Aylık arşivler: Kasım 2023

Akdeniz Sinemaları İzmir'de buluşuyor

Akdeniz Sinemaları İzmir’de buluşuyor

3. İzmir Akdeniz Sinema Buluşması (MED CINE İZMİR) 8 Kasım’da başlıyor. Festival kapsamında 20 Akdeniz ülkesinden filmler izleyici ile buluşacak. İzmir Sanat, İzmir Fransız Kültür Merkezi, İzmir Mimarlık Merkezi ve Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenecek gösterimler halka açık olacak.

İzmir Akdeniz Sinema Buluşması (MED CINE İZMİR) üçüncü kez İzmirli sinemaseverlerle buluşuyor. Festival kapsamında 20 Akdeniz ülkesinden filmler izleyici ile buluşacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Institut français, Mimarlar Odası İzmir Şubesi ve Kültürlerarası Sanat Derneği işbirliği ile yapılacak festival etkinlikleri, 8-13 Kasım 2023 tarihlerinde İzmir Sanat, İzmir Fransız Kültür Merkezi, İzmir Mimarlık Merkezi ve Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenecek. Gösterimler halka açık olacak.

“Sanat doğası gereği barışçıldır”

Festival, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in “Dünyamız savaş değil, barış ve hoşgörü istiyor. Sanat doğası gereği barışçıldır. Yaşamı bir başkasının gözünden görebilmemizi sağlar. Akdeniz Sinemaları Buluşmasına tarihi bir görev düşüyor. Her zaman ve her koşulda barışın savunucusu olmak” sözlerinden hareketle tüm Akdeniz kültürlerine yer veriyor.

Festivalin açılış günü olan 8 Kasım’ın “Dünya Şehircilik Günü” olması nedeniyle İzmir Mimarlık Merkezi’nde “Kent ve Sanat” başlıklı bir panel düzenlenecek. Festival Direktörü Vecdi Sayar’ın yöneteceği panele Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı İlker Kahraman, Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Ceylan Ekin Işık, mimar-yazar-çizer Behiç Ak ve panelin ardından gösterilecek “Komünist Osman” filminin yönetmeni Gökmen Ulu katılıyor. Film, Dikili’nin efsanevi başkanı Osman Özgüven’in yaşamı üzerinde odaklanıyor.

Gavras’a ödül  

Festivalin tek ödülü olan “Henri Langlois MEDCINE İzmir” Ödülü bu yıl sinema dünyasının ustalarından ve Fransız Sinemateki’nin başkanı, Yunan kökenli Fransız yönetmen Costa-Gavras’ın olacak. Gavras’ın dört uzun metrajlı filmi (Ölümsüz, Sıkıyönetim, Cennet Batıda, Odadaki Yetişkinler) ve kısa filmleri ile katıldığı iki kollektif yapım gösterilecek. İzmir Sanat’ta Henri Langlois, Costa-Gavras ve Türk Sinemateki yönetmeni Onat Kutlar’ın fotoğraflarından ve festivalde gösterilecek filmlerin afişlerinden oluşan bir sergi düzenlenecek.

Festivalin son günü, 13 Kasım’da, Langlois anısına “Henri Langlois ve Sinemanın Belleği Sempozyumu” İzmir Sanat’ta yapılacak. Festivalde gösterilecek belgeseller arasında “Aşk, Ateş ve Anarşi Günleri – Onat Kutlar ve Türk Sinematek”, “Gölgenin Seyri- Türk Sinemasının Tartışmalı İlkleri”, “Gökkubbenin Sedaları”, sinema dünyasının 40 usta yönetmenin kısa filmleri ile katıldığı “Lumiere ve Arkadaşları”, 13 ustanın katıldığı “Yönetmen Gözüyle Henri Langlois” ve İzmir üstüne bir belgesel “Sadıkbey” yer alıyor.

Sinemamızdan iki uzun metrajlı film

Programda sinemamızdan iki uzun metrajlı yapım da yer alıyor. Bu yıl Adana Film Festivali’nde En İyi Film, En İyi Yönetmen ve En İyi Senaryo ödüllerini kazanan Umut Subaşı’nın “Sanki Her Şey Biraz Felaket” ile İstanbul ve Adana’da Jüri Özel Ödülü ile oyuncu ödüllerini kazanan Fikret Reyhan’ın “Cam Perde” filmleri de İzmirliler ile buluşacak.

36 film yer alıyor

Festival programında, “Costa-Gavras” ve “Langlois’ya Saygı” bölümlerinin yanı sıra yakınlarda yitirdiğimiz Jean-Luc Godard ve Carlos Saura’nın anısına birer film ve “Kentler, Kimlikler”, “Akdeniz Kadınları”, “Akdeniz Mutfağı” ve “Akdeniz’in Ustaları” bölümlerinde 36 film yer alıyor.

Başyapıtlar izlenecek

6 gün süren festivalde, 20 Akdeniz ülkesinin filmlerinde 12 de ortak yapımcı ülkenin yer alması nedeniyle, toplam 32 ülkenin yapımları izlenebilecek. Lumiere ve Langlois üstüne yapılmış kolektif filmlerde yer alan yönetmenler de dahil edildiğinde toplam 86 yönetmenin yapıtları İzmir seyircisi ile buluşacak.

Programdaki filmler arasında, 2023 Oscar’larına aday gösterilen filmler de var: Fransa’nın adayı “Şeflerin Aşkı”, Tunus’un adayı “Dört Kız Kardeş”, Slovenya’nın adayı “Sürücüler”, Ürdün’ün adayı “İnşallah Erkek Olur”.

Bunların yanı sıra, 2023 ve 2022 Cannes ve Venedik festivallerinde gösterilen “Kidnapped”, “Köpekler”, “Nezouh”, Kahire Festivali’nde En İyi Arap filmi seçilen “Mother Valley”, Saraybosna’da ‘Cineuropa ödülü alan “Medyum”, Locarno’da ödüllendirilen “Güvenli Bir Yer”, Malta sinemasından geçen yıl Oscar’a aday gösterilen “Carmen”, Karadağ (Montenegro) Sinemasını uluslararası platformlarda temsil eden, başrolleri Portekizli ikiz oyuncuların üstlendiği “Ağıt”, Fransız sinemasının ustalarından Jacques Tati’nin “Oyun Vakti” ve canlandırma sinemasının ünlü yaratıcısı Paul Grimault’nun çocuklar ve büyükler için fantastik animasyonu “Kral ve Kuş” adlı başyapıtlar izlenebilecek. 

Akdeniz Şarkıları

İzmir Akdeniz Sinemaları Buluşması çerçevesinde 11 Kasım akşamı Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde Savinna Yannatou ve Selanik Trio’nun “Akdeniz Şarkıları” konseri yer alacak. Programda Yunanistan, Türkiye, İtalya (Sardinya), İspanya, Arnavutluk ve Fransa’dan (Korsika) şarkıların yanı sıra Arapça, Ermenice, Ladino dillerinde parçalar yer alıyor. Konsere katılım ücretsiz. Ayrıntılı bilgilere www.kultursanat.izmir.bel.tr sitesinden ve Instagram ve (x)’de medcineizmir, facebook’da Medcineİzmir hesaplarından ulaşılabilir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Futbolun efsaneleri Antalya'da buluşuyor

 

8. Efsaneler Kupası başlıyor

 

Futbolun efsaneleri Antalya’da buluşuyor

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Almanya Federal Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği işbirliğiyle gerçekleştirilen ‘Efsaneler Kupası’ futbol turnuvası bu yıl sekizinci kez  düzenlenecek. 4 Kasım’da yapılacak turnuvaya Tanju Çolak, Christoph Daum, Rıza Çalımbay, Aurelio gibi ünlü futbolcular katılacak.

 

Türkiye ve Almanya’nın tanınmış ve efsaneleşmiş 38 yaş üstü veteran oyuncularından oluşan futbol takımları Türk-Alman dostluğunu vurgulamak amacıyla bir kez daha Antalya’da buluşuyor. Türk-Alman Dostluk Günü etkinlikleri kapsamında düzenlenecek olan 8. Efsaneler Kupası, Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Almanya Federal Cumhuriyeti Ankara Büyükelçiliği ev sahipliğinde 4 Kasım Cumartesi günü gerçekleştirilecek. ‘Efsaneler Kupası bu yıl da Türk ve Alman futbolunun efsane isimlerini bir araya getirecek. Antalya’da futbol şöleni yaşatacak turnuva Titanic Lara Football Center’de yapılacak. 

EFSANE FUTBOLCULAR SAHADA

Turnuvaya Antalyaspor, Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Hannover 96, 1. FC Nürnberg, Schalke 04 ve FC Adler takımları katılıyor. 4 Kasım Cumartesi günü saat 10.00’da başlayacak olan turnuvaya giriş ve katılımlar ücretsiz olacak. Maçlarda Tanju Çolak, Christoph Daum, Olaf Thon, Deniz Barış, Altin Lala, Ali Turan, Mert Korkmaz, Cihan Haspolatlı, Aurelio, Samet Aybaba, Bülent Uygun, Uğur Boral, Rıza Çalımbay, Thomas Ziemer, Martin Driller, Oliver Reck, Engin Baytar, Erman Kılıç, Altan Aksoy, Levent Kartop gibi isimler sahada yer alacak. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Derbide gülen taraf çankaya

DERBİDE GÜLEN TARAF ÇANKAYA

 

Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü Futbol Takımı

Süper ligin 9 haftasında Ahlatlıbel Atatürk Parkında karşılaştığı

Anadolu Görme Engelliler Spor Kulübünü 14-0 yenerek derbi maçı

kazanma başarısı gösterdi.

 

Lige damgasını vuran ve ligde çıktığı 9 maçı da kazanarak rekorlara yenilerini

ekleyen Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü Ankara

takımlarından Anadolu Görme Engelliler Spor Kulübünü de mağlup ederek

namağlup liderliğini sürdürdü.

 

LİDERDEN 44 GOL

Futbolun yanı sıra sporun diğer dallarında da başarıları ile adından söz ettiren

Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü 8 takımın yer aldığı ligde 5

maç kala 27 puanla liderliğini perçinlerken geride kalan 9 maçta 44 gol atıp

kalesinde sadece 2 gol gördü.

 

Gol krallığında da liderliği elinde bulunduran Çankaya Belediyesinde

Kahraman Kurbetoğlu attığı 20 golle sezon sonu gol krallığında en büyük aday

olduğunu gösterdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Dünya çapında birçok kuruluş, “çoklu-kötü amaçlı yazılım” kampanyasıyla geri kapı, tuş kaydedici ve madenci saldırılarına maruz kaldı

Dünya çapında birçok kuruluş, “çoklu-kötü amaçlı yazılım” kampanyasıyla geri kapı, tuş kaydedici ve madenci saldırılarına maruz kaldı

 

En son Kaspersky raporu, devam eden bir “çoklu kötü amaçlı yazılım” kampanyasının küresel kuruluşları hedef alan 10 binden fazla saldırı gerçekleştirdiğini ortaya koydu. Kampanyada arka kapılar, tuş kaydediciler ve madenciler kullanılıyor. Güvenlik özelliklerini devre dışı bırakmak ve kötü amaçlı yazılım indirmelerini kolaylaştırmak için tasarlanmış yeni kötü amaçlı komut dosyaları kullanan kampanyanın ana amacı finansal kazanç elde etmek.

Kuruluşların kaynaklarını kripto para kazmak için kullanmak için madencileri, verileri çalmak için tuş kaydedicileri (keylogger) ve sistem erişimi elde etmek için arka kapılar bulaştırmayı amaçlayan saldırılarla ilgili yayınlanan FBI raporunun ardından konunun üzerine giden Kaspersky uzmanları, kampanyanın hala devam ettiğini keşfetti.

Mayıs’tan Ekim ayına kadar devlet kurumları, tarımsal kuruluşlar, toptan ve perakende ticaret şirketleri gibi kuruluşları denetleyen Kaspersky telemetrisi, 10 binden fazla saldırının 200’den fazla kullanıcıyı etkilediğini gösterdi. Siber suçlular ağırlıklı olarak Rusya, Suudi Arabistan, Vietnam, Brezilya ve Romanya’daki kurbanları hedef alırken zaman zaman ABD, Hindistan, Fas ve Yunanistan’da da saldırılar tespit edildi.

Kaspersky, sunuculardaki ve iş istasyonlarındaki güvenlik açıklarından yararlanarak sistemlere sızan yeni kötü amaçlı komut dosyalarını da ortaya çıkardı. Komut dosyaları sistemden içeri girdikten sonra Windows Defender güvenlik korumasını manipüle etmeye, yönetici ayrıcalıkları kazanmaya ve çeşitli antivirüs ürünlerinin işlevselliğini bozmaya çalışıyor.

Bunu takiben komut dosyaları artık çevrimdışı olan bir web sitesinden bir arka kapı, tuş kaydedici ve madenci indirmeye çalışıyor. Madenci, Monero (XMR) gibi çeşitli kripto para birimleri üretmek için sistem kaynaklarından yararlanıyor. Bu sırada tuş kaydedici, kullanıcı tarafından klavye ve fareyle yapılan tüm tuş vuruşlarını yakalarken, arka kapı veri almak ve iletmek için bir Komuta ve Kontrol (C2) sunucusuyla iletişim kuruyor. Bu, saldırganın ele geçirilen sistem üzerinde uzaktan kontrol elde edebilmesini sağlıyor.

Kaspersky Güvenlik Uzmanı Vasily Kolesnikov, şunları söylüyor: “Bu çoklu kötü amaçlı yazılım kampanyası, yeni modifikasyonların eklenmesiyle hızla gelişiyor. Saldırganların motivasyonu, mümkün olan her yolla finansal kazanç elde etme üzerine. Araştırmamız, bunun kripto para madenciliğinin ötesine geçebileceğini, çalınan oturum açma kimlik bilgilerini dark web’de satmak veya arka kapının yeteneklerini kullanarak gelişmiş senaryolar yürütmek gibi faaliyetleri içerebileceğini gösteriyor. Kaspersky Endpoint Security gibi ürünlerimiz, kapsamlı koruma yetenekleri sayesinde yeni modifikasyonlar da dahil olmak üzere bulaşma girişimlerini tespit edebilir.”

Kampanyanın teknik analizini Securelist.com‘da bulabilirsiniz. Ayrıca Kaspersky sürekli gelişen siber tehditlerden kaçınmak için aşağıdaki güvenlik önlemlerini uygulamanızı öneriyor:

  • Saldırganların güvenlik açıklarından yararlanarak ağınıza sızmasını önlemek için kullandığınız tüm cihazlardaki yazılımları her zaman güncel tutun.
  • Yeni güvenlik açıkları için yamaları mümkün olan en kısa sürede yükleyin. Bunlar indirip yükledikten sonra, tehdit aktörleri artık güvenlik açığını kötüye kullanamaz.
  • Açıkları ve savunmasız sistemleri ortaya çıkarmak için kuruluşunuzun BT altyapısında düzenli olarak güvenlik denetimleri gerçekleştirin;
  • Bilinen ve bilinmeyen tehditlere karşı etkili koruma için davranış tabanlı algılama ve anomali kontrolü özellikleriyle donatılmış Kaspersky Endpoint Security for Business gibi kanıtlanmış bir uç nokta güvenlik çözümü tercih edin. Çözüm, kripto parazitlerin başlatılma şansını en aza indirmek için uygulama ve web kontrolüne sahiptir. Ayrıca davranış analiziyle kötü amaçlı etkinliklerin hızla tespit edilmesine yardımcı olurken, güvenlik açığı ve yama yöneticisi güvenlik açıklarından yararlanan kripto parazitlere karşı koruma sağlar.
  • Çalınan kimlik bilgileri dark web’de satışa sunulabileceğinden, bu gibi kaynakları izlemek ve ilgili tehditleri anında tespit etmek için Kaspersky Digital Footprint Intelligence kullanın.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Omix x3 ile standartlar değişiyor

OMIX X3 İLE STANDARTLAR DEĞİŞİYOR!

Her bir ürünü ile kullanıcılarına farklı deneyimler yaşatmayı hedefleyen OMIX, eşsiz tasarım ve fonksiyonel donanımı mükemmel bir uyum ile bir araya getiren X3 modelini teknoloji severlerle buluşturdu.

Geniş ürün portföyü ile akıllı telefon kategorisini ulaşılabilir kılan OMIX, yeni modellerini kullanıcıların beğenisine sunmaya devam ediyor. OMIX’in en yeni fiyat-performans modeli X3, hayatın her anına eşlik eden özellikleri, estetik tasarımı ve güçlü yapısıyla segmentinde ön plana çıkıyor.  

 

OMIX X3, 6.517 inç HD+ ekran donanımıyla kullanıcıları karşılarken 13MP AI Ana Kamera (Çift) ve 5MP Ön Kamerası sayesinde unutulmaz anılara eşlik ediyor. Eşsiz dizayn ile ulaşılabilir teknolojinin buluşma noktası OMIX X3, 4GB RAM-64 GB hafıza ile tüm hatıralarınızı en net şekilde saklama imkânı sunuyor.

 

Teknolojisi ve kaliteli tasarımıyla segmentinin üzerinde bir deneyim sunan OMIX X3, cam arka kapağı ve eşsiz çizgileri ile şıklığı simgeliyor. 

 

Zarif gövdesinin içerisinde yer alan 4500 mAh’lık bataryası ve Android 12 işletim sistemiyle de tüm gün yaşamın güzelliklerini eksiksiz yaşatıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İş, ekonomi, sanayi ve ticaret dünyası vizyoner 23'te buluşuyor

Vizyoner’23 “Biz’in Gücü”. MÜSİAD Vizyoner’23 Zirvesi 4 Kasım’da İstanbul’da Gerçekleşiyor.

 

İŞ, EKONOMİ, SANAYİ VE TİCARET DÜNYASI VİZYONER’23’TE BULUŞUYOR

 

SAVUNMA SANAYİNİN ÖNCÜ İSMİ SELÇUK BAYRAKTAR, TİCARET BAKANI ÖMER BOLAT, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI MEHMET FATİH KACIR, ESKİ DİYANET İŞLERİ BAŞKANI MEHMET GÖRMEZ ZİRVEDE YER ALACAK

A MİLLİ FUTBOL TAKIMI’NIN TEKNİK DİREKTÖRÜ VİNCENZO MONTELLA DA ZİRVENİN YILDIZ İSİMLERİ ARASINDA

 

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) 2015 yılından bu yana her iki yılda bir, ulusal ve uluslararası arenada prestijine değer katmak ve marka değerini yükseltmek adına düzenlediği MÜSİAD VİZYONER zirvesinin bu yılki mottosu “BİZ’İN GÜCÜ” olacak. 4 Kasım Cumartesi günü kamu, iş ve ekonomi dünyasından üst düzey bir katılımın olacağı zirve ile iş dünyasının geleceği masaya yatırılacak. 

Zirve, alanında önemli başarılara imza atmış birbirinden değerli isimleri ağırlayacak. Hava savunma sanayinde Türkiye’nin gurur kaynağı ismi Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır’ın yanı sıra Eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, yazar ve akademisyen Prof. Dr. Türker Kılıç ve çok sayıda önemli isim zirvede yer alacak. 

Ayrıca, A Milli Futbol Takımı’nın başarılı Teknik Direktörü Vincenzo Montella da konuşmacı olarak zirvenin yıldız isimleri arasında bulunuyor.

 

 

İŞ DÜNYASININ GELECEĞİ MASAYA YATIRILACAK

Müstakil Sanayici İşadamları Derneği’nin (MÜSİAD) her iki yılda bir düzenlemiş olduğu ve bu yıl 5.’si düzenlenecek olan Vizyoner yine katılımcılara ve iş dünyasına yönelik ilham vererek, yeni fikirler ve geleceğin iş fırsatlarını değerlendirme imkânı sunacak. 4 Kasım’da gerçekleşecek ve geleceğin iş dünyasının gerektirdiği değişiklikleri ele almayı ve iş birliğini artırmayı hedefleyen MÜSİAD Vizyoner, iş dünyasının liderlerini ve düşünürlerini bir araya getirerek yenilikçi fikirleri tartışmaya ve geleceğin iş stratejilerini şekillendirmeye odaklanıyor. Zirveye birbirinden başarılı iş insanı, akademisyen, sanatçı ve spor dünyasından da temsilciler katılacak. 

 

SELÇUK BAYRAKTAR AÇILIŞ KONUŞMASI YAPACAK 

Türkiye’nin İHA ve SİHA teknolojisinde dünyada ilk sırlarda yer almasında büyük rol oynayan Baykar Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Bayraktar da katılımcılara Türkiye’nin hem teknolojide hem sanayide geldiği noktayı ve gelecek vizyonunu anlatacak. 

 

BİRBİRİNDEN ÜNLÜ VE ÖNEMLİ KONUŞMACILAR

Birbirinden ilgi çekici konuşmacılarla Vizyoner’23 katılımcıları ilham veren anlatımlara şahit olacak. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, İslâm Düşünce Enstitüsü (İDE) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, Turkcell Genel Müdürü Dr. Ali Taha Koç, Next Akedemi kurucusu Levent Erden, yazar ve akademisyen Prof. Dr. Türker Kılıç Vizyoner’23’te sahne alacak. Ayrıca A Milli Futbol Takımının başarılı Teknik Direktörü Vincenzo Montella da zirveye konuşmalarıyla renk katacak. 

 

MÜSİAD Başkanı Mahmut Asmalı’dan 2 Trilyon dolar Hedefi

“2030 yılında, Gayrı Safi Milli hasılamızı 2 trilyon dolara çıkartabiliriz”

Kolektif hareketin, Türkiye’nin geleceğini dönüştürme ve onu bölgede daha güçlü bir lider ülke olarak konumlandırma potansiyeline sahip olduğuna dikkat çeken MÜSİAD Genel Başkanı Mahmut Asmalı:

 “Kolektif hareketi bir başarı katalizörü olarak kullanıp, Türkiye’yi dünyanın önde gelen ilk 10 ekonomisinden biri olarak konumlandırabiliriz. MÜSİAD olarak bu iddiamızı bir hayal olarak sunmayıp aksiyona geçip, kolektif gücümüze inanıp Türkiye’nin ihtiyacı olan yatırım sermayesine çeviriyoruz. Ülkemizi 2 Trilyon gayrisafi millî hasılaya ulaştıracak çalışmalar için sorumluluk alıyoruz.” 

 

VİZYONER’23’TE KATILIMCILARI NELER BEKLİYOR?

Dört başlık ışığında bu sene katılımcıları geleceğe hazırlama konusunda motive ederek, yerli ve yabancı iş bağlantıları, global trendler, ilham ve motivasyon, strateji ve eylem imkânı sunmayı amaçlayan MÜSİAD Vizyoner, 4 Kasım tarihinde “Biz’in Gücü’’ mottosu ile gerçekleşecek. Vizyoner’23 geçmişi bildiğimiz, bugünü anladığımız ve geleceğin dünyasını öngörme aksiyonundan yola çıkarak içinde yaşadığımız dünyayı her anlamda Fark Etme gayesi taşıyor.

Vizyoner’23 Zirvesi;

  • Teknoloji’de Biz’in Gücü’nü
  • Girişimde Biz’in Gücü’nü
  • Dünyayı Değiştirmede Biz’in Gücü’nü
  • Değerlerde Biz’in Gücü’nü göstererek başarıları daha ileriye taşımayı amaçlıyor.

 

TARİH: 4 Kasım Cumartesi 

YER: TİM Show Center/ Sarıyer

SAAT: 08: 00 (Kayıt) / 09: 15 (Başlangıç)

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Alternatif Bank'tan ekonomiye 57 milyar TL destek

Alternatif Bank’tan ekonomiye 57 milyar TL destek

 

Alternatif Bank, 2023 yılının üçüncü çeyreğine ait finansal sonuçlarını açıkladı. Yılın ilk 9 ayında istikrarlı büyümesini devam ettiren bankanın konsolide rakamlara göre aktifleri 69 milyar TL seviyesinde gerçekleşirken nakdi ve gayri nakdi kredilerle ülke ekonomisine sağladığı destek ise 57 milyar TL’nin üzerine çıktı. Alternatif Bank’ın konsolide net dönem kârı 1.66 milyar TL seviyesine ulaşırken özkaynak getirisi ise %44.7 oldu.

 

Alternatif Bank’ın 2023 yılının üçüncü çeyreğinde konsolide rakamlarına göre toplam aktif büyüklüğü 69 milyar TL seviyesinde gerçekleşti. Bankanın bu dönem nakdi (finansal kiralama alacakları dâhil) ve gayri nakdi kredilerle ülke ekonomisine sağladığı destek ise 57 milyar TL’yi aştı. Mevduat hacmini 26 milyar TL düzeyine getiren Alternatif Bank, bilanço optimizasyonu politikasıyla aktif kalitesini korumaya devam etti. Bankanın özkaynakları %44’lük artışla 5,8 milyar TL seviyesine yükselirken, bu dönem sermaye yeterlilik rasyosu %29,01 olarak gerçekleşti. 2023’ün üçüncü çeyreğinde gösterdiği başarılı performansla birlikte, Alternatif Bank’ın konsolide net dönem kârı 1,66 milyar TL seviyesinde gerçekleşirken özkaynak getirisi ise %44.7 oldu.

 

Dijital bankacılık hizmetlerini insan dokunuşuyla birleştirdi

Bankacılık uygulamalarını herkes için kolaylaştıran dijital çözümleriyle zahmetsiz bir müşteri deneyimi sağlamak için aralıksız çalışan Alternatif Bank bu kapsamda önemli adımlar atmaya devam ediyor. Banka, geçtiğimiz Ağustos ayında devreye aldığı Dijital Şube ile dijital bankacılık hizmetlerini insan dokunuşuyla birleştirdiği hizmet modelini müşterilerinin kullanımına açtı. ‘İnsanlı Dijital Bankacılık’ olarak isimlendirdiği yeni hizmet modeliyle, görüntülü görüşmeyle edindiği müşterilerine artık birer ‘Portföy Yöneticisi’ atamaya başladı. Yeni hizmet modeli kapsamında müşteriler, kendilerine atanmış portföy yöneticilerine Alternatif Bank Mobil uygulamasından tek tıkla ulaşarak yatırımlarına, finansal ihtiyaçlarına yönelik öneriler ve olası sorunlara ilişkin hızlı çözüm imkanına sahip oluyor. 

 

Engelsiz Bankacılık çalışmalarıyla sektörde öncü olmaya devam ediyor 

Alternatif Bank son dönemde hayata geçirdiği yeni proje ve iş birlikleriyle sektörde bir zihniyet değişikliğine öncülük ederken, etki alanını genişletiyor, erişilebilirliğe ve finansal kapsayıcılığa katkı sağlamaya devam ediyor. Banka bu anlamda geride bıraktığımız çeyrek dönemde, Türkiye’de ve bankacılık sektöründe bir ilk olan “Erişilebilir Bankacılık Terimler Sözlüğü” projesini Güneydoğu Avrupa için Avrupa Fonu Kalkınma Programı’nın (Development Facility of the European Fund for Southeast Europe – EFSE DF) desteğiyle genişletti. Projenin ilk fazında 30’a yakın temel terim için özel videolar üreten Banka, projenin ikinci fazında EFSE DF’nin desteğiyle toplam terim sayısını 100’ün üzerine çıkardı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Organ bağışını engelleyen 5 hurafe!

 

(3-9 KASIM ORGAN BAĞIŞI HAFTASI)

 

Türkiye canlıdan nakilde dünya lideri ama kadavrada sonlarda!

Ülkemizde organ naklinin önündeki tek engel: 

Doğru sanılan yanlış bilgiler!

Organ bağışı olmadan organ nakli olmaz!

ORGAN BAĞIŞINI ENGELLEYEN 5 HURAFE!

 

Avrupa’da organ nakillerinin yüzde 80’i kadavradan yüzde 20’si canlıdan yapılıyor. Ülkemizde ise tam tersi bir durum yaşanıyor. Türkiye, canlıdan nakilde yüzde 80 ile dünya lideri olarak başı çekerken, kadavradan nakilde ise sonlarda yer alıyor. Organ bağışının önündeki en büyük engeli yanlış bilgiler oluşturuyor! İşte bu yanlışlara karşı toplumu bilgilendirmek ve organ nakli listesinde bekleyenleri yeniden hayata döndürebilmek için ülkemizde her yıl 3-9 Kasım Organ Bağışı Haftası kapsamında farkındalık etkinlikleri yapılıyor. Ülkemizde halen 26 bin 892 kişinin organ bekleme listesinde yaşama tutunmaya çalıştığını belirten Acıbadem Ataşehir Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berber ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ülkem Çakır “Ülkemizde 2023 yılı itibarıyla toplam 4192 kişiye organ nakli yapılmıştır. Bu nakillerin 3652’ si canlı vericili, yalnızca 540’ı kadavra vericidendir. Kadavradan organ bağışının bu kadar düşük olmasının tek bir nedeni olabilir, o da bu konunun halkımıza tam olarak anlatılamamasıdır” diyor. Prof. Dr. İbrahim Berber ve Prof. Dr. Ülkem Çakır, Türkiye’nin kadavradan organ bağışında Avrupa ülkelerinden çok geride olmasına yol açan, toplumda doğru sanılan 5 hurafeyi anlattı, organ bağışı yapmak isteyenlere ve ailelere çok önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

 

1. Beyin ölümü gerçekleşmeden organları alabilirler: YANLIŞ!

 

DOĞRUSU: Bu yanlış inanış kadavradan nakilin önündeki en büyük engellerden biri. Oysa bitkisel hayatta solunum devam ettiğinden bu hastalar aylarca ya da yıllarca yaşayabilirken, bazen iyileşerek normale dönebiliyorlar. Kişi nefes aldığı müddetçe kendisine bütün tıbbi tedavilerin uygulandığını, beyin ölümünde ise tüm tıbbi desteğe rağmen hastanın hayata dönmesinin kesinlikle mümkün olmadığını belirten Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berber “Yoğun bakım ünitelerinde beyin ölümü gelişen kişilere verilen tüm tıbbi desteğe rağmen ortalama 24-36 saat sonra tüm organlar fonksiyonlarını kaybederler. Sadece beyin ölümü gerçekleşen bir kişinin organları nakil bekleyen hastalara nakledilebilmektedir. Bu donörlerde organlar fonksiyonlarını kaybetmeden önce, en kısa süre içerisinde organların alınarak bekleyen hastalara nakledilmesi gerekir. Tüm süreç Sağlık Bakanlığı denetimindedir. Bu konuda hiçbir endişeye gerek yoktur” diyor. 

 

2. Organ bağışı günahtır: YANLIŞ!

 

 DOĞRUSU: Ülkemizde pek çok kişi günah olduğunu sanarak organ bağışına sıcak bakmıyor. Hatta kişi hayattayken, vefatı sonrası başkalarına can vermek üzere organlarını bağışlamış olsa bile, ailesi izin vermezse gerçekleştirilemiyor. Ancak İslam dini dahil büyük dinlerin çoğu organ bağışını destekliyor. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu her fırsatta organ naklinin caiz olduğunu belirterek, organ bağışı ile bir veya birçok insana hayat vermenin büyük sevap olduğunu vurguluyor.  

  

3. “Ben organlarımı bağışladım, aileme söylemeye gerek yok”: YANLIŞ!

 

 DOĞRUSU: Kişinin hayattayken, vefatı sonrası organlarını bağışlamış olması yeterli olmuyor. Zira pek çok organ bağışı, kişinin beyin ölümüne rağmen aile üyelerinin bu bağışı kabul etmemesi nedeniyle gerçekleşemiyor. Prof. Dr. İbrahim Berber, ülkemizdeki yasalar gereğince, kişinin organ bağışı kartı olsa bile aile üyelerinin izin vermemesi durumunda organların alınamadığını belirterek “Bu nedenle hayattayken, organlarınızı bağışladığınızı ailenizden saklamayıp, olası bir vefat durumunda, organlarınızla başkalarına hayat vermek istediğinizi söylemeniz gerekiyor. Organ bağışlamaktan vazgeçerseniz de bunu ailenize söylemeniz yeterli” diyor. 

 

4. Organımı bağışlarsam sağlığım bozulabilir: YANLIŞ!

  

DOĞRUSU: Böbrek ve karaciğer nakli canlı vericiden de yapılabiliyor ancak “karaciğerimin bir kısmını ya da böbreğimin birini bağışlarsam sağlığım olumsuz etkilenebilir” endişesi nedeniyle mesafeli bakılabiliyor. Oysa karaciğer kendini yenileyebilen bir organ olduğundan dolayı, canlı bir donörün karaciğerinin bir kısmını bağışlamasının sağlığı üzerine olumsuz bir etkisi olmadığını, yapılan titiz ve detaylı incelemelerde eğer sağlık açısından bir risk tespit edilmezse böbrek vericisi olmanın da ileride hiçbir sıkıntı çıkarmayacağını vurgulayan Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Ülkem Çakır, tek böbrekle de uzun ve sağlıklı bir ömür sürülebileceğini söylüyor. 

 

5. Yanlış: Vücut bütünlüğü bozulur: YANLIŞ!

 

DOĞRUSU: Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Berber, “Kadavra donörden yapılan nakil operasyonunda kadavra donörün cerrahisi, sanki yaşayan bir hastaymışçasına son derece özenli yapılır, dışarıdan bakıldığında vücut bütünlüğünün bozulmamasına büyük özen gösterilir. Ameliyat kesileri yine aynı özenle, estetik dikişlerle dikilerek kapatılır. Alınan organlar alıcı adaylarının bulunduğu merkezlere getirilir ve burada nakil gerçekleştirilir” diyor. 

 

Türkiye’de 26 bin 892 kişi organ bekliyor

 

Prof. Dr. Ülkem Çakır, Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre ülkemizde halen 26 bin 892 kişinin organ nakli listesinde, kadavradan organ bağışıyla hayata dönmeyi beklediğini belirterek “An itibarıyla ülkemizde bekleme listesindeki 26 bin 892 kişi her an bulunacak organla hayata yeniden başlamanın hayalini kurmaktadır. Bu hastalardan 1290’ı kalp, 157’si akciğer, 2376’sı karaciğer, 22.775’i böbrek, 285’i pankreas beklemektedir. Unutmayalım ki bırakacağınız en güzel miras hayatta iken yapacağınız organ bağışıdır” diyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Borusan Kocabıyık Vakfı, Cumhuriyetin 100. yılını eşsiz bir sergiyle kutluyor

Borusan Kocabıyık Vakfı, Cumhuriyetin 100. yılını eşsiz bir sergiyle kutluyor

 

Borusan Kocabıyık Vakfı, Cumhuriyetin 100. yılını kapsamlı ve eşsiz bir sergiyle kutluyor. 1922 ̶ 1942 yıllarına odaklanan ve Erken Cumhuriyet Dönemi’nin edebiyat, plastik sanatlar, müzik, grafik ve mimari tasarım, sahne sanatları, müzecilik, arkeoloji gibi kültür disiplinlerine ve toplumsal yaşama bakışını yansıtan Cumhuriyetin Yüzü sergisi, 1 Kasım’da Galataport O2 Blok’ta sanatseverlerle buluşuyor.

 

Borusan Kocabıyık Vakfı’nın, Erken Cumhuriyet Dönemi’ndeki çok boyutlu toplumsal dönüşümün kültüre, sanata ve sosyal yaşama izdüşümlerine odaklanan Cumhuriyetin Yüzü sergisi, dönemin plastik sanatlar, müzik, edebiyat, grafik ve mimari tasarım, sahne sanatları, müzecilik, arkeoloji, sinema gibi kültürel disiplinlere bakışını, kapsamlı bir içerik ile günümüze taşıyor. Kurtuluş Savaşı’ndan başlayarak sanatsal yaratının esin kaynağı olan “kuruluş, kurtuluş” temalarına da sergi kapsamında özel bir vurgu yapılıyor. 

 

Borusan Contemporary’nin katkılarıyla hayata geçirilen sergi, milli mücadele ve sonrasını kapsayan çeyrek asırlık dönemdeki çok boyutlu toplumsal dönüşümü, sanat ürünlerinin yanı sıra akademik sanat tarihi disiplini kapsamında ele alırken; dönemin estetik anlayışını sosyal yaşamdaki izleriyle aktarıyor.

Gündelik hayattaki kültürel kodların, dönemsel karşılıklarını zengin bir içerik ve deneyimle keşfetmelerine olanak sağlayan serginin küratörlüğünü İzzeddin Çalışlar üstlendi. Prof. Dr. Haluk Oral’ın proje danışmanı olarak yer aldığı Cumhuriyetin Yüzünün sergi tasarımı ise PATTU tarafından gerçekleştirildi. Ayrıca sergi kapsamında, yönetmenliğini Selçuk Metin’in yaptığı bir belgesel film de izleyiciyle buluşacak.

Sergide 500’ü aşkın orijinal eser, belge ve efemera yer alıyor

Cumhuriyetin Yüzü sergisi, sunduğu özgün seçkiyle estetik anlayışta yaşanan çeşitlilik ve değişimi ortaya koymayı amaçlıyor. Sergide, aralarında Salt, İstanbul Araştırmaları Enstitüsü, İBB, Kültür Bakanlığı Film Arşivi, Yapı Kredi Tarihi Arşivi, Semiha Berksoy Opera Vakfı ve İnönü Vakfı’nın da bulunduğu kültür sanat kurumları ile galeriler, kişisel arşivler, vakıflar, araştırma merkezleri, resmi arşivler ve üniversitelerin koleksiyonlarından 500’ü aşkın orijinal ve dijital eser, belge ve efemera yer alıyor.

Cumhuriyetin Yüzü sergisi ile ilgili görüşlerini dile getiren Borusan Kocabıyık Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Zeynep Hamedi, “Sergiyi, ‘Bu memlekete gönül borcum var, hayatım boyunca bunu ödemek için çalıştım’ anlayışını benimseyen babam, Kurucu ve Onursal Başkanımız merhum Asım Kocabıyık’ın emaneti, kurumsal değerlerimiz ve Borusan Kocabıyık Vakfı’nın toplumsal katkı alanlarını yansıtacak şekilde oluşturduk. Yeni nesillere ilham vereceğini umduğumuz bu kıymetli projeyi gerçekleştirmemize katkıda bulunan destekçilerimize, iş ortaklarımıza ve Vakfımızın tüm iş birimlerine teşekkür ederim” dedi.

Cumhuriyetin 100. yılını böyle anlamlı bir sergiyle kutlamaktan büyük bir gurur ve mutluluk duyduklarını ifade eden Borusan Grup CEO’su Erkan Kafadar, “Kültür ve Sanat, Borusan Grubu’nun daimî başlıkları arasında yer alırken, Kurucumuz ve Onursal Başkanımız merhum Asım Kocabıyık’ın kültür, sanata ve eğitime verdiği değer sayesinde bugün bu alanlarda öncü kurumlar arasında bulunuyoruz. Topluma fayda sağlama, kültür ve sanata erişim imkanları sunarak Türkiye’nin gelişim yolculuğuna destek verme misyonumuzla varlık gösteriyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılını kutlarken Cumhuriyetin kurucu değerlerinden ilham alacağımız ve gelecek için de umutlarımızı canlı tutacağımız bir sergiyi hayata geçirmekten mutluluk duyuyoruz” dedi.

Borusan Kocabıyık Vakfı Genel Sekreteri Canan Ercan Çelik ise “Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyetin ilanı sonrasında, ülkemizin çağdaşlaşma ve çok boyutlu toplumsal dönüşüm hikayesini sosyal yaşam, eşitlik, kültür ve sanat gibi perspektiflerden ortaya koyacağımız bu serginin, Atatürk’ü ve Cumhuriyet devrimlerinin özünü anlamaya hizmet edeceğine inanıyoruz. Sergi tasarımı ve gelişmiş teknolojilerin kullanımı ile her yaştan ziyaretçimizin Cumhuriyet’i farklı açılardan duyumsayacağı, bir şekilde GÖReceği, DİNLEyeceği ve HİSSEdebilecekleri bir zemin yaratarak, gelecekte 100 yıllık emaneti daha da ileriye taşıyacağını umut ediyoruz” dedi.   

Orijinal eser, belge ve efemera ile dijital deneyimlerin de birlikte tasarlanarak, dönemin ruhunu kapsayıcı içerik bütünüyle izleyicilere sunan Cumhuriyetin Yüzü sergisi, 1 Kasım 2023-3 Mart 2024 tarihleri arasında Galataport İstanbul O2 Blok’ta, Salı-Cumartesi günleri 11.00-20.00 arasında ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Fotoğrafçı Sven Marquardt Berlin'deki kulüp kültürüne odaklanan sergisi ile Yapı Kredi bomontiada'da

Yapı Kredi bomontiada, 9 – 26 Kasım tarihleri arasında Alman fotoğrafçı Sven Marquardt’ın “NACHTBLENDE” sergisine ev sahipliği yapacak. Goethe-Institut Istanbul iş birliği ile düzenlenen sergi, Pazartesi hariç her gün 10.00-19:00 saatleri arasında gezilebilir.

 1980’lerin ortalarından itibaren Doğu Berlin’de punk ve new wave akımlarının yükselişine öncülük ederek sanat çevrelerinin takip ettiği önemli isimlerden biri haline gelen fotoğrafçı Sven Marquardt, Berlin’in kültürel atmosferinden ilham alan sergisi “NACHTBLENDE” ile Türkiye’de ilk kez sanatseverlerle buluşuyor. 

Yapı Kredi bomontiada’nın Goethe-Institut Istanbul iş birliği ile hayata geçirdiği “NACHTBLENDE” sergisi, Marquardt’ın Berlin’de son 25 yılın kulüp ve alt kültürüne odaklanan farklı serilere ışık tutuyor. Sanatçının arkadaş, meslektaş ve tanıdık çevresinden özenle seçilmiş kişilerin fotoğraflarından oluşan sergide yer alan 1987 yılına ait seçilmiş bir eser de Doğu Berlin alt kültürünü gözler önüne seriyor. 

9 Kasım’daki sergi açılışı, DJ ve prodüktör Marcel Dettmann’ın son yıllardaki müzik kariyerine dair fikir veren SLIDE adlı deneysel bir canlı performansa da sahne olacak. Marquardt ve Dettmann’ı ikinci kez bir araya getiren bu iş birliği, fotoğraf ve sesin birlikte akmasıyla müzik ve görüntü arasındaki uyuma odaklanıyor. Görsel sanatçı Lars Murasch tarafından tasarlanan bu dijital görüntü kompozisyonu, Sven Marquardt’ın fotoğraf çalışmalarına ek olarak sergilenecek.

Berlin Duvarı’nın yıkılması ile fotoğrafçılığa ara veren Sven Marquardt, 1990’ların sonunda dünyayı dolaşan sergileriyle fotoğrafçılığa geri döndü. 2015’ten bu yana fotoğraf çalışmaları başta Berlin, Belgrad, Sydney ve New York olmak üzere pek çok şehirlerde sergilenen Marquardt, ünlü moda dergileri ve moda markaları için de çalışıyor. 2015 yılından bu yana OSTKREUZ Fotoğraf Okulu’nda öğretim görevlisi olan Marquardt, 2019 yılında Floransa’daki Polimoda Uluslararası Moda Tasarımı ve Pazarlama Enstitüsü’nde de misafir öğretim görevlisi olarak ders vermiştir. 

“NACHTBLENDE” sergisi, 9-26 Kasım tarihleri arasında Yapı Kredi bomontiada GALERi’de Pazartesi dünleri hariç her gün saat 10.00 ile 19.00 saatleri arasında ücretsiz gezilebilir. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı