Kategori arşivi: Magazin

Caresse Bodrum, Buddha-Bar Beach’e İskender Paydaş 4 Temmuz’da konuk oluyor

Paris’ten dünyaya yayılan efsanevi Buddha-Bar Beach,  Caresse, a Luxury Collection Resort & Spa, Bodrum’a bu yaz yenilikler ve sürpriz programlar ile giriş yapıyor!

 

Caresse, a Luxury Collection Resort & Spa, Bodrum’un sahilinde bu yaz üçüncü sezonuna giren Buddha-Bar Beach Bodrum, İskender Paydaş ve orkestrasını 4  Temmuz Pazar günü konuk ediyor.

 

 

Bodrum ve Bitez koyu arasında bulunan Asarlık Mevkii'nin en sakin ve gizli noktasında konumlanan uluslararası otel zinciri Marriott International’ın, The Luxury Collection bünyesinde yer alan Bodrum’daki ilk resort oteli Caresse, a Luxury Collection Resort & Spa, Bodrum’da Buddha-Bar Beach  yaz sezonunu yeniden  yenilikler ile açtı.

 

Gastronomi, konaklama, sağlıklı yaşam, müzik ve miksoloji alanlarında dünya çapında bir referans olarak kabul edilen efsanevi Buddha-Bar Beach, neo-Asya sınırlarını aşıp gündüzden geceye uzanan konseptiyle, Caresse Bodrum’a yeniden bir enerji getirdi.

 

Temmuz ayından itibaren her Pazar Caresse Bodrum’da “Sunday Vibes” Başlıyor….

Caresse Bodrum özelinde her Pazar günü gerçekleşecek “Sunday Vibes"da dünya çapında tanınan efsanevi Buddha-Bar DJ'leri ile Türkiye'nin önde gelen sanatçı ve grupları kendine özgü performanslarını sergileyecek. 

 

Buddha-Bar Beach’in ilk “Sunday Vibes” konuğu ise Türkiye’nin efsanevi müzisyeni İskender Paydaş ve orkestrası   olacak.  4 Temmuz Pazar günü orkestrasıyla canlı müzik performansı yapacak İskender Paydaş, Caresse Bodrum’da, Buddha-Bar Beach atmosferinde özlenen şarkılarını seslendirecekler.

 

Pazartesi sendromundan kurtulmak isteyenlerin vazgeçilmezi olan Sunday Vibes, Caresse Bodrum’u pazar günlerinin yine tek adresi haline getiriyor.

 

Lounge ve house türlerinin yerel müziklerle avangart bir şekilde derlenmesiyle yaratılan Buddha-Bar soundtracks’leri de olağanüstü bir deneyim yaşatıyor. Caresse Bodrum, Müzik ve Ambiyans Koordinatörlüğünü de yıllardır olduğu gibi bu sene de Levent Severöz’e emanet etti.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dünyaca ünlü isimler Nobu İstanbul için geldi

New York’tan dünyaya yayılan efsanevi Nobu Restaurant, İstanbul’da dünyaca ünlü birçok isimle misafirlerini ağırlamaya başladı. Ünlü model Candice Swanepoel sadece Nobu İstanbul’u görmek için 20 saatliğine Türkiye’ye gelirken Mohamed Hadid’de açıldığı ilk gece restoranda yemek yiyen isimler arasında yer aldı.

 

 

Japon mutfağının dünyaca ünlü temsilcisi Nobu, 1 Temmuz’da İstanbul’da kapılarını dünyaca ünlü misafirlerle açtı.  Victoria’s Secret meleklerinden Candice Swanepoel, sadece Nobu İstanbul’un açılışı için Türkiye’ye geldi. Ünlü model The Ritz-Carlton, Istanbul içinde açılan dünyaca ünlü Japon restoranı Nobu İstanbul’u görmek için 20 saatliğine Türkiye’ye gelerek açıldığı ilk gece restoranda yemek yedi. Panoramik İstanbul Boğazı manzarasına Nobu İstanbul’da eşsiz bir deneyim yaşadığını belirten Güney Afrikalı top model Candice, yemek öncesi menajeri ile The Ritz-Carlton, Istanbul’da terasın da keyfini çıkardı.  

 

Dünyaca ünlü model kardeşler Gigi ve Bella Hadid’in babası Mohamed Hadid’de Nobu İstanbul’un açıldığı ilk gece restoranda yemek yedi. İstanbul’a olan hayranlığı ile tanınan ünlü iş insanı Hadid’de Nobu İstanbul’da çok keyifli bir akşam geçirdiğini dile getirdi.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Imagine Dragons, Jax Jones ve Lil Yachty’den sevenlerine müjde!

Imagine Dragons – Wrecked 

 

Grammy ödüllü Amerikan pop rock grubu Imagine Dragons yeni single’ı “Wrecked”i müzikseverlerle buluştururken hayranlarına 3 Eylül’de yayımlanacak albümleri “Mercury – Act 1”ın müjdesini de verdi. Albümden paylaşılan ilk single “Wrecked”’in sözleri grup üyeleri Dan Reynolds, Wayne Sermon, Ben McKee ve Daniel Platzman’e ait. Uzun zamandır yeni albüm haberiyle gelmeyen Imagine Dragons “Mercury – Act 1” için usta yapımcı Rick Rubin ile bir araya geldi. “Mercury – Act 1” aşırı duygu yüklü kelimelerden uzak durarak samimi ve gerçek şarkı sözleriyle dinleyiciyi etkileyecek muhteşem bir albüm!

 

Jax Jones – Deep Joy

 

Daha önce BRIT ve Grammy ödüllerine aday gösterilen başarılı DJ, prodüktör ve multi enstrümantalist Jax Jones 4 parçadan oluşan yepyeni EP’si “Deep Joy”u Universal Music etiketiyle yayımladı. Dan Stacey ve Polydor Records ile ortak oldukları yeni plak şirketi WUGD ile piyasaya girmelerinin ardından yeni EP’si “Deep Joy Jax Jones için yepyeni ve umut dolu bir dönemin başlangıcını işaret ediyor.

 

Jax Jones Hakkında

 

Single’ları 3 milyon satarak 4 milyar dinlenen başarılı sanatçı Jax Jones’un Spotify aylık dinleyici sayısı ise 11 milyon. Mabel, Years and Years, Martin Solveig, RAYE, Stefflon Don, MNEK ve Madison Beer gibi isimlerle çalışan Jax Jones’un son kaydı “Snacks” 2019'un en çok satan dans albümü seçildi. Yetenekli şarkıcı modern İngiliz müziğinde yer etmekle beraber sıradanlığa meydan okuyan eserler ortaya çıkarmaya devam ediyor.

 

Lil Yachty – Love Music

 

Lil Yachty yeni parçası “Love Music”i müzikseverlerle buluşturdu! Amerikalı rapçi, şarkıcı ve söz yazarı genç müzisyen Lil Yachty’nin yeni parçası “Love Music” adından da anlaşılacağı üzere enerjisine bayılacağınız muhteşem bir aşk şarkısı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ferhan Şensoy hastaneye kaldırıldı

Oluşturulma Tarihi: Temmuz 02, 2021 00:24

Türk tiyatrosunun efsane ismi Ferhan Şensoy’un geçen ay yaptırdığı anjiyo sonrası bugün yara bölgesinde oluşan bir komplikasyon nedeniyle hastaneye kaldırıldığı öğrenildi. Şensoy’un sağlık durumuyla ilgili son bilgiyi kızı Derya Şensoy, sosyal medya hesabından paylaştığı bir mesajla verdi.

Haberin Devamı

Duayen tiyatro sanatçısı Ferhan Şensoy’e sağlık sorunları nedeniyle bir süre önce anjiyo yapılmıştı.

Ünlü tiyatrocunun anjiyoya bağlı olarak gelişen komplikasyon nedeniyle Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Şensoy’un buradaki tedavisinin ardından önlem amaçlı olarak özel bir hastaneye sevk edildiği öğrenildi.

Derya Şensoy, Twitter hesabından yaptığı açıklamada babasının sağlık durumuna ilişkin şu bilgiyi verdi:

“Babam Ferhan Şensoy, geçen ay damarlarıyla ilgili geçirdiği bir operasyon sonrası bugün yara yerinde oluşan bir komplikasyon yaşadı. Şu anda sağlık durumu iyi. Geçmiş olsun dilekleriniz için teşekkür ederiz.”

Gözden Kaçmasın

FERHAN ŞENSOY KİMDİR? 

Ferhan Şensoy 26 Şubat 1951’de Çarşamba, Samsun’da dünyaya geldi. Türk tiyatro, sinema ve televizyon oyuncusu; roman, deneme, günlük, televizyon dizisi ve film senaryoları yazarı, şair ve Ortaoyuncular tiyatro topluluğunun kurucusu olan usta isim Türk Tiyatrosu’nda kendine özgü bir yer edindi. Tek kişilik oyunu Ferhangi Şeyler, 1987 yılından beri aralıksız devam eden en tanınmış oyunu olan Şensoy, Kel Hasan Efendi’den günümüze gelen Ortaoyuncuları Kavuğu’nu Münir Özkul’dan devralmış ve Rasim Öztekin’e devretmişti.

Haberin Devamı

Galatasaray Lisesi’nde de bir süre okuyan Şensoy, 1970 yılında Çarşamba Lisesi’nden mezun oldu.

1971 yılında Grup Oyuncuları çatısında ilk profesyonel oyunculuk deneyimini yaşayan Şensoy, 1972-1975 yılları arasında Fransa ve Kanada’da tiyatro eğitimine ve çalışmalarına Jerome Savary, Andre-Louis Perinetti gibi isimlerle devam ederken Montreal’de Ce Fou De Gogol adlı oyunuyla 1975’te En İyi Yabancı Yazar ödülünü aldı. Yine Montreal’de Theatre De Quatre – Sous’da da, yönetmenliğini yaptığı, Harem Qui Rit isimli müzikalde oynadı. Aynı yıl Türkiye’ye döndü.

Nisa Serezli – Tolga Aşkıner Tiyatrosu’nda oyunculuk yapan Şensoy, yine 1976 senesi içinde, TRT’ye ve Devekuşu Kabare Tiyatrosu’nda çeşitli skeçler yazdı. Stardust Gece Kulübü’nde, yazdığı Dedikodu Şov isimli bir kabare gösterisini, Adile Naşit, Perran Kutman, Pakize Suda, Sevda Karaca ve İstanbul Gelişim Orkestrası’yla sahneleyen Şensoy, aynı kulüpte, Arda Uskan’ın yazıp, Fuat Güner’in müziklerini yaptığı Kukla ve Kuklacı Kabare gösterilerinde rol aldı.

Haberin Devamı

1978’de, ilk kitabı Kazancı Yokuşu’nun yayınlanmasının ardından, yönetmenliğini Temel Gürsu’nun yaptığı Kızını Dövmeyen Dizini Döver ile ilk kez bir film çalışması yapan Şensoy, aynı yıl Mete İnselel ile Anyamanya Kumpanya Tiyatrosu’nu kurdu ve kendi eseri olan, İdi Amin Avantadan Lavanta oyununda rol aldı ve yönetmenlik yaptı.

Onlarca ödül alan sanatçı aynı zamanda çok sayıda kitap kaleme aldı. Televizyon dizileri ve sinema filmlerinde de yer aldı. 1988’de Derya Baykal ile evlenen Şensoy 2004 yılında boşandı. Müjgan Ferhan Şensoy ve Derya Şensoy adlı iki kızı oldu.

Kaynak : Hürriyet

Kartal Tibet yaşamını yitirdi

Yeşilçam'ın unutması zor isimleri arasında yer alan Kartal Tibet hayata gözlerini yumdu. Pek çok önemli filmde rol almasının ardından oyunculuk kariyerini bırakarak yönetmenlik yapmaya başlayan ve başarılı yapımlara imza atan Kartal Tibet bir dönemin aranan isimleri arasında yer alıyordu. 

Tibet'in yaşamını yitirdiğini ünlü sanatçılardan Orhan Aydın twitter hesabından duyurdu. Paylaştığı tweette “Işık söndü. Sahneden setlere alkışlarla dolu bir ömür. Toprağınız çiçekler koksun” ifadelerine yer verdi.

Kartal Tibet Kimdir?

Kartal Tibet (27 Mart 1938, Ankara – 2 Temmuz 2021) Türk sinema oyuncusu, yönetmen ve senaristtir. 

Ankara Devlet Konservatuvarı Tiyatro Bölümü'nden mezun oldu. Uzun yıllar Ankara'da tiyatro oyunculuğu yaptı. Suat Yalaz'ın 1960 yılında yarattığı çizgi roman karakteri Karaoğlan'ın sinemaya uyarlanan Karaoğlan: Altay'dan Gelen Yiğit adlı filminde başrolü üstlendi. Dönemin jönlerinden Cüneyt Arkın'ın çizgi roman karakterleri Malkoçoğlu ve Kara Murat olarak seyircinin karşısına çıkması, bu tür macera filmlerinin popülerliğini arttırdı. Karaoğlan'ın Orta Asya'da başlayan serüvenleri, Kartal Tibet'in başrolü üstlendiği 1966 yapımı Karaoğlan: Baybora'nın Oğlu ve Karaoğlan: Camoka'nın İntikamı, 1967 yapımı Karaoğlan: Bizanslı Zorba ve Karaoğlan: Yeşil Ejder ve 1972 yapımı Karaoğlan Geliyor adlı filmlerle devam etti. Tibet daha sonra Sezgin Burak'ın yarattığı Tarkan'ı, 1969'da sinemaya uyarlanan Tarkan adlı filmde canlandırdı. Bu filmi 1970'te Tarkan: Gümüş Eyer, 1971'de Tarkan: Viking Kanı, 1972'de Tarkan: Altın Madalyon ve 1973'te Tarkan: Güçlü Kahraman takip etti. Tosun Paşa filmiyle 1976 yılında oyunculuğu bırakıp yönetmenliğe başladı.

Önemli filmleri arasında Ölmeyen Aşk, Dağlar Kızı Reyhan, Senede Bir Gün, Sultan, Zübük, Gol Kralı ve Şalvar Davası yer alıyor.

1993 – 1997 yılları arasında yayınlanan Süper Baba (dizi)'sinin ilk 13 bölümünü, 2007 yılında Kanal D'de yayınlanan Zoraki Koca adlı televiyon dizisini yönetti. 2008 yılında Show TV'de yayınlanan Hayat Güzeldir dizisinin yönetmenliğini üstlendi.

Evli ve iki çocuk babasıdır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mahmut Görgen’in Aranjesi, Abdurrahman Delen’in sesiyle hayat bulan proje “Kime Kin Ettin?”

Gündeme yönelik şiirleri ve şarkılarıyla son dönemlerde adından sıkça söz ettiren Abdurrahman Delen ve yaptığı projelerle dikkatleri üzerine toplayan Mahmut Görgen özel bir projede bir araya geldi. Daha önce pek çok önemli sanatçının seslendirdiği "Kime Kin Ettin?" adlı türkü iki başarılı ismin elinde yeniden hayat buldu.

Abdurrahman Delen'in seslendirdiği Kime Kin Ettin? adlı türkü Mahmut Görgen tarafından yeniden aranje edilerek günümüze kazandırıldı. Şarkıyla ilgili olarak Abdurrahman Delen: "Seslendirdiğim bu şarkının günümüze kazandırılmış olmasından dolayı oldukça mutluyum. Güzel bir proje oldu umarız herkes beğenir" ifadelerine yer verirken DJ Mahmut Görgen ise; "Artık nerdeyse herkes eski şarkılar üzerinde çalışma yaptığı için biz de bu şekilde bir şarkı hazırlamak istedik. Üzerinde uzun zaman çalıştığım Kime Kin Ettin? adlı çalışma artık müzikseverlere emanet" ifadelerine yer verdi.

Kime Kin Ettin? adlı çalışma Warble Medya etiketiyle 190 ülkede tüm dijital platformlarda müzikseverlerle buluştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kerem Bürsin ‘’Bir insanı hayatımdan çok kolay silebilirim.’’

Türkiye ve gündeme dair konuları ve farklı ilgi alanlarından ağırladığı sürpriz konuk sanatçıları ile Zorlu PSM ve PSM Online’dan seyirci karşısına çıkan “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin bu haftaki konuğu, yakışıklı ve başarılı oyuncu Kerem Bürsin oldu. 

Müzikten, stand-up’a, mizahtan güncel konulara; kültürün her alanına dokunan ve her anı eğlence dolu dakikalara sahne olan, Zorlu PSM YouTube kanalında yayınlanan “İbrahim Selim ile Bu Gece”nin sezonun son bölümde başarılı oyuncu Kerem Bürsin, hem samimi itirafları hem de neşeli tavrıyla geceye damgasını vurdu.

 

‘’Bir insanı hayatımdan çok kolay silebilirim.’’

Babasının işi sebebiyle İstanbul’da doğduktan yalnızca on ay sonra ülke dışına çıkan Bürsin, çocukluk yıllarını belirli periyodlarla ülke değiştirerek geçirdiğini anlattı. İskoçya, Endonezya, Malezya gibi pek çok ülkede yaşayan Bürsin, anaokulunu da Endonezya’da okuduğunu açıkladı. Şu an için en uzun süre kaldığı yerin İstanbul olduğunu anlatan Bürsin, bu çok seyahatli çocukluk hayatını ise; “Gittiğimiz her yere ben yerleşeceğiz kafasıyla yaklaşıyordum. Sonra babam gelip bir anda bir ay sonra hiç bilmediğim bir ülkeye taşınacağımızı söylüyordu. Bir yanıyla zor olsa da bir yanıyla çeşitli avantajlar da sağladı böyle bir hayat bana aslında. Belirli insan kalıplarını yeni gittiğimiz yerde ayırt edebiliyordum mesela, bu dünyanın pek çok yerinde aynı olabiliyor hatta. Kimden uzak durmam gerektiğimi bile anlamamı sağladı bu gözlemi yapabilmek. Bunun yanında mesela hayatımdan çok kolay insan da çıkarabiliyorum. Bu iyi bir şey olmayabilir ama çocukluk hayatı kalıcı olmayan arkadaş ilişkileriyle dolu olunca, şu anda da bir insanı çok kolay bir kalemde silebilirim hayatımdan.” sözlerini sarf etti.

‘’ Kırışıklık bir yaşanmışlık göstergesi geliyor bana.’’

Babasının oyuncu olmasını hiç istemediğini de anlatan yakışıklı oyuncu, “Babam hiç istemiyordu oyunculuk yapmamı annem ise gizli destekçimdi. Her ailede olduğu gibi kolunda bir altın bileziğin, bir mesleğin olsun yönlendirmesi ile Boston’da Pazarlama okudum. Pazarlama bölümünü de sevdim aslında. Şu anda bulunduğum sektöre de bir katkısı olduğunu düşünüyorum hatta halkla ilişkiler ve benzeri alt disiplinler sebebiyle.” dedi. Lise yıllarında da babasıyla benzer bir fikir ayrılığına düştüğünü de anlatan başarılı oyuncu; “Babamla ilk ters düştüğümüz nokta oyunculuk değildi. Lisede de benzer bir durum yaşamıştık aslında. Lisede bir müzik grubumuz vardı, rock müzik yapıyorduk. Okulumuz çok büyük bir okuldu ve müziğe kanalize olmak o zaman bana hem çok iyi geliyordu hem de okuldaki insanların yöneldiği farklı kötü alışkanlıklardan da koruyordu beni. O zamanlar da üniversiteye gitmeyeceğimi ve müzik grubumuzla tüm Amerika’yı turlayacağımızı söylüyordum ben. Ama tabii bu fikirden uzaklaşıp üniversite okuma fikrine ikna olmam da çok uzun sürmedi.” Sözleriyle stüdyodaki herkesi güldürdü. Estetik ile ilgili soruya ‘’İsteyen mutlu oluyorsa yaptırsın tabii ama ben kırışıklık seviyorum, o bir yaşanmışlık göstergesi olarak geliyor bana.’’ diyerek

“Kulaklarımın birinin kepçe olmasıyla ilgili iltifat aldım.”

Programın sevilen bölümü “Gözlerimin İçine Bak’’ta kendisine yöneltilen sorulara samimiyetle cevap veren başarılı ve yakışıklı oyuncu, “ Aldığın en tuhaf iltifat neydi?” sorusuna verdiği; “Benim bir kulağım kepçe, göremediğim için yanlış olmasın ama sol kulağım olması gerekiyor. Bir keresinde bu durumla ilgili bir iltifat almıştım. Çok sık rastlanan bir şey değil sanırım. Birisinin çok dikkatini çekmişti ve çok hoş olduğunu söylemişti. Aklıma ilk bu geliyor.” Sözleriyle stüdyodaki herkesi güldürdü.

“Sistem ataerkil ve sistemi içselleştirmiş insanlarla konuşunca söylediklerimi anlamadıklarını görüyorum.”

Toplumsal cinsiyet eşitliği konusundaki tutumuyla da bilinen yakışıklı oyuncu Amerika’da Inspire Justice isimli bir oluşumdan kadın hakları konusunda önemli isimlerden koçluk eğitimi almaya devam ettiğinin altını çizdi. Var olan haksızlığın göz ardı edilmesi ya da farkında olunmamasını anlamadığını da belirten başarılı oyuncu; “Sistem zaten ataerkil bunun farkındayım ama bu sistemi içselleştirmiş insanlarla konuşunca söylediklerini anlamadıkları görüyorum. Bu üzücü bir durum. Bazen bana “Aaa bu seksist bir söylem mi?” gibi sorular soruyorlar. Sektörde yeniyken bu kadar keskin değildim belki ama şimdi önüme gelen işlerin toplumsal kodlarda neye karşılık geldiğini var olan ataerkil sistemi besleyen ya da güzelleyen bir tarafı olup olmadığına özellikle bakıyor ve kararlarımı elbette buna göre veriyorum.” sözlerini sarf etti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Pelin Karahan “Eğer oyunculuk yapmasaydım ressam ya da aşçı olarak devam ederdim”

Kavak Yelleri’nin Aslı’sı ile gönüllerde taht kuran, Muhteşem Yüzyıl’ın Mihrimah’ı ile kariyerinde zirveye çıkan şimdi ise TRT 1 ekranlarında yayınlanan Bir Zamanlar Kıbrıs dizisinin İnci’si olarak izleyici karşısına çıkan güzel oyuncu Pelin Karahan MAG objektiflerinin karşısına geçti. 

 

Kavak Yelleri ile ekranlara “merhaba” dedikten sonra hayatında neler değiştiğini şu sözler ile ifade eden Pelin Karahan “Kavak Yelleri, ilk işimdi. Gözümü orada açtım. İzleyici için keyifli fakat benim için biraz zor bir diziydi. Tüm sorumluluk dört ana karakter üzerindeydi. Ben de küçük ve tecrübesizdim. Hiç bilmediğim bir işte, gece-gündüz demeden yirmi dört saati geçen sürelerde çalışıyordum. Dizi halâ bile seyrediliyor ve insanlar halâ bana “Aslı” diye sesleniyor. O yükü taşıması kolay değildi ama ben de çok çaba sarf ettim ve çalıştım. Hakkını verdiğimi düşünüyorum. O günlerden bugüne hayatımda da birçok şey değişti. Hem sektör hem ben değiştim. Meslekteki tecrübelerim oturdu. Arada aile kurdum, çocuklarım oldu. Anne olduktan sonra oyunculuğum da değişti. Arada on yılı aşkın bir süre var. Yıllar geçtikçe hep artıya doğru ilerledim, başarılarım artarak ilerledi” dedi.

 

Mutlu giden evliliğinin sırlarını ve tanışma hikayelerini de MAG okurları ile paylaşan güzel oyuncu şunları söyledi: “Her şey çok hızlı gelişti. Çocuklar da peş peşe geldi. Bu kadar erken düşünmüyorduk. Aslında hemen anne-baba olmak çok zor. Çünkü biz birbirimizi çok kısa bir süredir tanıyorduk. Belki doğru insanlar olmayabilirdik ama hakikaten şanslıymışız ki güzel bir yuva kurduk ve Ali Demir ile Can oldu. Zaten en kıymetlimiz onlar.  Karşılıklı sabır, sevgi ve saygı ile mutlu bir evliliği sağlayabilirsiniz. Tabii aradaki uyum ve dengeyi sağlayabilmek de önemli. Aşk tabii var ama işin içine çocuklar girince huzur, sevgi ve güven daha ağır basıyor. Evlilik tek başınıza sırtlanabileceğiniz bir şey değil. Karşılıklı olabilecek bir şey.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mood Bodrum, DJ Burak Yeter ile açılıyor!

Bodrum Haremtan Koyu’nda açılan METT Hotel & Beach Resort Bodrum’un içinde yer alan Mood Lounge, 7 Temmuz’da DJ Burak Yeter performansıyla, yaza merhaba diyor!

 

Sade ve telaşsız Akdeniz hayatından ilham alan METT Hotel & Beach Resort Bodrum, zengin bir yeme-içme ve eğlence anlayışı ile sosyalleşmenin tüm deneyimin merkezinde yer aldığı Akdenizli bir yaşam tarzı sunarak geçtiğimiz günlerde Bodrum’da hizmete girdi.

 

Haremtan Koyu’ndaki otelin içinde konumlanan Mood Lounge, yaz boyunca eğlencenin adresi olmaya hazır. Gerek hafta içi ve sonlarındaki DJ performansları ve özel partiler, gerek çarpıcı ve kesintisiz uzanan nefes kesici deniz manzarası gerekse batılı bir yorumla sunulan muhteşem Pan-Asya mutfağı ile dikkatleri çeken Mood, yaza dünyaca ünlü DJ Burak Yeter ile merhaba diyor. 

 

Dünyanın en iyi 100 DJ’i arasında!

Küçük yaşlarından bu yana müziğe ilgisi olan ve enstrüman çalan Yeter, ses mühendisliği alanında master derecesi sahibi. Geçtiğimiz yıl DJ Mag tarafından dünyanın en iyi 100 DJ’i arasında gösterilen Yeter, ilk single DJ albümü “For Action”ı 2005 yılında çıkarmıştı. 2015’ten bu yana sürdürdüğü “New World” Projesi kapsamında Warner Music Group için çıkardığı “Tuesday” 100’e yakın ülkede listelerde 1 numara olduktan sonra Yeter, La Casa Del Papel’in müziklerinden “My Life is Going On” ile çıkışını sürdürdü.    

 

Müzik çalışmalarına Amsterdam’daki stüdyosunda devam eden Burak Yeter, 7 Temmuz Çarşamba akşamı Bodrum’da, Mood Lounge’da çalarak hayranları ve müzikseverlerle buluşuyor. Parti için bireysel veya toplu olarak bilet almak mümkün olduğu gibi, konaklamak isteyenler için “oda+parti bileti” şeklinde hazırlanmış paketler de mevcut.

 

Yaz boyunca farklı isimlerle partilere devam edecek olan Mood Lounge, Temmuz itibariyle sürekli DJ’i Emre Şenol ile haftaiçi ve haftasonu 20.30 – 24.00 saatleri arasında Bodrum’da gün batımı partilerini de düzenli olarak başlatıyor. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Jolly Joker Alaçatı Yıldız Yağmuru ile Yeniden Kapılarını Açıyor

Canlı müziğin vazgeçilmez adresi Jolly Joker, Temmuz ayından itibaren müzikal yolculuğuna kaldığı yerden devam ediyor. Jolly Joker Alaçatı, 7 Temmuz’da sahnesinde Yıldız Tilbe’yi ağırlayarak 2021 yaz sezonuna ‘merhaba’ diyecek. Jolly Joker Alaçatı ilerleyen günlerde de hazırladığı zengin programla yaz akşamlarını yıldızlar geçidine çevirecek.

 

2008 yılında İstanbul’da müzikal yolculuğuna başlayan canlı müziğin popüler adresi Jolly Joker, geçen yıllar içinde 10 şehirde 12 mekanla büyük bir aileye dönüştü. Farklı türlerin sevilen isimlerini sahnesinde ağırlayıp canlı konser deneyimini misafirlerine üst düzeyde yaşattı.

Jolly Joker, Temmuz ayında itibaren yeni kimliği ile yepyeni bir yolculuğa hazırlanıyor. ‘Sana Göre’ olan müziği bilen, ‘Moduna Göre’ olan müziğe programlarında yer veren Jolly Joker, sahnesini müzikal çeşitliliğe açarak bu alandaki öncü kimliğini de koruyor.

Temmuz ayında ilk olarak kapılarını Jolly Joker Alaçatı açacak, yaz boyunca özlenen sesleri, özlenen sahnesinde ağırlayacak. Müzikseverler yıldızların altında, hasret kaldığı canlı konserlerin keyfini doyasıya yaşayacak. 

Farklı türlerin popüler isimlerini aynı çatı altında buluşturacak olan Jolly Joker Alaçatı’daki ilk konser 7 Temmuz Çarşamba akşamı gerçekleşecek. Türk pop müziğinin usta yorumcusu Yıldız Tilbe, sevilen şarkılarıyla sahnede olacak. 9 Temmuz’da Levent Yüksel, 10 Temmuz’da Gülşen ve 14 Temmuz’da yeniden Yıldız Tilbe konserine evsahipliği yapacak olan Jolly Joker Alaçatı, Kurban Bayramı için de özel bir program hazırladı.  Bayramın birinci günü olan 20 Temmuz’da Yeni Türkü-Cem Adrian-Emir Can İğrek konser verecek.   22 Temmuz’da Yıldız Tilbe, 23 Temmuz’da Levent Yüksel ve 24 Temmuz’da Gülşen’i izleyebilirsiniz. Konserlerin başlama saati 21.00

 

JOLLY JOKER ALAÇATI TEMMUZ PROGRAMI 

 7 Temmuz Çarşamba Yıldız Tilbe

9 Temmuz Cuma Levent Yüksel

10 Temmuz Cumartesi Gülşen

14 Temmuz Çarşamba Yıldız Tilbe

20 Temmuz Salı Yeni Türkü – Cem Adrian – Emir Can İğrek (Bayram Özel) 

22 Temmuz Perşembe Yıldız Tilbe (Bayram Özel)

23 Temmuz Cuma Levent Yüksel (Bayram Özel)

24 Temmuz Cumartesi Gülşen (Bayram Özel)

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı