Aylık arşivler: Şubat 2024

Alzheimer Hastalığının Tedavisi İçin Heyecan Yaratan Çalışma: Gen, Yenilikçi İlacı Sul-238'in Faz 1 Çalışmasını Başlattı

GEN, Alzheimer ve diğer nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde kullanılması hedeflenen yenilikçi araştırma ilacı SUL-238’in sağlıklı gönüllülerle yapılan Faz 1 klinik çalışmasına başlandığını bildirdi.

Türkiye’nin önde gelen ilaç firmalarından biri olan GEN, sınıfının ilk üyesi yenilikçi araştırma ilacı SUL-238’in sağlıklı gönüllülerde yürütülecek Faz 1 klinik araştırmasına başladı. 2021 yılında, Hollanda merkezli biyoteknoloji şirketi Sulfateq BV iş birliğinde çalışmalarına başlayan GEN, Alzheimer hastalığı ve diğer nörodejeneratif hastalıkların tedavisinde kullanılması hedeflenen SUL-38 ilacının ilk dozunun 19 Şubat 2024 tarihinde uygulandığını duyurdu.

İLAÇ, GEN LABORATUVARLARINDA ÜRETİLİYOR

SUL-238’in Faz 1 klinik araştırmasında kullanılacak araştırma ürünlerinin formülasyon ve AR-GE stabilite çalışmaları GEN’in Ar-Ge laboratuvarlarında gerçekleştirildi ve bu araştırmada kullanılacak klinik araştırma ürünleri GEN’in üretim tesislerinde üretildi. 

ABİDİN GÜLMÜŞ: SUL-238’İ GELİŞTİRME YOLCULUĞUMUZUN BİR SONRAKİ ADIMINA GEÇTİK

Alzheimer hastalığının tedavisine yönelik önemli bir çalışmaya imza atmanın heyecanını ve gururunu yaşadıklarını belirten GEN Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdür’ü Abidin Gülmüş, şunları söyledi:

“Türkiye ilaç endüstrisinin dinamik bir oyuncusu olarak, inovasyon ve küresel büyüme stratejilerimiz doğrultusunda, Alzheimer hastalığı ve diğer nörodejeneratif hastalıklara çözüm sunmak için yeni bir oral tedavi olan SUL-238’i geliştirme yolculuğumuzun bir sonraki adımına ulaşmaktan dolayı heyecan duyuyoruz. Yürüttüğümüz bu özel çalışmanın, ülkemize ve insanlığa fayda sağlayacak önemli bir adım olduğunu biliyor ve bu sorumluluk bilinci ile çalışmaya devam ediyoruz.”

DR. NADİR ULU: BU AŞAMA, SUL-238 GELİŞTİRME PROGRAMI ADINA ÖNEMLİ BİR KİLOMETRE TAŞIDIR                                                                        

GEN Ar-Ge ve Klinik Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı Uzm. Dr. Nadir Ulu ise, şu açıklamayı yaptı:

“GN-001 çalışmamızda ilk sağlıklı gönüllüye ilk ilaç dozunun uygulandığını duyurmaktan gurur duyuyoruz. Bu hem GEN ve Sulfateq ekipleri hem de Alzheimer hastalığı ve diğer nörodejeneratif hastalıklarda SUL-238 geliştirme programı adına önemli bir kilometre taşıdır. Nörodejeneratif hastalıkları olan bireyler için potansiyel bir tedavi seçeneği olarak SUL-238’i geliştirmeye yönelik çalışmalarımızı sürdürmeyi dört gözle bekliyoruz. Sağlıklı gönüllülerden ve klinik araştırmamızda görev alan araştırmacılardan aldığımız destekten ötürü minnettarız.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Pirelli 2024 motosiklet yarış sezonunda 150'den fazla şampiyonaya katılıyor

Pirelli, Avustralya’da FIM Superbike Dünya Şampiyonası’nın ilk turuyla açılan yeni motor sporları sezonuna ve motosiklet yarışlarına hazır. 2024 yılının en önemli haberi olarak Pirelli üç yıllık bir sözleşme kapsamında en az 2026 sezonuna kadar Grand Prix’nin hafif ve orta klasmanlarındaki Moto2™ ve Moto3™ şampiyonalarının “Tek Lastik Tedarikçisi” olacak. 

İtalyan lastik devi, sloganı haline gelen “Yarıştığımızı satıyor, sattıklarımızla yarışıyoruz” felsefesini yeni padoka taşıyacak ve bu doğrultuda prototipler değil standart lastikler sunacak. Bu lastikler, geliştirme için ana açık hava laboratuvarı işlevi görmeye devam eden FIM Superbike Dünya Şampiyonası’nda 20 sezondan uzun süredir kullanılanların sürekli evrimini temsil ediyor. Pirelli, DIABLO ailesindeki yarış ürünlerinde her zaman olduğu gibi yeni FIM Kadınlar Dünya Motosiklet Şampiyonası’nın ve Dorna’nın Road to MotoGP™ projesi kapsamında geleceğin pilotlarını yetiştirmeye odaklı yetenek kupalarının da “Tek Lastik Tedarikçisi” olacak. 

Bu şampiyonalar, Pirelli’nin 2024 yılında katılacağı 150’den fazla yol ve off-road motosiklet yarışmasına ekleniyor. Pirelli, bahsedilenlerin yanı sıra asfaltta 2008’den bu yana “Tek Tedarikçisi” olduğu British Superbike ile birlikte Almanya IDM Şampiyonası ve Fransa Superbike Şampiyonası gibi en prestijli ulusal şampiyonalardan bazılarına da katılıyor.

Infront tarafından düzenlenen, FIM Motokros Dünya Şampiyonası dahil pek çok off-road yarışına katılması, Pirelli’nin bu kategorideki kararlılığını gösteriyor. İtalyan lastik şirketi, 2025 yılına kadar resmi lastik tedarikçisi olacağı FIM Motokros Dünya Şampiyonası’nda 81 dünya şampiyonluğuyla bir rekoru elinde bulunduruyor.

 

Giorgio Barbier – Motosiklet Yarışları Direktörü

“Bu yıl, sadece Moto2™ ve Moto3™ yarışlarına değil aynı zamanda Dorna Road to MotoGP™ projesinin bir parçası olan çeşitli yetenek kupalarına ve FIM Kadınlar Motosiklet Dünya Şampiyonası’na ‘Tek Lastik Tedarikçisi’ olarak katılmamızın da gösterdiği gibi motosiklet yarışları konusundaki taahhütlerimiz her zamankinden daha güçlü. Motor sporları panoramasındaki lider rolümüzün yanı sıra ürünlerimizin güncelliği ve yıllardır FIM Superbike Dünya Şampiyonası’nda, Motokros Dünya Şampiyonası’nda ve pek çok ulusal yarışmada yürüttüğümüz çalışmalar da başarımızı teyit ediyor. Felsefemizi ‘pistten yola’ konseptinin en üst düzeyde uygulandığı yeni şampiyonalara taşıyacağız. Pirelli olarak teknoloji transferine ihtiyaç duymuyoruz çünkü pilotlar, prototipler yerine her motosikletçinin erişebildiği lastikleri kullanıyor. Heyecanımız, birbirine çok bağlı bir ekip ve bizi her zaman farklı kılan çalışma metodolojisi ile yeni mücadelelerin üstesinden gelmeye hazırız.” 

MOTO2™ VE MOTO3™, YENİ YARIŞLAR İÇİN YENİ PADOK 

Eylül ayında Barselona pistindeki özel bir testin ardından Kasım ayında pilotların tur rekorları kırdığı Valencia pistinde 2024 yılının ilk resmi testi gerçekleştirilmişti. Bu testlerin ardından Pirelli’nin Moto2™ ve Moto3™ Şampiyonaları’ndaki ilk resmi yarışı 8-10 Mart’ta düzenlenecek Katar Grand Prix’si olacak. Şirketin stratejisi kapsamında bu iki klasman, Pirelli markasının hem ticari büyümesi hem de teknolojik geliştirmeleri açısından önemli bir itici güç olacak.

Pilotlar, her ikisi de FIM Superbike Dünya Şampiyonası’nın yanı sıra birçok ulusal şampiyonanın tüm klasmanlarındaki pilotların yıllardır başarıyla kullandığı DIABLO Superbike slick ve DIABLO Rain lastiklerinin kanıtlanmış performansına güvenebilecekler. Moto2™ pilotları ön lastikler olarak SC1 ve SC2 hamurlu 125/70 R17 ebatlı slick ve arka lastikler olarak SC0 ve SC1 hamurlu 200/65 R17 ebatlı slick versiyonlarla yarışacak. Tek bir ıslak zemin hamuru olan DIABLO Rain çözümü ise ön için 120/70 R17 ve arka için 200/60 R17 ebatlı olarak sunulacak. Moto3™ için slick lastikler ise ön için SC1 ve SC2 hamurlu 100/70 R17 ebadında, arka için yine aynı hamurlarla 120/70 R17 ebadında kullanılacak. Islak zemin için önde aynı ebatlı DIABLO Rain çözümü, arkada ise 125/70 R17 ebatlı lastikler kullanılacak. 

DÜNYA SUPERBIKE ŞAMPİYONASI ANA GELİŞTİRME PLATFORMU OLACAK 

Pirelli’nin FIM Superbike Dünya Şampiyonası ile teknik ortaklığı, üst düzey motor sporları yarışmaları tarihinde tek lastiğin kullanılmasının ilk örneğiydi. Şimdi, 20 yıldan uzun bir süre sonra, iki ve dört tekerlekli pek çok şampiyonanın da gösterdiği gibi kazanan bir seçim olduğunu kanıtlamaya devam ediyor.

Pirelli, zaman içinde teknolojik inovasyona odaklanmayı sürdürürken her seferinde dünya çapında kullanılan yarış lastikler için yeni parametreler belirledi. 2013’te tarihi bir kararla 16.5 inç lastiklerden yeni 17 inç lastiklere, 2018’de ise daha büyük ebatlı lastiklerin benimsenmesiyle yeni 17 inç lastiklere geçildi. Sonraki yıl yeni SCX slick hamurunun ve ıslak zemin lastikleri için yeni hamurlar tanıtıldı ve nihayet 2022’de Superpole ve Superpole Race yarışlarının yeni formatına özel bir SCQ hamuru geliştirildi. 

Dünya Superbike Şampiyonası, Pirelli’nin önümüzdeki sezonlarda tüm yarış lastikleri yelpazesini geliştirmesi için referans noktası olmaya devam edecek. Geliştirilecek yeni lastikler daha sonra tüm şampiyonalar için sunulacak.

ROAD TO MOTOGP VE KADINLAR DÜNYA ŞAMPİYONASI: GENÇ YETENEKLER VE KADIN PİLOTLAR İÇİN DESTEK 

Pirelli, Moto2™ ve Moto3™ ile birlikte Road to MotoGP™ projesi kapsamındaki şampiyonalara “Tek Lastik Tedarikçisi” olarak giriş yapıyor. Dünya çapındaki motosiklet yarışlarına erişim imkanı sunan Road to MotoGP™ projesi, genç yeteneklerin desteklenmesine yönelik küresel bir girişim.  Pirelli, FIM MiniGP Dünya Serisi için taahhüdünü güçlendirmenin yanı sıra Finetwork FIM JuniorGP™ Dünya Şampiyonası, Idemitsu Asya Yetenek Kupası, Kuzey Yetenek Kupası ve Red Bull MotoGP Çaylaklar Kupası yarışlarının tüm klasmanları için lastikleri sağlayacak. DIABLO Superbike lastikler, Pirelli’nin WorldSSP300 ve FIM Yamaha R3 bLU cRU Dünya Kupası gibi giriş seviyeleri de dahil olmak üzere tüm kategorilerde yer aldığı Dünya Superbike Şampiyonası’nın yanı sıra yeni FIM Kadınlar Dünya Motosiklet Şampiyonası’ndaki, Yamaha YZF-R7’lerin de ekipmanı olacak. Şampiyona, 14 Haziran’da planlanan altı etaptan ilkinin koşulacağı Misano’da başlayacak. Pirelli, 2018 yılında Supersport 300 Dünya Şampiyonu olarak bir karma motosiklet şampiyonasını kazanan tarihteki ilk kadın pilot unvanını almasından bu yana Ana Carrasco’nun yanında yer alıyor. Bu şampiyonalar Pirelli’nin geleceğin pilotlarına yönelik tüm büyük yarışlarda yer almaya odaklı yarış stratejisini desteklerken; kadınların motor sporlarına katılımını da kolaylaştırıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Sony'den Sınırları Zorlayan Lens Teknolojisi: F2.8 G Lens™ FE 24-50 mm

Sony, tüm zoom aralığında F2.8 maksimum diyafram açıklığına sahip yeni kompakt 35 mm Full Frame uyumlu α™ (Alpha™) E Mount lensi FE 24-50 mm F2.8 G ile standartları yeniden belirlerken, yüksek performanslı optikleriyle teknolojinin sınırlarını zorluyor. 

F2.8 geniş diyafram açıklığıyla yüksek çözünürlüklü performans ve bokeh elde eden FE 24-50 MM F2.8 G, küçük ve hafif gövdesine rağmen 24 mm ila 50 mm odak uzaklığını kapsayarak hareketsiz görüntülerde ve video çekiminde tüm anları yüksek kalitede yakalamanızı sağlıyor. 

FE 24-50 MM F2.8 G’ün temel özellikleri

Geliştirilmiş optik ve mekanik tasarıma sahip olan FE 24-50 MM F2.8 G, φ67 mm filtre çapı, 74,8 mm maksimum lens çapı, 92,3 mm uzunluğu ve yaklaşık 440 gr ağırlığıyla kompakt ve etkili bir kullanım sunuyor. Dört asferik lens ve iki adet ED (Ekstra düşük Dağılım) camın güncellenmesi sayesinde tüm odak uzunluklarında keskin ve ayrıntılı görüntüler sağlayan FE 24-50 MM F2.8 G, renk sapmaları gibi sorunları minimize ederek, merkezden köşeye yüksek çözünürlüklü performansı kullanıcılarıyla buluşturuyor.

Optik sapmanın sağladığı optimizasyonla birlikte G Lens serisinin karakteristik özelliklerini bir araya getiren FE 24-50 MM F2.8 G; güzel, yumuşak ve pürüzsüz bokeh sunan 11 bıçaklı dairesel diyafram açıklığı kullanıyor. Geniş uçta 0,19 m (AF) minimum çekim mesafesine ve yüksek kaliteli yakın çekim sunan 0,30 x (AF) maksimum büyütme oranıyla geniş bir işlevsellik sunuyor.

İki adet doğrusal motorla donatılan AF (otomatik odaklama) ile yüksek hızlı, yüksek hassasiyetli, yüksek takipli ve sessiz odaklama sağlayan FE 24-50 MM F2.8 G, Full frame aynasız fotoğraf makinesi Alpha 9 III için saniyede 120 kareye kadar AF/AE takibi ile yüksek hızlı sürekli çekimi destekliyor

Gelişmiş video performansı isteyen kullanıcılar için AF izleme, kritik odak kontrolünün gerekli olduğu yüksek kare hızlı 4K 120p veya FHD 240p film kaydı sunan FE 24-50 MM F2.8 G, yürürken sabit çekim yapabilmek için vücut içi Aktif Mod görüntü sabitleme seçeneği ile kullanıcısının zorlu anlarını kolaylaştırıyor. Kamera gövdelerindeki odak soluma telafisi ile uyumlu olan FE 24-50 MM F2.8 G, yüksek kaliteli içerik üretimine olanak tanıyor.  MF’ nin kullanılmasıyla keskin manuel odaklama sunan lens, akıcı ve üstün görüntülere imkan sağlayan doğrusal tepkiler ile her an kullanıcısının isteklerine yanıt veriyor.

Özelleştirilebilir odak tutma düğmesi, diyafram halkası, diyafram tıklaması, AÇMA/KAPAMA anahtarı ve odak modu anahtarı gibi kullanıcı dostu işlevlerle donatılan FE 24-50 MM F2.8 G, geniş kullanım imkanıyla kapsamlı bir kontrol sunuyor. Kullanım kolaylığını maksimuma taşıyan bu özel lens, ön yüzeyine kir yapışmasını önleyen bir flor kaplama ile toz ve neme karşı direnç sağlıyor.

Sony’nin Avrupa fotoğrafçılık merkezi 22 dilde hizmet veriyor. Ürün haberleri, yarışmalar ve her ülkedeki Sony etkinliklerinin güncel bir listesini içeriyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Samsung Electronics Mobil Dünya Başkanı ve CEO'su TM Roh: ''Mobil Yapay Zeka Çağına Hoş Geldiniz''

Samsung Electronics Mobil Dünya Başkanı ve CEO’su TM Roh, mobil teknoloji ve yapay zekanın parlak geleceğine dair düşüncelerini dile getirdiği bir yazı paylaştı. TM Roh, kariyerindeki en büyük başarı olarak gördüğü Galaxy S24 Serisi ile, yapay zekanın bu yüzyılın en etkileyici teknolojisi olduğuna olan inancını vurguluyor. Samsung Galaxy’nin yapay zekayı telefonlara entegre ederek mobil deneyimlerde yeni bir dönemi başlattığını belirten TM Roh yazısında, bu teknolojinin günlük yaşamı nasıl daha iyi bir hale getirebileceği ve topluma nasıl ilham kaynağı olabileceği üzerinde duruyor.

Samsung Electronics Mobil Dünya Başkanı ve CEO’su TM Roh, kaleme aldığı son blog yazısında Galaxy S24 Serisi’nin kullanıcılar tarafından ne kadar benimsendiğini ve aldıkları olumlu geri dönüşlerden duyduğu memnuniyeti ifade ediyor. TM Roh’un yazısının geri kalanı ise şöyle:

‘‘Kariyerimin en değerli başarısı Galaxy S24 Serisi’ni geliştirmek oldu. Bir mühendis olarak birçok olağanüstü inovasyona tanık olsam da yüzyılın en dönüştürücü teknolojisinin yapay zeka olduğunu düşünüyorum. Böylesine sarsıcı bir potansiyele sahip gelişmenin bir parçası olma şansını çok az mühendis yakalayabilir. Bu gelişme, sadece Samsung’a ve mobil sektöre değil, tüm insanlığa büyük bir değişim fırsatı sunuyor.

Telefonlara yapay zekanın entegre edilmesi başlı başına bir devrim niteliği taşıyor. Bu adım, mobil deneyimler için yeni bir çağa işaret ediyor ve Samsung Galaxy bu çağa öncülük ediyor. Mobil cihazlar yapay zekaya erişimde birinci erişim noktası olacak. Geniş ve kapsamlı ürün portföyümüz, inovasyon mirasımız ve açık iş birliği anlayışımız sayesinde Samsung Galaxy, bu teknolojinin dünyaya yayılmasını hızlandırmak adına muhteşem bir konuma sahip. Mobil yapay zekaya erişimi kolaylaştırıp herkese yeni imkanlar sunacağız.

Yeni İmkanlar Sunmak 

Mobil yapay zekada çığır açan deneyimlere öncülük ederken, bu yeni ve heyecan verici teknolojinin yaşamımızı nasıl iyileştirebileceği ve toplumun geleceğine nasıl ilham verebileceği konusunda çok düşündük. Büyük bir özen ve dikkatle hayata geçirdiğimiz Galaxy AI insanların iletişimde bariyerleri aşmasına, günlük görevleri zahmetsizce yerine getirmesine ve çok daha fazla fazlasını başarmasına yardımcı oluyor.

Galaxy S24 Serisi’nin lansmanından bugüne kadar, Galaxy AI özelliklerini günlük yaşamlarına dahil eden kullanıcılarımızdan harika geri dönüşler aldık. En çok memnuniyetle karşılanan yapay zeka yeteneklerinden biri, arama yapmak için olağanüstü bir araç olan, Google  iş birliğiyle geliştirilen Circle to Search özelliği oldu. Canlı Çeviri, Chat Asistanı gibi dil bariyerlerini ortadan kaldırmaya yönelik sunduğumuz iletişim araçlarımız da birçok kişinin hayalini gerçeğe dönüştürdü. Kullanıcılar ayrıca, ProVisual Engine ile desteklenen yaratıcılık araçlarıyla donatılmış Foto Asistanı’nı da çok sevdi.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, bu sadece başlangıç. Galaxy S24 Serisi üzerinde çalışırken, hayata geçirmek istediğimiz birçok fikir ve konsept geliştirdik. Samsung, mobil yapay zeka deneyimlerini hiç durmadan güçlendirip zenginleştirdikçe, Galaxy kullanıcıları da zaman içinde bu fikirlerden ve konseptlerden güç alan daha fazla Galaxy AI özelliğinin keyfini çıkaracak

Bunların yanında, Galaxy AI için akıllı telefonların ötesine geçen adımlar atmayı da planlıyoruz. Galaxy AI platformunu farklı hizmetler ve çeşitli cihaz kategorileri için optimize ediyoruz.  Seçkin Galaxy giyilebilir cihazları yakında, dijital sağlık hizmetlerini daha da geliştirmek üzere yapay zekadan destek alacak ve genişletilmiş akıllı sağlık deneyimlerinde yepyeni bir dönemin kapılarını açacak. Samsung, daha fazla sektör lideri yapay zeka ortağıyla iş birliği yaparak Galaxy AI deneyimlerini kategoriler bazında geliştirmeye ve yaygınlaştırmaya devam edecek.

Bir Sonraki Büyük Gelişme SİZSİNİZ

Geçtiğimiz yıl boyunca sürekli olarak, kullanıcıların ne istediğini, neye ihtiyaç duyduğunu ve küçük bir yardımla neler başarabileceğini kendimize sorduk. Bu sorular, yapay zekayla kullanıcıların hayatını nasıl değiştirebileceğimizi hayal etmemizi sağlayan ilk yapay zekalı telefonumuz Galaxy S24 Serisi’ne ilham verdi. Galaxy S24, mobil yapay zeka standartlarını belirleyen ve gelişmekte olan yapay zekalı telefon kategorisini tanımlayan geleceğin telefonu oldu.

Tabii ki göz önünde bulundurmamız gereken bazı zorluklar ve sorumluluklarımız da var. Eğitimdeki yapay zeka modelleri hala belirsizliğini koruyor ve fikri mülkiyet hakları konusundaki tartışmalar devam ediyor. Kullanıcıların yeni yeteneklerden güvenle yararlanabilmesi için şirketlerin yapay zeka deneyimlerini dikkatle tanımlaması ve bu konuda açık iş birlikleri yapması büyük önem taşıyor. 

Yoğun veriye dayalı mobil deneyimlerin yaşandığı bu yeni dönemde, güvenlik ve gizlilik standartlarını iyileştirmek de önemli. Cihaz üzerinden ve bulut ortamından sağlanan yapay zeka yeteneklerini birleştiren hibrit bir yaklaşım benimsememizin nedenlerinden biri de burada kendini gösteriyor. Bu yaklaşım, sorunsuz kullanım deneyimi sağlamanın yanı sıra, kullanıcıların bazı özellikleri tamamen cihaz üzerinde çalışacak şekilde sınırlandırmasına ve verilerinin nasıl kullanılacağı konusunda daha fazla kontrol sahibi olmasına imkan veriyor. Kullanıcılara şeffaflık ve seçenek özgürlüğü sunarak, Galaxy cihazlarının güvenliğini ve kullanıcı gizliliğini iyileştirme konusundaki kararlılığımızı sürdüreceğiz.

Artık, yeni mobil yapay zeka çağında telefonların neler yapabileceği değil kullanıcıların doğru araçlarla neleri başarabileceği söz konusu. Galaxy S24 Serisi de bu araçlar arasında yer alıyor ve bunlarla neleri başaracağınızı görmek için sabırsızlanıyorum. Neyin mümkün, faydalı ve anlamlı olduğuna siz karar vereceksiniz. Mobil deneyimlerin bir sonraki safhasını biz değil siz Samsung Galaxy kullanıcıları şekillendirecek.’’

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Spam e-postalar bu sefer savaş silahı olarak kullanıldı

Dijital güvenlik şirketi ESET, ana dağıtım yöntemi olarak spam e-postaları kullanan bir dezenformasyon -psikolojik operasyon (PSYOPs) kampanyası olan Texonto Operasyonu’nu ortaya çıkardı. Rusya’ya bağlı tehdit aktörleri, iki dalga halinde gönderilen mesajlarla Ukrayna vatandaşlarını etkilemeye ve onları Rusya’nın savaşı kazandığına inandırmaya çalıştı. İlk dalga Kasım 2023’te, ikincisi ise Aralık 2023’ün sonunda gerçekleşti. 

E-postaların içeriği, Rus propagandasının bilindik temaları olan doğalgaz kesintileri, ilaç ve gıda kıtlığı ile ilgiliydi. ESET ayrıca Ekim 2023’te Ukraynalı savunma şirketini hedef alan bir kimlik avı kampanyası ve Kasım 2023’te standart görünümlü sahte Microsoft oturum açma sayfaları kullanan AB ajansını hedef alan bir kampanya tespit etti. Her ikisinin de amacı Microsoft Office 365 hesaplarının kimlik bilgilerini çalmaktı. ESET araştırması PSYOP’larda ve oltalama operasyonlarında kullanılan ağ altyapısındaki benzerlikler nedeniyle yüksek olasılıkla bunların bağlantılı olduğu üzerinde duruyor.

ESET araştırmacısı Matthieu Faou şu açıklamada bulundu:“Ukrayna’daki savaşın başlamasından bu yana, Sandworm gibi Rusya’ya bağlı gruplar, siliciler kullanarak Ukrayna’nın BT altyapısını bozmakla meşguldü. Son aylarda, özellikle kötü şöhretli Gamaredon grubu tarafından gerçekleştirilen siber casusluk operasyonlarında bir artış gözlemledik. Texonto Operasyonu, savaşı etkilemeye yönelik teknolojilerin bir başka kullanımını gösteriyor. Casusluk, bilgi operasyonları ve sahte ilaç mesajlarının garip karışımı bize sadece, bazı üyeleri Aralık 2023’te ABD Adalet Bakanlığı tarafından bir iddianameye konu olan, Rusya’ya bağlı tanınmış bir siber casusluk grubu olan Callisto’yu hatırlatabilir. Callisto, yaygın bulut sağlayıcılarını taklit etmek üzere tasarlanmış spearphishing web siteleri aracılığıyla hükümet yetkililerini, düşünce kuruluşlarındaki personeli ve orduyla ilgili kuruluşları hedef almaktadır. Grup ayrıca 2019 Birleşik Krallık genel seçimlerinin hemen öncesinde bir belge sızıntısı gibi dezenformasyon operasyonları yürütmüştür. Son olarak, eski ağ altyapısını kullanarak sahte ilaç alan adları oluşturuyor. 

Texonto Operasyonu ile Callisto operasyonları arasında birkaç üst düzey benzerlik noktası olsa da herhangi bir teknik örtüşme bulamadık ve şu anda Texonto Operasyonu’nu belirli bir tehdit aktörüne atfetmiyoruz. Bununla birlikte, TTP’ler, hedefleme ve mesajların yayılması göz önüne alındığında, operasyonu yüksek güvenle Rusya ile uyumlu bir gruba atfediyoruz.”

Saldırganlar tarafından işletilen ve PSYOPs e-postalarını göndermek için kullanılan bir e-posta sunucusu, iki hafta sonra tipik Kanada eczane spam’lerini göndermek için yeniden kullanıldı. Bu yasadışı iş kategorisi Rus siber suç topluluğu içinde uzun süredir çok popüler. Yapılan birkaç incelemede, Texonto Operasyonu’nun bir parçası olan ve hapis cezasını çekmekteyken 16 Şubat 2024 tarihinde ölen  tanınmış Rus muhalefet lideri Alexei Navalny gibi Rusya’nın iç konularıyla ilgili alan adları da ortaya çıktı. Bu da Texonto Operasyonu’nun muhtemelen Rus muhalifleri hedef alan spearphishing ya da bilgi operasyonlarını içerdiği anlamına geliyor.

İlk dalga dezenformasyon e-postalarının amacı Ukraynalıların zihinlerine şüphe tohumları ekmekti; örneğin bir e-postada “Bu kış doğalgaz kesintileri olabilir” deniyor. Sağlık Bakanlığı’ndan geldiği iddia edilen diğer e-postalarda ise ilaç sıkıntısından bahsediliyor. Bu dalgada herhangi bir kötü niyetli bağlantı veya kötü amaçlı yazılım yok gibi görünüyor, sadece dezenformasyon var. Ukrayna Tarım Politikası ve Gıda Bakanlığı gibi görünen bir alan adı, mevcut olmayan ilaçların şifalı bitkilerle değiştirilmesini tavsiye ediyor. Bakanlıktan “gelen” bir başka e-postada ise canlı bir güvercin ve pişmiş bir güvercin fotoğrafıyla “güvercin risotto” yenmesi öneriliyor. Bu belgeler, okuyucuları kızdırmak ve morallerini bozmak amacıyla kasıtlı olarak oluşturulmuştur. Genel olarak, bu sahte mesajlar yaygın Rus propaganda temalarıyla uyumludur. Ukrayna halkını Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ilaç, gıda ve ısınma imkanlarının olmayacağına inandırmaya çalışıyorlar.

İlk dalgadan yaklaşık bir ay sonra ESET, sadece Ukraynalıları değil, diğer Avrupa ülkelerindeki insanları da hedef alan ikinci bir PSYOPs e-posta kampanyası tespit etti. Hedefler, Ukrayna hükümetinden bir İtalyan ayakkabı üreticisine kadar uzanan rastgele bir yelpazede yer alıyor. ESET telemetrisine göre, bu dalgada birkaç yüz kişi e-posta aldı. İkinci dalga daha karanlık mesajlar içeriyor ve saldırganlar insanlara askeri konuşlanmadan kaçınmak için bir bacak ya da kollarını kesmelerini öneriyor. Genel olarak, savaş zamanındaki PSYOP’ların tüm özelliklerine sahip.

ESET ürünleri ve araştırmaları uzun yıllardır Ukrayna BT altyapısını koruyor. Şubat 2022’de Rus işgalinin başlamasından bu yana ESET Araştırma, Rusya’ya bağlı gruplar tarafından başlatılan önemli sayıda saldırıyı önledi ve araştırdı.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Casper En Yeni Üst Segment Ürünlerini “Casper Tech Vision Day" Etkinliğinde Tanıttı

Türkiye’nin 33 yıldır önde gelen teknoloji markası Casper, 20 Şubat tarihinde gerçekleştirdiği “Casper Tech Vision Day” etkinliğinde en yeni ürünlerini tanıtarak, 2024 yılı hedeflerini açıkladı. 3 alt markası olan Excalibur, Casper Nirvana ve Casper VIA ile teknoloji sektörüne yön veren Casper, 2024 yılında 15 yeni üst segment ürünü tüketiciyle buluşturacak. Küresel teknoloji ve yerli üretimi bir araya getirerek, sektördeki öncü rolünü koruyan Casper’ın gelecek vizyonunun yansıtıldığı “Casper Tech Vision Day” etkinliğinde, Excalibur G911, Casper Nirvana Z100 ve Casper VIA X40 ürünleri tanıtıldı. 

Türkiye’nin yerli teknoloji markası olarak 33 yıldır sektöre öncülük eden Casper, 20 Şubat Salı günü yoğun bir katılımla “Casper Tech Vision Day” etkinliğini gerçekleştirdi. 3 alt markasıyla hem bireysel hem de kurumsal alanda çözümler sunarak, sektörün liderlerinden biri olan Casper, etkinlikte Excalibur, Casper Nirvana ve Casper VIA ailelerinin en yeni üyelerini tanıttı. 

“33 Yıldır Türkiye’nin Öncü Teknolojisi Markasıyız”

Casper Tech Vision Day etkinliğinde ana konuşmacı olarak yer alan Casper Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Feray Karaman, konuşmasına Casper’da geçen 23 yıllık kariyer yolculuğundan bahsederek başladı. Uzun yıllardır çalıştıkları global iş ortaklarıyla olan güçlü bağları ile küresel pazarla etkileşim içinde kalarak, iş süreçlerini bu doğrultuda planladıklarını açıklayan Feray Karaman, hem kişiye özel üretim hem de seri üretim avantajlarının Casper’ı sektörde   istisnai hibrid bir model olarak öne çıkardığını açıkladı. Karaman, “Casper, 33 senedir bilgisayar teknolojileri gibi global bir alanda, global know-how ile yerel işgücü ve üretimini birleştirerek dünya çapında istisnai bir örnek oluşturuyor. Her sene üzerine koyarak geliştirdiğimiz ürünler, global trendlerin üzerine Türk tüketicisinin beğenileri göz önünde bulundurularak özelleştiriliyor. 3 alt markamız olan Excalibur, Casper Nirvana ve Casper VIA ile Türkiye’nin dijital dönüşümüne öncülük ediyoruz.” açıklamasında bulundu. 

2024’te 15 Yeni Ürün Modeli Sunacak, AR-GE Yatırımlarını 2 kat Artıracak

Son 2 senedir, piyasaya sundukları ‘Yeni Nesil Casper Ürünleri’ stratejisine devam ettiklerini ve bu sene bu ivmeyi daha premium ürünlere çekerek büyümelerini devam ettireceklerini açıklayan Karaman, “2024’te sektördeki dinamiklere ve müşteri beklentilerindeki değişime bağlı olarak, yeniliklerimizi sürdüreceğiz. Yapay zeka teknolojisiyle hız kazanan sektörümüzde, bu gelişmelerle uyumlu yeni ürünlerimiz ve hayata geçireceğimiz çalışmalarımızla, bu yıl yüzde 40 büyüme hedefliyoruz. Bu yönde, ürün gamımızı daha premium line’a çekmek, oyun ve performans bilgisayarlarımızı artırarak uzun ömürlü kullanım performanslarını desteklemek adına gereken araştırma, geliştirme çalışmaları için de AR-GE yatırımlarımızı 2 kat artıracağız. Tüm bu çalışmaların sonucunda 15 yeni üst segment ürünü Türk tüketicisinin karşısına çıkaracağız. En büyük odak noktalarımızdan biri tüketici deneyimini iyileştirmek üzerine. Bilgisayarlarımızda NPU’nun entegre olmasıyla birlikte, yapay zekanın daha optimize ve akıcı bir deneyim sağlamasını hedefliyoruz. 2024 sonunda cihazlarımızın %30’unun yapay zeka destekli olacağını, 2025’te bu rakamın NPU’ların devreye girmesi ile %70’lere çıkacağını öngörüyoruz.” dedi.

Türkiye’nin Tüketiciye Özel Üretim Yapma Becerisi Olan Bilgisayar Üreticisi

Türkiye’de tüketiciye özel üretim yapma becerisi olan bilgisayar üreticisi olarak, kullanıcılarına binlerce tasarım seçeneği arasından dilediğince konfigürasyon yapabilme imkanı tanıdıklarını dile getiren Feray Karaman, “Üretim gücümüzle, ürün tutkumuzu birleştirerek tüketiciye ihtiyaçları olan teknolojinin en iyisini sağlamayı ilke edindik. Her gün 500’den fazla çalışanımızla iş planlarımızı bu yönde güncelliyoruz. AR-GE yatırımlarımızı artırarak, servis operasyonlarımızın odağına koşulsuz müşteri memnuniyetini alıp, kalite değerlerimizi günden güne yükselttik ve yükseltmeye devam edeceğiz. Son teknolojiye ve kaliteye verdiğimiz önemle, 8 şehirdeki 9 noktamızda, 1 saatte hizmet garantisi vererek fark yaratıyoruz. Yenilediğimiz servis operasyonumuzla müşteri memnuniyet oranlarımızı sektör ortalamasının çok üzerine çıkardığımızı söyleyebiliriz.” açıklamasında bulundu.

Yüksek Performans, Yenilikçi Teknoloji: VIA X40

VIA ailesinin yeni üyesi Casper VIA X40 ile yüksek performansın ve yenilikçi teknolojinin geniş kitlelere ulaşmasını sağlayacaklarını belirten Karaman, “VIA ailesinin X serisi extra performans, extra güç anlamına geliyor. Casper’a özel 3D glass tasarımı sayesinde Casper VIA X40, pürüzsüz görünümü tamamlayan ince metalik çerçeveleriyle premium bir görüntü sunuyor. 6.67’’ FHD+ AMOLED ekranıyla dizi/film, video izlerken ve oyun oynarken daha canlı ve daha parlak görüntüler sunarak alınan keyfi artırıyor. Arcsoft yapay zeka yazılımı ile güçlendirilmiş 24MP ön kamera canlı, parlak ve net özçekimler çekilmesini sağlarken, 50MP+5MP+2MP arka kamerası ile de yüksek çözünürlükte canlı ve kaliteli fotoğraflar çekilebiliyor. 3 farklı renk, 3 farklı şık tasarım sunduğumuz Casper VIA X40’ın bu renkleri “Gece Siyahı, Gece Mavisi ve Casper’a özel Casper VIA Beyazı.” diyerek sözlerine son verdi.

Yeni Ürünleriyle Sektörde Standartları Yeniden Belirleyecek

Türk toplumuna 33 yıldır hizmet vermenin kazandırdığı tecrübe ve öngörüyle kullanıcıların ihtiyaçlarını iyi bir şekilde analiz ettiklerini ifade eden Casper PC Satın Alma ve Tedarik Zinciri Müdürü Yunuscan Fakılı, “Casper olarak yüzde yüz yerli AR-GE çalışmalarımız ile ürettiğimiz Casper Nirvana Z100 ve Excalibur G911 ürünlerimizle kurumsal ve oyun bilgisayarı alanında sektörde yeni standartlar belirleyeceğiz.” ifadelerini kullandı. 

“Casper Nirvana Z100, Ürettiğimiz En Hafif ve En İnce Dizüstü Bilgisayarı”

Satışa sundukları Nirvana ailesinin en yeni üyesi Casper Nirvana Z100 dizüstü bilgisayar modeli ile iş profesyonellerinin tüm beklentilerini karşılayacaklarını belirten Yunuscan Fakılı, “Casper Nirvana Z100, firmamızın bugüne kadar ürettiği en hafif ve en ince dizüstü bilgisayarı. 14.9 mm inceliğe ve %89 ekran gövde oranına sahip olan Casper Nirvana Z100, yalnızca 1,25 kilogram hafifliğiyle gün içerisinde dizüstü bilgisayarını yanından ayırmayan iş profesyonelleri için yüksek bir mobilite sağlıyor. Canlı görseller sunmanın yanı sıra opsiyon olarak eklenen OLED dokunmatik ekran, ‘Anti-Damage’ cam ekranı ile hem dayanıklı hem de şık bir tasarım sunuyor. Casper Nirvana Z100, içerisindeki 50 Whr bataryasının sağladığı minimum 12 saatlik pil ömrü ile kullanıcılarına uzun bir kullanımı alışkanlık haline getirecek. Batarya, Type-C hızlı şarj özelliğindeki Nirvana Z100 adaptörü ile tam kapasiteye sadece 2 saatte ulaşırken, sadece yarım saat şarj ile yaklaşık 4 saatlik kullanım imkanı tanıyacak.” dedi.

Intel’in en güçlü 14. Nesil HX İşlemcisiyle Yenilenen Excalibur G911

Excalibur G911’in Intel’in en güçlü 14. Nesil HX işlemcisiyle yenilendiğini ifade eden Fakılı, “Hem oyunlar hem de profesyonel kullanımlar için üstün performans sağlayan Excalibur G911, core gamerler, mimarlar, mühendisler, yazılımcılar gibi profesyonel kesime ve öğrencilere hitap ediyor. Performans/oyuncu dizüstü bilgisayarlarını diğer standart dizüstü bilgisayarlardan ayıran birçok teknoloji mevcut olsa da işlemci ve ekran kartı büyük önem taşıyor. Excalibur G911, dünyanın mobil plaformda en yüksek performansına sahip işlemci ekran kartlarıyla donatıldı. G911’i, Nvidia’nın Ada Lovelace mimarisine sahip RTX4000 ekran kartlarından en güçlü, en üst seviye modellerinden RTX4070 8GB ve RTX4090 16GB ile donattık. Nvidia’nın yenilenmiş teknolojisi DLSS 3.5 yani deep learning süper sampling teknolojisi ile eski teknolojide olan ekrandaki her bir pikselin sadece ışın izleme metoduyla değil, günümüz yeni teknolojisi yapay zeka ile yapılması sonucunda oyuncular için daha efektif ve daha sürükleyici, profesyoneller içinse daha verimli ve üretken bir kullanım vadediyor. Bir diğer performans bileşenimiz ise Intel işlemci. Excalibur G911, Intel’in RaptorLake refresh mimarisindeki 24 çekirdekli Core i9 14900HX işlemcisi ile üretildi. HX işlemciler, standart H işlemcilere göre daha yüksek TDP değeri ile birlikte %50’ye varan daha fazla performans sağlıyor. Excalibur G911’i gamerların hem odaklanabileceği hem de en fazla zevk alabileceği optimal ekran boyutu olan 16” ekran boyutunda tasarladık. Yanı sıra Excalibur G911, 240 Hz yenileme hızı ile en zorlu oyunlarda dahi yüksek FPS değeriyle, oyun tutkunlarına oyun deneyiminin hazzını sonuna kadar yaşatıyor.   Excalibur G911 ile kullanıcıları Türkiye’de ilk kez maksimum performans sağlayan Intel Wifi 7 teknolojisi ile buluşturuyoruz.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

MediaMarkt'ta, Sevgililer Günü döneminde en çok tercih edilen ürünler akıllı telefonlar oldu

Avrupa’nın açık ara bir numaralı elektronik perakendecisi MediaMarkt’ın Sevgililer Günü kampanyası büyük ilgi gördü. Özellikle akıllı telefonlar, bu özel dönemde tüketicilerin en çok tercih ettiği ürünler arasında yer aldı.

Geniş ürün yelpazesiyle teknoloji severlere konforlu alışveriş keyfi sunan MediaMarkt, Sevgililer Günü döneminde yaptığı kampanyalara ait verileri paylaştı. Sevgililer Günü’nü de kapsayan Şubat ayının ilk iki haftasının verilerine göre, sevdiklerine hediye almak isteyenlerin ilk tercihi akıllı telefonlar oldu. 

Online alışverişte akıllı telefonlar, kablosuz ve robot süpürgeler büyük ilgi gördü

MediaMarkt’ın Sevgililer Günü döneminde yaptığı kampanyaların verilerine göre, mediamarkt.com.tr adresi üzerinden yapılan alışverişlerde en çok satılan ürün akıllı telefonlar oldu. Akıllı telefonların ardından en çok tercih edilen diğer ürün grubu kablosuz ve robot süpürgeler oldu. Bu durum, modern teknolojilere olan ilginin sadece iletişim araçlarıyla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda günlük ev işlerinde de tüketicilerin hayatını kolaylaştıracak yenilikçi çözümlere yönelik bir eğilim olduğunu gösteriyor.

Mağazalara gelen tüketiciler telefon aksesuarlarını tercih etti 

Sevgililer Günü kampanyalarının olduğu Şubat ayının ilk iki haftasında ve Sevgililer Günü’nde, Türkiye genelindeki 97 MediaMarkt mağazasına gelen ziyaretçiler akıllı telefonların yanı sıra şarj cihazı, ekran koruyucu ve kablosuz kulaklık gibi telefon aksesuarlarına da yoğun ilgi gösterdi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yenişehir Belediyesinin Öğrenci'Ye uygulaması 2 bin 200 öğrenciye ulaştı

Mersin Yenişehir Belediyesinin hayata geçirdiği ve üniversitelilere ücretsiz yemek imkanı sunduğu Öğrenci’Ye uygulamasından kısa sürede 2 bin 200 öğrenci yararlandı. Uygulama sayesinde üniversite öğrencileri anlaşmalı restoranlarda, kafelerde ve otellerde ücretsiz yemek yiyebiliyor.

Beşiktaş Belediyesi ile yaptığı iş birliği kapsamında Öğrenci’Ye projesini Mersin’de başlatan Yenişehir Belediyesi, 2 bin 200 öğrenciye ulaştı. Mersin’deki üniversite öğrencileri, Google Play veya AppStore üzerinden Öğrenci’Ye uygulamasını tek tıkla ücretsiz bir şekilde indiriyor. Ardından kişisel bilgilerini girerek, kaydını oluşturuyor. Öğrenci’Ye uygulamasına kaydolduktan sonra menüler sekmesinden dilediği anlaşmalı restoranı seçerek rezervasyonunu oluşturuyor. Gün içinde rezervasyon yaptığı restorana giderek, uygulama ekranındaki kodu okutuyor ve yemeğini ücretsiz bir şekilde yiyebiliyor.  Yurt ve misafirhaneyle Mersin’de okuyan üniversiteli gençlere barınma imkanı sağlayan ve Yenişehirli üniversitelilere karşılıksız eğitim desteği veren Mersin Yenişehir Belediyesi, ücretsiz yemek uygulaması Öğrenci’Ye ile de öğrencilerin yanında olmaya devam ediyor.  

“Projenin en büyük paydaşları olan esnaflarımıza teşekkür ediyorum.” 

Yenişehir Belediyesinin başlattığı uygulamaya bugüne kadar 35 işyeri dahil olarak öğrencilere ücretsiz yemek verdi.  Proje Mersin’de okuyan üniversiteli gençleri de mutlu ederken, toplumsal dayanışmaya da katkı sunuyor. Yenişehir Belediye Başkanı Abdullah Özyiğit, “Gençlerimiz eğitim hayatlarında birçok zorlukla karşı karşıya kalıyor. Bunları göz ardı edemeyiz. Yenişehir Belediyesi olarak gençlerimizin eğitim hayatlarını desteklemek ve onların yanında olmak adına birçok önemli çalışmayı hayata geçirdik. Bugüne kadar sunduğumuz barınma imkanları ve eğitim desteği gibi hizmetlerimize bir yenisini daha ekledik ve Öğrenci’Ye uygulamasını başlattık. Kısa sürede yüzlerce öğrencimizin yararlanması bizleri çok memnun etti. İşbirliği için Beşiktaş Belediyemize ve projenin en büyük paydaşları olan esnaflarımıza teşekkür ediyorum.” dedi. Başkan Özyiğit ayrıca Mersin’deki diğer esnaflara da projeye dahil olmaları çağrısında bulundu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye'nin ilk yerli endüstriyel 5G mobil şebekesi Barcelona'da dünyaya tanıtılacak

Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik eden Türk Telekom, yerli teknoloji firmaları i2i Systems, NaraXR ve IQVizyon iş birliği ile Ankara’nın sanayi bölgesi OSTİM’de hayata geçirilen Türkiye’nin ilk yerli ve milli endüstriyel 5G mobil şebeke ve Endüstri 4.0 uygulamaları projesini, mobil teknoloji endüstrisinin en prestijli organizasyonlarından biri olan ve her yıl İspanya’nın Barcelona kentinde düzenlenen GSMA Mobil Dünya Kongresi’nde tanıtacak. 

 

Türk Telekom’un teknoloji birikimini değer yaratma vizyonuyla hayatın her alanına yansıtmayı görev edindiklerini belirten Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, “Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek yeni nesil teknolojiler için uygun altyapıyı yerli ve milli ekosistemimizle sağlayan 5G endüstriyel mobil şebeke projesini hayata geçirdiğimiz için gururluyuz. Bu proje ile OSTİM ekosisteminde bulunan KOBİ’lerin dijital dönüşümüne öncülük ederek üretimde verimliliği ve kaliteyi artırmaya katkı sunmayı hedefliyoruz” diye konuştu. 

 

Türkiye’nin dijital dönüşümüne liderlik eden Türk Telekom, Türkiye Yüzyılı’nı ‘dijitalin yüzyılı’ yapma kararlılığıyla yeni nesil teknolojilerin hayata geçirilmesine öncülük ediyor. 5G’ye geçiş sürecinde yerli ürün ve çözüm geliştirme çalışmalarına odaklanan Türk Telekom; yerli altyapı yazılım şirketi i2i Systems ve Ankara’nın sanayi bölgesi OSTİM ile önemli bir iş birliğine imza attı. Türk Telekom’un desteklediği Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi’nin yürütücüsü Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) şirketlerinden i2i Systems’in 5G çekirdek şebeke sistemleri yazılım kabiliyeti ve yerli teknoloji şirketleri NaraXR ile IQVizyon’un uygulamalar konusundaki deneyimi ile desteklenen endüstriyel 5G şebeke çözümü ilk olarak OSTİM Teknopark’ta bulunan PROTA Teknoloji Üretim Atölyesi’nde gösterildi. KOBİ’lere; ürün geliştirmeden ticarileşmeye kadar olan süreçlerde; eğitim, mentorluk, ürün tasarımı ve prototipleme gibi alanlarda destek veren PROTA’da deneyime hazır hale gelen 5G endüstriyel mobil şebeke çözümü, yapay zekâ destekli IoT ve AR/VR kontrollü drone teknolojileri kullanılarak KOBİ’lerin üretim süreçlerinin gerçek zamanlı izlenmesi ve analizi ile üretim hatlarının performans takibini destekleyecek. Türk Telekom, bu proje ile OSTİM ekosistemindeki 6 bin 500 firmaya üretimde verimliliği, esnekliği ve kaliteyi artırmayı hedefleyen yeni nesil Endüstri 4.0 uygulamalarını deneyimleterek sanayide dijitalleşme sürecine yeni bir vizyon kazandırmayı amaçlıyor. Türk Telekom, i2i Systems ve OSTİM iş birliğiyle hayata geçirilen yerli ve milli 5G endüstriyel mobil şebeke projesi, 26-29 Şubat tarihlerinde Barcelona’da gerçekleştirilecek GSMA Mobil Dünya Kongresi’nde dünyaya tanıtılacak. 

Türk Telekom CEO’su Ümit Önal, konuyla ilgili “Türk Telekom olarak, ülke ekonomisine katma değer yaratacak ve milli kalkınmayı hızlandıracak yerli ürün ve projeler geliştirme konusunda çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Herkes için yüksek hızda internet mottosuyla Türkiye’yi fiberle donatıyoruz. 5G’ye geçişte yerli ve milli unsurların ana aktör olarak rol alması için iş birliği ve projelerimizle ekosistemi destekliyoruz. İşletmelerin ve KOBİ’lerin küresel rekabette öne çıkmaları için onların dijitalleşme süreçlerine liderlik ediyoruz. Bu hedefle ilk defa çözüm ortaklarımızdan i2i Systems tarafından geliştirilen yerli 5G mobil şebeke ve yerli teknoloji şirketleri olan Nara XR ve IQVizyon’un geliştirdiği Endüstri 4.0 uygulama platformlarını kullanarak kapsamlı bir Endüstriyel Mobil Şebeke kurulumu gerçekleştirmiş olduk. Bu sayede hem şebeke hem de uygulama katmanında yerli teknoloji girişimleriyle güçlü iş birlikleri sağlayarak onları küresel arenaya taşıyoruz. Ülkemizin önde gelen sanayi bölgelerinden ve dijitalleşme alanında önemli çalışmaları olan OSTİM ile Endüstriyel 5G projesi kapsamında gerçekleşen bu iş birliğinin ülkemizin yerli teknolojiler ile dijitalleşmesi için önemli bir adım olarak görüyoruz.” diye konuştu. 

OSTİM OSB Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın, “KOBİ’lere örnek, yenilikçi uygulamanın bölgemizde yapılmasından memnuniyet duyuyoruz. Bu çalışmada emek veren başta Türk Telekom olmak üzere i2i Systems, NaraXR ve IQVizyon firmalarını başarılı çalışmalarından dolayı tebrik ediyoruz. Bundan sonra da onların bu çalışmalarına katkı sağlayacağımızı belirtmek istiyorum. Haberleşme sektörü, savunma sanayi kadar kritik bir alan. Bu alanda milli teknolojilerin üretilmesi, ülkemizin geleceği adına önemli. Bir platform teknolojisi olan 5G, tüm diğer dikey endüstrileri değiştirecek ve dönüştürecek imkânlar getiriyor. Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi’nde ürünleri görmek bizler için kıymetli. Projeye destek veren tüm kurumlara ve emek veren tüm firmalara şükranlarımı sunuyorum.” dedi.

 

i2i Systems CEO’su Ayhan Kapusuz, “2017 yılında TÜBİTAK ve Türkiye’deki mobil operatörlerin desteği ile 5G çekirdek şebeke ve diğer 5G teknolojilerine yatırım yapmaya başladık. Devlet desteği ve öz kaynak yatırımlarımız sayesinde 2021 yılında ilk sürüm 5G çekirdek şebeke çözümümüz Türk Telekom ile birlikte test edilerek büyük başarı ile geliştirildi. Şimdi bu ürünümüzü, iş ortaklarımızla birlikte dünyanın birçok ülkesindeki mobil operatörlerin kullanımına sunuyoruz. OSTİM’de kurulan i2i Systems 5G Özel Şebekesi ve üzerindeki endüstriyel uygulamalar, teknoloji devrimi niteliğindedir. Bu çözüm yakın gelecekte, üretim yapan ve hizmet veren tüm endüstri alanlarında verimliliği ve kaliteyi artıran vazgeçilmez teknolojik telekom altyapısı olacaktır. i2i Systems, stratejik yatırımını 5G çözümlerine yapmaya ve dünya çapındaki müşterilerine yüksek kaliteli ve güvenilir çözümler sunmaya devam edecektir. Yerli ve milli teknolojilere verdiği destek için Türk Telekom’a teşekkür ediyoruz.” dedi. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vodafone Discover Genç Yetenek Pragramı'na Başvurular Başladı

Vodafone’un 2008’den bu yana sürdürdüğü Discover Genç Yetenek Programı’nda yeni dönem başlıyor. Bu yıl yaklaşık 70 gencin Vodafone Türkiye’de tam zamanlı çalışma imkânına sahip olacağı programa başvurular Mart sonuna kadar sürecek. 

Türkiye’nin dijitalleşmesine liderlik etme vizyonuyla faaliyet gösteren Vodafone, geleceğin teknolojilerine yön verecek genç yetenekleri bünyesine katmaya devam ediyor. Vodafone’un 2008 yılından beri sürdürdüğü Discover Genç Yetenek Programı’nda yeni dönem başvuruları, LinkedIn ve Vodafone Kariyer web sitesi üzerinden başladı. Başvurular, Mart sonuna kadar sürecek. Programla bu yıl yaklaşık 70 genç Vodafone Türkiye’nin ticari, teknoloji ve kurumsal ekiplerinde tam zamanlı çalışma imkânına sahip olacak. Her yıl binlerce başvurunun alındığı programla bugüne kadar 770’i aşkın genç istihdam edildi. 

Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Nazlı Tlabar Güler, şunları söyledi:

“Vodafone’da geleceğin liderleri olarak gördüğümüz genç yetenekleri keşfetmeyi ve organizasyonumuza katmayı önemsiyoruz. Yeni mezun işe alımlarımızı, Vodafone’un global ölçekte tüm ülkelerinde uyguladığı Discover Genç Yetenek Programı aracılığıyla gerçekleştiriyoruz. Bundan 17 yıl önce 3 kişi alarak başlattığımız bu program sayesinde, yüksek potansiyele sahip gençleri Vodafone’a kazandırarak, lokal ve global kariyer olanaklarından faydalanmalarına, eğitim-gelişim programları ile desteklenmelerine olanak tanıyor ve aynı zamanda Vodafone Türkiye’nin yetenek havuzunu genişletmeyi amaçlıyoruz. Her yıl artan bir ivmeyle istihdama katkımızı sürdürdüğümüz bu programla bugüne kadar 770’i aşkın genci bünyemize kattık. Kariyerine Discover olarak başlayan ve şu an Vodafone Liderlik Ekibimizde yer alan çok sayıda çalışma arkadaşımız bulunuyor. Tüm gençleri, programımızın yeni dönemi için başvuruda bulunmaya davet ediyoruz.”

Teknoloji ve oyun bir arada

Vodafone Discover Genç Yetenek Programı’nda bu yıl önceki yıllardan farklı olarak hem online ön değerlendirme hem de yüz yüze yapılacak ikinci değerlendirme süreçlerinde “oyunlaştırma” yaklaşımından yararlanılacak. Yüz yüze yapılacak değerlendirmede sanal gerçeklik gözlükleriyle grup mülâkatı gerçekleştirilecek. 

Geçen yıl 70 genç kabul edildi

Geçen yıl Türkiye’nin dört bir yanından 5 bini aşkın gencin başvurduğu Discover Genç Yetenek Programı’na 24 farklı üniversiteden 70 genç kabul edildi. Programa katılanların %59’unu kadın çalışanlar oluşturdu. Genç Discover’ların %50’si ticari, %37’si teknoloji, %13’ü de kurumsal ekiplerde kariyer yolculuklarına başladı.

Tüm Vodafone ülkelerinde uygulanıyor

Discover Genç Yetenek Programı; üniversite 4. sınıf öğrencileri, yeni mezunlar ve en fazla bir yıl tam zamanlı iş tecrübesi bulunanlar için özel hazırlanmış bir kariyer programı. Tüm Vodafone ülkelerinde uygulanan, adayların aynı standart işe alım sürecinden geçtiği bu global program kapsamında, Vodafone bünyesine katılan genç yetenekler için yoğun bir eğitim ve gelişim programı uygulanıyor. Gençler, ilk yıl farklı bölümlerde iki rotasyon yaparak hem teknoloji/telekomünikasyon sektörünü, hem de Vodafone’u yakından tanıma ve kariyerlerine daha bilinçli tercihler yaparak başlama imkânı buluyorlar. Vodafone içinde yayınlanan ilanlar aracılığıyla farklı lokal ve global fırsatları değerlendirebiliyorlar.

Tüm birimlerde çalışıyorlar

Genç Discover’lar, bakış açılarını ve dinamizmlerini organizasyonun tüm birimlerine yansıtmaları amacıyla şirketin neredeyse tüm fonksiyonlarında konumlandırılıyor. Buna göre, şirketin satış, pazarlama, teknoloji, finans, insan kaynakları fonksiyonlarında tam zamanlı çalışma imkânına sahip oluyor. Özellikle organizasyondaki dijital rollerde ve yeni iş kollarını oluşturan ekiplerde Discover’lara yer veriliyor. 

Beceri odaklı yaklaşım uygulanıyor

Discover Genç Yetenek Programı kapsamında 4 yıldır beceri odaklı yaklaşım uygulanıyor. “Kendine yatırım yap, yeni fikirler üret, dene-yanıl, sorgula” anlayışına dayanan beceri odaklı yaklaşımla yarattığı uzmanlık patikalarının rotasyon ve eğitimlerle zenginleştiği bir program tasarlayan Vodafone, çalışanların kendilerini farklı açılardan geliştirebilmesi için zaten bildiklerinin üstüne yeni bilgiler ekleyebilecekleri eğitim programları, yeniden beceri kazanma ve beceride derinleşme patikaları sunuyor. Bu kapsamda bu yıl da yeni mezunların beceri kazanması için 7 patika içinde 7 farklı gelişim yolculuğu, bu yolculuk boyunca 2 farklı rotasyon sunulacak.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı