Aylık arşivler: Temmuz 2021

Canon’da Üst Düzey Atama: Canon Orta Doğu ve Türkiye Bölge Direktörlüğüne Hariharan Geldi

Görüntüleme teknolojileri ve hizmetleri lideri Canon’un Orta Doğu ve Türkiye Bölgesinde (CMET) üst düzey bir atama gerçekleştirildi. 2010 yılından bu yana Canon Orta Doğu ve Türkiye Bölge Direktörü görevini yürüten Anurag Agrawal görevinden emekliye ayrıldı ve yerine Venkatasubramanian (Subbu) Hariharan atandı.

Canon Ortadoğu Ofisi'nde 15 yıl ve toplamda 27 yıllık sektör deneyimiyle Venkatasubramanian (Subbu) Hariharan, 1 Temmuz 2021 itibarıyla Canon Orta Doğu ve Türkiye (CMET) Bölge Direktörü görevini devralıyor.

Daha önce B2C İş Birimi Direktörü görevini yürüten Harinaran, etkili ve verimli bir kurumsal yapıya odaklanarak başarılı kanal ve pazar büyümelerine imza attı. İş odaklı yeni yaklaşımlarla şirkete güçlü B2C organizasyon becerileri kazandırdı.

Bölge Direktörü olarak yeni görevinde Hariharan, pandemi sonrası normalleşme sürecini, yeni iş planlarını ve Canon Türkiye entegrasyonunu yönetecek. Ayrıca Canon’un Kyosei felsefesine bağlı kalarak müşteri ve insan odaklı yaklaşımla önemli pazarlara genişlemenin uzun vadeli hedeflerine, ürün çeşitliliğinin artırılmasına ve dijital dönüşümün güçlendirilmesine çalışacak.

Venkatasubramanian (Subbu) Hariharan yeni görevi ile ilgili olarak şunları söyledi: “Pandemi sonrası normalleşme döneminde aramızdaki bağları yeniden inşa etmek ve ekonomiyi canlandırmak için çalışırken, çalışanlarımıza, ortaklarımıza ve müşterilerimize karşı sahip olduğumuz muazzam sorumluluğun ve Kyosei'nin gerçek ruhunu takip etmenin öneminin şimdi her zamankinden daha fazla farkındayım. Canon Orta Doğu ve Türkiye Bölgesine liderlik etme fırsatına sahip olmak büyük bir ayrıcalık ve yeni görevime, işimizi her zaman müşterilerimize en iyi şekilde hizmet edecek şekilde yeniden tasarlamaya devam edeceğimize dair taahhüt vererek geldim.”

Canon’un Kyosei felsefesi, ortak yarar için birlikte çalışmaya ve yaşamaya adanmışlık anlamına geliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

EGD 13. Ekonomi Basını Başarı Ödülleri sahiplerini buldu

Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) tarafından verilen 13. Ekonomi Basını Başarı Ödülleri sahiplerini buldu.

 

Ödül töreni, İstanbul Ticaret Odası'nın (İTO) katkıları, Alternatif Bank, Yıldız Holding ve Garanti BBVA'nın ana sponsorluğu, Turkcell'in iletişim ve teknoloji sponsorluğunda hibrit olarak gerçekleşti.

 

Törende konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, ihracatta 200 milyar doların üzerine doğru gidiş yaşandığını belirterek, "2021 rekorların kırıldığı bir yıl olacak. Bundan sonra ihracatımız ikili rakamlar üzerinde konuşulacak." dedi.

 

Bu dönemde kendilerine verdiği destek için basın mensuplarına teşekkür eden Gülle, bu güzel haberlerin oluşmasında emeği geçen bütün ihracatçılara şükranlarını sunduğunu bildirdi.

 

Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise ekonomi basınının öneminden bahsederek, "Herkes ekonomi gazetecisi olamaz bunun için beşeri sermaye, eğitim, tecrübe çok önemli. Ülkemiz 20 yıldır üst üste büyüme sağladıysa bu sizlerin de sayesinde oldu." dedi.

 

Şehir ekonomilerinin anlatılmasında basının önemine değinen Şahin, "Artık sosyal ve kültürel belediyecilik, şehir ekonomileri çok önemlidir. Şehrinizi ekonomiden ekolojiye geçirebiliyorsanız, şehrinizi dirençli, güvenli, sağlıklı kılabiliyorsanız şehrinizi yeni dünyaya hazırlamışsınız demektir." diye konuştu.

 

Şahin, Gaziantep ekonomisi için yaptıkları faaliyetleri anlatarak, sanayide yüksek teknolojiye ve yeşil sanayiye geçme konusundaki projelerinden ve isteklerinden bahsetti.

 

 

 

– "Türkiye'nin ekonomik gücünde ekonomi basınının büyük payı var"

 

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay da bugün İstanbul Gazetesi olarak haftalık yayınlamaya devam ettikleri gazetenin ilk sayısının 5 Ocak 1884'te basıldığını anımsatarak, ekonomi basınının tarihsel bir parçası olduklarını söyledi.

 

Bu gazetenin dijital arşiv çalışmasının tamamlandığını kaydeden Kuralay, "Önümüzdeki günlerde ekonomi tarihimize ışık tutacak bu projenin tanıtımını yapmayı düşünüyoruz." dedi.

 

Ülkesi ve kurumu adına gecesini gündüzüne katarak başarılara imza atan isimlerin tebrik edilmesi ve teşvik edilerek ödüllendirilmesi gerektiğini dile getiren Kuralay, ödül alanların başarılarının devamını diledi.

 

Kuralay, "Dünyanın her ülkesiyle ticaret yapıyorsak, yaptığımız gemiler ve yatlar dünyanın her denizinde yelken açabiliyorsa, her coğrafyasında şirketlerimiz inşaat projeleri alabiliyorsa, dünyanın en büyük ekonomileri içinde yer alabiliyorsak bu gücün içinde ekonomi basınımızın büyük bir payı olduğunu teslim etmemiz gerekir. Hedeflediğimiz güven ve istikrar ivmesinin 'etkili bir ekonomi basını' ile her geçen gün artarak yükseleceğine tüm kalbimle inanıyorum." diye konuştu.

 

– "Bu yıl çok değerli haberler vardı"

 

EGD Başkanı Celal Toprak, etkinliği çok önemsediklerini belirterek, 800 üyenin bir yıl içinde yaptığı kendi haberleriyle başvurduğunu söyledi.

 

Jürinin haber seçiminde çok titiz davrandığını ve uzun süren değerlendirmelerin yaşandığını dile getiren Toprak, şu değerlendirmelerde bulundu:

 

"O ödüller analarının ak sütü gibi onlara helal olsun anlamında verilen ödüller. Medyadaki gelişmelerde ödül alacak haberlerin olmasını da çok önemsiyoruz. Hepimiz biliyoruz, yabancısı değiliz, birtakım erozyonlar yaşıyoruz. Ödül alacak haberlerin sayısının çok olması fazlasıyla önemli. Bu yıl ödül vermekte çok zorlandık. Çok fazla değerli haber vardı."

 

– 13. Ekonomi Basını Başarı Ödülleri

 

 

 

Bir yıl içerisinde yapılan haberlerin değerlendirildiği organizasyonda, dallara göre ödül kazananların isimleri, kurumları ve ödüle layık görüldüğü haber başlıkları şu şekilde:

 

Ekonomi Haberi (Yazılı Basın) – Kerim Ülker – Dünya (Suudi Arabistan'da Türk Malına Ambargo)

 

Sinan Sayrugaç Anısına Ekonomi Haberi (İnternet) – Çiğdem Subaşı- Dunya.com (Hisar'ın Patronu: Fabrikayı Borçlara Karşılık Bankaya Bıraktık)

 

Söyleşi Röportaj (Yazılı Basın) – Nilgün Çavdar- Inbusiness (Dünyayı Kurtaracak Türk)

 

Köşe Yazarı – İbrahim Kahveci – Karar, Yaşar Süngü – Yeni Şafak

 

Ekonomi Programı (Televizyon) – Berfu Güven – Ntv Çarşı Pazar

 

Ekonomi Programı (Radyo) – Seyfi Akil – Radyo Gedik – Cüneyt Dirican – St Endüstri Radyo

 

Yılın Araştırma Haberi (Yazılı Basın) – Betül Alakent – Sabah – (Türkiye'yi Tek Geçeriz)

 

Yerel Basın Ödülü (Yazılı Basın) – Nadide Büşra Kaynak – Refleks (Tekrar Kullanıma Evet Tek Kullanımlığa Hayır), Leyla Özekşi Polat- Gaziantep 27 (Ödüllü Zeytinyağcı Kral Çıplak Dedi)

 

Jüri Teşvik Ödülü – Merve Yılmaz – Para Dergisi (Yeni Umudumuz Kozalak)

 

Jüri Özel Ödülü – Sibel Atik – Ekonomist (İş Dünyası Yeşil Vergilere Hazırlanıyor)

 

Nezih Demirkent Özel Ödülü – Faruk Türkoğlu

 

Namık Ahıska Özel Ödülü – Hülya  Çaylak Yaylı – Posta (Gündelikçi Kadınların Derdi Büyük)

 

Bülent Yardımcı Özel Ödülü – Gamze Bal- Cumhhuriyet (Tarım 65 Yaş'a Takıldı) –

 

Esen Salihoğlu Özel Ödülü – Emre Eser – Hürriyet (Karaköy'de Bot Pazarlığı)

 

Barış Bektaş Özel Ödülü – Özgül Öztürk – Akşam (Pandemide Sahte Psikolog Patlaması)

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nin başarılı öğrencileri ödüllendirildi!

Merhum Sakıp Sabancı tarafından 1994 yılında gençlerin eğitim alanındaki başarılarını teşvik etmesi amacıyla başlatılan ve her yıl Sabancı Vakfı sorumluluğunda aralıksız devam eden “Sakıp Sabancı Eğitim Ödülleri” 2020-2021 yılı eğitim öğretim yılında da sahiplerine kavuştu. Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi mezunlarından ilk 3’e giren öğrencilere toplamda 50 Cumhuriyet altını karşılığı Türk lirası verildi. 

 

Öğrencilere ödülleri ve sertifikaları, Beşiktaş İlçe Milli Eğitim Müdürü Nesrin Kakırman, Melisa Tapan ve Sabancı Vakfı Genel Müdürü Nevgül Bilsel Safkan’ın katılımıyla gerçekleşen mezuniyet töreninde verildi. Bu yılın mezunlarından okulu birincilikle bitiren Halil Alper Karabaş’a 25, ikincilikle bitiren Mete Yılmam’a 15 ve üçüncülükle bitiren Havvanur Yılmaz’a 10 Cumhuriyet altını karşılığı Türk lirası takdim edildi.

 

Törende mezun olan öğrenciler için konuşma yapan Melisa Tapan“Gerçek başarı var olan koşullarla ne yapabildiğinizle ilgilidir. Önünüzde kocaman bir hayat var. Bugünün gerçeklerini ve bu koşullar içindeki seçeneklerinizi düşünerek hareket etmeniz çok önemli. Değişin, gelişin, hata yapmaktan korkmayın. Bazen hayat durmuş gibi gelse de durmanın da bir öğrenim olduğunu unutmayın. Rahmetli dedem Sakıp Sabancı’nın da dediği gibi: İnsan ölürken yaptıklarına değil yapamadıklarına pişman olurmuş. Son nefesinizde yapamadığınıza üzüleceğiniz şeyleri, iş işten geçmeden yapmaya çalışın derim. Bugünün dünyasında koşullara baktığımızda bir şeyler başarabilecek neslin biz gençler olduğunu unutmayalım. Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nin başarılarını gururla takip ediyor, başarılarınızın devamını diliyorum” dedi.

 

Türkiye’nin köklü ve önde gelen liselerinden olan Sakıp Sabancı Anadolu Lisesi’nden bu öğretim yılında 118 öğrenci mezun oldu. Her sene olduğu gibi bu yıl da mezunlar arasından Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda (YKS) en yüksek puanla üniversiteye yerleşen üç öğrenciye lisans öğrenimleri süresince “Sakıp Sabancı Başarı Bursu”, YKS’de herhangi bir puan türünde sıralamada ilk 20.000 öğrenci arasına girerek Sabancı Üniversitesi'ne yüzde 50 burslu olarak yerleşen öğrencilerden en yüksek yerleşme sıralama başarısı elde eden 3 öğrenciye de Sabancı Üniversitesi öğrenim ücreti muafiyeti verilecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CHP’li Yalım’dan zamlara tepki

CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım, peş peşe gelen zamlara tepki gösterdi. CHP’li Yalım, “Milletin zararına olan her şeyi gece yarısı açıklıyorlar” dedi.
Elektriğe yüzde 15, doğal gaza yüzde 12 zam yapıldı. Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan imzasıyla yayımlanan kararla 2021-2022 Eğitim-Öğretim Yılında yükseköğretim öğrencilerinin ödeyeceği katkı payı da ortalama yüzde 10 zamlandı.
CHP Uşak Milletvekili Özkan Yalım ise zamlara sert tepki göstererek şunları söyledi:
“MİLLETİN ZARARINA OLAN HER ŞEY GECE YARISI AÇIKLANIYOR”
“Bu iktidar milletin zararına olan her şeyde olduğu gibi zamlarda da gece yarısını bekledi. Vatandaşlar günün yorgunluğundan, eve ekmek götürme davasından bitap düşmüş, uykularında biraz olsun soluklanırken, ülkenin kirli gündemiyle boğuşurken, tek adam rejimi, milletin canını uyanır uyanmaz nasıl daha fazla sıkabiliriz diye düşünmüş adeta.”
“BUNUN ADI ZAM DARBESİDİR”
“Biz bunun adına artık zam diyemiyoruz. Gizli kapaklı gece yarısı yayınlanan kararnamelerden, zamlardan bu millet bıktı. Bunun adı olsa olsa darbedir. Zam darbesi! 1 yıl içinde kaçıncı zam bu insanlar artık saymaktan yoruldu. Merkez Bankası’ndan buhar olan 128 milyar doların hesabını vermeyen, pandemi sürecinde vatandaşı süründüren, Kanal İstanbul garabetiyle yine milyarlarca doları hiç etmek için utanmadan propaganda yapan iktidar şimdi vatandaşın elektriğinden, ısınmasından, boğazından kısmasını istiyor.”
“YOLSUZLUKLARIN, YOK OLAN PARALARIN HESABINI HALKTAN KESİYORLAR”
“Yapılan zamlarla fiyatlar 3,5 yılda yüzde 122 yükseldi. O da yetmedi tek adam rejiminin başındaki zat öğrencileri de boş geçmedi. Öğrenci katkı payına da yüzde 10 zam yapıldı. Tıp fakültesi öğrencilerinin ödeyeceği harç 642 liradan 706 liraya, hukuk öğrencilerinin ödeyeceği harç 340 liradan 374 liraya çıkarıldı. Toplumun her kesiminden hınç alıyorlar. Yolsuzlukların, yok olan paraların hesabını vereceklerine bu hesabı halka yeni yolsuzluklar yapabilmek için kesiyorlar. Bunun adı halk düşmanlığıdır ama az kaldı. Gideceksiniz. Öyle bir gideceksiniz ki, bu millet sizi sandıkla öyle bir gönderecek ki toplum içine çıkacak yüzünüz, söyleyecek tek sözünüz kalmayacak.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Ali Babacan’dan Erdoğan’a: ‘Kendisine tasarruftan muafiyet, vatandaşa yük’

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Antalya’da partisinin 1. Olağan Kepez İlçe Kongresi’nde konuştu. Babacan şu ifadeleri kullandı:

 

‘MKE’yi Varlık Fonu’nun kara deliğine mi atacaksınız?’

“MKE’yi (Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu) anonim şirkete çeviren hükümete sormak istiyorum. Bu kurumu şirkete çevirerek kamu düzenlemelerinden, Maliye’nin ve Hazine’nin kontrolünden çıkarıp ne yapmayı planlıyorsunuz? Kimin burada daha kolay tasarrufta bulunmasını istiyorsunuz? Bu kurumla ilgili hangi yatırımı yapmak istediniz de yapamadınız? Niçin böyle bir düzenlemeye ihtiyaç duydunuz? MKE’yi anonim şirket yaptıktan sonra kimlerle ortaklık yapacaksınız, kimlerle şirket kuracaksınız? Yoksa diğer kamu iktisadi teşekküllerde olduğu gibi, MKE’yi de Varlık Fonu’nun kara deliğine mi atacaksınız? Yoksa basında haftalardır konuşulduğu gibi, yolsuz ve dolandırıcı isimlerle iş tutmanın bir hazırlığı mı var burada?”

 

‘Ülkeyi kirli işlerin merkezi haline getirdiler’

‘Bu yönetim hukuksuzluğu alışkanlık haline getirince ülkeyi gerçekten kirli işlerin merkezi haline getirdi. Avusturya’da gözaltına alınan, kara para aklama suçundan Amerika tarafından da iadesi istenen kişi var. Belli ki, ülkemizi başka ülkelerdeki kara paraların aklandığı bir suç cehennemine çevirmişler maalesef. Biz bu gidişe izin vermeyeceğiz. Artık yeter.”

 

‘Siz de biraz tasarruf etsenize’

“Sayın Erdoğan, dün ‘kamuda tasarruf’ demeye başlamış. Resmî Gazete’deki tasarruf genelgesinde ‘Cumhurbaşkanlığı hariç’ yazıyor. İhaleyi kendi şeffaf yapmıyor, belediyeye ‘Yap’ diyor. Kamuda, kendisi tasarruf etmiyor, diğer kurumlara ‘tasarruf et’ diyor. Sayın Cumhurbaşkanı her şeyden muaf. Soruyorum kendisine: Niye? Siz, bu ülkenin kamu yönetiminden sorumlu değil misiniz? Önden buyursanıza… Devletin ve milletin harcamalarından tasarruf çağrısı yaparken, biraz da siz kendiniz tasarruf etsenize.” 

 

‘Sayın Erdoğan, yükü yine vatandaşa yıkıyorsunuz’

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştiren Babacan, elektrik ve doğalgaza gelen zamlarla ilgili şunları söyledi:

 

“Kendinize tasarruftan muafiyet getirdiğiniz günün akşamında, vatandaşın elektriğine yüzde 15 zam yapmayı biliyorsunuz. Dün gece bir de evlerdeki doğalgaza 12, sanayide kullanılan doğalgaza 20 zam yaptınız. Yükü yine vatandaşa yıkıyorsunuz.”

 

‘Tam bir şark kurnazlığı’

“Zamlar haziranın son günü yapıldı. İlk 6 aylık enflasyon sepetinin dışında kaldı. Halbuki 1 Temmuz’la başlayan ikinci altı aydaki emeklilerin, memurların maaşı ilk 6 aylık enflasyona bakarak artırılıyor. Ayın son günün yapılan zamlar enflasyon sepetine girmeyeceği için altı ay boyunca bu zamların getirdiği enflasyon yükünü emeklimiz ve memurlarımız kendi ceplerinden karşılamaya çalışacak. Tam bir şark kurnazlığı. Bu zammı 30 Haziran’da değil de 31 Mayıs’ta yapsalar enflasyon hesabına girecekti ve 1 Temmuz’daki zamlarına bu enflasyon artışı yansıtılacaktı. Artık bundan medet ummaya başladılar."

 

‘AB kamu alımları mevzuatını alıp aynen uygulayın’

Hükûmete tasarruf reçetesi de sunan Babacan sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Anayasa ve kanunlara bağlı kalın. Şu yurt içi, yurt dışı seyahatlerinizdeki uçak sayılarını, konvoylarınızdaki araç sayısını azaltın. Kamu ihale mevzuatını değiştirin. Şeffaf ve açık bir ihale sistemiyle, kamuya mal ve hizmet alımlarında, yandaşlarınızın değil, halkımızın kâr etmesini sağlayın. Avrupa Birliği’nin kamu alımları mevzuatını alın, aynen uygulamaya başlayın. Kanal İstanbul gibi rant projelerine artık bir son verin. Tüm kurum ve kuruluşları Sayıştay denetimine açın. Varlık Fonu’nu kapatın. Bu reçeteyi uygulayın da görün, maliyetler nasıl düşüyor. Bu milletin alın teri olan o vergiler nasıl bereketleniyor.”

 

‘Hepimiz bıktık, Baran’

“Geçen hafta Ayvalık’ta bir gencimiz, ismi Baran, yanıma geldi ve dedi ki: ‘Biz artık bıktık. Bize gelecek vaat edin.’ Lokantada çalışıyor, oradan aldığı maaşla üniversiteye hazırlık kurslarına para yetiştirmeye çalışıyor. Baran’a ve yaşıtı tüm arkadaşlarına sesleniyorum: Evet, hepimiz bıktık. Biz pırıl pırıl bir ülke inşası için yola çıktık. Tüm pisliklerinden arınmış, temiz bir ülke, bizim boynumuzun borcu. Emekçi anne babaların gözlerinin yaşlı olmadığı, çocuklarının yarınlarından endişe etmediği bir ülke kuracağız. Hakkı, hukuku sağlayacağız. Eğitim kalitemizi yükselteceğiz, özgürlükleri zirveye taşıyacağız.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TDP Ege Bölge Başkanı Akar’dan Afyonkarahisar Ziyareti

Türkiye Değişim Partisi Ege Bölge Başkanı Akif Akar,  Türkiye Değişim Partisi Afyonkarahisar İl Başkanlığını ziyaret etti.

Türkiye Değişim Partisi Afyonkarahisar İl Başkanı Kadir Uysal, gerçekleştirilen ziyarete ilişkin olarak bir değerlendirmede bulundu. Uysal açıklamasında: “Türkiye Değişim Partisi Ege Bölge Başkanımız Sayın Akif Akar, Türkiye Değişim Partisi Afyonkarahisar İl Başkanlığımızı ziyaret etti.
Kendisiyle il başkanlığı olarak yürüttüğümüz çalışmaları masaya yatırarak siyasi gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunduk. Ege Bölge Başkanımız Sayın Akif Akar’a ziyaretlerinden ötürü teşekkürlerimi iletiyorum. Türkiye Değişim Partisi Afyonkarahisar İl Başkanlığı olarak durmadan yorulmadan çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Türkiye Değişim Partisi Ege Bölge Başkanı Akif Akar ise ziyaretine ilişkin olarak: “Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanımız Mustafa Sarıgül’ün Afyonkarahisar’a çok önem vermesi ile İl Başkanımız ve teşkilatını ziyaret etmekten çok mutlu oldum. Merkez ilçe kongresini yapmış olan Zuhal Sonugür’ü de tebrik ediyorum. Hayırlısı ile İl Başkanımız Kadir Uysal; Sultandağı, Çobanlar, Emirdag, Sandıklı, Çay, Dinar, Dazkırı, Bayat, İhsaniye ilçelerini en kısa zamanda kongrelerini bitirip büyük kongreye hazır olacaklarını söylediler. Bizde Afyonkarahisar’dan çok mutlu bir şekilde partimizden ayrılıyoruz. İl Başkanımız Kadir Uysal’ın her zaman başarısını Afyonkarahisar için göstereceğinden eminim. Tüm Afyonkarahisarlı hemşerilerimize Sayın Genel Başkanımızın selamlarını getirdim” ifadelerini kullandı.  Ziyaret hatıra fotoğrafı çekilmesiyle sona erdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Malgaf, Sivas Katliamını Andı

Türkiye Değişim Partisi Adana İl Başkanı Hakan Malgaf, 28. yılında 2 Temmuz 1993’te Sivas Katliamın ’da yaşamını yitirenleri andı.
Başkan Malgaf mesajında: “Bugün, yüzü geleceğe, sanata, bilime dönük aydın insanların Sivas’ta yakılarak katledilişinin üzerinden tam 28 yıl geçti.
Bu süre zarfında, ne suçlular cezalarını aldı ne de davayla ilgili zamanaşımın kaldırılması yönündeki talepler dikkate alındı. Zamanaşımının kaldırılmasına ilişkin yapılan başvuruların 17’si de reddedildi ve kamu davası düştü. Oysa 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta bir insanlık suçu işlendi.
Katliamın üzerinden geçen onca yılda; Sivas Katliamı’nın failleri ceza almak bir yana her biri tek tek korundu, kollandılar. Aradan geçen 28 yılda, bu katliamı planlayanlar, organize edenler, sanıkları kaçırıp, kollayanlar ortaya çıkartılmadı, çıkartılmadığı katliamın karanlıkta kalması için özel çaba harcandı. Öyle ki; katillerin avukatları; belediye başkanı, milletvekili, Anayasa Mahkemesi üyesi, hatta ve hatta Bakan oldular; yani tek tek ödüllendirildiler. Katliamın zamanaşımına uğraması vicdanlarımızı derinden yaralamışken, şimdi de zamanaşımının iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesine yapılan başvuruya bakacak kişi Sivas katliamı sanıklarının avukatı çıktı! Bu durum, Sivas’ta yitirdiğimiz 35 canın hatıralarına, ailelerine yapılan en büyük ayıp; aydınlık Türkiye özlemimize de yapılan en büyük ihanettir!
35 kişinin yaşamını yitirdiği bu katliam; çağdaş, demokratik, laik cumhuriyetimize yapılmış bir saldırıdır ve bugün aynı emelde olanlar, 28 yıl öncesinin nefret söylemini bilfiil devam ettirmekte, kinden beslendiklerini, geçmişin acıları üzerinden toplumu kutuplaştırmak istediklerini ise artık saklamamaktadırlar.
Bilinmeli ki; halkımızın vicdanında Sivas katliamı hiçbir zaman; zaman aşımına uğramayacak, mezhep
ve etnik farklılıklar üzerinden siyaset yapanlar, kin ve nefret tohumları ekenler hiçbir zaman amaçlarına ulaşamayacaktır.
Birleştiren değil bölen, barışı değil kini besleyen bu siyasi söylemin ve anlayışın artık son bulmasını temenni ediyor, Sivas’ta yakılan canlarımızın ve bu katliamın hesabını sormaktan bir gün bile vazgeçmeyeceğimizi yineleyerek; aydınlarımızı 28 yıl sonra bir kez daha saygı ile anıyorum” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Ateş, “Bu iğrençliğin hesabını kim verecek şimdi?”

İYİ Parti Gümüşhane İl Başkanı Ali Ateş, "Bu insanlıktan yoksun olan kararı şiddetle kınıyorum" dedi.

Antalya’nın Elmalı ilçesinde 2019’da iki çocuğun cinsel istismara maruz bırakılmasına ilişkin görülen davada sanık olan anne ve üvey babanın serbest bırakılmasına ilişkin İYİ Parti Gümüşhane İl Başkanı Ali Ateş açıklama yaparak verilen karara tepki gösterdi.
Başkan Ateş, "Evet bu iğrençlik karşısında, bunları o iki küçük çocuğumuza yapan kişiler ne yazık ki hukuk önünde yargılandıktan sonra serbest bırakıldılar. Ülkemizde cinsel istismar suçlarını işleyenler, kadınlarımızı öldürenler dışarda rahat rahat gezmektedirler. Bizim ülkemiz artık ne yazık ki hukuk sisteminin aciz olduğu bir ülke haline gelmiştir. Bu nasıl bir yasa anlayışıdır, bu nasıl bir ceza sistemidir. Bu çocuklara yapılan bu iğrençliğin hesabını kim verecek şimdi? Hangi vicdan bunları görmezden gelir? Bu kararı veren hakimler, O küçücük yürekleri ile böyle bir iğrençliği yaşayıp çizdikleri resim ve yazdıkları mektuplar ile anlatmaya çalışan bu çocuklarımızdan hiç mi utanmadı? Suçlunun, istismarcının korunduğu güzel ülkem daha neler görecek? Her seferinde daha  ne olabilir dediğimiz Türkiye de daha beter olaylarla karşılaşıyoruz. Yazıklar olsun. Bu kararı veren herkese yazıklar olsun. Bu insanlıktan yoksun olan kararı şiddetle kınıyorum" dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Erdoğan Neden Türkiye’den Alacaklı Yabancı Bir Şirketin CEO’su Gibi Konuşuyor?

Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan, partisinin gündeme dair görüş ve önerilerini düzenlediği basın toplantısı ile kamuoyuyla paylaştı.

 

Gündeminin birinci sırasında Kanal İstanbul bulunan Özcan, “Proje demeye bin şahit isteyen bir planla, ülkenin üzerine çökmenin derdindeler” ifadelerini kullandı.

 

Kanal İstanbul’un daha maliyetinin bile bilinmediğini belirten Özcan, “Yaptıkları açıklamalar 15 milyardan başlayıp 75 milyar dolara kadar gidiyor” dedi.

 

Serkan Özcan’ın açıklamalarından bazı satır başları şu şekilde:

 

Aslında aklı başında herkes biliyor ki, bu proje gerçekleşmeyecek. Yok “gemi geçecek”, yok “gelir getirecek” falan, hepsini atın bir kenara! Bu iktidar farkında mı bilinmez ama bu sözde “lüks emlak projesi”ni gerçekleştirecek ne kaynağımız ne de siyasi ve toplumsal moralimiz var.

 

PERİNÇEK BİLE “BU PROJE CİNAYET” DEDİĞİNE GÖRE…

 

Bu iş medya kuruluşuna kamu bankasından 750 milyon dolar peşkeş çekmeye benzemez. Bankaların bu işe finans sağlayacak takati falan yok! Perinçek bile “Bu proje İstanbul için cinayet” dediğine göre, Çin de bu işin içinde yok. Kimsenin de sokağa atacak parası yok! Onlar da çok iyi biliyorlar ki “inadına” sözleri, siyasi bir yaklaşımdan öte bir anlam taşımıyor. Yaptıkları açılışın bile Kanal İstanbul’la bir alakası yok. Bütün şov, artık geri dönülemez bir siyaset üzerine kurulu. Bunca kutuplaştırmanın ardından nasıl çark edebilirler ki bu çarpık siyasetlerinden? Kendi kendilerini zaten büyük bir kıskaca soktular. Bir de adını “çılgın proje” koymuşlar! Asıl çılgınlık sizin bu siyasetiniz!

 

ERDOĞAN KOCA ÜLKEYİ LONDRA’DAKİ MAHKEME İLE TEHDİT EDİYOR

 

Peki ya şu “söke söke” meselesi nedir? Neden sayın Erdoğan “üst akıl” gibi konuşuyor bir soralım kendimize! Neden ülkenin Cumhurbaşkanı, Türkiye devletinden alacaklı bir bankanın ana sermayedarı gibi konuşuyor? Neden, alacaklı yabancı bir şirketin CEO’su gibi cümleler kuruyor. Dün “Vatandaşın cebinden tek kuruş çıkmayacak” diyorlardı; Şimdi giderayak “söke söke” tahsilatlar yapılacağından bahsediyorlar. Bir yanda korku, diğer yanda itiraf var, farkında mısınız? Sadece kendilerinin yerli-milli olduğunu iddia eden şu siyasetçilerin haline bakar mısınız?  Hem “bu projeler torunlarımızın hayatlarını bile ipotek altına aldı” diyen bizleri haklı çıkarıyorlar; hem de koca ülkeyi Londra’daki bir mahkemeyle tehdit ediyorlar.

 

ERDOĞAN’IN KURDUĞU CÜMLELERİ IMF BİLE KURMAMIŞTIR!

 

Şu sözüm ona yerli ve milli iktidarın kurduğu cümlelere bakın. Bu cümleleri borçlu ülkelere IMF bile kurmamıştır bugüne kadar. Resmen diyor ki: “Ben gidiyorum, arkamda size devasa bir borç bataklığı bırakıyorum, bu borcu da sizden söke söke alırlar”. “Faiz lobileri”, “üst akıl” diye adres verdikleri Uluslararası kuruluşlara ve bankalara sırtlarını dayamışlar, “Biz gitsek bile, ortaklarımız olan müteahhitlerin paralarını tıkır tıkır ödemek zorundasınız” demeye getiriyorlar! “Uluslararası hukuka uyun” telkinini kendisinden bu derece şevkle duymak da çok manidar doğrusu! Yok öyle yağma sayın Cumhurbaşkanı. Biz de hem ulusal hem de uluslararası hukuktan bahsediyoruz! Biz de zaten yetimin-yoksulun, gencin, yaşlının sofrasına uzanan ellerden bahsediyoruz.

 

ÖNÜMÜZDE KENYA VE ÖZBEKİSTAN ÖRNEKLERİ VAR!

 

Şu cümlelere bakar mısınız? Diyor ki sayın cumhurbaşkanı: "Yatırımcıları tehdit ediyorlar, bu ne terbiyesizliktir, devletlerde devamlılık esastır". Boğazımıza çökecek bir projeye “Nefes Borusu olacak” diyor. O milyonluk evlere kimler talip olacaksa, “Bir kentsel dönüşüm” mucizesi olacağından bahsediyor. Bir dakika sayın Cumhurbaşkanı, o işler öyle olmuyor. Bakın size tane tane izah edelim. Müteahhitlerinize yapılacak ödemeleri garanti altına aldığınızı zannettiğiniz ve sırtınızı yasladığınız Tahkim sadece tahsilat işine bakmıyor. Önümüzde Kenya ve Özbekistan örnekleri var mesela. Kenya’nın dürüst yöneticileri, usulsüzlükleri uluslararası tahkime götürmüş ve haklı bulunmuş! Mesele sizin iddia ettiğiniz gibi kreditörleri korkutmak falan değil, halkımızı gerçeklere uyandırmak! Bu ülkenin sokağa atılacak 5 kuruşunun dahi olmadığını dünya aleme ilan etmek! Bu ülkenin sizden sonra artık bir çiftlik gibi yönetilmeyeceğini dünyaya duyurmak! Yandaş kayırmacılığın tasfiye edildiğini, artık muhataplarının bir hukuk devleti olduğunu, şeffaflık ve denetime tabi bir sistemin kurulduğunu, dosta düşmana ilan etmek! Kısacası Mesele; halkın paralarının "yanlış hesap” ve yolsuzluk yoluyla, fahiş ödemelere gittiğini ortaya koymak! Tahkim tam da buna yarıyor aslında. Yani tahkim, eğer fahiş hesaplamalar yapılmışsa bunları düzeltmeye, gerçek ve adil değeri ortaya çıkarmaya yarıyor. İnceleme yapacak bilirkişiler yoluyla bunu sağlıyor. Bir köprüye adil değeri mi biçilmiş, yoksa ayaklarına beton yerine altın mı dökülmüş, 3-5 misli yatırım masrafları mı çıkarılmış, hepsi ortaya çıkıyor. Mesela yarın o tahkim vesilesiyle, 3.havalimanında toplam tadilatlar yoluyla çekilen kıyakların 5.5 milyar dolar olduğu ortaya çıkacak. 3.köprüde ekstra tadilatla sağlanan kıyağın 4 milyar dolar olduğu, şehir hastanelerinde ekstra kira süresinin 5 yıl olduğu, toplam taahhütlerin nasıl olup da 142 milyar doları bulduğu ortaya çıkacak. Ve o gün geldiğinde bugün zengin ettiğiniz, 7 ceddi doyurulmuş o müteahhitler avucunu yalayacak! Hak etmedikleri tek bir kuruş dahi kendilerine ödenmeyecek! Hukuk böyle buyurduğu için, devlet ciddiyeti ve toplumsal ahlak böyle gerektirdiği için olacak bunlar sayın Cumhurbaşkanı. Dolayısıyla, hangi babayiğit gelip bu paraları “söke söke” tahsil edecekmiş, günü geldiğinde göreceğiz!

 

İKTİDARA GELDİĞİMİZDE ENSELERİNDE BOZA PİŞİREREK SORACAĞIZ

 

İktidara geldiğimiz gün bugüne kadar yapılmış havalimanından köprüye, otoyoldan şehir hastanesine kadar, ne kadar gerçek değerleri aşan ödeme varsa, asıl biz onları söke söke geri alacağız! Bitmedi; İsrail’den 3 milyon dolara alınan yazılımı, 50 milyon dolara devlete sattığı iddia edilen faillerin peşini bırakmayacağız. Marmaris Kumlubük’te yaratılan 3 milyarlık rant alanının hesabını soracağız, Büyükşehir Belediyelerindeki arsa arazi rantından, Milletin cebine cebelleş olanların haram lokmalarını söke söke geri alacağız! “O arabayı keşke kendi paramla alsaydım” diye itirafta bulunan danışmanlarınıza hesap soracağız. Sizlerin sormaktan fellik fellik kaçtığı o soruları, enselerinde boza pişirerek biz soracağız!

 

SİZ BU VATANDAŞIN VARINI YOĞUNU ALMAYA YEMİN Mİ ETTİNİZ?

 

Biliyorsunuz, sayın İçişleri Bakanı müjde vermeyi seviyor. Ama o daha çok, müjdeleri herkesten önce vermeyi seviyor. Hobisi bu. 1 ay evvel “Temmuz’da ekonomimiz şahlanacak.  Almanya, Amerika bizi kıskanacak” demişti hatırlıyorsunuz. İşte dün Sn. Soylu’nun müjdelerinin ilk adımı gerçekleşti. Elektriğe 15 zam geldi. Böylelikle elektrik fiyatları son 3,5 yılda tam 122 zamlanmış oldu. Bitmedi, elektriğin üzerine bu kez de 12 ila 20 arasında değişen doğalgaz zammı geldi. Enflasyon hedefinin yıllardır 5 olduğu bir ülkede, tek kalemde elektrik ve doğalgaza 15 zam yaparsanız, kim inanır sizin enflasyonla mücadelenize Allah aşkına? Siz vatandaşın varını yoğunu söke söke almaya yemin mi ettiniz? Bir sorun bakalım bu ülkede şu yaptığınız elektrik ve doğalgaz zammı kadar, maaşına zam alan çalışan, işçi, emekçi var mı? Ne verdin ki ne istiyorsun?

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CHP’li Soyluçiçek’ten Sivas Katliamına ilişkin açıklama

CHP Çayırova İlçe Başkanı Cihan Soyluçiçek, 2 Temmuz Sivas Katliamı nedeniyle mesaj yayınladı.

CHP’li Soyluçiçek, “Sivas Katliamının üzerinden tam 28 yıl geçti ancak ne acılar ne de yaralar kapatıldı. Bu yaraya yıllarca bir merhem dahi sürülmedi. Davanın zaman aşımına uğramasıyla ise yaralar bir kez daha kanatıldı. Sivas Katliamı, bu ülkenin utancı olarak tarihin kara sayfalarında kalmaya devam ediyor. O gün insanlara kıyan yobaz zihniyet bugün eline fırsat geçtiğinde aynı karanlık ruhla saldırmaya devam edebilecek potansiyelde. Ancak biz aydınlık nesiller, karanlığa asla boyun eğmeyeceğiz. Tıpkı Madımak’ta boyun eğmeyenler gibi. Bu düşüncelerle, katliamın 28’inci yıl dönümünde bu acı olayı gerçekleştirenleri lanetliyor, hayatını kaybedenlerin ruhu şad olsun diyorum” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı