Daha çocuk yaşlarda mikrofonla tanışarak başarılı radyo ve televizyon projelerinde yer alan Burçin Parasayar, iyi bir Beslenme Uzmanı olmak yolunda kariyer yapmak için Televizyonların büyülü dünyasından uzak kalmaya özen göstermişti. Geçen yıl Oyuncu Murat Parasayar ile evlendikten sonra sonra eşinin en büyük yardımcısı olarak yanında durunca güzelliği ile tekrar televizyoncuların dikkatini çekti. Gelen hiçbir teklife sıcak bakmayan Burçin hanım Tv 8.5 tan gelen Kadın Demek adlı programını sunma teklifine eşinin de sıcak bakması ile evet diyerek imzayı atınca programın mikrofonu ona emanet edilmiş oldu. Pandemi sırasında evlere kapandığımız günlerde can sıkıntısından cep telefonu ile kısa videolar çekip Instagram sayfasında paylaşan Burçin Parasayar TV 8.5 ‘ta ki yapımcıların da dikkatini çekmiş, Anlaşmayı yaptıktan sonra şimdi yeni sezonda yayınlanmaya başlayacak olan Kadın Demek adlı program için harıl harıl araştırma yapan Burçin hanım’ın bu süreçte en büyük yardımcısı ise tabiki eşi Murat Parasayar oluyormuş. Daha şimdiden televizyonun büyülü dünyasına kendini yeniden kaptıran çiçeği burnunda yeni gelinin bu heyecanı akıllara Parasayar çiftinin birlikte bir projede yer alabileceklerini gösteriyor. Bekleyip göreceğiz…
Çeşme’de covid-19 tedbirlerine uymadığı gerekçesiyle kapatılan tesisler hakkında, İzmir İdare Mahkemesi yürütmeyi durdurma kararı vererek emsal bir karara imza attı.
Geçtiğimiz günlerde Çeşme’deki çok sayıda turistik tesisin Covid-19 tedbirlerine uyulmadığı gerekçesi ile kapatılması çok konuşulmuş, Çeşme Kaymakamı’nın da bu uygulamada geç kaldığı için İzmir merkeze alındığı basında dile getirilmişti. Söz konusu turistik işyeri kapatma kararının hukuka uygun olmadığını belirten Ankara Barosu avukatlarından Volkan Yolcu, İzmir İdare Mahkemesi’nin yürütmenin durdurulmasına karar verdiğini belirtti.
Av. Volkan Yolcu açıklamasında şunları söyledi “Hukuk devletinde suçta ve cezada kanunilik ilkesi vazgeçilmezdir. Bir idari makamın sadece ‘yerinde’ bulduğu için veya kamuoyunda bir beklenti karşılamak için kanuni dayanağı olmadan bir cezayı uygulaması mümkün değildir. Kaldı ki cezaların şahsiliği ilkesi gereği de, cezanın suçu işleyen kimseye yöneltilmesi gerekir. Kendi işletmesinde alması gereken tüm önlemleri almış ancak müşterilerin yeterli özeni göstermediği bir işletmenin, kanuni bir dayanağı olmaksızın kapatılması açıkça yasanın verdiği yetkinin aşılmasıdır. İlçe Hıfzısıhha Kurulu’nun böyle bir yetkisi olduğu bir an için kabul edilirse, vapurlardaki durum nedeniyle Şehir Hatları işletmelerinin, Türkiye’deki tüm semt pazarlarının, parkların, tüm AVM’lerin de kapatılması gerekir. Söz konusu plaj işletmesinin 15 gün süre ile kapatılması işleminin 1593 sayılı Kanun kapsamında yasal dayanağı bulunmamaktadır. Bu itibarla tesis edilen işlem baştan ve açıkça hukuka aykırıdır. İşyeri kapatma cezasının idari bir kararla verilebilmesi açıkça yasal bir dayanak olması, yasada gösterilen şartların oluşması, ilgililerin uyarılması ve belli bir süre verilmesi ile mümkündür. Söz konusu olayda işyeri kapatılmasına dayanak olarak gösterilen 1593 sayılı Kanun’da plaj işletmesinin kapatılmasına yönelik yasal bir dayanak bulunmamaktadır. Nitekim 31 Temmuz tarihinde yürürlüğe giren yasayla, işyeri kapatma cezasına ilişkin Vergi Usul Kanununun mükerrer 354. maddesi yürürlükten kaldırılmış, işyeri kapatılması cezası yasal dayanağını yitirmiş ve kanuni dayanağı kalmadığından belge düzenine uyulmadığı gerekçesi ile işyeri kapatılması imkanı kalmamıştır. Türk Ceza Kanunu’nun ikinci maddesinde ve Anayasanın otuz sekizinci maddesinde yer alan ‘işlendiği zamanın kanununa göre cürüm veya kabahat sayılmayan fiilden dolayı kimseye ceza verilemez’ hükümlerinin de işaret ettiği üzere, 1593 sayılı Kanun’da işyerinin kapatılması cezası ile yaptırıma bağlanmamış bir fiilden dolayı idari bir kararla verilen işyeri kapatma cezası hukuka aykırıdır.
Özetle İlçe Hıfzıssıhha Kurulu kararı ile 1593 sayılı Kanun’da sayılan yaptırım, ceza ve önlemler mümkün iken 1593 sayılı Kanun’da yasal dayanağı bulunmayan, kanunda belirtilen işyerlerinden olmayan ve kanunda belirtilen şartları taşımayan işyerleri için ceza mahiyetindeki işyeri kapatma uygulaması açıkça hukuka aykırıdır”.
Uzm. Dr.Sühendan Coşan Tıp Doktoru olması yanısıra Modern Enerji Uzmanı ve Eğitmeni. Uzun süre Tıp Doktorluğu yaptıktan sonra modern tıp alanını destekleyecek bazı eğitimler ile birlikte bilinçaltı kodlarını etkili ve kalıcı bir şekilde dönüştüren Modern Enerji Teknikleri eğitimlerini tamamlamış.
Uzm Dr. Sühendan Coşan yetişkinlerle de çalışmakla birlikte Modern enerji Teknikleri’ni özellikle mutlu, psikolojik olarak sağlıklı ve özgüvenli çocukların yetişmesi için kullanıyor. Tüm amacı yeni nesil yetişirken çocuklara destek olabilmek. Kendi potansiyellerini farketmelerini sağlamak. Bunun için de en önemli etkenin mutlu aile ortamı olduğunu ifade ediyor. Bireylerin sağlıklı düşünmesi ve davranmasına en büyük engelin bilinçaltı kodları olduğunu, düşünce ve davranışların değişmesi için bu kodların dönüşmesinin kesinlikle gerekli olduğunu ifade eden Uzm.Dr.Sühendan Coşan ebeveyn ve çocuklar ile birlikte çalışarak bilinçaltı kodlarını dönüştürüp hem bireysel bazda problemlerin çözümünü sağlıyor hem de mutlu ve sevgi dolu bir aile ortamına zemin hazırlıyor. TEMEL PSİKOLOJİK İHTİYAÇLARI KARŞILANMAYAN COCUKLAR HAYATLARI BOYUNCA BU İHTİYAÇLARINI KARŞILAMAYA ÇALIŞıR
Uzm. Dr. Sühendan Coşan’ a göre her ebeveyn çocukları ile sağlıklı iletişim ve bağ kurmak ister. Bir çocuğun sağlıklı yetişmesi için özellikle 0-6 yaş döneminde temel ihtiyaçlarının karşılanması gerekir. Fiziksel ihtiyaçların karşılanması nispeten kolaydır. Ama psikolojik ihtiyaçların karşılanması ciddi bir farkındalık gerektirir. Bu ihtiyaçlar öncelikle sevgi, şefkat, destek, saygı, takdir edilme, onaylanma gibi ebeveynden aktarılması gereken duygulardır. Ebeveynden bu ihtiyaçlar karşılandığında çocuk gerçek anlamda büyüyebilir ve özgürleşir. Bu ihtiyaçlar tamamlanmadığında ise çocuğun bilinçaltı bazı yaş dönemlerinde takılı kalır. Ve farkında olmadan tüm yaşamı boyunca bu ihtiyaçlarının peşinden gider. Yanlış ilişkiler, evlilikler yaşar.
Bu nedenle anne babaların özgür ve özgüvenli, kendiyle barışık çocuklar yetiştirebilmeleri için çocuklarının bu ihtiyaçlarını karşılamaları son derece önemlidir. Günümüz anne babaları bilgiye çok daha kolay ulaşmaktadır. Ancak nasıl davranması gerektiğini araştırıp öğrense de belli davranış kalıplarını değiştirmek ve süreklilik sağlamak mümkün olmamaktadır. ANNE BABALAR KENDİ ANNE BABALARINDAN GÖRDÜKLERİ ŞEKiLDE DAVRANIR
Neden anne babalar davranış modellerini değiştirememektedir ? Uzm. Dr. Sühendan Coşan bunun yanıtını şöyle veriyor; Davranışların kaynağı temelde kök inançlardır ve bu inançlar 0-6 yaş döneminde bilinçaltına yüklenir. Bu dönemde çocuk anne babadan veya öğretmeninden ne gördü ve ne duyduysa bunları kesin gerçeklik olarak kaydeder. Anne ve babanın davranışlarını modeller yani ebeveynlerin davranış kalıplarını bilgi olarak enerji bedenine yükler.Kendiyle ilgili kararlarını da bu dönemde verir. Sevgiye layık olma, onaylanma, özsaygı, değerlilik gibi temel inançlar oluşur. Bu ihtiyaçları karşılandığı ölçüde de yetişkin olduğunda kendi çocuğuna bu duyguları aktarabilir. Anneden ne kadar sevgi aldıysa o kadar sevgi vermeyi bilir. Baba ne kadar destek olduysa o kadar destek olabilir. Anne nasıl ise kadın figürü öyle olmalıdır. Baba nasıl ise erkek figürü de öyle olmalıdır. Aksini bilmediği için aksi şekilde davranamaz. Yüklenmiş kodlarına, dolayısıyla da değişmez gerçekliğine göre davranır ve hayatına bu şekilde yön verir. Hatta anne babalar dikkat ederlerse bir süre sonra kendi anne babaları gibi davrandıklarını farkedebilirler. Çünkü bilinçaltında bu bilgi kayıtlıdır.
MODERN ENERJİ TEKNİKLERİ İLE KODLAR VE OTOMATİK DAVRANIŞLAR KALICI OLARAK DÖNÜŞÜR Modern Enerji Teknikleri bu soruna çok etkili ve kolay çözüm getirmektedir. Bilinçaltı dediğimiz enerji bedenindeki tüm yüklenmiş bilgiye ulaşır ve kalıcı olarak dönüştürür. Bu teknikler çocukların enerji bedenine yüklenmiş kök inançları, olumsuz duygu ve anıları dönüştürür. Çocukların eksik kalan temel psikolojik ihtiyaçlarını hızlıca tamamlar. Özgüvenli, başarılı ve mutlu olmalarını sağlar.Bu süreçte anne babalarla da çalışılır. Bilinçaltındaki bilgi dönüştürülür böylece ebeveynlerin de artık olması gereken şekilde davranabilmeleri, sevgiyi aktarabilmeleri ve yeniden güvenli ve sağlıklı bağ kurabilmeleri sağlanır. Çalışmaların etkileri kalıcı olduğundan mutlu bir aile ortamı sağlanmış olur. Uzm.Dr.Sühendan Coşan ailelerle görüşerek mutlu aile ortamı için önerilerde bulunurken, bilinçaltı kodlarını tamamen ve kalıcı olarak dönüştürerek hızlı ve etkili bir biçimde bu ortamın sağlanmasına katkıda bulunur. Bu çalışmalar bireysel seanslar olarak yapılırken Uzm. Dr. Sühendan Coşan çocuklarla grup çalışmaları da yapmaktadır. Bu çalışmalar çocukları daha ileriye taşıyacak, kendilerindeki saklı potansiyeli gösterecek, kendilerini tanıtacak Enerji EFT, Süpermind , Starmatrix gibi son derece etkili meditatif tekniklerdir. Uzm. Dr. Sühendan Coşan’a göre mutlu aileler, mutlu ve özgüvenli çocuklar bugünün ve yarının en büyük ihtiyacı olup tüm arzusu böyle bir neslin yetişmesine elinden geldiğince katkıda bulunmaktır
ATİK dünya çapında yaptığı atılımlar ve iş dünyası buluşmaları ile fark yaratıyor. Balıkesir’de de ATİK Balıkesir İstişare Konseyi Başkanlığı görevinde bulunan Ali Aydınlıoğlu Türkiye “ATİK Uluslararası Parlamenterler Dostluk Grubu” Başkanı oldu. ATİK çalışmalarına önümüzdeki dönemde de hız kesmeden devam ediyor.
Balıkesir 22.24.25. ve 26. Dönem Balıkesir Milletvekili ayrıca ATİK Balıkesir İstişare Konseyi Başkanlığı görevinde bulunan Ali Aydınlıoğlu Türkiye “ATİK Uluslararası Parlamenterler Dostluk Grubu” Başkanı oldu.
22.24.25 . 26. Dönem Balıkesir Milletvekili ve ATİK Parlementerler Konseyi Dostluk Grubu Başkanı oldu. Ali Aydınlıoğlu, “ATİK’i 10-12 yıl önce tanıdım. Birlikte Polonya, Almanya gibi ülkelere ziyaretler de bulunduk. Güzel bir kamu diplomasisinin yürütüldüğünü ve güzel işbirlikleri yaptığını gördüm.”dedi. Aydınlıoğlu,” Teşkilatçı ve özverili bir gayret sergilenerek ATİK bugünlere getirilmiş. Gitmediğiniz yer sizin değildir. Biz gideceğiz onlar gelecek ”ifadelerine yerverdi. Ticari işbirliklerinin önemine vurgu yapan Aydınlıoğlu Türkiye’nin büyük bir mücadele içinde olduğunu ve dış mihrakların tehditlerine boyun eğmediğini belirtti. İşbirliklerinin son dönemlerde arttığına değinen Aydınlıoğlu, teknolojik gelişmeler noktasında kendi ürettiğimiz ürünleri artık yapmaya başladık bunlar sevindirici ve umut veren gelişmelerdir” dedi. Balıkesir bölgesinin önemli bir değerleri var diyen Aydınlıoğlu, kaliteli zeytin ve zeytinyağlarının üretildiği bölgedeyiz. İşbirliklerine önem vereceğiz. Güzel işler gerçekleştireceğiz ”şeklinde konuştu.
Bir çok Gazete ve Dergilerde görev yaptıktan sonra 2012 yılında kendi soyadını taşıyan “TAŞ FİLM” şirketini kurdu.
2014 yılında Atilla Saral ve Zeynep Gülmez’in Başrollerini paylaştığı ilk projesi olan “KAÇIŞ 1950” isimli sinema filmini hayata geçirdi. Film daha vizyona girmeden TRT tarafından satın alındı…
“KAÇIŞ 1950” vizyona girmeden TRT’nin aldığı ender projelerden bir tanesi…
Film, TRT 1’de tam 9 kez yayınlandı ve yayınlandığı tüm zamanlarda bile ilk 100 Program arasında yer alarak büyük bir başarıya imza attı…
“KAÇIŞ 1950” filmi Elazığ Çayda Çıra Film Festivali, Bal-Göç (Balkan Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği) ve Frankfurt Türk Filmleri Festivalinde, festivalin açılış filmi olarak gösterildi…
5 yıl aradan sonra, Bulgaristan’dan Ardino Belediye Başkanı Resmi Murat, yapımcı İhsan Taş’a bir teşekkür plaketi yollayarak onure etti…
İhsan Taş, ekibi için düzenlediği bir Basın gecesinde; gerek kamera önü, gerekse de kamera arkası, tüm ekibine plaket vererek Türk Sinema tarihinde bir ilke imza attı…
İkinci projesi “Temel ile Dursun İstanbul’da” isimli komedi filminde Wilma Elles, Alay Cihan, Metin Yıldırım, Yakup Yavru ve Eşref Kolçak başta olmak üzere üç kuşak oyuncuları bir araya getiren İhsan Taş, tüm projelerinde Yeşilçam’ın emektar isimlerine de yer vererek “Yeşilçam emektarlarına” sahip çıkılması gerektiğinin altını çizdi…
Temel ile Dursun İstanbul’da, 5 Şubat 2016 tarihinde vizyona girdikten sonra D-Smart ile Star TV tarafından satın alındı…
Star Tv’de tam 7 kez yayınlanan “Temel ile Dursun İstanbul’da” her yayınlandığında reytinglerde, ilk 100 program arasına girerek, ilk 10, ilk 16’larda yer almayı başardı.
Film, 12.94 gibi yüksek bir reyting alarak büyük bir başarı elde etti…
İhsan Taş, 2017’de Ersin Korkut, Alay Cihan, Gülsüm Alkan, Metin Keçeci ve Hüseyin Elmalıpınar gibi bir çok başarılı oyuncuların yer aldığı “Parayı Bulduk” isimli 3. sinema filmini hayata geçirdi…
Film 29 Aralık 2017’de “Yılın Son Komedi Filmi” ünvanıyla vizyona girdi…
İhsan Taş 2021 yılında; Halil Ergün, Erkan Petekkaya, Cem Kılıç, Ali Kürsat Uzun, Seda Tosun ve Turgay Tanülkü başta olmak üzere bir çok ünlü ismin yer aldığı bir dede ile lösemi hastası torununun hikâyesini anlatan Dedemin Gözyaşları isimli sinema filmini hayata geçirdi.
Dedemin Gözyaşları 2022 yılında Elazığ Çayda Çıra Film Festivalinde “Halk Jürisi; En iyi Film” seçildikten sonra, 2023 yılında 30. Adana Altın Koza Film Festivalinde özel gösterilerek, filmin yapımcılarına özel plaket takdim edildi.
İhsan Taş son olarak 2022 yılında Erkan Petekkaya, Levent Ülgen, Tolga Güleç, Çiçek Dilligil, Orçun Kaptan, Aslıhan Karalar ve Deniz Hamzaoğlu başta olmak üzere bir birinden başarılı bir çok ünlü ismi bir araya getiren “Filme Gel” isimli komedi filminin senarist ve yönetmenliğini üstlendi.
Şu sıralar bir Dram, birde Komedi filmi üzerinde çalışan İhsan Taş, çektiği filmlerin senaryolarını da, kendisi yazıyor…