Aylık arşivler: Eylül 2023

Kocaeli'de Uluslararası Dağ Bisikleti Kupası Yarışları tamamlandı

“Sporun Başkenti Kocaeli” vizyonuyla birçok yerel, ulusal ve uluslararası organizasyonlar düzenleyen Kocaeli Büyükşehir Belediyesi hafta sonu Uluslararası Dağ Bisikleti yarışlarına ev sahipliği yaptı. Büyükşehir’in Uluslararası Bisiklet Birliği UCI ve Türkiye Bisiklet Federasyonu iş birliği ile düzenlediği organizasyonda Türkiye geneli 36 kulüpten 152 sporcu pedal çevirdi. Büyükşehir Belediyesi Kent Ormanı’nda yapılan yarışlar keyifli ve bir o kadar da yorucu anlara sahne oldu. Bisikletçiler yağmura rağmen iki özel parkurda zorlu etapları tamamlama başarısı gösterdi.

 

TÜRKİYE’Yİ ULUSLARARASI ARENADA TEMSİL EDECEKLER

Uluslararası yarışlarda 42 sporcudan 7’isi kadın bisikletçi 2 erkek ve 2 kadın olmak üzere toplam 4 kategoride uluslararası geçerliliği olan puanları ve kupayı almak için pedal bastı. Ulusal yarışlar ise 110 sporcudan 17’i bayan bisikletçi 9 erkek ve 5 kadın olmak üzere toplam 9 kategoride zorlu parkurlardan geçerek etaplarını tamamladı. Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) tarafından akredite edilen ve 2024 Paris Olimpiyatları’na puan veren yarışlarda dereceye giren sporcular Türkiye’yi ilk defa bu kategorilerde uluslararası arenada temsil edecek.

 

DÜNYA STANDARTLARINDA BİSİKLET YARIŞMASI

Bisiklet severlerin yoğun ilgi gösterdiği yarışlarda Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın selamlarını ileten Büyükşehir Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Dairesi Başkanı Şemsettin Yıldırım, Dünya standartlarında bisiklet yarışması düzenlemenin gurur ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Dereceye giren tüm sporcuları tebrik eden Yıldırım, sporun başkenti Kocaeli’nde gerek yerel, ulusal ve uluslararası sportif faaliyetlere gerekse spor tesis yatırım çalışmalarına aralıksız devam edeceklerini belirtti.

 

SPORCULARA ÖDÜLLLERİ TAKDİM EDİLDİ

Dereceye giren sporculara ödülleri protokol tarafından takdim edildi. 2 etaptan oluşan yarışlarda bisikletçiler farklı kriterlerde değerlendirildi ve iki günün sonunda genel klasmanda dereceye girenler ödül almaya hak kazandı. Uluslararası Kocaeli Dağ Bisikleti Kupası yarışlarında dereceye giren sporcular, kulüpleri ve zamanları şöyle oluştu;

 

Büyük Bayan

1-Azize Bekar: Sakarya B.B.S.K. 01:02:52

2- Helin Altekin: Nenehatun Bis. S.K. 01:19:34

3-İremnur Korkmaz: Kayseri B.B.S.K. 01:21:52

 

Büyük Erkek

1-Ahmet Can Akpınar: Brisa S.K. 01:12:40

2-Emre Yuca: Sakarya B.B.S.K. 01:13:29

3-Emre Yavuz: Brisa S.K. 01:16:00

 

Genç Bayan

1-381 Ayça Erdoğan: Kayseri B.B.S.K. 0:57:27

2-382 Ekin Ereke: Büyükçekmece B.S.K. 01:01:45

 

Genç Erkek

1-Muhammed Ali Sünbül: Konya G. S.M.S.K. 51:17

2-Arda Topal: Tur Brisa S.K. 53:47

3-Cuma Emirhan Bolat: Kahramanmaraş G.S.K. 54:20

 

U12 Bayan

1-Yağmur Aytekin: Kılavuzlu Su Sporları G.S.K. 17:13

2-Hilal Ece Keskin: İl G.S.K. 17:33

3-Nuray Evcil: Kapadokya Bisiklet S.K. 18:23

 

U12 Erkek

1-Ali Osman Öztabak: Taşköprü Karate S.K. 16:30

2-Muhammed Umut Kepekçi: Akdeniz Aslanları S.K. 18:38

3-İmran Demirci: İl G.S.K. 18:47

 

U15 Bayan

1-Elif Keklik: Yalova G.H.S.K. 35:42

2-Zeynep Bayram: Yalova G.H.S.K. 38:17

3-Fatma Nisa Günaydın: Yalova G.H.S.K. 45:15

 

U15 Erkek

1-Eren Geçim: Çaykur Rize G.S.K. 35:31

2-Habib Pınar: Kayseri B.B.S.K. 38:00

3-Muhammet Mustafa Sandık: Kayseri B.B.S.K. 39:20

 

U17 Bayan

1-Emine Irmak Sezer: Yalova G.H.S.K. 0:52:38

2-Nisanur Acar: İnegöl B.G.K. 01:03:17

3-Ayda Acar: Yalova G.H.S.K. 01:07:19

 

U17 Erkek

1-Furkan Çamlıdere: İnegöl B.G.K. 48:26

2-Nafız Ege Karagöl: Sinop T.Y.S.A.S.K. 49:22

3-Çınar Serdaroğlu: Başkent Bisiklet S.K. 49:45

 

Master Erkek 35+

1-Nasuh Yılmazdağ:Kadans Bisiklet ve T.S.K. 54:42

2-Mehmet Canbalcı: Buca B.G.S.K. 0:56:06

3-Harun Ömür Ferdi: İzmir 01:02:49

 

Master Erkek 40+

1-Oğuz Özçelik: Ferdi İstanbul 48:23

2-Cemil Bozkurt: Nilüfer B.S.K. 50:14

3-Turgay Germen: Antalya S.K. 50:22

 

Master Erkek 50+

1-Bora Tirki: Ferdi İstanbul 0:51:17

2-Mustafa Yıldız: Kocaeli G.H.S.K. 01:00:21

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“75. İstanbul Challenger – TED Open" Uluslararası Tenis Turnuvası başladı

İstanbul Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’nün ev sahipliğinde düzenlenen İstanbul Challenger TED Open Uluslararası Tenis Turnuvası başladı. 

Sporseverlerin merakla beklediği ve ‘Tenis Eskrim Dağcılık Kulübü’ tesislerinde düzenlenen ‘İstanbul Challenger – TED Open’ Uluslararası Tenis Turnuvası başladı. Bu yıl da ‘QNB Finansbank’ın katkıları ve ‘Grand Tarabya Otelinin’ konaklama sponsorluğu ile 4-10 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilecek turnuva, Türkiye’nin en eski spor etkinliği olması bir yana, aynı zamanda uluslararası tenis camiasındaki en sürekli sert-zemin Challenger Turnuvası olarak biliniyor.  

Ulusal ve uluslararası sporcuların büyük ilgi gösterdiği turnuvada geçtiğimiz günlerde yapılan Türkiye Şampiyonası’ndan zaferle çıkan yeni ülke şampiyonumuz Yankı Erel başta olmak üzere Cem İlkel, Altuğ Çelikbilek, Koray Kırcı ve Ergi Kırkın ile birlikte yurt dışından efsane Bjorn Borg’un oğlu Leo Borg, Radu Albot, Damir Dzumhur, Kimmer Coppejans ve Kwon Soonwoo gibi yıldızlar korta çıkacak. 10 Eylül 2023, Pazar günkü final maçından önce ise dünyaca ünlü tenisçi Mansour Bahrami bir gösteri maçı da yapacak. 

İstanbul Challenger TED Open Uluslararası Tenis Turnuvası’nın geleneksel basın toplantısı 5 Eylül Salı günü The Grand Tarabya Oteli’nde yapıldı. ATP Challenger takviminin prestijli turnuvalarından biri olan TED Open’ın basın toplantısına TED Spor Kulübü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tınaz, QNB Finansbank Genel Müdür Yardımcısı Enis Kurtoğlu, The Grand Tarabya oteli Genel Müdürü Merve Kadıoğlu Sönmez, Turnuva Direktörü Melis Yafe ve turnuvada mücadele edecek olan Türkiye Şampiyonu Yankı Erel katıldı. 

HER YIL DAHA ÇEKİŞMELİ OLUYOR

Basın toplantısında açıklamalarda bulunan TED Başkanı Prof. Dr. Mehmet Tınaz şunları söyledi: ‘Tenis Eskrim Dağcılık Spor Kulübü’ olarak ATP Challenger takviminin en önemli turnuvalarından biri olan ‘İstanbul Challenger – TED Open’nın oynanmasını sürdüreceğiz. Dünyada bu kadar uzun süre aynı kulüpte yapılan Challenger turnuva sayısı sadece 5 tane var ve TED’de bunların başlıcası konumunda yer alıyor. Her yıl çok daha çekişmeli bir organizasyon oluyor ve bu yıl da kıyasıya maçların oynandığı bir turnuva olacağına inanıyorum. Amacımız Türkiye’ye tenisi yaymak, zeki, çevik ve ahlaklı gençler yetişmesine olanak sağlamaktır. Doğru bir yolda olduğumuza inanıyorum. Bu vesileyle bu yıl turnuvamıza katılan tüm tenisçilere başarılar diliyorum” dedi. 

 

“SPOR FAALİYETLERİNİ GENİŞ KİTLELERE ULAŞTIRMAK İSTİYORUZ”

QNB Finansbank Bireysel Bankacılık ve İşletme Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Enis Kurtoğlu yaptığı açıklamada, “İstanbul Challenger TED Open Uluslararası Tenis Turnuvası 1946 yılından beri devam ediyor. Türkiye açısından çok önemli bir turnuva olduğuna inanıyoruz. Odağında insan olan bir bankacılık anlayışımız var. Sürdürülebilirlik stratejimizin bir parçası olarak içinde bulunduğumuz toplumun yararı için sadece finansal değil, beraberinde çevresel, sosyal ve etik açıdan uzun vadeli değerler yaratma gayreti içindeyiz. Toplumsal sorumluluğumuzun bilinci ile bugüne kadar spordan müziğe, kültür-sanattan eğitime kadar birçok alanda projeler hayata geçirdik. Bireylerin kişisel ve fiziki gelişimde pozitif etkiye sahip olan spor faaliyetlerini, daha geniş kitlelere ulaştırmak istiyoruz ve bu anlamda birçok projeyi desteklediğimizi söyleyebilirim. İstanbul Challenger TED Open Uluslararası Tenis Turnuvası da bunlardan bir tanesi ve ağırladığı uluslararası tenisçilerin ülkemizin tanıtımı açısından büyük fayda sağladığını düşünüyorum. Böylesine önemli bir turnuvanın devam etmesine destek olmak bizleri de çok mutlu ediyor. Gelecek yıllarda bu tarz organizasyonların Türkiye’de artarak devam etmesi en büyük temennimiz. Hem Türk sporun gelişmesi hem de ülkemizin uluslararası arenada kendini duyurması açısından çok önemli bir organizasyon. Kurumsal olarak önümüzdeki yıllarda da bu önemli organizasyonu desteklemeye devam etmek istiyoruz. İstanbul Challenger TED Open Uluslararası Tenis Turnuvası’nda mücadele edecek tüm sporculara başarılar diliyorum.” dedi. 

Bu prestijli organizasyon, 10 Eylül Pazar günü saat 15.00’de tekler finali ile sona erecek.

Aynı gün ayrıca dünyaca ünlü tenisçi Mansur Bahrami de bir gösteri maçı yapacak. Oynanacak final maçının ardından ödül töreni ve Enbe Orkestrası konseri ile turnuva sona erecek.

Dünya tenisini idare eden ‘Association of Tennis Professionals ATP Tour’ güdümünde gerçekleştirilen ve Challenger serisi turnuvalarından biri olan “TED Open”, ülkemizde aralıksız olarak 35 yıldır gerçekleştiriliyor. Eski adı ile “İstanbul Enternasyonel Tenis Turnuvasına” 1936 yılında amatör olarak başlandı. Ardından ATP’nin kurulması ve tenisin profesyonelleşmesiyle, yeni adıyla ‘İstanbul Challenger’, 1978 yılından beridir düzenleniyor. 2003 yılında organize edilen ATP tarafından seride yer alan 44 ülkedeki 129 turnuva içinde en başarılı organize edilen turnuva seçilerek ‘2003 Challenger Award’ ödülüne de layık görüldü. Ödül, bizzat dönemin bir numarası Roger Federer tarafından “TED Open” Turnuva Direktörü Bekir Emre’ye Fransa’da Paris Masters esnasından takdim edildi. 

DÜNYA TENİSİN YILDIZLARINA EV SAHİPLİĞİ YAPTI

İstanbul Challenger geçtiğimiz yıllarda Karlovic, Ancic, Kohlschreiber, Gasquet, Söderling, Berdych, Davydenko, Khachanov, Zverev, Dimitrov, Tsitspas gibi dünya tenisinin zirvesinde yer alan yıldızları ağırladı. Turnuvaya dünya klasmanında ilk 200 içerisinde yer alan tenisçilerden yaklaşık olarak 50’si katılıyor. TED Open, Türk tenisçiler için bir sıçrama tahtası niteliğinde olmakla birlikte Türk Tenisine dünya arenasında sınıf atlatıyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bosphorus Cup'ın yelkenleri 22'inci kez açılıyor, 21-24 Eylül

Türkiye’nin en önemli yelken organizasyonlarından Bosphorus Cup, bu yıl  ‘Celebrate İstanbul’ sloganıyla 21-24 Eylül tarihleri arasında Nissan, NurolBank ve Next Level partnerliğiyle hayata geçecek. 22’inci kez İstanbul’da düzenlenecek Bosphorus Cup, IRC, ORC, gezi tekneleri ve sportif tekneler olmak üzere toplam 8 kategoride Çırağan Palace Kempinski İstanbul ev sahipliğinde gerçekleştirilecek. 10 farklı ülkeden yelkencilerin katılacağı ve yerli yabancı toplam 1200 yelkencinin yarışması beklenen organizasyonun Boğaz Yarışı etabı bu yıl 23 Eylül Cumartesi günü muhteşem bir atmosferde düzenlenecek.

Adını İstanbul Boğazı’ndan alan ve her yıl merakla beklenen Bosphorus Cup, 22’inci kez İstanbul’da yapılacak. 21-24 Eylül tarihlerinde ‘Celebrate İstanbul’ sloganıyla IRC, ORC, gezi tekneleri ve sportif tekneler olmak üzere toplam 8 kategoride, gerçekleşecek olan 22. Bosphorus Cup, bir kez daha İstanbul’un tüm güzelliklerini dünyaya tanıtacak. Tarihi 17. yüzyıla dayanan, İstanbul Boğazındaki tek saray ve lüks otel olan Çırağan Sarayı’nda gerçekleşecek Bosphorus Cup’a bu yıl senior partner olarak Nissan, NurolBank ve Next Level güç katacak. Bosphorus Cup’ta yelkenliler, hiçbir motor gücü olmadan sadece rüzgar enerjisiyle aynı anda boğazda fora diyecek.

2002 yılından bu yana düzenlenen organizasyonda bu sene 100 teknede toplam 1200 yelkencinin mücadele etmesi bekleniyor. Ülkemizde yelken yarışçılığının gelişimine katkı sağlayan, birçok insanın bu sporla buluşmasına yol açan Bosphorus Cup’ta 1200 yelkencinin 400’ünü Romanya ve Bulgaristan başta olmak üzere 10 farklı ülkeden gelen yabancı sporcular oluşturuyor.

 

Boğaz Yarışı 23 Eylül Cumartesi günü gerçekleşecek 

Bu yıl da Caddebostan açıklarındaki antrenman ve şamandıra yarışlarıyla start alacak olan 22. Bosphorus Cup; 21 Eylül’de antrenman yarışları ile başlayacak. 22 Eylül Cuma günü gerçekleşecek ilk yarış, Kalamış’ta sona erecek. Muhteşem bir atmosferde gerçekleşen Boğaz Yarışı etabı ise 23 Eylül Cumartesi günü düzenlenecek. İstanbul Boğazı’nda etkileyici bir görsellik yaratan ve heyecanla beklenen Boğaz yarışı, Dolmabahçe’den start alarak Anadolu Hisarı şamandırası ve Çırağan şamandırası arasındaki hatta dümen kıracak. Çırağan Sarayı önünde tamamlanacak Boğaz yarışı en iyi Beşiktaş, Ortaköy Meydanı, Akıntıburnu-Arnavutköy, Aşiyan ve Kandilli’den seyredilebilecek. Bu heyecanı kaçırmak istemeyenler için Boğaz yarışı 23 Eylül Cumartesi günü 12.00’da Bosphorus Cup Youtube hesabından canlı yayınlanacak.  24 Eylül Pazar günü ise Caddebostan açıklarında düzenlenecek şamandıra yarışlarında Bosphorus Cup şampiyonu belli olacak. Ardından denizde birçok tekne ile oluşturulacak “Bosphorus Cup Celebration Village” kutlama etkinliğinde yarışı bitiren tekneler denizin üzerinde selamlanacak ve Kalamış’ta düzenlenecek ödül töreni ile kazanan ekip kupanın sahibi olacak.

 

Bosphorus Cup’ın kurucusu Orhan Gorbon:

 “İstanbul’un zengin tarihini, eşsiz coğrafyasını ve çok renkli kültürünü denizde kutlayacağız”

Tüm dünyadan yelkencilerin merakla beklediği yelken organizasyonlarından biri olan Bosphorus Cup’ın kurucusu Orhan Gorbon, “Bugün, Bosphorus Cup, Türkiye’nin dünyaya ihraç ettiği en büyük spor organizasyonlarından biri ve Bosphorus Cup’ı bu yıl farklı bir noktaya taşıyoruz” diyerek şöyle devam ediyor: “2002 yılından bu yana düzenlendiğimiz bu organizasyonla beraber öncelikli amacımız yelken sporunun ne denli önemli olduğunu ve ülke ekonomimize nasıl bir katkı sağladığını gösterirken, İstanbul’un tüm güzelliklerini de dünyaya tanıtmak. ‘Celebrate İstanbul’ mottosuyla, Bosphorus Cup bu yıl İstanbul’un zengin tarihini, eşsiz coğrafyasını ve çok renkli kültürünü denizde kutlayacağımız bir festival haline gelecek.”

Birçok farklı organizasyonla Bosphorus Cup’a hazırlandıklarını vurgulayan Orhan Gorbon; “İstanbul’a, kültürüne, insanlarına ve Boğaz’a saygı duyarak, yüzyıllardır bu coğrafyada gelişen zengin kültürel mirası, çeşitliliği ve eşsiz Boğaz ekosistemi ile bu kültürü benimseyen İstanbul halkını kutlayarak, Bosphorus Cup’ın 22. edisyonuna ev sahipliği yapacağız. Bosphorus Cup’ın kutlama enerjisi bir hafta boyunca sürecek ve sadece yarışmacılarımızı değil aynı zamanda dünyanın dört bir yanından ortaklarımızı ve seyircilerimizi bir araya getiren bir bayram havası oluşturmayı amaçlıyoruz. Boğaz’ın eşsiz ekosistemini ve yüzyıllar boyunca biriktirdiği kültürel katmanları, kendini İstanbul’a ait hisseden tüm İstanbullularla birlikte kutlayacağız. Türk kentsel tarihçi Doğan Kuban’ın dediği gibi, “İstanbul deniz tarafından yaratılan ve hayat bulan bir şehirdir. Biz de bu yıl, İstanbul’u büyülü kılan eşsiz habitatını kutluyoruz” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MXGP Academy ilk kez Türkiye'de

Motokros branşında dünya şampiyonalarına sporcu yetiştiren MXGP Akademi, dünyanın en önemli yarışları arasında gösterilen MXGP TÜRKİYE öncesinde Türkiye’de yapıldı.

Dünya Motokros Şampiyonası ile birlikte 2023 yılında 7 farklı ülkede organize edilen MXGP Akademi’nin son kampı Türkiye Motosiklet Federasyonu tarafından Afyonkarahisar’da düzenlendi. 

MXGP Akademi’ye 65 ve 85 cc yarışçıları Mert Akkafa, Emin Hıd, Uluç Taşöz, Aslan Osmanpaşaoğlu, Enes Yıldız, Emir Abay, Çağatay Çoklar, Hasan Hüseyin Baş, Çağan Kumbul, Yağız Kaya, Poyraz Bor, Efe Okur, Berat Şenkalaycı, Kerem Yılmaz ve Ali Akkafa katıldı.

MXGP Akademi’de Türkiye Şampiyonalarına katılan başarılı genç motokros sürücülerine, sürüş becerilerini geliştirme ve FIM Dünya Motokros Şampiyonası’nda profesyonel olarak başarılı olmak için nelere ihtiyaç duyulduğunu öğrenme şansı veriliyor.

 

MXGP AKADEMİ İLE DÜNYA KLASMANINA YENİ SPORCULAR YETİŞİYOR

Genç yarışçılar, cuma ve cumartesi günleri MXGP Akademi baş eğitmenleri Jan Postema, Martin van Genderen ve Barry Forschelen’den eğitim aldı. Sporcular eğitmenlerin gözetiminde sürüş becerileri bilgilerini arttırarak, dünyanın en iyi pisti seçilen Afyon Motor Sporları Merkezi’nde pratik yapma imkânı da buldu.

MXGP Akademi’nin ikinci gününde sporcular Gebben Van Venroy Yamaha ve Red Bull GASGAS fabrika yarış takımı çadırlarını gezip, hem sporcularla tanışma hem de takımlar hakkında bilgi alma şansına sahip oldu. MXGP takımlarına lastik desteği veren üreticilerdenPirelli’nin standında da lastikler hakkında bilgi verildi. 

Sadece sporculara değil, sporcu ailelerinin de katıldığı MXGP Akademisinde sporcuların ailelerine yönelik bayrak, güvenlik düzenlemeleri ve sürücü eğitimleri ile ilgili bilgilerin yer aldığı ayrıntılı bir brifing verildi. Sporcuların gelişimlerinde en önemli role sahip ailelerin yapması gerekenlerle ilgili görüş alışverişinde bulunuldu. Akıllarındaki sorular MXGP Akademi eğitmenleri tarafından cevaplandı.

 

MXGP ACADEMY 7 PİLOT ÜLKEDE YAPILIYOR

2023 MXGP takviminde 7 ülke motokros sporcusu yetiştirme konusunda pilot ülke seçildi. Portekiz, İspanya, Letonya, Almanya, Çekya, Finlandiya ve Türkiye’de yapılan kamplarla, bu alanda yeteneklerin öne çıkması için yoğun eğitimler yapılıyor. Türkiye’de ilk kez yapılan MXGP Akademi’yle gelecek yıllarda motor sporlarının temeli olarak kabul edilen motokrosta dünya klasmanında yarışçıların daha donanımlı olması amaçlanıyor.

MX2 TÜRKİYE yarışında böylece Liam Everts kazanırken, Kevin Horgmo ikinci, Jago Geerts ise üçüncü oldu. Liderliğini sürdüren Andrea Adamo 6’ncı sırada bitirmiş oldu.

MX2 Dünya Gençler Motokros Şampiyonluğu’nda KTM’den İtalyan Andrea Adamo 732 puana yükselerek liderliğini korudu. KTM’den Belçikalı Liam Everts 684 puanla ikinciliği, Yamaha’dan Belçikalı Jago Geerts ise 650 puanla üçüncü sırada yer aldı.

Markalar sıralamasında Yamaha 866 puanla lider, KTM 835 puanla ikinci, Husqvarna ise 795 puanla üçüncü sırada.

Dereceye girenlere ödüllerini Afyonkarahisar Valisi Kübra Güran Yiğitbaşı, Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, Afyonkarahisar Milletvekilleri İbrahim Yurdunuseven, Hasan Arslan ve Hakan Şeref Olgun, Kayseri Milletvekili Cahit Murat Cıngı, TÜRKSAT Genel Müdürü Hasan Hüseyin Ertok verdi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kingston Digital, Harici SSD Serisini Genişletti

Bellek ürünleri ve teknoloji çözümleri alanında dünya lideri Kingston Technology Company’nin flash bellek iştiraki Kingston Digital, küçük ve çok şık bir dosya yedekleme çözümü olan XS1000 Harici SSD’yi duyurdu. XS1000, Kingston’ın harici SSD ürün portföyü XS2000’e yeni üye olarak katıldı. Her iki sürücü de cep boyutunda taşınabilirlik sağlamak için son derece kompakt bir yapıdalar ve 29 gramın altında olmalarıyla dikkat çekiyorlar.

Kingston XS1000, 1.050MB/s1‘ye varan okuma hızı ve 2TB2‘ye ulaşan geniş kapasitesi ile sayısız fotoğraf, video ve dosyayı saklamak için yeterli alan sağlıyor. Sürücü, USB-C®3 – USB-A kablosuyla birlikte geliyor ve eski cihazlarla sorunsuz bağlantı için geriye dönük uyumluluğa sahip bulunuyor. Bir anahtarlık kadar küçük olan XS1000, kolay dosya yedeklemelerinin güvenli yapılmasına imkan veriyor ve önemli belgelerin, değerli anıların ve medya dosyalarının sürekli erişimini garanti altına alıyor.

Kingston SSD İşletme Müdürü Keith Schimmenti, “Müşterilerimiz kullanışlı, hızlı ve güvenilir veri saklama alanına uygun bir fiyattan ulaşmak istiyor. Ürün serimize XS1000’in ilave edilmesiyle daha fazla seçenek aramalarına gerek kalmadı. Bu sürücüyü, standart bir SSD’nin yalnızca yarısı boyutunda, şık ve kompakt bir şekilde tasarladık. Bu özellik benzersiz bir taşınabilirlik sağlıyor ve ürün piyasada kolaylık ve birinci sınıf performansı aynı anda arayanlar için en iyi seçim olarak öne çıkıyor” diyor.

1 TB ve 2 TB versiyonları bulunan XS1000, beş yıl sınırlı garanti ile piyasaya sürüldü. 

 

XS1000 Harici SSD Özellikleri ve Spesifikasyonları:

  • Üstün taşınabilirlik: Kompakt yapıda olan ve ağırlığı 29 gramın altında olan bu şık, siyah SSD avuç içine sığıyor.
  • Güvenilir dosya yedekleme: Her şeyi yanınızda götürebilirsiniz. Belgelerinizi, büyük fotoğraflarınızı ve videolarınızı kesintisiz olarak aktarıp saklayabilirsiniz.
  • Daha fazla depolama alanı: Dijital kütüphanenizi değerli anılarınızı saklamak için 2TB2‘ye kadar genişletebilirsiniz.
  • USB 3.2 Gen 2 desteği: Eski cihazlarla sorunsuz bağlantı sağlayan USB 3.2 Gen 1 ile geriye dönük uyumluluk özelliği sayesinde 1.050MB/s1‘ye kadar okuma hızlarına ulaşabilirsiniz.
  • Arayüz: USB 3.2 Gen 2
  • Hız1: 1.050MB/sn’ye kadar okuma, 1.000MB/sn’ye kadar yazma
  • NAND: 3D
  • Kapasite2: 1TB, 2TB
  • Boyutları: 69,54 x 32,58 x 13,5 mm
  • Ağırlık: 28.7g
  • Gövde Malzemesi: Metal + Plastik
  • Çalışma sıcaklığı: 0°C~40°C
  • Depolama sıcaklığı: -20°C~85°C
  • Garanti/Destek4: Sınırlı 5 yıl garanti
  • Şunlarla uyumludur5: Windows® 11, 10, macOS® (v.10.15.x +), Linux (v. 4.4.x +), Chrome OS™, Android™, iOS/iPadOS® (v.13+)

 

Uyumluluk Tablosu

 

USB 3.2 Gen 2

Windows® 11

 

Windows® 10

 

macOS (v. 10.15.x +)

 

Linux (v. 4.4.x +)

 

Chrome OS™

 

Android™

 

iOS/iPadOS® (v.13+)

 

 

XS1000 External SSD

Parça Numarası

Kapasite

SXS1000/1000G

1TB 

SXS1000/2000G

2TB

 

1 Dahili testlere dayanır. Hız, ana bilgisayar donanımı, yazılım ve kullanıma bağlı olarak değişebilir. Optimum hızlar için USB 3.2 Gen 2 ana cihaz gerekir.

2 Flash depolama cihazında listelenen kapasitenin bir kısmı biçimlendirme ve diğer fonksiyonlar için kullanılır, bu nedenle veri depolamada kullanılamaz. Bu nedenle veri depolama için gerçek kullanılabilir kapasite, ürünlerde listelenenden daha azdır. Daha fazla bilgi için Kingston’ın Flash Bellek Kılavuzu’na bakabilirsiniz.

3 USB Type-C® ve USB-C®, USB Implementers Forum’un tescilli ticari markalarıdır.

4 Sınırlı garanti, Kingston SSD Manager kullanılarak bulunabilen 5 yıl ya da “SSD Life Remaining” (Kalan SSD Ömrü) baz alınarak verilmiştir. Yeni kullanılmamış bir ürün 100 aşınma göstergesi değeri gösterirken, program silme döngülerinin dayanıklılık sınırına ulaşan bir ürün 1 aşınma göstergesi değeri gösterir. Ayrıntılar için Kingston.com/wa adresine bakabilirsiniz.

5 Windows, macOS, Linux, Chrome OS, iOS/iPadOS ve Android cihazlarla uyumluluğu değişebilir ve büyük ölçüde ana bilgisayar yazılımına/donanımına bağlıdır (özellikler için ana bilgisayar üreticisinin destek sitesine bakılmalıdır). Android/iOS/iPadOS cihazlar için ek bir OTG kablosu (Kingston tarafından sağlanmamaktadır) gerekebilir.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Canon, PRINTING United Alliance Pinnacle'da 7 ödüle layık görüldü

Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, baskı sektörünün üst düzey uzmanlarından oluşan jüri heyetinin, 58 kategoride 160’tan fazla ürünü değerlendirmesiyle belirlenen PRINTING United Alliance Pinnacle Ödülleri’nde altısı Ürün, biri ise Teknoloji kategorisinde olmak üzere 7 ödüle layık görüldü

Canon, PRINTING United Alliance tarafından verilen Pinnacle Ürün Ödülleri’nde; Colorado M serisi ile Rulodan Ruloya/Hibrit/Düz Yataklı Yeni Teknoloji kategorisinin galibi olurken, Arizona serisinden 135 GT, 1380 GTF, 1380 XTF, 2380 GTF ve 2380 XTF ile de 5 ayrı ödüle layık görüldü. Canon, kısa süre önce kullanıma sunduğu benzersiz UVgel Beyaz Mürekkep ile ise Pinnacle Teknoloji Ödülü’nün sahibi oldu. 

Pinnacle Awards jürisi, Colorado M serisi ve UVgel mürekkebi etkileyici buldu

Canon’un ödüllü Colorado M serisi ve benzersiz UVgel Beyaz Mürekkebi jüriyi etkileyerek büyük takdir topladı. Colorado M serisi, kullanıcılara değişen gereksinimleri doğrultusunda yazıcılarını geliştirme seçeneği sunuyor. Kullanıcılar ayrıca UVgel’in benzersiz performans avantajlarından faydalanabiliyor ve daha geniş bir uygulama yelpazesinde baskı alabiliyor. Colorado M serisi, birçok kullanıcının baskı hacminin artmasına ve iç dekorasyon gibi iş segmentlerinde yeni, değerli uygulamalarla tekliflerini genişletmesine yardımcı olurken beyaz mürekkep ve çok katmanlı baskı seçenekleriyle perakende ve konaklama sektörleri için yeni fırsatlar yaratıyor. 

Arizona beş Pinnacle Ürün Ödülü kazandı

Canon, Arizona portföyünde birçok gelişme gerçekleştirdi ve son olarak bu yıl Arizona 1300 serisine FLOW teknolojisini ekledi. Bu gelişmeler sonucu Arizona 135 GT, Arizona 1380 GTF, Arizona 1380 XTF, Arizona 2380 GTF ve Arizona 2380 XTF UV/Lateks Düz Yataklı kategorilerinde girdiği 5 yarıştan birincilik elde etti. Arizona ailesi, ödüllü üçüncü nesil VariaDot baskı teknolojisiyle öne çıkıyor. Bir Canon yeniliği olan FLOW teknolojisi sayesinde, her boyut ve şekildeki panolar arasında geçiş yapmak hızlanıp kolaylaşırken kullanıcılar önemli ölçüde zaman tasarrufu sağlıyor. 

Canon Europe Pazarlama ve İnovasyon, Geniş Formatlı Baskı Grubu EMEA Direktörü Mathew Faulkner “PRINTING United Alliance tarafından bir kez daha birden fazla Pinnacle Ürün Ödülü ile onurlandırıldığımız için çok heyecanlıyız. Birçok farklı çıktı teknolojisi kategorisinde ödüllendirilmek bizim için gurur verici. Canon’un geniş formatlı grafik pazarındaki araştırma ve geliştirme çalışmalarına, sürekli olarak öğrenmeye çalıştığımız, kullanıcılarımızın ihtiyaçları yön veriyor. Bu ödülleri müşteri odaklı yaklaşımın bir kanıtı olarak görüyor ve bu yenilikçi çözümlerin müşterilerimizin işletmeleri üzerindeki olumlu etkisini bir kez daha doğruluyoruz. Colorado ve Arizona ürün serilerimizin hiç şüphesiz, kullanıcıların kârlarını artırmalarını, yeni yüksek değerli ürünlerle uygulama olanaklarını genişletmelerini ve iç dekorasyon, tabela, ambalaj gibi yeni heyecan verici pazar fırsatlarına açılmalarını sağlamaya devam edeceğini ön görüyoruz” diyerek duygularını dile getirdi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Rosatom, Düşük Güçlü NGS İnşasında Çalışan İşçileri İçin Geçici Bir Kampın Açılışını Yaptı

Rusya Devlet Nükleer Enerji Kuruluşu Rosatom, Rusya’ya bağlı Saha Özerk Cumhuriyeti’nin Ust-Yansky bölgesinde düşük güçlü bir nükleer güç santralinin (ASMM) inşa çalışmalarına katılan işçiler için geçici bir kampın açılışını yaptı.

Ust-Kuyga köyü yakınlarındaki küçük ölçekli NGS projesinde yer alan inşaat işçilerine yönelik kampın açılışı dolayısıyla tören düzenlendi.

Saha (Yakutistan) Cumhuriyeti Başkanı Aysen Sergeyeviç Nikolayev ve Rosatom’un bir kuruluşu olan RAOS A.Ş’nin Başkanı Evgeny Pakermanov’un hazır bulunduğu açılış törenine Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev de telekonferans aracılığıyla katıldı.

Geçici kamp, gerekli tüm altyapıya sahip tam teşekküllü küçük bir yerleşim yeri olacak. Kampta idari bina ve sosyal yardım binası, yatakhaneler, banyo ve çamaşırhane kompleksi, sağlık merkezi ve diğer altyapı tesisleri yer alacak. Kampta 250 işçi rahat koşullarda yaşayabilecek.

Saha (Yakutistan) Cumhuriyeti Başkanı Aysen Sergeyeviç Nikolayev açılışla ilgili olarak şunları söyledi: “ASMM projesi Ust-Kuyga ve Ust-Yansky bölgesinde ve bununla birlikte tüm Yakutistan’da olumlu dönüşümlerin başlangıcına işaret ediyor. Rosatom ile iş birliğimiz sayesinde kuzey bölgelerimizin potansiyelini canlandırdığımızı ve insanların yaşamlarını daha iyi hale getirdiğimizi gönül rahatlığıyla söyleyebiliriz. Tesis, burada var olan tüm projelere yeni bir soluk getirecek ve genel olarak bölgeyi geliştirecek, iş ve yaşam koşulları açısından refah sağlayacak. Kara tabanlı küçük modüler reaktör projesi sadece ülkemiz için değil, aynı zamanda küresel ölçekte de benzersiz bir teknolojik çözüm olma niteliği taşıyor. Bu, dünyanın ilk düşük güçlü kara tabanlı nükleer güç santrali. Yakutistan’a güvenilir ve istikrarlı enerji sağlama sorununun Rusya’nın bu tür benzersiz teknolojileri sayesinde çözülebileceğine inanıyorum” dedi.

Rosatom Genel Müdürü Aleksey Likhachev de konuya ilişkin olarak, “Bugün Rusya’nın Kuzey Kutup bölgesinin güvenilir ve çevre dostu enerji kaynaklarına ihtiyacı olduğu açık. Uzak Kuzey’in zorlu koşullarında ASMM olanaklarından yararlanma fikri 70’li yıllarda hayata geçirildi. O dönemde Bilibino NGS altın madenciliği endüstrisini geliştirmek için inşa edilmişti. Bugün ülkemizin yine endüstriyel bir atılım yapması gerek. Biz de mevcut tüm deneyimlerden faydalanarak son derece modern teknolojiler sunuyoruz. Yeni kara tabanlı nükleer güç santrali kompakt, güvenli, kapasiteyi kontrol edilebilir özellikte ve bağımsız bir güç kaynağı olacak” dedi.

Rus tasarımı kara tabanlı küçük modüler reaktörün inşası projesi, Rus nükleer buzkıran filosundaki gemilerde küçük reaktörlerin çalıştırılmasına ilişkin uzun deneyime dayanan en yeni RITM-200N reaktör ünitesi temelinde uygulanıyor. Bugüne kadar sekiz RITM-200 reaktörü üretildi ve bunlar dört evrensel buzkırana monte edildi. Kara tabanlı küçük modüler reaktörün inşası projesi uygulanması, Yakutistan’ın enerji bağımsızlığını ve sosyo-ekonomik kalkınmasını sağlayacak. Proje için yakıt tedariği her 5 yılda bir yapılacak, bu da hayati önem taşıyan sanayi kuruluşlarına ve sosyal tesislere istikrarlı güç tedariği sağlanmasını mümkün kılıyor. Proje, gelecekte sanayi kuruluşlarına enerji sağlayacak olan Rusya’nın en büyük mineral kaynağı merkezlerinden birinin kalbi haline de gelecek. Söz konusu proje Kyuchus, Deputatskoye ve Tirekhtyakh yataklarının geliştirilmesini, ulaşım ve mühendislik altyapısının inşasını, Ust-Yansky ve Verkhoyansk bölgelerinde sosyal tesislerin inşasını ve Ust-Kuyga, Tirekhtyakh ve Deputatskoye, 110 (220) kV enerji nakil hattının inşasını kapsıyor. Santralin inşası sırasında 1000’den fazla yeni istihdam yaratılacak ve tesis faaliyete geçtikten sonra da yaklaşık 600 kişiye iş imkânı sağlanacak. Santralin 2028 yılında devreye alınması planlanıyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tetra Pak'tan “23. Yıllık Sürdürülebilirlik Raporu": Geri dönüşüme 40 milyon euro yatırım

İnsanı ve gezegeni korumaya yönelik bir yaklaşımla gıdayı her yerde güvenli ve erişilebilir hale getirmeyi taahhüt eden Tetra Pak, “23. Yıllık Sürdürülebilirlik Raporu”nu yayınladı. Rapora göre, şirketin operasyonlarıyla bağlantılı sera gazı emisyonlarında 2022 yılında, 2019’a kıyasla yüzde 39 azalma kaydedildi. Kullanılan enerjinin yüzde 80’ini yenilenebilir kaynaklardan sağlayan Tetra Pak, karton toplama ve geri dönüşümünü devam ettirmek için toplam 40 milyon euro yatırım yaptı. 23. Yıllık Sürdürülebilirlik Raporu, şirketin geçen yıl dayanıklı ve sürdürülebilir gıda sistemlerini gerçekleştirmeye yardımcı olmak için elde ettiği başarıları ve devam eden eylemlerini vurguluyor.

Dünyanın lider gıda işleme ve paketleme çözümleri şirketi Tetra Pak, sürdürülebilirliği şirketin merkezine alarak doğa ve toplum üzerindeki etkisini en üst düzeye çıkaracak çalışmalara devam ediyor. Tetra Pak, bu çalışmaların tamamını “23. Yıllık Sürdürülebilirlik Raporu”nda yayınladı.

 

“2030 stratejimizdeki dört temel dayanaktan biri, sürdürülebilirlik dönüşümüne liderlik etmek”

Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Tetra Pak Türkiye, İran, Kafkas Ülkeleri & Orta Asya Sürdürülebilirlik Direktörü Volkan Aydeniz, “Her zaman iş stratejimizin merkezinde yer alan sürdürülebilirlik konusundaki yaklaşımımız, ‘İyi Olanı Korur’ marka vaadimizle ‘gıdayı, insanları ve gezegeni’ koruma misyonu doğrultusunda şekilleniyor. Sürdürülebilirlik dönüşümüne liderlik etmek, 2030 stratejimizdeki dört temel dayanaktan biri olarak yer alıyor. 23’üncüsünü yayınladığımız Sürdürülebilir Raporu, imza attığımız başarıları ve tüm eylem planlarımızı net bir şekilde ortaya koyuyor” dedi.

 

“Sürdürülebilirlikte eylemsizliğin maliyeti, yarın tanıyamayacağımız bir dünyadır”

Volkan Aydeniz, şöyle devam etti: “Günümüzde sürdürülebilirlik alanında karşılaştığımız zorluklar, hem gezegen üzerindeki etkiyi en aza indirmeye hem de dünyayı besleme şeklimize yönelik radikal ve yeni bir yaklaşıma olan ihtiyacı gösteriyor. Bugün sürdürülebilirlik konusundaki eylemsizliğin maliyeti, yarın tanıyamayacağımız bir dünyadır. İlerlememiz, daha iyi bir gelecek için hem büyümeyi hem de sürdürülebilirliği yönlendiren bir zihniyeti benimseyebilmemize bağlı. Bu anlayış doğrultusunda amacımız, kolektif aksiyonlar, yenilikçilik ve fark yaratan ortaklıklar aracılığıyla sektörde sürdürülebilirlik dönüşümüne öncülük etmek.”

 

40 milyon euro yatırımla döngüsel ekonomiye katkı

Rapora göre Tetra Pak, enerjinin yüzde 80’inin yenilenebilir kaynaklardan sağlayarak operasyonel sera gazı emisyonlarını yüzde 36 azalttı, güneş enerjisi kapasitesini ise ikiye katlayarak 5,55 MW’a çıkardı. Geçen yıl 17,6 milyar bitki bazlı paket ve 10,8 milyar bitki bazlı kapak satarak fosil bazlı plastiğe kıyasla 96 kilo ton CO2 tasarrufu sağlayan Tetra Pak, 50 milyar kartonun toplanmasını ve geri dönüştürülmesini desteklemek için toplam 40 milyon euro yatırım yaptı. Öte yandan Tetra Pak’ın 2030 yılına kadar en iyi uygulama işleme hatlarının gıda israfını, su tüketimini ve karbon ayak izini yarıya indirme taahhüdü bulunuyor.

 

Türkiye’deki sürdürülebilirliğe yönelik faaliyetler dünyaya örnek oluyor

Tetra Pak, Türkiye’de Kahramanmaraş Kağıt ile gerçekleştirdiği iş birliği kapsamında, 2021’de devreye aldığı tesiste yıllık 12 bin ton kartonu geri dönüştürebiliyor. Ülkemizdeki mevcut karton geri dönüşüm oranının yüzde 47’sini oluşturan tesis, kartonların tüm bileşenlerinin geri dönüşümünü sağlıyor. Afyonkarahisar’da AYTI Entegre ile yapılan iş birliği kapsamında ise tesiste yıllık 5 bin ton geri dönüşüm gerçekleştiriliyor.

İzmir’de faaliyet gösteren Viking Kağıt ile yapılan iş birliğiyle, Viking Kağıt’ın kendi tesislerinde üretilen, Türkiye’de ve bölgede ilk olan çevre dostu tüketim ürünleri “Select Nature” markasıyla yurt içi ve yurt dışındaki tüketicilerle buluşturuluyor. Tetra Pak ortaklığıyla hayata geçirilen resifiber teknoloji sayesinde yıllık kapasitesi 15 bin ton olan tesiste içecek kartonlarının yüzde 100 geri dönüşümü sağlanıyor.

Tetra Pak, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın iş birliğiyle TEMA Vakfı’nın yürüttüğü “Sıfır Atık Eğitim Projesi”ne destek veren tek özel şirket olarak dikkat çekiyor. Proje kapsamında, 2022 yılında 81 ilde yaklaşık 250 bin çocuğa ulaşıldı. Çalışmaların 2023 yılında da devam etmesiyle birlikte eğitim uygulamaları aracılığıyla 125 bin çocuğa daha ulaşılması hedefleniyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yeni Nesil 'Kadınlar Matinesi'ni Kurdu: Nesteren Şencan Görgülü

Sabancı Vakfı 14. Sezon Fark Yaratanı Nesteren Şencan Görgülü, 2016 yılında kurduğu Kadınlar Matinesi ile Türkiye’nin ilk ve tek kadınlar arası ikinci el eşya mezatını gerçekleştiriyor. Görgülü, Kadınlar Matinesi’nde kadınların dayanışma prensibiyle hep birlikte çalışarak gelir elde etmelerini ve kadın istihdamını artırmayı hedeflerken aynı zamanda ikinci el eşya kullanımını yaygınlaştırarak paylaşım ekonomisine katkı sunmayı amaçlıyor. 

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 14. Sezonunda Fark Yaratan seçilen Nesteren Şencan Görgülü, 2016 yılında ikinci el eşya pazarında faaliyet gösteren amatör ya da profesyonel kadın satıcılara yeni satış kanalları açmak üzere Kadınlar Matinesi’ni kurdu. 

İkinci el eşya pazarında Türkiye’nin ilk ve tek kadınlar arası mezatı olma özelliğini taşıyan Kadınlar Matinesi’nde mezatın yanı sıra pop-up store’lar, bagaj satışları, farklı kültürel ve tarihi mekanlarda ikinci el eşya satışı da yapılıyor. Kadınlar Matinesi’nde kadınlar için pek çok yenilikçi satış kanalıyla satış imkanı sunularak kadınların gelir elde etmesi destekleniyor. 

25 yıldır ikinci el ürün kullandığını belirten Nesteren Şencan Görgülü, eşiyle birlikte eski eşyalar toplamaya merakı olduğunu ve tekrar kullanımı mümkün olan eşyaları değerlendirmeyi bir yaşam tarzı olarak benimsediklerini ifade ediyor. Profesyonel iş hayatını bırakıp Feriköy’deki antika pazarında artık koleksiyonunu yapmayacağı eşyaları satmaya başlayan Görgülü, pazarda kullanılan dili erkek egemen bulduğunu ve kadınların bu tarz pazarlarda var olmakta zorlandığını ifade ederek kadınlar lehine bir oluşum olan Kadınlar Matinesi’ni kurma kararı aldı. 

Yalnızca eskici kadınlardan oluşan bir dayanışma olan Kadınlar Matinesi; kadınların gelir elde ederek güçlenmelerini, kadın istihdamı yaratmayı ve paylaşım ekonomisine katkıda bulunmayı varoluş amacı olarak tarif ediyor. Kadınlar Matinesi’nde daha önceden belirlenen satıcı ve alıcı kadınlara duyurulan günlerde gerçekleştirilen mezatlara İstanbul’un farklı ilçelerinden, farklı sosyo-ekonomik düzeyden pek çok kadın katılıyor. Mezat günü kadınlar, evlerinde kullanmadığı ve taşınabilir her türlü eşyasını getiriyor, yaptıkları satıştan da elde ettikleri kazançla ekonomilerini güçlendiriyor. Bir alış-satış mekanı olmaktan öte kadın dayanışmasına ev sahipliği yapan Kadınlar Matinesi, alıcıların piyasanın çok altındaki bedellerle ihtiyaçlarını karşılamalarına olanak sağlayarak aşırı tüketim kültürüne karşı yeni bir ekonomik model sunuyor. 

Kadınlar Matinesi’nin kadınlar arasında dayanışma için örnek gösterilecek bir çalışma olduğunu belirten Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan, “Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı’nın 14. Sezonunda Fark Yaratan seçilen Nesteren Şencan Görgülü’nün Kadınlar Matinesi oluşumu, kadınların dayanışması adına örnek olabilecek bir çalışma. Nesteren Şencan Görgülü, çevresindeki sorunlar karşısında çözümün parçası olmayı seçti. Yüzlerce kadının hem ekonomilerine katkı sağladı hem de toplumsal anlamda daha aktif vatandaş olmalarına vesile oldu. Aynı zamanda başlattığı bu yeni ekonomik modelle dönüşüm ekonomisine katkı sağlayarak doğanın korunmasına da katkı sağladı. Fark Yaratanlar Programı ile topluma ilham olan bireyleri tüm Türkiye’ye tanıtmayı hedefliyoruz. Nesteren Hanım’ın da başardıkları ile toplumun ilham almasını arzu ediyoruz ve kendisine destek olmaktan büyük mutluluk duyuyoruz.” dedi. 

Sabancı Vakfı Fark Yaratanlar Programı, 2009 yılından bu yana Türkiye’de toplumsal gelişmeye katkıda bulunan bireylerin ve kurumların yarattıkları olağanüstü etkileri görünür kılmak ve topluma ilham vermek amacıyla gerçekleştiriliyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Mastercard'ın yeni Signals raporu yapay zekânın ticarete etkisine ışık tutuyor

Mastercard Signals raporunun son sayısı yayımlandı. Rapor, üretken yapay zekânın özellikle bankacılık, perakende, turizm gibi sektörlerdeki büyük şirketler ve küçük işletmeler için müşteri etkileşimini güçlendirme, iş operasyonlarının verimliliğini artırma ve yazılım geliştirmeyi destekleme gibi birçok potansiyele sahip olduğunu ortaya koyuyor. Ayrıca bu dönüşümün en geç yedi yıl içerisinde tamamlanabileceğinin altını çiziyor.
 

Ödeme sistemi alanında faaliyet gösteren öncü global teknoloji şirketi Mastercard, güncel teknoloji trendlerinin farklı alanlarına ışık tutan Mastercard Signals raporunun yeni sayısını yayınladı. Hızla gelişmeye devam eden, yeni çözüm ve fırsatlar sunan yapay zekâ teknolojisinin son ürünü “üretken yapay zekânın” ticaretin geleceğine yönelik potansiyel etkilerine odaklanan rapor, son dönemde duyurulan diğer teknolojilerin aksine bu teknolojinin net kullanım alanları sunduğunu ve hemen her sektörde dönüştürücü bir rol oynayabileceğini ortaya koydu.

Rapora göre üretken yapay zekâ, insan ifadelerini taklit etme ve insan üretimine benzer içerik yaratma konusundaki şaşırtıcı yeteneği sayesinde son zamanda büyük ilgi görüyor. Raporda üretken yapay zekânın, müşteri etkileşimini güçlendirme, iş operasyonlarının verimliliğini artırma, yazılım geliştirmeyi destekleme ve daha birçok potansiyel faydaya sahip olduğuna vurgu yapılıyor. Üretken yapay zekânın özellikle bankacılık, perakende ve turizm gibi sektörlerdeki hem büyük hem küçük işletmelerin ticari dönüşümünde önemli rol oynayacağı da belirtiliyor.

Bu dönüşüm esnasında ayrıca, ‘yapay zekâdan yapay zekâya ticaret’ için diğer botları düzenlemek üzere tek bir kişiselleştirilmiş yapay zekâ botu kullanan; satın alma, teslimat ve ödemeyi çok az müdahale ile veya hiç insan müdahalesi olmadan koordine eden yapay zekâ uygulamaları da karşımıza çıkacak. Beş ila yedi yıl içerisinde tamamlanması beklenen bu dönüşümün özellikle veriye duyarlı ve kritik verileri işleyen sektörlerde bu entegrasyonu gerçekleştiren kuruluşlara başarı getirmesi bekleniyor.

Mastercard raporunda ayrıca, güncel haliyle bile son derece güçlü olan bu teknolojinin insan gözetimiyle gelişimine devam etmesi durumunda inanılmaz fırsatlar vaat ettiğinin de altı çiziliyor. Üretken yapay zekânın güvenli kullanımın, küresel bir topluluk olarak kolektif eylemlere bağlı olduğunun da vurgulandığı raporda, riskler ve zorlukları ele alınarak benimsenirse, teknolojinin ticaret için dünyayı olumlu yönde etkileyecek bir dönüşüme yol açabileceği de belirtiliyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı