Aylık arşivler: Temmuz 2023

Abdi İbrahim'in sponsor olduğu Merve Tuncel ve Emre Sakcı'dan 5 altın, 2 gümüş madalya

Abdi İbrahim’in ana sponsorluğunu üstlendiği rekortmen milli yüzücüler Merve Tuncel ve Emre Sakcı bir kez daha Türkiye’nin gururu oldu. Tuncel ve Sakcı, Avrupa Gençler Yüzme Şampiyonası ve Swimming Championships’te toplamda 7 madalya kazandı.

 TÜRKİYE’NİN iyileştiren gücü Abdi İbrahim’in ana sponsorluğunu üstlendiği rekortmen milli yüzücüler Merve Tuncel ve Emre Sakcı, uluslararası arenadaki başarılarına yenilerini ekledi. 

Merve Tuncel, Sırbistan’ın başkenti Belgrad’da düzenlenen Avrupa Gençler Yüzme Şampiyonası’nda 1500 serbestte birinci olarak üst üste 3’üncü kez Avrupa şampiyonluğunu kazandı. Tuncel, 800 metre serbestte altın, 400 metre serbestte ise gümüş madalya kazandı. Emre Sakcı ise Slovenya’daki 47’nci International Swimming Championships’te 50 metre kurbağalama ve serbest ile 100 metre kurbağalamada altın, 100 metre serbestte ise gümüş madalyanın sahibi oldu.

“Sporcularımızın her zaman yanındayız”

Abdi İbrahim Kurumsal İlişkiler, Sürdürülebilirlik ve İletişim Direktörü Dr. M. Oğuzcan Bülbül, Türk ilaç sektörünün 21 yıldır kesintisiz lideri olarak toplumsal yatırım programlarını en az ticari faaliyetler kadar önemsediklerini belirterek şöyle dedi: “Abdi İbrahim olarak ‘HEAL2030’ adını verdiğimiz sürdürülebilirlik stratejimizin sosyal ayağındaki öncelikli başlıklarından biri de ‘Sağlık ve Spor’. Bu anlayışla Türk ilaç sektöründe bir ilke imza atarak 2021 yılında milli yüzücümüz Emre Sakcı, geçtiğimiz yıl ise genç milli yüzücümüz Merve Tuncel ile sponsorluk anlaşması gerçekleştirdik. Onların ilham verici başarı yolculuklarına eşlik etmekten büyük mutluluk ve gurur duyuyoruz. Kendilerini yürekten kutluyorum. Toplumsal sorumluluklarımızın bilinciyle spora ve gençliğe yönelik projelere imza atmaya, başarıya giden yolculuklarında sporcularımızı maddi ve manevi olarak desteklemeye devam edeceğiz.” 

“Hedefimiz, Abdi İbrahim gibi alanımızda en iyisi olmak”

 Merve Tuncel ve Emre Sakcı da Abdi İbrahim’in sponsorluk desteğinin kariyerlerinde bir dönüm noktası olduğunu belirterek şöyle konuştular: “Genç sporcular için kendilerine inanıldığını görmek çok önemli ve çok anlamlı. Daha kazanılacak çok sayıda madalya, kırılacak çok sayıda rekor var. Hedefimiz, tıpkı Abdi İbrahim gibi alanımızda en iyisi olmak. Bu amaç için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”

 Merve Tuncel kimdir? 

 1 Ocak 2005’te Ankara’da dünyaya gelen Merve Tuncel, yüzme sporuna 4 yaşında başladı. Halen ENKA spor kulübüne bağlı olarak İtalyan antrenör Gijon Syhti yönetiminde çalışmalarını sürdüren Tuncel, 2020 yılının aralık ayında İstanbul’da düzenlenen Türkiye Arena Kulüpler Arası Kısa Kulvar Genç ve Açık Yaş Yüzme Şampiyonası’nda 1500 metre serbest stilde Avustralyalı Chelsea Gubecka’ya ait olan kısa kulvar dünya gençler rekorunu kırmayı başardı.

Merve Tuncel, İtalya’nın başkenti Roma’da düzenlenen 2021 Avrupa Gençler Şampiyonası’nda ise 400, 800 ve 1500 metre serbestte altın madalya kazandı ve aynı şampiyonada bu başarıyı gösteren ilk sporcu olarak yüzme tarihine geçti. Merve Tuncel 800 serbestte 8.21.91, 1500 serbestte ise 15.55.23’lük derecesiyle gençlerde Avrupa rekoru kırma başarısını da gösterdi. Tuncel 4×200 serbest bayrak takımıyla bir de bronz madalya kazandı. 

2022’nin temmuz ayında Cezayir’de gerçekleştirilen 19’uncu Akdeniz Oyunları’nda Türkiye’yi yüzme kadınlar 800m serbest stilde temsil eden Merve Tuncel, 8.26.80’lik derecesiyle altın madalya kazandı ve oyunlar tarihinde şampiyonluğa ulaşan ilk kadın Türk yüzücü oldu. Tuncel 200m kelebek ve 4×200 serbest bayrak yarışlarında da bronz madalya kazanma başarısı gösterdi. 

Başarılı sporcu, geçtiğimiz ağustos ayında Konya’da düzenlenen 5. İslami Dayanışma Oyunları’nda 200, 400, 800 ve 1500 metre serbest yarışlarında altın madalyaya uzanırken, 1500 metrede şampiyona rekorunu kırdı. Tuncel 4×100 ve 4×200 serbest bayrak yarışlarında da Türkiye bayrak takımıyla altın madalya kazandı. 

11-17 Ağustos 2022’de Roma’da düzenlenen Avrupa Büyükler Yüzme Şampiyonası’nda 800 serbestte bronz madalya kazanarak podyuma çıkan Merve Tuncel, Peru’da 30 Ağustos-4 Eylül tarihlerinde gerçekleşen Dünya Gençler Yüzme Şampiyonası’nda da 400, 800 ve 1500 metre serbestte altın madalya kazanarak Türkiye’nin gurur oldu. Tuncel, 4×200 serbest bayrakta da bronz madalya sevinci yaşadı.
Emre Sakcı kimdir? 

 Yüzmeye 3 yaşında başlayan ve 15 yaşında A Milli Takım’a seçilerek ülkemizi yüzme branşında temsil eden Emre Sakcı, 2010 yılından bu yana Türker Oktay ve Bahar Oktay antrenörlüğünde Fenerbahçe Spor Kulübü sporcusudur. Emre Sakcı 2013 Utrecht Avrupa Gençlik Yaz Festivali, 2015 Bakü 1. Avrupa Oyunları, 2017 Bakü İslami Dayanışma Oyunları ve 2018 Tarragona Akdeniz Oyunları’nda Türk sporunu temsil etti ve 2015 yılında Türkiye Kulüplerarası Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda erkekler 50 metre kurbağalama seçmelerinde 26.67’lik derecesiyle dünya gençlerde dünya rekoru kıran ilk Türk sporcu oldu.

2018 yılında Çin’de düzenlenen Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda 50 metre kurbağalama kategorisinde 25.89’luk derecesiyle dünya beşincisi olan milli yüzücümüz, 2019’da İskoçya’daki Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda 50 metre kurbağalamada gümüş madalya kazanarak Türk sporuna bu alandaki ilk madalyasını kazandırdı. 2020 yılında, Budapeşte’de düzenlenen Uluslararası Yüzme Ligi’nde 50 metre kurbağalama branşında 25.50’lik derecesiyle Avrupa Rekoru kırarak birinci oldu. Ligin devamında 50 metre kurbağalama branşında 25.29’luk derecesiyle kendisine ait olan Avrupa rekorunu geliştirerek altın madalya kazandı. Yaptığı derece dünyanın en hızlı ikinci derecesi olarak tarihe geçti. Ardından 100 metre kurbağalamada 55.74’lük derecesiyle Avrupa rekoru kırarak birinci oldu ve uluslararası yüzme liginde 3 Avrupa rekoruna imza attı.

2021 yılında Rusya’nın Kazan kentinde düzenlenen Avrupa Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda gümüş madalya kazandı ve 2019 yılındaki madalyasından sonra üst üste ikinci kez ikincilik kürsüsüne çıkarak tarihe geçti. 27 Aralık 2021’de Türkiye Şehitkamil Arena Kulüpler Arası Kısa Kulvar Genç ve Açık Yaş Yüzme Şampiyonası ve Yıldızlar Bireysel Yüzme Şampiyonası’nda 50 metre kurbağalama finalinde elde ettiği 24.95’lik derecesiyle rekor kırarak dünya tarihinde bir ilke imza attı.

2022’de Avusturalya’nın Melbourne şehrinde yapılan Dünya Kısa Kulvar Yüzme Şampiyonası’nda Türkiye rekoru kıran Sakcı, geçtiğimiz yaz Konya’da düzenlenen 5. İslami Dayanışma Oyunları’nda da 2 altın, bir gümüş, bir de bronz madalyanın sahibi oldu. Rekortmen sporcu Cezayir’deki 2022 Akdeniz Oyunları’nda da 50 ve 100 metre kurbağalamada gümüş madalya kazandı.
 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Humanis, Türkiye'den Çin'e ilaç ihracatı yapan ilk şirket oldu

3 kıtada tam 25 ülkeye ihracat yapan Humanis, global etki ağını güçlendiriyor. Türkiye’nin en hızlı büyüyen ilaç firmalarından biri olan Humanis, Avrupa Birliği kalite standartlarındaki üretim yetkinliği sayesinde zorlu bir pazar olan olan Çin’e ihracat hamlesinin ilk adımını attı. Konu ile ilgili açıklama yapan Humanis CEO’su Yunus Sancak, “Çin pazarı Türk üreticileri için önemli bir potansiyele sahip. Biz de hem üretim kapasitemiz hem de AR-GE yatırımlarımızla gücümüzü global ölçekte kanıtlayan bir şirket olarak bu pazarda yerimizi almaya hazırız. Çin gibi güçlü bir ülkenin, kendisi Avrupa Birliği standartlarında üretim yetkinliğine sahipken Humanis’i tercih etmesi ülkemiz ve sektörümüz için çok değerli. Önümüzdeki dönemlerde yatırımlarımızı güçlendirerek Çin’deki adımlarımızı hızlandırmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.

2010 yılında yaklaşık 200 milyon dolarlık yatırımla ilaç sektörüne güçlü bir giriş yapan Humanis, insan odaklı sağlık felsefesini tüm dünyada erişilebilir kılmak için var gücüyle çalışıyor. Yatırımları ve Çerkezköy’de bulunan önemli bir potansiyele sahip üretim tesisi ile Türkiye’nin en hızlı büyüyen ilaç şirketlerinden biri olmayı başaran Humanis, sahip olduğu GMP (Good Manufacturing Practices-İyi İmalat Uygulamaları) sertifikaları ile global çaptaki firmalara üretim hizmeti vererek, kısa sürede iç ve dış pazarın etkili oyuncularından biri haline geldi.

YUNUS SANCAK: “ŞİMDİYE KADAR İHRACATTA ÖNEMLİ ADIMLAR ATTIK”

Humanis’in üretim prensipleri ile ilgili konuşan CEO Yunus Sancak, “Yatırımlarımızı ve satın almalarımızı Humanis’in insan odaklı sağlık felsefesine dayanan stratejisi doğrultusunda büyütmeye devam ediyoruz. Bugün deneyimli ekibimiz, üretim kapasitemiz ve teknolojik altyapımız sayesinde birçok formda ilaç üretebilecek bir konuma geldik. Yerli üretimin gittikçe değer kazanan bir üyesi olarak uzun zamandır ihracatta da önemli adımlar atıyoruz.” bilgisini verdi.

“Aralarında Almanya, İngiltere, İtalya, İspanya gibi ülkelerin de bulunduğu toplamda 3 kıtada 25 ülkeye ihracat yapıyoruz. Almanya’da kurduğumuz ofisimizde, ürünlerimizi Avrupa pazarına kendimiz satmak için çalışmalarımızı başlattık.” açıklamasını yapan Yunus Sancak, Türkiye’nin gelişmiş ilaç endüstrisi sayesinde yüzlerce ülkeye ilaç ihracatı yapabilen bir pazar payına sahip olduğunu vurguladı.  

YUNUS SANCAK: “TÜRKİYE’DEN ÇİN’E İLAÇ İHRACATI YAPAN İLK ŞİRKET OLDUK”

“Çin, bir buçuk milyara yaklaşan nüfusu için uygun fiyatlı ve erişilebilir ilaçlar sağlarken aynı zamanda ilaç endüstrisinin büyümesini de teşvik etmek zorunda. Bu sebeple jenerik ilaçlar Çin ilaç endüstrisinin temel dayanağını oluşturuyor.” şeklinde konuşan Yunus Sancak, Çin pazarı ile ilgili değerlendirmelerine şöyle devam etti:

“Çin pazarı Türk üreticileri için önemli bir potansiyele sahip. Biz de hem üretim kapasitemiz hem de AR-GE yatırımlarımızla gücümüzü global ölçekte kanıtlayan bir şirket olarak bu pazarda yerimizi almaya hazırız. Yakın zamanda bir ürünümüzle ilk adımı attık ve böylece de Türkiye’den Çin’e ilaç ihracatı yapan ilk şirket olduk. Önümüzdeki dönemlerde yatırımlarımızı güçlendirerek Çin’deki adımlarımızı hızlandırmayı hedefliyoruz. Türkiye’nin en büyük jenerik ilaç üreticilerinden biri olarak Çin pazarını büyük bir fırsat olarak görüyoruz.”

YUNUS SANCAK: “İLK ETAPTA 5 MİLYON DOLARLIK SATIŞ HEDEFLİYORUZ”

Kardiyoloji ve göğüs hastalıkları alanında kullanılan bir ilaçla Çin’e ilk adımı attıklarını açıklayan Yunus Sancak, şunları söyledi:

“Bu ürünün geliştirilmesi, ruhsatlandırılması ve ticari üretimler için gerekli altyapının hazırlanması aşamalarında yaklaşık 2,3 milyon dolar yatırım yaptık. Çin pazarındaki bu ürünümüzle ilk etapta 5 milyon dolarlık satış yapmayı hedefliyoruz. Bu kazancı sürekli olarak büyümeye ve gelişime harcayarak ve en kısa sürede Çin’e ihraç ettiğimiz ruhsatlı ürün sayımızı artıracağız.”

Almanya, Belçika, Kanada ve Rusya’dan GMP sertifikalarına sahip olan Humanis’in, Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Kuveyt, Ürdün, Filipinler, Kırgızistan, Ukrayna, Rusya pazarı için de ruhsatlandırma çalışmaları devam eden ve yakında satışları başlayacak olan ürünleri bulunuyor. Önümüzdeki dönemde Avrupa’daki mevcut ihracatını artırmayı planlayan şirket, ABD ve Güney Amerika pazarına girmek için de hazırlıklara başladı. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Albaraka Türk, Yenilenen Vizyon, Misyon ve Değerleriyle Birlikte Yeni İşveren Markasını Duyurdu

Türkiye’nin ilk katılım bankası Albaraka Türk, kurum kültürünü işaret eden “Birlikteyiz” programında yeni dönemde iz bırakacak lansmanlarını gerçekleştirdi.

Türkiye’nin ilk katılım bankası Albaraka Türk, Türkiye genelindeki tüm çalışanların canlı yayınla takip ettiği “Birlikteyiz” programında stratejik hedefleri doğrultusunda yenilenen Vizyon, Misyon ve Değerleriyle birlikte yeni işveren markasını duyurdu. İlk gösterim ve panellerin ardından Albaraka Türk Kültür Elçileri Ödül Töreniyle birlikte Satış Performans Ödül Töreni de düzenlendi. Günün kapanışı ise açık hava sinemasıyla yapıldı.

Vizyon, Misyon ve Değerler Yenilendi 

Albaraka Türk yeni vizyonunu “finansal hizmetleri en iyi müşteri deneyimiyle sunarak katılım finansın güvenilir, yenilikçi, dijital öncüsü olmak ve sürdürülebilir kârlı bir büyümeyi sağlamak” ifadeleriyle açıkladı. Yeni misyonunu ise “Katılım finans ilkelerine ve ahlaki değerlere uygun bir şekilde, toplumun finansal ihtiyaçlarını müşteri merkezli bir yaklaşımla karşılamak, toplumsal sorumluluk bilinciyle hareket ederek çözüm odaklı bir şekilde tüm paydaşlarımıza yüksek değer sağlamak.” olarak belirledi. Kurumsal Değerler başlığı altında ise “Güvenilirlik, İş Birliği, Yenilikçilik ve Çeviklik, Kalkınma, Müşteri ve Çözüm Odaklılık” kavramlarını topladı. 

Albaraka Türk Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Malek Temsah: “Albaraka Türk, Türkiye’nin ilk katılım bankası olması nedeniyle sektörde hemen her yeniliğin öncüsü olmayı kendisine görev edinmiş bir kurum. Bu bağlamda, her yönüyle kurumumuz dahilinde nakış nakış dokuduğumuz yeni açılımlarımıza büyük değer atfediyor ve ilklerin bankası olmaya kararlılıkla devam ediyoruz. Köklü bir geçmişi uhdesinde diri tutan kurumumuzda özellikle genç çalışma arkadaşlarımızla zamana uygun yeni tanımlamalar getirmeye gayret gösteriyoruz. Yenilenen vizyon, misyon ve değerlerimizle birlikte yeni bir dönemi başarılarla doldurmaya hazır olduğumuzu da ilan etmiş oluyoruz.” şeklinde konuştu. 

Strateji ve Dönüşümden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Dr. Ömer Emeç ise şu ifadeleri kaydetti: “Yeni vizyon, misyon ve değerlerimiz, Bankamızın odaklanmak, büyüme ve geliştirmek istediği stratejik alanlarla oldukça yakından ilgili. Tabana yayılan büyümemize ek olarak mevcut müşterilerimizle olan ilişkilerimizi sağlıklı bir şekilde kuvvetlendirmeyi ve Bankamızın son dönemdeki finansal başarısını daha da artırmayı hedefliyoruz. Yenilikçi ve dijital çözümler hem yeni dönem manifestomuzda hem de Bankamızın stratejik hedeflerinde yüksek önem derecesiyle yer alıyor. Tabi tüm bu stratejik hedefler ve öncelikler uygulamayla ve onu uygulayacak insanlar ile anlamlı. Stratejik öneme sahip odaklandığımız alanlar için farklı departmanlardan çalışma arkadaşlarımızı bir araya getirerek sinerjimizi artıracak ve dönüşüm yolculuğumuzda emin adımlarla ilerlemeye devam edeceğiz.”

  Yeni İşveren Markası: “Biriz”

Albaraka Türk’ün tüm çalışanlarını kapsayan işveren marka söylemi ise “Bir’iz” olarak duyuruldu. 

Finans ve İnsan Kıymetlerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Umut Çakmak, “İşveren markamızı çalışma arkadaşlarımıza duyurmaktan büyük bir mutluluk ve heyecan duyuyoruz. Uzun yıllara dayanan sektör deneyiminin yanı sıra; kurucularımızın, bankamızı dayandırdıkları hassasiyet ve değerler kuşkusuz önümüze ışık tutacak bir anlam barındırıyor. Bu noktada yeni vizyon, misyon ve değerlerimiz ile birlikte yeni işveren markamızın hedeflerimize ulaşmadaki rehberliğini sonuna kadar hissediyor, birliğimizi ve beraberliğimizi güçlendirmeyi asıl vazifelerimizden biri olarak görüyoruz.” ifadelerini kullandı.    

Albaraka’nın yeni işveren markası “BİRİZ” şirketin insan merkezli yenilikçi ve kapsayıcı gücünü vurguluyor. 

Kültürel Değerleri Yansıtan Çalışanlar Özel Olarak Ödüllendirildi 

 İki büyük lansmanın akabinde “Kültür Elçileri Ödül Töreni” düzenlendi. “İnisiyatif, Toplumsal Sorumluluk, Müşteri Odaklılık, Katılım İlkeleri, Çözüm Odaklılık, Dijital Öncülük, Kârlılık, İş birliği, Güvenilirlik, Liderlik, Yenilikçilik, Aidiyet” olmak üzere 12 kategori altında toplanan kültürel değerler doğrultusunda örnek davranışlarda bulunan çalışanların ödüllendirilmesiyle gerçekleşti. 

Kültür elçileri ödül programı ile ilgili açıklamalarda bulunan Genel Müdür Başyardımcısı Turgut Simitcioğlu, “Albaraka’da bir insan bir şeyi isteyerek ona emek verdiği zaman Albaraka o insanın önünü açar. Vizyonumuzu, misyonumuzu, değerlerimizi, kültürümüzü benimsemiş tüm Albaraka çalışanlarının ulaşamayacağı hedef yoktur. Her şirketin bir hikâyesi vardır. Şimdi yeni bir hikâye oluşturuyoruz. Çalışanlarımızın ve ortaklarımızın refah seviyesini arttırmak için yeni hedefler koyuyoruz. Amacımız, kültürümüz ve değerlerimizin ışığında kendimizi geliştirmektir. Kültürümüzü ve değerlerimizi benimseyen her Albarakalı bizim için bir kültür elçisidir.’’ ifadelerini kullandı.

“Birlikteyiz” etkinliğinde Geleneksel Satış Performans Ödül Töreni de gerçekleştirilirken, Albaraka Türk Genel Müdürlük binasında düzenlenen yemek ve açık havada sinema gösterimiyle program sonlandı. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

EÜ Eczacılık Fakültesinde genç bilim insanları uluslararası başarılara imza atıyor

Ar-Ge ve inovasyon temalı çalışmaları ile öne çıkan Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesinde, genç bilim insanları yürüttükleri yenilikçi bilimsel faaliyetler ile ulusal ve uluslararası arenada ödüller almaya devam ediyor. 

ECZAKDER tarafından iki kez tam akreditasyon alan Fakülte bünyesinde öğrenim gören lisans ve lisansüstü öğrencileri, danışman öğretim üyeleri ile birlikte gerçekleştirdikleri çalışmalarla ulusal ve uluslararası alanda başarılara imza atıyorlar.

Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hande Gürer Orhan danışmanlığında çalışmalarını yürüten doktora öğrencisi Ecz. Deniz Bozdağ, Hollanda Toksikoloji Derneği tarafından her yıl düzenlenen kongre kapsamındaki “Doktora Öğrencileri Platformu”nda “En İyi Doktora Platform Sunumu” ödülünü kazandı. Fakülte öğretim üyelerinden Prof. Dr. Özgen Özer’in öğrencisi Arş. Gör. Gülşen Aybar Tural ise bu yıl Portekiz’de düzenlenen Farmasötik Bilimler Avrupa Federasyonu (EUFEPS) 2023 Yıllık Toplantısı’nda, lisansüstü öğrencilerin yarıştığı kategoride tüm Avrupa ülkeleri katılımcıları arasında üçüncü oldu. Dr. Öğr. Görevlisi Emre Özgenç ise Radyofarmasi Anabilim Dalı öğretim üyesi ve Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Evren Atlıhan Gündoğdu danışmanlığında gerçekleştirdiği “Meme Kanseri Tedavisinde Kullanılmak Üzere Lu-177 ile Radyoişaretlenecek Yeni Bir Radyofarmasötik Kitinin Geliştirilmesi” başlıklı doktora teziyle TÜBA Akademi TEKNOFEST Doktora Bilim Ödüllerinde, Sağlık ve Yaşam Bilimleri alanında üçüncülük ödülünü Ege Üniversitesine getirdi.

Eczacılık Fakültesi’nde lisansüstü öğrenciler kadar lisans öğrencileri de uluslararası arenada başarı haberleri getirmeyi sürdürüyorlar. Fakülte son  sınıf öğrencisi Ayça Çetinkaya,  Doç. Dr. Hasan Akbaba danışmanlığında yürüttüğü  “Laktoz İntoleransında Eksikliği Görülen β-Galaktosidaz Geninin Mikroküre İçinde Lipozom Nanopartikül Kullanılarak Peroral Gen Terapisi” isimli çalışmasıyla dünyanın önde gelen biyoteknolojik ilaç şirketi Amgen tarafından düzenlenen “I am genius”- Biyoteknolojik Fikirler yarışmasında birincilik ödülünün sahibi oldu.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak,  küresel ölçekte yürüttükleri yenilikçi bilimsel faaliyetler dolayısıyla ödül alan genç bilim insanlarını ve danışman hocalarını tebrik ederek başarılar diledi.

Elde edilen başarılardan ötürü gurur duyduklarını ifade eden Dekan Prof. Dr. Hande Gürer Orhan, “Rektörümüz Prof. Dr. Necdet Budak’ın öncülüğünde sürdürdüğümüz öğrenci odaklı eğitim felsefesi ve eğitim ile araştırmada kalite çalışmaları sonucunda öğrencilerimiz; akademisyenlerimizle ortak projeler gerçekleştirip uluslararası alanda Fakültemizi ve Üniversitemizi başarıyla temsil ediyorlar. Başarılarından dolayı öğrencilerimizi ve hocalarımızı tebrik ediyorum. Bu başarıların sürdürülebilir olması için çalışmalarımıza devam ediyoruz” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mevsim değişikliklerinde orta kulak iltihabına dikkat!

Kulak zarının arkasında yer alan orta kulağın enfeksiyonu olarak tanımlanan orta kulak iltihabı mevsim geçişlerinde daha fazla görülüyor. Çocuklarda kulak enfeksiyonu görülme riskinin yetişkinlerden daha fazla olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Kulak ağrısı, özellikle küçük çocuklarda iştah kaybı, huysuzluk ve sinirlilik, ağlama atakları, uyku problemleri, genellikle yatarken kulağı çekiştirmek, yüksek ateş, kulak akıntısı, işitme problemi, baş ağrısı, denge kayıpları kulak enfeksiyonunun başlıca belirtileri arasında sayılabilir. Kulak enfeksiyonu varlığında erken tanı ve doğru tedavi planlaması ile komplikasyonları önlemek ve hafifletmek çoğu zaman mümkün” açıklamasında bulundu.

Orta kulak iltihabının en sık 3 ay ile 3 yaş aralığındaki çocuklarda görüldüğünü hatırlatan Anadolu Sağlık Merkezi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Kemal Akpınar, “Yetişkin bireyler de orta kulak enfeksiyonu geçirebilir ancak bu oran çocuklardaki kadar yüksek değil. Kulak enfeksiyonlarının çoğu uzun vadede ciddi komplikasyonlara yol açmaz. Tekrarlayan orta kulak iltihabı vakalarında çeşitli komplikasyonların görülme sıklığı artabilir. Bu komplikasyonlar arasında işitme kaybı, özellikle küçük çocuklarda konuşmanın gecikmesi ve gelişme geriliği, enfeksiyonun kulak çevresi kemiklere, nadiren beyin ve beyin zarlarına kadar yayılması yani menenjit sayılabilir. Ayrıca kulak zarının yırtılması vakalarının çoğu genellikle 3 gün içerisinde iyileşse de bazı durumlar cerrahi olarak onarım gerektirebilir” dedi.

Uzun süren semptomlarda mutlaka doktora başvurulmalı

Orta kulak iltihaplarının çoğunun ciddi olmadığını ve ağrı kesiciler, ateş düşürücüler gibi semptomatik tedavi yaklaşımlarının çoğunlukla yeterli olduğunu dile getiren Dr. Kemal Akpınar, “Semptomlar gerilemediğinde ve uzun sürdüğünde, 6 aylıktan küçük çocuklarda, çok şiddetli kulak ağrısı varlığında, kulaktan kanlı ya da iltihaplı sıvı gelmesi durumunda ve işitme kayıplarında mutlaka vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı” uyarısında bulundu.

 Dr. Kemal Akpınar, kulak enfeksiyonları için 6 risk faktörünü şöyle paylaştı:

  • 6 ay ile 2 yaş arasındaki bebekler ve küçük çocuklar kulak enfeksiyonu açısından risk altında olan yaş grubudur. Kreş, anaokulu gibi çocukların gruplar halinde bakım gördüğü ortamlarda soğuk algınlığı ve kulak enfeksiyonlarına yakalanma riskleri genellikle artar.
  • Aile bireylerinin herhangi birinde tekrarlayan orta kulak iltihabı ya da geçirilmiş kulak enfeksiyonu varlığında kulak enfeksiyonu riski artabilir.
  • Soğuk algınlığı çocuklarda hastane başvurularının en yaygın diğer sebepleri arasında yer alır. Soğuk algınlığı genellikle kulak enfeksiyonlarına yatkınlığı artırır.
  • Alerjiler nedeniyle burun pasajında ödem ve üst solunum yollarında iltihaplanma görülebilir. Orta kulakta sıvının birikmesine yol açan bu durum kulakta basınç artışına, ciddi ağrılara ve enfeksiyonlara neden olabilir.
  • Kronik hastalığı olan bireylerde, bağışıklık sistemi baskılanmış ya da astım ve kistik fibrozis gibi çeşitli kronik solunum yolu rahatsızlıkları olan hastalarda kulak enfeksiyonu görülme riskinde artış gözlenir.
  • Bazı hava durumu faktörleri orta kulak iltihabı açısından risk oluşturabilir. Özellikle sonbahar ve kış ayları, mevsimsel alerjisi olan bireylerde ise polen miktarının arttığı dönemlerde kulak enfeksiyonu görülme sıklığı artabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sıcak çarpmasında vücut sıcaklığı 40 dereceyi aşıyor

Aşırı sıcakların bastırdığı ve yoğun nemle birleştiğinde adeta nefes aldırmadığı bugünlerde çok dikkatli olmak gerekiyor. Özellikle de kronik hastalığı olanlarda, hamilelerde, aşırı kilolu kişilerde, bebeklerde, çocuklarda ve yaşlılarda çok kısa bir süre bile sıcak çarpmasına maruz kalmak için yeterli oluyor. Acıbadem Bakırköy Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Canpolat yaz aylarında en sık rastlanan sorunlar arasında sıcak çarpmasının geldiğini belirterek, şikayetlerin ‘birazdan geçer’ düşüncesiyle tedavisinin ihmal edilmesinin kimi zaman çok ciddi tehlikelere yol açabildiğini hatta hayati riske neden olabildiğini söylüyor. “Sıcak çarpmasında vücut aşırı sıcak nedeniyle normal ısı düzenlemesini kaybeder ve vücut ısısı normal sınırların üzerine çıkarak 40 dereceyi aşar. 40 derecenin üzerindeki ateş ise hayati organların hasar görmesine hatta ölüme neden olabilir” diyen Dr. Alper Canpolat, kavurucu yaz sıcaklarında sıcak çarpmasından korunmak için alınabilecek basit ama etkili önlemler olduğunu söylüyor. İç Hastalıkları uzmanı Dr. Alper Canpolat sıcak çarpmasının 10 önemli belirtisini, alınabilecek etkili önlemleri ve sıcak çarpmasında yapılması gerekenleri anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

Bu saatlerde mümkünse dışarı çıkmayın

İklim değişikliğiyle birlikte son yıllarda sıcak çarpması çok daha fazla görülüyor. Yaz aylarında 10-16 saatleri arasında güneş ışınları daha yoğun olduğundan sıcak çarpması riskinin bu saatlerde arttığını belirten Dr. Alper Canpolat “Bu nedenle güneşin en dik açı ile geldiği öğle saatlerinde zorunlu olmadıkça dışarıda olmaktan kaçının. Dışarıya çıkmak zorundaysanız ağaçlar, şemsiyeler ya da güneşlikler gibi gölgeliklerin altında durarak doğrudan güneş ışığından korunmaya çalışın. Egzersiz veya yürüyüş yapmak için de kesinlikle günün nispeten serin saatlerini tercih edin” diyor. 

Kapalı araçta kalmaktan kaçının!

Özellikle yazın kapalı araçta kalmak camlar açık olsa dahi tehlikeli sonuçlara hatta yaşam kaybına neden olabildiğinden park halindeki araçta kalmayın. Bebekleri, çocukları, yaşlı veya engelli bireyleri de ‘araç gölgede, camı da açık’ diye düşünerek hele de yalnız başına kesinlikle bırakmayın. 

Dışarı çıkarken bu önlemleri mutlaka alın  

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Canpolat “Sıcak havalarda açık renkli, hafif ve bol kıyafetler tercih edilmelidir. Şapka veya benzeri bir başlık ile güneş ışığından korunulmalıdır. Güneş yanıklarını önlemek için güneş koruyucu kremler ve güneşin zararlı ışınlarına karşı ultraviyole korumalı olduğundan emin olduğunuz güneş gözlüğü kullanılmalıdır” diyor. 

Su içmek için kesinlikle susamayı beklemeyin!

Özellikle de yaz aylarında susuzluk hissetmeseniz bile mutlaka yeterince su içmeye dikkat edin.   Salatalık, karpuz, marul gibi su içeriği yüksek yiyecekleri aşırıya kaçmadan tüketebilir, sıcak yaz günlerinde terleyerek vücuttan atılan sıvı ve mineralleri yerine koymak için günde bir-iki bardak maden suyu (200-250 ml) içebilirsiniz. Ancak tuz duyarlı kişilerin, hipertansiyon, böbrek ya da kalp hastalığı olanların doktorlarına danışarak bu gıda ve içecekleri tüketmesi gerekiyor. 

Sıcak çarpmasının 10 önemli belirtisi!

  1. Yüksek ateş
  2. Baş ağrısı
  3. Mide bulantısı
  4. Kusma
  5. Kalp hızında artış
  6. Hızlı nabız
  7. Baş dönmesi
  8. Halsizlik, düşkünlük, yorgunluk
  9. Soluk cilt
  10. Huzursuzluk, şuur bulanıklığı

Sıcak çarpmasına yol açan etkenlere dikkat!

Sıcak çarpmasının; yüksek sıcaklıklara uzun süre maruz kalmak ve yeterli sıvı alamamak veya sıcak ortamda ağır eforlu işler yapmak gibi nedenlerle ortaya çıkabilen bir sorun olduğunu belirten Dr. Alper Canpolat sıcak çarpmasına neden olan faktörleri şöyle açıklıyor: 

  • Aşırı güneşe maruz kalmak
  • Sıcakta veya güneş altında egzersiz ve spor yapmak
  • Sıcakta veya güneş altında uzun süre dışarıda çalışmak
  • Güneş altında bırakılmış araba gibi küçük ve kapalı ortamlarda durmak
  • Uzun süre plajda, kumsalda, saunada kalmak
  • Sıcak havalarda yeterli su içmemek
  • Soğutma olanaklarının (klima sistemi) yetersiz olduğu ortamlarda bulunmak

 

Sıcak çarpmasında ne yapmalı?

İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Alper Canpolat, sıcak çarpması tedavisinde ana hedefin vücut sıcaklığının düşürülmesi olduğunu belirterek şöyle konuşuyor: “En yakın sağlık kuruluşuna başvuruncaya kadar sıcak çarpması belirtileri gösteren kişi hemen serin bir yere alınmalıdır. Üzerindeki sıkı giysiler gevşetilmelidir. Vücuttaki sıvı ve elektrolik kaybını karşılamak için bol su içirilmeli ve tuzlu yiyecekler tüketmesi sağlanmalıdır. Ancak bireyin şuur durumunda bulanıklık varsa su ve başka gıda vermekten kaçınılmalı, hızlıca sağlık kuruluşuna ulaştırılmalıdır. Mümkünse kişinin soğuğa yakın suyla duş alması sağlanmalıdır. Duş olanağı yoksa buz paketleri veya soğuk ıslak havlularla vücuda kompres yapılmalıdır. Sıcak çarpmasında ateş 40 dereceyi aşsa da, ateş düşürücü ilaçların tedavide yeri yoktur.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Oğuz holding ve Kral FM'den iyiliğe yolculuk

Türkiye’yi felakete sürükleyen deprem birçok ilimizi etkiledi. Bu süreçte de ülkece ortak dayanışma içerisine girildi. Afet bölgelerine kurumların öncülüğünde dayanışma ve yardımlaşma çalışmaları gerçekleştirilmeye devam ediyor. Daha önceki aylarda depremzede çocuklar için yaptıkları projeler ile ses getiren Oğuz Holding, Kral FM ile yeni bir sosyal sorumluluk projesi başlatarak #iyiliğeyolculuk sloganı ile deprem bölgelerine yardımlarını sürdürüyor.

Türkiye’nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olan deprem, 10 ilimizde de ağır hasar bırakırken, 58 binden fazla can kaybı verildi. Afet bölgesinde kalan depremzedelere destek vermek adına #iyiliğeyolculuk a çıkan Oğuz Holding, Juss  ile Kral FM ortaklığında destek vermek ve bu konuda farkındalık yaratmak için yolculuğa çıkıyor.

DEPREMZEDELERİMİZİN YANINDA OLMAYA DEVAM EDİYORUZ

Oğuz Gıda CEO’su Enes Örer, ülkeyi derinden sarsan afeti unutmadıklarını ve dayanışmayı sürdürdüklerini dile getirerek; “Hiçbir zaman unutmayacağımız ve kaybettiğimiz canlarımızı rahmetle yad edeceğimiz depremin üzerinden 5 ay geçti. Belki gün içinde birçoğumuzun aklına bile gelmiyor ama deprem bölgesinde hayatta kalanlar için hayatın zorlu sınavı devam ediyor. Beslenme, hijyen, barınma, eğitim ve işsizlik sorunları gibi.. Juss Meyve Suyu olarak bu konuda farkındalık yaratabilmek amacıyla Kral FM ile birlikte iyiliğe yolculuğa çıkıyoruz. Bu güzel yolculuğun depremin ilk sürecinde yaşadığımız tek yürek anlayışının devamını amaçlıyoruz.” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İş Sanat'ın Yaz Atölyeleri ile Çocuklar Hem Eğleniyor Hem Öğreniyor

İş Sanat, İstanbul Eminönü’nde bulunan Türkiye İş Bankası Müzesi ve Ankara Ulus’ta bulunan İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nde farklı yaş grubundaki öğrencileri, yaz boyu eğlenceli ve öğretici atölyeler ile buluşturmaya devam ediyor. 

Müzeler, Pazartesi günü dışında 10.00-18.00 saatleri arasında ziyarete açıktır. 

 Türkiye İş Bankası Müzesi’nde Yaratıcı Atölyelere Katılın

İstanbul Eminönü’nde bulunan Türkiye İş Bankası Müzesi’nde farklı yaş gruplarına yönelik “Yaşasın Cumhuriyet”, “Cumhuriyet Postası”,  “Müze Hatıram”, “Dünyanın Parası Atölyesi”, “İşim Birikim”  atölyeleri düzenleniyor. 

İş Sanat, Cumhuriyetimizin 100. Yılına özel olarak açılan Yaşasın Cumhuriyet! Sergisi özelinde hazırlanan yeni atölyeleri ile yaz tatilinin gelişini kutluyor. Sergiye özel iki atölyeden biri olan “Cumhuriyet Postası” atölyesi sergi turu ile başlıyor. Yeni bir devletin sosyal ve ekonomik gelişimine tanıklık eden öğrenciler, sergideki pul örneklerini inceliyor. Atölyeye katılacak öğrenciler, kartpostallarını keçeli boyalarla renklendirerek, dönem pullarının birer replikalarını tasarlıyor.  

İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nde Cumhuriyetimizin 100. Yılına Özel 3 Atölye

Türkiye İş Bankası’nın Ankara Ulus’taki tarihi binasında bulunan İktisadi Bağımsızlık Müzesi farklı yaş gruplarına yönelik “Yaşasın Cumhuriyet Atölyesi”, “Cumhuriyet Postası”, “Kilden Mühür” atölyeleri ile öğrencileri misafir ediyor. 

İstanbul ile eş zamanlı olarak Ankara’da da ziyaretçilerini “Yaşasın Cumhuriyet! Atatürk Döneminde İktisadi Bağımsızlığın İlk Adımları” Sergisi ile buluşturan İş Sanat, yaz atölyeleri ile çocukların eğitmenler eşliğinde keyifli vakit geçirmelerini sağlayacak. 

“Yaşasın Cumhuriyet” atölyesinde sergiyi gezen çocuklar, Cumhuriyet kutlamalarına tanıklık ediyor, kendi kutlama tacını hazırlayarak atölyeden ayrılıyor. “Cumhuriyet Postası” atölyesinde ise, sergi turuyla başladıkları gezilerine Cumhuriyetin ilanı sonrası ülkenin kalkınması için atılan adımları keşfeden çocuklar, sergideki pul örneklerini inceleyip kendi kartpostallarını tasarlıyor. İş Sanat’ın yeni atölyelerinden “Kilden Mühür”de ise, rehberli Yaşasın Cumhuriyet Sergi turunun ardından ülkenin kalkınması için atılan adımları inceleyip İktisat Kongresi’nde kullanılan mühürlerden ilhamla kendi mühür tasarımlarını hazırlıyor. 

İş Sanat, Türkiye İş Bankası İktisadi Bağımsızlık Müzesi’nin 3. katında yer alan İş Sanat Ankara Sanat Galerisi’nde 1988 yılında kaybettiğimiz Zeki Faik İzer’in “Paris, İstanbul, Nice” başlıklı sergisini izleyicilerle buluşturmaya hazırlanırken, Ağustos ayında sürpriz sanat atölyelerini de minik sanatseverlerin ilgisine sunacak. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Genç Kadın Pilot Çebi'den Bir Birincilik Daha

Bu sezon İtalya’da 7 yarış tamamlayan genç kadın karting pilotu Ayşe Çebi, bu ay yoğun bir takvim ile, Türkiye İtalya arasında mekik dokumaya hazırlanıyor.

Son olarak geçtiğimiz hafta sonu Tuzla Karting Park’ta düzenlenen MOTUL Türkiye Karting Şampiyonası ikinci ayağında piste çıkan genç sporcu, sıralama turlarında en iyi zamanı elde ederek yarışa ilk sıradan başladı. Toplam 10 sporcunun yer aldığı junior kategoride koşulan 3 yarış sonunda güçlü rakiplerini geride bırakan Ayşe, üçüncü olarak podyuma çıkarken aynı zamanda kadınlar birinciliğini kazandı. 

15-16 Temmuz’da Val Vibrata’da koşulacak olan ACI İtalya Karting Şampiyonası 3. Ayağı için İtalya’ya gidecek olan Çebi, yarış sonrası ülkemize dönerek 22-23 Temmuz tarihlerinde TOSFED Körfez Yarış Pisti’nde düzenlenecek MOTUL Türkiye Karting Şampiyonası üçüncü ayak yarışlarında mücadele edecek. Bu yarışın ardından bir kez daha havalimanı yolunu tutacak olan temsilcimiz, 28-29 Temmuz tarihlerinde IAME İtalya Karting Serisi 7. Yarışı için Lonato pistine çıkacak. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaşam Vadisi'nde Caz keyfini yaşadılar

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından düzenlenen 30. İstanbul Caz Festivali kapsamında Beylikdüzü Yaşam Vadisi’nde düzenlenen ‘Parklarda Caz’ etkinliğinde sahne alan gruplar, müzikseverlere keyifli bir gece yaşattı.

İKSV tarafından düzenlenen 30. İstanbul Caz Festivali’nin sevilen etkinliklerinden olan Parklarda Caz, Beylikdüzü Belediyesi’nin de katkılarıyla müzikseverleri Yaşam Vadisi’nde buluşturdu. Modern cazı etnik detaylarla süsleyen Eggman Quartet, hiphop, funk, R&B ve neo-soul türlerinde eserler seslendiren Esra Gürçay ve Peter Shalamov ile Boğaziçi Üniversitesi Müzik Kulübü Orkestrası ve Takeshi’s Cashew grupları sahne aldı. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı