Aylık arşivler: Temmuz 2024

Bayraklılı sporcular Sivas’tan dereceyle döndü

Sivas’ta düzenlenen Minikler Türkiye Tekvando Şampiyonası’na katılan Bayraklı Belediyesi sporcuları, elde ettikleri başarılarla bir kez daha ilçenin gururu oldu. 76 ilden 760 kulübün ve 4 binin üzerinde sporcunun katıldığı prestijli turnuvada, Bayraklılı sporcu Ayşe İrem Kurt, Türkiye üçüncüsü oldu. Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Hepimizi başarılarıyla gururlandıran sporcularımızı kutluyorum, başarılarının devamını diliyorum” dedi.

76 İLDEN 4 BİN SPORCU KATILDI
Sivas Taha Akgül Spor Salonu’nda düzenlenen Minikler Türkiye Tekvando Şampiyonası’na katılan Bayraklı Belediyesi Spor Kulübü sporcuları, elde ettikleri başarılarla turnuvanın gözdesi oldu. 76 ilinden en yetenekli tekvandocuların bir araya geldiği turnuvaya 760 kulüpten 4 binin üzerinde sporcu katıldı. Turnuvada; Ayşe İrem Kurt, 50 kg kızlarda 147 sporcu arasından Türkiye üçüncüsü olarak bronz madalyanın sahibi oldu. Ege Kovanlık ise 36 kg erkeklerde 152 sporcunun arasından ilk beşe girerek dikkat çekti. Ayrıca, Kübra Koca ve Buğlem Selçuk, 27 kg ve 40 kg kızlarda 200’ün üzerinde sporcunun yer aldığı kategorilerde ilk 16’ya girerek hem tecrübe kazandı hem de kulüp başarılarına katkı sağladı.

BAŞARILARIYLA GURUR DUYUYORUZ
Türkiye Tekvando Şampiyonası’nda Bayraklı’yı temsil eden 12 sporcuyu büyük bir gurur ve heyecanla Sivas’a uğurladıktan sonra elde edilen başarılarla da gurur duyduklarını belirten Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, “Sporcularımız, bir kez daha göğsümüzü kabarttı. Bayraklı Belediyesi Spor Kulübü olarak, sporcularımızın başarılarıyla gurur duyuyoruz. Bu sonuçlar, gelecekte daha büyük başarılara imza atacaklarının da bir göstergesi oluyor. Sporcularımızı ve eğitmenlerini tebrik ediyorum” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

E-sigaralar, içeriğini bilmediğimiz kimyasalların dışarıya çıkmasına sebep oluyor!

Bağımlılık yapıcı etkilerin hem normal sigara hem de e-sigaralarda birbirine çok benzer özellikler gösterdiğini ifade eden Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, “E-sigaraların içerisindeki kimyasal maddelerden dolayı ortaya çıkan akciğer sorunları ve diğer bilmediğimiz ürünlerden kaynaklanan metabolik sorunlar sebebiyle, en az sigaralar kadar zararlı olduğu söylenmektedir.” uyarısında bulundu. E-sigara bağımlılığında da nikotin yoksunluğuna yönelik bir tedavi uygulandığını belirten Prof. Dr. Onur Noyan, ilaçların yanında psikoterapinin de tedavi sürecine dahil edilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, dünyanın en yaygın kanserlerinden biri olan akciğer kanserinin farkındalık günü (1 Ağustos) dolayısıyla e-sigaranın bağımlılık üzerindeki etkileri hakkında bilgi verdi.

E-Sigara, bağımlılığın devamını sağlıyor

E-sigaranın en az sigara kadar bağımlılık yaptığını ve aynı zamanda bağımlılığa girişi hızlandırdığına dikkat çeken Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Onur Noyan, “Sigarayı bırakırken e-sigaraya başlamak bağımlılığın devamını sağlamakta ve bağımlılıktan uzaklaşmayı engellemektedir.” dedi.

Kişinin sigarayı bırakırken daha az zararlı olduğunu düşündüğü e-sigarayı kullanmaya başlamasının nikotin bağımlılığını devam ettirdiğini, bu nedenle de nikotini hayatından çıkartmakta zorlandığını belirten Prof. Dr. Onur Noyan, “Sigaradan e-sigaraya geçişte, nikotin bağımlılığı sürdürülmüş olur. Bağımlılığın azalmasında bir etki göstermez. Bazı vakalarda çok nadir de olsa e-sigaraya geçişle birlikte kişilerin alışkanlıklarının değişebildiği bu sayede de bırakmalarının daha kolay olduğu söylenmektedir, ancak gördüklerimiz şu ana kadar bu tezi desteklemiyor. Sonuç olarak sigarayı bırakmak için e-sigaralardan ziyade, psikoterapi gibi tıbbi bir destek alınmalıdır. Bu bağlamda kullanılabilecek ilaçlarla birlikte nikotin yerine geçebilecek ürünler tercih edilmelidir. Bir plan dahilinde sigara bırakılmalıdır.” şeklinde konuştu.

Bağımlılık yapıcı etkileri ve zararları birbirine çok benzer

Sigaranın tütünün yakılarak nikotin açığa çıkardığını, e-sigaraların ise nikotini yaktığını ya da buharlaştırdığının ifade eden Prof. Dr. Onur Noyan, her ikisinin ortak özelliğinin nikotin içermesi ve bu nikotinin de bağımlılık yapması olduğunu söyledi. 

E-sigaralar ile normal sigaraların zararlarının çok benzer olduğunu dile getiren Prof. Dr. Onur Noyan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bağımlılık yapıcı etkiler hem normal sigara hem de e-sigaralarda birbirine çok benzer özellikler gösteriyor. E-sigaraların içerisindeki kimyasal maddelerden dolayı ortaya çıkan akciğer sorunları ve diğer bilmediğimiz ürünlerden kaynaklanan metabolik sorunlar sebebiyle, en az sigaralar kadar zararlı olduğu söylenmektedir.”

Sigara bağımlılığından e-sigara bağımlılığına geçiş… 

E-sigaraların bağımlılık tedavisinde yeri olmadığının altını çizen Prof. Dr. Onur Noyan, “Normal şartlar altında sigaradan daha az bağımlılığa neden olduğu, daha az zararlı olduğu pazarlanarak kullanıma sokulan bu ürünlerin aslında bağımlılıktan kurtulmaya faydalı olmadığı yapılan çalışmalarda görülmektedir. Hem hastaların sigaradan uzaklaşmaları daha zor olmakta hem de kişiler daha başka bir bağımlılığa çare aramaya başlamaktadır.” dedi.

E-sigaraların daha az zararlı olduğuna dair yanlış bir inanç olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Onur Noyan, “E-sigaraların içermiş oldukları farklı aromalar ve şirin görünümleri, popüler medyada ünlülerin e-sigara tüketiyor olması, ‘sigarayı bırakmak için kullanıyor’ haberleri çıkması aslında e-sigaralar ile ilgili en büyük mitlerdir. E-sigaralar, en az sigaralar kadar zararlıdır. Sigarayı bırakmak için bir araç olarak kullanılmamalıdır. Sigarayı bırakmak için mutlaka bir uzman desteği alınmalıdır.” uyarısında bulundu.

E-sigara bağımlılığında da nikotin yoksunluğuna yönelik bir tedavi uygulanıyor 

E-sigaradaki pasif içicilik riskinin normal sigarayla aynı olduğunu belirten Prof. Dr. Onur Noyan, “E-sigaraların dışarıya çıkarttığı buhar aslında içeriğinde bilmediğimiz kimyasal maddelerin de dışarıya çıkmasına sebep olmaktadır. Bu kimyasal maddelerin buhar yoluyla dışarı çıkması akciğer enfeksiyonlarından ya da bilmediğimiz yeni akciğer komplikasyonlarına kadar giden bir sürece sebep olmaktadır.” dedi.

Sigara bağımlılığında olduğu gibi e-sigara bağımlılığı tedavisinde de nikotin yoksunluğuna yönelik bir tedavi uygulandığını söyleyen Prof. Dr. Onur Noyan, sözlerini şöyle tamamladı:

“Özellikle nikotin yoksunluğunun daha az hissedilmesi sebebiyle nikotin replasman tedavi dediğimiz nikotin sakızları ya da nikotin spreyleri kullanılmaktadır. Nikotin yoksunluğu ve nikotin isteği ile baş etmek için de bazı ilaçlar tercih edilmektedir. Aynı zamanda ilaçlarla birlikte kişinin nikotin yoksunluğu ile mücadele etmek için gitmesi gereken davranışsal değişiklikler, sigaranın psikolojik yoksunluğuna dair bir farkındalık geliştirmek ve istekle baş etme yöntemlerini içeren bir psikoterapi süreci tedavi planına dahil edilmelidir. Sigarayı bırakmak uzun soluklu bir süreçtir. Hayal kırıklığı ve karamsarlığa kapılmadan bu yolda devam etmek çok önemlidir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çocukların uyku sorunları ve çözüm yolları bu webinarda… ‘NP Toplumu Bilgilendiriyor’ çocuklarda uyku problemlerini ele alıyor!

NP Etiler Tıp Merkezi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, 1 Ağustos Perşembe günü çocukların uykusuzluk çekme nedenleri ile yapılması ve yapılmaması gerekenleri anlatacak.

NP Sağlık Grubu’nun sağlık alanında toplumu bilgilendirmeyi hedefleyen ‘NP Toplumu Bilgilendiriyor’ adlı webinar serisi devam ediyor. 

1 Ağustos Perşembe günü yapılacak webinarda Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tıp Merkezi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş, çocuklardaki uyku sorunları hakkında bilgi verecek, çocukların sağlıklı bir uyku çekmesi için yapılması ve yapılmaması gerekenleri anlatacak.

Moderatörlüğünü NPİSTANBUL Hastanesi Kurumsal İletişim Yöneticisi Simge Yıldırım Yurğa’nın yapacağı ve Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Melek Gözde Luş’un konuşmacı olarak yer alacağı webinar, 1 Ağustos Perşembe günü 19.45 – 20.15 saatleri arasında gerçekleşecek. 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Nissan Yeni Sürdürülebilirlik Planı ve Entegre Raporunu Açıkladı

Nissan Motor Co.Ltd., Ambition 2030 vizyonuna doğru yürürken, sürdürülebilirliği merkezine aldığı çıktılarını paylaştığı Entegre Rapor 2024’ü yayınladı.

Açılış raporu sadece Nissan’ın vizyonunu, stratejilerini, iş planlarını ve finansal bilgilerini değil, aynı zamanda toplum üzerindeki orta ve uzun vadeli etkisini de sunuyor. Nissan, çeşitli faaliyetlerle güvenli ve emniyetli toplumlar yaratmayı, toplumun ilerlemesine katkıda bulunmayı ve doğanın ile ekosistemlerin yenilenmesine yardımcı olmayı amaçlıyor. Şirketin girişimleri arasında beşinci nesil Nissan Yeşil Programı 2030 (NGP2030) ve Nissan’ın sosyal girişimlerinin stratejik bir derlemesi olan Nissan Sosyal Programı 2030 (NSP2030) yer alıyor. Her ikisi de şirketin genel iş stratejisini destekliyor.

 

Nissan Yeşil Programı 2030

Nissan, 2002 yılında ilk orta vadeli çevre eylem planı olan Nissan Yeşil Programı’nı (NGP) açıklamış ve o zamandan bu yana “insanlar, araçlar ve doğanın ortak yaşamı” şeklindeki uzun soluklu çevre felsefesini gerçekleştirmek için çalışıyor. 

Yeni Nissan Yeşil Programı, NGP2030’da ise ise iklim değişikliği, kaynak bağımlılığı, hava kalitesi ve su şeklinde temel önceliklere dayanıyor. Nissan, karbon nötrlüğe doğru ilerlemek, döngüsel bir ekonomiye geçiş yapmak ve doğa ile ekosistemler üzerindeki bağımlılığı ve etkiyi en aza indirmek için küresel sıcaklık artışını 1,5 santigrat derece ve altıyla sınırlayan bir senaryoya uyum sağlamaya çalışıyor.

NGP2030’daki kilit sürdürülebilirlik hedefleri şunlardır: 

  • Araç başına yaşam döngüsü CO2¹ emisyonlarının %30² oranında azaltılması
  • Araç başına üretim kaynaklı CO2² emisyonlarının %52² oranında azaltılması
  • Japonya, ABD, Avrupa ve Çin gibi dört büyük pazarda yeni modeller için araç başına sürüş CO2² emisyonlarının %50² oranında azaltılması. Buna ek olarak, Nissan küresel olarak aynı kategorideki CO2² emisyonlarını %32,5² oranında azaltacaktır.
  • Japonya, ABD, Avrupa ve Çin’de sürdürülebilir malzeme oranının %40’a çıkarılması

 

Nissan Sosyal Programı 2030

Nissan Sosyal Programı 2030(NSP2030) kapsamlı bir eylem planı olarak Nissan’ın sosyal girişimlerinin geliştirilmiş bir devamlılığı niteliğindedir. The Arc’ın bir temeli olarak hizmet eden NSP2030, Nissan Ambition 2030’a ulaşılmasına katkıda bulunuyor. İnsan merkezli bir yaklaşımla Nissan, çalışanları, toplulukları, ortakları ve toplumla birlikte büyümeye kararlı hareket ediyor. Bu bütünsel yaklaşım, şirketin toplum üzerinde olumlu bir etki yaratmasına, gerçek anlamda sürdürülebilir bir işletme olmasına ve gelecek nesiller için daha iyi bir dünya yaratmasına yardımcı oluyor. 

  • NSP2030’un altı ayağı güvenlik, kalite, sorumlu kaynak kullanımı, fikri mülkiyet, toplulukların ve çalışanların gücüdür. Şirketin 2030’a doğru her bir sütun için hedefleri ve eylem planları bulunuyor, bu da programdan elde edilen sosyal değerin daha net olmasını sağlıyor.
  • Nissan’ın en büyük önceliği her zaman insan olmuştur ve insan haklarına saygı, çabalarının merkezinde yer alıyor. Bu, şirketin kurumsal kültürünün temeli olarak yansıtılıyor.
  • ‘Çalışanların gücü’ sütunu Çeşitlilik, Eşitlik ve Kapsayıcılık(DEI), çalışanların insan hakları, öğrenme ve gelişim ile sağlık ve güvenliği kapsar. Nissan’ı, tüm çalışanların kendilerini güçlendirilmiş, desteklenmiş ve özgün benlikleri olabildikleri ve tam potansiyellerine ulaşabildikleri ödüllendirici bir çalışma ortamı haline getirmeyi amaçlamaktadır. Bu, hem şirketin hem de çalışanlarının birlikte geliştiği ve yenilikçiliği daha da ileriye taşıdığı bir kurumsal kültürün teşvik edilmesiyle sonuçlanır. Nissan, LGBTQ+, çalışan ebeveynler, çok kültürlülük ve daha fazlasına odaklanan mevcut çalışan kaynak grupları (ERG’ler) ile DEI’ye özellikle bağlıdır. Bu ERG’ler daha açık ve yenilikçi bir işyeri için çalışan odaklı faaliyetleri destekliyor.

 

Nissan’da Sürdürülebilirlik

NGP2030 ve NSP2030, Nissan’ın yeni iş planı olan ve şirketin uzun vadeli vizyonu Ambition 2030’a bir köprü görevi gören The Arc’ın temel unsurlarıdır. Nissan’ın sürdürülebilirlikten sorumlu yöneticisi Joji Tagawa konuyla ilgili şunları söyledi: “Uzun vadeli vizyonumuza doğru ilerleyişimizin tüm ortaklarımızı ve paydaşlarımızı kapsamasını ve onlara fayda sağlamasını sağlamak için, fikir ve görüş alışverişinde bulunmak, çabalarımızı geliştirmek üzere onlarla işbirliği yapmamız çok önemlidir. Birlikte, şirketin kendisini sürdürülebilir kılmak ve nihayetinde sürdürülebilir bir topluma katkıda bulunmak için geleceğe istikrarlı bir şekilde hazırlanmalıyız. Bu, Nissan’ın kurumsal amacı ile de uyumludur: İnsanların yaşamlarını zenginleştirmek için inovasyonu teşvik etmek.”

Nissan, daha temiz, daha güvenli ve daha kapsayıcı bir dünyaya ulaşma yolunda sürdürülebilirliği şirketin temel taşı olarak merkeze alarak en uygulanabilir ve uygun yollarla ilerletmeye devam edecektir.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Spotify Türkiye dışında en çok dinlenen Türk sanatçıların şarkılarını açıkladı

Hip hop, pop ve arabesk pop şarkıların ağırlıklı olduğu listede, Reynmen’den Renklensin yılın ilk yarısında Türkiye dışında en çok dinlenen şarkı oldu. Onu Zeynep Bastık’tan Lan ve Lvbel C5’in DOĞUŞTAN BERİ HAKLIYIM (tmm) şarkıları takip etti.

Dünya genelinde sahip olduğu 626 milyonun üzerinde kullanıcısıyla sanatçıların kendi ülkeleri dışındaki dinlenmelerine de büyük ölçüde katkı sağlayan Spotify, 2024’ün ilk yarısında yayınlanan ve bu dönemde Türkiye dışında en çok dinlenen Türk sanatçıların şarkılarını açıkladı. Lvbel C5 ve BLOK3’ün birden fazla şarkısıyla yer bulduğu listede; Reynmen, Zeynep Bastık, Ebru Yaşar, Sefo, Melis Kar, Mert Demir, Dedublüman ve INJI gibi sanatçıların şarkıları da yer aldı. Listede yer alan şarkıların global dinlenmelerinin büyük bir kısmı Almanya, Fransa, Avusturya ve Hollanda gibi ülkelerden gelirken, şarkıları viral olan INJI, global arenada en çok ABD’de dinlenerek bir istisna yarattı. 

Arabesk pop yurt dışını da sardı

Spotify’ın açıkladığı liste, geleneksel arabesk müzik unsurlarını modern pop sound’larıyla harmanlayan arabesk popun sadece Türkiye’de değil, global arenada da ne kadar büyük bir hayran kitlesine sahip olduğunu ortaya koyuyor. 2024’ün ilk yarısında çıkış yapan Reynmen’in Renklensin parçası Türkiye dışında aynı dönemde en çok dinlenen şarkı olurken, onu Zeynep Bastık’tan Lan takip etti. Listeye giren diğer bazı şarkılar ise Sefo’dan Kapalı Kapılar, Semicenk’ten Şalteri Kapattım, Mert Demir’den Acı Veriyor Dedublüman’dan Sen Bilmezsin, Kurtuluş Kuş ve Siyam’dan Kalbim Ağlama, Burak Bulut  Medcezir oldu. 

Türkçe Hip Hop her daim favori

Lvbel C5 ve BLOK3 gibi genç ve dinamik hip hop sanatçıları yılın ilk yarısında yayınladıkları yeni şarkılarıyla Türkiye’de önemli bir çıkış yakalamıştı. Spotify’ın Türkiye dışındaki dinlemeleri baz alarak hazırladığı liste, bu iki ismin uluslararası arenada da başarısını ortaya koyuyor. Lvbel C5, DOĞUŞTAN BERİ HAKLIYIM, Sezen Aksu, nE !? gibi şarkılarının yanı sıra Ashafar ile birlikte yayınladıkları Pistola ile, BLOK3 ise GÜZEL VE İDDİALI, LAF gibi şarkılarının yanı sıra Stefflon Don ile Habibi için yaptığı uluslararası işbirliğiyle listeye damgasını vuran iki isim oldu. Öte yandan yılın ilk yarısında Türk hip hop sanatçılarının katalog parçalarıyla yaptığı mashup’lar da oldukça dikkat çekiyor. Lvbel C5 ve Melis Kar’ın DACIA X YATIYA – Remix’i bu yenilikçi yaklaşımın başarılı bir örneği olarak listede öne çıkıyor.

Kadın sanatçılar global arenada güçleniyor

Listede ikinci sırada yer alarak global arenadaki hayran kitlesini ortaya koyan Zeynep Bastık’a birçok başka kadın sanatçı da şarkılarıyla eşlik ediyor. Listede M Lisa ARABA ile yer alırken güçlü kadın seslerinin ön planda olduğu işbirlikleri de öne çıkıyor:  Eypio ve Zara’dan İmdadım, Ebru Yaşar, Siyam ve Zeyd’den Kafamın İçi ve geçtiğimiz yıl çıkış yakalayarak şarkıları viral olan INJI HATE YOUR GUTS, global arenada Türk kadın sanatçıların gücünü ve çeşitliliğini yansıtıyor.

İşte 2024’ün ilk yarısında çıkış yapan ve bu dönemde Türkiye dışında globalde en çok dinlenen Türk sanatçıların şarkıları:

 

  1. Reynmen – Renklensin
  2. Zeynep Bastık – Lan
  3. Lvbel C5 – DOĞUŞTAN BERİ HAKLIYIM (tmm)
  4. Sefo – KAPALI KAPILAR
  5. Lvbel C5 – Sezen Aksu
  6. Reynmen – Cennet
  7. AKDO, Lvbel C5 – SUBMARINER
  8. Lvbel C5, Melis Kar – DACIA X YATIYA – Remix
  9. M Lisa – ARABA
  10. Semicenk – Tek Başıma
  11. Lvbel C5 – nE !?
  12. Bayhan – Tiryakinim
  13. BLOK3 – GÜZEL VE İDDİALI
  14. Mert Demir – Acı Veriyor
  15. Dedublüman – Sen Bilmezsin
  16. Motive – pVg
  17. Eypio, Zara – İmdadım
  18. Kurtuluş Kuş, Siyam – Kalbim Ağlama
  19. BLOK3, Stefflon Don – Habibi
  20. INJI – HATE YOUR GUTS
  21. Burak Bulut – Medcezir
  22. Ashafar, Lvbel C5 – Pistola
  23. Semicenk – Şalteri Kapattım
  24. BLOK3 – LAF
  25. Ebru Yaşar, Siyam, Zeyd – Kafamın İçi

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Lionsgate’in ses getiren yapımları GAİN izleyicisiyle buluşuyor!

Dijital içerik platformu GAİN ile global yapım şirketi Lionsgate, önemli bir işbirliğine imza attı. Bu anlaşma doğrultusunda Lionsgate’in tüm dünyada ses getiren yapımları GAİN izleyicileriyle buluşacak. 2024’e hızlı bir giriş yapan ve birbiri ardına yayınladığı dizi ve filmlerle adından söz ettiren GAİN, bu işbirliği ile içerik kütüphanesini daha da genişletiyor.

Lionsgate Uluslararası Televizyon ve Dijital Dağıtım Başkanı Agapy Kapouranis “GAİN ile yaptığımız anlaşma sayesinde, hayranlarının çok sevdiği dizileri Türk seyircisiyle buluşturmaktan mutluluk duyuyoruz. ‘Ramy’ gibi ödüllü dizilerden aksiyon dolu, destansı ‘Spartacus’a kadar bu önemli anlaşma, gittikçe büyüyen Türk yayın pazarına dünya standartlarında bir eğlence sunuyor” dedi.

GAİN Uluslararası İşbirlikleri, Satın Alma Ve Yurtdışı Satış Direktörü Cengiz Korkmaz ise şu yorumu yaptı: “GAİN, özgün, yüksek kaliteli ve birbirinden farklı içeriklerden oluşan özenle seçilmiş koleksiyonlar aracılığıyla en iyi izleme deneyimini sunmaya devam ediyor. Premium içerik üretiminde global bir lider olan Lionsgate ile stratejik bir ortaklık kurmaktan heyecan duyuyoruz. Bu iş birliği ile, içerik kütüphanemizi Lionsgate’in geniş ve kapsamlı portföyünden seçkin başlıklarla genişletiyoruz. Bu ortaklık, izleyicilerimize daha geniş bir yelpazede yeni ve heyecan verici içerikler sunarak izleme deneyimini daha da zenginleştirmemize imkân tanıyor.”

İşbirliği kapsamında GAİN’de yayınlanacak Lionsgate yapımları şu şekilde:

*Ramy: 3 sezonluk “Ramy” dizisi, adını başrol oyuncusu Ramy Youssef’ten alıyor. Mısır göçmeni bir ailenin çocuğu olarak New York’ta doğan ve New Jersey’de büyüyen Ramy Hassan, yetiştiği kültürle ABD’deki yaşam tarzı arasında sıkışıp kalır. Kafası karışık bir gencin manevi yolculuğunu odağına alan dizi, aynı zamanda Ramy’nin kendini keşfetme hikâyesi… Ramy Youssef, bu dizideki rolüyle 2020 yılında Altın Küre Ödül Töreni’nde (TV Müzikal ya da Komedi) “En İyi Erkek Oyuncu Ödülü”nü kazandı. Dizinin üçüncü sezonu Türkiye’de ilk kez GAİN’de yayına girdi.

*Minx: 1970’li yıllarda Los Angeles’ta kadınlar için ilk erotik dergiyi çıkarmaya çalışan bir feministin mücadelesini konu alan ABD yapımı Minx de Türk seyirciyle ilk kez defa GAİN’de buluşuyor. 2 sezondan oluşan dizinin kadrosunda Ophelia Lovibond, Jake Johnson ve Jessica Lowe gibi başarılı oyuncular yer alıyor.

*Leopard Skin: Meksika’da mücevher soygunu girişimleri başarısızlıkla sonuçlanan bir suç çetesi, saklanmak için inzivaya çekilmiş bir kadının yaşadığı eve sığınır. Sonrası biraz gerilim, biraz kara komedi… Carla Cugino, Ana de la Reguera ve Gaite Jansen başrolde… Dizinin senaristi ve yönetmeni ise Sebastian Gutierrez. 1 sezon, 8 bölüm. Dizi Türk izleyicileriyle ilk kez buluşuyor. 

*Party Down: Durum komedisi sevenlerin bayılacağı bir Amerikan sitcom’u… “Yırtmayı” uman catering şirketi çalışanlarının başından geçenleri konu alan dizinin oyuncu kadrosunda Adam Scott, Ken Marino ve Lizzy Caplan gibi isimler yer alıyor.
 3 sezonluk dizinin son sezonu Türkiye’de sadece GAİN’de…

*Spartacus: Tarihi drama sevenler de GAİN’de… Spartacus serisi, “Gods of Arena”, “Blood and Sand”, “Vengeance” ve “War of the Damned” olmak üzere 4 ayrı sezonuyla GAİN izleyicileriyle buluşuyor. Andy Whitfield, Spartacus rolünde… Geniş oyuncu kadrosuyla öne çıkan dizide Dustin Clare, John Hannah, Lucy Lawless, Peter Mensah, Marisa Ramirez ve Manu Bennett gibi başarılı oyuncular rol alıyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Türkiye Start-up Ekosistemi 2024’ün İlk Yarısında Yükselişe Geçti

2024’ün ilk yarısında dikkat çekici bir ivme yakalayan Türkiye girişimcilik ekosisteminde yılın ilk altı ayında toplam 254 yatırım turunda girişimlere, 586.8 milyon dolar yatırım yapıldı. Bu yatırım miktarı 2023 yılındaki toplam yatırım miktarını geçerken yapay zeka ve makine öğrenimi ise 31 yatırımla  tüm zamanların en çok yatırım alan sektörü oldu.

StartupCentrum tarafından 2024’ün ilk yarısında gerçekleşen yatırımları, sektörel dağılımları ve bunların ekosistem üzerindeki etkilerini ele alan ‘StartupCentrum – Yıldız Tekno GSYO 2024 Yarıyıl Türkiye Startup Ekosistemi Yatırım Raporu’ yayınlandı. Yatırım miktarından, yatırım alanlarına kadar birçok ana başlığın ele alındığı çalışmada, girişimcilik ekosisteminin ne yöne doğru evrildiği kamuoyu ile paylaşıldı. 2024 yılının ilk altı ayında gerçekleşen yatırımların 586 milyon doları olurken bu rakamın 2023 yılının sonunda elde edilen sonuca ilk 6 ayda ulaşılması en dikkat çekici sonuçlardan biri olarak gösterildi. Ayrıca, son altı ayda 100 milyon dolar altındaki yatırımlar toplamı 336 milyon dolara ulaşırken yine bu rakam 2023 yılının tamamında yapılan 313 milyon dolarlık yatırımı da aştı. 100 milyon dolar altı yatırımlar açısından bakıldığında 2024 yılı, daha önce zirve yılları olan 2021 ve 2022’yi yakalayabileceği vurgulandı.

Yapay Zekâ ve Oyun Sektörleri Rövaşta

StartupCentrum – Yıldız Tekno GSYO 2024 Yarıyıl Türkiye Startup Ekosistemi Yatırım Raporu’na göre, yatırım adetleri bakımından yılın ilk yarısı incelendiğinde toplamda 245 girişim yatırım aldı. 2024’ün ilk yarısında, BİGG programının da etkisiyle beraber, sayıca en çok yatırım alan sektörler sağlık ve biyoteknoloji olduğu açıklandı. BİGG yatırımları hariç tutulduğunda ise yapay zeka ve makine öğrenimi sektörü 31 yatırımla en aktif sektör haline gelerek tüm zamanların en çok yatırım alan sektörü haline geldi. Söz konusu dikeyi 14 yatırım ile oyun ve sırasıyla 11 yatırım ile sürdürülebilirlik & çevre, 10 yatırım ile fintech sektörleri izledi.

Girişimcilik Merkezinde Adres Değişmedi

2024’ün ilk yarısında ilk kez 29 farklı Türk şehrindeki girişimler, aynı dönemde yatırım almayı başardı. Geçtiğimiz sene 17 olan bu sayı, BİGG programının da etkisiyle beraber yükselişe geçti. Yurtdışında resmi merkezleri bulunan ancak ekibi ve operasyonlarının büyük bir kısmını Türkiye’de sürdüren girişimlerin faaliyet gösterdiği Türk şehirleri incelendiğinde ortaya çıkan tabloda; İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük kentler girişimler için öncelikli merkezler olmaya devam ediyor. Yatırım alan girişimlerin yüzde 17’sinin ise merkezi yurt dışında bulunuyor.

“Türkiye’nin Dijital Yetenekleri Globalde Talep Görüyor”

Rapora yönelik açıklamalarda bulunan YTÜ Yıldız Teknopark Genel Müdürü Orhan Tanışman, Türkiye’deki start-up ekosisteminin ülkenin geleceği için hayati önemde olduğunu vurguladı. Tanışman, “Teknoparklar olarak Ar-Ge ekosistemini kurmak üzere yola çıktık. Ancak Ar-Ge’nin devamında ülkenin teknolojisinin gelişebilmesi ve çağı yakalayabilmesi için girişimcilere ihtiyacımız var. Büyük konvansiyonel yapılar kendilerini değiştiremiyor. Ancak genç girişimciler, bu değişimi gerçekleştirebilecek bir gençlik aşısı niteliğinde. Türkiye’nin ekonomideki ağırlığını artırabilmesinin yolu, girişimcilik ekosistemini geliştirmekten geçiyor. Türkiye’nin dijital yetenekleri gerçekten çok değerli ve globalde talep görüyor. Biz Yıldız olarak globalde de bir varlık gösterdiğimiz için en azından globalde pazarın ne olduğunu, ihtiyacın ne olduğunu görebiliyoruz. Teknolojinin duvarları yok, bu nedenle genç girişimcilerimizin dünyaya açılması büyük bir fırsat.” dedi.

StartupCentrum raporuna da değinen Tanışman son olarak şunları söyledi: “Ölçemezsen yönetemezsin. StartupCentrum çok büyük bir emekle sektörün datasını topluyor ve bunları raporlaştırıyor. Raporlaştırmak yetmiyor; trendleri, dünyanın yönelimleri hepsini toparlıyor. Günün sonunda teknoloji girişimcisine ve teknoloji girişimci yatırımcısına bahsettiğimiz ölçülebilir, yönetilebilir bir sistemin datalarını sunuyor. Bizler de Yıldız Tekno GSYO olarak bu iş birliğinden büyük fayda sağladık. En önemlisi girişimcilik ekosistemine katkıları oldu.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir Seydiler-Hacıali grup yolunda alternatif yol açıyor

Antalya Büyükşehir Belediyesi, Manavgat ilçesindeki Seydiler-Hacıali grup yolu üzerinde özel mülkiyet sorunu olan alanda alternatif güzergah çalışması yaparak, yeni yol açıyor.

Antalya Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı ekipleri vatandaşlardan gelen talepler doğrultusunda yol açma ve asfaltlama çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Büyükşehir ekipleri, Manavgat ilçesi Seydiler- Hacıali grup yolunda özel mülkiyet sorunu olan alanda alternatif güzergah yolu açarak vatandaşların mağduriyetini gideriyor. Ekipler, çalışmalar kapsamında alternatif güzergahta alt yapı çalışmalarını kısa sürede tamamlayarak asfaltlama işlemine geçecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çalık: Biz Yaşatmayı Seçiyoruz

Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaşmasının ardından konuya ilişkin bir açıklama yaptı. Başkan Çalık, “Biz, sürecin en başında söylediğimiz gibi öldürmekten yana değil, yaşatmaktan yana tavır alacağız. Bu konudaki kararlılığımızı bir kez daha açıklıkla ifade etmek istiyorum. Can dostlarımızın sağlıklı ortamlarda yaşadığı, bakımlarının aksatmadan yapıldığı, her türlü tehlikeden korunduğu, komşularımızın gönül rahatlığıyla sürece katıldığı, paylaşımda bulunduğu, bakım ve ilgilerini gönüllü üstlendiği bir ortamı sağlamak bizlerin görevi” şeklinde konuştu.

Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifinin TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaşmasının ardından konuya ilişkin bir açıklama yaptı. Konuyla ilgili belediyeler ve ilgili teknik birimlerden hiçbir görüş alınmadan, hiçbir altyapı hazırlığı yapılmadan yasalaşan bu teklifin hem belediyeleri, hem vatandaşları hem de sokaktaki can dostları bilinmezliğe sürüklediğini ve zor durumda bıraktığını belirten Başkan Çalık, “Biz, sürecin en başında söylediğimiz gibi öldürmekten yana değil, yaşatmaktan yana tavır alacağız. Bu konudaki kararlılığımızı bir kez daha açıklıkla ifade etmek istiyorum. Can dostlarımızın sağlıklı ortamlarda yaşadığı, bakımlarının aksatmadan yapıldığı, her türlü tehlikeden korunduğu, komşularımızın gönül rahatlığıyla sürece katıldığı, paylaşımda bulunduğu, bakım ve ilgilerini gönüllü üstlendiği bir ortamı sağlamak bizlerin görevi” şeklinde konuştu.

“Çözümsüz değiliz, birlikte güçlüyüz”

Başkan Çalık açıklamasının devamında, “Bu kapsamda hayvan barınağımızı genişletme ve iyileştirme çalışmalarına başlamış bulunuyoruz. Ayrıca hayata geçirdiğimiz “YUVAM OLUR MUSUN” web sitemizle de can dostlarımızı güvenli yuvalarına ulaştırmaya devam ediyoruz. Tüm bu kapsamda, kanunda yer alan ötenazi uygulamasına şiddetle karşı çıkıyor, her canlının yaşam hakkına sahip çıkacağımızın altını çizmek istiyorum. Beylikdüzü Belediyesi olarak konunun uzlaşı içerisinde çözülmesi adına, tüm hayvansever komşularımızın görüşü, önerisi bizim için çok kıymetli. Can dostlarımızı korumaya nasıl özen gösteriyorsak bölgesel bazda gelen saldırı şikayetlerini de birlikte çözüme kavuşturmamız gerektiğine inanıyorum. Çözümsüz değiliz, birlikte güçlüyüz” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediyesinin Görme Engelli Milli Sporcusu Bircan Şimşek Dünya Şampiyonasına Hazırlanıyor

Çankaya Belediyesi Görmek Engelliler Spor Kulübü sporcusu, Milli halterci Bircan Şimşek, Ekim ayında gerçekleşecek Dünya Para Powerlifting Şampiyonasına hazırlanıyor. Başarılarıyla gururlandıran Şimşek, halter sporu ve engelli kadın sporcu olma hikayesiyle gençlere ilham oluyor.

 

Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü, Milli Takım’a kazandırdığı sporcularının başarı hikayeleri ile örnek oluyor. Kulüp, Milli sporcusu Bircan Şimşek’i ekim ayında gerçekleşecek Dünya Para Powerlifting Şampiyonasına uğurlamaya hazırlanıyor. Milli sporcu Bircan Şimşek, başarılarıyla tüm Türkiye’yi gururlandırmaya, mücadelesiyle de özellikle engelli gençlerimize ilham oluyor.

 

15 YAŞINDA TÜRKİYE, 17 YAŞINDA DÜNYA ŞAMPİYONU

Halter sporuyla tanışma hikayesinin lise yıllarına dayandığını söyleyen ve bir kadın olarak yaşadığı zorlukları dile getiren Şimşek, “Halter sporuna ilgim, rehberlik öğretmenimin beni Görme Engelliler Spor Kulübüne yönlendirmesiyle başladı. İlk başta görme engelli olduğumu kabul etmiyordum ve bu yüzden istememiştim ama iyi ki yönlendirmiş beni. O dönemde kulüp başkanımız Yusuf Sayyıdan ile tanıştım. Görme engelli spor branşlarıyla ilgili yarışmalar düzenleniyordu. Birçok farklı branşla ilgili çalıştım ve yarışmalara katıldım. Halter branşında da Ankara Şampiyonası olarak küçük bir yarışma yapıldı. İlk defa bu yarışmada birinci oldum ve sonra halter sporuna giderek ısınmaya başladım. Birçok sakatlık geçirmeme ve ailemin karşı çıkmasına rağmen devam ettim. Çünkü halter gibi boks gibi güç gerektiren sporların erkeklere göre olduğu ve bir kadının bunları başaramayacağı algısı vardı. O algıyı şampiyon olduğumda kırdım. Türkiye Şampiyonasında ilk kazandığımda 15, Dünya Şampiyonasında ilk kazandığımda ise 17 yaşındaydım. Ailem hala benim için endişelenir ama aldığım başarılarla da gururlanır. Bu sporla tanıştıktan sonra daha özgüvenli hissetmeye başladım” dedi.

 

ENGELLİ SPORCULARIN BAŞARILARI ÖN PLANA ÇIKARILMALI

Şimşek, görme engelli sporcuların kullanımına uygun spor salonlarının azlığına dikkat çekerek, “Büyükşehirlerde bir problemle karşılaşmıyorsunuz ama küçük şehirlerde sporcudan ziyade engelli olmak bile çok zor. Sadece bir kadın olarak değil, insan olarak. Ama sportif anlamda özellikle antrenman salonlarına erişim konusu engelli sporcular için bir sorun. Salonların olmaması ya da engelli sporcuların kullanımına uygun olmaması antrenman yapmayı zorlaştırıyor.  En büyük sıkıntımız engelli bireyler ve engelli olmayan bireylere verilen değer farkı. Engelsiz bireylerin başarıları daha çok parlatılıyor toplumda. Özellikle halter branşında sporcu sayısı gittikçe azalıyor. Biz sayıların artması ve bu sporun yaşaması için çabalıyoruz ama genel olarak spora ve sporcuya desteğin azalmasıyla bu branşta kötüleşmeye başladık. Engellilerle alakalı duyarlılığı ön plana çıkaracak reklam ve kampanyaların daha görünür olması ve başarılarımızın ön plana çıkarılmasına ihtiyacımız var” diye konuştu.

 

BİZİ YALNIZCA ÇANKAYA BELEDİYESİ VE KULÜBÜMÜZ DESTEKLEDİ

Çankaya Belediyesinin Görme Engelliler Spor Kulübü’nün kendilerini her anlamda desteklediğinin altını çizen Milli Halterci şöyle devam etti:  

“Türkiye Şampiyonası’na hazırlanırken bize kulübümüz ve Çankaya Belediyesi destek oldu. Biz de halter kadın sporcuları olarak 17 kere Türkiye Şampiyonu olarak gururlandırdık. Başarımız hem kulüp başkanımız Yusuf Sayyıdan’ın özverisiyle hem de belediyemizin desteğiyle oldu. Onun haricinde başka kurumlardan ya da derneklerden destek göremiyoruz. Ancak Milli Takım düzeyinde antrenmanlara gidersek Halter Federasyonunun desteğini alabiliyoruz. Belediyemizden de bizim branşımıza özgü olimpik ağırlıkların olduğu bir salon talebimiz olabilir daha özgür çalışmak için…”

 

KADIN SPORCULAR DAHA SABIRLI VE MÜCADELECİ

Bircan Şimşek, halterin hala erkek sporu olarak görülüğüne dair algının devam ettiğini söyleyerek, “Ben bu tarz düşüncelerin yanlış olduğunu anlatıyorum, anlatmaya da devam edeceğim. Özellikle engelli kadın sporcuların neler başarabileceğine dair negatif algıları başarılarımızla kırıyoruz. Doğuştan her iki gözümde de tavukkarası denilen bir hastalık var. Şu an %10 civarında görebiliyorum ama bu spora devam etmeme engel olmadı. Ben 13 kere operasyon geçirdim bazı sakatlıklarım halter sporu kaynaklı oldu. Bunların benim için bir önemi yok çünkü iyileştikten sonra spora devam edebilirim. Erkek sporculardan ziyade kadın sporcuların daha güçlü, sabırlı ve mücadeleci olduğunu düşünüyorum” dedi.

 

GENÇLERİN HANGİ BRANŞ OLURSA OLSUN SPORLA İLGİLENMELERİNİ İSTERİM

Başarılarının ve azminin çevresindekilere ilham olduğunu ve spora ilgili gençlerin desteklenmesi gerektiğini ifade eden Şimşek, “Ailemden, komşularımızdan ve arkadaşlarımızdan benden özenerek spora yönelenler oluyor. Ben onların hangi branş olursa olsun yeteneklerini keşfederek mutlu olabilecekleri bir dalda ilerlemelerini, sporla ilgilenmelerini isterim. Spora yönelmek isteyen çocuklar ve engelli bireyler için bizler de destek olabiliriz. Örneğin antrenman çalışmalarını ziyaret ederek hangi alanda ilgileri varsa onları bilgilendirebiliriz heveslendirip destekleyebiliriz. Belediyemizin birçok spor tesisi var, o branşlara özgü çalışmalarla katılım arttırılabilir” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı