Aylık arşivler: Mayıs 2021

WhatsApp ve CBOT’tan önemli işbirliği

400 milyonluk konuşma rekoruyla CBOT, WhatsApp’ın Türkiye ve Global’de İşletme Çözüm Sağlayıcısı (BSP) oldu!

2020’de chatbotlarıyla 400 milyonluk rekor diyaloğa imza atan şirket dünya devi WhatsApp’ın çözüm sağlayıcısı oldu. WhatsApp’ın global çapta çok az sayıda şirkete verdiği bu yetki ile, Globaldeki ve Türkiye’deki işletmelere daha önce yabancı şirketler tarafından sunulan Business API hizmetini Türk mühendislik gücüyle sunacak. Böylece şirketler; WhatsApp’ı müşteri ve çalışan etkileşimi süreçlerini hızlandırmak amaçlı bir kanal olarak kullanabilecekler. 

CBOT, kullanıma hazır sanal asistanları, IVR üzerinde yer alan sesli asistanları, mesajların yönetimini kolaylaştıran canlı destek çözümleri ve WhatsApp’ın gücüyle şirketlerin müşteri deneyim süreçlerini uçtan uca yönetmelerine destek sağlayacak. Bu sayede bütünsel bir müşteri hizmetleri platformuna kavuşacak olan şirketler; CBOT’un MasterPass ile entegre altyapısı ile WhatsApp üzerinden ödeme alma imkanına da kavuşacaklar. 

Müşteri Hizmetleri Deneyimini WhatsApp üzerinden geliştireceğiz

Yapay zeka alanındaki yetkinliği Gartner tarafından da tescillenen bir Türk şirketi olarak 2019 yılında Google’ın dünyadaki ilk 20 RCS (Zenginleştirilmiş Mesaj Servisi) iş ortağından biri olmanın ardından yine bir dünya markası olan WhatsApp’ın iş ortağı olmaktan büyük bir gurur duyduklarını ifade eden CBOT Kurucu ve CEO’su Mete Aktaş: “Şirketler için müşteri yönetiminin kritik hale geldiği günümüzde tüm şirketler müşterilerine ulaşabilecekleri, onların deneyimlerini iyileştirebilecekleri kanallara yoğunlaşıyor. 2 milyarlık kullanıcı sayısıyla WhatsApp da şirketler için müşteri ve çalışan deneyiminde kritik bir kanal. Özellikle WhatsApp Business uygulaması şirketleri müşteri yönetimlerinde bir adım ileri taşıyordu. Ancak Türkiye’deki şirketler bu hizmeti yabancı şirketlerden döviz ödeme yaparak satın alabiliyorlardı. Biz CBOT olarak alanımızdaki yetkinliğimizle artık WhatsApp Business API hizmetini sunabileceğiz. Yani şirketler artık WhatsApp Business uygulamasını kullanabilmek için müşterileriyle paylaşacakları telefon numaralarının hesap aktivasyonlarını CBOT aracılığı ile yapacaklar. Bu aktivasyon sonrasında CBOT’un canlı destek ekranları üzerinden tüm mesajlarını yönetebilecekler. İstedikleri takdirde kullanıma hazır sanal asistanları kendi CRM, e-ticaret vb. sistemleri ile entegre bir şekilde devreye alarak 7/24 WhatsApp üzerinden hizmet verebilecekler. Bu durum kullanıcılar için uzun bekleme sürelerini azaltacak, işletmelerin ise daha uygun maliyetler ile müşteri hizmetlerini iyileştirmesini sağlayacak. CBOT olarak, 2020’de sesin müşteri hizmetleri alanında kritik hale gelmesiyle, IVR sistemlerine sesli sanal asistanların entegre edilmesini hedefleyen CBOT SPEECH ürünümüzü de yapay zeka platformumuza eklemiştik. CBOT aracılığı ile WhatsApp Business API aktivasyonu yapan işletmeler artık IVR kanalından başlayan bir diyaloğu WhatsApp’ta sonlandırabilecekleri entegre bir hizmet sağlayabilecek. Üstelik bu çalışmaların hepsinde CBOT’un yerli teknoloji çözümlerinden yararlanabilecek.” diyor. 

2021’de 2 milyar konuşma hedefi

Sanal asistanlarıyla WhatsApp’ın yeni WhatsApp Commerce programında da yer alarak diyalogsal ticareti geliştirmesine de katkı sunmaya hazırlanan yerli yapay zeka ve mühendislik şirketi CBOT, 2020’de milyonlarca kişinin deneyimlerini iyileştirdi. CBOT chatbotlarında 2021’de; farklı yaş gruplarından, farklı sosyo-ekonomik gruplardan ve farklı sektörlerin kullanıcılarından ve çalışanlarından gelen 2 milyar konuşma hedefliyor. CBOT devam eden projeleriyle birlikte bugün 80 milyonluk geniş bir kitleye hizmet veren Türkiye’nin Yapay Zeka Platformu olarak 2021’de de global’e açılma konusunda emin adımlarla ilerliyor. Global çapta yürütülecek olan WhatsApp Commerce programına seçilmesi de CBOT’un dünya çapında yapay zeka alanında liderliğini pekiştiriyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Stres seviyesi en yüksek 3. ülke olarak kaygılarımızdan nasıl arınacağız?

Ipsos ve Dünya Ekonomik Forumu’nun dünya genelindeki 28 ülkede yaptığı son araştırma ile pandemi sürecinin iş hayatına etkileri ortaya koyuldu. Koronavirüs tedbirleri kapsamında evlere taşınan iş hayatı, çalışanların anksiyete, stres ve yalnızlıkla baş başa kalmasına sebep oldu. Türkiye ise 69’luk oran ile araştırma yapılan 28 ülke arasında stres seviyesi en yüksek 3. ülke olarak yer aldı. Evde daha fazla vakit geçirdiğimiz bu süreçte zihnimizi gündemden uzaklaştırmak ve ruha iyi gelen hisleri depolamak en önemli ihtiyacımız. Günün farklı saatlerinde, farklı seviyelere uygun online yoga, pilates dersleri ve meditasyon seansları sunan Studio Best Self, dilediği gibi pratik yapmak isteyen yogaseverler için sunduğu çeşitli seçeneklerde dersleri ve farklı disiplinlerde uzmanlaşmış eğitmenleri ile mental olarak dengede kalmaya yardımcı oluyor. 

 

Ipsos ve Dünya Ekonomik Forumu’nun dünya genelindeki 28 ülkeden 13 bin çalışan üzerinde yapılan araştırmada pandemi döneminde anksiyete, stres ve yalnızlık seviyelerinin arttığı gözlemlendi. Bunların yanında; iş güvenliğinde endişe, işini kaybetme korkusu, verimliliğin azalması, izole edilmiş hissetme, ev ve iş dengesini kurmakta zorlanma ve esnek çalışma saatleri gibi sebepler çalışanların kaygı seviyesini yükseltiyor. Türkiye ise 69’luk oran ile araştırma yapılan 28 ülke arasında stres seviyesi en yüksek 3. ülke oldu. Bireyler güne başlarken veya yorucu bir günün ardından tüm bu kaygılardan sıyrılabilmenin yollarını arıyor. Günümüz şartlarına göre online platformlarda ulaşabilir hale gelen yoga, pilates ve meditasyon dersleri bu ihtiyacı karşılamaya yardımcı olan trendler arasında yer alıyor. Buradan yola çıkan Studio Best Self, farklı seviyelere uygun online yoga, pilates dersleri ve meditasyon seansları ile sadece bedenini değil, zihin ve ruhunu da rahatlatmak isteyenlere özel seçenekleri ile bedenlere koyulan bariyerleri aşarak stres seviyesini azaltmaya katkıda bulunmayı hedefliyor. 

 

Stres Seviyenizi Yoga, Pilates ve Meditasyon ile Azaltın

 

Stresten uzak durmak, rahatlamak ve kendi yolumuzu bulabilmek için bize negatif hissettiren her şeyden bir süreliğine de olsa uzaklaşmamız gerekiyor. Derslerine katılan yogilerin zihinlerini rahatlatıp daha kolay dengede kalabildiklerini belirten Studio Best Self Kurucusu Emir Kurşunoğlu, stresi vücudunuzdan ve zihninizden uzaklaştıracak 6 temel yoga duruşu önerisinde bulunuyor.

 

1. Ayakta Öne Katlanma (Uttanasana)

 

Ayakta dururken, dizlerinizi hafifçe bükerek düz bir omurgayla öne katlanın ve el parmaklarınızı ayaklarınızın önünde yere getirmeyi deneyin. Göğsünüzü üst bacaklarınıza yaklaştırıp mümkün olduğunca bacaklarınızı düzleştirmeye çalışın. Dirseklerinizi zıt ellerle kavrayın. Çenenizi, boynunuzu, göz çevrenizi yumuşatmaya ve zihninizden düşünceleri temizlemeye odaklanın. Pozu beş nefes boyunca tutun, ardından yavaşça doğrulun.

 

Uttanasana'nın meşgul bir zihni sakinleştirmek, sakinliği teşvik etmek ve sinir sistemini dengelemek gibi birçok faydası vardır. 

 

2. Çocuk Pozu (Balasana)

 

Topuklarınıza oturun, dizlerinizi mat mesafesinde açın ve başınızı yere doğru getirin. Kollarınızı öne veya bacaklarınızın yanına uzatabilirsin. Belinize doğru nefes alın. Bu dinlenme pozisyonunda 30 saniye ile birkaç dakika arasında kalabilirsiniz. Pozdan çıkmak için, omurlarınızı yavaşça üst üste getirip düz bir omurgaya gelerek oturma pozisyonuna geçin.

 

Çocuk pozu, omuzlardaki gerginliği alıp omurgayı rahatlatarak stresi azaltır. Lenfatik ve sinir sistemi için de faydalı bir dinlenme pozudur.

 

3. Köprü Pozu: (Setu Bandha Sarvangasana)

 

Sırt üstü uzanarak dizlerinizi bükün ve ayaklarınızı kalça genişliğinde açın. Avuç içleriniz aşağı bakacak şekilde kollarınızı vücudunuzun yanına yerleştirin. Ayaklarınızdan güç alarak nefes alıp kalçalarınızı kaldırın. Göğsünüzü daha da yukarı kaldırabilmek için kollarınıza ve omuzlarınıza bastırın. Beş nefes burada kalın ve kalçanızı yavaşça yere indirirken omurlarınızın sırayla mata dokunduğundan emin olun. 

 

Köprü Pozu, beyni ve merkezi sinir sistemini sakinleştirir. Vücutta rahatlamayı ve gevşemeyi sağlar. Stres ve kaygı seviyesini azaltmaya yardımcı olur.

 

4. Deve Duruşu (Ustrasana)

 

Dizler ve ayaklar kalça mesafesi genişliğinde dizlerinizin üzerine gelin. Avuçlarınızı sırtınızdan uzanarak geriye doğru topuklarınızın üzerine koyun. Nefes alın ve göğsünüzü öne ve yukarı açın. Leven kemiklerinizin dizlerinizle aynı hizada kalmasına özen gösterin. Burada rahat hissediyorsanız; başınızı rahat bırakıp geriye sarkıtın. 30 saniye pozda kalıp yavaşça ellerinizi önce belinize alıp sonra gövdenizi doğrultun.

 

Ustrasana, göğsünüzü genişleterek nefesinize bağlanmanızı sağlar. Halsizlik ve anksiyete hissini azaltır.

 

5. Saban Pozu (Halasana)

 

Kollarınız vücudunuzun yanlarında sırt üstü uzanın. Bacaklarınızı düz tutarak kalçanızdan 90 derecelik açıyla kaldırın. Sonra avuç içlerinizi itin ve bacak düzlüğünü tutarak belinizi yavaşça kaldırın. Ellerinizden destek alarak belinizi, ayak parmaklarınız başınızın arkasına değecek şekilde bükün ve 30 saniye burada kalın. Duruştan çıkarken bacaklar düz kalmaya devam ederek omurları teker teker yere indirin ve en son kalça yere değdikten sonra bacakları aşağı getirin.

 

Halasana’nın beyninize taze oksijenli kan göndererek netlik ve sakinlik elde etmenizi sağlar. Sinir sisteminizi canlandırarak huzur ve güven sağlar.

 

6. Ceset Pozu (Shavasana)

 

Sırt üstü en rahat ettiğiniz pozisyonda yatın. Bacaklarını mat genişliğinde aralayın ve kollarınızı vücudunun yanında yaklaşık 45 derece uzaklıkta avuç içleri yukarı bakacak şekilde yerleştirin. Gözlerinizi kapatın ve burundan yavaş, derin nefesler alın. Tüm vücudunun yumuşamasına ve ağırlaşmasına izin vererek zeminde gevşemeye odaklanın. Shavasana pozunda 5 ila 15 dakika kalabilirsiniz. Pozdan çıkmak için; nefesinizi yavaşça derinleştirin, yavaşça tüm vücuda hareket kazandırın. Hazır olduğunuzda, ellerinizden kuvvet alarak bir oturma pozisyonuna geçin.

 

Bu poz, fiziksel ve duygusal bir topraklanma hissi kazandırır ve tüm vücudu rahatlatır Uykusuzluk probleminin çözülmesine yardımcı olur ve kan dolaşımını uyarmak için mükemmel bir asanadır.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Solunum sistemi hastalıkları son 3 yılda en çok hastane yatışına sebep olan hastalık grupları arasında yer alıyor

Dünya Sağlık Örgütü’nün aldığı kararla her yıl mayıs ayının ilk salı günü olarak belirlenen Dünya Astım Günü kapsamında açıklama yapan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nurhayat Yıldırım, “Astım kronik ancak yönetilebilir bir hastalık. Hastaların yaşam standartlarını en iyi şekilde devam ettirebilmeleri için tedavilerini düzenli olarak almaları çok önemli.” dedi.

 

Astım hastalığına dikkat çekmek ve toplumu bilinçlendirmek amacıyla Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen Dünya Astım Günü kapsamında, hastalık ile ilgili önemli bilgiler paylaşan Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nurhayat Yıldırım, “Astım hastalığı tamamen ortadan kalkan bir hastalık değil, sürekli devam eden, kronik bir hastalık.  Bu yüzden süreci yönetmek çok önemli. Koruyucu tedavilerle hasta atağa girmeden birkaç semptomla süreci atlatabiliyor. Bu sebeple hastaların ilaçlarını düzenli olarak kullanmaları çok önemli. Tedaviye uyum süreci astım hastalığında kilit bir rol oynuyor.” diye konuştu. 

“Solunum sistemi hastalıkları son 3 yılda en çok hastane yatışına sebep olan hastalık grupları arasında yer alıyor”

 Astım ataklarında hastaların nefes darlığı, öksürük, hırıltılı soluk alıp verme ve göğüste baskı hissi gibi yakınmalar yaşadığını söyleyen Yıldırım, “Atakların sık tekrarlaması hastaların akciğer kapasitesinde azalma olmasına ve akciğerlerin erken yaşlanmasına neden oluyor. Hastaların ilaçlarını aksatmadan düzenli olarak almaları atakları en aza indirecektir.” dedi. 

Kronik hastalıklara sahip kişilerin çok daha tedbirli olması gereken bir süreçten geçtiklerini belirten Yıldırım, “COVID dönemi ile daha öne çıkan bir ivme ile, solunum sistemi hastalıkları son 3 yılda açık ara farkla en çok hastane yatışına sebep olan hastalık grupları arasında yer alıyor.” dedi.

COVID ile enfekte olma riski endişesiyle mevcut astım hastalarının birçoğunun hekimlerinin verdiği tedaviye uyum göstererek ilaçlarını düzenli kullanmaya başladığını sevindirici bir gelişme olarak paylaşan Yıldırım, “Önceleri sadece semptomatik olduklarında ve alevlenme dönemlerinde ilaç kullanmakta olan bazı hastaların düzenli tedaviye uyumları sayesinde daha rahat nefes almanın mutluluğunu yaşadıklarını duyuyoruz.” diye konuştu.

“Astımda salgın döneminde yeni teşhis oranlarında düşüş gözlemleniyor”

Yıldırım diğer yandan, “Salgın koşullarında riskli grupta yer alan astım hastalarının izolasyonla kendilerini korumaları, hastaneye gitmemeyi tercih etmeleri ve hekimlerin salgınla mücadeleye öncelik vermiş olması sebebiyle, hem yeni teşhis oranlarında düşüş gözlemliyoruz, hem de mevcut hastaların bir kısmının tedavi ve takip süreçleri aksıyor.” dedi.

“Çocuk hastalarda aileye büyük görev düşüyor”

Çocuk hastalarda ise aileye büyük görev düştüğünü belirten Nurhayat Yıldırım, astımlı çocukların aktivitelerini engellememek ve yanlarında sigara içmemek gerektiğinin özellikle altını çizdi. Gebelikte de astım tedavisinin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Yıldırım, gebe astım hastasının atağa girmesinin bebek için ciddi sorunlar oluşturabileceğine dikkat çekti. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Birkan Nasuhoğlu; “Nil Karaibrahimgil’in rodiliğini yaptım.”

Büyük Ev Ablukada’nın sevilen solisti Gülinler’in sunduğu Zorlu PSM’nin yepyeni dijital serisi “Bir Masada Oturduk”,  üçüncü yenilerin beğenilen gruplarından Yedinci Ev ile başladığı müzik kariyerine 2018 yılından bu yana solo olarak devam eden Birkan Nasuhoğlu’nu ağırladı. Pandemi sürecinden yeni projelere kadar pek çok konunun konuşulduğu keyifli sohbet şimdi Zorlu PSM YouTube kanalında yayında.

 

Çekimleri sevilen caz kulübü touché’de fiziki mesafe önlemleri ile gerçekleştirilen, Bant Mag.’ın da editöryel ve kreatif olarak dâhil olduğu Zorlu PSM Youtube kanalının en yeni dijital serisi “Bir Masada Oturduk” yeni bölümünde Birkan Nasuhoğlu’nu ağırladı.

 

“Gitar çalmaya 10 yaşında başladım, gitar benim boyumdan büyüktü.”

 

Yeni bölümünde Gülinler’in konuğu olan Birkan Nasuhoğlu, hem pandemi sürecinin kendisi için nasıl bir deneyim olduğunu hem de pandemide hayata geçirdiği yeni projelerini anlattı.

 

Pandemi sürecinde çıkarttığı iki türkü yorumu bir de yeni şarkıdan oluşan Tanrı Türkü Dinliyor projesinin, türkü dinlenmenin çok da bağdaşmayacağı yerlerde türkü çalma motivasyonuyla ortaya çıktığını ancak böyle bir yer bulamadıklarını anlatan Nasuhoğlu, son olarak kilisede parçalarını çalma fırsatı bulduklarını anlattı.

 

Müziğin hayatına girişinin çok küçük yaşlarda olduğunu da ifade eden genç sanatçı; “Gitar çalmaya 10 yaşındayken başladım. Gitar benim boyumdan büyüktü. İlk çaldığım parça da Haluk Levent’in “Hani Benim Olacaktın” parçasıydı hiç unutmam.” sözleriyle anlattı. Solo kariyerinde önce çeşitli gruplarda da müzik yaptığını anlatan Nasuhoğlu, sahne üstüne çıkmadan önce sahne arkasında rodilik yaptığı günleri de izleyicilerle paylaştı. “Nil Karaibrahimgil’in rodiliğini yaptım. Şimdi bazen rodilere kötü davranan sanatçılar görüyorum. Rodiler yoksa sen de yoksun aslında, hiçbir şey yok, bunun farkında değiller, inanılmaz bir şey. Çok zor bir iştir rodilik, benim de sahneye çıkmaya başladıktan sonra diyaloğum hep iyi olmuştur onlarla, yaptıkları işin ağırlığını bildiğim için her zaman kibar davranırım rodilere.” sözleriyle müzik sahnesi öncesine dair anılarını da paylaştı.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

SQUST’ın son şarkısı ‘Benim Ol’, Duygu Yıldırım’ın vokali ile dijital platformlarda yerini aldı!

Alışılagelmişin dışındaki sahne konseptleri ile elektronik müzikte fark yaratan SQUST’ın, Duygu Yıldırım vokalistliğindeki “Benim Ol” isimli yeni teklisi Alim Yapım etiketiyle tüm dijital platformlarda yerini aldı.

 

2016 yılında ikili olarak bir araya gelen ve tarzlarıyla elektronik dans müziğine yeni bir soluk getiren SQUSTBenim Ol isimli yeni teklisini müzikseverlerle buluşturdu. Türkçe ve yabancı şarkıları kendi düzenlemeleri ve tarzlarıyla icra eden SQUST’ın Duygu Yıldırım vokalistliğindeki yeni teklisinin klibi de ilk gösterimini 2 Nisan Cuma akşamı 21.00’da SQUST YouTube kanalında yaptı. Fark yaratan tarzlarını elektronik müziğin canlı dünyasıyla buluşturan grubun yeni teklisi ve klibi büyük beğeni topladı. 

 

Electro House, Future House, Club House, R&B ve Deep House müzik türlerinde performans sergileyen SQUST’ın yeni teklisi Benim Ol’un söz ve müziği kendilerine ait. Vokalde Duygu Yıldırım’ın olduğu yeni teklinin mix’i Utku Ünsal, mastering’i ise Emre Kıral imzası taşıyor. Şarkının klibi ise başarılı tiyatro sanatçısı Behzat Uygur ile aynı adı taşıyan müzisyen oğlu Behzat Uygur yönetmenliğinde çekildi.

 

SQUST’ın Duygu Yıldırım vokalistliğinde Alim Yapım etiketiyle çıkan yeni teklisi Benim Ol, tüm dijital platformlardan dinlenebilir. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Berkay Demirci'nin Youtube'da sunduğu Gıybet Mi? programına Sinem Yıldız konuk oldu

Ünlü Youtuber Berkay Demirci, Youtube'da sunduğu Gıybet Mi? adlı programında ünlü isimleri ağırlamaya devam ediyor. Daha önceki dönemlerde Selin Ciğerci, Aydilge, Bircan Bali, Eylül Öztürk, Bahar Candan, Nihal Candan gibi isimleri konuk olarak ağırlayan Berkay Demirci'nin bu haftaki konuğu Sinem Yıldız'dı.

Fenomenler ve Magazin dünyası hakkında eğlenceli konuşmaların yapıldığı Berkay Demirci'nin Gıybet Mi? adlı programında, Demet Akalın'ın her şeyi göz önünde yaşamasından dolayı herkesin kendisine görgüsüz dediğini ancak Demet Akalın'ın tamamen normal olduğunu ifade ettiler.

 

Program'da Berkay Demirci'nin sorduğu "Nez" sizin için ne ifade ediyor sorusuna Sinem Yıldız; "Saçlarını falan kazıtmış son zamanlarda, Nez zamanında çok tatlı bir kadındı, muhteşem dans ediyordu. O zamandan bu zaman yeni şarkılar geldi ama Nez'de tatlıdır. Şimdi yine bir şarkı yapsa dinlenir ifadelerine yer verdi.

 

Berkay Demirci'nin hazırlayarak sunduğu Gıybet Mi? adlı programın bir sonraki konuğu herkes tarafından merak ediliyor.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bear Grylls ile Yabanda Yeni Bölümleriyle National Geographic Ekranlarında

“Bear Grylls ile Yabanda” Mayıs ayı boyunca her pazar akşamı saat 21.00’de National Geographic ekranlarında izleyicilerle buluşuyor.

 

Hayatta kalma uzmanı Bear Grylls,  vahşi doğada ağırladığı ünlü isimlerin heyecan dolu maceralarıyla Mayıs ayı boyunca National Geographic ekranlarında devam ediyor. Heyecanın hiç eksik olmadığı vahşi yaşam serüveni “Bear Grylls ile Yabanda” yeni bölümleriyle Mayıs ayı boyunca her pazar akşamı saat 21.00’de National Geographic ekranlarında. 

 

Bilimin, keşfin ve hikaye anlatımının gücüne inanarak 130 yılı aşkın bir süredir dünyanın en güvenilir markalarından biri olmayı sürdüren National Geographic’in birbirinden iddialı yapımlarını Digiturk, D-Smart, KabloTV, Tivibu, TV+ ve Vodafone TV platformlarından izleyebilirsiniz.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sıra dışı Seyahatler Mayıs Ayında DocuBox HD Ekranlarında

Uluslararası medya kuruluşu SPI International bünyesinde HD kalitesiyle izleme deneyimi sunan belgesel kanalı DocuBox HD, ilginç yapımlarıyla muhteşem keşiflerin kapısını açıyor. DocuBox HD ekranlarında, Mayıs ayında farklı belgesellerle sıra dışı seyahatlerle dünyamızın güzelliklerini keşfedeceğiz.

 

Müzik Gezgini, Bölüm 16 (Music Voyager, Ep 16)

 

7 Mayıs Cuma, Saat 20:00

Sunucu Jacob Edgar kayıp şehirleri ya da antik kalıntıları aramıyor. O farklı bir hazinenin peşinde: Müzik. Müzik Gezgini Serisi izleyicileri gezegenimizin en heyecanlı seslerini dinlemeye davet ediyor. Bir etnomüzikolojist ve Dünya Müziği Yapımcısı olarak Edgar gezegenin her yerinde en iyi şarkıları ararken, zorluklar aşıyor, heyecanlı yolculuklar yaşıyor. Sadece bölgenin yerlilerince bilinen gizli konser alanlarını keşfediyor. Uzak diyarların büyüsünü, gizemini ve müziğini açığa çıkaran sürprizlerle dolu maceralar için Müzik Gezgini'ne eşlik edin!

 

Seyahat Notları Bölüm 7 (Travel Notebooks Ep 7)

 

8 Mayıs Cumartesi, Saat 11:00

Sıra dışı ülkeleri, şehirleri ve yerleri gezgin ruhlu bir illüstratörün gözünden izlediğimiz serinin 8 Mayıs Cumartesi günü ekranlara gelecek bölümünde gezeceğimiz yerler: Bertrand de Miollis, Anne Steinlein, Elsie Herberstein, Carla Talopp, Olivier Martin ve Damien Roudeau gibi ressamlar ile beraber; İzlanda, İskoçya, Japonya, Cape Verde, Namibya, Hindistan, Kamboçya, Ermenistan, Küba ve Guatemala.

 

Seyahat Macerası, Bölüm 5 (Travel Quest, Ep 5)

 

9 Mayıs Pazar, Saat 19:30

İnsanları yedi kıtada 140 ülkeye götürdükten sonra ne yapardınız? Soru ilginizi çektiyse, Bill’in çılgın yapılacaklar listesine hoş geldiniz! Bill Ball seyahat programlarının kurallarını ve tabularını yıkıp, bunların da ötesine geçiyor.  Bu yeni, yüksek tempolu programda Bill ile birlikte, alışılmadık ve sıradışı olanlar peşinden gidiyoruz. Dünyanın en büyük timsahlarıyla yüz yüze geliyor, binlerce denizanasıyla birlikte şnorkelle dalış yapıyor, bir volkanın kraterinin eşiğinde yürüyor, kafessiz bir grup köpekbalığını besliyor, Serengeti’de bisiklet sürüyoruz. Bu, o sizin bildiğiniz seyahat programlarına benzemiyor!

 

Seyahat Planı 1. Sezon Bölüm 70 (Travel Plan, Ep 70)

 

10 Mayıs Pazartesi, Saat 11:30

Sevilen serinin bu bölümünde, Paris’ten Petra’ya, New York’tan Kamboçya’ya dünyanın büyüleyici yerlerine yolculuk ediyoruz.

 

Güzel Şili – Benito Rojo, Bölüm 2 (Beautiful Chile – Benito Rojo, Ep 2)

 

12 Mayıs Çarşamba, Saat 19:00

Bu programda, aralarında dünyanın en çorak çölü, bin yıllık Patagonya buzulu ve dağların kalbinde kaybolmuş bereketli bir ormanında yer aldığı, Şili’nin coğrafi ve doğal zenginliklerini izliyoruz. Her bir bölüm bizleri, genellikle tamamen izole yerlere götürüyor.

DocuBox HD yayınlarına, seçkin TV platformları Vodafone TV kanal 163, D-Smart Kanal 58 ve KabloTV Kanal 122 üzerinden ulaşılabiliyor. DocuBox HD içeriklerine ayrıca, FilmBox websitesi üzerinden bilgisayar, tablet ve mobil telefon ekranlarından da ulaşılabiliyor.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

discovery+ BluTV’de yayında

BluTV Kurucusu ve CEO’su Aydın Doğan Yalçındağ ile Discovery Grup Başkan Yardımcısı Jamie Cooke, bugün düzenledikleri basın toplantısında global online video hizmeti discovery+’ın, BluTV’de yayına başladığını duyurdu.

 

Dsicovery’nin gerçek hayata dayalı eğlence içeriği sunan global online video hizmeti discovery+, bugün BluTV’de yayına başladı. discovery+’ın lansmanı, BluTV Kurucusu ve CEO’su Aydın Doğan Yalçındağ ile Discovery CEEMEA (Orta Doğu Avrupa, Orta Doğu, Afrika ve Rusya) Bölge Müdürü ve Grup Başkan Yardımcısı Jamie Cooke tarafından düzenlenen online basın toplantısıyla duyuruldu. 

BluTV aboneleri, discovery+ için ayrılan özel alanda Discovery Channel, TLC, DMAX, ID ve Discovery Science gibi Discovery’nin global markalarından discovery+ içeriklerini istedikleri zaman izleyebilecek. Ayrıca Eurosport 1 ve 2’nin canlı premium spor yayınları da BluTV’de olacak. 

Türkiye'nin önde gelen yerel abone bazlı online video izleme platformu (SVOD) olan BluTV, dünya çapında Türkçe ve Arapça konuşan tüm izleyicilere hizmet vermektedir.

İçerik

Discovery ve BluTV’nin 2021’in başında duyurduğu stratejik ortaklık, şu an discovery+’ın BluTV’de yayına başlamasıyla yeni bir boyut kazandı. discovery+; Donald Trump: A Faking It Special, Super Soul – OprahGold Rush: Freddy Dodge's Mine Rescue90 Day DiariesAmy Schumer Learns to Cook ve Lady Gucci gibi sayısız özel discovery+ orijinal yapımıyla izleyici karşısına çıkacak. Orijinal yapımların yanı sıra Altın Peşinde, Tamirat Tadilat, Ölümcül Av, Evliliğe 90 Gün ve Emlak Avcıları Türkiye gibi Discovery’nin dünya çapında beğeniyle takip edilen programları da platformda yer alacak. Ayrıca sporseverler Olimpiyat Oyunları, Roland Garros ve Giro d'Italia gibi ikonik spor etkinliklerinin keyfini çıkarabilecek. 

BluTV’nin Kurucusu ve CEO’su Aydın Doğan Yalçındağ: “Dünyanın önde gelen medya ve eğlence şirketlerinden biri olan yeni stratejik ortağımız Discovery ile iş birliğimizden dolayı heyecan duyuyoruz. BluTV, orijinal içerik üretimini özenle seçilmiş yerli ve yabancı içerik portföyü ile birleştirmeye odaklanarak Türk SVOD pazarının büyümesine öncülük etmiştir. Vizyon ve stratejimizi paylaşan, BluTV'yi büyüme yolunda bir sonraki aşamaya taşıyacak yeni bir ortağa sahip olduğumuz için mutluyuz.

Bu güçlü ortaklık, BluTV’nin hem yerel hem de bölgesel gücünü göstermekle kalmıyor, aynı zamanda Türkiye’de üretilen içeriğin değerinin bir kez daha altını çiziyor. Bu ortaklık ile BluTV orijinal prodüksiyonları ve dolayısıyla Türkçe içerikler dünya çapında geniş bir izleyici kitlesine sunulacak. BluTV olarak uzun süredir Türkiye dışında daha geniş bir kitleye ulaşmaya kararlıydık. BluTV için küresel olarak daha güçlü bir gelecek inşa ederken, Discovery’ye bölgesel olarak heyecan verici yeni iş perspektifleri ve fırsatları sunacağız.” dedi.

Stratejik ortaklığı değerlendiren Discovery Grup Kıdemli Başkan Yardımcısı ve CEEMEA Bölge Müdürü Jamie Cooke: “discovery+’ı Ocak ayında dünyanın çeşitli yerlerinde piyasaya sürmeye başladık ve bugüne kadar 40'tan fazla ülkede lansmanımızı gerçekleştirdik. 84 milyon nüfusuyla Türkiye'nin de artık bu gruba katılması bizler için çok heyecan verici. Bu bizim için büyük bir büyüme potansiyeli anlamına geliyor. Discovery olarak içeriklerimizi takipçilerimizle buluşturmak için her zaman yeni yollar arıyoruz. BluTV ile ortaklığımız, Discovery’nin varolan başarısının üzerine ekleyerek sunduğumuz hizmeti nasıl geliştirdiğimizin en iyi örneğidir." dedi.

 

Discovery Inc. ve BluTV, Discovery'nin BluTV'ye yaptığı yatırımı da içeren stratejik ortaklıklarını Ocak ayında duyurdu. Bu yatırımla Discovery, BluTV'nin 35 hissedarı oldu. Yasal onaydan sonra, Discovery’den Jamie Cooke ve Finans Kıdemli Başkan Yardımcısı Roanne Weekes, BluTV’nin yönetim kuruluna katıldı. Discovery, aynı zamanda BluTV’nin dağıtım ve satış operasyonlarını da desteklemektedir. Bu iş birliğinin sonucunda BluTV’nin içerikleri, Nisan ayında Orta Doğu ve Afrika’nın önde gelen abone bazlı online video izleme platformlarından biri olan STARZPLAY’de yer almaya başladı. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Susanna Tamaro D&R canlı yayınında okurlarıyla buluşuyor

Moderatörlüğünü aynı zamanda kitabın çevirmeni de olan Eren Cendey’in gerçekleştireceği etkinlik, 6 Mayıs Perşembe günü saat 17.00’de başlayacak.

 

 

Yüreğinin Götürdüğü Yere Git'le Türkiye’de ve tüm dünyada aylarca liste başı olan İtalyan yazar Susanna Tamaro, yeni çıkan kitabıyla D&R Instagram canlı yayınının konuğu oluyor. 6 Mayıs Perşembe günü gerçekleşecek canlı yayında Tamaro, son kitabı Büyük Bir Aşk Hikayesi'ni anlatmak için kitapseverlerle bir araya gelecek.  

Susanna Tamaro, yeni romanında okuru hayat, aşk, sevgi, keder, kader, yas ve kayıp gibi insanlığın en temel meseleleri ve kaygıları hakkında birlikte düşünmeye davet ederken kadın erkek ilişkisinin, ebeveyn çocuk ilişkisinin, ışık ile karanlığın, gerçek ve belirsizliğin sınırlarında geziniyor. Eren Cendey eşliğinde gerçekleşecek keyifli sohbette Tamaro, yeni kitabının yazım sürecine değinecek ve hayranlarının merak ettiği sorulara yanıt verecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı