Aylık arşivler: Ocak 2022

VakıfBank, üçüncü kez ‘Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde

Sürdürülebilir bankacılık yaklaşımı kapsamında, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik çabalarını sürdüren VakıfBank, ‘2022 Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’ndeki yerini korumaya devam ediyor. VakıfBank, bu yıl giriş kriterleri eşik değeri artırılmış endekste, üç yıl üst üste yer alan tek kamu bankası oldu. 

 

İşyerinde, tedarik zincirinde ve toplumda cinsiyet eşitliğinin sağlanması için yaptıkları yatırımlarla fark yaratan şirketlerin dahil edildiği Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi 2022 yılı listesi açıklandı. 

 

İki yıl önce endekse dahil olan VakıfBank, bu yıl da kadın liderler, yetenek havuzunda kadının yeri, eşit ücret ve kapsayıcı iş kültürü gibi kriterlerde gösterdiği başarılı performans ile geçen yıla göre skorunu yaklaşık 3 puan yükselterek üçüncü kez endekste yer aldı. 

 

VakıfBank Genel Müdürü Abdi Serdar Üstünsalih, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “VakıfBank olarak sürdürülebilir bankacılık yaklaşımımız kapsamında toplumsal yaşamın her alanına katkıda bulunmaya devam ediyoruz. Tüm çalışanlarımıza eşit fırsat sunmaya büyük özen gösteriyoruz. Halihazırda çalışanlarımızın yüzde 50,55’ini kadınlar oluşturuyor, yönetim seviyesinde ise bu oran yüzde 25,12. Ayrıca anne olan çalışanlarımızın ofise dönüş süreçlerini kolaylaştıran, genel olarak iş ve özel hayat dengesini kurmaya yardımcı olan uygulamalarımızla, kadın çalışanlarımızın kariyer yolculuklarını destekliyoruz” diye konuştu.

 

Bu yıl 35’inci sezonunu geçiren VakıfBank Spor Kulübü’nün kadınların gücünü ortaya koyan ve kız çocuklarına ilham kaynağı olan en önemli sosyal sorumluluk projeleri olduğunu dikkat çeken Üstünsalih, “Bloomberg Cinsiyet Eşitliği Endeksi’nde bu yıl da yer alıyor olmamız, doğru yolda olduğumuzu gösteriyor ve bize gurur veriyor. Bundan sonra da kadın istihdamını destekleyecek, toplumsal yaşamda kadınlarımızın yerini güçlendirecek çalışmalarımızı aynı azim ile sürdüreceğiz” diye konuştu. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

İzmit Çarşısı Türkiye’ye ilham olmaya devam ediyor

Yerelden Türkiye’ye uzanan İzmit Çarşısı

İzmit Çarşısı Türkiye’ye ilham olmaya devam ediyor

 

İzmit Belediyesi Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü tarafından Good4Trust iş birliği içerisinde 2021 yılında faaliyete geçen İzmit Çarşısı, yeni yıla umutla ve heyecanla giriş yaptı. Kocaelili üreticilere yeni bir pazar alanı açan İzmit Çarşısı, açılışından bu yana başta İzmit olmak üzere, Kocaeli genelinden yüzlerce üretici başvurusu aldı. Marmara Belediyeler Birliği tarafından Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’na yönelik yapılan araştırma sonucunda, en iyi 15 proje arasında yer alan İzmit Çarşısı’nda, 14 Ocak itibarıyla toplam 152 açık sanal dükkan bulunuyor. Bu dükkanların 118’i kadın üreticilerden oluşuyor. Her geçen gün ürün yelpazesi genişleyen İzmit Çarşısı’nda bir evin ihtiyacı olabilecek birçok seçenek bulunuyor. Ekolojik ve sosyal açıdan adil üretim yapmaya niyetli üreticiler, el emeği ürünlerin yanı sıra vegan, organik ve glutensiz nitelikteki ürünlerini de satışa sunuyorlar. 13 farklı kategoride neredeyse 2000 ürüne sahip İzmit Çarşısı, açılışından bu yana toplam 1659 sipariş aldı. Başta İstanbul, Ankara, Kocaeli ve İzmir olmak üzere ülkenin 48 farklı şehrinden siparişler gelmeye devam ediyor. Yerelden doğan bu yeni ekonomi, Türkiye’ye uzanarak ilham olmaya devam ediyor.

 

 

Yeni yılda dayanışma ağı daha da genişleyecek

Her hafta Dayanışma Buluşması’nda çevrimiçi ortamda bir araya gelen üreticiler, kendi aralarında çeşitli işbirlikleri yapıyorlar. Ellerindeki ürünleri birleştirerek hediye kutuları yapıyorlar. Ortak stand çalışmaları düzenliyorlar. Fikir alışverişlerinde bulunarak birbirlerine destek oluyorlar. Önümüzdeki yıl içerisinde de çeşitli projeleri olan üreticiler, bu oluşan dayanışma ağını güçlendirmeye devam edecek. Dayanışmayı artırmaya yönelik projeleriyle İzmit Çarşısı, yeni yılda döngüsel ekonomiye daha çok katkı sağlamayı amaçlıyor.

 

 

Eğitimler hız kesmeden devam ediyor

İzmit Çarşısı’nda dükkan sahibi olan üreticilere yönelik eğitimler yeni yılda hız kesmeden devam edecek. Markalaşma, ürün geliştirme, stok yönetimi gibi konularda uzman kişilerden alınan eğitimler Dükkanımı Geliştiriyorum Serisi adı altında üreticilerle buluşacak. Ayrıca adil Good4Trust üreticilerinden tecrübe aktarımı ve soru-cevap şeklinde geçen İlham Buluşmaları da düzenli olarak yapılmaya devam edecek. Pandeminin iyileşen şartlarında yüz yüze eğitimlerin de artacağı öngörülüyor.

 

 

Üreticiler iyiliği yaymaya devam edecekler

İzmit Çarşısı, 2021 yılı boyunca düzenlediği stant çalışmalarına yeni yılda da devam edecek. 41 Burda AVM’de her pazar günü stantlarda yeni müşterilerle tanışma fırsatı bulan İzmitli üreticiler, çeşitli yerlerde etkinlik kapsamında stant açmaya devam ediyorlar. 2021 yılının Ekim ayında ilki gerçekleşen İzmit Çarşısı İyilik Şenliği, bu sene de hayata geçirilerek gelenekselleşiyor. Bahar aylarında gerçekleşmesi planlanan İyilik Şenliği’nde üretici stantlarının yanı sıra atölyeler, seminerler ve keyifli konserler düzenleniyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Allianz Risk Barometresi 2022: İş dünyasının en büyük riskleri, dünyada “siber olaylar”, Türkiye’de ise “iş kesintisi

Allianz Global Corporate & Specialty (AGCS) tarafından gerçekleştirilen yıllık küresel iş dünyası riskleri anketi Allianz Risk Barometresi'nin 2022 sonuçları belli oldu. Küresel iş dünyasının risk sıralamasında siber olaylar ilk sırayı aldı. İş kesintisi ve doğal afetler, diğer iki sıradaki önemli risk olarak gösterildi. Türkiye iş dünyasının yanıtlarında ise iş kesintisi birinci sırada yer alırken, makroekonomik gelişmeler ve doğal afetler diğer başlıca risk unsurları olarak sıralandı.

 

Allianz Global Corporate & Specialty (AGCS) tarafından gerçekleştirilen yıllık küresel iş dünyası riskleri anketi Allianz Risk Barometresi'nin 11’incisi yayımlandı. Araştırmada, 89 ülke ve bölgeden CEO'lar, risk yöneticileri, brokerler ve sigorta uzmanları olmak üzere 2 bin 650 uzmanın görüşleri yer aldı. Çalışmanın küresel sonuçlarında; “siber olaylar”, “iş kesintisi” ve “doğal afetler” 2022 yılının en önemli üç riski olarak gösterildi. “Siber olaylar”, ankette yüzde 44 ile en büyük iş riski olurken, “iş kesintisi” yüzde 42 ile ikinci, “doğal afetler” ise yüzde 25 ile üçüncü sırada yer aldı. 

 

Türkiye’de öne çıkan en önemli iş riski yüzde 71 ile “iş kesintisi” olurken, “makroekonomik gelişmeler” yüzde 47 ile ikinci, “doğal afetler” ise yüzde 35 ile üçüncü sırada yer aldı. “Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler”, “iklim değişikliği” ve “siyasi riskler ve şiddet” yüzde 24 ile ilk üç riski takip ederken, yüzde 18 ile “siber olaylar” ve “salgın”, yüzde 12 ile “yangın, infilak” ve “pazar gelişmeleri” listede yer buldu.

 

İş dünyası salgına uyum sağladı

COVID-19 salgını, şirketler için halen endişe kaynağı olsa da listede ikinci sıradan dördüncü sıraya geriledi. Omicron varyantından önce yapılan ankete katılanların yüzde 80’i gelecekte yaşanabilecek benzer bir krize karşı yeterince hazırlıklı olduklarını düşünüyor. Doğal afetlerin ve iklim değişikliğinin sırasıyla üçüncü ve altıncı sıraya yükselmesi, bu ikisi arasında oldukça yakın bir ilişki olduğunu gösteriyor. Küresel ısınma nedeniyle yaşanan hava olaylarının sıklığı ve şiddeti son yıllarda giderek artıyor. Doğal afetlerden kaynaklanan sigorta kayıplarının tüm dünyada 100 milyar doları aşmasıyla birlikte 2021 yılı bu açıdan dördüncü en yüksek yıl olarak kayıtlara geçti.

 

“Sürdürülebilir adil büyüme risklere karşı kabul edilebilir tek iş modeli”

Allianz Türkiye CEO’su Tolga Gürkan, Allianz Grubu’nun her yıl gerçekleştirdiği Risk Barometresi’ni değerlendirdiği açıklamasında araştırmanın riske yönelik önlemlerin ve aksiyonların nasıl değiştiğine dair izlenecek önemli bir yol haritası olduğunu belirtti. Gürkan sonuçları “Temelinde etkin risk yönetimi olan ve yapılan işin toplumsal etkisinin yüksek olduğu bir sektörde, riskleri ve beklentileri öngörebilmek, doğru analiz ederek çözüm geliştirebilmek büyük önem taşıyor. Biz de dünyanın en sürdürülebilir kurumlarından biri olan Allianz Grubu olarak; bu alandaki sorumluluğumuzun bilinciyle her yıl küresel iş dünyası için risk anketi düzenliyor ve sonuçlarını kamuoyu ile paylaşıyoruz. Anketin bu yılki sonuçlarında global ölçekte siber risklerin ilk sırada yer aldığını görüyoruz. Türkiye’deki en önemli risk olarak ise iş kesintisi karşımıza çıkıyor. Ankette dikkat çeken noktalardan biri de hem global ölçekte hem de Türkiye’de doğal afetler ve iklim değişikliği risklerinin gittikçe daha ön plana çıkması. Tüm bu risklere karşı, sürdürülebilir adil bir büyümenin artık kabul edilebilir tek iş modeli olduğunu aktarmak ve bu anlayışı yaymak bizim en büyük hedeflerimizden biri. Allianz Türkiye olarak riskleri yönetme refleksimizle pozitif etki yarattığını gördüğümüz faaliyetlerimizi sürdürmeye devam ediyoruz.” sözleriyle değerlendirdi. 

DÜNYADA İLK 10 RİSK SIRALAMASI:

1/ Siber olaylar 44

2/ İş kesintisi 42

3/ Doğal afetler 25

4/ Salgın 22

5/ Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler 19

6/ İklim değişikliği 17

7/ Yangın, infilak 17

8/ Pazar gelişmeleri 15

9/ Nitelikli işgücü eksikliği 13

10/ Makroekonomik gelişmeler 11

 

TÜRKİYE’DE İLK 10 RİSK SIRALAMASI:

1/ İş kesintisi 71

2/ Makroekonomik gelişmeler 47

3/ Doğal afetler 35

4/ Mevzuat ve yönetmeliklerdeki değişiklikler 24

5/ İklim değişikliği 24

6/ Siyasi riskler ve şiddet 24

7/ Siber olaylar 18

8/ Salgın 18

9/ Yangın, infilak 12

10/ Pazar gelişmeleri 12

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çimento Sektörü yüzde 43 zam oranında uzlaştı!

Çimento sektörünün neredeyse tamamının üyesi bulunduğu Çimento Endüstrisi İşverenleri Sendikası (ÇEİS) ile muhatap işçi sendikası Türkiye Çimse-İş Sendikası arasında 2022-2023 yıllarında geçerli olacak yeni dönem grup toplu iş sözleşmesi imzalandı. Sendikalar, Türkiye genelindeki ÇEİS üyesi 29 kuruluşu kapsayan grup toplu iş sözleşmesinde, yüzde 43 zam oranında el sıkıştı. 

 

ÇEİS Yönetim Kurulu Başkanı Suat ÇALBIYIK, imzalanan yeni dönem grup toplu iş sözleşmesiyle ilgili şunları söyledi: 

 

“Geride bıraktığımız sene tüm iş dünyası için zor bir dönemdi; Türkiye ekonomisinin lokomotif endüstrilerinden çimento sektörü olarak, çalışma barışının devamı için sorumluluk üstlenerek elimizden gelen tüm fedakarlığı yaptık. Aynı uzlaşmacı yaklaşımı gösteren Türkiye Çimse-İş Sendikasına da teşekkür ediyorum. Sektörümüzde 2022-2023 yıllarında geçerli olacak grup toplu iş sözleşmesi sürecini, karşılıklı uzlaşma temelinde yürüterek, barışçıl yollarla ve yasal süre içerisinde tamamladık. Görüşmeler boyunca kurulan sosyal diyalog ve karşılıklı özveri sayesinde, 2 yıl devam edecek başarılı bir anlaşmaya daha imza attık. Üye fabrikalarımızı kapsayan yeni dönem grup toplu iş sözleşmesine göre; Türk çimento sektörü çalışanlarına ilk yıl yüzde 43 oranında, ikinci yıl ise TÜFE+2 oranında zam yapılacak. Uzun yıllardır sürdürdüğümüz uzlaşma geleneğinin bozulmadan, önümüzdeki dönemlerde de devam etmesini temenni ediyorum. 2022-2023 yılı grup toplu iş sözleşmesi, çimento sektörü işverenlerine ve sektörümüzün emekçilerine hayırlı olsun.”

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

A101 Bir Kez Daha Yılın En İtibarlısı

A101, itibarını en çok artıran markaların belirlendiği “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri”nin ‘Discount Zincir Marketler’ kategorisinde, “Yılın En İtibarlısı” seçildi

 

Türkiye’nin en yaygın perakende zinciri olan A101, 11.000’i aşkın mağazası ve A101 Kapıda uygulamasıyla kaliteli ürünleri, uygun fiyatla Türkiye’nin dört bir yanındaki milyonlarca müşterisine ulaştırıyor. Öte yandan başarılı pazarlama anlayışı, inovatif uygulamaları, 61 bini aşkın çalışanı ve dinamik ekibi sayesinde, müşterileriyle arasında kurduğu kuvvetli bağı aldığı ödüllerle taçlandırıyor

 

Marketing Türkiye ve AKADEMETRE iş birliğiyle gerçekleştirilen “İti­bar ve Marka Değer Performans Ölçü­mü” araştırmasının sonuçlarına göre belirlenen “The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri”, 20 Ocak 2022 tarihinde Hilton İstanbul Bomonti’de düzenlenen tören ile sahiplerine ulaştı. Marka bilinirliği, güven skoru, iletişim ve reklam çalışmaları gibi 9 ana kriter ve 16 alt kriterin sorgulanarak değerlendirilmesi sonucunda farklı sektörlerden yılın en itibarlı kurumları belirlendi. Bu yıl 12 ilde düzenlenen halk değerlendirmelerine göre 70 farklı kategoride “Yılın En İtibarlısı” seçildi.

 

“Discount Zincir Marketler” kategorisinde, halk ile özdeşleşen bir marka olduğunu gözler önüne seren A101 rakiplerini geride bırakarak birinci oldu.  

 

Geçtiğimiz yılda da The ONE Awards Bütünleşik Pazarlama Ödülleri’nin hipermarket kategorisinde “Yılın İtibarlısı” ödülünü aldıklarını belirten A101 Pazarlama Müdürü Yeliz Yahşi Bilgiç, A101 olarak üst üste iki yıldır halkın gözünde “Yılın En İtibarlı” markası ödülüne layık olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Markamıza olan güvenin ve müşterilerimizle kurduğumuz kuvvetli bağın pekiştiğini görmek bizim için son derece kıymetli. Başarıda emeği geçen ekibime, değerli iş ortaklarımıza ve bize olan güvenlerinden dolayı müşterilerimize teşekkürlerimi sunuyorum.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Online Gastronomi Eğitimi Kayıtları Devam Ediyor

Türkiye’nin gastronomi alanındaki en köklü sivil toplum kuruluşu Mutfak Dostları Derneği ile ilk online Türk Üniversitesi Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi işbirliğinde hayata geçirilen Gastronomi ve Mutfak Kültürü Sertifika Programları’nın ikincisi olan “Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı” 12 Şubat’ta başlıyor.

 

İçeriği Mutfak Dostları Derneği tarafından hazırlanan online programların ilki olan Temel Restaurant İşletmeciliği Sertifika Programı, Nisan-Haziran 2021 döneminde 30 saatlik bir müfredat ile gerçekleştirilmişti. 12 Şubat 2022’de başlayacak olan “Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı” ise genişletilen içeriği ile toplam 68 saatlik bir eğitim programı olarak kurgulandı. Daha önce olduğu gibi, sertifika programı kapsamında alanının en önde gelen uzmanları ve kanaat önderleri eğitmen olarak yer alıyor.  

 

 

Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı kayıtları devam ediyor !

 

12 Şubat 2022’de başlayıp 5 Haziran 2022’de tamamlanacak olan Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı için kayıtlar, gelen yoğun talep üzerine 10 Şubat 2022 tarihine kadar devam edecek.

 

Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı’nda; Deniz Temel, Dilara Koçak, Ebru Baybara Demir, Yunus Emre Akkor gibi alanının önde gelen isimleri eğitmen olarak yer alıyor. Program’da; Yer Seçimi ve KonseptFizibilite, İnsan Kaynakları, Menünün Oluşturulması İletişim ve Pazarlama, Dünya Gastronomisine Genel Bakış, Anadolu’nun Gastronomi Haritası, Topraktan Tabağa Çevre Dostu Yaklaşımlar, Mizanplas ve Temel Mutfak Teknikleri gibi dersler olacak.

 

Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı, teorik ve mutfak eğitimlerinin yanı sıra, sektör duayenlerinin kendi başarı hikayelerini paylaştıkları özel seminerlerle de öne çıkıyor. Katılımcılar; Günaydın Restoranları Kurucusu Cüneyt Asan, Öztiryakiler Endüstriyel Mutfak Murahhas Üyesi Tahsin Öztiryaki, Karaköy Güllüoğlu Yönetim Kurulu Başkanı Nadir Güllü, Koçulu Peynircilik Yönetim Kurulu Başkanı ve Eko Müze Zavot’un kurucusu İlhan Koçulu, Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis ve Caffe Vergnano Kurucu Ortağı Ülkü Kahraman’ın uzun yıllara dayanan sektör tecrübelerinden ve liderlik vizyonlarından faydalanma şansı yakalayacaklar.

 

STK- üniversite işbirliğinin en güzel örneklerinden birini ortaya koyduklarını söyleyen Mutfak Dostları Derneği Başkanı Zeynep Kakınç “Dernek olarak amacımız her zaman sıradanlıktan uzak, kalıcı fayda sağlayan ve değer yaratan projelere imza atmak. Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi iş birliğinde hayata geçirdiğimiz Gastronomi ve Mutfak Kültürü Sertifika Programları’nın ilki büyük ilgi ile karşılandı ve başarı ile tamamlandı. Eğitim programının ikinci aşamasını başlatıyor olmanın heyecanını yaşıyoruz. Derneğimiz çatısı altındaki gastronomi alanının kıymetli uzmanları tarafından oluşturulan eğitim programının ülkemizdeki gastronomi eğitimi çıtasının yükselmesine önemli katkılar sağlayacağına yürekten inanıyorum.” dedi.

 

Dijital dönüşüm çağının etkin bir aktörü olduklarını belirten Netkent Akdeniz Araştırma ve Bilim Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Vekili Ali Eşkinat ise “Günümüzde mekandan bağımsız eğitimin ne denli büyük bir ihtiyaç olduğu tartışmasız bir gerçek. Özellikle profesyonel hayatın içinde bulunanlar için zaman yönetimi çok kıymetli. Restaurant İşletmeciliği ve Mutfak Kültürü Sertifika Programı ile yeme içme alanında profesyonel yetilerini geliştirmek isteyen kişilere, zamanı en verimli şekilde kullanmalarına da imkan tanıyarak çok iddialı bir eğitim içeriği sunuyoruz.” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çocukların hayatı “eTwinnig” ile ritim kazanıyor

Avrupa Komisyonu tarafından Avrupa’daki okullar ile iş birliğini yaygınlaştırmak maksadıyla Hazırlanan "eTwinning Topluluğu" sayesinde, eğitimde sınırlar ortadan kalkıyor.

 

Türkiye ayağına Filiz Derin ve Hatice Arslan'ın önderlik ettiği "Add Rhythm To Life / Hayata Ritim Kat" sloganıyla hayata geçirilen proje kapsamında İtalya, Romanya, Portekiz, Moldova Cumhuriyeti, Arnavutluk, Ermenistan ve Polonya’dan birçok öğretmen, öğrencileri ile etkinliklerde yer aldı.

 

Öğrencilerle ritim ile öğrenmenin keyfini çıkarıyor.

 

Sadece okul öncesi öğrencileri ve ilkokul öğrencilerini kapsayan projede sekiz hafta boyunca ritim, hareket, söz, doğal malzemelerle enstrümanların oluşturulması gibi etkinlikler düzenlendi.

 

Proje kurucuları Bursa Yıldırım Makbule Atadan Anaokulu öğretmeni Filiz Derin, Mustafa Necati İlkokulu öğretmeni Hatice Arslan, Ritim ve orff çalışmaları ile çocuklarda dikkat ve konsantrasyon düzeylerini arttırmanın yanı sıra zekâ gelişimi, kas gelişimlerini desteklemek amacıyla geri dönüşüm malzemelerini dönüştürerek ritim müzik aletlerini kullanarak geliştirmeyi amaçladıklarını belirtti.

 

Öğrenciler, diğer öğrencilerle iş birliği içinde birçok çalışma yapma imkânı buldu. Öğrenciler için yapılan canlı toplantılarda ise çocukların en sevdiği müzik gruplarından "Bam Bam Tam" mini bir konser verdi.

 

Avrupa okullarının gerekli altyapıyı sağlayarak bilgi ve iletişim teknolojilerini kullanarak iş birliği yapmaya teşvik etmeyi amaçlayan bir Avrupa Komisyonu girişimi olan eTwinning eylemi sayesinde, farklı şehirlerdeki ve farklı ülkelerdeki öğrenciler bir araya gelme imkânı buldu.

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Manavgat Katı Atık Transfer Tesisi faaliyete başladı

Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından “temiz çevre, temiz toplum” anlayışıyla Manavgat’ta inşa edilen Katı Atık Transfer Tesisi faaliyete başladı.

 

Doğa ve çevre dostu çalışmalarıyla dikkat çeken Antalya Büyükşehir Belediyesi, Manavgat’ta katı atıkların transferini yapmaya başladı. İlçe belediyesinin kamyonlarıyla toplanan çöpler Büyükşehir Belediyesi tarafından Kum mevkiinde inşa edilen Manavgat Katı Atık Transfer Tesisi’ne getiriliyor. Buradan Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından 5 adet tırla Kızıldağ Mahallesi Göğü mevkiinde bulunan Katı Atık Değerlendirme Geri Dönüşüm ve Bertaraf Tesisi’ ne sevk ediliyor. Böylelikle çöpler bertaraf edilerek geri dönüşüme kazandırılıyor.

TRANSFERLER 7/24 DEVAM EDİYOR

İlçe belediyesinin 43 çöp toplama aracıyla Katı Atık Transfer Tesisine getirilen çöpler tesiste Büyükşehir’in 5 adet tırına boşaltılıyor. Gece-gündüz devam eden transferin turizm sezonun açılması ile yaz aylarında 3 katına çıkması bekleniyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çiğli’de Atık İlaçlar Doğaya Karışmayacak

Çiğli Belediyesi ile Çevreci Eczacılar Kooperatifi (ÇEKOOP), atık ilaçların doğaya karışmadan toplatılması ve bertaraf edilmesine yönelik iş birliği protokolü imzaladı.

 

Atık toplama ve geri dönüşüm çalışmalarını titizlikle sürdüren Çiğli Belediyesi, atık ilaçların doğaya karışmadan bertaraf edilmesine yönelik önemli bir iş birliği protokolüne imza attı. ÇEKOOP ile imzalanan “Atık İlaçların Kaynağında Toplanması, Taşınması, Bertaraf Edilmesi Protokolü” kapsamında, ilçe sınırları içerisinde yer alan gönüllü eczanelere 29222 Sayılı Atık Getirme Merkezi Tebliğine ve Sıfır Atık Yönetmeliği’nin 14/3 maddesine istinaden paslanmaz, metal veya yüksek yoğunluklu plastik malzemeden yapılmış, kapaklı, kapakları kilitlenebilir, yüklenmesi kolay ve üzerinde “Atık İlaç” ibaresi bulunan biriktirme ekipmanları bırakılacak. ÇEKOOP yetkilileri, projeye gönüllü olarak destek sağlayacak olan eczaneler ile iletişime geçerek konuyla ilgili bilgilendirme ve eğitimler düzenleyecek.

 

Atık ilaçların kaydı tutulacak

 

Vatandaşlar, evlerindeki son kullanım süresi dolmuş veya kullanım yönünden sakınca doğuracak ilaçları gönüllü eczanelerdeki bu biriktirme alanlarına atabilecek. Eczanelerde biriken ilaçlar görevli ekipler tarafından belirli aralıklarla teslim tutanağı karşılığında toplanacak. Teslim alınan atık ilaçların ağırlığı ve teslim eden eczane bilgilerinin bulunduğu tutanak 3 nüsha halinde taraflarda bulunacak.

 

Başkan Gümrükçü: “İnsani sorumluluğumuz”

 

Çiğli’nin doğasını korumak adına çalışmalarının sürdüğünü ifade eden Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, “Çevre kirliliğiyle mücadele yalnızca belediyecilik değil insani sorumluluğumuz. Gelecek nesillere yaşanabilir bir Çiğli bırakma motivasyonuyla hizmet ve projeler üretiyoruz. Son olarak, ÇEKOOP ile iş birliği protokolü imzaladık. Hayata geçireceğimiz çalışmalar doğrultusunda atık ilaçların, Çiğlimizin havasını, toprağını, yer altı ve yer üstü sularını kirletmesine, yaratacağı koku ve gürültü ile çevre ve insan sağlığını riske atmasına izin vermeyeceğiz. Projemize paydaşlık yapan ÇEKOOP’a ve destek olan gönüllü eczacılarımıza teşekkür ediyorum. Uygulamamızın yaygınlaşması için ilçemizde bulunan tüm eczaneleri projemize dahil olmaya davet ediyorum” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

BTP Liderinden dikkat çekici çıkış !

Hüseyin Baş; Herkes İmamoğlu’nun İngiliz Büyükelçisi ile balık yediğini konuşuyor ama kimse Cumhurbaşkanının geçmişte Pınarhisar Cezaevi’nde Amerikan Büyükelçisi ile balık yediğini konuşmuyor.

 

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, Prof. Dr. Haydar Baş’ın hayatının anlatıldığı BENİM belgesel serisinin Trabzon’da gerçekleştirilen üçüncü bölüm galasında siyasi gündem üzerine dikkat çekici açıklamalar yaptı.

 

Cumhurbaşkanının yediği yemeği niye konuşmuyoruz?

 

İstanbul’da yağan yoğun kar sonrası başlayan tartışmalara değinen Hüseyin Baş, “İstanbul'da çok şiddetli kar yağdı, belediye belli zafiyetler gösterdi. Çok daha iyi bir çalışma yapılması gerekiyordu. Bu eksiklikler olur, 2 -3 gündür geçer… Aslında bunlar konuşulacağına biz ne konuşuyoruz, İstanbul'da Büyükşehir Belediye Başkanımızın İngiliz Büyükelçisi ile akşam balık yemesi konuşuluyor. Türkiye'de biz İngiliz büyükelçisi ile balık yiyenleri konuşuyoruz da, bugün Cumhurbaşkanı'nın 25-30 yıl önce Pınarhisar Cezaevinde ABD büyükelçisi ile yediği balığı niye hiç konuşmuyoruz.” dedi.

 

“Kandırılıyoruz, uyutuluyoruz, geleceğimiz çalınıyor !”

 

“Kıymetli izleyiciler, kusura bakmayın ama Türkiye öyle bir noktada ki kandırılıyoruz, uyutuluyoruz, boş boş hikâyelerle günümüz çalınıyor, geleceğimiz çalınıyor.” diyen Hüseyin Baş konuşmasına şu şekilde devam etti; “Bugün bir yandaş kanalı açıyorsunuz yarım saat izlemeye tahammül edemiyorsunuz çünkü bırakın siyasi olmayı ahlaki değiller. Diğerinin de yandaş kanalı var onu da 40 dakika izlemeye tahammül edemiyorsunuz. Yani ya oradansın ya buradan şeklinde bölünmüş bir ülke ve hepimiz kandırılıyoruz. Dünya ilerliyor, dünya bambaşka bir yere gidiyor, biz hala gündelik bomboş tiyatrolarla uyutuluyoruz. Dolayısıyla bugün aslında, Türkiye'de siyasetin nasıl yapılacağını, millete faydalı bir anlatımın, vatandaş derdiyle dertlenmenin nasıl olacağını izleyeceğimiz bir gün… Siyasette ana fikir belki bugün insanoğlu anlamayacak ama 20-30 sene sonra anlayacaktır ve geriye dönüp bakıldığında Haydar hoca siyaseti diye bir şey bu ülkede oturacaktır. Haydar hoca gibi siyaset yapmak, sen osun busun diyerek dışlayan değil…”

 

“Bozdağ’ın geri dönüşünün iki açıklaması olabilir”

 

Adalet Bakanlığı’nda yaşanan Bakan değişimine ilişkin görüşlerini de açıklayan Hüseyin Baş, “Adalet Bakanımız değişmiş. Kim geldi yerine? Bekir Bozdağ geldi. Bekir Bozdağ 15 Temmuz'dan sonra görevden alındı. Peki görevden alındığında herkes şunu demedi mi; bu adam FETÖ'nün faaliyetlerine yakın bir kişi olduğu için herhalde görevden alındı. Abdülhamit Gül'ü görevden alıp şimdi Bekir Bozdağ'ı tekrar göreve getirdiler. Bunun iki açıklaması olabilir, ya siz Bekir Bozdağ'a yanlış yaptınız, bu adamın FETÖ ile hiçbir alakası yoktu ki bu şu demek, sen Bakan’a bile bunu yapıyorsan kim bilir içerde tuttuğun o kadar vatandaşa ne haksız yapıyorsun! Ya da şu anlamı vardır, sen bugün tekrar FETÖ ile bağlarını güçlendiriyorsun.”

 

“Düşmez kalkmaz bir Allah”

 

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, Adalet Bakanlığı’nda yaşanan bu değişime ilişkin değerlendirmelerinin ardından sözü Prof. Dr. Haydar Baş’ın maruz kaldığı saldırı ve kumpaslara getirdi ve şu dikkat çekici ifadeleri kullandı;

“Düşmez kalkmaz bir Allah. Babama siyasi kumpaslar kuruldu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Mansur Yavaş'a da belediye seçimlerinde kumpaslar kurulmuştu. Aynı yöntemlere benzer yöntemlerle babama siyasi kumpaslar kurdular. Ben de bir hukukçu olarak bu süreci çok yakından takip ediyordum. Biz o dönem kimlerle görüşmedik ki…  Mesela biz dönemin Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün kayınpederi olan Cumhurbaşkanlığı'nda Ombudsman görevindeki Şeref Malkoç'a gittik. Burada FETÖ vari bir kumpas var dedik. Hiç sesleri çıkmadı biliyor musunuz!  Ama düşmez kalkmaz bir Allah. Şimdi ‘FETÖ vari kumpaslarla Ekrem İmamoğlu'nun Mobese kayıtlarının alınması hukuki değildir’ diyen bir önceki Adalet Bakanımız konu Haydar hoca olduğu zaman FETÖ vari  kumpaslara göz yummuştu. Nihat başkanımız çok güzel bir şey söyledi, ‘biz Haydar hocayı görünce Allah'ı hatırlardık’ dedi. Şimdi kardeşim, Allah var ve bu dünyada bir Allah adaleti de var. Bugün her şey benim lehime zannedersin ama hepimiz bir gün gidip hesap vereceğiz. Türkiye'de emin olun hiçbir siyasinin böyle bir gündemi yok. Biz öleceğiz hesap vereceğiz ama ‘yoo niye hesap verelim ki’ mantığındalar. Biz hesap soracağız, bunların mantığı bu. Muhalefetin mantığı ‘biz geleceğiz bizden önceki iktidardan hesap soracağız’, iktidarın mantığı ‘biz bugünkü muhalefetten hesap soracağız’. Sen bırak soracağın hesabı vereceğin hesabı düşün, kimsenin böyle bir derdi yok. Hesap verecek adam milletinin geleceğini düşünür. Kim düşünüyor bunu? Herkes bir koltuk derdinde. Böyle bir siyaset olabilir mi? Bunu zaten bütün insanlık temel hukuk normları adı altında birleştirmiş. Adil olacaksın, hakkaniyetli olacaksın, güvenilir olacaksın. Siyasetçi dediğin vatandaşın rahatlıkla sırtını dayayabildiği kişi olması lazım. Soruyorum, siz bugün Türkiye'de siyaset yapan kime gidip sırtınızı dayarsınız?  İşte biz nesilleri kurtarma peşindeyiz, nesilleri uyandırma derdindeyiz.”

 

“Stokçuluk haramdır”

 

Organize Sanayi Bölgeleri’ndeki doğal gaz kesintileri de BTP liderinin gündemindeydi.

Hüseyin Baş, “Sayın Cumhurbaşkanı Giresun'daki konuşmasında, 'Bizim gazlarımız stoklu' dedi. Ama OSB'lere gaz verilemiyor. 3 gündür üretim durdu ama bir yandan da 'gaz stoğumuz var' diyor. Çıkarsınlar artık gazı yoksa bu millet dayanamıyor.” ifadelerini kullandı.

Öte yandan Hüseyin Baş konuyla ilgili olarak sosyal medya hesabından da şu değerlendirmeyi yaptı;

“Sanayilere günlerdir elektrik ve doğalgaz verilmiyor. Cumhurbaşkanımız ise gaz stoğumuz var diyor. O zaman hatırlatayım; STOKÇULUK HARAMDIR

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı