Aylık arşivler: Mayıs 2021

18. Radyo Boğaziçi Müzik Ödülleri Adayları Açıklandı!

Bu yıl gerçekleşecek olan 18. Radyo Boğaziçi Müzik Ödülleri adayları belli oldu. En prestijli ödüllerden biri olan Radyo Boğaziçi Müzik Ödülleri’ne Universal Müzik Türkiye sanatçıları birçok kategoride aday gösterilerek fark yarattı.

 

Adaylığı bulunan sanatçılarımız ve yer aldıkları kategoriler:

En İyi Rap / Hip-Hop Müzik Sanatçısı: Lil Zey

En İyi Şarkı: Lil Zey – Heveslenmem

En İyi Düet Şarkı: Lil Zey, Kozmos – Eskisi Gibi 

En İyi Alternatif Müzik Sanatçısı: Can Kazaz

En İyi Çıkış: Hazel

En İyi Cover/Uyarlama Şarkı: Jabbar – Ne Olursun

En İyi Cover/Uyarlama Şarkı: Can Kazaz – Bağrı Yanık Dostlara

En İyi Albüm: Can Kazaz – Kızılgerdan

En İyi Proje Albümü: Evde

En İyi Video Klip: Nova Norda (Evde) – Bir Yol Buldum

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Atık İthalatında Denetimi Destekliyoruz

Son dönemde medyaya olumsuz olarak yansıyan ithal plastik atıkların yol kenarlarına dökülmesi ile ilgili olarak açıklama yapan Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “Daha önce de belirtmiş olduğumuz üzere son dönemde artan denetimlerin farklı mekanizmalarla daha da geniş bir alana yayılması, ülkemizde istenmeyen tabloların ortaya çıkmasının engellenmesi ve hızla gelişmekte olan ülkemiz plastik geri dönüşüm sanayisinde faaliyet gösteren ve işini layıkıyla yapan sanayicimizin önünün kesilmemesi açısından büyük önem arz ediyor” dedi.

Plastik geri dönüşüm tesislerine daha yoğun bir denetim uygulanmasını sektörün önde gelen sanayicilerinin de desteklediğini belirten Selçuk Gülsün: “Günümüzde döngüsel ekonominin ve buna bağlı olarak geri dönüşümün önemi hızla artmakta. Ülkemiz de bu trendi henüz gelişim aşamasından yakalamış ve dünya ile rekabet eden bir plastik atık işleme kapasitesine kavuşmuş durumda. Plastik geri dönüşüm sektörünün ekonomik büyüklüğünün önümüzdeki 30 yıl boyunca ortalama olarak yılda 11,3 büyüme oranını yakalayacağı ve 2050 yılında güncel rakamlarla 900 milyar dolarlık bir pazar oluşturacağı öngörülüyor. Ülkemizin de bu yeni gelişen endüstrinin içinde yer alarak mümkün olan en büyük payı alması için dürüst ve yasalara uygun olarak çalışan sanayi kuruluşları var. Bu kapsamda yasaları çiğneyerek plastik geri dönüşüm prosesinin bakaya atıklarını olması gerektiği gibi bertaraf etmek yerine çevreye döken az sayıda kişi en çok bizleri rahatsız etmektedir. Bu kapsamda kamu kuruluşlarımızın son dönemde denetimlerini arttırmış olmasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Daha önce defaatle dile getirmiş olduğumuz yeni kontrol mekanizmalarının uygulamaya konulması halinde bu gibi manzaraların bir daha yaşanmayacağını öngörüyoruz” dedi.

Yasaklar ve Kısıtlamalar Yerine Denetimler Arttırılmalı

Atık ithalatı konusunda kısıtlamaların sürekli olarak artmasının çevresel sorunları azaltmadığı gibi sektörün büyümesini de engellediğinin altını çizen Gülsün: “Özellikle düzenlemelerin geriye dönük uygulanması gibi hususlar plastik geri dönüşüm sektörü açısından öngörülebilirliği asgari düzeye çekmekte. Son dönemde birçok yatırımcının bu gerekçe ile yeni yatırım yapmaktan imtina ettiğine şahit olduk. Ülkemizin henüz gelişim aşamasındayken yakalamış olduğu ve işleme kapasitesini hızla arttıran bu sektöre ket vurulması gelecek dönemde aynı petrokimya endüstrisinde olduğu gibi geri dönüşüm alanında da ithalata bağımlı olmamız anlamına gelebilir. Zira küresel markalar iddialı hedeflerle tedarikçilerinin geri dönüştürülmüş hammadde kullanmasını zorunlu tutuyorlar. Ayrıca bu trendin önümüzdeki yıllarda da artarak devam edeceğini söyleyebiliriz. Bu şartlar altında sektörün yara almaması adına yasaklar ve kısıtlamalar yerine denetimlerin arttırılmasının daha doğru bir yaklaşım olacağı kanaatindeyiz” dedi.

Etkili Denetim Yöntemleri İçin İşbirliğine Hazırız

Sözlerine devam eden Selçuk Gülsün, “Denetimlerin daha etkin olarak yürütülebilmesi adına çözüm önerilerimizi daha önce ilgili kamu otoriteleri ile paylaşmıştık. Bu noktada özellikle üzerinde durduğumuz konu ithal edilen plastik hurdanın ithalatçısı tarafından işleniyor olduğunun garanti altına alınması. Bunu sağlayacak en etkin denetimin ise işletmelerin atık ithalatları ile elektrik sarfiyatları arasında çapraz kontrol olduğu kanaatindeyiz. Bunun yanı sıra lisans öncesi altyapı yeterlilik analizi, bakaya atıkların gönderildiği bertaraf tesisinin bilgilerinin kontrolü ve yüksek miktarlı ithalatlarda yerinde tespit gibi denetim tedbirlerinin hayata geçirilmesi durumunda yasalarımızda suç kabul edilen fiilleri işleyenlerin tespiti çok daha kolay gerçekleştirilecek ve çevre sorunları ortadan kaldırılacaktır. Bu denetim tedbirlerinin uygulanması ve geliştirilmesi noktasında ise ilgili kamu otoriteleri ile işbirliğine hazırız” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Esnafa destek serbest piyasadan

Koronavirüs tedbirleri kapsamında Türkiye genelinde 17 Mayıs'a kadar devam edecek tam kapanma uygulaması üzerine gözler esnaf ve KOBİ’lere çevrildi. Bu süreçte büyük gelir kaybına uğrayacak olmaları nedeniyle elektrik faturalarını ödemekte bir hayli zorlanacak olan esnafa destek, serbest elektrik piyasasından geliyor. Esnaf ve KOBİ’ler elektrik tedarik şirketlerini değiştirerek yılda 1-2 fatura tutarına kadar tasarruf edebilir. 17 günlük kapanmada, devletin darda olan esnaf için elektrik faturaları konusunda destek talepleri konuşulurken elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme sitesi encazip.com kurucusu Çağada Kırım, elektrik tedarikçisini değiştiren KOBİ’lerin elektrik faturalarını yüzde 17’ye kadar daha az ödeyecekleri bilgisini verdi.

 

 

Koronavirüs salgınında yaşanan vaka artışı nedeniyle tüm ülkede geçerli olan 17 günlük tam kapanma süreci 29 Nisan’da başladı. Pandemiden en çok etkilenen esnaf ve KOBİ’lerin, özellikle yaşanan bu kapanma sürecinde zorlanacakları konuların başında sabit giderlerden biri olan elektrik faturaları geliyor. Esnaf ve KOBİ’lere bu zor günlerinde kolayca elektrik tedarikçisini değiştirme imkanı sunarak destek olan serbest elektrik piyasası, en önemli gider kalemlerinden biri olan elektrik faturalarından tasarruf etmelerini sağlıyor. 

 

5 milyon esnafa yılda 2 fatura bedava

Enerji piyasasının artık serbest bir piyasa olduğunu ve özellikle de KOBİ’lerin bu piyasadan faydalanmasının büyük önem taşıdığını söyleyen elektrik tarifeleri karşılaştırma ve tedarikçi değiştirme sitesi encazip.com kurucusu Çağada Kırım, “Özellikle tam kapanma döneminde tüketiciler, devletten elektrik faturası konusunda destek beklerken elektrik piyasasının artık serbestleştiği ve piyasa dinamiklerinin kendi desteğini oluşturabileceği unutulmamalı. Serbest tüketici olmasına rağmen elektrik tedarikçisini henüz değiştirmemiş esnaf sayısının 5 milyon civarında olduğu göz önünde bulundurulduğunda iş yerlerinin önemli bir çoğunluğu elektrik tedarikçisini değiştirerek yüzde 17’ye kadar daha ucuz fiyattan elektrik kullanabilir. Bu da bir yıllık kullanımda, 2 aylık fatura tutarına yakın bir tasarruf anlamına geliyor. Tüketicilerin devletten destek beklemek yerine, harekete geçerek yine devlet tarafından oluşturulmuş serbest piyasaya katılmaları gerekiyor.” dedi.

 

Pahalı iş yeri elektriği enflasyonu artırıyor

Açıklanan son elektrik tarifelerine göre, kilovatsaat başına en fazla ücreti esnaf ve KOBİ’ler ödüyor. Elektrik tedarikçisini değiştirmemiş ticarethanelerin ödediği kilovatsaat ücreti vergiler hariç 0,5981 TL iken meskenlerde 0,3967 TL, sanayide ise 0,5515 TL oluyor. Bu durum, ekonomik sorunlarla mücadele eden esnaf ve KOBİ’ler’in omzundaki yükü artırırken aradaki bu fark enflasyon verilerine de yansıyor. Zira Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Nisan ayında yıllık bazda üretici fiyatları yüzde 35,17’ye yükselmiş durumda, bunun da artan mal ve hizmet fiyatları olarak tüketiciye geri döndüğünün altını çizen Çağada Kırım, “Nihayetinde tüketiciler elektrik faturalarında ödemedikleri maliyeti, aldıkları ürünlerde ödemiş oluyor. Bu durum, enflasyonun yükselmesine de neden olan önemli bir faktördür. İş yerlerinin, serbest piyasaya katılımı yoluyla daha ucuz elektrik kullanması mümkün olsa da bu durumun tedarikçi değiştirmemiş olan iş yerlerine de yansıtılması gerekiyor. Tarife fiyatlandırmasında denge olmazsa üretici enflasyonu çok yükselir ve bundan en çok etkilenen tüketici olur. Yüksek üretici fiyat endeksinin, ilerleyen aylarda tüketici fiyat endeksine de yansıması kaçınılmaz. Dolayısı ile evlerden çok iş yerlerinin desteklenmesinin tüketiciye etkisi çok daha olumlu olur." diye konuştu.

 

Türkiye’deki toplam 45 milyon sayacın 7 milyonu iş yerlerine aitken tüketilen elektriğin yüzde 23’ü’ü ticarethane, yüzde 45’i de sanayi abone grubu tarafından kullanılıyor.  Elektrik piyasasını analiz eden Çağada Kırım, sanayicinin serbest piyasada pazarlık usulü ile uygun fiyata elektrik satın aldığını ancak milyonlarca esnafın henüz bundan faydalanmadığını dile getirdi. Kırım, tam kapanma döneminde bundan faydalanılmasının, esnafa beklenen desteği sağlayacağına dikkat çekti. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ptt aş başkanlığında toplanan dünya posta birliği sektörün geleneğini konuştu

“Pandemi döneminde önemi katlanarak artmakta olan e-ticarette, tedarik zincirinde yer alan tüm paydaşların ve hâlihazırda faaliyet gösteren tüm posta işletmelerinin rolünün daha da önem kazandığına inanıyorum. Biz bu noktada büyük tecrübeye sahibiz. PttAVM ve PTT Kargo hizmetlerimiz ile ülkemizde sağlamış olduğumuz başarıyı, kurduğumuz uluslararası iş birlikleri ile ülkemiz dışında da kalıcı olarak sürdürüyoruz. PttAVM’yi bölgedeki en büyük 5 oyuncudan biri yapmak istiyoruz.”

 

Birleşmiş Milletler ihtisas kuruluşlarından biri olarak faaliyetlerini sürdüren ve 192 ülkenin üyesi olduğu, merkezi İsviçre’nin Bern kentinde bulunan Dünya Posta Birliğinin (UPU), 2021 yılı 1’inci Olağan İdari Konsey Toplantısı yapıldı. PTT AŞ Genel Müdürü ve Dünya Posta Birliği (UPU) İdari Konsey Başkanı Hakan Gülten’in başkanlığındaki toplantıda, 27’nci Kongre olarak bilinen Fildişi Sahili’nin Abidjan şehrinde gerçekleşecek Kongrenin hazırlıkları, Kongre sonrası süreç ve UPU'nun gelecekteki çalışmaları hakkında kararlar alındı. 

 

Kovid-19 tedbirleri kapsamında çevrim içi olarak 400’den fazla katılımcıyla gerçekleştirilen toplantıda konuşan İdari Konsey Başkanı Hakan Gülten, dünya posta sektörünün Kovid-19 pandemisinden bir hayli etkilendiğini, UPU üyesi tüm posta idarelerinin bu süreçte faaliyetlerini verimli bir şekilde yürütebilmeleri için Birlik olarak çalışmalara devam ettiklerini söyledi. 2020 yılı Aralık ayında gerçekleştirilen İdari Konsey oturumunun ardından Dünya Posta Birliğinin görevlerini aksatmadan sürdürebilmek için yeniden bir araya geldiklerini belirten Gülten, “2016 yılında İstanbul’da düzenlenen 26’ncı Kongre ile başlayan ve başkanlığını üstlendiğimiz İstanbul döneminin sonlarına yaklaşıyoruz. Şirketimiz ve ülkemiz adına başarılarla dolu, gurur duyduğumuz bir dönem geçirdik. Pandeminin oluşturduğu olağanüstü koşullar nedeniyle ertelenen ama bu yıl içerisinde gerçekleştirilmesi kararı alınan Kongreye kadar görevimizi yüksek sorumluluk bilinciyle yerine getirmeye devam edeceğiz” dedi.

 

“KOVİD-19 SEKTÖRDE DÖNÜŞÜME YOL AÇTI”

 

Kovid-19 pandemisinin tüm dünyada olduğu gibi posta ve kargo sektöründe de birtakım dönüşümlere yol açtığını sözlerine ekleyen Gülten, “Fiziksel alışverişin yerini sanal alışverişler, fiziksel toplantıların yerini sanal toplantılar ve hatta fiziksel çalışma ortamlarının yerini sanal ofisler almaya başlamıştır. Pandemi döneminde önemi katlanarak artmakta olan e-ticarette, üreticiden lojistiği sağlayan şirketlere kadar tedarik zincirinde yer alan tüm paydaşların ve hâlihazırda faaliyet gösteren tüm posta işletmelerinin rolünün daha da önem kazandığına inanıyorum. Biz bu noktada büyük tecrübeye sahibiz. PttAVM ve PTT Kargo hizmetlerimiz ile ülkemizde sağlamış olduğumuz başarıyı, kurduğumuz uluslararası iş birlikleri ile ülkemiz dışında da kalıcı olarak sürdürüyoruz. PttAVM’yi bölgedeki en büyük 5 oyuncudan biri yapmak istiyoruz.

Müşteri memnuniyetinin sağlanabilmesi için tüm dünyadaki posta idareleri arasında fırsat eşitliğinin ve hizmet standardının sağlanması büyük önem taşıyor” diye konuştu.

 

27’nci Kongre hazırlıkları hakkında ev sahibi ülke olan Fildişi Sahili’nin paylaşacağı güncel bilgilerin ve hazırlanacak diğer raporların 2021 Haziran ayında değerlendirileceğini belirten Gülten, Kongrenin nerede ve ne zaman yapılacağına dair nihai kararın da yine aynı tarihte netleşeceğini ifade etti. Toplantıda ayrıca UPU'nun özel kargo şirketleri, e-ticaret platformları, havayolu şirketleri gibi diğer sektör paydaşlarına açılması konusunda oluşturulmuş Görev Gücü raporunda belirtildiği şekilde, aşamalı olarak çalışmalara devam edilmesine ve gerekli mevzuat değişikliklerinin 27’nci Kongrede sunulmasına karar verildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İstanbul Modern’den çocuklara Lirik mi Geometrik mi? atölyesi

Atölye, sanatçıların tanıdık herhangi bir nesne ya da figüre benzetme kaygısı olmaksızın duygularını ve fikirlerini, renkler ve şekillerle aktardıkları soyut resimlere odaklanıyor. Renk ve şekillerin tarihte neden üretilmiş olabileceğini yorumlayarak başladıkları çalışmada çocuklar renk kullanımı ve üretim biçimleriyle birbirinden ayrışan lirik ve geometrik soyut çalışmaları karşılaştırıyorlar. 

 

İstanbul Modern’in koleksiyonunda yer alan Nejad Melih Devrim’in “Soyut Kompozisyon” ve İhsan Cemal Karaburçak’ın “Abstre Peyzaj” adlı sanat çalışmalarını müze uzmanlarıyla inceleyen çocuklar ardından etkinlik kartlarına sanat çalışmalarını gerçekleştirerek programı tamamlıyor.

 

4-7 Yaş ve Aileler için 8 Mayıs 11.00-12.00

8-12 Yaş Çocuklar için 9 Mayıs 11.00-12.00

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Mezem Çiçeklerinden Kartpostallık Görüntüler

Ağaçlandırma, peyzaj ve çiçeklendirme çalışmalarıyla kentin çehresini değiştiren Aliağa Belediyesi’nin geçtiğimiz yıl muhtelif noktalara diktiği Mezem Çiçekleri açmaya başladı. Kente bahar havası yaşatan ve Acem Halısı adıyla da bilinen Mezemler mor renkleriyle kartpostallık görüntüler oluşturuyor.

 

Aliağa Belediyesi park, bahçe, kavşak, meydan ve yol kenarlarını rengarenk çiçeklerle süslemeye devam ediyor. Yılın her dönemi Aliağa’nın birçok noktasını mevsimine özgü farklı türlerden binlerce mevsimlik çiçekle donatan Belediye, cadde, sokak ve parklara baharın renkleriyle yeniden hayat veriyor. Rengarenk görüntüleriyle baharın coşkusunu yaşatan çiçekler görenlerde hayranlık uyandırırken yeni yeni açmaya başlayan Mezemler mor renkleriyle ilgi çekiyor.

 

Aliağa’nın cadde ve sokaklarını rengarenk çiçeklerle donatmaya devam ettiklerini belirten Aliağa Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürü Adil Çağlar, “Yeni Mahalle Abdi İpekçi Caddesi, Siteler Mahallesi İstasyon Caddesi, Fatih Caddesi, 538 sokak başta olmak üzere belirli noktalara 2020 yılı içinde Mezem bitkisi diktik. Mezem çiçeği fazla su istemiyor, erozyonu önlüyor. Tüm bunlarla birlikte hoş görüntüsüyle Mayıs ayının geldiğini müjdeliyor. 2021 yılı içinde kent genelinde yapacağımız bitkilendirme ve çiçeklendirme çalışmalarıyla estetik görüntüyü artıracağız” dedi.

 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TÜRSAK Vakfı'nın Yeni Yönetim Kurulu Üyesi Zümrüt Arol Bekçe

1991 yılında sinema, televizyon, güzel sanatlar, basın, iş ve politika dünyasında tanınmış 215 üyenin katılımıyla kurulan ve kâr amacı gütmeyen bir sivil toplum kuruluşu olan Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK)'nın Yönetim Kurulu’na yeni bir isim katıldı. BKM CEO'su olarak sinema, televizyon, tiyatro ve konser organizasyonu alanlarında pek çok ulusal ve uluslararası projenin yönetimini üstlenen; Televizyon ve Sinema Filmi Yapımcıları Meslek Birliği (TESİYAP) ile Türkiye Canlı Müzik ve Eğlence Sektörü Derneği (TESDER) üyesi de olan Zümrüt Arol Bekçe, vakfın yeni Yönetim Kurulu Üyesi oldu. 

 

Fono Film’in sahibi ve TAFF Pictures Kurucu Ortağı Cemal Okan’ın başkanlığını yaptığı TÜRSAK Vakfı Yönetim Kurulu’nda; BKM CEO’su Zümrüt Arol Bekçe’nin yanı sıra Avukat ve Yapımcı Burhan Gün, Yapımcı Bulut Reyhanoğlu, Yapımcı ve Inter Medya Kurucusu ve CEO’su Can Okan, Oyuncu Demir Karahan, CJ Entertainment Türkiye/COO’su Ferhat Aslan, İstanbul Vakfı Genel Müdürü Perihan Yücel ile Yapımcı ve Dijital Dönüşüm Danışmanı Uğur Şeker bulunuyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Aliağa Belediyesi Sevimli Dostların Yanında

Tam kapanma döneminde sahada görevinin başında olan Aliağa Belediyesi, bu süreçte sokakta yiyecek bulmakta zorlanan sevimli dostların da yanında olmaya devam ediyor. 

 

Kısıtlamaların yanı sıra havaların da ısınmaya başlamasıyla birlikte yiyecek ve su bulmakta zorlanan, kentin sokaklarında yaşayan sevimli dostların tüm yaşamsal ihtiyaçları Aliağa Belediyesi Veterinerlik Birimi tarafından karşılanıyor.

 

Veterinerlik Birimi, kentin çeşitli noktalarında bulunan mamamatiklere düzenli olarak mama takviyesi yapıyor. Mamamatik bulunmayan ancak popülasyonun fazla olduğu kentin muhtelif bölgelerindeki sevimli dostlara mama ve su desteği sağlıyor.

 

Vatandaşlar, sevimli dostlarla ile ilgili yaşanabilecek herhangi bir olumsuzlukta ise Hilal Masa’nın ALO 153 ve 0530 277 22 22 numaralı WhatsApp, Bip ve Telegram çözüm hattına ileterek yardım talebinde bulunabiliyor.

 

ALİAĞA BELEDİYESİ ÇEVRE KORUMA VE KONTROL MÜDÜRÜ OZAN TURAN: “SAHADAKİ GÖREVİMİZİ AKSATMADAN SÜRDÜRÜYORUZ”

Her zaman olduğu gibi pandemi döneminde de sevimli dostların yanında olduklarını belirten Aliağa Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürü Ozan Turan, “Hem yiyecek hem de su bulmakta zorlanan sevimli dostlarımıza bu zorlu süreçte de destek vermeye devam ediyoruz. Kentin muhtelif noktalarında bulunan mamamatiklerimize düzenli olarak takviyeler yapıyoruz. Mamamatik bulunmayan ancak popülasyonun fazla olduğu bölgelere giderek sevimli dostlarımızın beslenmesini sağlıyoruz. Tam kapanma döneminde de onlar için sahadaki görevimizi aksatmadan sürdürüyoruz” dedi.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yeni AB Enerji Etiketi Uyumlu LG Cihazlarla Daha Sürdürülebilir Bir Yaşam

AB’nin 2030 yılına kadar enerji tüketimini yüzde 32,5 azaltma çabalarının bir parçası olarak Mart 2021’de Avrupa Birliği’nde (AB) yeni bir enerji etiketi piyasaya sürüldü (2007’de belirlenen öngörülen seviyelere göre). AB Enerji Etiketi veya E-etiketi, A +++ ila D enerji kullanımı sınıflandırma sistemini kullanmayı sonlandırırken, tüm sınıflar için enerji tüketimi kriterlerinin sıkılaştırıldığı, takip etmesi kolay A'dan G'ye sistemini kullanmaya başlıyor.

 

Tüketicilerin AB’nin yeni sistemindeki bir ürünün enerji sınıfını belirleyen ana göstergeleri görmek için cihazın E-etiketine çok dikkatli bakması gerekiyor. Bir çamaşır makinesi veya kurutucu alırken enerji tüketimi, sıkmalı kurutma verimliliği, su tüketimi ve gürültü seviyeleri dikkate alınması gereken önemli unsurlar olarak gösteriliyor. Buzdolabı satın alırken ise, tüm saklama bölmelerinin toplam hacmi ile ilgili enerji tüketimi ve gürültü seviyeleri dikkat edilmesi gereken temel faktörler. Yeni E-etiket, tüm bu temel bilgileri açıkça gösteriyor ve tüketicilerin Avrupa Komisyonu'nun veri tabanından ek ürün verilerine erişmesini sağlayan yerleşik bir QR kodu içeriyor.

 

Teknoloji liderliğinin yanı sıra, dünyamız için daha fazla sürdürülebilirlik ve daha iyi bir gelecek sağlamaya odaklanan LG Electronics (LG) ve yüksek verimli cihazları, yeni E-etiketinin daha katı standartlarını tam olarak karşılayabiliyor.

 

LG’den Dünya’ya ESG Taahhüdü

Çevre yönetimini son derece ciddiye alan LG, dünya kaynaklarını korumaya ve kirlenmesini azaltmaya yardımcı olmak için tasarlanmış bir dizi ESG (Çevresel, Sosyal ve Kurumsal Yönetişim Programı) uyguluyor. LG 2019'da, 2030 yılına kadar Sıfır Karbon girişimini duyurmuş ve 2030 yılına kadar tüm küresel operasyonlardan net sıfır karbon emisyonu elde etmeyi taahhüt etmişti. Şirket, tüm iş alanlarında tutarlı, sistematik bir yaklaşımla hedefine ulaşmayı planlıyor.

 

LG'nin sürdürülebilir bir gelecek arzusunu teşvik etme ve paylaşma yollarından biri olarak, kıyafet atıklarıyla ilgili çevresel sorun hakkında farkındalık yaratan #CareForWhatYouWear kampanyası gösterilebilir. Kampanya tüketicileri, dayanıklı, çevreye duyarlı giysiler satın alarak, giysileri yeniden tasarlayarak ve artık kullanılmayan eşyaları giyebilecek kişilere aktararak durumu iyileştirmek için üzerlerine düşeni yapmaya davet ediyor. LG ayrıca, #CareForWhatYouWear'ın bir parçası olarak NET-A-PORTER ile işbirliği yaparak doğal, makinede yıkanabilir malzemelerden yapılmış, düzgün bir şekilde bakıldığında uzun yıllar dayanacak sürdürülebilir bir moda çizgisi yarattı.

 

Daha Sürdürülebilir Bir Çamaşır Odası

LG’nin çamaşır yıkama çözümleri, tüketicilerin sevdikleri giysilerin ömrünü uzatmak için yalnızca kumaş hasarını2 azaltarak değil, aynı zamanda birçok rakip üründen daha az elektrik ve su kullanarak doğayla daha fazla denge kurulmasına yardımcı oluyor.

 

Örneğin, AI DD™1 içeren çamaşır makinesi, kumaşların ağırlığını ve yumuşaklığını algılayıp, çamaşırları temizlemek için en uygun yıkama programını seçerken giysilerin ömrünü uzatmak için yüzde 18 daha fazla kumaş koruması da sunuyor. TurboWash™ 3603 ile makine, performanstan veya kumaş bakımından ödün vermeden enerji tüketimini yüzde 28, çevrim sürelerini ise yüzde 38 (geleneksel çamaşır makinelerine kıyasla) azaltıyor4.

 

Şirketin DUAL Inverter Heat Pump özellikli kurutucusu, gereksiz aşınma ve yıpranmayı önlemek için düşük sıcaklıkta kurutma kullanarak giysilerin iyi durumda tutulmasına da yardımcı oluyor. Ek olarak bu cihaz, minimum çevresel etkisinin tanınmasıyla dünyada TÜV Rheinland’dan5 Yeşil Ürün sertifikası alan ilk kurutucu oldu. LG’nin kendi Eco Hybrid™ teknolojisi6 ile donatılan kurutucu, enerji kullanımını yüzde 15 (Enerji modu) azaltıyor, sürelerini yüzde 18’e kadar kısaltıyor (Zaman modu).

 

Bu arada, LG Styler giysi yönetimi gardırobu, hassas bakıma ihtiyaç duyan ferahlatıcı giysiler için ideal çözüm sunuyor. Saf buhar parçacıkları kullanarak kokuları nazikçe gideriyor, kırışıklıkları7< span style="font-family:arial,sans-serif;font-size:15px"> azaltıyor ve ev tozu akarlarının, bakterilerin ve virüslerin8 yüzde 99,9'undan fazlasını gideriyor. Çevre bilincine sahip bir ürün olan benzersiz Styler, çalışma sırasında hiçbir kimyasal madde kullanmadan yalnızca su kullanıyor. LG’nin Inverter Heat Pump™ özelliği sayesinde mükemmel enerji verimliliği sağlıyor ve kabin içinde üretilen sıcak, nemli havadan ısıyı geri dönüştürerek enerji tüketimini azaltıyor.

 

Daha Yeşil Bir Mutfak İçin Enerji Tüketimini ve Gıda İsrafı En Az Seviyede

LG ayrıca yüksek kaliteli, E-etiketli buzdolapları ile tüketicilerin mutfakta daha sürdürülebilir bir yaşam tarzının keyfini çıkarmalarına yardımcı oluyor. Verband Deutscher Elektrotechniker (VDE) tarafından 20 yıldır9 çalıştığı doğrulanan Inverter linear Compressor™ özelliğine sahip olan LG’nin gelişmiş buzdolapları, enerji tüketimini yüzde 32'ye10 kadar düşürürken olağanüstü dayanıklılık sunuyor.

 

LG’nin InstaView ™ Door-in-Door™, LINEARCooling™ ve DoorCooling+™ sistemleri yiyecekleri daha uzun süre korumaya yardımcı oluyor, tazeliği artırıyor ve ailelerin evdeki gıda israfını azaltmalarına ve aynı zamanda market faturalarından tasarruf etmelerine yardımcı oluyor. LINEARCooling yiyeceklerin bozulmasının ana nedeni olan sıcaklık dalgalanmalarını en aza indiriyor11. Aynı zamanda DoorCooling+, stratejik olarak konumlandırılmış12 bir havalandırma deliğinden güçlü hava akışı dağıtarak buzdolabının kapı alanına hızlı soğutma sağlıyor ve kapı raflarında saklanan herhangi bir şeyin vaktinden önce bozulmasını önlüyor.

 

LG, iyi ESG yönetimi ve verimli ürün ve teknolojilerin geliştirilmesiyle desteklenen küresel bir strateji aracılığıyla, gezegeni korumak ve gelecek nesiller için daha iyi bir yarın sağlamak için üzerine düşeni yapıyor.

 

 

 

1 AI Direct Drive işlevi üç programda mevcuttur (Pamuklu, Karışık Kumaş, Kolay Bakım)

2 Mart 2019'da Intertek tarafından, 2 kg iç çamaşırlı Pamuk programı ile LG geleneksel Pamuk programı karşılaştıran test edilmiştir (F4V9RWP2W ve FC1450S2W). Sonuçlar, yük kompozisyonuna ve çevresel faktörlere bağlı olarak değişebilir.

3 TurboWash39 programında mevcut

4 IEC 60456: sürüm 5.0'a göre Intertek tarafından test edilmiştir. TurboWash ile geleneksel Pamuk programına kıyasla 5 kg IEC yüklü TurboWash39 programı (F4V9RWP2W vs. FC1450S2W). Sonuçlar, gerçek kullanım koşullarında farklılık gösterebilir.

5 TUV Yeşil Ürün sertifikası: Yeşil Ürün Markası gereksinimleri, sosyal uygunluk, ürün güvenliği, tehlikeli maddelerin kısıtlanması ve kaynakların sürdürülebilir kullanımından oluşur.

– Uygulanabilir kurutucular yalnızca R290 kullanır.

6 Eco Hybrid: Intertek tarafından test edilmiştir, 9 kg IEC standart yük, R290 soğutucu kullanan bir kurutucuda Pamuk programı, Zaman ve Enerji Modu arasındaki karşılaştırma.

7 Yenileme dprogramı kullanmadan önce ve sonra karşılaştıran Kore Giyim Test ve Araştırma Enstitüsü (KATRI) tarafından onaylanmıştır.

8 Normal hijyen programı, bakteriler (Escherichia coli ve Staphylococcus aureus) ve virüsler (H3N2, H1N1, PEV, IBRV, ICHV, PEDV, MHV ve hCoV -229E) Sıhhi Ağır Hizmet döngüsü ile ev tozu akarlarının yüzde 99,9'unu azaltmak için İngiliz Alerji Vakfı (BAF) tarafından onaylanmıştır. 

9 LG invertör Lineer Kompresör FLA150NBMA ve LG pistonlu kompresör CMA121NAEM'in ortalama aşınma oranını karşılaştıran VDE testine dayanmaktadır. Test, LG’nin dahili hızlandırılmış 20 yıllık ömür testi protokolüne göre gerçekleştirildi. Aşınma oranı, her kompresör tipinin dahili bileşenlerinin boyutlarındaki ortalama aşınmanın bir sonucudur.

10 Geleneksel LG pistonlu kompresörlü buzdolabı ile karşılaştırıldığında. LG modeli GBB530NSCXE ile GBB530NSQWB arasındaki enerji tüketimini karşılaştıran VDE testine dayanmaktadır. ISO 15502 standardına dayalı enerji tüketimi testi.

11 LG'nin taze gıda bölmesinde LG modelleri Alt Dondurucu GBB72NSDFN (± 0,5C °), Fransız Kapı GF-L570PL (± 0,5C °), Yan Yana arasındaki ortalama tepeden tepeye sıcaklık dalgalanmasını ölçen LG'nin dahili test yöntemini kullanan UL test sonuçlarına dayanmaktadır. -Yan J811NS35 (± 0.5C °), Üst Dondurucu B607S (± 0.5C °) ve Üst Dondurucu B606S (± 1.0C °
), yüksüz ve normal sıcaklık ayarında. Sonuçlar gerçek kullanımda farklılık gösterebilir.

12 Üst sepetteki suyun sıcaklığının DoorCooling + ve Non-DoorCooling + modelleri arasında düşmesi için gereken süreyi karşılaştıran LG'nin dahili test yöntemini kullanan UL test sonuçlarına dayanmaktadır. DoorCooling + kapı açıldığında duraklar.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CHP Bağlar İlçe Başkanı Yavuz: “İktidar Yine Düşünmeden Milletimizi Zora Soktu”

Cumhuriyet Halk Partisi Diyarbakır Bağlar İlçe Başkanı Recep Yavuz, tam kapanma sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak iktidar yine düşünmeden milletimizi zora soktu dedi.

CHP Diyarbakır Bağlar İlçe Başkanı Yavuz açıklamasında: “AKP iktidarı tam kapanma kararanı geç almakla beraber halkı, esnafı düşünmeden hareket etmiştir. Günü birlik para kazanan emekçilerimiz bu süreçte ne yapacak. Geçimini nasıl sağlayacak. Öte yandan işsizlik yüzünden 9 ay geçici işlerde çalışan vatandaşımız bu süreçte de ücretsiz izne gönderiliyor. Lebalep kongrelerin sonucunu bu millete ödetmeye ne hakkınız var? Güzel ülkemizde ekonomi yerle bir. İşsizlik rakamları almış başını gidiyor. Ama kimsenin umurunda değil.

En basit işlemleri bile yönetemeyen bir iktidar var. E-Devlet üzerinden alınan izinler sistem yoğunluğu yüzünden onaylanmıyor. Vatandaşımız mağdur. İl dışında olanlar evlerine dönemiyor. Böyle bir kararı zamanında alsaydınız milletimizde ona göre hareket ederdi. Ama tek adam rejimi burada da boy gösteriyor. İlk seçimde bu millet size yaşadığının hesabını soracaktır. Cumhuriyet Halk Partisi’ni iktidara taşıyacaktır” dedi.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı