Gölbaşı’nda tarımsal ve hayvansal üretim yapan üreticiler ile tüketicileri bir araya getirmek için Seğmenler Pazar Yeri içinde kurulan Köylü Pazarı daha modern bir hale getirildi.

Gölbaşı Belediyesi’nin kendi atölyesinde ürettiği tezgahlar ile daha modern bir görüntüye kavuşturulan Köylü Pazarı’nın üretici ile halkın buluşma noktası olduğunu söyleyen Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek “Seğmenler Pazar yerinde bulunan Köylü Pazarımızı daha modern bir hale getirmek için Fen İşleri Müdürlüğü atölyelerimizde ürettiğimiz tezgahların montajını yaptık. Amacımız vatandaşlarımıza daha modern bir ortamda hizmet sağlamak. Hem ürünlerini doğrudan tüketici ile buluşturan üreticilerimize hem de vatandaşlarımıza hayırlı uğurlu olsun” dedi.   

Doğadan halkın sofrasına

“Üretim yapan vatandaşlarımız bu pazarımızda üretmiş oldukları her türlü organik ürünü doğrudan vatandaşlarımıza sunuyor” diyen Ramazan Şimşek sözlerine şunları ekledi: “Köylülerimiz tarafından yetiştirilen organik sebze, meyve, fide, yeşillikler ile el işi ve yöresel ürünler pazarımızda satılıyor. Ürünler, doğadan doğruca sofralarınıza ulaşmış oluyor. Bu sayede hem tüketici hem de ürünlerini vatandaşlar ile buluşturma imkânı bulan köylülerimiz kazanıyor.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Satış alanındaki proje, uygulama ve yaklaşımlarda üstün performansların ödüllendirildiği Best of Sales Awards’da Petrol Ofisi, Müşteri Deneyimi kategorisinde ödül aldı. 

Sales Network tarafından bu yıl 3’üncüsü düzenlenen #BoSA2021 – Best of Sales Awards’da 13 kategoride 33 marka ödüle uzandı. Petrol Ofisi pandemi koşullarında düzenlediği Siftah Liderden kampanyası ile katıldığı yarışmada, ‘Müşteri Deneyimi’ alanındaki başarısı ile bu kategoride ödüle layık görüldü. Ayrıca yarışmada temel kategoriler dışındaki ‘Kurumsal İyilik Jüri Özel Ödülü’nü ise bu yıl Bir Dilek Tut Derneği aldı. 

Sales Network’te Petrol Ofisi’ni temsil eden Madeni Yağlar Direktörü Sezgin Gürsu, “Petrol Ofisi son 3-4 yılda birçok alanda attığı önemli adımlar sonucunda örnek başarılar kaydetti. Bunlardan biri ve en önemlisi de temel odak noktamızda yaşandı. Müşteri odaklılığımızı daha da keskinleştirdik ve birçok yenilikçi projeyi hayata geçirdik. Bu alanda gösterdiğimiz performans ve elde ettiğimiz başarılar da birçok ödüle layık görüldü. Türkiye’de salt Müşteri Deneyimi alanında yapılan ilk değerlendirme olan ‘20 – CX Index Turkey’de, Petrol Ofisi ‘Akaryakıt Sektörünün En İyi Markası’ seçilmişti. Bu alandaki başarılarımız, gerçek tüketiciler dahil birçok prestijli değerlendirmede olduğu gibi son olarak da Best of Sales Awards’da ödüle layık görüldü” dedi. 

Siftah Liderden kampanyasını henüz pandeminin ilk günlerinde planlayarak büyük bir hızla hayata geçirdiklerini de belirten Sezgin Gürsu, “Pandeminin ilk şokunda dahi müşterilerimize bakış açımızın net göstergelerinden biri olan kampanyamızda, madeni yağ alanında müşterilerimiz olan otomotiv ustalarına katkı sağlamayı hedefledik. İlk tam kapanma döneminin ardından ekonomi çarklarının tekrar hızlanmaya başladığı Haziran ayında, tüm Türkiye’de 17 bin ustaya Maxima ve Maximus motor yağlarımızı ücretsiz olarak dağıttık. Bu kampanyamız, sahadan ve ustalarımızdan çok değerli bir takdir topladı. Nitekim doğru bir zamanda, doğru bir amaçla ve doğru bir şekilde hayata geçirdiğimiz bu projemiz, Felis dahil birçok yarışmadan ödül topladı. Siftah Liderden kampanyamızın aldığı son ödül de Best of Sales Awards oldu” açıklamasında bulundu. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Dünyada aşılama hızla devam etmesine karşılık Çin’in Sinovav aşısı ile Rusya’nın Sputnik V aşısını olan turistleri kabul etmeyeceğini açıklayan birçok ülke var. Ulusal İktisadi Düşünce Kuruluşu (ULİKAD) Başkanı Ömer Niziplioğlu, bu krizi Türkiye’nin lehine çevirmek için Çin ve Rus aşılarının yoğunlukta yapıldığı ülkelerden turist çekilmesini önerdi. 

‘Avrupa takıntısını bırakalım’

Avrupa’nın seyahat için Çin ve Rus aşısını kabul etmediğine dikkat çeken Niziplipoğlu, “Çin, Hindistan, Afrika ve Latin Amerika ülkelerinde bu aşılar kullanılıyor. Bu ülkelerden turistiler ülkemize çekmeliyiz. Böylelikle bu krizi lehimize çevirebiliriz” dedi

Avrupa ve Rusya pazarı takıntısının bırakılması gerekliğini aktaran Nizipliopğlu, “Yeni ve daha büyük pazarlara yönelelim. Bu bölgelerde 3 milyar kişilik bir nüfus söz konusu” diye konuştu.  

‘Kampanyalar yetersiz’

Yapılan tanıtım faaliyetleri ve kampanyaların yetersiz olduğunu belirten Niziplioğlu, “Kampanyaları doğru bulmuyoruz çünkü artık Londra’da otobüs giydirmek, havalimanı billboardlarına ilan vermek çok gereksiz bir çalışma. Onun yerine hedef kitlemiz olan ülkelerin spor, müzik, sinema vb. alanlarda  ünlü, sevilen, sosyal medyada takipçisi yüksek olan kişiler tarafından tanıtımlarımız yapılmalı. Herkes olup biteni sosyal medyadan takip ediyorken bu kanalı yeterince kullanmayarak hata yapılıyor. Yerli turist tesisler için önemli. Fakat ülke için bir cepten alıp diğerine vermektir esas olan dıştan gelen turist ve kaynaktır” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Doğtaş bünyesinde uzun yıllardır farklı pozisyonlarda görev yapan Çağrı Öztürk ‘Marka ve Ürün Direktörü’ pozisyonuna atandı.

Doğtaş’ın yeni Marka ve Ürün Direktörü Çağrı Öztürk oldu. 2009 yılında pazarlama sorumlusu olarak iş hayatına başlayan Çağrı Öztürk, Doğtaş bünyesinde ürün uzmanı, ticari pazarlama müdürü pozisyonlarında bulundu. 2019 yılından beri Doğtaş Marka Müdürü olarak görev alan Öztürk, geçtiğimiz ay itibariyle Marka ve Ürün Direktörü ünvanını aldı. 

Çağrı Öztürk, lisans eğitimini Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi İstatistik Bölümü’nde tamamladı. 2013 yılında Koç Üniversitesi Yönetici Geliştirme Programını bitiren Öztürk, Bahçeşehir Üniversitesi Stratejik Pazarlama ve Marka Yönetimi yüksek lisans programından 2020 yılında mezun oldu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İsveçli güzellik ve teknoloji markası FOREO, yüz fitness’ında devrim yaratan dünyanın en etkili ve güvenilir microcurrent (mikro akım) teknolojili yüz sıkılaştırma cihazı BEAR, cildinizin ihtiyacı olan bakımı sunuyor. Üstelik şimdi de yalnızca Beymen’de satışa sunulacak yeni rengi Mint ile doğanın esintilerini evlerinize taşıyor.

Dinlenmeye ve rahatlamaya ihtiyaç duyduğumuz bu dönemlerde yüzümüze ayrı bir önem göstermemiz gerekiyor. Hassas bir yapıya sahip olan yüzümüz için pek çok rahatlatma yöntemi mevcut. Kozmetik ürünlerden uzak durmaktan tutun da sayısız masaj yöntemine kadar pek çok şeyi deneyebilirsiniz. Ancak buradaki kritik konu nasıl ve ne zaman yapılacağı… Evinizin rahatlığında, spa konforunda profesyonel bakım sunan İsveçli güzellik ve teknoloji markası FOREO, yüz fitness’ında devrim yaratan dünyanın en etkili ve güvenilir microcurrent (mikro akım) teknolojili yüz sıkılaştırma cihazı BEAR, cildinizin ihtiyacı olan bakımı sunuyor. Üstelik şimdi de yalnızca Beymen’de satışa sunulacak yeni rengi Mint ile doğanın esintilerini evlerinize taşıyor.

Pandemiyle ve iş temposuyla geçen yoğun bir yılın ardından dinlenmek hepimizin hakkı. Son dönemlerde de özellikle yüz bölgesine bakım yapmak için pek çok yöntem konuşulmaya başladı. Masaj terapileri, bakım seansları, kozmetik ya da bitkisel yollar… Ancak cilde uygun olacak yöntemi bulmak, güvenmek ve hatta buna zaman ayırmak ciddi bir problem.  Bu yüzden pek çok kullanıcının güvenini kazanmış, etkili ve pratik yolları seçmek en mantıklısı. İsveçli güzellik ve teknoloji markası FOREO, çok sevilen dünyanın en etkili ve güvenilir yüz sıkılaştırma cihazı BEAR’ın yeni rengi Mint’i tanıttı. Doğanın yeşilliğinden ilham alan yeni rengiyle BEAR, cildinizde doğanın esintisini hissettirecek. Nanenin ferahlatıcı etkisi de düşünüldüğünde yüz fitness’ında devrim yaratan BEAR için daha iyi bir renk düşünülemezdi. Cildinizi dakikalar içinde ferahlatıp sıkılaşmasına yardımcı olacak BEAR, Beymen mağazalarında yeni rengi Mint ile kullanıcılarıyla buluşmayı bekliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Anker Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonları 4 yılda bir düzenlenen bu önemli turnuvayı evlere, bahçelere, kamplara, ormanlara, tatillere, teknelere, iş yerlerine kısacası nereye istersek oraya getiriyor.

Avrupa Futbol Şampiyonası için geri sayım başladı. Geçtiğimiz yıl düzenlenmesi planlanan organizasyon, pandemi dolayısıyla ertelenmişti. Türkiye’nin de yer alacağı bu yıl 17.si düzenlenecek Avrupa Futbol Şampiyonası 11 Haziran’da başlayacak. Turnuvayı ruhunu yaşamayı fazlasıyla özlediğimiz bu günlerde futbol coşkusunu evlerimizde dev ekranlarda yaşamak mümkün! Anker Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonları 4 yılda bir düzenlenen bu önemli turnuvayı evlere, bahçelere, kamplara, ormanlara, tatillere, teknelere, iş yerlerine kısacası nereye istersek oraya getiriyor. 

Bütün dünyanın merakla beklediği Avrupa Futbol Şampiyonası, 11 Haziran – 11 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek. 11 şehrin ev sahipliği yapacağı organizasyonda, maçın oynanacağı şehrin salgındaki durumuna göre sınırlı sayıda kapasiteyle seyirci alımına izin verilecek. Türkiye’nin de katılacağı turnuvayı bizler evlerimizden takip etmek durumunda kalsak da bu durum şampiyona coşkusunun azalacağı anlamına gelmiyor. Tek yürek olmak için kalabalıklar içerisinde olmamıza gerek yok, nerede olursak olalım ay yıldızlıların desteğimizi hissedeceğine emin olabilirsiniz. Anker’in Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonları şampiyona boyunca bulunduğumuz ortamı stadyuma çevirecek. İster evde stadyum havası yaratın ister çantanıza ya da bavulunuza attığınız taşınabilir projeksiyon cihazıyla bulunduğunuz ortamı futbol coşkusuyla kaplayın. Gittiğiniz her yeri stadyuma dönüştürmek için tek bir tuşa basmanız yeterli. Üstelik kullanıcılar,   Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonlarında Euro 2020’ye özel sürpriz indirimlerle karşılaşacak.

Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonlarıyla maç keyfi

Türkiye’nin A grubunda İtalya, Galler ve İsviçre’yle karşılacağı Avrupa Futbol Şampiyonası’nda desteğimizi dev ekranlarla veriyoruz! Anker Nebula ailesi, taşınabilir kablosuz özellikleriyle, çoklu bağlantı seçenekleriyle ve uzun süre giden şarj kapasitesiyle futbol coşkusunu dilediğimiz yere taşımamızı sağlıyor. Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonları, farklı özellikleri ve fonksiyonlarıyla her ihtiyaca uygun bir şekilde bu kez sporseverlere şampiyonaya özel indirimlerle sunulacak. 

Anker Nebula Apollo Taşınabilir WiFi Kablosuz Çok Yönlü Akıllı Projeksiyon Cihazı ve Hoparlör, 100 inçe kadar dev ekrana yansıtabildiği 200 ANSI lümen yüksek parlaklık değeriyle ve çoklu bağlantı seçeneğiyle eğlenceyi büyütüyor. İnteraktif dokunmatik paneliyle kolay kulanım imkânı sunan Nebula Apollo, diğer Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonlarında da olduğu gibi Nebula Connect uygulaması aracılığıyla doğrudan telefon aracılığıyla kontrol edilebiliyor. Anker Nebula Capsule II Akıllı Mini Portatif Çok Yönlü Akıllı Projeksiyon Cihazı ise 720p ekran çözünürlüğü ve 200 ANSI lümen yüksek parlaklık değerini bir araya getiriyor. 8 Watt’lık güçlü bir ses sitemine sahip olan projeksiyon cihazı, 2,5 saat süren şarjıyla ve çoklu bağlantı seçeneğiyle kullanıcılarla buluşuyor. Nebula ailesi’nin evleri eğlence merkezine çeviren projeksiyonlarından bir diğeri de Anker Nebula Mars Pro II Çok Yönlü Akıllı Taşınabilir Projeksiyon Cihazı. Diğer Nebula çok yönlü akıllı projeksiyonlardan farklı olarak otomatik bir odaklama özelliğine sahip. Bu özellik sayesinde saniyeler içerisinde netleme yapabilen cihaz, 2 adet 10 Watt gücünde hoparlöre ve 500 ANSI lümen parlaklık değerine sahip. Nebula ailesinin en son çıkan iki ürünü olan Nebula Cosmos ve Cosmos Max ise Şampiyona coşkusunu farklı bir seviyeye çıkartıyor. 2 adet 10 Watt gücünde hoparlöre ve 900 ANSI lümen parlıklık değerine sahip Nebula Cosmos Çok Yönlü Akıllı Projeksiyonu ve dünyanın ilk 4K görüntülü 3D sesli taşınabilir sinaması Cosmos Max Çok Yönlü Akıllı Projeksiyon Cihazı eğlencenin katlanmasına yardımcı oluyor. Nebula Cosmos Max Çok Yönlü Akıllı Projeksiyon Cihazı aynı zamanda 1500 ANSI lümen parlaklık değerine ve 4 adet 10 Watt gücünde hoparlöre sahip.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Dünya Süt Günü’nde süt ve süt ürünlerinin insan sağlığı açısından öneminin yanı sıra toplumsal refaha katkısının altını çizdi. Yılmaz, Sütaş’ın “Çiftlikten Sofralara” entegre iş modeli ile AB Yeşil Mutabakat stratejisine uyumlu ve hazır olduğunu vurguladı.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Organizasyonu’nun (FAO) öncülüğünde, her yıl 1 Haziran’da kutlanan “Dünya Süt Günü”, sütün insan sağlığı için önemini ve toplumsal yaşama katkılarını hatırlatmak için önemli bir fırsat sunuyor. 

Süt, insanoğlunun sağlıklı bir yaşam sürebilmesi için gerekli olan 10 dan fazla esansiyel besin ögesini doğal olarak içeren, en temel, en dengeli ve en besleyici gıdadır. 

Yapılan her yeni araştırma süt ve süt ürünlerinin yararlarını ve her yaş grubuna sağladığı faydaları farklı yönleriyle ortaya koyuyor. Uluslararası Sütçülük Federasyonu tarafından Nisan 2021’de yayınlanan son rapor*; sadece sütte bulunan yüksek kaliteli biyoaktif proteinler, esansiyel amino asitler, esansiyel yağ asitleri, kalsiyum, fosfor, magnezyum, potasyum, iyot, çinko, süt şekeri ve B vitaminlerinden oluşan içeriği ile süt ürünlerinin, sağlıklı ve dengeli beslenmenin çok önemli bir parçası olduğunu vurguluyor. Üstelik bu besinlerin sütün içerisinde birlikte bulunmasının da sinerjik bir etki yarattığını belirtiyor. Rapor, süt ve süt ürünlerinin; kemik ve diş sağlığını, güçlü bir bağışıklık sistemini ve beyin hücrelerinin gelişimini desteklediğini, ayrıca yüksek tansiyon ve tip-2 diyabetin azalmasına da yardımcı olduğunu ifade ediyor.

Süt bereketiyle de toplumsal refaha katkı sağlıyor

Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, Dünya Süt Günü vesilesi ile yaptığı açıklamasında; “Bu değerli gıdanın üretilmesi; çok çeşitli sektörler üzerinde ekonomik etkileri olan, kapsayıcı bir ekonomik faaliyettir. Süt; tarım, sanayi ve hizmet sektörlerinde birçok farklı alt sektörü harekete geçiriyor ve milyonlarca insana istihdam yaratıyor. Refahın geniş kitlelere yayılmasını sağlıyor.” dedi.

Yılmaz açıklamasına söyle devam etti; “Sütaş, sütçülüğe odaklanıp, bu alanda uzmanlaşıp büyürken, “Çiftlikten Sofralara” stratejisini benimsedi ve bunun sonucu olarak güçlü bir tedarik zinciri yapısına ulaştı. Gıda güvenliği bakımından önemli bir kapasite oluştururken, gıda güvenilirliği bakımından da çağın beklentilerini karşılayabilen bir örnek haline geldi.  Diğer yandan Sütaş’ın iş modeli; yarattığı ekonomik sonuçlar, sosyal etkiler ve kapsayıcı niteliğiyle bir “Bölgesel Kalkınma Modeli” niteliğine ulaştı. 

Sütaş Entegre Tesislerinin her biri; yem bitkileri ve konsantre yem üretiminden damızlık süt sığırı çiftliklerine, enerji üretiminden organik gübreye, yüzlerce süt ürününün üretilip, tüketicilerin sofralarına ulaştırılmasına kadar uzanan birer entegre tedarik zincir modeli özelliği taşıyor.”  

Sütaş, Avrupa Birliği Yeşil Mutabakat – Çiftlikten Çatala” stratejisinin Türkiye’deki en güçlü entegre örneği

Pandemi dönemi ile birlikte bir yandan gıdaların güvenilirliği, diğer yandan tarım ve gıda alanında yeterlilik konusu daha önemli hale geldi. Ayrıca doğanın, doğal kaynakların sürdürülebilirliğine yönelik önlemleri de artırmaya mecburuz. Bu gelişmeler karşısında, Avrupa Birliği sürdürülebilir gıda sistemleri oluşturmak amacıyla, “Yeşil Mutabakat – Çiftlikten Çatala” adını verdiği yeni stratejisini açıkladı. 

Sütaş gıda güvenilirliği ve sürdürülebilirlik bakış açılarıyla uzun yıllardır ineklerinin beslendiği ottan, sofralara ulaşan süt ve süt ürünlerine kadar entegre bir şekilde yönettiği “Çiftlikten Sofralara” modeli ile AB’nin açıkladığı stratejiye uyumlu ve hazır durumda. 

Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz, açıklamasında bu konuya şöyle değiniyor: “Bitkisel üretimden başlayarak, biyogaz, enerji ve gübre üretimine kadar uzanan özgün iş modelimiz sayesinde, doğadan aldığımızı doğaya geri kazandırıyoruz. Bu döngüsel model sürdürülebilirlik çalışmalarımızın da temelini oluşturuyor. 

45 yılı aşkın süredir doğal lezzetlerimizi ustalık ve uzmanlıkla üretmeye, toplumun sağlıklı beslenmesi için sütün iyiliğini ve bereketini yaymaya, yatırımlarımızla istihdama, ülkemizin kalkınma ve refahına katkıda bulunmaya devam ediyoruz.” 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

 Türkiye Değişim Partisi (TDP) Kurucu Genel Sekreter Yardımcısı Av. Muzaffer Rıza Nerse, Ayasofya töreninde Atatürk’e lanet okuyan imama tepki gösterdi.
 

Ayasofya'daki törende imam, "Onlardan daha zalim, daha kâfir kim olabilir. Ya Rabbi, o zihniyetin bir daha bu ümmetin başına gelmesini mukadder buyurma" diyerek Ayasofya'yı müzeye çevirenlere lanet okudu.
 

“Aziz Atatürk’e Lanet Değil, Rahmet Okunur”
 

TDP Kurucu Genel Sekreter Yardımcısı Av. Muzaffer Rıza Nerse, konuya ilişkin açıklamada bulundu. Nerse, ”  Türkiye Cumhuriyeti’nin banisi, ilk Cumhurbaşkanımız, istiklal mücadelemizin lideri ve Başkomutanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e, bu topraklarda lanet okuyacak bir hayâsız ve hamiyetsiz henüz anasından doğmamıştır. Atatürk’e hakaret ve hıyanet vatan hainliğidir.  Aziz Atatürk’e lanet değil, rahmet okunur, dua edilir, minnet, şükran hisleriyle muhterem hatırası yâd edilip emanetlerine sahip çıkılır.  Hiç kuşku yok ki, İstanbul’u fetheden yüksek iman kadar işgalden kurtaran muhteşem irade de değerlidir, yok sayılması düşünülemeyecektir. Şayet Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerif’ten ezanlar yükselip tevhid inancımızın sancağı dalgalanıyorsa bunun şeref payesi hem Fatih Sultan Mehmet Han hem de Gazi Mustafa Kemal Atatürk’tedir” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı