Çevrimiçi gayrimenkul platformu Emlakjet, 400 bine ulaşan satılık ve kiralık emlak ilanından oluşan veri tabanında gerçekleşen hareketler doğrultusunda ağustos ayı emlak verilerini yayınladı. Özel araştırma dosyasında ise arsa yatırım trendleri incelendi. Ayrıca Emlakjet, Nef Arsa ile sürdürdüğü özel iş birliği kapsamında arsa araştırma dosyası için Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur’un görüşlerini aldı.

Emlakjet’in araştırmasına göre arsa fiyatlarında yıllık artışta İstanbul ve Şanlıurfa başı çekiyor. Arsa arayanların yarısına yakını konut inşa etmek isterken, üçte biri ise yatırım amaçlı olarak arama yapıyor. Araştırmaya göre arsa yatırımının temel sebebi ise yüzde 55 ile yüksek getiri olarak tespit edilirken, yüzde 29’luk kesim ise konut yatırımının çok pahalı olması nedeniyle arsa yatırımına yöneldiğini ifade etti. 

TÜİK verilerine göre konut piyasalarında ağustos ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 12,7’lik düşüş görüldü. Emlakjet verilerine bakıldığında ise ağustos ayında Türkiye’de satılık konut fiyatları aylık ortalama yüzde 4, kiralık konut fiyatları ise aylık ortalama yüzde 8 artış gösterdi. Satılık konut fiyatlarında en çok yıllık artış gösteren şehir İstanbul olurken, yıllık kiralık konut fiyat artışında ise ağustos ayında da İzmir birinci oldu. 

Ayda 80 milyon sayfa görüntülenme sayısı ve 20 milyon ziyaretçisi ile emlak seri ilan sektörünün öncü platformu Emlakjet, 400 bine ulaşan satılık ve kiralık emlak ilanından oluşan bir veri tabanında gerçekleşen hareketler doğrultusunda hazırladığı 2022 yılı ağustos ayı emlak verilerini yayınladı. 

TÜİK verilerine göre 2022 yılı ağustos ayında Türkiye genelinde konut satışları 123 bin 491 adet olurken, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 12,7 düşüş gösterdi. Konut satışlarında temmuz ayında da bir önceki yılın aynı ayına göre 12,9’luk düşüş görülmüştü. Bununla birlikte ipotekli satış oranı yüzde 18 olarak gerçekleşirken, ilk el satış oranı ise yüzde 32 oldu. 

Yıllık satılık ve kiralık konut fiyat artışında liderler değişmedi

Emlakjet verilerine göre ağustos ayında Türkiye’de satılık konut fiyatları aylık ortalama yüzde 4 artarken yıllık artış ise yüzde 204 oldu. Kiralık konut fiyatlarındaki artış ise ağustos ayında yüzde 8 olurken, yıllık artış ise yüzde 250 olarak tespit edildi. İstanbul, yüzde 230 seviyesinde artış ile yıllık satılık konut fiyat artışında ilk sırayı alırken, yıllık kiralık konut fiyat artışında ise ilk sırada İzmir yer aldı. İki şehir temmuz ayında da kategorilerinin liderleri olarak yer almıştı.

Aylık satılık konut fiyat artışında Bursa ve İzmir yüzde 6 artış ile ağustos ayında lider olurken, aylık kiralık artışında Ankara yüzde 10’luk artışla diğer şehirleri geride bıraktı. İzmir ise ağustos ayında, aylık kiralık fiyatlarında yüzde 23’lük düşüşle dikkat çekti.

Temmuz ayında toplam konut aramaları içinde Emlakjet kullanıcılarının yüzde 53’ü satılık konut ararken, kiralık aramaların oranı ise artarak yüzde 47 ile geçen aya göre üç puan arttı. 

Temmuz’da da en çok konut aranan ilçe Ankara Keçiören oldu

İlçelere göre kiralık ve satılık konut arama verilerine göre ağustos ayında Ankara’nın Keçiören ilçesi en çok aranan ilçe oldu. Keçiören’i sırasıyla Gaziantep’in Şahinbey ve Bursa’nın Osmangazi ilçeleri takip etti. 

“Yüksek getiri ve konut yatırımının pahalılığı, arsa yatırımına yönlendiriyor” 

Emlakjet’in ağustos ayına özel olarak gerçekleştirdiği özel araştırma dosyasında ise arsa yatırım trendleri değerlendirildi. Emlakjet kullanıcılarına yöneltilen sorular doğrultusunda arsa aramasında yüzde 43 ile “konut inşası” seçeneği ilk sırada çıkarken, “yatırım” seçeneği ise yüzde 32 ile ikinci sırada yer aldı. Kullanıcıların arsa yatırımı yapmak istemelerinin temel sebepleri arasında ise “yüksek getirili olması” seçeneği yüzde 55 ile en yüksek orana ulaşırken, ikinci sırada ise yüzde 29 ile “konut yatırımının çok pahalı olması” seçeneği yer aldı. Ankete katılanlar ayrıca arsa yatırımlarını yüzde 86 oranında kendileri için yaptıklarını belirttiler. 

Tolga İdikat: “Eylül ayında arsa aramaları zirve seviyeye ulaştı”

Araştırma verilerini değerlendiren Emlakjet CEO’su Tolga İdikat, “Arsa yatırımı ülkemizde uzun vadede yüksek getirili güvenilir bir yatırım türü olarak hep ön planda olmuştur. Emlakjet’te zaman zaman tekrarlayarak yayınladığımız anketlerde kullanıcıların çoğunluğunun kendileri için yatırım amaçlı olsa da en az yüzde 15’inin de yakınları için arsa yatırımı yaptığını gözlemledik. 2021’in ikinci yarısı ve 2022 yılı boyunca arsa yatırım trendi artarak devam etti. Eylül ayında ise Emlakjet üzerinde arsa aramalarının zirve seviyeye ulaştığını görüyoruz. Bu ihtiyaçtan yola çıkarak, uçtan uca gayrimenkul servisi sağlayan bir platform olarak arsa arayanlara teknolojik bir çözüm sunan arsa robotumuz Arsa Sihirbazı’nı arsa arayanların hizmetine sunduk. Ayrıca ülkemizde markalı arsa yatırımlarının öncü ismi Nef Arsa ile çevrimiçi ve çevrimdışı mecraları kullanarak kapsamlı bir iş birliği yürüttük. Bu ay raporda uzman görüşü köşesinde de ağırladığımız Nef ile Emlakjet ortak çalışmasının gayrimenkul alanında örnek bir iş birliği olacağına ve başarılı iş sonuçları getireceğine inancım tam” dedi.

Erden Timur: “Tarihteki en kârlı yatırım arsa”

Emlakjet son dönemde Nef Arsa özelinde çevrimiçi ve çevrimdışı platformlarda özel iş birliği yürütürken, Nef Yönetim Kurulu Başkanı Erden Timur arsa dosyası için Emlakjet verilerini değerlendirdi. Timur verilerle ilgili, “Arsa ülkemizde bugüne kadar daha çok parası olanların alabileceği bir yatırım aracı olarak kabul görüyordu. Bunun başlıca nedenleri; arsa konusundaki standartlara hakim olunamaması, bilgi eksikliği, güvensizlik, tapu sorunu, imar problemi, elektrik, su, yol gibi alt yapı problemleri hakeza küçük bütçelerle yatırım yapma zorluğu idi. İnsanlar arsayı alınca 5-10 yıl değer kazansın veya çocuğa kalsın diye alıyor. O süre boyunca boş kalıyor, hiçbir şey yapmıyor. Nef Arsa’da biz arsa yatırımı için 6-7 yıldır çeşitli araştırmalar yaptırıyoruz; değerleme-konum-imar durumları vb teknik konular olduğu gibi yatırımcı gözü ile de arsa yatırımını analiz ediyoruz. Yaptırdığımız araştırma sonuçlarına göre insanların yüzde 92’si arsanın en karlı gayrimenkul yatırımı olduğunu söylüyor. Arsa almış yatırımcıların da yüzde 80’den fazlası tekrar arsa yatırımı yapmak istiyor. Finansal veya emtia yatırımları ile de uzun vadede karşılaştırıldığında hep en karlı yatırımın arsa yatırımı olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla yapılan tüm araştırmalara göre tarihteki en kârlı yatırım arsa. Nef olarak bizim arsa ile ilgili iki önemli bakışımız var. İlki arsayı sadece parası olan değil, herkes alabilmeli diye düşünüyoruz. İkincisi arsayı al, beklet değerlenirse kazanırsın yaklaşımını yıkıyoruz. Bu bakış açısı ile sağlam ve karlı yatırım yapmak isteyene biz de çok iyi bir alternatif sunuyoruz. Nef City 82, Kazdağları, Ilgaz, Eskişehir, Sakarya, Çanakkale, Ayvacık, Lüleburgaz projelerinde arsaların büyük bölümünün satışını gerçekleştirdik. Kazdağları, Ilgaz ve Eskişehir projelerimizin satışları tamamlandı. Bu yıl Marmara ve Ege Bölgesi şehirleri ile Ankara gibi büyük şehirlerde olmak üzere yeni arsa projelerini de devreye almayı planlıyoruz.” şeklinde konuştu. 

Emlakjet Prestige Üyesi, Danışman Neşe Şahinşah, “Arsa yatırımı geçtiğimiz dönemler de uzun dönemli bir yatırım aracı olarak görülmüş olsa da günümüzde arsa yatırımı kısa dönemli bir yatırım aracına da dönüştü. Hızla değişen konut ve inşaat malzemelerindeki fiyat artışı karşısında arsa insanların daha rahat yatırım yapabilecekleri bir araç haline geldi.” değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Araç kiralama son zamanlarda oldukça fazla tercih edilmeye başladı. Kiralama esnasında ve sonrasında dikkat edilmesi gereken önemli detaylarla sorunsuz bir şekilde araç kiralamak mümkün. Peki, araç kiralayacak sürücülerin dikkat etmesi gereken önemli detaylar neler? Türkiye’nin Lider Seyahat Sitesi ENUYGUN, araç kiralarken dikkat edilmesi gerekenleri sıraladı.

Araç kiralama hem şehir içinde hem de şehirler arası yolculuklar için konforlu bir ulaşım seçeneği. Hatta uçak veya otobüs ile gerçekleştirilen bir seyahatin ardından tatil için seçilen destinasyonda araç kiralamak bölgenin güzelliklerini keşfedebilmek için oldukça ideal. Tabii verimli bir seyahat için araç kiralayacak kişilerin dikkat etmesi gereken önemli detaylar da var. Türkiye’nin Seyahat Sitesi Enuygun, havaalanlarından ya da şehir merkezlerinden araç kiralamak isteyenler için bu hizmetten yararlanırken dikkat etmeleri gereken detayları listeledi. 

1-Araç kiralama alternatiflerini mutlaka karşılaştırın

Araç kiralama hizmetinden yararlanmak isteyenler için enuygun’un ilk önerisi kiralamadan önce mutlaka alternatif şirketlerin fiyatları hakkında detaylı bir inceleme yapılması. Genellikle aynı şehirde aynı model araca firmalar farklı fiyat verebiliyor. Bu noktada Enuygun güvenli bir şekilde araç kiralamak isteyenlere diledikleri tarihte diledikleri şehirde istedikleri model için fiyat karşılaştırma imkanı sağlıyor.  

2- Kiralama işlemini yapmayı düşündüğünüz firmanın kiralama koşullarına bakın

Araç kiralama şirketlerinin farklı sınıftan araçlar için farklı kiralama koşulları oluyor. Enuygun araç kiralamayı düşünen kişilere kiralamayı düşündükleri araçla ilgili firmaların kiralama koşullarını detaylı bir şekilde incelemelerini öneriyor. Örneğin ekonomik araç kiralamak isteyen kişilerin 21 yaşından büyük olması, orta ya da üst sınıf araç kiralamak isteyen kişilerinse 27 yaşını tamamlamış olması gerekiyor. Ekonomik ve orta sınıf araç kiralamak isteyen kişilerin ehliyetlerinin en az 2 yıllık, lüks araç kiralamak isteyen kişilerin ehliyetlerininse en az 5 yıllık olması gerekiyor. Ya da farklı araç sınıflarında günlük kilometre sınırı değişiyor. Örneğin bazı firmalarda ekonomik araçlarda günlük kilometre sınırı ortalama 400 kilometre olurken bazı firmalarda lüks araçlarda bu sınır 300 kilometre olabiliyor. Aynı şekilde depozito ücretleri de araç sınıflarına ve firmaların kiralama koşullarına göre değişiklik gösteriyor.  Bu nedenle araç kiralamadan önce firmaların koşullarının detaylı şekilde incelenmesi gerekiyor.

3- İhtiyaç duyduğunuz aracın özelliklerini doğru belirleyin

Araç kiralarken göz ardı edilmemesi gereken bir diğer önemli nokta ise ihtiyaçların doğru belirlenmesi ve tercih edilen aracın beklentileri karşılıyor olması. Özelikle hangi amaçla araç kiralama yapıldığı da önemli bir detay. Kimi sürücüler günübirlik kullanımlar için araç kiralamayı tercih ederken kimi sürücüler de uzun seyahatleri için araç kiralamayı tercih ediyor. Birçok araç kiralama şirketinde düz vitesli otomobillerden otomatik vitesli otomobillere, küçük sınıf otomobillerden SUV modellere kadar farklı segmentlere sahip araçlar bulunur. Örneğin kalabalık bir grup ile yolculuk planlanıyorsa SUV model bir araç tercih edilmeliyken şehir içi kullanımda otomatik vitesli araçlar tercih edilebilir. İhtiyaçların doğru belirlenmesi ile en efektif araç çok daha uygun bütçelerle kiralanabilir. 

4- Aracın teslim edileceği noktalar hakkında detaylı bilgiler edinin 

Tüm bunların yanı sıra Enuygun’un dikkat çektiği detaylara göre kiralanan aracın teslim alındığı ve teslim edildiği noktalar da önem arz ediyor. Örneğin İstanbul’dan Antalya’ya kiralık araç ile gidilip, bir haftalık tatil yapılacaksa ve tatil boyunca otelde vakit geçirilecekse İstanbul’dan kiralanan araç Antalya’ya varışta teslim edilip, dönüşte yeni bir araç kiralanabilir. Böylece araç için bir hafta boyunca kiralama ücreti ödenmesine gerek kalmaz ve önemli miktarda tasarruf edilebilir. 

Özellikle günübirlik araç kiralayacak kişiler vaktini verimli kullanmak için bulundukları konuma en yakın yerden araçlarını teslim almalı ve mesafe olarak bulunacakları konuma en yakın noktada araçlarını teslim etmeli.  Günübirlik araç kiralayacak kişiler zaten kısıtlı bir süre için araç kiraladıkları için ancak bu şekilde kiraladıkları araç ile işlerini halledebilir. 

5- Araç kiralarken aracın hasar durumu da dikkatle incelenmeli

Enuygun’un araç kiralarken dikkat edilecekler listesinde yer alan bir diğer detay da kiralanacak aracın durumunun en iyi şekilde incelenmesi. Araç kiralama sözleşmesi imzalanmadan önce aracın hasar durumu mutlaka analiz edilmeli. Eğer araçta herhangi bir arıza varsa bu durum hakkında mutlaka firmaya bilgi verilmeli. Bu önemli noktanın yanı sıra kiralama şirketinden aracın sorunlarının giderilmesi istenebilir veya herhangi bir sorunu olmayan başka bir kiralık araba talep edilebilir. 

6- Sürücülerin ehliyet süreleri de araç kiralama yapılırken göz önünde bulundurulmalı 

Araç kiralarken dikkat edilecek bir diğer önemli madde ise ehliyet prosedürü. Çünkü firmalar arasında ehliyete ilişkin kurallar değişiklik gösterebiliyor. Örneğin bazı firmalar sürücülerden araç kiralamak için 2 yıllık bir ehliyete sahip olunmasını isterken, bazı firmalar yeni ehliyet almış sürücüler için daha esnek koşullara sahip olabiliyor. 

7- Enuygun Araç Kiralama İş Geliştirme Müdürü Zafer Sağlam: Enuygun olarak yalnızca araçları tüm kasko şartlarını sağlayan tedarikçi firmalarla iş birliği yapıyoruz

Konuyla ilgili kiralık araç firmasının kiralama detaylarının da mutlaka incelenmesi gerektiğinin altını çizen Enuygun Araç Kiralama İş Geliştirme Müdürü Zafer Sağlam: “Araç kiralamak isteyen sürücüler son olarak sigorta ve sözleşme detaylarını da mutlaka dikkatle incelemeli. Özellikle sigortası yenilenmemiş araçlarla herhangi bir kaza yaşanması durumunda sürücünün yüksek cezalar ödemesi gerekebilir. Biz Enuygun olarak yalnızca araçları tüm kasko şartlarını sağlayan tedarikçi firmalarla iş birliği yapıyoruz. Bu hizmet anlayışımız doğrultusunda seyahatseverler araçlarını Enuygun üzerinden güvenle kiralayabilirler” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Yayaların trafik güvenliğinin sağlanarak can kayıplarının azaltılması amacıyla 26 Ekim 2018 tarihinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 74’üncü maddesinde yapılan düzenlemeyle başlayan bilinçlendirme çalışmaları kapsamında bugün tüm yurtta aynı anda “Yayalara Öncelik Duruşu, Hayata Saygı Duruşu” etkinliği yapıldı. İnegöl protokolü de Mimar Sinan Caddesinde bu uygulamayı gerçekleştirdi.

Ülkemiz karayollarında yayaların trafik güvenliğinin sağlanarak can kayıplarının azaltılması amacıyla 26 Ekim 2018 tarihinde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 74’üncü maddesinde bir düzenleme yapıldı. Bu düzenlemeyle; sürücüler, görevli bir kişi veya ışıklı trafik işareti bulunmayan ancak trafik işareti veya levhalarıyla belirlenmiş kavşak giriş ve çıkışları ile yaya ve okul geçitlerine yaklaşırken yavaşlamak, varsa buralardan geçen veya geçmek üzere bulunan yayalara durarak ilk geçiş haklarını vermek zorundadırlar” hükmü getirildi. 2021­2030 Karayolu Trafik güvenliği Strateji Belgesi ve 2021­2023 Karayolu Trafik Güvenliği Eylem Planı kapsamında trafik kazalarından kaynaklı can kayıplarının 2030 yılına kadar 50 oranından azaltılması hedefiyle kamuoyunda farkındalığın artırılması amacıyla kampanyaların düzenlenmesi ve trafik güvenliği konusunda bilgilendirme/bilinçlendirme faaliyetlerinin yürütülmesi çalışmaları başlatıldı. 2019 yılından itibaren 2020 ve 2021 yıllarında “Yaya Öncelikli Trafik Yılı” ilan edilerek trafikte yaya önceliğini vurgulayan; “Öncelik Hayatın Öncelik Yayanın”, “Yaya Güvenliğinin Nöbetçisiyiz” ve “Yayalar Kırmızı Çizgimiz” kampanyaları düzenlenmişti. Bu kapsamda 2022 yılı süresince de trafikte yaya önceliği konusunda farkındalığı artırmak, yaya ve okul geçitlerinde sürücülerin uyarılarak dikkatlerini daha üst düzeye çıkartmak, yayalara öncelik konusunda doğru sürücülük davranışı kazandırmak ve bu bölgelerde yavaşlayarak yayalara ilk geçiş hakkını vermelerini sağlamak amacıyla “Yayalara Öncelik Duruşu, Hayata Saygı Duruşu” sloganıyla bugün 81 vilayetin tamamında eş zamanlı olarak farkındalık etkinliği düzenlendi.

İNEGÖL PROTOKOLÜ DE SAHAYA İNDİ

İnegöl’de de Kaymakam Eren Arslan, Belediye Başkanı Alper Taban ve öğrencilerle kamu kurum temsilcilerinin yer aldığı heyet, Mimar Sinan Caddesinde Devlet Hastanesi acil servis kavşağında 11.00’da uygulama gerçekleştirdi. sürücülere ve yayalara uyarıların yapıldığı farkındalık etkinliği sırasında açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, “Bugün yaya farkındalık etkinliği için bir aradayız. Trafikte hem sürücülerimizin hem de yayalarımızın uyması gereken birtakım kurallar var. Şehir yaşamı içerisinde bu kurallara uyuyor olmamız gerekiyor. Dolayısıyla aslında bugünkü çabamız geçmişte olduğu gibi Bakanlığımızın da sürekli bu konuda hassas duruşu, farkındalığı arttırma çabası, bilinçlendirme çok yerinde ve gerçekten ihtiyacımız olan bir çaba. Bugün de Devlet Hastanemizin önündeki kavşakta bir yaya farkındalık etkinliği yapmış olduk. Nihayet itibariyle yol vermekle eksilmiyoruz, aksine karşımızdaki insanın saygısını kazanıyoruz. Eğer bir yerde yaya çizgisi var ise muhakkak suretle üzerinde hiç insan olmasa dahi yaklaşırken hızımızı keserek kontrollü şekilde geçmeliyiz. Bu konuda hassasiyet gösteren, kurallara uyan herkese teşekkür ediyorum” dedi.

Kaymakam Eren Arslan ise “Bugün burada Bakanlığımızın trafikte her yıl daha iyiye hedefiyle ortaya koydukları vizyon çerçevesinde, yayalara öncelik hakkıyla ilgili bir farkındalık çalışması yapıyoruz. Gençlerimiz ve öğrencilerimiz de burada bizimle birlikte. Şehir hayatı, kuralların bütüncül olarak uygulanmasıyla rahat ve yaşanılır hale geliyor. Sonuçta bu kurallar öncelikle insanlarımızın can ve mal güvenliğini sağlamak için konulmuş kuralar. Yaya çizgilerinde öncelik yayaların olduğu bilincinin topluma yerleşmesi gerekiyor. Bu konuda duyarlılık gösteren, kurallara riayet eden vatandaşlarımız olduğu gibi maalesef zaman zaman bunları ihlal eden vatandaşlarımız da oluyor. Nihayetinde de canımızı yakan, bizi üzen kazalara ve kayıplara sebebiyet veriyor. Bunların önüne geçmek durumundayız. Bunun için de ilgili birimlerimiz denetimlerini yapıyorlar. Ama denetimden önce herkesin kendi denetimlerini yapması, kendi bilinciyle hareket etmesi çok daha kıymetli. O yüzden bugün gençlerimizle birlikteyiz, onlarla bu farkındalığı ortaya koyuyoruz. Başta bugünkü konumuz olan yaya geçitlerinde yayalara öncelik hakkı tanınması olmak üzere; kask kullanımı, emniyet kemeri kullanımı, hız kurallarına riayet edilmesi gibi trafikte ortak hareket etmemiz gerektiği bilinciyle, trafikte her an bir riskin var olduğu bilinciyle kurallara uymalıyız” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Burhaniye’de sürücülerin, yayalara olan farkındalığını arttırmak için yaya geçitleri boyandı.

2022 yılı süresince trafikte yaya önceliği konusunda farkındalığı arttırmak, yaya ve okul geçitlerinde sürücülerin uyarılarak dikkatlerini daha üst düzeye çıkartmak, yayalara öncelik konusunda doğru sürücülük davranışı kazandırmak ve bu bölgelerde yayalara ilk geçiş hakkını vermelerini sağlamak amacıyla yapılan “Yaya Önceliği Kampanyası” projesi,  “Yayalara Öncelik Duruşu, HAYATA SAYGI DURUŞU” sloganıyla Burhaniye’de de uygulanmaya başlandı.

Burhaniye Saip Hoca Bulvarında okul önünde İlçe protokolü tarafından yaya geçidinde bir çizgi kırmızı renge boyandı. Burhaniye Kaymakamı İlyas Memiş’in rulo ile boyayarak başlattığı uygulamada farkındalık oluşturularak dikkat çekildi.

Burhaniye Kaymakamı İlyaş Memiş, Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler, İlçe Emniyet Müdürü Metin Kartal, İlçe Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ahmet Çağdaş Ak, Milli Eğitim Müdürü Bora Zihni ve Belediye Zabıta Müdürü Yüksel Yüce; öğretmenler ve öğrencilerin katıldığı etkinlikte öğrenciler farkındalık oluşturmak için ellerinde, “Hayata Saygı Duruşu”, “Öncelik Hayatın Öncelik Yayanın”, “Öncelik Yaşayan Adımlar” gibi el dövizlerini taşıdı.

Konuyla ilgili açıklama yapan Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler, “Ülkemizde karayollarında yayaların trafik güvenliğinin sağlanarak can kayıplarının azaltılması amacıyla, yayalara öncelik veren bir takım değişiklikler yapılmıştı. Geçtiğimiz yıllarda olduğu gibi bu yıl da “Önce Yaya” uygulamasına destek olmak için biz de belediye olarak, ilçemiz genelinde yaya geçişlerini boyadık. Amacımız yaya önceliği konusunda toplumda farkındalığı en üst düzeye çıkarmak ve yaya önceliğine verilen önemi vurgulamak” dedi.

Yapılan uygulamalar kapsamında Burhaniye Belediyesince, emniyet ve güvenlik için önem arz eden yaya ve trafik akışını sağlayan yaya geçitleri, Belediye Fen İşleri Müdürlüğü ekiplerince boyandı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi UKOME toplantısında 70 adet T Plaka için ihale gerçekleştirildi

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Çiğli Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Çiğli İmar ve Kentleşme Çalıştayı sona erdi. Çalıştaya katılan bilim insanları ve akademisyenler, Çiğli’nin imar ve kentleşme ile ilgili sorunlarını ve çözüm önerilerini detaylıca tartıştı.

Çiğli Belediyesi İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'nün organize ettiği Çiğli İmar ve Kentleşme Çalıştayı, Çiğli Belediyesi Fakir Baykurt Salonu’nda düzenlendi. Eski Başbakan Yardımcısı ve Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın’ın konuşmacı yer aldığı çalıştaya İzmir Katip Çelebi Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi ve İzmir Demokrasi Üniversitesi akademisyenleri, bilim insanları, İnşaat Mühendisleri Odası, Jeoloji Mühendisleri Odası ve Çevre Mühendisleri Odası üyeleri, Bayraklı, Bayındır, Buca, Çeşme, Karşıyaka, Menemen, Ödemiş, Tire ve Urla Belediyelerinden uzman personeller, serbest mimar ve mühendislerin yanı sıra Gelecek Partisi İzmir İl Başkanı Onur Sivaslı, CHP Çiğli İlçe Başkanı Mert Özcan ve yönetimi, CHP İl Başkan Yardımcıları, dernekler, STK temsilcileri, muhtarlar ile çok sayıda basın mensubu katılım gösterdi. Eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın ve Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü’nün açılış konuşmalarını yaptığı çalıştayda bilim insanları, akademisyenler ve meslek odası temsilcileri Çiğli’nin imar ve kentleşme sorunlarıyla ilgili geniş kapsamlı bir değerlendirme yaptı. Ele alınan sorunlara yönelik getirilen çözüm önerileri açıklandı.

Karayalçın: “İmar dönüşümünün eşiğindeyiz”

Çalıştayın açılış konuşmasını yapan Eski Başbakan Yardımcısı ve Eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Karayalçın, “Çiğli’nin yeni kentsel standartlara kavuşabilmesi için önemli hizmetlere imza atılıyor. Bu çalışmaları belediyenin saydamlaşması açısından da değerli buluyorum. İmar ve planlama konusunda Türkiye’de kent planlaması için çok önemli bir dönüşümün eşiğindeyiz. Bu dönüşümün tamamlanabilmesi ve Türkiye’nin yeni bir imar düzenine kavuşabilmesi ancak yerel yönetim yöneticilerinin, tüm şehir yasasını nasıl yorumlayacaklarına, çevre düzeni planlarını nasıl değerlendireceklerine ve tarımsal faaliyetleri nasıl ele alacaklarına bağlı olduğunu düşünüyorum” dedi.

“Yerel yönetimler daha başarılı olacak”

Karayalçın sözlerini şöyle sürdürdü; “Bütün şehir yasası, tarımsal faaliyetleri içerisine alan düzenlemeler ile desteklenirse eşiğinde bulunduğumuz imar dönüşümünün başarı ile tamamlanacağını düşünüyorum. Türkiye’de çok yakın tarihlere kadar kırsal alanda toprak insan ilişkileri devlet tüzel kişiliğine bırakılmıştı. Yani Merkezi yönetimin Kırsal Toprak Reformu ne yazık ki yetersiz kaldı. Şu an nüfusumuzun sadece yüzde 8’i kırsalda yaşamaktadır. TÜİK’e göre de nüfusumuzun yüzde 92’si kentlerde yaşıyor. Bu dünya standartlarında yüzde 5 seviyelerindedir. Nüfus dağılımının geldiği nokta toprak reformu önemini yitirdi. Türkiye’nin 81 ilinin 30’da belediyelerimiz sadece klasik kentleşmeye bağlı değillerdir artık. Bildiğiniz kentleşme hizmeti dışında 30 belediyemizde orman ve dağ Köylerinde, tarımda, ticarette ve sanayide de sorumlu konumuna gelmişlerdir. Çevre Düzeni Planı imar yasası ile geldi ama şimdi bütün şehir gelişmesinin ışığında ben yeni bir yaklaşım gerektiğine inanıyorum. 85 bin kırsal yerleşim biriminin 40 bini köydü. Artık 30 ilde köyler mahalleye dönüştü 31 ilde ise hala ayrı bir tüzel kişilik olarak hizmet veriyorlar. Ne kırsal yerleşim düzenini yapabildik ne de toprak reformunun neden hayata geçirilemediğini sorguladık. Şimdi yeni bir dönem başlıyor ve yerel yönetimler devreye giriyor. Ben eski bir belediye başkanı ve eski bir başbakan yardımcısı olarak yerel yönetimlerin bu kez toprak insan ilişkileri ve kırsal yerleşim alanlarının yeniden düzenlememesinde merkezi yönetime göre daha başarılı sonuçlar elde edeceğine inanıyorum” diye konuştu.

Gümrükçü: “Bir kenti sevmek ona hizmet etmekle başlar”

Çalıştaya katılan herkese teşekkür ederek sözlerine başlayan Başkan Utku Gümrükçü, “Bir kenti sevmek ona hizmetle başlar diyerek yola çıktık ve bugün burada sevgiyi hizmete dönüştürdüğümüz dostlarımız ile Çiğli’nin geçmiş ve gelecekte ortaya çıkabilecek sorunlarını masaya yatıracağız. Kentteki imar sorunu olan yerleri, kentsel dönüşüm uygulamalarını, doğal değerlerimizi ve dijital uygulamaları her yönüyle konuşacağız. Çiğli, binlerce yıllık tarihe sahip, konumu ve sahip olduğu doğal değerleri bakımından İzmir’in en hızlı gelişen ilçelerinin başında geliyor. Farklı ilçelerden ve farklı kültürlerden vatandaşlarımız ilçemize yerleşmeye devam ediyor. Çiğli Belediyesi olarak, ortak akıl ile tarımsal alanların imara açılması, denize yakın yerlere evlerin yapılması ve sosyal donatının eksikliği gibi başlıca sorunlarımızı çözmek için çalışıyoruz. İmar planlarımızı yeniliyoruz; yaşam ve sosyal donatı eksiklerini gideriyoruz. Şunun da sözünü bir kez daha veriyoruz; tarımsal alanları imara açmayacağız, yeşil alanları koruyup yenisini kazandıracağız, sulak alanları koruyup kollayacağız. Ekolojik dengeyi bozmadan insanların, hayvanların ve doğanın bir arada yaşadığı bir kent yaratacağız” dedi.

“100. yılımızda önemli adımlar atmış olacağız”

Kentsel dönüşüm çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Başkan Gümrükçü, “Dağ Mahallesi, Köyiçi, Güzeltepe ve Balatçık mahallelerimizde kentsel dönüşüm gerçekleştireceğiz. Yaptığımız yeni planlamalarla 200 dönüme yakın yeşil alan kazandıracağız. Kentimizi doğal afetlere ve iklim krizine karşı güçlendireceğiz. Üç boyutlu dron çekimi ile tüm sokakları haritalandırdık. Yerçizenler Derneği ile de sayısal veri oluşturup halka açık uygulama için çalışmamız devam ediyor. 2023 yılında Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yılında kentleşme noktasında büyük bir mesafe kaydetmiş olacağız. Dirençli kent anlamında büyük bir kazanım elde edeceğiz” diye konuştu.

Çiğli Belediyesi’ne büyük övgü

Çalıştay ile ilgili izlenimlerini aktaran Karayalçın, "Utku Başkanımızın konuşmasını çok büyük bir zevkle dinledim. Kıvanç duydum. Dijitalleşme dedikleri teknik şey gibi gözüküyor ama aslında hizmette verimliliği sağlıyorlar. Saydam bir belediye yapısını da ortaya koyuyor. Saydamlık ve katılımcılık sosyal demokrat belediyeciliğin özüdür. Biz 1989'dan bu yana bunu vaat ediyoruz. Saydam ve katılımcı bir belediye yapısı. Çalıştayda bunu net olarak gördüm. Utku Başkanımız başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

Murat Karayalçın ismi Çiğli’de yaşayacak

Murat Karayalçın isminin Çiğli’de yaşatılacağını vurgulayan Gümrükçü, “İlçemizdeki düzgün yapılaşma alanlarının başında gelen Egekent, Evka-5 ve Evka-2 mahalleleri Murat Karayalçın’ın kentleşme fikirleri üzerine inşa edilmiştir. Yeşil alan ve sosyal aktivite alanları açısından da oldukça zengin alanlar. Sayın Karayalçın’ın bu emeklerine karşılık, İzmir Büyükşehir Belediyemizin yapımını hızla sürdürdüğü tramvay caddesine kendisinin adını verdik. Tramvayımız yakında hemşehrilerimizin hizmetinde olacak. Emeği geçen herkese bir kez daha teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Karaman Belediyesi görüntü kirliliği oluşturan ve kullanılmayan arsaları yeniden düzenleyerek vatandaşın kullanımına sunmaya devam ediyor.

Belediye ekipleri 3. TOKİ’ler bölgesinin kuzey cephesinde kalan, 29 Ekip Parkının yanında yapımı tamamlanman otopark vatandaşların kullanımına sunuldu. Zemini tamamen parke taşı ile kaplanan ve yaklaşık 200 araçlık kapasitesi olan otopark bölgenin otopark yoğunluğunu da almış olacak.

Ekipler, boş arsalarda ve görüntü kirliliği oluşturan alanlarda çevre düzenleme ve yenileme çalışmalarının devam edeceğini bildirdi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Keçiören Belediyesi Gönül Köşkü Huzurevi Bocce Takımı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından düzenlenecek Huzurevleri Arası Bocce Turnuvasına hazırlık kapsamında Seyranbağları Huzurevi Bocce Takımı ile dostluk maçı yaptı. Türkiye Bocce Federasyonu tarafından görevlendirilen antrenörler eşliğinde bir aydır çalışmalarını sürdüren ve 10 kişiden oluşan Gönül Köşkü Bocce Takımının turnuvada kullanacakları eşofman ve spor ayakkabıları da alınarak maçlara hazır hale getirilecekler.

Gönül Köşkü Bocce Takımının antrenmanlarını aksatmadan sürdürdüğünü ve turnuvalarda oldukça iddialı olacağını söyleyen Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok, “Sporun yaşı yok. Bu bakımdan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın bağlattığı projeyi önemsiyoruz. Yaşlılarımızın hem ruhen hem de bedenen sağlıklı kalması için sportif faaliyetlerin yaygınlaştırılması önemli. Biz zaten Keçiören Belediyesi olarak sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlerle yaşlılarımıza keyifli bir yaşam sunuyoruz. Bunun yanında kolektif bir organizasyonun içinde bulunarak turnuvaya katılım sağlamak bizleri en az yaşlılarımız kadar heyecanlandırıyor. İnşallah turnuvadan başarıyla ayrılacağız.” dedi.​

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İnsan ve hayvan davranışlarını inceleyen psikoloji bilimi ışığında yapılan araştırmalar, davranışı belirleyen temel faktörün kalıtımsal ve çevresel faktörlerin birbiriyle etkileşimi olduğu yönünde. Uzmanlar, bireyin hem ebeveynlerinden getirdiği genetik mirasın hem de doğup büyüdüğü koşulların birbiriyle etkileşiminin bireyin davranışlarında belirleyici olduğuna dikkat çekti.

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Hazal Ayas, davranışların genetik kökenlerine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Dr. Ayas, insan ve hayvan davranışlarını inceleyen psikoloji bilimi ışığında yapılan araştırmaların davranışı belirleyen temel faktörün, kalıtımsal ve çevresel faktörlerin birbiriyle etkileşimi olduğunu gösterdiğini söyledi. 

Davranış hem genetik hem çevresel faktörlerle belirleniyor

Dr. Hazal Ayas, “Ne tek başına genetik faktörler ne de tek başına çevresel faktörler davranışı tek başına açıklayamaz. Bireyin hem ebeveynlerinden getirdiği genetik miras hem de doğup büyüdüğü koşulların (coğrafya, kültür, aile yapısı, yetiştirilme tarzı, sosyokültürel ortam vb.) birbiriyle etkileşimi bireyin davranışlarında belirleyicidir. Genetik yapısı aynı olan fakat farklı ailelerde büyüyen tek yumurta ikizleri çalışmaları genetiğin tek başına davranışı açıklama yetersiz kaldığını doğrulamaktadır.” dedi.

Öfke, şiddet ve saldırganlıkta genetik belirleyici olabiliyor… 

Öfke, şiddet ve saldırganlık eğiliminde genetik yatkınlığın belirleyici olduğuna dikkat çeken Dr. Hazal Ayas, şunları söyledi:

“Bireyin yalnızca davranışları değil, boyu, kilosu, ten rengi gibi fiziksel özellikleri ya da potansiyel hastalıkları (kardiyak sorunlar, kanser, diyabet, tansiyon vb) hem genetik yatkınlıkla hem de bu yatkınlığın çevresel faktörlerle nasıl desteklendiği ile ilişkilidir. Örneğin genetik olarak nispeten kısa boylu bir aileden doğan çocuğun da kısa boylu olması beklenmektedir. Fakat bu birey sağlıklı beslendiğinde, düzenli spor yaptığında yani uygun çevresel koşulları gerçekleştirdiğinde potansiyel boy uzunluğunun biraz daha üstüne çıkabilir. Ya da ailesel olarak diyabet genetiğine sahip bir birey çok düzenli bir yaşama sahip olursa diyabet geliştirmeyebilir, tam tersi genetik yükü olmayan bir birey çok sağlıksız yaşam koşulları sonucunda diyabet hastası olabilir. Aynı şekilde saldırganlık, öfke, suça ve şiddete eğilim de genetik bir yük olarak aileden potansiyel olarak aktarılabilir fakat bu potansiyelin ortaya çıkıp çıkmayacağı çevresel koşullarla ilişkilidir. Çocuğun birbirlerine saldırganlık eğilimi olan bir evde büyümesi, saldırganlık davranışının desteklenmesi bir sosyal öğrenme olarak davranışın pekişmesine yol açar.”

Suç genetik midir?

Suça eğilimli olan bir kişinin çocuğunun da suça eğilimli olup olmadığını da değerlendiren Dr. Hazal Ayas, “Bütün davranışlarda olduğu gibi, genetik aktarım söz konusu olabilir fakat tek başına suça eğilimi açıklayamaz. Çevresel faktörlerle desteklendiğinde suça eğilim ortaya çıkabilir. Ya da genetik olarak potansiyel taşımayan bir çocuk da olumsuz çevresel koşullarda yetiştiğinde suç, şiddet ya da saldırganlık davranışları sergileyebilir.” dedi.

Sorunlu davranışlar tedavi edilebilir

Suç, şiddet ya da saldırganlık gibi davranışların tedavi edilip edilemeyeceğini de değerlendiren Dr. Öğretim Üyesi Hazal Ayas, “Terapötik süreçte davranışlarımızı ve bu davranışların altında yatan zihinsel faktörleri ele alırız. Dolayısıyla suç, şiddet ve saldırganlık gibi davranışlar da psikiyatrik ve psikoterapötik süreçlerle ele alınarak tedavi edilmesi mümkündür.” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

MEMEDER MEME SAĞLIĞI İÇİN FARKINDALIK YARATMAYA DEVAM EDİYOR

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı