2001 yılında dört mühendis ile butik bir şirket olarak  yola çıkan Platin Bilişim’in başarısı 20 yılda  Türkiye sınırlarını aştı.

Siber güvenlik, veri koruma ve bütünsel güvenlik hizmetleri alanında teknolojik çözümler sunan Platin Bilişim 20. yılını kutluyor. Ayhan Bamyacı tarafından 2001 yılında İstanbul’da kurulan Platin Bilişim,  20. yılında 100’den fazla çalışanı ile hem yurt içinde hem de yurt dışında yüzlerce kurumu siber saldırılara karşı koruyor.

 

IBM, Veritas, Symantec, Rapid 7, Picus, Broadcom, Transvault, Hitachi Vantara, Nutanix, BigFix, Thycotic, F5 ve Splunk gibi lider markalar ile beraber 3 ana çözüm grubu altında hizmetler sunan Platin Bilişim, bugüne kadar pek çok ilke imza atarak Türkiye’nin dijitalleşme sürecine katkı sağlayan başarılı pek çok projeyi hayata geçirdi.

 

Sosyal sorumluluk bilinci ile bilgi teknolojileri alanında yetişmiş iş gücü sorununa ve ülkemize bu alanda kazandırılacak nitelikli insan kaynağının önemine her daim dikkat çeken Platin Bilişim, üniversitelerin kariyer etkinliklerine katılarak Platin Akademi’ye yetiştirmek üzere stajyerler alıyor.

 

Sosyal Kalkınma ve Ekonomik Kalkınma Bir Arada Olmalı 

 

“Bugüne kadar bankacılık & finans, sigorta, enerji, telekomünikasyon, otomotiv gibi sektörlerde faaliyet gösteren Türkiye’nin lider kurumları tarafından tercih edilmiş olmak ve hayata geçirdiğimiz projelerle sektöre ismimizi altın harflerle yazdırabilmek bizler için büyük bir gurur kaynağı oldu” diyen Platin Bilişim CEO’su Ayhan Bamyacı:

 

“Platin Bilişim olarak bilgi teknolojileri gibi dinamik bir alanında faaliyet gösterdiğimiz için çok şanslıyız. Her geçen gün hayatımıza giren yeni teknolojiler nedeniyle gidecek çok yolumuzun olması bizi daha da motive ediyor. Ülkemizin ekonomisi için elimizden gelen bütün gayreti gösteriyor, “önce insan” felsefesi ile hareket ediyor ve sosyal sorumluluk projeleri ile de topluma katkı sağlamaya özen gösteriyoruz. Platin Bilişim,  küresel ölçekte faaliyet gösteren kurumlar ile kurduğu sağlam stratejik iş ortaklıkları neticesinde Türkiye’nin değeri ve itibarı olmaya devam edecek” açıklamasında bulundu.

 

Pandemi sürecinde artan siber saldırılar neticesinde siber güvenlik yatırımlarının da bir hayli arttığına dikkat çeken Bamyacı:

 

AB Ülkeleri Ortak Siber Güvenlik Platformu Hazırlığında 

 

“Siber güvenlik alanında ülkemizde son yıllarda ciddi anlamda bir farkındalık oluştu. 2020 yılında kimlik avı, truva atı saldırıları, kripto para madenciliği ve fidye yazılımlar nedeniyle her ölçekten kurum zarar gördü. Siber savunma artık göz ardı edilemeyecek bir konu haline geldi. Bu nedenle Avrupa Birliği’ne üye ülkeler, geniş ölçekli siber saldırılarla mücadele amacıyla “ortak siber birim kurulması” konusunu gündeme getirdi. Yeni oluşum ile kitlesel siber saldırı ve krizleri etkili bir şekilde önlemek, caydırmak için AB ve üye ülkelerin mevcut kaynaklarının ve uzmanlığının bir araya getirilmesi hedefliyor. 30 Haziran 2023'e kadar faaliyete geçmesi planlanan yeni oluşum siber güvenlik konusunun ciddiyetini gözler önüne seriyor. Türkiye’de bu gelişimlere paralel olarak birçok kurum, siber güvenlik altyapısını gözden geçiriyor. Bu alanda kurumlara danışmanlık yapmak ve şirketlerin itibarını ve verilerini korumak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.   

 

20 Yıla Yeni Logo

 

Platin Bilişim, 20. yaşında yeni kurumsal kimlik lansmanını da gerçekleştirerek kutladı.

 

Kurumların her zaman kendi iş süreçlerindeki sorunları anlayarak bu sorunlara uygun çözümler sunabilen konusunda uzman bir iş ortağına ihtiyaç duyduğunu belirten Platin Bilişim Genel Müdürü Pınar Bamyacı: “20 yıldır müşterilerimizin güvenilir teknoloji çözüm ortağı olmamızda; güçlü bir teknik kadro, kaliteli hizmet anlayışı, farklı sektörlerde ve lider markalar ile birlikte gerçekleştirdiğimiz çok sayıda güvenlik projesi var. Hiçbir zaman değişmeyecek olan bu önceliklerimizi de yanımıza alarak Platin Bilişim’de yeni bir çağı başlattık. Bu yeni dünya düzeni ile birlikte öncelikliklerimize dinamizmi, inovatifliği ve adaptasyonu da katarak yeni kurumsal kimliğimize yansıttık” dedi.

 

“Geçmişimizden aldığımız güç, geleceğe olan inancımızı perçinliyor” diyen Pınar Bamyacı sözlerine şöyle son verdi:

 

“Toplumsal sorumluluğumuzun farkındayız. Müşteri memnuniyetine verdiğimiz önem ve proaktif yaklaşımımızla; Türkiye’nin dijital dönüşüm yolculuğunda ürün ve çözümlerimiz ile fark yaratmaya ve katkı sağlamaya kararlıyız. Güvenilir, dürüst, ilkeli iş ahlâkına sahip bir kurum olarak hedefimiz, hem ülkemiz için gurur kaynağı olmak hem de genç girişimcilere örnek olmak. Faaliyet gösterdiğimiz sektörde uzun vadeli bir bakış açısı ile teknoloji ve inovasyona yatırım yaparak, ülkemiz için yarattığımız katma değeri sürekli artırmayı planlıyoruz.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kral Oranlar ile daha heyecanlı olan iddaa'nın uzun vadeli 'Copa America Şampiyonu Kim Olur' bahsinde Brezilya'ya 1,51 oran belirlendi. Sambacılar'ın ardından Arjantin'e 2,65, Uruguay'a 8,20, Kolombiya'ya 14,0, Paraguay'a 19,0, Şili'ye 23,0, Peru'ya 26,0 ve Ekvador'a 35,0 oran çıktı. 

 

Güney Amerika Futbol Konfederasyonu (CONMEBOL) tarafından 47'nci kez düzenlenen Copa America'da heyecan devam ederken, iddaa'da 'Özel Etkinlik Oyunları' da hız kesmeden sürüyor. Turnuvada birbirinden zevkli maçlar oynanırken, şampiyonun kim olacağı da merak ediliyor. iddaa'nın uzun vadeli 'Copa America Şampiyonu Kim Olur' bahsinde Brezilya'ya 1,51 oran belirlendi. Sambacılar'ın ardından Arjantin'e 2,65, Uruguay'a 8,20, Kolombiya'ya 14,0, Paraguay'a 19,0, Şili'ye 23,0, Peru'ya 26,0 ve Ekvador'a 35,0 oran çıktı. 

iddaa bayilerinde 'Kral Oranlar' var

Bahisseverler, Avrupa Futbol Şampiyonası boyunca iddaa'nın 'Kral Oranları' ile sadece iddaa bayileri ve iddaa.com'a özel, her hafta belirlenen maçlarda daha yüksek oranlar ile oynayabiliyorlar. Bu sayede Avrupa Futbol Şampiyonası'nın nabzı, iddaa bayilerinde ve iddaa.com’da daha yüksek atacak.

İşte 'Copa America'nın Şampiyonu Kim Olur' bahsinin oranları:

 

TAKIM	ORAN
Brezilya	1,51
Arjantin	2,65
Uruguay	8,20
Kolombiya	14,0
Paraguay	19,0
Şili	23,0
Peru	26,0
Ekvador	35,0

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İBB, pandemi tedbirleri nedeniyle ertelenen “İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabını” 3 Temmuz Cumartesi günü saat 09.00’da gerçekleştirecek. Sporcular, kadınların tarihte iz bıraktıkları sembolik noktaların yer aldığı anlamlı parkurda toplumsal cinsiyet kalıplarını yıkmak için koşacak. 

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) iştiraki SPOR İSTANBUL’un düzenlediği düzenlenen “İstanbul’u Koşuyorum” yarışları, salgın tedbirlerinin gevşetilmesinin ardından kaldığı yerden devam ediyor. Pandemi nedeniyle ertelenen “İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabı” 3 Temmuz Cumartesi günü Kadıköy’de düzenlenecek. Yol yarışları katılımcı sayılarını arttırabilmek, yol yarışları katılımcılarına alternatif ve seri şeklinde yarışlar sunabilmek amacıyla gerçekleştirilen İstanbul’u Koşuyorum serisi bu kez cinsiyet kalıplarını yıkmak isteyenleri buluşturacak.

Birlikte hareket etme duygusunu güçlendiren, ayrımcılığı reddeden spor bu kez cinsiyet eşitsizliğine dikkat çekmek isteyenleri bir araya getirecek. İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabı, spor yapan kadın sayısını artırmak, kadınları daha görünür kılmak amacıyla çok anlamlı bir parkurda koşulacak. Kadıköy’de Tarih Edebiyat Kütüphanesi’nden başlayan 10 km’lik parkur kadınların toplumsal hayatı dönüştürdükleri 8 farklı durağı kapsayacak. Fiziki koşuya, 500 sporcu katılacak.

SANAL KOŞU

İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabı’nın sanal koşu etkinliği 1-2-3 Temmuz tarihlerinde gerçekleştirilecek. Sweaters uygulamasını telefonuna indiren sporcular diledikleri yerde, kendi belirledikleri parkurda 5K ve 10K koşarak İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabı’nın heyecanına ortak olacak. 

KİT DAĞITIMI

Yarış kiti dağıtımları; 1 Temmuz Perşembe günü saat 10.00 – 17.00 saatleri arasında SPOR İSTANBUL Genel Müdürlüğü’nde, 2 Temmuz Cuma günü saat 10.00 – 19.00 saatleri arasında Kadıköy Haldun Taner Sahnesi önünde yapılacak. 

YARIŞ PROGRAMI

Başlangıç: 09.00

Ödül Töreni: 10.15

İSTANBUL’U KOŞUYORUM KADINLAR GÜNÜ ETABI PARKURU

Kadınlar Günü Etabı’nın durakları, kadınların kentte iz bıraktıkları yerlerden seçildi. Seçilen noktalar, kadınların toplumsal hayatı dönüştürdükleri yerlerden oluştu.

1- Tarih Edebiyat Sanat Kütüphanesi

İstanbul’u Koşuyorum Kadınlar Günü Etabı bu sene Tarih Sanat Edebiyat Kütüphanesi’nden start alacak. Koşucular tarihi güzergahta koşmak için bu noktada bir araya gelecek. 

2- Baylan Pastanesi

Bir dönem İstanbullu edebiyatçıların işlek mekanı olan pastanenin müdavimleri arasında “Baylancılar Akımı” olarak da bilinen Leyla Erbil, Tomris Uyar ve Sevim Burak gibi kadın yazarlar yer alıyordu.

3- Apollon Tiyatrosu 

1920’de “Yamalar” adlı oyununda oynayan Elize Binemeciyan’ın yerine sahneye çıkan Afife Jale, tüm engellemelere rağmen çeşitli oyunlarda yer almaya devam etti. Olaylar sonunda Müslüman Türk kadınlarının sahneye çıkması yasaklansa da Afife Jale bir cesaret simgesi haline geldi. 

4- Mor Mekan

Kadına yönelik artan şiddet olayları karşısında, Kadın Savunma Ağı tarafından başlatılan Mor Mekan, dayanışmanın, birlikte öğrenmenin ve eril şiddetle baş etmenin yollarını, eğlenceli faaliyetlerden de geri kalmadan arayan kadınların uğrak yeri konumunda. 

5- Caferağa Muhtarlığı 

Kadıköy ilçesindeki 21 mahallenin 12’si kadın muhtarlar tarafından yönetiliyor. Zeynep Ayman ise Caferağa Mahallesi’nin muhtarlığına üçüncü kez seçilme başarısı gösterdi. 

6- Yoğurtçu Parkı Kadın Forumu

Kadınların ilk kitlesel yürüyüşü “Dayağa Hayır” söylemi ile 17 Mayıs 1987’de Yoğurtçu Parkı’nda gerçekleştirildi. Kadınlar, 2013 yılından beri her çarşamba forumda buluşarak kadınlara ve gündeme dair meseleleri değerlendiriyor. 

7- Kalamış Atatürk Parkı

2012’de Erzurum’da geçirdiği kaza sonucu ölümüyle tüm Türkiye’yi üzen milli kayakçı Aslı Nemutlu’nun heykeli bu parkta yer alıyor. Heykel, kadın sporcuların spor dünyasına yaptığı katkılara dair bir hafıza oluşturma görevi üstleniyor. 

8- Kadıköy-Karaköy Vapuru

“Bedenimiz Bizimdir; Cinsel Tacize Hayır” söylemi ile kamusal alanda tacize karşı 1989 yılında mor iğne satışı başladı. Kadıköy-Karaköy vapuru bu kampanyanın başladığı noktaydı.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Lüleburgaz Belediyesi Devlet Su İşleri’nin geçen yıl ödeneği çıkmasına rağmen Lüleburgaz Deresi üzerinde bir türlü yapımına başlayamadığı köprülerle ilgili DSİ’den yazılı bilgilendirme talep etti. Konunun takipçisi olmaya devam edeceklerini söyleyen Başkan Gerenli, “Geçtiğimiz yıl ödeneği çıkan, ilk önce Eylül ayında yapılacağı söylenen, ardından Mart ayına ertelenen ve şimdi de Temmuz ayında ihalesine çıkılacağı söylenilen köprülere ne oldu? Eğer köprüler ve dere ıslahı DSİ tarafından yapılamayacaksa bizim Lüleburgaz Belediyesi olarak hem dere ıslahı hem de köprüleri, derenin mülkiyetinin bize verilmesi koşuluyla yapacak gücümüz ve azmimiz var” dedi. 

 

Lüleburgaz Belediyesi, DSİ’nin mülkiyetinde olan Lüleburgaz Deresi’nin ıslahı ve köprülerin yapımı için baskılarını sürdürüyor. Kendine ait bütün yükümlülükleri yerine getiren ve bu kapsamda Mimar Sinan’ın eseri Tarihi Taş Köprü’yü taşıt trafiğinden arındırmak için derenin kuzeyinde alternatif yol güzergahı belirleyen ve bu kapsamda 3.5 milyon TL’lik kamulaştırma yapan Lüleburgaz Belediyesi, yaklaşık 2 yıldır köprülerin DSİ tarafından yapılmasını bekliyor. Çeşitli gerekçelerle yapımı sürekli ertelenen ve en son Temmuz ayında ihaleye çıkılacağı söylenilen köprülerin durumuyla ilgili Lüleburgaz Belediyesi yazılı bilgilendirme talebinde bulundu. 

 

“Her türlü fedakarlığa hazırız”

 

Talepte köprülerin yapımına ne zaman başlanacağı sorulurken, Lüleburgaz Belediyesi’nin alternatif yolla ilgili yatırım planlarını köprülerin durumuna göre yapılacağı belirtildi. Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Lüleburgaz Belediye Başkanı Dr. Murat Gerenli, “Lüleburgaz Belediyesi olarak her türlü fedakarlığa hazırız. Ancak aynı fedakarlığı ne yazık ki diğer kurumlardan göremiyoruz. Mimar Sinan’ın ustalık eserlerinden Taş Köprü’nün yayalaştırılarak taşıt trafiğinden kurtarılması ve Lüleburgaz Deresi’nin ıslah edilerek doğaya yeniden kazandırılması en büyük arzumuz. Fakat DSİ geçtiğimiz yıldan bu yana bu konularla ilgili herhangi bir adım atmamaktadır” dedi. 

 

“Ödeneği çıkan köprüler neden yapılamıyor?” 

 

Başkan Gerenli Lüleburgaz Deresi’nin kuzeyinde yapılacak olan, alternatif yol güzergahındaki köprülerin ödeneğinin 2020 yılında çıktığını hatırlattı. Başkan Gerenli, “Geçtiğimiz yıl ödeneği çıkan köprüler için ilk önce yine geçen yıl Eylül ayında yapılacak denildi. Ancak köprülerin projesinde eksiklikler olduğu gerekçesiyle Mart ayına ertelediklerini belirttiler. Mart ayı geldiğinde ise köprüleri yapacak olan firmanın çeşitli gerekçelerle köprüleri yapamayacağı bildirildi. Şimdi ise bize köprüler için Temmuz ayında ihaleye çıkılacağı belirtildi. Şimdi soruyoruz: ‘Temmuz ayı geldi. Ödeneği geçen yıl çıkan köprüler neden yapılamıyor? Temmuz ayında köprülerle ilgili bir adım atılacak mı yoksa yine çeşitli gerekçelerle köprü yapımı ve dere ıslahının ertelendiği mi açıklanacak?” dedi. 

 

“Mülkiyetini bize verin biz yapalım” 

 

Lüleburgaz Belediye Başkanı olarak Lüleburgaz halkına karşı sorumlu olduğunu kaydeden Başkan Gerenli, “Lüleburgaz Belediyesi olarak köprülerin yapılması için gereken her şeyi yapmaya hazırız. Eğer DSİ maddi gerekçelerle köprüleri ve dere ıslahını yapamayacaksa derenin mülkiyetini bize versinler. Biz Lüleburgaz Belediyesi olarak dere ıslahını da köprüleri de yapacak güce sahibiz. Artık 21’inci yüzyılın ilk çeyreğinde Lüleburgaz gibi çağdaş, modern bir kentte dere ıslahı ve köprülerle ilgili sorun olmamalı” şeklinde konuştu. 

 

DSİ’den “işgalcisin” şikayeti

 

Başkan Gerenli, attıkları tüm iyi niyetli adımlara karşın DSİ’nin Köprübaşı Sanayi Sitesi’nden Eski Mezarlığa bağlanan yolda Lüleburgaz Belediyesi’ni “işgalci” diyerek Lüleburgaz Kaymakamlığı’na şikayet ettiğini hatırlatarak, “Kaymakamlığın da bizim hakkımızdaki suç duyurusunun ardından çocukluğumuzdan beri kullandığımız yolda işgalci olduğumuz gerekçesiyle savcılığa ifade verdik. DSİ ne yazık ki bir yandan Lüleburgaz Deresi ile ilgili adım atmazken diğer yandan yıllardır kullandığımız yolu kapattırarak bizim hakkımızda şikayette bulunuyor. Takdiri Lüleburgaz halkının vicdanına bırakıyorum” ifadelerini kullandı. 

 

Ne olmuştu?

 

DSİ Kırklareli Şube Müdürlüğü uzun yıllardır çözülemeyen Lüleburgaz Deresi’nin ıslahı ve tarihi taş köprüyü kurtaracak alternatif yol güzergâhındaki köprüleri yapmak için geçen yıl söz vermişti. Geçtiğimiz yıl köprüler için ödeneğin de çıkmasıyla birlikte köprülerin Eylül ayında yapılacağını belirten DSİ, köprülerin yapımının ardından dere ıslahına başlayacaklarını bildirmişti. Ancak aradan 1 yıldan uzun bir süre geçmesine rağmen köprü yapımı çeşitli gerekçelerle ertelendi. Köprülerin bir türlü yapılmamasının yanı sıra DSİ’nin şikâyetiyle Köprübaşı Sanayi Sitesi’nden Eski Mezarlığa geçen yol da kapatıldı. Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen DSİ sessizliğini korumayı sürdürüyor. 

 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

OPPO, yüz milyonlarca ColorOS işletim sistemi kullanıcısına daha güvenli ve esnek hizmet sağlamak için AWS küresel altyapısını tercih etti. 

 

Dünyanın önde gelen lider akıllı ürün markası OPPO, ColorOS işletim sisteminin uluslararası kullanıcılarının, ePrivacy, CSA Star ve ISO tarafından onaylanan gelişmiş bulut tabanlı hizmetleri güçlendirmesi için Amazon Web Services'ı (AWS) seçtiğini duyurdu. OPPO, AWS ile akıllı telefon kullanıcılarına fotoğrafları, videoları, kişileri, notları ve önemli verileri bulutta kolayca depolayabilecekleri güvenli veri depolama hizmetleri sunabiliyor. Bunu desteklemek için Amazon Aurora ve Amazon Simple Storage Service dahil olmak üzere bulut tabanlı hizmetlerin yayılımını hızlandırma konusunda Singapur, Fransa ve Hindistan'daki AWS küresel altyapısını kullanıyor. Şirket, AWS CloudTrail, AWS Key Management Service (AWS KMS), AWS Network Firewall, AWS Certificate Manager ve AWS Artifact dahil olmak üzere çeşitli AWS güvenlik hizmetinden yararlanıyor.

 

OPPO Uluslararası İnternet İşletmesi Genel Müdürü David Gu, konuyla ilgili şunları söyledi: "OPPO, mümkün olan en iyi kullanıcı deneyimini sunmaya odaklanıyor. AWS'nin bulut yetenekleri, dünyanın her yerindeki kullanıcılara daha sorunsuz bir mobil deneyim sağlamak için bulut tabanlı hizmetlerimizi hızla dağıtmamıza olanak tanıyor. Ayrıca ColorOS işletim sistemimizin veri gizliliğini ve korumasını daha da geliştirmemize yardımcı oluyor. Dünya çapındaki kullanıcılarımıza daha iyi bir mobil deneyim sunmak için AWS'yi tercih etmekten memnuniyet duyuyoruz."

 

AWS Greater China Ticaret Sektörü Genel Müdürü Li Xiaomang ise şu açıklamaları yaptı: "Dünyanın en kapsamlı bulut platformu AWS, neredeyse tüm bulut iş yüklerini desteklemek için hizmetlerini devamlı olarak genişletiyor. OPPO, AWS ile dünyanın dört bir yanındaki ülkelerdeki yerel uyumluluk gereksinimlerini karşılarken güvenli ve etkili bir şekilde küresel iş dağıtımını hızlandırabilir. OPPO'yu küresel müşterilerine hizmet vermek için en geniş güvenlik ve uyumluluk yetenekleriyle desteklemekten mutluyuz."

 

Android 11 tabanlı en yeni ColorOS 11, OPPO'nun Özel Sistem, Özel Kasa ve Kişisel Bilgilerin Korunması gibi özellikleri aracılığıyla kullanıcı güvenliğinin sağlanmasına yardımcı oluyor. Özel Sistem kullanıcıların, uygulamaların ve verilerin orijinal hesaptan bağımsız olarak çalıştığı ayrı bir sistem hesabı oluşturmasına olanak tanıyor. Özel Kasa verileri başka ortamlara erişimi olan uygulamalar tarafından kullanılamaz hale getirerek bir parolanın arkasındaki şifrelenmiş bir alanda güvenceye alıyor ve kullanıcıların önemli verilerini gizli tutabilmelerine imkan sağlıyor. Kişisel Bilgi Koruması ise, uygulamaların kullanıcıların kişisel bilgilere erişim izni vermesini gerektirdiği durumlarda, kullanıcıların uygulamaya boş bir veri formu göndermesine ve kişisel bilgileri ifşa etmeden uygulamaya erişmesine olanak tanıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

‘Her yerden çalışma’ iş hayatının merkezine yerleşirken, yeni nesil ofis çözümleriyle dönüşüme liderlik eden Kolektif House çalışma alanlarını sahillere taşıyor. İlk pop-up lokasyonunu Çeşme’de hayata geçiren Kolektif House, yaz aylarında çalışanları OM Paparazzi Beach’e bekliyor.

 

 

Geliştirdiği inovatif çözümlerle her yerden çalışma sistemine geçişe öncülük eden Kolektif House, çalışma alanlarına plajları da dahil ediyor. İlk sezonluk lokasyonunu Çeşme’de OM Paparazzi Beach’te hizmete açan Kolektif House, çalışanları deniz, kum ve güneş eşliğinde özgürce çalışabilecekleri yeni nesil çalışma alanına davet ediyor. Tüm sezon hizmet verecek yeni lokasyonda; yüksek hızlı internet bağlantısından, bilgisayar ve telefonunuzu rahatça kullanabileceğiniz ortama, elektronik cihazların rahatça şarj edilebileceği prizlerden telefon kulübelerine ve verimli çalışma alanlarına kadar iş motivasyonunuzu yüksek tutacak ve ihtiyaç duyulabilecek tüm detaylar yer alıyor. Sadece Kolektifliler’e değil, herkese özgür çalışma deneyimi yaşatacak olan bu alanda Kolektifli olmanın ise bazı avantajları bulunuyor. Salı günleri OM Paparazzi Beach’e giriş Kolektif House üyelerine ücretsizken, üyelerin girişte yalnızca KoMember kartını göstermeleri yeterli oluyor. Kolektifliler ayrıca özel indirimli menülerden yararlanabiliyor. Üye olmayanlar ise lokasyona gelindiğinde “Dijital Üyelik” ile saniyeler içerisinde Kolektif dünyasına katılıp, Kolektiflilere özel bu ayrıcalıklardan faydalanabiliyor.

YENİ NESİL ÖZGÜR ÇALIŞMANIN ADRESİ 

COVID-19 salgınının iş hayatında kelimenin tam anlamıyla olasılıklar dünyasının kapısını araladığını vurgulayan Kolektif House Kurucu Ortağı ve CEO’su Ahmet Onur, şunları söyledi: “İş hayatı tüm dünyada bir dönüşüm içinde. Küresel ölçekte tetiklenen esnek çalışmaya geçiş, daha fazla insanın dizüstü bilgisayarlarından, tabletlerinden veya akıllı telefonlarından çalışabildiği; zamandan ve mekândan bağımsız esnek çalışma modelini yaygınlaştırdı. Kolektif House olarak bizler de iş hayatındaki bu dönüşüme öncülük etme misyonuyla hareket ederek geleneksel çalışma biçimlerinin sınırlarını kaldırıyoruz. Hibrit çalışma sistemini destekleyen yeni nesil çözümlerle çalışma deneyimini en üst seviyeye taşıyoruz. Bu kapsamda iş hayatında rotasyonlu olarak kullanılan merkez ofis ve çalışanların evlerine yakın uydu ofis seçeneklerine şimdi de plaj ofisi ekledik. Çeşme’nin Aya Yorgi Koyu’nda kurulan ilk beach club’ı OM Paparazzi Beach’te ilk pop-up lokasyonumuzu hayata geçirdik. Bir çalışma alanında olması gereken tüm ayrıntıların en ince şekilde düşünüldüğü yeni lokasyonumuzda yaz aylarında çalışanları ağırlayacağımız için mutlu ve heyecanlıyız. Şirketlere ve çalışanlara ‘Sen nerede olursan işin de orada olabilir. İhtiyacın olan tek şey çalışma tutkun. Geri kalan her şey içinse çalışmanın olduğu her yerde sana destek olmak için biz varız, Kolektif var. Tependeki güneşin ve ayağındaki kumun keyfini çıkar ve Kolektif House hizmetleriyle yeni nesil özgür çalışmayla tanış’ diyoruz.”

“ESNEK OFİS ÇÖZÜMLERİ ÇALIŞAN MOTİVASYONU ve BAĞLILIĞINI ARTIRIYOR”

İş hayatının yeni ikliminde her yerden çalışmanın artık daha sık duyulacağının altını çizen Ahmet Onur, “Pek çok kurumsal şirket mevcut çalışma alanlarını küçülterek dağıtılmış ofis seçeneklerini değerlendiriyor. Şirketler ve çalışanlar için özgür bir iş ortamı ortaya koyan bu yeni yapı ile şirketler maliyetlerini aşağıya çekerken, çalışma alanlarını büyüyen ve küçülen ekiplerine göre planlayabiliyor. Esnek çalışma ayrıca; çalışan motivasyonunu, üretkenliğini, bağlılığını artırırken, çalışanların daha mutlu ve verimli çalışmasını sağlıyor. Şirketler için ise yeni yeteneklere erişimi kolaylaştırıyor. Esnek ofis çözümlerine ilgi günden güne artarken, bizler de çalışma deneyimini en üst seviyeye taşımak üzere çalışmalarımıza aralıksız devam ediyoruz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’nin ilk ve tek keratinli sıvı bakım deterjanı* Bingo Keratin için yaklaşık 50 bin kişinin katılımıyla yapılan araştırmada, pandemi döneminde kıyafetlere verilen değere odaklanıldı. Araştırmaya katılanların yüzde 15’i evden pek çıkmadığı için kıyafet alışverişi yapmadığını söylerken, yüzde 67’si pandemi döneminde de “hiç takılmam beğendiğimi alırım” dedi. Tüketicilerin yüzde 62’si ise en sevdiği parçayı uzun yıllar saklamak için sadece özel günlerde giydiğini ifade etti.

Sıvı bakım deterjanı Bingo Keratin, sürdürülebilir kıyafet bakım hareketi için tüketicilerin kıyafetlere verdiği değeri, online bir araştırma yaparak mercek altına aldı. Araştırmaya göre pandemi döneminde de kıyafet alışverişlerinin yükselişe geçmesinin yanında kıyafet rengine göre çamaşır deterjanı tercih edildiği ortaya çıktı. 

Hiç takılmam, beğendiğimi alırım

Yaklaşık 50 bin kişinin katıldığı araştırmada, “pandemi döneminde de beğendiğimi alırım” diyenlerin sayısı, katılanların yüzde 67’sini kapsadı. Katılımcıların yüzde 24’ü kıyafetlerin uzun süre idare etmesini önemli bulurken, yüzde 9’u kıyafet alırken modasının uzun süre geçmemesine dikkat ettiğini ifade etti. Pandemi döneminde evden pek çıkmadığını dile getiren yüzde 15’lik dilim ise kıyafet alışverişi de yapmadığını paylaştı.

Deterjan seçme kriterlerinden biri: Çamaşırların mis gibi kokması

Katılımcılar, çamaşırlarını yıkama yaklaşımlarına ilişkin de tercihlerini ortaya koydu. Yüzde 31’i, yıkama talimatlarına harfiyen uyduğunu belirtirken, yüzde 24’ü çamaşırlarını makineye atmadan önce mutlaka ters çevirdiğini söyledi. Araştırmadaki ilginç noktalardan biri de katılımcıların yüzde 39’unun giysilerin rengi ve kumaşın türüne göre çamaşır deterjanı seçmesi oldu. Yine aynı orandaki katılımcı, çamaşır deterjanı seçerken çamaşırlarının mis gibi kokmasını ve ilk günkü canlılığını korumasından yana tercihini yaptığını belirtti. Tüketicilerin o çok sevdikleri kıyafeleri emanet ettikleri deterjandan beklentilerinin başında; tek seferde en iyi şekilde temizlemesi, ön yıkama yapmayı gerektirmemesi ve her yıkamada bakım yapacak keratin içeren formüle sahip olması geldi.

Kıyafetlerimi az, öz ve en özel günlerde giyerim

Yapılan çalışmada ayrıca önemli bir detay daha dikkat çekti. Katılımcıların yüzde 62’si sevdikleri kıyafetleri az, öz ve en özel günlerde giydiklerini ifade ederken, yüzde 31’i ise yıkama talimatlarını harfiyen uyguladığını belirtti.  

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’de seyahatin lider sitesi Enuygun gideceği yerde özgürce seyahat edip yeni yerler keşfetmek isteyenler için uçak ve otobüs yolculuğundan sonra şimdi de araç kiralama hizmetini hayata geçirdi. 

Tatile büyük özlem duyduğumuz ve seyahat planlamalarına başladığımız şu günlerde, uçak ve otobüs yolculuklarının yanı sıra araç kiralayarak tatilini kolaylaştırmak isteyenler için yüzlerce farklı marka ve model aracın yer aldığı Enuygun araç kiralama hizmeti devreye girdi. 

Yüzlerce model araçtan seçme hakkı

Türkiye’nin birçok şehrinde yüzlerce marka ve farklı modelde aracın arasından online araç seçimi yapılabilen araç kiralama hizmetinin kullanıma açıldığını söyleyen Enuygun Ticaret Müdürü Orkun Özkan, “Kullanıcılarımız özellikle uçak yolculukları sonrası gittikleri yerlerde araç kiralayarak kolayca seyahat etmek istiyordu. Bu amaçla biz de birçok araç kiralama firmasının ve yüzlerce araç modelinin yer aldığı Enuygun Araç Kiralama sayfasını hizmete açtık. Buradan diledikleri marka otomobil ile manuel ya da otomatik vites seçeneklerinden birini seçerek aracı kolayca kiralayabilirler. Üstelik araçlarını aldıkları yere de bırakmak zorunda değiller. Örneğin Bodrum Havalimanı’ndan aracı kiralayıp Dalaman’da bırakabilirler. Ya da aynı şekilde Trabzon’dan aracı kiralayıp Samsun’da ya da Ordu’daki ofise bırakabilirler” dedi.

 Enuygun araç kiralama hizmeti aynı zamanda ücretsiz iptal ve değişiklik hakkı da sağlıyor.

Wingie Enuygun Group Hakkında

Wingie Enuygun Group, teknolojik gelişmelerin öncüsü olan, dijital düşünen ve kullanıcılarına en kusursuz deneyimi sunmak için çalışan seyahat odaklı bir teknoloji şirketidir. Wingie Enuygun Group, her ay en uygun seçeneklerle buluşturduğu 17 milyonun üzerinde ziyaretçisi ile Türkiye’de seyahat sektörünün online dönüşümüne yön veriyor. Hizmet verdiği alanlar arasında; uçak bileti, otel, otobüs bileti, araç kiralama, kredi ve sigorta yer alıyor. 6 milyonun üzerinde uygulama indirme ve son 3 yılda 15 milyondan fazla gerçekleşen bilet satışı ile seyahat sektöründe öncü olma özelliğini taşıyan Enuygun; 2028’e kadar dünyanın en büyük 5 online seyahat şirketi arasına girme vizyonuna paralel olarak, global markası Wingie ile 5 dilde hizmet sunuyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı