Ünlü ses sanatçısı ve yazar Onur Akay, ünlü oyuncu Gökçe Bahadır’ın koronavirüs testinin pozitif çıktığını, 47. Altın Kelebek Ödül Töreni’ne gideceği gün öğrendiğini duyurdu.

Gökçe Bahadır'ın koronavirüs testinin pozitif çıktığı iddia edildikten sonra ünlü oyuncudan bir açıklama gelmemiş ve hayranları tarafından Bahadır'ın sağlık durumu merak edilmişti. Ancak FOX TV 7 Aralık Salı günü yaptığı açıklamada, Gökçe Bahadır’ın başrollerinde oynadığı “Evlilik Hakkında Her Şey” dizisinin, önümüzdeki hafta ekrana gelmeyeceğini Twitter adresinden duyurdu ve “Evlilik Hakkında Her Şey dizimizin setinde görülen Covid vakası nedeniyle sizlerden bir hafta ayrı kalacak olmanın üzüntüsü içerisindeyiz. 21 Aralık Salı 20.00 itibarıyla her Salı buluşmak üzere!” mesajını yayınladı.

Ünlü oyuncu Gökçe Bahadır ise 5 Aralık 2021 Pazar akşamı 47. Altın Kelebek Ödül Töreni’ne katılmıştı. Ünlü ses sanatçısı ve yazar Onur Akay ise dün akşam Figen Civan ve Gökay Kalaycıoğlu’nun UçanKuş TV’de sunduğu Magazin Masası isimli magazin programına konuk oldu. Gökçe Bahadır’ın, koronavirüs test sonucunun pozitif olduğunu 5 Aralık Pazar günü öğrendiğini iddia eden Onur Akay, “Evlilik Hakkında Her Şey” dizisinin set çalışanlarında ve bazı oyuncularda da Covid vakası görüldüğünü ifade etti. Akay, “Sette ilk vaka Aralık ayının başında görülmüş ve 14 Aralık Salı günü yayınlanacak bölümün çekimleri eksik kalmış ve bütün dizi ekibi karantinada.” açıklamasını yaptı.

GÖKÇE BAHADIR’IN SAĞLIK DURUMU AĞIRLAŞTI MI?

Gökçe Bahadır ve rol aldığı “Evlilik Hakkında Her Şey” dizisinin ekibinin Delta varyantına yakalandığını da canlı yayında açıklayan ünlü sanatçı Onur Akay, “Önemli kaynaklardan bana gelen iddialara göre, Gökçe Bahadır’ın sağlık durumu ilk günlerde kötü değilmiş ancak bugün biraz daha ağırlaşmış ve hastalığı ağır geçiriyormuş. Gökçe Bahadır ayrıca 7 Aralık’ta bir test daha yaptırmış ancak, test sonucunun pozitif olduğunu ilk 5 Aralık Pazar günü öğle saatlerinde öğrenmiş ve Altın Kelebek Ödül Töreni’ne koronavirüs olduğunu bilerek katılmış. Covid vakası oynadığı dizinin setinde ise Aralık başında görülmüş ve zaten temaslı olduğu için bile törene gitmemesi gerekirdi diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

“Tabu” ile müzik piyasasında kendine yer edinen Gizem “Yine Yine ”den adlı yeni şarkısı ile müzikseverlerle buluştu…Gizem, 'Yeni şarkım beni en çok yansıttığına inandığım şarkı” olarak bahsediyor.

Ortaokul yıllarında Sadri Alışık Tiyatrosu ve Pera Güzel Sanatlar Lisesi’nde oyunculuk eğitimi almaya başlayan Gizem, Haliç Üniversitesi Konservatuarı’nın Türk musikisi bölümünde de eğitim aldı. Gizem, şarkıcılıktaki iddiasını oyunculukta da göstermek isteyen Gizem, sanatın iki dalına da aşığım dedi. Klip çekimi, özel hayatında yaşadığı çalkantılı döneme denk gelen Gizem, “Özel hayatımda yaşadığım sorunlar klipte canlandırdığım deli kadın rolüne bürünmemi kolaylaştırdı” diyerek rolünün hakkını verdiğini dile getiriyor. 

Murat Joker yönetmen koltuğuna oturduğu Gizem’in 1 saat uykuyla gelmek zorunda kalarak zor anlar yaşadığı klip Büyükada’da çekildi. Gizem‘in en büyük destekçisi besteci ve ses sanatçısı olan babası Mahmut Tuncer.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ünlü sanatçı Özgün, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşım ile SMA hastası minik Nazlıcan’ın yaşadığı dramı anlatarak tedavisi için çağrıda bulundu.  

 

Iğdır’da yaşayan 4 buçuk yaşındaki SMA Tip 1 hastası Nazlıcan Sağmış için kolları sıvayan Özgün, herkesi bu konuda duyarlılığa davet etti.

 

Özgün, paylaşımında tedavisi için giderek zamanı daralan minik Nazlıcan ve ailesinin yaşadığı durumu şu şekilde aktardı.

 

ÖNCE KUMBARASI, SONRA HESABI ÇALINDI!

 

Nazlıcan, 4,5 yaşında SMA Tip 1 hastası ve Iğdırlı bir ailenin çocuğu. Tedavisi mümkün olan bu hastalık için 2 milyon dolara ihtiyacı var. Tedavisi için toplanan bağış şu an yüzde üç civarında. Beş cihazla hayata tutunmaya çalışan küçük Nazlıcan 13,5 kilo olmadan tedavi olması gerekiyor. Babası ve çok az sayıdaki gönüllüleri, valilik onayı alınmış kampanyayı çok zor şartlarda sürdürmeye çalışırken vicdansızın biri Nazlıcan’ın ailesinin kampanya için açtığı sosyal medya hesabını çalmış. Bundan dolayı seslerini duyurmak için yeni bir hesap açmak zorunda kalmışlar. Ayrıca daha bir ay önce Iğdır’da Nazlıcan için toplanan bir bağış kumbarası hırsızlar tarafından çalınmış.

 

Desteğini ve sayfasını kaybeden Nazlıcan ve ailesi için günler artık daha da zor bir hal aldı. Endişemiz; bu hırsızların, insanların iyi niyetinden yararlanarak Nazlıcan adına açılan ve çaldıkları hesaptan para toplamaya çalışmaları. Herkesi bu hususta dikkatli olmaya davet ediyoruz. Bu dolandırıcıların Nazlıcan’ın umutlarını yok etmemesi en büyük temennimiz. Nazlıcan’ın ilacını alabilmesi için sadece beş ayı kaldı. Lütfen elimizden geleni yapalım. Çaldıkları, bir sosyal medya hesabından öte bir durum. Asıl çalınan 4,5 yaşındaki bir kızın hayatı.Tüm radyocu, gazeteci, televizyoncu dostlarımızdan ve tüm duyarlı insanlardan destek bekliyoruz. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Her hafta ağırladığı sürpriz konuk sanatçılarla farklı konular hakkında samimi ve eğlenceli sohbete sahne olan, temponun hiç düşmediği Zorlu PSM’nin sevilen YouTube programı “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu genç ve yetenekli oyuncu Hafsanur Sancaktutan oldu.

 

Müzikten, stand-up’a, mizahtan güncel konulara kültürün her alanına dokunan ve her anı eğlence dolu dakikalara sahne olan Zorlu PSM’nin sevilen programı “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin konuğu olan genç ve güzel oyuncu Hafsanur Sancaktutan, öğrencilik yılları ve çocukluğuna dair anılarından takıntılarına kadar hayatına dair her şeyi tüm açıklığıyla samimiyetle paylaştı.

 

“Küçükken erkek gibiydim hep yaramaz bir çocuktum”

Hafsanur Sancaktutan, sevecenliği ve yüksek enerjisiyle girdiği programda, İbrahim Selim tarafından art arda sorulan soruları içtenlikle cevapladı. Hafsanur Sancaktutan, isminin anlamını ve nereli olduğunu soran İbrahim Selim’e “İsmimin anlamı Arapça’da hafız, Farsça’da aslan ve sırtlan yavrusu anlamına geliyor. Baba tarafımdan Rizeli olduğum için çokça Rize’ye çay toplamaya giderdim. Üç kız kardeştik ve hep yaramaz bir çocuktum. Küçükken evimizin altındaki tüpleri, demircilere gizli gizli satardım. Küçükken erkek gibiydim ve erkeklerle daha iyi anlaşırdım ama aynı şekilde en çok da onlarla kavga ediyordum. Bu yüzden ailem beni karateye gönderdi.” Açıklamalarıyla oldukça samimi ve çocukluğuna dair eğlenceli anıları paylaştı.

 

“Tiyatro kulübüne girebilmek için yalandan kavga ettim”

Hafsanur Sancaktutan, İbrahim Selim’in “Tiyatro kulübüne girebilmek için arkadaşınla anlaşıp, yalandan kavga ettiğin doğru mu?” sorusuna “Şöyle, edebiyat hocamız bir gün derse girdi ve ‘Boşverin edebiyatı, bana tiyatrocu lazım, var mı tiyatroyla ilgilenen?’ diyip ‘Bana bir şey yapın ve beni etkileyin’ demişti. Ben de tiyatro kulübüne benim gibi çok fazla girmek isteyen bir başka arkadaşıma ‘Gel yalandan kavga edelim’ dedim. O da kabul etti ve biz birbirimize girdik, hakaretler uçuştu ve hatta saç baş girmiştik birbirimize. Neyse sonra hoca geldi, bizi ayırdı ve sonra bizi tiyatro kulübüne almaya karar vermişti” hikayesiyle İbrahim Selim ve stüdyodakileri oldukça etkiledi.

 

“Uçak mühendisi olmak istiyordum”

Hafsanur Sancaktutan, “Senin bir sayısalcı geçmişin var ama sözelciler gibi yaşıyorsun, sence sözelcilere ihtiyaç var mı veya bu konuda seni durdurmak isteyen oldu mu?” sorusunu soran İbrahim Selim’e “Elbette oldu, fizik öğretmenim çok fazla önüme çıktı. Sağolsun çok severdi beni ben de kendisini çok severdim. ‘Sen sayısalcısın, yapma kızım’ diye beni çok kenara çekiyordu. Hakkı da vardı çünkü matematik ve fizikte çok başarılıydım. Eskiden uçak mühendisi olmak istiyordum ama süreç böyle gelişti. Ailemden herkes de beni oyunculuk konusunda oldukça destekledi” açıklamasında bulundu

Programın beğeni toplayan “O mu, Bu mu?” bölümünde ise Hafsanur Sancaktutan’a “Birlikte Rize’yi gezmek isteyeceği isimler” önerilirken hem meslektaşları hem de Hollywood yıldızları arasında oldukça eğlenceli ve zor tercihler yaptırıldı. Hafsanur Sancaktutan’a Ali Atay’dan Alperen Duymaz’a, Timothée Chalamet’ten Sezer Koç’a kadar onlarca isim soruldu. Her ismi seçerken oldukça eğlenceli seçimler yapan oyuncu yaptığı samimi yorumlarla da herkesi güldürdü. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

RNB- Pop müziğin parlayan yıldızı Güneş, söz ve müziği kendisine ait olan yeni şarkısı ‘’Sür Eve Ep’’ yi hayranlarıyla buluşturmak için gün sayıyor. 10 Aralık tarihinde tüm dijital platformlarda yayınlanacak olan çalışmanın klip çekimleri ise Moskova’ da tamamlandı.

 

2020 yılında çıkış yapan şarkılarıyla müzikseverlerin beğenisini kazanan Güneş, yeni çalışması için kamera karşısına geçti.

Söz ve müziği kendisine ait olan ‘’Sür Eve Ep’’ ‘yi 10 Aralık’ta hayranları ile buluşturacak genç yetenek, Moskova’da tamamladığı klip çekimlerinin yönetmenliğini de başarılı yönetmen Zobunus ile ortak bir çalışma yaparak tamamladı. Kısa sürede dinamik şarkılarıyla adından sıkça bahsettiren Güneş, yeni şarkısı ile klişeleri yıkmaya hazırlanıyor.

Yeni şarkısı için heyecanlı olduğunu belirten sanatçı, pandemi dolayısıyla uzak kaldığı sahnelere, yepyeni bir çalışma ile döneceği için de ayrıca mutlu olduğunu belirtiyor. Apple Music’in Yıldızı Parlayanlar Türkiye Projesi’nin Yükselen Yıldız sanatçısı olarak ilk sırada yer alarak dikkatleri toplayan Güneş’in tüm çalışmaları ise M.O.B Entertainment tarafından sürdürülüyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CİSÜ Platformu Sözcüsü Nurcan Müftüoğlu, “Cinsel sağlık ve üreme sağlığı (CSÜS) bakımından yoksun bırakılmak, kadınlar ve üreme çağındaki genç kızlar arasında ölümlere, hastalıklara ve sakatlıklara neden oluyor” dedi.

 

Cinsel Sağlık&Üreme Sağlığı Hakları Platformu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla toplumdaki cinsel haklar konusunda eşitsizlikleri gündeme getirdi. Türkiye’de cinsel haklar konusunda eşitsizliğe maruz kalan birçok kesim olduğuna dikkat çeken CİSÜ Platformu Sözcüsü Nurcan Müftüoğlu, “Cinsel sağlık ve üreme sağlığı (CSÜS) bakımından yoksun bırakılmak, kadınlar ve üreme çağındaki genç kızlar arasında ölümlere, hastalıklara ve sakatlıklara neden oluyor” dedi. 

Cinsel sağlık ve üreme sağlığıyla ilgili bir dizi riskle karşı karşıya olan birçok kadının cinsel ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddet; cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar (CYBE); istenmeyen gebelik ve doğum komplikasyonları ile karşı karşıya olduklarının altını çizen Platform Sözcüsü Nurcan Müftüoğlu, CİSÜ Platformu’nun CSÜS haklarını temel insan hakları olarak kabul ettiğini vurguladı. 

Ayrımcılık yapılmamalı

Nurcan Müftüoğlu, “Cinsellik ve cinsel sağlığa yönelik kapsamlı ve bütünleşik insan hakları temelli yaklaşımın, küresel adalet, kalkınma ve sağlığın bir yönü olarak cinsel hakların gerçekleştirilmesini teşvik edeceğine inanıyoruz. Cinsel haklar, hem evrensel hem de bölünmez olan insan hakları kapsamına girer ve ayrımcılık yapılmamalıdır. Öncelikle, herkesin tüm cinsel haklardan yararlanabileceği uygun bir ortam yaratılmalı. Cinsellik ve ondan kaynaklanan haz, bir kişi üremeyi seçse de seçmese de insan olmanın temel bir yönüdür. Cinsel haklar, demokratik bir toplumda sadece başkalarının hak ve özgürlüklerinin gerektiği gibi tanınmasını ve bunlara saygı gösterilmesini ve genel refahı güvence altına almak amacıyla kanunla belirlenen sınırlamalara tabi olabilir. Saygı duyma, koruma ve yerine getirme yükümlülüklerinin tüm cinsel hak ve özgürlükler için geçerli olduğunu unutmamak gerekiyor” dedi. 

“Bir kişinin herhangi bir sebepten ötürü CSÜS hizmetlerine erişiminin zorlaştırılması, engellenmesi veya kişiye hizmet sunumunun reddi, insan hakları ihlalidir” ifadesini kullanan Nurcan Müftüoğlu, Dünya Cinsel Sağlık Birliği (WAS) tarafından kabul edilen Cinsel Haklar Bildirgesi’nde cinselliğin tam olarak gelişiminin temel insani gereksinimlerin karşılanmasına bağlı olduğuna dikkat çekildiğini söyledi. Söz konusu bildirgede, 16 temel insan hakkının altı çiziliyor: 

1.      Eşitlik muamele ve ayrımcılık yasağı,

• Yaşama hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı,
• Özerklik ve bedensel bütünlük hakkı,
• İşkence yasağı ve insanlık dışı ya da aşağılayıcı muameleye tabi tutulma yasağı,
• Şiddetin ve baskının hiçbir türüne maruz bırakılmama hakkı,
• Özel hayata saygı hakkı,
• Cinsel sağlık dahil olmak üzere, haz veren, tatmin edici ve daha güvenli cinsel deneyimleri olanaklı kılan, erişilebilecek en yüksek sağlık standardı hakkı,
• Bilimsel gelişme ve uygulamalarından faydalanma hakkı,
• Bilgi edinme hakkı,
• Eğitim hakkı ve kapsamlı cinsellik eğitimi hakkı,
• Evliliğe ve benzer türde, eşitliğe ve tam ve özgür iradeye dayalı ilişkilere dahil olma, bu ilişkileri kurma ve bozma hakkı,
• Çocuk sahibi olup olmayacağına, çocuk sayısına ve çocuklar arası yaş aralıklarına karar verme ve bunu yapabilmek için gerekli bilgi ve araçlara sahip olma hakkı,
• Düşünce ve ifade özgürlüğü hakkı,
• Örgütlenme ve barışçıl toplantı hakkı,
• Kamusal ve politik hayata katılım hakkı

16.    Adalete, yasal yollara ve çözüme erişim hakkı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye'nin altın ve kıymetli madenler sektöründe önde gelen iş adamlarından biri olan Yasin Hacıoğlu biyografisi

 

 

13.07.1988 Belgrad doğumlu olan Yasin Hacıoğlu, 2002 senesinde Türkiye'ye gelerek Çanakkale nufusuna geçmiştir. Annesi Bahrija Hadzic, Babası Joseph(Yusuf) Hadzic'tir. Afrika'da Kenya bölgesinde altın madenciliği sektörünün öncülerinden Hacioglugoldmining'in icra kurulu başkanlığını yapmaktadır. Birçok haber portalları ve canlı yayınlarda yaptığı isabetli yorumlar ile kendinden söz ettirmektedir.

 

CAMBRİDGE ÜNİVERSİTESİNDE EKONOMİ BÖLÜMÜNDE EĞİTİM GÖRDÜ

 

Hem lise hem de üniversite eğitiminden geçen Yasin Hacıoğlu, lisenin son 2 senesini Robert Collage’de tamamladı. Ardından Cambridge Üniversitesi Ekonomi Bölümüne girmiş ve burada ekonomi alanında lisans eğitimi gördü. Daha sonra Westminster Üniversitesi'nde yüksek lisans yaparak lisans üstü eğitimini de bitirdi. Kariyer hayatını şekillendirmeye başlayan Hacıoğlu, Hrd Antwerp Diamond of Greyder uzmanlığını da da aldı.

 

Eğitimini tamamlayan Yasin Hacıoğlu, kariyer hayatında yer edinecek adımlar attı. 1986 yılında Sırbistan’da Alexander Hadzic tarafından kurulan LND Hacioglugoldmining şirketine giren Hacıoğlu, halihazırda şirketin İcra Kurulu Başkanlığını yapıyor.

 

2011 yılından beri firmada faaliyetlerini sürdüren Hacıoğlu, şirketin önemli başarılar elde etmesine katkıda bulundu. Şirketin 2018/2019 World Economic Forum Uluslararası Afrika Madencilik Ödülünü kazanmasına öncülük Hacıoğlu, çalışmalarını şirket çatısı altında sürdürüyor.

 

BAŞARILI GRAM ALTIN ANALİZLERİNDE BULUNDU

 

Gram altın analizlerinde de bulunan Yasin Hacıoğlu, başarılı analizleriyle ilgi odağı haline geldi. Gram altın 297 TL iken 420-440 ve ardından 505 ve 550 bantlarını doğru tahmin eden Hacıoğlu; A Haber, Apara, CNN, Bloomberg gibi haber portalları ve çeşitli canlı yayınlarda isabetli altın yorumları yaptı ve adından söz ettirdi.

 

ÖZEL HAYATI

 

Bir dönem Ünlü şarkıcı Aleyna Tilki ile adı aşk dedikodularına karışan Hacıoğlu Ünlü şarkıcı ile kendi özel uçağında yakalanmışlardı.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ebeveynler, Pandemi ile Değişen Dünyada Çevremizle ve Kendimizle Bağ Kurma Sorularına “TED Rönesans Koleji Anne-Baba Sempozyumu”nda Yanıt Bulacak!

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye mobilya sektörünün en önemli aktörlerinden Kelebek Mobilya’nın reklam yüzü ünlü sanatçı Nükhet Duru markanın Marmara Forum’da yeni açılan mağazasını gezdi. Ziyarette hem kahveler içildi hem de mağaza ile ilgili bilgiler verildi. 

 

 

Kelebek Mobilya’nın Marmara Forum’da açılan mağazası, sanatçı Nükhet Duru’yu ağırladı. Nükhet Duru, sektöre öncülük eden pek çok özelliğe sahip yeni nesil mağazacılık anlayışıyla tasarlanan mağazada, müşterilerle kahve eşliğinde keyifli bir sohbet de gerçekleştirdi. Bu sohbet sırasında Kelebek Mobilya instagram hesabından canlı yayına katılan Nükhet Duru bu modern mağazada sevenleriyle buluştu. 

 

Geçmişten Günümüze Gelen Zamansız Tasarımlar

 

Kelebek Mobilya ile iş birliğini yenileyen ve yeni dönem reklam filminin de yüzü olmaya devam eden Nükhet Duru, Kelebek Mobilya’nın geçmişten günümüze kadar hayatındaki yerinden ise tebessüm ederek bahsetti. Nükhet Duru, “Kelebek benim için çok değerli ve unutamadığım bir figür. Çocukluğumda tıpkı şimdiki animasyon filmlerinde olduğu gibi kelebek kovalardım. Evimizi yenilemek, ağır ve koyu renkli hantal mobilyalarımızdan vazgeçtiğimiz zaman evimizi Kelebek Mobilya ile döşemiştik. O zaman da hem dayanıklı hem moderndi. Kendi evime taşındığımda yine evimi Kelebek ile dekore ettim. Ben çok sık taşınan biriyim ve şimdi yeni evime taşınırken Kelebek Mobilya’dan alışveriş yapacağım” dedi.

 

Kelebek Mobilya, “Yeniliğe Kanat Açtık” mottosunu hissettirdiği yeni konsept mağazası Marmara Forum’da müşterilerine eşsiz mağaza deneyimini zamansız tasarımlarıyla yaşatmaya devam ediyor. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çıkardığı şarkılar dinlenme rekorları kıran single albümlerine bir yenisini daha ekleyen Oğuzhan Koç, liste başı olmanın mutluluğunu yaşıyor…

 

Oğuzhan Koç, geçen hafta müzikseverlerle buluşturduğu söz ve müziği kendisine ve Çağrı Telkıvıran’a düzenlemesi yine Çağrı Telkıvıran‘a ait olan yeni şarkısı “Aşkın Mevsimi” ile Spotify New Music Friday, Türkçe Pop listelerine 1 numaradan giriş yaptı. Koç'un yeni single'ı YouTube Trendlerde de uzun süre 1 numaraya kaldı.

 

'Aşk Mevsimi' adlı şarkısına olumlu tepkiler alan Oğuzhan Koç, yeni şarkısı için Üç adam ve sevgilisi Demet Özdemir'in onayı olmadan asla müzikseverlere sunmam. Onlar benim uğurum' dedi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı