Aylık arşivler: Temmuz 2022

Denizciler Yurdu Foça Kabotaj Bayramını Kutladı

1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı Foça’da törenler ve yarışmalarla kutlandı. 

 

Sabah 09.30 başlayan törende Atatürk Anıtına Foça Liman Başkanlığı çelengi sunuldu. Cumhuriyet Meydanı’ndaki çelenk sunma törenine; Foça Kaymakamı Ali Çetin, Amfibi Görev Grup ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Serhat Sözbir, Belediye Başkanı Fatih Gürbüz, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı personeli, daire amirleri, denizciler ve sporcular katıldı.

 

Deniz sevdalılarına selam olsun

Foça Belediye Başkanı Fatih Gürbüz mesajında; ‘‘Milli egemenliğin önemli unsuru ve Türk denizciliğinin bağımsızlığı olan 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramımız kutlu olsun. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm deniz şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyoruz. Geçmişten günümüze iyi denizcilerin yurdu olan Foça’nın tüm denizcilerine ve deniz sevdalılarına selam olsun.’’dedi.

 

Denizlere hakim olan cihana hakim olur

Çelenk sunma töreni konuşmasında 1 Temmuz 1926 tarihinde yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu’nun Kurtuluş Savaşı’nın denizlerdeki zaferinin tescili olduğunu belirten Foça Liman Başkanı Vekili Levent Karalom; “96. yılını kutladığımız Kabotaj Kanunu, Mavi Vatan’daki egemenlik hakkımızın ve stratejik kazanımın simgesidir. Türk Denizciliğinin bağımsızlığı ve denizciliğimizin bu günlere gelmesinde büyük önem arz eden Kabotaj Kanunu Kurtuluş Savaşımızın denizlerdeki zaferinin tescilidir. Uygarlık tarihi incelendiğinde en güçlü medeniyetlerin deniz kıyılarında kurulduğu, denizlere hakim olan kültürlerin ekonomik ve askeri açıdan çok büyük güç kazandıkları görülmektedir. Bu bağlamda ülkemizin Ege’deki, Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’taki hakları ülkemizin denizci bir ülke olmasından geçer.  Ülkemizin sahip olduğu denizler, zengin biyoçeşitlilik, deniz dibi maden yatakları, lojistik ve ulaşım olanakları ile eşsiz imkanlar sunmaktadır. 8 bin 500 kilometre kıyı şeridine sahip ve üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin, lojistik maliyetlerinin düşürülmesinde, deniz yolunun kullanım oranını artırmak vazgeçilmez bir unsurdur. Denizlere hakim olan cihana hakim olur. ’’dedi.

 

Çelenk sunma töreni bitiminde gezi teknesi ile kıyıdan ayrılan protokol üyeleri, deniz şehitleri anısına hazırlanan çelengi Küçükdeniz Limanında denize bıraktı.

 

Yarışmalar heyecanla izlendi

Kutlamalar saat 17.00’de başlayan yarışmalar ve ödül töreniyle tamamlandı. Yüzme, yağlı direk ve denizden tabak çıkarma yarışmaları heyecanla izlendi.

 

Yarışma sonuçları: Yüzme (18+ erkek) 1.  Temel Yahşi 2.  Necip Altuntaş
3.  Mehmet Furkan Bilmez (16-18 yaş arası erkek) 1.  Murat Calay 2.  Cem Çetin 3.  Arda Çakır
(12-15 yaş arası erkek) 1.  Demir Gener 2.  Denizer Dinner 3.  Halil Orçun Şentürk (12-15 yaş arası kız) 1.Begüm Yumuşak – Denizden tabak çıkarma Tunç Ardıç – Yağlı direk Eren Şen

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Karabağlar Belediye Meclisi’ne CBS sunumu

Başkan Selvitopu, yaz boyunca sokakta yoğun şekilde çalışacaklarını vurguladı.

Karabağlar Belediye Meclisi'nin temmuz ayı toplantısı, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu yönetiminde gerçekleştirildi. Ana hizmet binası meclis salonundaki toplantıya, CHP Karabağlar İlçe Başkanı Mehmet Türkbay, MHP'nin İlçe Teşkilat Başkanı Yasin Polat, İlçe Başkan Yardımcıları Kadir Aydın ve Celal Keçeci, Saadet Partisi'nin İlçe Mahalli İdareler Başkanı Necati Tağaç'la Seçim İşleri Başkanı Şener Uzun da katıldı.

 

Toplantının açılışında Karabağlar Belediyesi'nin çalışmalarıyla ilgili meclis üyelerini bilgilendiren Başkan Selvitopu, “Daha önce söylediğimiz gibi ağırlığı sokağa vermeye devam ediyoruz. Özellikle asfaltlamaya acil ihtiyaç duyan sokakları, muhtarlarımızla birlikte tespit ediyoruz. Bu asfaltlama çalışmalarımızı yaz boyunca, tekniğine uygun şekilde yapmaya devam edeceğiz. Zaman zaman ben de bu çalışmaları yakından takip ediyorum. Yazın ve asfaltın sıcağında emek veren tüm çalışma arkadaşlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum” diye konuştu.

 

Karabağlar için çok önemli bir proje olan Atatürk Gençlik ve Spor Merkezi inşaatının yüzde 35'ler düzeyinde olduğunu belirten Başkan Selvitopu, “Hedefimiz yıl sonunda yüzde 70'ler düzeyine ulaşmak. Cumhuriyetimizin 100. yılında hizmete açmak istiyoruz. Bununla ilgili her türlü önlemi aldık” dedi.

 

Çalıkuşu Semt Merkezi inşaatının da hızla sürdüğünü bildiren Başkan Selvitopu, Yeşilyurt Pazaryeri'nin kapalı hale getirilmesiyle ilgili projenin netlik kazandığını söyledi. Başkan Selvitopu, çok istemelerine rağmen zeminin kayalık olması nedeniyle 2 kat bodrum otopark yerine 1 kat otopark yapılabileceğini söyledi.

 

Aqua Yaşam Havuzları'nın, Nasreddin Hoca Çocuk Kültür Bilim Merkezi'nin yoğun ilgi görmeye devam ettiğini belirten Başkan Selvitopu, “Nasreddin Hoca'yı görmeye gelen çocuklarımızın sayısı, yılbaşından bu yana 10 bini geçti. Önümüzdeki 1 ayın rezervasyonları da şimdiden doldu. Yıl sonuna kadar yine binlerce çocuğumuz bilimle, kültürle, sanatla buluşacak” dedi.

 

Kültür Müdürlüğü taşındı

Karabağlar Belediyesi Kültür Müdürlüğü'nün, Yıldız Kenter Kültür ve Sanat Merkezi'ne taşındığını söyleyen Başkan Selvitopu, “Merkezimiz yakın zamanda yoğun bir şekilde faaliyetlerine başlayacak. Burada nikah, kurs ve toplantı salonlarımız var. Yıldız Kenter Kültür ve Sanat Merkezi, İzmir'in 2. büyük kültür merkezi olarak Karabağlar'a hizmet edecek” dedi.

 

Yine Karabağlar için önemli projelerden Dijital Arşiv çalışmalarının hızla ilerlediğini bildiren Başkan Selvitopu, şunları söyledi:

 

“İmar Müdürlüğü arşivinin dijital ortama aktarılması işi tamamlandı. Şu anda Mali İşler Müdürlüğü'nün arşivi aktarılıyor. O da sanırım yıl sonuna kadar tamamlanacak. Önümüzdeki yıl tüm birimlerimizin dijital ortamda, sağlıklı bir şekilde hizmet vermesini amaçlıyoruz. Bir yandan da ISO 9001 Toplam Kalite Yönetimi çalışmalarımız devam ediyor. Belediyemiz önümüzdeki yıllarda çağdaş teknolojiye daha uyumlu şekilde hizmet edecek”

 

Sosyal destekler sürüyor

Başkan Selvitopu, Kurban Bayramı öncesi dar gelirli ailelere yönelik erzak yardımlarının, Sosyal Butik ve Sosyal Destek Kartı katkılarının sürdüğünü söyledi.

 

Başkan Selvitopu'nun konuşmasının ardından, Karabağlar Belediyesi'nin yaşama geçirdiği Coğrafi Bilgi Sistemi'yle ilgili (CBS) meclis üyelerine kısa sunum yapıldı. Bilgi İşlem Müdürlüğü uzmanları tarafından CBS'nin kente ve kentliye koyacağı katkılar, uygulamalı olarak gösterildi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Aliağaspor FK, Transferde Hız Kesmiyor

Yeni sezonda Bölgesel Amatör Ligi’ne (BAL) güçlü bir kadroyla girmek isteyen Aliağaspor FK, transfer çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor.

Geçtiğimiz günlerde Yasin Tosun, Hayrullah Çelik, Muhammet Ali Aydın, İlker Ataseven, Barış Tenşi ve Alper Sürücü ile anlaşmaya varan sarı siyahlılar, 6 futbolcuyu daha renklerine bağladı.  

Sarı siyahlı yönetim Fırat Üniversitesi GSK’den sağ kanat oyuncusu Coşkun Güner, Hendek Spor’dan orta saha oyuncusu Oğuzhan Çimen, Bayrampaşa Spor’dan sol açık Halil Çelik, Çarşamba Spor’dan kaleci Kadir Kahvecioğlu, Cizre Serhat Spor’dan orta saha oyuncusu Burak Yılmaz, Konya Ereğlispor’dan sağ açık Semih Atıl ile 1 yıllık sözleşme imzaladı.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Karşıyaka Madımak’ı Andı

Karşıyaka Belediyesi, 29 yıl önce Madımak Katliamı’nda kaybedilen canları anmak üzere “Canlar ölesi değil…

 

Madımak 1993” söyleşisi gerçekleştirdi. Sancar Maruflu Sivil Toplum Yerleşkesi Konferans Salonu’nda düzenlenen söyleşide Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, şair – yazar – eğitimci Hidayet Karakuş ve şair – yazar – yönetmen Haluk Işık konuşmacı olarak yer aldı. Söyleşinin sonunda Başkan Tugay, Sivas’ta katledilen şairlerden Metin Altıok’un “Günlerden Öyle Bir Gün” şiirini okudu.

 

Söyleşinin moderatörlüğünü yapan yazar – şair – yönetmen Haluk Işık, “Bundan 29 yıl önce bu ülkede ne yazık ki insanlığın kara sayfalarına hüzünle, acıyla, kederle bir sayfa daha eklenmişti. Sivas’ta Madımak Oteli’nde 2 Temmuz 1993’te, aydınlanmanın, insan severliğin, uygarlığın, çağdaşlaşmanın dibine dinamit döşendi ve yobazlık, gericilik, düşmanlık ve faşizm bizden birçok canı kopardı gitti. Biz bunları bir daha asla diyerek, yaşanmasın diyerek ve bunun içinde unutturmanın bir suç olduğunu bilerek konuşuyoruz. Gelecek kuşaklar bir daha aynı acıları yaşamasın diye anmaya, yaşatmaya devam edeceğiz” dedi.

 

“CUMHURİYET TARİHİNİN EN KARANLIK GÜNLERİNDEN BİRİDİR”

Madımak Oteli’nde yaşananların bir daha yaşanmaması için gençlere anlatılmasının öneminden bahseden şair – yazar Hidayet Karakuş şunları kaydetti: “Tarihsel bir süreç bu bana göre. İnsanlığın başından beri aydınlık ile karanlığın savaşı var. Sivas 2 Temmuz 1993 başka bir kilometre taşı. Yalnızca İslam dünyasında değil başka inançlarla çevrili dünyalarda da bu tür katliamlar yaşandı, yaşanacak. 2 Temmuz 93’te Cumhuriyet’e karşı kalkışmanın çok önemli, büyük bir sonucudur. 2 Temmuz 93 bir katliam olarak tarihe geçmiştir. Sadece bir inanç sistemine karşı yürütülen bir kavganın, yangının değil, aksine ‘Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak, şeriat gelecek’ diye bağıranların amacının Cumhuriyet olduğunu bir kez daha görmekte yarar var. Tarihteki süreçte pek çok toplum katliamlar yaşamış ama temelde bilim ile inanç sistemlerinin savaşı mıdır yaşanan? Bütün bunları düşündüğümüz zaman 2 Temmuz 93’ü, tarihin yeniden yaşanmaması için anmamız gerekir. Genç kuşaklara bu gerçeğin anlatılması için anmak gerekir. Bu anlamda 2 Temmuz 93, Cumhuriyet tarihinin en karanlık günlerinden biridir. Sivas Katliamı; laikliğe, Cumhuriyet’e, Atatürk’e, insanlığa, aydınlanmaya karşıydı. Anmak, yaşatmak, anımsatmak, gençlere anlatmak gerekiyor.”

 

HAKSIZ TUTUMLAR VAR

Madımak Oteli’nde yaşanan olayların öncesi ve sonrasında yaşananların da önemli olduğunu belirten Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay ise şöyle konuştu: “Olayları sadece yaşadığımız kesitle anma değil, öncesi ve sonrasıyla da değerlendirmek gerekir. Her yıl 2 Temmuz’da o yaşanan felaketi, insanlık suçunu tekrar konuşuyoruz. Bir noktaya kadar bunu konuşmaya devam edeceğiz. Biz, 2 Temmuz ile ilgili hesaplaşmamızı ne zaman bitireceğiz? Bu ülkenin insanları olarak bir noktaya gelmemiz lazım, öyle bir noktaya gelmemiz lazım ki o gün yaşananlara dair içimizde hissettiğimiz acının bitmesi, haksızlığa maruz kaldığını düşündüğümüz insanların, hakkının ödenmiş olması gerekiyor. Bu noktaya gelene kadar biz 2 Temmuz’u konuşmaya devam edeceğiz. Sadece 2 Temmuz 1993 günü ne hissettiğimiz ile ilgili değil, onun öncesine de bakmak gerekir ki biz nasıl oldu da o noktaya geldik. 2 Temmuz 1993 günü derin bir üzüntü ve şaşkınlık yaşadım. O günlerde çokta algılayamadığımız şekilde bu olayın hazırlığının yapılmış olduğunu görüyoruz. Bu olay önlenebilirdi. O gün 15 bin civarında insanın toplandığı söyleniyor, akşam saatlerine sarkan bir saldırı eylemi var ve saatler boyunca orada çok kötü bir durumun yaşanacağının belirtileri varken, güvenlik kuvvetleri zamanında yeterli müdahalede bulunmamış. Bunun siyasi ve idari sorumlularının olduğunu bilmek lazım. Bina yakılırken neden bu insanlar durdurulmadı. Yargılama süreçlerinde de yaşanan bir sürü haksız tutumlar var. Cumhuriyet’in kuruluşundan bugüne kadar devam eden Atatürk ve Cumhuriyet karşıtı eylemlilikte var. Bunun mücadelesi devam ediyor bitmedi. Geçmişin hesaplaşmasını adil şekilde yaparak, geleceğe bakmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum”

 

“BÜYÜK BİR DUMAN VE SICAKLIK KARŞILADI”

2 Temmuz 1993 günü yaşadıklarını anlatan yazar Karakuş, sözlerine şu şekilde sürdürdü: “Güneşli, güzel bir gündü. Saat 09.00 sıralarında otele yürüdük. Başlangıçta 3-4 otobüs gidilmişti, kimi Devlet Su İşleri’nin konuk evinde, kimi başka yerde, kimisi de Madımak Oteli’nde olacaktı.  Bu işin düzenleyicilerden olan arkadaşımız Ali Balkız bütün sanatçıları kendi aralarında görüş alışverişi yapmalarını düşünerek Madımak Oteli’ne yönlendirdi. O gün içinde birçok etkinlik yapıldı. Aziz Nesin’in konuşması alkışlandı, kışkırtıldığı söylenen konuşmayı, kışkırtıldığı söylenen kalabalık alkışlıyordu. Oraya giden konuklar tarafından bir kışkırtma yapılmadı. Asıl kışkırtma biz daha oraya gitmeden kapı altından atılan, Müslüman Kardeşlerin bildirisi yapmış. ‘Gün cihad günüdür’ diyerek onlar yapmışlar. Emniyetin elinde bu bildiriler var ama gerekli önlemler alınmamış ve sonradan videolarda gördük saldırganlara karşı polisin tutumu da ‘lütfen yapmayın’ şeklindeydi. Cuma sabahı saat 11.00 sıralarında biz imza için toplandık, okur bekliyoruz kimse gelmiyor. Ben otele erken döndüm. Saat 13.25’te peynir aldım tam o sırada bir grubun cami avlusunda gösteri yaptığını ve ortasından alevler yükseldiğini gördüm. Bir yurttaş da izliyordu. Ona sordum ‘Amerikan bayrağı yakıyorlar’ dedi. Arkadaşları uyarmak istedim ama arkadaşlar zaten sloganlar atan kalabalığa bakmak için kaldırıma çıkmışlardı. Ben otele döndüm, eşim ile peynir, ekmeğimizi yedik ve ‘toparlanalım’ dedik. Pek çok arkadaşımız toparlanıp, kapının önüne çıktı. 14’ü 10 geçe ilk taş otele atıldı. Tam 19.30’a kadar otel taşlandı. Biz merdivenlerde bekliyorduk. Genç arkadaşlarımız, merdivenlerde barikat kurdular. Saat 15.30 sıralarında Belediye Başkanı Karamollaoğlu’nun kalabalığa seslenen konuşmasını duyduk. ‘Gazanız mübarek olsun gereken tepkiyi gösterdik, dağılalım artık’ dediğini işittik. ‘Cumhuriyet burada kuruldu, burada yıkılacak’ diye yürüyen kalabalık bu sözlerden sonra daha çok bağırdı, taşladı. Saat 16.30 sıralarında alana bir askeri birlik girdi. 20 kadar genç asker. İzmir’e döndükten sonra o askerlerin içinde o gün yemin etmiş acemi askerler olduğunu öğrendim. Hepsinin silahında eğitim mermisi varmış.16.30 sıralarında asker geldi, kayboldu. Saat 17.30 sıralarında telefonlar kesildi, 19.30 sıralarında elektrikler kesildi, gaz kokuları gelmeye başladı. O karanlıkta, aşağıdan bir ses ‘aşağıya gelin’ dedi. Birkaç basamak indik ama bizi büyük bir duman ve sıcaklık karşıladı. ‘Arkadaşlar arka odaya yürüyün, camları kırın’ dedim. Ben eşimin elimden tuttum, attık valizi, balkonumsu yere çıktık. Karşımızdaki binada 2 pencere var, bizi göstericiler karşıladı, ‘gelmeyin buraya’ diye ağız dolusu küfür ediyorlardı. 31 kişi karşı binaya Aziz Nesin’in 3. korumasının bizi çağırmasıyla birlikte geçtik. Biz öbür tarafa geçer geçmez, elimizi yüzümüzü yıkattılar. Bizi salona oturttular, kendileri de kararsızlardı. Işıkları açtılar, kendi üyelerini cam kenarına yerleştirdiler. Büyük Birlik Partisi’nin binasıydı. 45 dakika sonra ışıkları sönmüş merdivenlerden, ışıkları söndürülmüş belediye otobüsüne bindirilerek, Emniyet Müdürlüğü’ne gönderdiler. Arkadaşlarımız kurtuldu sanıyorduk. Saat 22’de haberleri izlediğimizde arkadaşlarımızın öldüğünü öğrendik. Ertesi gün herkes yalan yanlış şeyler konuşuyordu, sinirlerimiz bozuldu. Okullar tatil olduğu için öğrenci yurtları çevreden gelen Şeriatçı militanlar ile doldurulmuş. Önceden her şey hazırlanmış. Saat 14.00 sıralarında aranızdan 5-6 kişi seçin otelden valizleri almaya gideceğiz dediler, ben gönüllü oldum. Saat 16.00’da bizi uçakla Ankara’ya getirdiler.”   
 

“BU ACIYI BURADA HEP BERABER YAŞIYORUZ”

Başkan Cemil Tugay, aydınlığın ve Cumhuriyet’in önemini belirterek şunları kaydetti: “Bu üzüntüyü iliklerimize kadar hissetmek zorundayız, birilerinin olayı yumuşatmaya çalışan bakış açıları var. Ben son Gezi davasında da alınan karar ile ilgili söylediğim şeyi tekrar etmek istiyorum. Suçlanan insanların ne yaptığına, profillerinin ne olduğuna bakmak lazım. Aynı şeyi o gün orada olan şenliğe davet edilen aydınlar için de söylerim. Kafalarımızda bireysel yargılar oluşturuyoruz, kişisel olarak haklılıklar, haksızlıklar buluyoruz, kendimizi farklı noktalarda konumluyoruz. Bir çizginin üzerinde başka noktalarda durabiliyoruz ama daha böyle basitleştirip, somutlaştırdığımız zaman sormamız gereken şeyler var. Orada hayatını kaybeden 33 aydın, ne yaptılar? Suçları neydi? Şunu bilmek lazım, kimse orada başına böyle bir şey olacağını bilerek gitmedi oraya. Söyleşi yapmaya, kitap imzalamaya, konferansta konuşmaya gittiler. Oradaki konukların ben kimseye hakaret ettiğini duymadım. Gezi davasında ceza alan çok değerli bir sürü insan var. Olayın özüne baktığınızda o insanlar kesinlikle o terörü, saldırıyı hak etmeyen insanlardı. Toplumun vicdanı bu olayı kabul etmediği için 29 yıl sonra halen aynı acıyı burada hep beraber yaşadığımız gibi yaşıyoruz ve bizim gibi milyonlarca insan yaşıyor, yarın bir sürü yerde anmalar, yürüyüş, protestolar var, her yerde bunlar konuşulacak. Toplumun vicdanı ile örtüşmeyen bir devlet yönetimi anlayışı olduğu zaman tıpkı o gün olduğu gibi, bugünde yansımaları oluyor. Toplumda her zaman fanatikler olur, saldırganlar olur. Hem Cumhuriyet Halk Partisi’ni hem de Karşıyaka Belediyesi’nin anlayışını şöyle özetleyebilirim, bizim için konu çok basit; hiç kimse bu ülkede düşüncesinden, inancından dolayı cezalandırılmamalıdır. Bu özgürlük her insanın doğuşundan itibaren ona verilmiş bir haktır. Cumhuriyet Halk Partisi diyor ki, bu ülkede yaşayan herkes eşittir. Devlet vatandaşına, eşit yurttaşlık temelinde bakacaktır. Demokrasi, insan hakları olmadan devlet vatandaş ilişkisinde eşit yurttaşlık anlayışı olmadan bunları halledemeyiz. Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu demokratik ve laik Cumhuriyet rejimi, sıkı sıkıya tutunmaya devam ettiğimiz bir rejim. Biz Cumhuriyetçiyiz, Atatürkçüyüz, Demokratız, laikiz.” 

 

“AYDINLARIMIZA SAHİP ÇIKMAK ZORUNDAYIZ”

Aydınların öneminden bahseden Hidayet Karakuş, “Aydınlarını baskılayan yönetimler aslında kendi toplumlarını, insanlarını, ortaçağa doğru sürüklerler. Sivas’ta yitirdiğimiz arkadaşlarımı burada sevgiyle bir kez daha anmak isterim. Sadece onları değil, otelde kendini çelik dolaplara kilitleyip, yanan genç kızlarımızı anmak isterim, merdivenlerde oturup sıkıntıdan nişanlısının saçlarını ören tiyatrocu çocukları anmak isterim. Onlara saygılar, sevgiler sunuyorum. Aydın olmak, öngörülü olmaktır. Gelecekte neler olabileceğini kestirmek demektir. İnsanın çıkarlarını düşünmek demektir, aydın olmak. Bizim gibi toplumlarda aydınlar hep yalnızdır, yalnız olmak zorundadır. Doğruyu söylemek yalnızlığı gerektirir. Kimse yanınıza gelmez. Gerçeği söylemek aydının görevidir. Susmakta gerçeği gizlemeyi gerektirir, susan insan gerçeği bildiği halde susuyorsa suçludur. O nedenle günümüzde aydınlarımızı korumak, sahip çıkmak zorundayız. Aydınlanmanın eğitim dizgesini yerleştirmek, geliştirmek zorundayız. Eğitim dizgesi yeni baştan, Cumhuriyet dönemi ilkeleri ile ele alınmalı, laik, bilimsel, demokratik eğitim okullarda gerçekleştirilmelidir. Aydınlar o zaman çoğalacak, Sivaslar, Çorumlar, Kahramanmaraşlar olmayacak. Çocukluktan itibaren geleceğin toplumu, eğitim kurumlarında aydınlanma izlenceleriyle yaratılabilir” dedi.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çorlu Belediyesi Ekiplerimiz Asfalt, Yol ve Kaldırım Çalışmalarını Sürdürüyor

Çorlu Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri kent genelinde başlattıkları asfalt, yol, kilit taşı ve kaldırım çalışmalarını sürdürüyor.

 

Asfalt sezonunun başlamasıyla birlikte 15 faklı mahallede 65 cadde ve sokakta çalışma yürüten ekiplerimiz asfalt yenileme, (bakım-onarım) ve serim çalışmaları kapsamında 15 bin ton asfalt serimi gerçekleştirirdi. Sezon boyunca ihtiyaç duyulan alanlarda yapılacak çalışmalar neticesinde Fen İşleri ekipleri toplam 60 bin ton asfalt serimi gerçekleştirmeyi hedefliyor.

 

2022 yılının ilk 6 ayında yol kazı ve dolgu çalışmaları sırasında ise 60 bin ton yol dolgu malzemesi kullanılarak alt temel yapımı çalışması gerçekleştirilirken, 30 bin metrekare-mtül kilit taşı ve kaldırım çalışması da tamamlanarak vatandaşların hizmetine sunuldu. Fen İşleri ekipleri yıl içinde toplamda 200 bin metrekare-mtül kilit taşı ve kaldırım çalışması yapmayı planlıyor.

 

Bisiklet Yollarına Trafik İşaret ve Levha Çalışması

Öte yandan kent genelinde yapım çalışmaları devam eden bisiklet yollarında da faaliyetlerini sürdüren Fen İşleri Müdürlüğü ekipleri, Bülent Ecevit Bulvarı üzerinde 4.5 kilometrelik güzergâhta bisiklet yollarında boyama, trafik işaret ve levha çalışması yürütüyor. Ekipler 1. etabın tamamlanmasıyla birlikte çalışmalarını diğer alanlarda da devam ettirecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Antalya’nın ilk deniz süpürgesi Akdeniz’e indirildi

Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kapsamında yaklaşık bir yıl önce faaliyetlerine başlayan Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü'nü ziyaret etti. Başkan Böcek Antalya’nın ilk deniz süpürgesini Akdeniz’e indirdi. 

 

1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı kapsamında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, yaklaşık bir yıl önce kurulan Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü’ne ziyaret gerçekleştirdi. Ziyarete Vali Yardımcısı ve Hudutlar Mülki Amiri Suat Seyidoğlu, Sahil Güvenlik Antalya Grup Komutanı Yarbay Dr. Murat Sezgin, Sahil Güvenlik Okul Komutanı Albay Engin Kuntay, Deniz Ticaret Odası Antalya Şube Başkanı Ahmet Çetin, Antalya Bölge Liman Başkanı Mustafa Yılmaz ve Qport Genel Müdürü Özgür Sert de katıldı. 

 

DENİZLER HEPİMİZİN

Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü’nün denizlerin temiz tutulması noktasında önemli çalışmalara imza attığına değinen Başkan Böcek, “Antalya’mızda denizimizi, doğamızı tüm kurum kuruluşlarla birlikte korumaya devam ediyoruz. Çevreyle ilgili, arıtmalarımızla ilgili ne gerekiyorsa gereğini yapıyoruz. Antalya, ülkemiz hepimizin. Denizler hepimizin. Bu güzel günü tekrar kutluyorum” dedi.

 

BÜYÜKŞEHİR DENİZLERİ İZLEYECEK

Başkan Böcek’in konuşmasının ardından Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü’nde görevli mühendis Kemal Özgün müdürlüğün çalışmaları hakkında bilgi sundu. Deniz kirliliğini önleme çalışmalarını anlatan Özgün, Büyükşehir Belediyesi’nin ihale aşamasına gelen “Elektronik Gemi Denetleme Sistemi” hakkında bilgiler verdi. Özgün, “Doğuda Beşgöz Deresi Batıda ise Göynük Çayını birleştiren hattın içi belediyemizin sorumluluk alanında. Bu alanı 20 tane çok yüksek çözünürlüklü kamera ve termal kamera, radar ve AIS cihazıyla tarayıp,  görüntüleri Tünektepe’ye radyolink ile güvenli bir hatla ileteceğiz. Radyolinkteki hatları da Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğümüze aktarıp, izleyeceğiz” diye konuştu.

 

DENİZLER GÜVENLİ HALE GELECEK

Söz konusu kameraların suyun altındaki akaryakıt boru hattını bile görebildiğini söyleyen Özgün, “Kentimizi bu şekilde deniz kirliliği konusunda güvenli bir hale getireceğiz. Bu sistem deniz kirliliğinin yanında deniz kazalarını çözme konusunda da bize yardımcı olacak. Yapay zeka, AIS görüntüsü ve radar görüntüsünü üst üste koyup, deniz kirliliğini bize haber verecek. Termal kamera görüntüsü ile bir gemi değişik ısıda bir su denize bıraktığı zaman farklı renk tonlarında görebileceğiz. Bir gemi denize atık su bırakıyorsa bu görüntülerle idari işlem yapmamız yeterli olacak” dedi. 

 

DENİZ SÜPÜRGESİ AKDENİZ’E İNDİRİLDİ

Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Kabotaj Bayramı’nda Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Antalya’nın ilk deniz süpürgesinin denize indirilmesi törenine de katıldı. Başkan Böcek, Büyükşehir Belediyesi Deniz ve Kıyı Yönetimi Şube Müdürlüğü’ne ait ABB Mavi 07 adlı deniz süpürgesini Balıkçı Barınağı’ndan vinçle Akdeniz’e indirdi.

 

“Antalya demek turizm, deniz, kum, güneş demek” diyen Başkan Böcek, “Denizimizi daha temiz tutmak için Antalya’nın ilk deniz süpürgesini Akdeniz’le buluşturmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Daha önce Boğaçayı’nda benzer bir çalışma yapmıştık. Antalyamızı, çevre dostlarımızla, denizcilerimizle, tüm kurum kuruluşlarla, oda başkanlarımızla, sivil toplum örgütlerimizle ve çalışma arkadaşlarımızla beraber denizlerimizi korumaya denetlemeye devam edeceğiz. Hep sağlıklı güzel günlerde tertemiz denizlerde buluşmak dileğiyle” ifadelerini kullandı. 

 

GÜNEŞ ENERJİLİ

Antalya’da deniz çöpleriyle mücadele kapsamında Büyükşehir Belediyesi tarafından alınan ABB Mavi 07 isimli deniz süpürgesi deniz yüzeyindeki fiziksel çöpleri toplayacak. Güneş enerjisinden de faydalanan deniz süpürgesi, su altındaki yosunları biçebiliyor, polen, müsilaj ve petrol türevi atıkları da toplayabiliyor. 

 

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Deniz Dünyası’nda Koi Balıklarını Beslediler

Keçiören Belediyesi Deniz Dünyası,  özel bir rehabilitasyon merkezinden gelen 25 öğrenci ve 10 öğretmeni misafir etti. Ziyaretçiler devasa akvaryumda deniz ve okyanus canlılarını yakından görme fırsatı buldular. Balık, timsah, su kaplumbağası, yılan ve köpek balığı gibi yüzlerce çeşit canlıyı yakından gören öğrenciler biberonla koi balıklarını beslemenin mutluluğunu yaşadı. Ziyaretin sonunda her bir öğrenciye fanusta balık hediye edildi.

 

Ankara’dan ve dünyanın birçok noktasından turistik gezi amacıyla Deniz Dünyası’na yoğun ilgi gösterildiğini söyleyen Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, “Deniz Dünyamız, akın akın ziyarete gelen öğrencilerimizi misafir ediyor. Tesisimiz ilçemizdeki ilkokul, ortaokul ve liseler için düzenlediğimiz gezilerle öğrencilerimizin deniz ve okyanus canlılarını tanımalarına fırsat sunuyor. Aynı zamanda farklı ülkelerden gelerek Keçiören’imizi ziyaret eden öğrencilerimize de buradaki havayı teneffüs ettiriyoruz. Tesisimizde bulunan görevlilerimiz de su altı canlıları hakkında öğrencilerimizi ve vatandaşlarımızı bilgilendiriyor. Burayı ziyarete gelmek isteyen tüm öğrencilerimize kapılarımız sonuna kadar açık” dedi.​

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Büyükşehir Belediyesi’nden İzmir’e yeni fabrika

Başkan Soyer kent mobilyası üretecek tesisin açılışını yaptı
 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer belediyenin şirketi İZBETON A.Ş. çatısı altında faaliyet gösterecek Kent Mobilyaları Fabrikası’nın açılışını yaptı. Tesisin İzmir’e kazandırılmasını dev bir adım olarak nitelendiren Başkan Soyer, “Ekonomik kriz ve enflasyona rağmen büyük ve yeni adımlar atıyoruz” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’in refahını artırma vizyonu çerçevesinde kente önemli bir yatırım daha kazandırıldı. Büyükşehir Belediyesi iştiraki İZBETON’un merkez şantiyesinde Kent Mobilyaları Fabrikası kuruldu. İzmirlilerin konforunu artıracak mobilyalar tasarlayıp üretecek fabrikanın açılışını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “ Ekonomik kriz ve enflasyona rağmen dev ve yeni adımlar atıyoruz. Bunda herkesin payı, katkısı olduğunu biliyorum” dedi.

Çiçeklerle karşılandı
Başkan Tunç Soyer personel tarafından çiçeklerle ve “İZBETON seninle gurur duyuyor” sloganlarıyla karşılandı. Törene İZBETON Genel Müdürü Heval Savaş Kaya, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratları, Bornova Belediye Başkanı Mustafa İduğ, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, Dikili Belediye Başkanı Adil Kırgöz ve belediye meclis üyeleri katıldı.

“Bugün önemli bir adım atıyoruz”
Bugün önemli bir adım atıldığını söyleyerek sözlerine başlayan Başkan Tunç Soyer, “Şehir mobilyaları aslında bu şehrin makyajını, süsünü içeriyor. İZBETON üç yıldır sadece sathi kaplama, asfalt, yol gibi işlerin dışında birçok alanda faaliyet göstermeye başladı. Özellikle kentsel dönüşümde dev adımlar atmamızı sağladı. Kısacası Büyükşehir Belediyesi’nin en büyük yatırım kuruluşu oldu. Genel müdürümüzü, yardımcılarını ve tüm yöneticileri tebrik ediyorum. Ekonomik kriz ve enflasyona rağmen dev ve yeni adımlar atıyoruz. Bunda herkesin payı, katkısı olduğunu biliyorum. İZBETON çalışanlarının her birini sevgiyle saygıyla kucaklıyorum” dedi.

Bayramlaşma ve personelle öğle yemeği
Konuşmasının ardından tesisi gezen ve yetkililerden bilgi alan Başkan Soyer ayrıca İZBETON personeliyle bayramlaştı. Şantiyedeki öğle yemeğine katılan Soyer, “Hepinizi tek tek kucaklıyorum. Ailelerinizle ve sevdiklerinizle iyi bayramlar diliyorum” dedi.

İstihdam yaratacak
İZBETON Kent Mobilyaları Fabrikası’nda ahşap ve betondan banklar, saksılar, çöp kutuları, kamelyalar, piknik masaları, sanatsal tasarımlar ve heykeller, oyun alanları gibi birçok kent mobilyası üretilecek. Üretilen mobilyalar İzmir’in parklarında, bahçelerinde ve yaşam alanlarında kullanılacak.

Sürekli büyüyerek ülke ekonomisine artı değer katan mobilya sektöründe de boy gösterecek İZBETON, yeni fabrikası sayesinde hem istihdam imkânı sağlayacak hem de modern üretimleriyle verimlilik ve etkinliği artıracak. Tüm bu üretim ve uygulama süreçlerinde de yerel kaynaklar kullanılacak.

Ahşap ve betonun hammadde malzemesi olarak kullanılacağı mobilya üretim süreci stoklama, kalıplara beton dökümü, ahşap kesme, yüzey ve kenar düzeltme, vernik altı boya, vernikleme, kurutma, delme, montaj gibi aşamalardan oluşacak. Tüm bu üretimlerin belediye şirketi çatısı altında yapılması da üretimde maliyetleri düşürecek ve kalite standartlarının uygulanmasını kolaylaştıracak.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

TKP’den önemli çağrı: 2023 Yeniden!

Türkiye Komünist Partisi, geçtiğimiz günlerde ‘Emekçiler Devrim ve Sosyalizme Hazırlanıyor’ sloganıyla İzmir'de Türkiye Konferansı'nı yapmıştı. Önümüzdeki döneme dair çok sayıda önemli tasarının karar altına alındığı konferansta delegelerin katkısına sunulan siyasi metnin karar altına alınan son hâli bugün kamuoyuyla paylaşıldı.

 

Boyun eğmeyenler sömürüye, emperyalizme, gericiliğe karşı mücadeleye çağırıyor!

"2023 Yeniden…" başlığını taşıyan metnin sonuç bölümünde şu ifadeler yer alıyor:

"2023, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun yüzüncü yılı. Cumhuriyet’in kuruluşunda komünistlerin de çabası, mücadelesi ve kanı var. Cumhuriyet’in kuruluşunda dünyanın ilk sosyalist devleti Sovyetler Birliği’nin ekonomik, askeri ve siyasi desteği var. Yüz yıl önce bu coğrafyada emperyalizme ve Saray’a karşı bir büyük destan yazıldı.

 

Burjuvazi ve Türkiye gericiliği o destan üzerinde tepindiler, emperyalistler Anadolu köylüsünün kapattığı kapıları ardına kadar açan sermaye sınıfı ve onun uşağı siyasetçiler sayesinde ülkenin her tarafını işgal ettiler. Uzun süredir laik, bağımsız bir ülkeden söz edemiyoruz. Halkı bir sömürü konusu olarak gören, Kürtleri karşısına alıp düşmanlaştıran bir toplumsal sistemin Cumhuriyet, laiklik, aydınlanma, bağımsızlık gibi değerleri yaşatması zaten beklenemezdi.

 

Şimdi yine yapacağız. Yüz yıl önce bu ülkenin sanayisi neredeyse yoktu, işçi sınıfı gelişmemişti, ülkede sosyalist devrim ve sosyalist kuruluş için gerekli koşullar tam olarak olgunlaşmamıştı ve maddi temeller yeterince güçlü değildi. Bugün ise Türkiye’de bir Sosyalist Cumhuriyet kurmak ve onu yaşatabilmek için bütün kaynaklara sahibiz. Yeter ki, bunun mümkün olduğuna inanalım.

 

TKP inanıyor. TKP kendi örgütsel yapısını, çalışma tarzını bu konferans ile birlikte bir kez daha gözden geçirip tamamen bu hedef doğrultusunda yeniden yapılandırıyor. Memleketin her işyerine, her mahallesine girme, “ben de Sosyalist Cumhuriyete inanıyorum” diyen her bir devrimciyi, yurtseveri saflarına kazanma, her bir üye ve gönüllüsünü yaşanası bir ülke kurma iradesini iliklerine kadar hisseder hale getirme kararlılığı ile yola devam ediyoruz. “2023 Yeniden” sloganı işte bu inancın, kararlılığın sloganıdır.

 

Planlı, kamucu bir ekonomi!

Halkın bütün unsurlarıyla örgütlü hale geldiği, yasamanın üzerinde hiçbir gücün olmadığı, emekçilerin işyerlerinden başlayarak yönetime katıldığı, laikliğin sulandırılmadığı gelişkin bir demokrasi!

 

Bağımsız ve egemen bir ülke!

İnandığımız budur. “2023 Yeniden” bu inancın bir umuda, bir seferberliğe, bir başkaldırıya dönüştüğü, “Boyun Eğmeyenlerin” sömürücülere, emperyalistlere, gericilere boyun eğdireceği bir dönemin açılışı için güçlü bir çağrıdır."

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı

Soyer: Daha çok gence istihdam yaratacağız

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESİAD arasında istihdam protokolü imzalandı
 

İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ESİAD arasında “Sosyal Girişimcilik ve İstihdam İşbirliği” protokolü imzalandı. İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası’ndaki  törende konuşan Başkan Tunç Soyer, “Protokolle daha çok gence istihdam yaratacağız. Küçük gibi görünebilir ama attığımız adım büyük ve anlamlı. Bu protokol bundan sonra yapacağımız işbirliklerine ışık tutacak. Türkiye’ye örnek olacak” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in kentte refahı büyütme ve adil paylaştırma hedefi doğrultusunda İzmir’de işgücü potansiyelini attırmak ve kalifiye eleman yetiştirmek üzere hizmet veren İzmir Büyükşehir Belediyesi Meslek Fabrikası, yeni bir protokole imza attı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve  Ege Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı arasında imzalanan protokolle Meslek Fabrikası’ndan mezun olan kursiyerlere iş fırsatı yaratılacak. Protokol imza törenine İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Ali Emrah Karamustafaoğlu ile yetkililer katıldı.

Çıtayı arttırıyoruz
Protokol imza töreninde konuşan Başkan Tunç Soyer, “Bizi çok heyecanlandıran, çok gururlandıran bir fabrika burası. Meslek Fabrikası’nda 75 branşta eğitimler verip iş imkanı sağlıyoruz ama şimdi çıtayı biraz daha yükseltiyoruz. ESİAD ile imzaladığımız protokolle nitelikli elemanların yetiştirilmesi için rehberlik uygulanacak. Meslek Fabrikası’nın uzman kadrosuyla daha çok gence istihdam yaratacağız” dedi.

Devlet babaysa, biz anayız
Genç işsizliğine de değinen Başkan Soyer, “Bir yerde bir yanlış var. Üniversitelerde üretimi destekleyecek bölümler açılmalı. Biz Meslek Fabrikası’yla bu boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Seçim vaatlerimde de dediğim gibi ‘devlet babaysa, biz ana olmalıyız.’ Eğitim ve istihdamdan mağdur olan dezavantajlı gençlere karşı biz sorumluluk duyuyoruz. Küçük gibi görünebilir ama attığımız adım büyük ve anlamlı. Bu protokol bundan sonra yapacağımız işbirliklerine ışık tutacak. Türkiye’ye örnek olacak” şeklinde konuştu.

Meslek Fabrikası tüm Türkiye’ye örnek olması gereken model
ESİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Karabağlı ise üretimi ve sanayiyi geliştirmek için nitelikli elemanlara ihtiyaç olduğunu belirterek “Bu protokolle tam da bunu hayata geçirmiş olacağız. Meslek Fabrikası, tüm Türkiye’ye örnek olması gereken bir model. Dünya teknolojik dönüşümden geçiyor. Çeşitli kavramlar hayatımıza giriyor. Gelişmeleri takip ederken bir yandan da buna uygun elemanlar yetiştirmemiz gerek” diye konuştu.

Mezun kursiyerler işbirliğiyle istihdama kazandırılacak
İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ESİAD arasında imzalanan protokolle anahtar ve yükselen sektörler tespit edilerek aranan niteliklerde işgücünün geliştirilmesi için mesleki kurslar düzenlenecek. Meslek Fabrikası’nın kursiyerlerinin istihdama kazandırılması ve İzmir’in sosyal girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesi ile sosyal girişimcilerin desteklenmesi amacıyla ortak çalışmalar yürütülecek. Teknolojiden inovasyona cinsiyet eşitliğinden akıllı şehirlere, iklim değişikliğinden yaratıcı endüstrilere kadar birçok başlık altında söyleşiler, seminerler, konferanslar yapılacak. Ayrıca girişimcilik yarışma programları, yatırımcı buluşmaları düzenlenecek, mentörlük desteği verilecek.

Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı