Aylık arşivler: Mart 2021

Zyxel, uçtan uca IP üzerinden AV çözümü sunmak için WyreStorm ile iş birliği yaptı

 Güvenli, yapay zeka ve bulut destekli iş ve ev ağı çözümleri lideri Zyxel Networks, bugün IP üzerinden AV, HDBaseT ve HDMI teknolojilerinin öncü yenilikçi firması olan ve yakın zamanda IP üzerinden AV çözümlerini H.265 NetworkHD 110’larla genişleten WyreStorm ile iş birliğine gittiğine duyurdu.

Zyxel’in kısa süre önce Networked AV bileşenini switch’lerinin çoğunda kullanıma sunması, basitliği ve verimliliği artırdı. Böylece WyreStorm gibi ağ ortakları, network streaming performansından ödün vermeden farklı kurulumlarda AV sistemi sunabilmeye başladı. Zyxel'in 30 yılı aşkın ağ uzmanlığından yararlanan yeni teklifi, AV endüstrisindeki katma değerli satıcılara, sistem entegratörlerine ve kanal ortaklarına daha fazla ölçeklenebilirlik ve verimlilik sağlıyor.

HDMI tabanlı teknolojiden ağ tabanlı AV'ye geçiş yolu aşırı karmaşık olmasa da ağ deneyimi olmayan, işletme içinde kurulum yapan kişiler, genellikle switch’ler üzerindeki düzinelerce ağ protokolüyle başa çıkmakta zorlanıyorlar. Bu durum, mükemmel bir streaming deneyimi yerine hizmetlerde kesinti ortaya çıkartıyor. Zyxel'in en yeni Networked AV modu, işte tam burada devreye giriyor. Basitleştirilmiş kurulum sihirbazı, tüm AV'yi IP ağı üzerinden yalnızca birkaç dakika içinde kurarak bu sorunları geçmişte bırakıyor.

WyreStorm: Güçlü, Güvenilir, Yalın™WyreStorm, HDMI tabanlı teknolojinin ötesine geçen AV uygulamaları için profesyonel dağıtım teknolojileri hizmetleri sağlamakta uzmandır. IP üzerinden NetworkHD AV ürün serisi, düşük bant genişliğine sahip H.265 streaming’den IP üzerinden JPEG2000 4K'ya ve sıfır gecikmeli 10 GbE streaming hizmetlerine kadar bir dizi teknoloji sunar.

Ortaklık, Zyxel'in Networked AV modlu switch’lerinden oluşan eksiksiz portföyüne erişim sağlayarak, WyreStorm'un kurulum sürecini basitleştirmesine ve akıcı streaming performansıyla sorunsuz birlikte çalışabilirlik sunmasına olanak tanıyor.

Özel tasarlanmış Networked AV modu ile yönetimi kolaylaştırınZyxel'in özel Networked AV modu ister bir, ister birden fazla switch olsun, IP üzerinden AV için network switch kurulumunu basitleştirmek için gerekli olan sık kullanılan tüm özellikleri entegre ediyor. Sezgisel kurulum sihirbazına ek olarak, switch port ve sistem bilgileri, bant genişliği kullanımı ve güç kullanım durumlarının tümü, ağ yöneticilerinin kolaylıkla yönetebilmeleri için özel olarak tasarlanmış tek bir gösterge panosunda grafik olarak görüntüleniyor.

Zyxel KOBİ Ağ Çözümleri Başkan Yardımcısı Crowley Wu, “"Zyxel, yeni uygulamalar için yüksek performanslı network switch’ler sağlamayı hedefliyor ve IP tabanlı bir ağa geçiş sürecinin basit ve verimli olması gerektiğine inanıyor. Özel tasarlanan Networked AV modumuz, IP multicast ağlara kurulum yapma zorluğunu ortadan kaldırıyor ve WyreStorm gibi iş ortaklarımızın güvenilir bir IP üzerinden AV çözümü sunmaları gerektiğinde, Zyxel switch’lerin yapılandırmasını kolaylaştırıyor” dedi.

WyreStorm Ürün Geliştirme Direktörü Andy Herron ise "Ürünleri WyreStorm’un A/V endüstrisine Güçlü, Güvenilir ve Basit çözümler sunma vizyonuyla eşleştiği için Zyxel ile iş birliğine gittik. NetworkHD dağıtımının omurgasına dönüşen Zyxel switch’leriyle gerçek performans ve güvenilirliği deneyimleyeceksiniz. Yeni Networked AV modunun eklenmesi, kurulum ve yapılandırma için çığır açıcı bir yenilik ve bir entegratörün dakikalar içinde operasyonel bir NetworkHD sistemine sahip olmasını sağlıyor.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Acıbadem’in global marka ve repütasyonundan faydalanılarak, ülkedeki sağlık hizmetinin en yüksek seviyede verilmesi sağlanacak.

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”), iştiraki Acıbadem City Clinic B.V. (“ACC BV”), aracılığıyla Sırbistan’ın önde gelen özel sağlık sunucularından olan Bel Medic Grup’un (“Bel Medic”) satın alımı için bağlayıcı sözleşmelerin imzalandığını kamuoyuna açıkladı. 

İşlem kapsamında Bel Medic’in hisselerinin 70’i, Acıbadem’in Doğu Avrupa’daki yatırımlarını yaptığı şirket olan ACC BV tarafından alınacak. 

1995 yılında Dr. Jasmina Knezevic ve Milan Knezevic tarafından kurulan ve Belgrad’ta hizmet veren Bel Medic, Sırbistan’ın lider premium özel sağlık kuruluşu. Grubun, 1 genel hastane ve 5 ayaktan tedavi merkezi bulunuyor. 

Grup, “Acıbadem Bel Medic” adı altında faaliyetlerine devam edecek.

Acıbadem Sağlık Grubu Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı, Mehmet Ali Aydınlar, “Acıbadem’in Avrupa’daki 6. hastanesinin Belgrad’da olmasından mutluluk duymaktayız. Bu anlaşma ile Acıbadem’in uluslararası bilgi ve birikimini Sırbistan’a da götüreceğiz. İnanıyorum ki, Bel Medic ile yakalayacağımız sinerjiyle birlikte, ülkedeki sağlık hizmetleri çok daha üst seviyelere çıkacaktır” dedi.

Bel Medic’in Kurucusu ve CEO’su, Jasmina Knezevic, “Bel Medic’in dünya çapında bir hastane zincirinin parçası olması benim için büyük bir mutluluk. Acıbadem, ayrıca, Sırbistan’da lider yabancı sağlık kuruluşu olarak bilinmektedir. Benim açımdan, her iki kurumun da en yüksek kaliteli sağlık hizmeti, mükemmel hasta sağlığı ve memnuniyeti gibi ana değerlere sahip olması son derece önemli. Eminim ki, Bel Medic ve Acıbadem markalarının stratejik birleşmesi hem premium seviyede sağlık hizmeti hem de Sırp ekonomisine önemli etkisi olacaktır.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Tedavi edilmeyen obezite ölümcül sonuçlar doğurabilir

Günümüzde insanlar artık çok daha az hareket ediyor ve çok daha fazla yemek tüketiyor. Çoğu zaman obezite estetik bir sorun olarak görünse de,  arkasında yarattığı ciddi sağlıksal tahribatlar bulunuyor. Dikkate alınmayan obezitenin çok ciddi sağlık problemlerine hatta ölümlere yol açtığını söyleyen Avrasya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. A. Kerim Özakay, geç kalınmadan obezite tedavisine başlanması gerektiğini vurguladı.

Obezite kronik bir hastalıktır

Kişinin vücudundaki yağ oranının normalin üstünde olması, kişinin tedavi edilmesi gerekecek kadar şişman olması durumuna obezite denir. Dünya üzerinde kronik bir hastalık haline gelen obezitenin tedavisinde cerrahi yöntemler yaygın olarak uygulanmaktadır.

Obezite cerrahisinde, operasyon sonrası beslenme biçimine dikkat edilmeli

Obezite cerrahisi ise obez hastaların kilo vermelerini kolaylaştırmak amacıyla gıda alımı ve besin emilimini azaltmasını sağlayacak sindirim sistemine yapılan müdahalelerdir. Obezite cerrahisinin sonuçlarının kalıcı bir sonuç göstermesi için kişinin psikolojik olarak hazır olması, geçirdiği ameliyatın öneminin farkında olması, operasyon sonrasında beslenme şekline ve egzersiz programlarına devam etmesi gerekir. Her ne kadar obezite cerrahisi uygulanan hastalar hızla kilo verse de bu başarının sürdürülebilir olması için kişinin belli hayat standartlarını kalıcı hale getirmesi önemlidir. 

Bu kriterleri taşımıyorsanız, obezite cerrahisi için uygun değilsiniz…

Kilo problemi yaşayan herkes, obezite cerrahisi için uygun değildir. Önemli bir operasyon olan obezite cerrahisi belli kriterleri taşıyan kişilere uygulanabilir. Bunlar;

  • 18- 65 yaş arasındaki kişiler,
  • Vücut kitle endeksi 40’ın üzerinde olan kişiler,
  • Obeziteden doğan kalp, diyabet, yüksek kolesterol ve uyku apnesi gibi hastalıkları olan kişiler,
  • Hormonları ile ilgili problemi olmayan kişiler,
  • Uyuşturucu ve alkol problemi olmayan kişiler,
  • Uzun süredir diyet yapmasına rağmen obeziteden kurtulamayanlar.

Vücut kitle endeksinin normali nedir?

Vücut ağırlığının, boy uzunluğunun karesine bölünmesi sonucu çıkan değere vücut kitle endeksi denir. Eğer bir kişinin vücut kitle endeksi 18 ve altındaysa zayıf, 18,5 – 24,9 ise normal, 25 -29,9 ise kilolu, 30-39,9 arasındaysa obez, 40 ve üzerindeyse morbid obez olarak kabul edilir. Bu doğrultuda bir kişinin vücut kitle endeksi 25’in üzerine çıktıysa mutlaka hayatına, sağlığına ve beslenme şekline çeki düzen vermesi gerektiği mesajını almalıdır. Burada önemli olan ideal kiloyu koruyabilmektir. 

Duygularınız midenizi kontrol ediyor olabilir

Obeziteyi var eden nedenler tam olarak bilinmese de duyguların insanların yeme alışkanlıkları üzerindeki etkileri vardır. Örneğin birçok kişi, üzgünken, sinirliyken veya yoğun stres altındayken rahatlama yolunu yemek yemede buluyor. Duygusal beslenme olarak nitelendirilen bu durum karşısında kişi kendini buzdolabının başında bulabiliyor. Her ne kadar anlık bir durum gibi dursa da zamanla bu kaçamaklar bir yeme alışkanlığına en sonda da obeziteye dönüşebilir.

Tedavisi süreci

Cerrahi müdahaleye karar vermeden önce hastanın beslenme ve diyet uzmanlarıyla birlikte kilo vermiş olmayı denemiş olması gerekir. Hasta, diyetisyen kontrolünde yapılan diyetler, öneriler ve tedavilere rağmen kilo veremiyor veya verdiği kiloları yeniden alıyorsa obezite cerrahisi kaçınılmazdır. 

Obezite tedavisi ne kişinin ne de bir doktorun tek başına karar verebileceği bir süreçtir. Bu dönemde doktor, diyetisyen, fizyoterapist ve psikolog birlikte görev alır. Bunun sebebi obezitenin ortaya çıkmasında birçok farklı faktörün etkili olmasıdır. Uygulanan cerrahi tedavi yöntemleri aşağıdaki gibidir;

Sleeve Gastrektomi

Tüp mide ameliyatı olarak bilinen bu yöntemde midenin belli bir bölümü cerrahi olarak çıkarılır ve geriye tüp şeklinde bir mide bırakılır. Ameliyattan sonra küçük hacimlerde alınan yiyecekler hastada doygunluk hissi yaratır ve bir süre sonra bu tokluk, iştah kaybına dönüşür. Ayrıca midenin açlık hormonu salgılayan bölümü de çıkarıldığı için hastada açlık hissinde azalma oluşur. Oldukça kolay bir operasyon olan bu yöntemde, komplikasyon oranları oldukça düşüktür. Ameliyattan sonraki birkaç yıl içinde kilo fazlasının 60 – 70’inin kaybedilmesi beklenir. 

Gastrik By-Pass;

Mide ile ince barsağın aşağı bölümlerinin ağızlaştırılarak gıdanın emilimini en aza indirgeye çeşitli Bypass uygulamaları yapılmaktadır. Cerrahi sonrası uzun dönemde kilo alımı olursa kişiye uygun gastrik baypass cerrahi tiplerini uygulamak da mümkün. Operasyonun faydaları vücut ağırlığınızın önemli bir kısmının kaybı ile birlikte, ilk bir iki yılda ortaya çıkıyor. Kilo kaybedildikçe yüksek kolesterol, yüksek tansiyon ve diyabet gibi şişmanlıkla ilişkili sağlık problemleri kaybolmaya veya en azından düzelmeye başlıyor.Bu sayede, hastaların tamamına yakını aldıkları pek çok ilacı tamamen bırakır veya en azından dozunu azaltırlar. Zayıflamaya bağlı olarak emosyonel durumda da belirgin düzelme görülür, sosyal ve cinsel hayattaki düzelmeler bunu takip eder.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Hareketsiz yaşam akciğerleri tehdit ediyor

Hareketsiz bir yaşam tüm hayatı olumsuz etkiliyor. Masa başı işler, ameliyat veya farklı bir hastalık nedeni ile uzun süre yatmak zorunda olanlar… Daha sonrasında tehlikeli sonuçlarla karşılaşabiliyor. Akciğer embolisi gibi… En çok yetersiz fiziksel aktivite, sağlıksız beslenme, sigara, alkol gibi sebeplere bağlı olarak gelişen, uzun süre hareketsizlik nedeniyle damarların tıkanmasıyla sonuçlanan akciğer embolisini, Avrasya Hastanesi Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Fatma Şen, anlatıyor.

Ölümcül riskler oluşturabilir…

Akciğerlerdeki damarlardan birinde pıhtı veya başka bir sebebe bağlı olarak yaşanan tıkanma akciğer embolisi olarak adlandırılır. Akciğer embolisi genellikle bacaklarda çok nadir durumlarda ise vücudun diğer kısımlarından kaynaklı ortaya çıkar. Herkeste görülebilme ihtimali vardır ancak kanser ve geçirilen cerrahi operasyon sebebiyle bu risk artabilir. Akciğer embolisinin tıkanması sebebiyle akciğer görevini yeterince yerine getiremez ve yetersiz kan sebebiyle ölüm riski doğabilir.

Tetikleyici durumlar söz konusu

Akciğer embolisini ortaya çıkaran birçok durum söz konusudur. Dolaşımın durağan olduğu durumlarda, aşırı pıhtılaşma eğiliminde ve damar duvarındaki hasar sebebiyle oluşabilir. Dolaşımın yavaş olduğu durumlar şu şekilde özetlenebilir; uzun süre hareketsiz kalmayı gerektiren durumlar, kalp yetersizliği, ileri yaş, KOAH, uzun otobüs ve uçak yolculukları, karın içi tümörler… Normal olmayan pıhtılaşmanın sebep olduğu durumlar ise şu şekildedir; kanser, genetik pıhtılaşma bozuklukları, doğum kontrol hapları, böbrek hastalıkları, aşırı kilo. Damar duvarındaki hasarlar; yanıklar, travma, kan zehirlenmesi ve alt bacak operasyonudur. 

Tüm vücudunuzu etkisi altına alabilir

Akciğer embolisi kan pıhtısının akciğerlerdeki bir atardamara ulaşması ve tıkanması ile meydana gelir. Tıkanıklığa neden olan kan pıhtıları genellikle bacaktan gelir. Tıkalı damarlardan gelen kan, akciğer loblarını oksijensiz bırakarak zarar verir. Bu duruma akciğer enfarktüsü denir. Bu durum sadece akciğer loblarına değil, akciğerin vücuda yeterince oksijen ulaştırmaması sebebiyle tüm bedene zarar verebilir. 

Gün içerisinde hareket etmeyi ihmal etmeyin!

Akciğer embolisinin herkeste görülme riski vardır ancak uzun süre hareketsiz kalmak bu riski arttırır. Özellikle de ameliyattan sonra uzun süre yatak istirahatinde olan kişilerde kan pıhtısı oluşma riski daha fazladır. Çünkü bacaklar uzun süre yatay kaldığında toplardamar kan akışı durağanlaşır ve kan pıhtılaşmaya elverişli hale gelir. Aynı şekilde uzun yolculuklarda aynı pozisyonda uzun süre oturmak da bacaklardaki kan akışını yavaşlatır ve pıhtı için uygun ortamı yaratır. 

Gebelik olası riski artırıyor

Akciğer embolisinde gebelik önemli bir risk faktörüdür. Çünkü bebeğin rahim çevresindeki damarlara baskı yapması bacaklardaki kanın geri dönüşünü yavaşlatır. Kan akışındaki bu yavaşlık veya kanın bacaklarda göllenmesi durumu pıhtı oluşmasına sebep olabilir.

Bu belirtilere sahipseniz…

·       Aniden ortaya çıkan nefes darlığı,

·       Yemek yerken veya nefes alırken göğüste oluşan acı ve ağrı,

·       Kanlı ve balgamlı öksürük,

·       Sırt bölgesinde ağrı,

·       Düzensiz kalp atışı,

·       Kol ve bacaklarda şişlik,

Teşhis ve tedavide nasıl bir yol izlenir?

Akciğer embolisi çok tehlikeli bir hastalıktır dolayısıyla zamanında müdahale hastalığın iyileşmesinde kilit rol oynar. Çünkü akciğer embolisi erken fark edilirse kan sulandırıcı ilaçlar ile pıhtının koparak akciğere gitmesi engellenmiş olur. Tanı yöntemi olarak bilgisayarlı tomografi ve nükleer tıp yöntemlerinden sintigrafi inceleme tercih edilir. 

Eğer hasta yüksek risk grubunda ise tanı konur konmaz ilk iki hafta içinde tedaviye başlanır. Genellikle pıhtı eritici ilaçlar kullanılır. Bu tedavinin yetersiz kaldığı durumlarda ise lokal anestezi ile kasıktan girilerek katater yardımıyla tıkanan atardamar temizlenir. Bu tedaviyi izleyen ilk 6 ay boyunca pıhtılaşmayı azaltıcı ilaçlar kullanılmalıdır. Eğer hasta risk grubunda ise ve tekrarlama ihtimali yüksekse bu ilaçlar ömür boyu kullanılabilir.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Renault Trucks, 2023’ten itibaren tüm pazar segmentleri için elektrikli araç gamı sunacak

Renault Trucks, elektrikli mobiliteye yatırım yapmayı sürdürüyor. 2023 itibariyle, dağıtım, şantiye ve uzun yol gibi tüm pazar segmentleri için elektrikli Renault Trucks teklifi sunuluyor olacak. Renault Trucks, bu geliştirmeleri desteklemek, pazara eksiksiz ve rekabetçi bir ürün gamı sunabilmek için elektrikli mobiliteye özel bir operasyonel organizasyon oluşturuyor. Böylece, fosil yakıtsız taşımaya yönelik desteğini de göstermiş oluyor.

Paris Anlaşması kapsamında, küresel ısınmayı sanayi öncesi seviyelere kıyasla 1,5 Santigrat derecenin altındaki seviyelerle sınırlandırma hedefini desteklemek için Renault Trucks, filosunu 30 yıl içinde karbon salınımsız hale getirmek üzere kademeli olarak elektrikli hale dönüştürme konusunda kararlı. Kamyonların kullanım ömrü en az on yıl olduğundan, 2040 itibariyle üretilen tüm kamyonların fosil yakıtsız çalışıyor olması ön görülüyor. Karbon salınımsız taşımaya yönelik bu büyük dönüşümü tamamlamak için elektrikli akü ve yakıt hücreli elektrikli araçlar, kritik öneme sahip olacak. 

A Z.E. Çekici ve şantiye versiyonları 2023’ten itibaren kullanıma sunuluyor 

Mart 2020’de Renault Trucks, Blainville-sur-Orne tesisinde ikinci nesil elektrikli araçlarının seri üretimine başladı.

Renault Trucks, pazarda ağırlıkları 3.1 tondan 26 tona kadar değişen araçlarla kapsamlı bir “tam elektrikli” ürün gamına sahip. Renault Trucks D Z.E., D Wide Z.E. ve Renault Trucks Master Z.E.’den oluşan ürün gamı, şehir içi taşıma, teslimat, dağıtım ve atık toplama ile ilgili her tür gereksinimi karşılıyor. 

Ancak Renault Trucks, araç elektrifikasyonunu tüm kullanım alanlarını kapsayacak şekilde genişletmeyi hedefliyor. 2023’ten itibaren bölgesel ve bölgeler arası taşıma ihtiyaçlarını karşılayacak bir Z.E. çekicinin pazarlaması için gerekli hazırlıklar sürüyor. Bu tarih itibariyle, şehir içi şantiye için tasarlanmış tamamen elektrikli bir model de kullanıma sunulmuş olacak.

Bulunduğumuz on yılın ikinci yarısında Renault Trucks, özellikle ağır ve zorlu uzun yol operasyonlarına yönelik hidrojen yakıt hücreli elektrikli bir kamyon ürün gamı sunacak. 

İddialı hedeflerini destekleyen, elektrikli mobiliteye özel bir Ar-Ge organizasyonu

Renault Trucks Başkanı Bruno Blin, açıklamasında: "Elektrikli mobilite, stratejimizin en önemli ayaklarından biri ve bu alanda lider olmayı hedefliyoruz2030 itibariyle satışlarımızın 35’inin elektrikli araçlardan oluşmasını hedefliyoruz. 2040 itibariyle araç gamımızın tamamı, 100 fosil yakıtsız olacak" diye belirtiyor.

Bu hedeflere ulaşmak amacıyla Renault Trucks, gerek Araştırma ve Geliştirme, gerekse satış ve satış sonrası organizasyonlar için özel ekiplerden destek alıyor. 

Renault Trucks, Ar-Ge tarafında stratejik ortaklıkların yanı sıra parçası olduğu Volvo Group ile yakalanan sinerji sayesinde hacimleri artırmayı, maliyetleri azaltmayı ve bu devrimin getirdiği temel teknolojik güçlüklerin üstesinden gelmeyi hedefliyor. 

Nakliyecilere en iyi elektrikli mobilite çözümlerini sunmak üzere Renault Trucks, kamyon elektromobilitesine aşamalı bir geçiş için önemli bir segment olan Volvo Group’un orta tonajlı araçlara özel yeni geliştirdiği çalışmasından faydalanacak. Renault Trucks ek olarak, Volvo Group akü tedariki, yeniden kullanımı ve geri dönüşümünün yanı sıra şarj çözümlerinde profesyonel yeni kuruluşu Volvo Energy tarafından geliştirilen ortaklıktan da yararlanacak. Ağır yük kamyonu uygulamalarına özel akü paketlerinin gelişimi için ise Volvo Group ve Samsung SDI tarafından oluşturulan stratejik ortaklıktan faydalanılacak.

Sürdürülebilir geçişi kolaylaştırmak için Renault Trucks, 33 milyon Euro yatırımla 2023 yılının başında kurulacak olan Lyon’daki yeni Ar-Ge merkezinin (X-Tech Arena) desteğinden de yararlanıyor olacak. 

Yüksek katma değerli bir elektrik ürün gamı ile müşterilerin enerji dönüşümü desteklenecek 

Z.E. Ürün gamının pazarlanması ve müşteri desteğine gelince Renault Trucks, operasyonel verimliliği ve müşteri memnuniyetini artırmak amacıyla elektrikli mobilite projelerinden sorumlu yeni bir yapılanmayı faaliyete geçirdi. Üst seviye uzmanlık bilgisine sahip bu ekip, nakliyecilere artı değer katan akıllı ve rekabetçi bir ürün gamı sunmak için tüm paydaşlarla (nakliyeciler, distribütörler, kamu yetkilileri, enerji tedarikçileri, vb.) ortaklıklar geliştirmek için çalışıyor. 

Son olarak Renault Trucks, en uygun çözümleri arayan müşterilerinin operasyonlarını kolaylaştırmak üzere araç teklifine yeni hizmetler eklemek için gerekli çalışmaları yaptı. Araca ek olarak, Renault Trucks markası aküler, müşterilerinin tesislerinde şarj tesisleri kurmak için gerekli çözümler, enerji optimizasyonu, bakım ve onarım, finans ve sigorta da dahil olmak üzere kapsamlı bir taşımacılık çözümü sunuyor. Sonuç olarak, kendini müşterilerinin operasyonlarını kolaylaştırmaya adamış olan Renault Trucks, en iyi çözüm ortağı olmayı hedefliyor. Bu da büyük değişiklikler ve belirsizlikler döneminde, nakliyecilerin en çok ihtiyaç duyduğu yaklaşım oluyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Otomobili akıllandırmanın en uygun fiyatlı yolu

Telefonlar, televizyonlar, evler derken şimdi de otomobiller akıllandı. Doğuştan akıllı olmayan otomobilleriyse küçük teknolojik ekipmanlarla akıllı hale geçirmek çok kolay. Global mobil aksesuar markası Mcdodo’nun araç kiti ve dijital göstergeli şarj aletleri uygun fiyatlarıyla her otomobili ‘akıllandırmaya’ hazır…

 

 

Kurulduğu 2013 yılından bu yana sektörde hızlı bir yükseliş gösteren global aksesuar markası Mcdodo, günlük pratik kullanım ihtiyaçlarına göre ürettiği şarj kabloları, powerbank’ler ve kablosuz şarj cihazlarıyla kısa süre içinde sektörün öncü markası haline geldi. 

 

İhtiyaca yönelik, ekonomik ve inovatif ürünleri tüketiciyle buluşturmaya devam eden Mcdodo, şimdi de teknoloji sayesinde her geçen gün ‘akıllanan’ hayatımıza yeni bir konfor ekliyor. Artık küçük bir teknolojik aletle akıllı hale gelen evlerimiz, televizyonlarımızdan sonra otomobiller de Mcdodo aksesuarıyla akıllanıyor. Mcdodo Bluetooth Receiver Aux Wireless Araç Kiti ve Dijital göstergeli çift USB girişli araç şarjları, arabanıza binlerce lira ödeyerek alacağınız ek paketlerin konforunu getiriyor.

 

Akıllı telefonla multimedya sistemine dönüşüyor

 

99 TL’lik etiketle satışa sunulan Mcdodo Bluetooth Receiver Aux Wireless Araç Kiti, araç ses sisteminizi Bluetooth destekli bir hale getiriyor. Araç ses sisteminize Bluetooth üzerinden bağlanmak için tek yapmanız gereken, Aux ve USB uçlarını aracınıza bağlayıp telefonunuzla eşleşmek oluyor. HD ses performansı ile bağlantı sonrasında minimum seviyede ses kaybı yaşıyorsunuz. Ayrıca Wireless 5.1 teknolojisi ile bağlantı stabil şekilde gerçekleşiyor ve bağlantı kopmaları yaşanmıyor. Mikrofon desteği ile eller serbest modunda araç içinde telefon görüşmesi yapabiliyorsunuz.

 

Dijital göstergeli şarj

 

89 TL’lik fiyata sahip Mcdodo dijital göstergeli, çift USB girişli şarjlar ve şık tasarımlı telefon tutucular ise araç içindeki deneyiminizi teknolojik ve daha konforlu bir hale getiriyor. Türkiye’de Metro İletişim Aksesuarları güvencesiyle sunulan Mcdodo, tüm dünyada kalitesi kanıtlanmış ürünleriyle dikkat çekiyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ünlü güzellik uzmanı Neslim Güngen doğumdan hemen sonra formuna kavuştu.

Yaklaşık 3 ay önce üçüncü çocuğu Orhan Asil’i kucağına alan ünlü güzellik uzmanı Neslim Güngen, sırrını soranlara; 30 Neslim Güngen güzellik merkezinde uygulanan ve kendi adını Neslim Güngen zayıflama protokolünü tavsiye ediyor. Türkiye’de sadece Neslim Güngen merkezlerinde uygulanan ortamolekür zayıflama sistemi ile hamilelik öncesi formuna kısa sürede kavuşan Neslim Güngen, “kilo vermek, zayıflamak, forma girmek isteyenler için kesinlikle NG zayıflama protokolünü öneririm. İddia ediyorum Türkiye’de üzerine bir incelme, zayıflama programı yok” sözleriyle formunun sırrını paylaştı. Yeni ofis merkezinin görselleri için kamera karşısına geçen Neslim Güngen’in boynunda dikkat çeken tektaş kolye de eşinin kendisine 480 bin TL değerindeki doğum hediyesiymiş.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ön satışta Çetin Çetintaş rüzgarı

Türkiye’de yoga denince akla gelen ilk kişilerinden biri olan Çetin Çetintaş, “Hayvanlardan Destek Almanın Gizemli Sanatı” kitabının ön satışı ile rekor kırdı. 

Yoga üzerine yaptığı çalışmalar ile sevilerek takip edilen Çetin Çetintaş, merakla beklenen “Kurmanadyam” alt başlığını taşıyan “Hayvanlardan Destek Almanın Gizemli Sanatı” kitabı bu hafta çıkan yeni kitaplar arasında en çok satışı yaparak zirvede yerini aldı.  “Hayvanları anlamak insanın kendisini anlamasıdır” diyen Çetintaş tarih, mitoloji ve sembolizmin üzerine yaptığı araştırmalar ile kitapseverleri hayvanların dünyasına ortak ediyor.  

Çetin Çetintaş’ın sadece D&R’ın web sitesinde ön satışta olan kitabının stokları çıktığı ilk günlerde tükendi. Sevenlerinin Çetintaş’ın kitaplarına olan heyecan ve büyük beklentinin de bir göstergesi olan ön satış rakamları, genel satışta da kitabın uzun zaman çok satanlar listesinin başında olacağını gösteriyor. İlk defa hayvanlar üzerine çalışma yapan Çetintaş, sekizinci kitabında “Arketip nedir?” ve “Hayvan arketipleri insan üzerinden nasıl çalışır ve bu çalışmanın sonucunda ne uyandırır?” gibi konuları ele alıyor.

Çetin Çetintaş’ın uzun zamandan beri merakla sekizinci kitabı sadece web üzerinden satılması, ön satıştaki tüm stoklarının tükenmesi ve son gün hiç satış yapılamamasına rağmen, aynı gün kitabı çıkan Orhan Pamuk’un yeni romanının genel satışıyla başa baş gitti.  Çetintaş’ın kitabı şimdiden genel satışa çıkmadan çok satanlar listesinin başında yerini aldı. Çetin Çetintaş “Hayvanlardan Destek Almanın Gizemli Sanatı” kitabıyla yıllardır beraber yürüdüğü takipçilerine yenilenmenin kapılarını açıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Prof. Dr. Gökçen Orhan’ın kaleminden umut dolu bir hikâye

Yeni bir kalp? Peki kendi kalbim nerede? Beni yarı yolda bırakan, artık vücuduma yetmeyen kalbim… Ona ne oldu? Şimdi, “uyum sağladı” denilen bu kalp kimin? Kalp ve Damar Cerrahı Profesör Doktor Gökçen Orhan’ın ilk romanı Emanet Kalp, hep kitap logosuyla 26 Mart’ta raflarda.

 

“Sakin olun, her şey yolunda. Artık yeni bir kalbiniz var.” Hayatının yeni dönemine bu sözleri işiterek başladı Ömer. Gece yarısı şehrin diğer ucundaki bir eve düşen haber, getirdiği büyük acılarla beraber, başka hayatlara umudu taşıyordu. Kalbin atmaya başladığı ilk an gibi, en başından bu yana sarmaş dolaş olan ikilik o gece de hüküm sürüyordu: keder ve sevinç, kayıp ve kazanç, bitiş ve başlangıç, düğün ve cenaze.

 

Kalp ve Damar Cerrahı Profesör Doktor Gökçen Orhan’ın, uzun yılların tecrübesi ve birikimiyle kaleme aldığı Emanet Kalp; yapılan her organ bağışının, tükenen çarelere umut oluşunu anlatıyor. Her satırıyla, hayatın bize bağışlanmış büyük bir armağan olduğunu ve her şey tamamlandığında, bu kez armağan sunmanın sırasının belki de bizlere geldiğini anımsatıyor. Prof. Dr. Kalp ve Damar Cerrahı Gökçen Orhan’ın ilk romanı Emanet Kalp, 26 Mart’tan itibaren hep kitap logosuyla raflardaki yerini alacak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sakıp Sabancı Müzesi Çevrimiçi Çocuk Atölyeleri Bahar döneminde devam ediyor

Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi Öğrenme Programları bahar döneminde de farklı yaş grubundan çocuklara yönelik eğitici ve eğlenceli etkinliklerine devam ediyor. 

Nisan ayı boyunca hafta sonları gerçekleştirilecek çevrimiçi atölyeler, Frida Kahlo, Claude Monet, Fikret Mualla, Rembrandt, Abidin Dino gibi sanatçıların eserleri üzerinden gerçekleştirilecek alıştırmalara ve ilk yazı biçimlerinden hiyeroglif ile Japon resim sanatı tekniklerine odaklanıyor. 

Hafta sonları 12.00-13.00 saatleri arasında Zoom servisi üzerinden gerçekleştirilecek çevrimiçi dersler Sakıp Sakıp Müzesi web sitesi üzerinden satın alınabilecek.

 

Atölyeler Hakkında:

Işığın Ressamı Rembrandt Atölyesi

Rembrandt’ın eserleri üzerinden, resmin temel unsurları ışık ve gölgenin kullanımına dair bilgi edinecek olan çocuklar, sanatçının portrelerinden esinle gerçekleştirecekleri çalışmalarında da bu unsurlara odaklanacaklar.

 Hiyeroglif Atölyesi 

İlk yazı biçimleri arasında yer alan hiyeroglif, resim ve şekillerden oluşan bir yapıya sahiptir. Atölye çalışmasında antik Mısır hiyerogliflerini incelenecek ve bunlardan hareketle yazıyla resmin birleştirileceği çalışmalar yapılacak.

Frida Kahlo: “Hayvanlarımla Ben” Atölyesi  

Meksikalı ressam Frida Kahlo’nun eserleri ile hayatının inceleneceği atölyede, çocuklar onun sanatının rehberliğinde çalışmalar gerçekleştirecek: Aynadan bakarak otoportrelerini yapacak, bu otoportrede hayvan figürleri yerleştirmeyi deneyecek ve kendilerini başka bir mekânda resmetmeye çalışacaklar.

Claude Monet ve Saman Yığınları Atölyesi 

Ressam Claude Monet’nin kendi düzenlediği bahçesi ile saman yığını temalı eserlerinin inceleneceği çalışma, ışığın değişken yapısının resme yansımalarını konu alıyor. Atölyede, farklı mevsim ve saatlerde saman yığınlarını resmeden sanatçının eserleri, çocukların hayal güçlerini geliştirecek uygulamalar eşliğinde anlatılacak.

Fikret Muallâ ile Figürler Atölyesi 

Sanatçı Fikret Muallâ’nın sanat hayatının aktarılacağı atölyede çocuklar aynı zamanda onun eserlerindeki figürlere de odaklanacak.

Bambu Ormanım Atölyesi

Japon geleneksel resim sanatlarından biri olan “Sumi-e” tekniğini uygulayarak bambu ormanı tasarımlarının yapılacağı atölyede çocuklar kontrast ve uyum odaklı çalışmada fırça vuruşunda yeni bir teknik de öğrenecek. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı