PETROLEUM ISTANBUL 2022, DEV SEKTÖR BULUŞMASINA EV SAHİPLİĞİ YAPTI: 

 

Petrol Ofisi CEO’su Selim Şiper: “Koşullar ne olursa olsun,
emin ve güçlü adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz” 

 

Sektörün en önemli buluşma platformlarından Petroleum Istanbul 2022, pandemi koşulları ve önlemleri altında yoğun ilgi ile gerçekleşti. 

 

Sektörün içinde bulunduğu bu zorlu koşullarda, tüm paydaşların bir araya gelmesinin önemine vurgu yapan Petrol Ofisi CEO’su Selim Şiper, her koşulda yatırım yapmaya, ilerlemeye kesintisiz ve güçlü bir şekilde devam edecekleri açıklamasında bulundu. 

 

Sektörde ortaya çıkan kimi zorlukları, her zaman olduğu gibi karşılıklı diyalogla aşacaklarını belirten Petrol Ofisi Perakende Direktörü Yiğit Meral ise bu sıkıntılı dönemde, bayiler ve paydaşlarla birlikte aynı hedefler için kenetlendiklerini belirtti. 

 

15. Uluslararası Petrol, LPG, Madeni Yağ, Ekipman, İstasyon Market Ürünleri ve Teknoloji Fuarı Petroleum Istanbul 2022, 31 Mart – 2 Nisan tarihleri arasında Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlendi. Gas & Power Network, 4. Elektrik, Doğal Gaz ve Alternatif Enerji, Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı ile eş zamanlı olarak düzenlenen Petroleum Istanbul 2022’nin konferans bölümünde 3 günde düzenlenen 6 panelle sektördeki gelişmeler ele alındı. Pandemi koşulları ve önlemleri altında düzenlenen Petroleum Istanbul 2022, binlerce ziyaretçisi ve ilgili tüm paydaşlarının katılımıyla, yine sektörün en önemli buluşma platformlarından biri oldu. Türkiye akaryakıt ile madeni yağlar ve kimyasallar sektörlerinin geleneksel lideri Petrol Ofisi de, hem katılımcı hem de destekçi olarak bu önemli buluşmada yer aldı.

 

“İhtiyaç duyulan çok önemli bir buluşma platformu oldu”

Ulusal ve uluslararası boyutta sektörün tüm paydaşlarının Petroleum’da buluştuğuna vurgu yapan Petrol Ofisi CEO’su Selim Şiper, “Petroleum sektörün beklediği en önemli organizasyonlardan birisi. Zira gerçek anlamda sektörün tüm paydaşlarını bir araya getiren, en önemli buluşma platformu niteliği taşıyor. Bu sefer küresel pandemi nedeniyle yaşanan bir yıllık gecikme beklentileri daha da arttırmıştı. Ancak son dönemde yaşanan sıkıntılar, sektörümüzü zorlayan koşullar ile birlikte bu buluşma bir beklentiden öte çok önemli bir ihtiyaç haline gelmişti. Geçtiğimiz yıl Eylül ayı itibari ile dolar kurunda yaşanan hareketlenme, geçtiğimiz yıldan bu yana süregelen uluslararası piyasalardaki ürün fiyatlarındaki artış ve Rusya-Ukrayna savaşının yarattığı belirsizlik ve güvenlik sorunları söz konusu. Sektörümüz açısından son dönemde üst üste yaşadığımız kusursuz fırtınalar, adeta bir kasırgaya dönüşmüş durumda. İşte tam da böyle bir ortamda Petroleum, ulusal, uluslararası, kamu, özel sektör, bayiler ve paydaşlar olmak üzere sektörümüzün tüm taraflarını üç gün süreyle buluşturdu. Sektörün tüm paydaşları fuar boyunca karşılıklı olarak sıkıntılar, çözüm yolları, yeni teknolojiler gibi birçok konuda bilgi alışverişinde bulundu. Petroleum Istanbul her zaman önemli bir platformdu. Ama bu kez çok daha değerli bir buluşma oldu, misyonunu daha da başarılı ve yararlı bir şekilde gerçekleştirdi” dedi.

 

“Her koşulda güçlü ve istikrarlı adımlarla ilerliyoruz”

Petrol Ofisi’nin çok önemli bir misyonla kurulduğunu hatırlatan Selim Şiper, “Petrol Ofisi; ilk günkü ruh ve felsefesi, liderlik misyonu ve tüm azameti ile en zorlu koşullarda dahi tüm faaliyetlerini kesintisiz ve başarılı olarak sürdürmeye, sektörüne örnek olmaya, ülkesine katkı sağlamaya devam ediyor. Güçlü adımlarla büyümeye yatırımlarımıza ara vermeden devam ediyoruz. Pandemi koşullarında da durmadık aksine bayi ağı olarak, pazar payı olarak büyüdük, liderliklerimizi sürdürdük, yatırımlarımızda herhangi bir duraksama olmadı. Yaşanan gündemlerden bağımsız olarak, koşullar ne olursa olsun işimizi en iyi şekilde yapmaya, güçlü adımlarla ilerlemeye, yatırımlarımıza ve büyümeye devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

 

“Bayilerimiz ve bayi adaylarımızla topluca buluştuk”

Petrol Ofisi Perakende Direktörü Yiğit Meral de, bu zorlu dönemde bayilerle bir araya gelmenin önemine vurgu yaparak, “Biz Petrol Ofisi olarak sürekli sahada, bayilerimizle bir arada olan bir ekibiz. Buna karşın Petroleum Istanbul’da yüzlerce bayimizle aynı anda bir arada olmak, onlarla görüşmeler yapabilmek çok önemli. Birlik beraberlik ruhu taşıyan bir aile olarak, Petroleum’da hem bayilerimiz hem de bayi adaylarımız ile fikir alışverişinde bulunabildik. Bu organizasyon sektör olarak, ülke olarak, dünya olarak zorlu bir süreçten geçtiğimiz bu günlerde, aynı payda ve hedeflerle kenetlenmek, sıkıntılara karşı birlikte mücadele etmek için tam zamanında ve güzel bir fırsat yarattı. Sektörde ortaya çıkan kimi zorlukları, sıkıntıları da her zaman olduğu gibi karşılıklı iletişimlerle, kuracağımız diyaloglarla aşacağımıza olan inancım tamdır” şeklinde konuştu.

 

“Yenilenen MarketPlus konseptimiz öne çıktı”

Petroleum’a ve Petrol Ofisi standına gösterilen ilgiye de değinen Yiğit Meral, “Sektörün tüm paydaşlarının yanı sıra binlerce bayinin de katıldığı fuar yoğun ilgi gördü. Petrol Ofisi olarak yine bu yoğun ilginin odağında yer aldık. Fuarda en çok ilgi çeken konuların başında ise akaryakıt dışı satışlar oldu. Petrol Ofisi olarak MarketPlus konseptimizi öne çıkardık. Yenilenen tasarım ve içeriği ile MarketPlus konseptimizin yanı sıra özgün lezzetler sunduğumuz Kap Bi’ Tat markamız, Tchibo, Western Union, hepsiburada, Knorr, Lipton gibi alanlarında öne çıkan markalarla geliştirdiğimiz iş birliklerimiz, yenilenen sadakat programımız Positive Card ve Petrol Ofisi mobil uygulamamız da, ziyaretçilerimizin en çok ilgilendiği konular arasında yer aldı. Ayrıca, elektrikli araçlar için özel geliştirdiğimiz e-POwer ve istasyonlarımıza kurduğumuz güneş panelleri projemiz s-POwer markamızı da fuarda sergiledik” dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Görev süresinin 3.’ncü yılını dolduran Bergama’nın genç ve dinamik Belediye Başkanı Hakan Koştu, gazetecilerle yaptığı basın toplantısında “Bergama’nın geçmiş 30 yıllık hayallerini, vizyon projelerimizle gerçeğe dönüştürüyoruz” dedi.

 

Kuzey Ege’nin parlayan yıldızı, verimli Bakırçay Ovası’nın merkezi, İstanbul-İzmir Otobanı, 1915 Çanakkale Köprüsü, Kuzey Ege Otoyolu, Batı Anadolu Serbest Bölgesi (BASBAŞ), Organize Sanayi Bölgesi, Tarım İhtisas Organize Sanayi Bölgesi ve Zeytindağ Çandarlı Limanı ile tüm Türkiye’nin bir anda dikkatlerini üzerine çeken UNESCO Dünya Mirası Bergama, Belediye Başkanı Hakan Koştu’nun bir lokomotif gibi çalıştırdığı belediye ile önümüzdeki 100 yılını şimdiden planlıyor.

 

30 YIL ÖNCESİNDEN GELMİŞ GEÇMİŞ TÜM BELEDİYE BAŞKANLARI’NIN HAYALLERİ, BERGAMA’NIN VİZYON PROJELERİ, BAŞKAN KOŞTU İLE GERÇEĞE DÖNÜŞÜYOR

30 Mart 2019 Yerel Seçimleri’ne dopdolu bir seçim broşürü ile hazırlanan, görev süresinin 3.’ncü yılını geride bırakırken masasının üzerinden hiç ayırmadığı bu broşürün her bir sayfasını gerçekleştirmek için çalışan Bergama Belediye Başkanı Hakan Koştu, 3 yıllık değerlendirme toplantısını Başkan Yardımcıları Aşkın Uyar, Cüneyt Umutlu, AK Parti Bergama İlçe Başkanı Sebahattin Güzel ile birlikte gerçekleştirdi. 3 yılın değerlendirmesini yapıp, gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başkan Koştu, “Hemşehrilerimize yapılmasını vaad ettiğimiz vizyon projelerimizin her birisini geride bıraktığımız görev süremizin 3’ncü yılında ete, kemiğe bürünür hale getirmenin sevincini yaşıyoruz” dedi.

 

2024’DE BAMBAŞKA BİR BERGAMA

2024 yılına gelindiğinde Bergama’nın tarihiyle, yollarıyla, çevresiyle bambaşka bir şehir olacağına işaret eden Belediye Başkanı Hakan Koştu, “Geçtiğimiz 3 yılı çok verimli bir şekilde değerlendirdik. Her ne kadar Koronavirüs illetini yaşayıp, evlerimizden dışarı çıkmasakta, Yıkıcı İzmir depremini yaşasakta, her anlamda çok zor günler geçirsekte, biz zamanı iyi değerlendirdik. Pandemi döneminde planlamalarımızı yaptık. Projelerimizin hazırlığını, etütlerini yaptık. Birçoğunun startını verdik. Bergama’da sosyal hayatını yeniden düzenleyecek vizyon projelere başladık” dedi.

 

Başkan Koştu, görev süresinin 3.’ncü yılında vizyon projeleri şöyle sıraladı;

 

“MİLLET BAHÇESİ İLE BERGAMA’NIN SİLÜETİ DEĞİŞECEK”

Şehir merkezindeki stadyumu taşıyarak, toplamda bu alana 57 bin metrekarelik bir yeşil alan kazandırıyor, Bergama’mıza yakışan bir kent meydanı ve Millet Bahçesi’ni Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük destekleri ile inşa ediyoruz.  Bu kapsamda yıllardır atıl durumdaki Çamlıpark’ı da yeniden düzenleyerek, kent merkezimizin silüetini değiştiriyoruz. Aynı alandaki otopark ile de bölgedeki çok önemli bir sorun olan trafik ve otopark sorununu da çözmeye çalışıyoruz.

 

BERGAMA’DA TURİZMİ ŞAHLANDIRACAK SELİNOS ANTİK KANAL VE RESTORASYON PROJESİ

Bergama’mızda bir hayali daha gerçekleştiriyor, Selinos Antik Kanal ve Restorasyon Projemiz ile tarihi değerlerimizi Bergama’mıza kazandırıyoruz.

 

Projenin tamamlayıcısı olacak, Selinos üzerinde bulunan 4 adet köprünün (Tabak Köprü, Kazancı, Ulucami ve Üç Kemer) restorasyonları için yoğun çaba harcıyoruz. Bu köprülerden 3.'ünün restorasyon projeleri onaylandı.

 

TABAKHANE VE ESKİ ÇIRÇIR FABRİKASI RESTORASYONU

Selinos Antik Kanal ve Restorasyon Projemiz ile birlikte Tabakhane ve Eski Çırçır Fabrikası’nın Restorasyonu’nu yapıyoruz. 400 m2 açık, 350 m2 kapalı alana, Galenos Müzesi ile Parşömen Müzesi ve kafe için 750 m2 kapalı alana sahip olacak şekilde şehrimize kazandırıyoruz. 

 

RESTORASYON HAMLESİ BAŞLATTIK

Tarihi yapılarımızı turizme kazandırmak için İlk etapta Çukurhan, Taşhan ve Selçukhan gibi tarihi yapılar için kamulaştırma kararı aldık.

 

Sokak Sağlıklaştırma Projesi kapsamında ise, Cumhuriyet Caddesi’nde Özel idare İşhanı önünden başlayarak, Bankalar caddesi, Kasapoğlu caddesi, Şadırvan caddesi, Osman Bayatlı Caddesi üzerindeki 238 adet yapıyı aslına uygun olarak onaylı Koruma Amaçlı İmar Planı doğrultusunda özgün dokusuna kavuşmayı hedefliyoruz.

 

VAKIF ZEYTİNLİĞİ’Nİ ZEYTİNPARK YAPIYORUZ

Şehrimizin imajına değer katmak üzere Vakıf Zeytinliğini sosyal bir yaşam alanı haline getiriyoruz.

 

TOKİ KONUTLARI

274 adet konut, 1 adet cami ve çevre düzenlemesini kapsayan TOKİ konutları inşaatı ile hak sahibi hemşehrilerimiz ev sahibi yapıyoruz.

 

BERGAMA’YI ÜNİVERSİTE KENTİ YAPACAK OLAN 500 KİŞİ KAPASİTELİ ÖĞRENCİ YURDU

İnşaatı bitmek üzere olan 500 kişi kapasiteli öğrenci yurdu ile Bergama’yı bir üniversite şehri yapıyor, eğitim konusunda gençlere uygun imkan ve koşulları oluşturmaya öncelik veriyoruz.

 

GENÇLERİMİZE AYRI BİR ÖNEM VERİYORUZ

Bergama’mızda yaşayan her gencimize ayrı bir önem veriyoruz. Onların boş zamanlarını değerlendirebilmek için gerekli önlemleri alıyoruz. Bu kapsamda 10 adet halı saha yaptık. 10 adet basket sahası ve 30 adet basket potası yapımı gerçekleştirdik.

 

EĞİTİM KURUMLARI VE İBADETHANELERE BAKIM ONARIM YAPIYORUZ

Eğitim kurumlarımızın bakım ve onarımlarını yapıyoruz. Bu kapsamda 50 adet okulumuzda boya ve tadilat çalışması yaptık. Şehrimiz mahallelerinde bulunan 20 adet aşevimizin bakım ve onarımını yaptık. İlçe merkezindeki aşevimizi yeni yerine taşıdık. Cami, imamevleri ve Cemevleri’nde bakım ve onarım yapıyoruz. Bu kapsamda 60 adet imamevinin bakım, onarım ve yenilemesini sağladık. Cemevleri ve camilerimizi düzenli olarak temizleyip, hijyenik tutmaya çalışıyoruz.

 

DOĞAL GAZ TAM GAZ

Şehrimizi doğal gaz konforuna kavuşturmak üzere çalışmalara devam ediyoruz. Geride bıraktığımız 3 yılda Doğalgazın merkezi mahallelerimizde kullanır hale getirilmesini sağladık. 2022 yılı sonuna kadar şehrimizin büyük bir kısmı doğal gaz ile buluşmuş olacak. 

 

YOLLARIMIZ

Binlerce yıllık tarihi geçmişi olan kadim kent Bergama’nın kanayan yarası halindeki yol çilesini doğalgaz ve alt yapı çalışmaları biten yollardan başlayarak yeniliyoruz. 100 bin m2 kilit parke, 150 bin m2 granit yol tamiri, 60 KM üretim yolu, 30 KM yeni imar yolu, 20 KM rotmiks tamir, 20 KM doğalgaz tamirini gerçekleştirdik. 65 KM sathi kaplama, 17 KM Sıcak asfalt yaptık. Şimdi 5 ayrı ana arteri sıcak asfaltla kaplamak için çalışmalarımızı tamamlıyoruz.

 

SERBEST BÖLGE

Bergama Serbest Sanayi Bölgesi’nin yapımı için gerekli çalışmaları takip ediyoruz. Batı Anadolu Serbest Bölgesi (BASBAŞ) ile 5 milyar dolarlık ticaret hacmine kavuşacak ilçemizde, 20 bin kişiye istihdam sağlayacağız.

 

BERGAMA ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

Kurulduğu günden buyana yatırımcı çekemeyen Bergama Organize Sanayi Bölgesi, Hükümetimizin desteği ile Pandemiye rağmen yatırımcı akınına uğradı. Bergama Organize Sanayi Bölgesi'nin doluluk oranının son iki yılda yüzde doksan artmasındaki en büyük etken otoyolların Bergama'ya bağlanması ve Kuzey Ege Çandarlı Limanıdır.

 

TARIMA DAYALI İHTİSAS HAYVANCILIK ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

2.850,414 dekar alana kurulacak olan Tarıma Dayalı İhtisas Hayvancılık Organize Sanayi Bölgesi ile süt üretimden, süt ürünleri yapımına pazarlamaya kadar her aşama, tek noktada birleşecek. Bölgemizi süt hayvancılığın lokomotifi yapacak bu proje ile 3 bin 500 kişilik bir istihdam sağlamış olacağız.

 

GÜNEŞ ENERJİSİ SANTRALİ

Çevre konusunda hassasiyetleri olan bir belediye olarak, Sarıcalar Mahallesi’ndeki 20.000,00 metre karelik alanda 999,96 kilowatt’lık GES inşa ederek yerli ve temiz enerji üretmeye başladık.

 

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI MERKEZİ

20 Ünitlik Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi için temel atıldı. Kısa sürede hizmete açmayı hedefliyoruz.

 

SOSYAL VE KÜLTÜREL ÇALIŞMALARIMIZ

Sosyal ve Kültürel çalışmalara ağırlık veriyoruz. Bergama Kültür Merkezi’nde yılın 12 ayı sürecek sanatsal, kültürel etkinliklere ev sahipliği yapıyoruz.  Belediyemiz kültür yayınlarına ağırlık veriyoruz.  “Bergama 1838” adlı e-kitap ile, “Bergamalı Galenos” adlı biyografi eserini ve Galenos’un önemli eserlerinden “Tıp Ekolleri & Erdemli Tabip Filozof Olmalıdır” adlı tercümelerini, kültür hayatımıza kazandırdık. Yaşam Boyu Eğitim Merkezi Kurslarımızla yaklaşık 500 öğrenciye müzik ve hobi kursları ve 35 öğrenciye üniversiteye hazırlık kursları veriyoruz. Belediye, İlçe Milli Eğitim, Halk Eğitim Merkezi ve İŞKUR işbirliği ile Keçe Aksesuarları Yapımı, Örgü Kursu ve Makine Nakışı, Halı Dokuma Kursları gibi birçok kursumuz ile 3 yılda yaklaşık 1000 kadınımız kurslarımızdan yararlandı.

 

ÇAĞA UYUMLU E-BELEDİYECİLİK HİZMETLERİMİZ

e-imar UYGULAMASI

İmar işleri elektronik proje kontrol sistemine geçirdik. Rayiç Bedel yazısı tarih oldu. Artık elektronik ortamdan alınabiliyor.

 

ARAÇ FİLOMUZU GENİŞLETTİK

Hizmetlerimizi daha kaliteli sunabilmek için yatırım yapmaya önem veriyoruz. Bu kapsamda aldığımız 14 aracın maliyeti yaklaşık 7 Milyon TL olup, 1.700 TL’si Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’mızdan hibe olarak alınmıştır. 1 Greyder, 2 adet Kamyon, 1 adet Ekskavatör 1 adet Paletli Ekskavatör, 4 adet Ford Transit, 1 adet Ford Transit Van ve 3 adet Ford Tourneo Coirier, 1 adet mini excavatör,  2 adet çift kabin, 2 adet Ford kamyonet alınmıştır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

PTT AŞ tarafından, bu yıl Türkiye’nin ev sahipliğinde gerçekleşecek ve uluslararası birçok ziyaretçinin dikkatini çekecek organizasyonun tanıtımına katkıda bulunmak amacıyla hazırlanan “EXPO’21 HATAY” konulu blok şeklinde tek değerli anma pulu ile ilkgün zarfı 1 Nisan 2022 tarihinde tedavüle sunuldu. 

 

PTT AŞ’nin 1 Nisan 2022 tarihinde tedavüle sunduğu "EXPO'21 Hatay" konulu 5 TL (84 x 54 mm boyutunda) bedelli anma pulu ve söz konusu pula ait 9 TL bedelli ilkgün zarfı PTT iş yerlerinde, PTT’ye ait www.filateli.gov.tr web adresinde ve filateli cep uygulamasında satışa çıktı.

 

Söz konusu filatelik ürünlerin satışı ile aynı tarihte Antakya PTT Müdürlüğü/HATAY adresinde "EXPO'21 Hatay 01.04.2022 HATAY" ibareli ilkgün damgası kullandırılmaya başlandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

7’den 77’ye her kesimden vatandaşın yanında olan KO-MEK, Yaşlılar Haftasında onları yalnız bırakmadı

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Cumhur İttifakı’nın hazırladığı Seçim Yasası’na dair konuşan CHP İzmir Milletvekili Avukat Murat Bakan, “Tarih göstermiştir ve tekrar gösterecektir; koyduğunuz barajlarda kendiniz boğulacaksınız. Hile yapıyorsunuz, hilenizden perişan olacaksınız!” dedi.

 

 

Cumhur İttifakı’nın hazırladığı Milletvekili Seçim Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi, Meclis’te kabul edildi.

 

CHP İzmir Milletvekili Avukat Murat Bakan, Meclis’te yaptığı konuşmada, seçim yasasının iki yıldan fazla bir süre kamuoyunda tartışıldığını ancak sadece AKP ve MHP’nin kendi içinde müzakere ettiğini ve Cumhur İttifakı’nın düzenlemenin ne şekilde kendi faydasına olup olmayacağını kamuoyunda tartıştırdığına dikkat çekti.

 

CHP’li Bakan, 2013 yılındaki yüzde 7 baraj tartışmasını hatırlatarak dönemin MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural’ın konuyla ilgili yaptığı, “Fiilî olarak AKP diktasına götürmek için hazırlanmış tezgâh. Oyları düşen AKP, barajlı sistemle oynayarak daha fazla milletvekili çıkarmak için yeni tezgâh pazarlıyor” değerlendirmesine atıf yaparak, Cumhur İttifakı’nı “2013’te ‘AKP’nin tezgâhı,’ bugün ‘temsilde adalet’” diye eleştirdi. Bakan, “Tarih göstermiştir ve tekrar gösterecektir; koyduğunuz barajlarda kendiniz boğulacaksınız. Hile yapıyorsunuz, hilenizden perişan olacaksınız!” dedi.

 

CHP’li Bakan’ın konuşmasının satır başları şu şekilde:

Bir tarafta bir siyasi parti bir tarafta devlet birbiriyle yarışacak!

“Yasa niye yapılır? Kamu yararı için yapılır, kamunun yararına yapılır. Bir kişinin avantajına, bir ittifakın avantajına bir kanun yapabilir misiniz? Yapamazsınız; kamunun ortak çıkarı için yasa yapmak zorundayız. 11’inci maddede Cumhurbaşkanının seçim yasaklarından muaf olması… Bir kişi bana somut olarak bunun gerekçesini açıklayabilir mi? Adaylardan biri devletin tüm olanaklarını kullanacak, aracını kullanacak, uçağını kullanacak, tüm bunların ötesinde devlet başkanı kimliğiyle gidecek, kamu bürokrasisini kullanacak; bir tarafta bir siyasi parti bir tarafta devlet birbiriyle yarışacak. Bu yarış adil ve demokratik bir yarış olur mu? Bu seçim adil ve demokratik bir seçim olur mu?

 

Cumhur İttifakı’nın faydasına ne olacak ne olmayacak kamuoyunda bunu tartıştırdınız

Bu kanun değişikliğini ilk kez Abdulhamit Gül dile getirdi, 2020 yılının Haziran ayında, dedi ki, ‘Seçim Yasası’nda değişiklik yapacağız ve tüm siyasi partilerle müzakere edeceğiz.’ Hangi siyasi partiyle müzakere ettiniz? Barolarla, akademisyenlerle konuştunuz mu, kimle müzakere ettiniz? Cumhur İttifakı kendi içinde müzakere etti. Neyi konuştuk? MHP baraja karşı, barajın belli bir noktanın altına inmesine karşı; ittifak içinde baraj olacak mı olmayacak mı, bu konuşuldu kamuoyunda. Cumhur İttifakı’nın faydasına ne olacak ne olmayacak iki yıla yakın süre kamuoyunda bunu tartıştırdınız ve Cumhur İttifakı’nın lehine bir yasayı buraya getirdiniz.

 

2013’te ‘AKP’nin tezgâhı,’ bugün ‘temsilde adalet’

Barajı düşürürken belirlediğiniz oy oranını açıklayacak bir argümanınız yok, gerekçeniz yok. 2013 yılında daraltılmış bölge ve yüzde 7 baraj yine konuşuluyor, o dönemin Milliyetçi Hareket Partisi Grup Başkanvekili Oktay Vural ne diyor? ‘Bu, AK Parti’nin düşen oylarına karşılık gücü elinde tutmanın yeni tezgâhıdır’ diyor. ‘Fiilî olarak AKP diktasına götürmek için hazırlanmış tezgâh. Oyları düşen AKP, barajlı sistemle oynayarak daha fazla milletvekili çıkarmak için yeni tezgâh pazarlıyor.’ O zaman da yüzde 7, şimdi de yüzde 7; 2013’te ‘AKP’nin tezgâhı,’ bugün ‘temsilde adalet.’ O günden bugüne ne değişti? 1987 seçimlerinde Erbakan Hoca ANAP’ı eleştiriyor, diyor ki ‘Allah’ın büyüklüğüne bakın, kendi koydukları barajlarda kendileri boğuluyor, çırpınıyor. Kim hile yaptıysa sonunda kendi hilesinden perişan olmuştur.’ Tarih göstermiştir ve tekrar gösterecektir; koyduğunuz barajlarda kendiniz boğulacaksınız. Hile yapıyorsunuz, hilenizden perişan olacaksınız!”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TKP Genel Sekreteri Kemal Okuyan Tele 1'de Enver Aysever'in sunduğu Ayrıntılar programına konuk oldu.

 

TKP'nin günümüzdeki siyasi tabloya ilişkin tutumunu yorumlayan Okuyan şunları kaydetti:

"Bizim açımızdan şu son derece önemli, Türkiye'de ve dünyada bütün kötülüklerin temelinde olan toplumsal düzen var. Koronanın başımıza bu kadar bela olmasının da ardından bu düzen var. Bu düzen artık insanlığı tehdit ederken bu düzeni kökten yıkmayı düşünen parti neden sorgulanıyor? Neden bu düzeni kabul ediyoruz? Neden bu bir doğa yasası olarak görülüyor? Bu temel bir sorun, herkesi buna odaklanmaya çağrıyorum."

 

'TKP sistematik bir şekilde gücünü artırıyor'

Aysever'in TKP'nin "neden büyüyemediği" ve kendini "anlatamadığı" şeklindeki sorusunaysa Okuyan şöyle cevap verdi:

 

"İstediğimiz güce ulaşamadık ama TKP sistematik bir şekilde gücünü arttırıyor. Fakat bu yetmez, çünkü biz büyük bir hedef kurduk; bu düzeni yıkmak, insani bir düzen kurmak.

 

Deniliyor ki 'sizin işiniz uzun, güncel bir mesele var, sonra sizin işinizle ilgileniriz'. Solun bir kısmı bunu kabullendi, kabullendikçe sol olmaktan çıkıyor. Bir örnek vereceğim; Bir Fransız Komünist Partisi vardı, efsane bir partiydi, 1. çıkıyordu seçimlerden, bir ağırlığı vardı. Bu parti sistematik bir şekilde düzeni değiştirme arzusundan vazgeçti ve güncel siyasette etkisini artırmaya odaklandı. Şimdi Fransa'da sol yok."

 

'TKP'nin oylarında belirgin bir artış Türkiye'deki bütün dengeleri değiştirir'

 

Aysever'in "İnsanlar size hak veriyor, ancak başkasına oy veriyor. Bu denklem tuhaf değil mi?" şeklindeki sorusunaysa Okuyan şöyle cevap verdi:

 

"Tuhaf. Çok sık karşılaşıyoruz bu durumla. Bu bizi elbette incitir, ama bundan hareketle 'nankörlük' falan demeyiz, demek ki biz işimizi iyi yapamamışız. Seçimler bizim için şöyle bir anlam da taşıyor, insanların fikirlerini, iradelerini aktardıkları bir kağıt olması lâzım, ya da ertesi ay 'elim kırılsaydı da vermeseydim' demeyeceksiniz. Bir oy bir oydur. 'Boşuna mı gider oyum' kaygısıyla insanlar başka bir partiye gidiyor. Bugün bir düzen partisinin oyunun yüzde 5 artmasıyla TKP'nin oyunda yüzde 0,2'lik bir artış bambaşka etkiler yaratır. TKP'nin oylarında belirgin bir artış Türkiye'deki bütün dengeleri değiştirir. Çünkü bu herhangi bir parti değil, ideolojisi belli, bakın bu düzeni değiştireceğiz diyoruz. Bakın elektrik faturalarını geliyor, diyoruz ki elektrik üretim ve dağıtım bütün Türkiye'de devletleştirilsin. 

 

Bugünkü Başkanlık sisteminin ortadan kalkması için zaten biz de mücadele ediyoruz, başkaları da mücadele ediyordu. Parlamenter sistem çok mu iyiydi? Hayır ancak siyaset yapma açısından tercih edilir. Başkanlık sistemi siyaset yapma tarzını değiştiren, kişileri öne çıkartan bir sistem, bu bizim işimize gelmez, biz kişileri değil partileri görmek isteriz karşımızda. Ancak meselenin özüne gelmek lâzım; bizim düzen siyaseti sürekli kategorilerle konuşup meselenin özünü ortadan kaldırıyor. Hayat ne bu 'Tek Adam' rejimiyle başladı ne de bu gidince her şey çözülecek."

 

'Milliyetçiler ve liberalleri soldan saymıyoruz'

Aysever toplumdan sola bakınca 'sürekli bölünme' görüldüğünü ifade ederken bunun doğru olup olmadığını sordu. Okuyan şöyle yanıt verdi:

 

"Hiç kimse mesela kolay kolay 'ben sağcıyım' demez, ayıp bir şey. 'Muhafazakârım' der, 'Merkezdeyim' der, dolayısıyla 'sol'un hâlâ bir avantajı var. Ancak herkes sol olarak kendini tanımlayınca bir problemle karşılaşıyoruz. En geniş tanımıyla alırsak 'sol' diye tanımlanan şeyin içerisinde milliyetçiler var, liberaller var. TKP çok uzun süredir sol içi tartışmalara girmiyor, polemiklere girmiyor, milliyetçiler ve liberalleri soldan saymıyoruz. Solun sürekli parçalanmasının arkasındaysa solun toplumsallaşamamasından kaynaklanıyor. Toplumsallaşamayan sol cemaatleşir, cemaatleşince birbirlerine girer. Solda 50-60 tane örgüt var, bunların bir kısmı gerçek ayrılıklara dayanıyor, ayrımlar önemliyse devam etsin. Ama öte yandan da Türkiye solunun toplumsallaşması durumunda benzer şeyleri söyleyenler bir araya gelecek."

 

'Üç parti arasında hiçbir sorun yok ama yol haritasında bir tıkanma yaşadık'

"TKP neden HDP'nin dışında kaldı ve ne yapmaya çalışıyor?" sorusu:

Üç parti, SOL Parti, EMEP ve TKP, HDP'nin çağrısından çok önce bir araya geldi, temel ilkelerde anlaştı. Bunlar laikliği savunan, emek eksenli ve anti-emperyalist bir tutum belirledi. Üç parti arasında hiçbir sorun yok ama yol haritasında bir tıkanma yaşadık. SOL Parti ve TKP bu ilkelerin kesin sınırlar içinde savunulması ve devrimci sosyalist bir alternatifin ortaya konulmasında bir perspektife sahip. EMEP'se bunu biraz genişletme, biraz daha halkalar halinde giden bir ittifak politikası tercih ediyor. Ancak EMEP'le görüşmelerimiz devam ediyor.

 

Bu üç parti seçimlerden ibaret bir ittifak kurmadı. Ne yapacağımızı konuşmak için bir araya geldik, tabii ki de seçimler de bunun bir parçası. TKP bu konuda çok kararlı, biz kesinlikle birlikte bir aday çıkarma yanlısıyız. Birlikte çıkmıyorsa sadece TKP değil, sosyalist bir adayın temsil edilmesi taraftarıyız. Bu 'Erdoğan'ın kazanmasına yardımcı olur mu olmaz mı?' tartışmasında zaten sözümüzü söyledik, özenli davranırız dedik, ancak bu susup oturmak anlamına gelmiyor.

 

'İnsanların büyük çoğunluğunun zaten mal varlığı yok"

Aysever'in komünistler iktidara geldiğinde insanların evlerini arabalarını ellerinden söylemini Okuyan'a sordu ve TKP Genel Sekreteri bu soruya şöyle yanıt verdi:

 

"İnsanların herhangi bir varlığı yok, insanlar yoksul. Biz insanların evi arabasıyla niye uğraşalım? Bakın üç gündür manda yoğurdu konuşuluyor. Burada bir ahlaki sorun var. Türkiye'de bugünkü düzenin kaymağını yiyen zenginler manda yoğurduyla ifade edilemez. Biz bütün insanların hiçbir bedel ödemeksizin konutu olacağını söylüyoruz, komünizm bu. Bu şirketlerin hepsine el konulacak. Akarsulara, madenlere [zenginler] her şeye el koyacaklar sonra 'komünistler mülkiyet düşmanı' diyecekler. Biz o mülkiyete karşıyız. Borçsuz, para derdi olmayan bir hayat mümkün mü? Mümkün. Temel ihtiyaçlar karşılandıktan sonra elindeki para senin olacak. Sermaye sınıfının üzerine çöktüğü zenginlik manda yoğurdu meselesi değil, her şeye çökmüş durumdalar, madenlere, elektriğe… Bu sınıfın egemenliği sona erdiği zaman tüm insanların refah içinde yaşayabileceği, eşitlikçi bir düzen getireceğiz. Biz niye insanların evlerine çökelim?"

 

'Tarikatlar kapatılacak, dağıtılacak'

Komünistler hakkında dinle ilgili söylenenlere de açıklık getiren Okuyan bu konuya da şöyle yanıt verdi:

"Komünistler en gelişkin ahlâkı savunanlardır, insanın insanı sömürmemesini, eşitliği savunanlardır bu bir. İkincisi; her türden inanç ve ibadet özgürlüğü temel insan hakkı, temel insan haklarına dokunulamaz. Bunu şirin gözükmek için söylemiyorum. Camileri niye kapatalım? Ama her tarafa cami dikilmesini bunun bir mücadele konusu haline getirilmesiyle tabi ki mücadele edeceğiz. Bu partinin ağzından insanların dinsel inancına hitap eden hiçbir şey çıkmaz. Bunu ayıp kabul ederiz, bizim partimizde inançlı insanlar da var inanmayan insanlar da. Partimizde çok fazla başörtülü, türbanlı üye var. En çok da bizim partimizde rahatlar. Çünkü kimse ne el üstünde tutuyor kıyafetleri yüzünden ne de eleştiriyor. İlgilenmiyoruz, kimse ilgilenmiyor. Ama dediğim gibi Türkiye’de laiklik ayaklar altına alındı, tarikatlar var o var bu var. Biz bazı konularda dik durmak zorundayız. Tarikatlar kapatılacak, dağıtılacak. Tarikat yurtları kapatılmadan laiklik de olmaz. ‘Yok onlar sivil toplum örgütleriymiş’ hayır! Temel çizgilerimiz var, laiklik. Siyasetçiler din adına ya da dinsel referanslarla konuşamaz."

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Analitik Kimya Anabilim Dalında görev yapan Kimyager Doç. Dr. Tülin Deniz Çiftçi, Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri – 2021 kapsamında, çevre bilimine yönelik gerçekleştirdiği ulusal ve uluslararası ölçekteki çalışmalar dolayısıyla “Bilim Hizmet Ödülü ”ne layık görüldü.

 

Akdeniz Üniversitesi Çevre Sorunları Araştırma ve Uygulama Merkezi (AKÇAM) tarafından 24 yıldır geleneksel olarak düzenlenen Akdeniz Üniversitesi Çevre Hizmet Ödülleri’nin 2021 yılı sonuçları açıklandı. Çevre değerlerinin korunması ve geliştirilmesine hizmet etmiş kişi, kurum ve kuruluşlara verilen ödüller sahiplerini buldu. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, çevreyi koruyan ve çevrenin geleceğine sahip çıkan çalışmalara imza atarak ödül almaya hak kazanan kişi, kurum ve kuruluşları tebrik etti.

 

Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü Analitik Kimya Anabilim Dalında görev yapan Kimyager Doç. Dr. Tülin Deniz Çiftçi, bu yıl yirmi dördüncüsünü düzenlenen Çevre Hizmet Ödülleri kapsamında, çevre bilimine yönelik gerçekleştirdiği ulusal ve uluslararası ölçekteki çalışmalar dolayısıyla “Bilim Hizmet Ödülü”nün sahibi oldu.

 

Su ve gıda sağlığına yönelik önemli çalışmalar

Ulusal ve uluslararası arenada yaptığı çevre öncelikli çalışmalarla ilgili bilgiler paylaşan Doç. Dr. Tülin Deniz Çiftçi, “Akademik hayata başladığım günden itibaren çevre örneklerinde analizler ve çalışmalar yapıyorum. Danışman hocam Prof. Dr. Emür Henden ile sularda arsenik tür tayinleriyle ilgili çalışmalara başladım. Arseniğin sularda bulunabilecek türleri farklı mobiliteye ve farklı toksisitelere sahip olduğundan tür tayinleri önemli çalışmalardır. O dönemlerde, ilimizde ve ülkemizde yüksek derişimlerde arsenik kirliliklerine rastladık. Sulardaki arsenik kirliliğini gidermek amacıyla adsorban sentezledik ve yüksek arsenik giderme verimleri elde ettik. Sadece arsenikle kalmayarak yine benzer şekilde antimon, kurşun, bakır, boyar madde gibi kirleticilerin giderilmesi üzerine farklı türlerde, doğal ve yeni sentezlenen malzemelerle kaplanmış reçine, üzüm çekirdeği, keçi boynuzu, nanokompozit kaplı fındık kabuğu, fırça tipi adsorban ile çalıştık. Çalışmalarım sırasında TÜBİTAK’tan burs almaya hak kazandım. Sulardan arsenik giderilmesi üzerine, kapsamlı bir kitapta bölüm yazarlığı yaptık. Sağlığımız üzerinde çok etkili olacak bir konuda, yemek kaplarından gıdaya arsenik geçişi konusunda çalışmalar yaptık. Günlük hayatımızda, özellikle kırsal kesimde sıkça kullanılan toprak kaplardan (güveç) gıdaya arsenik geçişini inceledik. Arsenik türlerini yüksek derişimlerde belirlediğimiz su örneklerinin çıkarıldığı bölgedeki toprak örneklerini inceleme fikriyle, asidik ve bazik sulara geçen ağır metallerin tayinini yaptık. Tarım alanında da literatüre katkı sağlayacak bir çalışma olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.

 

“Üniversitemiz çalışmalarıma destek oldu”

Yaptığı çalışmalardan bahseden Doç. Dr. Tülin Deniz Çiftçi, “2016 yılında başladığım yenilikçi bir adsorban üretimi çalışmaları sonucunda 2017 yılında patent başvurusu yapmaya karar verdim. Ege Üniversitesi EBİLTEM TTO’ya başvuru yaptığımda, üniversitemiz tarafından destek ve tebrik aldım. Aynı çalışma, uluslararası patente dönüştürülmek üzere desteklenmeye layık görüldü. Yine 2019 yılındaki bir çalışmam, patentlenmek üzere EBİLTEM TTO tarafından hazırlandı ve 2021 yılında tescillenmiş oldu. Farklı zamanlarda, çeşitli firmalarla, ulusal adsorban-çöktürücü sentezleri konusunda görüşmeler sağladık ve birlikte deneysel çalışmaları sürdürüyoruz. Lise, üniversite ve lisansüstü öğrencilerimizle birlikte çeşitli projeler ve çalışmalar yapıyoruz. Ülkemize ve doğaya katkı yapma ve hizmet etme bilinciyle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Beni bu ödüle layık gören Akdeniz Üniversitesine ve emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.   Desteklerinden dolayı Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’a, Dekanımız Prof. Dr. Dinçer Ayaz’a, Danışman Hocam Prof. Dr. Emür Henden’e, Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü’ne, emeği geçen tüm hocalarıma, çalışma arkadaşlarıma ve en büyük destekçim aileme çok teşekkür ediyorum” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar, Ramazan Ayının öncesi yayınladığı mesaj ile önce hemşehrilerinin, sonra tüm İslam âleminin mübarek Ramazan Ayını kutladı.

 

Tüm İslam âleminin sabırsızlıkla beklediği 11 ayın sultanı bolluk, bereket ve rahmetle geçmesini temenni ediyorum. Ramazan ayı dargınlıkların unutulduğu, paylaşmanın verdiği huzurun bereketiyle bizi daha güçlü kılan bir ay. Manevi huzuru bulduğumuz bu ayda paylaşmanın önemini bir kere daha anlıyoruz. Işığımız olan Kuran-ı Kerim’in bu ay içerisinde, indirilmesi ve bin bir aydan daha bereketli olan Kadir gecesinin bu ayda bulunması, bu ayın maneviyatını bizlere hissettiriyor. Rahmet ve mağfiret ayında başta memleketim olmak üzere tüm İslam âlemine hayırla gelmesini diliyorum.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Efes Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel TÜRSAB temsilcileriyle bir araya geldi. TÜRSAB yetkilileri, seyahat acentaları ve rehberlerle kent turizmi üzerine konuşan Başkan Ceritoğlu Sengel katılımcılara Efes Selçuk’un kültür rotası üzerinde bulunan yerleri gezdirdi.

 

TÜRSAB İzmir Bölge Temsil Kurulu Başkanı Kıvanç Meriç, Aydın Bölge Temsil Kurulu Başkanı Eda Yurtcan,   Kuşadası, Söke ve bölgede faaliyet gösteren diğer seyahat acentaları ve rehberlerle Cafe Carpouza’da bir araya gelen Başkan Ceritoğlu Sengel, Efes Selçuk’un  ve kentte yer alan esnafın, Efes Selçuk’a her yıl gelen yerli ve yabancı turistten daha fazla kazanım elde etmesi için fikir alışverişinde bulundu.

 

Başkan Ceritoğlu Sengel daha sonra tüm katılımcılara Selçuk Tren İstasyonu’ndan başlayıp Artemis Tapınağı'nda biten kültür rotası ve Efes Tarlası Yaşam Köyü’nü gezdirdi. Kent içinde yer alan zengin kültürel değerler tanıtıldığı gezide UNESCO Dünya Miras Listesi'nde yer alan Efes Selçuk’un kültürel zenginliklerinin, tarihi destinasyonlarının sadece Efes ören yerinden değil kentin her köşesinde yer aldığı anlatıldı.

 

Ayrıca Efes Tarlası Yaşam Köyü’nde sürdürülebilir tarım, atalık tohum ve kentin tarımsal zenginlikleri ve Üretici Pazarı’nın da kent turizmi açısından önemine değinildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Nine West’in 2022 İlkbahar / Yaz Koleksiyonu, New York podyumlarını İstanbul’a taşıyor. Cesur ve güçlü kadınlardan esinlenerek hazırlanan yeni koleksiyonda birbirinden trend ve ikonik tasarımlarını müşteriyle buluşturan Nine West, New York sokaklarıyla İstanbul sokakları arasında adeta köprü kuruyor.

 

Güçlü, başarılı, ayakları yere basan; yönetmekten, çalışmaktan, hayal kurmaktan asla vazgeçmeyen kadınların özgün stillerinin yaratıcısı Nine West, 2022 İlkbahar / Yaz Koleksiyonu’nu tanıtırken New York’tan İstanbul’a uzanıyor.  1987 yılında adını aldığı 9 West 57^th Street’te kurulan Nine West, güçlü ve ikonik mirasını koleksiyonlarına taşıyor. Kurulduğu günden bu yana podyumlara yön veren, sezonun öncü trendlerini oluşturan marka kuruluş felsefesinden ve kadınların attığı güçlü adımlardan aldığı ilhamla New York podyumlarını İstanbul’a getiriyor.

 

Günler öncesinden yayınladığı teaser videosu ile New York To İstanbul: Fashion Day konseptinin duyurusunu yapan Nine West yeni sezon ürünlerini Soho House’da gerçekleştirdiği etkinlikle tanıttı. Burcu Esmersoy’un moderatörlüğünü üstlendiği ve birbirinden ünlü influencerların katıldığı davette yeni sezon trendleri, astroloji ve makyaj modası üzerine sohbetler gerçekleştirildi.

 

New York podyumlarını İstanbul’a taşıyarak geliştirdiği 2022 İlkbahar / Yaz koleksiyonunu trendleri yakından takip edenlerin beğenisine sunan Nine West’in Pazarlama ve Büyüme Genel Müdür Yardımcısı Gökçe Kunt, “Küresel düzeyde gelişmeye ve büyümeye devam eden Nine West podyumların yıldız tasarımlarını sokaklara taşıyarak geniş kitlelere ulaştırdı. 1997 yılından beri Türkiye pazarında ve 25 yıldır kadın ayakkabı – çanta kategorisinde trendleri belirleyen markamızın operasyonlarını yurt içinde genişletirken, Avrupa başta olmak üzere uluslararası arenada da 40’ın üzerinde ülkede operasyonumuzu devam ettiriyoruz.  Nine West olarak cesur ve güçlü kadınlardan esinlenerek hazırladığımız koleksiyonlarımızla, sezonun ikonik trendlerini zamansız tasarımlarla sunuyoruz. Tasarımlarımızdaki detaylar ve renk alternatifleri ile çarpıcı bir stil oluşturuyor, kaliteli ve giyilebilir koleksiyonlarımızla dünyanın dört bir yanındaki kadınların tercihini sağlıyoruz.  Günümüzün modern, güçlü, şık ve başarılı kadınlarının ihtiyacları bizim esinlenme noktamız. Nine West olarak başarılı, ilham veren, ayakları yere basan, çalışmaktan, hayal kurmaktan asla vazgeçmeyen kadınlara cesur ve özgün olma konusunda esin kaynağı olmaya devam edeceğiz. 2022 İlkbahar/Yaz koleksiyonumuzu da Nine West’in yıllardır süregelen ikonik çizgisi ve ilham gücümüz olan kadınlardan yola çıkarak tasarladık. Bu İlkbahar – Yaz sezonunda New York podyumlarını İstanbul’a taşıyoruz” diyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı