6 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş ve Hatay merkezli iki büyük deprem meydana geldi. Yaşanan depremler Türkiye’de 10 ili etkisi altına alan bir doğal afet yaşattı. Yüz binlerce insanın evsiz kaldığı depremin etkilerini ise halen tüm ülke üzerinde hissediliyor. Artçı sarsıntıların etkisini göstermeye devam ettiği deprem bölgesi için 2023 yılının en büyü doğal afeti diyebiliriz. Kahramanmaraş depremi sonrasında ise etkilenen sektörlere baktığımızda lojistik üst sıralarda yer alıyor. Tüm Türkiye’nin yardım için seferber olduğu doğal afette deprem bölgelerine yardım gönderimleri kara, deniz ve havayolu ile sağlanmaya devam ediyor. Peki deprem lojistik sektörünü nasıl etkiliyor?

Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin lojistik sektörü üzerinde önemli bir etkisi oldu. Büyük yollar, köprüler ve demiryolu ağları depremden zarar gördü ve malların, insanların ve hizmetlerin hareketi olumsuz yönde etkiliyor. Deprem nedeniyle bozulan lojistik ağları, Kahramanmaraş ekonomisi üzerinde kalıcı bir etki yaratıyor. Birçok işletme, mallarını müşterilerine ulaştıramadığı için faaliyetlerine devam edemiyor. Buna ek olarak, altyapının tahrip olması, ürün fiyatlarının yükselmesine neden oluyor ve yerel ekonomi genelinde bir dalgalanma etkisi yaratıyor. Uzun yıllardır lojistik alanında hizmet veren BATI Innovative Logistics Uluslararası Satış ve Likitten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kaan Aydın, doğal afet sonrası sektör üzerine yaptığı değerlendirmesinde kritik noktalara dikkatleri çekiyor. Aydın, büyük çapta meydana gelen doğal afetlerin ardından ilk olarak yaşadığı ve etkisi altına aldığı bölgeye ikinci olarak ise sektör üzerinde bırakacağı etkilere odaklanılması gerektiğini dile getiriyor.

Deprem Sonrası Genel Durum 

Afetler insanların hayatlarını ve mallarını yok eden, hayatta kalmayı başaran insanlara da büyük acılar yaşatan olaylardır. BATI Innovative Logistics Uluslararası Satış ve Likitten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kaan Aydın’a göre, Afet Lojistiği tam bu noktada önem kazanıyor. “Afet lojistiği, zarar görmüş insanların ihtiyaçlarını giderebilmek amacıyla malların, eşyaların ve ilgili bilginin ilk üretim noktasından son tüketim noktasına kadar verimli ve maliyet etkin bir şekilde akışı, depolanması, planlanması, uygulanması ve kontrolü olarak tarif edilmektedir” açıklamasında bulunan Kaan Aydın, afet lojistiğinin aşamalarını afet öncesi hazırlık, afet müdahale süreci ve müdahale sonrası lojistik faaliyetler şeklinde sıralıyor.

Yaralarımızı Nasıl Saracağız?

Yüzlerce kişi hayatını kaybederken, binlercesi yaralandı. 80.000’den fazla bina yıkıldı ve yüz binlerce insan evsiz kaldı. Yollar, köprüler, elektrik hatları gibi altyapılar ağır hasar gördü, telekomünikasyon ve su da dahil olmak üzere birçok temel hizmet olumsuz yönde etkilendi. Etkilenen iller, yeniden inşa edilmek için hükümetten, uluslararası kuruluşlardan ve özel bağışçılardan gelen yardımlara ihtiyaç duyuyor. Yaşanılan doğal afeti ve lojistik sektörüne etkisini değerlendiren BATI Innovative Logistics Uluslararası Satış ve Likitten Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Kaan Aydın, “BATI Group olarak gerek lojistik ağı desteği gerekse şirket çalışanlarımızın katkılarıyla biz de yardımlarımızı bölgeye ulaştırdık” açıklamasında bulunurken, önümüzdeki günlerde başta Kahramanmaraş ve Hatay olmak üzere depremden etkilenen tüm bölgeleri zorlu bir sürecin beklediğinin altını çiziyor. Bölgeye giden ulaşım yollarının ağır hasar görmesi, limanların önemli bir bölümünün yardım gemilerine tahsis edilmesi, deniz ve hava yolu taşımacılığına olan talebin artışı nedeniyle ulaştırılacak yardımlar ve diğer sevkiyatların aksamasına neden oluyor diyen Aydın’a göre, iyileşme sürecinin başlayabilmesi için yerel yönetimlerin ve merkezi yönetimin depremin yol açtığı zararları değerlendirmesi, ihtiyaçlara öncelik vermesi ve bunları karşılayacak kaynakları belirlemesi gerekiyor. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye vasıflı çelik sektörünün öncülerinden Yükselen Çelik 2022 yılı mali verilerini Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) nezdinde açıkladı. Açıklanan verilere göre şirket, 2022 yılında 1,4 milyar TL satış geliri elde etti. 1976 yılı kuruluşlu Yükselen Çelik, halka arzı öncesinde 123 milyon TL olan satış gelirlerini 4 yılın sonunda TL cinsinden 12, dolar cinsinden 3,8 katına çıkardı. 

Türkiye’nin önde gelen vasıflı çelik tedarikçileri arasında yer alan Yükselen Çelik,  2022 yıl sonu bilançosunu açıkladı. 

28 Şubat 2023 tarihinde Kamuyu Aydınlatma Platformu (KAP) nezdinde yapılan açıklamada şirketin 2022 yıl sonunda 327,4 milyon TL brüt kâr ve 166,1 milyon TL net kâr elde ettiği görüldü. Satış gelirlerini bir önceki yıla göre %118 artırarak istikrarlı büyümesini sürdüren şirket, artış gösteren satış miktarlarıyla pazar payındaki yukarı yönlü hareketi de ortaya koydu. Açıklanan mali verilerde, şirketin ihracat faaliyetlerindeki büyümeye de dikkat çekildi. Yükselen Çelik’in 2021 yılında 26 milyon TL olan ihracat gelirleri 2022 yılında 96,7 milyon TL’ye ulaşarak %273 oranında büyüdü. İhracatın toplam satış içindeki payı %6,5’e yükseldi.  

Halka arz sonrası dikkate değer büyüme

Borsa İstanbul’da işlem gören ve Ana Metal Endeksi’nde yer alan kuruluş, Kasım 2019’da gerçekleşen halka arzı sonrası 2020-2021 döneminde yapılan yatırımlarla katma değerli vasıflı çelik işleme kapasitesini 25 bin tondan 100 bin tona çıkardı. İlgili dönemde %300 artarak 4 katına ulaşan kapasite neticesinde yurt içi pazarda miktar bazında ve döviz cinsinden satışlarında önemli büyüme yakalayan şirket, ihracat faaliyetlerinde büyümenin desteklenmesi sağlayarak yeni iş alanlarına girme fırsatı yakaladı. 2022 yılında 1,4 milyar TL satış geliri elde eden Yükselen Çelik, halka arzı öncesinde 123 milyon TL olan satış gelirlerini 4 yılın sonunda TL cinsinden 12, dolar cinsinden 3,8 katına çıkarmış oldu.

Yatırımlar devam ediyor

Türk sanayisinin en hızlı büyüyen şirketleri arasında yer alan Yükselen Çelik, büyümesinin beklenenden hızlı olması nedeniyle 2021 yılında yeni bir yatırım kararı almıştı. 8 milyon dolar civarındaki yatırım tutarına sahip  Dilovası Çelik Servis Merkezi’nin 2023 yılının birinci yarısında kısmen faaliyete geçmesi beklenirken, 2023 yılı sonunda tam kapasite ile çalışacağı öngörülüyor. Yükselen Çelik, yatırımın tamamlanmasıyla birlikte halihazırda 100 bin ton civarında olan çelik işleme kapasitesini ilk etapta 150 bin ve akabinde 200 bin tona yükseltmeyi planlanıyor. Bu kapasite artışının yurt içi pazardaki büyüme etkisinin yanı sıra şirketin ihracat faaliyetlerine olumlu etkilerinin 2024 yılı itibarıyla görülmesi bekleniyor.  

Katma değerli ve butik ürünler alanında faaliyet gösteren Yükselen Çelik’in ürünleri savunma sanayi, otomotiv, kalıp imalatı ve makina sektörleri başta olmak üzere 20’ye yakın sektörde kullanılıyor.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dünyanın en büyük 5 turizm fuarı arasında yer alan, dünya turizmine yön veren sektör temsilcilerinin buluşma platformu Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı- EMITT için yeni tarihler açıklandı. Daha önce 8–11 Şubat 2023 olarak duyurulan, ülkemizde yaşanan felaket nedeniyle ertelenen fuar, 12–15 Nisan 2023 tarihinde düzenlenecek. 

ICA Events tarafından TÜROFED ve TTYD iş ortaklığında düzenlenen, Türkiye’nin tanıtımına ve turizm sektörünün marka haline gelmesine hizmet eden 26. Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı – EMITT, 12-15 Nisan 2023 tarihleri arasında TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. EMITT, tüm katılımcılar için değer yaratan, birbirinden faydalı içerik ve iş birlikleriyle sektöre yön vermeyi sürdürüyor. Turizm sektörünün buluşma noktası olan fuar, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı, T.C. İstanbul Valiliği, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Türk Hava Yolları’nın kurumsal sponsorluğunda ve KOSGEB tarafından destekleniyor.

Yaşanan deprem felaketine dair üzüntüsünü dile getiren EMITT Fuar Direktörü Hacer Aydın, “ICA Events olarak, depremde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyoruz. Millet olarak depremden etkilenen illerimizi yeniden inşa etmek adına işimize dört elle sarılmamız gerekiyor. Bu da ancak, çalışarak mümkün olabilir. Deprem felaketi nedeniyle ertelemiş olduğumuz, ülkemizin tanıtımında etkin bir rol oynayan fuarımızın yeni tarihini 12-15 Nisan 2023 olarak belirledik” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Paynet, aracılık ettiği işlem hacminde hedeflerini aşarak bir önceki yıla göre yüzde 164 seviyesinde bir büyüme kaydetti. Bu büyüme şirketin işlem hacimini 16,5 milyar TL’ye taşıdı, aracılık edilen işlem adedi de 6 milyonu aştı.  Paynet’in güvenilir, hızlı ve sorunsuz ödeme deneyimi yaklaşımıyla geliştirdiği platformların tamamı büyüyen işlem hacmine önemli ölçüde katkı sağladı.

2022 hem Türkiye hem tüm dünya için zor bir yıl oldu. Enflasyonun rekor kırdığı, ekonomilerin büyüme hızının düştüğü ve belli pazarların durgunluğa girmeye başladığı bu yılda ödeme teknolojileri pazarı her şeye rağmen canlılığını korudu. Özellikle pandemi sonrasında değişen tüketici alışkanlıklarıyla daha hızlı ve güvenli dijital ödeme teknolojilerine yöneliş, ödemeler dünyasında dijitalleşme hızını artırdı. Bu tabloda ödeme sistemlerinde Türkiye’nin öncü şirketi Paynet de yılı hedeflerinin yüzde 120 üzerinde büyüyerek kapattı. Toplam 6 milyon adet işlem gerçekleştiren şirket, 16,5 milyar TL’lik işlem hacmine ulaştı. Bu işlem hacmi Paynet’in kolay ve hızlı ödeme almayı sağlayan platformları sayesinde gerçekleşti. Toplam işlemlerden PayPortal yüzde 46,5, Paynet Api yüzde 28,3, Paynet Mobil yüzde 21,2 pay aldı.

2 yeni ürünün katkısı

Paynet’in güçlü büyümesine mevcut ürün portföyünün yanında, yıl boyunca pazara sunduğu yeni ürünler de önemli katkıda bulundu. 2022 yılında özellikle 2 güçlü yeni ürünün büyümelerinde önemli rolü olduğunu belirten Paynet Genel Müdürü Onur Ertürk, “Android tabanlı cihazların POS cihazı olarak kullanılmasını sağlayan PayPOS’un lansmanını yaptık. Bu ürünümüz Android tabanlı cihazları kullanarak ek bir cihaza ihtiyaç duyulmaksızın fiziksel POS cihazlarının özellikleri ile tahsilat yapılmasını sağlıyor. Güvenli ve kolay kullanım özelliği sayesinde ödeme işlemini sadece 4-5 saniyede tamamlıyor. PayPOS ile perakende ve hızlı tüketim ürünleri gibi hızın daha da önem kazandığı sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin finansal süreçlerini dijitalleştirmeye başladık. Orada çok güçlü iş ortaklarıyla yol alıyoruz. 2022 yılı sonu itibarıyla aylık 1.500 adedin üzerinde işlem PayPOS ürünümüz ile yapıldı” diyor.

Paynet’in geçtiğimiz yıl pazara sunduğu bir diğer ürün bireysel tüketici kredisi oldu. Bu ürünün de pazarda hızla karşılık bulduğunu belirten Ertürk, “İşletmeler bu yeni finansman opsiyonu ile son tüketicilere farklı ödeme alternatifleri sunabilir, kendi ürünlerini daha kolay satabilir hale geldi. Geçtiğimiz yılın son çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre PayKredi’de işlem sayısı yüzde 166, işlem tutarı da yüzde 243 oranında arttı” diye anlatıyor.

“Dijitalleşme etkisiyle hız kazandık”

Paynet 2023 yılına da iddialı büyüme hedefleriyle girdi. Kurulduğu günden bu yana büyümesini her yıl yüzde 100 seviyesinde gerçekleştiren şirket, 2023’te yüzde 100’ün üzerinde büyümeyi planlıyor. Büyümelerinin özellikle dijitalleşme etkisiyle hız kazandığını dile getiren Paynet Genel Müdürü Onur Ertürk, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Paynet olarak işletmelerin ürünlerini daha kolay satması için alternatif finans kanalları yaratmaya odaklandık. 2022’de kredi ile ödeme alma çözümü olan PayKredi’yi lanse ettik. İşletmelere, kart limiti yetersiz kaldığı için alışverişini tamamlayamayan, kart limitini doldurmak istemeyen veya daha uzun vade talep eden müşterileri için alternatif bir ödeme yöntemi sunduk. Şimdi yeni yılda işletmelerin finansman ihtiyacını nasıl karşılayabileceğimize bakıyoruz. Bireysel dışında, işletmeler için de finans ürünlerimiz gelecek. Bankalarla iş birlikleri yapacağız. Görüştüğümüz, fikri olgunlaştırdığımız, imza aşamasında olduğumuz markalar var. İşletmelerin spot, rotatif krediler dışında, kartlı finansman modelleri için çalışmalar yapıyoruz. Lisansımızı genişleterek Açık Bankacılık hizmetlerini de çözümlerimize katacağız. “

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türk inşaat sektörünün en köklü sivil toplum kuruluşlarından olan Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB), 1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında bir çağrı yaptı. Ülkemizde 400 binden fazla müteahhit olduğunu ve bunların bir kısmının bırakın teknik eğitimi, hiç eğitim almamış kişilerden oluştuğunu vurgulayan TMB Başkanı M. Erdal Eren, “Depremler ülkemizde yıkımı ve acıyı da beraberinde getiriyor. Görüyoruz ki, öncelikle kentsel dönüşüm süreci her fırsatta dile getirdiğimiz üzere, afet odaklı ele alınarak acilen tamamlanmalıdır.” dedi.

Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) 1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla bir açıklama yayınladı. TMB Başkanı M. Erdal Eren, Kahramanmaraş merkezli olarak meydana gelen depremlerde 45 binden fazla vatandaşımızın hayatını kaybettiğine ve devam eden depremler nedeniyle endişelerin sürdüğüne dikkat çekerek, “Depremler ülkemizde yıkımı ve acıyı da beraberinde getiriyor. Görüyoruz ki öncelikle kentsel dönüşüm süreci her fırsatta dile getirdiğimiz üzere, afet odaklı ele alınarak, acilen tamamlanmalıdır” dedi.

TMB Başkanı M. Erdal Eren, açıklamada şunları ifade etti:

“6 Şubat’ta meydana gelen, 11 ilimizde yaklaşık 14 milyon vatandaşımızı doğrudan etkileyen ve 45 binden fazla vatandaşımızın hayatını kaybetmesine yol açan Kahramanmaraş merkezli depremlerin acısını milletçe yaşıyoruz. Kaybettiğimiz vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet ve tüm ülkemize geçmiş olsun dileklerimizle, benzer felaketlerin bir kez daha yaşanmaması en büyük temennimizdir.

Devam eden afetlerle de ülkemizin deprem gerçeği sıklıkla kendini yeniden gösteriyor. Her zaman söylediğimiz gibi insanları depremlerin değil, ihmal ve kusurlu yapıların öldürdüğü gerçeğiyle artık yüzleşmeliyiz. 2014 yılında sektörümüzün anayasası olarak 10 madde altında açıkladığımız ‘İnşaat Sektörü Bildirgesi’nde yapı güvenliğine ilişkin sorunlara ve çözüm önerilerine işaret etmiştik. O zamandan bu yana da ülkemizin yapılaşmasında ‘doğru planlama, doğru proje, ehil müteahhitlik ve sıkı denetim’in önemini doğa bize hatırlatıyor.

İnşaat sektörünün genelinde eğitim, denetim ve sorumluluk gibi alanlarda zaaflarımız büyük. Son depremlerde de bunun örneklerini derin bir acıyla tecrübe ettik. Ülkemizde 400 binden fazla müteahhit bulunuyor ve bunların bir kısmı da bırakın teknik eğitimi, hiç eğitim almamış kişilerden oluşuyor. Öncelikle, 2019 yılında yapı müteahhitlerinin ekonomik, mali, mesleki ve teknik yeterliklerine göre sınıflandırılması için çıkarılan ‘Yapı Müteahhitlerinin Sınıflandırılması ve Kayıtlarının Tutulması Hakkında Yönetmelik’, yurt çapında etkin ve taviz verilmeden uygulanmalıdır. Sektörde denetim sistemi mekanizmaları da mutlaka güçlendirilmelidir. Süreçte sorumluluğun çok taraflı olduğu gerçeğini kabul ederek, gündemimizden imar affı benzeri uygulamaları tümden çıkartmalı, aksine müeyyidelerin caydırıcı olmasını sağlamalıyız. 

Ülkemizde maalesef 1999 Marmara Depremi öncesi şartnamelerle yapılmış çok büyük yapı stoku bulunuyor. ‘Afet odaklı’ yaklaşımla kentsel dönüşüm adımlarının hızlandırılması büyük önem taşıyor. Vatandaşın inisiyatifine bırakılmadan güvensiz yapıların hızla tahliye edilerek dönüşümün devletin desteğiyle gerçekleştirilmesine ihtiyaç var. Marmara depremi olasılığının her geçen gün arttığı ve başka bölgelerimizde risklerin sürdüğü bir ortamda, depreme hazırlanmak için kaybedecek zamanımız yok. 

TMB olarak inşaat sektörünün diğer çatı kuruluşları ile birlikte 2020 yılı depremi sonrasında çözüm için gerekli gördüğümüz; ‘Ehil Yapı Müteahhidi, Güçlü Yapı Denetimi, Yetkin Mühendislik Sistemi, Mesleki Yeterlilik Belgeli İşgücü, Kaliteli Malzeme, Çok Yönlü İmar Mevzuatı ve Bilinçli Kamuoyu’ başlıklarını, Deprem Haftası vesileyle kamuoyu ve ilgililere bir kez daha hatırlatmak istiyorum.” 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Arzum Elektrikli Ev Aletleri 2022 yılına ilişkin finansal sonuçlarını açıkladı. 2022 yılını 40,6 milyon TL net kâr ile kapatan Arzum, toplam satış gelirini 1,5 milyar TL’ye taşıdı.      

 

Arzum Elektrikli Ev Aletleri, 2022 yıl sonunda 40,6 milyon TL net kâr elde etti. Yılın tamamında 1,5 milyar TL satış geliri elde eden Arzum’un esas faaliyet kârı yüzde 68,4 artışla 158,5 milyon TL’ye ulaştı. FAVÖK (faiz, amortisman ve vergi öncesi kârı) sonucu 170,9 milyon TL olan Arzum’un öz kaynakları 200 milyon TL’yi aştı. 

“2022’de yolumuza kararlılıkla devam ederek reel büyümemizi koruduk”        

Arzum’un 2022 yılı finansal performansını değerlendiren Arzum İcra Kurulu Başkanı Arda Altınok, “Pandemi etkilerinin azaldığı 2022 yılında dünyamız birçok politik, askeri, üretim, ham madde ve enerji gibi krizlerle mücadele etmek zorunda kaldı. Ukrayna-Rusya savaşı ülkeler arası dengeleri yeniden şekillendirirken, enerji, tedarik, ham madde ve çip krizi sonucu artan fiyatlar, tüm ekonomileri ve sektörleri yeni ve bir o kadar da zorlu bir sınava tabi tuttu. Dünyada bu gelişmeler yaşanırken, ülkemizde artan enflasyon, döviz kurları, ham madde fiyatları ve işçilik maliyetleri ile üreticiler zorlu bir mücadele içine girdi. Küçük Ev Aletleri sektörü, hayatın devamlılığı için zorunlu sektörler arasında yer alması ile istikrarını ve gücünü korumayı başardı. Finansmana erişimin de zorlaştığı bu dönemde 55 yılı aşkın köklü geçmişimiz, çevik yapımız ve piyasaları iyi okumamız sayesinde tahvil izni ile finansman erişiminde alternatif yollar üretmemiz, etkin risk yönetimi kabiliyetimizle Türkiye ve dünya genelinde yaşanan zorlu yılı büyük bir başarı ile kapattık. 2022’de yolumuza kararlılıkla devam ederek reel büyümemizi koruduk. Stratejimizin temeline oturttuğumuz sürdürülebilir büyümeyi 2022’de de sağladık ve net satışlarımızı artırdık” şeklinde konuştu. 

 

“Sektörde iç pazarın önemli oyuncularından biriyiz”

2022 yılında iç pazarda da oldukça güçlü satış rakamlarına ulaştıklarını vurgulayan Arda Altınok, “Yerli ve global birçok oyuncunun zorlu rekabet koşullarıyla yer aldığı iç pazarda satışlarımızı ciddi oranlarda artırarak adette %10,8 pay ile ikinci marka olduk, ciroda ise en yüksek pazar payına sahip ilk 6 marka arasında yer aldık. İç satışlarda elde ettiğimiz başarımızın altında günün trendlerini çok iyi okuyarak, kullanıcı ihtiyaç ve beklentilerine yeni teknoloji, hizmet ve ürünlerle cevap vermemiz yatıyor. Bu doğrultuda 2022 yılında 71 adet yeni ürünü kullanıcılarımızla buluşturduk. 2022’de sektöre yeni bir yön veren sıcak hava fritözü trendine biz de yeni ürünlerimiz Arzum Airtasty Sıcak Hava Fritöz’lerimiz ile eşlik ettik. Sıcak hava fritözü hem sektör için hem de Arzum için gerçek bir fırsat oldu ve yaklaşık 20.000 adetlik oldukça güçlü satış rakamlarına ulaştık. Airtasty, 2022’de en çok satan ürünlerimiz arasına girdi” açıklamalarında bulundu.     

 

 “İhracat pazarımız ve satış yaptığımız ülke sayısı her geçen yıl artıyor” 

Satışlarının yaklaşık yüzde 11’lik kısmını yurt dışı satışlardan elde ettiklerinin de altını çizen Arda Altınok, “Gıda hazırlama, pişirme ve kızartma, sıcak içecek hazırlama, temizlik, kişisel bakım ve ütü olmak üzere 6 ürün kategorisinde, 650 ürünümüzle tasarım ve inovasyonu odağımıza alarak geliştirdiğimiz teknolojik ürünlerimizle dünyada milyonlarca kişiye ürünlerimizle ulaşıyoruz. Arzum olarak 2022’de yurt dışı odağımızı sürdürdük. Önümüzdeki yıllarda da global marka olma yolunda emin adımlarla yürümeye, ürün çeşitliliğimizle farklı coğrafyalardaki tüketiciye hitap etmemizi sağlayacak adımları atmaya devam edeceğiz” şeklinde konuşarak gelecek beklentilerine de değindi.   

 

“ABD’de şirket kurduk”

“Altı yıl önce belirlediğimiz global stratejimiz doğrultusunda ciddi adımlar attık ve özellikle hedef pazarlarda önemli bir ivme yakaladık” şeklinde konuşan Arda Altınok, sözlerini şöyle sürdürdü: “Global hedeflerimizi hızlandırmak ve ABD pazarındaki mevcut operasyonlarımızı daha da büyütmek amacıyla fizibilite çalışmalarımızı hızla tamamladık ve Kasım 2022 itibarıyla ABD’de şirket kurduk. %100 bağlı ortaklığımız olan bu şirket ile Türkiye’de başarıyla yürüttüğümüz iş modelini yurt dışına taşıyacağız” dedi. 

 

2022 insan kaynağı anlamında da güçlü bir yatırım yılı oldu

2022’nin Arzum için insan kaynağı anlamında da güçlü bir yatırım yılı olduğunu kaydeden Arda Altınok, “Global hedeflerimiz ve büyüme stratejilerimiz doğrultusunda yönetim kadromuzda yeni ve güçlü bir yapılanma gerçekleştirdik. Dünyada pek çok başarılı örneği olan CO-CEO sistemine geçtik. Bu sistemle Arzum’un üç üst düzey yöneticisi birer yıl arayla İcra Kurulu Başkanlığını üstlenecek. Yeni sistemin, Arzum’un globalleşme ve sürdürülebilir büyüme hedeflerine büyük katkısı olacağına inanıyoruz. İnsan kaynağı yatırımlarımızı şirketimizin tüm pozisyonlarında sürdürdük. İnsan kaynağında kadınlara ağırlık verdik ve Arzum’da kadın çalışan oranımızı yüzde 45’e taşıdık. Bununla birlikte, Arzum’da yönetim kurulundaki kadın oranımızın yüzde 33 olduğunu gururla söylemek isterim. Arzum olarak, İş Portföy ve Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Çalışmaları Araştırma ve Uygulama Merkezi (KOÇ-KAM) iş birliği ile Borsa İstanbul A.Ş. tarafından yapılan analizler sonucunda hesaplanan ve cinsiyet eşitliği konusuna önem veren şirketlerin bulunduğu “Kadın Dostu Şirketler Hisse Senedi Endeksi”nde yer aldık. Ayrıca Çeşitlilik ve Kapsayıcılık Politikamızı yürürlüğe alarak 2030 yılına kadar kadın çalışan oranımızın %30’un altına inmeyeceğini ve hedefimizin her zaman bu oranı %50’ye taşımak olduğunu Yönetim Kurulu seviyesinde tasdik ederek kamuoyu ile paylaştık” diye konuştu.      

 

“2023’te de global bir marka olma yolunda emin adımlarla yürüyeceğiz”          

Arzum’un 2023 yılı hedeflerine de değinen Arda Altınok; “Önümüzdeki yıllarda da hedeflerimizin merkezine; istikrarlı, sürdürülebilir reel büyümeyi alarak, bu büyük pastadaki payımızı artırmayı amaçlıyoruz. 2023’te global satışta büyümemizi sürdürmeyi, Ar-Ge, tasarım ve inovasyon odağımızı korumayı, e-ticaret ve dijitalleşme yatırımlarımıza devam etmeyi ve tüketicimizle aramızdaki bağı daha da güçlendirmeyi hedefliyoruz. 55 yılı aşkın deneyim, farklı kategorilerde dengeli ürün portföyü, çoklu ve yaygın satış kanalı, kuvvetli inovasyon kültürü, çevik ürün geliştirme ve Ar-Ge faaliyetleri, farklı piyasa koşullarında istikrarlı finansal performanstan oluşun dayanıklı iş modelimizi sürdürmeyi önümüzdeki yıl da devam edeceğiz. Yenilikçi uygulama ve ürünlerimizle sektörde fark yaratmayı sürdüreceğiz. Küçük Ev Aletleri’nde adet bazında liderliğimizi sürdürmek en önemli hedeflerimizden biri. 2023 kârlılık ve verimlilik odağı ile finansman maliyetlerini daha da başarılı yönettiğimiz bir dönem olacak. Kullanıcılarımızın beklenti ve ihtiyaçları doğrultusunda yeni ürünler geliştirerek fırsatları değerlendirmeye, sunduğumuz yenilik ve farklılıklarla sektöre öncülük etmeye devam edeceğiz. Tüm hedeflerimizde başarıya ulaşmak adına dijitalleşme yolculuğumuz da tüm hızıyla sürecek. 2023 dijital dönüşüm yatırımlarımızı SAP–ERP geçişi ile hızlandıracağız” şeklinde sözlerini tamamladı. 

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı