İzmir Büyükşehir Belediyesi Türkiye’nin ilk sürdürülebilirlik merkezini kurmak için çalışmalara başladı. Merkez ve çevresi için ulusal mimari proje yarışmasına çıkılıyor. Bayraklı Turan Mahallesi’nde yer alacak merkez, iklim krizine karşı 2030’da sıfır karbon hedefinde önemli rol oynayacak. 

 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’i doğayla uyumlu yaşamın öncü kenti haline getirme hedefi için çalışmalar sürüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi iklim krizine karşı 2030’da sıfır karbon hedefinde önemli rol oynayacak Sürdürülebilirlik Merkezi için de harekete geçti. Türkiye’nin ilk, dünyanın sayılı merkezlerinden biri olacak İzmir Sürdürülebilirlik Merkezi (S-Hub) Bayraklı Turan Mahallesi’nde yer alacak.

 

Sürdürülebilir çözümler için ortak mekan

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Enerji ve İklim Eylem Planı ve Yeşil Şehir Eylem Planı kapsamında hazırlanan İzmir Sürdürülebilirlik Merkezi, sıfır karbon bir yapı olacak ve yenilikçi çözümlerle tasarlanacak. Kentin sürdürülebilirlik stratejilerinin, politika ve projelerinin üretileceği merkezden üniversiteler, akademisyenler, sivil toplum kuruluşları ve kentliler yararlanacak. Merkez, sıfır emisyonlu çevreye geçişi hızlandırmada,  sürdürülebilirlik alanında kentsel çözüm uygulamalarını tanıtma ve yaygınlaştırmada etkin rol oynayacak. 

 

Katılımcı yönetim anlayışı

Kentin tüm aktörlerini sürdürülebilirlik hedefinde birleştirecek proje için katılımcı yönetim anlayışı ile Arama Çalıştayı düzenlendi. Çalıştayda alınan kararlar doğrultusunda Bayraklı’nın Turan Mahallesinde yapılması planlanan merkez ve çevresi için mimari yarışma düzenlenmesi kararı alınarak jüri üyeleri belirlendi. Jüri ilk hazırlık toplantısını yaptı. Aralarında İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin bürokratlarının, akademisyen, mimar ve mühendislerin yer aldığı jüri üyeleri, proje alanı ve çevresinde incelemelerde bulunarak değerlendirmede bulundu. Etüd ve Projeler Dairesi Başkanlığı Sürdürülebilirlik Merkezi ve çevresi için ulusal mimari proje yarışması sürecini başlattı. 

 

Jüride kimler yer alıyor?

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Tunç Soyer, İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Dr. Ekolog Güven Eken, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Şükran Nurlu, Etüd ve Projeler Dairesi Başkanı Vahyettin Akyol, Şehir Plancısı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, Makine Mühendisi Doç. Dr. Nurdan Yıldırım, Şehir Plancısı – Yeşil Bina Uzmanı Murat Doğru’nun danışman jüri üyesi olarak yer aldığı yarışmanın asli jüri üyeleri ise Y. Mimar Bünyamin Derman, İnşaat Mühendisi Prof. Dr. Cemalettin Dönmez, Y. Mimar Fatma Aslıhan Demirtaş, Doç. Dr. Mimar Gülsu Ulukavak Harputlugil, Mimar Doç. Dr. Mimar Mehmet Bengü Uluengin, Mimar Nevzat Sayın, Y. Mimar Özgür Güller’den oluştu. 

 

Tek Dünya Kentleri Yarışması’nın ulusal şampiyonu İzmir

İklim krizine karşı 2030’da sıfır karbon hedefiyle projelerini hayata geçiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, WWF tarafından düzenlenen uluslararası Tek Dünya Kentleri Yarışması’nda (One Planet City Challenge-OPCC) Türkiye şampiyonu olmuştu. Ayrıca İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in iklim kriziyle mücadele vizyonu doğrultusunda İzmir, Avrupa Birliği’nden İklim Nötr ve Akıllı Şehirler Misyonu’na da seçilmişti. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliği yaptığı Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması’nda birçok uzman ve akademisyen iklim krizi ve etkilerini ele aldı. Alınacak önlemlerin süreci yavaşlatacağına dikkat çeken uzmanlar, gelecekte insanlığın olumsuz koşulların etkilerini derinden yaşayacağına dikkat çekti.

 

            Nilüfer Belediyesi’nin ev sahipliğinde Bursa Akademik Odalar Birliği Yerleşkesi’nde yapılan Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı 3. Belediyeler Buluşması’nda, iklim krizinin sağlığa, gıda ve tarım sektörüne etkileri ele alındı.

 

            Açılış bölümünün ardından yapılan oturumların ilkinde; Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala’nın moderatörlüğünde, iklim krizinin sağlığa etkileri ele alındı. Gezegenimizin yeni bir çağa doğru sürüklendiğini belirten Prof. Dr. Pala, “Pandemi dönemi insan ilişkilerini ve hayata bakış açısını değiştirdi. Küresel ısınma ve iklim krizi insan hayatını derinden etkileyecek. Isınma sonucu dünyada görülmeyen ısı dalgaları karşımıza çıktı. Doğal afetler ortaya çıkıyor. İçinde olduğumuz iklim krizinin doğrudan ve dolaylı olarak sağlık etkileri var. İklim krizinin gelecek 20 yılda en fazla etkileyeceği 20 ülke arasında Türkiye de var. Bulaşıcı hastalıklar, iklim olayları hayatımızı derinden etkileyecek. Yaşlılar, çocuklar, açık hava çalışanları, evsizler bu etkilerden daha fazla etkilenecek. Tabi bunun yanında birçok canlı zarar görecek ve doğal dengede de bozulmalar olacak. Yerel yönetimlerin bu konuda duyarlı olarak önlemler almaları gerekir” dedi.

 

            Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çevre Sağlığı Bilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Cavit Işık Yavuz da panelde iklim krizine yol açan nedenler ve yerel yönetimlerin sorumluluklarını ele aldı. Tahminlere göre dünyada hava sıcaklıklarının hızla artış göstereceğini ifade eden Yavuz, “Gelecekte olumsuz etkileri yakından hissedeceğiz. Metan gazı salınımı ısınmayı arttırıyor. Bu salınımı 3’te bir oranında azaltmak gerekiyor. Emisyona katkı yapan ülkeler önlem almalı. Ama krizi fırsata çevirmeye çalışan ülkeler var. Çin kapitalist mantıkla hareket ederek önlem konusunda duyarsız davranıyor. Veriler 2100 yılında dünyanın 4.8 derece daha ısınacağını gösteriyor. Maalesef iyiye gitmiyoruz ve önlem alınmaya başlarsa kötü gidişat ancak yavaşlar” diye konuştu.

 

            Columbia Üniversitesi Sürdürülebilir Kalkınma Merkezi Üyesi Doç Dr. Özge Karadağ da iklimin sağlık etkileri ve politika önerilerine değindi. Sağlıkta eşitsizliğin etkilerini vurgulayan Karadağ, “İklim krizi kolay önlenebilecek bir konu değil. Önlem alarak ancak yavaşlatabiliriz. Sağlık eşitsizliği dünyanın her yerinde var. Dünya Sağlık Örgütü raporuna göre, çevre ve yaşanan ortam toplum sağlığını birinci derecede etkiliyor. Bu konuda yerel yönetimlere büyük sorumluluklar düşüyor. Sağlık sistemi toplum sağlığının bir bölümünü oluşturuyor. Asıl önemli olan çevre ve yaşam koşulları. Pandemi bize çok fazla şey öğretti” şeklinde konuştu.

 

            Buluşma kapsamında yapılan bir diğer oturumda ise, iklim krizinin gıda ve tarım sektörüne etkileri tartışıldı. Prof. Dr. Erkan Yaslıoğlu moderatörlüğünde yapılan oturuma; CHP Bursa Milletvekili ve CHP Tarım Politikaları Başdanışmanı Orhan Sarıbal, Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üresi Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy ile Gıda Mühendisi Doç. Dr. Bülent Şık konuşmacı olarak katıldı. İklim krizinde doğru adımlar atarak sorunun çözülebileceğine dikkat çeken Sarıbal, “Olaya iki açıdan bakmak gerek. Küresel ısınma ve iklim değişikliğinin temel sorumlusu politika ve politikacılardır. Küresel kapitalist ve sömürü düzen de baş etkenlerdendir. Bu temel konuları ciddi şekilde değerlendiremezsek yapılan işlerin kıymeti olmayacaktır. Yaşanan olumsuz etkilerden en çok yoksul toplumlar ve sivil halk etkilenecek. 2. Dünya Savaşı’ndan sonra büyük kalkınma ve sanayileşme modeli çevreyi kirletti. İnsanların kâr ve hırsı toplumu etkileyecek şekle geldi. Sorunlara ciddi şekilde bakılmazsa tarım alanları etkilenecek ve gıda krizi artacak. Pandemi bize çok şey öğretti. Tüm doğal kaynaklara sahip çıkmalıyız” dedi.

 

            Toprak haritalamasının önemine değinen Prof. Dr. Aksoy ise, “Toprak, su, hava eşittir yaşam. Bunlardan biri eksik olursa tarımsal üretim olmaz. Bu sürdürülebilirliği sağlamak için yaşamın en temel unsurlarından biri iyi toprak yönetimidir. Yeni kanun çıktı ve toprakların haritalanması vurgulandı. Bugüne kadar uygulama birkaç ilde uygulandı. İklim krizinden gıda erişilebilirliği açısından olumsuz etkilenmemek adına toprakları doğru yönetmek ve doğru tarım uygulamaları yapılmalı. Nilüfer Belediyesi toprak haritalaması ve analizlere önem veren kurumdur” dedi.     

 

            Doç. Dr. Bülent Şık da iklim krizinin gıda ve beslenme krizine etkilerine değindi. Sorunun çok geniş boyutlu olduğunu vurgulayan Şık, “2015 yılında Dünya Sağlık Örgütü hedef koymuştu. Raporda gıda güvencesine erişmede ciddi tehditler olduğu ve beslenme krizinin toplumları derinden etkileyeceği yer aldı. Sağlıklı beslenmede gıda erişim hakkı çok önem taşıyor. Son bir yıldaki gıda krizine bakarsak bu durum gelecekte de ciddi sorunlara yol açacak” diye konuştu.

 

            Buluşmanın son oturumunda ise, sürdürülebilir enerji ve iklim eylem planı çerçevesinde kentlerimizin durumu ele alındı. Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu moderatörlüğünde gerçekleşen oturumda; Bodrum Belediyesi adına Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, Karşıyaka Belediyesi adına Doç. Dr. Emel Karakaya Ayalp, Nilüfer Belediyesi adına İklim ve Enerji Uzmanı Önder Algedik ve Tepebaşı Belediyesi adına Prof. Dr. Erol Nezih Orhon sunum yaptı.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Türkiye'de ekmek kutsal sayılıyor. Ekmeği çöpe atmanın ciddi bir günah olduğuna inanılıyor. Fakat her gün 12 milyon ekmek bayatlatılarak çöpe atılıyor. Yani her gün 60 milyon lirayı çöpe atıyoruz. 

 

Sıfır Atık ve Geri Dönüşüm Farkındalık Derneği SAGEF, bu korkunç israfı önlemek için anlamlı bir kampanya başlattı. SAGEF, “Haftada bir öğün bayat ekmek yemeği yiyelim, israfa dur diyelim” sloganıyla bayat ekmeklerle yapılabilecek yüzlerce yemek tarifi hazırladı. 29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü’nde start alan kampanya kapsamında hazırlanan bayat ekmek yemekleri tarifleri sosyal medya hesapları üzerinden yayınlanmaya başladı. 

 

GELECEK İÇİN TAZE BİR FİKİR

SAGEF Başkanı Ekrem Altıntepe, kampanya dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’nin ve dünyanın en önemli sorunlarından biri haline gelen israfı önlemede farkındalık oluşturmanın ilk adımının ekmek israfını önlemekten geçtiğini belirtti. Altıntepe, bunun için dernek olarak “Haftada bir öğün bayat ekmek yemeği yeme” kampanyası başlattıklarını söyledi. 

 

Altıntepe, “Tüm bu anlattıklarımız bayat bir hikaye gibi gelebilir, ancak gelecek için taze bir fikir. Tek yapmanız gereken bayat ekmekleri değerlendirme kararı almanız. Haftada bir öğün de olsa bayat ekmek yemeği yiyelim, israfa dur diyelim” dedi.

 

842 MİLYON AÇKEN…

Altıntepe, dünyada yaşanan israfın boyutları hakkında ise şu bilgileri verdi:

 

“Gıda kaybı ve israfının toplum üzerinde büyük bir etkisi var. İklim değişikliğine, açlığa, ekonomik güvensizliğe ve sınırlı kaynaklar üzerindeki baskıya katkıda bulunuyor. FAO , her yıl 1,3 milyar ton gıdanın kaybedildiğini veya boşa harcandığını ve bunun 1 trilyon ABD Doları ekonomik maliyete, yaklaşık 700 milyar ABD Doları çevresel maliyete ve 900 milyar ABD Doları sosyal maliyete neden olduğunu tahmin ediyor.

 

Çevresel bir bakış açısıyla, yıllık sera gazı emisyonlarının tahmini yüzde 8'i kaybolan veya boşa harcanan gıdaların üretilmesinin bir sonucu olarak ortaya çıkıyor.

 

Yaklaşık 842 milyon insanın kronik açlık çektiği tahmin ediliyor. Gıda güvensizliği bugün dünyanın en büyük zorluklarından biri olmaya devam ediyor.”

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Buca Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü,  çevre kirliliğine karşı duyarlılığı artırmak ve sıfır atık anlayışına dikkat çekebilmek için Buca’da yer alan pazar yerlerinde  binlerce uzun ömürlü çanta dağıtımı gerçekleştirdi.

 

Sürdürülebilir bir çevre için önce yurttaş duyarlılığının oluşması gerektiğinin bilinciyle hareket eden Buca Belediyesi,  işe pazar yerlerinden başladı. Atık oranının en yüksek olduğu pazar yerlerinde plastik poşet kullanımını azaltmak için çalışma yürüten Buca Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, özel ve şık bir tasarımla hazırlanan uzun ömürlü çantaları yurttaşlara dağıttı. Buca'nın tarihi köşk görsellerinin yer aldığı çantalar vatandaşlar tarafından büyük ilgi gördü. Belediye personeli tarafından dağıtılan çantalar kısa sürede tükendi.

 

DAĞITIMLAR SÜRECEK

Sıfır atık konusunda bilinç yaratmak için gerçekleştirilen dağıtım,  ilk olarak  Betontaş , Fırat, Şirinyer,  Çamlıkule, Buca Çarşı pazar yerlerinde gerçekleştirilirken, önümüzdeki günlerde diğer pazar yerlerinde de devam edeceği açıklandı. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

 Dünya’nın her köşesindeki tüketicilerine güvenle tüketebileceği yenilikçi ürünlere imza atan Duru Gıda, 29 Eylül Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü kapsamında gıda kaybı ve israfın azaltılması için önemli ipuçlarını paylaştı.

 Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda gıda kaybı ve israfı konusunun önemi göz önünde bulundurularak alınan kararla 29 Eylül "Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü" olarak ilan edilmiştir. Nüfus artışı ve buna bağlı olarak kaynakların bilinçsiz tüketimi uluslararası alanda ülkelerin gıda kaybının ve gıda israfının azaltılmasına yönelik sorunları gündeme getiriyor. 

 

Gıda Mühendisi Ece Duru, “2021 BM Gıda İsrafı Endeksi Raporu'na göre Türkiye'de her yıl kişi başına 93 kilogram, toplamda ise 7.7 milyon ton yiyecek çöpe atılıyor. Buna bağlı olarak su, toprak, enerji, emek ve sermaye gibi kaynakların büyük oranda boşa gitmesine de neden oluyor ve beraberinde küresel ısınma/iklim değişikliğine de etki ediyor. Kaynakları iyi planlayarak kullanmalıyız. Çünkü gelecek nesillere daha yaşanabilir bir dünya bırakmak bizlerin sorumluluğunda.” diye konuştu. Duru, gıda kaybı ve israfın azaltılması için zincirin en önemli halkası olan mutfaklarımızda yapabileceğimiz önemli ipuçlarını paylaştı.

 

Sürdürülebilir gıda için bakliyatlar büyük önem taşıyor

Gıdada sürdürülebilirliğin sağlanabilmesi adına baklagillerin önemine dikkat çeken Duru, “Beslenmemizde çok önemli bir yere sahip olan baklagiller kısaca fasulye, nohut, mercimek, bezelye, bakla ve barbunya olarak bilinir. Bakliyatlar epey çeşitlilik göstermekle birlikte dünya nüfusu için önemli bir sürdürülebilir gıda olarak devam ediyor.  Tüm popülasyonlarda ve coğrafyalarda bakliyat tüketimi ve bakliyat çeşitliliği değişiklik gösterse de bakliyatların insan beslenmesindeki önemi çok yüksektir. Bakliyatlar zengin besin içeriğine sahiptir ve biyoyararlılık gösterir; yani 100 g pişmiş bakliyat besin içeriği sayesinde beslenmelerin kalitesini artırabilecek yeterli miktardır. Yüksek protein içeren bakliyatlar günlük besin ihtiyacımız olan enerjiyi sağlar. Demir, folik asit, potasyum ve çinko içeriği sayesinde beslenmedeki bu minerallerin eksikliğini gidermede yardımcı olur. Bakliyatlardaki potasyum pirince göre karşılaştırıldığında 2 ila 11 kata kadar daha fazladır. Potasyumun hipertansiyonu azaltmada önemli bir role sahip olduğu söylenebilir.  Araştırmalara göre dünya nüfusunun 30 una yakın kişide çoğunlukla kadınlarda ve çocuklarda demir eksikliği olduğu bilinmektedir. Bu vakaların 50 si yetersiz beslenmeden kaynaklı olduğu belirtiliyor. Pirince oranla bakliyatlar 2 ila 16 kata kadar daha fazla demir içeriğine sahiptir ve globalde bakliyat tüketimi demir eksikliğini azaltmada önemli bir etkiye sahip olacaktır. Folik asit hamilelik için önemli bir mineraldir ve globalde verilere göre kadınların 50 sinden azı hamilelik döneminde besin takviyesi olarak folik asit alıyor. Bakliyatlar folik asit içeriği bakımından zengindir ve bakliyatlar pirince göre 40 ila 60 kat daha fazla folik asit içerir. Artan bakliyat tüketimi beslenmedeki folik asit seviyelerini artırmaya yardımcı olur. Artan bakliyat tüketimi ile birlikte, bakliyatların çinko içeriği sayesinde gelişmekte olan ülkelerde çocuklar arasında yaygın olan beslenmeden kaynaklı çinko eksikliğini önemli ölçüde azaltmaya yardım edeceği düşünülmektedir” dedi. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Kent vizyonunu geliştirmek ve toplum yararına projeler üretmek için faaliyet yürüten İzmir Kent Konseyleri Birliği, Bayraklı Kent Konseyi’nin daveti ile bu kez Bayraklı’da buluştu. İzmir genelinde kent konseylerinin faaliyetleri, yapılması gerekenler masaya yatırıldı. Geçtiğimiz günlerde vefat eden Kent Konseyleri Birliği Kurucusu Prof. Dr. Adnan Akyarlı anıldı. Başkan Sandal “Katılımcı demokrasi kavramı, bizim yönetim anlayışımızın temelidir. Bu kapsamda kent konseylerinin önemini biliyoruz ve omuz omuza çalışıyoruz” dedi.

 

ADNAN AKYARLI ANILDI

Bayraklı Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıya, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, CHP İlçe Başkanı Didem Gültekin, İzmir Kent Konseyleri Birliği Dönem Sözcüsü İbrahim İncesu, Bayraklı Kent Konseyi Başkanı Ali Nuri Köse, İzmir’in her ilçesinden kent konseyleri başkanları ile genel sekreterleri katıldı. Geçtiğimiz günlerde hayatlarını kaybeden İzmir Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Adnan Akyarlı ve önceki dönem Bayraklı Kent Konseyi Başkanı Ali Çelik de anıldı.

 

PLAKET TAKDİM EDİLDİ

Toplantıda; İzmir genelinde, kent konseylerinin ortaya koyacağı ortak projeler, toplum yararına yapılacak çalışmalar masaya yatırıldı. Birlik ve dayanışmanın önemine vurgu yapıldı. Bayraklı Belediyesi tanıtım filmi ile Bayraklı Kent Konseyi tanıtım filmi izletildi. Katılımcılara Halk Konut Projesi, Bayraklı Eğitim Modeli ve özel gereksinimli sporcular için yapılanlar anlatıldı. Daha sonra Kent konseylerine ve kent projelerine desteklerinden dolayı Başkan Serdar Sandal, Milletvekili Murat Bakan ve kent konseyi sözcülerine teşekkür plaketi verildi.

 

HER ZAMAN DESTEK OLACAĞIZ

Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal “Katılımcı demokrasi kavramı, bizim yönetim anlayışımızın temelidir. Bu kapsamda kent konseylerinin önemini biliyoruz ve omuz omuza çalışıyoruz. Kentin her köşesinde kılcal damarlara kadar inen kent konseylerimizin her zaman destekçisi olacağız” dedi.

 

VATANDAŞ YARARINA PROJELER ÜRETECEĞİZ

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, “Kentin sorunlarını çözmek için ortak akılla hareket eden ve birbirine destek olarak örgütlenen kent konseyleri en önemli sivil toplum örgütlerinden biridir ve bu oluşumun İzmir’deki en önemli değeri merhum Adnan Akyarlı’dır. Hizmetleri için kendisine şükran borçluyuz. Kent konseyleri olarak; yerel, bölgesel ve ulusal anlamda her alanda kent ve vatandaşlar yararına projeler üretmeye devam edeceğiz” dedi.

İzmir Kent Konseyleri Birliği Dönem Sözcüsü İbrahim İncesu, “Güçlü bir demokrasi ancak birlikte hareket eden insanlarla mümkün. Daha güzel bir Türkiye için dayanışma içinde olmalı, projeler üretmeli ve daha fazla örgütlenmeliyiz” dedi. Bayraklı Kent Konseyi Başkanı Ali Nuri Köse “Kent vizyonunu geliştirmek ve insanlığa katkı sağlamak üzere her zaman üzerimize düşenin fazlasını yapmak için çalışacağız” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Fark yaratan tasarımlarıyla kahve keyfini taçlandıran Kütahya Porselen, 23-25 Eylül’de Bilkent Center’da gerçekleşen Ankara Kahve Festivali’nde yerini aldı. NG Coffee Roastery’nin iyi kahve yapma teknikleri üzerine gerçekleştirdiği barista etkinlikleri ve ünlü Şef Rafet İnce’nin hazırladığı kahveli smoothie seçenekleri ile yüzlerce kahve severi standında ağırlayan Kütahya Porselen, modern ve fark yaratan yeni nesil kahve takımlarını da katımlımcıların beğenisine sundu. 

  

“İyi Kahve İyi Porselen” mottosu ile kahve severlere trend belirleyen, çağdaş ve çevre dostu kahve fincanları sunan Kütahya Porselen; 23-25 Eylül’de Ankara Bilkent Center’da kahve tutkunları ile bir araya geldi. Türk kahvesi, Cappucino ve Espresso fincanları, yeni nesil kahve takımları, mug bardaklar ve barista kahve filtreleri ile kahve keyfini taçlandıran Kütahya Porselen, modern ve fark yaratan yeni nesil tasarımlarına yer verdiği standında kahve severlere özel etkinlikler de düzenledi. 

 

Şef Rafet İnce’den “Kahveli Smoothie Deneyimi”

NG Coffee Roastery baristaları tarafından hazırlanan birbirinden özel ve lezzetli kahvelerin kahve tutkunlarının beğenisine sunulduğu Kütahya Porselen standı, özel etkinliklere ve eğlenceli yarışmalara da ev sahipliği yaptı. Şef Rafet İnce “Kahveli Smoothie Deneyimi”  etkinliğinde katılımcılara kahveli özel lezzetler sunarken, tahmin yarışmaları da düzenlendi. Kazananlara Kütahya Porselen kahve fincan takımlarının hediye edildiği yarışmalar yüzlerce kahve severin yoğun ilgisi ile karşılandı.

 

Kahve keyfinin en güzel yerinde 

Modern ve amorf formuyla yeni nesil tasarım anlayışının benzersiz bir örneği olan Crash; modern tasarımın bir diğer örneği Favo; popüler sanatı yansıtan, dinamik, eğlenceli ve zamansız bir koleksiyon Briscambille kahve fincanları Kütahya Porselen standında katılımcılarla buluştu.  İşlevselliği estetik ile buluşturan, yaklaşık 45 derecelik eğimde bile kaymayarak tabaklarında sabit kalabilen fincanları ile Pilea kahve takımı yoğun ilgi görürken; tüm zamanların ruhunu bilge kadınların gözleriyle sofralara taşıyan zamansız koleksiyon Sophia Femina kahve takımları, barista kahve filtreleri ve daha birçok seçenek de Kütahya Porselen standında yer aldı. 

                                                                                                                 

Kütahya Porselen, 6-9 Ekim’de İstanbul KüçükÇiftlik Park’ta düzenlenecek İstanbul Kahve Festivali’nde ve 7-9 Ekim’de İzmir Arena’da gerçekleşecek İzmir Kahve Festivali’nde de etkinlikleri, özel lezzetleri ve şık sunumları ile kahve severler ile buluşacak.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Sivas Belediyesi İtfaiye Teşkilatı, 25 Eylül-1 Ekim tarihleri arasında kutlanan İtfaiye Haftası ve Sivas İtfaiyesinin kuruluşunun 218. yıl dönümü nedeniyle Belediye Başkanı Hilmi Bilgin'i makamında ziyaret etti.

 

Belediye Başkan Yardımcısı Kayhan Işık, İtfaiye Müdürü Zekeriya Kayalı ve itfaiye personeli katılımıyla gerçekleyen ziyarette Başkan Bilgin'e çiçek takdim eden heyet, yıl boyunca yapılan faaliyetler hakkında bilgi verdi. Ziyarette geleneksel tulumbacı kostümlerini taşıyan itfaiye erleri de yer aldı.

 

İtfaiye personeline kolaylık ve başarılar dileyen Başkan Bilgin, “Belediyemizin bütün birimleri 7/24 çalışsın ancak itfaiyemize çok görev düşmesin. Çünkü itfaiyemiz yangın, doğal afet, kaza zamanlarında ilk önce aranan birimimizdir. İstenmeyen olaylar yaşanmasın, sizlere de çok fazla görev düşmesin diyoruz. Bu anlamda tedbirli olmamız gerekiyor. Milletimizin zor zamanlarında hızla yanında olmamız gereken bir görevi üstleniyorsunuz. Bunun için de itfaiye teşkilatımızın fiziki binasını yenileyerek hem de aldığımız yeni personelimiz ile insan kaynaklarımızı güçlendirdik. Yine itfaiye müdürlüğümüzde araç ve gereçlerimizi yenileyerek çağın koşullarına uygun müdahale imkânı sunuyoruz” dedi.

 

İtfaiyenin yangın, kaza ve doğal afetler esnasında değil, öncesinde de gerekli ön bilgilendirmeleri yaptığını dile getiren Bilgin; “Teşkilatımız anaokulundan başlayarak Milli Eğitim Müdürlüğümüz ile ortak bir program çerçevesinde okullarımızda yangın, trafik kazaları ve doğal afetlerin bilgilendirilmesi için gerekli çalışmaları yapıyor. Her alanda olduğu gibi bu alanda da hemşehrilerimizin kendini güvende hissedebileceği bir yapı oluşturmak için canla başla çalışıyoruz. Ben tüm itfaiye teşkilatımızın itfaiye haftasını tebrik ediyorum. Rabbim’den kazasız belasız mesai geçirmelerini temenni ediyor, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İlçemizi çok yakından da tanıyan Ak Parti Antalya Milletvekili İbrahim Aydın, ikinci memleketim dediği Bozkır’da vatandaşlarla bir araya geldi.

 

2023’e Doğru Şehir Buluşmaları kapsamında Ak Parti Genel Merkez tarafından İlçemize görevlendirilen Antalya Milletvekili İbrahim Aydın Bozkır Belediyesi ziyareti sonrasında ilçe teşkilat mensupları ve üniversite öğrencileriyle değerlendirme ve istişare toplantısı gerçekleştirdi. İlçe teşkilat mensuplarıyla toplantı sonrasında Belediye Başkanımız Sadettin Saygı, İlçe Başkanı Kadir Güven ve teşkilat mensuplarıyla esnaf ziyaretinde bulunuldu. Bozkırlı hemşerilerimizin birçoğunun tanıdığı Milletvekili Aydın Bozkır benim ikinci memleketim çocukluk ve gençlik dönemimde Bozkır’a bağlı Çağlayan Yaylasında 10 yıl ikamet ettim. Ailem ve ben Bozkır’ı çok seviyoruz, burası bizim memleketimiz ve burada hemşerilerimle bir arada olmaktan çok mutluyum dedi.

 

Milletvekili Aydın’a İlçemize ziyaretleri ve ilgisinden dolayı teşekkür eden Başkan Saygı sözlerinde şu ifadelere yer verdi; “Bozkır’ımızda kırk yaş üstü hemşerimizin birçoğunun tanıdığı Antalya Milletvekilimiz Sayın İbrahim Aydın vekilimizle birlikte Bozkır’ımızda çok verimli bir gün geçirdik. İlçemizde yürüttüğümüz çalışmaları yakından takip eden her zaman yanımızda olan her sözünde Bozkır’ı çok sevdiğini dile getiren vekilimize göstermiş olduğu ilgi ve alakadan dolayı tüm hemşerilerim adına teşekkür ediyorum” dedi.

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

İtfaiye ekipleri ve görevli personel koordineli çalıştı

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi ana hizmet binasında çalışan personel güne acil durum bildiren siren sesleriyle başladı. 2022 Tatbikat Yılı kapsamında Antalya Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binası’nda Afet ve Acil Durum tatbikatı gerçekleştirildi. Belediye personeli ve vatandaşların katılımıyla gerçekleşen tatbikatta gerçeğini aratmayan görüntüler yaşandı. 

 

Antalya Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binası’nda Afet ve Acil Durum tatbikatı gerçekleştirildi.  Senaryo gereği meydana gelen depremin ardından bina içerisinde bulunan personel ve vatandaşlar toplanma alanına tahliye edildi. Binadan çıkamayanlar ise masa altlarında ve güvenli yerlerde çök, kapan, tutun hareketi yaparak kendilerini korumaya çalıştı. Bu sırada Antalya Büyükşehir Belediyesi Ana Hizmet Binası’nın 4. katında bulunan Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı’na bağlı sistem odasında yangın çıkması üzerine belediye personeli kendi imkanlarıyla yangını söndürmeye çalıştı. Ancak başarılı olmayınca itfaiyeye haber verildi. 

 

ÇATIDA KALAN PERSONEL KURTARILDI

Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını kısa sürede söndürürken, sarsıntı sonrası alt kata inemeyen ve belediye binasının çatısına çıkan bir personel ise itfaiyenin merdivenli aracıyla güvenli şekilde binadan indirildi. İtfaiye ekiplerinin başarılı kurtarma operasyonu toplanma alanında bekleyen personel tarafından alkışlandı. Daha önceden belirlenen söndürme, kurtarma, koruma ve ilk yardım ekiplerinde görev alan Antalya Büyükşehir Belediyesi personeli de tatbikatta itfaiye ekipleri ile koordineli çalışarak tatbikatın başarıya ulaşmasında önemli bir görev aldı. 

 

BİNA 3 DAKİKADA TAHLİYE EDİLDİ

Antalya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Durmuş Ali Arslan ve İtfaiye Daire Başkanı Ahmet Kısa tatbikatın her aşamasını yakında izledi.  Tatbikatın senaryoya uygun şekilde başarıyla tamamlandığını söyleyen Genel Sekreter Yardımcısı Arslan, 4 katlı binanın 3 dakika 10 saniyede boşaltıldığını, itfaiye ekiplerinin ise 6 dakikada olay yerine intikal ettiğini belirtti. Arslan, itfaiye ekiplerine ve belediye personeline teşekkür etti. 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı