Aylık arşivler: Şubat 2023

Şubat Ayında Bilkent Sahne Ast'ta Tiyatroya Doyacaksınız

Bilkent Sahne AST, şubat ayında da birbirinden önemli tiyatro eserlerini sahneye taşıyacak. Kıymetli tiyatro sanatçılarının konuk olacağı sahnede, Şubat ayı da dolu dolu geçecek. 

Bilkent Sahne AST, şubat ayında da perdelerini birbirinden ünlü oyuncular ve çok değerli tiyatro eserleri ile aralıyor. 

Tiyatro dolu günler; yönetmenliğini Hakan Emre Ünal’ın yaptığı, Herkes Kocama Benziyor oyunu ile 3 Şubat tarihinde başlıyor. Bir pavyonda tuvaletçilik yapan Ayten’in hayat hikayesinin kendi ağzından aktarılacağı oyunda; Ayten’e başarılı tiyatrocu Pınar Güntürkün hayat veriyor. 

4 ve 18 Şubat tarihlerinde ise Nobel ödüllü İtalyan yazar Dario Fo tarafından yazılmış; Mahir İpek, Mehmet Ulusoy, Yıldırım Şimşek gibi usta oyuncuların kadrosunda yer aldığı, iki perdelik tiyatro oyunu “Bir Anarşistin Kaza Sonucu Ölümü’’ Bilkent Sahne AST’ta tiyatro severlerle bir araya geliyor.

Tatavlada Son Dans’a var mısınız?

Kirazlıköy’den Tatavla’ya, Tatavla’dan Kurtuluş’a uzanan adıyla bile dönüşümün merkezlerinden olan bir semtin iki kadın üzerinden hikâyesinin anlatıldığı Tatavlada Son Dans 28 Şubat’ta Bilkent Sahne AST’da olacak. Eleni’ye hayat veren Sumru Yavrucuk’un Rumca şarkısıyla renk kattığı oyunun diğer başrolünde ise Gül karakterine hayat veren Deniz Çakır var.

Güldürürken düşündürüyor

Deniz Fırat Aksoy’un gerçek bir hikâyeden yola çıkarak uyarladığı ve Serhat Nalbantoğlu’nun yönettiği “N’SİN” 5, 10, 17 ve 26 Şubat tarihlerinde tiyatro severlerle yine bir araya gelecek. Oyun, Aziz Nesin’in 4 Temmuz 1965’te Moskova’dan dönüşünde polis tarafından gözaltına alınmasını ve akabinde gelişen olayları mizahi bir dille sahneye aktarıyor. 60 yıl sonra bile değişmeyen düzeni hicveden oyun, tiyatro severleri güldürürken aynı zamanda dün ile bugün arasındaki bağı gözler önüne serecek.

Hangimiz ermiş hangimiz günahkar?

Yönetmenliğini Onur Erbilen’in üstlendiği, oyuncu kadrosunda Cemre Melis Çınar, Burak Demir ve Aziz Çoban yer aldığı “Ermişler ya da Günahkârlar” yeni bir yorum ve iddialı bir metinle 7 Şubat’ta Bilkent Sahne AST’ta yer alacak. Seyircileri bilinç dışındaki örtük yanlarıyla yüzleştirirken; insan doğasının vahşi, saldırgan, suça ve şiddete eğilimli yanlarını cesurca yazılmış metniyle sorgulatan oyun, iddialı ve alışılagelmişin aksine farklı bir reji anlayışıyla seyircisiyle buluşuyor. 

Türkan Saylan’a selam olsun

Cengiz Toraman’ın yazıp yönettiği Levent Üzümcü Tiyatrosu oyuncusu Şenay Gürler’in oynadığı “Ben Türkan Saylan” 8 Şubat’ta Bilkent Sahne Ast’ta tiyatro severler ile buluşacak.   Mert Fırat, Berna Laçin, Levent Üzümcü, Uğur Dündar, Ayşe Yüksel ve Yetkin Dikinciler’in dış ses verdikleri oyunla; Cumhuriyetin 100. yılı Türkan Saylan’la selamlanacak.

İşte diğer oyunlar…

11 Şubat’ta Karmakarışık oyunu ile devam eden tiyatro dolu günler; 12 Şubat Pazar günü Filiz Bozok’un uyarlayıp, yönettiği Şeker Portakalı oyunu ile devam edecek. Şeker Portakalı’nı ise sırasıyla 19 Şubat’ta Sanat, 20 Şubat’ta İstibdat Kumpanyası, 27 Şubat’ta Çılgın Dünya oyunları izleyecek…

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İBB Şehir Tiyatroları'nda Bu Hafta (8-12 Şubat 2023)

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları, Şubat ayının yeni haftasında 15 oyunla İstanbul seyircisiyle buluşuyor.

İBB Şehir Tiyatroları 2022-2023 tiyatro sezonunun ana temasını “İstanbul Klasiklerle Buluşuyor” olarak belirledi. Şehir Tiyatroları yerli ve yabancı klasikleri seyirciyle buluştururken, yeni yazarlar ve oyunlarına da sahnelerinde yer veriyor.

Bu hafta; Cadı Kazanı, Veba, Rüstemoğlu Cemal’in Tuhaf Hikâyesi, Antigone, Fosforlu Cevriye, Yaftalı Tabut, Komik Para, Kuğunun Şarkısı, Çingene Boksör, Fındıkkıran, Elma Kurdu Kırtık, Rüya, Herkes Sihirbaz Olacak, Bekçi ile Postacı, Benim Küçük Yıldızım adlı oyunlarımız sahnelenecek.

EDİP CANSEVER’İN OTELLER KENTİ ŞİİRİ “SAHNE”DE…

İBB Şehir Tiyatroları, İstanbul Şiirle Buluşuyor başlığı altında, şairler ve şiirleri üzerinden oluşturulan özel mekân ve ses evreninde yeni bir “anlatı”yı seyircisine sunuyor. Edip Cansever ve Oteller Kenti şiiri, Müze Gazhane Meydan Sahne’de 12 Şubat 2023 Pazar günü saat 18.00’de seyirciyle buluşacak.

Hümay Güldağ’ın uyarlayıp yönettiği Oteller Kenti’nde müzik tasarımı Hüseyin Tuncel’e, dekor tasarımı Cihan Aşar’a, kostüm tasarımı Ahsen Nur Doğan’a, efekt tasarımı Metin Küçükyılmaz’a, ışık tasarımı Uğur Yıldız’a, görsel tasarım Yakup Altay’a ve koreografi Arda Alpkıray’a ait. Oteller Kenti’nin oyuncuları Hüseyin Köroğlu, Hümay Güldağ ve Aslı Şahin. Piyanoda Orçun Tekelioğlu, solist olarak Berfu Aydoğan etkinliğin müzikleri için sahnede yerini alıyor.

Oyun ve etkinlikler için bilet ve davetiyeler; gişelerden, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/  adresinden ve İBB Şehir Tiyatroları mobil uygulamasından temin edilebilir.

Bu Haftanın Programı (8-12 Şubat 2023)

CADI KAZANI

Yıl 1692… ABD’de Salem kasabası…Cadılıkla suçlanan insanlar… Büyük tartışmalara, ardından işkencelere, nihayetinde de idamlara varan mahkemeler… Çıkarları için ‘liste’lerce insanları ölüme sürükleyen ‘insan’lar… İnancı kullanarak; önce toplumsal yaşamı, sonra hukuku, nihayetinde onuru yok etmeye çalışan ‘baştakiler’ ve buna sebep olmayı yahut seyirci kalmayı seçen halk… Tiyatro yazınının en önemli isimlerinden Arthur Miller’ın, 1952’de gerçek olaylardan yola çıkarak yazdığı bu ölümsüz eser; ilk kez Şehir Tiyatrosu’ndan seyircilerini selamlıyor.

Arthur Miller‘ın yazdığı, Sabahattin Eyüboğlu-Vedat Günyol’un çevirdiği, Yiğit Sertdemir’in yönettiği oyunda Ozan Gözel, Ceren Kaçar, Fatma İnan, Berfu Aydoğan, Nilay Yazıcıoğlu, Ezgim Kılınç, İbrahim Can, Canan Kübra Birinci, Selen Nur Sarıyar, Burak Davutoğlu, Rozet Hubeş, Zeki Yıldırım, Onur Demircan, Berna Adıgüzel, Ersin Sanver, Mehmet Bulduk, Emre Çağrı Akbaba, Selçuk Yüksel, Eraslan Sağlam rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.

VEBA

Nobel Ödüllü yazar Camus’nün faşizm alegorisi olarak kaleme aldığı eserde, veba salgını sırasında yaşanan kaotik durum anlatılır. Karantina döneminde verilen mücadele, belirsizlik ve korkunun egemen olduğu bir dünya canlandırılıyor.

Neil Bartlett’in uyarladığı Mehmet Ergen’in çevirip yönettiği oyunda Cafer Alpsolay, Emrah Can Yaylı, Ergun Üğlü, İrem Arslan, Özgür Dereli rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde.

RÜSTEMOĞLU CEMAL’İN TUHAF HİKÂYESİ

Osmanlı İmparatorluğu’nun son demlerinde, Girit’teki yurtlarından sürgün edilen bir ailenin İstanbul’a Çanakkale’ye ve nihayet Ayvalık’a uzanan maceralı yolculuğu. Rüstem’in, Cemal’in ve hayatlarındaki diğer insanların kimi zaman gülünç kimi zaman hüzünlü ama sımsıcak hikâyeleri. Oyunda Esen Koçer, Levent Üzümcü rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde.

ANTİGONE

Devletin olmazsa olmaz yasası, bireyin vicdanında karşılığını bulamazsa, iktidarın elinde tuttuğu iki ucu kızgın demir kimi yakar?

Sophokles’in binlerce yıl önce kaleme aldığı aynı adlı oyunundan uyarlanan Antigone’de;  aynı savaşta birbirini öldüren, ama biri kahraman diğeri hain ilan edilen iki kardeşine de, son görevini yapmakta kararlı olan Antigone ile; devletin varlığıyla kendi varlığını eş tutan Kreon’un buyruklarından geri adım atmayan duruşu karşı karşıya geliyor.

İnsanlığın tüm kadim deneyimleri tarihe gömülürken yine de çözülmeyen, kaybolmayan çelişkilerimizi sahneye getiren “Antigone”, dünden bu günü tartışıyor. Sofokles’in yazdığı, Sabahattin Ali’nin çevirdiği Engin Alkan’ın uyarlayıp yönettiği oyunda Cengiz Tangör, Zafer Kırşan, Aslı Menaz, Gözde İpek Köse, Özgün Akaçça, Destan Batmaz, Onur Şirin rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

FOSFORLU CEVRİYE

Anne babasını tanımadığı için gökteki yıldızlardan doğduğuna inanan, denizin kucağında bir sokak çocuğu olarak büyüyen, Galata mevkiinde karnını doyurabilmek için “icra-i sanat” eyleyen Cevriye, sıradan bir sokak kızı değil aslında İstanbul sokaklarının ta kendisidir. Hastalık ve soğuktan ölüme yaklaştığı o gece, karşısına çıkan esrarengiz bir Adam sayesinde hayata ve kara sevdaya tutunur. Cevriye’nin daha önce tanıdığı erkeklere hiç benzemeyen ve ona “siz” diye hitap eden bu Adam aslında gizli yaşayan bir idam mahkûmudur. Cevriye onu tanıdığı günden sonra artık bambaşka bir “insan” olmuştur. Hapis, sürgün, aradan geçen zaman ve türlü belalara rağmen bu aşktan vazgeçmeyen Cevriye, sevdiği için her şeyi göze alacaktır.

Oyunda 1930-40’lı yılların İstanbul’u zengin tasvirleriyle sunuluyor. Mahallelerin arka sokaklarında, hapishanelerinde, batakhanelerinde hayata tutunmaya çalışan kadınların, annelerin, çocukların ve afili delikanlıların otoriteyle olan ilişkisi çarpıcı öykülerle aktarılıyor. 

Suat Derviş, 60’lı yılların başında Türkiye’ye döndüğünde siyasi-mesleki ve maddi anlamda zorlu bir dönemden geçiyordu. “Fosforlu Cevriye” romanını yayınevlerine teklif ediyor fakat ne yazık her seferinde reddediliyordu. Suat Hanım’ın büyük arzusu, bu eserin yayınlanmasından öte, bir “müzikal” olarak oyunlaştırıldığını görmekti… Bunun için ilk görüştüğü kişi genç aktris Gülriz Sururi idi… Gülriz Hanım’ın da arzusu oyunu Şehir Tiyatroları’nda sahnelemekti…

“Karanlık bir gecede gökten düşüp parçalanan bir yıldız gibi…”  kalbimizde iz bırakan Suat Derviş’e, Reşat Fuat Baraner’e, Nazım Hikmet’e ve Gülriz Sururi’ye sevgiyle…

Suat Derviş’in yazdığı, Gülriz Sururi’nin uyarladığı,  Yelda Baskın’ın yönettiği oyunda Ayşe Günyüz Demirci, Berk Samur, Besim Demirkıran, Binnur Şerbetçioğlu, Ceysu Aygen, Çağatay Palabıyık, Elif Verit, Emre Yılmaz, Hakan Örge, Irmak Örnek, Nur Saçbüker Otan, Samet Silme, Tuğrul Arsever, Yağmur Damcıoğlu Namak, Yunus Erman Çağlar, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Ümraniye Sahnesi’nde.

YAFTALI TABUT

Adına tarihin dipnotlarında rastlayabildiğimiz, Türkiye’nin ilk kadın oyun yazarı, kuramcı, aktivist, sosyal ve siyasi yaşamın her alanında öncü Fatma Nudiye Yalçı’nın hikâyesi. 1920’lerde başlayan mücadelesine Dr. Hikmet Kıvılcımlı ve Nazım Hikmet de eşlik ediyor.

Bilgesu Erenus’un yazdığı Yelda Baskın’ın yönettiği oyunda Bensu Orhunöz, Selin Türkmen, Ceren Hacımuratoğlu, Lale Kabul, Nazan Yatgın Palabıyık, Şenay Bağ, Yeşim Mazıcıoğlu rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Gaziosmanpaşa Sahnesi’nde.

KOMİK PARA

Doğum gününde Henry akşam işten dönerken metroda kendi çantası yerine yanlışlıkla bir başkasının çantasını alır. O çantanın içinde tam 1 milyon 735 bin pound para vardır. Evde onu bekleyen karısı Jean, Henry için bir doğum günü sürprizi hazırlamaktadır. Bu doğum günü kutlaması için aile dostları Betty ve Vic de davetlidirler. Henry para dolu çanta ile eve gelir. Hemen uçak biletleri alınır ama eve bir dedektif gelir ve işler karışır, soluksuz macera başlar.

Ray Cooney’in yazdığı, Haldun Dormen’in çevirdiği, Özgür Atkın’ın yönettiği oyunda Ada Alize Ertem, Can Alibeyoğlu, Can Tarakçı, Emrah Derviş Soylu, Hasip Tuz, Nurdan Kalınağa, Özgür Atkın, Uğur Dilbaz rol alıyor. Oyun, 9-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Sultangazi Hoca Ahmet Yesevi Sahnesi’nde.

KUĞUNUN ŞARKISI

Anton Çehov’un tek perdelik kısa oyunlarından biri olan Kuğunun Şarkısı’nda, yaşlı ve yalnız bir aktörün geçmişiyle yüzleşmesine, hayatını sorgulamasına, pişmanlıklarına ve aradan geçen onca yıla rağmen, hala, hayatta en iyi yaptığı şeye, aktörlüğe tutunmaya çalışmasına tanık oluyoruz.

Oyunda, insan doğasının gizli özlemlerini, öfkelerini ve tutkularını yansıtan önemli bir Çehov karakteri olarak karşımızda duran Svetlevidov’un anılarında yeniden canlanan Shakespeare’nin seçme tiradları, izleyenleri de oyuncunun geçmişine doğru bir yolculuğa çıkarıyor.

Alkışlar, tebrikler, aşklar ve şöhretin sarhoşluğuyla, yaşamı boyunca mutluluğu ve hayatın anlamını arayan Svetlevidov, geride bıraktığı onca hayal kırıklığına ve çektiği bütün sıkıntılara rağmen, sahnede ölümü bekliyor olduğu gerçeğinin önünde bile başını eğmeden durmaya devam ediyor.

Bora Seçkin’in yönettiği oyunda Bora Seçkin, Ertan Kılıç, Naşit Özcan, Yeliz Şatıroğlu rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.

ÇİNGENE BOKSÖR

1920’lerin boks yıldızı Johann Wilhelm Trollmann’ın trajik yaşantısından yola çıkılarak yazılan oyun, kurgusal bir karakter olan Hans’ın tanıklığıyla seyirciye aktarılıyor. Çocukluk dönemlerinde tanışan ikili, güçlü bir arkadaşlık bağıyla yılları geride bırakır. Kendine has stiliyle yıldızlaşan çingene boksör Ruki, Nazi Almanya’sının faşizan politikalarına ve ayrımcılığa maruz kalır. Almanya Şampiyonu olsa da bu unvan kendisine verilmez ve hep kaybetmeye mahkûm edilir. Yoksul mahallelerde başlayıp toplama kamplarına kadar süren, ölümüne dostluğun çarpıcı öyküsü…

Rike Reiniger’in yazdığı Cafer Alpsolay’ın yönettiği oyunda Ercan Demirhan rol alıyor. Oyun, 8-11 Şubat 2023 tarihleri arasında Müze Gazhane Meydan Sahne’de.

Çocuk Oyunları

FINDIKKIRAN (7+)

Minik Clara, yılbaşı hediyesi olarak aldığı Fındıkkıran isimli oyuncağıyla özel bir bağ kurar. Görünenin ardındaki güzelliğin ortaya çıkacağı o gece hayalle gerçek arasında, başka dünyalarda büyük serüven başlar. 1800’lerden günümüze birbirinden farklı versiyonlarıyla operada, sinemada büyük ilgi gören bu halk öyküsü, tüm görkemiyle şimdi Şehir Tiyatrosu’nda sahneleniyor. Dilşad Çelebi’nin yazdığı Lerzan Pamir’in yönettiği oyunda Ayşecan Tatari, Cihan Kurtaran, Çağrı Büyüksayar, Derya Keykubat, Dolunay Pircioğlu, Emel Bertan, Esra Ede, Emrah Derviş Soylu, Gürkan Başbuğ, Hakan Gümüş, Osman Kaba, Pelin Budak, Salih Şimşek, Sefa Turan, Selen Nur Sarıyar, Serkan Bozkurt, Ümit Bülent Dinçer, Yılmaz Aydın rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.

ELMA KURDU KIRTIK (4-7 Yaş)

Elma Kurdu Kırtık 7 yaş altı çocuklara yönelik, kuklaların kullanıldığı, canlı müzik eşliğinde oynanan eğlenceli bir çocuk oyunudur. Haylaz bir elma kurdunun mükemmel elmayı bulmak için çıktığı yolculuğu anlatır. Sahip olduklarına değer vermeyen, çevresindekileri hor gören Kırtık bu yolculukta aradığı mükemmel elmaya ulaşmak yerine çok daha kıymetli bir şeyin farkına varır. Çocukların sosyal çevreleriyle olan ilişkilerine dikkat çeken oyun somut nesnelerle soyut kavramları ilişkilendirerek çocuğun algısını geliştirmeyi amaçlamaktadır. Çocuğun günlük yaşamında yaşadığı çelişkileri renkli bir hayal dünyasında yeniden yaratan oyun çocuğa kendi gerçekliğine dışarıdan bakabilme şansı verir. B. Çağatay Çakıroğlu ve Ö. Barış Bakova’nın yazıp B. Çağatay Çakıroğlu’nun yönettiği oyunda; Elyesa Çağlar  Evkaya ve Seda Çavdar rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Fatih Reşat Nuri Sahnesi’nde.

RÜYA(5+Yaş)

Hayvanların kafese kapatılması, gösterilerde kullanılması, doğal yaşam alanlarından uzaklaştırılmaları nedeniyle çok üzülen bir çocuğun onları nasıl kurtardığı anlatılır. Özge Midilli-Ertan Kılıç’ın yazdığı Özge Midilli’nin yönettiği oyunda    Alp Tuğhan Taş, Ceren Kaçar, Ceysu Aygen, Emre Çağrı Akbaba, Gülce Çakır, Mehtap Gündoğdu Akbulut, Nilay Bağ, Nilay Yazıcıoğlu rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Kağıthane Sadabad Sahnesi’nde.

HERKES SİHİRBAZ OLACAK (3+ Yaş)

Ünlü sihirbaz Zubi’nin öğrencileri “usta”lığa geçip onun sihirli şapkasını almanın hayalini kurarlar. Zubi, sihirli şapkanın yeni sahibini belirlemek için bir yarışma düzenler. İllüzyon gösterileriyle ilerleyen oyunda, hedefe ortaklaşa ilerlemenin önemi anlatılıyor.

Kubilay Tuncer’in yazıp yönettiği oyunda   Aslı Şahin, Aybar Taştekin, Cihat Faruk Sevindik, Damla Cangül Yiğit, Zeliha Bahar Çebi rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

BEKÇİ İLE POSTACI (3+ Yaş)

Postacı Piero ile Gece Bekçisi Marcello adlı çocuk kitabından uyarlanan eserde bir bekçi ile bir postacı ev arkadaşlarıdır. Biri gece diğeri gündüz çalıştığından hiç görüşemezler. Soğuk bir kış günü ikisi de hastalanınca, evi aynı anda paylaşmaları gerekir. Lodovica Cima, Gabriele Clima’nın yazdığı Ceylan Özçapkın’ın çevirdiği, Derya Yıldırım’ın oyunlaştırıp yönettiği oyunda Ada Alize Ertem, Besim Demirkıran, Cafer Alpsolay, Fatma İnan, Reyhan Karasu, Zeynep Ceren Gedikali rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Gaziosmanpaşa Sahnesi’nde.

BENİM KÜÇÜK YILDIZIM (3+ Yaş)

Bir gün bir yıldız kayar… Gökyüzünden… Küçük kız onun peşine düşer… Belki gözündeki yıldıza ulaşamaz; ama bir yıldız şarkıcı kargaya, tavuklar için bir Yıldız gibi pırıl pırıl parlayan bir mısır tanesine, her nefes aldıkça bir yıldız parıldayan ateş böceğine rastlar… Hepsiyle arkadaş olur… Sonunda gerçek yıldızın içinde olduğunu sevgi kardeşlik dostluk olduğunu anlar.

Cengiz Özek’in yazıp yönettiği oyunda Ayşe Günyüz Demirci, Buğra Can Ildırışık, Hasip Tuz, Kamer Karabektaş, Mana Alkoy, Özge Kırdı, Pınar Pamuk, Tevfik Şahin rol alıyor. Oyun, 12 Şubat 2023 tarihinde Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Oscar ödüllü yönetmen Ridley Scott, yeni kısa filmi Behold'u Samsung Galaxy S23 Ultra çekti

Alien Covenant, Gladiator ve The Martian gibi filmlerin dünyaca ünlü Oscar ödüllü yönetmeni Ridley Scott ve Güney Kore sinemasının korku ve gerilim dalındaki ünlü yönetmeni Hong-jin Na, yeni Galaxy S23 Ultra’nın ileri teknoloji kamera özelliklerini kullanarak iki kısa film çekti.

 

Samsung Galaxy S23 Ultra, Galaxy S23+ ve Galaxy S23 cihazlarının yer aldığı bugüne kadar geliştirilmiş en güçlü Galaxy S Serisi, yapay zeka teknolojisine sahip kamerası, şık ve etkileyici tasarımının yanı sıra ileri teknolojik özellikleriyle standartları yeniden belirliyor

Samsung, yeni Galaxy S Serisi’nin bugüne kadarki en güçlü kamerası ile herkese kendi yaratıcılığını keşfetme özgürlüğü sunuyor. Kullanıcılar, ileri teknolojiler ve yapay zeka (AI) desteğiyle, en karanlık ortamlarda bile gündüz kalitesinde Nightography özellikli gerçek film karelerini aratmayan videolar da çekebiliyor. 

Galaxy S23 Ultra’nın efsanevi kamerasını deneyimlemek üzere yaşayan en önemli yönetmenlerden biri olan Ridley Scott, ‘Behold’ isimli kısa bir film çektiğini açıkladı. Samsung’un 1 Şubat’ta gerçekleşen ‘Unpacked’ etklinliğinde Güney Kore sinemasının korku ve gerilim filmleri ile tanınan ödüllü yönetmeni Hong-jin Na da Galaxy S23 Ultra’nın kamerası ile ‘Faith’ adlı bir kısa film çektiğini duyurdu. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İnegöl'ün Temizlik Harekâtı Türkiye'ye Yayılıyor

İnegöl Belediyesi Şehir Tiyatrosu ekibinin “temizlik” konusunu vurguladığı Uçan Şemsiye çocuk tiyatro oyunu, Uşak Belediyesi’nin daveti üzerine düzenlenen 4.Bilim Çocuk Şenliği’nde Uşaklı çocuklarla buluştu.

İnegöl Belediyesi’nin şehrin genelinde uyguladığı temizlik harekâtı, aynı zamanda tiyatro oyunu ile çocuklara da aşılanıyor. İnegöl Belediyesi Şehir Tiyatrosu ekibi tarafından hazırlanan ‘Uçan Şemsiye’ oyunu, temizlik konusunda çocuklara uyarılar yaparken davet üzerinde diğer belediyelerin etkinliklerine de katkı sağlamaya devam ediyor.

İNEGÖL’ÜN UÇAN ŞEMSİYESİ UŞAK’TA

İnegöl Belediyesi Şehir Tiyatrosu ekibi, Uşak Belediyesi’nin daveti üzerine Uşak 4. Bilim Çocuk Şenliği’ndeki sahnede yerini aldı. Uşak’ta sahnelenen oyuna çocukların ilgisi yoğun oldu. Ümit Denizer’in yazdığı, Volkan Derman’ın yönettiği oyunda; çocuk irisi, kaba, huysuz ve sevimsiz Devol’un, sürekli çevreyi kirletmesi ve çöplerini her seferinde çocukların oyun alanına dökmesi anlatıldı. Müzik, dans ve kuklaların kullanıldığı oyunda, çocuklara çevreyi koruma ve birlikte davranma bilinci aşılanması amaçlandı. Eğlenceli ve eğitici oyun ile çocukların hayal dünyasına farklı bir pencereden bakılması hedeflenirken, temiz gelecek için çocukların zihinlerine önemli yer ediniyor.

700 ÖĞRENCİLİ YOĞUN KATILIM

Uçan Şemsiye oyunu 4. Bilim Çocuk Şenliği’nde iki seansta toplam 700 öğrenciye sahnelendi. Çocukların gülüp eylendiği oyun, Şenliğin en yoğun katılımlı etkinliklerinden biri oldu.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

“Canım Annem" 3 Kıtada Yayında

Yapımcılığını Saran Studios ve Stellar Yapım’ın üstlendiği, TV8 ekranlarında izleyici ile buluşan günlük dizi “Canım Annem” yurt dışındaki başarılı yolculuğuna devam ediyor. Canım Annem dizisi İspanya’nın ardından Arjantin, Peru, Gürcistan ve Litvanya’da yayına başladı.

Şubat 2022’de TV8 ekranlarında yayına başlayan, Saran Studios ve Stellar Yapım’ın yapımcılığını üstlendiği günlük dizi Canım Annem, Türkiye’de gündüz kuşağında yakaladığı başarıyı uluslararası pazara da taşıdı.  

Dizi, Mayıs 2022’de İspanya’nın Divinity kanalında izleyiciyle buluşmuş ve rating rekorları kırmıştı. Canım Annem İspanya’nın ardından şimdi Arjantin, Peru, Gürcistan ve Litvanya’da da izleyiciyle buluştu.

Yönetmenliğini Ece Tahtalıoğlu Pertez ile Tuğçe Küçükkalıpçı’nın yaptığı dizi kısa zamanda hızla büyüyen bir izleyici kitlesine ulaştı.  

Dizinin Hikayesi

Varlığını son anda öğrendiği ikizini tam bulmak üzereyken bir trafik kazasında kaybeden Nazlı’nın yolu ölen kız kardeşinin çocuğu Zeynep ile ilginç bir şekilde kesişir. Zeynep’in nadir görülen bir kalp hastalığı vardır ve kızın babası, Zeynep’in kalbinin annesinin kaybına dayanamayacağını düşünerek, ameliyat olacak yaşa gelene kadar annesinin yerine geçmesi için Nazlı’ya teklifte bulunur. Paraya çok ihtiyacı olan ve küçük kıza kıyamayan Nazlı bunu kabul eder, ancak lüks konakta hayat bir peri masalından çok farklıdır. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

CSO Ada Ankara'da Bu Hafta (6-12 Şubat)

CSO ADA ANKARA’DA BİRBİRİNDEN FARKLI VE ÖZEL KONSERLER DİNLEYİCİLERLE BULUŞACAK

SELİN YÜCESOY- CUMHURİYET DÖNEMİ BESTEKARLARI

7 ŞUBAT-MAVİ SALON-20:00
Klasik Türk Müziğinin genç ve başarılı ses sanatçılarından Selin Yücesoy, Cumhuriyet döneminde müzik hayatında öne çıkmış bestekarların bilinen ve bilinmeyen repertuvara girmemiş eserlerini sanatseverler ile buluşturacak. 7 Şubat’ta CSO ADA ANKARA’da gerçekleşecek konserde; Refik Fersan, Sâdeddin Kaynak, Yesârî Âsım Arsoy, M. Nurettin Selçuk, Cevdet Çağla, Selahattin Pınar gibi bestekarların eserlerinden örnekler sunacak. 

Bilet Fiyatları:
 
1. Kategori: 80 TL
 2. Kategori: 60 TL
 

ERDEM ÖZKAN VE ISTANBUL SUPERBAND “FRANK SİNATRA 25 YIL SONRA”

8 ŞUBAT-ANA SALON-20:00
Başarılı caz müzisyenlerinden oluşan İstanbul Superband Aycan Teztel şefliğinde ve caz vokalisti Erdem Özkan ile Frank Sinatra’yı harika bir konserle CSO ADA ANKARA’da anacak. Ölümünün 25. yılında anılan müzik tarihinin ikon isimlerinden Frank Sinatra parçaları 8 Şubat’ta sanatseverler ile buluşacak.

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 160 TL
2. Kategori: 120 TL
3. Kategori: 80 TL
4. Kategori: 40 TL

ARDAHAN’DAN EDİRNE’YE TÜRKÜLERLE SÖYLEŞELİM- ANKARA DEVLET TÜRK HALK MÜZİĞİ KOROSU 

9 ŞUBAT-MAVİ SALON-19:30
Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosu sanatçıları, yurdumuzun doğusundan batısına birçok yöresinin seçme ezgilerinden oluşan bir repertuvarla 9 Şubat’ta CSO ADA ANKARA dinleyiciyle buluşacak. 

Fatma Nur Akay solist

Ferman Kaya solist    

Güner Kızılkaya solist

Leyla Ünal solist

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 50 TL
 2. Kategori: 35 TL

CUMHURBAŞKANLIĞI SENFONİ ORKESTRASI & TERJE MİKKELSEN & ALESSANDRO CARBONARE

10 ŞUBAT-ANA SALON-20:00

Avrupa ve Asya’daki başarılı kariyeriyle tanınan Norveçli Şef Terje Mikkelsen CSO’ya bu sezon ikinci kez konuk oluyor. 10 Şubat’ta CSO ADA ANKARA dinleyicisiyle buluşacak konserde, Norveçli besteci Johan Halvorsen’ın en bilinen ve çok kısa zamanda uluslararası başarı kazanan eserlerinden biri olan Boyarların Giriş Marşı seslendirilecek. Ardından Amerikan Klasik Müziğinin öncüsü kabul edilen besteci Aaron Copland’ın Klarnet Konçertosunu konserin solisti Alessandro Carbonare yorumlayacak. Konserin ikinci bölümünde, 20. yüzyılın en büyük bestecilerinden biri olarak kabul edilen Rus besteci Dmitri Shostakovich’in 1937’deki prömiyerinde bir saatten fazla alkış alan eseri Re Minör tonundaki 5 Numaralı Senfonisi seslendirilecek.

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 160 TL
2. Kategori: 120 TL
3. Kategori: 80 TL
4. Kategori: 40 TL

ADAM BEN EZRA VE ANTONİO LİZANA

11 ŞUBAT-ANA SALON-20:00
Saksafon ve flamenko vokalini tek vücutta buluşturan ve caz ile flamenko arasında olağanüstü bir köprü kurmayı başaran genç yetenek Antonio Lizana, kontrbası yeniden tanımlayan ve “enstrümanlara yeni bir yaşam veren müzisyen” olarak bilinen, günümüz uluslararası müzik dünyasında kendisine benzersiz bir yer edinen multi-enstrümanist, virtüöz Adam Ben Ezra ile ilk kez buluşuyor. Flamenkodan caza, Ortadoğu ezgilerinden doğaçlamalara uzanan bir repertuvar ile yaratıcılık sınırlarını hiçe sayacak bu muhteşem konser 11 Şubat’ta CSO ADA ANKARA’da sanatseverlere eşsiz bir gece yaşatacak.

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 200 TL
2. Kategori: 150 TL
3. Kategori: 100 TL
4. Kategori: 75 TL

LİED AKŞAMI- DEVLET ÇOKSESLİ KOROSU

11 ŞUBAT-MAVİ SALON-20:00
Devlet Çoksesli Korosu, Romantik Dönem lied repertuvarından eserleri barındıran; Schubert, Schumann ve Brahms gibi koro müziği üstatlarının eserlerinden oluşan renkli konserini 11 Şubat’ta CSO ADA ANKARA’da müzikseverler ile buluşturacak.

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 50 TL
2. Kategori: 35 TL

SABAH DEMİNDE TÜRKÜLER

12 ŞUBAT-MAVİ SALON-11:00

CSO ADA ANKARA Kahve Konserleri ile sanatseverleri Pazar sabahlarına müzik ile başlamaya davet ediyor. Ankara Devlet Türk Halk Müziği Korosu sanatçıları Mustafa Özcan, Erol Çetin, Kenan Seyhan, Ayhan Akın, Yücel Erbasan, Levent Civan, Murat Vural kabak, Bülent Yanık, İsmail Tosun, Sezgin Eroğlu ve Emre Gürak Kahve Konserleri kapsamında 12 Şubat’ta Sabah Deminde Türküler konseriyle Pazar sabahını CSO ADA ANKARA dinleyicileri için renklendirecek.

Bilet Fiyatları:

Tam: 50 TL

NASRETTİN HOCA KAZAN HİKAYESİ

12 ŞUBAT-MAVİ SALON-15:00
Anadolu mizah ve masal kahramanı Nasrettin Hoca, CSO ADA ANKARA’da çocuklar ile buluşacak. Geleneksel kahramanımız Nasrettin Hoca’nın mizah dolu bakışı, keskin zekâsı ve çocuklara verdiği öğütlerin bir arada olduğu oyun 12 Şubat’ta minik sanatseverlere keyifli bir gün yaşatacak.

Bilet Fiyatları:
1. Kategori: 70 TL
2. Kategori: 50 TL

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Plaj Voleybolunda 2023'ün İlk Turnuvası Doha Heyecanı Canlı Yayınlarla D-Smart ve D-Smart GO'da

Geçtiğimiz hafta Doha’da sezon sonu turnuvasını canlı yayınlayan D-Smart, yine aynı yerde oynanacak bu yılın ilk büyük turnuvasını evlerinize getiriyor.

Dünyanın en önemli plaj voleybolu oyuncularını Doha’da bir araya getiren organizasyonda çeyrek final ve yarı final heyecanı cumartesi yaşanırken, finaller ise Pazar gün boyunca canlı yayınla D-Smart Spor Kanallarında olacak.  

YAYIN PROGRAMI

CUMARTESİ 18.00 ÇEYREK FİNALLER VE YARI FİNALLER ( CANLI ) SPOR SMART 2 + D-SMART GO

PAZAR 13.00 FİNALLER + ÖDÜL TÖRENİ ( CANLI ) SPOR SMART 2 + D-SMART GO

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Huawei kurumsal ağ altyapısında lider

Huawei, 2022 Gartner Magic Quadrant raporuna göre, kablolu ve kablosuz ağ altyapı çözümleriyle Kuzey Amerika menşeli firmalar dışındaki tek lider şirket oldu. 

Huawei, kurumsal ağ altyapısı çözümlerindeki liderliğini, dünyanın önde gelen araştırma ve danışmanlık şirketi Gartner tarafından hazırlanan değerlendirme raporuyla tescilledi. 2022 Gartner Magic Quadrant raporuna göre Huawei, ‘Kablolu ve Kablosuz Kurumsal Ağ Altyapısı’ alanında, Kuzey Amerikalı olmayan tek tedarikçi olarak ‘Lider’ seçildi.

Bu başarı, Huawei’in ağ altyapısı alanındaki tüm küresel tekliflerinin değerlendirildiğini göstermesi açısından da önemli. Huawei’in bu kategorideki geniş çözüm yelpazesi arasında, Cloud Campus 3.0 çözümü, Cloud Engine serisi anahtarlar, Air Engine Wi-Fi erişim noktaları ve Master NCE otomatik ağ yönetim platformu yer alıyor.

Huawei; yapay zeka, makine öğrenimi özellikli ağ yönetimi platformları ve gelişmiş kablosuz ağ desteği konularında önemli bir bilgi birikimine sahip. Huawei’in bu kategoride sunduğu ürün ve çözümler, bugüne kadar dünya çapında farklı sektörlerde milyonlarca müşteriye ulaştı. Huawei tarafından sunulan çevik yazılım mimarisi, Huawei kurumsal ağ ürünlerinin farklı iş modellerinde yüksek performansla çalışmasını sağlıyor.  

Huawei’in kampüs ağı ürünleri, bugüne kadar kamu hizmeti, eğitim, sağlık, üretim, finans ve enerji gibi sektörlerde, 170’ten fazla ülke ve bölgedeki müşteriler tarafından yaygın olarak kullanıldı. Bu çözümler, şirketlerin dijital dönüşüm yolculukları için sağlam bir temel oluşturmalarına da yardımcı oldu.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dragonflight 10.0.7 şimdi test edilebilir!

1. Sezon’da oyuna eklenmeye devam edecek yeni içeriklere göz atmak isteyen Azeroth maceracıları şimdi açık test sunucusuna (PTR) giderek yılın ilerleyen zamanlarında gelecek olan 10.0.7 güncellemesini deneyebilir, yeni içerik ve özellikleri test edebilirler. Öne çıkan içerikler şu şekilde:

  • Yeni Görev Merkezi: Forbidden Reach
    1. Diğer maceracılar bu bölgeyi ilk defa ziyaret edip görevler yapabilirken Evoker’lar ise başlangıçları olan bu bölgeye dönerek yeni görevler yapabilecekler.
  • Yeni Taraf: Winterpelt Furbolg
    1. Oyuncular Azure Span’de yaşayan yeni bir taraf olan Winterpelt Furbolg’ların güvenini kazanmaya başlayabilir.
  • Yeni Irk-Sınıf Birleşimi: Monk
    1. Dragonflight’ın genişleme paketi öncesi güncellemesi ile Rogue, Mage ve Priest sınıfları tüm temel ve müttefik ırklar için seçilebilir olmuştu. Artık Monk sınıfı da Dracthyr harici tüm ırklar tarafından seçilebilir.
  • Yeni Heritage Armor ve Görünüm Seçenekleri Human ve Orc Irkları
    1. Oyuncular WoW’un tarihi ırklarından ikisinin yeni heritage armor (yadigâr zırhı) ve topluluk tarafından istenen yeni saç renklerine göz atabilir.
  • Sınıf Denge Değişiklikleri
    1. Birkaç sınıfın yeteneklerinde dengeleme değişiklikleri yapılırken Talent ağaçlarına da birtakım düzeltmeler geliyor.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi: Türkiye 2053'te Net Sıfır Hedefine Ulaşabilir!

  • SHURA, ‘2053 Net Sıfır: Türkiye Elektrik Sektörü İçin Yol Haritası’ raporunu açıkladı. Rapora göre, Türkiye 2053 yılı net sıfır emisyon hedefine, yenilenebilir enerji kaynaklarının sisteme azami entegrasyonu, enerji verimliliği ve elektrifikasyon seviyelerinin artırılmasıyla ulaşabilir.
  • 2025 yılında zirve yapacak emisyonlar, tüm sektörlerde fosil yakıt kullanımının azalmasına bağlı olarak 2030’dan sonra hızla düşüşe geçebilir
  • Net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmek için 2020-2055 boyunca elektrik sistemine yıllık 15 milyar dolarlık yatırım gerekiyor
  • 2053’te toplam elektrik üretiminde rüzgar ve güneş enerjisi dahil yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yaklaşık yüzde 90’a ulaşacak.
  • 2053’te gaz şebekesinde yurt içinde üretilen e-yakıtlar kullanılacak ve enerji dönüşümüyle birlikte 2020’de yüzde 69 olan enerji ithalatı yüzde 9 seviyelerine düşebilecek
  • Enerji dönüşümü eylemleri gecikirse, 2053 yılına kadar elektrik sektöründeki kümülatif karbon emisyonları yüzde 46, 2031 ile 2055 döneminde enerji ithalat maliyetleri yüzde 20 daha yüksek gerçekleşecek

 SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi, ‘2053 Net Sıfır: Türkiye Elektrik Sektörü İçin Yol Haritası’ raporunu yayınlandı. Çalışmada, Türkiye’nin tamamen karbonsuzlaşmış bir enerji sistemine geçişinde elektrik sektörünün rolüne odaklanıldı. Türkiye’de öncelikle elektrik üretiminin karbondan arındırılması gerektiği vurgulanırken, bu konuda bir yol haritası oluşturuldu.

Raporun bugün düzenlenen tanıtım toplantısının açılışını yapan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Yönlendirme Komitesi Başkanı Selahattin Hakman, Türkiye’nin 2053 net sıfır emisyon hedefine ulaşabilmesi için, yenilenebilir enerji kaynaklarının sisteme azami entegrasyonun sağlanması gerektiğini söyledi. Toplantıda konuşan SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü ise enerji verimliliği ve elektrifikasyon seviyelerinin artırılması gerektiğinin önemine işaret ederek şunları söyledi: “Sadece Türkiye değil, tüm dünya enerji arz güvenliğini sağlamak ve temiz, yerli ve ucuz enerji üretimi için çalışıyor. Türkiye, iklim değişikliğiyle mücadele için yeni kurumsal çerçevelerin oluşturulmasında önemli ilerleme kaydetti. Bunu, tüm sektörlerin ve politika alanlarının net sıfır taahhüdüne odaklandığı, ekonominin genelini kapsayan bir dönüşümün takip etmesi gerekiyor. Türkiye ilk adımlarını attı, ancak bundan sonraki süreçte 2053 net sıfır hedefine ulaşmak için hızlı kararlar alınmalı ve uygulanmalı.” 

Güllü, 2021’de Paris Anlaşması’na imza atan Türkiye’nin, 2053 yılına kadar net sıfır emisyonlu bir ekonomiye ulaşma taahhüdünü açıkladığına dikkat çekerek “Ekonomik ve iklimsel dayanıklılık, çevre ve insan sağlığı için hayati önem taşıyan, sağlam bir enerji dönüşümü yol haritasına ihtiyacımız var” dedi. 

TÜRKİYE BAŞARILI BİR GEÇİŞ SÜRECİNDE

Raporda, enerji dönüşümü için öncelikle en büyük enerji tüketicileri olan binalarda, ulaştırma ve sanayi sektörlerindeki sera gazı emisyonlarını azaltmaya odaklanılması gerektiği vurgulanıyor. Bunun için öncelikle elektrik üretiminin karbondan arındırılması gerektiğinin altı çizilerek “net sıfır emisyon hedefine ulaşılması ve tüm ekonominin karbonsuzlaşmasında elektrik sistemi işin omurgasını oluşturuyor” ifadesine yer veriliyor. 

2022 yılı sonu itibarıyla, Türkiye elektrik kurulu gücünün yaklaşık yüzde 54’ü yenilenebilir enerji kaynaklarından oluşuyor. Toplam elektrik üretiminde ise yenilenebilir enerjinin payı yüzde 40 civarında. Rapora göre, söz konusu rakamlar Türkiye elektrik sisteminin şimdiden düşük karbonlu teknolojilere başarılı bir geçiş sürecinde olduğunu gösteriyor. Ancak halihazırda elektrik, Türkiye’nin toplam nihai enerji tüketiminde yaklaşık yüzde 20 paya sahip, kalan bölümünü ise binalarda, ulaştırmada ve imalat sanayinde ağırlıkla fosil yakıtlardan elde edilen enerji kullanımı oluşturuyor. 

KARBON EMİSYONLARINDA AZALMA 2030’DAN SONRA HIZLANACAK

Raporda yer alan ‘Net Sıfır 2053’ senaryosuna göre, Türkiye’nin enerji talebi 2030 yılına kadar, artan ekonomik faaliyetlerine bağlı olarak yükselecek, bundan sonraki dönemde ise ekonomik büyüme ve toplumsal refahın artmasına rağmen, elektrifikasyonun ve enerji verimliliğinin etkisiyle enerji talebi azalmaya başlayacak, 2053 yılına gelindiğinde ise 2020 yılı (yaklaşık 1.200 TWh) seviyelerine yakın gerçekleşecek. Türkiye’nin toplam karbon emisyonlarının 2025 yılında 417 milyon ton değeriyle zirveye ulaşacağı öngörülmekteyken, 2035 yılında kömür santrallerinin elektrik üretimlerinin sistemde kalmaması, toplam karbon emisyonlarını 2025 yılı emisyon seviyelerine oranla yüzde 37,2 oranında düşürecek. Bu düşüşteki en büyük paya, fosil yakıtlardan yenilenebilir enerjiye geçiş yapan elektrik sektörü sahip olacak.

2053 yılında net sıfır karbon emisyon hedefine ulaşmak için 2040 yılından sonra, boru hattı gazında e-yakıtlara (sentetik yakıtlar olan yeşil hidrojen, metan ve biyogaz) geçişin hızlanmasına ek olarak ulaşım ve konut sektörlerinde elektrifikasyonun da artırılması gerekiyor.

2040’tan sonra ulaşım sektöründe, büyük oranda elektrikli araçların ve e-yakıtların kullanılmasıyla emisyonlar daha da azalacak. Konut sektöründe ise ısı pompalarının devreye alınması kümülatif emisyon azaltımına katkı sağlayacak. Senaryoya göre, 2050’den sonra elektrik sektörü emisyonları negatif değerlere ulaşacak. Negatif emisyon, karbon yakalama ve depolamalı (CCS) biyokütle sistemleri sayesinde gerçekleşirken diğer sektörlerde arta kalan emisyonların sıfırlanmasını ve tüm ekonomi için net sıfır hedefine ulaşılmasını sağlayacak. 

ENERJİ İTHALATI YÜZDE 9’A DÜŞECEK!

Türkiye’nin net sıfır hedefi beraberinde ekonomik faydayı da getirecek, ancak bunun için tüm sektörlere yayılan kapsamlı kamu ve özel sektör yatırımları gerekiyor. Türkiye için net sıfır enerji sistemine giden yol, tüketimin azalmasına ya da ekonomik büyümenin yavaşlamasına dayanmıyor aksine Türkiye ekonomisi 2053 yılına kadar yılda ortalama yüzde 3,3 büyüyeceği öngörülüyor. Yenilenebilir enerji bazlı bir elektrik sistemi ve enerji yoğunluğundaki azalma sayesinde Türkiye ekonomik büyüme ve refahtan fedakarlık etmeden net sıfır karbon hedefine ulaşabilir. 

Buna göre, enerji sektöründeki yatırımların büyük bir kısmı, elektrik sisteminin ağırlıklı olarak yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı olacak şekilde yeniden yapılandırılmasına yönelik olacak. Çalışmada, Türkiye’nin dış ticaret dengesi önemli ölçüde iyileşirken enerjide ithalat bağımlılığı 2020’deki yüzde 69 seviyesinden 2053’te yüzde 9 gibi düşük bir seviyeye geriliyor.

GÜNEŞ VE RÜZGAR YATIRIMLARINDA YENİ FIRSATLAR 

Raporda, 2053 yılında toplam elektrik talebinin 982 TWh seviyesinde olacağı öngörülüyor. Son kullanıcı sektörlerin net elektrik talebinin 2020 yılı seviyesinin yaklaşık 2,4 katı olacağı belirtiliyor. 2053 yılında elektrik sistemi büyük ölçüde rüzgar (deniz üstü dahil) ve güneş enerjisi gibi değişken yenilenebilir enerji kaynaklarına dayanacak ve bunların toplam elektrik üretimindeki payı yüzde 77 seviyesinde olacak. Türkiye’nin net sıfır hedefinde güneş ve rüzgar enerjisi santrali kapasite artışları ve enerji depolama gibi yeni teknolojilerin kurulumları düşünüldüğünde özel sektör için önemli yatırım fırsatlarının ortaya çıkacağı öngörülüyor. 

NET SIFIR HEDEFİ İÇİN YATIRIM HACMİ YILLIK 15 MİLYAR DOLAR

Net sıfır emisyon seviyesine ulaşmak için projeksiyon (2020-2055) döneminde elektrik sisteminin yıllık ortalama yatırım hacminin 15 milyar dolar civarında olacağı öngörülüyor.

Toplam yatırımların yaklaşık yüzde 62’lik kısmını yeni elektrik üretim santralleri ve depolama sistemleri yatırımları oluşturuyor, geriye kalan kısım ise şebeke altyapısının geliştirilmesi için harcanacak. Sistemin net sıfır hedefine yaklaşması nedeniyle 2050 yılından sonra yatırım hızının düşmesi bekleniyor. 

Raporda, karasal rüzgar kurulu gücü 2035 yılına kadar 38 GW’a ulaşacak ve daha sonra bu kapasiteye her beş yılda bir yaklaşık 20 GW ilave kurulu güç eklenerek, 2055 yılında toplam 120 GW kurulu kapasiteye ulaşacağı belirtiliyor. 

Güneş enerjisi kurulu gücü 2035 yılında 57 GW’a, 2055 yılında ise 220 GW’a ulaşacak. 2053 yılına kadar enerji depolama sistemleri (pompaj depolamalı hidroelektrik ve bataryalar) 33 GW kurulu güce ulaşarak sistemin dengesini ve güvenliğini sağlayacak. Yeşil hidrojen üretimi için 2030 yılından itibaren elektrolizörlerin kurulması gerekecek ve 2035 yılında toplam elektrolizör kapasitesi 5,5 GW’a erişecek. E-yakıtlara yönelik artan talebi karşılamak için, elektrolizör kapasitesi 2053 yılına kadar hızla artarak toplam 70 GW seviyesine çıkıyor. 

YENİLENEBİLİRİN ELEKTRİK ÜRETİMİNDEKİ PAYI YÜZDE 90’A ÇIKACAK

Çalışmada, e-yakıtlar (sentetik metan, biyogaz ve yeşil hidrojen) doğal gaz boru hattında kademeli olarak kullanılacak ve 2053 yılında tamamen doğal gazın yerini alacak. Yenilenebilir enerjiden elektrik üretiminin hem maliyet açısından artan elektrik talebinin karşılanmasında en rekabetçi seçenek hem de karbon emisyonlarının azaltılmasının en etkin yolu olduğuna işaret ediliyor. Elektrik üretiminde yenilenebilir enerjinin payı sürekli artarak 2053’te yüzde 90’a ulaşacak. Yenilenebilir enerji kaynaklarından elektrik üretiminde büyük artış olmasına karşın, esneklik seçeneklerinin entegrasyonuyla birlikte elektrik sisteminin sağlıklı ve güvenli bir şekilde çalışması sağlanacak. 

ULAŞTIRMA VE SANAYİ İÇİN YEŞİL HİDROJEN

Bugün büyük ölçüde fosil yakıtlara bağımlı olan ulaştırma ve sanayi gibi sektörler yeşil hidrojen ve diğer e-yakıtları kullanmaya başlayacak. Sanayide 2035’te e-yakıtlara geçiş başlayacak ve 2053’e kadar devam edecek. Ulaşımda ise 2040 yılında, binek araç stokunun yüzde 71’inin, otobüs ve kamyonların ise yüzde 41’inin bataryalı ya da Plug-in hibrit elektrikli araçlardan meydana geleceği öngörülüyor. Elektrifikasyonun mümkün olmadığı belirli ulaşım modları için, özellikle uzun mesafede, e-yakıt kullanımı devreye girecek. Yeşil hidrojenin 2053 yılında toplu karayolu taşımacılığında yüzde 10, hafif hizmet araçlarında yüzde 17, ağır hizmet araçlarında ise yüzde 30 oranında kullanılması bekleniyor. Sentetik kerosen ve amonyak gibi elektroliz bazlı e-sıvı yakıtlar ise havacılık ve deniz taşımacılığında kullanılacak. 

NET SIFIRDA ANAHTAR ENERJİ VERİMLİLİĞİ

Net Sıfır 2053 senaryosuna göre, tüm ekonominin karbonsuzlaşmasında en önemli itici güçlerden biri enerji verimliliği. Sanayide enerji verimliliği, proses genelinde enerji verimli atık ısı geri kazanımına yönelik iyileştirmelerle elde edilecek. Konut sektöründe enerji verimliliği, ısıtma ve soğutma kaynaklı enerji talebini büyük ölçüde azaltan bina yenilemeleri yoluyla ve elektrifikasyonla sağlanacak. Ayrıca, yeni elektrikli ev aletleri ve soğutma sistemlerinin en yüksek enerji verimliliği sınıfından olması öngörülüyor. Ulaşımda ise elektrikli araçların payının artması, bu sektörde enerji verimliliğini en yüksek oranda artıran etken olacak. 

GECİKME KARBON EMİSYONUNU VE İTHALAT MALİYETLERİNİ ARTIRIR

Raporda net sıfır hedefine yönelik eylemlerin gecikmesi durumunda neler olabileceği ‘duyarlılık analizi’ ile ortaya konuldu. Buna göre, enerji sisteminin karbonsuzlaşması için hızlı adımlar atılmazsa, Türkiye’nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefine ulaşması zorlaşacak. Gecikme, çok daha yüksek uygulama risklerini beraberinde getirecek. Kömür ve linyit santrallerinin 2035’ten sonra sistemde tutulmasının hem kümülatif sera gazı emisyonlarını artırdığı hem de fosil yakıtların varlığının sürmesinin yenilenebilir enerji kaynaklarına geçişi zorlaştıracağı öngörülüyor. 

Analizde, enerji dönüşümü ve iklim eylemlerinin gecikmesi halinde, elektrik sektöründeki kümülatif emisyonların yüzde 46, 2031 ile 2055 yılları arasındaki kümülatif enerji ithalat maliyetlerinin yaklaşık yüzde 20 daha fazla olacağı belirtiliyor. Diğer taraftan, duyarlılık analizinde enerji dönüşümündeki gecikmeden dolayı 2040 ve 2050 arasındaki dönemde başta güneş ve rüzgâr olmak üzere 200 GW’ın üzerinde yeni kapasite kurulumunun tamamlanabilmesinin, finansman, iş gücü ve ekipman tedariki açısından neredeyse imkansız olacağı belirtiliyor.

Raporun tanıtımının ardından, ‘Türkiye’nin Net Sıfır Emisyon Geleceği: Fırsatlar ve Zorluklar’ konulu panel düzenlendi. SHURA Enerji Dönüşümü Merkezi Direktörü Alkım Bağ Güllü moderasyonundaki panele, Bağımsız Yön. Kur. Üyesi ve Yön. Kur. Danışmanı Canan Özsoy, Deloitte Danışmanlık Şirket Ortağı Elif Düşmez Tek, Borusan EnBW Enerji Yön. Kur. Danışmanı ve TÜSİAD Enerji Grubu Başkanı Mehmet Acarla ve Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası Gen. Md. Yrd. Seçil Yıldız katıldı.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı