Aylık arşivler: Ağustos 2024

İşten uzak kaldığınızda mutsuz oluyorsanız dikkat! İşkoliklik ruh sağlığını da aile hayatını da olumsuz etkiliyor

İşin doğasına göre değil, bireyin doğasına göre şekillenen iş temposu söz konusu olduğunda ‘işkoliklik’ kavramının ortaya çıktığını belirten Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “İşkolik bireyler, çalışma saatlerinin haricinde de sürekli işe dair eylemlerde bulunur. Ya çalışmaya devam eder ya işi ile ilgili farklı aktivitelerde bulunur ya da işten uzak kaldığı anlardan çok hoşnut olmaz.” dedi. Daimi olarak işe odaklanmanın ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkilerinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, duygusal tükenme ve depresyonla karşılaşılabileceği, bununla birlikte aile hayatının ve sosyal hayatın da olumsuz etkilenebileceği konusunda uyardı.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, işkolikliğin belirtileri hakkında bilgi verdi ve işkolik yaşamın neden olabileceği sorunlara dair açıklamalarda bulundu.

İş temposu kişinin doğasına göre şekilleniyorsa bu ‘işkoliklik’ belirtisi

İnsanlığın büyük kesimi için çalışmanın gerekli olduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “Yalnızca ekonomik kaygılar nedeniyle değil, bireyin üretkenliğe, sosyalleşmeye olan ihtiyaçları da psikolojik sağlamlık açısından mühimdir.” dedi.

Çalışma hayatının belirli dönemlerde daha yoğun olduğunu hatırlatan Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal , “Yapılan işin doğasına göre bu dönemler değişir. Öte yandan bireyin doğasına göre şekillenen bir iş temposundan söz ettiğimizde ise işkoliklik kavramı belirmektedir.” şeklinde konuştu.

İşkolik kişiler, işten uzak kaldığında huzursuz hissediyor 

İşkolik bireylerin, çalışma saatlerinin haricinde de sürekli işe dair eylemlerde bulunduğunu dile getiren Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “Ya çalışmaya devam ediyordur, ya işi ile ilgili farklı aktivitelerde bulunuyordur ya da işten uzak kaldığı anlardan çok hoşnut değildir. İşkolik birey işine fazla odaklanması sonucunda özel hayatını dengelemekte zorlanır. Kendine vakit ayıramama, sosyal etkileşimin kısıtlı olması, iş dışında ilgi alanlarının olmaması, ruhsal veya fizyolojik sağlık sorunlarının ortaya çıkması gibi belirtiler kendini göstermeye başlar. Buna rağmen birey bu durumdan rahatsızlık duymayabilir ve iş temposunu azaltmaya dair değişiklik yapmak istemeyebilir.” dedi.

Yoğun çalışan her bireyin de işkolik olarak tanımlanamayacağını sözlerine ekleyen Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal şöyle devam etti:

“Bazı işlerde görev tanımı gereği veya dönemsel olarak yoğunluk görülmesi normaldir. Belirli bir plana göre ve hedefe ulaşmak amacıyla geçici olarak yaşanan yoğunluğu tolere etmek mümkündür. Bir süre sonra birey normal hayatına dönmeyi arzular. İşkolik birey ise süresiz olarak çalışmaya dair kendi üzerinde zorunluluk hisseder ve işten uzak kaldığında huzursuzluk yaşayabilir.”

İşkoliklik, duygusal tükenme ve depresyonla sonuçlanabiliyor 

Daimi olarak işe odaklanmanın ruh sağlığı üzerinde olumsuz etkilerinin kaçınılmaz olduğuna dikkat çeken Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “İşkolik bireyde hayatını idame ettirmek için çalışma zorunluluğu bir süre sonra işte başarılı olma beklentisi, başarıyı sürdürme arzusu, başarılı olamama kaygısı, rekabetin yarattığı stres gibi unsurlara dönüşmektedir.” uyarısında bulundu.

Diğer yandan bireyin başarıya sahip olarak elde edeceği ikincil kazançların işkolik bireyin genellikle farkında olmadığı tetikleyiciler olduğunu da vurgulayan Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “Bireyin kendini gerçekleştirmeye dair yatırımı tek bir alana yönelik yani çalışmak olduğunda, hayatın dengesi bozulmaya başlar. Sosyal etkileşimden keyif alamayan birey zamanla izole yaşamaya yönelir, bununla birlikte kişiler arası ilişkilerde, özellikle duygusal ilişkilerde sorun yaşanması beklenen bir durumdur. En nihayetinde duygusal olarak tükenmeye başlayan bireyde depresif belirtilerin ve uyku sorunlarının da baş gösterdiği görülür.” şeklinde konuştu.

İş-yaşam dengesinin sağlanamaması aile içi çatışmalara neden olabilir!

İş-yaşam dengesinin zaman içerisinde bozulmasıyla birlikte aile hayatında da memnuniyetsizlikler görüldüğünün altını çizen Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, “Evi ile ilgili sorumlulukların aksaması, rollerin birbirine karışması, aile üyeleri arasında iletişim kopukluğu, önceliklerin değişmesi ve tüm bunların neticesinde yaşanan aile içi çatışmalar sürpriz olmayacaktır.” dedi.

“Bireyin öncelikle kendine, bireysel ihtiyaçlarına vakit ayırması ve bunun yanında sosyal kaynaklardan beslenmesi hayat akışında aslında mümkündür.” diyen Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, işkoliklik belirtileri gösteren kişilerin birtakım değişikliklerle bu durumu yönetebileceğini söyledi ve bu değişiklikleri şöyle sıraladı:

“İş dışındaki kaynaklardan da beslenmek aslında motivasyonu arttıracağı için aynı zamanda çalışma verimine de katkıda bulunacaktır. Planlı ilerlemek işleri kolaylaştırabilir. Haftayı önceden planlayarak İş zamanı, aile zamanı, bireysel zaman, sosyalleşme zamanı, spor zamanı gibi alanlara bölmek faydalı olabilir.

Uyku, beslenme ve dinlenmeye yeterli vakit ayırmak önemlidir. Fiziksel dinlenmenin yanı sıra ruhsal denge de ihmal edilmemelidir, bazı bireyler bunu yalnız kalarak yapmayı tercih ederken bazıları ise aktif planlar içerisinde ruhunu besliyor olabilir. Bu noktada bireyin kendini tanıması ve ihtiyaçlarını fark etmesi önemlidir.”

Alternatif ilgi alanları keşfedilebilir…

Üretmekten uzak kalamayanlar için alternatif ilgi alanları edinmenin üretkenliğin farklı bir yönü olabileceğini hatırlatan Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, sözlerini şöyle tamamladı:

“Birey iş haricinde keyif alacağı, sosyalleşeceği hem de üretmeye devam edeceği yeni yollar keşfedilebilir. Kimileri için bu bir sanat dalı iken kimileri için toplumsal bir amacın parçası olmak gibi düşünülebilir.

İşkolik olduğunu fark eden ve değişim isteyen birey gerek benzer süreçlerden geçen meslektaşlarından gerek aile ve arkadaşlarından yardım isteyerek sosyal destekten fayda görebilir.

Bireysel çaba ile beklediği sonuçlara erişemediğini düşünen birey söz konusu durumla başa çıkamıyor ise artık uzman desteği almayı düşünmelidir.”

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Festivali, 3. yılında kapılarını maNga ile açtı!

Dünya standartlarında bir yaşam festivali deneyimi sunan İstanbul Festivali’nin açılışı maNga konseriyle gerçekleşti. Bu yıl 20. yaşını kutlayan maNga’nın sahne aldığı festivalin ilk gününde ünlü grup sevilen şarkılarını on binlerce seyircisinin arasında seslendirdi. 

İstanbul Festivali’nde 17 gün sürecek olan heyecan resmen başladı. Festivalin ilk gününde Türk rock müziğinin öncü gruplarından maNga sahne aldı. 20 yıllık müzik serüveninin unutulmaz anlarını seyircilerin arasında kutlayan ünlü grup, seyircilere sevilen şarkılarını söyledi.

Hayranıyla düet yaptı

maNga, konserinde İstanbul Festivali ziyaretçilerine özel sürprizler de yaşattı. Sevilen rock grubu sahneye davet ettiği bir hayranıyla Linkin Park’ın “In the End” şarkısını birlikte seslendirdi. Konserde aynı zamanda Cartel grubundan Alper Ağa da konuk sanatçı olarak yer aldı. İkili, 2009 yılının ardından ilk kez Festival Park Yenikapı’da “Evdeki Ses” şarkısı için sahneyi paylaştı. 

İstanbullular’ın yoğun ilgi gösterdiği maNga konserinde Türkiye’de ilk kez, Artırılmış Gerçeklik (VR) teknolojisi kullanıldı. Konserde sahneye davet edilen Mehmet Ünal şarkısına VR gözlüğü kullanarak eşlik etti.

20. yılını seyircilerin arasında kutladı

İstanbul Festivali sahnesinde 20. yaşını pasta keserek kutlayan maNga, efsane şarkılarından biri olan “Bir Kadın Çizeceksin” parçasını on binlerce seyircinin arasında söyledi. 

maNga konseriyle birlikte aynı zamanda İstanbul Festivali’nde kurulan Türkiye’nin en büyük sahnesi de ilk etkinliğine ev sahipliği yapmış oldu. Konserlerin yanı sıra görsel şovlara dans gösterilerine de yer verilen sahne, İstanbul Festivali boyunca Türkiye’nin ve dünyanın önde gelen sanatçılarını ağırlamaya devam edecek.

120 bin metrekare büyüklüğündeki Festival Park Yenikapı, konserlerin haricinde farklı etkinliklere de ev sahipliği yapacak. Çocuk atölyeleri ve ödüllü espor turnuvalarının düzenleneceği festivalde ziyaretçiler; HUPALUPA GO çocuk eğlence alanında golf, bowling, subsoccer, air hockey ve langırt gibi çeşitli oyunlarda rekabet ederken; Macera Parkuru, Survivor Parkuru, Ağ Labirenti ve Çarpışan Botlarda vakit geçirebilecek. Yeme içme alanında farklı lezzetlerin tadına varabilme imkânı yakalayacak olan İstanbul Festivali katılımcıları, 3×3 Basketbol Turnuvası ile de sporun ve eğlencenin enerjisini bir arada hissedecekCarvak Best of The Streets turnuvası 12,14,16,18 yaş, büyükler ve elit olmak üzere 6 kategoride düzenlenecek. A Milli, FIBA Pro ve Türkiye şampiyonu sporcuların da yer alacağı bu heyecan dolu turnuva, Türkiye tarihindeki en geniş katılımlı uluslararası turnuva olarak da kayda geçecek.

300 TL’den başlayan erişilebilir fiyatlarla sunulan festivalin biletleri istanbulfestivali.com web sitesi üzerinden satın alınabiliyor. Festival boyunca sahne alacak diğer sanatçılar ise şu şekilde:

Reynmen, Semicenk, Hande Yener, Lost Frequencies, Mavi Gri, Fatma Turgut, Duman, Kenan Doğulu, Mabel Matiz, Mor ve Ötesi, BEGE, Lvbel C5, Blok3, Burak Yeter, Jason Derulo, Yıldız Tilbe, M Lisa, Motive, Emir Can İğrek, Sertab Erener, Can Ozan, Dolu Kadehi Ters Tut, Yayla Trio, Pinhani ve Melike Şahin.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, uzun yıllardan sonra Cumhuriyet Halk Partisi yönetimine geçen Etimesgut ve Mamak Belediyelerini ziyaret etti

Elmadağ Belediyesini de ziyaret eden Başkan Güner, CHP Mamak İlçe Başkanlığı görevine seçilen Ali Rıza Erdek’e başarı dileklerinde bulundu.

Çankaya Belediye Başkanı Hüseyin Can Güner, uzun yıllardan sonra Cumhuriyet Halk Partisi yönetimine geçen Etimesgut ve Mamak Belediyelerini ziyaret etti. Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu ile bir araya gelen Güner, Mamak Belediye Başkanı Veli Gündüz Şahin’e tebrik ziyaretinde bulundu. Başkan Güner, CHP Mamak İlçe Başkanlığına seçilen Ali Rıza Erdek’i de ziyaret ederek yeni görevinde başarılar diledi.

Belediye Başkanları ile bir süre sohbet eden Hüseyin Can Güner, daha sonra Elmadağ Belediye Başkanlığı görevine yeniden seçilen Adem Barış Aşkın’a belediyede konuk oldu. Başkan Güner ziyaretler hakkında kısa bir açıklamada bulunarak, “Kentimiz için iş birliği içerisinde yapacağımız çalışmalar konuştuğumuz güzel sohbetleri ve misafirperverlikleri için belediye başkanlarımıza teşekkür ediyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Turgut Mahallesi spor sahasının üstü kapatılıyor

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, kente yeni spor alanları kazandırırken mevcut spor alanlarının bakım ve onarım işlerine devam ediyor. Bu kapsamda İzmit Turgut Mahallesi’ndeki sahanın çelik çatı imalatlarına devam ediliyor.

 

KOLON DEMİRLERİ

Büyükşehir, İzmit Turgut Mahallesi’nde yer alan açık spor sahasındaki çalışmalarını sürdürüyor. Sporcuların kötü hava şartlarından etkilenmeden kullanabilmeleri amacıyla sahanın üstü çelik konstrüksiyonla kapatılıyor. Atölyede üretimi yapılan 13 adet kolon demiri saha üzerine monte edildi. Çalışmalar tamamlandığında saha brandayla kapatılacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kimya Sektörü Temmuz Ayında İhracatını Yüzde 19 Artırdı

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye’nin ihracatı temmuz ayında, geçen yıl aynı döneme göre yüzde 13,8 artarak 22,5 milyar dolar oldu ve Temmuz ayı rekoru kırıldı. Kimya sektörü ise temmuz ayında en çok ihracat yapan ikinci sektör olarak 2,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Sektörün ihracatı geçen yıl temmuz ayına göre yüzde 19,4 artış gösterdi.

 

Kimya sektörünün temmuz ayı ihracat rakamlarını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Temmuz ayında kimya sektörümüz 2,6 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek tüm sektörler arasında en çok ihracat yapan 2’inci sektör konumunu korudu. Sektörümüz ihracatını temmuz ayında yüzde 19’un üzerinde artırmayı başardı. Böylece ilk yedi aylık ihracatımız 18,4 milyar dolara ulaştı. Kalan dönemde de her ay ihracat artış performansımızın devam etmesi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Bilim Merkezi’nde bilim dolu bir yaz

Kocaeli Bilim Merkezi her dönem olduğu gibi yaz döneminde de faaliyetlerine ara vermeden devam ediyor. Bu kapsamda Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı’na bağlı olarak hizmet veren Kocaeli Bilim Merkezi’nde Yaz Akademisi Ağustos programı yayınlandı. Yaz aylarında çocukları ve gençleri bilimle buluşturan Yaz Akademisi programı temmuz ayının ilk haftasında başlamıştı. Ağustosun son haftasına kadar sürecek program, 6 yaş ve üzeri tüm katılımcıları bekliyor.

 

BİLİM MERKEZİ YAZ PROGRAMI

Kocaeli Bilim Merkezi yaz tatili boyunca birçok atölye, eğitim kursları ve benzeri eğlenceli etkinliklere ev sahipliği yapacak. Katılımcılar, Yaz Akademisi’nde çeşitli etkinlik ve atölyelerle bilim ve teknolojiye dair keyifli deneyimler yaşarken, optik maceralar, elektriğin serüveni, nörokeşif ve genler, üretken kimyagerler atölyelerine de katılma imkânı yakalayacak.

 

MUCİTLER ATÖLYESİ

Mucit Teknolojisi Atölyesinde ise katılımcılar kodlamaya giriş, mbot robotik kodlama, mikrobit ile robotik kodlama ve arduino kodlama eğitimlerine katılarak yazılım dünyasına ilk adımlarını atacak. Birbirinden faydalı ve öğretici bu etkinlikler çocuk ve gençlere bilimi sevdirirken, eğlenerek öğrenmeye de teşvik edecek.

 

DETAYLI BİLGİ VE KAYIT İŞLEMLERİ

Kocaeli Bilim Merkezi’nin düzenlediği Yaz Akademisi, bilim ve teknolojiye ilgi duyan çocukları destekleyerek onların keşfetme ve öğrenme süreçlerine katkıda bulunacak. Yaz Akademisi programına katılmak isteyenler detaylı bilgi ve kayıt işlemleri için Kocaeli Bilim Merkezi’nin resmi web sitesi olan www.kocaelibilimmerkezi.com ve sosyal medya üzerinden ulaşabilirler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İZELMAN Anaokulları yeni döneme hazırlanıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı İZELMAN Anaokulları yeni eğitim öğretim dönemine güçlü bir şekilde hazırlandı. Tecrübeli eğitmen kadrosu da düzenlenen eğitim seminerleri ile yeni eğitim teknikleri, çocuk gelişimi ve psikolojisi üzerine sunum ve atölye çalışmalarına katıldı.  

Ortak kurum kültürünü yaratmak ve yaşatmak için her yıl eğitim öğretim yılı öncesinde eğitmenlere yönelik eğitim seminerleri düzenleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi İZELMAN Anaokulları, bu yıl da 2024-2025 eğitim öğretim dönemi öncesi 4 günlük seminer programını tamamladı. Eğitmen kadronun öğrencilere en iyi eğitimi verebilmesi amacıyla seminer programı boyunca çeşitli sunum ve atölye çalışmaları gerçekleştirildi.

“Okul sayısı 18’e çıktı”
İZELMAN A.Ş. Genel Müdürü Erdem Sevinç, “4 günlük seminer programımızda yeni eğitim öğretim dönemi boyunca neler yapacağımızı konuştuk. Eğitmen arkadaşlarımızı yeni eğitim teknikleri üzerine bilgilendirdik. Verimli bir 4 gün geçirdik. Bir önceki eğitim öğretim yılı da çok başarılı geçti. 14 olan okul sayımızı 18’e çıkararak yeni eğitim öğretim yılımıza başlayacağız. Bu dönem, toplam bin 640 öğrencimize hizmet vereceğiz” dedi.

“Çağdaş eğitimdeki gelişmeleri yakından takip ediyoruz”
İZELMAN A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Merve Doğan ise “İZELMAN Anaokulları’nda dokunduğumuz her çocuk, belki de ülkemizin kaderini değiştirebilir. Bizler çalışmalarımızı yaparken, Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hayatta en hakiki mürşit ilimdir’ sözünü kendimize yol gösterici bilenleriz. Bu yüzden İZELMAN Anaokulları, gerek veli memnuniyetinde gerekse çağdaş eğitimdeki geliştirmeleri takip etmekte örneklerinin ilerisindedir. Bizler daha çok çalışacak, daha çok araştıracak ve daha başarılı olacağız. Yegane hedefimiz budur” diye konuştu.

“Eğitim dönemine çok güzel hazırlandık”
İZELMAN Anaokulları Müdürü Eda Kaygusuz da “2024-2025 eğitim öğretim dönemine çok güzel hazırlandık. Bu dönem 4 okulun ilave olması ile öğrenci sayımız daha da artacak. Eğitim seminerlerini önemsiyoruz. Öğrencilerimize daha iyi eğitim vermek, tatil dönüşünde sınıf düzenini oluşturmak ve yeni eğitim personelini de İZELMAN Anaokulları’na adapte edebilmek adına bu yıl ikinci kez seminer programı düzenledik” ifadelerini kullandı.

Dolu dolu seminer programı
İlki Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde düzenlenen seminerde Waldorf Pedagog Eğitim Koordinatörü Pınar Anıl tarafından “Erken Çocukluk Dönemi Gelişim İhtiyaçları”, Başka Bir Okul Mümkün Derneği Eğitim Koordinatörü Yasin Sancak tarafından “Proje Tabanlı Eğitim Modeli Nedir?”, Ege Üniversitesi Psikoloji Bölümü Psikoloji Ana Bilim Dalı’ndan Uzman Psikolog Dilara Özsoy tarafından “Erken Çocuklukta Duygular” ve Fizik Tedavi Doktoru Nurullah Büker tarafından “Çocuklarda Nörobilişsel DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) Üzerine Etkileri” konularında sunumlar yapıldı.
Seminer programının ikincisi İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Yerleşkesi’nde yapıldı. Proje tabanlı eğitim uygulamaları kapsamında Başka Bir Okul Mümkün Derneği Renkli Orman Anaokulu tarafından “Benim Serüvenim”, “İçimdeki Ben” ve “Çocuk Algısı ve Dil” adlı atölye çalışmaları gerçekleştirildi.
Seminerin üçüncü gününde yine İzmir Büyükşehir Belediyesi Sosyal Projeler Yerleşkesi’nde atölye çalışmaları düzenlendi. Proje tabanlı eğitimde günlük planlama ve rutinler konusu kapsamında eğitim materyalleri anlatıldı ardından “Çember, Duygu Kartları, Çatışma Çözümü” ve “Materyal Kullanımı, Mekan Düzenleme” adlı atölye çalışmaları yapıldı.
Seminer programının son gününde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’nde sosyolog Binnur Tepe tarafından “Medya Çağında Çocuğu Nasıl Tanımalıyız?”, Psikolojik Danışman Burakcan Demirdöven tarafından “Takım Ruhu”, “Buz Kırıcı Oyunlar” ve “Ne Öğrendim Oyunu”, Psikolojik Danışman Büşra Oya Kerçek tarafından “Otizm Ne Değildir?”, Sosyolog İlayda Duran tarafından “Çocuklarda İşitme Sağlığı”, Psikolog Ayçenil Balaban ve Psikolog Büşra Yılmaz tarafından “Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğunu Anlamak”, Uzman Psikolojik Danışman Özlem Mutlu Işık tarafından “İhtiyaçları Karşılanmayan Çocukların Davranışları” ve Psikososyal Destek Birimi Şefi İnci Becerik tarafından “Psikososyal Destek Birimi Sınır ve Sorumlulukları” konularında sunumlar yapıldı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yaz okulları, çocukların motor ve bilişsel gelişimlerine katkı sağlıyor!

Yaz okullarında sadece akademik konuların yer almadığını da kaydeden Çocuk Gelişimi Uzmanı Öğr. Gör. Elif İpek Tutuş, “Yaz okulları, çocukların motor ve bilişsel gelişimlerini desteklerken, akranları ile bir arada bulunmalarını sağlayarak sosyal gelişimlerine katkıda bulunur.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Çocuk Gelişimi Bölümünden Öğr. Gör. Elif İpek Tutuş, ebeveynlere çocuklarının yaz tatilini verimli geçirebilmeleri için çeşitli önerilerde bulundu.

Çocuklar tatil sürecinde hem eğlenip hem de öğrenebiliyor

Tatil sürecinde ebeveynlerin çocuklarının hem eğlenmesini hem de öğrenmesini sağlamak istediklerini belirten Öğr. Gör. Elif İpek Tutuş, “Bilgi edinme ve gelişme süreci sadece okul dönemi ile ve dört duvar arasında sınırlı bir süreç değildir. Her zaman ve alanda gelişim ve bilgi edinme süreci hayatın bir parçası olarak devam ediyor. Bu sebeple hem dinlenip okul dönemi yorgunluğunu atmak hem eğlenmek hem de öğrenme ve gelişimi sağlamak elbette mümkün.” dedi.

Doğa yürüyüşleri motor gelişimini destekliyor

Doğaya çıkmanın çocukların bilişsel ve duyu gelişimini desteklediğini dile getiren Öğr. Gör. Elif İpek Tutuş, ailelere şu önerilerde bulundu:

“Doğaya çıkıp toprağa, taşlara, yapraklara, kuma dokunup hem keşif yaparak bilişsel gelişimini destekleyebilir hem de duyu gelişimini sağlayabilirsiniz. Ayrıca doğa yürüyüşleri ile çocuğunuzun motor gelişimini de geliştirebilirsiniz. Müzeler ve tarihi mekanlar da gelişim için oldukça önemli alanlardır. Buralara gidip hem çocuğunuzun bilgi edinmesini sağlayabilir hem de sosyal gelişimine katkıda bulunabilirsiniz. Parklar da çocuğun akran iletişimi ve sosyal gelişimi için oldukça önemli alanlardır.”

Resim, müzik gibi kurslara gidebilirler

Sadece dışarda değil ev içinde de yaz tatilini verimli geçirmenin mümkün olduğuna işaret eden Tutuş, “Ailece yapacağınız okuma saatleri, lego oyunları, sembolik oyunlar veya yaşa ve gelişime göre değişiklik gösteren kutu oyunları da hem çocuk için faydalı hem de ailenin sosyal gelişimi ve bütünlüğü için gerekli faaliyetlerdir. Ayrıca yaz tatilleri çocukların okul döneminde ilgilenmesine fırsat bulamadığı ilgi alanlarının üzerinde durulması için çok uygun bir zaman. Çocuğunuzun ilgi alanına ve isteğine göre enstrüman, resim, müzik, spor ve satranç gibi alanlarda kurslara gönderebilirsiniz. Bunun için çocuğunuzu isteklerini dinlemeli ve ilgi alanlarını çok iyi gözlemlemelisiniz.” diye konuştu.

Sadece akademik beceriler geliştirilmeye çalışılmamalı

Çocukların yaz okullarına gönderilip gönderilmemesi konusunda da Öğr. Gör. Elif İpek Tutuş, “Burada yine ailenin çocuklarının eksiklerini iyi saptaması çok önemli. Yaz tatilinde çocuğun dinlenmeye ve eğlenmeye de hakkının olduğu unutulmamalı, sadece akademik beceriler geliştirilmeye çalışılarak bu zamanı mutsuz geçirmelerine sebep olunmamalı. Tüm bunlara dikkat ederek eksik kalan konular ve gelecek konuların hazırlığı üzerinde durulabilir.” dedi.

Yaz okulları çocuğun hem eğlenmesine hem öğrenmesine yardımcı oluyor

Yaz okullarında sadece akademik konuların yer almadığını da kaydeden Tutuş, şöyle devam etti:

“Doğa gezileri, satranç gibi zekâ oyunları, çeşitli sanat atölyeleri yer almaktadır. Bunlar çocuğun hem motor ve bilişsel gibi gelişim alanlarını desteklerken hem de akranları ile bir arada bulunmasını sağlayarak sosyal gelişimine katkıda bulunmaktadır. Çocuğun sıkılmadan hem eğlenmesine hem öğrenmesine olanak sağlamaktadır. Bunların yanı sıra çocukta sorumluluk duygusunu da geliştirmekte, teknolojiden uzak kalmasını sağlamaktadır. Tüm bu sebeple yaz okulları elbette faydalıdır. Yaz okuluna gönderirken seçilen okulun kalitesi, öğretmen kadrosu, program içeriği dikkatle incelenmeli, bu yapılırken yine çocuğun fikri esas alınmalıdır. Böylelikle hem çocuk hem ebeveyn yeni döneme hazır hale gelir, eğlenceli ve verimli bir yaz tatili geçirmiş olurlar.” 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Başkan Tugay: Çalışmalarımızı bilime dayalı yapacağız

Yeniden yapılandırılan İzmir Planlama Ajansı Bilim Kurulu ilk toplantısını gerçekleştirdi. Toplantıda akademisyenlere seslenen Başkan Dr. Cemil Tugay, “Sizlerin çalışmalarınız pratik sonuçlara dönüşecek. Bu çalışmaya altyapı hazırlamak, ihtiyaç duyulan her konuda belediyenin imkânlarını sizlere sunmak için ben kendi irademi ortaya koyuyorum. Kesinlikle yeni nesil belediyecilik açılımını bilimsel temellerde yapmamız gerektiğini düşünüyorum” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın göreve gelir gelmez yeniden yapılandırdığı İzmir Planlama Ajansı (İZPA) ilk Bilim Kurulu toplantısını yaptı. Kent yönetiminden halk sağlığına kadar alanında uzman İzmirli akademisyenlerin katılımıyla oluşturulan İZPA Bilim Kurulu’nun toplantısı Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleşti. İlk gündem maddesi İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2025-2029 Stratejik Planı oldu. Toplantıya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, İZPA Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Barış Karcı, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları ve akademisyenler katıldı.

“Ben kendi irademi ortaya koyuyorum”
Bilim Kurulu’nun çalışması ve yol haritası hakkında konuşan Başkan Dr. Cemil Tugay, “Stratejik Plan çalışması yaparak önümüzdeki yılların yol haritasını oluşturuyoruz. Siz değerli bilim insanlarıyla bu nedenle bir aradayız. Biraz farklı bir şey deniyoruz. Bunu daha önce aslında Karşıyaka’da başlattık. Aynı konuya farklı bakış açılarıyla yaklaşan insanların kentin sorunlarına bir arada çözümler geliştirmesine ihtiyacımız var. Bu çalışmaya altyapı hazırlamak, ihtiyaç duyulan her konuda belediyenin imkanlarını sizlere sunmak için ben kendi irademi ortaya koyuyorum. Sizin ve      birlikte yapmak istediklerinizle ilgili ne gerekiyorsa sağlayacağız.      Veri toplamak, bu verileri analiz etmek, katılımcı atölye çalışmaları düzenlemek gibi pratik sonuçlara ihtiyacımız var.       Sizlerin bizlere anlattıklarının      pratiğe dönmesi için bürokrat arkadaşlarımız devrede olacak” diye konuştu.

“İzmir Planlama Ajansı koordinasyon görevini üstlenecek”
Akademisyenlerin ulaşım, gıda güvenliği, deprem gibi birçok alanda yürütülen çalışmalara halihazırda katkı sağladığını ifade eden Başkan Tugay, “Sizlerin çalışmalarınız pratik sonuçlara dönüşecek. Sizin anlattıklarınız, yaptığınız çalışmalar bize de referans olacak. Bir tek şeye ihtiyacımız var: sizin bu çalışmalara      inanmanız ve katılımı sürdürmeniz.      Belediye başkanlığı bir meslek değil, temsiliyet. Kesinlikle yeni nesil belediyecilik açılımını yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Herkes kendi alanıyla ilgili bir şey onarabilecek durumda. Ancak uzlaşıya, ortak görüşe, koordinasyona, daha doğrusu multidisiplinel çalışmaya ihtiyacımız var. O nedenle bir kurul oluşturma gereği duyduk. İzmir Planlama Ajansı koordinasyon görevini sürdürecek. Mümkün olduğunca kalıplara sokmadan, en verimli ve      pratik çalışmayı bu yapı altında ortaya koyabileceğiz” dedi.

“5 yıllık perspektifin ötesine geçmemiz gerekiyor”
Toplantının ilk gündem maddesinde paydaş katılım toplantıları devam eden İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 2025-2029 Stratejik Planı masaya yatırıldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Asuman Türkmen Meral’in sunumunun ardından İZPA Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, Stratejik Plan ile ilgili çalışmalar hakkında bilgi verdi. Velibeyoğlu, “Stratejik Plan, önümüzdeki 5 yıla şekil veren bir plan. İlk aşamada ortaklaşa hedeflerimizin olması gerekiyor. Geçmişteki işleri geliştirerek çalışmalarımızı devam ettirmemiz, küresel hedeflerin yerelleştirilmesini ve vatandaşın katılımını sağlamalıyız.      Geleceğe doğru bir bakış ortaya koyarak     5 yıllık perspektifin ötesine geçmeliyiz.     İklim krizi, ekonomik kriz ve sağlık krizi gibi problemleri önümüze koymalıyız.      Bunun için referans aldığımız misyon haritasına ihtiyaç var.  Problemin çözülebilmesi için uzlaşıyla birbirimize bakabilmemiz lazım” diye konuştu.

Önceliğimiz temel sorunlara yanıt verecek ezber bozan uygulamalar
Yeni nesil belediyecilik anlayışından söz eden Velibeyoğlu, “Yeni nesil belediyecilik başlığı altında ortaya çıkan projelerin büyük ölçüde altyapı ve üstyapı projelerinden oluştuğunu görüyoruz. Önce bunlar yapılacak ki sonra diğer çalışmaları yürüteceğiz. Körfez temizliği, ulaşım ve kentsel dönüşüm İzmir için önemli başlıklar.      İzmir’i dirençli bir kent haline getirecek çalışmaları bir an önce başlatmalıyız.     Sadece kriz odaklı yaşayamayız. Geleceğe yönelik bir bakış açısı oluşturmalıyız. Yeni nesil belediyecilik bir formül değil, bir süreç.  Bir gelecek öngörüsünün olması, ilkeler ve amaçlarda ortaklaşmamız gerekiyor. Bir şeyi eskisinden ayıran şey, kurduğumuz ortaklıklar. Bir uygulama yapacaksak bu ezber bozan bir uygulama olmalı. Aslında yeni nesil belediyecilik bir zihniyet değişimini gerektiriyor” ifadelerini kullandı.  

Alanında uzman akademisyenlerden oluşuyor
Sunumun ardından akademisyenler kente dair çeşitli konularda Başkan Tugay’a ve kurul üyelerine bilgi verdi. İzmir’in bilimin ışığında gelişmesi, büyümesi, sorunlara doğru ve hızlı bir şekilde çözüm üretilmesi için      yapılandırılan İzmir Planlama Ajansı, aynı zamanda kentin geleceğini de inşa edecek. İnovasyon, fen bilimleri, inşaat, ulaşım, arkeoloji, çevre, su yönetimi, şehir plancılığı, sosyoloji, organik atık, küreselleşme, şehir yönetimi, toprak yönetimi, jeoloji,     deprem araştırmaları, kültürel mirasın korunması, iklim değişikliği, siyaset bilimi gibi pek çok alanda uzman akademisyenlerden oluşan İZPA Bilim Kurulu, aylık ve yıllık periyotlarda toplantılar düzenleyecek.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi’ne modern ek bina geliyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi’nin ek hizmet binası için 7 Ağustos’ta temel atma töreni düzenlenecek. 7 katlı inşa edilecek ek hizmet binası, İzmirlilere modern ve tam teşekküllü sağlık hizmeti verecek.

Türkiye’nin ilk ve tek belediye hastanesi İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi, modern ve tam teşekküllü sağlık hizmeti verebilmek için yeni bir aşama daha kaydediyor. 11 bin metrekarelik alanda 7 katlı inşa edilecek Eşrefpaşa Hastanesi ek hizmet binasının temel atma töreni 7 Ağustos saat 10.30’da yapılacak.

Depremde hasar görmüştü
100 yılı aşkın bir süredir İzmirlilere sağlık hizmeti veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Eşrefpaşa Hastanesi’nin bazı birimleri, 30 Ekim 2020’deki İzmir depremi nedeniyle hasar almıştı. Hastanenin tam kapasiteyle İzmirlilere hizmet vermesi amacıyla zemin katla beraber 7 katlı yeni bina yapılacak. Bu sayede İzmirliler, alanında uzman doktorların verdiği sağlık hizmeti ile modern ve tam teşekküllü bir belediye hastanesine kavuşmuş olacak.
Projenin ihale bedeli 549 milyon lira. Ek hizmet binasının bir buçuk yılda tamamlanması planlanıyor.

Acil servisten kadın doğum servisine sağlık hizmeti verecek
Bina; acil servis, teknik birimler, morg, kafeterya, 24 yataklı hasta servisi, 26 yataklı kadın doğum servisi, 6 yataklı yoğun bakım servisi, 6 ameliyat salonu ve ameliyathane servisi, yemekhane, toplantı salonları ve merkezi sterilizasyon bölümlerinden oluşacak.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı