Aylık arşivler: Ekim 2023

Koçtaş Genel Müdürlüğüne Oğuzhan Şatıroğlu Atandı

Ev geliştirme perakendeciliğinin lideri Koçtaş’ta Genel Müdürlük görevine Oğuzkan Şatıroğlu atandı. Şatıroğlu, 1 Ekim 2023 tarihi itibarıyla yeni görevine başladı.

Ev geliştirme perakendeciliğinin lideri Koçtaş, üst yönetimde önemli bir atama gerçekleştirdi. Koçtaş Genel Müdürlüğüne 1 Ekim 2023 tarihi itibarıyla Koç Topluluğu şirketlerinden Düzey Pazarlama A.Ş.’de Genel Müdür olarak görev yapan Oğuzkan Şatıroğlu getirildi.

Oğuzkan Şatıroğlu, 1994 yılında İstanbul Üniversitesi’nde İngilizce İşletme Bölümü’nü bitirdikten sonra Gazi Üniversitesi’nde Üretim Yönetimi ve Pazarlama alanında yüksek lisansını ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü’nde ise doktorasını tamamladı.

Kariyerine 1996 yılında Beko Ticaret A.Ş.’de Satış Temsilcisi olarak başlayan Şatıroğlu, daha sonra Arçelik A.Ş.’de Pazarlama Bölümünde görev aldı. 2002-2008 ve 2008-2012 yıllarında sırasıyla Arçelik’in Çin Halk Cumhuriyeti’ndeki ve Rusya’daki iştiraklerinin Genel Müdürlüğünü yaptı. 2012-2015 yılları arasında ise Avrupa’ya İhracattan Sorumlu Direktör olarak atandı. 2015-2018 yıllarında Beko Türkiye’nin ve 2018-2021 yıllarında ise Arçelik Türkiye’nin Satış Direktörlüğünü yaptı. 2021 yılında Düzey Pazarlama A.Ş.’de Genel Müdür olarak görev alan Şatıroğlu, 1 Ekim 2023 tarihi itibariyle Koçtaş’ın Genel Müdürü oldu.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Meme Kanseri Farkındalık Ayı Dolayısıyla Medicana Sağlık Grubu Uzmanlarından Açıklamalar

Meme kanserinin tüm kanser türleri içinde insanda en sık görülen kanser türü olduğunu vurgulayan Medicana Sağlık grubu uzmanları, Meme Kanseri Farkındalık ayı dolayısıyla açıklamalarda bulundular. 2022 verilerine göre dünyada her yıl 2 milyon fazla kadına meme kanseri tanısı konulduğunu belirten uzmanlar, Türkiye’deki meme kanseri yaşı ortalamasının 50 yaş civarı olduğunu, hastaların yüzde 17’sinin ise 40 yaş altında olduğunun altını çizdiler. Sağlıklı yaşam biçimi meme kanseri riskini düşürdüğünü, meme kanserinde erken tanı ve rutin kontrollerin tanı ile tedavideki başarı oranını yüzde 90’seviyesine taşıdığını söylediler.

Medicana Ataköy Hastanesi genel Cerrahi Uzmanı, Prof. Dr. Mehmet Karabulut: 

MEME KANSERİ TEDAVİLERİNDE BAŞARI ORANI ARTTI

Meme kanserini kısaca, meme dokusunu oluşturan hücre gruplarından birisinin değişime uğraması ve kontrolsüz olarak çoğalması nedeniyle oluşan tümör sonucu ortaya çıkan bir hastalık olarak tanımlayan Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Hastalığın evresi ve hastanın özelliklerine göre tedavi şekli değişmektedir. Memede daha önce görülmeyen bir asimetri, şişlik görülmesi ve ele bir kitle gelmesi gibi belirtiler bulunuyorsa meme kanseri ihtimali dolayısıyla doktora mutlaka başvurulması gerekir. Hastalığın evresine, hastanın özelliklerine ve genel sağlığına bağlı olarak tedavi seçenekleri bir veya birden fazlasını içerebilir. Bunlar cerrahi, radyasyon tedavisi, hormon tedavisi, kemoterapi veya hedefe yönelik tedaviler içerir” diye konuştu. Son yıllarda cerrahi ve radyoterapi tekniklerinin gelişmesi, kemoterapiye ek olarak immünoterapi ve akıllı ilaçların kullanımı ile meme kanser tedavisinde çok büyük aşamalar kaydedildiğinin altını çizen Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Mastektomi genelde meme kanser tanısı konmuş ya da kanser olma riski yüksek memede kitlesi olan hastalara uygulanır. Ayrıca fibroadenom gibi iyi huylu kitleler, medikal tedaviye cevap vermeyen granulomatöz mastit gibi meme dokusu iltihaplarında mastektomi yapılabilir” şeklinde konuştu. Stresten uzak bir yaşam terci edilmesi gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Karabulut,  “Ailede meme kanseri olup kendisinde BRCA gen pozitifliği olan bireylerde meme kanserinden korunmak için mastektomi yapılabilir. Meme Kanserinden korunmka için stresten uzak hareketli yaşam tarzı benimsenmeli (Haftada en az 3 saat egzersiz önerilir), sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınmalı, kiloyu kontrol ederek obeziteden kaçınılmalı, hazır ve fast food tarzı gıdalardan uzak durmalı, sebze ağırlıklı Akdeniz beslenme alışkanlığı edinilmeli, radyasyonlu ortamlardan kaçınılmalı, hormon tedavilerini sınırlı kullanmalı, emzirmeyi uzun tutmalı (en az 6 ay).” Birçok kanser tedavisinde olduğu gibi meme kanseri tedavisinde başarılı sonuçlar elde etmek için deneyimli hekimlerin yanı sıra doğru tanı ve tedavi için uygun ortam ile operasyon gereçlerinin bulunması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Mehmet Karabulut, “Meme kanseri cerrahisinde başarı oranı arttı.

 

Medicana Ataşehir Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı, Doç. Dr. Türkan Öztürk Topçu: 

MEME KANSERİNDE HEDEFE YÖNELİK TEDAVİ

Meme kanserinde cerrahi, radyoterapi, kemoterapi, hormon tedavisi tedavi şekillerini oluşturmaktadır. Bunun yanında bazı meme kanseri türlerinde, kanser hücrelerinin belirli hedeflere yönelik ilaçlarla tedavi edilmesi gerekebilir. Her iki pozitif meme kanseri gibi durumlarda hedefe yönelik tedaviler kullanıldığını söyleyen Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu; “Meme kanseri tedavisindeki yeni gelişmeler arasında daha çok hedefe yönelik tedaviler, kişiye özel tedavi planları, daha az yan etki ve daha yüksek tedavi başarısı gibi iyileştirmeler bulunmaktadır. Genetik testler ve moleküler profillemeler, hastanın kanser hücrelerinin özelliklerini daha iyi anlamalarına ve tedaviyi daha iyi yönlendirmelerine yardımcı olur.” dedi. Mastektominin meme dokusunun tamamen veya kısmen çıkarıldığı bir cerrahi prosedür olduğunu belirten Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu; “Mastektomi, meme kanseri teşhisi konulduğunda ve kanser tümörü büyükse veya diğer tedavi seçenekleri etkili olmayabilirse bir tedavi seçeneği olarak kullanılabilir. Kısmi meme çıkarılması, bazı durumlarda uygun değildir. Özellikle büyük tümörler veya tümörlerin meme dokusunun farklı bölgelerine yayılması durumunda, mastektomi tercih edilebilir.” diye belirtti.

Multidisipliner Bir Yaklaşım Önemli: Doç. Dr. Türkan Öztürk Topcu şöyle devam etti; “Tedavi planı, bir multidisipliner sağlık ekibi tarafından belirlenmeli ve hastanın onkoloğu veya cerrahı ile ayrıntılı olarak tartışılmalıdır. Mastektomi öncesinde ve sonrasında hastaların psikolojik ve duygusal destek alması da önemlidir, çünkü bu ameliyat bazen duygusal zorluklara yol açabilir.”

Meme Kanserinden korunmak için neler yapmalı? Meme kanserinden korunmak için sağlıklı yaşam tarzı ve düzenli taramalar ile önlemler alınması gerektiğini belirten Doç. Dr. Topcu; “Kendi kendinize meme muayenesi, düzenli mamografi taramalarını yaptırmak, daha fazla meyve, sebze, tam tahıllar ve az yağlı protein kaynakları içeren besinler tüketmek,  haftada en az 150 dakika orta düzeyde aerobik aktivite veya 75 dakika yüksek yoğunluklu aerobik aktivite yapmak, ideal vücut ağırlığını korumak ,alkol ve sigaradan, hormon replasman tedavilerinden uzak durmak  en önemli önlemleri oluşturmaktadır.  Emzirmek, stres yönetimini iyi yapmak da meme kanseri için önleyici etkiye sahiptir.” dedi.

Teşhis için Mamografi: Meme kanserini erken teşhis etmek için en yaygın kullanılan yöntemlerden birinin mamografi olduğunu belirten Prof. Dr. Türkan Öztürk Topçu, “Mamografi, röntgen görüntülerini kullanarak meme dokusunu incelemeyi sağlar. Kadınlar genellikle 40 yaşından itibaren düzenli mamografi taraması yaptırmalıdır. Kadınlar, düzenli olarak meme kendini muayene etmelidir. Bu, potansiyel meme değişikliklerini veya yumru tespit etmek için faydalı olabilir. Düzenli olarak bir meme uzmanı tarafından meme muayenesi yapılmalıdır. Bu erken teşhis için önemlidir. 40 yaşından itibaren kadınlar düzenli mamografi taraması yaptırmalıdır. Ancak, aile geçmişi, genetik faktörler ve kişisel risk faktörleri gibi durumlar göz önüne alındığında, bazı kadınlar için bu yaş daha erken olabilir.” diye konuştu.

 

Hangi Durumlarda Doktora Başvurmak Gerekir?

  • Meme dokusunda herhangi bir değişiklik, doku kalınlaşması, şişlik, sertlik, düzensizlik. Meme dokusunda, bir yumru veya sertlik hissederseniz.
  • Göğüslerinizde sürekli veya düzenli olarak ağrı veya rahatsızlık hissi.
  • Memeden kanlı, sulu veya diğer anormal akıntılar gelmesi.
  • Meme derisinde kızarıklık, şişlik, pullanma veya kabuklanma gibi değişiklikler. Meme başında çekilme, içe doğru batık veya başın şeklinde değişiklikler. Meme kanseri bazen ağrısız olabilir, bu nedenle herhangi bir anormal doku veya kitleyi gözlemlemek önemlidir.
  • İki meme arasında belirgin bir asimetri veya görünür farklılık.
  • Koltuk altı veya boyun bölgelerinde lenf düğümlerinde şişlik.

Bu belirtiler her zaman meme kanseri anlamına gelmez, ancak herhangi bir anormallik veya şüphe durumunda bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir. 

 

Medicana Ataköy Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İnci Öz

DOĞUM YAPMAK VE EMZİRMEK MEME KANSERİ RİSKİNİ AZALTIYOR

Meme kanserinin genelde daha geç yaşlarda olduğunu ifade eden Medicana Ataköy Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. İnci Öz, “Hormon etkisini azaltmak için tedavi sırasında hastanın âdeti ilaçla kesiliyor. Ancak genç hasta tedavisi tamamlandıktan sonra gebe kalabilir. Gebelikte takip devam ediyor” diye konuştu.  Kemoterapi ve radyoterapi görecek hastalarda tedavi öncesi yumurta dondurmanın önerildiğini ifade eden Op. Dr. İnci Öz, gebelikte hastanın takibini jinekolog ve onkolojinin birlikte yapması gerektiğini ifade etti.

Meme kanseri hastaları ve kızları mutlaka genetik risk testi yaptırmalı: Doğum yapmanın ve emzirmenin meme kanseri riskini azalttığını ve aynı şekilde yeniden ortaya çıkma riskini de düşürdüğünü belirten Op. Dr. İnci Öz, “Meme kanseri hastaları ve kızları, kız kardeşleri ve anneleri mutlaka genetik risk testi BRCA gen analizi yaptırmaları gerekiyor. Meme kanseriyle birlikte yumurtalık ve rahim kanseri riskini de görmek için mutlaka bakılması gerekiyor” açıklamasında bulundu. Meme kanseri olan hastaların tedavi sürecini tamamladıktan sonra gebelik düşünmesini tavsiye eden Op. Dr. İnci Öz, “Tedavi sürecinde hastanın rahatsızlığı devam ediyorsa bu süreç gebelik açısından riskli olur” şeklinde konuştu. Aslında meme kanseri görülme yaşının genellikle hastaların doğumlarını tamamladığı bir yaşta olduğu için genel olarak hastalara tedavi sürecinde hormon duyarlı tümörlerde özellikle hastayı ilaçlarla menopoz sürecine sokarak tedavi yapıldığını belirten Op. Dr. İnci Öz, “Hastalar doğal olarak menopoza girdiğinde zaten ayrıca ilaç verilmiyor. Fakat tedavide kullanılan ilaçların yan etkileri nedeniyle düzenli olarak rahim ve yumurtalıklarına bakılarak takip edilmektedir” dedi. Meme kanseri için ilk tanı alındığında genel cerrahi tarafından değerlendirildiğini söyleyen Op. Dr. İnci Öz, “Hastanın evresine göre cerrahi yapıldıktan sonra medikal onkoloji, genel cerrahi ve jinekologlar tarafından takip ediliyor” diye konuştu. Meme kanseri ve rahim yumurtalık kanserleri gebetik olarak geçişli hastalıklar olduğuna dikkat çeken Op. Dr. İnci Öz, “Genetik olarak yatkın olan bu bireylere profilaktik meme cerrahisi ve rahim yumurtalık cerrahisi belli bir yaşın üzerinde veya daha erken önerilebilir. Tüm dünyada bu oldukça yaygın olarak yapılmaktadır” açıklamasında bulundu.

İleri evrelerde tedavi hastaya göre yönetiliyor: Meme kanserinin hastanın evresine ve gebeliğin hangi dönemde olduğuna göre değerlendirildiğini söyleyen Op. Dr. İnci Öz, “Gebeliğin 12. haftasında tespit edildiğinde hastayla rahatsızlığın ilerleme süreci ve riskleri konuşulmalıdır. Gebeliğin 2. ve 3. döneminde genel olarak gebeliğin sonlanmasını takiben tedaviye başlanmaktadır. Hastalığın evresi de bu yaklaşımlarda önemlidir. İleri evrelerde tedavi hastaya göre yönetilmektedir” şeklinde konuştu. Doğum sayısı, emzirme sayısı ve süresinin meme kanseri, rahim ve yumurtalık kanserlerinde koruyuculuğu yüksek önemli faktörler olduğunun altını çizen Op. Dr. İnci Öz sözlerini şöyle tamamladı: “Düzenli jinekolojik muayene çok önemlidir. Muayenelerin düzenli yapıldığı hastalarda rahim ağzı kanseri riski çok azalmakta ve tedavisi kolaylıkla yapılmakta. Hastalar da tamamen iyileşmektedir. Yine düzenli jinekolojik muayeneyle menopoz döneminde olan rahim içi ve yumurtalık kanserini erken evrede yakalayarak hastanın tedaviye olan cevabını arttırmak ve iyileştirmek mümkündür.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yetersiz Beslenmeye Bağlı 'Gizli Açlık' Çocukları Tehdit Ediyor

Okula giderken bir poğaça, bir meyve suyu ile beslenen çocukları bekleyen gizli tehlikeye karşı uyaran uzmanlar, yetersiz beslenmenin sadece yemeğin az yenilmesi veya hiç yenilmemesi değil, yenilen yemeğin besleyiciliğinin az olması anlamına da geldiğini söylüyor. Çocukların gelişme sürecinde kalori ihtiyaçlarının yüksek olduğunu ve daha çok protein, kalsiyum, demir gibi minerallere ihtiyaç duyduklarını belirten Uzman Diyetisyen Hülya Yiğit, “Çocukluk döneminde yetersiz beslenmeye bağlı olarak zeka geriliği, öğrenme güçlüğü, görme sorunları, diş ve dişeti sorunları en sık görülebilen sağlık sorunlarındandır.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Diyetisyen Hülya Yiğit, çocukluk döneminde beslenmenin önemine işaret ederek, ailelere uyarılarda bulundu.

Beslenmenin yaşamın her evresinde çok önemli ifade eden Yiğit, şunları anlattı:

“Ancak; büyüme ve gelişmenin hızlı olduğu çocukluk döneminde daha da önem kazanır. Özellikle son yıllarda gelişmekte olan toplumlarda yetersiz beslenmeye bağlı olarak ‘gizli açlık’ olarak adlandırılan; demir, iyot, çinko gibi hayati önem taşıyan mineraller ve vitaminlerin vücuda yetersiz alınması ile ortaya çıkan tablo ile daha sık karşılaşılıyor. Yetersiz beslenme sadece yemeğin az yenilmesi veya hiç yenilmemesi değil, yenilen yemeğin besleyiciliğinin az olması anlamına da geliyor.”

Her yiyecek besin değeri taşımayabiliyor

Besin kelimesinin kökeninin besleyicilikten geldiğini kaydeden Yiğit, şöyle dedi:

“Vücuda aldığımız her yiyecek besin değeri taşımayabiliyor. Bu kavramdan yola çıkarak özellikle çocukların tüketmeyi çok sevdiği jelibonlar, mısır cipsleri, bisküviler, katı yağ ile yapılan poğaçalar ve paketli meyve sularının besleyiciliklerinin oldukça düşük, yani vitamin-mineral içeriklerinin oldukça zayıf olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü, vücudun hiçbir besin öğesi ihtiyacını karşılamazlar. Sadece enerji verirler. Ayrıca karın çevresini yani iç organları yağlandırma etkileri ve daha çok acıktırma potansiyellerinin olduğunu da unutmamak gerekir.”

Beyin gelişimi için Omega-3 alınması önemli

Hülya Yiğit, çocukların gelişme sürecinde kalori ihtiyaçlarının yüksek olduğunu ve daha çok protein, kalsiyum, demir gibi minerallere ihtiyaç duyduğunu anlatarak, gelişim çağındaki çocukların günlük beslenmeleri konusunda şu bilgileri verdi:

“Her gün en az 2 su bardağı süt, yoğurt veya kefir, 1-2 dilim peynir, toplamda 5 porsiyon sebze ve meyve tüketmeleri gerekir. Özellikle demir eksikliğinin sık görüldüğü bu dönemde haftada en az 3-4 gün hayvansal kaynaklı demir ve protein alımına yönelmek, kırmızı-beyaz et tüketmek önemli. Özellikle beyin gelişimi ve hafızayı güçlendirmek için hayvansal Omega-3 kaynağı olan somon ve uskumru gibi yağlı balıkların da en az haftada 2 gün tüketilmesi gerekir. İçerdikleri magnezyum, potasyum, bitkisel Omega-3 nedeniyle günlük 8-10 adet fındık, ceviz, badem gibi yağlı tohumların ve kuru meyvelerin tüketimini de göz ardı etmemek gerekir.”

Beslenme sadece açlık giderme davranışı değil

Beslenmenin sadece açlığı giderme davranışı olmadığını belirten Hülya Yiğit, sözlerini şöyle tamamladı:

“Yetişkinlik temellerinin atıldığı çocukluk döneminde daha da önemlidir. Çocukların ne kadar büyüyüp gelişebilecekleri genetik yapılarıyla ilişkilidir ancak; yapılan araştırmalarda yetersiz ve dengesiz beslenen çocukların, genetik potansiyellerini yakalayamadıkları da görülmekte. Bunlara ek olarak çocukluk döneminde yetersiz beslenmeye bağlı olarak zeka geriliği, öğrenme güçlüğü, görme sorunları, diş ve dişeti sorunları en sık görülebilen sağlık sorunlarındandır.” 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Tekfen Filarmoni, İstiklal Marşı'mızın Bilinmeyen Hikayesini Sanatseverlerle Buluşturacak

Tekfen Filarmoni, Cumhuriyet’in kuruluşunun 100. yıl dönümünü, çok özel bir konserle kutlamaya hazırlanıyor. İstiklal Marşı’mızın pek bilinmeyen hikayesinin anlatılacağı konserde, Mehmet Akif Ersoy’un Milli Mücadele Dönemi’nde kaleme aldığı şiirin 12 Mart 1921 tarihinde milli marş güftesi olarak kabulünün ardından, bu sözler üzerine açılan beste yarışmasına katılan eserlerden bazıları, tekrar hayat bulacak. 100’den fazla bestecinin başvurduğu yarışmada değerlendirmeye tabi tutulan  55 besteden 11 tanesinin notasına ulaşılarak oluşturulan bu muhteşem seçki, 25 Ekim’de Ankara’da, 28 Ekim’de ise İstanbul’da nerdeyse 100 yıl sonra ilk kez yeniden icra edilecek. Sahnede 120 kişinin sanatını icra edeceği görkemli temsilde, kendi alanlarında ülkemizin en saygın ve sevilen sanatçıları yer alacak. Bu çok kıymetli 11 bestenin ve İstiklal Marşı’mızın bilinmeyen hikayesinin Yiğit Sertdemir, Ceyda Düvenci ve Mert Fırat tarafından anlatılacağı 100. Yıl Konseri’nde Şef Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni’ye, Şef Masis Aram Gözbek yönetimindeki MAGMA Filarmoni Korosu da eşlik edecek. 

 

Emanetin öyküsünü Ceyda Düvenci, Mert Fırat ve ve Yiğit Sertdemir anlatacak

 

Cumhuriyet fikrinin ve temellerinin, ilan edilmesinden çok daha öncesinde atıldığını hatırlatan Tekfen Vakfı Genel Müdürü Dori Kiss Kalafat, “Mehmet Akif Ersoy’un şiiri Meclis’te ilk okunduğunda, tekrar tekrar okutulup dakikalarca alkışlandığı bilgisi Meclis tutanaklarında mevcut. Milli marşın güftesi olarak kabul edilen şiir üzerine beste için açılan yarışa gönderilen eserlerin hepsinin ayrı bir hikayesi var. Yüzden fazla katılım olduğu bilinen yarışmada değerlendirmeye alınan 55 eser vardı. Bu eserlerden 11’inin orijinal notalarına, araştırmacı yazar Mehmet Altun’un devlet ile özel arşiv ve sahaflarda yürüttüğü araştırmalar sonucunda ulaştık. Ardından eserlerin orkestra düzenlemeleri çağdaş Türk müziğini başarıyla temsil eden günümüz kompozitörleri tarafından özüne sadık kalınarak hazırlandı” dedi.

 

Tekfen Filarmoni olarak Cumhuriyet’in 100. yılında, milli marş olmaya aday 12 eserin ve dönemin hikayesini, tarihe not düşecek bir konserle anlatmaya hazırlandıklarını ifade eden Kalafat, şunları söyledi: “Henüz Milli Mücadele devam ederken bir milli marşa ihtiyaç duyan Mustafa Kemal ve dava arkadaşlarının başlattığı güfte ve beste yarışmalarının ilginç hikayesini, tiyatro yönetmeni ve oyuncusu Yiğit Sertdemir’in rejisiyle, milyonların sevdiği, Cumhuriyet değerlerimizi yürekten temsil eden sanatçılarımız Ceyda Düvenci, Mert Fırat ve Yiğit Sertdemir canlandıracaklar.

 

Konserde daimî şefimiz Aziz Shokhakimov yönetimindeki Tekfen Filarmoni ile beraber Şef Masis Aram Gözbek yönetimindeki MAGMA Filarmoni Korosu, Ankara Operası solist sanatçılardan tenor Faik Mansuroğlu ve saz heyetini oluşturacak Göksel Baktagir (kanun), Yurdal Tokcan (ud), Ercan Irmak’ın (ney) eşlik edeceği mezzo soprano Sumru Ağıryürüyen sahneyi paylaşacak.”  

 

Cumhuriyetin 2. yüzyılına sanatla geçiş yapın 

 

Tekfen Filarmoni, İstiklal Marşı’mızın bilinmeyen hikayesini, sadece notalarla değil renkli, bilgi dolu bir anlatımla da seyirciye taşıyacak olan bu benzersiz konsere sadece müzik tutkunlarını değil, tarihseverleri de davet ediyor. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına sanatla geçiş yapmak için, Tekfen Filarmoni’nin koro, saz heyeti, solistler ile bu ilginç ve pek de bilinmeyen hikayeyi canlandıracak anlatıcılar eşliğinde, önce 25 Ekim’de Cumhuriyetimizin kalbi olan Ankara’da (CSO Ada), ardından 28 Ekim’de İstanbul’da Cumhuriyetimizin kurucusu, Ulu Önder’in adını taşıyan Atatürk Kültür Merkezi’nde seslendireceği bu muhteşem konseri kaçırmayın.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Bilecik-Bursa Kültür Turları

Selçuklu Belediyesi tarafından organize edilen “Geçmişten Geleceğe Selçuklu’dan Söğüt’e” Bilecik-Söğüt kültür turları ile “Selçuklu Torunları Osmanlı’nın İzinde” Bursa kültür turları başladı. 

 

·Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, 2400 vatandaşın faydalanacağı organizasyonların ecdadı anlamak ve anlatmak için güzel bir fırsat olduğunu ifade etti.

Selçuklu Belediyesi geçmiş yıllarda düzenlediği ve yoğun ilgiyle karşılanan kültür turlarına bir yenisini daha ekledi. Bu kapsamda Selçuklu’dan Osmanlı medeniyetinin doğup filizlendiği tarihi mekanlar olan Bilecik ve Bursa’ya düzenlenen günü birlik turları başladı.

 “Geçmişten Geleceğe Selçuklu’dan Söğüt’e” Bilecik-Söğüt kültür turları ile “Selçuklu Torunları Osmanlı’nın İzinde” Bursa kültür turları kapsamında her gün 40’ar kişilik ekipler halinde sabah erken saatlerde YHT ile Konya Tren Garı’ndan Bilecik’e hareket eden Selçuklu Torunları gezi kapsamında Osmanlı’nın Bilecik’in ve Bursa’nın tarihi ve eşsiz güzelliklerine yerinde şahitlik ediyorlar. Geziye katılanlar yine aynı günün akşamında YHT ile Konya’ya dönüş yapıyorlar. 

Beylikten Osmanlı Devletine uzanan büyük bir tarihin merkezi olan Bilecik- Söğüt ve Bursa’ya yapılan  kültür turları Osmanlı medeniyetine beşiklik yapan bu iki şehrin köklü tarihi geçmişi ve kültürel değerlerinin  yakından tanınmasının yanı sıra şehrin maneviyatının da yaşanmasına imkan sunuyor. Gezi boyunca memnuniyeti ön planda tutan Selçuklu Belediyesi, dönüş yolunda vatandaşların gezi hakkında görüş ve önerilerini anket aracılığı ile değerlendiriyor. 

Tarihi ve kültürel ortam teneffüs ediliyor 

Profesyonel gezi rehberlerinin anlatımıyla gerçekleşen gezilerde; Bilecik-Söğüt gezi programı kapsamında Şeyh Edebali Türbesi, Padişahlar Tarih Şeridi, Bilecik Müzesi, Yaşayan Şehir Müzesi, Ertuğrul Gazi Türbesi, Hanlıpazar, Hamidiye Camii, Söğüt Müzesi, Söğüt Çelebi Mehmet Camii, Kuyulu Mescit Camii ziyaret edilirken, Bursa gezi programı ile Cumalıkızık, Panorama Fetih Müzesi, Yeşil Külliye, Emir Sultan Camii ve Türbesi, Osman Gazi Türbesi, Orhan Gazi Türbesi, Tophane, Ulu Camii, Bedesten Kapalı Çarşısı ve Kozahan ziyaret ediliyor.   

“Geçmişten Geleceğe Selçuklu’dan Söğüt’e” Bilecik-Söğüt kültür turu ve “Selçuklu Torunları Osmanlı’nın İzinde” Bursa kültür turu kapsamında ücretsiz olarak vatandaşların hizmetine sunulacak olan turlardan toplamda 2 bin 400 kişi faydalanacak. 

Organizasyon kapsamında Bilecik ve Bursa’ya gitme fırsatı bulan vatandaşlar kendilerine sunulan fırsat dolayısıyla Selçuklu Belediyesi’ne ve Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı’ya teşekkür ettiler. 

Başkan Pekyatırmacı: “Ecdadımızı tanımak ve tanıtmak için çalışıyoruz”

Geçmişten Geleceğe-Selçuklu’dan Söğüt’e ve  “Selçuklu Torunları Osmanlı’nın İzinde” Bursa Kültür Turları ‘nın etabını hemşehrilerinin istifadesine sunmaktan memnuniyet duyduklarını söyleyen Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı: “Selçuklu Belediyesi olarak adını aldığımız Selçuklu Medeniyetine vefamızı her platformda göstermeye devam ediyoruz. Daha önce yaptığımız ve ilçe sakinlerimizin yoğun ilgi gösterdikleri Bilecik- Söğüt turuna onlardan gelen memnuniyet ve talepler doğrultusunda yine ecdadımızın medeniyetiyle yoğrulan Bursa’yı da dahil ettik. Böylelikle hemşehrilerimiz Bilecik ve Bursa turları ile tarihi bir ufuk yolculuğuna çıkıyorlar ve dolu dolu bir gün geçiriyorlar. Bu tarih ve kültür dolu yolculuğunu ecdadı anlamak ve anlatmak için güzel bir fırsat olarak değerlendirmekteyiz. Tarihimiz, geleceğe attığımız her adımda bize rehber olmaya devam edecek. Gezilerin kültür turlarına iştirak eden tüm hemşehrilerimiz için güzel anılar biriktirmesine  vesile olacağına inanıyor, tüm hemşehrilerime teşekkür ediyorum” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Alternatif Bank – BankPRO İş Birliği

“Danışman Bankacılık” yaklaşımı ve ticari bankacılık alanında geliştirdiği yenilikçi çözümleriyle müşterilerine değer yaratmaya devam eden Alternatif BankBankPRO ile yeni bir iş birliğine imza attı. İş birliği kapsamında Alternatif Bank, BankPRO’nun çözümleri sayesinde Kamu İhale Kurumu’nun yayınladığı ihalelere giren firmalara, ihtiyaçlarına yönelik farklı finansal çözümler sunarak iş süreçlerine katkı sağlayabilecek. 

 

BankPRO iş birliği ile ticari faaliyetlerini kolaylaştırdığı müşterileriyle daha fazla derinleşmeyi amaçlayan Banka, ihaleler hakkında detaylı bilgi aktarımı ile müşterilerine ihtiyaçları doğrultusunda danışmanlık hizmeti vermeye devam edecek. Alternatif Bank, kamu ihalesi üstlenen firmaların ihtiyaç duyacağı teminat mektubu tutarları, tamamlanan ve devam eden işleri ve sözleşme vadeleri gibi bilgiler ışığında müşterilerinin ihtiyaçlarına göre şekillendireceği terzi işi çözümlerini derinleştirecek.  

 

BankPRO ile yapılan iş birliği hakkında görüş bildiren Alternatif Bank Ticari Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Burcu Yangaz, “Alternatif Bank olarak ‘Danışman Bankacılık’ yaklaşımımız doğrultusunda, müşterilerimize sunduğumuz finansal çözümlerin yanında, onların iş süreçlerine destek olacak, sürdürülebilir büyümelerine, faaliyetlerini genişletmelerine katkı sağlayacak hizmetleri geliştirmeyi her zaman önceliğimiz kabul ediyoruz. Bu kapsamda sürekli yenilikçi çözümlere odaklanıyor, gerektiğinde müşterilerimizin ticari faaliyetlerini kolaylaştıracak iş birlikleriyle bu süreçleri en verimli şekilde kurguluyoruz. Son olarak BankPRO ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği de bu stratejimizin önemli bir yansıması oldu. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamu ihaleleri, büyümek, güçlenmek isteyen firmalar için büyük fırsatlar sunarken aynı zamanda kurumsal itibarlarına da katkı sağlıyor. Bu ihale süreçlerinde firmaların ihtiyaç duyacağı finansal çözümleri geliştirmek, onları doğru yönlendirmek de biz bankalar için ayrı bir öneme sahip. Ancak bu noktada farklı ölçeklerde çok sayıda kamu ihalesini takip etmek, detaylarına, güncellemelerine hakim olmak ve bu süreçlere dahil olan firmaları takip edebilmek de kritik bir konu… BankPRO bu alanda geliştirdiği yazılım hizmetiyle, bizlere büyük bir bilgi kaynağına erişebilme imkanı sunarken aynı zamanda kamu ihale süreçlerine dahil olan veya ihalelere girmeyi planlayan firmalarla ilişkimizi derinleştirmeye de yardımcı oluyor. Bu iş birliği sayesinde Alternatif Bank olarak kamu ihalelerindeki tüm süreçleri ve gelişmeleri etkin şekilde takip ederek müşterilerimize eş zamanlı çözümler sunacağımıza, yenilikçi çözümlerimizle müşteri tabanımızı genişleteceğimize ve hepsinden önemlisi iş süreçlerinde değer yaratacağımıza inanıyoruz” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Akbank Hackathon: DisasterTech Başlıyor

75 yıldır Türkiye’nin gelişimi için çalışan Akbank, teknoloji ile onarıcı çözümlergeliştirilmesi için sürdürdüğü Hackathon yarışmasını bu yıl ‘afet teknolojileri’ teması ile gerçekleştiriyor. Akbank LAB ve imece iş birliğiyle düzenlenen Akbank Hackathon: DisasterTech teknolojinin gücünü afet yönetimi alanında kullanarak daha güvenli, dirençli ve kapsayıcı bir toplum yaratma hedefiyle yola çıkıyor. Geliştirici, yazılımcı, tasarımcı profesyonelleri ve bu alanlarda kariyer planlayan öğrencileri bir araya getirecek yarışma, afet teknolojilerinde yenilikçi çözümleri desteklemeyi amaçlıyor. Yarışmaya katılmak için son başvuru tarihi ise 8 Ekim.

 

Akbank Hackathon: DisasterTech, farklı zihinlerin bir araya gelerek geleceğin afet teknolojilerini şekillendireceği kolektif çabanın bir parçası olma fırsatı sunuyor. Topluma katkı sağlamak için teknolojiyi pozitif bir değişim katalizörü olarak kullanarak hayatları korumamızı ve kurtarmamızı sağlayacak inovatif fikirlerin yarışacağı etkinlikte geniş bir destekçi kurum ve mentor ağı ise katılımcıları bekliyor.

 

Teknoloji tarafında kurtarma ve izleme çözümlerindeki yetkinliğiyle Microsoft ve Türkiye’yi bilgi toplumuna dönüştürme hedefiyle Türkiye Bilişim Vakfı (TBV), saha tarafında deprem bölgesindeki toparlanmaya yönelik destekleriyle Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), yatırım tarafında projelerin finansal kaynağa erişimindeki uzmanlığıyla Startups.watch yer alırken; yaptıkları çalışmalarla afet yönetimi alanına sosyal etki perspektifinden yaklaşan, sahada karşılaşılan zorluklara dair iç görüler sunarak STK’ların problem ve ihtiyaçlarının tespit edilmesini sağlayan Atölye, Impact Hub Ankara, İhtiyaç Haritası, Mahalle Afet Gönüllüleri (MAG), Temel İhtiyaç Derneği (TİDER), Teyit.org ve Toplum Gönüllüleri Vakfı’ndan (TOG) uzmanlar, takımlara proje fikirlerinin geliştirilmesinde destek verecek.

 

Yarışmanın Türkiye’de kritik bir ihtiyaca yanıt sunmak üzere önemli bir misyon üstlendiğini belirten Akbank Bireysel Bankacılık ve Dijital Çözümler Genel Müdür Yardımcısı Burcu Civelek Yüce; “Teknolojinin gücünü toplumsal fayda için kullanma amacıyla yola çıktık. Böylece her yıl düzenlediğimiz yarışmamızda bu yıl ‘afet teknolojileri’ temasını ele alıyoruz. Akbank Hackathon: DisasterTech, afet teknolojileri konusunda inovasyonu desteklemek ve daha güvenli bir dünya için çözümler üretmek amacıyla büyük bir misyona sahip. 6 Şubat’ta yaşadığımız ve hepimizi derinden üzen afetin ardından yaralarımızı sararken bir yandan da gelecekte benzer acıların önüne geçecek teknolojilere yatırım yapmalıyız. Katılımcılarımızın, yaratıcı fikirleri ve teknolojik becerileriyle Akbank’ın onarıcı finans ve yeni nesil teknolojiler alanındaki deneyimini bir araya getirerek bu katkıyı topluma sunmayı hedefliyoruz. Bu misyona ortak olmak isteyen tüm geliştirici profesyonelleri ve öğrencileri birlikte daha iyiyi yaratmaya davet ediyoruz” dedi.

 

Afet Teknolojisinin Geleceğini Şekillendirmek için Davet

Akbank Hackathon: DisasterTech, 14 Ekim’de çevrimiçi başlayacak ve 22 Ekim’de Sabancı Center’da gerçekleşecek sunumlarla sona erecek. 3-5 kişilik takımlar halinde yarışmaya katılmak isteyen geliştirici, yazılımcı ve tasarımcılar; Web2’nin temellerinden Web3’ün olasılıklarına kadar yetkin oldukları teknolojileri kullanarak afet yönetimi süreçlerinin herhangi bir aşamasında Önleme, Risk ve Zarar Azaltma, Hazırlık, Yanıt ve Müdahale, İletişim ve Haberleşme, İyileştirme ve Yeniden Yapılandırma alanlarına odaklanan yaratıcı projeler geliştirebilecek.

 

Başvuruların değerlendirilmesinin ardından seçilecek takımlar, kendi fikirlerini geliştirme ve teknoloji dünyasında kendilerini kanıtlama fırsatı yakalayacaklar. Jüri sunumuna çıkma hakkı kazanan projelerle 22 Ekim’de gerçekleşecek final etkinliğinde ise en başarılı takımlar, deneyimli jüri ekibi tarafından değerlendirilerek ödüllendirilecek. Yarışmada birinci takım 100.000 TL, ikinci takım 60.000 TL ve üçüncü takım da 40.000 TL para ödülünün sahibi olacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sanko Enerji ve Vestas'dan İş Birliği İmzası

  • Sanko Enerji Grubu, Akyel 1 ve Akyel 2 RES’de planladığı kapasite artırımlarını dünyanın önde gelen rüzgar türbini üreticilerinden Danimarka merkezli Vestas’ın EnVentus platformundan tedarik edeceği 6.2 MW gücünde V162 model 4 türbinle gerçekleştirecek.
  • 2024’ün üçüncü çeyreğinde teslimi, son çeyreğinde de devreye alınması planlanan türbinlerin tedarikine dair imza töreni Sanko Enerji Yönetim Kurulu Üyesi Turgut Konukoğlu, Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım, Sanko Enerji CFO’su Evren Güvenç ve Vestas Türkiye Genel Müdürü Levent İshak’ın katılımıyla 28 Eylül Perşembe günü Sanko Enerji Genel Müdürlük binasında gerçekleştirildi.

 

Geçtiğimiz Haziran ayında kurulu gücünü artırma yoluna gideceğini ve bunu yaparken kapasite artırımlarına ağırlık vereceğini açıklayan Sanko Enerji Grubu, bu yöndeki ilk adımını Karaman’da kurulu Akyel 1 ve Akyel 2 Rüzgar Enerji Santrallerinde atıyor. Sanko Enerji’nin Karaman’da bulunan ve toplam 50 MW’lık kurulu güce sahip iki rüzgar enerji santralinin kapasitesi, dünyanın önde gelen türbin firmalarından Vestas’dan tedarik edilecek toplam 24.8 MW güce sahip 4 yeni türbinle artırılacak. Vestas, türbinlerin tedarikinin yanı sıra kurulumlarını da gerçekleştirecek. Türbin teslimatının 2024 yılının üçüncü çeyreğinde yapılması planlanırken devreye alınmalarının ise 2024’ün son çeyreğinde gerçekleştirilmesi bekleniyor. 

 

Konuya ilişkin olarak Sanko Enerji Genel Merkezi’nde düzenlenen imza töreninde konuşan Sanko Enerji CEO’su Hakan Yıldırım şunları kaydetti: “Vestas, enerjide sürdürülebilir büyüme arayışımızda çok kıymetli bir iş ortağı oldu. Bugün, Akyel 1 ve Akyel 2’de mevcut 50 MW’lık rüzgar santralimize eklenecek 24.8 MW’lık rüzgar santrali için kapasite artırım anlaşmasının imzalanmasını kutluyoruz. Bu ayın ortasında 50 MW’lık güneş santralimizi de hibrit sistem olarak Akyel rüzgar santralimize entegre ederek buradaki toplam kapasitemizi 100 MW’a çıkarmıştık. Bu son rüzgâr kapasitesi artışıyla birlikte yalnızca Akyel tesisimiz tek başına 125 MW’a ulaşacak. Sanko Enerji olarak mevcut 1.000 MW kurulu kapasitemizi önümüzdeki on yıl içinde iki katına çıkarmak gibi cesur bir vizyonumuz var. Öncelikli odak noktamız rüzgar ve güneş enerjisinden yararlanmaya devam etmek olacak. Vestas’ın da bugün ve gelecekteki bu büyüme yolculuğumuzda önemli bir rol oynamaya devam edeceğine inanıyoruz.”

 

Sanko Enerji’nin Karaman’da kurulu rüzgar enerji santrallerine EnVentus platformunda yer alan son teknoloji ürünü 4 ayrı türbin tedarik edeceklerini söyleyen Vestas Türkiye Genel Müdürü Levent İshak da Sanko Holding’e kendilerine duydukları güven için teşekkür etti. İshak, Vestas olarak EnVentus platformundan Türkiye genelinde bugüne kadar toplam 150 MW’ın üstünde ürün siparişine imza attıklarını belirterek bunun, Vestas’ın modüler teknolojisinin Türkiye pazarına uygunluğunu tescil eden güçlü bir gösterge olduğunu söyledi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Eylül Ayında Oda Fiyatları %91'lik Artış Gösterdi

Türkiye’nin otel ve villa arama platformu Neredekal.com’un verilerine göre 2022 yılı Eylül ayına kıyasla 2023 yılı Eylül ayında oda fiyatları %91’lik bir artış gösterdi. En çok oda fiyatı artışının yaşandığı il ise %149’luk oran ile Ankara oldu. Tatilcilerin gözde tatil yerlerinden Çanakkale %107 ve Balıkesir %103 ile en çok artışın yaşandığı diğer iller oldu.

Yaz Tatili Ekim’e Kadar Devam Etti

Bu sene yaz tatili havaların da etkisiyle Ekim ayına kadar devam etti. 2022 Eylül ayında herkesin ilk tercihi bungalovlar olurken bu sene Eylül ayında her şey dahil oteller en çok aranan tatil teması oldu. Özellikle tatil bölgelerinde havaların hala denize girmeye elverişli olması ve otellerin Eylül ayında normal sezon fiyatından daha uygun konaklama alternatifleri sunmaları da tatilcilere tatil fırsatı sunmuş oldu. Eylül ayında tatilcilerin tercihi ise tüm yaz olduğu gibi yine Muğla olurken, sırasıyla Fethiye, Marmaris ve Bodrum en çok tercih edilen ilk üç tatil bölgesi oldu.

Neredekal.com Genel Müdürü Gökhan Sivrikaya konuyla ilgili olarak: “Bu sene yaz döneminde yaşadığımız güneşli günleri Eylül ayında da yaşamaya devam ettik. Tatil bölgelerinde de havaların soğumaya geç başlamış olması, yaz tatili sezonunu uzatmaya elverişli bir ortam sağladı. Kalabalık dönemlerde tatil yapmak istemeyen kişiler için bu durum tam bir fırsata dönüşmüş oldu. Bununla beraber verilerimizde tatil aramalarında 13 Eylül itibariyle bir düşüş gözlemledik. Bu düşüşün nedeni okulların açılmasıydı. Çocuklu ailelerin okullar nedeniyle yaz tatilini Eylül ortasında sonlandırması bunda en önemli etken oldu. Şu an ise bungalov ve termal tatil için hareketlilik başladı. Aramalar bu yöne doğru hızlandı. Tatilseverler Ekim ve Kasım ayları için tatil planlarını oluşturuyor. Özellikle çocuklu aileler için 13 Kasım’da başlayacak ara tatil dönemi için tatil aramalarında artışlar yaşandı” dedi.

Sapanca ile Karadeniz Arasındaki Bungalov Yarışı

Ekim ayının gelmesiyle birlikte bungalov tatili için planlar ve aramalar yapılmaya başlandı.Bungalov tatili için arama yapan tatilseverlerin gözde rotası Sapanca oldu. Sapanca’nın hemen ardından ise yeşillikleri ve temiz havasıyla dikkat çeken Karadeniz Bölgesi’ndeki bungalovlar yer alıyor. Sapanca bölgesindeki son yıllarda artan ve gelişen bungalov turizmi Karadeniz Bölgesi’nin de bungalov tatili için kendini ön plana çıkarmasıyla tatilseverlere alternatif bir rota olarak göz kırpıyor. Eylül ayında en çok bungalov araması yapan şehirlerde sırasıyla Rize, Sakarya ve Tunceli oldu.

Eylül Ayında Yine En Çok Erkekler Tatil Araması Yaptı

2023 yaz tatili dönemi boyunca en çok tatil için erkekler arama yapmıştı. Eylül ayında da bu durum değişmedi. Eylül ayında tatil için arama yapanların %58,24’ü erkekler%41,76’sı ise kadınlar oldu. Yaş ortalamalarına bakıldığında ise %25,13 ile 18-24 yaş arası gençlerin daha çok tatil için arama yaptığı dikkat çekti. Devamında ise %22,17 ile 25-34 yaş arası genç yetişkinler,%20,58 ile de 35-44 yaş arası yetişkinler en çok tatil araması gerçekleştirdi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

ChatGPT işlem stratejileri ne kadar güvenilir?

Alım-satım; beceri, bilgi ve deneyim gerektiren dinamik ve karmaşık bir eylemdir. İnternetin ve sofistike teknolojilerin yükselişiyle birlikte alım-satım ortamı da son derece rekabetçi bir yer hâline geldi. Pek çok yatırımcı, performansı artırıp üstünlük elde etmek için artık algoritmik işlemlerden ve yapay zekâ işlem botlarından yararlanmaya başladı.  Dünyanın en çok ziyaret edilen üçüncü kripto para borsası Bybit, Learn ekibinin hazırladığı içerikle kullanıcılarının ve kripto paralara yatırım yapmak isteyenlerin yapay zeka ile yatırım yapmanın artılarını, eksilerini ve de doğabilecek riskleri bir kılavuzda derledi.

Yapay zekâ işlemlerini cazip kılan unsurlar arasında daha doğru veri işlemesi, piyasa değişimlerine çabuk uyum sağlama ve hatalardan öğrenebilme gibi özellikleri sayabiliriz. Ancak yapay zekâ işlem sistemlerinin hepsi eşit derece güvenilir ve kârlı değildir. Bu alandaki en yeni ve yenilikçi yapay zekâ sistemlerinden biri de ChatGPT’dir. ChatGPT, konuşma istemlerine dayalı olarak işlem stratejileri oluşturan bir doğal dil işleme (NLP) modelidir. Peki ChatGPT işlem stratejileri ne kadar güvenilir?

Bybit Learn tarafından hazırlanan kılavuzda bu soruyu yanıtlanıyor. 

 

Yapay zekâ işlemleri nedir?

Yapay zekâ işlemleri, yapay zekâdan yararlanarak verileri analiz eden, alım-satım sinyallerini oluşturan ve işlemleri gerçekleştiren bir otomatik işlem biçimidir. Yapay zekâ işlem sistemleri, insan kapasitesini aşan hızlarda ve sıklıkta alım-satım kararları verebilir. Yapay zekâ, devasa miktarda veriyi işleyerek alım-satım fırsatlarını belirler ve işlemleri gerçekleştirir. Üstelik bunu, verimli bir şekilde ve insan kullanıcıların işlem yaparken sıklıkla etkilendiği duygusal yanılgılar olmadan yapar.

Algoritmik işlemler; teknik göstergeler, fiyat modelleri ve piyasa trendleri gibi faktörlere göre önceden tanımlanmış matematiksel kuralları ve formülleri kullanılabilen bir yapay zekâ işlemleri türüdür. Algoritmik işlemler, kural tabanlı veya black-box işlemler olarak da adlandırılmaktadır. 

Yapay zekâ işlemlerinin bazı türlerinde makine öğrenimi kullanılabilmektedir. Makine öğrenimi; verileri analiz edebilen, modeller tespit edebilen ve açıkça programlanmadan tahminlerde bulunabilen, kendi kendine öğrenmeye dayalı algoritmalar içerir. Bu işlem türü, veriye dayalı veya white-box işlemler olarak da bilinmektedir.

 

ChatGPT işlem stratejisi nedir?

ChatGPT işlem stratejisi, ChatGPT’nin yardımıyla oluşturulan otomatik bir işlem stratejisidir. ChatGPT, işlemleri kendi başına gerçekleştiremese de fikirler üretebilir, veri analizi yapabilir, verileri geriye dönük olarak test edebilir ve işlem stratejilerinizde ayarlamalar yapmanıza yardımcı olabilir.

ChatGPT, konuşma biçimindeki istemlere yanıtlar oluşturmak için NLP’den (doğal dil işleme) yararlanan bir yapay zekâ sohbet botudur. ChatGPT, yapay zekâyı araştırmaya ve geliştirmeye odaklanan bir kuruluş olan OpenAI tarafından oluşturulmuştur. Başlangıçta ChatGPT-3 üzerinde tasarlanan model artık, piyasadaki en gelişmiş NLP modellerinden biri olarak kabul edilen ChatGPT-4’ü kullanıyor. ChatGPT-4 erişimi için ChatGPT Plus aboneliği gereklidir.

Bu çok yönlü araç, hikâyeler yazabilir ve kod oluşturabilir. İşlem stratejileri geliştirme, ChatGPT’nin en ilgi çekici uygulama alanlarından bir tanesi. ChatGPT, yatırımcıların hedeflerini, tercihlerini ve risk toleransını piyasa koşullarıyla birlikte değerlendirerek özelleştirilmiş stratejiler üretebilir.

ChatGPT ile alım-satım yapabilir miyim?

ChatGPT, alım-satım yapma platformu veya aracısı değildir ve dolayısıyla canlı alım-satım emirleri veremez. Sizin adınıza işlem yapamasa da nasıl alım-satım yapabileceğinize dair size yol gösterebilir ve karar alma becerilerinize iyileştirebilir. ChatGPT, aracı hesabınız üzerinden otomatik olarak işlemler gerçekleştirebilecek tam bir yapay zekâ işlem botu değildir. ChatGPT’yi, sunduğunuz girişlere göre işlem fikirleri öneren sanal bir asistan olarak görebilirsiniz.

 

ChatGPT ile hangi araçlar kullanılmaktadır?

İşlemlerinizde ChatGPT’yi kullanmak için, ChatGPT’nin ürettiği işlem stratejilerini uygulamaya yönelik başka araçlara da ihtiyacınız vardır. Bu araçlardan biri alım-satım platformudur (ör. Bybit). Ayrıca geçmiş ve gerçek zamanlı piyasa verilerini sunan bir veri sağlayıcısı da gereklidir. Gerekli verileri edinmek için API’leri, web’den içerik toplama araçlarını veya çevrim içi veritabanlarını kullanabilirsiniz.

Ayrıca, ChatGPT tarafından oluşturulan kodu çalıştırmanızı sağlayan bir kod yorumlayıcısına da ihtiyaç duyacaksınız. Google Colab, Replit veya CodePen gibi çevrim içi araçlar tarayıcınızda kod çalıştırmak için kullanılabilir. TradingView veya Backtrader ise ChatGPT tarafından önerilen işlem stratejilerinin performansını geçmiş veriler yardımıyla değerlendirmek için geriye dönük test araçları olarak kullanılabilir.

Son olarak, performans takibi yapmak ve riski yönetmek (açık pozisyonları kontrol edip anaparanızı koruyarak) için Myfxbook, Trading Journal Spreadsheet veya TradeBench gibi risk yönetme araçlarını kullanabilirsiniz.

 

Yapay zekâ işlemleri ile algoritmik işlemler karşılaştırması

Sıklıkla birbiri yerine kullanılsa da yapay zekâ işlemleri ile algoritmik işlemler aynı kavramlar değildir. Algoritmik işlemlerde genellikle, alım-satım sinyallerinin oluşturulup yürütülmesi için önceden tanımlanmış matematiksel kurallar ile formüller kullanılır. Yapay zekâ işlemleri ise makine öğrenimini de içine alan daha geniş kapsamlı bir terimdir. Makine öğrenimi, açıkça programlama gerekmeden sistemleri veri analizi yapmak, modelleri algılamak ve tahminlerde bulunmak üzere uyarlayan bir tür yapay zekâyı (AI) ifade eder. 

Yapay zekâ işlemleri ile algoritmik işlemler arasındaki temel fark şudur: Yapay zekâ verilerden öğrenip zamanla kendini iyileştirebilirken algoritmik işlemler manuel olarak güncellenmediği sürece sabit kuralları takip eder. Ayrıca yapay zekâ işlemleri, değişen piyasa koşulları ve beklenmeyen olaylar gibi daha karmaşık ve dinamik durumların üstesinden gelebilir.

Ancak algoritmik işlemlerle kıyaslandığında, yapay zekâ işlemlerini anlamak, açıklamak ve yapay zekâ işlemlerine güvenmek daha zor olabilir. Hatalara, yanılgılara ve aşırı uyum (overfitting) sorununa daha açık olabilen yapay zekâ işlemleri aynı zamanda daha fazla bilgi işlem gücü ve bakım gerektirir.

 

Kripto günlük işlem stratejisi oluşturmak için ChatGPT’yi kullanma

Kripto günlük işlem stratejisi oluşturma süreci; veri toplama, verileri analiz etme, stratejinizi tasarlama ve geriye dönük test yapma (gerçek alım-satıma başlamadan önce) aşamalarını içerir. Kullanıcılar momentum işlem stratejisi oluşturmaya yardımcı olması için ChatGPT’yi kullanabilir, bir strateji tasarlamak amacıyla istemleri kullanabilirler.

 

ChatGPT ile alım-satım yapmanın avantajları

  • Fikir üretme: Piyasa koşullarıyla birlikte hedeflerinize, tercihlerinize ve risk toleransına bağlı olarak fikirler ve stratejiler üretir.
  • Kod üretme: Çeşitli araç ve platformlarda çalıştırıp test edebilecek hazır kodlar sağlar; böylece zamandan tasarruf eder ve daha az emek harcanır..
  • Analiz ve geriye dönük test: Daha önce hiç düşünülmeyen, yaratıcılığın ve inovasyon becerisini kamçılayacak farklı olasılıkları ve senaryoları keşfetme imkanı sunar..
  • Kullanım kolaylığı: ChatGPT kullanmak için istatistiksel analiz gerçekleştirmek veya kod yazmak gerekmez.

 

ChatGPT ile alım-satım yapmaya dair sınırlamalar

  • Yalnızca destekleyici bir rol oynar: ChatGPT yalnızca uygulayıp test etmek için öneriler ve kodlar sunabilir; alım-satım işlemlerini kullanıcı yerinize yapamaz.
  • Yanlışlıklar ve aşırı uyum sorunu: Aracın hatalar veya anlamsız sonuçlar sunmasına yol açabilecek olasılık temelli yapısı nedeniyle, oluşturulan işlem stratejileri her zaman doğru, güvenilir veya kârlı olmayabilir. Veri analizini kullanırken geçmiş verilere göre aşırı opitimizasyon yaptığınız durumlar olabilir; bu da gerçek alım-satım ortamında iyi performans sergilemeyen bir strateji üretilmesine neden olabilir.
  • Eğitim sınırlamaları: ChatGPT aracının sorguları anlama düzeyi ve verdiği yanıtlar, eğitildiği veriler ve parametrelerle sınırlı olabilir.
  • Bellek sınırlamaları: ChatGPT’nin bellek kısıtlamalarını aşmamak için daha küçük bir veri alt kümesini analiz etmek gerekebilir.
  • Hata testi: ChatGPT kodu bazen gerçek üretim (alım-satım) ortamında kullanılmaya hazır olmayabilir.

ChatGPT işlem stratejileri güvenilir midir?

ChatGPT işlem stratejisinin etkililiği, eğitimde kullanılan verilerin niteliği ile niceliği ve iletişim sırasında kullanılan istemlerin netliği ile spesifikliği gibi çeşitli faktörlere bağlıdır. Göz önüne alınması gereken diğer önemli faktörler ise ChatGPT tarafından üretilen kodun geçerliliği ile yeterliliği ve oluşturulan işlem stratejisinin performansı ile tutarlılığıdır. 

Sonuç olarak, ChatGPT işlem stratejilerinin güvenilir olup olmadığını kesin olarak söyleyebilmek zor. ChatGPT’nin etkililiği; piyasa koşullarına, işlem planları ile stratejilerine, alım-satımı yapılan kripto paraya ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. 

ChatGPT işlem stratejilerinin güvenilirlik düzeyini ölçmek için en iyi yöntem, çeşitli araçlar ile platformları kullanarak geçmiş ve gerçek zamanlı verilerle kapsamlı bir şekilde test etmektir. Ayrıca işlem stratejisinin ChatGPT tarafından üretilip üretilmediğinden bağımsız olarak, herhangi bir stratejiye yatırım yapmadan önce bağımsız araştırma ve analiz gerçekleştirmek son derece önemlidir.

 

ChatGPT ile alım-satım yapmalı mı?

Yapay zekâ işlemlerini keşfetmek ve ChatGPT ile işlem stratejileri üretmek heyecan verici ve keyifli bir deneyim olabilir. Ancak bu süreçte karşılaşılabilecek risklerin ve zorlukların bilincinde olmak kritik öneme sahiptir. ChatGPT’nin öneri ve kodlarını etkili bir şekilde kullanmak için çeşitli araç ve platformlara erişim sahibi olmanız gerekir. Ayrıca programlamaya, veri analizine, teknik göstergelere ve alım-satımla ilgili kavramlara dair temel bilgilere sahip olmak gereklidir.

ChatGPT’nin sunduğu öneri ve kodların belirsizlikleri ve bazı sınırlamaları olduğunun farkında olmak önemlidir. Bu öneri ve kodlar kullanışlı olsa da her zaman tam anlamıyla doğru, güvenilir veya kârlı olmayabilir. En nihayetinde alım-satım kararların ve eylemlerin sorumluluğu kullanıcıya aittir. ChatGPT, sunduğu öneri veya kodların kullanımdan kaynaklanan kayıplar ya da zararlardan sorumlu tutulamaz.

ChatGPT ile alım-satım yapıp yapmanın kararı piyasa koşullarına ve kullanıcıya bağlıdır. Kullanıcı bir karar vermeden önce becerilerini, bilgilerini, deneyimlerini ve kaynaklarını göz önünde bulundurmalı. ChatGPT destekli işlemler, akıllıca ve dikkatlice kullanıldığında son derece kazançlı bir deneyim sunabilir. Ancak dikkatsizce veya düşünmeden kullanıldığında oldukça riskli bir iş olabilir.

 

Sonuç

ChatGPT; piyasa koşullarıyla birlikte hedeflere, tercihlere ve risk toleransına bağlı olarak özelleştirilmiş işlem stratejileri üretmek için doğal dil işleme modelinden yararlanan kullanışlı bir araçtır. Farklı platform ve araçlarda kullanabilecek hazır kodlar sunan ChatGPT, zamandan tasarruf etmenizi ve daha az emek harcamayı sağlayabilir. Ayrıca, değerlendirmesi için çeşitli olasılıkları ve senaryoları sunarak yaratıcılığı kamçılayabilir.

Ancak ChatGPT,  mutlaka alım-satım başarısı getirecek sihirli bir çözüm veya kullanıcı adına işlem yapabilen tam otomatik yapay zekâ işlem botu değildir. ChatGPT’yi, bağımsız olarak uygulayıp test etmeniz için size öneri ve kod sunan sanal asistan olarak görebilirsiniz. ChatGPT bazen kârlı veya güvenilir stratejiler sunmayabilir, istemleri anlamayabilir veya sorgulara mümkün olan en iyi yanıtları veremeyebilir. Dolayısıyla, alım-satım işlemleri için ChatGPT’yi kullanmaya karar verirken mutlaka dikkatli ve sağduyulu hareket edilmesini öneririz. 

Sorumluluk Reddi: Bu içerik yalnızca eğitim amaçlıdır. Bybit ürünlerinin veya hizmetlerinin öne çıkarılmasını amaçlamaz. Bu makalede anlatılan stratejiler, yatırım/finans tavsiyesi niteliğinde değildir. Kullanıcılar herhangi bir yatırım/finans kararı almadan önce profesyonel finans danışmanlarına başvurmalıdır. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı