Aylık arşivler: Haziran 2022

Schneider Electric Türkiye, şarj istasyonu kurulumu için FullCharger ile iş birliği anlaşması imzaladı

  • Schneider Electric Türkiye ile FullCharger arasında, Türkiye’de elektrikli araç şarj istasyonu ağının kurulumu açısından büyük önem taşıyan bir iş birliği anlaşması imzalandı.

 

Enerji yönetimi ve otomasyonunun dijital dönüşümü alanında dünya lideri olan Schneider Electric; Türkiye’deki elektrikli araç şarj istasyonlarının kurulumu için, Türkiye’de elektrikli araç şarj sektörünün kurucusu ve ilk şirketi olan FullCharger ile bir iş birliği anlaşması imzaladı. 

 

İstanbul’da gerçekleştirilen imza töreninde Schneider Electric Türkiye Genel Müdürü İsmail Yamangil ve Schneider Electric Türkiye Kanal Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Gökhan İşbitiren ile FullCharger Yönetim Kurulu Başkan Vekili Begüm Dermancıoğlu ve FullCharger CEO’su Osman Ataman açıklamalarda bulunarak basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

 

Türkiye’de elektrikli araç şarj istasyonlarının kurulumu için hayata geçirilen iş birliği kapsamında, Schneider Electric’in elektrikli araçlar için güvenli, sürekli ve verimli bir enerji altyapısı sağlamak üzere geliştirdiği “eMobility için EcoStruxure” çözümü kullanılacak. 

 

Türkiye’de e-Mobilite’nin geleceği için önemli bir adım

Türkiye’de elektrikli araç şarj istasyonu ağının kurulumu açısından büyük önem taşıyan bu iş birliği anlaşmasının, ülkemizin e-Mobilite geleceği açısından da çok değerli bir adım olduğuna dikkat çeken Schneider Electric Türkiye Genel Müdürü İsmail Yamangil, şunları söyledi: “Sayıları giderek artan elektrikli otomobiller dahil olmak üzere, inovatif yeni teknoloji çözümlerinin çalışabilmesi enerji kaynaklarına ve enerji teknolojilerine bağlı. 100’ü aşkın ülkede, 185 yıllık deneyime sahip bir şirket olan Schneider Electric olarak, bu alana liderlik etmek üzere güçlü hedeflerle operasyonlarımızı sürdürüyoruz.” dedi.

 

Tüketici, daha kısa şarj süresi talep ediyor

Toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Schneider Electric Türkiye Kanal Yönetimi Genel Müdür Yardımcısı Gökhan İşbitiren ise şu bilgileri paylaştı: “Schneider Electric olarak odaklandığımız alanlar arasında, E-mobilite ve Şarj İstasyonları da önemli başlıklar olarak yer alıyor. Türkiye'nin otomotiv sektöründe sahip olduğu tecrübe, rekabet gücü ve jeostratejik konumu ile elektrikli araç ve ilgili ekipman yatırımlarında cazip bir konuma sahip. Türkiye’nin bu alandaki birikimi ile elektrikli araç ve ilgili yan sanayi ürünlerinin imalatı açısından önemli fırsatlar barındırıyor. Elektrikli otomobiller konusundaki sevindirici ve hızlı gelişme, elbette sahada farklı ihtiyaçları da acil biçimde gündeme getirecek. Bunlar arasında şarj istasyonları öne çıkıyor. Elbette sorun sadece yaygın istasyon ağı kurmak değil. Yapılan tüketici araştırmalarına göre, tüketiciler seyahat ederken 30 dakikanın altında şarj süreleri bekliyor. Buna karşın günümüzde hizmet veren şarj istasyonlarının büyük çoğunluğunda harcanan zaman 3 saati aşıyor. Bu iş birliği ile tüketicinin elektrikli araçları için şarj istasyonu ihtiyaçlarının karşılanması için çalışacağız.”

 

Türkiye, dünyada örnek gösterilebilecek potansiyele sahip”

İmza töreni sonrası değerlendirmede bulunan FullCharger Yönetim Kurulu Başkan Vekili Begüm Dermancıoğlu, Schneider Electric iş birliği ile ilgili memnuniyetlerini; “Türkiye, şarj istasyonları konusunda önümüzdeki 1 yıllık dönemde, dünyada örnek ülkelerden biri olma potansiyeline sahip. Ülkemiz güneyden kuzeye, doğudan batıya lisans sahibi ve sertifikalı şarj ağı işletmecileri tarafından hızlı şarj ağı ile örülecek. Mevzuat ve yönetmelikler aracılığıyla binalar da yenilenebilir enerji ve e-mobilite altyapısı ile tanışmaya yoğunlaşarak devam edecek. FullCharger olarak konuya enerji dönüşümü çerçevesinde, bütünlüklü bakıyoruz. Bütünlükten kastımız; bir yapının şebekeden bağımsız olarak kendi enerjisini üretebilmesi, depolayabilmesi ve daha büyük oranda tüketebilmesinin kurgusunu yönetebilmek. Türkiye’nin ve dünyanın geleceği için bu adımlar büyük önem taşıyor” sözleriyle ifade etti.

 

“Kendi enerjisini üreten şarj istasyonlarımız olacak”

Elektrikli araçların, otomobilin geleceği olacağı ifadesinin artık tahmin değil somut bir veri olduğuna dikkat çeken Dermancıoğlu, “Otomobil markalarının tüm üretimlerini bu alana kaydırma kararları, kamu araçlarının hızla bu şekilde yenilenmesi, vergi avantajları ve çevresel zorunluluklar elektrikli araçları kaçınılmaz bir seçenek haline getirdi. 2025’ten itibaren dünyada elektrikli araç dışındaki otomobil üretimi büyük oranda azalacak. Buna bağlı olarak da şarj istasyonu sektörünün, büyüklüğünün yanı sıra otomotiv endüstrisi üzerindeki potansiyel etkisi de artmış durumda. Tüketici tercihlerinde belirleyici etkiye sahip olacak sektörümüz, hükümetin de desteğiyle otomotiv pazarındaki rekabeti etkileyecek, elektrikli araçlara geçişi hızlandıracaktır” dedi. 

 

Sayılarla dünyada ve Türkiye’de e-Mobilite 

  • Küresel elektrikli araç ve hibrit pazarı pandemi etkisinde geçen 2020 yılında bile 43 gibi yüksek bir oranda büyüme kaydetti. Aynı dönemde dünyada içten yanmalı motor segmentinde ise pazar 18,5 oranında küçüldü.
  • Dünyada 2030 yılına kadar satılan her iki araçtan birinin elektrikli olacağı tahmin ediliyor. International Energy Agency'nin (IEA) tahminlerine göre, küresel elektrikli binek araç parkı 2030 yılında 125 milyona ulaşacak. Bu hacim artışı, satışlarda 17,5; stokta ise 7,5’lik bir paya işaret ediyor.
  • 2025 için öngörülen elektrikli araç pazar payı 16 ve 2035 yılında Avrupa araç pazarında elektrikli araçların tahmini payı 95.
  • eMobilite ekosistemi geliştikçe, küresel değerinin 2030 yılına kadar 1 trilyon doların üzerine çıkacağı tahmin ediliyor.
  • Türkiye'deki elektrikli araç sayısı 2021’de 34 binlerdeyken, bu sayının 2023’te 69 bini, 2030’da 2,4 milyonu ve 2040'ta ise yaklaşık 17 milyonu bulması bekleniyor. Türkiye’de elektrik araçların toplam sayıdaki payının ise 2023’te 0,3’e ulaşmasını; bu oranın 2030’da 8’e ve 2040’ta ise 38’e ulaşması öngörülüyor.
  • Türkiye’de elektrikli araç şarj ünitesi (şarj ağı işletmecisi ve özel üniteler) sayısının da 2023’te 54 bine, 2030’da 1,1 milyona ve 2040’ta ise 4,8 milyona ulaşması tahmin ediliyor.
  • Toplam üstyapı ve altyapı donanım yatırımının ise; 2023'te 468,4 milyon avro, 2030'da 9,2 milyar avro ve 2040'ta 72,3 milyar Avro olarak gerçekleşmesi öngörülüyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bitcoin 18.000 Gerisinde Madenci Faaliyetlerini Durdurabilir

Bybit Türkiye Araştırma Müdürü Beste Naz Süllü yaptığı günlük değerlendirmede: "Kripto paralarda zayıf seyir, azalan risk iştahı ve talebe bağlı kalarak devam ediyor. Bu sabah 19.600 desteğini tek seferde aşağıya kıran Bitcoin’de görünüm bir hayli zayıf. Terra’nın batmasının ardından Celcius ve 3A Capitals’ın da batması stresi sürüyor. Bir twitter hesabından yapılan paylaşımla halka açılmak isteyen Circle’ın rakamları bazı hesaplar tarafından şüpheli bulundu. Circle'ın 2022'nin ilk çeyreğinde 500 milyon dolar kaybettiği ve şu anda yıl için toplamda 1,5 milyar dolar kaybetme yolunda olduğu tahmin ediliyor. Piyasa bunun baskısını hissederken, Circle 55 milyon dolarlık Pazar büyüklüğü ile 66 milyon dolarlık büyüklüğe sahip Tether’in hemen gerisinden geliyor. Circle konusunu fazlasıyla ciddiye alıyoruz fakat bu rakamları doğrulayamasak da piyasada bu konu hakkında yer alan haberlerin fiyatlamalar açısından iyi olmadığını söyleyebiliyoruz.

 

Diğer tarafta bir türlü spot Bitcoin ETF’ine izin veremeyen SEC’e dava açıldı. Grayscale, SEC'in Grayscale Bitcoin Trust'ın (GBTC) spot Bitcoin ETF'ye dönüştürülmesini reddetme kararına itiraz eden bir dilekçe verdi. Dünyanın halka açık en büyük madencilik firması olan Marathon da Montana’daki kötü hava koşulları nedeniyle 30.000 madencinin operasyonlarını aksattığı belirtildi. Fiyatsal açıdan değeri etkilemez ama Bitcoin’in 19.000’ın gerisine inmesi madencilerin üretim faaliyetlerini durdurma noktasında etkileyeceği için 19.000’ın gerisinde yoğun satış baskısı ile karşılaşabiliriz. Madencilerin hemen hemen ortalama maliyetleri 18.000 seviyelerinden geçiyor. Bu rakama madencinin borç yükümlülükleri ayrıca dahil değil. BTC/USDT’yi teknik olarak ele aldığımızda; yatay kanalından çıkan BTC’de en yakın destek 18.700 ve 17.300 seviyesinden geçiyor. Görünüm itibariyle zayıf seyrin sürdüğü Bitcoin’de alım pozisyonları riskli olabilir." sözlerine yer verdi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Gümüldür mandalinası Akdeniz meyve sineğinden tuzaklarla kurtulacak

Mandalina Akdeniz meyve sineğinden tuzaklarla kurtulacak

 

Akdeniz meyve sineğiyle biyoteknik mücadele hız kazandı

 

 

Dünyaca meşhur Gümüldür mandalinası Akdeniz meyve sineğinden tuzaklarla kurtulacak. Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, İzmir’in mandalina üretiminde öne çıkan Menderes, Selçuk ve Seferihisar ilçelerinde üreticilere 2 bin 500 adet Akdeniz meyve sineği tuzağını İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü aracılığıyla dağıttı.

 

Gümüldür Pazar Yeri’nde düzenlenen törende konuşan Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, ithalatçı ülkelerin Akdeniz meyve sineği zararlısına sıfır toleransla yaklaştıklarını o nedenle Akdeniz meyve sineği ile biyoteknik mücadele konusunda üreticilere her türlü desteği verdiklerini dile getirdi.

 

Türkiye’de 2021 yılında 1 milyon 585 bin ton mandalina üretildiği bilgisini paylaşan Uçak, “Bu üretimin 930 bin tonunu ihraç ettik. Narenciye ihracatımız 934 milyon dolar iken, bunun 453 milyon dolarlık dilimi mandalina ihracatı oldu. Bu kadar yüksek değerde ihracatımızın olması bizleri tabi ki mutlu ediyor. Ancak bu rakamların artması için dünya pazarında rekabet üstünlüğü sağlamamız gerekiyor. Bu üstünlüğün sağlanması için kalite yönünden ithalatçı firmaların taleplerine uygun ürünler yetiştirmeliyiz ayriyeten kalıntısız ve ruhsatlı ilaçlar kullanmalıyız. Üreticilerimizin her alanda desteklenmesinin ihraç ürünlerimize sağlanacak katma değer açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bizler ihracatçılar olarak üreticilerimizin daha kaliteli, daha verimli olarak  ürün üretmesi için bizlere düşen destekler varsa her zaman üreticilerimizin yanında olmak istiyoruz” şeklinde konuştu.

 

Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği olarak, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından yürütülecek Akdeniz Meyve Sineği ile Mücadele Projesine 2500 adet tuzak temin ettiklerini anlatan Uçak sözlerini şöyle sürdürdü: “Projemizle Gümüldür’de öncelikle iyi tarım üretimi yapan üreticilere bu tuzaklar dağıtılacak. Bundan sonraki desteklerimiz de iyi tarım üretimi yapan üreticilerimize olacak. Geçen hafta Muğla’da portakal üreticilerimize Akdeniz Meyve Sineği Tuzağı dağıttık. Manisa’da üreticilerimize sirke sineği tuzağı dağıttık. Ayrıca İyi Tarım Uygulamalarının yaygınlaştırılması amacıyla, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile birlikte yürüttüğümüz ve Selçuk, Menderes, Seferihisar ilçelerinde bulunan mandalina üreticilerine yönelik 'Üretimden İhracata İyi Tarım Uygulamaları' Projesi’nin başlayacağı müjdesini sizlerle paylaşmak istiyorum.”

 

İzmir tarımda Türkiye’nin lokomotifi

 

Akdeniz meyve sineği tuzağı dağıtım töreninde konuşan İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, organik tarımın doğduğu kent olan İzmir’de 150 bin çiftçinin aileleriyle birlikte 3,8 milyon dekar alanda yaptığı tarımsal üretimle 4,5 milyon nüfuslu İzmir’in geleceğinin teminatı olduğunu vurguladı.

 

Akdeniz meyve sineğinin iklim değişikliğiyle birlikte yılda 12-13 döl verir noktaya geldiğine işaret eden Özen, “Yıllık 60 bin ton mandalina üretimiyle Türkiye’de ikinci konumdayız. Bu ürünün başına musallat olan zararlıyı yok etmenin, zararını minimize etmenin yollarını paylaşıp bu zararlıyla mücadele projesi yapıyoruz. Akdeniz meyve sineği ürüne zarar verdiği zaman ürünün yüzde 80’ini yok ediyor. Bu zararlıyla çiftçiler, Tarım teşkilatı, ihracatçılar mücadele ediyoruz. Projelerimiz üreticilerimiz tarafından sahiplenildiği ölçüde biz de daha şevkle çalışıyoruz” dedi.

 

Menderesli üreticiler adına konuşan Aygün Ali Cevizci, Akdeniz meyve sineğiyle biyoteknik mücadelenin çok önemli olduğunu, günümüzde dekarda biyoteknik mücadelenin dekarda  550 TL maliyeti olduğunu, devletin verdiği 100 TL desteğin artırılması gerektiğini vurguladı.

 

Akdeniz Meyve Sineği tuzağı dağıtım törenine Menderes Kaymakamı Cevat Çelik, İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Özen, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, Menderes Tarım İlçe Müdürü Oktay Sezgin, muhtarlar, üreticiler katıldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye’de Entegre Faaliyet Raporu yayınlayan ilk holding Borusan oldu

Borusan Grubu, 2021 faaliyet yılı itibarıyla yeni bir raporlama deneyimine geçerek Grup için bir ilk olan Entegre Faaliyet Raporunu yayınladı. Bu raporla holdingler nezdinde Türkiye’de bir ilke imza atan Borusan, yarattığı değeri tüm paydaşlarına artık daha etkin ve şeffaf bir şekilde sunuyor.

 

 

Borusan Grubu, 2009 yılından itibaren düzenli olarak yayınladığı Sürdürülebilirlik Raporlarına yeni bir yaklaşım getirerek 2021 Borusan Holding Entegre Faaliyet Raporu’nu hazırladı. Geçtiğimiz yıllarda ayrı ayrı hazırlanan sürdürülebilirlik ve faaliyet raporları bu yıldan itibaren Entegre Faaliyet Raporu formatında bütünleşik olarak yayınlanıyor. Yaratılan değer paydaşlara daha etkin ve şeffaf bir şekilde sunuluyor.

 

Sürdürülebilirlik yolculuğuna 2006 yılında çıkan ve 15 yılı aşkın süredir bu alanda çalışmalar yürüten Borusan, 2020 yılında sürdürülebilirlik stratejisini çok daha kapsamlı bir şekilde ele alarak iklim, insan, inovasyon odak alanlarında hedefler belirledi. İklim başlığında 2030 yılında karbon nötr olmayı hedeflerken insan odağında yeteneği elde tutmak, kadın lider ve çalışan oranını artırmak öne çıkan konu başlıklarından. İnovasyonda ise inovatif, sürdürülebilir iş modelleri yaratmak hedeflenirken start-up’lara yatırım yapılması planlanıyor. Borusan Grubu faaliyet gösterdiği alanlarda ortaya çıkan çevresel, sosyal ve ekonomik etkileri performans göstergeleri ile düzenli olarak paylaşıyor. Grup, 2021 Borusan Holding Entegre Faaliyet Raporu ile 2009 yılından itibaren yayınladıkları Sürdürülebilirlik Raporlarına yeni bir yaklaşım getiriyor. 

 

5,1 milyar TL FAVÖK’e ulaşıldı

Borusan Holding ve Grup şirketlerinin 1 Ocak 2021 ve 31 Aralık 2021 tarihleri arasında Türkiye ve yurt dışında gerçekleştirdiği faaliyetleri kapsayan Entegre Faaliyet Raporu ile yeni bir raporlama deneyimine adım atan kurum, çevik yönetim anlayışı sayesinde başarılı bir faaliyet dönemi geçirdi. Borusan Grubu’nun konsolide gelirleri bir önceki yıla kıyasla 79 artış göstererek 2021 yılında 47 milyar TL’ye ulaştı. Paydaşlar için yaratılan ekonomik değer de bir önceki yıla göre 77 artarak 44 milyar TL oldu. 2021 yılı faaliyetleri sonucunda yüksek bir finansal performans gösterilirken 5,1 milyar TL FAVÖK’e ulaşıldı. 

 

1.300.000 ton CO2e emisyon salımı engellendi

Sürdürülebilirlik odak alanlarından iklim başlığında 2030 yılına kadar karbon nötr bir şirket haline gelmeyi amaçlayan Borusan, yenilenebilir enerji ve emisyon azaltımı projeleriyle, 2021 yılında yaklaşık 1.300.000 ton CO2e emisyon salımını engelledi. Grup şirketlerinin her birinde enerji ve su verimliliği, atık yönetimi, sera gazı emisyonu azaltımı ve biyolojik çeşitliliği koruma gibi konularda yenilikçi projeler hayata geçiren Borusan, Grubun çevre üzerindeki etkilerini yüksek bir bilinçle yönetiyor.

 

“Sıfır iş kazası” hedefleniyor

İnsan başlığında Borusan kültüründe herhangi bir ayrım olmaksızın herkese eşit yaklaşıldığına vurgu yapılırken hayatın her alanında eşitlik konusunda derinliği artırmak için Borusan Eşittir Atölyeleri tasarlandı. Bu atölyeler ile çeşitlik, eşitlilik konusunda hem bireysel hem de kurumsal farkındalığın artması ve daha kapsayıcı bir kültür oluşturulması amaçlanırken bugüne kadar atölyelere katılım gösteren çalışanların memnuniyet oranı yüzde 94 oldu. İş Sağlığı ve Güvenliği yönetimine azami önem veren Borusan Grubu, bu konuda bir manifesto oluştururken “İşte Sağlık ve Güvelik Budur” söylemi ile hareket ederek, bu doğrultuda risk analizleri, performans ölçümleri, eğitimler, tatbikatlar ve altyapı iyileştirmeleri uygulamalarını “Sıfır iş kazası” hedefi çerçevesinde geliştiriyor.

 

Ar-Ge çalışmaları ile 30 milyon ABD dolarından fazla maliyet faydası sağlandı

İnovasyon başlığında 2021 yılı faaliyet döneminde 173 Ar-Ge çalışanıyla 116 adet Ar-Ge ve inovasyon projesi ve 72 adet Robotik Süreç Otomasyon projesi yürüten Borusan, yaptığı patent başvurularıyla fikri sermayesini büyütmeye devam etti. Elektrikli araçlardan yapay zekâ uygulamalarına, makine öğrenmesinden ileri veri analizine kadar her alanda küresel inovasyon trendlerini yakından takip ederek Grup şirketleri bünyesinde yeni projeleri hayata geçiren Borusan, 2021 faaliyet döneminde gerçekleştirdikleri Ar-Ge ve inovasyon yatırımları sayesinde Grup genelinde 30 milyon ABD dolarından fazla maliyet faydası sağladı.

 

78 yıldır yaptığı istikrarlı yatırımlarla ve yarattığı istihdamla Türkiye’ye değer katıyor

Borusan Holding Grup CEO’su Erkan Kafadar ise “Stratejimizi, performansımızı, sürdürülebilirlik çalışmalarımızı ve gelecek hedeflerimizi sentezlediğimiz 2021 yılı Entegre Faaliyet Raporu’muz ile holdingler nezdinde Türkiye’de ilk entegre raporu yayınlamaktan mutluluk duyuyoruz. 2021 yılını TL bazında yaklaşık 80 oranında bir büyüme ve güçlü bir bilanço ile kapatırken sürdürülebilirlik alanında da önemli çalışmalara imza atarak yaşanabilir bir gelecek inşa etmek için üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmeye devam ediyoruz. Yıldan yıla yükselen finansal grafiğimizin yanında sürdürülebilirlik stratejimizin odak noktaları olan iklim, insan ve inovasyon özelindeki çalışmalarımızın başarılı sonuçlarını görmek bizi motive ediyor” dedi.

 

“Elde ettiğimiz bu sonuçları devam ettirmek ve çıtamızı yükseltmek için 2024 yılına kadar 12 milyar TL yatırım yapmayı planlıyoruz” diyen Kafadar, Borusan’ın 78 yıldır yaptığı istikrarlı yatırımlar ve yarattığı istihdamla ekonomik açıdan ülke kalkınmasında önemli bir rol oynadığını ifade etti.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Borsa İstanbul’da gong, Kocaer Çelik için çaldı

Kocaer Çelik, yılın en büyük halka arzına imza attı

Yatırımcılara ayırdığı paylara 1,21 kat fazla talep gelen ve 1,54 milyar TL ile halka arz büyüklüğü açısından yılın en büyük halka arzı olan Kocaer Çelik için gong çaldı. Türkiye’nin özel sektörde en büyük 96. sanayi şirketi ve 62. İhracatçısı arasında yer alan ve çelik sektöründe son dört yıldır Ege ihracat şampiyonu olan Kocaer Çelik, bugün Borsa İstanbul’da düzenlenen gong töreniyle Yıldız Pazar’da işlem görmeye başladı. Gong töreninde konuşan Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer, “Geleceğe köklü ve güçlü bir miras bırakıyoruz” dedi.

 

Borsa İstanbul’da gong, Türkiye’nin en büyük çelik ihracatçılarından, 6 kıtada 140 ülkeye ihracat yapan Kocaer Çelik için çaldı. Ek satış hariç, yüzde 20,02'si halka arz edilen ve halka arz büyüklüğü açısından yılın en büyük halka arzı olan Kocaer Çelik’in yatırımcılar için ayırdığı paylara 1,21 kat fazla talep gelmişti. Şirket, 30 Haziran 2022 tarihi itibarıyla Borsa İstanbul Yıldız Pazar’da, "KCAER" koduyla işlem görmeye başladı. 

 

Borsa İstanbul’da düzenlenen Kocaer Çelik Halka Arz Gong Töreni’ne; Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun, Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer, QNB Finansinvest Genel Müdürü Pamir Karagöz ve şirket yetkilileri katıldı. 

 

Ergun: “Bu yıl halka açılan 23. şirket”

Borsa İstanbul Genel Müdürü Korkmaz Ergun, gong töreninde yaptığı konuşmada, şunları söyledi: “Kocaer Çelik, Ege Bölgemizde, çelik ihracatında ilk sırada yer almaktadır. Kurumsallaşmaya ve markalaşmaya önem veren çok değerli bir şirketimizdir. Halka arzdan elde ettiği gelirle gerçekleştireceği yeni yatırımlarıyla katma değerli ürünlerinin payını artırırken, ülkemize de döviz girdisi sağlamaya devam edecektir. Kocaer Çelik, bu başarılı faaliyetlerinde, bundan sonra, halka arz ile gelen yeni ortaklarının desteğini hep yanında hissedecektir.

 

Kocaer Çelik, bu yıl halka açılan 23. şirketimiz oldu. Böylece 2022 yılın ilk yarısında 23 şirketin halka arzını gerçekleştirmiş ve 10 milyar TL’nin üzerinde bir halka arz tutarına ulaşmış olduk. Kocaer Çelik, Yıldız Pazar’da işlem görecektir. Borsamız endekslerinden BIST Sınai, BIST Metal, BIST İzmir gibi endekslerimizde yer alacaktır.

 

Kocaer Çelik, 1,5 milyar TL’nin üzerinde halka arz tutarı ve 45 binin üzerinde yatırımcıya gerçekleştirilen satışla başarılı bir halka arz gerçekleştirdi. Bu başarılı halka arz sürecinde emeği geçen herkese, tüm şirket çalışanlarına, aracı kuruma, teşekkür ediyorum. Sermaye piyasalarımıza hayırlı olmasını diliyorum. Kocaer Çelik’e, Borsamız ailesine hoş geldiniz diyorum.”

 

Kocaer: “Geleceğe köklü ve güçlü bir miras bırakıyoruz”

Gong töreninde konuşan Kocaer Çelik Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kocaer ise şunları söyledi: 

“Kocaer Çelik’in 60 yılı aşan tarihinde önemli dönüm noktalarından birine geldik. İnsana ve doğaya saygıyı, kesintisiz ilerlemeyi ve sürdürülebilir büyümeyi odağına alan Kocaer Çelik’in, başarılarını geniş kitlelerle, yerli ve yabancı yatırımcılarla paylaşmak ve geleceğe köklü ve güçlü bir miras bırakmak amacıyla yaptığımız halka arz başarıyla sonuçlandı. Halka arzdan elde edeceğimiz gelirle katma değerli ürün çeşitliliğimizi ve kapasitelerimizi arttırırken, güneş ve rüzgârdan ürettiğimiz enerji kapasitemizi de arttıracak, böylece kullandığımız enerjinin tamamını yenilenebilir ve kendi kendine üretebilir olma hedefine ulaşacağız. Kurumsal ve bireysel yatırımcılara gösterdikleri ilgi nedeniyle çok teşekkür ediyorum. Yeni hissedarlarımızın bize duyduğu güven ve verdikleri güçlü destekle küresel rekabet kapasitemizi arttıracağımıza ve sürdürülebilir kârlı büyüme performansımızın daha da güçleneceğine inancımız tamdır.  

 

Öncelikle Sermaye Piyasası Kurulu ve Borsa İstanbul’a teşekkür etmek istiyorum. Kocaer Çelik’in bugünlere gelmesinde emeği ve katkısı olan çalışma arkadaşlarıma, bize her zaman güvenen müşterilerimize, tedarikçilerimize ve tüm paydaşlarımıza yürekten teşekkür ediyorum. Halka arz sürecini yöneten QNB Finansinvest’in değerli yönetici ve uzman ekibine, bize destek veren tüm iş ortaklarımıza teşekkür ediyorum. Kocaer Çelik’in halka arzı, ekonomimize, sektörümüze, sermaye piyasalarına hayırlı, uğurlu olsun.”  

 

Karagöz: “2022 yılının en büyük halk arzı”

QNB Finansinvest Genel Müdürü Pamir Karagöz, törende yaptığı konuşmada şu bilgileri verdi: “Demir çelik sektörünün çelik profil segmentinde Türkiye’nin önde gelen firmalarından birisi olan Kocaer Çelik’in halka arzını tamamlayarak, sermaye piyasalarımıza kazandırmanın ve 2022 yılının en büyük halka arzını gerçekleştirmenin mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. Kocaer Çelik halka arzında yatırımcılar tarafından gösterilen teveccüh, bu halka arzın, sermaye piyasalarımız için ne kadar önemli olduğunun göstergesidir. Bireysel yatırımcılar kategorisinde talepte bulunan 45 binin üzerinde yatırımcıdan tahsisatın 1,19 katı talep gelmiş ve yatırımcılar 98,50 oranında pay almaya hak kazanmıştır. Yurt içi kurumsal yatırımcılardan 1,22 kat, yurt dışı kurumsal yatırımcılardan ise 1,35 kat talep gelmiş, halka arz toplamda 1,542,750 milyon TL ile 1,21 kat talep ve 45 binin üzerinde yatırımcı ilgisi ile tamamlanmıştır.”

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir’den ücretsiz Yetenek Sınavı Hazırlık ve Rehberlik Programı

Kocaeli Büyükşehir Belediye Konservatuvarı, eylül ayında gerçekleştirilecek Konservatuvar Yetenek Sınavları için ücretsiz Yetenek Sınavı Hazırlık ve Rehberlik Programı gerçekleştirecek. Söz konusu programa katılmak isteyen vatandaşlar, 01-14 Temmuz tarihleri arasında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi resmi internet sitesi üzerinden online başvuru yapabilecek. Söz konusu program, eylül ayındaki Konservatuvar Yetenek Sınavlarına hazırlanan öğrencilere önemli katkı sunacak.

 

EĞİTİM VERİLECEK BÖLÜM VE YAŞ ARALIKLARI

Yetenek Sınavı Hazırlık ve Rehberlik Programı kapsamında Batı Müziği, Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği, Çocuk Resim, Geleneksel Sanatlar ve Bale Bölümlerinde Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Yetenek Sınavlarına hazırlık eğitimi verilecek. Yetenek Sınavı Hazırlık ve Rehberlik Programındaki bölüm ve yaş aralıkları ise şöyle:

 

 

Batı Müziği                             7-30 yaş

Türk Sanat Müziği                 15-50 yaş

Türk Halk Müziği                   10-30 yaş

Bale                                         5-7 yaş

Geleneksel Sanatlar             17-50 yaş

Çocuk Resim                           9-15 yaş

 

EĞİTİMLER 18 TEMMUZ-12 AĞUSTOS ARASINDA

Online başvuruların tamamlanmasının ardından eğitimlere 18 Temmuz Pazartesi günü itibariyle başlanacak. Eğitimler 12 Ağustos Cuma günü sona sürecek. Müzik Bölümünün dersleri Leyla Atakan Kültür Merkezi Konservatuvar Şube Müdürlüğü’nde, Geleneksel Sanatlar Bölümünün dersleri Seka Kültür Alanı Geleneksel Sanatlar Eğitim Merkezi’nde, Çocuk Resim Bölümünün dersleri Anıtpark Güzel Sanat Eğitim Merkezi’nde, Bale Bölümünün Branşının dersleri ise SDKM Bale Salonu’nda gerçekleştirilecek. Derslere Büyükşehir Belediye Konservatuarı’nın ilgili bölüm eğitmenleri girecek. Haftada bir gün gerçekleştirilecek derslerin süresi, bölümüne göre, bir ila iki buçuk saat arasında değişecek.

 

GENEL YETENEK EĞİTİMİ

Hazırlık ve Rehberlik eğitimleri çerçevesinde Batı Müziği, Türk Sanat ve Türk Halk Müziği alanında genel yetenek eğitimi verilecek. Bu kapsamda programa katılacak öğrencinin duyum ve ezgisel belleğinin gelişmesine yardımcı olunacak. Çocuk Resim ve Geleneksel Sanatlar alanında, öğrencinin çizgi yeteneğinin gelişmesi sağlanırken, Bale Bölümünde ise estetik ve ritim beleği üzerinde durulacak.

 

KONSERVATUVAR YETENEK SINAVLARI EYLÜL AYINDA YAPILACAK

Öte yandan Büyükşehir Belediye Konservatuvarı Yetenek Sınavları her yıl olduğu gibi bu yıl da Eylül ayında gerçekleştirilecek. Yetenek sınavlarında başarılı olan öğrenciler, kazandıkları bölüm çerçevesinde, 2 ile 4 yıl arasında sanat eğitimi almaya hak kazanacak.

 

7 BÖLÜM 27 SANAT DALI

Büyükşehir Belediyesi Konservatuvarında, Batı Müziği, Türk Sanat Müziği, Türk Halk Müziği, Türk Din Musikisi, Güzel Sanatlar, Geleneksel Sanatlar ve Bale olmak üzere 7 ayrı bölümde ve 27 sanat dalında, iki ile dört yıl arasında sanat eğitimi veriliyor.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çiğli Belediyesi’nin Gençlik Projesine Hibe Desteği

Çiğli Belediyesi, Dört Mevsim Derneği ve Kent-Lab iş birliğinde, kentleri gençlerin haklarına ve ihtiyaçlarına göre şekillendirmek amacıyla başlatılan “Kentime Değer” projesi hibe desteği almaya hak kazandı.

 

İzmir'de ikamet eden 18-30 yaş arası gençler ile ülke genelinde yerel yönetimler alanında faaliyet gösteren gençlik örgütlerine yönelik başlatılan proje kapsamında kent yönetişimine yenilikçi bir yaklaşım getirmek ve gençlerin yerel yönetimlerde temsiliyet gücünü artırmak hedefleniyor.

 

6 adımda gençleştirilmiş yerel yönetim

Proje kapsamında, İzmir’de yaşayan 42 gencin, kent hakkını ihlal eden sorunlara yönelik üreteceği 6 proje fikri (Eğitime Erişim, Gençlik, Engellilik, Toplumsal Cinsiyet, İklim Krizi/Ekoloji temalarında) desteklenecek. Süreç boyunca yerel yönetim çalışanları ile iletişim halinde olarak projelerini geliştirmeleri sağlanacak. Gençlerin yerel yönetimlere ilişkisini ölçmek için Gençlik Gösterge Seti oluşturulacak ve buradan çıkan sonuçlara belediyelerin stratejik planlarında yer verilecek. Atölye çalışmaları yapılacak. 5 podcast yayını oluşturulacak. Görünürlük ve iletişim çalışmaları düzenlenecek.

 

Sabancı Vakfı’ndan hibe desteği

Çiğli Belediyesi ile Dört Mevsim Derneği ve Kentsel Stratejiler ve Yerel Uygulamalar Derneği’nin projenin uygulanabilirliğini kolaylaştırmak için yaptığı hibe başvurusu olumlu sonuçlandı. Sabancı Vakfı tarafından yapılan açıklamada “Kentime Değer” projesinin 56 farklı ilden alınan 303 proje arasından hibe desteği almaya hak kazanan 7 projeden biri olduğu ifade edildi.

 

Başkan Gümrükçü: "Gençlerimizle yöneteceğiz”

Gençlerin kent yönetiminde aktif olarak yer alması gerektiğini ifade eden Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, “Gençlerimizin kent yönetiminde fikirleriyle ve önerileriyle bizlere yoldaşlık yapmasını istiyoruz. Bu doğrultuda, Dört Mevsim Derneği ve Kent-Lab ile güzel bir proje başlattık. Kentlerimizi; kültürel, sportif ve sosyal anlamda gençlerimizin yaşamaktan mutlu olacağı bir yapıya kavuşturacağız. Bunu tepeden inme bit anlayışla değil gençlerimizle birlikte yapacağız. İzmirli ve Çiğlili gençlerimizi projemize katılım göstermeye bekliyoruz” diye konuştu.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

2022-LGS’de 16 Türkiye Birincisi Bahçeşehir Kolejinden !

2022-LGS (Liselere Geçiş Sistemi) sınavının sonuçları açıklandı.Türkiye’nin lider eğitim kurumlarından Bahçeşehir Koleji, 2022-LGS’de 16 Türkiye birincisi çıkararak her yıl olduğu gibi bu yılda önemli bir başarıya imza attı.

 

2022-LGS sonuçları açıklandı. 1 milyon 31 bin 799öğrencinin katıldığı sınavda, 193 öğrenci tüm soruları doğru yanıtlayarak Türkiye birinciliğini paylaştı. 16 Türkiye birincisi ise Bahçeşehir Kolejinden çıktı.

Bu başarının bir tesadüf olmadığını söyleyenBahçeşehir Koleji Genel Müdür Yardımcısı Dr. Özge Aslan, 4. sınıftan itibaren yaptıkları akademik gelişim izleme sınavlarıyla öğrencilerin çoktan seçmeli sınavlara hazırladığını belirtti. 7. sınıftan itibaren uygulanmaya başlanan LGS denemelerinin de öğrencilere büyük fayda sağladığının altını çizen Aslan, “Bahçeşehir Koleji genel müdürlüğümüzde bölüm başkanlarımızın liderliğinde, tüm kampüslerimizdeki öğretmenlerimizle birlikte deneme sınavlarımızı hazırlıyoruz. Sınav sonrasında deneme sınavlarımızla benzer sorularla karşılaşmak bizi gururlandırdı. Haftalık deneme sınavlarımızın LGS ile benzerliği öngörüsü yüksek, güçlü bir akademik kadromuz olduğunu bir kez daha gösterdi” dedi.

 

Öğrencilere her hafta bir deneme sınavı yaptıklarının altını çizen Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu sınavda, yüzdelik dilimi yani sıralama büyük önem taşıyor. Biz de deneme sınavlarımızı 65 ilimizdeki BahçeşehirKoleji kampüslerinde uyguluyoruz, bu da LGS sınavı için bir örneklem sunuyor. Öğrencilerimiz,kampüslerimiz arasındaki yüzdelik sıralamalarını, yüzdelik dilimlerini ve başarılarını görüyorlar.  Böylece gerçek sınava ilişkin bir öngörüye sahip oluyorlar. Başarı bazlı, detaylı sınav raporumuz sayesinde öğrencilerimiz nerede eksikleri olduğunu görebiliyor ve bu sayede eksiklerini daha kolay tamamlıyorlar.”

 

Zeren Öskiper, Bahçeşehir Koleji Çamlıca Kampüsü

“Planlı çalışın, hiç pes etmeyin” 

 

Sınava hazırlanırken çok çalıştım. Disiplinli bir şekilde devam ettim. Okulumun da çok yardımı oldu. Okulda girdiğim deneme sınavları ile gerçek sınav çok benzerdi. Öğretmenlerimin benim için hazırladığı programlarına uydum, bana çok destek oldular. Kendime hedef olarak Galatasaray Lisesini koydum. Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesi de hedeflerimden bir diğeri Sınava hazırlanacak arkadaşlarıma planlı çalışmalarını ve hiç pes etmemelerini öneriyorum.

 

Turhan Işıkören, Bahçeşehir Koleji Maltepe Kampüsü

“Bilgisayarı, telefonu hayatımdan çıkardım”

 

Birinci dönem çok farkında değildim sınavın. İkinci dönem düzenli çalışmaya başladım. Okulda konuları önceden bitirmiştik. Basket takımında olduğum için her gün antrenman oluyordu. Kalan boş zamanlarımda bir derse yoğunlaştım. Bilgisayarı, telefonu hayatımdan çıkardım. Okuldaki denemeler benim için çok faydalı oldu, evde de bol bol deneme çözdüm.Öğretmenlerim de beni sürekli motive etti. Bu sonucu beklemiyordum, bir ya da iki yanlışım çıkacağını düşünüyordum. Hedefim İstanbul Erkek Lisesine veya Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Lisesine girmek.

 

Çınar Ertürk, Bahçeşehir Koleji Pendik Kampüsü 

“Son aylarda çok sık deneme çözdüm”

İlk aylarda konu eksiği bırakmamaya çalıştım ve her dersten bolca soru çözdüm. Okulun yaptığı deneme sınavları etkili oldu. Son aylarda da çok sık deneme çözmeye başladım. Okulda verilen ödevler ve her gün yapılan etütler benim için çok faydalı oldu. Bu süreçte rehber öğretmenimle de sınava dair kaygılarımla ilgili görüşmeler yaptım. Okul hedefim İstanbul Erkek Lisesi.

 

Deniz Serkan Adabaş, Bahçeşehir Koleji Karabük Kampüsü

“Başarımın sırrı kitap okuma alışkanlığım”

En temelde ilkokul 1. sınıftan itibaren konuları iyi kavradım ve dersleri iyi dinledim. Yani temelimi sıkı tuttum.Bunun yanında ilkokuldan beri süregelen bir kitap okuma alışkanlığım var. Bu alışkanlığın başarımda çok büyük etkisi olduğunu düşünüyorum. Soruları kısa sürede ve tek seferde okuyup anlama kabiliyetini bana kitap okumak kazandırdı. Sınav yılında ise başlangıçta çalışmaya düşük tempoyla başlayıp, yavaş yavaş artırmanız lazım. Ben konular bitene kadar yalnızca kazanımları iyi kavramama yetecek kadar, sandığınızdan daha az çalıştım. Konular bittiğinde ise artık soru tarzı tanımak için soru çözmeye başladım. Son 1 haftaya kadar soru çözdüm. Son 1 hafta kaldığında ise pazartesi son denememe girip okula gitmeyi bıraktım. Cuma gününe kadar günde 2 saat çalışıp cumadan itibaren derslerle tüm ilişkimi kestim.Tüm bunları yaparken haftada bir koşullar elverdiğince gitar kursuna gittim. Naçizane önerim tüm çalışmaların yanında mutlaka sosyal bir aktivite olmalı, kendimizi deşarj edebilmeliyiz.En başta aileme ve sonra öğretmenlerime, arkadaşlarıma ve gitar öğretmenime teşekkür ederim.

 

Mehmet Özden Güler, Bahçeşehir Koleji Kahramanmaraş Kampüsü

“Kaçıncı dakikada dikkatimin dağıldığını tespit edip nefes çalışmaları yaptım”

Sabahları okula gitmeden önce erken kalkıp konu tekrarı yaptıktan sonra sorular çözdüm.Bahçeşehir Kolejinin deneme sınavları çok güzel hazırlanmış. Deneme sonunda verilen karne ile eksiklerimi görüp tamamladım. Karne verileri çok iyi hazırlanıyordu.Denemelerde çıkan yanlışlarımı tekrardan çözüp konularına çalıştım.Genel anlamda tablet ve telefon bağımlılığım olmadı; ara sıra oynardım ama hiçbir zaman aşırılığa kaçmadım. Hafta içi 250-300 soru ve konu tekrarları yapardım, hafta sonları ise 550-600 soru çözüp konu tekrarları yapıyordum. Tüm derslerin konularını haftalık periyotlar ile tekrar yapıyordum.   Kitap okumanın önemini fark ettim çünkü soru çözme hızımın artmasını kitap okumaya borçluyum diyebilirim.2. dönem başından itibaren dikkat çalışması yaptım yani denemelerde kaçıncı dakikada dikkatimin dağıldığını tespit edip nefes çalışmaları yaptım. Matematiğe karşı özel bir ilgim vardı. Matematiğe diğer derslerden daha çok çalıştım diyebilirim.Farklı yayınların soru bankalarını alıp sorular çözdüm çünkü o konu ile ilgili farklı sitillerden soru çözmüş oldum. Ailemin bana karşı olan ilgisi ve alakası çok önemliydi. Deneme sonucum kötü gelse bile ailem hiç kızmadı ya da başkaları ile kıyaslamadı, beni motive ettiler.Okulda geçirdiğim zamanı çok iyi değerlendirip öğretmenlerimin söylemlerini ve uyarılarını dikkate alıp çalıştım. Okulumuzun yaptığı etütler çok verimliydi eksiğimiz olduğu konuları tekrardan işlediğimizden dolayı eksiğim kalmıyordu.   Bana olan desteklerinden dolayı ailem ve okuluma teşekkür ederim. İyi bir lise eğitimi aldıktan sonra uluslararası hukuk okumak istiyorum sonrasında AİHM’de hâkim olarak görev almak istiyorum.

 

Elif Yılmaz, Bahçeşehir Koleji Rize Kampüsü

“Sağlıklı beslenme ruh halimizi günlük hayattaki performanslarımızı olumlu etkiliyor”

Sınava çalışırken elimden geldiğince hayatımı düzene koymaya çalıştım. Ders çalışmak dışında genel olarak yaşam şeklimizin de bu sürece çok büyük katkısı olduğunu düşünüyorum. Özellikle sağlıklı beslenmeye çok özen gösterdim. Çünkü biliyorum ki sağlıklı beslenme ruh halimizi günlük hayattaki performanslarımızı olumlu etkiliyor. Aynı zamanda, sporu seven bir insan olduğum için genellikle akşam saatlerinde babamla beraber yürüyüşlere çıkıyorduk. Bu süreçte okulumuzun, öğretmenlerimin ve okul müdürümüzün bizlere desteği çok büyüktü. Gerçekten bir aile ortamından, aile sıcaklığında sınava hazırlanma sürecimiz oldu. Bahçeşehir Koleji ailesinin bir üyesi olmanın gurur ve mutluluğunu hep yaşadım. Genel merkez tarafından yapılan haftalık deneme sınavları öğretmenlerimizin ve bizlerin süreci yönetmemiz konusunda yolumuzu aydınlattı. Evde ders çalışma motivasyonlarımdan biri de ders çalışarak zamanın hızlı akması ve sabah olup bir an önce okula gitme isteğim oldu. Bu dönemde stresten uzak olmam istikrarlı ve disiplinli bir yaşamı tercih etmemin başarımda büyük katkısı olduğunu inanıyorum. Hayatımızda her sene farklı engeller olacak önemli olan bu zorlukları yaşarken hayattan zevk almayı bilmekti. Hedeflerimden bahsetmem gerekirse ben anı yaşayıp zevk alan, o anda elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışanlardanım. Bu yüzden ileride hedeflerimin bu doğrultuda şekilleneceğini düşünüyorum. Hayatımızda sınav bir araç, hedeflerimiz doğrultusunda ilerlemek ise bir amaç olmalıdır.

 

Yavuz Ege Yetkin, Bahçeşehir Koleji Ataşehir Kampüsü 

“Önce soru bankalarını bitirdim, konuları anlayınca denemelere başladım”

Konuları erkenden bitirdim. Böylece soru çözmeye çok vaktim oldu. Soru bankalarını bitirdim. Konuları anlayınca denemelere başladım. Sonra genel denemeler çözdüm. Okuldaki denemeler, rehberlik bölümünün programı, öğretmenlerimin beni motive etmesi çok faydalı oldu. Bu sonucu bekliyordum, çünkü okuldaki denemelerde de genellikle tüm soruları doğru yanıtlıyordum. Hedefim önce İstanbul Erkek Lisesine girmek, ardından da Almanya’da bir üniversitede eğitimime devam etmek. Sınava hazırlanacak arkadaşlarıma zamanlarını çalan şeylerden uzak durmalarını öneriyorum. Mesela telefon, televizyon… Onun yerine kitap okumaya çalışsınlar. Morallerini bozmasınlar, kendilerini moralsiz hissettiklerinde bir-iki gün çalışmaya ara versinler.

 

Arda Doruk Yılmaz, Bahçeşehir Koleji Bahçeşehir Kampüsü

“Arkadaşlarıma tavsiyem kitap okumaya alışsınlar”

Matematik Olimpiyatları’na hazırladığım için matematik konularını iki yıl önce bitirmiştim. Diğer dersleri de daha fazla çalışmaya vaktim olsun diye önceden bitirdim. Sınava hazırlanırken bir kez tökezledim ve bu dönemde öğretmenlerimden destek aldım. Bütün öğretmenlerim bana bir hafta ara vermemi söyledi. O arada hiç ders çalışmadım ve bayağı işe yaradı. Hedefim Robert Kolejine girmek. LGS’ye girecek arkadaşlarıma tavsiyem kitap okumaya alışsınlar. Çünkü bu sayede okuduklarını anlama becerileri artar ve soruları daha rahat çözebilirler.

 

Umutcan Akoğlu, Bahçeşehir Koleji Etiler Kampüsü 

“Hiçbir deneme sınavında tam sonuç çıkarmamıştım”

Sınava hazırlanırken konuları eksik bırakmamak önemli… Çünkü eksik konularınız kaldığında bazı soruları yapamayabilirsiniz. Son aylara doğru bol bol deneme çözmek gerekiyor. Okulumda her hafta sonu denemeler yapılıyordu, bu denemeler bana nerede eksiklerim olduğunu gösterdi. Ayrıca ekstra etütler de benim için çok faydalı oldu. Hedefim İstanbul Erkek Lisesi, Robert veya Galatasaray’a girebilmek. Arkadaşlarıma deneme sınavlarındaki yanlışlarına dikkat etmelerini öneriyorum.

 

Bahçeşehir Koleji Hakkında

Eğitime 1994 yılında Bahçeşehir’de kurulan ilk kampüsünde başlayan Bahçeşehir Koleji, bugün Türkiye’nin 65 ilinde bulunan 143 kampüsünde 160 bine yakın öğrenciye eğitim veriyor. Türkiye’de STEM eğitimini uygulayan ilk eğitim kurumlarından olan Bahçeşehir Koleji; Kişiye Özgü Öğretim Modeli (KÖM), Yapay Zekâ Okuryazarlığı, Master 6, Master Junior, Master First, Çift Dilli Eğitim gibi eğitim modelleri, Kodlama ve Robotik, Together, Sosyal Takip Programı (STP) gibi eğitim uygulamaları ile eğitimdeki yenilikçilik vizyonunu sürdürüyor. Bünyesinde bulunan Bahçeşehir Koleji Fen ve Teknoloji Liseleri ile geleceğin teknolojisine yön verecek, ülkemizi küresel ölçekte teknoloji liderleri arasında konumlandıracak genç bilim insanlarını yetiştiren Bahçeşehir Koleji, Türkiye’nin ve dünyanın saygın eğitim kurumları arasında yer alıyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Muğla’da ilkokul öğrencileri için teknoloji sınıfı açıldı

Gedik Yatırım, Elektronik Atıkların Geri Dönüşümünü Destekleme Derneği iş birliğiyle ilkokul öğrencilerinin eğitimine katkı sağlayacak bir projeyi hayata geçirdi. Proje kapsamında, Gedik Yatırım bünyesinde kullanılmayan elektronik cihazlar, Elektronik Atıkların Geri Dönüşümünü Destekleme Derneği (EAGD) tarafından yenilendi ve Muğla Seydikemer Karadere İlkokulunda bir teknoloji sınıfı kurularak burada kullanıma sunuldu. 

 

Türkiye’nin önde gelen yatırım kuruluşları arasında yer alan Gedik Yatırım, Elektronik Atıkların Geri Dönüşümünü Destekleme Derneği (EAGD)’nin “Eski elektronik eşyalarınız sosyal faydaya dönüşsün” kampanyasına destek oldu. Proje kapsamında Gedik Yatırım deposunda atıl duran elektronik ürünlerin yenilenmesiyle Muğla Seydikemer Karadere İlkokulu’na ilk teknoloji sınıfı açıldı. Gedik Yatırım’ın adıyla açılan teknoloji sınıfı için 28 adet bilgisayar kasası, klavye, mouse, 6 monitör, 34 adet HDD, karışık elektronik, kablo, monitör ayağı ve adaptör geri dönüştürülerek sınıfa bağışlandı. 

 

“Hem eğitime hem çevreye katkı sağlanıyor”

Kampanyaya katılarak hem eğitime hem de çevrenin korunmasına katkı sağlamaktan büyük mutluluk duyduklarını belirten Gedik Yatırım Genel Müdürü Ersan Akpınar, “Gedik Yatırım Ailesi olarak ilk teknoloji sınıfımızı Muğla’da açmış olduk. Öğrencilerimize eğitim hayatlarında başarılar diliyoruz. Önümüzdeki günlerde gerek eğitim gerekse çevre konusundaki sosyal sorumluluk ve farkındalık çalışmalarına yenilerini ekleyeceğiz” diye konuştu.

 

Elektronik atık sorununa sürdürülebilir çözümler üretmek amacıyla faaliyet gösteren EAGD’nin projelerine, eski elektronik cihazları bağışlayarak destek olmak mümkün. Kampanya kapsamında bağış yapmak isteyen kişi veya kurumların atıl teknolojik ürünleri EAGD tarafından adresten alınıyor. Eksik ve arızaları tamamlanan ürünler, bağışçı adına ihtiyacı olan okullara ulaştırılıyor. İl ve okul seçimi derneğe gelen taleplere göre, yine dernek yetkilileri tarafından belirleniyor. 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yüzey Araştırmalarında Sona Gelindi

Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Çetinaslan’ın Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve onayıyla İnegöl Belediyesi destekleriyle İnegöl’ün tarihini gün yüzüne çıkarmak için 2020 yılında başlattığı “Orta Çağdan Günümüze İnegöl ve Çevresi” konulu yüzey araştırması bu yıl tamamlanacak. 3 yıllık çalışmanın son yılında sahada incelemeler sürüyor.

 

Sanayi, turizm ve tarih değerleriyle adından söz ettiren kadim şehir İnegöl, kendisi de aslen İnegöllü olan Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Çetinaslan ve ekibi tarafından 2020 yılında başlatılan çalışmayla mercek altına alınmıştı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın izin ve onayıyla Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Çetinaslan başkanlığında gerçekleştirilen “Orta Çağdan Günümüze İnegöl ve Çevresi” konulu yüzey araştırması, yaz aylarıyla birlikte 3’üncü yılında da devam ediyor.

 

KÜLTÜR VARLIKLARI KAYIT ALTINA ALINIYOR

İnegöl Belediyesi’nin destekleriyle gerçekleştirilen çalışma bu yıl 27 Haziran-03 Temmuz 2022 tarihleri arasında yapılıyor. Yüzey araştırma çalışmasıyla İnegöl ve çevresindeki kültür varlıkları tespit edilerek kayıt altına alınıyor.

 

3 YILLIK ÇALIŞMA SON YILINDA

3 yıllık süre içerisinde tamamlanması planlanan ve 2020 yılında başlayan çalışma, bu yıl yapılacak yüzey araştırmaları ile tamamlanmış olacak. Bu çalışma kapsamında İnegöl ilçe merkezi ve bütün mahalleler karış karış geziliyor. Yüzey araştırması sırasında; cami, medrese, hamam, türbe, han gibi yapı ve yapı kalıntıları ile tarihi belge niteliğindeki kitabe, mezar taşı ve sanduka gibi eserlerin görsel belgelenmesi yanında rölöveleri çıkarılıp ve koordinatları belirlenerek yer tespitleri yapılıyor. Bu sayede İnegöl’ün tarihsel önemi ortaya çıkarken, aynı zamanda genç kuşaklarda İnegöllülük bilincinin oluşmasına da katkı sağlanıyor.

 

ARAŞTIRMA EKİBİ KAYMAKAM ARSLAN VE BAŞKAN TABAN İLE BULUŞTU

Bir yandan saha incelemesini sürdüren araştırma ekibi, bir yandan da protokol üyeleriyle bir araya geliyor. Bu kapsamda İnegöl Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Önder Kılıç ile birlikte Kaymakam Eren Arslan’ı makamında ziyaret eden araştırma ekibi, Belediye Başkanı Alper Taban’la da yemekte bir araya geldi. Başkan Taban, İnegöl adına önemli bir çalışma yürüten uzmanları misafir ederek çalışmalarla ilgili de bilgi aldı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı