Aylık arşivler: Kasım 2021

Akfen Holding’in Sanat Alanı Loft Art, Humano Sergisi ile Kapılarını Açtı

Akfen Holding, kuruluşunun 45’inci yılında sanat dalında önemli projeyi hayata geçirdi. Holding’in sosyal sorumluluk projesi kapsamında geliştirdiği sanat alanı Loft Art, İstanbul Beşiktaş’taki Nisbetiye On’da ilk sergisi Humano ile kapılarını açtı.

 

Loft Art Humano sergisinin açılışında değerlendirmelerde bulunan Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, “Tamamen sosyal sorumluluk projesi olarak tasarladığımız Loft Art’ın galeri anlaşması olmayan, bağımsız ve genç sanatçılara hitap edecek bir sanat alanı olmasını hedefledik” dedi. 

 

Loft Art’taki sergilerde satışı yapılan eserler Akfen Holding çatısı altında kadın, genç ve çocukları merkezine alan çalışmalarda bulunan Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV) projelerine de kaynak olacak.

 

45’inci kuruluş yılını kutlayan Türkiye’nin önde gelen yatırım gruplarından Akfen Holding, sanat alanında bir sosyal sorumluluk projesi olarak geliştirdiği önemli bir adımı hayata geçirdi.

Daha önce farklı işbirlikleri ile 2020 yılında yapımını tamamladığı modern köyü projesi Bodrum Loft projesinde çokça ses getiren Bodrum Loft’ta Sanat ile Sculptville sergilerini gerçekleştiren Akfen, İstanbul Levent’teki Nisbetiye On adresinde Loft Art isimli bir sanat alanı açtı.

Loft Art’ın ilk sergisi olan Humano (İnsan ve Keşif), Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın’ın ev sahipliğinde iş ve sanat dünyası temsilcilerinin katıldığı ön gösterim ile kapılarını açtı. Humano, 2 Ocak 2022 tarihine kadar İstanbul Nisbetiye On’daki Loft Art alanında gezilebilecek.

 

HAMDİ AKIN: BAĞIMSIZ VE GENÇ

SANATÇILARA ALAN YARATTIK

 

Loft Art Humano sergisinin açılışında değerlendirmelerde bulunan Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın, “Tamamen sosyal sorumluluk projesi olarak tasarladığımız Loft Art’ın galeri anlaşması olmayan, bağımsız ve genç sanatçılara hitap edecek bir sanat alanı olmasını hedefledik” diye konuştu.

Loft Art’ın ilk sergisi Humano’nun 13 genç sanatçının eserleri ile başladığına dikkat çeken Akın, “2 ay süresince Humano sergisinin eserleri burada olacak, daha sonra her iki ayda bir farklı sergilere ev sahipliği yapacak. Loft Art’ı hem sosyal sorumluluk anlamında kurucusu olduğumuz Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı’nın (TİKAV) projelerine kaynak yaratacak hem de genç sanatçıları destekleyecek bir model olarak tasarladık. Buradan hareketle bu mekânı da TİKAV’a tahsis ettik” ifadelerini kullandı.

 

DİLARA AKIN: TİKAV’IN MERKEZİNDE

ÇOCUK, GENÇ VE KADINLAR VAR

 

Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV) Yönetim Kurulu Üyesi Dilara Akın’ın sorumluluğunda olan Loft Art sanat alanının Sanat Direktörlüğü’nü de Ayşe Jaber üstleniyor.

TİKAV Yönetim Kurulu Üyesi Dilara Akın, Akfen Grubu’nun sosyal sorumluluk projelerini hayata geçiren TİKAV’ın faaliyetlerinin merkezinde çocuk, genç ve kadınların bulunduğunu söyledi.

Loft Art projesi ile destekledikleri alanlara sanatı da eklediklerini belirten Dilara Akın, “Eğitim, sağlık, sanat ve kültür bakımından gençlerini eğiten, geliştiren, onlara kendilerini ifade edebilecekleri fırsatlar yaratan ve alanlar sağlayan toplumlar her yarışta madalya alır. Genç sanatçılara destek olgusunun nitelikli ve sürdürülebilir olması oldukça önemli. TİKAV olarak buradan hareketle Loft Art projemizi geliştirdik” diye konuştu.

 

SATIŞI YAPILAN ESERLER

TİKAV’A KAYNAK OLACAK

 

Loft Art, genç sanatçıları destekleyerek, sanatın tüm disiplinlerinde eser üreten bağımsız sanatçılara alan sağlamayı ve bu sanatçılardan temsiliyet almadan onları görünür kılmayı hedefliyor.

Bu kapsamda Loft Art’ın ilk sergisi Humano’da Bahadır Hızol, Çağrı Gözkonan, Dilan Tanburoğlu, Doğukan Çiğdem, Duygu Artüz, Duygu Aydoğan, Emre Evcimen, Furkan Depeli, Kübra İnanç, Nil Büyükbayraktar, Oğuz Yeşilay, Orhan Gazi Keskin ve Ozan Dursun olmak üzere 13 bağımsız sanatçının eserleri yer alıyor.

Sanat alanında satışı gerçekleştirilen eserler, Akfen Holding’in kadın, genç ve çocukları merkezine alarak ulusal ve uluslararası sosyal sorumluluk projeleri hayata geçiren Türkiye İnsan Kaynakları Eğitim ve Sağlık Vakfı (TİKAV) çalışmalarına da kaynak oluyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

CRR’nin yeni Genel Sanat Yönetmeni Murat Cem Orhan

İBB’ye bağlı Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nun Genel Sanat Yönetmenliği görevine genç şef ve besteci Murat Cem Orhan getirildi. Orhan, Ocak ayından itibaren sanat yönetmenliği görevini üstlenecek.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nun (CRR) Genel Sanat Yönetmenliğine genç şef ve besteci Murat Cem Orhan’ı atadı. 2022’de göreve başlayacak Orhan, uluslararası konser salonu CRR’ye yeni ve genç bir yaklaşım kazandıracak.

Murat Cem Orhan 1981 yılında İzmir’de doğdu. Orta öğrenimini Saint Joseph Fransız Koleji’nde, lise eğitimini Özel İzmir Fen Lisesi’nde tamamladı. 1999 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Opera-Şan Bölümünü kazandı. 2002 yılında öğrenci değişim programı ile yarım dönem İtalya’nın Venedik kentinde bulunan Benedetto Marcello konservatuvarında eğitim aldı. 2003 yılında İzmir Devlet Opera ve Balesi’nde solist sanatçı olarak göreve başladı. Falstaff, Nabucco ve Carmen operalarında solist sanatçı olarak görev aldı.

2004 yılında İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda Prof. Güzin Gürel’in yüksek lisans sınıfına kabul edildi. 2007 yılında Amerika Birleşik Devletleri’nin New York kentinde bulunan Brooklyn College of Music’te ikinci yüksek lisans eğitimine başladı. New York’ta 14 eserde baş bariton rollerini seslendirdi. 2014 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Kompozisyon ve Orkestra Şefliği Bölümü’nde Maestro Antonio Pirolli’nin orkestra şefliği sınıfında yüksek lisans öğrencisi olma hakkı kazandı.

2018 yılında Paris’te düzenlenen 4. Evgeny Svetlanov Uluslararası Şeflik Yarışması’nın finalist orkestra şeflerinden biri oldu. Türkiye’de bulunan tüm Devlet Senfoni Orkestraları ve Opera evleri ile düzenli olarak konserler veren Orhan, 2016 yılında Heidelberg Sinfonietta ile Almanya’nın Heidelberg şehrinde Fazıl Say’ın eserlerini yönetti.

Üç çocuk müzikali bestelemiş olan Orhan, 2018 yılında Nazım Hikmet’in Kuvayi Milliye Destanı’nda bulunan insan karakterlerini “Kuvayi Milliye’nin İnsan Manzaraları“ adlı bir sahne eseri olarak ve İkinci Yeni Şairleri’nin eserlerinden oluşan “Ölmeme Günü” isimli sahne eserlerini besteledi. İstanbul’da, İstanbul Devlet Opera ve Balesi bünyesinde sanat hayatını sürdüren Orhan, ileri seviyede Fransızca, İngilizce ve İtalyanca, günlük konuşma seviyesinde de Almanca biliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kukuli Şarkıları İşaret Dili ile Çocukların Kalbine Dokunuyor

Şarkılarıyla milyonların kalbinde taht kuran Kukuli, “Paylaşmak Güzeldir”, “Tebessüm En Güzel” gibi birbirinden güzel şarkılarını işaret diliyle çocuklara aktarıyor. Hareketli ve sevimli maymun Kukuli’nin en yakın arkadaşları Tinky ve Minky ile maceralarını eğlenceli ve eğitici şarkılar eşliğinde anlatan animasyon dizi Kukuli, Türkiye İşitme Engelliler Derneği iş birliğiyle hayata geçirdiği projeyle işitme engelli çocukların kalbine dokunuyor.

 

Türkiye’nin ilklerine imza atan çocuk ve aile eğlence şirketi Fauna Entertainment, dünya çapında da adından söz ettiren animasyon dizisi Kukuli şarkılarını işitme engelli çocuklarla buluşturuyor.

 

İşaret Dilindeki Kukuli Şarkıları Toplamda 460 milyon izlendi

 

Çocukların yaşamlarının bir parçası olabilmek, yetişkin olduklarında onlara ilham verecek anıları birlikte inşa etmek amacıyla hareket ettiklerini dile getiren Fauna Entertainment’ın CEO’su Emre Aksoy; “Evrensel olma ve herkesi kucaklama bilinciyle çıktığımız bu yolculuğumuzda, çocuklarımıza tüm bunları hatırlattığımız şarkılarımızı işitme engelli çocuklarımız ve aileleriyle de paylaşmak istedik. Türkiye İşitme Engelliler Derneği ile birlikte 3 yıl önce başlattığımız bu projeyle şarkılarımızı işaret dilinde yayınlıyoruz. Bugüne kadar 460 milyon izlenme oranıyla aslında bu alanda ne kadar ihtiyaç olduğunu bize gösteriyor. Bu da bizim için paha biçilemez bir mutluluk. Hayatta her şey ve herkesin değerli olduğu bilinciyle yaşamaya inanıyor, bunu aktarmaya ve tüm çocukları kucaklamaya çalışıyoruz. Bundan sonraki süreçlerde de şarkılarımızı işaret dilinde çocuklarla paylaşmaya devam edeceğiz” diye aktardı.

Şarkıların işaret dili ile çocuklara aktarmanın çok değerli olduğunu dile getiren Türkiye İşitme Engelliler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Ali İsmet Öner ise konuya ilişkin şu açıklamada bulundu; “Bundan 3 yıl öncesine kadar hikaye ve şarkılardan uzak olan çocuklarımız artık hikaye ve şarkılara ulaşabiliyor. Bu proje ile çocuklara şarkıların o eğlenceli ruhunu anlatmak bizler için de mutluluk verici… Türkiye İşitme Engelliler Derneği olarak çocuklarımızla bir araya gelecek yeni projeler için çalışmalarımıza devam ediyoruz.”

 

İşaret dilinde yayınlanan Kukuli şarkılarından biri olan “Paylaşmak Güzeldir” çocuklara yardım duygusunu ve paylaşmanın mutluğunu anlatırken, “Tebessüm En Güzel” hediye şarkısıyla çocuklara ve onlarla birlikte dinleyen ebeveynlere herkesi sevmeyi, bir tebessümle sevgiyi paylaşma duygusunu anlatıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kukuli Müzikali Antalya’da

Şarkılarıyla milyonların kalbinde taht kuran Kukuli, en yakın arkadaşları Tinky ve Minky ile eğlenceli ve eğitici şarkılar eşliğinde aktardığı maceralarını şimdi Kukuli Müzikali’nde sahneliyor.  Türkiye’nin her noktasında gerçekleşen Kukuli Müzikali, 3 Aralık Cuma akşamı Antalya Muratpaşa Belediyesi Kültür Salonu’nda Kukuli severlerle buluşturuyor.

 

Türkiye’nin ilklerine imza atan çocuk ve aile eğlence şirketi Fauna Entertainment, dünya çapında da adından söz ettiren animasyon dizisi Kukuli şarkılarını “Kukuli Müzikal” gösterisi ile çocuklara ulaştırıyor.

 

Youtube’da 3 milyondan fazla abonesi olan sadece çocuklar tarafından değil yetişkinlerce de çok sevilen animasyon dizi Kukuli, 3 Aralık Cuma akşamı Antalya Muratpaşa Belediyesi Kültür Salonu’nda vereceği konserle tüm sevenlerini şarkı söylemeye davet ediyor. 

 

19.30’da başlayacak Kukuli Müzikali’nin biletlerine Biletix’ten ulaşabilirsiniz. 

 

Kukuli Hakkında

Türkiye’nin ilklere imza atan çocuk ve aile eğlence şirketi Fauna Entertainment imzalı animasyon dizi Kukuli, 2013 yılında yaratıldı ve ilk olarak Youtube’da gösterime girdi. Dijital’den globale uzanan başarılı yolcuğunda Kukuli, Sinagapur’dan Çin’e, Hindistan’dan Birleşik Krallık’a, 71 ülkede dijital platformlarda ve televizyon kanallarında yayınlanıyor. Kukuli, İngilizce, İspanyolca, Urduca, Arapça gibi 13 farklı dile çevrildi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Eti ‘Sen Gençsin, Güç Sensin’ Projesiyle Gençlerin Hayallerini Destekliyor

‘Sen Gençsin, Güç Sensin’ projesinin yeni döneminde 16 genç bilim, kültür-sanat, sosyal sorumluluk ve spor alanlarında desteklenecek 

Eti, ‘Sen Gençsin, Güç Sensin’ projesiyle gençleri hayallerinin peşinden koşmaları için cesaretlendirmeye devam ediyor. Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) iş birliğiyle 2019 yılından bu yana yürütülen projeyle bilim, kültür-sanat, sosyal sorumluluk ve spor alanlarında bu yıl desteklenecek 16 genç belirlendi. Projeye kabul edilen gençlere mentorluk ve hibe desteği sağlanacak

 

30 Kasım 2021, İstanbul – Gıda sektörünün öncü ve lider kuruluşu Eti, yürüttüğü uzun soluklu sosyal sorumluluk projeleriyle toplum ve çevre için sürdürülebilir değer yaratmaya devam ediyor. Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) iş birliğiyle 2019 yılından bu yana yürütülen ‘Sen Gençsin, Güç Sensin’ projesi ile gençleri hayallerinin peşinden koşmaya teşvik eden Eti, projenin üçüncü senesinde bilim, kültür-sanat, sosyal sorumluluk ve spor alanlarında hedefleri olan azimli gençlere desteğini sürdürüyor.

 

Projeye katılmaya hak kazanan gençlerin ve projelerinin kamuoyuna tanıtıldığı basın toplantısı Eti İcra Kurulu Başkanı Hakan Polatoğlu ve TOG Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Betil’in katılımıyla gerçekleşti. Projeye bu yıl kabul edilen 16 gence mentorluk ve hibe sağlanarak hedeflerine ulaşmaları desteklenecek.

 

Projeye Türkiye genelinde bini aşkın başvuru yapıldı

 

Azimli ve hikâyesi ile cesaret ve ilham veren gençlere hayallerini gerçekleştirmeleri için fırsat sunmayı amaçlayan projeye bu yıl da yoğun bir ilgi gösterildi. Haziran ayında duyurusu yapılan projeye Türkiye genelinde toplamda 1.176 başvuru yapıldı. TOG yetkililerinin ön değerlendirmesi sonucunda yarı finale kalan 128 genç için Eylül ayında iki günlük bir çevrimiçi kamp düzenlendi. Sonraki süreçte her biri alanında uzman jüri üyeleri tarafından gerçekleştirilen detaylı değerlendirmeler sonucunda her kategoride dört finalist olmak üzere toplamda 16 genç projeye katılmaya hak kazandı. Bilim, kültür-sanat, sosyal sorumluluk ve spor kategorilerinin her birinde projeleri desteklenecek dört genç belirlendi. 

 

Sen Gençsin, Güç Sensin’ projesiyle desteklenecek gençler

 

Bilim kategorisinde Şevval Hayat Yaylakcıoğlu, Selcan Çatal, Fatma Dilan Güneş ve Ayşe Aybike Kaya; kültür-sanat kategorisinde Kerem Ciğerci, Ziya Gökoğlu, Yağmur Aydemir ve Sevcan Aykut; sosyal sorumluluk kategorisinde Elifnaz Özdemir, Derin Erçelebi, Esra Akyol ve Esmanur Dağlı; spor kategorisinde Büşra Öztürk, Mevlut Erdenci, Bahadır Yıldırım ve Emine Avcu proje kapsamında desteklenecek.

 

“Gençlerin hayallerini hayata geçirmeleri için fırsat sunmayı amaçlıyoruz”

 

Eti İcra Kurulu Başkanı Hakan Polatoğlu, toplantıda yaptığı konuşmada şu değerlendirmede bulundu: “Eti olarak, 60 yıldır kurucu vizyonumuz doğrultusunda hayata mutluluk katmak için çalışırken, sosyal sorumluluk projelerimizle gelişime ihtiyaç duyulan toplumsal ve çevresel konularda ülkemize hizmet ediyoruz.  Varoluş amacı Kurucumuz Firuz Kanatlı’nın “İnsanlığın mutluluğundan daha yüce bir amaç yoktur” sözüyle ortaya konan Eti, kurum kültürü ve değerlerini bu amaç üzerine inşa etmiştir. Bu doğrultuda tüm paydaşlarımızın iyiliğini gözetiyor ve onların mutluluğunu önemsiyoruz. Ekonomik büyümeyi toplumsal gelişmeyle bir bütün olarak görüyoruz. Sosyal projelerimizi geliştirirken; sürdürülebilir katma değer sağlayacak, fayda ve farkındalık yaratacak alanlara odaklanıyoruz.”

 

“Hayallere ulaşmak için çok çalışmak gerektiğini bilen bir kurumsal kültürün mirasçılarıyız”

 

Gençliğin ve gençlik hayallerinin Eti için önemini vurgulayan Hakan Polatoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

 

“Kurucumuz Firuz Kanatlı’nın çok genç yaşta kendi elleriyle çizdiği bir fabrika hayalinden doğan Eti; bugün 7 bini aşkın çalışan, 9 üretim tesisi, 50 marka ve 300’den fazla ürünle dünyanın dört bir yanında insanların hayatına dokunuyor. Hayal etmenin ne demek olduğunu ve hayallere ulaşmak için çok çalışmak gerektiğini bilen bir kurumsal kültürün mirasçılarıyız. Bugün sadece bizim ülkemizde değil, pek çok ülkede gençlerin hayallerini gerçekleştirme konusunda yeterli umuda sahip olmadıklarını görmekteyiz. Sen Gençsin, Güç Sensin Projesi ile gençlerin hayal kurmalarını sağlamayı ve hayallerini hayata geçirmeleri için fırsat sunmayı amaçlıyoruz.” 

 

“Gençlerin hayallerine ve kendilerine güvenmeleri için kişisel eğitim, hibe ve mentorluk desteği şart”

 

Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Betil ise, “Bu yıl TOG bünyesinde gençlere yönelik gerçekleştirdiğimiz iki araştırma oldu. Bunlardan biri pandemi koşullarının gençleri nasıl etkilediğine dair, diğeri ise üniversitelerin yüz yüze eğitime geçmesiyle birlikte artan gençlerin barınma ihtiyacına yönelik bir araştırma. "Gençler ne istiyor, gençlerin nasıl desteğe ihtiyacı var?" sorularına her iki araştırmanın da yanıtı aynıydı: öncelikle burs! Ardından psikolojik destek, ücretsiz kurs ve sertifika programları, bilgisayar ve tablet ihtiyacı geliyor. İş, staj ve mentorluk talep eden gençlerin sayısı da az değil. Gençlerin hayallerine ve kendilerine güvenmeleri için kişisel eğitim, hibe ve mentorluk desteği sunmak şart. Eti ile gerçekleştirdiğimiz "Sen Gençsin, Güç Sensin" projesi kapsamında 16 gencin hayallerine ortak olduk ve onlara bu desteği sağlamak için yola çıktık. Azim, cesaret ve kararlılıkla hayallerinin peşinden giden daha pek çok genci desteklemeye devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

 

Alanında uzman isimler gençlere mentor olacak

 

Proje kapsamında, alanında uzman mentorlar gençlere rehberlik edecek ve gençlerin kariyer yolculuklarına katkıda bulunacaklar. Bilim kategorisinde İTÜ ARI Teknokent Girişimcilik, Pazarlama ve İş Geliştirme Direktörü Arzu Eryılmaz, kültür-sanat kategorisinde Sanatçı Yetkin Dikinciler, sosyal sorumluluk kategorisinde TOG Kurucusu ve Yönetim Kurulu Üyesi İbrahim Betil ve spor kategorisinde Eski Milli Voleybolcu Neslihan Demir gençlere mentorluk desteği sunacaklar. 

 

128 genç kampa alındı

 

‘Sen Gençsin, Güç Sensin’ projesi kapsamında TOG yetkilileri ve uzmanların değerlendirmeleri ile başvurular arasından belirlenen 128 genç, 21-22 Eylül 2021 tarihlerinde iki günlük bir kamp programına dahil edildi. Program kapsamında alanında uzman isimler farklı alanlarda gençlerin ufuklarını açan konuşmalar yaptı. Bekir Ağırdır, “Hikayesini arayan gelecek. Nasıl bir gelecek bizleri Bekliyor?”, Nazlı Çevik Azazi, “Hayallerimizi nasıl ifade ediyoruz? Nasıl karşılık buluyor?”, İbrahim Betil, “Sivil toplum ve gönüllülük”, Mikdat Kadıoğlu, “Küresel ısınma ve iklim değişikliği. Gündelik hayatta neler yapabiliriz?” ve Mehru Aygül, “Girişimcilik ve gençler” başlıklı oturumlarda gençlerin sorularını da yanıtladılar. Çevrimiçi olarak gerçekleştirilen kampın sonrasındaki süreçte her biri alanında uzman jüri üyeleri tarafından gerçekleştirilen detaylı değerlendirmeler sonucunda proje kapsamında desteklenecek 16 genç belirlendi. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Hammadde İhitiyacında Dışa Bağımlılık Azalacak: Kimya ve Teknoloji Gebtek’te Buluştu

Türkiye’nin ilk kimya ihtisas OSB’si GEBKİM’de Teknoloji Geliştirme ve Çözüm Merkezi’nin (GEBTEK) açılışı gerçekleştirildi. GEBTEK ile başarmak istedikleri hedefleri sıralayan GEBKİM OSB YKB V. İbrahim Aracı, “GEBTEK ile Türkiye kimya sanayisinin küresel pazardaki yerini güçlendirmeyi ve GEBKİM üyelerine dijitalizasyon, karbonsuzlaşma hedefine uyum, uluslararası iş ağlarının kurulumu gibi konularda destek vermeyi hedefliyoruz” diye konuştu. 

 

Türkiye’nin ilk kimya ihtisas OSB’si GEBKİM, Türkiye sanayisinin teknoloji, inovasyon ve sürdürülebilirlik alanında entelektüel sermayesini artırarak, küresel alanda diğer oyunculara ilham verme vizyonuyla GEBKİM Teknoloji Geliştirme ve Çözüm Merkezi’ni (GEBTEK) hayata geçirdi. 

GEBTEK, kimyada Ar-Ge çalışmalarının yanı sıra GEBKİM üyelerinin dijitalizasyon, güncel yasa zorunluluklarına uyum süreci, proje yönetim hizmetleri, uluslararası iş ağları kurulumu, insan kaynakları danışmanlığı, sürdürülebilirlik ve Yeşil Mutabakat Antlaşması’na uyum süreçlerine de destek verecek. GEBTEK düzenleyeceği akademi seminerleri ile üyelerinin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağına ulaşabilmesini ve sektörün akademi dünyasıyla bağ kurmasını amaçlıyor. 

SEKTÖRÜN İHTİYAÇLARINA ÇÖZÜM ÜRETECEK

GEBTEK açılış etkinliğinde konuşan GEBKİM Yönetim Kurulu Başkanı Vefa İbrahim Aracı merkezde verilmesi planlanan hizmetleri, “Ulusal ve uluslararası kimya yeterlilik belgelerinin yönetimi, Mevzuat değişiklikleri ve güncel yasal zorunluluklar konusunda bilgilendirme, Karbon ayak izi ölçümü ve raporlama hizmetleri, Ulusal ve uluslararası proje yönetim hizmetleri, Uluslararası iş ağları kurulumu, Uluslararası pazarlara yatırım fizibilite desteği, Kurumsal olgunluk analizleri, Dijitalleşme ve Teknoloji yönetim danışmanlık hizmeti, Kurumsal altyapı sistemlerine geçiş danışmanlık hizmeti, Girişimcilik ekosistem oyuncularının tanıtım ve pilot uygulamaları, İnsan kaynakları süreç danışmanlık hizmeti, GEBTEK Akademi seminerleri” başlıklarıyla sıraladı. 

 TÜRKİYE’DE ÜRETİLEMEYEN KİMYASALLAR İÇİN PİLOT ÇALIŞMALAR 

Türkiye kimya sanayisini küresel pazardaki yerini kuvvetlendirmeyi, üyelerine dönüşüm ve teknolojik gelişim süreçlerinde ihtiyaç duydukları çözüm ve hizmetleri sunarak bir üst seviyeye çıkmalarını sağlamayı misyon alan GEBTEK, hammadde ihtiyacında da dışa bağımlılığı azaltmak için önemli adımlar atacak. Türkiye’de üretilemeyen kimyasalların üretimi için Ar-Ge çalışmalarının yapılacağı merkezde yeşil mutabakat eylem planı ilkeleri uygulanacak. Yeşil mutabakatı sıçrama tahtası olarak kullanan ve fırsata çevirmeyi amaçlayan GEBKİM, kimya ihtisas organize sanayi bölgelerinin yeşil dönüşümünde örnek olmayı hedefliyor. 

 KURUMSAL SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK YAYGINLAŞIYOR 

Karbon ayak izini sıfırlamayı, uygulamada olan sıfır atık projesini geliştirmeyi ve solar enerji panelleri ile kurumsal sürdürülebilirliğin yaygınlaştırılmasını hedefleyen GEBTEK, uluslararası iş ağlarının kurulumunda da üyelerine hizmet verecek. Ulusal ve uluslararası kimya yeterlilik belgelerinin yönetimi, proje danışmanlığı ve uluslararası pazarlar için yatırım fizibilite desteği sağlayacak olan GEBTEK, Türkiye’nin kimya sektöründeki ihracat başarısına damga vurmaya hazırlanıyor. 

 GEBKİM MTAL İLE ENTEGRE OLACAK

GEBKİM Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi (GEBKİM MTAL) ile birlikte çalışacak olan Teknoloji Gelişim Merkezi’nde, Türkiye’de ve dünyada yaptıkları kimya çalışmalarıyla önemli başarılar sağlamış akademi ve sanayi dünyasından isimlerden oluşan danışma kurullarının oluşturulması hedefleniyor. Döngüsel ekonomi ve dijital teknoloji gibi alanlardan uzmanların görev alacağı GEBTEK’de öğrenciler ana kimyasalların üretim proseslerine tanıklık edebilecek, kimya alanındaki Ar-Ge çalışmalarını ilk elden deneyimleyebilecekler. 

 “GELECEĞİ BUGÜNDEN İNŞA ETMELİYİZ”

GEBKİM Yönetim Kurulu Başkanı Vefa İbrahim Aracı, “İthal ettiğimiz ana kimyasalların üretimi için Ar-Ge çalışmalarının gerçekleştirileceği GEBTEK ile hammadde bağımlılığımızı azaltmayı, üyelerimizin Yeşil Mutabakat Antlaşması’na uygun üretim gerçekleştirebilmesini sağlayacak teknolojik çözümleri vermeyi ve dijitalizasyon sürecine katkıda bulunmayı hedefliyoruz. Dünyamızın sorunlarına kayıtsız kalamayız. Karbonsuzlaşma sürecimize destek olacak tüm çalışmaları destekleyeceğiz. Geleceği bugünden inşa etmeliyiz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kritik Gün; Fed Başkanı ‘Omicron’ Etkisinde Ekonomiyi Anlatacak

Huobi Global Araştırma Müdürü Beste Naz Süllü, yaptığı değerlendirmelerde şu sözlere yer verdi: "Dünya’da Omicron varyantı endişeleri artırırken, pandeminin ekonomiler üzerindeki etkisini halen daha tam anlamıyla saramayan merkez bankaları şimdi de Omicron varyantı ile önlem almaya çalışacaklar. Sınırlarını kapatan ülke sayısındaki artış ve delta varyantında daha tehlikeli olup, mevcut aşılamanın etkisinin az olduğu söylemleri ekonomilerde normalleşmeyi de geciktirebilir. Para politikasında normalleşme çabalarını izleyen Fed’in hamleleri böylelikle sekteye uğrayabilir. Bugün Powell’ın Senato Bankacılık Komisyonu’nda yapacağı konuşma metni yayımlandı ve ton bakımından  endişelere dikkat çekiyor. Taperinge başlayan Fed, varyantın tehdit boyutunun artması halinde normalleşmeye ara verebilir ve 2020 üçüncü çeyrek sonu bahsedilen faiz artırımları ötelenebilir. Bu durum 2022’de reelde negatif faizlere yol açacağı ve teşviklerin devam edeceği beklentileri ile kripto para fiyatlarına yukarı yönlü yansıyabilir. Mevcut durumda DXY ve ABD tahvillerine bakıldığında yatırımcılar risk-off modunda tahvillere yönleniyorlar. Bu nedenle Bitcoin dün 60.000 seviyesini kıramadı ve 53.000-59.000 bandına sıkışıp kaldı. Son 24 saat içerisinde de aktif ve yeni adreslerinde artış kaydedilen Bitcoin’de UTXO’nun da artması güçlü bir birikimin de olduğunu gösteriyor. Bu nedenle teknik olarak yaşanan bu sıkışma 53.000 seviyesinin altına gerilemediği sürece 60.000 ve 63.800 seviyeleri test edilebilir."

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Anne-Bebek Dostu Yenilikçi Ürünler, CBME Türkiye Fuarı’nda Tanıtılacak

Türkiye'nin önde gelen anne, bebek, çocuk ürünleri üreticileri, distribütörleri ve alıcıları 8-11 Aralık 2021 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek CBME Türkiye – 39. Uluslararası İstanbul Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuar’ında buluşmaya hazırlanıyor. Anne Bebek Çocuk sektörüne dair geniş yelpazede katılımcı çeşitliliğine sahip fuarda, ebeveynlerin çocuklarına dair ihtiyaç ve beklentilerine çözüm üreten çok sayıda ürün ilk kez tanıtılacak. 

 

CBME Türkiye – 39. Uluslararası İstanbul Anne Bebek Çocuk Ürünleri Fuarı, 8-11 Aralık tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde yeni ürün lansmanı yapacak ve en trend koleksiyonlarını sergileyecek, Türkiye, Polonya, Portekiz ve Rusya’dan 650 markanın katılımıyla gerçekleşecek. İhracat odaklı ve Türk üretici firmaların ağırlıklı olduğu CBME Türkiye’ye katılımcısı markaların geliştirdiği anne bebek dostu yenilikçi ürünler, dikkatleri üzerine çekiyor.

 

KARANLIKTA PARLAYAN EMZİK VE BİBERON

Bebek ürünleri sektöründe 30 yıla yakın tecrübesi ile Türkiye’nin ilk ve tek anti-kolik Gold biberonunu üreten Türk markası Mamajoo, yine bir ilke imza atarak Türkiye’nin ilk ve tek “Gece&Gündüz biberonu” ile “Black&PearlGece&Gündüz emzik” serilerini üretti. CBME Türkiye katılımcısı firmanın geliştirdiği Mamajoo Gece&Gündüz biberonlarının halkası, Black&Pearl Gece&Gündüz emziklerinin ise gövdesi karanlıkta bir süre parlıyor. Bu sayede ebeveynler gece ışığı açmak zorunda kalmadan ve bebeklerinin uykusunu bölmeden karanlıkta emzik ve biberonları rahatça bulabiliyor. Böylelikle hem anneler hem de bebekleri gece rahatça uyumaya devam edebiliyorlar.

 

Biberonlar, gece parlamaları ve kolayca bulunmaları dışında da pek çok özelliğe sahip. Daha dengeli durması için geniş tabanlı tasarlanan ürün; doldurmayı, temizlemeyi ve gerektiğinde bebeklerin kaşıkla beslenmesini kolaylaştırmak için geniş ağızlı olarak tasarlanmış. Ergonomik kavrama kavisleriyle minik ellerin kas gelişimini destekleyen Mamajoo biberonları üzerindeki ölçek işaretleri sayesinde anneler bebeklerinin ne kadar beslendiğini kontrol edebiliyor. Emzikler ise bebeklerin diş ve damak gelişimine zarar vermeyecek şekilde ortodontik (damaklı) formda üretiliyor. Emzik kalkanındaki geniş hava delikleri salya birikimini önleyip, sürekli hava dolaşımını sağlayarak bebeklerin hassas cildinin tahriş olmasını engellemeye yardımcı oluyor.

 

HEM BEŞİK HEM OYUN PARKI 

Kendi tasarladığı ürünleri yüzde yüz yerli üretimle imal eden CBME Türkiye’nin daimi katılımcısı Acar Pazarlama’nın Ciciko markası kapsamında geliştirdiği “Velar Oyun Parkı”, hem beşik hem de oyun parkı olarak kullanılabiliyor. İstenirse katlanıp kaldırılabilen 12 kg ağırlığındaki ürün, özel taşıma çantası ve tekerlekleri sayesinde kolayca taşınabiliyor. Velar Oyun Parkı, dar mekanlarda kullanım kolaylığı ve seyahat gibi durumlarda taşınarak ebeveynlere bebeklerini alıştıkları ortamda uyutma ve oyun oynatma şansı sunuyor.

 

SEVİMLİ KAPI DURDURUCU BEBEKLERİN PARMAKLARI GÜVENDE 

Yüzde 100 yüz yerli sermaye ile kurulan ve çeyrek asırdır anne baba ve bebeklerin ihtiyacı olan yenilikçi ürünler geliştiren Sevi Bebe de CBME Türkiye’de 3 yenilikçi ürününü tanıtacak. Firmanın geliştirdiği ve pelüş hayvan desenleriyle oyuncak görünümünde olan “Sevimli Kapı Durdurucu”, çocukların parmaklarının kapıya sıkışmasını önlüyor. Kolayca kapı koluna takılıp çıkartılabilen ürün, aksesuar olarak bebek arabası içinde kullanılabiliyor. 

 

EMNİYET KEMERLİ OYUN MİNDERİ 

Sevi Bebe’nin diğer ürünü; “Çok Fonksiyonlu Oyun Minderi”, yumuşak dokusuyla bebeğe rahat bir oyun alanı sağlıyor. Çok fonksiyonlu destekli minder ayarlanabilir kaydırmaz emniyet kemeri özelliği ile güvenli duruş sağlarken, destek minderi isteğe bağlı olarak halıya sabitlenebiliyor. Oyuncak askısı mindere takılıp çıkartılabilen ürünün, oyun halısı ve fermuarlı minder kılıfı kolayca çıkarılıp makinada yıkanabiliyor. Ürün, anne ve babalara oyun oynayan bebeklerini güvende tutmada önemli bir konfor sunuyor. 

 

GÜNLÜK YAŞAMDA DA KULLANILABİLEN EMZİRME YASTIĞI 

İki çocuk annesi bir kadın girişimci tarafından tasarlanan “Babela Emzirme yastığı”, hamilelik ve hamilelik sonrası dönemde, günlük yaşamda kullanılabileceği gibi bebek emzirirken de annelere ihtiyaç duydukları desteği sağlıyor. CBME Katılımcısı yerli bir firma olan Babela, ürünlerinde ököteks" sertifikalı yüzde 100 organik pamuktan üretilmiş kumaş kullanıyor. Sağlığa zarar verici madde içermeyen yastıkların dolgu maddesi micro EPS Polyesterol'dan oluşuyor. Önceleri sadece Turkuaz mavisi emzirme yastığı üreten firma, yoğun talep karşısında diğer renkler de de üretime başlamış.

 

EMZİRME TİŞÖRTLERİ İLE ANNELERE HER AN HER YERDE EMZİRME KOLAYLIĞI

Anne sütü bebeklerin sağlıklı gelişimi için çok önemli. Bu ihtiyaç üç çocuk annesi bir kadın girişimcinin kendi bebeği için geliştirdiği “LeZer Emzirme Kıyafet” koleksiyonunun doğmasını sağlamış. Yüzde 100 organik Türk pamuğundan üretilen Babela Emzirme koleksiyonunda, gizli çıtçıtlı, fermuarlı ve bedene tam oturan bebek emzirme t-shirt’leri, gizli dikey çıtçıtlara sahip havalı oversize sweatshirt'ler, emzirme elbiseleri ve uzun kollu giysiler yer alıyor. Ürünler annelere bebeklerini sabah, öğlen veya akşam saatlerinde istedikleri anda ve yerde emzirme kolaylığı ve bu süreçte kendilerini rahat hissetme konforu sağlıyor.

 

SU GEÇİRMEZ ANNE BAKIM ÇANTASI

Anne bakım çantaları bebeklerinin her ihtiyacını karşılamada annelerin en önemli yardımcıları arasında yer alıyor. Çeyrek aşıra yaklaşan geçmişi ile köklü bir firma olan My Collection, ürettiği su geçirmez anne bakım çantaları ile bebek ürünlerinin çok daha rahat bir şekilde yerleştirilmesi ve bu ürünlerin ihtiyaç halinde seçimini kolaylaştırıyor. Su geçirmez özelliği sayesinde eşyaları kuru tutan ürün şık tasarımı ile annelere tarz olmaya devam etme lüksü sunuyor. 

 

BEBEĞE ANNE KARNI HİSSİ VEREN UYKUYA DALMA HAMAĞI 

Uykuya dalmakta zorlanan 0-3 ay arası bebekleri için Sevi Bebe tarafından geliştirilen “Pratik Bebek Hamağı”, hamak içindeki bebeğe anne karnı hissi veriyor. Bu tanıdık his sayesinde bebekler güvenli ve sakince uykuya dalıyor. Mutlaka ebeveyn gözetiminde kullanılması gereken hamak, bebeğin ağırlığını eşit şekilde dağıtıyor ve omurganın doğal duruşunu destekliyor, düz zemin olmadığı için de kafa düzleşmesi riski azaltıyor. Ürün kolayca kurulup, sökülebiliyor. Hamak bebeği uyutma aşaması için kullanılıyor, bebek uyuduktan sonra karyolaya alınması gerekiyor.

 

TÜRKİYE’DE AİLELER BEBEKLERİ İÇİN YILDA 8 İLA 10 BİN TL CİVARI HARCAMA YAPIYOR

Türkiye’de TUİK verilerine göre yılda 1,3 milyon bebek dünyaya geliyor. Gelişmekte olan ülkelerde alım gücünün artması, anne ve babalar için öncelikli olan bebek ve çocuk ürünleri kategorisini gerek ortalama fiyat gerekse hacim olarak olumlu etkiliyor. Öte yandan yüksek gelirli çalışan kadın nüfusu artıyor ve bu gruptaki anneler bebek ve çocuklarının ihtiyaçlarına daha fazla para harcıyor. Türkiye’de ailelerin bebekleri için yılda 8 ila 10 bin TL civarı harcama yaptığı tahmin ediliyor. Sektörde; yatak, mobilya, bebek arabası gibi büyük satın alımlar, doğumun ilk aylarında yapıldığı için, en çok harcama da yenidoğan grubunda gerçekleşiyor. 

 

ÇOCUK MODASI TRENDLERİ SEMİNERİ 9 ARALIK’TA CBME TÜRKİYE’DE

CBME Türkiye’nin uzun yıllardır seminer ve içerik partneri olan WGSN, bölgenin en güçlü uluslararası bebek ve çocuk ürünleri fuarında, Sonbahar-Kış 22/23 çocuk modası trendlerine dair özel bir seminer veriyor.  WGSN Türkiye Satış Müdürü Seden Ünlü’nün 9 Aralık ‘ta 14:00-15:30 saatleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde gerçekleştireceği Sonbahar-Kış 22/23 Çocuk Modası Trendleri Semineri’ni, yalnızca ön kayıt yaptıran sınırlı sayıda CBME Türkiye katılımcı ve ziyaretçisi izleyebilecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Enerjisa Enerji EBRD ile 110 milyon dolar karşılığı Türk Lirası Kredi Anlaşması imzaladı

Enerjisa Enerji, elektrik şebeke ve teknoloji yatırımları ile operasyonlarında kullanmak üzere, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ile 7 yıl vadeli 110 milyon dolar karşılığı Türk Lirası tutarında, “kapsayıcı ve yeşil” odaklı yeni kredi anlaşması imzaladı. Şirket bu yatırımlarıyla 21 milyon kişiye sürdürülebilir ve kaliteli enerji sağlama hedefine katkı sağlayacak.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD), yüzde 20’si halka açık olan ve ana sermayedarları Sabancı Holding ve E.ON ortaklığında faaliyet gösteren Türkiye elektrik dağıtım ve satış sektörünün lider oyuncusu Enerjisa Enerji’ye, altyapı ve şebeke yatırımlarının finansmanı kapsamında 110 Milyon USD karşılığı Türk Lirası tutarında yeni bir kredi desteği sağladı. Enerjisa Enerji, bu kaynakla şebeke yatırımları ve operasyonlarının dışında; dijitalleşme, akıllı şebeke sistemlerinin ve yenilenebilir enerji kaynaklarının entegrasyonu için çalışmalar yapacak. 

Enerjisa Enerji ile EBRD’nin imzaladığı ‘Kapsayıcı ve Yeşil’ kullanım amaçlı olma özelliğini de taşıyan kredi Türk Lirası cinsinden, 7 yıl vadeli olarak ve Türk Lirası Gecelik Referans Oranı (TLREF)  endeksine bağlı olarak kullanılacaktır.

‘’EBRD ile olan işbirliğimiz sürdürülebilir enerji çözümleri ve Türk enerji sistemine yapılan büyük yatırımlar açısından bir başka kilometre taşıdır.’’

Enerjisa Enerji A.Ş. CFO'su Dr. Michael Moser ise, “EBRD ile birlikte Enerjisa'nın yeşil finansman tarihinde yeni bir sayfa yazdığımız için çok gururluyum. Sürdürülebilirliği yıllardır çok ciddiye alıyoruz ve konuyla ilgili her düzeyde çeşitli aksiyonlar alıyoruz. Yenilenebilir enerjinin temel enerji kaynağı olduğu yeni sürdürülebilir enerji dünyası, ancak enerji altyapısına yapılan büyük kapsamda yatırımlarla mümkündür. Bu bağlamda, EBRD ile yedi yıl vadeli 110 MUSD eşdeğeri Türk Lirası tutarındaki kredimiz ile birlikte yeni oluşturduğumuz yeşil finansman çerçevemiz, sürdürülebilir enerji çözümleri ve Türk enerji sistemine büyük yatırımları daha da ileriye taşıyabilmemiz için bir başka kilometre taşıdır. EBRD ile olan güven odaklı iş birliğimiz ve Türkiye enerji piyasasına ilişkin gösterdikleri engin anlayışları için çok müteşekkirim.” dedi.

 

‘’Bu işbirliği ile modern ve verimli elektrik şebekesi ile gençler ve kadınlar için yeni fırsatları destekliyoruz.’’

EBRD, Energy Eurasia MEA Direktörü Aida Sitdikova, “Enerjisa Enerji ile işbirliğimizi genişletmekten ve güçlendirmekten memnuniyet duyuyoruz. Modern ve verimli elektrik şebekesine yaptığı yatırımları desteklemenin yanı sıra, gençler ve kadınlar için daha büyük kariyer ve eğitim fırsatlarını teşvik etmek için birlikte çalışıyoruz. Enerjisa'nın yeşil finansman çekme konusundaki liderliğini takdir ediyor ve şirketin yeni geliştirdiği yeşil finansman çerçevesinde öngörüldüğü gibi yeşil tahvil ve kredi piyasasına başarıyla girmesini dört gözle bekliyoruz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çukurova Isı, İhracatta Büyümeye Devam Ediyor!

Türkiye radyant ısıtma pazarında yüzde 65 pazar payı ile sektör lideri olan Çukurova Isı, Covid-19 salgınının oluşturduğu şok etkisi nedeniyle ekonomide yaşanan daralmaya rağmen ihracattaki büyümesini sürdürmeye devam ediyor. 

İhracatını, yılın ilk dokuz ayında, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 oranında artıran Çukurova Isı, yenilikçi ruhunun bir sonucu olan teknoloji yatırımları ile Türkiye’nin global markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.

 

Türkiye radyant ısıtma pazarının lider firması Çukurova Isı, ihracat pazarlarında büyümeye devam ediyor. Covid-19 salgınının tüm dünyada neden olduğu ekonomik krize rağmen ihracatını, yılın ilk üç çeyreğinde, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 20 oranında artıran Çukurova Isı, teknoloji yatırımları ve ihracat pazarlarını çeşitlendirme stratejileri doğrultusunda ihracatta hedef yükselterek, büyümesini sürdürüyor. 

2020 yılında dünya ekonomisi yüzde 4 küçüldü

Covid-19 salgınının oluşturduğu ekonomik krizin dünyada son 40 yılda gerçekleşmiş ekonomik krizlerden çok daha büyük olduğunu ve 2020 yılında dünya ekonomisinin yüzde 4  küçüldüğünü vurgulayan Çukurova Isı Pazarlama Müdürü Osman ÜNLÜ, salgının oluşturduğu şok etkisi nedeniyle ekonomide yaşanan daralmaya rağmen Çukurova Isı’nın ihracattaki büyümesini sürdürdüğünü açıkladı.

30’dan fazla ülkeye ihracat

ÜNLÜ, sözlerine şöyle devam etti: “2021 yılı Çukurova Isı’nın ihracattaki büyümesini sürdürdüğü bir yıl oldu. Gebze’de bulunan fabrikamızda, yüksek mühendislik anlayışıyla geliştirip, ileri teknolojiler ile ürettiğimiz ısıtıcılarımızı, bugün başta Almanya, İngiltere, Fransa, ABD, İsrail, Ürdün, Avusturya, Romanya, Azerbaycan, Danimarka, Hollanda olmak üzere 30’dan fazla ülkeye ihraç ediyoruz. İhracat yaptığımız pazarlardaki 30 bayimiz ile hedef pazarlardaki potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmeye odaklanıyoruz. 

“Roberts Gordon’ın Avrupa Üretim Üssü olduk”

2021, dış pazarlardaki stratejimizi ve organizasyon yapımızı yeniden yapılandırdığımız ve aynı zamanda önemli stratejik işbirliklerine imza attığımız bir yıl oldu. 30 yılı aşkın bir süredir Türkiye ve Orta Doğu distribütörlüğünü sürdürdüğümüz Amerikan Roberts Gordon LLC firması ile yılın üçüncü çeyreğinde Blackheat markalı borulu radyant ısıtma sistemlerinin imalatına yönelik lisans anlaşması imzaladık.   Bu anlaşmayla birlikte daha önce ABD’den ithal ettiğimiz Blackheat Borulu Radyant Isıtma sistemlerini, Roberts-Gordon lisansıyla Gebze’deki fabrikamızda üretip; AB ülkelerinin tamamına, İngiltere’ye ve Türkiye’nin çevresindeki ülkelere ihraç etme hakkını elde ettik. Kısacası Roberts Gordon’ın “Avrupa Üretim Üssü” olduk. 

“Çukurova Isı’yı dünyanın üretim üslerinden biri yapmayı hedefliyoruz”

Ancak biz önümüzdeki beş yıllık süreçte işbirliğimizin kapsamını hem ürün hem de miktar bazında genişleterek, Çukurova Isı’yı ve dolayısıyla da ülkemizi, bu alanda sadece Roberts-Gordon’un “Avrupa Üretim Üssü” değil, bunun da ötesinde dünyanın üretim üslerinden biri yapmayı hedefliyoruz. 

35 milyon değerinde fabrika yatırımı

Bu kapsamda Gebze’de bulunan tesisimizi 2,5 kat büyütme kararı aldık. 35 milyon değerinde ki fabrika yatırımımızın inşaat ruhsatını aldık. 2022 yılı sonuna kadar projeyi tamamlamayı planlıyoruz” dedi. 

“Türkiye’nin global markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz”

Dünyada hızla değişen ticarete ve teknolojiye ayak uydurmak için önemli çalışmalar yürüttüklerini ifade eden ÜNLÜ: “Katma değeri yüksek ürünlerimizle hem Çukurova Isı’nın yurt içindeki güçlü konumunu globale taşımayı hem de hedef ülkelerdeki pazar payımızı artırmayı amaçlıyoruz. Bu kapsamda maksimum enerji tasarrufu sağlayan, çevreci ve dünya standartlarında ısıtıcılar geliştiriyoruz. Üretim altyapımızı, sanayinin dönüşümü yani Endüstri 4.0 anlayışına uygun olacak şekilde geliştiriyoruz. Çünkü dünya standartlarında katma değeri yüksek ürün geliştirmek, güçlü bir mühendislik bilgisi kadar güçlü bir teknolojik altyapı da gerektiriyor. Çukurova Isı’nın yenilikçi ruhunun bir sonucu olan teknoloji yatırımları ile Türkiye’nin global markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz” diyerek sözlerini tamamladı. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı