ANKUTSAN, İSO Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırması 2021 sonuçlarına göre 52 basamak yükselerek, Türkiye’nin en büyük sanayi şirketleri içerisinde 212’nci sırada yer aldı.

 

Kurulduğu 2002 yılından günümüze dek her geçen yıl; yatırım, üretim, ihracat ve istihdamını katlayarak arttıran ambalaj sanayisinin vizyoner, oluklu mukavva kutu sektörünün lider şirketi ANKUTSAN; başarılarına bir yenisini daha ekledi. 

 

İleri teknolojiyle üretim, sürdürülebilir kalite anlayışı ve yenilikçi bakış açısı ile çalışmalarına devam eden ANKUTSAN; tüm sektörlerin kutu ihtiyaçlarına yönelik nitelikli çözümleri sunmaya devam ediyor.

 

Yüzde yüz yerli sermaye ile Antalya’da kurulduğu günden bugüne sektörüne yatırım yapan ve son yıllarda, oluklu mukavva sektöründe “en fazla yatırım yapan şirket” konumunu koruyan Ankutsan; sektöre yön veren yapısı ile liderlik yolunda hedeflerine emin adımlarla ilerliyor.

 

2021 yılında da yatırım ve ihracat atılımına devam ederek Türkiye’ye değer katan ANKUTSAN; İSO Türkiye’nin En Büyük 500 Sanayi Kuruluşu 2021 sonuçlarına göre 52 basamak yükselerek, Türkiye’nin en büyük sanayi şirketleri içerisinde 212’nci; araştırmaya katılan Antalya firmaları içerisinde ise en büyük şirket olarak yer aldı.

 

Sektöründe İhracat Lideri Ankutsan 2022 Yılında Yüzde 77 Büyüme ve 4 Milyar TL Ciro Hedefliyor.

Türkiye’nin dört bir yanında Endüstri 4.0 yaklaşımında kurduğu tesisleri ve ileri teknoloji üretim yöntemleri ile oluklu mukavva sektöründe en hızlı büyüyen şirket olan ANKUTSAN; 1000’den fazla çalışanı; Antalya, Mersin, Ankara, Adana ve Tekirdağ Çerkezköy’de bulunan 6 fabrikası ile yıllık 420.000 ton Oluklu Mukavva Levha ve Kutu, Adana’da yaptığı yeni kağıt fabrikası yatırımıyla birlikte 300.000 ton Kağıt üretme kapasitesine sahip olacak.

 

Oluklu mukavva kutu sektörünün en büyük ihracatçısı olan ANKUTSAN; Türkiye İhracatçılar Meclisi ilk 1000 ihracatçı şirket (TİM 1000) sonuçlarına göre 503. büyük ihracatçı firma olarak; bu listeye sektörden girebilen tek firma olma unvanını da elinde bulunduruyor. Ankutsan, 2022 yılı için yüzde 77 büyüme ve 4 milyar liralık ciro hedefliyor.

 

ANKUTSAN’dan Dev Yatırım

Türkiye’nin en büyük 212’nci sanayi şirketi Ankutsan, 60 milyon avro yatırım yaptığı Adana’daki yeni fabrikasının çalışmalarına hızla devam ediyor.

 

Bu yatırımla birlikte Adana’daki 2. Kağıt fabrikasını açacak olan ANKUTSAN, yeni fabrikasını 2023 yılı son çeyreğinde tamamlamayı hedefliyor. Yeni fabrikasıyla birlikte, oluklu mukavva kutu ve levha üretimi için ihtiyaç duyduğu tüm hammaddeyi kendi üretecek olan ANKUTSAN, en ileri teknoloji donanımıyla kurduğu yeni tesisi ile sektöründe dev bir adım atıyor.

 

Gücümüzü “Değer Yaratma” Prensibimizden Alıyoruz

ANKUTSAN Yönetim Kurulu Başkanı Rüstem Kesgi; Türkiye’nin en büyük 212’nci sanayi kuruluşu olma başarılarıyla ilgili şunları söyledi: “Bu yıl 20. Yılımız. Serüvenimiz, değerli dostum ve Yönetim Kurulu Başkan Vekilimiz Mustafa Çakal ile birlikte Antalya şehir merkezindeki küçük bir kutu atölyesinde, 2002 yılında başladı. O günden bu güne dek çalışma arkadaşlarımızla birlikte sürekli “değer yaratma” prensibimizle çalıştık. Bugünlere gelebilmemizdeki gücümüzü buradan alıyoruz. İnsanı önceleyen yaklaşımımızla, her zaman uyumlu ve dinamik bir çalışma ortamında yeni başarılara koşuyoruz. Kaynaklarımızı koruyor, en verimli ve çevreci üretimi gerçekleştiriyoruz. Sosyal sorumluluk projelerimizle her zaman örnek oluyoruz. Yatırım, üretim, ihracat ve istihdamda sürekli atılımlarla ülkemizin ekonomisine katma değer sağlıyoruz.  Açıklanan ISO 500 araştırması 2021 sonuçlarında geçtiğimiz yıla göre 52 basamak yükselerek 212’nci olduk. Geçmişten bugüne baktığımda emeklerimizin meyvelerini alabildiğimiz için büyük bir mutluluk ve gurur duyuyorum. Bu başarıda payı olan tüm çalışma arkadaşlarıma ve iş ortaklarımıza gönülden teşekkür ediyorum.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

1,6 milyar TL aktif büyüklüğü ve geniş gayrimenkul portföyü ile Türkiye’nin önde gelen GYO’larından biri olma hedefindeki Şeker GYO’nun halka arz başvurusu Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından onaylandı. Şeker Yatırım’ın aracılık ettiği Şeker GYO’nun halka arzı 01-02 Haziran tarihlerinde eşit dağıtım yöntemiyle gerçekleştirilecek.

 

Şekerbank’ın yüzde 100 oranında hissedarı olduğu, portföyünde, yurt içi ve yurt dışında 21 farklı noktada toplam 163 gayrimenkul bulunan Şeker GYO’nun halka arz büyüklüğü 223.727.703 TL olarak belirlendi. Halka arz edilecek 203.388.821 adet pay, şirketin mevcut sermayesinin 33,34’ünü oluşturacak ve ön görülen halka arz sonrası halka açıklık oranı ise 25 olacak.

 

Kayıtlı sermaye tavanı 3 milyar TL ve yatırım amaçlı gayrimenkullerinin toplam değeri 1 milyar 106 milyon TL olan Şeker GYO, nitelikli, maksimum orta ölçekli konut, ticari ve ofis projelerine imza atmayı hedefliyor. Şeker GYO portföyünün yüzde 70’ini ofis, yüzde 20’sini ticari, yüzde 7’sini arsa, yüzde 1’lik kısmını ise sanayi tesisi ve mesken oluşturuyor.

 

Serdar N. Eser: “Hedefimiz sürekli üreten ve gelişen bir GYO olmak”

Şeker GYO Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Serdar N. Eser, Şeker GYO’nun halka arz sürecine ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: “2017’de yenilikçi, sürdürülebilir, değer yaratan ve çevreyle uyumlu projeler geliştirmek amacıyla başladığımız yolculuğumuzda, bugün itibariyle 610 milyar TL sermaye, 1,6 miyar TL aktif büyüklüğü, 21 ile dağılmış ağırlıklı olarak ofis ve ticari alanlardan oluşan bir portföy yapısına sahibiz. Halka arz hızla büyüyen yapımıza yeni bir ivme kazandıracak ve bu süreçte de son aşamaya gelmiş bulunmaktayız. Halka arz sonrası elde edilecek fonlar ile öncelikle finansal yapımızı güçlendirmeyi ve yürütmekte olduğumuz projemizin tamamlanmasını planlıyoruz. Bunların paralelinde sürekli üreten ve gelişen bir GYO olma hedefimiz doğrultusunda, sermaye piyasamıza, yatırımcı ve tüm paydaşlarımıza iyi bir yatırım fırsatı sunmak da en önemli amaçlarımız arasında yer alıyor.”

 

Halka arz fiyatı 1,1 TL 

Halka arz fiyatı 1,1 TL olarak belirlenen Şeker GYO’nun halka arzı, 01-02 Haziran 2022 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Halka arz edilecek 203.388.821 adet pay, şirketin mevcut sermayesinin 33,34’ünü oluşturacak ve ön görülen halka arz sonrası halka açıklık oranı ise 25 olacak.  

 

 

HALKA ARZ KÜNYESİ

Halka Arz Eden:         Şeker Yatırım Menkul Değerler A.Ş.

Halka Arz Yöntemi:   Borsa Birincil Piyasa’ da Satış-Eşit Dağıtım
Halka Arz Tarihleri:   01-02 Haziran 

Halka Arz Fiyatı:       1,10 TL

Sermaye:                    610.166.462 TL 

Halka Arz Büyüklüğü: 203.388.821 adet 

Halka Arz Oranı ():   33,34
Fiyat İstikrarı İşlemleri: Var- 30 gün 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Garanti BBVA yurt dışı borçlanma programı kapsamında uluslararası piyasalardan sağladığı sendikasyon kredisini 100 olarak yeniledi. 367 gün vadeli 283,5 milyon ABD doları ve 290,5 milyon Euro tutarında iki ayrı dilimden oluşan sendikasyon kredisi anlaşması 16 ülkeden 30 bankanın katılımıyla imzalandı. Dış ticaretin finansmanı ile genel kurumsal amaçlarla kullanılacak kredinin toplam maliyeti sırasıyla SOFR + 2,75 ve Euribor+ 2,10 olarak gerçekleşirken, işleme toplamda 125,12 oranında talep geldi. İki yıl önce dünyanın ilk ESG kriterlerine bağlı sendikasyon kredisini hayata geçiren Garanti BBVA, bu sendikasyon kredisini ise farklılaştırarak sosyal kriterlere endeksli yenileyip sürdürülebilir finans alanında öncü uygulamalarını devam ettirmiş oldu.

 

Sağlanan kredi çerçevesinde Garanti BBVA’nın vermiş olduğu hedeflerin kontrolü için atanmış uluslararası denetim şirketi, test tarihlerinde mutabık kalınan hedefleri değerlendirecek. Hedeflerin başarıyla gerçekleştirilmesi halinde ise faiz indirimine gidilecek.

 

Sendikasyon kredisiyle ilgili olarak görüşlerini bildiren Garanti BBVA Genel Müdürü Recep Baştuğ, “Bankamızın en önemli stratejik önceliği haline gelen iklim değişikliği ile mücadele ve kapsayıcı büyüme odağımız doğrultusunda, sürdürülebilir finans piyasasının gelişimine öncülük etmeyi sürdürüyoruz. 16 yılı aşkın süredir söylemi eyleme dönüştürerek her zaman yapılmamış olanı yapma ve sektöre örnek olma vizyonuyla çalışmalarımızı şekillendiriyoruz. Bu kapsamda,  sürdürülebilirlikle bağlantılı sendikasyon kredisini bu kez sosyal kriterler odağında yenilemenin mutluluğunu yaşıyoruz. Sağladığımız bu kredinin maliyeti kadın hakim ortaklı işletmeler ve mikro KOBİ’lere sağlanan finansman tutarı ile 6 kez yer aldığımız Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi'nde 2023 yılında da yer almak gibi rekabetçi hedeflere endeksli olacak. Stratejik önceliklerimiz odağında verdiğimiz taahhütlerin ve üstlendiğimiz misyonun önemli bir yansıması olan sendikasyon kredisinin yenilenmesi, aynı zamanda Garanti BBVA’nın yurtdışı finansman piyasasındaki sürdürülebilir fonlama yaratma gücünün de altını çiziyor. Bankamız, uluslararası bankaların ve yatırımcıların Türkiye’de çalışmak isteyeceği ilk banka olma vizyonu doğrultusunda, güçlü muhabir bankacılık ağı, deneyimli ekibi ve iş yaratma kabiliyetindeki başarısıyla sektördeki öncü konumunu da bir kez daha kanıtladı.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi’nin organizasyonuyla Uluabat Gölü kıyısında bir araya gelen Nilüfer’in “İklim Sözcüleri”, göl çevresindeki biyolojik çeşitlilik ve yaban hayatı hakkında önemli bilgiler edindi. Atölyelerle eğlenerek öğrenen çocuklar, fotokapan ve teleskop gibi cihazları yakından tanıyarak, göl çevresindeki kuş türlerini gözlemledi.

 

2022 yılını “İklim Yılı” ilan eden Nilüfer Belediyesi, bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla her yaştan insanın dahil olduğu birçok etkinlik düzenliyor. Bu kapsamda Nilüfer’in iklim dostu bir kent olması ve iklim kriziyle mücadeleye dikkat çekmek amacıyla çocuk ve gençlerden oluşan “İklim Sözcüleri” grubu, çalışmalarını aktif bir şekilde sürdürüyor.

 

22 Nisan Dünya Günü’nde Nilüfer Belediyesi Halk Evi’nde buluşarak iklim kriziyle mücadele konusunda fikirlerini dile getiren çocuklar, ikinci buluşmalarını Akçalar Mahallesi’nin Uluabat Gölü kıyısında gerçekleştirdi. Nilüfer Belediyesi ve Nilüfer Kent Konseyi’nin organizasyonu ve Doğa Koruma ve Milli Parklar Bursa Şube Müdürlüğü iş birliğiyle gerçekleştirilen “Nilüfer’in İklim Sözcüleri Doğa Buluşması”nda, İklim Sözcüleri Uluabat sulak alanındaki biyolojik çeşitlilik ve yaban hayatı hakkında önemli bilgiler edindi. Çocuklar, öğrendiklerini eğlenceli atölyelerle de pekiştirdi.

 

21 okuldan 42 öğrencinin katıldığı etkinlikte Doğa Koruma ve Milli Parklar Bursa Şube Müdürlüğü’nde görevli biyolog Burçak Gönül, iklim krizine neden olan etkenler, iklim ve biyolojik çeşitlilik ilişkisi, korunan alanlar, tür, habitat, popülasyon kavramları ile çeşitli kuş türlerinin göç şekli, kuş göçlerinin etkenleri ve göç sırasında özellikle insan kaynaklı karşılaşabilecekleri olumsuzluklara değindi.

 

İklim Sözcüleri’ne yaban hayatı hakkında bilgiler veren Doğa Koruma ve Milli Parklar Bursa Şube Müdürlüğü’nden yaban hayatı teknikeri Abdussamed Kurt da, yaban hayatının gözlemi, korunmasına yönelik çalışmalar ve insan kaynaklı karşılaştıkları tehlikeleri paylaştı. Yaban hayatı gözlemi için kullanılan fotokapan, dürbün, teleskop, fotoğraf makinesi, GPS gibi cihazları da tanıtan Kurt, fotokapana yakalanan çeşitli hayvan türlerinin kayıtlarını da öğrencilere izletti. Uluabat Gölü’ndeki bahri, sumru, çeltikçi, leylek, karabatak, sakar meke gibi kuş türlerini teleskop ile izleyerek farklı bir deneyim yaşayan İklim Sözcüleri, yaprak koleksiyoncusu atölyesinde de ağaç türleri ve iklimle ilişkisi hakkında bilgiler edindi. Çevredeki çeşitli ağaç türlerinin dökülen yapraklarını toplayan katılımcılar, kendilerine yaprak koleksiyonu yaptı.

 

İklim sözcüsü olmanın kent ve ülke adına önemli bir görev olduğuna dikkat çeken Nilüfer Belediye Başkan Yardımcısı Remzi Çınar, “Dünyanın en büyük sorunlarından biri iklim konusunda yaşanan sorunlar. Nilüfer Belediyesi olarak iklim kriziyle mücadele konusunda farkındalık oluşturmak adına bu yılı ‘İklim Yılı’ ilan ettik. Bu kapsamda kentin farklı alanlarında, farklı yaş gruplarına yönelik çalışmalar yapıyoruz. İklim sözcüleri olarak gerek burada gerek okulda öğrendikleriniz çok kıymetli. Sizler bu yaşlardan itibaren bu konuda bilinçlenip, yaşamınızı bu yönde sürdürürseniz önemli bir görevi başarmış olursunuz. Bu mücadeleyi büyütmek, doğamızı, çevremizi ve dünyamızı daha yaşanabilir bir noktaya getirmek için elinizden gelen çabayı göstereceğinize inanıyorum” diye konuştu. 

 

Buluşmaların yıl boyunca devam edeceğini söyleyen Nilüfer Kent Konseyi Başkanı Neslihan Binbaş da, “İklime ilişkin önümüzde zor bir süreç var. Sizlerin gücüne ve desteğine ihtiyacımız var. Sizlerle birlikte olmaktan çok mutluyuz. İyi ki varsınız” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CHP’li Yavuzyılmaz: “KİT olduklarından dahi haberleri yok”

 

Cumhuriyet Halk Partisi KİT Komisyonu üyesi milletvekilleri Et ve Süt Kurumu’nun denetim toplantısını Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan’ın yetkisiz olduğu ve dolayısıyla toplantının usulüne uygun yapılamayacağı gerekçesiyle terk etti.

 

Et ve Süt Kurumu’nun 2019-2020 bilanço ve hesaplarının görüşüldüğü KİT Üst Komisyonu toplantısında ESK Genel Müdürü Osman Uzun’dan boşalan göreve atanan Mustafa Kayhan’ın KİT Kanuna göre yönetim kurulu üyesi olmadığı için ESK Genel Müdürlüğü’ne vekalet edemeyeceği ve bu sıfatla KİT Üst Komisyonu toplantısında denetim yapılamayacağı üzerine tartışma çıktı.

 

CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, toplantının başında söz isteyerek toplantının usule uygun olmadığını ve başlayamayacağını belirterek, şunları söyledi:

 

UCUBE SİSTEM DEVLETİN ÇİVİSİNİ ÇIKARDI

“Mustafa Kayhan’ın Cumhurbaşkanı atama kararı yok. Dolayısıyla asaleten bir atama yapılmamış görünüyor. Et ve Süt Kurumu bir KİT kuruluşu olduğu için bu durumda; 233 sayılı KHK/6.madde 4 nolu fıkrasına göre yönetim kurulu üyeleri içinden birinin genel müdürlük görevini vekaleten yürütmesi gerekiyor. Ancak vekaleten atandığı söylenen kişi de yönetim kurulu üyesi değil. Tamamen usulsüz bir durum. Bu yetkisizlik durumu nedeniyle toplantının ve denetimin usulüne uygun yapılabilmesi mümkün değil. Kurumun bu haliyle ibrası da geçersizdir. Yetkililer Et ve Süt Kurumu’nun bir KİT kuruluşu olduğunun ve tabi olduğu kanunların hangileri olduğunun farkında bile değiller. Et ve Süt Kurumu’nu KİT’lerin dışında kalan genel müdürlüklerden biri olduğunu zannederek Bakan’ın vekaleten genel müdür görevlendirebileceğini zannediyorlar. Bu yaşanan olay Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denilen ucube sistemin devletin çivisini nasıl çıkardığını göstermiştir. Et ve Süt Kurumu’nun liyakatsiz yönetimlerle nasıl batırıldığı da bir kez daha anlaşılmış oldu.”

 

CHP İzmir Milletvekili ve KİT Komisyonu CHP Grubu Sözcüsü Atila Sertel, Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan’ın yönetim kurulu üyesi olmadığı ve dolayısıyla 233 Sayılı KHK’ya görev vekaleten görevlendirilemeyeceği için yetkisiz olduğu gerekçesiyle toplantıya ara verilmesini istedi.

 

KİT Komisyonu Başkanı Mustafa Savaş toplantıya ara vermeyerek ESK Genel Müdür Vekili Mustafa Kayhan’ın konuşmasına başlamasını isteyince CHP’nin KİT Komisyonu üyesi Milletvekilleri toplantıyı terk etti.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Didim Belediyesi kent genelinde başlattığı hizmet seferberliğini sürdürüyor. Temizlik İşleri Müdürlüğü ekipleri, gece-gündüz demeden plajlarda temizlik çalışması gerçekleştiriyor.

 

Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay'ın girişimleri ve talimatları ile kent genelinde başlatılan hizmet seferberliği hız kesmeden devam ediyor.

 

Her yıl milyonlarca yerli ve yabancı turisti ağırlayan Didim'in mavi bayraklar ile taçlanan 11 plajında Didim Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerince çalışmalar sürüyor. Hava sıcaklığının yükselmesiyle birlikte turizm sezonunun başladığı kentin altın renkli plajlarında ekipler, gece-gündüz demeden temizlik çalışması gerçekleştiriyor.

 

BAŞKAN ATABAY: DİDİM'E SAHİP ÇIKMAK HEPİMİZİN SORUMLULUĞU

Tatil amacıyla Didim'e gelen yerli ve yabancı turistleri sahilleri temiz tutmaya davet eden Didim Belediye Başkanı Ahmet Deniz Atabay, herkesin iyi ve sağlıklı bir tatil geçirmesi için çalışmalarının süreceğini söyledi. Başkan Atabay, "Güzide kentimiz Didim'i turizm sezonuna hazırlamak için elimizden geleni yaptık. Her yıl olduğu gibi bu yıl da milyonlarca yerli ve yabancı misafirimizi Didim'de ağırlayacağımız için çok heyecanlıyız.

 

Aydın Büyükşehir Belediyesi ve Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu'nun desteği ile hayata geçirdiğimiz projelerimizi ve yatırımlarımızı turizm sezonunda vatandaşlarımız ile buluşturduk, kent geleinde çalışmalarımızı tamamladık. Havaların ısınması ile birlikte misafirlerimiz Didim'e gelmeye başladı. Bizler de ekiplerimiz ile birlikte herkesin Didim'de güzel, güvenli ve sağlıklı bir tatil geçirmesi için çalışmalarımıza hız verdik. Mavi bayraklar ile taçlanan 11 plajımızın temizliği için Temizlik İşleri Müdürlüğü ekiplerimiz gece-gündüz demeden çalışıyorlar. Çeşitli araçlar ile desteklediğimiz temizlik çalışmalarımız hem Didimliler hem de misafirlerimiz için aralıksız olarak gerçekleştiriliyor. Unutmamalıyız ki Didim'e sahip çıkmak hepimizin görevi, sorumluluğu. Başta Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu olmak üzere duyarlı vatandaşlarımıza ve ekip arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ederim. Didim için çalışmayı sürdüreceğiz" dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir Belediyesi Toplantı Salonunda gerçekleştirilen toplantıda asfalt çalışmaları, yol, hayvan içme suyu sıvatı ve sahipsiz hayvanlarla ilgili yapılan çalışmalar masaya yatırıldı.  

Genel Sekreter Mehmet Fatih Çeliker başkanlığında yapılan toplantıya, Tuşba Belediye Başkanı Salih Akman, Edremit Belediye Başkanı İsmail Say, Gürpınar Belediye Başkanı Hayrullah Tanış, Bahçesaray Belediye Başkanı Meki Arvas, Gevaş Belediye Başkanı Murat Sezer, Çatak Belediye Başkanı Abdurrahman Şeylan, İpekyolu Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili İhsan Emre Aydın, Erciş Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili  Dr. Nuri Mehmetbeyoğlu, Muradiye Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Erkan Savar, Özalp Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Muhammed Emin Nasır, Saray Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Yunus Ataman, Başkale Kaymakamı ve Belediye Başkan Vekili Asım Solak, Büyükşehir Belediyesi’nin ilgili daire başkanları katıldı.

Toplantı sorunların çözümü noktasında karşılıklı görüş alışverişinin ardından sona erdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC), ‘Şiddete Karşı Medya İletişim Projesi-NAR’ mahalle buluşmalarının üçüncüsü Manisa Büyükşehir Belediyesi desteğiyle düzenlendi. Şehzadeler İlçesi Alaybey Mahallesi’ndeki esnafla bir araya gelen İGC Nar Elçileri, ‘mahallemizi şiddete kapattık’ dedi

 

İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin (İGC) ‘Şiddete Karşı İletişim Projesi-NAR’, medyadaki şiddet dilini dönüştürmek ve toplumsal farkındalık yaratmak amacıyla yerel yönetimler desteğiyle NAR Mahalle Buluşmaları düzenliyor.

 

Proje farkındalık çalışmaları kapsamında İGC Genel Sekreteri Mehlika Gökmen, Yönetim Kurulu üyeleri Duygu Tuncer, Meltem Seyis ve Projeler Koordinatörü Reyhan Şenay ile psikolog Sevgi Türkmen ve avukat Birgül Değirmenci Manisa’nın Şehzadeler ilçesi Alaybey Mahallesi’ndeydi. Önce bir kahvehanede Alaybey mahallesinin kanaat önderleri ve muhtarlarla bir araya gelindi. Toplantıya, Manisa Büyükşehir Belediyesi (MBB) Başkan Danışmanı Nursel Ustamehmetoğlu, Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Yıldırım, Manisa Büyükşehir Belediyesi Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Ergün Aksoy, Manisa Büyükşehir Belediyesi Mahalle Hizmetleri Şube Müdürü Nuray Çevirmeci katıldı. Hukuki ve psikolojik bilgilendirme çalışmalarının ardından Manisa Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ile esnafa “Mahallemizi Şiddete Kapattık” görselleri ve broşürleri dağıtıldı. İGC Nar Proje Ekibi, esnaf buluşmasının ardından Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin Kırmızı Ev Kurs Merkezi’nde kadınlarla bir araya geldi.

 

ŞİDDETİ ÖNLEYEN NEFERLER OLMALIYIZ

Proje toplantılarına katılan Manisa Büyükşehir Belediyesi (MBB) Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Yıldırım Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün İzmir Gazeteciler Cemiyeti ‘Şiddete Karşı Medya İletişim Projesi-NAR’ çalışmalarını desteklediğini söyleyerek, Belediye olarak şiddete karşı farkındalık çalışmalarını sürdüreceklerini kaydetti. MBB Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Ergün Aksoy ise, İzmir Gazeteciler Cemiyeti (İGC) ile Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin iş birliğiyle güzel bir projeye imza attıklarını belirterek, “Şiddeti önleme noktasında hepimiz birer nefer olmalıyız” dedi.

 

NAR Projesi hakkında ve şiddete karşı yapılması gerekenler hakkında bilgi veren Nar Elçileri, mahalle halkına ve çevredeki esnafa broşür dağıtarak, ‘Mahallemizi Şiddete Kapattık’ yazılı görselleri esnaf dükkanlarının pencerelerine astılar.

 

Avukat Birgül Değirmenci ve Psikolog Sevgi Türkmen uzmanlık alanları çerçevesinde şiddetin önlenmesi için yapılabilecekleri paylaştığı toplantılarda, şiddete karşı duyarsız kalınmaması gerektiği vurgulandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

DEVA Partisi Hukuk ve Adalet Politikaları Başkanı, İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu, AKP ve MHP tarafından Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan ve mevcut basın kanunlarında değişiklik öngören kanun teklifini eleştirdi. TBMM’de düzenlediği basın toplantısında açıklamalarda bulunan Yeneroğlu’nun konuşmasından satır başları…

 

“Hükûmet kötü yönetimi sebebiyle ülkeyi bir çıkmaza sürükledi ve halkımızın desteğini büyük oranda kaybetti.

 

Her gün ülkenin her tarafından hükümete “artık yeter” diyen tepkiler duyuyoruz.

 

İşte bu tepkiler duyulmasın, insanlar konuşmaya çekinsin, yapılan yanlışlar ifade edilmesin diye hükümet, basını ve sosyal medyada fikirlerini dile getiren insanları susturma çabası içerisine girdi.

 

Hatırlayınız, iki ay önce seçim kanunlarında değişiklik yaparak kendilerine yarayacağını düşündükleri değişiklikler yapmışlardı. 

 

Şimdi de gazetecileri, internet haber sitelerini susturalım, sosyal medyada görüşlerini paylaşan vatandaşları susturalım, susmayanları yargılayalım, sitelerini kapatalım, cezalarla yıldıralım diye kanun teklifi verdiler.”

 

‘Kamu gücü ve hukuku milletin sırtında sopa gibi kullanıyorlar’

“Zaten milletin desteğini nasıl alırız, ülkede işleri yoluna nasıl koyarız, adaleti nasıl tesis ederiz, demokrasiyi nasıl güçlendiririz, ekonomiyi nasıl düzeltiriz diye kafaları çalışmıyor. 

 

Onun yerine; ülkeyi daha despot bir anlayışla yöneterek haber alma ve ifade özgürlüğünün kısıtlandığı, insanların susturulduğu bir ortamda baskıyla, hilelerle, kamu gücünü ve hukuku milletin sırtında bir sopa gibi kullanarak bir şekilde seçim kazanabilir miyiz diye somut planlar yapıyorlar…

 

İşte bu çirkin planların sonucu olarak Basın Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifini meclise getirdiler.”

 

İddia ettikleri gibi dertleri dezenformasyonla mücadele değil. Zaten dezenformasyonu kendileri yapıyorlar. Halkı kendileri yanıltıyor, gerçek dışı bilgileri propaganda aparatları ile yayıyorlar. 

 

‘Makbul gazeteci oluşturma çabalarının demokrasilerde yeri yoktur’

“Bu kanun teklifi ile birinci olarak, basın kartı alabilecek kişiler ile basın kartı alabilecek kişilerde aranan şartlara ilişkin düzenlemeler, Basın Kanunu içinde düzenlenmek isteniyor.

 

Bugün gözaltına alınan, tutuklanan gazeteciler hükümete hatırlatıldığında utanmadan ‘zaten onlar gazeteci değil’ diyorlar. İşte bu sözü daha rahat söyleyebilmek için bu düzenlemeyi getiriyorlar.

 

Hükümetin, uysal gazeteci, makbul gazeteci oluşturma çabalarının demokrasilerde yeri yoktur. Demokratik bir hukuk devleti olan Türkiye’de gazeteciler özgürce konuşabilmeli, yazabilmeli ve soru sorabilmelidir.”

 

‘İnternet haber sitelerini kontrolleri altına almak istiyorlar’

“İkinci olarak, internet haber sitelerini kontrolleri altına almak istiyorlar. 

 

Kanun teklifi ile internet haber sitelerinin sorumlularının her türlü bilgilerinin alınarak kayıt altına alınması öngörülüyor. 

 

Burada iktidarın hedefinin ne olduğu çok açık.

 

İnternet haber sitelerine açıkça müdahale edecekler. Haberleri silme baskısı yapacaklar. Alakalı alakasız soruşturmalarla haber sitelerini yıldıracaklar. 

 

Direnmeye çalışan olursa bu sefer internet haber sitesinin sorumlu yazı işleri müdürleri, yöneticileri gözaltına alınacak, yargılanacak. İşte tüm bu süreci gören internet haber siteleri kendilerini oto-sansüre mecbur hissedecekler”

 

‘Vatandaşları sosyal medyada susturmak istiyorlar’

“Üçüncü olarak, getirilmek istenen düzenlemeyle sosyal medyada görüşlerini paylaşan vatandaşlarımızı susturmak istiyorlar.

 

Kanun teklifinde ‘Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu’ diye yeni bir suç ihdas ediyorlar.

 

TCK’da yapılacak olan düzenleme ile sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak amacıyla, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimseye 3 yıla kadar hapis öngörülüyor.

 

Hükümet açıkça, insanlarımızın ifade hürriyetlerini yok etmeye ve seçime giderken tüm toplumu baskı altına almaya çalışmaktadır.”

 

‘Ülkeyi tam bir polis devletine çevirmeye dönük adımlar’

“Kanun teklifinde sosyal medya ağının belirli içeriklerin kaldırılması veya belirli hesaplara Türkiye’de erişimin engellenmesi talimatı verilebilmesini açıkça yazmış durumdalar. Talimat verip de sildirmek istedikleri tweetleri Twitter silmezse, bazı hesaplar ülkede yasaklanmazsa bu sefer temsilciye yaptırım uygulayacaklar, reklam yasakları uygulayacaklar. Bunların yanı sıra Twittera ve diğer sosyal medya sitelerine Türkiye’den girişi imkansız kılacak kadar trafik bandının daraltılmasını da öngörüyorlar. Söz konusu yasal düzenlemeler ifade ve basın özgürlüğü başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklere müdahaleleri yok etmek ve ülkeyi tam bir polis devletine çevirmeye dönük adımlardır."

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı Seferihisar Semiha İrfan Çalı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, Balçova Asil Nadir Ortaokulu ve Konak Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinden oluşan A Takımı, Azerbaycan’da düzenlenen TEKNOFEST’ten ödülle döndü.

 

25-29 Mayıs tarihleri arasında Azerbaycan'da düzenlenen Teknofest'te kaptanlığını Seferihisar Semiha İrfan Çalı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde görev yapan Süleyman Burçin Şüyun'un yaptığı,  Balçova Asil Nadir Ortaokulunda görev yapan Fatma Behal Şüyun, Konak Çınarlı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde görev yapan Gürkan Lokman ve Tolga Orhanoğlu'ndan oluşan A TAKIMI, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü adına yarıştı.  A TAKIMI, birçok ülkeden 36 takımın yarıştığı "Smart Qarabaq" Hakatonunda 3. Oldu.

 

Ödüllerini T3 vakfı kurucusu Selçuk Bayraktar ve Azerbaycan Ulaştırma, Haberleşme ve Yüksek Teknolojileri Bakanı Reşat Rashad Nabiyev'den alan takım, Karabağ için geliştirdikleri akıllı sistemlerle  beğeni topladı.

 

Azerbaycan Ulaştırma, Haberleşme ve Yüksek Teknolojiler Bakanı Reşat Rashad Nabiyev, "Sürdürülebilir Akıllı Kent" isimli proje kapsamında geliştirilen 12 çözümün sadece Karabağ'da değil tüm Azerbaycan'da uygulanabilir olduğunu söyledi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı