Aylık arşivler: Mart 2022

Ege Çocuk Acilin ikinci etap yenileme çalışmaları tamamlandı

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi (EÜTF) Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Hastanesi Çocuk Acil Servisindeki yenileme çalışmalarının ikinci etabı da tamamlandı. Türkiye’nin en iyi çocuk acil servislerinden biri haline gelen Ege Çocuk Acilin yenilenen alanları törenle açıldı. EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Sağlık Bakanlığı standartlarına uygun üst düzey teknolojik altyapının yanı sıra fiziki anlamda da önemli değişiklik yapıldığını söyledi.

 

EÜTF Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Çocuk Acil Servisindeki yenileme çalışmalarının ikinci etabı tamamlandı. Yenilenen alanlar törenle hizmete açıldı. Törene, EÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Rektör Yardımcısı ve EÜTF Dekanı Prof. Dr. Cemil Gürgün, EÜTF Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özgür Çoğulu, dekanlık ve hastane yönetimi ile öğretim üyeleri katıldı. Sağlık Bakanlığı tarafından A Plus ilan edilen EÜTF Hastanesinin sağlık hizmetlerini daha kaliteli sunabilmesi için önemli yatırımlar yaptıklarına ve bu yatırımları hız kesmeden sürdürdüklerine dikkat çeken Rektör Budak, “Ege Üniversitesi olarak, çağımızda sağlık sektörünün deneyimlediği değişimi ve toplumun değişen ihtiyaçlarını yakından izliyoruz. Göreve geldiğimizden bu yana, bölgemizin ve ülkemizin sağlık ihtiyaçlarına karşı ürettiğimiz çözümleri genişletmek ve güçlendirmek için yoğun bir çaba içerisindeyiz. Sağlıkta yeniden yapılanma anlamında her geçen gün kıymetli başarılara imza atıyoruz. Hasta ve yakınlarımızdan, bölge halkından aldığımız pek çok olumlu geri dönüş, başlattığımız değişim sürecini başarıyla sürdürdüğümüzün en önemli göstergesi oldu. Açılışını gerçekleştireceğimiz Çocuk Acil Servisimiz, sağlık alanında faydamızı daha geniş kesimlere ulaştırmak adına gerçekleştirdiğimiz çalışmaların en önemli çıktılarından biridir” dedi.

 

“Kademeli olarak yeniledik”

Çocuk Acil Servisinin kademeli olarak yenilendiğini kaydeden Rektör Budak, “Türkiye’nin kapasitesi en geniş, en kaliteli ve Sağlık Bakanlığı standartlarına göre 3’üncü düzey olan çocuk acilimizi tamamladık. Rektörlük üst yönetimimiz, dekanlık, hastane ve anabilim dalı yönetimimizle birlikte çalışmaları tamamladık. Hastanemizin her noktasında yenileme çalışmaları yaptık ve çalışmalarımıza devam ediyoruz. Sağlık hizmetinde çağın gerekliliklerine göre en kaliteli hizmeti sunmak için elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. Eczanesinden eğitim odasına, hasta başı monitörlerden, arındırma odasına ve izole odasına kadar tam donanımlı bir acil servisi hastanemize kazandırmış olduk. Fiziki olarak binalarımız vardı ancak Sağlık Bakanlığı Sağlıkta Verimlilik ve Kalite Standartlarına uygun değildi. Bu standartlara uygun düzenlemeler yaptık. Maddi manevi her türlü desteğimizi sürdürüyoruz” diye konuştu.

 

“Türkiye’nin en iyilerinden biri oldu”

Acil servis hizmetlerindeki sunumun aksamaması için yenileme çalışmalarının iki etap halinde tamamlandığını hatırlatan EÜTF Çocuk Acil Servis Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. E. Ulaş Saz, “Acil servisimizin ilk etabını bir süre önce açmıştık, şimdi ise kalan kısımları da tamamlayarak açılışını yapıyoruz. Asistanlık süresini de kattığımızda 20 yılı aşkın süredir Ege Çocuk Acil serviste görev yaptığımı ve çocuk acilin geçirdiği tüm değişimleri gözleme fırsatı bulduğumu belirtmek isterim. 2000’li yılların başında ana binada erişkin acil servisin içinde 1 muayene odası ve 3 gözlem yatağı ile yaklaşık 100 metrekarelik bir alanda hizmet veriyorduk. 2010 yılı başlarında ise Çocuk Hastanesine 525 metrekarelik bir alana geçildi ancak yıllık 40 bin civarı olan hasta sayıları 90 bine yükselince fiziksel alanımız yine yetersiz kaldı. Sağlık Bakanlığı Yataklı Sağlık Tesislerinde Acil Servis Hizmetlerinin Uygulama Usul ve Esasları Hakkında Tebliğe göre de İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Tescil Komisyonu tarafından değerlendirildiğinde de sunulan hizmetin 3’üncü düzey ama fiziki açıdan ancak birinci düzey olduğu değerlendirilmişti. Şu anda Türkiye’nin en iyi Çocuk Acil Servisi burası oldu diyebilirim” dedi.

 

“Tüm eksiklikler giderildi”

Yenileme çalışmalarında Rektör Budak’ın önemli desteklerinin olduğunu söyleyen Prof. Dr. Saz, “Rektör hocam, anabilim dalı başkanı hocalarımız ve rektör yardımcımızın da destekleriyle mükemmel bir çocuk acile kavuştuk. Bu değerli destekler sayesinde o kadar güzel bir alan yaptık ki 500 metrekarelik hizmet alanımız bin 500 metrekareye çıktı. Tıbbi ekipman olarak gözlem alanında 2-3 monitörümüz varken şu anda 23 yatağın tamamında hasta başı monitörlerimiz eksiksiz olarak tamamlanmıştır. Canlandırma odasındakiler de dahil olmak üzere solunum destek cihazlarımız, kritik hasta başı izlem monitörlerimiz ile tam bir yoğun bakım hizmeti verebileceğimiz odalarımız, bölgemizden hatta ülkemizin her noktasından kritik hasta bakımlarını üstlenebilecek arka planımız var. Türkiye’de en fazla tercih edilen bilim dalı olan çocuk acilde anlık eğitim alan 6 çocuk acil yan dal uzmanımız bulunuyor. Çocuk yoğun bakım, yenidoğan yoğun bakım, tüm cerrahi branşlar, organ nakli ve 17 bilim dalımızla hizmet veren çocuk sağlığı ve hastalıkları anabilim dalımızın da desteği ile akademik ve etkin bir sağlık hizmeti sunmaya devam ediyoruz. Bize verdikleri destek için tüm hocalarımıza da ayrıca teşekkür ediyorum. Yenileme çalışmalarında emeği geçen herkese ama özellikle de Rektör hocama çok teşekkür ediyorum” dedi.

 

Konuşmaların ardından Prof. Dr. Saz, Rektör Budak ve beraberindekilere serviste sunulan hizmetlere ilişkin bilgi paylaşımında bulundu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sağlıklı bir Ramazan Ayı Geçirmek için İftardan Sahura Yapılması Gerekenler

Ramazan ayının bahar aylarına denk gelmesi ve günlerin uzun olması nedeniyle aç kalma süreci uzun oluyor. Süre uzun olduğundan iftar, sahur ve bu iki öğün arasında geçirilen süredeki yeme içme düzeni oldukça önem taşıdığını belirten Uzman Diyetisyen ve Uzman Klinik Psikolog Merve Öz, iftardan sahura yapılması gerekenleri sıraladı.

 

İftarda hemen ana yemeğe yönelmeyin

Ramazan ayına sayılı günler kala iftarda yapılması gereken en önemli noktanın orucu çorba ile açtıktan sonra 15 dakika ara verilmesi olduğu uyarısında bulunan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Uzman Klinik Psikolog ve Uzman Diyetisyen Merve Öz, bu aradan sonra ana yemeğe geçilmesi gerektiğini de sözlerine ekledi. 

 

Fazla yağlı beslenmeyin

İftarda kızartma ve hamur işi tüketilmemeye çalışmalı önerisinde bulunan Dyt. Merve Öz, “uzun süre açlıktan sonra yenilen yağlı yiyecekler sindirim güçlüğüne ve mide rahatsızlığına neden olabilir” diye konuştu.

 

Pilav ve makarnaya iftarda yer vermemeye çalışın

En kaliteli karbonhidratın ekmek olduğunu dile getiren Dyt. Merve Öz, pilav, makarna ve bulgur pilavı yerine ilk tüketilmesi gerekenin ekmek olması gerektiği uyarısında bulundu. Tam buğday ekmeği gibi kaliteli ekmekler hem doygunluğu artıracak hem de kan şekerinde ani artışlara neden olmayacağı için daha sağlıklıdır. 

 

Beyaz ekmek ya da pide tüketmemeye özen gösterin

Ramazanda en çok tüketilen ürünlerin başında pide geliyor. Pidenin beyaz ekmek olduğundan, kan şekerinde ani artışa neden olacağını belirten Dyt. Merve Öz, şöyle devam etti: “Ayrıca lezzeti nedeni ile sınırlar koymak zor olduğundan, pide yerine en kaliteli karbonhidrat olan ekmek tüketilmelidir. Fakat tüketeceğiniz ekmek tam buğday, siyez, tam tahıllı, çavdar ekmeği olmalıdır. Kansızlık problemi yaşanmıyorsa kepek ekmeği de tüketilebilir.”

 

Salatasız iftar sofrasına oturmayın 

Salata mide hacmini doldurarak kalorili yiyeceklerden çok yemeyi engelleyebiliyor. Ayrıca salatadan alınacak lif bağırsak tembelliğinizi rahatlatacaktır.

 

Yoğurt ya da kefir tüketimini ihmal etmeyin

Yoğurt ve kefirin içeriğinde bulunan probiyotikler sayesinde, Yoğurt ve kefirin bağışıklığı güçlendiren çok belirgin bir etkisi olduğunu anlatan Dyt. Merve Öz, “Bağırsak florasını düzenleyen yoğurt ve kefir, ramazan ayında yaşanan konstipasyon (kabızlık) probleminin giderilmesine de yardımcı olur. Ayrıca kefirin glisemik indeksinin düşük olması ve yüksek protein içeriği ile midede uzun süre kalarak tokluk hissi sağlanabilir” diye konuştu.

 

Mutlaka sahura kalkın

Ramazan ayında sahura kalkılmadığında vücut uzun süre aç kalıyor. Bu durumun kas yıkımına ve metabolizma yavaşlamasına yol açacağını ifade eden Dyt. Merve Öz, bunun sonucunda da bağışıklığın düşeceğini söyledi. 

 

Sahurda hafif ve doyurucu yiyecekler tercih edin 

Sahurda hamur işleri, kızartmalar gibi ağır yiyeceklerin yenilip yatıldığı için sabah kalkınca midede ağırlık, ekşime, yanma hissedilmesine neden olacağına vurgu yapan Dyt. Merve Öz, bunların yerine kahvaltılık ve çorba gibi hem doyurucu hem de hafif besinlerin tercih edilmesi gerektiğini dile getirdi. 

 

Sahurda yumurtayı sofranızdan eksik etmeyin

Sahurda tüketilen bir adet yumurtanın hem gün içinde tok kalınmasını sağladığını hem de protein bakımından zengin olduğundan günlük protein ihtiyacını karşılamaya yardımcı olacağını söyleyen Dyt. Merve Öz, yumurta anne sütünden sonra en kaliteli protein olduğuna da dikkat çekiyor. 

 

İftarla sahur arasında bol su için 

Oruçlu geçen süre uzadıkça vücudumuz da susuz kaldığına işaret eden Dyt. Merve Öz,  “Bunu önlemenin yolu ise iftarla sahur arasında 10-12 bardak su tüketmek.  İhtiyaç duyulan su miktarını, yaklaşık kilo başına 30 ml olarak hesaplamak mümkün.  Örneğin 60 kilo olan biri için 60 x 30 ml = 1800 ml. suya ihtiyacı var” diye konuştu.

 

Bağırsak tembelliği için lif içeriği yüksek bir ara öğün yapın

“Kuru kayısı, kuru erik, kuru incir, armut bağırsaklarınızı rahatlatan meyveler arasında yer alır” diye konuşan Dyt. Merve Öz,  “bağırsak tembelliğini uzun süredir yaşıyorsanız gece yatmadan ılık suyun içine 3 adet kayısı atın ve sahura kalktığınızda suyu içip kayısıları yiyebilirsiniz” diyerek sözlerini sürdürdü. 

 

İftar ile sahur arasındaki ara öğünde meyve tüketin

Meyvelerde bolca bulunan antioksidan moleküller, hücre hasarını önlemeye yardımcı olarak bağışıklık sistemimizi güçlendirmektedir. Çeşitli ve renkli beslenmenin bağışıklık sistemini güçlendirdiğini hatırlatan Dyt. Merve Öz, farklı meyveler tercih edildiğinde farklı antioksidan moleküller almış olunacağından hep aynı meyve yerine çeşitli meyveler tüketmeye özen gösterilmesi gerektiğini de aktardı. 

 

Tatlıyı fazla kaçırmayın

İftarın açılmasıyla birlikte birçok kişi için tatlı vazgeçilmez oluyor. Dyt Merve Öz, “Tatlıdan alacağınız kalori yerine, vitamin ve mineral deposu meyve tüketmeye özen gösterin. Tatlı tüketecekseniz eğer, şerbetli tatlılar yerine sütlü tatlı veya dondurma tercih edebilirsiniz. Ama tüketeceğiniz meyveyi ya da tatlıyı hemen yemek sonrasında tüketmek yerine 2 saat ara vererek tüketmeye dikkat edin” dedi. 

 

Yürüyüşünüzü ihmal etmeyin.

Düzenli yapılan egzersizlerin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığımızı destekleyerek bağışıklığımızı güçlendirdiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Uzman Klinik Psikolog ve Uzman Diyetisyen Merve Öz, şunları da belirtti: “Her hangi bir engel bir durum yoksa kendinizi çok yormadan her gün 30 dakika yürüyüş yapmayı ihmal etmeyiniz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İmmünoterapi, kanser tedavisinde giderek yaygınlaşıyor

Dünyada her 5 kişiden 1’i hayatı boyunca kansere yakalanıyor. Her 8 erkekten 1’i ve her 11 kadından 1’i kanser nedeniyle hayatını kaybediyor. Amerikan Kanser Derneği’nin hazırladığı tahmin raporuna göre; 2022’de toplam 1.9 milyon yeni kanser vakası öngörülüyor. Kanser tedavisinde her geçen gün daha çok kullanılan immünoterapi yönteminin, başka kanser türlerinde de kullanım onayı almak için gün saydığını belirten Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı ve Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, “İmmünoterapilerin kemoterapilerden en önemli farkı, kimyasal içermemesi ve vücudun doğal savaşçı hücrelerini tümöre yönlendirmesidir. Doğal olarak yan etkiler de kemoterapiye göre çok daha az oluyor” açıklamasında bulundu. Prof. Dr. Necdet Üskent, 1-7 Nisan Kanser Haftası vesilesiyle konu ile ilgili önemli bilgiler verdi…

 

İmmünoterapinin hemen hemen her kanser türünde kullanıldığını ancak akciğer kanseri, deri kanseri, böbrek tümörleri ve bazı tip karaciğer kanserlerinde tek başına ana tedavi olarak kullanıldığını söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı ve Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, “İmmünoterapilerin kemoterapilerden en önemli farkı, kimyasal içermemesi ve vücudun doğal savaşçı hücrelerini tümöre yönlendirmesidir. Yani kemoterapi gibi tümörü değil, bağışıklık sistemini hedef alıyor, tümöre karşı bağışıklık sistemi hücrelerinin savaşmasını sağlıyor. Doğal olarak yan etkiler de kemoterapiye göre çok daha az” dedi.

 

Kemoterapide görülen saç dökülmesi immünoterapi tedavisinde olmuyor

Kontrol noktası inhibitörleri adıyla bilinen immünoterapi ilaçlarında klasik kemoterapi ilaçlarında görülen saç dökülmesinin de görülmediğini vurgulayan Onkoloji Uzmanı ve Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, “Bunların yanı sıra, immünoterapi ile uyarılmış savaşçı hücreler (bağışıklık hücreleri) kanser hücreleriyle birlikte normal hücrelere de saldırabiliyor. Bunu önlemek için kanser hücrelerini işaretleme çalışmaları da yapılıyor. Bu da CAR- T hücreleri gibi aşılar ile oluyor. Çoğunlukla tedavinin başlandığı haftadan itibaren ilk 3 ay içinde yan etkilerin ortaya çıktığını söyleyebiliriz. Ancak tedavi bitiminden 1 yıl sonraya kadar da yan etkiler oluşabiliyor. İmmün zatürre, tiroit hormonu ve hipofiz hormonlarında azalma, kolit dediğimiz bağırsak iltihabı bu yan etkiler arasında. Ancak yüzde 2-5 gibi oranlarda nadir görülüyorlar ve kontrol altına alınabilmeleri kolay. Özellikle erken fark edilip müdahale edilen yan etkiler çoğu zaman hafif şiddetli ve geçici oluyor” dedi.

 

İmmünoterapi tek başına ya da kemoterapi ile birlikte uygulanabiliyor

Günümüzde kullanılan immünoterapide pek çok ilaçtan söz edilebildiğini hatırlatan Prof. Dr. Necdet Üskent, “Bunlardan en sık kullanılanı, ‘Kontrol Noktası İnhibitörleri’ (Checkpoint İnhibitör). Bugün birçok kanserde dramatik iyileşme sağlayan ve kullanımı gittikçe yaygınlaşan bu ilaçlar, bağışıklık sisteminin kanserli hücreye saldırmasını durduran ‘kontrol noktası proteinlerini’ bloke ederek etki gösteriyor. Tıpkı kemoterapi gibi damardan serum yoluyla veriliyor ve uygulama öncesi özel bir hazırlık gerektirmiyor. İlk geliştirildiklerinde sadece yaygın evrede kullanılırken artık günümüzde erken evre kanserlerde de kemoterapiyle birlikte kullanımı var. Bu sayede hastalıkta daha uzun süreli iyileşme ve kontrol sağlanabiliyor” şeklinde konuştu.

 

İmmünoterapi tedavisi yaygınlaşacak

Kanser tedavisinde gün geçtikçe daha etkin ve yan etkileri daha az kemoterapi ilaçlarının da devreye girdiğini belirten Onkoloji Uzmanı ve Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, “Kimyasallar ile tümör DNA'sına ve kanser hücresinin mitozuna müdahale hep var olacak. Ancak şu bir gerçek ki, immünoterapinin kullanımı yaygınlaşacak. Bugün hep ileri evre kanserlerinde kullanımı varken, ilerleyen yıllarda daha erken evrelerde ve cerrahiye hazırlık olarak da daha sık kullanılacak. Klinik çalışmalardaki başarı oranları da bu tahminleri destekliyor” açıklamasında bulundu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Fırın ve pastanelere Ramazan denetimi

Osmangazi Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, Ramazan ayı öncesinde ilçe genelinde fırın, pastane ve unlu mamul imalathanelerine yönelik denetimlerini sıklaştırdı. Denetimlerde temizlik, ruhsat, hijyen ve gramaj kontrolü yapıldı. Ayrıca işletmelere koronavirüs tedbirlerine de uyması uyarısında bulunuldu.

 

Halk sağlığı konusunda büyük bir hassasiyet gösteren Osmangazi Belediyesi Ramazan ayı öncesinde iş yeri denetimlerine ağırlık verdi. Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından ilçe genelinde yer alan fırın, pastane ve unlu mamul imalathanelerinde denetim yapıldı. İşletmelerin imalathane bölümleri, depoları ve üretim malzemelerinin hijyen kurallarına uygunluğu ile ürün gramajları kontrol edilirken, mevzuata uygun olmayan işletmelere eksiklerini tamamlamaları için süre verildi. Süre sonunda gerekli tedbirleri almayan işletmelere cezai işlem uygulanacağı hatırlatıldı. Yapılan denetimlerde iş yeri sahiplerine ayrıca, koronavirüsle mücadelenin en önemli unsurları olan; maske, mesafe ve temizlik konularında da hatırlatmalarda bulunuldu. Osmangazi Belediyesi’nin ilçe sakinlerinin sağlığını gözeterek yaptığı denetimler Ramazan ayı boyunca da devam edecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Müzik Dünyasına Sayısız İsim Kazandıran Kenan Doğulu’dan Yeni Bir Yetenek Daha

Kariyeri boyunca prodüktör kimliği ile yeni yeteneklere destek veren Kenan Doğulu, yeni bir ismi daha müzik dünyasına kazandırmaya hazırlanıyor.

 

Bu güne kadar aralarında Bengü, Mert Tünay, Tahribad-ı İsyan, Duygu Soylu, Cem Pilevneli’nin de olduğu sayısız yeteneği müzik dünyasına kazandıran Doğulu, müzik tutkusunun peşinden gitmeye hazırlanan Bade’nin ilk stüdyo albümünün prodüktörlüğü üstleniyor. Berklee Müzik Koleji’nden mezun olduktan sonra stüdyo çalışmalarına yoğunlaşan Bade, ilk albümünde farklı enstrümanlar ve ritimleri buluşturarak modern ve gelenekseli harmanlıyor.

 

Doğulu Music tarafından dinleyiciyle buluşacak olan Bade’nin ilk albümü için Kenan Doğulu, pandemi süresince sanatçı ile birlikte stüdyo çalışmalarını sürdürdü. Bade’nin kendisi için bir mentor olarak nitelendirdiği Kenan Doğulu, bu ilk albüm heyecanında sanatçıya eşlik ettiği için mutluluk duyduğunu dile getiriyor. 

 

Kenan Doğulu, “Kabiliyeti ve temiz kalbiyle daha çok küçük yaşlarından beri tanıyıp hayran olduğum, son yıllarda pop müzik dünyasının kazandığı en iyi şarkıcı, besteci ve söz yazarlarından olan Bade’nin müzik kariyerinde yapacaklarını heyecanla bekliyorum. Dünya çapında çok ilgi göreceğine inandığım bir ses ve vizyona sahip olan Bade, kısa sürede kendine özel bir hayran kitlesi oluşturup dinlemeye doyamayacağımız sayısız şarkı ve harika konserlere imza atacak” dedi. 

 

Kenan Doğulu prodüktörlüğündeki “Bade” isimli EP albümünün çıkış şarkısı “Fragile” 8 Nisan’da Doğulu Music tarafından tüm dijital platformlarda dinleyiciyle buluşacak.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Baharı Sanatla Karşılıyor

Kültür ve sanatın başkenti Çankaya, Nisan ayını 6 sergi, 8 yeni tiyatro oyunu, konser ve söyleşilerle karşılıyor. Pandemi koşullarını en üst dikkatle uygulayan Çankaya'nın kültür merkezleri bahar aylarını sanatla karşılıyor. 

 

Çankaya Belediyesi kültür sanat etkinlikleriyle Ankara’nın merkezi olmaya devam ediyor. Sanata ve sanatçıya desteğini artırarak sürdüren Çankaya Belediyesinin kültür-sanat mekanlarında, Nisan ayı "Sanatla Buluşma Zamanı"na  dönüşüyor. Pandemi koşullarını en üst dikkatle uygulayan Çankaya'nın kültür merkezlerinde bu ay birbirinden değerli 6 sergi, 8 yeni tiyatro oyunu, konser ve söyleşiler Başkentli sanatseverlerle buluşacak. 

DESENLERİN SERGİSİ "PASSENGER"
Nisan ayının ilk sergisi ise Macar sanatçılar János Korodi ve András Szigeti’nin, portre ve desenleri buluşturan sergisi 'Passenger' olacak. 1 Nisan'da kapılarını açacak ve iç içe geçen hayat hikayelerinin anlatılacağı sergi, 19 Nisan'a kadar Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi (DTÇSM) Füreya Koral Sergi Salonu'nda sanatseverleri konuk edecek.

BEETHOVEN VE DVORAK BULUŞMASI
Çankaya'da Nisan klasik müzikle devam edecek. Beethoven ve Dvorak eserlerini Çankayalılarla buluşturmaya hazırlanan Trio Konseri, 11 Nisan'da DTÇSM'de müzikseverlerle buluşacak. Sanatçılar Faruk Tamer, Aslı Ceren Yıldırım ve Pınar Turan Çankayalılara klasik müzikle dolu bir gece yaşatacak.

LEWONTİN’İN MİRASI
Nisan ayında Çankaya, çağımızın Darwin sonrasındaki en büyük evrimsel biyolog ve genetikçilerinden olan ve geçtiğimiz yıl hayatını kaybeden Richard Lewontin anısına konferans düzenleyecek. 9 ve 10 Nisan tarihlerinde gerçekleştirilecek olan etkinlikte, evrimsel biyoloji ve ekolojiyi, biyoloji felsefesini derinden etkilemiş Richard Lewontin’in radikal bilimci kimliği üzerinden yapıcı bir bilim irdelemesi ve bilim felsefesi söyleşiler yer alacak. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Artık Kemer’in Bir Gençlik Orkestrası Var

Kemer Belediyesi Gençlik Orkestrasındaki genç müzisyenlerin aileleri, Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu'na nezaket ziyaretinde bulundu.
Belediye Başkanı Topaloğlu öncülüğünde kurulan Kemer Belediyesi Gençlik Orkestrasındaki genç müzisyenlerin aileleri, orkestra şefi Furkan Üstündağ eşliğinde Başkan Topaloğlu'na teşekkür ziyaretinde bulundu.
Ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Topaloğlu, "Furkan Üstündağ hocamıza emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. Çocuklarımızı yetiştiren ailelerini de tebrik ediyorum. Belediye olarak çocuklarımıza değer veriyoruz. Onların geleceğinde pay sahibi olmak bizi mutlu ediyor.” diye konuştu.
Aileler adına konuşan Sevtap Çelik ise sanata, sanatçıya ve çocuklara verdiği değerden dolayı Başkan Topaloğlu'na teşekkür ederek çiçek verdi.
Topaloğlu ise kendisine verilen çiçeği emeklerinden dolayı Şef Furkan Üstündağ'a geri verdi.
Başkan Topaloğlu ve gençlik orkestrasındaki çocukların aileleri hatıra fotoğrafı çektirdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

‘’19. Geleceğin Sineması’’nın Jüri Üyeleri Açıklandı

Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ve Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Sanat Vakfı (TÜRSAK) iş birliğiyle sinema öğrencilerinin kısa film projelerini maddi ve ayni imkanlar sağlayarak hayata geçirmelerine destek veren ‘’Geleceğin Sineması’’ 19. yılında genç sinemacılarla buluşmaya devam ediyor. Hayata geçirilen filmlerin yerli ve yabancı festivallerde ödüllerle dönmesiyle karşılığını alan projelerden olma özelliğine sahip olan ‘’Geleceğin Sineması’’nın bu yılki jüri üyeleri belirlendi.

 

Jüri başkanlığını yönetmen ve yazar Özer Feyzioğlu’nun üstlendiği jüri üyeleri arasında; oyuncu Burcu Kara, yönetmen Bora  Oyacı, Doç. Dr. Nagihan Çakar Bikiç ve Sinema Genel Müdür Yardımcısı Selçuk Yavuzkanat yer alıyor.

 

10 Senaryoya Film Yapım Desteği Sağlanıyor

Başvuruların değerlendirilmesinin ardından jüri üyeleri tarafından belirlenen 10 senaryo film yapım desteği alarak filme dönüşme imkânı bulacak ve çekilen filmler tekrar değerlendirilerek ilk 3 film belirlenecek. Yarışma hakkında detaylı bilgiler ve gelişmelere ulaşmak isteyen ilgililer www.geleceginsineması.com adresinden ve resmi sosyal medya hesaplarından takip edebilecekler. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kurnaz Tilki’nin Maceraları Kartepe’de

Kartepe Belediyesi’nin kültür- sanat etkinlikleri kapsamında çocuklara özel düzenlediği tiyatro günlerinde “Kurnaz Tilki” adlı çocuk oyunu Kartepeli miniklerden büyük ilgi gördü.

 

 

Kartepe Belediyesi’nin kültür- sanat etkinlikleri kapsamında Hasan Yılmaz Kültür Merkezi’nde düzenlenen ücretsiz tiyatro günlerinde “Kurnaz Tilki” adlı komedi çocuk oyununa Kartepeli minikler büyük ilgi gösterdi.

 

EĞLENEREK ÖĞRENDİLER

Oyunda kurnaz tilkinin başından geçen olayları ile dostluğun, kardeşliğin önemi, orman ve doğanın korunması eğlenceli bir şekilde anlatılırken, Kartepeli minikler eğlenceli zaman geçirdiler.

 

KİRAZ İLE KESTANE

Kartepeli miniklerin heyecan ve neşe içerisinde izledikleri tiyatro gösterisi sonrasında Kartepe Belediyesi tarafından hazırlanan “Kiraz ile Kestane” dergisinin son sayısı çocuklara hediye edildi. Kartepeli minikler ve aileleri Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’a ve emeği geçen herkese teşekkür ettiler.       

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türk Halk Müziğinin Güçlü Sesinden Muhteşem Konser

İnegöl Belediyesi’nin Mart ayı kültür sanat etkinlikleri kapsamında düzenlenen THM Çok Sesli Gençlik Korosu konserinde sahne alan TRT sanatçısı Merve Kayacan, İnegöllülere muhteşem bir müzik ziyafeti sundu.

 

Şehri geleceğe taşıyacak projeler ve rutin hizmetlerin yanı sıra kültür sanat anlamında da dolu dolu programlarla ilçe halkını buluşturan İnegöl Belediyesi, Mart ayı kültür sanat etkinliklerinin finalini Türk Halk Müziği konseriyle yaptı. Tiyatrolar, seminerler, sergiler ve konserlerle süslenen İnegöl’ün sanat dolu geceleri kapsamında Çarşamba akşamı Türk Halk Müziği konseri düzenlendi. İki bölümden oluşan konserde İnegöl Belediyesi Türk Halk Müziği Çok Sesli Gençlik Korosu ve Türk Halk Müziğinin başarılı yorumcularından TRT Ses Sanatçısı Merve Kayacan seslendirdikleri eserlerle unutulmaz bir gece yaşattı.

 

THM KOROSU TAM NOT ALDI

Konser, Şef Rıdvan Sayın yönetimindeki İnegöl Belediyesi Türk Halk Müziği çok sesli gençlik korosu konseri ile başladı. Koro ve solo eserlerle salonu dolduran vatandaşları diyar diyar gezdiren türküler, dinleyenlerin kulaklarının pasını sildi. İnegöl Belediyesi THM Çok Sesli Gençlik Korosu, başarılı performansıyla büyük beğeni topladı.

 

MERVE KAYACAN SESİYLE MEST ETTİ

Konserin ikinci bölümünde ise Türk Halk Müziğinin başarılı yorumcularından TRT Ses Sanatçısı Merve Kayacan sahneye çıktı. İnegöllülere unutulmaz bir müzik ziyafeti sunan sanatçı, muhteşem sesiyle dinleyenleri adeta mest etti. Program sonunda Belediye Başkan Yardımcısı Oğuzhan Uslu sahneye davet edildi. Gecenin anısına sanatçıya hediye takdimi gerçekleştirildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı