşım şart.

– Instagramda sosyal medyayı yönetmeyi öğrenmek lazım. Açıkçası eğer sosyal medyanızı başkası yönetiyorsa, daha soğuk, daha mesafeli bir hava oluyor. Evet kurumsal ve ciddi gözüküyor ama Instagramda insanların iletişim kurmak için var olduğunu unutmayalım. Eski tip medya artık öldü. Tek taraflı iletişim yok. Sosyal medya adı gibi sosyal ve karşılıklı iletişim içeriyor. Ben danışanlarıma sosyal medyalarını kendilerinin yönetmesini öğütlüyorum.

 

– Instagram yeni çıkardığı özellikleri daha çok gösteriyor, açıkçası o da yeni çıkardığı özelliklerin reklamını yapıyor. Bu nedenle Instagramı iyi takip edin, yeniliklere hemen adapte olun. Son 1 senedir Instagramda var olan Reels özelliğini markanıza uyarlayın. Etkileşimlerde fark göreceksiniz.

 

– Instagramda paylaştığınız her postu testten geçirin; 

1. Bu içerik müşteri adayım, takipçim için faydalı mı?

2. Takipçim bu gönderiyi paylaşır mı, kaydeder mi?

3. Bu özgün bir post mu, benden başkası da bu içeriği üretebilir mi? 

Eğer bu 3 sorudan 2 sine evet diyorsanız, gönderiyi paylaşabilirsiniz. Doğru yoldasınız.

Son olarak unutmayın, kişiler sosyal medyada takip edecekleri kişiden fayda görüyorlarsa takip ediyorlar. Fayda sağlamak şart.”

15 Ocak 2022 cumartesi günü markaların dijital paylaşımlarında daha yetkin olabilmeleri için hazırladığı bir eğitim bulunmaktadır. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı