Aylık arşivler: Ağustos 2022

Türkiye’de casus yazılımlardan etkilenen kullanıcı sayısı 2022’nin ikinci çeyreğinde yüzde 5 arttı

Kaspersky Security Network'ün Türkiye'deki kurumsal kullanıcılara yönelik verilerine göre, 2022'nin ikinci çeyreğinde, Truva Atı Casuslarından (kurbanın kimlik bilgilerini toplayabilen casus yazılımlar) etkilenen kullanıcı sayısı bir önceki çeyreğe göre artış gösterdi.

 

Casus yazılım, bir kullanıcının eylemlerini (klavye ile girilen verileri izlemek, ekran görüntüleri almak, çalışan uygulamaların bir listesini almak vb.) gözetlemek için kullanılan bir tür kötü amaçlı yazılımdır. Toplanan bilgiler casus yazılımı kontrol eden kötü niyetli kullanıcıya e-posta, web iletisi ve diğer yöntemlerle gönderilir. Casus yazılımlar, masaüstü veya dizüstü bilgisayarlar, sunucular ve mobil cihazlar gibi herhangi bir cihaza yüklenebilir ve fark edilmeden çalışması için normal uygulamalara benzer şekilde maskelenebilir. Casus yazılımlar, banka kartı, kimlik bilgileri, parolalar ve diğer değerli verileri toplamak amacıyla için kullanılır.

 

2021'de Kaspersky uzmanları, birçok endüstriyel ve devlet kuruluşunu hedefleyen PseudoManuscrypt casus yazılım modülünü tespit etti. Bu yazılım VPN bağlantı verilerini topladı, tuş basışlarını kaydetti, ekran görüntüleri ve videoları aldı, mikrofonla ses kaydetti; pano verilerini ve işletim sistemi olay günlüğü verilerini çaldı. Endüstriyel casusluk, kampanyanın olası amaçlarından birini oluşturuyordu. Kaspersky uzmanları tarafından izlenen diğer casus yazılım tehditleri arasında Pegasus, Chrysaor, FinSpy, CoolWebSearch, Gator gibi bilinen örnekler yer alıyor.

 

Kaspersky verilerine göre Türkiye'de Truva Atı Casuslarından etkilenen kullanıcı sayısı 2022'nin ikinci çeyreğinde ilk çeyreğe göre 5 arttı.

 

Kaspersky META Bölgesi Teknik Uzmanlık Başkanı Emad Haffa, şunları söyledi: “Casus yazılımlar, kurumsal casusluğa veya fikri mülkiyet hırsızlığına olanak tanıyan en popüler kötü amaçlı yazılım türlerinden biri olmaya devam ediyor. Kurumsal ağlara bilgi toplama amacıyla sızarak, genellikle hedefli bir şekilde kullanılıyor. Casus yazılımların çalışanlardan birinin cihazına bulaşarak bazı kurumsal verilerin sızmasına yol açması yaygın bir durumdur. Ayrıca güvenliği ihlal edilmiş çalışanın kimlik bilgilerinin daha fazla bilgi içeren şirket ağlarına giriş noktası olarak kullanılması çok daha olasıdır. Casus yazılımların temel özelliklerinden biri de kaçınma becerisidir. Bu nedenle tehdidi azaltmak için gelişmiş siber güvenlik çözümleriyle birlikte yetkin bir Güvenlik Operasyon Merkezi gereklidir. Kaspersky Endpoint Security for Business ve Kaspersky Anti Targeted Attack, kuruluşların kurumsal sistemlerdeki casus yazılımları engellemesine yardımcı olur.”

 

Kuruluşunuzu casus yazılımlardan korumak için Kaspersky uzmanları şunları öneriyor:

  • SOC ekibinize en son tehdit istihbaratına (TI) erişimini sağlayın. Kaspersky Tehdit İstihbarat Portalı, şirketin TI'si için son 20 yılda Kaspersky tarafından toplanan siber saldırı verilerini ve öngörülerini sağlayan ortak erişim noktasıdır. Kaspersky, işletmelerin bu çalkantılı zamanlarda etkili savunma yapmasına yardımcı olmak için devam eden siber saldırılar ve tehditler hakkında bağımsız, sürekli güncellenen ve küresel kaynaklı bilgilere ücretsiz erişim olanağı sunuyor. Buradan erişim talep edebilirsiniz.
  • GReAT uzmanları tarafından geliştirilen Kaspersky çevrimiçi eğitimiyle siber güvenlik ekibinizin en son hedeflenen tehditlerle başa çıkmalarını sağlamak üzere becerilerini artırın.
  • Kaspersky EDR Expert gibi kurumsal düzeyde bir EDR çözümü kullanın. Bu çözümün uyarıları olaylarla otomatik olarak birleştirmesi sayesinde, uyarı kalabalığı arasındaki tehditleri tespit etmek, olayı en etkili şekilde analiz etmek ve müdahale için faydalanabilirsiniz.
  • Temel uç nokta korumasını benimsemenin yanı sıra, Kaspersky Anti Targeted Attack Platform gibi ağ düzeyindeki gelişmiş tehditleri erken bir aşamada tespit eden kurumsal düzeyde bir güvenlik çözümü kullanın.
  • Pek çok hedefli saldırı kimlik avı gibi sosyal mühendislik teknikleriyle başladığından, Kaspersky Automated Security Awareness Platform gibi araçları kullanarak, güvenlik bilinci eğitimiyle ekibinize pratik beceriler kazandırın.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çocuklarda Düşük Efor Kapasitesine Dikkat

Giderek yaygınlaşan önemli bir sorun:

Sokaklardaki aktivitelerin giderek azalması, televizyon ve bilgisayar başında geçirilen uzun saatler, ellerden adeta hiç düşmeyen akıllı telefonlar… Tüm bu etkenler son yıllarda çocuklarda düşük efor kapasitesinin giderek yaygınlaşmasına neden oldu. Aktivitelerde çabuk yorulan, nefes nefese kalan, hatta birkaç basamak merdiven çıkmakta dahi zorlanan çocukların oranı azımsanmayacak kadar çoğaldı. Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tuğçin Bora Polat, çocuklarda düşük efor kapasitesinin mutlaka önemsenmesi gerektiğine işaret ederek, “Efor kapasitesi düşüklüğünde öncelikle kalp hastalıkları ekarte edilmeli. Çocuğun kalbinde sorun yoksa mutlaka ‘hareketsizlik’ sorgulanmalı ve buna yönelik önlemler alınmalı. Zira çocuklarda hareketsizlik nedeniyle gelişen obezite; diyabet, karaciğer yağlanması, hipertansiyon ile diğer kalp hastalıkları gibi önemli sağlık problemlerini tetikleyebiliyor.” diyor. 

 

Bu belirtiler varsa, dikkat! 

Çocukluk çağında efor kapasitesi yaş grubuna göre değişiklik gösteriyor. Düşük efor kapasitesi de yenidoğanda ve süt çocuklarında en sık beslenme sürecinde belirti veriyor. Beslenirken yorulma, terleme ve nefes nefese kalma, tipik belirtilerini oluşturuyor. Oyun çağındaki çocuklarda (3 yaş sonrası) aktivitelerde zorlanma ve buna bağlı olarak oyuna katılmama, efor kapasitesi düşüklüğüne işaret edebiliyor. Okul çağı döneminde spor aktivitelerinde düşük performans sergileyen çocukların da efor kapasiteleri açısından sorgulanmaları büyük önem taşıyor. 

 

Hareketsiz çocuklar kalp hastası adayı

Çocuklarda efor kapasitesi düşüklüğü kalp hastalıkları açısından mutlaka değerlendirilmesi gereken önemli bir sorun. Zira düşük efor; kalp kapak hastalıkları ve kalpte deliğe işaret edebiliyor. Dolayısıyla efor düşüklüğünde ebeveynlerin aklına ilk olarak ‘kalp hastalıkları’ geliyor. Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tuğçin Bora Polat, çocukluk çağındaki efor düşüklüğünün aslında çoğunlukla hareketsiz bir yaşamdan kaynaklandığını belirterek, “Düzenli bir spor yapmak ve hareketli bir yaşam her yaş grubunda çok önemlidir. Bunun nedeni ise metabolizmanın hızını belirleyen en önemli faktörün hareket olması. Hareketsiz yaşam düşük eforu ve düşük efor da kısır döngü içerisinde hareketsizliği tetikliyor. Metabolizma hızının düşmesi sonucu da erken ergenlik ve böylece boy kısalığı gibi önemli sorunlar gelişebiliyor. Ayrıca aşırı kilo alımı ve buna bağlı olarak zamanla diyabet, tansiyon ile kalp hastalıkları gibi ciddi sağlık problemleri tetiklenebiliyor.” diyor. 

 

Düzenli spor çok önemli!

Düşük efor sorunu yaşayan çocukların düzenli spor yapmaları ve sağlıklı beslenmeleri, başta kalp olmak üzere pek çok önemli hastalığın önlenmesinde anahtar rol üstleniyor. Çocuk Kardiyolojisi Uzmanı Prof. Dr. Tuğçin Bora Polat, hareketli bir yaşam için düzenli yapılacak olan sporun yanı sıra çocukların bilgisayar ve akıllı telefon kullanımları ile masa başı aktivitelerinin de kısıtlanması gerektiğini hatırlatarak, "Günümüz koşullarında oyun çağındaki çocuklarda oyun parkları ve kreş aktiviteleri faydalı olabiliyor. Daha büyük çocuklarda da spor okulları ve bireysel aktiviteler büyük yarar sağlıyor.” diyor.  

 

Efor testleri yol gösteriyor

Prof. Dr. Tuğçin Bora Polat, özellikle spor aktivitelerinin seçiminde efor testlerinin yol gösterici olduklarına işaret ederek, şöyle devam ediyor: ”Spor aktiviteleri için değerlendirilen bazı çocukların hareketsiz yaşam sürmeleri nedeniyle merdiven çıkarken bile zorlanabildiklerini görüyoruz. Düşük efor kapasitesine sahip çocukların futbol ve basketbol gibi yarışmalı sporlarda zorlanıp bu aktiviteleri yarıda bırakmaları çok mümkün. Dolayısıyla spor aktivitelerinin devam etmesi için efor sorunu yaşayan çocuklara koşu, yüzme ve bisiklet gibi daha hafif ve bireysel sporları öneriyoruz. Efor testi de çocukları uygun spor dallarına yönlendirmemiz konusunda bize yardımcı oluyor.”  

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ege Diş Hekimliği ‘A Plus’ statüsünü güçlendirdi

EÜ Diş Hekimliği Fakültesi ‘Sağlıkta Kalite Standartları Değerlendirme’ puanını yükseltti

 

Ege Üniversitesi (EÜ) Diş Hekimliği Fakültesi, Sağlık Bakanlığı, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sağlıkta Kalite, Akreditasyon ve Çalışan Hakları Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan “Sağlıkta Kalite Değerlendirmesi” sonucunda puanını 91.98’e yükselterek A Plus Diş Hekimliği Fakültesi Hastanesi konumunu güçlendirdi.

 

Türkiye’nin alanında en köklü fakültelerinden olan Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinin;  eğitim öğretim ile ağız ve diş sağlığı tedavi hizmet standartlarını ve kalitesini geliştirerek perçinlendiği vurgulayan Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Bu süreçteki özverili çalışmalarından ötürü fakültemiz akademik ve idari personeli başta olmak üzere tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

 

Sağlık Bakanlığı, Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sağlıkta Kalite, Akreditasyon ve Çalışan Hakları Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan “Sağlıkta Kalite Değerlendirmesi” sonucunda EÜ Diş Hekimliği Fakültesi bir önceki değerlendirmede 90,16 olan puanını 91.98’e yükselterek A Plus Hastane konumunu perçinledi.

 

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Türkiye’de beş yıllık ilk tam kurumsal akredite olan Araştırma Üniversitemizin Diş Hekimliği Fakültesi, gerek eğitim kalitesi gerekse sunduğu sağlık hizmetleriyle başarısını her geçen gün artırmayı sürdürüyor. Sağlık Bakanlığı’mızın ilgili birimleri tarafından yapılan değerlendirmelerde fakültemizin verdiği sağlık hizmetlerinin kalitesini artırdığı ve bu durumun sürdürülebilir olduğu bir kez daha tescil edildi. Bu başarıda emeği geçenleri tebrik ediyorum” diye konuştu.

 

Yetkin akademik kadrosu ve donanımlı laboratuvarları ile ağız ve diş sağlığında öncü olan fakültenin son dönemde fiziki altyapısını, teknolojik imkânlarını güçlendirdiklerini vurgulayan Rektör Budak, “Ağız ve diş sağlığı konusunda öncü akademik birimlerden birisiyiz. Ülkemizin pek çok ilinden resmi ve özel statüdeki hastaların güç olan tedavilerinin başvurulduğu bir merkez konumundayız. Uluslararası standartların üzerinde tanı ve tedavi hizmeti sunuyoruz. Mevcut yapımıza ilave olarak geçen yıl açılışını yaptığımız Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, gerek öğrencilerimize sağladığı uygulamalı eğitim olanağı açısından gerek sağlık hizmetlerinin kapasitesinin artırılması noktasında fakültemize ciddi katkılar sundu. Modern diş hekimliğinin gerektirdiği tüm klinik uygulamaları başarıyla gerçekleştiren fakültemiz 200 bine yakın hastaya hizmet verdi. Ayrıca, Diş Hekimliği Fakültemize bağlı olarak Karşıyaka’da yer alan Suat Cemile Balcıoğlu yerleşkemizde de bölge halkına sağlık hizmeti sunmaya başladık” dedi.

 

“Diş hekimliği alanında Türkiye birincisi”

Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesinin başarılarından bahseden Rektör Budak, “Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sağlık Turizmi Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan sağlık turizmi için yetkilendirilen sağlık tesisleri listesine girmeye hak kazanan Diş Hekimliği Fakültemiz,  en saygın üniversite derecelendirme organizasyonlarının yaptığı değerlendirmelerde dünyada 150-200 bandında, Türkiye’deki üniversiteler arasında ise birinci sırada yer alıyor. 2022 YKS Sonuçlarına göre Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Türkiye’deki devlet üniversiteleri arasındaki diş hekimliği fakülteleri içinde en yüksek puan ile öğrenci alan 2. fakülte oldu” diye konuştu.

 

“Sürekli olarak iyileştirme çalışmalarına devam ediyoruz”

Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Nazan Ersin ise “Bölgemizin ilk diş hekimliği fakültesi olarak yarım asırdan fazla süredir hem eğitim hem de sağlık hizmeti sunumuna devam ediyoruz. Çağın gereklerine uygun olarak yenilenen tedavi üniteleri, yeniden dizayn edilen kliniklerimizde hastalara en iyi hizmeti sunuyoruz. Hizmet kalitemizin standartlarını daha ileri noktalara taşımak için sürekli olarak iyileştirme çalışmalarına devam ediyoruz. Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü, Sağlıkta Kalite, Akreditasyon ve Çalışan Hakları Dairesi Başkanlığı tarafından yapılan Sağlıkta Kalite Standartları Değerlendirmesi sonucu 91.98 puan alarak, A Plus Hastane konumumuzu koruduk. Tanı ve tedavi hizmetleri ile ağız ve diş bakımına yönelik sosyal sorumluk projeleri hazırlayarak erken yaşta farkındalık oluşturan çalışmalarımıza devam ediyoruz. Kalite anlayışını içselleştiren mensuplarımızla durmadan çalışmaya devam edeceğiz. Bizlerden desteğini esirgemeyen Rektörümüz Sayın Prof. Dr. Necdet Budak hocamıza fakültem ve şahsım adına şükranlarımı arz ediyorum. Bu başarı üniversitemize ve diş hekimliği fakültemiz ailesine aittir. Akademisyeninden idari çalışanına kadar tüm personelimizi tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum” diye konuştu. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sigarayı Bırakamamanızın Nedeni Çocukluğunuzda Saklı Olabilir

Ülkemizdeki erkeklerin 50’si, kadınların ise 18’i düzenli olarak sigara kullanıyor. Sigaraya bağlı hastalıklar nedeniyle her yıl dünya genelinde 5 milyon kişi hayatını kaybediyor. Zararları tüm dünya tarafından bilinen sigarayı bırakma konusunda farklı çalışmalar yapılıyor. Bırakmak için kişiye göre sigaranın bir bağımlılık mı yoksa bir alışkanlık mı olduğunun belirlenmesi gerekiyor. Memorial Kayseri Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Canan Şengül, sigarayı bırakma süreci konusunda bilinmesi gerekenleri anlattı.

 

 Sigarayı neden içtiğinizi biliyor musunuz?

Yıllarca içtiğiniz ve bırakma deneyimlerinde bulunduğunuz sigara içiciliğinizi hiç sorguladınız mı? Neden bırakmak istemediğinizi ve bıraktığınızda bu eylemin neden kalıcı olmadığını düşündünüz mü? Sigara içmenin size keyif verdiğini, sosyal ortam yarattığını, stresinizi aldığını düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Sigara içmek bir madde bağımlılığıdır. İlk içtiğiniz sigara ile bağımlılık mekanizmasını uyararak madde bağımlısı konumuna düşebilirsiniz. Bıraktıktan sonra içilecek tek bir sigara ile bile tekrar madde bağımlılığı mekanizması uyarılır ve tekrar sigara içilmeye başlanabilir.

 

Sigara içiyorsanız ilerde çocuğunuzun da içme ihtimali yüksek

Sigara içilen bir aile ortamında büyüyen çocuklar bilinçaltında sigara içme eylemini normalleştirir. Sürekli her ortamda, her duygu durumunda sigara içiliyor olması çocuklarınızın bir bilgisayar hard diski gibi bu davranışları hafızaya almasına neden olur. Erişkin dönemine geldiklerinde bilinç düzeyi sigaranın zararlarını biliyor olsa da, bilinçaltı sigara içme eylemini her derde deva, keyif veren rahatlatıcı bir davranış gibi gösterir. Ebeveyn olarak rol model olduğunuz çocuklarınız sizden gördüğü davranışlardan dolayı erişkin olduklarında bilinçaltı ve bilinçli davranışlar konusunda stres yaşamaya başlar. Her bırakma deneyimi başarısızlıkla sonuçlanır. Bir yandan bilinçaltınızdan sigara içme eyleminin normalleştirilmesi bir yandan da madde bağımlılığı mekanizmasının her içilen sigara ile daha da kuvvetlenmesi sigara bırakma eyleminizin sizde stres oluşturmasına sebep olur. Bu kişilere iyi bir bilinçaltı temizliği yapılması gerekir.

 

Ailede sigara içen yoksa bilinçaltı temizdir 

Aile içerisinde ve yakın çevresinde sigara içen kişilerin olmadığı bir ortamda büyüyen çocukların ise bilinçaltı temizdir. Bu çocukların bilinçaltı sigara içmeyi normalleştirmemiştir. Öte yandan, arkadaş çevresinde bir tane denemek için içilen sigara bile madde bağımlılığı mekanizmasını tetikler, daha sonra ikincisini içme isteği ortaya çıkar. Madde bağımlılığı mekanizması ile ilk içilen sigaranın tuzağına düşülmüştür. Zaman içerisinde sigaraya bağımlı olunur. Bu gruptaki sigara içiciler, sigaranın nasıl bağımlılık yaptığını ve zararlarını öğrendiklerinde kolayca sigaradan vazgeçebilir. 

 

Sigarayı kalıcı olarak bırakmak için uzman yardımı alın

Sigara bırakma sürecini kişi her zaman kendi başına yönetemeyebilir. Sigaranın kalıcı olarak bırakılabilmesi için uzman kontrolünde, multidisipliner yaklaşımlarla, kişiye özel tedavi metotlarına başvurulmalıdır. Bireyin geçmiş deneyimlerine, yaşam tarzına özel olarak belirlenecek yöntemlerle kişi sağlıklı bir şekilde sigarayı bırakabilir.

 

Bıraktıktan sonra da etkisi devam ediyorsa…

Sigarayı bıraktıktan sonra bazı şikayetleriniz olabilir. Mesela bol miktarda balgam çıkışı görülebilir, ağız içinde yaralar oluşmaya başlayabilir. Sigara içerisinde birçok oksidan yani tahrip edici madde vardır. Bu maddelerin etkilerini ortadan kaldırmak için nötrleştirici başka maddeler katarlar. Çok hassas olan ağız mukozasında siz sigarayı bıraktıktan sonra bile sigaranın zararlı etkileri devam etmektedir. Aslında bu durumu sigara bırakma sürecinde bir iyiye gidiş olarak algılamak gerekir. Vücut sigarasız kalmaya bir tepki vermektedir. Ağız bakımı ve ilaçlarla bu süreci kısaltmak mümkün olmaktadır. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Emre Kaya Göze mi Geldi Coşku Dolu Konser Sonrası Düşerek, Hastaneye Kaldırıldı

“Usta Şarkılar” projesinde yer alan birbirinden değerli eserleri kendine has yorumuyla seslendiren ve son ayların en çok konuşulan isimleri arasında yer alan Söz Yazarı, Besteci, Müzisyen ve Yorumcu Emre Kaya, konser sonrası sahneden inerken düştü. Hastaneye kaldırılan ünlü popçunun, sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. 

 

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nce düzenlenen etkinlikte, deniz kenarına kurulan sahnenin etrafını konserden saatler öncesi dolduran Emre Kaya hayranları,  onu alkış tufanı ve tezahüratlarla karşıladılar.

 

Türk Tarihine altın harflerle yazılan 30 Ağustos Zaferi ve her yıl geleneksel olarak düzenlenen Balık Festivali coşkusunu doya doya yaşatan yakışıklı sanatçı, sahnede adeta fırtına gibi esti.  İzleyicileriyle sohbetleri, bitmek bilmeyen enerjisi ve  sahne performansıyla büyük hayranlık uyandıran ünlü popçu,  Karamürsellilere unutulmaz bir gece yaşattı.

 

Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım’ın da izleyerek usta yorumcuya  kadırga maketi hediye ettiği etkinlik, gecenin geç saatlerine kadar tüm hızıyla devam etti. 

 

Seslendirdiği her esere eşlik eden yoğun kalabalık ve gösterilen sevgi seli karşısında coştukça coşan ünlü popçu Emre Kaya, konser bitiminde sahneden koşar adımlarla inerken, aşırı yorgunluğa bağlı oluşan tansiyon sorunu nedeniyle düştü. 

 

Korumalar ve görevliler tarafından kaldırılıp, omuzda aracına taşınan ünlü sanatçı İstanbul Acıbadem Hastanesinde tedavi altına alındı.

 

S ol bacağı ve sağ omzuna müdahale edilen ünlü popçunun menajeri Gizem Demir, sanatçının sağlık durumunun iyi olduğunu, düşmenin aşırı yorgunluğa bağlı oluşan tansiyon probleminden kaynaklandığını bildirdi. Gizem Demir, "Bu talihsiz olay nedeniyle bizleri arayan, soran, hastaneye gelen ve geçmiş olsun mesajları gönderen tüm Emre Kaya sevenleri ve hayranlarına teşekkür ediyoruz. Şükürler olsun ki korkulacak bir durum söz konusu değil" dedi.

 

 2022'nin en çok konser veren sanatçıları arasında yer alan, Türkiye'nin bir ucundan diğer ucuna sahneler arasında adeta mekik dokuyan ünlü popçunun yaşadığı talihsiz kaza, “Emre Kaya göze mi geldi?” şeklinde yorumlandı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kıbrıs’ta Ferhat Göçer İle 100. Yıl Caşkusu

FERHAT GÖÇER: YAŞASIN 30 AĞUSTOS

 

Ferhat Göçer, 30 Ağustos Zafer Bayramı'nın 100. yıldönümünü Kıbrıs Girne’de verdiği unutulmaz konserle kutladı.

 

Son on yıldır ‘’30 Ağustos Konserleri’’ serisini bozmayan ve bir klasik haline getiren Göçer, bayram coşkusunu binlerce Kıbrıslı hayranıyla birlikte şarkı söyleyerek yaşadı.

 

Sahnede unutulmaz şarkılarını seslendiren ve konsere gelenlere coşkulu bir akşam yaşatan Göçer,  “Ülkemizin kurtuluşunun, zaferinin 100. yılını kutlamak çok ama çok değerli. Gurur duyuyorum. 100. Kuruluş yıl dönümüzde milletimizi hiçbir radikal ve hastalıklı  zihniyetin esiri etmeden, kutuplaştırmadan kutlayacağımız hep birlikte sevgi, saygı, empati, umut ve mutlulukla daha nice bayramlara. Yaşasın 30 Ağustos.’’ dedi. Konser boyunca ellerinde Türk bayraklarıyla Ferhat Göçer’e eşlik eden Kıbrıslılar, konser sonunda Göçer’le birlikte hep bir ağızdan Türk Marşı'nı söyledi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Saray’dan Retrobüs geçti

Saray Belediyesi Onur ve Zafer – Hasat ve Sanat Günleri kapsamında ünlü müzik grubu Retrobüs, pazartesi akşamı Saray’da sahne aldı. Saray’ı coşturan Retrobüs 70’ler, 80’ler ve 90’ların efsane şarkılarıyla Saray’a unutulmaz bir akşam yaşattı.

 

BAŞKAN ERKİŞ: “HİÇBİR COŞKU 30 AĞUSTOS ZAFERİ’NDEN DAHA BÜYÜK OLAMAZ”
Pazartesi akşam Atatürk Alanında düzenlene konserin açılış konuşmasını Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş yaptı. Saray’da 19 Ağustos’tan itibaren görülmemiş bir coşku yaşandığını söyleyen Başkan Erkiş, “Bu coşkuların en büyüğüne yarın akşam eşlik edeceğiz. Çünkü hiçbir coşku 30 Ağustos Zafer Gününden daha büyük olamaz” dedi.

RETROBÜS BÜYÜK BEĞENİ TOPLADI
Başkan Erkiş’in ardından sahne alan ünlü müzik grubu Retrobüs, nostaljik şarkılardan oluşan repertuarı ile beğeni topladı. Konser boyunca 70’li yıllara damga vurmuş şarkıların yanı sıra “Hasretinle Yandı Gönlüm”, “Sevemedim Karagözlüm” gibi 80’li yılların popüler parçalarını da yer veren ünlü müzik grubu, konserin son bölümünde 90’ların popüler şarkıları sevenlerini coşturdu.

BAŞKAN ERKİŞ RETROBÜS GRUBUNA EŞLİK ETTİ
Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Başkan Yardımcısı Birdal Gökdağ ve Saray Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Arif Naci Öngören, Retrobüs grubu ile birlikte ‘Dağ Başını Duman Almış’ şarkısını büyük bir coşkuyla söyledi. Konser sonunda Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Retrobüs grubuna teşekkür ederek çiçek takdim etti.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Nevşehir’de 30 Ağustos Coşkusu

Nevşehir Belediyesi tarafından 30Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla düzenlenen Ahmet Şafak konserinde vatandaşlar büyük zaferin 100. Yıl dönümünü coşkuyla kutladı.

 

30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısıyla Nevşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü tarafından düzenlenen konserde ünlü sanatçı Ahmet Şafak Nevşehirlilerle buluştu. Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezi önünde gerçekleşen konsere vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.

 

Konserde sevilen şarkılarını Nevşehirliler için seslendiren Ahmet Şafak, büyük zaferin 100. Yıl dönümünde Anadolu’nun kadim şehri Nevşehir’de bulunmaktan büyük mutluluk duyduğunu söyledi.

 

Anadolu’nun yiğidi Ahmet Şafak seslendirdiği şarkılarla bizlere bu özel günde keyifli bir gece yaşattı. Büyük zaferin 100. Yıl dönümünde kendisi ile birlikte olmaktan dolayı çok mutluyuz. 26 Ağustos 1071’de Anadolu’nun kapısı Türklere açıldığında Sultan Alparslan’ın komutanları Anadolu’ya geliyor. Komutanlarından biri Muşkara bu bölgeye geldi ve ismini de bu bölgeye verdi. Daha sonra Nevşehir’in gururu Damat İbrahim Paşa’nın padişah fermanı ile şehir yaptığı bu şehir Kurtuluş Savaşı’nı yaşadı. Sultan Alparslan’ın aldığı toprakları elimizden almak isteyenlere Alparslan’ın torunları Gazi Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde bir ders daha verdi. ‘Bu vatan bizim ve bir yere gitmiyoruz’ dedi. Bizlerde bu kutlu gecede hep beraber ‘Bin yıldır buradayız, çocuklarınıza, nesillerinize müjdeleyin bin yıl daha buradayız’ diyoruz. “ dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

30 Ağustos Avcılar’da Coşkuyla Kutlandı

Büyük zaferin 100. yılı Avcılar’ın dört bir yanında coşkuyla kutlandı. Kentte düzenlenen Zafer Yürüyüşleri’nin ardından, Gençlerin sevgilisi Rap yıldızı Norm Ender ve usta sanatçı Selda Bağcan’ın sahne aldığı konserde vatandaşlar unutulmaz bir gece yaşadı.

 

30 Ağustos Zafer Bayramı Avcılar’ın dört bir yanında kutlandı

30 Ağustos Zafer Bayramı Avcılar Belediyesi’nin kentin dört bir yanında düzenlediği etkinliklerle kutlandı. Kentte zafer kutlamaları Hükümet Konağı ve Atatürk Parkı’nda düzenlenen resmi çelenk törenleri ile başladı. Gün boyu Avcılar’ın mahallerinde süren Bando takımı ile kortej yürüyüşü Merkez Mahallesi Halide Edip Adıvar Parkı’nda Fener Alayı’na dönüştü. Halide Edip Adıvar Parkı’nda buluşan coşkun kitle Avcılar Meydan’da düzenlenen halk konserinde fener alayı düzenledi.

 

Unutulmaz Gece

Gün boyu Avcılar’ın dört bir yanında düzenlenen etkinlikler Avcılar Meydan’da düzenlenen büyük konserle devam etti. Gençlerin sevgilisi Rap yıldızı Norm Ender ve usta sanatçı Selda Bağcan’ın sahne aldığı geceye katılan binlerce vatandaş unutulmaz bir gece yaşadı. Gecenin finalinde ise usta sanatçı Selda Bağcan’ın sanat hayatındaki 50’nci yılı anısına pasta kesildi.

 

Bayramınız, bayramımız kutlu olsun’

Etkinlikte sahne alan sanatçılara plaket ve çiçek takdim eden Avcılar Belediye Başkanı Turan Hançerli; Bayramınız, bayramımız kutlu olsun. Zafer, zaferin, zaferimizin, zafer bayramımızın 100. yılını coşkuyla, heyecanla, büyük mutlulukla kutlayacağız. Sanatçılarımız da hazır, bizler de hazırız. Burayı tıklım tıklım doldurdunuz, teşekkür ediyoruz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları bu ülkeye saldıran, bu ülkeyi kuşatan, bu ülkeyi esir etmek isteyenlere karşı direndiler. Mücadele ettiler ve düşmanı tek tek bu ülkeden kovdular. Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’ni bize armağan ettiler. Bize düşen görev; bağımsız Türkiye Cumhuriyetini ilelebet yaşatmak!” dedi.

 

Cumhuriyeti ilelebet yaşatacak gençlersiniz’

Konsere katılan vatandaşların büyük bir coşkuyla destek bulan konuşmasına devam eden Hançerli; “İşte sizler Mustafa Kemal ve yol arkadaşlarının kurduğu Cumhuriyeti ilelebet yaşatacak gençlersiniz. Bugünlerde zor zamanlardan geçiyor olabiliriz. Bugünlerde işsizlik, pahalılık, kriz sorunlarıyla boğuşuyoruz. Ama sizdeki bu enerji Cumhuriyet’e ve Atatürk'e inanan, Atatürk'ün izinden gitmek isteyen, giden siyasetçilerin çözeceği, sizlerin çözeceği sorunlar bunlar. Bunları yakın zamanda çözülecek müreffeh, daha refah, gençlerin yurt dışına gitmediği, mutluluğun ve eğlenmenin yasaklanmadığı bir ülke gelecek, Size söz! Biliyor musunuz? Mutluyuz Avcılar! Çünkü konserimiz yasaklanmadı. Ülkenin başka yerlerinde konserler yasaklandı. Eğlenceden, gençlerin müzikle coşmasından, müzikten, sanattan niye korkulur? Niye yasaklanır? Bugünlerin, böyle günlerin sonsuza kadar geçmesini diliyorum ve bunun için sizlerle birlikte mücadele edeceğim. Söz! Değerli Avcılarlılar, başka ilçeden gelen dostlarım bugün sabah neredeydim, biliyor musunuz? Bugün Çanakkale'de, Çanakkale boğaz geçişindeydim ve 6.5 kilometreyi yüzdüm. Hani düşmana geçit vermeyen Çanakkale'de dosta, sporculara ve bizlere Çanakkale geçit verdi. Çanakkale'nin o güzel sularında 6.5 kilometreyi yüzdüm ve şimdi aranızdayım. Hangi zorluk gelirse gelsin, hangi dert sıkıntı gelirse gelsin üstesinden geleceğiz. El ele verip geleceğiz. Birlikte mücadele ederek üstesinden geleceğiz. Bunu bir ölçüde Avcılar'da yaptık. Yeni Avcılar, güzel Avcılar, Güzel İnsanlar Kenti Avcılar; güzelleşmeye devam ediyor, devam edecek. Konserler, sanat, kültür, eğitim ve her türlü hizmete doyacak Avcılar. İyi eğlenceler diliyorum. Bayramınızı, bayramımızı kutluyorum. Sizleri çok ama çok seviyorum. Sizler de bizleri sevmeyi ihmal etmeyin. Teşekkürler. Eğlence başlasın.” diyerek sözlerini tamamladı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Zafer Bayramı tarihi kilisede dualarla kutlandı

30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 100. Yıldönümü tüm ülkede birçok etkinlikle kutlandı. Vaftiz Kiliseleri Vakfı ise büyük zaferin yıldönümünü İzmir’deki tarihi Aya Vukla Kilisesi’nde oldukça farklı ve anlamlı bir törenle kutladı.

  

Hristiyan din adamından anlamlı dua

 Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk komutasındaki Türk ordusunun, 30 Ağustos'ta zaferle taçlandırdığı Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin 100. yıl dönümünde İzmir’de farklı bir etkinlik vardı vardı. Vaftiz Kiliseleri Vakfı’nın tarihi Aya Vukla Kilisesi’nde düzenlediği tören ve duaya İzmirli sivil toplum örgütleri ve Hristiyan vatandaşlar katıldı. Vakıf başkanı ve Pastör Ertan çevik yaptığı duada Atatürk ve silah arkadaşlarını yad ederken bir daha böyle savaşlar yaşanmamasını diledi.

 

 “Türk Hristiyanları Türkiye’nin emrinde”

Türk Hristiyanları olarak Türkiye Cumhuriyeti devletine bağlı ve saygılı olduklarını belirten Çevik, “Ülkemizin gelişmesi ve refahı için Türk Hristiyanları olarak her zaman elimizden geleni yapmaya hazır ve nazırız” dedi. Babaannesinin yıllar önce yunan zulmünden nasıl kaçtıklarını anlatan hikayeleriyle büyüdüğünü dile getiren Çevik, bugün hayatta kalmalarını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına sonsuz minnet duyduklarını belirtti.

STK’lar birlik beraberlik mesajı verdi

    Anlamlı törene katılan İzmirliler Konfederasyonu Kurucu Başkanı Ferhan Ademhan, Konfederasyona bağlı olan Vaftiz Kiliseleri Vakfı’nın böyle bir organizasyon düzenlemesinden çok mutlu olduklarını belirterek , “Bugün çok farklı, anlamlı bir gün yaşıyoruz, hep beraber dilimizi dinimizi ırkımızı birlikte yaşamanın sevincini paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

  

 İzmirliler Federasyonu Başkanı Turgay Yokuş ise tarihi bir kilisede böyle bir törene katılmanın kendileri için çok anlamlı olduğunu vurgulayarak, “ Değerlerimize hep birlikte sahip çıkmamız gerektiğini daha iyi görüyoruz. Elele, ortak akılla ve gençlerimize de bunu öğreterek ülkemizi daha ileriye taşımamız gerekiyor” diye konuştu.

  

 İzmirliler Derneği Başkanı Gündüz Kapancıoğlu ise Bundan 100 sene evvel büyük bir kahramanlık destanı tarihe geçti. Bizler de hürriyetimizi kazandıran bu zaferi unutmamak ve gençlerimizin de hiçbir zaman unutmaması için buradayız dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı