Aylık arşivler: Ekim 2022

“3. Esenler Kısa Film Yarışması” jürisi belli oldu

Bu yıl 11-15 Kasım tarihleri arasında üçüncüsü gerçekleştirilecek Esenler Film Günleri kapsamında düzenlenen “3. Esenler Kısa Film Yarışması”nın jürisinde yer alacak isimler belli oldu.

 

Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 11-15 Kasım tarihleri arasında 3’üncü kez sinemaseverleri ağırlayacak olan Esenler Film Günleri”, çok sayıda sinema filmini ve sektör profesyonellerini seyircilerle buluşturacak. Film günleri kapsamında Türkiye’de kısa filmin gelişimine katkıda bulunmak, kısa film türündeki yapımları desteklemek ve yeni üretimlere olanak sağlamak amacıyla “3. Esenler Kısa Film Yarışması” düzenleniyor.

 

Jüri, Sinemanın Önemli İsimlerinden Oluşuyor

 

“3. Esenler Kısa Film Yarışması”nın jürisinde; 2009 yılında bitirdiği “MOMMO Kız Kardeşim” isimli filmi 59. Berlin Film Festivali’nin “Generation” bölümüne seçilen ilk ve aynı yıl gerçekleştirilen Asya Pasific Screen Awards (Asya Oscarları)’da ilk 5’e seçilen tek Türk filmi olan yapımcı, yönetmen ve senarist Atalay Taşdiken; hâlen TRT Belgesel’de “Bir Aş Hikayesi” adlı gastronomi programını sunmakta olan sinema ve dizi oyuncusu Rıza Sönmez; önemli pek çok sinema yayınında imzası bulunan, Artizan Sanat’ta etkinlik koordinatörü, TRT 2’de yayınlanan “Yönetmen Sineması” programının konuşmacısı ve sinema yazarı Tuba Özden Deniz; pek çok film festivalinden ödülle dönen yönetmen veoyuncu Vuslat Saraçoğlu; Avrupa Film Akademisi ve Asya Pasifik Akademisi üyesi, bugüne dek 20’nin üzerinde uzun metraj film ve belgesel projesinde kurgucu olarak çalışmış olan film kurgucusu ve yapımcı Mesut Ulutaş yer alıyor.

 

Finalist Filmlere Telifleri Verilecek

 

Tür ve tema ayrımı yapılmaksızın, 18 Kasım 2021 tarihinden sonra çekilmiş kurmaca, belgesel, deneysel ve canlandırma türlerinden birinde, süresi 15 dakikayı aşmayan ulusal filmlerin yarıştığı “3. Esenler Kısa Film Yarışması”nda finale kalarak birinci olan film 30 bin TL ile ödüllendirilirken; ikinci filme 20 bin TL, üçüncü filme ise 10 bin TL para ödülü verilecek. Ayrıca kısa film yarışmasında bir önceki yıl olduğu gibi bu yıl da ilk 10’a girerek finale kalan, ancak derece alamayan 7 film, motivasyon desteği adı altında 3 bin’er TL gösterim telifinin sahibi olacak.

 

Kısa film yarışmasında toplam 81 bin TL para ödülü verilirken; kazanan isimlere 15 Kasım tarihinde gerçekleşecek törende ödülleri takdim edilecek.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sur Kültür Yolu Festivali 8 Ekim’de başlıyor!

Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivalleri kapsamında bu yıl ilk kez gerçekleştirilecek Sur Kültür Yolu Festivali 8-16 Ekim tarihleri arasında Diyarbakır’da!

 

Sur Kültür Yolu Festivali 9 gün boyunca birbirinden farklı etkinliklerle tüm şehri kucaklayacak. Mezapotamya’nın dünya medeniyetine armağan ettiği, insanlığın ortak hikayesinin başladığı en önemli şehirlerden olan Diyarbakır’da düzenlenecek  Sur Kültür Yolu Festivali, 2.000’den fazla sanatçının katılımıyla 600’den fazla etkinliğe ev sahipliği yapacak. Çocuklardan yetişkinlere, toplumun her kesimine hitap eden etkinliklerle Dengbejlerden Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası konserine, Türkçe, Kürtçe, Ermenice şarkılardan Eyvan gecelerine kadar pek çok değer bir arada yer alacak.

 

Diyarbakır’ın her noktası kültür sanat rotası

 

Sur Kültür Yolu Festivali’nde Dağ Kapı meydanından Keldani Klisesi’ne Keçi Burcu’ndan İç Kale Açık Hava Sahnesi’ne Kurşunlu Camii’nden Paşa Hamamı’na kadar Diyarbakır her noktası kültür sanat rotası haline gelecek.  

 

Diyarbakır ve fotoğraf tutkusunu bir arada yaşamak isteyenler 8 Ekim’de düzenlenecek olan Fotomaraton etkinliğine katılabilecek. Devlet tiyatroları festival kapsamında toplamda 6 oyun 13 temsil ve 2 özel tiyatro sahneleyecek.  Balon uçuşlarından Night Glow gösterisine, gökyüzü gözlem etkinliklerinden gastronomi etkinliklerine, çocuk atölyeleri ve özel sahne gösterimlerinden edebiyat buluşmalarına kadar pek çok etkinlik Doğu’nun incisi Diyarbakır’da gerçekleşecek. 

 

Bu yıl 2. kez düzenlenen Diyarbakır Kısa Film Festivali’nin açılış töreni de Sur Kültür Yolu Festivali kapsamında olacak ve ödül töreni Eski Cezaevi’nde gerçekleşecek. Suzan Suzi filminin galası 13 Ekim’de yine Sur Kültür Yolu Festivali’nde yapılacak. Dağ Kapı Meydanı açık hava sahnesinde 8 Ekim ile 16 Ekim arasında her akşam bir konser düzenlenecek. Dağ Kapı meydanı ve Cemil Paşa Konağı gastronomi buluşmalarının adresi olacak. 

 

Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası Diyarbakır’da!

 

En son 2009 yılında gerçekleştirilen “Anadolu Turnesi” kapsamında Diyarbakırlı sanatseverler ile buluşan Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, 13 yıl aranın ardından Sur Kültür Yolu Festivali kapsamında rengârenk bir repertuvar ile dinleyicilerinin karşısına çıkacak. Şef Cemi’i Can Deliorman’ın yönetiminde, keman sanatçısı Cihat Aşkın’ın solist olarak katılacağı konserde müzik tarihinin en beğenilen klasik eserlerinden Türk bestecilerine uzanan özel bir program içeriği dinleyicilere sunulacak.

 

Ücretsiz Konserler Dağ Kapı Meydanı Açık Hava Sahnesinde

 

Yavuz Bingöl’den Zara’ya, Oğuzhan Koç’tan Murat Dalkılıç’a, Ziynet Sali’den Zeynep Bastık’a Ferat Üngür ve Yüksek Sadakat grubuna kadar pek çok sevilen isim Dağ Kapı Meydanı Açık Hava Sahnesi’nde ücretsiz konserlerle halkla buluşacak.

 

Heritage Talks ile Diyarbakır’ın tarihine ışık tutulacak 

 

Heritage Talks – Diyarbakır Miras Sohbetleri etkinliğinde mimari, arkeoloji ve tarih söyleşileriyle Diyarbakır kültürüne dair her şey konuşulacak.  9-15 Ekim tarihleri arasında gerçekleşecek olan Heritage Talks’ta Prof. Dr. İlber Ortaylı, İsmail Acar, Prof. Dr. Hüsamettin Koçan, Mercan Dede, Coşkun Aral, Dr. Mehdi Eker gibi başarılı isimler konuşmacı olarak yer alacak.  

 

Festival boyunca tüm sergiler ücretsiz görülebilecek 

 

Tüm sanatseverlerin ücretsiz olarak ziyaret edebileceği sergiler 8-16 Ekim tarihleri arasında Diyarbakır’ın farklı lokasyonlarında yer alacak. Sur Kültür Yolu Festivali kapsamında Refik Anadol ve İsmail Acar’dan Devrim Erbil’e pek çok sanatçının sergisi ücretsiz olarak görülebilecek. Siyah Beyaz Diyarbakır Fotoğraf Sergisi’nden Çağdaş Sanatlar sergisine İtalyan Ressamlar sergisinden Cezeri’den Leonardo Da Vinci’ye sergisine kadar toplamda 14 farklı sergi Sur Kültür Yolu’nda..

 

 

Gastronomi adına her şey Sur Kültür Yolu Festivali’nde olacak

Gastronomi etkinlikleri ile Diyarbakır’ın gastronomisine, zenginliğine ve mutfak kültürüne dikkat çekilecek. Cemil Paşa Konağı’nda 12 Ekim’de Gastrodiyarbakır Buluşmaları Tarihi Reçeteler Sofrası Etkinliği, 14 Ekim’de ise Gastrodiyarbakır Buluşmaları Gastronomi Sohbetleri düzenlenecek. Dağ Kapı Meydanı’nda ünlü şeflerle Mezapotamya Mutfağı’ndan showcase etkinleri gerçekleştirilecek. Lezzet atölyelerinden yemek yarışmalarına gastronomiye kadar her şey Sur Kültür Yolu’nda olacak. 

 

Sur Kültür Yolu çocukları da unutmadı!

Sur Kültür Yolu Festivali’nde çocuklar için gökyüzü atölyelerinden çocuk sahne gösterimlerine, interaktif dijital gösterilerden Ahmet Arif Edebiyat Müzesi’ndeki yaratıcı okuma ve yazı atölyelerine kadar pek çok etkinlik ve söyleşi gerçekleştirilecek. 

Ahmed Arif Edebiyat Müzesi Kütüphanesi edebiyat buluşmalarının merkezi olacak

Sur Kültür Yolu Festivali kapsamında gerçekleşecek Edebiyat Buluşmaları’nın birbirinden farklı etkinliklerinde; Başak Sayan, Elif Gül Aydın, Gökçe Akgül, İbrahim Evirgen, Ömer Erdem, Sadık Yalsızuçanlar, Şiirsel Taş, Tarık Tufan ve Tülin Kozikoğlu gibi alanında başarılı isimler yer alacak. 

 

Dengbej Divanları ile beş bin yıllık gelenek gözler önüne serilecek

Kürt sözlü edebiyatının beş bin yıllık geleneği Dengbêjlik, bu geleneğin taşıyıcıları Dengbêjler ve söyledikleri kilamların konu edildiği etkinliklerle hem yerli hem de yabancı misafirleriyle buluşacak. Velime/Eyvan Gecelerinde Bedri Ayseli, Recep Kaymak, Kadir İpek, İbrahim Evirgen, M. Ali Abakay gibi birçok sanatçı sahne alacak.

 

Konser ve tiyatrolar Sezai Karakoç Kongre Merkezi’nde..

3 Tenor, Ayşegül Zaim konseri, Kuşların Talebesi – Feqiyè Teyran Müzikali, Yılmaz Erdoğan’ın Münaşaka’sı, Demet Akbağ’ın Aydınlıkevler’i ve Şerbet Hanım’ın Deli Aşkları tiyatro gösterimine kadar pek çok etkinlik, sanatın ve kültürün buluşma noktası Sezai Karakoç Kongre Merkezi’nde olacak. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İtfaiye Haftası’nda İzmirli itfaiyeciler sahne aldı

İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, İtfaiye Haftası’nı 27 Eylül-3 Ekim tarihleri arasında çeşitli etkinliklerle kutladı. İtfaiye erlerinin yaşadıkları zorlukları ve kullandıkları ekipmanı konu alan sergiler ile itfaiye personelinin verdiği konser büyük ilgi gördü.

İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı, İtfaiye Haftası’nı 27 Eylül-3 Ekim tarihleri arasında düzenlediği etkinliklerle kutladı. Bir hafta boyunca yangın söndürme ve arama kurtarma tatbikatlarına katılan itfaiyeciler, eğitim çalışmaları ile de halkı yangın ve doğal afetlere karşı hazırladı. Ayrıca sanatsal etkinliklerle de haftayı süsleyen İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleri 2 önemli sergi ve 1 konsere de imza attı.

 

Sahne sırası itfaiyecilerde
 

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde içinde yangın ve ateş geçen şarkılardan oluşan bir konser düzenlendi. Konsere İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Şükran Nurlu, İzmir İtfaiyesi Daire Başkanı İsmail Derse, itfaiye personeli, Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve yurttaşlar katıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Klasik Türk Müziği Korosu ve İzmir İtfaiyesi Korosu 7 sanat müziği parçası seslendirdi. Ayrıca İtfaiye Daire Başkanı İsmail Derse ile İtfaiye Arama Kurtarma Afet İşleri Koordinatörü Amiri Abdül Duyulur da solist olarak sahneye çıktı.

 

Fotoğraflarla "Bir İtfaiyeci Yetişiyor" sergisi
 

İtfaiye Haftası etkinlikleri kapsamında Tepekule Kongre ve Sergi Merkezi’nde fotoğrafçı Ali İhsan Mimtaş'ın çektiği fotoğraflardan oluşan "Bir İtfaiyeci Yetişiyor" sergisi açıldı. İtfaiye eri olmak isteyen adayların karşılaştıkları zorlu eğitimleri konu alan serginin fotoğraf sanatçısı Mimtaş, bir sene süren çalışma sonucunda fotoğrafların ortaya çıktığını belirtti. Mimtaş, “Türkiye’nin en büyük afet eğitim merkezi olan İzmir İtfaiye Yangın ve Doğal Afet Eğitim Merkezi’nde zorlu ve yoğun görevlerine hazırlanan itfaiye erlerinin eğitim süreçlerine tanıklık etmek ve onları kayda almak benim için çok heyecan vericiydi. Eğitimin her anında fotoğrafçıları cezbedebilecek kareler çıktı. Sergimizde ise 40 fotoğrafa yer verdik” dedi.

 

Dünden bugüne İzmir İtfaiyesi
 

Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi'nde açılan "İtfaiye Tarihi ve Yangın Arama Kurtarma Fotoğraf Sergisi" de büyük ilgi gördü. Sergide tarihi yangın söndürme tulumbaları, oyuncak itfaiye ve ambulans araçları, geçmişten günümüze yangına müdahale ve arama kurtarma faaliyetlerini içeren fotoğrafları yer aldı. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Şişecam Türk Kompozit Fuarı’na Katılacak

Türkiye’nin ilk ve en büyük kapasiteli cam elyaf üreticisi olan Şişecam, kompozit sanayinin temel girdilerinden olan cam elyaf alanında, Türk kompozit sektörünün yüksek nitelikli ürün ihtiyacına cevap vermeye ve en üstün kalitede ürünler sunmaya devam ediyor. Şişecam, 06-08 Ekim 2022 tarihleri arasında Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan Türk Kompozit Fuarı 2022’de kompozit alanında en üstün kalitedeki ürünleriyle yerini alacak.

 

 

Yatırım stratejisini sürdürülebilir değer yaratan büyüme üzerine odaklayan Şişecam, 06-08 Ekim 2022 tarihleri arasında Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenecek olan Türk Kompozit Fuarı’na katılacak. Kimyasallar, laboratuvar ve teknoloji alanında faaliyet gösteren sektör profesyonellerini bir araya getiren fuarda Şişecam, Türk kompozit sektörünün yüksek nitelikli ürün ihtiyacına yönelik öne çıkan ürünleriyle yerini alacak.

 

Cam elyaf alanındaki 45 yıllık tecrübesiyle sektöre girdi sağlayan ve çözüm ortaklığı sunan Şişecam, rüzgâr enerjisi, elektronik, otomotiv, inşaat, boru ve altyapı, denizcilik, savunma sanayi ve mühendislik plastiklerine yönelik keçe, çok uçlu fitil, tek uçlu fitil ve kırpma tipi cam elyafı ürün gamı ile ilgili girdi sağladığı tüm sektörler için fuarda ziyaretçilere bilgi verecek.

 

 

 

Şişecam Hakkında

 

1935 yılında Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün vizyonu doğrultusunda Türk cam sektörünü kurmak amacıyla temelleri atılan Şişecam, cam ve kimyasallar alanında güçlü bir küresel oyuncudur. Düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve cam elyafı gibi camın tüm temel alanlarında faaliyet gösteren tek küresel şirket olan Şişecam, cam ev eşyası alanında en büyük iki, cam ambalaj ve düzcam alanlarında ise en büyük beş global üretici arasında yer almaktadır. Şişecam, dünyanın en büyük üç soda külü üreticisi arasında olmasının yanı sıra krom kimyasallarında dünya lideridir.

Düzcamcam ev eşyasıcam ambalajkimyasallar, otomotiv, cam elyaf, maden, enerji ve geri dönüşüm iş kollarında öncü bir rol üstlenen Şişecam, üretim faaliyetlerini Türkiye’nin yanı sıra Almanya, İtalya, Bulgaristan, Romanya, Slovakya, Macaristan, Bosna Hersek, Rusya Federasyonu, Gürcistan, Ukrayna, Mısır, Hindistan ve ABD’de yürütmektedir.

 

Yetkin insan kaynağı ve akıllı teknolojilerle ana faaliyet alanlarında dünyanın en büyük 3 üreticisinden biri olma hedefine güçlü adımlarla ilerleyen Şişecam, yarının ihtiyaçlarını da göz önünde bulundurarak dijital altyapısını ve kültürünü dönüştürmeye kesintisiz devam etmektedir. 86 yıllık deneyim, 24 bin çalışan, dört kıtada 14 ülkeye yayılan üretim faaliyetleri ve 150 ülkeyi aşan satış ağına sahip Şişecam, “Küresel Mükemmellik” stratejisi doğrultusunda ve tüm ekosisteminin gelişimini destekleyen kapsayıcı bir yaklaşım ile büyüme yolculuğunu sürdürmektedir. Şişecam, Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları ile uyumlu ve entegre olarak hayata geçirdiği CareforNext stratejisi ile gezegeni korumak, toplumu güçlendirmek ve yaşamı dönüştürmek için sorumluluk almaktatüm deneyim ve yetkinliklerini her alanda sürdürülebilir gelişim için kullanmaktadır. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

6. Dünya Yatırımcı Haftası Başladı: Borsa İstanbul’da Gong Yatırımcılar İçin Çaldı

Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü (IOSCO) tarafından organize edilen ve bu yıl altıncısı kutlanacak olan Dünya Yatırımcı Haftası, Borsa İstanbul’da gerçekleştirilen Gong Töreni ile başladı. Reel sektör şirketleri, girişimciler, bireysel ve kurumsal yatırımcılar ile üniversite öğrencilerine yönelik olarak 3-7 Ekim tarihleri arasında çevrim içi gerçekleştirilecek 20 panel ve eğitimde 100’e yakın uzman konuşmacı yer alacak.  

 

Uluslararası Menkul Kıymetler Komisyonları Örgütü (IOSCO) tarafından yatırımcıların bilgilendirilmesi amacıyla desteklenen ve aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 87 ülkede kutlanan Dünya Yatırımcı Haftası’nın altıncısı, 3 Ekim 2022, Pazartesi günü gerçekleştirilen gong töreniyle başladı. Gongu Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül, Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop birlikte çaldılar. Törenin ardından Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop etkinliğin açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.

 

Hafta boyunca (3-7 Ekim 2022), Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Borsa İstanbul A.Ş. ve Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği (TSPB) iş birliğinde; reel sektör şirketleri, girişimciler, bireysel ve kurumsal yatırımcılar ve üniversite öğrencilerine yönelik çevrim içi panel, eğitimlerde 100’e yakın uzman konuşmacı yer alacak. Panel ve eğitim başlıkları; sermaye piyasası aracılığıyla sürdürülebilir finansman, kitle fonlaması yatırımları, dijital aracı kurumlar, davranışsal finans açısından yatırımcı kararları, sermaye piyasalarında teknoloji ve algoritmik işlemleri, yatırımın dört temel taşı, halka arz fiyat tespit raporu, sera gazı emisyonlarının ölçümü ve raporlanması, sürdürülebilirlik uzmanı mesleğinin geleceği, bireysel ve kurumsal karbon ayak izi hesaplanması, tarım emtia piyasaları, kira sertifikalarına yatırım ve sermaye piyasası aracılığıyla gayrimenkul yatırımı gibi konular, alanlarının önde gelen uzmanları tarafından ele alınacak.

 

“Finansal okuryazarlık sermaye piyasasının gelişimi, derinleşmesi ve tabana yayılması için elzemdir”

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül 6. Dünya Yatırımcı Haftası Gong Töreni açılış konuşmasında Dünya Yatırımcı Haftası’nın, yatırımcıların eğitimi ile tasarruflarını doğru değerlendirebilmeleri bakımından önemli bir farkındalık ortaya koyduğunu söyledi.

 

“Son yıllarda gerek Kurulumuz gerekse sermaye piyasasının paydaşları tarafından yapılan çalışmalarla, tasarrufların ekonomiye kazandırılması ve kaynak çeşitliliğinin artırılması açısından önemli aşamalar kat edilmiştir” diye konuşan Gönül, sözlerine şöyle devam etti: “Bu çalışmaların bir ayağı yatırımcı tabanının genişletilmesi diğer ayağı ise vatandaşlarımızın finansal eğitimi ve finansal okuryazarlığının geliştirilmesi üzerinedir. Son dönemde talep tarafında önemli ölçüde ilerlemeler kaydedilmiş ve pay piyasası yatırımcı sayısında kayda değer gelişmeler yaşanmıştır. Nitekim 27 Eylül itibarıyla pay piyasasında yatırımcı sayısı 2,6 milyonu geçmiştir. Pay piyasasında yatırımcı sayısının artması arzuladığımız bir durumken yatırımcılarımızın finansal okuryazarlık seviyesinin yükseltilmesi de çok büyük önem arz etmektedir. “Finansal okuryazarlık” konusu sermaye piyasasının gelişimi, derinleşmesi ve tabana yayılması için elzem olarak gördüğümüz konulardan birisidir.”

 

“Piyasaların gelişmesini ve daha etkin çalışmasını desteklemeye devam edeceğiz”

Finansal teknolojilerdeki hızlı gelişim ve değişimlerin, finansal araçların karmaşıklaşması ve sofistike hale gelmesinin, beraberinde finansal eğitime olan ihtiyacı artırdığına dikkat çeken İbrahim Ömer Gönül,” finansal okuryazarlık oranının yükselmesi başta sermaye piyasası olmak üzere finansal piyasalara katılım oranını artırmaktadır. Piyasaların gelişmesini ve daha etkin çalışmasını desteklemeye devam edeceğiz” dedi. 

 

İbrahim Ömer Gönül, sözlerine şöyle devam etti: “Davranışsal finans üzerine yapılan çalışmalar, finansal eğitim ile emeklilik planlaması yapma, tasarruf etme, borçlarını azaltma, zamanında ödeme, pay ve borçlanma aracı piyasasına katılım, girişimcilik gibi davranışlar arasında pozitif bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Bu yıl Kurulumuzun 40. kuruluş yıldönümünü kutluyoruz. İlk ve orta öğretim kurumlarındaki öğrencilere yönelik düzenlediğimiz resim ve kompozisyon yarışmalarıyla farkındalık yaratmayı ve bilinç uyandırmayı hedefledik. Öğrencilerin yoğun katılımı, gelecek dönemde bu tür organizasyonları düzenlemek ve devam ettirmek adına bizleri motive etmektedir. Öte yandan üniversite öğrencilerine yönelik her yıl düzenlediğimiz ve bugüne kadar yaklaşık on dört bin üniversite öğrencisinin sertifika sahibi olduğu, SPK Eğitim Seminerleri ile de sermaye piyasasının bilinirliği ve finansal okuryazarlık düzeyinin yükseltilmesine önemli katkılar vermeye devam ediyoruz. Bu itibarla, bir yandan yatırımcıları sermaye piyasası enstrümanlarını kullanmaya davet ederken, bir yandan da finansal okuryazar sayısını artırarak tasarruf sahiplerinin yatırıma bakış açılarını değiştirmeleri, bilinçli yatırım yapmaları ve kararlarını sağlıklı almaları için uygun ortamı hazırlıyoruz.”

 

“Borsaya orta ve tercihen uzun vadeli yatırım yapılmalı”

 

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı İbrahim Ömer Gönül, Kurul olarak sermaye piyasalarının daha şeffaf ve güvenilir olmasını temin için uğraşırken, yatırımcıların da yatırım kararlarını alırken rasyonel gerekçelerle hareket etmelerini, özellikle borsa yatırımının kısa vadeli değil, orta ve tercihen uzun vadeli bir yapılması gerektiğinin altını çizdi. Gönül, “Türkiye’nin ilk üst kurulu olarak kendinden sonra kurulan kurullara örnek teşkil eden ve sermaye piyasalarının bugüne kadarki gelişimine öncülük eden Kurulumuz,  bundan sonra da sermaye piyasasının gelişiminde ön planda olmaya devam edecektir” diye konuştu. 

“Finansal okuryazarlık, eğitim müfredatına entegre edilmeli”

Değişimin, yeniliklerin ve veri akışının çok hızlı yaşandığı günümüzde, yatırımcıların daha karmaşık finansal ürün, hizmet ve sistemlerle karşı karşıya kaldıklarına dikkat çeken Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Öztop, finansal okuryazarlığı dijitalleşme sürecinin olmazsa olmaz bir alanı olarak değerlendirdiklerini ifade etti. 6. Dünya Yatırımcı Haftası açılışında konuşan Öztop, finansal risk ve fırsatlar konusunda farkındalığın artmasının, bireylerin ve toplumun finansal sağlığının geliştirilmesine çok önemli bir katkı sağlayacağını söyledi. Bireylerin finansal eğitiminin mümkün olduğunca küçük yaşlardan itibaren sağlanması gerektiğini dile getiren Öztop, “Finansal eğitimin zorunlu eğitim müfredatı ile entegrasyonu, dikkate alınması gereken hususlardan biridir. Bireylerin ve toplumun refah düzeyini etkileyecek olan bu yeterliğin, her birey için eşit eğitim fırsatı çerçevesinde sunulması gerekiyor. Ülkelerin böyle bir yeterliği bireylerin kendi olanakları dâhilinde geliştirmelerini bekleyerek riske atması ve finansal eğitimi göz ardı etmesi uzun vadede toplumda finansal sistemin sağlıklı işleyişini engelleyecek olumsuz etkilerin ortaya çıkmasına neden olabilir” dedi. 

“Küresel yatırımcı kavramı artık bireyleri de kapsıyor”

Pandemi dönemi olarak tanımlayacağımız son 2 yılda, artan dijitalleşmenin de etkisiyle tüm endüstrilerde olduğu gibi finans ve sermaye piyasaları açısından da “değişim”in ana kavram haline geldiğine dikkat çeken Öztop, bu sürecin, yatırım kurallarının ve yatırımcıların tercihlerinin de yeniden şekillenmesini beraberinde getirdiğini ifade etti. Öztop, Düne kadar finansın küreselleşmesine paralel olarak kurumsal küresel yatırımcı gündemimizdeyken bugün, bireysel anlamda da dünyanın neresinde yaşadığından bağımsız olarak, oturdukları yerden tüm piyasalara erişimin oluşturduğu bir “küresel yatırımcı” kavramından bahseder olduk. Günümüzde, fintek şirketleri ve blok zincir bazlı teknolojilerle finansal mimari yeniden şekilleniyor” diye konuştu.

“Değişimi yakalayacak güçlü donanıma sahibiz”

Türkiye sermaye piyasalarının; altyapısı, insan kaynağı ve diğer dinamikleri ile “değişim”i en etkin şekilde yakalayabilecek güçlü bir donanıma sahip olduğunun altını çizen Öztop şunları söyledi: “Finansal mimarinin yeniden şekillendiği bu dönemde Sermaye Piyasası Kurulumuzun liderliğinde ve Borsa İstanbul Grubu iş birliğinde gerçekleştireceğimiz 6. Dünya Yatırımcı Haftası etkinliği ile sektörümüzü geleceğe daha güçlü bir şekilde taşıyacağımıza inanıyorum. Hafta boyunca; sermaye piyasası aracılığıyla sürdürülebilir finanstan, kitle fonlamasına, alternatif yatırım fonlarına; yatırımdan kira sertifikalarına yatırıma, sera gazı emisyonlarının ölçümü ve raporlamasından bireysel ve kurumsal karbon ayak izi hesaplamasına, halka arz ve alternatif yatırım yöntemlerinden dijital finansal okuryazarlığa kadar birçok konuyu ele alacağımız ve tüm paydaşlarımızın görüşleri ile şekillenecek olan etkinliğimizin, tüm katılımcıların beklentilerini karşılayacağını ümit ediyorum. Birlik olarak tüm paydaşlarımızla iş birliğimizi daha da güçlendirerek sermaye piyasalarımızın hedeflediğimiz etkinliğe ve büyüklüklere ulaşması için çalışmalarımızı aralıksız sürdüreceğiz.”  

 

“Sürdürülebilir finansın önemi katlanarak artıyor”

Konuşmasında iklim krizine de dikkat çeken Öztop, “İklim krizi, dünyanın geleceği için atılacak her adımın “sorumluluk” içermesinin zorunlu olduğunu bize gösteriyor. Yeşil dönüşüm için küresel anlamda her yıl trilyonlarca dolar ilave yatırım gereksinimi de gelecekte ‘sürdürülebilir finansın’ öneminin katlanarak artacağını gösteriyor” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Eğitim Kartları kullanıma açıldı

İzmir Büyükşehir Belediyesi 2022-2023 eğitim öğretim döneminde de kırtasiye malzemesi yardımını sürdürüyor.  Kentin 30 ilçesinde ihtiyaç sahibi ilkokul ve ortaokul öğrencilerinin faydalandığı Eğitim Kart’a yüklenen miktar 205 liraya yükseltilirken projeden yararlanan öğrenci sayısı 25 bine çıktı. Kartlar bugün (3 Ekim) itibariyle kullanıma açıldı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eğitimde fırsat eşitliği ilkesi çerçevesinde 2019’da başlatılan Eğitim Kart (kırtasiye malzemesi desteği) uygulaması 2022-2023 eğitim öğretim döneminde de sürüyor. İzmir’in 30 ilçesinde ihtiyaç sahibi ilkokul ve ortaokul öğrencilerine ulaştırılan Eğitim Kart’a yüklenen bakiye 140 liradan 205 liraya yükseltildi. Projeden yararlanan öğrenci sayısı ise 25 bine çıkarıldı. Kartlar bugün (3 Ekim Pazartesi) itibariyle kullanıma açıldı. Eğitim Kart, İzmir Kitap ve Kırtasiyeciler Esnaf Odası ve İzmir Ticaret Odası koordinasyonunda ilçe ticaret odalarına kayıtlı kırtasiyecilerde kullanılabiliyor.
Destek miktarı 13 milyona yaklaştı
200’ü aşkın kırtasiye esnafına da can suyu olan Eğitim Kart uygulamasından 2019 yılında 17 bin 58, 2020’de 23 bin 629, 2021’de ise 24 bin 290 öğrenci faydalanmıştı. Bu yıl öğrencilerin Eğitim Kartlarına toplamda 5 milyon 125 bin liralık bakiye yüklenecek. Böylece 2019 yılından bu yana toplam 12 milyon 800 bin lira tutarında kırtasiye desteği sağlanmış olacak.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yükseköğrenim Burs Başvuruları Başladı

Çorlu Belediyesi tarafından aileleri Çorlu'da ikamet eden ihtiyaç sahibi üniversite öğrencilerine verilecek olan "yükseköğrenim burs yardımı" başvuruları başladı.

Konuyla ilgili olarak açıklamada bulunan Çorlu Belediye Başkanı Ahmet Sarıkurt, Çorlu Atatürk Evi'nden elde edilen gelirin yanı sıra Çorlu Belediyesi'nin desteğiyle sağlanan ve Kredi ve Yurtlar Kurumu ile yapılan protokol çerçevesinde KYK üzerinden ödenecek olan yükseköğrenim burs yardımı için başvuruların başladığını söyledi.

Başkan Sarıkurt, 3 Ekim 2022 Pazartesi günü itibarıyla başlayan başvuruların 14 Ekim 2022 Cuma günü saat 17.00'de sona ereceğini belirterek burs yardımları için gerekli olan belgelerle birlikte Atatürk Kent Enstitüsü bünyesinde yer alan Çorlu Belediyesi Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü'ne başvurulması gerektiğini hatırlattı.

Yükseköğrenim burs yardımı konusunda bilgi almak isteyen vatandaşlar 444 99 59 numaralı telefon hattı üzerinden Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü yetkililerine ulaşabilecekler.

 

1. BAŞVURU İÇİN GEREKLİ BELGELER:

1- Bir (1) adet vesikalık fotoğraf

2- İkametgâh (Anne ve/veya babaya ait) (Kurumdan temin edilebilir.)

3- Matbu başvuru dilekçesi (Kurumdan temin edilir)

4- Matbu form (Kurumdan temin edilir.) (Türk Eğitim Vakfı ve Çorlu TSO)

5 – Vukuatlı nüfus kayıt örneği (Kurumdan temin edilebilir.)

6- Öğrenim belgesi

7- Ailede çalışan bireylere ait SGK'den maaş bordrosu veya barkotlu hizmet dökümü

8- Tahkikat formu (Kurum tarafından yerinde inceleme yapılacaktır.)

9- Adli sicil kaydı

 

2. ÖĞRENİM YARDIMI BAŞVURU KOŞULLARI

1- T.C. vatandaşı olmak.

2- Öğrencinin ailesinin Çorlu'da ikamet ediyor olması.

3- Öğrencinin sınıf tekrarı yapmamış olması.

4- Öğrencinin KYK'dan ya da KYK aracılığıyla herhangi bir kurumdan "öğrenim kredisi" ya da "burs" almıyor olması.

5- Öğrenim süresi boyunca "kayıt dondurma" işleminin yapılmamış olması. (Rapor gerektiren olağanüstü sağlık sebepleri dışında)

6- Devlet üniversitesinde okuyor olmak.

7- Ön lisans veya lisans öğrencisi olmak.

8- Normal öğrenim süresi içinde eğitimine devam ediyor olmak.

9- Başvuru tarihleri itibarı ile 25 yaşını aşmamış olmak.

10- Yüz kızartıcı suç işlememiş ve disiplin cezası almamış olmak.

 

3. ÖĞRENİM YARDIMI VERİLMEYECEK OLANLAR

1- Açık öğretimde okuyan öğrenciler

2- Yüksek lisans ve doktora öğrencileri

3- Uzaktan öğretim görenler

4- Yurt dışında okuyanlar

5- Vakıf/özel üniversite öğrencileri

6- İkinci üniversite okuyan öğrenciler

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Erkiş Etüt ve Ödev Evi’nde ilk dersi verdi

Sosyal belediyecilik anlayışıyla çalışmalarına devam eden Saray Belediyesi, Tekirdağ Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği üyelerinden Nurten Durmazoğlu’nun katkılarıyla Ladin Sokak’ta Etüt ve Ödev Evi’ni öğrencilerin hizmetine açtı. Etüt ve Ödev Evi’nde ders başı yapan öğrencilere ilk dersi, Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş verdi.

 

 

ETÜT VE ÖDEV EVİ TÖRENLE AÇILDI

 

Tekirdağ Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği üyelerinden Nurten Durmazoğlu’nun katkılarıyla Ladin Sokak’ta yapılan Etüt ve Ödev Evi, cuma günü törenle açıldı. Açılışa Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Yarapsanlı ve Yönetimi, Hayırsever Nurten Durmazoğlu, Saray Belediye Başkan Yardımcıları Birdal Gökdağ, Fuat Ünal, CHP Tekirdağ Büyükşehir ve Saray Belediye Meclis Üyesi Levent Köksalan, CHP Saray Belediye Meclis Üyeleri Sait Nayir, Cemil Ertan, Murat Dinç, Onur Aydınoğlu, birim müdürleri ve belediye personeli katıldı.
 

 

BAŞKAN ERKİŞ: “HER ŞEY BURADAKİ EVLATLARIMIZ İÇİN”

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan törende açılış konuşmasını yapan Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, şunları ifade etti: Yarından itibaren çok şeyin değişeceğine ve bu mahalledeki sosyal, kültürel hayatın değişeceğine dair umudu burada sizlerle paylaşmanın derin heyecanı ve sevinci içindeyim. Mahallede Ahmed Arif’in şiirini aklımıza getirircesine fukaralıktan çoluk çocuklarımızın birbirine karışması, bilmemezlikten değil diyor ya onları andıran büyük bir heyecan içindeyiz. Mahallede eğitimle, kısıtlı imkanlarla gelinebilen son noktada en fazla bir önlisans mezunumuz var. Oysa ki bu mahallenin evlatlarının nasıl da hayat dolu, nasıl da başarıyı isteyen, hakkeden ve heyecanla beklediğini hepiniz görüyorsunuz. Ancak bu önlisans sadece tek bir önlisans seviyesinde geride kalmış olan eğitim süreci dilersek hep birlikte çocuklarımızın üzerine yıkabileceğimiz bir yük olabilir. Daha iyi çalışsınlar, başarsınlar. Zor koşullarda başarının nice öyküsü var denilebilir. Oysa görüyorsunuz derneğimiz birincil sırada eğitimi, fırsat eşitliğini getirmiş. Görüyorsunuz buradaki yokluk, beraberinde bir mağduriyeti ve yoksulluğu getiriyor. Biz bugün burada bu yoksulluğa, bu mağduriyete bir neşter vuruyoruz. Buraya belki yıllarca bu çocuklarımızın hatırından çıkmayacak ve yeni Durmazoğlu, yeni Bahar Yarapsanlılar yeni eğitim neferleri yaratacak bir orduyu yetiştirmek üzere yola çıkıyoruz. Hangi duvar yıkılmaz sorular doğruysa diyor şair. Bir gün gelirsek hangi kent güzelleşmez. Çocuklarımız ilk kez bu mahallenin asli unsurları olduğunu anladılar, anlayacaklar yarın yeni nesillere anlatacaklar. Yine aynı şair devamla susan, konuşmayan bir çocuktan daha büyük bir tehdit ne olabilir diyor. Çocuklarımızın cıvıltısı her zaman konuşmaları anlamına gelmez. Çocuk, gülüşüyle bakışıyla konuştuğu gibi adımlarıyla da konuşur. Liseyi bitirdiğinde başka, önlisansı bitirdiğinde başka lisansı ve lisansüstü eğitimlere devam ettiğinde başka konuşacaktır. Bugün sesimizin duygusallıkla, romantizmle incelmesine yol açan büyük yolculuğun başlangıcında oluşumuz bunun göstergesidir. Her şey buradaki evlatlarımız içindir. Bir dezavantajlı grup oluşundan dolayıdır ki Atatürk Kültür Merkezi’nde çok daha iyi şartlarda eğitim verme olanağımız varken yerindenliği, yerelliği ve sosyal belediyeciliği ön plana çıkararak burada bir eğitim ünitesi açtık. Çarşının merkezindeki yerle burası arasındaki mesafe sanmayın sadece 1,5 kilometre belki yıllar. Bugün o yılları kapatmak adına buradayız. Şimdi Saray’ın gönüllü eğitim neferlerini burada çocuklarımıza şefkatli, anlamlı, iyileştirici, onarıcı ve geleceğe hazırlayıcı dokunuşlar için gönüllük esasında buraya bekliyoruz. İdarecilerimizi, toplumun münevver kesimlerini aydın sorumluluğu dahilinde buraya bekliyoruz. Şimdi bu mahalle için yeni türküleri hep birlikte seslendirmek zamanıdır. Şimdi çok şükür çıktığımız yolda kararlı adımlarla ilerlemek zamanıdır. Hepinize tekrar teşekkür ediyorum.”
 

 

BAŞKAN YARAPSANLI: “EĞİTİM YOLUNDA SİZLERİN EN BÜYÜK DESTEKÇİSİ OLACAĞIZ”

Başkan Erkiş’ten sonra söz alan Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Yarapsanlı şöyle konuştu: “ Bugün burada Tekirdağ’ın en güzel renkli açılışı gerçekleşecek. Trakya’mızın ve Tekirdağ’ımızın en güzel rengi siz değerli roman kardeşlerimizdir. Bu güzel rengi ve zenginliği daha iyi tanıtmak, birbirilerinizi daha iyi anlayıp daha refaha ulaşmanız için tek bir yolunuz var. O yolun adı eğitim, eğitim ve yine eğitimdir. Hedefimiz ve inancımız eğitim olduğu takdirde bu mahallenin çocukları ve gençleri yarının aydın ve bilgili yetişkinleri olacak ve siz değerli büyüklerini daha refah, güzel ve sağlıklı ortamlara taşıyacak ve arkasından gelecek nesillere güzel birer örnek olacaktır. Bizler de eğitim yolunda sizlerin en büyük destekçiniz olacağız. Etüt ve ödev evimizin oluşumuna önderlik ettiği için öncelikle şahsım ve yönetim kurulu üyelerim ve mahallemizin küçükleri adına değerli Özgen başkanımıza çok teşekkür ediyorum. Bu güzel oluşuma değerli katkılarıyla destek sağlayan değerli üyemiz Nurten Durmazoğlu ablamıza ve rahmetli eşi Fahrettin Durmazoğlu mekanı cennet olsun teşekkürlerden bir demet şükran ve minnetlerimizi sunuyorum.”
 

 

KURDELE KESİLDİ

Konuşmaların ardından Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Hayırsever Nurten Durmazoğlu, Tekirdağ Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Yarapsanlı ve Yönetimi, Saray Belediye Başkan Yardımcıları Birdal Gökdağ ve Fuat Ünal ile birlikte açılış kurdelesini kesti.
 

 

ÇİÇEK VE PLAKET TAKDİM ETTİ

Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Saray Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Arif Naci Öngören ile birlikte hayırsever Nurten Durmazoğlu’na ve Tekirdağ Önder Çiftçi Kadın Kolları Yardımlaşma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Bahar Yarapsanlı’ya destekleri için teşekkür ederek, çiçek ve plaket takdim etti.
 

 

İLK DERSİ BAŞKAN ERKİŞ VERDİ

Açılıştan sonra Etüt ve Ödev Evi’nde ders başı yapı yapan öğrencilere ilk dersi Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş verdi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğrencileri, Kamu ve Özel Sektör Yöneticileri İle Buluştu

Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nde yeni kazanan öğrencileri ziraat mühendisliği mesleğine benimsetmek amacıyla ‘Tarımsal Eğitimde Kamu ve STK Deneyimleri Öğrenci Buluşmaları’ paneli gerçekleştirildi.

Ülke ekonomisine son yıllarda önemli katkılar sağlayan GAP çiftçisinin verimini daha çok arttırmak, girdilerini azaltmak, bilgiye ulaşımını kolaylaştırmak amacıyla Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğrencileri, kamu ve özel sektör yöneticileri ile buluşturuldu.

Ziraat Fakültesi Hüseyin Apan Konferans salonunda gerçekleşen programa, Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Ali Çullu, akademisyenler, Sivil Toplum Kuruluş Temsilcileri ve öğrenciler katıldı.

Moderatörlüğünü Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Ali Çullu’nun yaptığı panelde, Şanlıurfa Tema Vakfı İl Temsilcisi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen, TARSİM Bölge Müdürü Ziraat Mühendisi Murat Şevket Yüksel, Şanlıurfa İl Tarım Orman Müdürlüğü Temsilcisi Nagehan Ayşe Turanoğuz birer sunum gerçekleştirdiler.

Kamu, sivil toplum kurum ve kuruluşları temsilcilerinin bilgi ve tecrübelerini öğrencilere aktardığı panelde Ziraat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Ali Çullu; “Değerli hocalarım sevgili öğrencilerim, böyle anlamlı bir programa katıldığınız için öncelikle hepinize teşekkür ediyorum. Öğrenci arkadaşlar siz çok şanslısınız, fakültemizde tüm imkânlar mevcuttur. Ziraat Fakültesi’nde istediğiniz hocaya kolayca ulaşabilirsiniz. Değerli arkadaşlar her zaman işinizi severek yapın. İşinizi kesinlikle yarına bırakmayın, zaman su gibi akıyor ve çok hızlı geçiyor. Okuduğunuz fakülte çok ayrıcalıklı bir fakültedir. Türkiye’nin birçok resmi kurum ve özel sektöründe Ziraat Fakültesi mezunlarımızı görebilirsiniz. Değerli arkadaşlar herkesten farklı düşünün. Çünkü farklı düşünenler her zaman farklı yerlere gelir ve o zaman başarıyı yakalarsınız” diye konuştu.

Özel sektör tecrübelerini paylaşan TARSİM Bölge Müdürü Ziraat Mühendisi Murat Şevket Yüksel; “Arkadaşlar notlarınızın yüksek olması çok bir şey ifade etmez. En önemlisi; sahada çalışarak kendini geliştirmenizdir. Burada bulunan birbirinden değerli hocaların tecrübelerinden yararlanmanız çok önemlidir” dedi.

Sivil Toplum Kuruluşları adına gençlere önemli tavsiyelerde bulunan Şanlıurfa Tema Vakfı İl Temsilcisi Prof. Dr. Ali Rıza Öztürkmen ise, gençlerin her zaman birçok sivil toplum kuruluşlarında yer almalarını gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Öztürkmen; “STK’larda yer alarak kendinizi geliştirmeniz sizin faydanıza olacaktır. Her zaman en iyi öğrenci olmaya çalışın. Sahada yapacağınız çalışmalar size özgüven kazandıracaktır” dedi.

Kamu kurumlarındaki tecrübelerini aktaran Şanlıurfa İl Tarım Orman Müdürlüğü Temsilcisi Nagehan Ayşe Turanoğuz’da, öğrencilerin, hocaların bilgi ve birikiminden yararlanmasını söyledi. Turanoğuz; “Ne kadar çok kitap okursanız okuyun, tecrübeli, eğitimli ve donamlı hocalarınızın olması sizi çok daha ileriye götürecektir.  Kendinize yatırım yapın, sahaya çıkın, kendinizi geliştirin, yabancı dilinizi geliştirin” diye konuştu.

Soru-cevap kısmı ile devam eden program, toplu aile fotoğraf çekimi ile son buldu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Şanlıurfa’da Yeni Bulunan Taş Tepeler, Tarihin Sıfır Noktasını Değiştirecek mi

Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri Çelik’in öncülüğünde kurulan, alanında uzman akademisyenlerden oluşan şemsiye grupları ile insanlığın tarihsel gelişimini ortaya çıkaracak çok önemli araştırmalar yapılıyor. Harran Üniversitesi'nin yeni yüzü haline gelen ‘Sürekli Proje Üretme Konsepti’ dahilinde, İstanbul, Ankara, Pamukkale Üniversiteleri ve Şanlıurfa Müze Müdürlüğünden katılımcılardan oluşan toplam 25 bilim insanını bir araya getiren, koordinatörlüğünü Harran Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kasım Takım'ın üstlendiği Göbeklitepe Araştırmaları Şemsiye Grubu, çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor.

Göbeklitepe'yi de içerisinde barındıran ve bereketli hilal olarak gösterilen yukarı Mezopotamya, insanlık tarihinin en kadim yerleşim yerlerinden birisi olarak gösterilmektedir. Bölgede 11 farklı konumda antik çağa ait kalıntıların bulunmasından sonra 2021 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Taş Tepeler Projesi başlatılmıştı.

 

Akademisyenler, ‘Taş Tepeler Projesi’ kapsamında Çakmaktepe, Sayburç ve Karahantepe’de incelemelerde bulundular

 

Tarihin akışını değiştirecek kazı alanlarında incelemelerde bulunan Rektör Prof. Dr. Mehmet Sabri Çelik’in öncülüğündeki araştırma grubu üyelerine, Sayburç ören yerini, kazı başkanı Doç. Dr. Eylem Özdoğan, Çakmaktepe ören yerindeki gelişmeleri kazı başkanı Doç. Dr. Fatma Şahin ve Karahantepe ile ilgili kazı başkanı Prof. Dr. Necmi Karul, ören yerindeki çalışmalar hakkında bilgiler verdiler.

Kurulan şemsiye gruplarında 4 üst çalışma grubuna ait olmak üzere, toplam 14 alt çalışma grubu bulunmakta. Bu grup sayesinde, Göbeklitepe ve Karahantepe kazılarından elde edilen kalıntılar bilimin tüm disiplinleri açısından incelenerek; Göbeklitepe'de yaşayan toplumun etnik, sosyolojik ve biyolojik yapısı ve günlük yaşam biçimleri, dini inançları, beslenme tarzları ve doğayla olan ilişkileri ortaya çıkartılmaya çalışılıyor. Bu kapsamda antik DNA laboratuvarı ve karbon-14 laboratuvarı gibi büyük çaplı projelere imza atmak isteyen ekibin en büyük hedefi; başta Göbeklitepe olmak üzere Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ndeki tüm arkeolojik kazılara destek olarak bölge tarihinin bilinmeyenlerini gün yüzüne çıkarmaya yardımcı olmaktır. Böylece Harran Üniversitesi’nin özellikle neolitik kazılar için bir araştırma merkezi haline getirilmesi hedefleniyor.

Kazı başkanlarından aldıkları bilgilerin önemine değinen Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sabri Çelik; “Bu bölgede dünyanın tarihini değiştirecek eserler bulunmaktadır. Bizde bu eserleri araştırmak amacıyla üniversitemizin önemli bilim insanlarıyla bir çalışma grubu kurduk. Şemsiye grubu adını verdiğimiz çalışma topluluklarımız farklı bilimsel çalışmalarda da bulunmaktalar.

Bu kapsamda çalışma grubumuzla birlikte ilk olarak Çakmaktepe’yi ziyaret ettik. Çakmaktepe, Anadolu'da bilinen ilk yerleşim izlerini Göbeklitepe'den çok daha eskiye götürüyor. Yerleşik yaşama geçmiş avcı-toplayıcıların Anadolu'da şimdiye kadar tespit edilmiş en eski yerleşim alanıdır. İnsanlık tarihinde ilk yerleşik hayata geçiş izlerine işaret eden yapıların tespit edildiği ve Harran Üniversitemizin haritalandırma desteği ile katkı sağladığı kazı çalışması, hızla devam ediyor.

Tarihi açıdan diğer önemli ören yerimiz Sayburç yerleşimidir. Burası 2021 yılından bu yana kazılmakta olan bir Çanak Çömleksiz Neolitik yerleşim olarak kendini göstermektedir.

Çalışmalar İstanbul Üniversitesi ve Şanlıurfa Arkeoloji̇ Müzesi işbirliğinde sürdürülüyor. Harran Üniversitemizin yine haritalandırma işlemi ile katkı sağladığı bu kazıda; Hem yerleşme hem de toplanma mekânı niteliğinde olan özel bir yapı ve gündelik yaşamın geçtiği konutlar açığa çıkarılıyor. Özel yapılardan birinin içinde insan ve hayvanlardan oluşan bir duvar kabartması var. Kabartmalar Şanlıurfa’da şimdiye kadar bilinen en bütünlükçü resmi oluşturuyor. Tarih öncesi insanın yaşamına dair ayrıntılı bilgiler veriyor.

En son olarak ta heyetimizle birlikte 1997 yılında Harran Üniversitesi akademisyenlerimiz tarafından keşfedilen Karahantepe kazı yerinde incelemelerde bulunduk. Bugüne kadar açığa çıkarılan yapıların çanak çömleksiz Neolitik Dönem A evresinin sonu ile B devresinin başına tarihlendiği düşünülmektedir. Buradan da Göbeklitepe’dekilerine benzer şekilde T biçimli dikili taşlar çıkarılmış. Yüzey taramaları ve jeomanyetik ölçümler sayesinde birbirinden farklılaşan 4 ayrı kesimin olduğuna işaretler bulunan Karahantepe’de açıldıkça genişleyen kireçtaşı yüzeyler kesilerek oyularak ya da düzleştirerek mükemmel mühendislik sonucu yapılar için en uygun hale getirildiğini gördük.

Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi başta olmak üzere, Veteriner Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi, Tıp Fakültesi, Ziraat Fakültesi ve İlahiyat Fakültelerinden ilgili öğretim üyelerinden oluşan şemsiye grubumuzla araştırmalarımız bölgede hız kesmeden devam edecektir” diye konuştu.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı