Aylık arşivler: Mayıs 2024

Milyonluk tekneler İzmir'de vitrine çıktı

Yerli ve yabancı firmaların ürünlerinin sergilendiği fuar deniz tutkunlarının akınına uğrarken, birbirinden değerli tekneler için satış görüşmeleri de yapıldı. Fuara olan ilgi katılımcı firmalar tarafından memnuniyetle karşılandı.  

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, İZFAŞ ve ED Fuarcılık ortaklığında bu yıl ikinci kez düzenlen MAST İzmir Boat Show – Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı, Fuar İzmir’de devam ediyor. 5 Mayıs’a kadar B ve C holünde devam edecek MAST İzmir Boat Show’da insan gücüyle çalışan su motorları, elektrikli sörf tahtaları, sürat tekneleri, boyutu 16 metreyi bulan büyük tekneler ve sektörün gelişimi için tasarlanan inovatif ürünler yerli ve yabancı ziyaretçilerin ilgisiyle karşılandı. Fuarı ziyaret eden yerli ve yabancı konuklar fiyatı 15-20 milyon liraları bulan tekneler için görüşmeler yaptı. Katılımcılar ise ilgiden oldukça memnun kaldı.  

“Yurt dışından gelen misafirlerle görüşüyoruz”
Sancak Yatçılık Satış Pazarlama bölümünde çalışan Mervenur Karakaya, stantlarına olan ilgiden çok memnun olduklarını belirterek, “Fabrikamız İzmir Urla’da. Hem yurt içine hem yurt dışına hizmet veriyoruz. Yurt içi pazarında yıl bazında en adetli motor yat üretimini biz gerçekleştiriyoruz. Fuarda yurt dışından gelen misafirlerle görüşüyoruz. Bizden bayilik isteyen büyük firmalar da var. Standart donanımlı, motorsuz olarak en yüksek teknemizin fiyatı KDV hariç 88 bin Euro. Bütçeye göre, tekne boyutuna göre bu rakamlar değişiyor. 37 bin Euro’dan başlıyor 88 bin Euro’ya kadar çıkıyor. Fuardaki en yüksek fiyatlı teknemiz 167 bin Euro artı KDV. Taliplisi de var, görüşüyoruz” dedi.

“Fuar ihracata katkı sağlıyor”
Fuarın ihracata katkı sağladığını belirten Mercan Tekne Satış Sorumlusu Buğrahan Biçer, “Çok güzel bir fuar, katılımcı ve ziyaretçi oranımız çok iyi. Bizim 4,95 metreden 13,85 metreye kadar 25 ayrı modelimiz var. Müşterilerimizin ihtiyaçlarına hitap etmeye çalışıyoruz. Yerimiz Çiğli Sasalı’da. Avrupa, Arap Yarımadası, Rusya’dan misafirlerimiz geliyor, onları ağırlıyoruz” diye konuştu.

“En ilgi çeken tekne”
Fuarın ilgi çeken teknelerinden birine sahip olduklarını belirten Fabbro Yat kurucularından Doğaner Kundak, “Bu teknenin tüm tasarımı ve mühendislik kısmını kardeşim Alper Kundak ile beraber yürüttük. Teknemiz 13,2 metre boyunda. İstanbul’da üretiyoruz, Haziran’da Amerika’da ofis açıyoruz. Dünyanın birkaç ülkesinde kendi ofisimizi açarak ihracat yapma hedefindeyiz. Teknemizin fiyatı 600 bin Euro. Opsiyonlarla fiyat yukarıya doğru gidiyor. Fuar çok güzel geçiyor. Gelen talepten fuarın en çok ilgi çeken teknelerinden birini sergilediğimizi anlıyoruz. Teklif veren, talep eden, deneme seyrinden sonra alıcı olmak isteyenler var” şeklinde konuştu.

“Kolay Tekne uygulması ilgi çekiyor”
Trio Deniz firmasından Yelkenli Satış Müdürü Efe Bilir ise Almanya’da üretilen yelkenli Hanse’nin 410 modelini anlattı. Bilir, “Tek yelkenli olduğu ve İzmir’in kendine has yelkenci bir kitlesi olduğu için çok fazla deniz severi burada ağırlıyoruz. Ayrıca Kolay Tekne uygulamamız var. Teknenin 6’da birini alıyorsunuz, masrafların sadece bu oranına katlanıyorsunuz. Distribütör olan firma, 6 ortak arasında teknenin bakımını organize ediyor. Sadece yapacağınız tatili planlıyorsunuz. Biz her bütçeye hitap etmek için bunu çıkardık. Ayrıca vakti dar olan kişiler için de çok iyi bir çözüm. Çok fazla ilgi var” dedi.

“Standımızda dünyanın ilk elektrikli paddleboardu var”
JETSURF Türkiye ve SIPABOARDS Türkiye ekibinden Ebru Akdağ, “Elektrikli paddleboard, benzinli motorlu sörf tahtası ve elektrikli kaykayımız var. Bu ürünler Türkiye’de son iki senedir revaçta olan ürünler. Standımızda dünyanın ilk elektrikli paddleboardu var. Şarj edilerek kullanılıyor. Suya göre dizayn edildi. Su geçirmeyen, geçirse de sıkıntı olmayacak bir motor. Herkes içi rahat ederek kullanabilir” dedi.

İzmir’de üretilip dünyaya satılıyor
MAST İzmir Boat Show’da yer alan Northstar firması, İzmir’in Torbalı ilçesinde deniz araçları üretimi yaparak Amerika, İngiltere, Avustralya, Fransa, İtalya gibi ülkelere ihracat yapıyor. Firmanın Satış Müdürü Hilal Kaya, İzmir’de Torbalı Yazıbaşı’nda yer alan fabrikada üretim yaptıklarını söyledi.  2022 sonunda ikinci fabrikayı, 2023 yılının ilk yarısında da üçüncü fabrikayı açtıklarını belirten Kaya, “Sadece bireysel pazarda değil özel projeler kısmında askeri amaçlı botlar üretiyoruz. 10 bin 500 metrekare alanda, yıllık 700-800 bot kapasitemiz var. Büyük çoğunluğu ihracat. Bir kısmını da yurt içine satıyoruz. Amerika, İngiltere, Avusturalya, Fransa, İtalya gibi belli başlı ülkelere ihracat yapıyoruz” dedi.

“Fuarı destekliyoruz”
Bu fuarı çok önemsediklerini ifade eden Kaya, “İzmirli üretici olarak MAST İzmir Boat Show – Tekne, Tekne Ekipmanları ve Deniz Aksesuarları Fuarı’nı destekliyoruz. Geçen sene de katıldık. Bundan sonraki yıllarda da katılmayı planlıyoruz. İzmirli bir firma olarak böyle bir fuarın destekçisiyiz. Şahsi olarak söyleyeceğim, İstanbul’da yapılan bu tarz fuarların İzmir gibi düzgün bir fuar alanına taşınması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İlişkide boşa kürek çekiyorsanız 'Breadcrumbing'e uğruyor olabilirsiniz! Bir bağlanma manipülasyonu: Breadcrumbing ve duygusal istismar…

Breadcrumbing’e maruz kalındığını anlamanın mümkün olduğunu ifade eden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “İlişkilerde boşa kürek çekiyor, ne yaparsanız yapın bir yere varamıyormuşsunuz gibi hissediyorsanız, Breadcrumbing’e uğruyor olabilirsiniz.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, ‘ekmek kırıntısı’ anlamına gelen bir manipülasyon tekniği olan ‘Breadcrumbing’ konusunu değerlendirdi.

‘Breadcrumbing’ duygusal bir manipülasyon tekniği

Günümüz ilişkilerinde flört şiddeti başlığı altında ele alınan Love bombing (sevgi bombardımanı),  Gaslighting (kişinin akıl sağlığını ve iradesini sorgulatma) ve Ghosting (hayalet olma) ile bir diğer terimin de Breadcrumbing hakkında bilgi veren Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, günümüz ilişkilerinde sıkça karşılaşılan bir durum olan “Breadcrumbing” adlı duygusal manipülasyon tekniğinin, ilişkilerde karmaşık duygulara ve travmatik etkilere yol açabildiğini söyledi.

Ne yaparsanız yapın bir yere varamıyor musunuz?

Aslında ‘ekmek kırıntısı’ anlamına gelen bu manipülasyon tekniğinin, partneri sürekli bir arada tutarak ilişkiyi sürdürme çabası gösteren ancak gerçek bir bağ oluşturmayan kişiler tarafından kullanıldığını kaydeden Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, “Bu teknik kişinin zamanla romantik ilişkiye girememesini ve girse bile mutlu olamayacağını, eksiğin, hatanın hep kendisinde olacağını düşündüren bir manipülasyon tekniği. İlişkilerde boşa kürek çekiyor, ne yaparsanız yapın bir yere varamıyormuşsunuz gibi hissediyorsanız, Breadcrumbing’e uğruyor olabilirsiniz.” dedi.

‘Bağlanma stilleri’ devreye giriyor…

“Kişiler Breadcrumbing’e maruz kalırken çoğu zaman bunu anlamayabilirler.” diyen Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, şöyle devam etti:

“Burada biz psikologların ilişkilerde çokça ele aldığı bir konu olan ‘bağlanma stilleri’ devreye giriyor. Eğer ‘kaygılı bağlanma stiline’ sahip iseniz, ‘kaçıngan bağlanma stiline’ sahip bir kişiye çekilme ihtimaliniz çok daha yüksek olabilir. Böyle durumlarda ise kaygılı bağlanma stiline sahip olan kişi kaçıngan olan kişinin gösterip geri aldığı ilgiye bile razı olabiliyor. 

Yedekte tutulan kişide öz saygıda azalma oluyor

Tam da bu noktada duygusal manipülasyon olan Breadcrumbing devreye giriyor. Breadcrumbing’de ilişki olmasın ama ‘yedekte partner’ bulunsun ister manipülasyonu uygulayan kişi. Sürekli olarak yedekte tutulan kişide ise; öz saygıda azalma, sürekli hatalı hissetme, bir şeyleri yanlış yapıyor hissi, ilişki kurma becerisi olmadığını düşünme, yetersizlik hisleri, kendini beğenmeme, kendine şefkat göstermeme, değersizlik hisleri görülebilir.”

Breadcrumbing’e maruz kaldığınızı nasıl anlarsınız?

Uzman Klinik Psikolog Özgenur Taşkın, Breadcrumbing’e maruz kalındığını anlamak için şu bilgileri verdi:

“Bir sorun yaşadığınızda suçlu, abartan, yanlış düşünen sizsinizdir. Tutarsız iletişimde kalır. Alakasız mesajlar atar, birçok soğuk birçok yakındır, algınızı bozar. Ayrılık kararı aldığınızda ya da siz kendinizi ilişkide hissettiğinizde ‘ne ilişkisi’ diyebilir. Size sürekli olarak kendinizden şüphe ettirir. Sizi arafta bırakır. Bir probleminiz olduğunda önemsiz, değersiz görebilir. Çok yakın hissedersiniz, hep telefonun ucundadır, ama vakit geçirmek istediğinizde yok olabilir. 

Tüm bu manipülasyonlar sizi kısa vadede etkilemiyor gibi gelebilir, ama uzun vadede travmatik etkiler bırakabilir. Manipülasyon etkisi gelecek ilişkilerinizi de etkileyebilir. Kişide çaresizlik, umutsuzluk ve birçok psikiyatrik hastalığı tetikleyebilir. Böyle bir döngüde olduğunuzu düşünüyorsanız mutlaka bir ruh sağlığı uzmanından destek almalısınız.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Ege Üniversitesi AKM'de Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni düzenlendi

Türkiye’nin yanı sıra 77 ülkeden bin 57 başvurunun yapıldığı ‘Kızılelma’ temalı festivalde; ülkemizden 158, Azerbaycan’dan 47, Kırgızistan’dan 31, Kazakistan’dan 21, Özbekistan’dan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film yarıştı.  

Ege Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı (TÜRKSOY) ve Sinema Genel Müdürlüğü katkılarıyla düzenlenen “Uluslararası Turan Film Festivali Ödül Töreni, Türk Dünyası sinemasının tüm paydaşlarını bir araya getirdi. Törene, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven, EÜ üst yönetimi,  yurt içinden ve dışından sanatçılar, yönetmenler,  senaristler,  akademisyenler, davetliler ve öğrenciler katıldı.  

Fotoğraf ve resim sergileri törene renk kattı 

Ödül töreni öncesi  Atatürk Kültür Merkezi Fuaye Alanında; Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığının “Sessiz Tanıklar Türk Boylarına Yolculuk” sergisi ile TÜRKSOY’un “Türk Dünyası Resim Sergisi” ve “Türk Dünyası Kültür Başkentleri Fotoğraf Sergisi” sanatseverle buluştu.  

Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “Sanatsal faaliyetler üretmek, sanatın gelişimine katkı sağlamak, sanatı ve sanatçıyı sanatseverlerle bir araya getirmek, tam akredite öğrenci odaklı araştırma üniversitemizin toplumsal görevleri arasındadır. Bu bilinçten hareketle Türk dünyasının ortak değerlerini ve kültürel bağlarını vurgulayarak, bu bağların güçlenmesine katkıda bulunmak, Türk devletleri ve topluluklarının kültürel çeşitliliğine ve zenginliğine katkıda bulunmak hedefiyle yola çıktığımız bu önemli organizasyonun henüz fikir aşamasında iş birliği talebinde bulunduğumuz bütün çevreler tarafından heyecanla karşılanarak sağlanan desteklerle bugünlere gelmesi sağlanmıştır” diye konuştu. 

“Festivalimizin geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” 

Bu tür bir festivale ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Budak, “Uluslararası Turan Film Festivali, uzun süren hazırlık aşamasının ardından iki gündür Üniversitemiz ev sahipliğinde gerçekleştiriliyor.  Festival kapsamında uluslararası film yarışması, 3 Söyleşi, 2 Fotoğraf Sergisi, 7 Gösterim Seçkisi, 1 Resim Sergisi, 1 Konser, 1 Dans Gösterisi gerçekleştirildi. Festivale 77 ülkeden bin 55 başvuru yapıldı. Türkiye’den 158 Film, Azerbaycan 47 Film, Kırgızistan 31, Kazakistan 21, Özbekistan 15 ve Türkmenistan’dan 10 film katılım gösterdi. Yapılan tüm başvurular alanlarında duayen jüri üyelerinden oluşan seçili kurullar tarafından incelendikten sonra dereceye girenleri belirlendi. Bugünkü ödül töreninde dereceye giren filmlere verilecek ödüllerin yanı sıra Yaşam Boyu Başarı Ödülü, Sinema Sanatına Katkı Ödülü, İnsani Değerlere Katkı Ödülü gibi 13 ayrı kategoride özel ödüller de verilecek. Ödül alacak olan sanatçılarımızı şimdiden tebrik ediyorum. Ayrıca bu büyük organizasyonda bizlerle birlikte olan ve büyük desteklerini gördüğümüz Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğüne, TÜRKSOY’a, çok kıymetli sergilerini bizlere açan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığına ve festivalimize destek veren gerek ülkemizdeki gerekse Türk Dünyasındaki değerli kurumlarına şükranlarımı ifade etmek istiyorum.  Festivalimizin ileriki yıllarda da Türk Dünyasında genişleyerek geleneksel hale gelmesini temenni ediyorum” dedi. 

“Türk dünyasının zenginliğini arşivlerle ortaya koyuyoruz” 

Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal, “Bu etkinliğin, kültürün birleştiriciliği adına çok önemli bir program olduğunu ifade etmek istiyorum. Türk kültürü ve sanatının paylaşımı ve gelişimi adına düzenlenen bu festival son derece anlamlıdır. Bu programın bir paydaşı olarak Türk dünyasının zenginliğini çeşitli arşiv belgeleriyle ortaya koymaktan son derece bahtiyarız. Türkiye olarak dünyanın en büyük arşivlerine sahip olduğumuzu bilmenizi isterim. Festivalimize ev sahipliği yapan Ege Üniversitesine ve Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’a, hazırlanmasında emeği geçen herkese teşekkürlerimi iletiyorum” dedi. 

TÜRKSOY Genel Sekreteri Sultan Raev, “Sinema ortak kültür mirasımızı  gelecek nesillere taşıma noktasında en önemli araçlardan biridir. Bu etkinlik, Türk sinemasının çeşitliliğini yansıtmasının yanı sıra birliğimizi ve kardeşliğimizi bir kez daha tüm dünyaya gösterme fırsatı verdi. Festivalin gerçekleşmesine katkı sunan kurumlarımıza teşekkür ediyor, yarışan tüm sanatçılarımızı tebrik ediyorum” diye konuştu.  

Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ise, “Sinema, dertli insanın işidir. Sinema yapan insan derdini paylaşmak, yarasını göstermek ister. Filmini çektikten sonra da dertleşmek ister. Bu bakımdan festivaller de sinemacıların dertleştikleri yerlerdir. Özellikle uluslararası festivaller bizim için çok önemli. Turan Film Festivali de ilk yılından büyük bir başlangıç yaptı. Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.  

Ödüller sahiplerini buldu 

Turan Film Festivali kapsamında ilk olarak prestij ödülleri verildi. İnsani Değerlere Katkı Ödülü Yönetmen Derviş Zaim   ile   Gönül Dağı dizi yapımcısı Ferhat Eşsiz’e, Kültürel Çeşitliliğe Katkı Ödülü TRT AVAZ kurumu adına TRT İzmir Bölge Müdürü Mevlüt Şahbaz’a,  İnsan Haklarına Katkı Ödülü Karabağ-Azerbaycan Göç ve Mülteciler Bakanlığı Bakan Müşaviri Nesimi Nerimanov’a Toplumsal Duyarlılık Ödülü Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven’e verildi. Sinema Sanatına Katkı Ödülünü sırasıyla; Azerbaycan Sinema Ajansı, Kazakfilm, Kırgız Cumhuriyeti Kültür, Bilgi, Spor ve Gençlik Politikaları Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü adına  Talant Osmanov, Özbekistan Kültür Bakanlığı Sinematografi Ajans Uluslararası İlişkiler Daire Koordinatörü Gofurjon Musaev, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürü Birol Güven ve Oğuzhan Türkmen Film Stüdyosu adına Salisalih Bayramov  aldı. Ege Üniversitesi 2024 Yılı Vefa Özel Ödülünü Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Fecir Alptekin ve TRT Belgesel Kanal Koordinatörlüğü adına Koordinatör Ahmet Canbaz alırken, Genç Yetenek Ödülü Ruslan İbrahimli’ye, Teknoloji ve Sinema İlişkisi Ödülü 1453 Filmi ile Hamit Keleş’e, Medya Özel Ödülü Anadolu Ajansı adına İzmir Bölge Müdürü Ahmet Caner Baysal’a, Kültürel Hafıza Ödülü Cumhurbaşkanlığı Milli Saraylar Daire Başkanı Dr. Yasin Yıldız’a, Kültürel Miras Ödülü Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanı Prof. Dr. Uğur Ünal’a, TÜRKSOY Özel Ödülü ise Rejisör Alovov’a verildi. 

Festivalde yarışan filmlerde ise; Azerbaycan birinciliğini “Voice” filmi ile Zamin Mammadov, Kazakistan birinciliğini “Lullaby” filmi ile Dilshat Rakhmatullin, Kırgızistan birinciliğini “Hope” filmi ile Saule Mukanbetova, Özbekistan birinciliğini “Taste of Grapes” filmi ile Dmitriy Lebedev, Türkiye birinciliğini “Tradition” filmi ile  Ali Rıza Bayazıt, Türkmenistan birinciliğini “Ümit” filmi ile İskender Muhammet Annamuhammedov,  Uluslararası kategori birinciliğini ise “Goli’s Greatest Adventure/Iran” filmi ile   Elika Mehranpoor aldı. 

Yöresel danslar ve şarkılar katılımcıları coşturdu 

Ödüllerin verilmesinin ardından festivale destek veren kurum ve sponsorların temsilcilerine plaket takdimi gerçekleştirildi. Etkinlik kapsamında EÜ Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı Ekin Dans Topluluğunun “Zeybek Gösterisi”, Azerbaycan Sema Halk Dansları Topluluğunun “Azerbaycan Halk Müziğinden Potpuri”, “Göçebeler Kırgız Halk Dansı”, Kazakistan “Süyünbay Sazı” Folklor Topluluğu Dansçıları, Özbekistan Namangan Filartmonisi Müzik ve Dans Sanatçıları sahne aldı. Daha sonra tüm ülkelerin sanatçıları sahneye çıkarak Rektör Prof. Dr. Necdet Budak eşliğinde “Anayurdum” parçasını seslendirdiler.   

Festival tanıtım filminin de gösterildiği törenin sonunda, ödül alanlar, jüri ve katılımcılar hatıra fotoğrafı çektirdi. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İhracatın İkinci Büyük Sektörü Kimya Dört Ayda 10,5 Milyar Dolarlık İhracat Gerçekleştirdi

Nisan ayında 2,5 milyar dolar ihracat yapan kimya sektörü ise en çok ihracat yapan ikinci sektör oldu. Sektör ilk dört ayda 10,5 milyar dolarlık kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirdi.

Kimya sektörünün Nisan ayı ihracat rakamlarını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Nisan ayında geçen yılın aynı ayına göre yüzde 5 artışla 2,5 milyar dolarlık kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirdik.  Ülkemiz ihracatından yüzde 15,3 pay alarak ikinci sektör olduk. İlk dört ayda ise ihracatımız 10,5 milyar dolara ulaştı. Dört aylık dönemde sektör ihracatımız yüzde 7,3 büyüdü. İKMİB olarak, yılın başından bu yana ticaret heyetinden fuar milli katılımına, alım heyetinden info stand katılımına ve fuar ziyaretlerine kadar pek çok faaliyet gerçekleştirdik. Sektörümüzü ve ihracatçılarımızı desteklemeye ve daha çok çalışarak ülke ihracatımıza katkı sağlamaya devam edeceğiz. Türkiye kimya ile büyümeye devam ediyor.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları'nın geleneksel olarak düzenlediği 38. Genç Günler, 8 Mayıs 2024 tarihinde 28. Bedia Muvahhid Ödül Töreni ile başlıyor

21 KONSERVATUVAR, 43 ÜNİVERSİTE GRUBU, 13 LİSE KULÜBÜ KATILIYOR

Bu yıl 21 konservatuvar oyunu, 43 üniversite tiyatro kulübü oyunu, 13 lise tiyatro kulübü oyunu 38. Genç Günler’de seyirciyle buluşacak. Liselerin bu yıl yeniden dahil olduğu 38. Genç Günler, her yaştan genci sahnelerinde buluşturmaya devam ediyor.
11. Liselerarası Tiyatro Buluşması; tüm Şehir Tiyatroları sahnelerinde Seda Fettahoğlu anısına düzenlenecektir.
Lise kulüplerinin katılımıyla düzenlenecek buluşma, 23-26 Mayıs 2024 tarihleri arasında yapılacaktır.

“DÜNYA İÇİN BARIŞ”

38. Genç Günler, savaşların egemen olduğu, birinin bitip yenisinin başladığı bir dönemde barış isteyen gençler için “Dünya İçin Barış” mottosuyla düzenleniyor. Festival süresince sanatın ortak paydasında buluşan gençler, ortak bir duygu ve temenniyle, barış kavramına bir farkındalık geliştirecekler.

Festival için bir araya gelen gençler, barış için ortak temennilerini, çabalarını, umutlarını, iyi dileklerini dile getirecekler.

28. BEDİA MUVAHHİD ÖDÜL TÖRENİ
İBB Şehir Tiyatroları ve 100. yılını kutlayan Türk Kadınlar Birliği’nin İstanbul Şubesi’nin 38. Genç Günler kapsamında ortaklaşa düzenlediği 28. Bedia Muvahhid Ödül Töreni 8 Mayıs 2024 Çarşamba günü saat 20.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde gerçekleştirilecek.

Cumhuriyetimizin 100. Yılı Anısına “Bu Memleket Bizim”

Oyuncularımızın bütün mevcuduyla sahnede olduğu bu görkemli oyunda, Milli Mücadele dönemi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu, oyunun yönetmenleri Ali Gökmen Altuğ, Aslı Öngören, Yıldırım Fikret Urağ ve Yiğit Sertdemir tarafından kurgulanarak sahneye taşındı.

Oyun, 19, 20, 21 Mayıs 2024 tarihlerinde saat 21.00’de Harbiye Cemil Topuzlu Açık Hava Tiyatrosu’nda.

38. GENÇ GÜNLER’DE İÇ YAPIMLAR

İBB Şehir Tiyatroları her yıl olduğu gibi tiyatrosunun içinden Genç Günler için hazırladığı oyunlarına da yer veriyor.

BİRİ, HİÇBİRİ, BİNLERCESİ
Yazan: Luigi Pirandello
Uyarlayan: Sinem Özlek
Yöneten: Ertan Kılıç
Oyuncu: Ercan DEMİRHAN
Oyun, 11, 12 Mayıs 2024 tarihlerinde Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.
HAYVANAT BAHÇESİ ÖYKÜSÜ
Yazan: Edward Albee
Yöneten: Cafer Alpsolay
Dramaturg: Sinem Özlek
Oyuncular: Elif Verit, Besim Demirkıran
Oyun, 9, 10 Mayıs 2024 tarihlerinde Müze Gazhane Meydan Sahne’de.
İKİNCİ PERDENİN BAŞI
Yazan – Yöneten: Alp Tuğhan Taş
Oyuncular: Ebru Üstüntaş, Alp Tuğhan Taş
Oyun, 11, 12 Mayıs 2024 tarihlerinde Müze Gazhane Meydan Sahne’de.

YARIN YA DA YARIN
Yazan: Aslı Ceren Bozatlı
Yöneten: Onur Şirin
Oyuncular: İrem Arslan, Onur Şirin
Oyun, 10, 12 Mayıs 2024 tarihlerinde Üsküdar Musahipzade Celal Sahnesi’nde.

ŞAFAKTA BULUŞ BENİMLE

Yazan: Zinnie Harris
Çeviren : Erdem Avşar
Yöneten : Hasan Demirci
Oyuncular: Ayşe Günyüz Demirci, Selen Nur Sarıyar
Oyun, 9, 10 Mayıs 2024 tarihlerinde Müze Gazhane Prof. Dr. Sevda Şener Sahnesi’nde.
DİKTAT
Yazan: Enzo Colmann
Çeviren: Nükhet İzet
Yöneten: Gökhan Doğrusoy
Oyuncular: Ogeday Erkut, Selin Türkmen
Oyun, 10, 11 Mayıs 2024 tarihlerinde Üsküdar Kerem Yılmazer Sahnesi’nde.
SÖYLEŞİLER
İBB Şehir Tiyatroları 38. Genç Günler’de tiyatronun ve sinemanın usta oyuncularıyla gençlerin ilgisini çekecek konuları buluşturuyor. Tiyatro salonlarında bu kez oyuncularımızı dinleyeceğiz, bilgi ve görgülerinden faydalanacağız.

Merve Dizdar
10 Mayıs Cuma 18.00- Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi

Merve Dizdar ile oyunculuk kariyerini ve tiyatrodan sinemaya ve televizyona oyunculuk serüvenini konuşacağız.

Müjdat Gezen

11 Mayıs Cumartesi 18.00– Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi

Aynı zamanda yazar ve şair de olan Müjdat Gezen ile uzun sanat yolculuğunu, gençleri ve tiyatroyu konuşacağız.

Okan Bayülgen

16 Mayıs Perşembe 18.00 Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi

Bayülgen ile tiyatrodan ekrana ve sinemaya uzanan, seslendirme, fotoğrafçılık gibi farklı alanlarda profesyonel ilgisiyle devam eden sanat yolculuğunu konuşacağız.

Mehmet Günsür

17 Mayıs Cuma 18.00 Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi

Mehmet Günsür ile Türkiye’de başlayan, İtalya ve Amerika’da devam eden uluslararası kariyerini ve oyunculuk serüvenini konuşacağız.

ATÖLYELER
İBB Şehir Tiyatroları yazarlık, oyunculuk, kukla-maske yapımı, yaratıcılık, beden, hareket vb. güncel konularda birbirinden önemli eğitmenlerle atölyeler düzenliyor.

Atölyelerin ücretsiz davetiyeleri, https://sehirtiyatrolari.ibb.istanbul/, biletinial.com adreslerinden ve mobil uygulamamızdan temin edilebilir.

AHMET SAMİ ÖZBUDAK-YAZARLIK ATÖLYESİ
9 MAYIS PERŞEMBE Saat 17.30-19.30 GAZHANE MEYDAN SAHNE
SOKAKTAN SAHNEYE

Ahmet Sami Özbudak yazarlık atölyesinde gündelik hayatın büyülü malzemesi ve yaşanmışlığı nasıl oyun metnine dönüşür, hayat sahnede nasıl gerçeklik bulur? Hayatı ve hikâyeyi araştıran bir atölye çalışması ile katılımcılarla buluşacak.

YELDA BASKIN-YÖNETMENLİK ATÖLYESİ
11-12 MAYIS Saat 17.30-19.30 GAZHANE MEYDAN SAHNE
BİR TİYATRO OYUNU YAPMAK

Yönetmen Yelda Baskın “Tiyatro Oyunu Yapmak” başlıklı atölyede seçtiği bir metnin kılavuzluğunda, katılımcılarla; bir oyunun hazırlık sürecini, metin ile ilişkilenme biçimini, oyuncularla ve tasarımcılarla kurduğu ilişkiyi paylaşacak.

MURAT DALTABAN-YÖNETMENLİK ATÖLYESİ

10 Mayıs Saat 17.30-19.30 GAZHANE MEYDAN SAHNE

“Boş mekânı doldurmak” Mekân-zaman-anlam üzerine bir deneme
DOT TİYATRO sürecinin en dikkat çekici yanlarından olan repertuar oluşturma, uzamdan mekan ve seyir alanı yaratma konuları üzerine deneyimlerini örneklerle katılımcılarla paylaşacak.

CANDAN SEDA BALABAN – KUKLA- MASKE ATÖLYESİ
11-12-13 MAYIS Saat 12.00-16.00 HARBİYE MUHSİN ERTUĞRUL SAHNESİ STÜDYO 1

3 günlük bu atölye sürecinde kolilerden maske ve kukla yapımı öğretilecektir. Aynı zamanda atölye sonunda üretilen maske ve kuklaların oynatımı ile ilgili de bir çalışma yapılacaktır. Kontenjan 15 kişi ile sınırlıdır.
 *Atölyeye katılmak isteyenlerin gencgunleratolye@ibb.gov.tr adresine katılmak istediğiniz atölyeyi belirterek katılım talebi içeren bir mail göndermeleri gerekmektedir.

MELTEM CUMBUL- OYUNCULUK ATÖLYESİ

13-14 Mayıs Saat 16.00-19.00 Müze Gazhane Meydan Sahne

‘’Günümüz Sahnelerinde Fütursuz Oyunculuk: Enstrüman, İşçilik, Oluş Hali; Eric Morris Sistemiyle Oyunculuk’’

Stanislavsky Sistemi ve Eric Morris Sistemi, Meltem Cumbul tarafından katılımcılara, Türkçe çevirisi olan Stanislavski’ye ait ‘Bir Aktör Hazırlanıyor’ ve ‘Bir Karakter Yaratmak’, Eric Morris’e ait ‘Lütfen Rol Yapmayın’ ve ‘Fütursuz Oyunculuk’ eserlerinde de yer alan ‘Oluş Hali’ ve ‘Fütursuzluk’ dışında ‘Mutlak Bilinçle Oynamak’ ismini taşıyan 4.kitabında yer alan ‘Mutlak Bilinç’le bilinçdışı dürtülerin bilinçli hareketlerle bağlantı kurduğu veya bu hareketleri de besleyen çalışmaları dahil eden bir işçilik süreci sunulacak.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Urla'da Uluslararası Enginar Festivali başladı

Urlalılar da enginarıyla, üzümüyle, zeytiniyle üretmeye devam ediyorlar. O ürünler ehil ellerde eşsiz lezzetlere dönüşüyor. Hedefimiz İzmir’i kalkınmada örnek kent yapmak” dedi.

Bir yandan tarım üreticisini desteklerken bir yandan da yerel lezzetleri dünyaya tanıtarak İzmir turizmine katkı sağlamayı hedefleyen Uluslararası Urla Enginar Festivali, “Enginar tüm kalbiyle sizi çağırıyor” sloganı ile  10’uncu kez dünyaya kapılarını açtı.  İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği festivalin açılışı kortej yürüyüşü ile başladı. Kortej yürüyüşünde eşi Öznur Tugay ile birlikte yer alan Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Tugay’a Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ve eşi Pınar Balkan, Urla Kaymakamı Mustafa Gözlet, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, CHP Urla İlçe Başkanı Pelin Karasakal, İzmir eski Milletvekili Tacettin Bayır eşlik etti. Festivalin açılışına ayrıca belediye meclis üyeleri, siyasi partilerin, odaların, kooperatiflerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ve yurttaşlar da katıldı.

Renkli görüntüler
Festivale katılanlar, Cumhuriyet Korteji sırasında Büyükşehir Belediye Başkanı Tugay’a yoğun ilgi gösterdi. Renkli görüntülere sahne olan festivalde enginar dolu araçlar konvoy halinde gösteri yaptı. Başkan Tugay ve kortejde yürüyenler Cumhuriyet Meydanı’na ulaştı ve belediye binası önünde hatıra fotoğrafı çektirdi. Başkan Tugay üreticilerin tarım araçlarıyla geçişlerinin ardından halk oyunları gösterisini de izledi. Başkan Tugay daha sonra üreticilerin stantlarını gezdi ve alışveriş yaptı. Bir stantta enginarlı pidenin tadına bakan Başkan Tugay, Maraş dondurmasıcısı ile şakalaştı ve aldığı dondurmayı bir çocuğa ikram etti. Başkan Tugay’a stant ziyaretlerinde gençler ve çocuklar da büyük ilgi gösterdi ve fotoğraf çektirdi. Urla esnafıyla sohbet eden Başkan Tugay bir mekanda oturarak kumda Türk Kahvesi içti. Mini ilçe turuna Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal da katıldı.

Tugay: “Tüm ilçelerimizin her zaman yanında olacağız”
Açılış töreninde konuşan Başkan Tugay, demokrasinin önemine vurgu yaparak, “Bizler kısa bir süre önce güzel İzmir’imize hizmet etmeye talip olduk ve önemli amaçlarımızdan birisi İzmirimizi bir demokrasi kenti yapmaktı. Binaların depreme dayanıklılığı, sağlamlığı nasıl sağlam bir zemin üzerinde inşa edilmesine bağlıysa bizim de belediyeler olarak alacağımız yol, üzerine inşa ettiğimiz demokrasi zeminine bağlıdır. Bugünümüzün refahı ve geleceğe dair hedeflerimizin gerçekleşmesi, demokrasiye, katılımcılığa bağlıdır. Biz seçim sürecinde bu vaatlerimizi anlatırken Urla’mızda bir kayyum vardı. İzmir’in işgale karşı direnen ve cumhuriyet değerlerine sahip çıkıp ona gözü gibi bakan Urlalılar, iradelerinin ellerinden alınmasına karşı en güzel yanıtı da 31 Mart’ta verdiler. Rekor bir oyla başkanlarını seçerek demokrasiye sahip çıkan hemşehrilerimizle bugün burada birlikte olmaktan gurur duyuyorum. Selçuk Başkanımızı da huzurunuzda bir kez daha tebrik etmek isterim. Başarılar dilerim. İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak tüm çalışanlarımızla birlikte tüm İzmirimizin, bütün ilçelerimizin her zaman yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.  

“Hedefimiz İzmir’i kalkınmada örnek kent yapmak”
Başkan Tugay, “Güzel İzmirimize hizmete talip olduğumuzda temel hedeflerimizden biri de şehrimizi hak ettiği yere getirecek tüm adımları atarak İzmir’i kalkınmada örnek bir kent yapmaktı. Bu hedefe ancak kültürel, sosyal, güvenlik ve ekonomi boyutlarıyla bir bütün olarak ulaşabiliriz. Coğrafyası, kültürü ve üretimi ile dönüp Urla’ya baktığımızda şunu görüyoruz; çok uzun yıllardır uygulanan yanlış politikalar ve yanlış tercihler sonucu çiftçimiz artık toprağını ekip biçmekte zorlanıyor. En temel gıda ürünlerimiz bile ithal ediliyor. Hayvancılıkla uğraşmanın maliyeti de çok yüksek. Bu nedenle üreticilerimiz büyük üzüntülerle hayvanlarını kesime gönderiyor. Ama zor şartlara rağmen Uluslararası Urla Enginar Festivali 10 yaşında. Urlalılar da enginarıyla, üzümüyle, zeytiniyle üretmeye devam ediyor. O ürünler ehil ellerde eşsiz lezzetlere dönüşüyor. Urla restoranları bol yıldızlı ödüllere doymuyor. Festival, Urla’nın uluslararası tanınırlığını artırıyor. Şehir dışından gelen ziyaretçilerle turizmimiz canlanıyor. Üreticilerimizin enginar üretimi ve satış kapasitesi artıyor. Urlalı esnafımızın, tüccarımızın yüzü gülüyor. Urla hizmet sektörüyle, turizmiyle, tarımıyla ve elbette bizim vereceğimiz hizmetlerle ve ilçe belediyemizle dayanışma içinde gelişecek; İzmir’in şaha kalkmasında öncü ilçelerden biri olacak. Sıkıntılarınızı biliyoruz. Ekibimizle birlikte İzmir’in parlayan yıldızı Urla için detaylı çalışmalar yapıyoruz. Bugüne kadar yarım kalan her işi tamamlama konusunda da kararlıyız. Bu güzel festivali organize eden, emek veren, davet eden herkese yürekten teşekkür ediyorum. Nice festival programlarındaa birlikte olmayı diliyorum” ifadelerini kullandı.

“Bu festival bir Urla hikayesidir”
Urla Belediye Başkanı Selçuk Balkan ise, “Enginarın hikayesini bugün yeniden daha güçlü yazmanın heyecanını yaşıyoruz. Bu festival bir Urla hikayesidir. Bu hikayeyi çiftçilerimiz, aşçılarımız yazdılar. Bizim hikayemize hoş geldiniz. Bu festivalde stantları başında 100’den fazla üreticimiz sizleri ağırlayacak. Bu festival bizlere atalarımızın mirası kültürümüzü paylaşacağımız etkinliklerle dolu. Esnafımızın yüzünü güldürmek için buradayız. Bu bereketli topraklar asırlardır bizlere çok özel tarım ürünleri armağan ediyor. Tarım arazilerini korumak en büyük hedeflerimizden biri” dedi.
Sağlığa faydalarını sıraladığı enginarı soylu sebze olarak nitelendiren Urla Ziraat Odası Başkanı Muharrem Uslucan ise festivale ev sahipliği yaptıkları için gurur duyduklarını belirtti.
Festivalin ilk gününün finali İzmir Büyükşehir Belediyesi Pop Orkestrası’nın konserine ayrıldı.

Festival 5 Mayıs’a kadar sürecek
Birbirinden güzel enginar lezzetlerine yöresel yemeklerin eşlik edeceği, atölyeler, söyleşiler, müzik dinletileri ve özel etkinliklerle zenginleşecek festivalin ikinci gününde sevilen grup Yeni Türkü de sahne alacak. Urla’nın kadim mutfak kültürüne hakim kadınların Doğal Sofra Urla Derneği çatısı altında sağlıklı ve doğal yiyeceklerin yanı sıra, festival alanında takıdan giysiye dekoratif ürünlerden hediyelik eşyaya el emeği, göz nuru ürünler de stantlarda ziyaretçilerle buluşacak. Festival İzmir Büyükşehir Belediyesi, Urla Belediyesi, İzmir Ekonomi Üniversitesi, Urla Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Urla Ziraat Odası ve Urla Kent Konseyi paydaşlığında düzenleniyor. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

22. Altın Güneş Kültür ve Sanat Tatili

1-5 Mayıs tarihleri arasında Golden Sun Otel Sahibi Revza Bayer, organizatör Zamire Rsayeva ve Boğaziçi Folklor Birliği Spor Kulübü Başkanı Refik Erten tarafından düzenlenen etkinliğe, Türkiye’nin yanı sıra Kazakistan, Bulgaristan ve Rusya’dan 130 çocuk katılıyor.

Golden Sun Otel Sahibi Bayer ve beraberindekiler, etkinlik kapsamında Kemer Belediye Başkanı Necati Topaloğlu’nu makamında ziyaret etti. Ziyaret sırasında Bayer, 22. Altın Güneş Kültür ve Sanat Tatilinde yapılan 4. Uluslararası Antalya Spring Yarışması hakkında Başkan Topaloğlu’na bilgi verdi.

Etkinlikte, çocuklar kendi ülkelerine ait dans, folklor, vokal ve enstrüman gruplarında performans sergiliyor.

Başkan Topaloğlu, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Ülkelerin birbiriyle olan kültürel ve sosyal ilişkilerini pekiştirmek adına yapılan işler çok önemli. Yarışma kapsamında Kemer’imize gelen çocuklarımız bizi mutlu etti. Hepsine yarışmada başarılar diliyorum.” dedi.

Ziyarette, Kazakistan, Bulgaristan ve Rusya’dan gelen dansçı çocuklar, Başkan Topaloğlu’na çeşitli hediyeler verdi.

Başkan Topaloğlu’nun kendisine hediye edilen Kazakistan’ın yöresel kıyafetini giymesi renkli görüntüler oluşturdu.

Başkan Topaloğlu, ziyarete gelenlere çeşitli hediyeler vererek, hatıra fotoğrafı çektirdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Spor şenliklerinde kupa ve madalya heyecanı sürüyor

Nilüfer Belediyesi’nin organizasyonuyla düzenlenen 22. Nilüfer Uluslararası Spor Şenlikleri, çeşitli branş ve kategorilerde gerçekleşen müsabakalarla sürüyor. Binlerce sporcuyu bir araya getiren dev organizasyonda bu kez eskrim, plaj voleybolu, futbol, badminton ve squash branşlarında derece heyecanı yaşandı. Çeşitli yaş grupları ve kategorilerde kürsüye çıkmak için ter döken sporcular, aynı zamanda keyifli anlar yaşadı.

30 okuldan 52 sporcunun katıldığı eskrim müsabakaları, Nilüfer Belediyesi İbrahim Yazıcı Stadyumu’ndaki spor salonunda gerçekleşti. 10, 12, 14 ve 17 yaş altı kategorilerinde düzenlenen maçlar nefes kesti. Kılıç ve flöre branşlarındaki karşılaşmaların ardından dereceye giren sporcular, kupa ve madalyalarını aldı.

Altınşehir Gençlik Merkezi’nde düzenlenen squash müsabakalarında da büyük heyecan yaşandı. Minikler, küçükler, yıldızlar, gençler kategorilerinde erkek ve kadın branşlarında da 24 okuldan 60 sporcu, dereceye girmek için ter döktü.

Nilüfer Belediyesi Üçevler Spor Tesisleri de, futbol ve badminton müsabakalarına ev sahipliği yaptı. Yüzlerce sporcunun yer aldığı karşılaşmalar sonunda Nilüfer Belediyespor Kulübü Başkanı Muharrem Or ile idareciler, dereceye girenlere kupa ve madalyalarını verdi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

“Gılaf-ı Reyya: Osmanlı'dan Günümüze Koku Şişeleri" sergisi açıldı

“Değerlerimizle büyüyoruz” anlayışıyla hareket ederek kültürel mirası gelecek nesillere aktarmaya gayret eden Kuveyt Türk, kültür ve sanat hayatında iz bırakan sergiler düzenlemeye devam ediyor. Parfüm şişelerinden buhurdanlık ve gülabdanlara, muhafaza sandıklarından sunum tablalarına, eski parfüm damıtma makinelerinden koku aparatlarına kadar geniş bir seçkinin içerisinde bulunduğu “Gılaf-ı Reyya: Osmanlı’dan Günümüze Koku Şişeleri” sergisi, Kuveyt Türk’ün katkılarıyla Türk ve İslam Eserleri Müzesi’nde sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

Koleksiyoner Bekir Kantarcı’nın Osmanlı dönemine ait kokuları odağına alarak oluşturduğu koleksiyonunda yer alan seçkin eserlerden oluşan serginin danışmanlığını Prof. Dr. Üzlifat Özgümüş, küratörlüğünü ise Beste Gürsü üstlendi. Serginin açılışına Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, İstanbul Vali Yardımcısı Özlem Bozkurt Gevrek,  İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürü Dr. Coşkun Yılmaz ve sanatseverler katıldı. 

“Sanatseverler naif kokuları teneffüs edecek”

Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan, serginin açılışında yaptığı konuşmada, “Katılım finans hizmetlerimizin yanı sıra ‘değerlerimizle büyüyoruz’ anlayışını benimseyerek, kadim medeniyetimizi yansıtan eserlerin gelecek kuşaklara ulaştırılması için gayret ediyor, bu kapsamda kalıcı değer üreten kişi ve kurumların yanında yer alıyoruz. Medeniyetimizin izinde, sanatın ve sanatkârın yanında konumlanarak sürdürdüğümüz kültür yolculuğumuzda müstesna bir sergiyle daha sanatseverlerin huzurundayız. Peygamber Efendimizin kokuya olan özel ilgisinden ilham alarak ecdadımızın koku sanatına yaptığı katkıları yansıtan sergimiz, koleksiyoner Bekir Kantarcı’nın ülkemiz başta olmak üzere muhtelif kıta ve coğrafyalarda itinayla topladığı her biri diğerinden kıymetli koku ve parfüm şişelerinden oluşuyor. Koku ve parfüm şişeleri, son üç asrın bu alandaki gelişimine ayna tutarken aynı zamanda koku kültürüne ve literatürüne önemli katkılar sunuyor. Böyle anlamlı ve müstesna bir sergiyi sanatseverlerin beğenisine sunmaktan dolayı büyük memnuniyet duyuyoruz. Sergimizi ziyaret eden sanatseverler, sanatkârane bir aşkla üretilen yüzlerce koku kabını ve parfüm şişesini temâşa edecek ve naif kokuları teneffüs etme imkânı bulacak. Başta Bekir Bey olmak üzere serginin hazırlanmasında emeği geçenlere teşekkür ediyorum” dedi. 

“Medeniyetimizin zengin mirasını gün yüzüne çıkartıyoruz” 

İslam sanat tarihi araştırmacısı ve koleksiyoner Bekir Kantarcı, serginin açılışında yaptığı konuşmada, “İnsanoğlu kokuya meftun bir varlıktır. İnsanla başlayan güzel kokulara ilgi, güzel kokan bitkiler, yağlar, özel ve güzel olma duygusunu kamçılamış; aradan geçen binlerce yılın ardından insanoğlunun vazgeçilmez tutkusu parfüm olarak hayatımızda yer bulmuştur. Parfüm fuarlarını incelemek için gittiğim ülkelerde koku tarihi ile ilgili müzeleri keşfedip incelemek, kokunun gizemli tarihine ve değerli kokuların itinayla saklandığı şişelere olan ilgimi arttırdı. Sonrasında ise içinde nice hikayeler barındıran, her biri ayrı bir sanat eseri olan muhteşem antika parfüm şişelerini toplamaya başladım. Adeta bir koku medeniyeti olan tarihimizin zengin mirasını araştırıp tanıtmayı kendime bir vazife edindim. Antikacılar, müzayedeler derken şahsi koleksiyonlarda yer alan eserleri de zaman içinde toplamaya çalıştım ve böylece bu çok özel koleksiyon ortaya çıktı. Gılaf-ı Reyya: Osmanlı’dan Günümüze Koku Şişeleri sergisiyle koleksiyonumun huzurlarınızda olmasından çok mutluyum. Medeniyetimizin zengin mirasını gün yüzüne çıkartan bu sergi, umarım bir koku kültürü müzesine de öncülük eder. Bu vesileyle Kuveyt Türk Genel Müdürü Ufuk Uyan başta olmak üzere serginin gerçekleşmesinde büyük katkıları olan Prof. Dr. Üzlifat Özgümüş’e, küratör Beste Gürsü ve ekibine teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.  

Koku şişesi kültürüne ışık tutan bir koleksiyon

Sergide yer alan seçki, Bekir Kantarcı’nın yıllar içinde büyük bir titizlikle bir araya getirdiği, 18. yüzyıldan 20. yüzyıl ortalarına kadar uzanan geniş bir periyodu kapsayan koku şişesi koleksiyonundan oluşuyor. Sergi kapsamından gülabdanlardan buhurdanlara, Beykoz camlarından Avrupa kristallerine, birbirinden farklı malzemeler, teknikler ve uygulamalarla üretilmiş, özellikle malzeme itibarıyla geniş bir perspektif içinde ele alınmış formlar bir araya getirildi. Altın, gümüş ve tombak gibi değerli metaller, porselen ve fildişi, cam örnekler, seramikler ve mineli işlemelere uzanan malzeme çeşitliliğinin yanı sıra yerel ve Batılı üsluplarda üretilmiş koku kapları ve parfüm şişeleri geniş bir dönemdeki koku şişesi kültürüne ışık tutuyor.

Koleksiyoner Bekir Kantarcı kimdir?

Yolava’da doğan Bekir Kantarcı ilk ve orta öğrenimi doğru şehirde, liseyi İstanbul’da tamamladı. Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’ni 1989 senesinde bitirdikten sonra 1991 senesinde aynı üniversitede Kur’an ve Tefsir bölümünde Yüksek Lisans eğitimimi tamamladı. Doktora yapmak için gittiği Mekke’de bir müddet ilim tahsiline devam ettikten sonra 2015 yılına kadar kaldığı Suudi Arabistan’da kültür ve sanat merkezli ticari faaliyetlerde bulundu. Hali hazırda ticaretin yanı sıra Kâbe hatıraları ve Osmanlıda koku kültürü, sergi, kitap gibi konularda uzun yıllar boyunca topladığı eserlerle ilgili olarak kültürel faaliyetler içerisinde yer almaktadır.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

19 Mayıs Osmangazi'de Haluk Levent Konseri ile coşkuyla kutlanacak

19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, Osmangazi Belediyesi tarafından gerçekleştirilecek Haluk Levent konseriyle coşkuyla kutlanacak. Osmangazi Meydanı’nda 7’den 70’e on binlerce kişinin katılımıyla gerçekleşmesi beklenen konser ile 19 Mayıs coşkusu zirveye çıkacak.

Ünlü şarkıcının seslendireceği şarkı, türkü ve marşlara eşlik ederek tek bir ağızdan söyleyecek olan Bursalılar, 19 Mayıs coşkusunu doyasıya yaşamanın keyfine varacak. Konserde, Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın da gençlere hitap edecek.

Başkan Aydın’dan Bursalılara davet

Tüm Bursalıları Osmangazi’de düzenlenecek 19 Mayıs kutlamalarına davet eden Başkan Aydın, “19 Mayıs, gençliğe bırakılan sonsuz emanet, bağımsızlığımızın ilk adımıdır. Osmangazi’de 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nı binlerce gençle birlikte kutlayacağız. Tüm Bursalıları bayram sevincini hep birlikte yaşamak için Osmangazi Meydanı’na davet ediyorum” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı