Kategori arşivi: Yaşam

YZB’nin açılışını TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç Yaptı

Uluslararası Yerel Zincirler Buluşuyor Konferansı ve Fuarı, ilk gününde TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç’un katılımıyla açıldı. 

 

Perakende sektöründeki iş yapış biçimlerinde ve tüketici alışkanlıklarındaki değişime dikkat çeken TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu; "Perakende sektöründe ve gıda perakendesinde alternatifler çoğaldı. Yerel zincirler atak içerisinde. İçinde bulunduğumuz dönemde bu alternatifler arasında yerel marketlerin nasıl ayrışacağına bugünden cevap bulmak zorundasınız. Eskiden en işlek caddede mağaza, market sahibi olmak önemliydi. Artık dünyanın en değerli arazisi, akıllı telefonun ekranı oldu" dedi. Hisarcıklıoğlu yerel zincirlerin gelecekte başarılı olması için 5 öneriyi de katılımcılarla paylaştı.

 

Konuşmasında perakende sektörünün kendisi için özel bir anlam taşıdığını ifade eden Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç; "Bizim kökümüz bu sektöre dayanıyor. Koç Topluluğu kurucumuz Rahmetli Vehbi Koç'un bir asır önce mütevazi bir perakendeci olarak müthiş bir yolculuğa çıkmasıyla ve doğrudan insana dokunan ve insanı çok iyi analiz etmeyi gerektiren bu sektörde edindiği vizyon sayesinde bu günlere gelebildik" dedi.

 

Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından düzenlenen organize gıda perakende sektörünün en büyük buluşması olan Yerel Zincirler Buluşuyor Fuar ve Konferansı YZB 2021, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu ve Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç’un katılımıyla açıldı. 

 

“YEREL ZİNCİRLER SON YILLARDA ATAK İÇİNDE”

Üretim, tedarik ve lojistiğin son ayağı olan perakende sektörünün, değer zincirinin müşteriyle buluştuğu çok büyük bir organizasyon olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu; "Perakende bu ülkenin ekonomisinin barometresi, istihdam fabrikası. Yerel, ulusal ve uluslararası zincirlerin oluşturduğu bu üçlü saç ayağında, yerel perakendecilerimiz, yani sizler son yıllarda çok ciddi bir atak içindesiniz. Birçok uluslararası firmanın da bulunduğu ulusal perakende pastasındaki payınızı her geçen sene artırıyorsunuz. Türkiye Perakendeciler Federasyonu çatısı altında toplanan yerel market zincirleri olarak, üretici ve tüketici arasında önemli bir köprü vazifesi görüyorsunuz. Ülke ekonomisinin hem ulusal hem de yereldeki gelişmesine ciddi oranda katkı sağlıyorsunuz. Bu bağlamda, yerel zincirlerin güçlerini birleştirerek dernekleşmiş ve derneklerin de federasyon altında birleşmiş olmasını, sektörümüzde birlik sağlamak ve ortak sesimizin daha gür çıkmasını mümkün kılmak açısından çok önemsiyorum. Allah birliğinizi, dirliğinizi bozmasın" dedi.

 

YEREL ZİNCİRLERİN GELECEĞİ İÇİN 5 ÖNEMLİ TAVSİYE

Tüketicilerin geçmişte alışverişi tek noktadan yaptığını, günümüzde ise yerel zincirlerin yanı sıra indirim marketleri, ulusal marketler, benzin istasyonlarındaki marketler, tanzim satışlar, Tarım Kredi Kooperatifleri, e-ticaret siteleri ve hızlı teslimat şirketlerinin yer aldığını belirten M. Rifat Hisarcıklıoğlu yerel zincirlere şu tavsiyelerde bulundu: "Alternatifler çoğalıyor. Bu alternatifler içerisinde yerel marketler nasıl ayrışacak sorusuna cevap bulmak zorundasınız. Eskiden en işlek caddede mağaza, market sahibi olmak önemliydi. Şimdi dünyanın en değerli arazisi akıllı telefonun ekranı oldu. Şirketinin veya ürününün ya mobil uygulaması olacak ya da geliştirilen mobil bir uygulamanın içerisinde yer alacaksın. Mobil uygulamalar tüketicilere, müthiş kolaylık sağlıyor. Mobil uygulamalar üzerinden şirket veya ürününüze ulaşılıp ulaşılamadığı, tüketici tercihlerinde çok ama çok önemli. İkincisi; gücünüzün farkında olun ve ortaklık yapıp, ortak hareket etme kültürü geliştirin. Üçüncüsü yerel markalarla iş birliğinizi artırın. Yerel üretici markaları ortak paydaşınız olarak kurgulayın. Birlikte büyüyün. Dördüncüsü şehirlerin markalaşmasına yatırım yapın. Unutmayın, artık ülkeler değil şehirler rekabet ediyor. Şehrin markasının parçası olun. Olun ki, şehrin markasıyla birlikte büyüyün. Sonuncusu ise akıntıya kürek çekmeyin. TOBB olarak, her zaman, sektörümüzün yanında olacak."

 

“NE İŞ YAPIYORSANIZ YAPIN İNOVASYON KÜLTÜRÜNE YATIRIM YAPIN.”

Organizasyonda perakende sektörünün kendileri için özel bir anlam taşıdığını ifade eden Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Ali Y. Koç; "Bizim kökümüz bu sektöre dayanıyor. Koç Topluluğu kurucumuz Rahmetli Vehbi Koç'un bir asır önce mütevazi bir perakendeci olarak müthiş bir yolculuğa çıkmasıyla ve doğrudan insana dokunan ve insanı çok iyi analiz etmeyi gerektiren bu sektörde edindiği vizyon sayesinde bu günlere gelebildik. O yüzden benim için bugün sizlerle olmak çok önemliydi" dedi.

 

Konuşmasında dünyadaki büyük değişim ve dönüşümü vurgulayan Koç, koronavirüs pandemisi nedeniyle bu dönüşümün çok daha hızlandığına dikkat çekti. “Dünya genelinde ekonomik, ekolojik ve siyasi değişimleri hep beraber anlamaya çalışıyor ve hayatımıza yön vermeye çalışıyoruz. Hiçbir şekilde eşi benzeri görülmemiş hızla karşımıza çıkan bu değişimler nedeniyle müthiş bir sis var önümüzde. Ancak büyük risklerin yanında büyük fırsatlar getirdiğini de unutmamak gerek” dedi. Perakendenin, ekonomideki dalgalanmaların en hızlı görüldüğü sektörlerden biri olduğunu belirten Koç, dünyadaki siyasal, sosyal ve çevresel sorunların iş dünyası liderlerine önemli misyonlar yüklediğini vurguladı ve sürdürülebilirliğin önemine dikkat çekti. İş dünyası liderlerine ise “İşletmenizin büyüklüğü ne olursa olsun ya da ne iş yapıyorsanız yapın inovasyon kültürüne yatırım yapın” mesajı verdi. Belirsizlik içerisinde çevik kararlar alabilen, faaliyetlerini hızla yeniden şekillendirebilecek esnekliğe sahip olan ve sadece ürün ve hizmetlerini değil günlük operasyonlarına da inovasyon penceresinden bakarak, girişimciliği teşvik eden bir işletme anlayışının, şirketleri riskler karşısında güçlü kılacağını vurguladı.

 

“HEDEFİ GÜNÜ KURTARMAK OLARAK BELİRLEYENLERİN GELECEĞİ OLAMAZ”

 

Konuşmasında küresel konjonktürde yaşananlara ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Ali Y. Koç, “Hepimiz Afganistan’daki kadınların, kız çocuklarının başına gelebilecekler için üzülüyoruz. Endişe verici haberler, görüntüler ulaşmaya başladı bile… Bir kez daha Türk milletinin yüz yıl önce Mustafa Kemal Atatürk gibi bir dâhinin önderliğinde çıktığı medeniyet yolunun ne kadar kıymetli olduğunu görüyoruz. Üzerimize düşen, onun gösterdiği istikametten şaşmadan, azimle ilerlemek, bütün değer ve ilkelerine ulusça sahip çıkmaktır. 

 

Konuşmasında Türkiye – Avrupa Birliği ilişkilerinin stratejik önemine de dikkat çeken Koç, her iki taraf için de ekonomik potansiyelin ötesinde anlam taşıyan bu ilişkiye ilişkin, “Avrupalı bir Türkiye ve Türkiyeli bir Avrupa, tartışmasız kazan-kazan demektir. Umarım Avrupalılar ülkemizle ilişkilerinin kısa vadeli al-ver hesaplarına, göçmen pazarlığına indirgenemeyecek kadar önemli olduğunu tekrar hatırlar ve anlayabilirler. Umarım biz de – her şeyden önce kendi selametimiz için – yeniden iddialı bir reform ajandası şekillendirir, herkesi heyecanlandıran yeni bir başarı hikâyesi yaratabiliriz.” dedi.

 

Geleceği şekillendiren önemli bir diğer dinamiğin yeşil dönüşüm olduğunu anlatan Ali Y. Koç: “Yeşil dönüşüm dinamiğini, geleceğimiz açısından çok önemli sürdürülebilirlik olgusundan ayrı değerlendirmek mümkün değil. Sürdürülebilirlik odaklı çevresel, sosyal ve kurumsal yönetim, şirketler açısından stratejik bir zorunluluk haline geliyor. Sadece hissedarlarının değil, toplumsal tüm paydaşlarının ihtiyaçlarını gözeten, sürdürülebilir değer yaratmaya odaklanan şirketlerin uzun vadede daha başarılı oldukları şimdiden net bir şekilde rakamlarla görülüyor. Buna paydaş kapitalizmi deniyor. Sadece hissedarlarının değil, toplumsal tüm paydaşlarının ihtiyaçlarını gözeten, sürdürülebilir değer yaratmaya odaklanan şirketlerin uzun vadede daha başarılı oldukları görülüyor. İnsanı daha fazla odağa alan yeni çözümlerle, kapitalizmin toplumsal ilerlemeye yardımcı olurken sosyal eşitsizlikler yaratmasının önüne geçilebileceğine inanıyorum. Koç Topluluğu olarak sürdürebilirlik vizyonumuzu bu nedenle “Geleceğe. Birlikte” sloganıyla duyurduk. Tüm markalarımızın kurumsal varlık sebeplerini kârlılığın ötesinde bir toplumsal amaca dayandırmaları ve bu amaca bilfiil hizmet etmeleri gerektiğine samimiyetle inanıyoruz. Bu duruş, Vehbi Bey’in “Ülkem varsa ben de varım” sözüyle ortaya koyduğu kurucu ilkenin bugüne tercümesidir. Günümüzde bilhassa gençler, satın alma tercihleriyle tüm şirketleri benzeri bir tavrı benimsemeye zorluyor. Yatırımcılar da sürdürülebilirlik metriklerini şimdiden finansman kararlarının odağına almış durumdalar.”

 

Ali Y. Koç şöyle devam etti: “Hedefini günü kurtarmak olarak belirleyenlerin geleceği olamaz. Yarınlara ilişkin bir hayal kurmanız ve onun için hep beraber topyekûn çabalamanız gerekiyor. Montaigne’in meşhur sözünü hatırlayalım: Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgâr yardım edemez. Geleceği daha müreffeh, daha istikrarlı, daha mutlu daha yaşanabilir potansiyeline fazlasıyla ulaşmış hatta aşmış Türkiyesi tabii ki hepimizin ortak hayali… İçinde bulunduğumuz kısır çekişmelerden hızlıca kurtularak, o bu şu demeden bu güzel ülkenin kıymetini bilerek, kısa, orta, uzun, çok uzun vadede en sağlam şekilde bu ülkenin en milletin en hak ettiği şekilde var gücümüzle çalışmalıyız. Bu ulus tarihte en zor zamanlarda neler yapabileceğini göstermiştir.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Zerrin Özer, Yerel Zincirlerle birlikte itiraz etti

Usta sanatçı Zerrin Özer, Türkiye’de gıda ve perakende sektörünün en önemli buluşması olan Yerel Zincirler Buluşuyor Konferansı ve Fuarı (YZB) açılışında sahne alarak Türkiye’nin dört bir yanından gelen işletmecileri coşkuyla karşıladı. Özer, etkinlik için kariyerinde ilk defa Müslüm Gürses'nin sevilen şarkısı "İtirazım Var"ı seslendirerek, işletmecilerin sorunlarına da tercüman oldu. Özer, şarkı için iki gün çalıştığını belirtti. Konserin ardından sürpriz şekilde sahneye çıkarak bir şarkı seslendiren Haluk Levent ise gelecek dönemde Türkiye Perakendeciler Federasyonu ile AHBAP Platformu’nun Türkiye çapında bir işbirliğine imza atacağının sinyallerini verdi. 

Yerel Zincirler Buluşuyor Konferansı ve Fuarı (YZB) 2021, Türk Popunun güçlü sesi Zerrin Özer'in konseri ile kapılarını araladı. Organizasyon için özel bir hazırlık yapan usta sanatçı, ilk şarkısı ile Türkiye'nin dört bir yanından katılan yerel zincir market işletmecilerini şaşırttı. Zerrin Özer, Müslüm Gürses'nin sevilen şarkısı "İtirazım Var"ı müzik kariyerinde ilk kez Türkiye’nin dört bir yanından organizasyona katılan yerel zincirler için seslendirdi. Şarkıya iki gün çalıştığını vurgulayan usta sanatçı, performansında ayrıca “Son Mektup” ve “Kıyamam” gibi çok sevilen şarkılarını da seslendirdi.

Özer’in performansına, Türkiye'nin dört bir yanındaki işletmecilerin perakende sektöründeki sorunlara dikkat çekmek için "İtizarım Var" pankartlarıyla çektirdiği fotoğraflarından hazırlanan etkileyici bir film de eşlik etti. Türkiye Perakendeciler Federasyonu (TPF) tarafından bu yıl 12’nci kez “Gelecek” temasıyla kapılarını aralayan YZB, Koronavirüs pandemisi nedeniyle bir yıllık aranın ardından yoğun bir katılımla gerçekleştirildi.

AHBAP İLE TPF EL ELE HAYATLARA DOKUNACAK

Açılış, yaptığı hayırseverlik çalışmalarıyla sık sık adından söz ettiren Türk Rock müziğinin güçlü ismi Haluk Levent’in sürpriz performansıyla devam etti. Etkinlik akşamında açık havada görkemli bir konserle sahne alması beklenen Haluk Levent, Cem Karaca’nın Türkiye müzik tarihine damga vurmuş “Islak Islak” şarkısıyla sahneye çıktı. Yaptığı konuşmayla kurucusu olduğu AHBAP Platformu ile TPF’nin ortak sosyal sorumluluk projelerine imza atacağı müjdesini verdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Colendi aldığı 30 milyon dolar yatırımla Türk fintek alanında en büyük seri A yatırımı alan girişim oldu!

Gelişmiş teknolojik alt yapısı ve yenilikçi vizyonu ile bilinen Colendi, Seri A yatırım turunda 120 milyon değerleme üzerinden 30 milyon dolarlık yatırım toplayarak değerlemesini 150 milyon ABD Dolarına taşıdı. Şirket, aldığı bu yatırım ile birlikte Colendi ana merkezini İngiltere'ye taşıyarak uluslararası bir şirket olma yolunda ilk adımını attı.

Colendi platform ortakları ve stratejik iş ortakları ile birlikte 2,4 milyon kullanıcısına verdiği al, sat, sakla, öde, gönder ve benzeri tam kapsamlı finansal hizmetlerin ötesinde, yapay zeka ve büyük veri (big data) kullanan modern skorlama algoritması sayesinde daha önce finansal hizmetlere ulaşımı olmayanlara şimdi al sonra öde konseptiyle hızlı ve kolay krediye ulaşım sağlamakta. Geçmiş 12 ay içerisinde 2.4 milyon tekil kişiyi skorlayan Colendi, aldığı bu yatırım ile hizmetlerini Türkiye'de daha büyük kitlelere ulaştırmanın yanı sıra, yurt dışına açılmanın ilk adımını da atarak merkezini İngiltere'ye taşıdı.

30 milyon dolar'lık yatırımın 12 milyon dolarlık kısmı daha önce ‘Getir’ içinde aynı süreci yöneten Türkiye'deki unicorn olma potansiyeli olan şirketleri hedefleyen Repie Portfoy Yönetimi A.Ş. tarafından kurulan ‘Colendi Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’ndan yapıldı.

Colendi, yönetim kadrosunu da güçlendirdi

120 milyon değerleme üzerinden 30 milyon dolar yatırım alan Colendi, önemli isimleri yönetim kadrosuna katarak güçlenmeyi sürdürdü. Yatırım turu sonrası JP Morgan ve Salomon Brothers’da 30 yılı aşkın tecrübesi olan, Global Borçlanma ve Sermaye Piyasaları birimlerinin başkanlığını yapmış olan Ian Hannam Colendi UK Yönetim Kurulu Başkanlığına getirildi. Colendi, 30 milyon dolar tutarındaki yatırımı ürünlerini global arenada rekabete hazır hale getirmek, sunduğu hizmet kalitesini en üst seviyeye çıkarmak ve yeni pazarlara açılarak büyümesini hızlandırmak üzere değerlendirmeyi planlıyor. Colendi’nin önemli yatırımcıları arasında Genel Energy’nin kurucusu başarılı iş insanı Mehmet Sepil’de bulunmakta.

Mehmet Sepil: "İş hayatımda her zaman varlıkla birlikte değer katacak işleri takip etmişimdir. Colendi’nin toplumumuzun finansal servislere erişimini kolaylaştırarak, Türk fintek alanına liderlik edeceğine ve Unicorn olacağına tüm içtenliğimle inanıyorum" dedi.

Colendi Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Mihriban Ersin "Hedefimiz insanların finans dünyasında yaşadıkları kısıtları ortadan kaldırmak, zoru kolaylaştırmak, herkese demokratik ve eşit finansal hizmetlere ulaşmalarını sağlamak. Şimdiye kadar alt yapımızı güçlendirerek 2.4 milyon kullanıcıya ulaştık. Kısa vadede hedefimiz bu süreçte edindiğimiz deneyim ve aldığımız yatırım ile daha güçlü bir finansal servis ağını önce Türkiye'de 15 milyon kullanıcıya ulaştırmak ve de Colendi'yi çok yakında açıklayacağımız başka ülkelere açmak. Bunun için ilk adımı atarak Colendi'yi İngiltere'ye taşıma sürecimizi tamamladık. Çok geçmeden güzel haberlerimize yenilerini ekleyeceğiz" açıklamasını yaptı.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

FESCO, Akkuyu NGS’deki Vostochny Terminalinin Türkiye’deki Tek Lojistik Operatörü Olacak

Rus Taşımacılık Şirketi FESCO, Türkiye’deki Akkuyu Nükleer Santrali   (NGS) sahasında bir dizi yükleme, tahliye ve nakliye hizmeti veren Türkiye’deki tek lojistik operatörü olacağını açıkladı.

FESCO ve Akkuyu NGS’nin inşasından ve sonrasında işletmesinden sorumlu Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom’un iştiraki AKKUYU NÜKLEER A.Ş, Doğu Ekonomi Forumu çerçevesinde Vostochny kargo terminalinde ve Türkiye’deki Akkuyu NGS sahasında bir dizi lojistik hizmet sağlanması konusunda anlaşma imzaladı. 

Böylelikle FESCO, Akkuyu NGS Projesi çerçevesinde deniz yoluyla teslim edilen kargoların elleçlenmesini sağlayan tek lojistik operatör olarak hizmet verecek. Anlaşma, 3 yıllık dönemi kapsıyor. 

FESCO Yönetim Kurulu Başkanı Andrey Severilov, konuya ilişkin açıklamasında, “FESCO ve Rusya Devlet Atom Enerjisi Kurumu Rosatom, nükleer santrallerin inşası ve ekipmanı için büyük kargoların taşınması konusunda halihazırda işbirliği yapmaktaydı. Bugün imzalanan anlaşma, ortaklığımızı ve bununla beraber, verilen hizmet portföyümüzü büyütme imkanı sunuyor. Akkuyu NGS’nin inşasına yönelik kargo terminalinin tek lojistik operatörü olacağız. İlerde FESCO’nun bu faaliyet alanındaki pozisyonunu güçlendirmeyi planlıyoruz” dedi. 

Rosatom İş Geliştirme Direktörü ve AKKUYU NÜKLEER A.Ş Projesinin Yönetim Kurulu Üyesi Ekaterina Lyakhova da, Akkuyu NGS projesinin şu an aktif bir aşamada olduğunu ve Vostochny kargo terminalinin NGS’ye zamanında materyal ve temel ekipmanın tesliminin sağlanması konusunda kilit rol oynadığını belirterek şunları ifade etti: “FESCO tecrübesinin terminalin çok daha verimli olmasına katkıda bulunacağından eminim.”

FESCO’nun iş geliştirme konusundaki öncelikleri arasında büyük ve ağır kargo taşımacılığı pazarındaki varlığının yanı sıra önemli müşterilerle anlaşma portföyünü geliştirmek yer alıyor. 

Türkiye’nin Mersin ilinde inşası devam eden Akkuyu NGS, VVER-1200 tipi reaktöre sahip dört güç ünitesinin üretimi ve işletime alınmasını kapsayan Rus projesi uyarınca inşa ediliyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sevket Sabancı vizyonuyla ilk fırsat programı 6 yılda 200 gence ulaştı

Az bilinen devlet üniversitelerinden yeni mezun olan gençlere okuldan işe geçiş süreçlerinde fırsat eşitliği sunmayı hedefleyen Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı, altıncı yılında 50 gence daha istihdam sağlıyor

Esas Holding’in 5 ana iş kolundan biri olarak sosyal yatırımlar yapmak amacıyla kurulan Esas Sosyal, eğitimli genç işsizliği sorununa ışık tutuyor. Gençlik ve istihdamı odağına alan Esas Sosyal, işverenler tarafından az bilinen devlet üniversitelerinden yeni mezun genç istihdamının artırılması için çözüm modeli oluşturmak ve gençlere okuldan işe geçiş süreçlerinde fırsat eşitliği sunmak amacıyla, 2016 yılında “Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat” Programını başlattı. 

 

Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı bugüne kadar 150 gence, Türkiye’nin önde gelen sivil toplum kuruluşlarında (STK) istihdam sağladı. 2021 yılında 50 gence daha ilk fırsatını sunan programın yeni dönem katılımcıları Eylül’ün ilk haftası işbaşı yaptı. 

 

6 yıl boyunca Türkiye genelindeki 46 farklı devlet üniversitesinden katılımcı kabul eden Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı, özellikle Anadolu’dan büyük ilgi görüyor. 21 farklı ilden seçilen 2021 katılımcılarının 70’i kadınlardan oluşuyor ve 85’i gönüllülük konusunda aktif çalışmalar yürütüyor. Ağırlıklı olarak sosyal bilimlerden mezun olan katılımcıların büyük çoğunluğu hem staj yapmış, hem de üniversite kulüplerinde görev yapmış gençler arasından seçiliyor.

 

2021 katılımcılarıyla birlikte toplam 200 gencin hayatına dokunarak, öz güvenli, kendinden emin, üretken genç nesiller yetiştirmeyi hedefleyen Program, kurumsal destekçileri ile birlikte kolektif sosyal fayda yaratıyor. Program katılımcılarının maaşları Esas Sosyal ile Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı’nın misyonunu paylaşarak gençlere destek olmak isteyen kurumlar tarafından karşılanıyor. 2020 yılında 21 kurumdan oluşan ve sayısı her geçen yıl artan kurumsal destekçiler, gençlere fırsat eşitliği sağlama yolunda el ele vererek, birlikte hareket etmenin önemini gözler önüne seriyor.

 

Program kapsamında gençlere STK’ların kurumsal iletişim, finans ve muhasebe, insan kaynakları, idari işler, satın alma, bilgi teknolojileri ve kaynak geliştirme gibi birimlerinde 12 ay boyunca tam zamanlı ve maaşlı iş deneyimi fırsatı sunuluyor.  Gençleri istihdama katmanın yanında sivil toplum kuruluşlarına da nitelikli ve genç iş gücü sağlayan Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat mezunları, işverenler tarafından da tercih ediliyor. Bu da istihdam rakamlarına yansıyor, öyle ki önceki dönemlerde katılımcıların program bitmeden iş teklifi alma oranı 82 olurken, 6 ay sonundaki istihdam oranı ise 100 olarak gerçekleşti. 

 

Eğitimin sürekliliğine ve gelişen dünya ihtiyaçları doğrultusunda yetkinliklerin güçlendirilmesine inanan Esas Sosyal, İlk Fırsat Akademisi kapsamında katılımcılara 250 saatten fazla eğitim ve gelişim desteği de sağlıyor. İngilizce eğitiminin yanı sıra Dünya Ekonomik Forumu’nun 21. yüzyıl becerileri olarak adlandırdığı alanlarda pek çok eğitime katılan gençler, aynı zamanda önemli kurumların yöneticilerinden mentorluk desteği alıyorlar. STK’larda iş deneyimi kazanan bu gençler, ek olarak prova mülakatlar, söyleşiler vb. etkinliklerde alanında uzman kişilerin engin bilgilerinden yararlanıp geleceğe ve iş dünyasına hazır olarak programı tamamlıyor. 

 

Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat Programı’ndan mezun olan gençlerin başarı hikâyeleri ile gururlandıklarını belirten Esas Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili Emine Sabancı Kamışlı, "Sevgili babam Şevket Sabancı’nın vizyonu ile başlattığımız Programımıza her yıl binlerce başvuru alıyoruz, bu ilgi bizler için çok kıymetli. Rahmetli babam her zaman başarı için eğitime güvendiğini ve gençlere fırsat vermenin faydasını vurgulardı. Onun izinden giderek gençlere fırsat vermeye devam edeceğiz. Programımızdan mezun olan gençlerle ettiğimiz sohbetler ve aldığımız geri bildirimlerle gelişerek büyümeyi hedefliyoruz. Gençler bizim umudumuz, yarınımız… Gençlere yaptığımız yatırımın, verdiğimiz desteğin hem bugüne hem de geleceğe yön vereceğine inanıyoruz. Pandemi sebebiyle katılımcılarımızla pek fazla yüz yüze gelemesek de duyduğum başarı hikâyeleri beni çok duygulandırıyor, daha iyisini yapmak için yüreklendiriyor. Bu vesileyle programımızın 5. yıl mezunlarına profesyonel hayatlarında başarı dilerken, yeni dönem katılımcılarımıza da “Ailemize hoş geldiniz" dedi.

 

Esas Sosyal, Şevket Sabancı Vizyonuyla İlk Fırsat ve Hayırlı Sabancı Desteğiyle İngilizce Fırsatım Programları çevresinde aralarında kurumsal ve ayni destekçiler, katılımcılar, mentorlar, mezunlar, STK yöneticileri, İK profesyonelleri ve eğitmenlerin de yer aldığı 2000 kişiyi aşan bir güçlü bir ekosistem geliştirdi. Program mezuniyeti sonrasında da Esas Sosyal, ekosistemine kattığı gençleri yakinen takip ederek profesyonel hayatlarında onlara destek oluyor ve iletişimini sürdürüyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

SunExpress Ceo’su Dr. Max Kownatzki EGİAD’ı Ziyaret Etti

SunExpress Ceo’su Dr. Max Kownatzki, Deputy CEO’su Ahmet Fevzi Çalışkan, Ticaret Direktörü Peter Glade, Türkiye Satış Müdürü Ece Şenev, Ege Bölgesi Satış Müdürü Eray Mert ve beraberindeki heyet, EGİAD’ı ziyaret etti. EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, Başkan Vekilleri Cem Demirci, Dr. Fatih Mehmet Sancak ve Genel Sekreter Prof. Dr. Fatih Dalkılıç’ın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıda İzmir’e özel ilgisi bulunan Dr. Kownatzki’ye EGİAD faaliyet ve projeleri hakkında bilgi verildi.

Özellikle EGİAD Think Tank’e ayrı bir ilgi gösteren Sun Express yönetimi sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği gibi konularda şirket bünyelerinde bulunan uzmanlar vasıtasıyla EGİAD’a destek verebileceklerini paylaştı. İzmir’den direkt uçuş sayısının arttırılmasının her zaman stratejik hedeflerinden biri olduğundan ve bu yönde EGİAD’ın yaptığı geçmiş çalışmalardan bahseden Başkan Yelkenbiçer, Sun Express’in İzmir’i önemseyen yaklaşımı nedeniyle teşekkürlerini iletti. Başkan Yelkenbiçer ve ekibinin yeni destinasyon önerilerini dikkatle not alan Dr. Kownatzki yeni belirlenen ve önümüzdeki günlerde kamuoyu ile paylaşılacak yurtiçi ve yurtdışı yeni destinasyonların müjdesini verdi.

Covid-19 pandemisinin tüm dünyada havacılık endüstrisine verdiği zarar ve yakın gelecekte bu yönde beklenen değişikliklerin, dijitalleşmenin iş yapış şekillerine etkisinin ve çevre korumaya dönük faaliyetlerin de ele alındığı toplantı sonunda Sun Express ekibi şirketi temsil eden maket uçakları EGİAD ekibine hediye etti. Başkan Avni Yelkenbiçer de tüm dünyada tanınan Ege Bölgesi’nin en önemli markalarından inciri hediye ederek İzmir tanıtımına verdikleri destekten ötürü teşekkürlerini iletti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

WorldFood İstanbul 29 yıllık tarihinin en başarılı rakamlarına ulaştı!

Gıda ve Gastronomi sektörlerinin, birçok farklı ülkeden İstanbul’a gelen temsilcilerinin buluştuğu, Avrasya’nın en büyüğü olma özelliği taşıyan Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı-WorldFood İstanbul, ziyaretçiler ve katılımcılar tarafından yoğun ilgi gördü.

29. Uluslararası Gıda Ürünleri ve Teknolojileri Fuarı – WorldFood İstanbul, TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi'nde 9-12 Eylül tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırladı. Dünyanın ve bölgenin en etkili gıda ürünleri ve teknolojileri fuarı olan WorldFood İstanbul; T.C. Ticaret Bakanlığı, KOSGEB, İHBİR, Aşçılar Derneği, Gastronomi Turizmi Derneği ve World Gourmet Society (WGS) destekleriyle gerçekleştirildi. 14 ülkede 120’den fazla organizasyon düzenleyen Hyve Group tarafından düzenlenen fuarda 40 ülkeden 179 davetli satın almacı ağırlandı. Gıda sektörü profesyonelleri, satın almacılar, ziyaretçiler ve katılımcılara 29. kez kapılarını açan fuar; WorldFood İstanbul tarihinin metrekare bazında alan olarak en yüksek hacimli fuarı olurken bugüne kadar yakalanan “en yüksek ziyaretçi sayısına” ulaşarak da büyük bir başarı sağladı.

WorldFood İstanbul, bu sene gıda sektöründe üretim, işletme ve tüketime dair tüm süreçleri, alanında uzman isimlerle masaya yatırırken sektördeki en güncel bilgileri ve son teknolojileri paylaşıma açtı. 

Fuar alanı içinde kurulan Food Arena’da ‘Gıda 360 Deneyimi’ kapsamında 4 gün boyunca pek çok gündem konusu ele alındı. Food Arena’nın içinde tasarlanan Konferans Sahnesi ve Show Mutfağı ile WorldFood İstanbul; seminerler, söyleşiler, paneller, tabak sunumları ve yeme içme tadımları ile renklenen dopdolu bir etkinlik programıyla katılımcıları ve ziyaretçileriyle buluştu.

 “Güvenli Ticaret, 365 Gün Fuarcılık” yaklaşımı ile 4 gün boyunca WorldFood İstanbul’da; 40 ülkeden toplamda 179 davetli satın almacı ve 23’ünü (5.237) yabancıların oluşturduğu 22.800 ziyaretçinin ağırlandığını paylaşan WorldFood İstanbul Fuar Direktörü Semi Benbanaste, “28 yıldır olduğu gibi bu yıl da çok başarılı ve verimli bir fuar geçirdik. Fuar süresince yoğun bir katılım oldu, gördüğümüz ilgiden çok memnunuz. Aynı şekilde katılımcı ve ziyaretçilerimizden de olumlu geri dönüşler alıyoruz.” dedi ve sözlerine şöyle devam etti: 

“4 gün boyunca sektöre dair pek çok konu, alanında uzman isimlerle masaya yatırıldı. Aynı zamanda birbirinden önemli şefler harika şovlar gerçekleştirdi. Gelecek yıllarda WorldFood İstanbul’a katılan ülke sayısının artması ve ürün yelpazesinin genişlemesi için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”

Show Mutfağı Atölyeleri Kapsamında Hazırlanan Tabaklar İştah Kabarttı! 

Aşçılar Derneği iş birliğinde ve Öztiryakiler mutfak sponsorluğunda düzenlenen, Kütahya Porselen tabak sponsorluğunda ve Sedef Fuar Hizmetleri’nin mutfak kurulum sponsorluğunda desteklenen Show Mutfağı’nda ağırlanan şefler Food Arena etkinlikleri kapsamında özel menüler ve tabaklar hazırladı. Şefler, iki güne özel iki konseptle yeni tarifler ve teknikler denedi ve mutfak profesyonellerine kendi tüyolarını aktardı. 

Türkiye Şefin En İyi Tabağı Yarışması “All Stars” Kazanan Tabaklar Seçkisi 

Fuarın ilk gününde; 2018 yılından bu yana World Gourmet Society iş birliği ve Aşçılar Derneği destekleriyle gerçekleştirilen Türkiye Şefin En İyi Tabağı Yarışması kazananları “All Stars”da bir araya geldi. Son 3 senenin şampiyon şefleri, kazanan tabaklarını canlı atölye çalışması ile ziyaretçilerin beğenisine sundu.

Coğrafi İşaretli Ürünlerle Yıldızlaşan Şef Tabakları

Sektörün önde gelen ve tanınan Executive Chefleri Abed Alrahman Antar, İsmail Ay, Kemal Kabadayı, Mehmet Raşit Alan, Rıdvan Gülçin, Rüzgar Sünbül, Serkan Aydın, Yakup Avşar ve Zafer Erden kendi hazırladıkları menü için fuar alanında ürünlerini seçerlerken katılımcı firmalardan en yeni ürün ve teknolojilere dair bilgi aldılar. Coğrafi İşaretli Ürünler üzerine bir menü oluşturan şefler, katılımcı firmalardan ürünlerini temin ettikten sonra Food Arena içinde yer alan Show Mutfağına geçerek mutfak profesyonelleri için tariflerini uyguladılar. Bu renkli ve lezzetli etkinliğin sunuculuğunu ise Rafet İnce gerçekleştirdi. 

Etkinliğin ikinci gününde Türkiye’nin en önemli şefleri arasında gösterilen Şef, MasterChef Türkiye Jürisi, Efendy ve Anason Meze Bar Kurucusu Somer Sivrioğlu’nun MBK İstanbul Restoran Danışmanlığı Kurucusu Murat BozokŞef- Yemek Kitabı Yazarı- Menü Danışmanı Jale Balcı’nın katılımları ile Gastronomi Turizm Derneği Başkanı Gürkan Boztepe modertörlüğünde ‘Gastronomi İhracatında Başroldeki Şefler, Özel Markalı Ürünlerin Peşinde’ paneli gerçekleştirildi. Panelde Türkiye gastronomisinin geleceği konuşuldu. 

‘E- Ticaret, Perakendeyi Ele Geçirir mi?’ paneli Beslenme Uzmanı, Sürdürülebilir Yaşam Aktivisti Dilara Koçak, Saray Muhallebecisi Yönetim Kurulu Üyesi Oğuzhan Topbaş, Tazemasa CEO’su Fahir Özcan ve Ticimax Dijital Pazarlama Yöneticisi Pınar Keleş’in katılımları, Keyo Digital Kurucu Ortağı Mustafa Kemal Sözkesen’in moderatörlüğünde gerçekleştirildi.

WorldFood İstanbul’da ihtiyaç sahipleri de unutulmadı

WorldFood İstanbul’un önemli destekçilerinden olan Temel İhtiyaç Derneği (TİDER) ve Hyve Group iş birliği yaparak fuar kapsamında bir de sosyal sorumluluk çalışmasına imza attılar. Fuar sonrası katılımcıların standlarında kalan, geri götürmeyecekleri gıda ürünlerinin israf olmaması ve ihtiyaç sahiplerine ulaşması adına bu ürünler bağış olarak toplandı. Bu çerçevede; makarna, salça, konserve, baharat, bisküvi ve çikolata gibi muhtelif ürünlerin toplandığı fuarda yer alan bu ürünler TİDER’in Destek Marketi aracılığıyla ihtiyaç sahipleri ile buluşturuluyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başarılı öğrencilere Salihli TSO’dan ödül

Salihli Ticaret ve Sanayi Odası, üniversite sınavında başarılı dereceler elde eden Salihli’den 2 ve Kula’dan 1 olmak üzere toplam 3 öğrenciyi ödüllendirdi.

 

Eğitim alanında destekleri ile dikkat çeken Salihli Ticaret ve Sanayi Odası, geleneksel hale getirdiği başarılı öğrencilere ödül sunma törenini bu yıl da gerçekleştirdi. Salihli, Kula ve Selendi’deki liselerde eğitim gören ve bu yılki üniversite sınavında ilk 3 bin sıralamasına girerek üniversitelerde iyi bölümlere yerleşen gençler, Salihli TSO tarafından ödüllendirildi. Dereceye giren 3 gence Salihli TSO Yönetimi tarafından birer çeyrek altının yanı sıra Mustafa Kemal Atatürk’ün kaleminden Türk milletinin Kurtuluş Savaşı’nın ve cumhuriyetin kuruluş yıllarının anlatıldığı “Nutuk” kitabı ile Türk Bayrağı hediye edildi.

Bu yılki üniversite sınavında Salihli Anadolu Lisesi öğrencisi Yusuf Esen sözel dalında 1472. sıradan, Özel Salihli Nazmi Arıkan Fen Bilimleri Lisesi’nden Hüseyin Can Güral eşit ağırlık dalında 1929. sıradan ve Kula’dan Selim Sabahat Palanduz Anadolu Lisesi öğrencisi Ayşegül Yeşil sözelde 820. sıradan üniversiteye yerleşti. Palanduz Hacettepe Üniversitesi Özel Eğitim Öğretmenliği bölümünü tercih ederken; Güral, Özyeğin Üniversitesi Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik (İngilizce), Esen de İnönü Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ne kayıt yaptırdı.

Salihli TSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yüksel, Oda’nın meclis salonunda gerçekleştirilen seremonide, öğrencileri ve ailelerini başarılarından dolayı tebrik etti.  Öğrencilere gittikleri illerde Salihli ve Kula’nın tanıtım elçileri olmalarını ve geleneksel ürünlerimiz olan Sultaniye üzüm, Salihli Kirazı, Kula leblebisini; tarihi zenginliklerimiz olan Sardes antik kenti, Kula peribacalarını ve Kula jeoparkını tanıtmalarını isteyen Yüksel, “Bölgemize merak uyandırın” dedi.

Fen Lisesi’ne yakın takip

Salihli’nin eğitim konusunda geçtiğimiz yıllarda iyi bir yerde bulunmasına rağmen son yıllarda geriye doğru bir gidiş olduğuna dikkat çeken Yüksel, şunları söyledi:

“Salihli’de Fen Lisesi açılması konusunda uzun yıllardır çaba sarf ediyoruz. İlgili mercilere değişik zamanlarda giderek taleplerimizi ilettik. Fakat bu konuda Salihli’ye müjdeli bir haber ne yazık ki gelmedi. Fen Lisesi açılması için yasal kısıtlama olduğu iddia edilirken, bu yıl Demirci’ye Fen Lisesi açılması çok düşündürücü. Manisa’nın 6 ilçesinde olan fen lisesi, ne yazık ki Salihli’ye layık görülmüyor. Her yıl komşu ilçelerin fen liselerine Salihli’den 130 ile 150 civarında başarılı öğrenci gidiyor.  

Kentimizde başarı sıralamasında da geriye doğru bir gidiş var. Üniversite sınavında gösterilen başarıdan bunu rahatlıkla anlayabiliyoruz.  2018 yılında ilk 3 bine giren öğrenci sayısı 13, 2019 ve 2020’de 10 iken, bu yıl sadece 3 öğrencimizin bu başarıyı göstermiş olması çok dikkat çekici. Kaldı ki bu öğrencilerin 2’si Salihli’den, biri Kula’dan. Eğitimin daha iyi bir seviyeye getirilmesi konusunda yapılması gereken ne varsa biz Salihli TSO olarak katkı koymaya hazırız.

Yeni ilçe Milli Eğitim Müdürümüz Mahmut Yenen ile Salihli’ye fen lisesi kazandırılması ve eğitim kalitesinin eski yıllardaki seviyelere getirilmesi konusunda çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”

İlçe Milli Eğitim Müdürü Mahmut Yenen de yaptığı konuşmada, gençleri ödüllendirerek motive eden Salihli Ticaret ve Sanayi Odası’nı, öğrencileri ve ailelerini kutladı. Yenen, elbirliği ile Salihli’ye Fen Lisesi kazandırılması konusunda gayret sarf edeceklerini söyledi.

Ödül seremonisine Salihli TSO Meclis Başkanı Süleyman Oral, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Günay Topkaya ve Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Doğan da katıldı.  

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ege ve Bitlis Eren Üniversiteleri iş birliğini daha ileri noktalara taşıyacak

Cumhurbaşkanlığı himayelerinde, YÖK’ün öncülüğünde başlatılan, Anadolu’daki yeni gelişen üniversiteleri, kıdemli üniversitelerle eşleştirerek; gelişmiş üniversitelerin altyapısını, yetişmiş akademik kadrosunu ve birikimini genç üniversitelerle paylaşan “YÖK Anadolu Projesi” kapsamında Bitlis Eren Üniversitesi heyeti Ege Üniversitesini ziyaret etti.

Yükseköğretim tarihi açısından önemli bir proje olan YÖK Anadolu Projesi kapsamında Bitlis Eren Üniversitesi heyetini Ege Üniversitesinde ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Rektör Budak, “Paydaş üniversitemiz Bitlis Eren Üniversitesi ile iş birliğimizi eğitim öğretim faaliyetlerinin de ötesine taşıyarak ekonomik, kültürel, sportif, sosyal alanlarda da projeler hazırlayarak daha ileri noktalara taşıyacağız. Bu amaç doğrultusunda akademik gücümüzü ve her geçen gün geliştirdiğimiz altyapımızı yeni akademik dönemde de Bitlis Eren Üniversitesi ile paylaşmaya devam edeceğiz” dedi.

Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş’ı,  Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Murat Aygün’ü ve beraberindeki heyeti makamında ağırladı. Kıdemli ve genç üniversiteleri bir araya getiren proje kapsamında yürütülen çalışmaların değerlendirildiği ziyarette, iş birliğinin yeni dönemde de  artarak devam edeceğine vurgu yapıldı. İlgili birim yöneticileri ile gerçekleştirilen toplantının ardından projeye destek veren akademik birimler ziyaret edildi. Program kapsamında İzmir Milletvekili Necip Nasır, Rektör Budak ve Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’i makamında ziyaret etti. Vali Köşger, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, akademik iş birliğinin önemine değindi.

Yeni dönem yeni projeler ile devam edecek

Yeni akademik dönemde de birçok farklı projeyi hayata geçireceklerini ifade eden Rektör Budak, “Türk yükseköğretiminde ilk olan, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın destekleri YÖK’ün öncülüğünde hazırlanarak hayata geçirilen YÖK Anadolu Projesinde, kıdemli üniversite olarak Bitlis Eren ve Iğdır üniversiteleri ile eşleşmiştik. Kıdemli bir üniversite olarak araştırma-geliştirme, eğitim-öğretim ve  öğrenci odaklı uygulamalarımız anlamında birçok deneyimimizi Anadolu’daki genç iki kardeş üniversitelerimiz ile paylaşıyoruz. Daha önce üniversite olarak paydaş üniversitelerimizi ziyaret ettik. Şimdi de  Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Necmettin Elmastaş’ı ve beraberindeki heyeti üniversitemizde ağırlıyoruz. YÖK Anadolu Projesi, gönüllülük esasına dayalı sürdürülen bir proje. Üniversitemiz Sağlık Bilimleri Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü akademisyenlerimiz bu alanda bilgi, birikim ve deneyimlerini Bitlis Eren Üniversitesinde eğitim öğretimlerini sürdüren öğrencilere gönüllü olarak aktarıyorlar.  Biz iş birliğimizi daha da genişleterek ileri noktalara taşımak istiyoruz. Hem Avrupa Birliği hem de TÜBİTAK projeleri kapsamında üniversite-üniversite iş birliğine özel bir önem veriyoruz. Türkiye'nin her noktasındaki üniversite bizim için önemli. Fakat, YÖK Anadolu Projesi kapsamında Bitlis Eren Üniversitesi ve Iğdır Üniversitesi ile kardeş üniversiteler olduk. Birbirimize deneyimlerimizi aktararak, birbirimizden öğreneceğimiz çok şey olduğunu görüyoruz. Üniversiteler arasında gerçekleştirilen ziyaretlerin projeyi geliştirme noktasında büyük önem arz ettiğini düşünüyoruz. Her iki üniversitemiz ve ülkemiz için de bu projelerin hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

“EÜ’nün güçlü olduğu yanlarından istifade etmek istiyoruz”

Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş ise “Bitlis Eren Üniversitesi YÖK Anadolu Projesi kapsamında genç bir üniversite olarak, Ege Üniversitesi ile eşleştirildi. Bu eşleştirme ile geçtiğimiz dönem üniversiteler arasında önemli bir yol kat edildi. Bu kapsamda iki gündür Ege Üniversitesindeyiz. İş birliğimizi geliştirmek istiyoruz. Önümüzdeki dönem yapacağımız çalışmaların yol haritasını belirlemek yeni iş birliklerini hayat geçirmek için önemli toplantılar yaptık. Ege Üniversitesinin özellikle güçlü olduğu yanlarından istifade edip, ortak projeler hazırlayarak, beraber hareket etmek istiyoruz. Ege Üniversitesi Rektörü Sayın Prof. Dr. Necdet Budak'a üniversitemiz adına çok teşekkür ediyorum. Bütün kapılarını bize açarak, destek oldular ve olmaya devam ediyorlar. Bu nedenle bizim için çok kıymetli bir proje. İnşallah kapsamını daha da genişleterek, iş birliğimizi sürdüreceğiz” dedi.

Program kapsamında bir önceki yılın değerlendirilmesi ile yeni döneme ilişkin yapılacak iş birlikleri ve projeler hakkında ilgili birimlerin yöneticisi ve akademisyenlerinin katılımı ile toplantı yapıldı. Toplantının ardından Bitlis Eren Üniversitesi heyeti EÜ Ana Kampüsünü ve EÜ Karşıyaka Suat Cemile Balcıoğlu Yerleşkesini ziyaret etti. Program kapsamında İzmir Milletvekili Necip Nasır,  Rektör Prof. Dr. Necdet Budak ve Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’i ziyaret etti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Faber-Castell, her çocuğun eşit şartlarda eğitimi için UNICEF’i desteklemeye devam ediyor

Faber-Castell, her çocuğun eğitim hakkını gerçekleştirebilmesi ve eşit şartlarda eğitim alabilmesi için UNICEF Türkiye ile #HerÇocukİçinEğitim projesini bu yıl da sürdürüyor.

TOPLUMUN kalkınması ve daha eğitimli nesillerin gelişimi için her çocuğun eşit koşullarda eğitim alması gerektiğine inan Faber-Castell, çocukların yanında olmaya devam ediyor. Bu değerle hareket eden marka, pandemi döneminde UNICEF’i destekleyerek hayata geçirdiği #HerÇocukİçinEğitim projesiyle çocukların eşit şartlarda eğitim görebilmesini amaçlıyor. 

UNICEF tarafından pandemi sürecinde açıklanan rapora göre, dünya genelinde okul öncesi çağdaki en az 40 milyon çocuk erken çocukluk eğitiminden mahrum kaldı. Yine bu dönemde, çocuk işçilerin sayısında son 20 yılda ilk kez artış görüldü. 2022 yılının sonuna kadar 9 milyon çocuğun daha, çocuk işçiliğine itilme riskiyle karşı karşıya olduğu UNICEF ve Uluslararası Çalışma Örgütü’nün ortak raporunda yer alıyor.

 

Faber-Castell ürünleriyle çocukların eğitim hayallerine ortak olun

Türkiye’nin güvenilir kırtasiye markası Faber-Castell, uzun aradan sonra okulların açılmasıyla Her Çocuk İçin Eğitim projesine herkesi davet ediyor. Siz de Faber-Castell’in ergonomik ve çocuk gelişimini destekleyen ürünlerinden yapacağınız okul alışverişiniz ile #HerÇocukİçinEğitim projesinin bir parçası olabilirsiniz.

250 yılı aşkın süredir gelenekle yenilikçiliği başarıyla birleştiren dünya markası, “Faber-Castell hayal gücünü destekler” mottosuyla hayallerini yazmak, silip yeniden yaratmak ve kalemini  yeniden açmak isteyen tüm çocukların her zaman yanında.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı