Aylık arşivler: Haziran 2022

Minikler Hayran Bıraktı

Canik’te 4-6 yaş grubuna yönelik eğitim veren Sıbyan Sınıfları, yıl sonu gösterisi düzenledi

Canik Belediyesi bünyesinde 4-6 yaş grubu çocuklara yönelik okul öncesi ve manevi değerler eğitimi veren Sıbyan Sınıfları, Sezai Karakoç Canik Kültür Merkezi’nde yıl sonu gösterisi düzenledi. Canik’te eğitim veren Sıbyan Sınıfları’ndaki tüm öğrencilerin görev aldığı gösteriye Canik İlçe Müftüsü Ali Çebi, Canik Hanım Konakları sorumluları, öğretmenler ve aileler katıldı. Salavatlar, dualar, ilahilerle başlayan program, Kur’an-ı Kerim tilaveti, tiyatro gösterisi ve marşlarla devam etti. Canik Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü koordinasyonunda gerçekleştirilen programda sahne alan minik öğrenciler, sergiledikleri performansla izleyenleri hayran bıraktı.

 

Başkan Sandıkçı minikleri kutladı

Sıbyan Sınıflarında okuyan öğrencileri başarılarından dolayı kutlayan Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, programa emeği geçen herkese teşekkür ettiğini belirtti. Zambak Anaokulu ve Hanım Konakları’na bağlı altı adet Sıbyan Sınıfı olduğunu ifade eden Başkan Sandıkçı, “Canik Belediyemiz, İlçe Müftülüğümüz ve İlçe Halk Eğitimi Merkezimizin uyum içerisinde sürdürdüğü eğitim faaliyetlerinin meyvelerini görmek hepimizi heyecanlandırıyor. Yavrularımızın kısa süre içerisinde göstermiş olduğu gelişimden hepimiz ziyadesiyle mutlu oluyoruz. Çocuklarımız için sarf ettiğimiz her emek milletimizin geleceği adına güzel neticeler verecektir. Onların eğitimi adına attığımız en küçük bir adım bile milletimiz ve insanlık adına atılmış dev adımlara dönüşecektir” dedi.

 

Değerler eğitimi veriliyor

Sıbyan Sınıflarında verilen eğitimin önemine değinen Başkan İbrahim Sandıkçı, “İlçemizde eğitim veren Sıbyan Sınıflarımızda 4-6 yaş arası çocuklarımıza okul öncesi eğitimle birlikte manevi değerler eğitimi de verilmektedir. Sıbyan Sınıflarımızda görev yapan öğretmenlerimiz, çocukların kişisel becerilerini geliştirmek, özgüvenlerini artırmak, onlara zamanı güzel kullanma becerisi kazandırma, paylaşma duygusunu geliştirme ve pek çok güzel haslet kazandırma çabası içinde eğitim vermeye devam etmektedir. Hanım Konakları koordinatörü arkadaşımıza, Hanım Konakları idarecilerimize ve tüm eğitmen arkadaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum” diye konuştu.

 

Programın sonunda Canik Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından tüm Sıbyan Sınıflarında görev yapan idareci ve öğretmenlere hediye takdim edildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başarılı oyunculuğu ile gönüllere taht kurdu

Uzun yıllar dizi, sinema ve reklam filmlerinde, başarılı oyunculuğu ile dikkatleri üzerine çeken ve izleyiciden tam not alan Hamit Kaya, rol aldığı birbirinden farklı birçok projede performansı ile de gönüllere adeta taht kurdu.

Şiir yazmayı da çok seven ve şiire olan sevgisini her fırsatta sözlerinde dile getiren Hamit Kaya, şiir kitabı ve albümü ile de sevenleri tarafından beğeni ile takip ediliyor.

Şu sıralar aldığı yeni proje tekliflerini de değerlendiren ve çalışmalarını hız kesmeden sürdüren Kaya, 'Sinema ve dizi olmak üzere değerlendirdiğim birbirinden güzel projeler var, kısa süre içerisinde de içlerinden birinin çekimlerine başlayacağız. 

 

Tüm set ekibi ile birlikte, çok güzel bir çalışma olacağına inanıyorum' diye konuştu.
Çıkardığı şiir kitabıyla Azerbaycan'da da yoğun ilgi gören Hamit Kaya'nın oradaki sanatçı dostları tarafından şu sıralar şiirleri de sürpriz bir albümle müzik sevenlerin beğenisine sunulacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dr. Nureddin Nebati: “Yeşil Finansman Ekosisteminin Uluslararası Standartlarla Uyumu İçin Tüm Aksiyonları Alıyoruz”

Dünya Bankası Baş Ekonomist ve Beklentiler Grubu Direktörü M. Ayhan Köse, küresel ekonomik krize karşı Dünya Bankası’nın 170 milyar dolarlık yardım paketi hazırlığında olduğunu açıkladı.

 

İklim krizi ile karşı karşıya kalan dünyanın 2050 Karbon Nötr hedefini de işaret eden “2023’e Doğru, 2050 Ufku” ana temasıyla Forum İstanbul, Türkiye’nin dünyanın lider ülkeleri arasında yer alması hedefine katkı sunmaya devam ediyor.

 

Dünya Gazetesi Canlı Yayın Sponsorluğu ile web sitesi, Twitter, Youtube, Facebook ve LinkedIn adreslerinden eş zamanlı olarak canlı yayınlanan “2023’e Doğru, 2050 Ufku” başlıklı Forum İstanbul’un stratejik partnerliğini 20yıldır olduğu gibi bu yıl da Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) üstleniyor. Türk Telekom ise Oturum Sponsoru olarak Türkiye’nin vizyon zirvesi Forum İstanbul’a destek veriyor. Ana Sponsorlar kategorisinde ise APS Tekstil, Denizbank, Green For Growth Fund, Gülsan Holding, Türkiye Ekonomi Bankası (TEB), Türkiye İş Bankası, Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) bu yıl Forum İstanbul’a katkılarını sunuyor. 

 

Bu yıl çevrimiçi olarak 21’inci kez düzenlenen zirve; sırası ile Forum İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı (YKB) Aclan Acar, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ve T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati’nin açılış konuşmaları ile başladı.

 

21 YILDIR “HEDEF 2023” MOTTOSU İLE İLERLEYEN FORUM İSTANBUL’UN YENİ HEDEFİ 2050

Zirvenin bir hayalle yola çıkıldığını belirten Forum İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı (YKB) Aclan Acar, bu hayalin 100’üncü kuruluş yıl dönümünü olan 2023’ü hedeflediğini belirtti. Zirvenin düzenlendiği ilk günden bugüne 21 yıllık süreç içerisinde 2023 vizyonunun toplumun tüm kesimlerinde bir karşılık bulduğunu belirten Acar, “2023’e bir yıl kaldı.Biz de Forum İstanbul enstitüsü olarak daha ileriyi düşünmek istedik, bu kapsamda yeni hedefimiz 2050 yılı olarak belirledik. “Ufukta neler var?” sorusundan hareket ettik. “2023’e Doğru, 2050 Ufku” başlıklı zirvemizde sıfır karbon dünya hedefiyle, iklim, temiz enerji, yeşil üretim, tarım 5.0: tarım ve gıda teknolojilerinin geleceği gibi konuları masaya yatırarak tohumlar ekmenin yanı sıra Türkiye’nin dijital devrimini, ekonomide banka ve fintech’lerin yeni stratejilerini konuşalım istedik. Bu yılki zirvede 2050 ufkuyla konuşulacak her konunun topluma, kurumlara ayna tutacağına ve yeni stratejilerin, yeni vizyonların doğumuna vesile olacağına inanıyoruz.” dedi. 

 

İnsanlık tarihinin en baştan itibaren insanların hayal ederek, merak ederek, soru sorarak, tartışarak, amaçları ve hedeflerine ulaştığını belirten Acar, “Forum İstanbul Enstitüsü olarak bizlerin de çabamız dönüşüm stratejini temel taşlarının zamanında ortaya çıkmasına ve uygulanmasına aracı olmaktır. Toplantılarımızın genç kuşaklarımız için de bir umut ve gelecek vizyonu olması için büyük önem taşıdığına da inanıyoruz.” dedi.

 

300 MİLYAR DOLAR: İHRACATTAKİ İVME, 2023 BEKLENTİLERİNİ ARTIRDI

Son 2 yılda küresel ticarette yaşanan gelişmelerin Türkiye’nin ihracat önderliğinde bir yol haritası belirlemesinin önünü açtığını belirten TİM Başkanı İsmail Gülle, küresel ticarette yaşanan krizlerin, hız ve fiyat yerine güveni önceleyen bir anlayışa yönelmeye sebep olduğuna dikkat çekti.

 

Bu süreçte Türkiye’nin, ihracat merkezli bir büyüme modelini benimseyerek üretimde, istihdamda ve ihracatta öne çıktığına dikkat çeken Gülle, “2021 yılında yıllık 200 milyar dolar ihracat barajını aşıp yılı 225 milyar dolarla kapatmayı bildik. Küresel ticaret yüzde 23 artarken ihracatımız yüzde 33 arttı. Sadece bu veri bile, ihracatımızın küresel ticaretteki gelişmelerden pozitif ayrıştığına, ihracatta yakalanan ivmenin arttığına delil olarak yeter. Bildiğiniz gibi 2026 yılı için 300 milyar dolar ihracat hedefi koymuştuk. Ancak ihracatçılarımızın gösterdiği başarı ile bu hedefi 2023 yılına çektik.” dedi.

 

DR. NEBATİ: “TÜRKİYE, YÜKSEK KATMA DEĞERLİ YATIRIMLARI TEŞVİK EDİYOR”

Geleceğe yön verme iddiası taşıyan vizyoner insanlarımız 21 yıldır bu etkinliği istikrarlı bir şekilde sürdürdüğüne, bunun ülkemiz için çok kıymetli olduğunu vurgulayan T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Dr. Nureddin Nebati, “Yükselen emtia fiyatları, tedarik kanallarındaki aksamalar ve nakliye maliyetleri, tüm dünyada yüksek enflasyonu tetikledi. Diğer yandan dijitalleşme, teknolojik ve yeşil dönüşüm gibi konularda politika yapıcılar başta olmak üzere iş ve akademi dünyasının ajandasında üst sıralarda yerini aldı. Önümüzdeki dönemde tüm bu zorlukları aşarak değişimin getirdiği fırsat alanlarını en iyi şekilde değerlendiren ülkeler ve kurumların öne plana çıkacağının farkındayız.” dedi.

 

Dr. Nebati, son 20 yılda hızla kalkınan Türkiye’nin ihracat ve yüksek katma değer odaklı büyümesini daha da güçlendirmek için tüm paydaşlarla koordinasyon içerisinde çalışmaların sürdüğünü altını çizdi.

 

Türkiye’nin ilk çeyrek büyümesi ile 2021 yılı başından itibaren gerçekleşen dengeli büyüme kompozisyonunun 2022 yılının ilk çeyreğinde de devam ettiğini belirten Dr. Nebati, “Türkiye üretiyor, ihraç ediyor, istihdam oluşturuyor. Daha da önemlisi bunu dengeli sürdürülebilir bir şekilde yaparak küresel değer zincirindeki konumunu giderek güçlendiriyor ve pekiştiriyor. Tüm bunları makro ekonomik ve finansal istikrarı güçlendirerek, yüksek katma değerli yatırımları teşvik eden Türkiye Ekonomi Modelimizle başarıyoruz.” dedi.

 

Dr. Nebati, politikalarını küresel eğilim ve fırsatları da dikkate alarak oluşturduklarını belirterek, teknolojik gelişmeler, dijital dönüşüm, iklim değişikliği ve küresel ısınmadan bahsetti. Dr. Nebati, "Bu gelişmeler karşısında, gereken tüm adımları atıyor, tarımdan sanayiye, enerjiden çevreye ve finans sektörüne kadar tüm boyutlarıyla yeşil dönüşümü destekliyoruz. Diğer yandan bu dönüşümün gerekli kıldığı yatırımları finanse etmek, ülkemizdeki yeşil finansman ekosisteminin uluslararası standartlarla uyumunu artırmak üzere gereken tüm aksiyonları alıyoruz." ifadelerini kullandı.

 

TÜRKİYE VE DÜNYANIN SINAVLARI: SUSUZLUK, KURAKLIK VE GÖÇ

Açılış konuşmalarının ardından bu yıl ilk defa uygulanan, “Türk Kahvesi Sohbetleri” kapsamında ilk olarak “İklim: Uygarlığın Büyük Sınavı” başlıklı oturum gerçekleştirildi.

 

TEMA Vakfı Başkanı Deniz Ataç’ın sunumunda UNSDSN (BM Sürdürülebilir Çözümler Ağı) Türkiye Koordinatörü Bahar Özay sonuçlarının artık neredeyse her gün hissettiğimiz iklim değişikliğinin etkilerinin ülkemiz sınırlarından nasıl azaltılabileceğini konuştu.

 

Türkiye’nin ve Akdeniz havzasının iklim değişikliğinden en çok etkilenecek bölgelerden bir tanesi olduğunu hatırlatan Ataç, yapılan modellemelerin ilerleyen yıllarda Türkiye için hiç kolay geçmeyeceğine işaret ettiğini hatırlattı.

 

Bu doğrultuda susuzluk ve kuraklığın Türkiye’nin en önemli gündem maddelerinden biri olduğuna dikkat çeken UNSDSN Türkiye Koordinatörü Bahar Özay, dünyanın da karşılaştığı en önemli risklerden birinin yine kuraklık olduğuna dikkat çekti. 2022 Sayılarla Kuraklık Raporu’nu hatırlatan Özay, “Rapor, dünyanın yaşayacağı en önemli riskin kuraklık olduğuna dikkat çekiyor. Kuraklık nedeniyle 250 milyon kişinin göç edeceğini bize bildiriyor. Bu bizim kendimizin, ülke topraklarının yaşayacağı sorunların üstüne bir de göç sorunuyla uğraşmamız gerekecek.” dedi.

 

ÖNGÖRÜLEBİLİR GELECEK “BELİRSİZLİKLER”E İŞARET EDİYOR

“Global Bakış: Dünya ve Türkiye” başlıklı günün ilk oturumunda öncelikle konuk konuşmacı Uluslararası Finans Enstitüsü Başkanı (IIF) Timothy Adams söz aldı.

 

Enerji ve gıda fiyatlarındaki artış ile tedarik zincirinde halen süren birtakım problemler olduğuna dikkat çeken Adams, “Çin’in kaynaklı üretim sıkıntıları da söz konusu. Son derece sıkıntılı durumlarla karşı karşıyayız. İyi olan gelişmeler var anca, soru işareti sayısı hala oldukça fazla. Dünya çapında artık daha yavaş büyümeler, daha yüksek fiyatlandırmalar söz konusu. Ukrayna ve Rusya savaşı da farklı konuları karşımıza çıkarıyor. Dünyadaki buğdayın neredeyse yarısını üreten Ukrayna ve Rusya’nın içinde bulunduğu durum, gıda kapasitesi ile ilgili bir başka sorunu daha önümüze çıkarıyor. Bu da gıda fiyatlarının artışını beraberinde getirecek.” dedi.

 

Belirsizlik süreçlerinin devam ettiğine vurgu yapan Adams, “Bu durum da, mevcut durumlar ekseninde nihai tüketicinin etkilenmesi ihtimalini artırıyor. Yanı sıra, ithal edilen emtiaya bağlı olan ülkelerin de birçok farklı sıkıntı ile karşılaşabileceğini söyleyebiliriz. Öngörülebilir gelecekte bir rahatlama maalesef görülemiyor.” dedi.

 

Forum İstanbul Enstitüsü Onursal Başkanı Yavuz Canevi’nin yönetimindeki oturumda TÜSİAD YK Üyesi Perihan İnci, Bosphorus Enstitüsü Başkanı Dr. Bahadır Kaleağası, Dünya Bankası Baş Ekonomist ve Beklentiler Grubu Direktörü M. Ayhan Köse, Uluslararası Siyasi Bilimler Derneği eski Başkanı ve Forum İstanbul Onursal Başkan Yardımcısı Emeritus Prof. Dr. İlter Turan, “Global Bakış: Dünya ve Türkiye” başlığında aşağıdaki sorulara yanıt aradılar:

 

  • Değişen yeni dengeler ile küreselleşme eğilimi nasıl bir yol izleyecek?
  • Küresel finans sektörü enflasyon, faiz oranları, likidite ve riskler açısından nereye gidiyor? Ukrayna-Rusya savaşı bu gelişmelerin gidişatını ciddi şekilde değiştirdi mi?
  • "IMF ve Dünya Bankası gibi Bretton Woods kurumlarının yeniden yapılandırılmasına" ihtiyaç var mı?
  • AB-Türkiye ilişkilerinde neredeyiz? Ukrayna-Rusya savaşı bu ilişkilerde "yeni bir dönemin başlangıcı" olabilir mi?
  • Savunma, enerji, üretim zinciri ve yeşil ekonomi alanları ön plana çıkar mı?
  • Türk iş dünyası dünyadaki gelişmelere nasıl bakıyor?

 

DÜNYA BANKASI’NDAN KRİZE 170 MİLYAR DOLARLIK DESTEK 

İlk olarak söz alan Dünya Bankası Baş Ekonomist ve Beklentiler Grubu Direktörü M. Ayhan Köse, dünya çapında etkisini gösteren yüksek enflasyon nedeniyle merkez bankalarındaki faiz artışlarına ilişkin hareket ve beklentilere dikkat çekti. Bu durumun, dünya ekonomisinde 1970’lerde yaşanan stagflasyon riskini yeniden gündeme getirdiğini hatırlatan Köse, “Büyük bir testten geçiyoruz. Bu testin sonunda 1980'li yılların başındaki gibi bir kriz olmadan dünya ekonomisini daha düşük enflasyon, daha yüksek büyüme kulvarına koyabilirsek başarılı olacağız.” dedi.

 

Dünya Bankası’nın geçen zaman içerisinde küresel değişikliklere ayak uyduran bir kurum olduğuna dikkat çeken Köse, “Dünya Bankası için biz önümüzdeki 15 ayda 170 milyar dolarlık bir paket masanın üzerine koyuyoruz ve bu paketi çok hızlı bir şekilde ihtiyacı olan ülkelere yardım şeklinde, düşük faizli borç şeklinde vereceğiz.” sözleri ile krize karşı atılacak bir diğer adımı açıkladı. 

 

İNCİ, TÜRK İŞ DÜNYASININ BEKLENTİLERİNE DİKKAT ÇEKTİ

Ardından söz alan İnci ise küresel ekonomide önemli bir döngü değişimi yaşandığını; dijitalleşme, iklim değişikliği ve arz zincirlerinin değişmesinin söz konusu olduğunu belirtti.

 

Öncelikle enflasyonla doğru yöntemlerle mücadele ederek sorunu çözüp, ardından Türkiye’nin küresel yarışta yerini hızla yeniden alması gerektiğini belirten İnci, “Ancak, Türk iş dünyası olarak biz her gün yeni bir şeye uyanıyoruz ve çok fazla gerçekten. Globalin de getirdiği yük, dengelerin değişmesi, sistemde olan gerginlikler…. Bizim işlerimizi daha da, yani içeride birtakım şeyleri, dinamik idare etmemiz gerekirken özellikle ihracat yapan firmalar için hammadde konusu çok ciddi boyutta, onları da ele alıp bir yandan onun fiyatlaması; çünkü orada da fiyatlar çok değişken, orada da enflasyon var. Biraz kıskaca girmiş görünüyoruz.” dedi.

 

“TÜRKİYE’NİN YAKIN GELECEĞİ YENİDEN, 21. YÜZYIL SÜRÜMÜYLE AVRASYA’DA”

Batı’nın, Avrupa’nın Avrasya’ya açılan bir merkezi olma pozisyonunun Türkiye’yi her alanda başarılı kıldığını, aksinde ise Batı nezdinde zayıfladığını, yakın tarihte bunun defalarca teyit edildiğine dikkat çeken Bosphorus Enstitüsü Başkanı Dr. Bahadır Kaleağası, “Şimdi Türkiye'nin de bu algoritmayı belki bir 21'inci Yüzyıl sürümüyle tekrardan kurgulaması gereken bir dönemdeyiz. Dolayısıyla, Türkiye'nin de yakın geleceğini belki de yine bu denklemde, bu eksen de aramakta çok doğru olabilir.” dedi.

 

Dr. Kaleağası, Türkiye’nin geleceği açısından Avrupa Birliği’nin başkenti Brüksel’de alınan kararların, Transatlantik yani ABD ile olan ilişkilerin, Berlin yani Almanya ile ilişkilerin, Brexit sonrası dönemin ile Balkanlar, Karadeniz ve Pekin ilişkilerinin önemli olduğuna vurgu yaptı.

 

GELİŞMİŞ EKONOMİLERİN GÖÇ İKİLEMİ

Tamamen siyaseti gözetmeyen ve sadece iktisadi mantıkla bir iktisadi karar alınamadığını, bu nedenle de esas meselenin siyasal ekonomi olduğuna dikkat çeken Emeritus Prof. Dr. İlter Turan, mevcut gelişmeler ekseninde artık en az iki kutuplu bir dünyanın yolunun açıldığına dikkat çekti.

 

Rusya’nın içinde bulunduğu savaş halinin ülkenin aslında zayıflamış bir ülke olduğunu gösterdiğini, sonuç ne olursa olsun zayıflamış olarak çıkacağını belirten Prof. Dr. Turan, “Göç bir insan gücünün sınırları aşması değil; kültürlerin, inançların, yaşam biçimlerinin de sınırları zorlaması anlamına geliyor. Dünyada rahat yaşamış ülkeler göçmen karşısında kendilerini tehdit edilmiş görüyorlar, bunu sınırlamaya çalışıyorlar. Bir yandan da muhtaçlar. Demografi, birçok gelişmiş ülkedeki doğurganlık ve nüfus artışı oranlarının, refahlarını koruyabilmek için yeterli olmadığını gösteriyor. O nedenle göçe muhtaçlar."sözleri ile gittikçe öne çıkan göç konusuyla ilgili yaşanan ikilemi hatırlattı.

 

ÖNÜMÜZDEKİ 20 YILDA TÜRKİYE’Yİ NELER BEKLİYOR?

3 Haziran tarihinde sona erecek, her gün sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki bölüm halinde düzenlenecek, yerli ve yabancı lider kanaat önderlerini ağırlamayı sürdürecek olan Forum İstanbul; yerel, bölgesel ve uluslararası düzeyde kritik önem arz eden konularda çözüm, iyileşme ve gelişim alanları için yol göstermeye devam edecek.

 

Saat 15:00 itibariyle başlayacak ilk günün ikinci bölümünde, ikinci oturumu öncesinde “Önümüzdeki 20 Yılda Enerji, Yatırım ve Jeopolitik Alanda Dünyayı Neler Bekliyor: Türkiye'ye Etkileri Neler Olacak?” sorusunun cevabı, Global Resources Partnership YKB Mehmet Öğütçü tarafından yanıtlanacak.

 

Ardından gerçekleştirilecek Türk Kahvesi Sohbetleri’nde, Dünya Gazetesi Yöneticisi ve gazeteci Hakan Güldağ yönetiminde, “Mobilite Ekosistemi Otomotiv Sektöründe Neleri Değiştirecek?” başlığında Togg CEO’su Gürcan Karakaş’ı ağırlayacak.

 

15:30’da başlayacak günün ikinci oturumunda ise “Yeşil Finansman ile Temiz Enerji” başlığı uzmanları tarafından detaylıca konuşulacak.

 

Konuk konuşmacı Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı Başkan Yardımcısı Gauri Singh’in ardından Global Compact YK Üyesi Servet Yıldırım yönetiminde; TİM Başkan Vekili Başaran Bayrak, TEB Genel Müdür Yardımcısı Aşkın Dolaştır,Dünya Bankası Türkiye Sürdürülebilir Kalkınma Sektör Lideri Laurent Debroux SKD Türkiye YKB Ebru Dildar Edin, TSKB GMY Hasan Hepkaya, EBRD Türkiye Başkan Vekili Şule Kılıç, aşağıdaki yanıtlarını arayacaklar:

 

  • Türkiye’nin, Paris İklim Anlaşması'nın onaylanması ile birlikte, özel bir finansman altyapısı ve kaynak aktarım stratejisi nasıl olmalıdır?
  • Küresel ısınma ile artan çevre felaketlerini önlemek, karbon salınımını düşürmek için enerji üretiminde yenilenebilir kaynaklara yönelmenin maliyeti nasıl karşılanacak?
  • Karbondan arındırılmış bir geleceğe hazırlanırken, 2 trilyon dolarlık bir yatırım potansiyeli Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını nasıl hızlandırıyor?
  • Yıllık 4 milyar dolara yakın vergi yükü getirecek Avrupa Yeşil Mutabakat için yapılacak olan yeşil dönüşüm yatırımlarının teşvik politikaları neler olmalıdır?

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kredi Hayat Sigortası artık Groupama Hayat acentelerinde

Groupama Hayat’ın banka şubeleri aracılığıyla müşterilerine sunduğu Kredi Hayat Sigortası ürününü bundan böyle Groupama Hayat acenteleri de satabilecek.

 

Bu sayede Groupama Hayat acenteleri bankalardan kredi çeken müşterilerini de çeşitli risklere karşı koruma altına alacak. 

 

Türkiye’nin köklü sigorta şirketlerinden Groupama Hayat, kredi hayat sigortası ürünü için dağıtım kanallarını genişletti. Bundan böyle Groupama Hayat acenteleri de bu ürünü bankalardan kredi kullanan müşterilerine sunabilecek. Bu sayede Groupama Hayat, acentelerindeki ürün portföyünü genişletirken müşterilerine de güvendikleri ve tanıdıkları acentelerinden işlem yapma imkânı sunuyor. 

 

Kredi Hayat Sigortası ile müşterilerini kredi süreçleri boyunca risklerden korumayı hedeflediklerini söyleyen Groupama Türkiye Satış Genel Müdür Yardımcısı Cevdet Altuğ, “Kredi işlemlerinde hayat sigortası tüm bankalar tarafından sunuluyor. Dileyen tüketiciler bankaları aracılığıyla hayat sigortalarını yaptırıyor. Groupama Hayat olarak Kredi Hayat Sigortasını acentelerimizin de müşterilerine sunmalarını sağladık. Amacımız, yıllardır güvendikleri ve bildikleri acenteleriyle çalışan müşterilerimiz için bu işlemleri için de yine acenteleriyle çalışma fırsatı sunmak ve acentelerimizin ürün portföyünü geliştirmek” dedi. 

 

Groupama Hayat Kredi Hayat Sigortası ürününden yararlanmak isteyenler, kredileri özelindeki gerekli teminatları belirterek acenteleri aracılığıyla poliçelerine sahip olabiliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Perakende Günleri başkanların mesajları ile başladı

1-2 Haziran tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Perakende Günleri”, perakende sektörüne yön veren derneklerin başkanlarını bir araya getiren basın toplantısı ile açıldı. 

 

Soysal tarafından 1-2 Haziran tarihlerinde Haliç Kongre Merkezi’nde düzenlenen “Perakende Günleri”, sektörünün geleceğine yön veren pek çok yerli ve yabancı konuşmacıyı ağırlıyor. Benzersiz içeriği ile tüm perakende sektörünü, alt sektörleri ve hizmet verenleri ile bir araya getiren bu büyük buluşmanın ilk günü, sektör derneklerinin ortak basın toplantısı ile başladı.  

 

Toplantıda Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel,  Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Galip Aykaç, Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Altaş,  Zincir Mağazalar Derneği (ZMD) Başkanı Serhan Tınastepe, Tescilli Markalar Derneği (TMD) İzzet Stamati, Türkiye Alışveriş Merkezleri Ve Perakendeciler Federasyonu (TAMPF) Başkanı Alp Önder Özpamukçu ve Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) Başkanı Melih Şahinöz perakende sektörünün mevcut durumunu, geleceğini ve çözüm önerilerini masaya yatırıldı.

 

Birleşmiş Markalar Derneği (BMD) Başkanı Sinan Öncel konuşmasında kira artışları ile ilgili getirdikleri önerileri tekrarlayarak Hatırlarsanız geçtiğimiz haftalarda gerek konut, gerek cadde, gerekse alışveriş merkezlerindeki kira artışlarına oransal anlamda bir sınır getirilmesi, ama bunun karşılığında da mülk sahiplerinin gelir vergisi oranının azaltılması konusunda bir öneride bulunmuştuk. Geçtiğimiz dönemlerde cadde mağazalarında ciro kirası olmadığı için, kira anlaşmazlıklarının daha yüksek olduğunu gözlemliyoruz. Alışveriş merkezlerinde ise ciro kirası olması sebebiyle, çok daha az mağduriyet yaşanıdığını düşünüyorum, çünkü perakende sektörü şu anda yaptığımız anketlere göre fiyat artışlarıyla beraber geçen yıla göre epey yukarıda seyrediyor” dedi. 

 

Globalde yaşanan küresel gıda enflasyonunun,  zorlayıcı ve herkesi sıkıntıya sokan bir durum olduğunu belirten Gıda Perakendecileri Derneği (GPD) Başkanı Galip Aykaç Eğer dünyada gıda ve beslenme ile ilgili sorun yaşamak istemiyorsak, G20 ülkeleri derhal toplanmalı ve gündem sadece gıda olmalı. Bu durumun ancak tüm ülkelerin, aynen pandemide olduğu gibi, bir araya geldiği ve birlikte çözüm ürettiği bir platformda çözülebileceğine inanıyorum. Aksi halde gıda krizi son derece büyüyerek gelmeye devam ediyor”dedi.   

 

Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) Başkanı Hüseyin Altaş ise konuşmasında   sektör olarak birinci ve öncelikli konularının ticari gayrimenkul kira rejimi oluşturmak olduğunu belirterek “Sosyal konutlar ile ticari gayrimenkul kiralarının ayrıştırılmasının gerektiği kanaatindeyiz. Gelişmiş ülkelerin birçoğunda olduğu gibi ticari gayrimenkul kira rejiminin ülkemizde de düzenlenmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.  

 

Zincir Mağazalar Derneği (ZMD) Başkanı Serhan Tınastepe konuşmasında Teknoloji perakende sektörü için olmazsa olmaz bir ihtiyaç halinde. Pandemi döneminde ülkemizden teknolojik anlamda çok daha gelişmiş ülkelerin, tedarik zincirlerinin nasıl kırıldığını gördük. Türkiye'de ise gıda perakendecileri öncülüğünde perakendenin bütün alt kategorileri, tüketicilerin ihtiyaçlarının kesintisiz karşılanması noktasında muazzam bir sürdürülebilir hizmet verdi. Burada yaptığımız teknoloji yatırımlardan çok, insanımızın gayretine ve insan kaynağımızın niteliğine, onların şirketlerine ve işlerine olan bağlılığına dayalı olarak bu hizmetin verilebildiğini düşünüyoruz. Dolayısıyla çalışanlarımıza ne kadar teşekkür etsek azdır” dedi. 

 

İstanbul, Ankara ve İzmir gibi şehirlerin birer Milano, Dubai, Paris ve Londra olabilmesi için yabancı markalara kesinlikle ihtiyaç olduğunu söyleyen Tescilli Markalar Derneği (TMD) İzzet Stamati Bizlerin de çalıştığı birçok marka Türkiye'de üretimlerini arttırmak için çok ciddi anlamda çalışmalar yapıyor. Ayrıca pandemi sonrasının özellikle turistlerin kurlardaki avantajı da değerlendirerek Türkiye'ye yoğun ilgi göstermesi ile alışveriş merkezlerindeki yabancı markaların ciroları yüzde 50 yerli, yüzde 50 yabancı tüketicilerden gelmeye başladı” dedi.

 

Sektörde verimliliğin her zamankinden daha fazla önem kazandığının altını çizen Türkiye Alışveriş Merkezleri ve Perakendeciler Federasyonu (TAMPF) Başkanı Alp Önder Özpamukçu Tüketicilerin gelecek harcamalarını öne çekerek tüketimi hızlandırmasının, henüz müşteri sayılarına yansıdığını söyleyemeyiz. 2019 yılındaki, pandemi öncesi döneme henüz yaklaşamadık. Ancak özellikle turizm alışverişleri ülkemizde çok önemli bir yer tutuyor. Dubai ve Milano gibi şehirlerle rekabet edebilmeyi hedefliyoruz. Ancak bunun için buradaki marka çeşitliliğinin ve üst segment markaların turizme hitap edecek şekilde çoğalması gerekiyor” dedi. 

 

Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) Başkanı Melih Şahinöz 2021 yılının 2.yarısında sektörün pandemiden sağlam bir rövanş aldığını belirterek Pandemi döneminde üretici ve tedarikçi arasında sancılar yaşansa da, tüketicilere hiçbir şey yansıtmamayı başardık. Hammadde bulamadığımız dönemler oldu, ama şişe kapağı olmadığını kimseye hissettirmedik. Önümüzdeki dönemde globalde yaşanan hammadde sıkıntısı doğal olarak Türkiye'yi de etkileyecek. Bu noktada coğrafi avantajımızı iyi kullanarak kendimize büyük ölçüde yetebiliriz düşüncesindeyim” dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Buğdayın kilosu 10 liradan alınacak

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden üreticiye tam destek
 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer sözleşmeli üretim yapan çiftçilerden karakılçık buğdayının kilosunun 10 liradan alınacağı müjdesini verdi. Ekonomik krizin üreticinin belini büktüğünü belirten Başkan Soyer, “Toprak Mahsulleri Ofisi halen buğday fiyatı açıklamadı. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak sözleşmeli üretilen karakılçık buğdayının kilosunu 10 liradan alacağımızı müjdelemek isterim. Üreticimizin üretebilmesi için gereken tüm desteği vereceğiz” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Başka Bir Tarım Mümkün” vizyonu doğrultusunda alım garantili modelle küçük üretici desteklenmeye devam ediliyor. Piyasa fiyatının iki katı üzerinde bedelle alım yapmayı sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi,  geçen yıl karakılçık buğdayı tohumu dağıttığı üreticiden buğdayın kilosunu 10 liradan alacağını duyurdu. Başkan Tunç Soyer, “Geçen yıl Toprak Mahsulleri Ofisi buğdayı 3.5 liraya alacağını açıklamışken, biz karakılçık tohumu dağıttığımız üreticiden 7 liradan alım yapacağımızı duyurmuştuk. Toprak Mahsulleri Ofisi halen buğday fiyatı açıklamadı ama biz enflasyon baskısını düşünerek sözleşmeli üretilen karakılçık buğdayının kilo fiyatını 7 liradan 10 liraya çıkarttığımızı çiftçimize müjdelemek istiyoruz. Üreticimizin üretebilmesi için gereken tüm desteği vereceğiz” dedi.

İzmirli markası ile satılacak
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in Seferihisar Belediye Başkanlığı döneminde başlattığı atalık tohum karakılçık buğdayını yaygınlaştırma projesi, İzmir ölçeğine taşınarak kentin tüm ovalarını karakılçık buğdayıyla buluşturmayı hedefliyor. İthal tohum yerine yerel tohum kullanılmasını teşvik etmek ve buğday üreticilerine destek sağlamak için başlatılan proje kapsamında bu yıl İzmir, Manisa Salihli ve Burdur’da 4 bin dekar alanda hasat yapılacak. Tam verimde yaklaşık 800 ton karakılçık buğdayı alınması ve üreticiye 8 milyon lira destek olunması hedefleniyor. Buğdayların önemli bir kısmı önümüzdeki sene için tohum olarak ayrılacak, kalan kısmı ile Büyükşehir iştiraki İzTarım un, ekmek ve makarna yaparak İzmirli markası ile tüketicilere ulaştıracak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Akkuyu NGS’nin 1’inci Ünitesinde Ana Sirkülasyon Boru Hattının Kaynak İşlemi Tamamlandı

Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin (NGS) birinci ünitesinin inşasında önemli bir aşama daha geride kaldı. 19 Mart 2022 tarihinde başlayan ana sirkülasyon boru hattının (ASBH) kaynak işlemleri, 25 Mayıs’ta tamamlandı. Uzmanlar, 68 günde boru hattının 28 bağlantı yerini birbirine bağladı.  

 

ASBH’nin kaynak işleminin tamamlanmasının ardından, kaynak ve kontrol işlemlerinde doğrudan yer alan işçiler ve uzmanları tebrik etmek için Akkkuyu NGS inşa sahasında bir tören düzenlendi. 

 

AKKUYU NÜKLEER A.Ş Genel Müdürü Anastasia Zoteeva, bu çalışmada yer alan 29 kişiye, Akkuyu NGS birinci ünitesinin ASBH kaynak çalışmalarında gösterdikleri başarıdan dolayı teşekkür belgelerini ve günün anısına hazırlanan hediyeleri takdim etti. Teşekkür belgesi alan çalışanlar arasında taşeron şirketlerin yöneticileri, kaynakçılar, tahribatsız muayene mühendisleri, montaj uzmanları ile teknolojik işlemleri yüksek profesyonellikle yerine getiren ve proje takvimine uygun zamanda kaynak işlemlerini tamamlayan diğer uzmanlar yer aldı.

 

Kaynak çalışmaları, Akkuyu NGS’nin ana yüklenicisi TITAN 2 IC İÇTAŞ İNŞAAT A.Ş ortak girişimi tarafından yürütüldü. Çalışmaların kalitesi ve performans gerekliliklerine uygunluk ise AKKUYU NÜKLEER A.Ş, Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) ve bağımsız bir inşaat denetim şirketi olan Assystem’in uzmanları tarafından kontrol edildi. 

 

Her bir kaynak dikişi yerinin kaynaklanması tamamlandıktan sonra, tahribatsız muayene mühendisleri, ultrasonik, sızdırmazlık ve diğer kontrol yöntemlerini kullanarak bağlantı yerlerinin kalitesi değerlendirdi. Bağlantı yerlerinin ısıl işleme tabi tutulması, kaynak işlemlerine paralel olarak yürütüldü. Bir sonraki aşamada uzmanlar, boru hattı kaplamaları için ek bir koruma görevi görecek olan dikiş yerlerinin iç yüzeyini özel paslanmaz çelik kaplamalarla kaplayacak. 

 

AKKUYU NÜKLEER A.Ş Genel Müdürü Zoteeva, ödül töreninde kaynakçılara hitaben yaptığı konuşmada, “En iyilerin en iyisi Akkuyu NGS projesinde çalışıyor! Kalifiye ve deneyimli uzmanlar, ASBH’nin kurulumunun tüm aşamalarında iyi koordine edilmiş ve verimli bir çalışma sergiledi. Boru hattı montajı, kaynak işlemi, dikiş yerlerinin yüksek ısıya tabi tutulması ve bağlantı yerlerinin kalite kontrolü dahil olmak üzere tüm çalışmalar yüksek düzeyde profesyonellik ile yapılmıştır. Ana hedefimiz olan Akkuyu NGS'nin ilk güç ünitesinin devreye alınması yolunda önemli bir adım attığımızı söyleyebiliriz. Kaynak çalışmalarında emeği geçen herkese üstlendikleri sorumluluk ve gösterdikleri titizlik, en üst düzeyde profesyonellik ve tüm teknolojik işlemlerde iyi planlanmış organizasyon için teşekkür ederim. Akkuyu NGS projesindeki tüm ekibimiz sizinle gurur duyuyor!” dedi. 

 

ASBH kaynak çalışmalarında, Rus uzmanların Bangladeş’teki Rooppur NGS, Rusya’daki Novovoronej NGS-2, Leningrad NGS-2 ve Belarus’taki Belarus NGS güç ünitelerinin yapımında edindiği zengin deneyimlerden faydalanıldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Lezita Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasında ilk 100’de

Lezita, İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO),  sanayi sektörünün devler ligini belirlediği “Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu Araştırması”nın 2021 sonuçlarında yine en büyük 100 şirketten biri olarak gösterildi. Şirketlerin üretimden satışlara göre değerlendirildiği araştırmada Lezita, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da 93. en büyük şirket oldu. 

 

Türkiye’nin en sevilen piliç eti markalarından Lezita, İstanbul Sanayi Odası (İSO) tarafından gerçekleştirilen Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırmasında yine ilk 100 şirket arasında yer aldı. Geçen yıl gerçekleştirilen çalışmada 93. sırada yer alan Lezita’nın yeri, bu yıl da değişmedi. 1969 yılından bu yana Türkiye ekonomisine katkıda bulunan Türkiye’nin ilk özel sektör yem şirketi Abalıoğlu Grubu bünyesinde 2006 yılında kurulan Lezita, 16 yıldır istikrarlı bir şekilde büyümeye devam ediyor. 2021 yılını bir önceki yıla göre yüzde 70 artışla 4.4 milyon TL ciro ile tamamlayan Lezita, 3500 kişiye istihdam sağlıyor.  

 

Lezita Genel Müdürü Mesut Ergül, İSO 500’de Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşları arasında ilk 100’de yer almaktan gurur duyduklarını söyledi. Ergül, “Lezita olarak genç yaşımızda Türkiye’de beyaz et sektöründe en büyük oyunculardan biri haline geldik. Bu sonuç, halkımızın iyi beslenmesine katkıda bulunmak üzere gıda güvenliği ve sağlıklı ürün üretimi için ilk günden bu yana gösterdiğimiz çabalar konusunda ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu gösteriyor” diye konuştu. 

 

Kahramanmaraş Üretim Tesisi ile 3000 kişiye iş olanağı sunacak

Lezita’nın global bir gıda markası olma yolunda emin adımlarla ilerlediğini vurgulayan Mesut Ergül, “Lezita, ileri işlenmiş pratik ürünlerde lider. 50’den fazla ülkeye ihracat yapıyoruz. 2021 yılında ihracatta 75 milyon dolarlık ciroya ulaştık. Pratik piliç ürünleri kategorisinde Türkiye’nin en çok ihracat yapan markasıyız. 2022’de ihracatta hedefimiz 125 milyon dolar. Tüm faaliyetlerimizde sürdürülebilirliğe odaklanıyoruz. Üretime ve yatırıma her koşulda ve kesintisiz devam ediyoruz. Geçtiğimiz yıl yatırım kararı aldığımız Kahramanmaraş Üretim Tesisimizin temelini yılın üçüncü çeyreğinde atacağız. Bu yatırım hem Türkiye beyaz et sektörüne ivme kazandıracak hem de ülke ekonomisine katkı sağlayacak. Tesis ile 3000 yeni istihdam yaratacağız. 2022 yılında tüm yatırımlarımızın değeri 50 milyon euro’yu bulacak” ifadelerini kullandı.  

 

Lezita, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) tarafından gerçekleştirilen Ege'nin İlk 100 Büyük Sanayi Kuruluşu çalışmasında da bölgenin en büyük 10 firması arasında yer aldı. Lezita, şirketlerin üretim ve satış performanslarına göre değerlendirildiği çalışmada 7. oldu. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

GROHE ve Kezban Arca Batıbeki’den sanata ve kız çocuklarının eğitimine destek

Sanatçı Kezban Arca Batıbeki’nin Cue Art Space organizasyonuyla  GROHE sponsorluğunda gerçekleşen PULP FICTION 3 sergisinde yer alan NFT çalışmasının satışından elde edilen gelir TOÇEV’e bağışlanarak kız çocuklarının eğitimine destek sağlandı.

 

 

Dünyanın önde gelen eksiksiz banyo, duş ve mutfak çözümleri   markası GROHE, markanın değerini vurgulamak ve toplumun her alanında fırsat eşitliğini sahiplenmek kapsamında, sanatçı Kezban Arca Batıbeki’nin Cue Art Space tarafından Yapı Kredi Bomontiada’da düzenlenen PULP FICTION 3 adlı sergisinin sponsorluğunu üstlenerek banyo ve mutfak ürünlerini tanıtan bir değiştirilemeyen token (NFT) yarattı.

 

Kezban Arca Batıbeki’nin GROHE Zedra Mutfak Bataryası temalı NFT çalışmasını Gönye Proje Tasarım kurucu ortakları Gönül Ardal, Yelin Evcen ve MB+Partners Interior Architecture kurucu ortakları Merve Benice, Çiğdem Esra Kanberoğlu satın aldı. Bu satışından elde edilen gelir, sanatçı ve GROHE’nin sosyal sorumluluk çalışması iş birliği doğrultusunda, 15 kız çocuğunun 1 yıllık eğitimini karşılamak üzere TOÇEV’e bağışlandı.

 

GROHE Zedra Mutfak Bataryası

 

GROHE Zedra. Zedra, zarif çıkış ucu ve gövdesiyle dokunma hissi uyandıran, sezgisel kullanımın yanı sıra kurşundan ve nikelden arındırılmış suyu kullanımınıza sunar. Spiralli çıkış ucu sebze ve meyveleri ya da eviyenin kendisini yıkamak için kolay kullanım sağlar. Kullanım alanınıza uygun üç sprey akışından birini seçebilirken aynı anda su tüketimi de performanstan ödün vermeden 70'e kadar azaltılır.

 

İşiniz bittiğinde Magnetic Docking sistemi sayesinde kolayca yerine geri çekilir. Seri, SmartControl özelliğine sahip versiyondan filtreli ve tek su girişli bataryalara kadar her ihtiyaca uygun modellere sahiptir. İki farklı kaplamayla sunulan bu şık ve sofistike batarya ile kontrol sizde.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Altınok Stajyer Öğrencilerle Buluştu

Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, belediye bünyesinde staj yapan Meslek ve Anadolu Meslek Lisesi öğrencilerine yönelik düzenlenen motivasyon toplantısına katıldı. Toplantıda öğrencilere hitaben konuşan Altınok, “Staj yapma zorunluluğu bulunan öğrencilerimizin mağdur olmaması için Keçiören Belediyesinin kapılarını sonuna kadar açtık. İkbalimiz ve istikbalimiz sizlersiniz. Ülkemizi sizler yöneteceksiniz. Özgüvenli olun ve kendinizi iyi yetiştirin. İnanırsanız başarırsınız.” dedi.

 

Altınok, başarılı olmaları için öğrencilere bir dizi tavsiyelerde de bulunarak şunları dile getirdi:

 

“Türkiye kaynak bakımından zengin bir ülkedir. Dünyanın en güzel iklimine, dünyanın en güzel coğrafyasına sahibiz. Dört mevsimi tam anlamıyla yaşayan ülkelerin başında geliyoruz.

 

“Dünyada ne varsa yüzde sekseni bizim ülkemizde mevcuttur. Bu değerlerimize Kendinize karşı ailemize karşı devletimize ve milletimize karşı sorumluluklarınız var. Atatürk ne diyor, ‘Vatan sevgisi vatan hizmetle ölçülür. Sevgili Peygamber Efendimiz (S.A.V), ‘İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olandır buyuruyor.’ Bu anlamda sizler, hayırlı bireyler olarak ülkemizi Atatürk`ün gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkaracaksınız. Bir nesil gidiyor diğer bir nesil geliyor. Gün olacak ülkeyi sizler yöneteceksiniz. Siyasetten, bürokrasiye ve özel sektöre kadar her alanda sizler söz sahibi olacaksınız. Bu zamanlarınızı iyi değerlendirin. Geleceğinizi şekillendireceğiniz zamanlardasınız. Sosyal medyaya fazla kapılmamak lazım. Faydalı olduğu kadar kullanmalısınız. En önemlisi de kötü alışkanlıklardan uzak durun. Bir defası yoktur. Bir defası son defasıdır. Bu anlamda arkadaşlarınızı da iyi seçin.”

 

Altınok konuşmasının ardından öğrencilere çeşitli hediye takdiminde bulunarak onlarla hatıra fotoğrafı çektirdi. ​

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı