Aylık arşivler: Eylül 2022

Papara kullanıcılarını sigorta ürünleri ile buluşturdu

  Papara, 13 milyonu aşkın kullanıcısıyla sigorta ürünlerini buluşturdu. Papara Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. iştiraki kuran Papara, kolay ve düşük maliyetle sigorta ürünleri alınmasını amaçladığını belirtti. Papara’da cep telefonu sigortasından evcil hayvan sigortasına kadar farklı ihtiyaçlara uygun sigorta ürünleri satın alınabilecek.  

 

Papara, 13 milyonu aşkın kullanıcısına sigorta ürünleri satmaya başladığını duyurdu. Papara, kurduğu Papara Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. iştiraki ile kullanıcılarına ilk olarak tam kapsamlı cep telefonu sigortası ve cep telefonu ekran kırılması sigortası sunduğunu belirtti.    

 

Sigorta ürünlerinde uygun fiyatlar ve 5 Cashback  

 

Papara kullanıcıları, sigorta ürünlerini hesaplarında bulunan tutar veya Papara hesaplarına ekledikleri kredi kartı ile satın alabilecek. Papara’nın sigorta ürünlerinde taksit imkanı sağlaması, her işlemden 5 Cashback kazandırması ve uygun fiyatlar sunması ise öne çıkan avantajlar arasında gösteriliyor.  

 

 

“Kullanıcılarımıza hem geleneksel hem de yepyeni sigorta ürünleri sunacağız” 

 

Sigorta ürünleriyle kullanıcıların finansal işlemlerine bir kolaylık daha sağladıklarını belirten Papara CEO’su Emre Kenci: “Günümüzde kullanıcılar işlemlerini hızlı ve kolay gerçekleştirmek istiyor. Deneyim odaklılar. Hayatlarını kolaylaştıran kanallara yöneliyorlar. Bu noktada devreye FinTech’ler giriyor. Biz de kullanıcılarımıza sunduğumuz ürün ve hizmetlere bir yenisini daha ekledik. Papara Sigorta Aracılık Hizmetleri A.Ş. iştirakimiz ile sigorta ürünleri satmaya başladık. 13 milyonu aşkın Papara kullanıcısı,  sigorta ürünlerini kolay ve düşük maliyetle satın alabiliyor. Sigorta ürünlerinden 5 Cashback kazanabiliyor. Sunduğumuz ilk sigorta ürünleri, sıfır ve 2. el cep telefonlarında geçerli olan tam kapsamlı cep telefonu sigortası ile cep telefonu ekran kırılması sigortası oldu. Sırada evcil hayvan sigortası var. Kullanıcılarımıza hem geleneksel hem de yepyeni sigorta ürünleri sunacağız.“ dedi. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Abdi İbrahim ile gençler geleceği keşfedecek

Türkiye’nin iyileştiren gücü Abdi İbrahim, HEAL2030 sürdürülebilirlik stratejisi kapsamında toplumsal yatırım programlarının bir parçası olan “gençlerde bilim farkındalığı oluşturma” başlığı altında yeni bir projeyi daha hayata geçiriyor. Çocuklara ve gençlere bilimsel düşünce alışkanlığı ve yeni nesil yetkinlikler kazandıran Bilim Virüsü sosyal girişimi iş birliğinde gerçekleşen ‘Geleceği Keşfedenler Programı’ ile liseli gençlerin yeni yetkinlikler kazanması, cesur ve girişimci bireyler olarak yetişmeleri ve biyoteknoloji ile tanışmaları hedefleniyor. 

 

 

ABDİ İBRAHİM toplumsal yatırım programları kapsamında anlamlı bir projeye daha imza atıyor. Bilim Virüsü sosyal girişimi iş birliğinde gerçekleştirilen ‘Geleceği Keşfedenler Programı’ ile Türkiye’nin dört bir yanındaki lise öğrencilerine biyoteknolojiden iklim krizine, sürdürülebilirlikten bilimsel düşünceye, birlikte yaşam dinamiklerinden 21. yüzyıl yetkinliklerine kadar çeşitli alanlarda kendilerini geliştirme ve farkındalık sahibi olma olanağı sağlanıyor.

 

Programın en önemli kazanımlarından biri ülkemizin önde gelen Anadolu ve Fen Liselerinde eğitim alan parlak gençlerin biyoteknoloji ile tanıştırmak, onları üniversite eğitiminde biyoteknoloji alanına yönlendirmek ve bu alanda yetişecek insan gücünün tohumlarını atmak olacak. Abdi İbrahim’in biyoteknoloji vizyonu çerçevesinde tasarlanan bu program, lise seviyesinde eğitim alan parlak öğrencilerin eğitimlerini daha da zenginleştirmesinin yanında, Abdi İbrahim Vakfı tarafından halihazırda burs ve mentorluk desteği verilen lisans, yüksek lisans ve doktora seviyesinde biyoteknoloji eğitimi alan öğrencileri, eğitimlerini sürdürmeye de teşvik edecek.

 

4 ayrı modülde online eğitim atölyeleri ve webinarlar

 

Abdi İbrahim ve Bilim Virüsü iş birliğinde gerçekleştirilen ‘Geleceği Keşfedenler Programı’ adını, küresel ısınma fikrini ilk dile getiren James Hansen, radyoaktivite konusundaki öncü araştırmalarıyla tarihe geçen Marie Curie, 1999'da Time dergisi tarafından 20. Yüzyıl’ın insan hakları savunucusu seçilen Rosa Parks ve 21. Yüzyıl Yetkinlikleri fikrinin temelini atan Gary Hamel gibi geleceği keşfeden isimlerden alıyor. Bu isimlerden esinlenerek, alanında uzman kişiler tarafından titizlikle hazırlanan kılavuz niteliğindeki eğitim modülleri online ortamda gençlerle buluşturuluyor. Program 21. Yüzyıl Yetkinlikleri, İklim ve Sürdürülebilirlik, Bilimsel Düşünce ve Birlikte Yaşam olmak üzere 4 modülden oluşuyor. Biyoteknoloji her modülün içeriğinde yer alan bir başlık olarak öne çıkıyor. Sosyal girişim ve inovasyon alanında gerçekleştirilecek webinarlar ile gençler güçleniyor.

Her bir modül kapsamında farklı atölyeler düzenlenerek, öğrencilerin kendilerini bu alanlarda geliştirmeleri, bilgilerini pekiştirmeleri ve çağa uygun yetkinlikler kazanmaları sağlanıyor. Modülleri tamamlayan öğrencilere bir de sertifika veriliyor. Gençlerin her modülün sonunda geleceği keşfeden cesur, girişimci ve hareket etme cesaretini gösteren bireyler olması proje amaçları arasında yer alıyor. 

 

Biyoteknoloji vizyonumuzun ve geleceği iyileştirme hedefimizin önemli bir ayağı 

 

‘Geleceği Keşfedenler Programı’ hakkında konuşan Abdi İbrahim Kurumsal İlişkiler, Sürdürülebilirlik ve İletişim Direktörü Dr. M. Oğuzcan Bülbül, projenin önemine dikkat çekerek şu sözleri söyledi: “Abdi İbrahim olarak toplumsal fayda sağlamayı amaçlayan uzun vadeli ve sonuç odaklı çalışmaları, asli görevlerimizin ayrılmaz bir parçası olarak kabul ediyoruz. Geleceği iyileştirme hedefiyle çıktığımız yolda HEAL2030 sürdürülebilirlik stratejisi çatısında; ‘sağlık ve spor’, ‘sosyal inovasyon’, ‘gençlerde bilim farkındalığı oluşturma’ ve ‘toplumsal ihtiyaçlar için gönüllülük projeleri’ başlıkları altında projeler hayata geçiriyoruz. ‘Geleceği Keşfedenler” programını da ‘gençlerde bilim farkındalığı oluşturma’ kapsamında oluşturduk. Gençlerin fen ve matematik alanlarındaki gelişimlerini desteklemeyi, biyoteknoloji, iklim ve sürdürülebilirlik gibi önemi her geçen gün artan pek çok konuda gelişmelerini amaçlıyoruz. Biyoteknoloji gibi dünyanın gündeminde olan bir konunun programımızda yer alması ayrıca kıymetli. Sadece şirketimiz için değil ülkemiz için de biyoteknoloji alanında nitelikli insan kaynağı oluşturulmasında, gençlerin üniversite eğitimlerinde biyoteknoloji alanını seçmesinde ve onları bu alana teşvik etmede katkısı olacak çok önemli bir projeyi böylece başlatmış oluyoruz. Yeni nesil öğrenme hareketi olarak anılan Bilim Virüsü sosyal girişimi ile iş birliğimiz kapsamında ülkemizin parlak öğrencileriyle buluşacak olmaktan mutluluk duyuyoruz. Abdi İbrahim olarak toplumsal yatırımın önemini biliyoruz. Daha yaşanabilir bir dünya için üstlendiğimiz sorumluluğun bilincindeyiz. Her zaman olduğu gibi bu vizyonla hareket etmeye ve benzer projelerle Türkiye’nin geleceğine yatırım yapmaya devam edeceğiz.” 

 

İlk eğitim modülü olan 21. Yüzyıl Yetkinlikleri için kayıtlar, 9 Eylül 2022 tarihinde sonlanıyor. 21. Yüzyıl Yetkinlikleri modülünde “Biyoteknolojiyi Keşfedenler”, “Öğrenmeyi Öğrenme”, “İş Birliği ve Etkili İletişim”, “Karmaşık Problem Çözme”, “Duygusal Zekâ” ve “Eleştirel Düşünce” gibi önemli konu başlıkları yer alıyor.

 

Abdi İbrahim, Geleceği Keşfedenler topluluğunun bir parçası olmak isteyen tüm liseli gençlerin başvurularını bekliyor.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Tırmanma Şampiyonası Kınıta

Kınık Belediyesi ve sponsor firmaların katkıları ile gerçekleştirilecek olan AVIS Türkiye Tırmanma Şampiyonası 5. Ayağı 4 Eylül Pazar günü Kınık ilçesinde yapılacak.

AVIS Türkiye Tırmanma Şampiyonası 5. ayağı, İzmir Motorsporları ve Otomobil Kulübü (İMOK) tarafından ICRYPEX ana sponsorluğunda Kınık Belediyesi katkılarıyla İzmir'in Kınık ilçesinde gerçekleştirilecek.
Konu ile ilgili olarak açıklama yapan Kınık Belediye Başkanı Dr. Sadık Doğruer, 4 kategoride toplamda 30 yarışmacının mücadele edeceği şampiyonaya ev sahipliği yapacaklarını belirtti. Başkan Doğruer, “5.8 k ilometre uzunluğundaki Kınık Köseler yolunda 3 çıkış olarak koşulacak yarışta 4 kategoride 30 sporcu mücadele edecek. 04 Eylül Pazar günü saat 12.00'de başlayacak olan organizasyon saat 18.00'de Kınık Meydanı'nda gerçekleştirilecek ödül töreni ile son bulacak” dedi.

Ülke çapında önemli yarışmacıların katılacağı ve geleneksel hale getirilen yarışmaya ev sahipliği yapacak olmanın mutluluğunu yaşadıklarını ifade Başkan Doğruer açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Kınık Belediyesi olarak böyle bir organizasyona katkıda bulunmak ve Kınık olarak ev sahipliği yapmak oldukça gurur verici bir durum. Kınık Belediyesi olarak ilçemizin adını her platformda duyurmaya İzmir ve Kınık’ın tanıtımını yapmaya gayret gösteriyoruz. Yine bu kapsamda yapacağımız AVIS Türkiye Tırmanma Şampiyonası 5. Ayağına tüm İzmir'li hemşerilerimizi davet ediyoruz.”

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Basketbolun devleri TÜBAD Turnuvası’yla yalnızca Tivibu Spor’da

Tivibu Spor, Türkiye Basketbol Antrenörleri Derneği’nin (TÜBAD) düzenlediği Mehmet Baturalp Turnuvası’na ev sahipliği yapıyor. Bu yıl 15.’si yapılan turnuva, 3 – 4 Eylül tarihlerinde Anadolu Efes, Bahçeşehir Koleji, Beşiktaş Emlakjet ve Fenerbahçe Beko arasında yaşanıyor. Basketbolseverler Sinan Erdem Spor Salonu’ndaki turnuvayı sadece Tivibu Spor’dan takip edebiliyor.

 

Türk Telekom’un dijital TV platformu Tivibu, sporseverlere birbirinden zengin içerikler sunmaya devam ediyor. Türk basketbolunun devleri, Türk Telekom’un e-cüzdan uygulaması Pokus’un katkılarıyla düzenlenecek 15. TÜBAD Mehmet Baturalp Turnuvası’nda karşılaşıyor. Sinan Erdem Spor Salonu’nda oynanan turnuva yalnızca Tivibu Spor’dan naklen yayınlanıyor.

 

14. TÜBAD Mehmet Baturalp turnuvası final müsabakasında zorlu rakibi Darüşşafaka Tekfen’i 22 sayı farkla yenerek kupayı evine götüren Fenerbahçe Beko, bu yıl Anadolu Efes, Bahçeşehir Koleji ve Beşiktaş Emlakjet’e karşı mücadele ediyor. 

 

3 Eylül Cumartesi günü saat 18.00’da Anadolu Efes- Bahçeşehir Koleji, 21.00’da ise Beşiktaş Emlakjet – Fenerbahçe Beko maçlarının yaşanacağı turnuvanın üçüncülük ve final mücadeleleri 4 Eylül Pazar akşamı saat 18.00 ve 21.00’da oynanıyor.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Meme Koruyucu Cerrahinin 9 Önemli Avantajı

Kadınlarda en sık görülen kanser türü olan meme kanseri her 8 kadından 1’inde görülüyor. Meme kanserine yakalanma yaşının giderek düştüğü günümüzde gelişen tedavi ve cerrahi yöntemleri ise özellikle erken tanı durumunda hayat kurtarıyor. Cerrahi alanda geliştirilen yeni yöntemlerin hastaya katkısı çok daha fazla oluyor. Yalnızca kanserli dokunun çıkarılması ile yapılan meme koruyucu cerrahi sayesinde hastalar vücut bütünlüğü bozulmadığı için hem fiziksel hem de psikolojik olarak daha rahat bir iyileşme süreci geçirebiliyor. Operasyondan sonraki gün normal yaşantısına devam edebilen hastaların estetik kaygıları olmadığı için hem özgüvenleri yükseliyor hem de sosyal hayata dönüş daha çabuk oluyor. Memorial Ankara Hastanesi Genel Cerrahi Bölümü’nden Doç. Dr. Ramazan Yıldız, meme kanserinde uygulanan meme koruyucu cerrahi yöntem ile ilgili bilgi verdi.

 

Sadece tümörün bulunduğu kısım alınıyor

Geçmişte, meme kanseri tanısı alan tüm kadınların meme dokularının tamamen alındığı ameliyatlar uygulanmaktaydı. Bu ameliyatların ardından vücut bütünlüğü bozulan kadınlar hem psikolojik hem de fiziksel olarak sıkıntılı süreçler geçirirken, günlük yaşantıları da sekteye uğramaktaydı. Teknolojik gelişmelerle birlikte yaygınlaşan meme koruyucu cerrahi yöntemi ile geride kanserli doku kalmayacak şekilde sadece tümörün bulunduğu kısım çıkartılmakta ve hastaların daha konforlu bir şekilde iyileşmeleri sağlanmaktadır. Ancak şunu da belirtmek gerekir ki meme koruyucu cerrahi uygulanan hastalara radyoterapi de uygulanmaktadır.

 

Tümörün boyutu ve yerleşimi cerrahi kararını belirliyor

Cerrahi uygulanabilen meme kanserlerinin yüzde 50 -75’inin meme koruyucu cerrahi yöntemi ile tedavi edilebileceği düşünülmektedir. Tümörü 4 cm altında olan, yerleşim yeri, boyutu ve çevre uzanımı uygun olan, meme hacmi yeterli olan hastalarda meme koruyucu cerrahi uygulanabilmektedir.

 

Meme koruyucu cerrahi deneyim gerektiriyor

Meme koruyucu cerrahi operasyonu sırasında memedeki tümör cerrahi sınırlar negatif olacak şekilde sağlıklı doku ile birlikte çıkarılır. Çıkarılan dokunun cerrahi sınırları işaretlenerek ameliyat sırasında frozen patoloji ile incelenmesi sağlanır. Patoloji sonucunda cerrahi sınır güvenliği ve tümörün tam olarak çıkarıldığından emin olunur. Ameliyattan çıktıktan 5-6 saat sonra hastalar oral alımına ve yürümeye başlar ve genellikle hastanede bir günlük yatış sonrası taburcu edilir. Hastalar çok kısa sürede günlük yaşamına geri dönebilir.

 

Meme korucuyu cerrahinin sağladığı avantajlar

Meme koruyucu cerrahinin hastaya farklı açılardan birçok avantajı bulunmaktadır. Bu avantajlar şöyle sıralanabilir:

  1. Meme koruyucu cerrahi ile vücut bütünlüğü korunur ve hastalar için en uygun kozmetik sonuçlar ortaya çıkar.
  2. Meme koruyucu cerrahi yapılan hastalar ile mastektomi yapılan hastalar arasında sağ kalım, uzak organ tutulumu olmaksızın sağ kalım ve genel sağ kalım açısından belirgin bir fark bulunmaz.
  3. Meme koruyucu cerrahi sonrasında hastalar psikolojik olarak kendini daha iyi ve eksiksiz hisseder.
  4. Hastanede kalma ve iyileşme süreci daha kısadır.
  5. Hastalar sosyal ve iş yaşamlarına daha hızlı döner.
  6. Meme yokluğu söz konusu olmadığı için hastaların özgüveni daha yüksek olur.
  7. Hastaların giyim tarz ve şekillerinde sıkıntı yaşanmaz.
  8. Ameliyat sonrasında hastalara protez takılması gerekmez.
  9. Hastaların partnerleri ile olan cinsel hayatları olumlu etkilenir.

Meme koruyucu cerrahi erkek hastalarda uygulanmıyor

Meme koruyucu cerrahinin uygulanabildiği durumlar olduğu gibi, uygulanamadığı vakalar da olabilir. Memede birden çok alanda tümör bulunması, memede kötü huylu tümör görünümlü yaygın kireçlenme olması, daha önceden göğüs duvarı veya memeye radyasyon alınması, radyoterapi alınamaması, erkek cinsiyette olunması, meme koruyucu cerrahi sonrası tekrarlayan meme kanserleri varlığı, tüm çabalara rağmen pozitif cerrahi sınırın bulunması, gebelik esnasında radyoterapi almak zorunda kalınması ve inflamatuar meme kanseri durumlarında koruyucu meme cerrahisi yapılamamaktadır. Meme koruyucu cerrahide hedef, kanser cerrahisi prensiplerinden ödün verilmeden hastanın organ kaybı olmaksızın kabul edilebilir kozmetik  sonuçlarla tedavi edilmesidir.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dyson ve National Geographic’le İstanbul’daki hava kirliliğini keşfedin

 Meteoroloji Uzmanı Bünyamin Sürmeli, nam-ı diğer “Havayı Koklayan Adam” mobil bir hava kirliliği ölçüm ünitesi içeren Dyson Backpack ile İstanbul sokaklarında dolaştı. Gün içerisinde maruz kalınan hava kirliliğini tespit ederek İstanbul’un hava kalitesini ölçmeye ve anlamaya yardımcı oldu.

 

Bünyamin Sürmeli, şehirlerdeki hava kirliliğine maruz kalma konusunda daha fazla bilgi edinmek için Dyson’la birlikte çalışan kişilerden biri. Dyson’ın Bünyamin Sürmeli ve National Geographic ile yaptığı bu son iş birliği, global düzeyde hava kirliliği hakkındaki farkındalığı daha da artırmak için önemli bir fırsat.

 

Global araştırmanın bir parçası olan Meteoroloji Uzmanı Bünyamin Sürmeli konuyla ilgili: İstanbul dünyanın en kalabalık ve en yoğun şehirlerinden biri. İşimin bir parçası olarak, soluduğumuz havanın öneminin fazlasıyla farkındayım, ancak hava kalitesini kirli havaya maruz kalma noktasından anlamaya çalışmak çok ilginç. Dyson ile sırt çantası projesini gerçekleştirmek istememin de asıl sebebi bu oldu. dedi.

 

Dyson hava temizleyicilerindeki mevcut algılama teknolojisini kullanan “Dyson Backpack”; hareket halindeyken hava kirliliği verilerini toplayan, taşınabilir bir hava kirliliği ölçüm cihazı içeriyor. Dyson; yerleşik sensörler, pil takımı ve GPS’ye sahip sırt çantasıyla kişisel hava kirliliğine maruz kalma durumunu ve bundan nasıl kaçınılacağını araştırıyor.

 

“Dyson teknolojileri tek bir sırt çantasında”

Dyson Çevre Bakım Kategorisi Başkan Yardımcısı Alex Knox da konuya ilişkin: "Dyson mühendisleri, hava temizleme teknolojisindeki deneyim ve yaptıkları araştırmalardan elde ettikleri bilgilerle akıllı sensörler geliştirdi. Hava kirliliğine maruz kalmanın detaylarına inebilmek için benzersiz algoritmamızı kullanan bu yenilikçi, taşınabilir hava kirliliği ölçüm teknolojisi; iç/dış mekanlarda ve hareket halindeyken hava kalitesini izleyebilmemize olanak tanıyor. Üstelik bu teknolojilerin hepsi tek bir sırt çantasına sığıyor.” sözleriyle dile getirdi.

 

Dyson Backpack Ölçüm Sonuçları

Bünyamin'in Dyson Backpack ile yaptığı yolculuk; şehirde yaşayan insanların gün içinde yoğun olarak kullandığı, popüler bir rota üzerinde gerçekleşti. Dyson mühendisleri sırt çantasındaki hava sensörü ve GPS verilerini, Bünyamin'in günlük aktiviteleriyle eşleştirerek hava kirliliği bulgularını analiz etti. Mühendisler bu bilgiler sayesinde Bünyamin'in rastladığı kirlilik kaynaklarını tespit ederek, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltacak yollar öneriyor.

 

Araştırma sonuçları; kalabalık ortamlara girmek, yoğun caddelerde yürümek, toplu taşıma araçlarının bulunduğu yerlerde dolaşmak ve arabayla seyahat etmek gibi aktivitelerin PM2.5, VOC (Uçucu Organik Bileşikler) ve NO2 (Azot Dioksit) gibi kirleticilerde ani bir artışa neden olduğunu gösteriyor.

 

Bünyamin'in yol kenarında dururken maruz kaldığı PM2.5 oranı ortalama günlük verilerin 47 katı fazlayken, bu verilerin trenden indiği sırada yüzde 4400'ün üzerinde bir artış gösterdiği tespit edildi.

 

Dyson Hava Kalitesi Veri Bilimcisi Scott Lowther da konuya dair düşüncelerini: "Trafik emisyonları NO2 kirleticisi yaydığından, genellikle araçların çevresinde NO2'de en yüksek seviyeyi görüyoruz. Yoğun seyahat sürelerinden kaçınmak, daha az trafikli rotaları tercih etmek ve kullanılan ulaşım türünü değiştirmek gibi basit önlemler almak, hava kirliliğine maruz kalmayı zaman içinde azaltmaya yardımcı olabilir.” sözleriyle ifade etti. 

 

Bünyamin’in işe giderken, taksiye binerken ve tren istasyonunda beklerken PM2.5 kirliliğine de maruz kaldığı tespit edildi. PM2.5'e araba lastikleri, fren aşınması ve yoldan kalkan tozun yanı sıra; tren egzozu da neden olabilir. Bu kirletici, insanların sigara içtiği bir bölgeden geçerken, sigaranın yanma sürecinden salındığı sırada da görüldü.

 

Bünyamin'in dış mekanların yanı sıra iç mekanlarda da genel kirliliğe maruz kaldığı görüldü. Bir plazada çalışan Bünyamin’in, ofisine giderken elde ettiği veriler yakınlardaki fast-food tezgahlarından kaynaklı temizlik ürünlerinden yayılan VOC'larda bir artış olduğunu gösterdi. Benzer sonuçlar bir kafeye gittiğinde de görüldü. VOC seviyelerinin ortalama günlük seviyelerin 16 katı olduğu ortaya çıktı. Evinde temizlik yaparken de, havada uçuşup toz meydana getiren partiküllerden kaynaklanabilecek PM2.5 de tespit edildi.

 

Hava kirliliğini önlemek için önerilerde bulunan Scott Lowther: "Kirli ortamlarda daha az vakit harcamak, hava kirliliğine maruz kalmayı azaltmaya yardımcı olabilir. Dışarıdaki hava temizse bir alanı havalandırmak, kirli havanın daha temiz bir alternatifle değiştirilmesine yardımcı olabilirken; evde kullanılan bir hava temizleme cihazı bir odanın etrafına daha temiz bir hava yayabilir. Daha az kimyasal içeren, daha doğal temizlik veya kişisel bakım ürünlerini tercih etmek ve sprey haline getirilmiş ürünlerden kaçınmak da kirliliğin azaltılmasına yardımcı olabilir.” dedi.

 

Bünyamin Sürmeli araştırma sonuçları için: "Günlük aktivitelerimizin ve yaşantımızın, soluduğumuz havanın kalitesinde yarattığı etkiye çok şaşırdım. Bu analizler, bir dereceye kadar hava kirliliğine maruz kalmamızı kontrol altına alabileceğimizi gösteriyor.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mustafakemalpaşa’da İncir Festivali Başlıyor

Bursa, Mustafakemalpaşa ilçesinde özlemle beklenen Akçapınar, Onaç, Dorak Kara İncir Birlik Festivali 2. kez görücüye çıkmak için gün sayıyor.

 

Akçapınar Kara İnciri'nin tanıtımını yapmak ve markalaşmasını sağlamak maksadıyla Mustafakemalpaşa Belediyesinin ev sahipliğinde, bu yılda Akçapınar mahallesinde yapılacak.

 

Geçtiğimiz yıl “Bu sene bir demo seneye inşallah daha büyük bir organizasyonla Akçapınar İncirimizi dünyaya tanıtacağız.” Sözlerini söyleyen Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar yoğun ilgi gören festivale desteklerini esirgemedi.131 mahallesiyle tarımın başkenti Mustafakemalpaşa’da 3 mahalle birleşerek “ Birlik Festivali” ile Akçapınar’ın ünlü incirini dünyaya tanıtmak için birlik oldular.

 

İNCİR YEME YARIŞMASI BU SENEDE YOĞUN İLGİ GÖRECEK

Festivalin en heyecanlı kısmı olan İncir Yeme Yarışması bu senede incir severleri bekliyor. Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Kanar” Kara incirin ülke ekonomisine ve dünya pazarına katkı sağladığının bizzat şahidiyiz. Akçapınar Mahallemiz küçük bir fabrika, günlük 10 ton incir iç ve dış piyasaya gönderilirken kadının elinin değdiği güçlü bir ekonomi inşaa etmeliyiz. Bu küçük fabrikada 7’den 70’e herkes çalışarak ilçemizin adını dünyaya tanıtıyor. Bu bizler için bir gurur. Geçen sene söz verdiğim gibi bu senede İncir Festivalimizi daha büyük bir organizasyonla düzenledik. Tüm ilçe halkımı bu eşsiz lezzeti tatmak için Akçapınar Mahallemize bekliyorum. “ dedi.

 

Mustafakemalpaşa Belediye’si sosyal medya paylaşımında ki bilgiye göre 4 Eylül günü 12:00’da Öğretmen Evi önünden kaldırılan araçlar ile tüm ilçe halkı ücretsiz bir şekilde etkinliğe ulaşım sağlayabilecek.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Portre sergisi ‘YEK’ Trump Art Gallery’de

Son dönemde çalışmalarını portreler üzerine yoğunlaştıran sanatçı Mahmut Can Akagündüz, ‘YEK’ isimli sergisiyle Trump Art Gallery’de sanatseverlerle buluşuyor. Mahmut Can Akagündüz’ün etnik portrelerden oluşan sergisi, 30 Eylül’e kadar Trump Art Gallery’de gezilebilir.

 

Trump Alışveriş Merkezi’nde yer alan Trump Art Gallery, yerli ve yabancı sanatçıların sanat eserlerine ev sahipliği yapmaya, İstanbullulara sanatın özgün örneklerini sunmaya devam ediyor.

 

Çalışmalarını son dönemde portreler üzerine yoğunlaştıran sanatçı Mahmut Can Akagündüz, “Resimde portrelerin anlatım gücünün yüksek olduğunu düşünüyorum” diyor ve şöyle devam ediyor: “Bir ifade ya da ifadesizlik birçok şeyi anlatabilir. Portrelerde; çizgi, nokta, boşluk ya da doluluk hepsinin bir görevi vardır. Portrelerdeki geleneksel motifler sadece estetik yanı ile değil resme kattığı anlam ile de ele alınıyor. Motiflerin ana formlarını bozmadan modern sanatla bütünleştirerek etnik portreler sunuluyor”.

 

Küratörlüğünü Kenan Bahadır Derre’nin üstlendiği sergi, 30 Eylül’e tarihine kadar Trump Alışveriş Merkezi B3 katında bulunan Trump Art Gallery’de ziyaret edilebilir.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

D&R’ın Eğlenceli Dünyası Vakkorama Türkiye Windsurf Şampiyonası Heyecanına Ortak Oldu

Kültür, sanat ve eğlencenin adresi D&R, Vakkorama Türkiye Windsurf Şampiyonası sponsoru oldu. Düzenlediği etkinlik ve atölyeleriyle sporculara ve katılımcılara eğlenceli anlar yaşatan D&R, Cem Hakko, Ralf-Emir Tezman, İlhan-Yalçın Sabancı gibi cemiyet hayatının sörf tutkunlarını da standında ağırladı. 15 kategoride birincilerin belirlendiği şampiyonada D&R özel ödülleri, D&R Kurumsal İletişim Direktörü Nalan Demircioğlu Yavuz tarafından verildi.

 

Kültür, sanat ve eğlencenin adresi D&R, Vakkorama Türkiye Windsurf Şampiyonası heyecanına ortak oldu. 24-28 Ağustos tarihleri arasında, 15 farklı kategoride, 139 startın verildiği organizasyonda sporcular rüzgar ve dalgaların arasında heyecan dolu anlar yaşarken, etkinliğin eğlence noktası D&R standı oldu. 

 

Türkiye’nin sörf cenneti Alaçatı’da gerçekleşen şampiyona, D&R dünyasının en sevilen oyun, teknoloji ve hobi markalarıyla buluştu. Jenga, Twister, Scrabble, Tabu gibi oyunların yer aldığı alanda JBL ürünlerini deneyimleme fırsatı sunulurken VR gözlüklerle sanal gerçeklik oyunları katılımcılara keyifli anlar yaşattı. 

 

Yaz sezonunun en heyecan verici markaları arasında yer alan deniz scooterı Sublue’nun da deneyimlendiği etkinlik, Sharpie’nin boyama aktivitesiyle renklendi. Fuji Instax tarafından fotoğraflanan eğlenceli anılar özel tasarım çerçeveyle katılımcılara hediye edildi.

 

15 kategorinin birincilerinin belirlendiği organizasyonda sporcular şampiyonluk plaketlerini alırken D&R özel ödülleri D&R Kurumsal İletişim Direktörü Nalan Demircioğlu Yavuz tarafından takdim edildi. U17 kategorisinin birincisi Ela Samancı ‘Birinciye D&R’dan kazananlara ödül olduğunu duyunca bunun motivasyonuyla suya çıkıp savaştım. D&R’a bu güzel ödülleri için çok teşekkür ederim.’ dedi.

 

Kültür ve eğlence dünyasına sunduğu zenginliklerle kalabalıkları bir araya getiren D&R, Myga Surf City’de gerçekleşen şampiyonanın katılımcılar için eğlence, sporcular için motivasyon noktası oldu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kartepe’de Yazlık Sinema “Dağ 2” İle Devam Etti

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’ın talimatıyla geçen yaz sezonu hayata geçen “Yazlık Sinema Günleri” bu yılda Kartepelilerin ortak ilgisiyle devam ediyor. 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri kapsamında yayınlanan “Dağ 2” filmi Kartepeliler tarafından beğeniyle izlendi.

 

Açık havada sinema izleme keyfini nostaljik olmaktan çıkararak günümüze taşıyan Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman’ın talimatıyla hayata geçen “Yazlık Sinema Günleri”ne bu hafta sonu 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri kapsamında “Dağ 2” filmi büyük bir heyecan içerisinde izlendi. 

 

SERİNİN İKİNCİ FİLMİ

Timin özel görevi Kuzey Irak'ta bir terör örgütü tarafından kaçırılan gazeteci Ceyda Balaban'ı kurtarmaktır. Ancak bu sefer düşman geçmişteki gibi bir tane değildir. MAK'ın karşısında bu acımasız coğrafyada birbiriyle çatışan birden fazla kuvvet vardır ve işler bu sefer hiç olmadığı kadar zordur. Dağ filminin ardından gelen devam filmi Dağ 2 filminde yine başrolleri Çağlar Ertuğrul ve Ufuk Bayraktar paylaşırken Alper Çağlar da filmin yönetmenliğini üstlendi.

 

ZAFER BAYRAMI ETKİNLİKLERİ KAPSAMINDA

Kartepe Belediye Başkanı Av.M.Mustafa Kocaman “Yazlık sinema günleri hemşehrilerimizin büyük ilgisi ile devam ediyor. 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinlikleri kapsamında Dağ 2 filmine hemşehrilerimiz büyük ilgi gösterdi. Kaybolmaya yüz tutmuş olan açık hava sineması hayatımızda yeniden yer almaya başladı. Sosyal kaynaşmaya vesile olan ve hemşehrilerimizin keyifli vakit geçirebilecekleri etkinliklerimiz deva edecek” açıklamasında bulundu.   

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı