Aylık arşivler: Nisan 2025

İngilizlerin sofralarını Türk lezzetleriyle donatmaya gittiler

Türkiye, 2024 yılında İngiltere’ye 248 milyon dolarlık taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihraç etti. İngiltere’nin 17,7 milyar dolarlık taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ithalatından 500 milyon dolar pay almayı hedefleyen Türk yaş meyve sebze ve işlenmiş meyve-sebze ihracatçıları 13 firmayla Londra’ya çıkartma yaptı.

 

 

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, taze meyve sebze ve meyve sebze mamulleri sektörlerinde hayata geçirdiği Turkish Fresh and Processed Fruits and Vegetables Cluster URGE Projesi’nin ilk yurtdışı pazarlama faaliyetini 27-30 Nisan 2025 tarihleri arasında İngiltere’ye gerçekleştirdi.

 

 

30 ithalatçı firmayla ikili iş görüşmeleri gerçekleştirildi

 

 

Türkiye’den 13 ihracatçı firma Londra’ya giderken, İngiltere’den 30 alıcı firmayla 100’den fazla ikili iş görüşmelesi yaptılar. URGE Heyeti, Londra’da hal ve firma ziyaretleri de yaptı.

 

 

Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkan Yardımcımız ve Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, İngiltere’nin 2024 yılında 17,7 milyar dolarlık yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ithalatı yaptığını, Türkiye’nin İngiltere’ye yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatının ise 248 milyon dolar olduğunu dile getirdi.

 

 

İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden ayrılması sonrasında ticaret dinamiklerinde önemli değişiklikler yaşandığının altını çizen Uçak, İngiltere’nin bu sürecin sonunda daha esnek ve çeşitlendirilmiş bir tedarik zinciri yapısına yöneldiğini, bu süreçte Türkiye’nin, sahip olduğu tarımsal üretim gücü, iklim avantajı ve gelişmiş lojistik ağıyla İngiltere için güvenilir bir tedarikçi olma yolunda güçlü bir aday olarak öne çıktığını vurguladı.

İngiltere’ye ihracat hedefi 500 milyon dolar

 

 

Yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri tüketiminde İngiltere gibi büyük bir pazarda Türkiye’nin 248 milyon dolarlık yaş meyve sebze ve meyve sebze mamulleri ihracatının yetersiz olduğunun altını çizen Uçak, “Bu ticaret heyetimizle hedefimiz, İngiltere’nin potansiyelini firmalarımız için görünür ve ulaşılabilir hale getirmek, firmalarımızı doğrudan alıcılarla buluşturmak ve sürdürülebilir iş birliklerine zemin hazırlamak. Programımız kapsamında hem taze hem de işlenmiş meyve-sebze ihracatçılarımız için ayrı ayrı planlanmış market ve firma ziyaretlerinin yanı sıra, sektörel önde gelen zincir mağazalarla görüşmeler ve kapsamlı ikili iş görüşmeleri yaptık. Böylelikle ürünlerimizin İngiltere pazarındaki bilinirliğini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda kalıcı ticari bağlantılar kurmayı da hedefliyoruz. Bizler, üretimden ihracata uzanan bu zincirin her halkasında kaliteyi, sürdürülebilirliği ve güvenilirliği esas alan bir yaklaşımla çalışmaya devam edeceğiz. İngiltere pazarında yaş meyve sebze ve işlenmiş meyve-sebze ihracatımızı 500 milyon dolara taşımak” diye konuştu.

 

 

Türkiye’nin Londra Ticaret Müşaviri Abdurrahman Deniz, İngiltere temasları sırasında EYMSİB heyetine eşlik etti. Londra heyetinde Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Balık, YK üyeleri Tolga Selim Kağan, Sadık Demircan ve Kenan Unat’ta yer aldı.

 

İngiltere URGE Heyetine aşağıdaki firmalardan temsilciler katıldı;

 

ARK KONSERVECİLİK YAPI İNŞAAT TAR.ÜRÜNLERİ AMBALAJ NAK.GIDA DANIŞMANLIK HİZ.İTH.İHR.SAN.VE TİC.LTD.ŞTİ

BAŞAK TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET A.Ş

BEYOBASI TARIM ÜR. GIDA TUR.PET PLAS.AMB.İTH.İHR.SAN.TİC.LTD.ŞTİ

CAN GLOBAL GIDA TARIM ÜRÜNLERİ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

KORAY INT GIDA SANAYİ İHRACAT İTHALAT TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

LİDYA KONSERVECİLİK MÜT. İNŞ. TUR. SAN VE TİC LTD ŞTİ

MEDİ ÖZEL GIDA SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ

OKA TARIM LOJİSTİK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

SPİLOS GIDA TARIM HAY. TAŞ. İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ.

YALICAN GIDA TAR.ÜRN.NAK.TUR.SAN.VE TİC. LTD. ŞTİ

YETİMLER TARIM ÜR. İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ.                    

UÇAK KARDEŞLER GIDA ANONİM ŞİRKETİ

ALANATURA GIDA TEKSTİL İTHALAT İHRACAT SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Deprem riskine karşı üretimin kalbi sanayi merkezlerini acil dönüştürme zamanı!

Gerçekleştirdiği pek çok konut, ofis, alışveriş, yaşam merkezi, üretim ve lojistik tesisi ile gayrimenkul sektörüne 27 yıldır yön veren Akyapı’nın Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Dinçel,İstanbul’da konutta yapılması gerekendönüşümün sanayi yapılarında da acil olarak gündeme gelmesi gerektiğini vurguladı. Kuzey Anadolu Fay Hattı üzerinde yer alan; İstanbul, Kocaeli, Tekirdağ ve Bursa gibi sanayinin kalbi kentlerde 50’nin üzerinde organize sanayi bölgesi (OSB) bulunduğunu hatırlatan AkyapıYönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Dinçel, “Avrupa Yakası’nda İkitelli’den Beylikdüzü’ne, Anadolu Yakası’nda ise Dudullu’dan Tuzla’ya kadar İstanbul’da toplam yaklaşık 15 milyon metrekarelik alandafaaliyette olan ve bugün firmaların neredeyse tam doluluk oranıyla çalıştığı 8 OSB’deyüzbinlerce kişi istihdam ediliyor.Ülkemizde mevcut sanayi alanlarının en belirgin özelliği, binalarının 40- 50 yıl öncesinin ihtiyaçları gözetilerek yapılmış olmaları. Olası bir depremde can kaybının çoğalmaması, ticari hayatın felce uğramaması ve Türkiye’nin en büyük 500 kuruluşları listesine giren en önemli üretim merkezlerinin yara alarak ekonomimizin olumsuz etkilenmemesi için depremden en çok etkilenecek İstanbul’da sanayi yapılarının dönüşümü şart” değerlendirmesini yaptı. 

 

İSTANBUL 15 MİLYONDAN FAZLA NÜFUSUYLA TİCARİ HAYATIN CAN DAMARI 

Konunun ekonomi için de hayati bir önem taşıdığına dikkat çeken Dinçel, “700 binden fazla konut ve benzeri yapının dönüştürmenin şart olduğu İstanbul’da bunların önemli bir bölümü de işyeri olarak kullanılan alanlar. Bu kapsamda yerleşim yerlerinde, sanayi sitelerinde, üretim bölgelerinde onbinlerce işyerinin dönüşmesi gerekiyor. Özellikle İstanbul, 15 milyondan fazla nüfusuyla sadece yaşam değil ticari hayat açısından da ülkemizin can damarı” dedi. 

Nitelikli ve deprem dirençli yapı dönüşümündegayrimenkul üreticilerinin sorumluluk alması gerektiğine dikkat çeken Dinçel, “Gayrimenkul sektörünün gelişmesi için yeni üretime olduğu kadar,hayatı tehdit eden yapıları yenilemeye duyulan ihtiyaç da çok büyük. 27 yıldır konut, villa, ofis, iş, alışveriş ve yaşam merkezi, sanayi ve lojistik merkezleri gibi gayrimenkulün her alanında ürettiğimiz projelerle toplam 4,5 milyon metrekarenin üzerinde inşaat alanına ulaştık.Dayanıklı ve nitelikli proje üretme çıtamızı ise 2023 yılında teslim ettiğimiz Türkiye’nin ‘deprem izolatörlü ilk toplu konut projesi’ olan Mavera Comfort ile zirveye taşıdık. Sanayi yapıları alandaki dönüşüme ise ‘Yüksek standartlı sanayi merkezleri’ olarak adlandırdığımız Ticarethane Hadımköy, Ticarethane Başakşehir, Ticarethane Metkap ve Ticarethane Dudullu projeleri ile önderlik ediyoruz” diye konuştu.

“TİCARETHANE” PROJELERİNİN EN BÜYÜĞÜ DUDULLU’DA HAYAT BULUYOR

Kapasitelerini genişletmeye ihtiyaç duyan sanayicilerin daha iyi ve modern imkanlarla üretim yapmalarını desteklemek için 3 yıl önce geliştirmeye başladıkları Ticarethane projelerinin en büyüğünü Dudullu OSB’de hayata geçireceklerini hatırlatan Dinçel, “Ticarethane Dudullu; kooperatifleri, fabrika alanları ve bağımsız firmalarıyla yıllık 2 milyar doları aşan ihracata sahip olan ve Türkiye’nin en önemli üretim üslerinden biri olan Dudullu OSB’de 555 adet bağımsız bölümden oluşuyor. Projemiz deprem güvenliği başta olmak üzere mevcut sanayi yapılarının karşılayamadığı üretim, teknoloji ve altyapı ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanarak hem sanayicilerimize güven veriyor hem de yüksek kapasitede ve modern şartlarda üretim yapma kaygılarını çözüyor” diye konuştu. 

SANAYİCİLER,İHRACAT KOLAYLIĞI VE YATIRIM TEŞVİKİ AÇISINDAN DA AVANTAJLI

 

Ticarethane Dudullu’nun OSB içinde yer alması sebebiyle alıcılarına uygun enerji maliyeti, yatırım teşvikleri ve vergi muafiyeti gibi ekstra avantajlar ve kolaylıklar da sağladığını belirten Dinçel şöyle devam etti: “Blokların her katta sirkülasyon sistemi ve köprüler ile birbirine bağlı olacağı projede bölümler, 200 m2’den başlayıp 32.000 m2’ye kadar birleştirilebilecek. Yüksek taşıma kapasiteli, 8 metreye varan kat yüksekliği ve 13 metreye varan kolon açıklığı ile her kata tır girişine uygun olan projede ‘Ticarethane Dinamik’ adında bir de sosyal tesis planladık. Burada dinlenme alanları, ortak çalışma ve toplantı alanları, kafe ve yeme-içme alanları, fitness merkezi, oyun salonu ve mescit yer alacak. İmalathane, özel teknik alan, sığınak, elektrikli araç ve scooter üniteleri, depo alanları, jeneratör, 7/24 güvenlik ve her bağımsız bölüme özel otopark bulunan proje, ayrıca ‘Yeşil Bina Sertifikası’na da sahip. ‘Yeşil Bina Sertifikası’ ile Ticarethane projelerinde işyeri sahibi olanların, Avrupa Ekonomik Topluluğu (AB) gibi dünyanın en önemli ekonomik bölgelerine düşük vergi avantajı ve ihracat kolaylığı bulunuyor. Buna ek olarak düşük enerji ve su tüketimi, sürdürülebilirlik ve düşük maliyetler gibi birçok avantajı da bulunuyor.”

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Marmara Denizi Manzarasında Brunch Keyfi: Sky167’de Yeni Bir Lezzet Ritüeli Başladı!

İstanbul’un kalbinde, Marmara Denizi’nin kıyısında Mövenpick Hotel Istanbul Marmara Sea’nin 12. katında yer alan Sky167 Rooftop, hafta sonlarına benzersiz bir brunch deneyimiyle yeni bir soluk getiriyor. Marmara Denizi’nin eşsiz manzarasına karşı sunulan bu ayrıcalıklı brunch, dünya mutfaklarının seçkin tatlarını sofistike bir atmosferde misafirlerine sunuyor.

Her Pazar 11.00–14.00 saatleri arasında misafirlerini ağırlayan Sky167, sadece bir brunch noktası değil; İstanbul’da gastronomi ve manzaranın kusursuz uyumunu yaşatan rafine bir buluşma noktası. Modern iç mimarisi, yüksek tavanları ve panoramik camlarıyla dikkat çeken mekan; huzurlu, zarif ve göz alıcı bir atmosfer vadediyor.

Sky167’nin açık büfe brunch menüsü, Akdeniz’in taze aromalarından Asya’nın zarif baharatlarına, Orta Doğu’nun zengin mutfak mirasından Avrupa’nın klasiklerine uzanan geniş bir yelpazeye sahip. Her tabak, Mövenpick’in usta şefleri tarafından özgün dokunuşlarla yeniden yorumlanıyor; lezzet ve sunum bir araya gelerek gastronomik bir şölene dönüşüyor.

Menüde; taze kahvaltılıklar, zengin şarküteri çeşitleri, sıcak yemekler ve özenle hazırlanan tatlıların yanı sıra, miksolojist Sezer Tekeli’nin brunch deneyimini tamamlayan imza kokteylleri de yer alıyor. Sky167’nin yaratıcı bar ekibi tarafından taze meyveler ve doğal aromalarla hazırlanan özgün reçeteler, zarif sunumlarıyla sofralara ayrıcalık katıyor. Ayrıca DJ Sinan Uçan’ın özel müzik seçkileriyle brunch keyfi daha da zenginleşiyor.

Marmara Denizi’ne karşı konumlanan Sky167, her hafta sonu, farklı sürpriz temalarla İstanbul’un kalbinde ama şehrin gürültüsünden uzak bir noktada, misafirlerine unutulmaz bir lezzet yolculuğu sunuyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Muhsin Ertuğrul Kabri Başında Anıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, kuruluşunda emeği ve büyük katkıları olan, oyuncu, yazar, çevirmen, tiyatro ve sinema yönetmeni Muhsin Ertuğrul’u, ölümünün 46. yıl dönümünde kabri başında andı.

Anma törenine, Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever, Şehir Tiyatroları Müdürü Oytun Askeroğlu, Genel Sanat Yönetmeni Yardımcıları Emrah Özertem, Can Başak, Tankut Yıldız’ın yanı sıra Hilmi Zafer Şahin, Uğurtan Atakan, Selçuk Yüksel, Onur Demircan, Gökçer Genç’in de aralarında olduğu Şehir Tiyatroları sanatçıları katıldılar.

Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşegül İşsever yaptığı konuşmada:

“Bugün burada Muhsin Hocamız’ın aramızdan ayrılışının 46. yılında bir araya geldik. Sanata, sanatın bütün dallarına adanmış bir yürek, bize çok sağlam bir miras bırakmış. 110. Yılını kutladığımız İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda görüyoruz ki bu mirasa biz de çok sağlam sahip çıkmışız. Bunun sadece 38 senesine şahit olabildim. Görüyorum ki bize açmış olduğu yolda yürümek bir onur, ama aynı zamanda çok büyük bir sorumluluk. İstanbul Şehir Tiyatrosu bu sorumluluğu çok güzel taşımış. 110 sene ayakta kalmış.

Muhsin Hoca’nın aramızda olup ne kadar özgür bir repertuvar yaptığımızı, seyircinin teveccühünün ne kadar yüksek olduğunu, aynı zamanda özellikle genç meslektaşlarımın her gece sahnenin dilini yenileyerek bu aidiyet duygusuna sahip çıktığını ve seyirciyle buluştuğunu, perdelerin açıldığını görmesini isterdim.” dedi.

Şehir Tiyatroları Müdürü Oytun Askeroğlu da törendeki konuşmasında:

“Kuruluşu itibariyle Şehir Tiyatroları’nın o dönemde atılan temelleri öyle sağlam ki 110. yılında dahi o temellerin üzerinde Şehir Tiyatroları’nı sağlam bir şekilde tutabiliyoruz. Geçmişten kalan miras o kadar güçlü ki hala bize yol gösteriyor.

Hocamızın bıraktığı mirasa bir taş koyabildiysek ne mutlu. Huzur içinde uyusun. Şehir Tiyatroları’nın büyümesine katkı sunmuş, tüm sanatçılarımızın, tüm yöneticilerimizin, aramızda olmayanların huzur içinde uyumalarını, ruhlarının şad olmasını diliyorum.” dedi.

Tören, Muhsin Ertuğrul’un sevenlerinin mezara karanfil bırakmasıyla sona erdi.

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

 

 

Antalya Havalimanı’na 2,5 milyar avroluk finansman paketi

Antalya Havalimanı işletme ve genişleme projesi uzun dönemli finansman paketini Akbank, Alpha Bank, Asya Altyapı Yatırım Bankası (AIIB), Bank of China, Deutsche Bank, German Investment Corporation (DEG), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), Garanti BBVA, Uluslararası Finans Kurumu (IFC), National Bank of Greece, QNB, TEB, Vakıfbank ve Ziraat Bankası’nda oluşan konsorsiyum sağladı.

TAV Havalimanları Finans Başkan Yardımcısı (CFO) Burcu Geriş “Antalya Havalimanı projesinin ilk etabını tamamlarken uzun dönemli finansman anlaşmasını da kapatmaktan dolayı mutluluk duyuyoruz. Antalya, Akdeniz’in en büyük turizm merkezi ve Türkiye’nin dış hat trafiği açısından ikinci büyük havalimanı konumunda. Bu stratejik yatırım, bölgenin kalkınması ve uzun vadeli gelişimi açısından büyük öneme sahip. Türkiye’den ve uluslararası finans kuruluşları ve bankaların katıldığı bu anlaşma projeye, Türkiye turizm endüstrisine ve geçmişten bu güne gerçekleştirdiğimiz başarılı çalışmalara duyulan güvenin göstergesidir” dedi.

TAV Havalimanları ve Fraport ortak girişimi, Antalya’daki genişleme çalışmalarının ilk aşamasını üç yıldan kısa sürede tamamladı. Ortaklık imtiyaz süresi içinde havalimanının kapasitesini 80 milyon yolcunun üzerine çıkaracak.

T2 dış hatlar ve iç hatlar terminallerinin toplam alanı yaklaşık iki katına çıkarak sırasıyla 225 bin metrekare ve 75 bin metrekare oldu. Toplam ticari alanlar yaklaşık üç katına çıktı ve T2’deki lounge, yiyecek ve içecek ve duty-free alanları tamamen yeniden tasarlandı.

Ayrıca, apronda 1,4 milyon metrekare alan eklenerek, uçak park alanlarının sayısı önemli ölçüde artırıldı ve 202’ye ulaştı. Çok katlı otopark, yeni taksi yolları, bağlantı yolları, uçak bakım hangarları, genel havacılık terminali ve diğer tesisler birinci faz yatırım kapsamında tamamlandı.

2024 yılında 38 milyon yolcu

Antalya Havalimanı 2024’te 52 ülkede 229 destinasyona -214 uluslararası ve 15 iç hat- uçan toplam 105 havayoluna hizmet verdi. Havalimanı tarihindeki en yüksek trafiği olan 31,7 milyon dış hat ve 6,6 milyon iç hat yolcusuna hizmet sundu.

TAV Havalimanları ve Fraport, 2018’den beri havalimanını ortak olarak işletiyor. Ortaklık, Aralık 2021’de yapılan ihalede işletme süresini 2051 sonuna kadar uzattı.

Aralık 2026’da başlayacak 25 yıllık dönem için toplam 7,25 milyar avro + KDV’dir kira ödenecek. Toplam imtiyaz ücretinin dörtte biri Devlet Hava Meydanları İşletmesi’ne (DHMİ) peşin olarak ödendi.

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Borusan Sanat, mayıs ayındaki keyif dolu konserlerle 2024/25 sezonunu kapatıyor

Borusan Quartet, sezonunun son konserinde, 7 Mayıs 2025 Çarşamba akşamı saat 20.00’de Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası’nda dinleyicilerle buluşuyor. Topluluk, 20. yüzyıl dönümünün müziğine ve ses–algı dünyasına eşsiz katkısı olan Claude Debussy’nin yaylı çalgılar dörtlüsü için yazdığı tek eser Sol minör Yaylı Çalgılar Dörtlüsü’nü çalarken, konserin ikinci yarısında Alfred Hitchcock ile olan çalışmalarıyla tanınan Bernard Herrmann’ın 1967 tarihli “Tatil Hatıraları” başlıklı Klarinetli Beşlisi’ne yer veriyor. Konserin solisti, 20 yılı aşkın süredir solo ve oda müziği performanslarının yanı sıra sanat yönetmenliğiyle de öne çıkan İsviçreli klarnet virtüözü ve doğaçlama ustası Reto Bieri olacak. Patricia Kopatchinskaja ile yarattığı “à la DAVOS FESTIVAL” konseptiyle klasik müzik sahnesine şiirsel bir bakış kazandıran Bieri’nin yorumu bu özel geceye farklı bir soluk getirecek.

YANSIMALAR
7 Mayıs 2025 Çarşamba, 20.00
Kadıköy Belediyesi Süreyya Operası

BORUSAN QUARTET

RETO BIERI klarnet

 

AYDIN BÜKE & ALİ PINAR ile konser öncesi söyleşi

19.00-19.30, Üst Kat / Süreyya Operası

 

DEBUSSY Yaylı Dörtlü, Sol minör, op.10

HERRMANN Klarnetli Beşli “Souvenirs du Voyage”

 

Cazın en dinamik gruplarından KUHN FU, Borusan Müzik Evi’ni fethediyor

 

Süddeutsche Zeitung tarafından “KUHN FU, savaşçı isminin hakkını veriyor. Sahneye muazzam bir enerji getiren bu çokkültürlü caz topluluğu, aynı zamanda müzikteki harika birlikteliğin de bir göstergesi.” olarak tanımlanan grup, 9 Mayıs 2025 Cuma akşamı saat 21.00’de, Borusan Müzik Evi’nde dinleyicilere dinamik bir konser sunmaya hazırlanıyor. Gitarist ve besteci Christian Kühn önderliğinde “Jazz Rock Psychedelia”sının sınırlarını zorlayan topluluk, Zappa’dan kabare esintileri alıp sörf melodilerini metal riff’lerle harmanladığı doğaçlama performanslarıyla cazın savaşçı ruhunu sahneye taşıyacak.  

 

KUHN FU

9 Mayıs 2025 Cuma, 21.00

Borusan Müzik Evi

 

CHRISTIAN KÜHN gitar, beste

SOFIA SALVO bariton saksafon

ZIV TAUBENFELD bas klarnet

ESAT EKİNCİOĞLU kontrbas

GEORGE HADOW vurmalı sazlar

 

 

Nova Muzak #40 konseri, dinleyicileri çizginin ötesine taşıyor

 

Borusan Müzik Evi, Kod Müzik işbirliğiyle gerçekleştirdiği Nova Muzak serisinin 40. buluşmasında, 10 Mayıs’ta, deneysel müziğin sınırlarını zorlayan iki çarpıcı ismi, Rafael Toral ve hackedepicciotto’yu müzikseverlerle bir araya getiriyor. Portekizli yapımcı, besteci ve icracı Rafael Toral, avangart-rock, elektronik, serbest caz ve modüler synthesizer doğaçlaması gibi birçok deneysel müzik tarzında faaliyetlerinin önde gelen isimlerinden biri olarak biliniyor. The Wire dergisi tarafından yılın en iyi albümleri arasında ikinci sırada gösterilen “Spectral Evolution”ı bu konserde dinleyicilerle buluşturuyor. Gecenin diğer konuğu ise Fatih Akın’ın “İstanbul Hatırası: Köprüyü Geçmek” belgeselinin anlatıcısı Alexander Hacke ile görsel sanatçı Daniel de Picciotto’nun 2001’de başlattığı multimedya projesi hackedepicciotto. Canlı performanslarında kükreyen, titreşen ve izleyicilerini sarsan, ama aynı zamanda çok mutlu eden varoluşçu ve akustik ses manzaraları yaratan ikili, 40. Nova Muzak buluşmasında izleyicileri alışılmışın ötesinde bir deneyime davet ediyor.

 

NOVA MUZAK #40

RAFAEL TORAL

HACKEDEPICCIOTTO
 
10 Mayıs 2025 Cumartesi, 21.00

Borusan Müzik Evi

Rafael Toral, 21.00

hackedepicciotto, 22.20

 

 

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’ndan etkileyici bir sezon kapanışı 

Carlo Tenan yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), 15 Mayıs 2025 tarihinde 2024/25 sezonunun kapanış konseri “Yüzyılın Yankıları” ile müzikseverlerle bir araya geliyor. BİFO, henüz 17 yaşındayken Viyana Filarmoni Orkestrası eşliğinde Musikverein’daki ilk performansında dikkatleri üzerine çeken ve birçok prestijli toplulukla konserler veren keman virtüözü Ziyu He’yi ağırlayacak. Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, bu konserde Wagnere, Mahler, Walton ve Britten eserleriyle coşkudan lirizme, kahramanlıktan hüzne uzanan etkileyici bir program sunuyor.

 

 

YÜZYILIN YANKILARI
 15 Mayıs 2025 Perşembe, 20.00

Zorlu PSM Turkcell Sahnesi

 

BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI

CARLO TENAN şef

ZIYU HE keman

 

ALİ PINAR & SİBİL ARSENYAN ile konser öncesi söyleşi

19.00-19.30, Meydan Fuaye / Zorlu PSM

 

WALTON Johannesburg Festival Uvertürü

BRITTEN Keman Konçertosu, Re minör, op.15

WAGNER Tannhäuser Uvertürü WWV 70

MAHLER Senfoni no.10, Fa diyez Majör, I. Adagio

 

 

borusansanat.tv’de dopdolu mayıs programı

 

Mayıs ayında borusansanat.tv, sahnelerin coşkusunu parmaklarınızın ucuna taşıyor. Sanatseverler borusansanat.tv’ye mobil cihazlarından da kolaylıkla ulaşıp yayında olan konser yayınını istedikleri yerde izleyebiliyorlar.

 

MIKE CASEY

MIKE CASEY saksofon

ADAM ZAGÓRSKI davul

SÉBASTIEN BELIAH bas

Yayın tarihi: 10 Mayıs 2025, 20.00

 

Borusan Müzik Evi’nde cazın yükselen üç yıldızı, saksofonda Mike Casey, bas gitarda Sébastien Beliah ve davulda Adam Zagórski’nin bir araya geldiği heyecan verici konser, 10 Mayıs’ta borusansanat.tv’de yayına giriyor.  

 

 

ODA MÜZİĞİNİN USTALARI

BORUSAN QUARTET

ÖZGÜR AYDIN piyano

 

BEETHOVEN Yaylı Dörtlü no.12, op.127

FRANCK Piyanolu Beşli, Fa minör
 Yayın tarihi: 11 Mayıs 2025, 11.30

 

Borusan Quartet bu konserinde oda müziği repertuvarına eşsiz bir dağarcığı miras bırakan Ludwig van Beethoven ve César Franck’ın çok sevilen iki eserini seslendiriyor. Konuk solist olarak da prestijli festival sahnelerinde adını duyurmuş piyanist Özgür Aydın’ı ağırlıyor. “Oda Müziğinin Ustaları” başlıklı bu konser, 11 Mayıs’ta saat 11.30’da borusansanat.tv’de olacak. Aydın Büke’nin, Nilay Sancar ve Özgür Aydın ile gerçekleştirdiği konser öncesi söyleşi ise 11.00’den itibaren yayında olacak. 

 

 

“RUINS AND REMAINS”

WOLFERT BREDERODE, MATANGI QUARTET, JOOST LIJBAART

 

WOLFERT BREDERODE piyano
MARIA-PAULA MAJOOR keman
HANNELORE DE VUYST keman
KARSTEN KLEIJER viyola
ARNO VAN DER VUURST viyolonsel
JOOST LIJBAART vurmalı çalgılar

Yayın tarihi: 17 Mayıs 2025, 20.00

 

Wolfert Brederode’nin, Edison ödüllü “Ruins and Remains” süitini vurmalı sazlar sanatçısı Joost Lijbaart ve Matangi Quartet ile birlikte seslendirdiği konser, 17 Mayıs’ta saat 20.00 borusansanat.tv’de yayına girecek. Konserden evvel Back on Stage (BoS)’in sanatçılarla gerçekleştirdiği konser öncesi röportaj ise saat 19.30’da yayında olacak. 

 

BİFO & ENRICO PACE

BORUSAN İSTANBUL FİLARMONİ ORKESTRASI

ENRICO PACE piyano

 

MOZART Sihirli Flüt Uvertürü

SCHUMANN Piyano Konçertosu, La minör, op.54

MOZART Senfoni no.38, Re Majör, K 504, “Prag”
 Yayın tarihi: 25 Mayıs 2025, 11.30

 

Carlo Tenan yönetimindeki Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın klasik müziğin usta isimlerinden Mozart ve Schumann’ın eserlerini seslendirdiği bu konser, 25 Mayıs’ta saat 11.30’da borusansanat.tv’de izleyicilerle buluşacak. Bu konserin solisti, hassas tuşesi ve başarılı tekniğiyle piyanist Enrico Pace. Aydın Büke ve Ali Pınar’ın gerçekleştirdiği konser öncesi söyleşi ise saat 11.00’den itibaren yayında olacak. 

 

أحمد [AHMED] 

“ULUSLARARASI CAZ GÜNÜ KONSERİ”

 

PAT THOMAS piyano

ANTONIN GERBAL vurmalılar

JOEL GRIP bas

SEYMOUR WRIGHT alto saksofon

Yayın tarihi: 31 Mayıs 2025, 20.00

 

1950’lerin sonunda caz müziğine Batı dışı ögeler katan kontrbasçı ve udi Ahmed Abdul-Malik’in bestelerini yeniden yorumlamak üzere bir araya gelen Pat Thomas (piyano), Antonin Gerbal (vurmalılar), Joel Grip (bas) ve Seymour Wright (alto saksofon), dinleyicilere benzersiz bir müzik deneyimi sunuyor. Ağır ritimler, minimal tekrarlar ve özgün senkoplarla bezeli müzikleriyle dikkat çeken grubun, Borusan Müzik Evi’ndeki bu konseri 31 Mayıs’ta saat 20.00’de borusansanat.tv’de yayında olacak. 

 

 

Borusan Sanat uygulaması her an her yerde

 

Doğrudan ve kolaylıkla erişilebilen bir bilgilendirme alanı sunan Borusan Sanat mobil uygulaması, AppStore ve Play Store’dan indirilebiliyor. Uygulaması üzerinden Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası, Borusan Quartet ve Borusan Müzik Evi’nin sezon konserlerini incelemek, program bilgisine ulaşarak en güncel haber ve duyuruları doğrudan takip etmek mümkün. Aynı zamanda uygulama içerisinde konserlere ilişkin öncelik, ayrıcalık ve indirimler sağlayan üyelik programı hakkında da detaylı bir bilgilendirme bulunuyor. Ayrıca ilgili konser bilgisinin altında yer alan “bilet al” yönlendirmesi de bilet satın alma sürecini hızlandırıyor. Uygulama Radyo Borusan Klasik’e ve borusansanat.tv’ye tek tıkla doğrudan ulaşma ve dinleme imkânı da sunuyor.

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yarı tanrı Percy Jackson, yepyeni serüveniyle geri dönmeye hazırlanıyor!

Yeraltındaki düşmanlarının sayısı giderek artarken, yarı tanrı olduğunu öğrenip gerçek kimliğini keşfetmeye çalışan Percy Jackson; tehlikeden tehlikeye atılarak büyük bir savaşı engellemeye çalıştığı nefes kesici bir serüvene atılıyor. Aralık 2025’te yalnızca Disney+’ta izleyiciyle buluşacak bu yeni maceranın devamının da geleceği şimdiden müjdelendi.

 

Dizinin 3’üncü sezonu, Rick Riordan’ın çoksatan serisinin üçüncü kitabı ‘The Titan’s Curse’ten uyarlanacak. Disney Branded Television Başkanı Ayo Davis, müjdeli haberi “Percy Jackson and the Olympians, yayınlanmaya başladığı andan itibaren dizinin her yaştan izleyicinin ilgisini çektiği açıktı. İkinci sezonun Aralık 2025’te yayınlanmaya başlayacak olmasıyla birlikte, Percy’nin yolculuğunun üçüncü sezonla devam edeceğini duyurmaktan heyecan duyuyoruz. İnanılmaz oyuncu kadromuza ve yaratıcı ekibimize, 20th Television’daki ortaklarımıza ve Rick Riordan’ın dünyasını böylesine derinlik ve hayal gücüyle hayata geçirmeye devam eden vizyon sahibi ve yetenekli yapımcılarımıza çok teşekkür ederiz.” sözleriyle paylaşırken, Rick Riordan ise Artemis Avcıları ve Nico di Angelo gibi serinin takipçilerinin favori karakterlerini ilk kez ekrana taşıyacaklarını duyurdu. 

 

Nielsen’ın yaptığı araştırmaya göre ilk sezonu, yayınlandığı dönemin en çok izlenen 5 dizisi arasında gösterilen ‘Percy Jackson and the Olympians’, sadece Disney+’ta izleyicilerle buluşmaya devam edecek. 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Koronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı

Yapılan son araştırmalar koronavirüsle beraber 25 ila 44 yaş arasında kalp krizi oranının yüzde 30 arttığını gösteriyor. İstinye Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor. Ancak Prof. Dr. Erdoğan, özellikle diyabetik hasta ve yaşlılarda kalp krizinin işaret vermeden meydana gelebileceği konusunda da uyarıyor. Peki, kalp krizinden önce vücudumuz bizi nasıl uyarıyor? Son yıllarda kalp krizi vakalarındaki artışın ardında ne var? Erken tanı neden önemli? Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp kriziyle ilgili merak edilenleri şöyle anlattı:

HER İKİ HASTADAN BİRİNDE SEMPTOMLAR GÖRÜLÜYOR

“Kalp krizi geçiren hastaların önemli bir kısmında daha önce bazı belirtiler veya risk işaretleri olabilir, ancak bunlar her zaman açık ya da belirgin olmak zorunda değil. Yüzde 50-70 civarında hastada, kalp krizinden günler ya da haftalar önce bazı uyarıcı semptomlar görülebilir. Bu belirtiler genellikle göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı, halsizlik gibi bulgulardır. Ancak yüzde 25-30 kadar hastada hiçbir ön belirti olmadan kalp krizi meydana gelebilir. Bu özellikle diyabetik hastalarda ve yaşlılarda daha sık görülür. Bununla beraber yaklaşık yüzde 10-20 hasta ise sessiz geçirir. Bu türde hasta farkında bile olmayabilir. Kriz tesadüfen EKG veya başka bir görüntüleme sırasında saptanabilir.

GECE UYKUDAN UYANDIRAN GÖĞÜS AĞRISI

Kalp krizi belirtileriyse genellikle benzer şekilde karşımıza çıkar. Eforla gelen göğüs ağrısı veya baskı hissi, nefes darlığı, efor kapasitesinde azalma, sırta, kola, çeneye vuran ağrı, aşırı yorgunluk ve gece uykudan uyandıran göğüs rahatsızlığı olarak genellikle ‘ben geliyorum’ der. Bununla birlikte hipertansiyon, diyabet, hiperkolesterolemi, sigara, aile öyküsü ve obezite gibi riskler varsa ön belirti olmasa da risk yüksektir. Bulgularımız kadınlarda belirtilerin değişebildiğini de gösteriyor. Mesela mide bulantısı, yorgunluk ve sırt ağrısı gibi rahatsızlıklar karşımıza çıkabiliyor.

KORONAVİRÜSLE BERABER KALP KRİZİ ARTTI

Son yıllarda Türkiye ve dünyada kalp krizinde artış göze çarpıyor. Bunun birçok sebebi olsa da en önemlisi COVİD-19 salgını olarak görülebilir. Son bulgular özellikle 25 ila 44 yaş arasında kalp krizi görülme oranının yüzde 30 arttığını gösteriyor. Bunun yanında yaşam tarzı da etkili. Pandemi sürecinde fiziksel aktivitenin azalması, sağlıksız beslenme ve obezite gibi faktörler kalp krizi riskini yükseltiyor. Yine genetik faktörler ve ailesel hiperkolesterolemi de kalp krizi riskini artıran faktörler arasında yer alıyor. Ayrıca yine pandeminin etkisiyle rutin sağlık kontrollerinin ihmal edilmesi de kalp krizine yönelik tedavide geç kalınmasına yol açtığını söylemek mümkün. Tüm bunları dikkate aldığımızda, erken tanı korener arter (damar tıkanıklığı) hastalıklarında, hastalığın ilerleyerek kalp krizine neden olmaması için çok önemli. Erken tanı ile damar tıkanıklığı fark edilerek tedaviye hemen başlanılır. Bu aşamada damar daralması ilerlemeden müdahale edilirse kişi uzun süre normal yaşamına devam edebilir.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

21. Akbank Kısa Film Festivali yarışma bölümü sonuçları açıklandı

21 yıldır sinema sektöründe yeni sinemacılara destek vermeyi amaçlayan Akbank Kısa Film Festivali, bu yıl da kısa filmlerin büyülü dünyasını sinemaseverlerle buluşturdu. 17-27 Mart tarihleri arasında düzenlenen festival, kısa filmlerin üretimini teşvik etmeyi ve sinema sanatına yeni yetenekler kazandırmayı amaçlayan misyonunu başarıyla sürdürdü. Festival kapsamında düzenlenen yarışma bölümlerinde ödüller de sahiplerini buldu.

Bu yıl 73 ülkeden toplam 2.346 kısa filmin başvurduğu festivalde, ulusal ve uluslararası kategorilerde yarışan filmler sektörün önemli isimlerinden oluşan jüri üyeleri tarafından değerlendirildi. Bu değerlendirmeler sonucunda, Ulusal Yarışma, Uluslararası Yarışma, Genç Bakışlar ve Forum Senaryo Yarışması kategorilerinde ödüller sahiplerini buldu.

ÖDÜLLERİ KAZANAN EN İYİ KISA FİLMLER VE PROJELER

21. Akbank Kısa Film Festivali kapsamında düzenlenen yarışma bölümlerinde Ulusal Yarışma En İyi Kısa Film ÖdülüCansu Baydar’ın yönetmenliğini yaptığı Neredeyse Kesinlikle Yanlış adlı filme verildi. Aynı kategoride, Cem Demirer’in yönettiği Noksan ve Mahsum Taşkın’ın yönettiği Garan filmleri Mansiyon Ödülü’ne layık görüldü.

Uluslararası Yarışma En İyi Kısa Film Ödülü, Samir Karahoda’nın yönetmenliğini yaptığı On the Way (Yolda) adlı filme verildi. Bu kategoride Mansiyon Ödülü’nü ise Hadi Babaeifar’ın yönettiği Sheep (Koyun) adlı film kazandı.

Genç Bakışlar En İyi Kısa Film ÖdülüAda Arıstak’ın yönetmenliğini yaptığı Kimlik adlı filme verildi. Bu kategoride Mansiyon Ödülleri ise Ömer Nusret Tanır’ın yönettiği Kutsal Cumartesİ ve Ulaş Çetin Köreken’in yönettiği Ballı Süt filmlerine takdim edildi.

Forum Senaryo Yarışması En İyi Senaryo ÖdülüYağmur Mısırlıoğlu ve Can Pekdemir’in yazdığı Elma, Armut, Ters Üçgen adlı projeye verildi. Mansiyon Ödülü ise Kasım Ördek’in kaleme aldığı Salyangozları Kim Öldürdüadlı senaryoya layık görüldü.

Festivalin bu yılki özel temaları ve zengin içeriği, kısa filmlerin sinema dünyasında üstlendiği öncü rolü bir kez daha vurguladı. İstanbul’un iki yakasında gerçekleştirilen gösterimlerin yanı sıra çevrimiçi platformda da tüm Türkiye’den izlenebilen festival, sinemanın birleştirici gücünü geniş kitlelere ulaştırmayı başardı.

21. Akbank Kısa Film Festivali’nin bu yılki özel konukları arasında, uluslararası arenada tanınan yönetmenler ve sinema profesyonelleri yer aldı. Festival, kısa filmlerin yanı sıra atölyeler, söyleşiler ve özel gösterimlerle de sinemaseverlere ilham verici bir deneyim sundu.

 

21. AKBANK KISA FİLM FESTİVALİ ÖDÜLLERİ

 

ULUSAL YARIŞMA ÖDÜLLERİ

En İyi Kısa Film Ödülü: Neredeyse Kesinlikle Yanlış – Cansu Baydar   

Mansiyon: Noksan – Cem Demirer  

Mansiyon: Garan – Mahsum Taşkın  

ULUSLARARASI YARIŞMA ÖDÜLLERİ

En İyi Kısa Film Ödülü: On the Way – Samir Karahoda  

Mansiyon: Sheep – Hadi Babaeifar   

GENÇ BAKIŞLAR ÖDÜLLERİ

En İyi Kısa Film Ödülü: Kimlik – Ada Arıstak  

Mansiyon: Kutsal Cumartesi – Ömer Nusret Tanır  

Mansiyon: Ballı Süt – Ulaş Çetin Köreken   

FORUM SENARYO YARIŞMASI ÖDÜLLERİ

En İyi Senaryo Ödülü: Elma, Armut, Ters Üçgen – Yağmur Mısırlıoğlu, Can Pekdemir  

Mansiyon: Salyangozları Kim Öldürdü? – Kasım Ördek  

 

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Doğumunun 101. yılında Bahaeddin Ögel paneli, Zeytinburnu Kültür Sanat’ta gerçekleştirildi!

Türk kültür tarihi için önemli bir isim olan Bahaeddin Ögel, doğumunun 101. yılında Zeytinburnu Kültür Sanat’ta anıldı. 22 Nisan Salı akşamı saat 19.30’da başlayan panelin moderatörlüğünü Prof. Dr. Ahmet Taşağıl üstlenirken Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı ve Prof. Dr. Üçler Bulduk konuşmacı olarak panele katkıda bulundu.

 

Türk kültür tarihçiliğinin öne çıkan isimlerinden Bahaeddin Ögel, doğumunun 101. yılında Zeytinburnu Kültür Sanat’ta düzenlenen bir panelle anıldı. Panelde Bahaeddin Ögel’in yaşamı, kişilik özellikleri ve çalışmaları ele alındı. Ögel’in öğrencisi olan ve onu yakından tanıyan iki akademisyen Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı ve Prof. Dr. Üçler Bulduk panelde konuşmacı olarak yer aldı.

 

“Beni Dede Korkut’a Bahaeddin Ögel yönlendirdi.”

Prof. Dr. Üçler Bulduk, Bahaeddin Ögel’le olan hoca-öğrenci ilişkisinden söz etti:

“Bahaeddin Ögel’le lisans öğrenciliğinden başlayan bir münasebetim vardı. Eskiden beri onu takip ediyordum. Bitirme tezimi de ondan aldım. Beni Dede Korkut’a yönlendiren ilk hoca Bahaeddin Ögel’dir. ‘Dede Korkut’ta Din’ konulu bir tezi bana verdi. Bu olay Dede Korkut’a yönelişimin başlangıcı oldu.”

 

“Bahaeddin Ögel, aileye çok önem verirdi.”

Prof. Dr. Abdulkadir Yuvalı, Bahaeddin Ögel’in aile kavramını önemsediğini ifade etti:

“Hocamız aileye önem verirdi. Türk kültüründe aile bireylerinin her birinin görevi, sorumluluğu vardır. Saat gibi işler. Bir obada kaç aile varsa ailelerin de o oba içinde görevleri vardır. Her obanın da boy içinde görevleri, sorumlulukları olur. Bir milletin içinde kaç boy varsa onların da ayrı ayrı görevleri vardır.”

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı