Aylık arşivler: Ocak 2022

Kadına yönelik eşitsizlik, taciz, şiddet düzenin tüm araçlarıyla gizlenmeye çalışılıyor

Geçtiğimiz günlerde ATV’de yayınlanan bir programda sunucu Esra Erol’un 18 yaşında genç bir kadına yönelik sözleri ve genç kadının rızası dışında yayınlanan görüntüleri karşısında toplumsal bir tepki oluşmuştu. Yaşanan bu olay sonrası Türkiye Komünist Partisi'nin öncülüğünde kurulan Kadın Dayanışma Komiteleri adına Gizem Batı ile bir söyleşi gerçekleştirildi.

 

Esra Erol’un sunduğu ve ATV’de yayınlanan bir programda bir genç kadının rızası dışında ekrana çıkartılarak nefret dolu sözlere ve aşağılanmaya maruz kaldığı görüntüler kamuoyunda büyük tepki yarattı. Bu rahatsız edici ama görüntüler size ne düşündürdü?

 

Genç bir kadının ekran karşısına çıkarılıp adeta bir mahkeme kurularak bu şekilde yargılanması, yaşadıklarından dolayı aşağılanması hiç bir şekilde kabul edilemez. Evet, ne yazık ki kurulan bu “mahkeme” sahneleri yeni değil. Gündüz kuşağı olarak adlandırılan bu programların, cinsiyetler arası eşitsizliği besliyor olmalarının yanı sıra topluma ve özellikle de kadınlara çarpık bir adalet anlayışını dayattıklarını görüyoruz. Her şeyin en iyi bileni bir kadın sunucu, program boyunca kenarda yer yer girdiler yaparak sunucuyu destekleyen, onun nefes aldığı yerlerde boşlukları dolduran bazen bir avukat bazen de bir psikolojik danışman olan bir “uzman”la birlikte düzenin kuramadığı ama kendilerinin en azından toplumun vicdanında kuracaklarını iddia ettikleri başı sonu belli olmayan bir adaleti kurmaya çalışıyor! Bu programda tanık olduğumuz tam olarak budur. Üstelik bu defa bir de reyting uğruna on sekizinde genç bir kadın ekranda aşağılanmaya maruz kalıyor. Görüntülenmek istemediği halde kameraların ısrarla çektiği bu kadın, sunucunun topluma mâlettiği kendi bireysel fikirleri ile yargılanıyor, aşağılanıyor, azarlanıyor. Yetmiyor, genç kadın için ne kadar travmatik olduğu aşikar olan bu şiddet alkışlatılıyor. Düzenin her alanda getirdiği ayrımcılık, taciz, şiddet ve eşitsiz koşullar yokmuşçasına, yaşananlar kişilerin yanlış “seçim”lerine bağlanıyor. İşte bu nedenle bu ve buna benzer programları, kadınların nasıl değersizleştirdiğine ayna tutan bu görüntüleri izleyince bu düzene ve onun türlü şekilde sözcülüğünü yapanlara olan öfkemiz katlanıyor.

 

Programda bir şey daha oldukça dikkat çekici. Kadın sunucu başka bir kadına nefret kusuyor ve onu aşağılıyor. Aslında cinsiyetçiliğin tekrar tekrar üretildiği benzer programların çoğunda da sunucular kadın. Toplumda çok kabul gören cinsiyetçi bir laf vardır; “kadınlar birbirinin kuyusunu kazar” diye. Diğer yandan kadın örgütlerinin çokça kullandığı ve son zamanlarda yaygınlaşan bir başka söz daha var; “kadın kadının yurdudur”. Bu gündemde bu sözler ne kadar doğrulanıyor? Mesele kadın olmak mı gerçekten?

 

Mesele elbette sadece kadın olmak değil. Sömürünün, sınıflı toplumların tarih sahnesine çıkışına dayanıyor bizim hikayemiz, o yüzden bu uzlaşmaz çelişkileri taşıyoruz her birimiz. Kadının üzerindeki baskı, kadına yönelik şiddet, ayrımcılık, çifte sömürü… Bunlar bugün mücadelemiz açısından en temel ama bir o kadar da acil gündemlerimiz. Kaybedecek, erteleyecek bir günümüz bile yok bu mücadelede, kadınların birlikte dayanışması ve mücadelesi ile bu konuda aldığımız yol da aşikar. Ama ısrarla üstü örtülmek istenen bir şey var burada, o da biraz önce söylediğimiz sınıf çelişkisi. Biz asıl düşmanın erkekler olmadığını söylediğimiz gibi yıllardır başka bir şeye daha işaret ediyoruz, o da tüm kadınların sırf kadın oldukları için çıkarlarının ortak olmadığı gerçeği. İki kadının arasında rekabetten ya da kardeşlikten başka ilişkiler de vardır, bunlardan illa ki birine mahkum değiliz. Kadınların birbirine karşı sinsi, kötücül düşünceleri varmış gibi, çıkarları birbirlere karşı gibi gösterilmesi de, patron sınıfının temsilcisi kadınlarla emekçi kadınların kardeşmiş ve çıkarları ortakmış gibi sunulması da aslında aynı şeyin parçası. Sömürü düzeninin her açıdan hedefindeki emekçi kadınların birbirinin rakibi ya da kurdu olması için uğraşılıyor, gerçek düşman gizleniyor, hedef şaşırtılıyor. Gelelim bu örnekte kadının kadına vurmasına… Düzen kadına vuranın yine kadın olmasını tercih ediyor, böylelikle kadın-erkek ikilemine girmeden aynı cephede algısı yaratarak kadını “terbiye” etmeye çalışıyor bu tek taraflı dövüşte.

 

Program ATV’de yayınladı; adeta AKP’nin propaganda kanalı olan bir TV kanalında. AKP bir yandan yazılı, görsel basını, internet kaynaklarını kısıtlamaya yönelik adımlar atıyor; diğer yandan havuz medyasında kadınları aşağılayan programlar yapılmaya devam ediyor. Bu programların çok izlendiğini göz önüne alırsak yalnızca AKP seçmenin bunları izlediklerini söyleyemeyiz. Size göre Türkiye bu noktaya nasıl geldi?

 

Elbette bir anda gelmedik bu noktaya, insanlar uzun süredir uyuşturuluyor. Toplum yavaş yavaş her şeyin izleyicisi haline getirildi. Topluma dayatılan bu izleyicilik rolü, AKP ile kavgalıymış gibi görünen sözde muhalefetten ve egemen siyaset tarzından da bağımsız değil. Çünkü yaşanan her problemin mücadele etmeden izleyerek, sabrederek, kötünün iyisine razı gelinerek ve şükrederek geçmesi beklenilsin isteniyor. Yani yaşananlar sorgulanmasın, hesabı sorulmasın; tüm bu olup bitenler “iyi” ve “kötü” yöneticiler arasında bir seçim dünyasına kitlensin isteniyor. Birbirinden kötü bu olayların bir daha tekrar etmemesi için nedenlerin araştırılmasından, bunlara yönelik önlemlerin alınmasından, yasal düzenlemeler yapılmasından ise söz edemiyoruz bile.

 

Son olarak Kadın Dayanışma Komiteleri tüm bunlardan nasıl bir çıkış öngörüyor? Genç kadınlar bu karanlıktan nasıl kurtulacak? 

 

Sömürünün son bulduğu, eşitlikçi ve özgürlükçü bir düzenin kurulmasından bağımsız bir kurtuluş reçetemiz yok bizim. Yine bu konuda önce televizyonları kapatarak işe başlayabiliriz. Birileri gelip bizi bu karanlıktan öylece çekip kurtarmayacak biliyoruz, bekleyerek sabrederek de yaralarımız sarılmayacak. Bizler, bize biçilen seyirci rolünü kabul etmemeliyiz artık. Kadınları kuşatan bu karanlığın yeniden ve yeniden üretilmesine izin vermemeliyiz.

 

Kadın Dayanışma Komiteleri (KDK) olarak bir süredir yaygınlaşmaya, somut bir dayanışma ördüğümüz yerlerin sayısını artırmaya odaklandık. Mahallelerimizde, işyerlerimizde, okul sıralarımızda bir araya geliyoruz. Yalnız değiliz, bir araya geliyoruz, konuşup tartışıyoruz, düştüğümüzde mücadeleye devam etmek için birbirimize omuz verip yeniden ayağa kalkıyoruz. Elbette sadece kadın başlığında değil, emekçilerin, memleketin gündeminde olan herşey var gündemimizde. Yoksulluğa, geçim sıkıntısında karşı dayanışıyor, örneğin fatura soygununa karşı kendi taleplerimizi örgütlüyoruz. Bunu yaptıkça umudumuz büyüyor. Henüz en güzel günlerimiz yaşanmadı, en coşkulu şarkılarımız söylenmedi. Kazanacak yarınlarımız var!

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Saadet Partisi’nden Başkan Erkiş’e Ziyaret

Saadet Partisi Saray İlçe Başkanı Şaban Mısırlı ve Yönetim Kurulu Üyesi Özcan Akdoğan, Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş’e nezaket ziyaretinde bulundu.

 

BAŞKAN ERKİŞ ATATÜRK PORTRESİ ARMAĞAN ETTİ

Saadet Partisi Saray İlçe Başkanı Şaban Mısırlı ve Yönetim Kurulu Üyesi Özcan Akdoğan, Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş’i pazartesi günü makamında ziyaret etti. Ziyarette Başkan Erkiş’in yanı sıra Başkan Yardımcısı Fuat Ünal da yer aldı. Ziyaretten memnuniyet duyduğunu belirten Saray Belediye Başkanı Özgen Erkiş, Saadet Partisi Saray İlçe Başkanı Şaban Mısırlı’ya özel olarak tasarlanan Atatürk portresi armağan etti.

 

Ziyaret hakkında açıklamada bulunan Başkan Erkiş, “Millet İttifakı bileşeni Saadet Partisi Saray İlçe Başkanı Sayın Şaban Mısırlı ve Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Özcan Akdoğan belediyemize bir nezaket ziyaretinde bulundu. Ülke gündemine ve geleceğe dair görüş alışverişinde bulunduk. Nazik ziyaretleri için kendilerine teşekkür ederiz” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Canik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri halk pazarlarındaki denetimlerine devam ediyor

Canik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri vatandaşların huzurlu, güvenli ve sağlıklı bir şekilde alışveriş yapması için halk pazarlarındaki denetimlerine devam ediyor. Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “Semt pazarlarımızda önceliğimiz ilçe halkımızın güven içinde sağlıklı şekilde alışveriş yapmasıdır. Ekiplerimiz gerekli denetimleri sağlama noktasında titizlikle çalışıyor” dedi.

 

“Salgın devam ediyor; tedbiri bırakmıyoruz”

Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, halkın sağlığını korumak ve güven içinde alışveriş yapmasını sağlamak adına Zabıta Müdürlüğü ekiplerinin çeşitli uygulamalarla ilçedeki semt pazarlarını denetlediklerini söyledi. Pazar yerlerinde özellikle sağlık tedbirlerine özen gösterildiğini ifade eden Başkan İbrahim Sandıkçı, pazar giriş çıkışlarının denetlendiğini belirtti. Başkan Sandıkçı, “Zabıta Müdürlüğü ekiplerimiz, vatandaşlarımızın huzurlu, güvenli ve sağlıklı bir şekilde alışveriş yapması için halk pazarlarındaki denetimlerini sürdürüyor. Pazar yerinde maske dağıtımı yapan zabıta personelimiz sosyal mesafe ile ilgili kontrollere devam ediyor” dedi. Halk pazarı giriş çıkışlarında el dezenfekte cihazlarının yer aldığını ifade eden Başkan Sandıkçı, vatandaşların özellikle çarşı pazarda maske, mesafe, hijyen önlemlerine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Başkan Sandıkçı, “Salgın henüz sona ermiş değil. Vatandaşlarımız gerekli tedbirlere riayet etmeye devam etmeli. Kendi sağlığımızla birlikte yakın temasta olduğumuz insanların sağlığını da korumakla sorumluyuz” diye konuştu.

 

Hassas Terazi Noktası uygulaması devam ediyor

Canik Belediyesi, semt pazarlarındaki rutin kontrollerinin yanı sıra tartıların güvenilirliğini sağlamak amacıyla uyguladığı ‘Tartı Kontrol Noktası' çalışmasına devam ediyor. Canik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü'nün semt pazarlarında uyguladığı 'Tartı Kontrol Noktası' çalışması ile vatandaş, aldığı malzemenin gramajını kontrol etme imkânı buluyor. Halkın güvenli şekilde alışveriş yapması adına uygulanan bu çalışma ile ilgili çok olumlu geri dönüş sağlandığını belirten Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, "Yapılan bu uygulamayla halkımızın satın aldığı malzemenin gramajından emin olmasını sağlıyoruz. Ayrıca tartı aletlerinin daha güvenilir olmasını sağlamış oluyoruz. Vatandaşımız bu uygulamadan çok memnun kaldığını memur arkadaşlara aktarıyor” ifadesini kullandı.

 

Canik Belediyesi Zabıta Müdürlüğü'nde görev yapan Zabıta Birimi çalışanlarının ilçede 7 gün 24 saat vatandaşın hizmetinde olduğunu söyleyen Başkan İbrahim Sandıkçı, "İlçede ikamet eden vatandaşlarımız bütün taleplerini genelde zabıta birimindeki arkadaşlarımıza iletmektedir. Bu yüzden ekip arkadaşlarımız sahada 7 gün 24 saat hizmet vermektedirler. Vatandaşımızın hizmetinde olan tüm arkadaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Başkan Sezer, Karla Mücadele Ekiplerine Teşekkür Etti

Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, gecen hafta etkili olan yağışların ardından karla mücadele çalışmalarında özveriyle çalışan ekiplerine teşekkür etti. 

 

Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer, geçen hafta etkili olan kar yağışı sırasında sahada gece gündüz çalışan ekiplerle bir araya geldi. Başkan Sezer, karla mücadele çalışmalarında özveriyle çalışarak ilçedeki tüm yolları açık tutan ekiplerle teşekkür etti. Fen İşleri Müdürlüğü Şantiyesi’nde gerçekleşen birliktelikte; karla mücadele eden ekiplere balık ekmek ikram edildi.

 

BU KADRO KAR VE BENZERİ DURUMLARLA MÜCADELE ETMEYE 7/24 HAZIRDIR

Birliktelikte konuşan Başkan Sezer, “Yoğun kar yağışı süresince gece gündüz fedakârca çalışarak yolların açık kalmasını sağlayan, Karla Mücadele Ekibimizle, öğle arası Fen İşleri Şantiyesi'nde bir araya geldik.  Yaşadığımız kar yağışı süreci ve bundan sonra oluşabilecek yağış ve benzeri durumlarla ilgili durum değerlendirmesi de yaptık. Bu süreçte çalışmalarımıza destek olan; Kocaeli Büyükşehir Belediyemize, Orman İşletme Müdürlüğü’ne, İSU Genel Müdürlüğü’ne, hafriyat firmalarına ve Fen İşleri Müdürlüğü, Makina İkmal Müdürlüğü ve Temizlik İşleri Müdürlüğü personelimize can-ı gönülden teşekkür ederim. Gölcüklüler müsterih olsunlar, bu kadro meydana gelebilecek kar ve benzeri durumlarla mücadele etmeye 7/24 hazırdır” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Malkara Çok Amaçlı Salon’un Temel Atma Töreni Gerçekleştirdi

Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından ilçemize yapılacak olan Malkara Çok Amaçlı Salon’un 31 Ocak 2022 Pazartesi günü saat 14.00'te Camiatik Mahallesi Cumhuriyet Caddesi Malkara İlçe Emniyet Müdürlüğü yanında temel atma töreni gerçekleştirildi.

 

Malkara Çok Amaçlı Salon’un Temel Atma Törenine; Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Fatih Ünsal, CHP Malkara İlçe Başkanı Hülya Ertan, İYİ Parti Malkara İlçe Başkanı Nevzat Ulu, Malkara Belediye Başkan Yardımcıları Hüseyin Vasfi Güner, Ersin Kaçar, Ahmet Nazif Balcı, Belediye Meclis Üyeleri, muhtarlar, STK Başkanları, Dernek Başkanları, basın mensupları ve vatandaşlar yer aldı. 

 

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının manevi huzurunda saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşının okunması ile başlayan programda Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Etüt ve Projeler Dairesi Başkanı Yüksel Özdal’ın konuşmasının ardından Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul; “ Değerli hemşehrilerim Malkara’nın bu özel gününde sizleri saygıyla sevgiyle selamlıyorum. Hepiniz hoş geldiniz.

 

Geride bıraktığımız 2021 yılına baktığımız zaman hem dünyanın hem ülkemizin sağlık sorunları ve ekonomik problemlerle uğraştığı bir yıl oldu. Fakat Malkaralı olarak bizler biraz şanslıydık. Çünkü Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi, TESKİ, Malkara Belediyesi ve hükümete bağlı bakanlıkların Malkara’mıza ciddi yatırımları oldu.

 

2021 yılında Malkara’mıza şehircilik anlamında 2 adet park kazandırdık. 6 kırsal mahallemize düğün salonu yapılmasında destek olduk. Yine kırsal mahallelerimizde 70.000 m2, şehir merkezimiz ile birlikte toplam 115.000 m2’nin üzerinde parke taş yol yapımı sağladık. Tekirdağ Büyükşehir Belediyemiz tarafından 100 km’ye yakın kırsal mahallelerimizin yolları yapıldı. Bunun 23 kmsi beton yol olarak yapıldı. Yine ekonomik anlamda da üreticimize destek olmak amacıyla birçok projeye imza attık.

 

Özellikle TESKİ’nin kırsal mahallelerde ki su kesintilerinin çözümüne yönelik 30 Milyon TL’lik yaptığı yatırımla bu sorunların üstesinden geleceğiz. İlçemizin bir kısmını doğal gaza kavuşturduk. Umuyorum önümüzdeki yıllarda doğal gaz çalışmaları da artarak devam eder.

 

2021 yılında Malkara’mızın gelişmesinde emek harcayan tüm kamu kuruluşlarına, siyasi parti ayırmadan tüm Tekirdağ Milletvekillerine teşekkür ediyorum.

 

İlçemize bu tesisin kazandırılmasında büyük emeği olan, başta Tekirdağ Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi aynı zamanda Belediye Başkan Yardımcım olan Hüseyin Vasfi Güner’e ve siyasi parti ayırmadan diğer Tekirdağ Büyükşehir Belediye Meclis Üyelerimiz Volkan Soğancılar, Ersin Kaçar, Osman Turgutlugil ve Selahattin Karacaoğulları’na bizlere destek oldukları teşekkür ediyorum.

 

En büyük teşekkürü de bizleri her zaman anlayışla karşılayan, ilçemizin ihtiyaçları noktasında bizlere çözüm önerileri sunan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanım Kadir Albayrak'a etmek istiyorum.

 

Asıl teşekkür etmek istediğim bir konu daha var ve o da Malkaralı hemşerilerim. Bizlere doğduğumuz, büyüdüğümüz, yaşadığımız yer olan memleketimize hizmet etme fırsatı verdikleri için bu güzel projeleri Malkara’mıza kazandırma fırsatı verdikleri için bu projelerin, bu hizmetlerin asıl sahibi olan Malkaralı hemşerilerimize bizlere bugüne kadar seçimlerden önce, seçimlerden sonra duydukları güven için ayrıca sizlerin huzurunda teşekkürlerimi sunuyorum.

 

Yine geriye dönüp baktığımızda Malkara’mıza birçok eser bırakmışız. Bu eserleri bırakırken Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanım Kadir Albayrak'ın da başını ağrıttık. Ama bunların hepsinin tek bir sebebi var. Atalarımız ne demiş: “Eşek ölür kalır semeri, yiğit ölür kalır eseri.” Siz Malkara’da her zaman eserlerinizle hatırlanacaksınız.

 

Kısa süre içerisinde çalışmalarını tamamlamayarak vatandaşlarımızın hizmetine sunmayı planladığımız Çok Amaçlı Salonun ilçemize ve hemşehrilerimize şimdiden hayırlı olmasını diliyor, Malkara’mıza hayırlı ve uğurlu olsun diliyorum. Hepinize selamlar saygılar sunuyorum.” dedi.

 

Malkara Belediye Başkanı Ulaş Yurdakul’un ardından konuşma yapan Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak; “Malkara Çok Amaçlı Salon Projemizin inşaat çalışmalarını başlatmanın mutluluğu içerisindeyiz. Bu büyük ve modern tesis, Malkara ilçemizde kent yaşamına renk katacak. Siz değerli vatandaşlarımıza, birlikte hizmet vermenin gurur ve mutluluğunu paylaştığımız Malkara Belediyemizin iş birliği ile kültürel, sanatsal ve sosyal organizasyonlar düzenleyeceğiz. Malkara ilçemiz hak ettiği hizmetleri alıyor.  Göreve geldiğimiz 2014 yılında bu yana Malkara ilçemize Orhan Öztrak Ortaokulu'muzu, Malkara Otobüs Terminalimizi, Malkara Aile Yaşam Merkezimizi, Malkara Çavuşköy Et Kombinamızı kazandırdık. Aynı şekilde altyapı da dâhil olmak üzere pek çok belediyecilik projesine imza attık. Bu süre zarfında Malkara'ya 282 Milyon TL bedelinde yatırım gerçekleştirdik. Kırsal Kalkınma Projemiz kapsamında yer alan Malkara, Türkiye'nin tarım ve hayvancılığında yükselen bir değer olmaya devam ediyor. Bugün burada temelini attığımız Malkara Çok Amaçlı Salonumuzun yapım çalışmalarını en kısa sürede tamamlayarak bu büyük ve modern tesisimizi siz değerli vatandaşlarımızın hizmetine sunacağız. Malkara Çok Amaçlı Salonumuzun şimdiden Malkara'ya ve Tekirdağ'a hayırlı olmasını diliyor, projenin gerçekleşmesinde emeği geçen herkese teşekkür ediyorum." dedi.

 

Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından butona basılması ile Malkara Çok Amaçlı Salonun temeli atıldı.

 

 MALKARA ÇOK AMAÇLI SALON 2 BİN 443 METREKARE İNŞAAT ALANINA SAHİP

 

Malkara ilçesi Camiatik Mahallesi'nde yapımına başlanan ve 2 bin 443 metrekare inşaat alanına ve 15 Milyon 868 Bin 640 TL yatırım maliyetine sahip olan Malkara Çok Amaçlı Salon; bodrum, zemin ve normal kattan oluşuyor. Bodrum katta; su deposu, makine dairesi, elektrik odası, mescit, abdesthane ve depo yer alırken zemin katta ise; güvenlik, bilet satış noktası, idari oda, erkek VİP odası, kadın VİP odası, dekor deposu ve sahne arkası yer alıyor. Birinci katta ise 8 tanesi engelli yeri olmak üzere 282 kişilik çok amaçlı salon, ışık ve ses odaları, fuaye, kafeterya ve mutfağı ve bebek bakım odası yer alıyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Huobi, yüksek getiri fırsatı sunan “Her Gün PrimeEarn” etkinliğini başlattı

Huobi Global, PrimeFest kapsamında ikinci PrimeEarn etkinliğini başlattı. 6 Şubat’a kadar devam edecek etkinlik kapsamında kullanıcılar, varlıklarını stake edebilecek ve yüksek getiri oranlarından faydalanabilecek.

 

Dünyanın önde gelen dijital varlık borsalarından biri olan Huobi Global, kullanıcılarına toplamda 100 milyon dolar değerinde ödül dağıttığı PrimeFest kapsamında “Her Gün PrimeEarn”ü başlattı. Yatırımcılara, dijital varlıklarını bekletirken pasif gelir kazanma fırsatı yaratan Huobi, PrimeEarn etkinliğiyle, genel ve metaverse temalı tokenlarla staking yapma ve yüksek getiri imkanı sunuyor. Kullanıcılar ayrıca USDT, USDC, BTC ve ETH gibi yaygın kullanıma sahip varlıklar için 30 günlük staking fırsatları ve yüzde 15’e varan YGO imkanlarından da yararlanabiliyor. 

 

Platform, NFT, DeFi ve GameFi ile ilgilenen kullanıcılar için MATIC, LUNA, SOL, FTT, ERTHA, AVAX ve FTM’den oluşan yedi token’ı daha listesine eklerken; söz konusu tokenler için farklı YGO’lar sunuluyor. Bu tokenler için 14 günlük yıllık getiri oranları (YGO) yüzde 12 ila 50 arasında değişiklik gösteriyor. Bu kampanya için toplam staking limiti 300 milyon dolar ile sınırlandırılırken; yatırımcıların tutmak istedikleri varlıklar için bir üst limit bulunmuyor.

 

Huobi Group Küresel Strateji Müdürü Jeff Mei, “1. PrimeEarn etkinliğimizde sunulan ürünler sadece 4 gün içinde tükendi ve toplam stake edilen miktar 132 milyon dolara ulaştı. Bu hızı korumak ve piyasa ihtiyaçları doğrultusunda hizmet vermek için 2. PrimeEarn etkinliğinde, metaverse ile ilgili tokenleri da ekledik ve yaygın varlıklar için staking süresini 30 güne çıkardık. Gelecekte de kullanıcılarımızın talepleri doğrultusunda ürünlerimizi optimize etmeye devam edeceğiz” yorumunda bulundu.

 

Yüksek getirili ürünlere ek olarak, PrimeFest kampanyası dahilinde PrimeEarn kullanıcılarını birçok özel ödül bekliyor. En az 1.000.000 USDT stake eden kullanıcılar, toplamda temel YGO’ya yüzde 500 ek sağlayabilecek kupon kazanma şansı yakalayacak. En az 500 USDT değerinde PrimeEarn varlığı stake eden ilk 10 kullanıcı ise yüzde 80 YGO artırıcı kupon kazanacak. Daha az varlığa sahip kullanıcılar ise 100 USDT staking miktarı ile sınırlı sürüm NFT’ler, komisyon kartları, türev deneme bonusları, YGO artırıcı kuponlar ve daha birçok ödül kazanabilecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yeni Yılda Oyun Dünyasını Neler Bekliyor

Oyunfor Genel Müdürü Mehmet Dumanoğlu: 2022’de oyun dünyasında ‘NFT’ ve ‘Metaverse’ gibi kavramları daha sık duymaya başlayacağız.

Türkiye'nin öncü oyun ve e-ticaret sitelerinden oyunfor'un Genel Müdürü Mehmet Dumanoğlu, yeni yılda oyun sektöründe yaşanması muhtemel gelişmeleri değerlendirdi. 2022’nin tüm oyun dünyası için değişim ve dönüşüm yılı olacağına inandığını belirten Mehmet Dumanoğlu, Türkiye’nin bu değişimi yakalama noktasında zorlanabileceğinin de altını çizdi.

 Sizi tanımayanlar için kendinizden ve Oyunfor’dan bahsedebilir misiniz?

Tabii ki. Ben Mehmet Masum Dumanoğlu. Sakarya Üniversitesi – İç Mimarlık ve Anadolu Üniversitesi – İşletme mezunuyum. 10 yıl boyunca oyunfor'un tüm departmanlarında çalışma fırsatı buldum. Uzunca bir süredir de şirketin Genel Müdürlüğü’nü yürütüyorum. 10 yıldır e-ticaret hizmeti veren Oyunfor; Google Play, Microsoft, Steam, Tencent, Gameforge, Ubisoft, Konami ve Riot Games gibi global markaların içinde yer aldığı 85’in üzerinde oyun firmasının Türkiye’deki yetkili satıcısı olarak en geniş oyun kataloğuna sahip ‘oyun satış’ platformlarından biri. Oyunfor’u kısaca; oyun anahtarları, e-pin, hediye kartları ve farklı oyun platformlarına ait her tür ürünün güvenli, hızlı ve ucuz bir şekilde satın alınabileceği bir platform olarak tanıtabiliriz.

 10 yılı aşkın süredir PC, konsol ve mobil platformlardaki her türlü oyun ve oyun içi ürünün satışını gerçekleştiren bir platformun yöneticisi olarak oyun sektörünün bugünkü durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Oyun sektörü, teknoloji ile olan organik bağı sayesinde en hızlı gelişen ve kullanıcıların ihtiyaçlarına en hızlı cevap veren sektörlerin başında geliyor. Uzunca bir süre PC ve oyun konsolları üzerinden şekillenen oyun sektörü, akıllı telefonların hayatımıza girmesiyle birlikte son 10 yılda büyük bir değişim geçirdi ve ‘mobil oyunlar’ diye yeni bir kategori oluştu. Bu yeni kategori o kadar hızlı gelişti ki kısa zamanda toplam oyun ve oyun içi satışlarının 50‘lik bir kısmını oluşturur hale geldi. Bir yandan mobilize olarak herkes için ulaşılabilir hale gelen oyunlar, diğer yandan ‘yüksek teknoloji’ ile temas ederek sanal gerçeklik gibi yeni kavramların doğmasına vesile oldu. 10 yıl önceye nazaran oyun platformlarının ve oyunların çok çeşitli olması sektörde rekabeti fazlasıyla arttırırken rekabetle doğru orantılı olarak gelişim hızı da artıyor.

 

– Bu gelişim hızının ışığında, yeni yılda bizi neler bekliyor? Oyunseverleri heyecanlandıran gelişmeler yaşanacak mı?
Son birkaç yıl malum sebeplerden dolayı neredeyse tüm insanlık için sıkıntılıydı. Çoğu insan bu dönemde ucuz ve yaygın hobilerden biri olan video oyunlara sığındı ve doğal olarak, oyun sektörü satış rekorları kırdı. Oluşan bu ekstra maddi kaynağın sektör bileşenleri tarafından uzun süredir tasarlanan veya aktif olarak geliştirilen öncü projelere aktarıldığını düşünüyor ve bu sebeple de 2022’nin tüm oyun dünyası için dönüşüm yılı olacağına inanıyorum. Örneğin oyun endüstrisi blockchain teknolojisiyle en içli dışlı alanlardan biri ve açıklanan verilere göre blockchain tabanlı oyun geliştiricilerinin 2021 yılında toplam 4 milyar dolar yatırım aldığı biliniyor. Bu yatırımlar 2022’de meyvesini vermeye başlayacak ve oyun dünyasında ‘NFT’ ve ‘Metaverse’ gibi kavramları daha sık duymaya başlayacağız. Buna ek olarak, 1.4 milyon kripto para cüzdanının blockchain tabanlı oyunlar ile bağlantılı olduğu biliniyor. Kripto para kullanımının bu yıl oyun dünyasınının ana gündemlerinden biri olması kaçınılmaz. Sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojileri, son yıllarda ciddi bir yükseliş trendi yakaladı ama video oyun deneyimine hala tatmin edici şekilde adapte edilemedi. 2022, oyun dünyası ile sanal ve artırılmış gerçeklik teknolojilerinin kusursuz buluşmasına sahne olabilir. Ayrıca geçtiğimiz yıl, ‘GTA üçlemesi’ gibi birçok oyun ve seri, yeni nesil için yeniden tasarlanıp piyasaya sürüldü. Bu furyanın 2022’de büyüyerek devam edeceğini ve klasik haline gelmiş birçok oyunun remake ve remaster versiyonlarını görmeye devam edeceğimizi düşünüyorum. 

– 2022’yi Türkiye özelinde konuşmak gerekirse?

 

Oyunfor’un satış verilerine göre, geçtiğimiz yıl toplam oyun alışverişlerinin 56’sını mobil oyunlar, 25’ini konsol oyunları, 19’unu PC oyunları oluşturdu. Satışların kategorik olarak dağılımında geçtiğimiz yıla oranla çok büyük bir değişiklik beklemiyorum. Video oyunlarının gelişimi, işlemcilerin ve ekran kartlarının sunabildiği maksimum performansa bağlı. Yani oyunlar geliştikçe donanımları da gelişmeye zorluyor. Bu yıl Türkiye’de donanım edinmenin veya geliştirmenin kolay olmayacağını ön görebiliyoruz. Türk oyunseverlerin büyük bölümü mevcut donanımlarıyla aynı veya benzer oyunları oynarken yaşanan gelişmeleri yine YouTube ve Twitch gibi büyük içerik platformları üstünden takip etmeye devam edecek gibi görünüyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bol’ca Futbol’un bu haftaki konuğu Hakan Ural

TRABZONSPOR, FENERBAHÇE’NİN REKORUNU KIRACAK

 

Türkiye’nin yenilikçi dijital platformu D-Smart’ın sevilen programı Bol’ca Futbol, Kanal D’nin ünlü yorumcusu Hakan Ural’ı ağırladı.

 

Nergis Aşkın ve Emre Bol’un sorularını içtenlikle yanıtlayan ‘Neler Oluyor Hayatta’ programı yorumcusu Hakan Ural, Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’u başarısız bulduğunu belirtirken gündem yaratacak açıklamalarda bulundu.

 

Ural’ın öne çıkan bazı açıklamaları şöyle;

 

Ali Koç’u başarısız buluyorum. Tartışmaya açık bir durum yok ve son şansı. Gelecek sezon için çok iyi bir hoca ve harika bir takım yapması yetmez, bu sezon da gelecek sezonu etkileyecek bir psikoloji taşıyacak. Ali Koç’a her maç sonrası rakibi tebrik etmesini yakıştıramadığımı söyledim.” dedi.

 

Hakan Ural Fenerbahçe’deki mevcut durumda İsmail Kartal dışında kimsenin görev almak istemeyeceğini söylerken, “Teknik direktör tercihinde Löw mü Jorge Jesus mu derseniz ben uzak ara Jesus derim” diye konuştu.

 

Hakan Ural açıklamalarına şöyle devam etti.

 

“Mesut Özil’in Fenerbahçe performansı bir facia. Öleceğim aklıma gelirdi, Fenerbahçe’ye alınan oyuncular aklıma gelmezdi. Valencia Fenerbahçe’de iyi bir yedek olur. İrfan Can, Kim ve Szalai dışında 11’de oynayacak oyuncu yok. Aziz Yıldırım ile baba oğul gibiydik oyumu Ali Koç’a verdim. Trabzonspor Fenerbahçe’nin erken şampiyonluk rekorunu kıracak. Beşiktaş’ta Önder Karaveli’yi çok beğeniyorum. Oyuna hükmediyor ve en az 4-5 genç oyuncu oynatıyor. Türkiye’de asla adil bir futbol oynanmadığına adım gibi eminim. 2 sene sonra Türkiye’deki hiçbir takım hatırlanmayacak. Galatasaray küme düşmez. Ama Galatasaray buralarda oynamaya alışık değil. Burak Elmas seçimde Fatih Terim ile devam edeceğim dediği için kazandı. Bu yüzden Fatih Terim’i gönderme şekli etik olmadı.”

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Şampiyonluk Ligi’nde 2. Hafta Maçları Tamamlandı

Şampiyonluk Ligi Kış Mevsimi’nin ikinci haftası, kıran kırana maçlara sahne oldu.
 

29 ve 30 Ocak tarihlerinde oynanan karşılaşmalar ile beraber Şampiyonluk Ligi Kış Mevsimi’nin ikinci haftası geride kaldı.

 

Zirve tek kişilik

 

İlk hafta aldıkları 2 galibiyet ile ilk sırayı paylaşan 5 Ronin, Team Aurora ve Dark Passage arasından sıyrılan Team Aurora oldu. Galibiyet serisini 4’e çıkararan Team Aurora, namağlup şekilde Şampiyonluk Ligi’nin zirvesinde kalmayı başardı.

 

Haftanın açılış karşılaşmasında zirvenin ortaklarından 5 Ronin’i mağlup eden Fenerbahçe Espor, 2022’deki ilk galibiyetiyle tanıştı. Hem fastPay Wildcats’i hem Galatasaray Espor’u mağlup eden Papara SuperMassive Blaze ligin üst sıralarına kendini taşımayı başardı. Kış Mevsimi’ne 0-2 başlayan NASR ESPORTS ise bu hafta 2’de 2 yapan bir diğer takım oldu.

 

NASR ESPORTS ve Team Aurora ile karşılaşan Beşiktaş, zorlu rakipleri karşısında zafere ulaşamadı. Galatasaray Espor karşısında kıran kırana bir mücadele vermesine rağmen mağlup olan GALAKTICOS ise 2 haftadır henüz galibiyete ulaşamayan tek takım olarak ligin son sırasında kaldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

FilmBox+ ile Aşk, Şubat Ayında Dilediğiniz Yerde Sizinle

6 kıtada, 69 ülkede milyonlarca kişiye hizmet veren SPI International’in, FilmBox+ streaming platformu, Sevgililer Gününü kutlayacağımız Şubat ayında birbirinden güzel romantik öyküleri izleyicilere sunuyor.

 

Uluslararası medya kuruluşu SPI International’in, yeni ve gelişmiş özelliklere sahip izleyici odaklı yeni nesil streaming platformu FilmBox+, tercihi yayın akışının keyfini çıkarmak ya da seç-izle seçeneğinin sunduğu esneklikten faydalanmak olan kullanıcılarına, farklı tercihlere hitap eden bir çözüm sunuyor.

 

Kullanıcısına internet bağlantısının olduğu her yerde, dilediği içeriği dilediği cihazdan kesintisiz izleme olanağı sunan ve seç-izle” seçeneklerinin yanı sıra, sürekli yayın yapan FilmBox kanalıyla da dikkat çeken FilmBox+, tematik film seçkileriyle izleyicilerin hayatını renklendiriyor. 

 

Sevgililer Gününü kutladığımız Şubat ayında FilmBox+, gişe rekortmeni Hollywood filmlerinden, bağımsız sinemaya ve Türk filmlerine uzanan bir yelpazede romantik filmlerle havaya aşk kokusu katacak. 

 

Aşk Bilmecesi (Chinese Puzzle)

Fransız senaryo yazarı ve yönetmen Cédric Klapisch’inçok sevilen İspanyol Pansiyonu ve Rus Bebekler filmlerinin devam filmi olan Aşk Bilmecesi'nde, kahramanımız Xavier'in hayatı, eski eşi 2 çocuğunu da alıp New York'a taşınmasıyla ve kendisinin de çocuklarının kendisinden uzakta büyümesine dayanamadığı için taşınmaya karar vermesiyle karmaşık bir hal alıyor.

 

Milyoner (Slumdog Millionaire)

Dünya sinemasında büyük ses getiren ve 8 dalda Akademi Ödülü alarak 81. Oscar Ödüllerine damga vuran başyapıt Milyoner (Slumdog Millionaire), fakir bir çocuğun büyüme öyküsünü ve yaşadığı aşkı, katıldığı bir yarışma programı çerçevesinde ele alıyor. Kenar mahallelerde büyümüş bir Mumbai çocuğu, “Kim Milyoner Olmak İster?” yarışmasının Hindistan versiyonuna katılır. Hile yapma şüphesiyle tutuklanır ve soruşturma sırasında geçmiş hayatında yaşadığı olaylar, yanıtları neden bildiğini açıklar.

 

Aşk Olsun Baba! (My Dad's Christmas Date)

Ödüllü aktör Jeremy Piven’ın başrolü üstlendiği Aşk Olsun Baba!, aynı zamanda SPI International’in   ilk orijinal yapımı olma özelliği taşıyor. Cumaratesi akşamüstü ekranlara gelecek filmde, efsane yapım Entourage’da can verdiği Ari Gold karakteri ile hatırlanan dünyaca ünlü aktör Jeremy Piven’a, genç aktris Olivia-Mai Barrett eşlik ediyor. Filmin öyküsü, bir baba ve 16 yaşındaki kızının bilindik sorunları ile başlıyor. David (Jeremy Piven) kızı Jules’ün (Olivia-Mai Barrett ) iç dünyasını anlamakta zorluk çekiyor, Jules da babasıyla iletişimini sınırlı tutuyor. Baba kızının hayatında daha fazla yer tutmayı, kızı da kendi özgürlük alanını istiyor ve içten içe babasıyla eski yakınlığını özlüyor. Öte yandan baba kız, iki yıl önce bir otomobil kazasında ölen Jules’ün annesinin kaybıyla kendilerince başa çıkmaya çalışıyorlar.

 

Paris'te Gece Yarısı (Midnight in Paris) 

Aşkı büyülü ve eğlenceli bir atmosferde anlatan Woody Allen filmi Paris'te Gece Yarısı (Midnight in Paris), bir anda modern klasikleri arasına adını yazdırdı. Filmin öyküsünde, zengin ve güzel bir kadınla nişanlı genç bir yazar, müstakbel eşinin ailesinin bir iş gezisi nedeniyle büyük bir aşk duyduğu Paris’e gelir. Burada kendini, geleceğini ve ilişkisini kendi içinde sorgularken, Paris’te Gece Yarılarının, beklenmedik sihirli gezilere ve aşklara kapı açabileceğini fark eder… 

 

Kazara Koca (The Accidental Husband) 

Başrolde Uma Thurman’ı barındıran filmin öyküsünde Harry Lambert, otuz beş yaşında, cephe gerisinde bir fırıncı olarak çalışan bir Avustralya askeridir. Nazik bir adam, isteksiz bir askerdir ancak katılmak zorunda olduğu yerel halkından utanan bir adamdır. 

 

Sihirbaz (The Illusionist)              

Başrolleri Edward Norton ve Jessica Biel’in üstlendiği bu gizem dolu romantik dramanın öyküsünde, yeni yüzyılın başlangıcında Viyana’da bir sihirbaz, toplumsal duruşundan çok daha yüksekte olan bir kadının aşkını elde etmek için tüm yeteneklerini kullanıyor.

 

Duvak (The Painted Veil)            

Filmde İngiltere doğumlu aktris Naomi Watts’a, Edward Norton eşlik ediyor. Filmin öyküsü, Küçük bir Çin köyünde kolera salgını ile savaşan bir doktorun, bir yandan da evliliğindeki sorunlarla yüzleşmesi üzerine kurulu.

 

Aşk ve Mutluluk (A Tale of Love and Darkness)

Natalie Portman’ın yönetmeliğini ve başrolü üstlendiği bu biyografik film, ünlü yazar Amos Oz'un gençliğine odaklanıyor ve genç bir adamın annesi ile ilişkisini ve yazarlığa başlamasını ele alırken, yazdığımız hikayelerin başımıza gelmesi konusunu işliyor.

 

Bir Varmış Bir Yokmuş

Anaokulu öğretmeni olan Nehir, bir gün tesadüfen bir şarkı dinler ve dinlediği şarkı genç kadını derinden etkiler. Nehir şarkıyı o kadar çok beğenir ki notaların ardından, şarkıyı yapan müzisyenin peşine düşmeye karar verir… Yolun sonundaysa şarkının sahibi olan Ozan'ı bulur. Ama Ozan hayatında yaşadığı derin bir travma yüzünden ve adeta çıkmaz bir sokak gibidir… Bir tarafın kararlılığı ile diğer tarafın bocalamaları arasında sıkışıp kalan bu ilginç aşk hikayesi, acaba mutlu sonlu bir masala bağlanabilecek midir?…    

 

Deli Aşk

Emrah Kaman ve Murat Kaman'ın senaryosunu yazdığı, Cem Yılmaz'ın yapımcılığını yaptığı filmin oyuncu kadrosunda Zafer Algöz, Pelin Akil, Şafak Pekdemir, Abdullah Şahin, Yasemin Öztürk, Nilperi Şahinkaya, Toygan Avanoğlu gibi isimleri barındıran bu eğlenceli film, Maraş dondurmacısı Ekrem’in sevdiği kız Neşe’nin kalbini kazanmaya çalışırken başına gelen komik olayları konu ediyor.

 

Sevdiklerini Öldür (Kill Your Darlings)

John Krokidas'ın ilk yönetmenlik deneyimine imza attığı ve başrollerini Daniel Radcliffe, Michael C. Hall ve Ben Foster paylaştığı filmde bir cinayet dönemin en önemli yazarlarını bir araya getiriyor. 1944 yılında geçen filmde, genç Allen Ginsberg, Columbia Üniversitesi'ni kazanmış ve Lucien Carr ile burada tanışmıştır. Son derece havalı ve çekici biri olan Lucien'le karşılaşması Allen'ın hayatının en önemli dönüm noktası olur. Kısa süre içerisinde William Burroughs ve Jack Kerouc ile tanışmasıyla, bu dört genç adam toplumun kısıtlamalarının boğucu zırhından sıyrılıp tek gerçeğin edebiyat olduğu bir zihin yapısını benimserler. Gelenekleri reddedip yeni ve daha öncekileri hiç mi hiç benzemeyen bir akımı oluşturmanın peşine düşerler. Yeni ve bambaşka bir sanat akımı olan Beat Hareketi böylece ortaya çıkmış olur.

 

Aşkım Benim (Bel Ami)

Konusu 19. yüzyılda geçen "Bel Ami", Guy De Maupassant’ın aynı adlı romanından beyazperdeye uyarlandı. Pattinson’ın canlandırdığı "George Duroy" isimli karakter üzerine kurulu olan film, bu genç gazetecinin Paris’te çok etkili ve güzel bir kadınla kurduğu ilişki ve acımasızlığı sayesinde şöhret basamaklarını birer birer çıkarak kentin en güçlü adamı haline gelmesinin öyküsünü işliyor. Film, Thurman’ın, Duroy’un bir arkadaşının eşiyken onunla ilişki kurması ve aksanını düzeltmesine yardımcı olmasıyla başlıyor. Sosyetenin gözbebeği olan bu güçlü kadın daha sonra hayatını Duroy ile birleştiriyor. Filmde, Kristin Scott Thomas gazeteci Duroy’a aşık olan sosyeteden bir kadını, Christina Ricci ise hafif meşrep genç bir ev kadınını canlandırıyor.     

 

İzleyici odaklı yeni nesil streaming platformu FilmBox+, tercihi yayın akışının keyfini çıkarmak ya da seç-izle seçeneğinin sunduğu esneklikten faydalanmak olan kullanıcılarına, farklı tercihlere hitap eden bir çözüm sunuyor. Uygulama üzerinden hali hazırda dizi, film, belgesel olmak üzere yüzlerce kaliteli seç-izle içeriğin yanı sıra, FilmBox kanalını sunuyor. Kullanıcılar, internet bağlantılı cihazlarıyla bu içeriklere diledikleri zaman, diledikleri yerden, diledikleri ekrandan ulaşabiliyorlar.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı