Yeni yayınlanan Dijital Para Birimleri Rehberi 2022 ayrıca kripto uygulamalarının kullanımındaki artışın hisse yatırımı uygulamalarını geride bıraktığını gösteriyor

 

 

Mobil pazarlama analitik platformu Adjust ve uygulama içgörüleri sağlayıcısı Apptopia bugün, 2021'de kripto para uygulamasının benimsenmesinin arkasında yatan faktörleri masaya yatıran      Fintech'e Derin Bir Bakış: Dijital Para Birimleri Rehberi 2022'yi yayınladı. Rapor, kripto uygulamalarının küresel büyümesinin 2021'in dördüncü çeyreğinde yıllık bazda 902 arttığını ve büyüme oranlarında en öne çıkan pazarların ABD (645), APAC (475), EMEA (284) ve LATAM olduğunu ortaya koyuyor (182).

 

Adjust MENA Genel Müdürü Ozan Can Şişman, "Katlanarak artan büyüme, yüksek hayat boyu değere sahip ve yüksek oranda etkileşime giren bir kullanıcı tabanı ile kripto mobil uygulamaları, kripto ekonomisine erişim için önemli bir kapı haline geldi" diyor. “Kullanıcı kazanımındaki rekabet kızıştıkça, kripto ve fintech uygulamalarının kullanıcı kazanımı çalışmalarını en üst düzeye çıkarması, reklam harcamalarını optimize etmesi ve kullanıcı yolculuğunun her aşamasını doğru bir şekilde ölçümlemesi gerekecek.”

 

Adjust ve Apptopia'nın hazırladığı Dijital Para Birimleri rehberi, kripto borsası uygulamalarının performansının yanı sıra hisse yatırımı uygulamalarına kıyasla kullanıcı etkileşimindeki trendleri mercek altına alıyor. Ayrıca, kripto uygulamalarının yüksek hayat boyu değere sahip kullanıcıları nasıl çekebileceği ve nasıl elinde tutabileceğine dair eyleme geçirilebilir bilgiler sunuyor.

 

Kripto cüzdanlarına ve borsalarına olan talepte büyük bir artış var

Ana bulgulardan bazı noktalar:

• Uygulama kurulumları bir önceki yıla göre yıllık bazda 400'ü aştığından, kripto uygulamaları 2021'de dünya çapında çok büyük bir kullanıcı artışı yakaladı. Kurulumlardaki en dikkat çeken artış 2021'in 4. çeyreğinde gerçekleşti. 2. çeyrekten 3. çeyreğe kadar olan sürede indirmelerdeki 49'luk bir düşüşün ardından yıllık bazda 106 artış gerçekleşti.

• Kripto uygulamaları, kullanıcı etkileşiminde, hisse yatırımı uygulamalarını geride bıraktı. Kripto uygulamalarının oturum uzunlukları, kullanıcı başına günlük oturum sayısı, kullanıcı tutma oranları ve kullanıcı devamlılığı gibi etkileşim metriklerinde hisse yatırımı uygulamalarından daha iyi performans gösterdi. Bu da kripto uygulamaları için yüksek etkileşime ve kullanıcı tutma oranına sahip bir tabana sahip olduğunun bir göstergesi.
• Kullanım metrikleri, kripto piyasası performansıyla yakından ilişkilidir. Kripto piyasasındaki yeni zirveler, artan kurulumlar ve oturumlar ile birlikte hareket ediyor. Oturumlar, 2019 ve 2020 arasında 63,4 arttı ve 2021'de ise oturumlarda 567,4 büyüme gördü, bu da kurulumlardaki büyümeyi yansıtıyor.

 

Apptopia'nın Insights VP'si Adam Blacker, "Verilerimiz, geçtiğimiz yıl boyunca kripto cüzdanlarına ve borsalarına olan talepte büyük bir artış olduğunu gösteriyor" diyor. “Dijital para birimlerine paralel olarak kripto uygulamalarının da yükselişe devam edeceği görüşündeyiz." 

 

2021'in En İyi Kripto Uygulamaları

Apptopia'nın verilerine göre 2021'in en çok indirilen kripto uygulaması Binance oldu ve 2020'de en çok indirilen uygulamalar sıralamasında üçüncü sıradan liderliğe yükseldi. Binance'in 2021'deki indirmelerinin yaklaşık 20'si Türkiye'de ve yaklaşık 9'u ABD'de gerçekleşti. En çok indirilen ikinci uygulama ise Crypto.com oldu. 2020'de en çok indirilen kripto uygulaması olan Coinbase, 2021'de üçüncü sıraya geriledi. En çok indirilen dördüncü uygulama Trust oldu ve beşinci sırada MetaMask yer aldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca hazırlanan "Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, yeşil kalkınma vizyonu kapsamında iklim dostu projeler desteklenerek enerji verimliliği yüksek, ‘Neredeyse Sıfır Enerjili Bina’ konseptine aşamalı olarak geçiş yapılacak. Yeni düzenlemelerin Türkiye’nin geleceği için iklim değişikliği ile mücadeleye önemli katkılar sağlayacağını belirten Baumit Türkiye Genel Müdürü Atalay Özdayı, ısı yalıtımı yapılırken ısı yalıtım levhasının kalınlığında yapılacak 1 cm’lik artışın, yüzde 20 daha verimli bir ısı yalıtımı sağladığına dikkat çekti. 

 

Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği’ne göre, 1 Ocak 2023'ten itibaren, bir parseldeki toplam inşaat alanı 5 bin metrekareden büyük olan tüm binalar enerji performans sınıfı en az 'B' olacak şekilde inşa edilecek. Binaların enerji performansının "B"ye çıkarılması ile ısı yalıtımında kullanılan yalıtım malzemesi kalınlıklarında da en az 2 santimetre artış yapılacak. Bu kapsamda asgari ısı yalıtım malzemesi kalınlıkları İstanbul'da 5 santimetreden 7-8 santimetreye, Ankara'da ise 6 santimetreden 8-9 santimetreye çıkacak. Sera gazı salımında önemli bir paya sahip olan binalara standartlara uygun, kaliteli malzemelerle ısı yalıtımı yapıldığında yüzde 50’ye yakın enerji tasarrufu sağlanacağını söyleyen Baumit Türkiye Genel Müdürü Atalay Özdayı, sanayiden binalara her alanda çevre ve doğa odaklı yaklaşımlar için harekete geçme vaktinin geldiğini vurguladı.

 

‘İklim dostu binalar için her yüzeyde U değerleri iyileştirilmeli’

Küresel ısınma ve çevre felaketlerine karşı ısı yalıtımına yatırım yapmanın artık bir zorunluluk olduğunu söyleyen Özdayı şunları söyledi: “AB ülkeleri başta olmak üzere birçok gelişmiş ülkede yıllık enerji limitleri metrekare başına 30-50 kW seviyelerine çekiliyor, binalar enerji verimliliği yüksek hale gelecek şekilde ısı yalıtımlı olarak tasarlanıyor. Modern ve verimli ısı yalıtımı için en önemli etken ısı yalıtım levhasının kalınlığıdır. Isı yalıtımı yapılırken ısı yalıtım levhasının kalınlığında yapılacak 1 cm’lik artış, yüzde 20 daha verimli bir ısı yalıtımı sağlıyor. Türkiye’nin ısı yalıtımı konusunda en fazla ürün, sistem ve hizmete sahip şirketi Baumit olarak ısı yalıtımının önemi konusunda toplumda da farkındalık yaratmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu konuda, benim de yönetim kurulu üyesi olduğum, sektörümüzün çatı derneği olan İZODER’in “Tek yol U dönüşü” hareketini de destekliyoruz. Çatı, cephe, pencere, döşeme gibi her yüzeyde U değerlerinin iyileştirilmesi gerektiğine dikkat çekiyoruz. Bu konuda Baumit olarak da her türlü desteği vermeye hazırız. Yeni düzenlemenin ülkemizde yalıtımlı bina sayısını artırmanın ve mevcut binaları yenilemenin hem iklim değişikliği ile mücadeleye hem ülke ekonomisine hem de tüketicilerin kendi ekonomilerine büyük katkı sağlayacağına inanıyoruz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Güvenilir ve yenilikçi ürünleriyle herkesin hayatında kalıcı bir yer edinen Evony, Kızılay iş birliğiyle hayata geçen ‘Hayata Devam’ projesi kapsamında, eğitimin hijyenik devam etmesi amacıyla Türkiye’nin dört bir yanındaki 50 bin öğrenciye 2 milyon maskeden oluşan hijyen kiti sağlıyor. Hijyen kitlerinin dağıtıldığı 5572 okula aynı zamanda 200 bin hijyenik sprey desteği veriyor.

 

Türkiye’de 30 yılı aşkın süredir 7’den 70’e herkesin konforlu yaşaması için büyük bir özveri ile çalışan Hayat’ın kişisel sağlık ve yetişkin bakım markası Evony, öğrencilerin hijyen önlemlerini sürdürmek adına Kızılay ile ‘Hayata Devam’ projesini hayata geçirdi. 

 

Proje kapsamında Kızılay Bağış Yönetimi Direktör Vekili Aslan Turgut Bulut, Hayat Global Kurumsal İletişim Direktörü Çağlayan Kent’e destek ve katkılarından dolayı bağış sertifikasını takdim etti.

 

Hayat Global Kurumsal İletişim Direktörü Çağlayan Kent proje ile ilgili olarak; “Hayat olarak kişisel sağlık markamız Evony ile Kızılay arasındaki bu anlamlı iş birliği sayesinde öğrencilerimizin güven içerisinde eğitimlerine devam etmesine ve hijyen alışkanlıkları konusunda farkındalık kazanmalarına katkı sağladığımız için çok mutluyuz. Türkiye’nin dört bir yanından, 7’den 70’e herkesin mutlu ve sağlıklı yaşaması için büyük bir özveri ile çalışmaya onların yanında olmaya devam edeceğiz.” dedi.

 

Açıklamalarda bulunan Kızılay Bağış Yönetimi Direktör Vekili Aslan Turgut Bulut ise “Kızılay olarak ihtiyacı olana el uzatmak için yaptığımız iş birlikleriyle afet dönemlerinin yanı sıra ortaya konulan projelerle de yaşamın her anına katkı sağlıyoruz. Ülkemizin alanında öncülerinden ve sosyal sorumluluk bilinci kurum kimliğine yerleşmiş olan Hayat Holding ile de her dönemde ortak çalışmalarımız oluyor. Bu amaçtan doğan ‘Hayata Devam’ projesiyle de okullarımıza hijyen kitlerimizi ulaştırıyoruz. Bu önemli katkılarından dolayı Hayat Holding’e teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi.

 

Proje kapsamında, 22 şehirde, 50 bin ilkokul 1. sınıf öğrencisine dağıtılan paketlerde, Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ateş Kara ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr Alpay Azap tarafından hazırlanmış olan, bir yüzü çocuklara bir yüzü ebeveynlere yönelik sağlıklı yaşam ipuçlarının olduğu bilgilendirici içerik de yer alıyor. Öğrencilerin ve öğretmenlerin eğitim dönemine güven ve konfor içinde devam etmesi için Türkiye genelinde hijyen kitlerine erişimi sınırlı öğrencilere toplam 2 milyon maskenin ulaştırılması hedefleniyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Aydem Enerji, Great Place to Work® Türkiye’nin En İyi İşverenleri Listesi’ne 10 şirketiyle birden girdi. Geçtiğimiz yıl listede 8 şirketiyle yer alan Aydem Enerji, bu yıl 10 iştirakiyle kendine ait olan “en fazla şirketi ile listede yer alan grup olma” rekorunu da kırmış oldu. 

 

Türkiye enerji sektörünün lider oyuncuları arasında yer alan Aydem Enerji, çalışan odaklı yönetim anlayışı ve yüksek kurum kültürü alanında gösterdiği performansı ile bir ilke imza attı. Aydem Enerji, Great Place to Work® Türkiye’nin En İyi İşverenleri Listesi’ne, 10 şirketiyle birden giren ilk grup olmayı başardı. Geçtiğimiz yıl listede, 8 iştirakiyle yer alan Aydem Enerji, böylelikle 2022’de kendi rekorunu da kırdı. Elektrik enerjisi üretim, dağıtım ve perakendeciliği alanlarında 40 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren Aydem Enerji, global ölçekte hizmet veren Great Place to Work® Enstitüsü tarafından, 2021 Aralık ayında da çalışanlarının değerlendirmeleri ile 13 grup şirketiyle ‘Harika Bir İş Yeri’ seçilmeye hak kazanmıştı. 

 

“Motivasyon kaynağımız, çalışanlarımızın memnuniyeti”

Aydem Enerji olarak iki yıl üst üste rekorlar kırarak Türkiye’nin En İyi İşverenleri Listesi’ne girmenin mutluluğunu yaşadıklarını belirten Aydem Enerji İnsan Kaynakları Grup Direktörü Fatih İslamoğlu şöyle konuştu; “İş yeri kültürü ve çalışan memnuniyeti konusunda hizmet veren Great Place to Work® Enstitüsü’nün yürüttüğü programda, hem çalışanlarımızın hem de bağımsız kuruluşların değerlendirmeleri sonucu, 10 şirketimizle Türkiye’nin En İyi İşverenleri Listesi’ne girmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Çatı şirketimiz Aydem Holding ve bünyesindeki Aydem Yenilenebilir Enerji, Aydem Perakende, Çates, GDZ Enerji Yatırımları, Elsan, Entek, Extranet, Yatağan, Yeni Filo olmak üzere 10 şirketimizle elde ettiğimiz bu başarı, bizlere gelecek için büyük bir motivasyon sağlıyor.”

 

“Başarının ardında, çalışana dokunan uygulamalar yer alıyor”

Fatih İslamoğlu, bu başarının ardında 2019 yılından bu yana devam eden kültürel dönüşüm projeleri ve çalışana dokunan uygulamaların yer aldığını vurgulayarak, şöyle devam etti; “Çalışanı merkeze alan bakış açımızla önceliğimiz her zaman ‘insan’ oldu. Mutlu bir iş yeri sağlamak için insan kaynakları departmanı olarak; ‘Duyarlılık’, ‘Dinamiklik’ ve ‘Hayata Dokunmak’ değerlerimiz üzerine inşa edilen kurum kültürümüzün ışığında, yeni stratejilerimizi tasarlamaya devam ediyoruz. Yapılanmamızı Mükemmeliyet Merkezi kurgusu ile yeni baştan dizayn ettik. Yetenek, Gelişim, Ücret, Yan Haklar başlıklarında iş geliştirme projelerini hayata geçirdik. Organizasyonel Sağlık Endeksi anketi ile belirlediğimiz gelişim alanlarımızın üzerine çalıştık, bu alanlara özel projeler geliştirdik. Bunları yaparken gelecekle ilgili vizyonumuzu da ortaya koyuyoruz. İşe alım sürecimizi yönetirken, iş birimlerini, acil ihtiyaçlarının ötesine bakmaya ve daha büyük bir organizasyonun gelecekte başarılı olması için hangi becerilere sahip olması gerektiğini düşünmeye teşvik ediyoruz. İnsan Kaynakları Planlama Sistemimizi, Performans Yönetim Sistemimizi, Aydem Akademimizi bu bakış açısıyla geliştiriyoruz.” 

 

Kapsayıcılık ve çeşitlilik projelerini de merkezlerine aldıklarını anlatan İslamoğlu, şunları kaydetti; “Toplumsal cinsiyet eşitliği alanında dönüşüm projelerini hayata geçirdiğimiz “Aydem Eşit Hayat” inisiyatifimizle grup şirketlerimizdeki kültürün, organizasyonun, eğitimlerin, fiziki şartların, işe alım süreçlerinin ve prosedürlerin dönüşümü için çalışıyoruz. Yakın zamanda Aydem Enerji ve grup şirketleri olarak Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin (Women’s Empowerment Principles-WEPs) imzacıları arasına girmeye hak kazandık. Grubumuzda her kademede kadın çalışan temsiliyetini artırma hedefiyle, yeni işe alımlarla yıl sonuna kadar kadın çalışan oranımızı yüzde 30’a çıkarmayı planlıyoruz. Bu oranı, eşit temsiliyet düzeyine getirmeyi hedefliyoruz.”

 

“2022 yılında insan kaynağımızı yüzde 10 büyüteceğiz”

Aydem Enerji olarak, istihdam oranlarına da dikkat çeken İslamoğlu, “Geçtiğimiz sene bin 540 yeni yeteneği grubumuza kazandırdık. 2022 yılında da insan kaynağımızı yüzde 10 büyüterek çalışanlarımız için mutlu bir iş yeri sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi ve EGE Teknopark’ın “D-TECH4MigrEnt – Deep Technology Pre-Incubator for Entrepreneurs” projesi, Avrupa Birliği Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi (ICMPD) tarafından, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonuyla yürütülen Sürdürülebilir Sosyo-Ekonomik Uyum İçin Girişimcilik Kapasitelerinin İyileştirilmesi (ENHANCER) programı kapsamında desteklenmeye uygun bulundu.

 

Geçici koruma altında bulunan göçmenler ve ev sahibi ülke bireylerinin girişimcilik bilgi ve yetkinliklerinin geliştirilmesi için ön kuluçka programının hazırlanması ve ön kuluçka altyapısının oluşturulması amacıyla Ege Teknopark öncülüğünde Ege Üniversitesi ve Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD) ortaklığı ile yürütülen DTECH4ENT projesi; Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi tarafından fonlanan ENHANCER programı kapsamında 255 bin  Euro hibe desteği almaya hak kazandı.

 

EGE Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Emre İlker ve ekibini makamında ağırlayan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “İzmir ve bölgedeki diğer paydaşlarla iş birliğinde, multidisipliner bir anlayışla çalışan Ege Teknoparkımız, bölgenin Ar-Ge, inovasyon, yenilikçilik ve girişimcilik potansiyelini artırmaya devam ediyor. Üniversitemizde oluşturduğumuz bilimsel ekosistem meyvelerini uluslararası projelerle de gösteriyor. Ege Teknoparkımızın öncülüğünde Ege Genç İş İnsanları Derneğinin ortaklığı ile yürütülmekte olan DTECH4ENT projesi, Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi tarafından hibe desteği almaya değer görüldü. Prof. Dr. Emre İlker ve proje ekibini tebrik ediyor, çalışmalarında başarılar diliyorum” dedi.

 

255 bin Euro hibe desteği

EGE Teknopark Genel Müdürü Prof. Dr. Emre İlker, “Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi tarafından fonlanan ENHANCER Projesinin amacı, geçici koruma sağlanan göçmenler ile ev sahibi ülkenin insanlarının sürdürülebilir ve büyütebilecekleri iş fırsatları ve istihdam alanları oluşturmak ve bu kişilerin mesleki eğitim ile donatılarak iş hayatına dâhil olmalarını sağlamaktır. Bu teklif çağrısı ile ulusal ve bölgesel-yerel iktisadi kalkınma politikalarıyla uyumlu bir şekilde daha kapsayıcı ve etkili bir yerel girişimcilik ekosistemine katkıda bulunması amaçlanmaktadır.  Proje konumuz olan D-TECH4MigrEnt projesi özelinde ise derin teknolojiler odağında geçici koruma altındaki göçmenler ve ev sahibi ülke bireylerinin girişimcilik bilgi ve yetkinliklerinin geliştirilmesi için ön kuluçka programının hazırlanması ve ön kuluçka altyapısının oluşturulması amaçlanmaktadır. Ege Teknopark’ın önderliğinde, Ege Üniversitesi ve Ege Genç İş İnsanları Derneği (EGİAD)’ın ortaklığı ile yürütülmekte olan DTECH4ENT projesine de nitelikli insan kaynağı sağlaması beklenen bu proje ile girişimcilik ekosistemi adına büyük katkı sağlanmış olacaktır. Kabul edilmiş olan yeni projemiz bu amaçla 255 bin  Euro hibe desteği almaya hak kazanmıştır.  Proje kapsamında katılımcılara tam teşekküllü bir ortak kullanım ofisi ve donatıları sağlanacak, bunun yanında genel ve teknoloji odaklı girişimcilik eğitimleri ve ön kuluçka eğitimleri verilecektir. Proje süresi 18 aydır. Proje kapsamında Ege Teknopark ve Ege Üniversitesi yeni firmaların kurulmasına öncülük yapacak olup EGİAD tarafından bu ekiplere iş geliştirme desteği verilecektir.  Projeye yazım ve başvuru süreçleri içerisinde bizleri cesaretlendiren ve her daim destekleyen Yönetim Kurulu Başkanımız ve Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak hocamıza şükranlarımızı sunarız” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Anadolu Sağlık Merkezi, küresel sağlık hizmetlerinde altın standart olarak kabul edilen JCI (Joint Commission International) tarafından 6. kez akredite edildi. Kalite ve hasta güvenliği alanındaki en iyi uygulamaları belirleyen ve ölçen JCI, Anadolu Sağlık Merkezi’ni bu önemli akreditasyona bir kez daha layık gördü. 

 

Anadolu Sağlık Merkezi ,“Sağlığın Merkezi” olma vizyonu ile 2005 yılından bu yana Türkiye’de dünya standartlarında sağlık hizmeti sunuyor. İnsan Odaklı Bakım ve hasta güvenliğini her daim ön planda tutan Anadolu Sağlık Merkezi, JCI akreditasyonunu alarak bu alandaki başarısını bir kez daha kanıtladı.

 

Küresel sağlık hizmetlerinde “altın standart” olarak kabul edilen JCI akreditasyonunu ilk kez 2007 yılında alan Anadolu Sağlık Merkezi, üç yıllık sürelerde gerçekleştirilen yeniden belgelendirme sürecine girerek, yapılan saha ziyareti ve incelemeler sonucunda 6. kez akredite oldu. 

 

JCI; Anadolu Sağlık Merkezi’ni insan odaklı bakım, klinik kalite ve hasta güvenliği gibi konularda bir hafta boyunca alanında tecrübeli uzmanları ile denetledi.

 

JCI Akreditasyonu hastalar için ne ifade ediyor?

Hasta Merkezli Standartlar ve Sağlık Kuruluşu Yönetim Standartları başlıkları altında “Uluslararası Hasta Güvenliği Hedefleri, Hizmete Erişim ve Hizmetin Sürekliliği, Hasta ve Yakınlarının Hakları, Kalite İyileştirme ve Hasta Güvenliği, Tesis Yönetimi ve Güvenliği, Çalışanların Nitelikleri ve Eğitimi” gibi 14 ayrı bölümde yer alan kriterler ile değerlendirilen Anadolu Sağlık Merkezi’nin, bu akreditasyon sayesinde uluslararası düzeyde kalitesi ve güvenilirliği bir kez daha ortaya konmuş oldu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

ÇEVKO Vakfı, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) iş birliğinde geçen yıl başlattığı ÇEVKO Vakfı Söyleşileri ile İklim Krizi konusunu tüm yönleriyle masaya yatırmaya devam ediyor.  2022 yılı ÇEVKO Vakfı Söyleşileri’nin ilki, Türkiye’de Öncü Sanayi Kuruluşlarının İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışmaları başlığıyla gerçekleştirildi. EGD Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Ünsalan moderatörlüğünde, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’in de katılımıyla gerçekleşen söyleşide, Akçansa ve GCA’nın uygulamaları aktarıldı.

 

Özellikle son beş yıldır “iklim krizi ile savaşım” ve “döngüsel ekonomiye geçiş”e odaklanan ÇEVKO Vakfı, ÇEVKO Vakfı Söyleşileri ile İklim Krizi konusunu tüm yönleriyle ele alıyor.

 

ÇEVKO Vakfı İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu’nun EGD Küresel Isınma Kurultayı Komitesi iş birliğiyle, Vakfın 30. Yılı kapsamında 2021’de başlattığı ÇEVKO Vakfı Söyleşileri, 2022 yılı boyunca da sürecek.  Bu yılın ilk söyleşisi, “Türkiye’de Öncü Sanayi Kuruluşlarının İklim Değişikliği ile Mücadele ve Sürdürülebilirlik Çalışmaları” başlığıyla düzenlendi. EGD Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Ünsalan moderatörlüğünde ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer’in de katılımıyla gerçekleşen söyleşide, Akçansa Sürdürülebilirlik Müdürü Burcu Otman Bektaş ve GCA Genel Müdürü Dr. Abdullah Gayret, kurumlarındaki uygulamalar hakkında bilgi aktardılar.

 

EGD Yönetim Kurulu Üyesi Çetin Ünsalan, çevrim içi toplantının açılışında ÇEVKO Vakfı Söyleşileri’nin önemine vurgu yaparak Vakfın ve reel sektörün çabalarını yansıtmaya çalıştıklarının altını çizdi. ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer de iki yıldır aktif bir şekilde süren söyleşilerin, farkındalığın artırılmasına katkı yaptığını belirterek EGD’ye teşekkür etti. 

 

İklim Krizi konusunda zaman kaybetmeden önlem alınması gerekliliğine vurgu yapan Mete İmer, “İklim Krizine karşı devlet, bireyler, sanayi kuruluşları olarak hepimizin yapması gerekenler, sorumluluklarımız var; bunları konuşacağız.  Vakfımızın üyeleri, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği konusundaki çalışmalarda öncü kuruluşlar arasında. Paris İklim Anlaşması sonrası dünya devletleri nezdinde 2050'de karbon nötr olmak hedefi benimsenmişken, sanayi kuruluşlarının bir kısmı kendi kurumlarında ve etkiledikleri ekosistemde bu hedefi bu tarihin öncesinde gerçekleştirmenin peşindeler. Topluma ve diğer sanayi kuruluşlarına öncülük etmek, bireyleri bu çalışmalara yöneltmek gerçekten büyük sorumluluk istiyor. Sanayinin bu alandaki sorumluğunu önemsiyoruz,” şeklinde konuştu. AB Yeşil Mutabakatı’nın öncelikle Türkiye’deki elektrik enerjisi, demir-çelik, alüminyum, çimento ve gübre sanayini yakından ilgilendirdiğini belirten Genel Sekreter İmer, “Bu söyleşide enerji yoğun iki sektörden, çimento ve cam sektörlerinden iki büyük şirketin çalışmalarını dinleyeceğiz,” dedi.

 

Türkiye'nin en büyük çimento üreticilerinden, Sabancı Holding ve HeidelbergCement ortak kuruluşu Akçansa’nın Sürdürülebilirlik Müdürü Burcu Otman Bektaş, şirketin 2030 sürdürülebilirlik yol haritasını kapsamlı bir sunumla paylaştı. Türkiye’de çimento sektöründen kaynaklanan emisyon oranının yüzde 11 düzeyinde olduğunu ifade eden Bektaş, “Sürdürülebilirliği uzun yıllardır gündemimizde tutuyoruz. Sektörümüzde atık yakma lisansı alan ilk şirketiz. 2009 yılında 2020 Sürdürülebilirlik hedeflerimizi açıkladık. CDP “İklim Değişikliği” ve “Su Güvenliği” programlarına raporlama yapıyoruz. Alternatif yakıt kullanımını yüzde 35’e yükseltmeyi hedefliyoruz. 2030’da çimentoda klinker kullanımını düşürmeyi hedefliyoruz. Öte yandan, beton üretiminde geri kazanılan ürünlerin kullanımına yönelik Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz. Çimento sektörü için büyük önem arz eden karbon yakalama konusunda geliştirdiğimiz mikro alglerin karbon tutucu olarak kullanıldığı projemizle ödül aldık. 2030 Sürdürülebilirlik Hedeflerimiz kapsamında, ‘Artı Yaşam’ sloganıyla çevrenin korunmasından toplumsal fayda sağlamaya kadar geniş ve kapsamlı bir çerçevede olumlu etki yaratmaya odaklanıyoruz” dedi.

 

Emisyon ticaret sisteminin önemine de vurgu yapan Bektaş, “Karbon emisyonlarını takip edip doğru veriye ulaşmalıyız. Şirket bünyelerinde de sürdürülebilirliğin yönetimine yönelik yapılar oluşturulmalı. AB Yeşil Mutabakatı’na göre 2023’te raporlama yükümlülüğü başlıyor. Pilot olarak üç yıllık bir süreç söz konusu. Ancak sistemin netleşmesi ve detayların belirlenmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

Gürok Grup bünyesinde 2011 yılında üretime geçen GCA’nın Genel Müdürü Dr. Abdullah Gayret, Cam sektöründe sürdürülebilirliğin önem kazandığına vurgu yaparak, Avrupa Cam Ambalaj Üreticileri Federasyonu (FEVE) üyesi GCA’nın, özellikle AB’de döngüsel ekonomiye yönelik olarak cam döngüsünü tamamlamada aktif olarak yer aldığını ifade etti.

 

GCA’nın Türkiye’de FEVE’nin tek temsilcisi olduğunu ifade eden Dr. Abdullah Gayret, “FEVE’nin 2020 yılında cam ambalaj endüstrisinin karbonsuzlaşma yolculuğunda önemli bir kilometre taşı görevi göreceğine inandığımız Geleceğin Fırını projesinin destekçilerinden biri olduk. Projenin amacı, mevcut fosil yakıtlı enerji kaynaklarının yerini alacak fırının, fırın emisyonunu yüzde 60 oranında ve bir cam ambalaj fabrikasının toplam CO₂ emisyonunu yaklaşık yüzde 50 oranında azaltacak olmasıdır. GCA’nın içerisinde yer aldığı 20 cam ambalaj üreticisi, FEVE önderliğinde yüzde 80 yeşil enerjiyle çalışan ilk büyük ölçekli hibrit cam ergitme fırınını inşa etmek üzere bir araya geliyor. GCA olarak sürdürülebilirlik hedeflerimiz doğrultusunda desteklediğimiz projede, ilk fırının 2022 yılında tamamlanmasını ve ilk sonuçların 2023 yılında elde edilmesini öngörüyoruz. Öte yandan, tüm tesislerimizde yakma havasını ısıtarak içeri alan özel fırınlar kullanıp yüzde 30’lara varan enerji tasarrufu sağlıyoruz. Ayrıca, fırın ve baca gazlarından ısıtmada yararlanıyoruz” dedi.

 

Cam ambalaj kullanımının tüm dünyada artış gösterdiğini söyleyen GCA Genel Müdürü Dr. Abdullah Gayret, sonsuz kere tekrar kendisine dönüşebilen bir malzeme olan camda, geri dönüşümle doğa ve ekonomi için büyük kazanımlar elde edilebileceğine vurgu yaparak, “Avrupa’da cam üretiminin yüzde 60’ı geri dönüşümden elde edilen hammadde ile gerçekleşiyor. Şu anda Türkiye’de bu oran yüzde 10’ların altında. Önceki yıllarda ÇEVKO’nun da desteğiyle yüzde 13’leri geçmişti ancak şimdi bu noktadayız. Piyasaya sürdüğümüz cam ambalajın atık olduktan sonra yüzde 90’ını geri dönüşümde kullanamıyoruz. Cam kırığı hammadde ihtiyacını yurtdışından karşılamaya çalışıyoruz ki acı bir tablo bu. Bakanlık tarafından başlatılan depozito sistemini önemsiyoruz ve katkı vermek için çalışıyoruz. Yalova’da hem cam hem diğer malzemelerin geri dönüşümü üzerine pilot bir proje başlatıldı, bu projeye de katkı sağlamayı hedefliyoruz,” şeklinde konuştu.

 

Sürdürülebilirlik konusunda yaptırımlara bağlı kalmadan aksiyon almanın önemine vurgu yapan Dr. Abdullah Gayret, “Sürdürülebilir proseslerle devam edelim, üretmeye de devam edelim. Ülkemize ve dünyaya zarar vermeyelim. Sürdürülebilirlik hedeflerini en başa koymalıyız. Sorumluluk bilinci yerleşmeli. Normal üretim prosesine ne kadar önem veriliyorsa, buna da önem verilmeli; ek yaptırımlar, vergiler beklemeden. Tüm kuruluşlarla ve STK’larla birlikte cam üreticisi olarak çalışacağız” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Migros, iftar ve sahur sofralarının en çok ihtiyaç duyulan ürünlerini Ramazan paketlerinde avantajlı fiyatlarla müşterileriyle buluşturuyor. Her bütçeye ve ihtiyaca uygun çeşit çeşit ürünün yer aldığı Ramazan paketlerini 3 farklı seçenekle sunan Migros; telefonla sipariş, ücretsiz ve öncelik teslimat hizmetleriyle 60 yaş üstü müşterilerinin hayatını kolaylaştırırken, Ramazan ayının bereketini paylaşarak artırmak isteyenler için HediyeM kart alternatifini sunuyor. Alışverişlerini Money Bonus kredi kartı ile yapan müşteriler tek seferde 250 TL ve üzeri alışverişlerinde tüm ramazan kolilerinde 20 indirim fırsatını yakalıyor. Müşteriler ramazan kolisi alışverişlerinde toplam 100TL’lik indirim kazanabiliyor. Money Bonus, Ramazan’da da kazandırıyor.

 

Migros’un, paketli temel gıda ürünlerinden oluşan Ramazan paketleri avantajlı fiyatlarıyla bütçelere katkıda bulunurken, zengin ürün içeriğiyle iftar ve sahur sofralarının lezzetini katlıyor. Ramazan ayında ihtiyaçlarını tek tek almak yerine, Ramazan kolisi alan Migros müşterileri yüzde 40’a varan tasarruf sağlıyor. Migros’un 13 üründen oluşan ‘Bereket Paketi 99,90 TL, 22 üründen oluşan ‘Lezzet Paketi’ 169,90 TL ve 31 üründen oluşan ‘Ziyafet Paketi’ 269,90 TL’lik avantajlı fiyatlarla Ramazan sofralarını donatıyor.

 

60 yaş üstü müşterilerinin Ramazan kolisi siparişlerini kolaylıkla verebilmesi için 0850 221 0800 numaralı telefon hattını; İstanbul Ankara, İzmir, Aydın, Muğla, Antalya, Balıkesir, Çanakkale’de devreye alan Migros, siparişlerin teslimatını ücretsiz ve öncelikli olarak gerçekleştiriyor. 

 

Migros ayrıca, HediyeM kartlara kasalardan tek seferde en fazla 1.250 TL yükleme yaparak diledikleri kişilere hediye edebilme imkanı sunuyor. 

 

Migros ile bereketli sofralar 

4 kişilik bir ailenin iftar sofrası için ihtiyacı olan ürünleri içeren ‘Bereket Paketi’, 99,90 TL’lik fiyatıyla Ramazan sofralarına bereketini katlıyor. Toplam 13 farklı ürünün bulunduğu ‘Bereket Paketi’nin içinde; 1 kg pilavlık pirinç, 500 gram burgu ve spaghetti makarna, 1 litre Ayçiçek yağı, 830 gram domates salçası, 1 kilo un, 500 gram çay, 750 gram küp şeker, 750 gram iyotlu sofra tuzu, 65 gram kremalı tavuk çorbası, 60 gram tavuk bulyon, 100 gram çikolatalı puding ve 1 litre gazlı içecek yer alıyor.

 

Çeşit çeşit lezzet bir arada

‘Lezzet Paketi’ 169,90 TL’lik avantajlı fiyatıyla iftar ve sahur sofralarını donatıyor. Toplam 22 çeşit ürünün yer aldığı Lezzet Paketi’nin içerisinde; 1 kg pilavlık pirinç, 1 kg pilavlık bulgur, 1 litre ayçiçek yağı, 500 gram burgu, yüksük ve spaghetti makarna, 1 kg un, 830 gram domates    salçası, 500 gram çay, 750 gram küp şeker, 700 gram haşlanmış bezelye, haşlanmış nohut ve haşlanmış fasulye, 65 gram kremalı tavuk çorbası, 60 gram tavuk bulyon, 750 gram iyotlu sofra tuzu, 200 gram siyah zeytin, 500 gram irmik, 100 gram çikolatalı puding ve 3 çeşit 1 litrelik gazlı içecek bulunuyor.

 

Ziyafet sofralarının vazgeçilmez lezzetleri 

Sofraları şölene dönüştürecek ‘Ziyafet Paketi’ 31 farklı ürün çeşidi ile 269,90 TL’den satışa sunuluyor. ‘Ziyafet Paketi’nde; 1 kg pilavlık pirinç, 1 kg kırmızı mercimek, 1 kg koçbaşı nohut, 1 kg pilavlık bulgur, 1 litre ayçiçek yağı, 500 gram burgu, yüksük ve spaghetti makarna, 1 kg un, 830 gram domates salçası, 500 gram çay, 1 kg toz şeker, 750 gram küp şeker, 700 gram haşlanmış bezelye, nohut ve fasulye, 65 gram kremalı tavuk çorbası, 60 gram tavuk bulyon, 750 gram iyotlu sofra tuzu, 200 gram siyah zeytin, 65 gram pul biber, 25 gram nane, 20 gram kekik, 240 gram süzme çiçek balı, 500 gram irmik, 140 gram şerbetli tatlı, 100 gram çikolatalı puding, 100 gram Türk kahvesi ve 3 çeşit 1 litrelik gazlı içecek yer alıyor.

 

HediyeM kartla Ramazan sofraları zenginleşecek

Ramazan’da başkalarının sofralarına da lezzet ve bereket katmak isteyen müşteriler, Migros mağazalarında bulunan HediyeM kartlara kasalardan tek seferde en az 5 TL, en fazla 1250 TL yükleyerek diledikleri kişilere hediye edebiliyorlar. Migros mağazalarında tekel ürünleri ve altın haricinde tüm alışverişlerde geçerli olan HediyeM kartlar, tekrar doldurularak kullanılabiliyor. 

 

İyilik Kartlar’la Ramazan’da iyilik dağıtın

Migros, Kızılay iş birliği ile iyilik hareketi ile ihtiyaç sahiplerine destek olmak isteyen yardımseverler için de bir alternatif sunuyor. Migros kasalarından tek seferde en az 50 TL, en fazla 1250 TL yüklenen İyilik Kartları ile bağış yapılabiliyor. Ayrıca tutarın yüzde 5’i kadar Migros’tan da iyilik katkısı ekleniyor. Kızılay tarafından ulaştırılan İyilik Kartları ile ihtiyaç sahipleri tekel ürünleri ve altın alımları hariç tüm Migros mağazalarından tek seferde tüm alışverişlerini yapabiliyor. 

 

Dijital Alışveriş Kodu ile destek göndermek artık çok kolay

Destek göndermenin en kolay yolu Dijital Alışveriş Kodu, Migros mağazalarındaki kasalar ve Whatsapp üzerinden satın alınabilirken, müşteriler Whatsapp üzerinden 0530 300 13 00 no’lu telefona “Dijital Alışveriş Kodu Al” mesajını atarak 25, 50 ve 100 TL’lik baremlerde Dijital Alışveriş Kodu alma şansına sahip olabiliyor ve kodu ihtiyaç sahiplerine gönderebiliyor. Ayrıca, Migros Hemen ve Migros Sanal Market’te ise bir alışverişte 1 adet kod kullanılabiliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Goodyear yaz mevsimine yine çok avantajlı bir kampanya ile adım atıyor. 30 Haziran 2022 tarihine dek Goodyear bayilerinden ve satış noktalarından tek seferde Goodyear markalı, yaz, 17’’ ve üzeri binek, SUV (4×4) veya hafif ticari araç lastiklerinden 4 adet satın alan tüketiciler, Goodyear’ın Yaz Servis Kampanyası'ndan faydalanma hakkı kazanıyor. Goodyear’ın yaz mevsimine özel hazırladığı Servis Kampanyası ile tüketiciler lastik satın alma ile eş zamanlı faydalanacakları servis hizmetlerinden belirlenen tutarda bedelsiz yararlanabilecekler. Goodyear’ın Kampanyalı ürünlerinde; 17 inç lastikler için KDV hariç   400 TL, 18 inç lastikler için KDV hariç 600 TL, 18 inç üzeri lastikler için KDV hariç 800TL servis çeki kazanılabilecek.

 

Dünyanın lider lastik üreticilerinden Goodyear, tüketicilerine satın alırken kazandıran kampanyalar sunmaya devam ediyor. Goodyear’ın yaz mevsimine özel hazırladığı Servis Kampanyası kapsamında Goodyear bayilerinden ve satış noktalarından 30 Haziran 2022 tarihine dek tek seferde Goodyear markalı, yaz, 17’’ ve üzeri binek, SUV (4×4) veya hafif ticari araç lastiklerinden 4 adet satın alan tüketiciler, yaz fırsatlarından faydalanma hakkına sahip olacak. Goodyear’dan kampanya koşullarına uygun lastik alımı yapan tüketicilerin www.goodyearkampanya.com adresine tıklayarak veya SMS ile mesaj göndererek katılım koşullarını yerine getirmeleri ve aktivasyon formundaki adımları izleyerek istenen bilgileri doldurup başvuruda bulunmaları yeterli olacak. Stoklarla sınırlı olan kampanya 30 Haziran 2022 tarihinde sona erecek ve kampanya ile ilgili detaylara  www.goodyear.com.tr den ulaşılabilecek.

 

Goodyear’ın yaz kampanyasıyla ilgili olarak bir açıklama yapan Goodyear Tüketici Lastikleri Direktörü Ertan San; “Tüketicilerimiz, yaza merhaba demeye hazırlandığımız bu günlerde lastiklerini yaza hazırlarken servis kampanyamız sayesinde araçlarını da yaza hazırlayabilecek. Goodyear’ın yüksek teknolojiye sahip, yenilikçi ürünlerini bu çok avantajlı kampanya ile tüketicilerimize sunmuş olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

 Schneider Electric, Fortune Dünyanın En Beğenilen Şirketleri listesinde bu yıl beşinci kez yer aldı ve elektronik endüstrisi sektöründe 3. sırada gösterildi.

• Bu ödül Schneider Electric’in inovasyon, sürdürülebilirlik, çeşitlilik ve katılımcılık ile ilgili taahhütlerindeki başarısını kanıtlıyor.

 

Enerji yönetimi ve otomasyonun dijital dönüşümüne liderlik eden Schneider Electric, art arda beşinci kez Fortune’un Dünyanın En Beğenilen Şirketleri listesinde yer aldı. Bu ödül şirketin inovasyon, sürdürülebilirlik, çeşitlilik ve katılımcılık ile ilgili yürüttüğü taahhütlerindeki başarısını kanıtlıyor. 

 

Schneider Electric bu taahhütleri 2005 yılında kurulan Schneider Sürdürülebilirlik Etkisi (SSI) barometresi gibi inisiyatifler aracılığıyla takip ediyor. Şirket ayrıca iklim değişikliği danışmanlık hizmetleri işini genişletti ve 2025'e kadar karbon ayak izlerini yarıya indirmelerine yardımcı olmak amacıyla tedarikçileriyle işbirliği yapıyor. Bu başarılar on yılı aşkın bir süredir çeşitli bağımsız kurumların yürüttüğü ödüller ve listeler aracılığıyla tanınıyor. 

 

Schneider Electric bu yıl elektronik sektöründe üçüncü sırada yer alarak daha elektrikli, dijital ve karbondan arındırılmış bir dünya taahhüdünün altını çizmiş bulunuyor.

 

Bu başarıyı değerlendiren Schneider Electric İnsan Kaynakları Başkanı Charise Le; “Dünyanın En Beğenilen Şirketleri listesinde yer almak önemli bir başarı ve anlamlı hedefimizi ve sürdürülebilirlik ve inovasyon konusundaki taahhütlerimizi gerçek anlamda yansıtıyor. Bununla gurur duyuyoruz ve #SEGreatPeople olarak herkes için ilerleme ve sürdürülebilirlik için çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

 

Fortune'un her yıl düzenlenen Dünyanın En Beğenilen Şirketler Listesi'ndeki sıralama, sektörlerinde en yüksek gelir elde eden ABD ve Fortune 500 şirketleri arasında yapılan anketleri temel alıyor. 52 sektörde en yüksek performans gösteren kurumları belirlemek amacıyla bu sektörlerden 3.820 üst düzey yönetici, direktör ve analistin yer aldığı araştırmalar gerçekleştiriliyor. Şirketler yatırım değeri ve yönetim kalitesinden ürünler, sosyal sorumluluk ve işveren olarak tercih edilmeye kadar uzanan dokuz kriter temelinde değerlendiriliyor.

 

Schneider Electric, bu yılki sıralamada ‘inovasyon ve ürün’ ve ‘hizmet kalitesi’ kriterkerinde yüksek puanlar aldı.

 

Bu ödülün öncesinde Schneider Electric art arda 11 yıl Corporate Knights Global 100 en sürdürülebilir şirketler listesinde yer aldı ve dört ESG 2021 listesine girdi. CDP İklim Değişikliği A Listesi ve Dow Jones Sürdürülebilirlik Dünya Endeksi de bu listeler arasında yer alıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı