Aylık arşivler: Haziran 2023

17 Yaşındaki Recep Nefes Alamıyordu; 3 Ayrı Özel Cerrahi Tekniğin Birlikte Uygulanmasıyla Sağlığına Kavuştu

Eylül 2022’de Sivas’ta geçirdiği motosiklet kazası sonrası beyin kanaması geçiren ve ayağı kırılan 17 yaşındaki Recep Taşdelen, üst üste çeşitli cerrahi işlemler görüp yoğun bakıma girdikten sonra nefes darlığı yaşamaya başladı. Nefesi yetmediği için konuşamaz duruma gelen Taşdelen, 3 ayrı cerrahi tekniğin bir arada kullanıldığı ameliyat sayesinde hem rahat nefes alabiliyor hem de konuşabiliyor. 7 ay boyunca yaşadığı tüm bu olayların kendisi için büyük bir tecrübe olduğunu belirten Taşdelen, “kelimeler kifayetsiz kalıyor, yaşamadan bunu anlamak çok zor” dedi.  

 

Üst üste birçok cerrahi işlem geçiren, bunun sonucunda ise nefes darlığı problemi çeken Taşdelen, tedavi olmak için ailesi ile İstanbul’a Yeditepe Üniversitesi Hastanesi’ne geldi. Tam kapalı havayolunu ve ses tellerinin altına kadar çıkan darlığı ameliyat etmek için doğru zamanı bekleyen Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sina Ercan, “Ayrı teknikleri birleştirerek havayolunun ses tellerine kadar sağlıklı doku ile kaplanmasını ve Recep’in sorunsuz nefes alabilmesini sağlamış olduk” şeklinde konuştu.   

“NEFES BORUSU DARLIĞI, NEFES DARLIĞININ NADİR SEBEPLERİNDENDİR”  

Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Cerrahisi ABD Başkanı, Prof. Dr. Ercan, solunum aleti kullanılan durumlarda nefes borusunda travmaların, tahrişlerin ve daha sonra darlıkların ortaya çıkabileceğini belirterek, konu ile ilgili şu bilgilendirmelerde bulundu:  “Herkesin hayatında olabilecek anlık bir kaza sonrası bütün planlar alt üst olabiliyor. Recep’in yaşadığı gerek beyin travması, gerek ayağındaki kırık ve yoğun bakım süreçlerinde sağlık çalışanları hayat kurtarmak için solunum aleti desteğine başvurmak durumunda kalıyor. Bu kullanılan aletler vücuda yabancı malzemeler olduğu için beklenmeyen etkileri olabiliyor. Nefes borusunda travmalar, tahrişler oluşuyor ve daha sonra bu darlıklar ortaya çıkabiliyor. Nefes borusu darlığı, nefes darlığının en sık görülen sebepleri arasında bulunmadığından, en önemli adım bahsi geçen darlığı akıla getirerek fark edebilmekte. Hep başka sebepler ararken bu sebepler göz ardı edilebiliyor ya da daha ciddi sağlık problemleri nedeniyle bu iş bir süreliğine kendi seyrine bırakılabiliyor. Hastalar böyle bir problemle karşılaştıklarında, bu konuda yetkin sağlık personeli ve alt yapı imkânlarının olduğu merkezler kritik önem taşıyor.”  

“AMELİYATTA ZAMANLAMA ÇOK ÖNEMLİ” 

Göğüs Cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Ercan sözlerine şöyle devam etti:  “Recep ile görüştüğümüzde birkaç kez doğru bir şekilde genişletme işlemi yapılmasına rağmen ciddi bir darlığı bulunuyordu. Onu ilk gördüğümde ameliyat olmaya hazır durumda değildi. Bu hastaların karşılaştığı en önemli şanssızlıklar ameliyatların erken ve aceleyle yapılmasıdır. Nefes borusu ameliyatlarında, herhangi bir yapay parça koyamıyor; bunun yerine hasar görmüş yapıyı çıkartıp sağlam uçları birleştirmemiz gereken cerrahi bir operasyon yapıyoruz. Bu da nefes borusunun boyunun kısalması anlamına geliyor. Bu işlem bir kez yapıldı mı, darlık tekrar oluşursa yapılacak fazla bir şey kalmıyor. O nedenle başarılı sonuçlar için doğru zamanlamanın en önemli konu olduğunu söyleyebiliriz. Enfeksiyon ve ödem çokken, oradaki dokular son halini almamışken erken yapılan bir ameliyat, başarısızlığı da beraberinde getiriyor.” 

“ÜÇ ÖZEL CERRAHİ TEKNİK BİRLEŞTİRİLDİ” 

Ameliyat sürecini Recep ve ailesi ile çok iyi yürüttüklerini anlatan Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sina Ercan, “Recep’i boğulma ve ölüm korkusundan kurtarıp doğru şekilde yapılmış trakeostomi ile bekleterek dokuların iyileşmesini sağladık. Recep’te hem tam kapalı bir havayolu hem de ses tellerinin altına kadar çıkan bir darlığı bulunuyordu. Kompleks bir bölge olduğu için oradaki bütün kıkırdakları yeniden şekillendirip 3 ayrı özel cerrahi tekniği birleştirerek ekleme yaptık. Şimdi her iki ses teli de çok güzel fonksiyon görüyor. Ayrı teknikleri birleştirerek havayolunun ses tellerine kadar sağlıklı doku ile kaplanıp sorunsuz nefes alabilmesini sağlamış olduk.”  

“NEFESİM YETMEDİĞİ İÇİN KONUŞAMIYORDUM”  

Hastalığı sürecinde sürekli bir sorgulama içine girdiğini söyleyen Recep Taşdelen, yaşadıklarını şu cümlelerle anlattı:  “Kelimeler kifayetsiz kalıyor, yaşamadan bunu anlamak çok zor. Ayağımda, platin ve alçı vardı, yürüyemiyordum. Arkadaşlarım eve geldiği zaman ağzımdan doğru düzgün kelime bile çıkmıyordu; nefesim yetmediği için konuşamıyordum. Trakeostomi açıldıktan sonra ayağım da düzeldi, yürümeye başladım. Ama trakeostomi ile bile nefes almak çok zordu. 7 ay boyunca yaşadığım tüm bu olaylar benim için de büyük bir tecrübe oldu. Makine mühendisi olma hedefimi gerçekleştirmek üzere öğretmenlerime ve arkadaşlarıma kavuşmak için sabırsızlanıyorum.” 

 “AĞLAYARAK GELDİK, GÜLEREK DÖNÜYORUZ”  

Recep Taşdelen’in babası Serdal Taşdelen ise yaşadıkları süreci şöyle anlattı:  “7 aydır uyumuyordum, 5-6 gündür nefes aldığımı, yemek yediğimi hissediyorum. Sürekli Recep’in başındaydım. Trakeostomi takılıyken en ufak bir ses değişikliğinde bizim içimiz gidiyordu. Aldığımız makineyle tıkanmasın diye sürekli aspire ettik. Hepimiz çok zor süreçlerden geçtik. Recep, hastanede yatarken de KOAH hastası gibi zor nefes alıp veriyordu. Nefesindeki problemi biz ameliyatlara, travmaya ve ilaçlara bağlamıştık ama öyle değilmiş. Bu yüzden yoğun bakımda kalmış hastaların ailelerine tavsiyem eğer hasta entübe olduysa mutlaka film, tomografi çektirmeliler. Bu durum bizim gibi herkesin başına gelebilir. Hatta doktorlarımızın da gözünden kaçabiliyor. Bu yüzden herkes bilinçli olmalı. Biz Sina Hocamızın yanına ağlayarak geldik, gülerek dönüyoruz.”   

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Elektronik Müziğin Sınırlarında Bir Yolculuk: Thylacine 10 Haziran'da Zorlu PSM'de

Müziğin enlerini sahnelerine taşıyan Zorlu PSM, “PSMLoves2Dance” konser serisi ile müzikseverleri görsel ve işitsel bir şova davet ederken, dansın ve eşsiz bir müzikal deneyimin merkezi haline getirmeye devam ediyor.

 

“Anatolia”, “Olatu” ve “War Dance” gibi üretimleriyle progresif sesleri elektronik müzikle birleştirerek, deneysel üretimleriyle günden güne dinleyici kitlesini genişleten Thylacine, unutulmayacak setiyle 10 Haziran akşamı “PSM Loves2Dance” serisi kapsamında %100 Studio’da!

Zorlu PSM’nin elektronik müziğin enlerini sahnesinde ağırladığı yüksek tempolu “PSMLoves2Dance” serisi kapsamında, 2019 yılında biletleri hızlıca tükenen ve dinleyicilerine unutulmaz bir gece yaşatan Thylacine’ı bir kez daha %100 Studio’da ağırlıyor. Sahne şovlarıyla müziğini tamamlayarak hem göze hem de kulağa hitap eden bir gece yaşatacak olan Fransız prodüktör Thylacine, 10 Haziran akşamı %100 Studio’da yüksek ritimli setlerini dinleyicilerle buluşturmak için bir araya gelecek. İlk olarak Trans-Sibirya demiryolundaki yolculuğu sırasında beste yapmasını sağlayan ve üretimlerini ilk albümü “Transsiberian” ile duyurarak elektronik müzik sahnesinde kısa sürede tanınan bir isim haline gelen Thylacine, “Anatolia”, “Olatu” ve “War Dance” gibi üretimleriyle müzikle görsel dünyayı bir araya getiriyor. Seyahatlerinden aldığı ilhamla dinleyenlerini hem müzikal hem de organik hikayelerle örülü ritimlerin olduğu bir yolculuğa çıkarmak üzere 10 Haziran Cumartesi saat 21:30’da Zorlu PSM %100 Studio’ya geliyor.

Kapı Açılış: 20.30

Etkinlik: 21.30

PSMLoves2Dance: Thylacine etkinliğinin sınırlı sayıdaki biletleri passo’de.

Bilet Fiyatları:

Ön Satış 1. Dönem: ₺275,00-TÜKENDİ.

Ön Satış 2. Dönem: ₺330,00

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Egeli öğrencilerden “Cumhuriyetin İlk Yıllarında Giyim Stilleri İzmir 1920'ler" sergisi

Ege Üniversitesi Moda ve Tasarım Yüksekokulu üçüncü sınıf öğrencilerinin eserlerinden oluşan “Cumhuriyetimizin İlk Yıllarında İzmir’de Giyim Stilleri” sergisinin açılışı Prof. Dr. Yusuf Vardar MÖTBE Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Açılışa Yüksekokul Müdürü ve Proje Yürütücüsü Prof. Dr. Ziynet Öndoğan, Öğr. Gör. Gülseren Haylamaz, modaya ilgi duyan öğrenciler ve sanatseverler katıldı.

Sergi hakkında bilgi veren Öğr. Gör. Gülseren Haylamaz, “Moda ve Tasarım Yüksekokulu üçüncü sınıf öğrencilerimiz ile birlikte, yürütücülüğünü Prof. Dr. Ziynet Öndoğan ile beraber yaptığımız ‘Moda Tasarım Stüdyosu I’ dersi kapsamında İzmir ve çevresine ait erken Cumhuriyet dönemi giysilerini araştırdık. Araştırmalar sonucunda yazılı ve görsel verilere ulaşarak dönemin sosyal, kültürel yaşamını yansıtan fotoğrafları ve videoları inceledik” dedi.

“İzmir geçmişten günümüze önemli bir moda merkezidir”

Erken Cumhuriyet döneminde giyim tarzlarının analizlerini yaptıklarını söyleyen Öğr. Gör. Haylamaz, “1920’lerde kozmopolit bir yapıyı barındırmış olan İzmir ve çevresi, karmaşık bir giyim kuşam görüntüsü sergilemekte.  Bu anlamda erken Cumhuriyet döneminde İzmir ve çevresinde yaşamış halka ait giyim şekillerinin analizlerinin oluşturulması, geleceğin moda tasarımcılarına tarihi bir perspektif sağlıyor. Geçmişten günümüze İzmir, hazır giyim üretimi ve moda tasarımında önemli bir moda merkezidir. İzmir ve çevresinde erken Cumhuriyet dönemi giyim kültürünün zenginliğini ve çeşitliliğini öğrencilerimizin hazırlamış oldukları sergide sanatseverlerin beğenisine sunduk” diye konuştu.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Kaspersky araştırması, sahte donanım cüzdanıyla yaklaşık 30 bin doların çalındığını ortaya koydu

Kripto para yatırımcıları, dijital varlıklarını saklamanın güvenli bir yolu olarak sıklıkla donanım cüzdanlarına yöneliyor ve bunların aşılamaz olduğunu varsayıyor. Ancak piyasadaki en gelişmiş donanım cüzdanları bile kusursuz değil ve sahte veya virüslü cihazların kullanımına dar riskler hala mevcut. Kaspersky, 29 bin 585 dolar değerinde 1,33 BTC’nin kaybıyla sonuçlanan bir donanım cüzdanını hırsızlığının ardındaki detayları paylaştı.

Soğuk cüzdan olarak da bilinen donanım cüzdanları, kripto para anahtarlarını USB bellek boyutundaki bir cihazda saklıyor. Kripto para göndermek ya da merkezi olmayan finans protokolleriyle etkileşime geçmek için bu cihazın bilgisayara takılması gerekiyor. Sonuç olarak, bu cihazlar genellikle internete her zaman bağlı olan ‘sıcak’ cüzdanlardan daha güvenli kabul ediliyor.

Ancak Kaspersky tarafından yakın zaman önce yapılan bir araştırma, bir donanım cüzdanından kripto varlıkların çalındığı nadir bir vakayı ortaya çıkardı. Bu da siber suçluların kazançlarını en üst düzeye çıkarmak için yeni taktikler geliştirdiğine dair önemli bir gösterge olarak kayıtlarda yer aldı. Söz konusu olayın kurbanı o gün herhangi bir işlem yapmamıştı ve soğuk cüzdanı bilgisayara bağlı değildi. Bu nedenle hırsızlığı hemen fark edemedi ve dolandırıcılar kurbanın bilgisi olmadan yaklaşık 29 bin 585 dolar değerinde 1,33 BTC transfer etmeyi başardı.

İncelenen kopya orijinaliyle aynı gibi görünmesine rağmen, cihaz açıldığında kötü niyetli tahrifata dair izler ortaya çıktı. Orijinal donanım cüzdanlarından farklı olarak bileşenler ultrasonik yolla birbirine kaynaklanmak yerine, cihazın içi tutkalla doldurulmuş ve donanım bileşenleri çift taraflı bantla bir arada tutulmuştu. Buna ek olarak, cüzdanın orijinali yerine okuma koruma mekanizmalarına sahip farklı bir mikro denetleyicisi vardı ve flaş bellek tamamen devre dışı bırakılmıştı. Bu durum, Kaspersky araştırmacılarını kurbanın önceden virüs bulaşmış bir donanım cüzdanını satın aldığı sonucuna götürdü.

Saldırganlar önyükleyicinin ve cüzdanın orijinal aygıt yazılımında üç ayrı değişiklik gerçekleştiriyor. Koruyucu mekanizmaların kontrolünü kaldırıyor, rastgele oluşturulan seed ifadesini önceden ayarlanmış 20 ifadeden biriyle değiştiriyor ve herhangi bir ek şifrenin yalnızca ilk karakterini kullanıyor. Bu, saldırganlara cüzdan anahtarı seçmek için toplam 1280 seçenek veriliyor. Böylece saldırganlar, devre dışı bırakılan kripto cüzdan sahibinin kasasında dururken bile operasyonu gerçekleştirebiliyor.  Kripto cüzdan her zamanki gibi çalışıyor görünüyor ancak dolandırıcılar en başından beri cüzdan üzerinde tam yetkiye sahip.

Kaspersky Siber Olay İnceleme Uzmanı Stanislav Golovanov, şunları söyledi: “Donanım cüzdanları uzun zamandır kripto para saklamanın en güvenli yollarından biri olarak görülüyordu. Ancak siber suçlular virüslü veya sahte cihazları durumdan şüphelenmeyen kurbanlara satarak varlıklarını ele geçirmenin yeni yollarını buldular. Bu tür saldırıları tamamen önlemek mümkün. Kullanıcılara riski en aza indirmek için ısrarla donanım cüzdanlarını yalnızca resmi ve güvenilir kaynaklardan satın almalarını tavsiye ediyoruz.” 

Olay hakkında daha fazla bilgi edinmek için Kaspersky Daily’yi ziyaret edin.

Kaspersky uzmanları, kripto varlıklarını güvende tutmak isteyenlere şunları öneriyor:

  • Cüzdanınızı resmi kaynaklardan satın alın. Donanım cüzdanlarını yalnızca üreticinin web sitesi veya yetkili satıcılar gibi resmi ve güvenilir kaynaklardan satın almaya özen gösterin.
  • Donanımda kurcalama belirtisi olup olmadığını kontrol edin. Yeni bir donanım cüzdanını kullanmadan önce, çizik, yapıştırıcı veya uyumsuz bileşenler gibi herhangi bir kurcalama belirtisi olup olmadığını inceleyin.
  • Donanım yazılımını doğrulayın. Donanım cüzdanındaki aygıt yazılımının yasal ve güncel olduğunu her zaman doğrulayın. Bunu en son sürümü üreticinin web sitesini kontrol ederek yapabilirsiniz.
  • Seed cümlenizi güvence altına alın. Donanım cüzdanınızı kurarken, seed cümlenizi yazdığınızdan ve güvenli bir şekilde sakladığınızdan emin olun. Kaspersky Premium gibi güvenilir bir güvenlik çözümü, cep telefonunuzda veya bilgisayarınızda saklanan kripto bilgilerinizi koruyacaktır.
  • Güçlü bir şifre kullanın. Donanım cüzdanınız şifre kullanmaya izin veriyorsa, güçlü ve benzersiz bir şifre kullanın. Kolay tahmin edilebilir şifreler kullanmaktan veya diğer hesaplardaki şifreleri tekrar kullanmaktan kaçının.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

PUBG MOBILE, profesyonel esporcu olmak isteyenleri Yükselen Yıldızlar Turnuvası'na bekliyor

Amatör oyunculara profesyonel arenanın kapılarını açan ve Xiaomi sponsorluğunda düzenlenen PUBG MOBILE Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın 3’üncü sezon başvuruları başladı. Toplam 500.000 TL ödül havuzuna sahip turnuvada yer alacak oyuncular, Barış G & Barbar veya Mezarcı & Barış Bra’nın liginde mücadele ederek 2024 PMPL (PUBG MOBILE Pro League) Elemeleri’ne yükselme fırsatı yakalayacak. Buna ek PUBG MOBILE, kadın oyuncuları desteklemek için Yükselen Yıldızlar Turnuvası içerisinde sadece kadın oyuncuların katılabileceği ayrı bir Kadın Ligi’ni de düzenleyecek.

Dünyanın en popüler mobil oyunlarından PUBG MOBILE, Xiaomi sponsorluğunda düzenlenecek Türkiye’nin en büyük topluluk turnuvası Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın 3’üncü sezonunu duyurdu. İlk iki sezonda olduğu gibi Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın 3’üncü sezonu da profesyonel arenaya adım atmak isteyen amatör oyuncular için önemli bir kapıyı aralayacak.

Toplam ödül havuzu 500.000 TL

Her oyuncunun katılabileceği ve arkadaşlarıyla PUBG MOBILE oynayarak yeteneklerini gösterebileceği Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın 3’üncü sezonu, 500.000 TL ödül havuzunun yanı sıra tüm oyunculara espor takımları tarafından keşfedilme fırsatı sunuyor. Turnuva başvuruları, 5 Haziran – 5 Temmuz tarihleri arasında pubgmturkiye web sitesi üzerinden yapılacak.

Oyuncular Barış G&Barbar veya Mezarcı&Barış Bra’nın liglerinde yer alacak

Turnuvaya kaydolan oyun severler, Barış G&Barbar veya Mezarcı&Barış Bra’dan oluşan dört büyük yayıncının 2’ye 2 ayrılacağı, iki farklı yayıncı liginden oluşacak eleme aşamasında mücadele edecekler. 

Elemelerinin 11 – 27 Temmuz tarihleri arasında düzenleneceği Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın 3’üncü sezon finalleri ise özel izleme etkinlikleri ile birlikte 30-31 Ağustos tarihlerinde gerçekleşecek.

Başarılı ilk üç takım PUBG MOBILE Pro League Elemeleri’ne yükselecek

Turnuvayı ilk üç sırada tamamlayan takımlar 2024 PUBG MOBILE Pro League (PMPL) Elemeleri’nde oynamaya hak kazanacaklar. Topluluk turnuvası kazananlarının PMPL Elemeleri’ne bağlandığı bu turnuva, profesyonel espor arenasında yer almak isteyen oyunculara büyük bir fırsat sunuyor.

Geçen yılın şampiyonu bu yıl PMPL Avrupa’da mücadele edecek

Yükselen Yıldızlar Turnuvası’nın ikinci döneminin şampiyon takımı Melise Esports, PUBG MOBILE Türkiye Ulusal Kupası’ndaki (PMNC) başarılarının ardından PUBG MOBILE Pro League’de (PMPL) yer aldı. Burada da başarılı sonuçlar yakalayan Melise Esports, PMPL Avrupa biletini kazandı.

Kadın oyunculara destek turnuvası

Turnuvanın üçüncü yılında PUBG MOBILE, esporda cinsiyet eşitliğine katkı sunma hedefleri doğrultusunda Yükselen Yıldızlar Turnuvası içerisinde ayrı bir Kadın Ligi de hayata geçirecek. Kadın oyuncuları destekleyerek kadınların espor dünyasında daha fazla yer almasını hedefleyen PUBG MOBILE, bu kapsamda hem yerelde hem de global arenada çeşitli adımlar da atıyor. 

Markanın Avrupa ekibi son iki yıldır PUBG MOBILE European Wonder League (PMEWL) kadınlar turnuvasını düzenlerken burada Türk takımların rüzgarı esmeye devam ediyor. Turnuvanın ilk yılında Rise of Queens güçlü performansıyla şampiyon olurken kadınlar gününe denk gelen 8 Mart 2023 tarihinde verdiği başarılı mücadeleyle Galatasaray Esports da bu yılın şampiyonu olmuştu.

PUBG MOBILE’dan oyunculara takım olma fırsatı

Oyun severlere çeşitli fırsatlar sunan turnuvada yer almak isteyen ancak henüz bir takımı olmayan oyuncular, PUBG MOBILE Espor Türkiye Discord adresi üzerinden kendilerine takım arkadaşı da bulabilecekler.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

NFT'lerle Pasif Gelir Elde Etmenin 4 Yöntemi

Ortaya çıktığından beri kripto alanında popüleritesini koruyan NFT’ler, küresel çapta yaygınlaşmaya devam ediyor. Business Research Insights tarafından yayımlanan bir rapora göre, NFT piyasasının hacminin 2028’e kadar 73,9 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

Bu konsepte yapılan yatırımlar içerik oluşturucular, düzenli gelir elde etmek isteyenler ve yatırımcılar için çeşitli fırsatlar sağlıyor. Böylelikle NFT kullanarak birçok farklı şekilde pasif gelir elde etmek mümkün hale geliyor. Kritik dijital varlık güvenliği ve kullanımı konusunda dünya lideri olan Ledger, NFT’ler sayesinde pasif gelir sağlamanın 4 yöntemini sıralıyor.

Son yıllarda giderek yaygınlaşan NFT’ler, kullanıcılarına birbirinden farklı avantajlar sunuyor. Kripto alanında yatırım yapmak da bu avantajlar sayesinde gelir elde etmeyi mümkün kılıyor. Benzersiz sanal varlıkları temsil eden NFTler, bir Ledger donanım cüzdanıyla güvenle saklanabiliyor. NFT araclılığıyla pasif gelir elde etmek, kripto dünyasında gün geçtikçe popülerleşen bir konu haline geliyor. Pasif gelir elde etme, çok az çabayla mevcut varlıklar sayesinde para kazanma fırsatı sağlamasından dolayı, dijital varlık sahipleri tarafından sıkça tercih edilen bir yöntem. Staking ve likidite madenciliği gibi stratejilerle kripto coin’lerden ve token’lardan pasif gelir elde etmek, NFT’lerin küresel çapta hızla yaygınlaşmasını sağlıyor. Kritik dijital varlık güvenliği ve kullanımı konusunda dünya lideri olan Ledger, NFT’lerle pasif gelir elde etmenin 4 yolunu paylaşıyor.

1. NFT Stake Etme:  Stake etmek, dijital varlıkların kontrolünü kişiye bırakırken portföyü artırabilecek ödüller kazanmayı sağlıyor. NFT’leri bir blok zinciri ağına veya likidite havuzuna teminat olarak göstererek staking dönemi olarak bilinen minimum süre boyunca bunları kilitlemek gerekiyor. Bu yöntemle ağ, işlemleri hızlı bir şekilde işliyor ve ağın güvenliği artıyor. Böylece işlem karşılığında, kripto token’ları olarak staking ödülleri alınıyor. NFT’ler ne kadar nadir olursa staking ödülleri de o kadar yüksek oluyor. Gelirleri tercih edilen varlıklara dönüştürmek için bu token’larla takas ve alım-satım işlemleri yapılabiliyor. Fakat stake edildikleri sırada NFT’leri taşımak veya satmak mümkün olmuyor.

2. NFT Kiralama: NFT sahiplerinin kullanabileceği en yeni pasif gelir akışı yöntemi olan kiralama platformları, NFT’ler için kiraya verme ücretlerini ve kiralama süresini belirlemeye yardımcı oluyor. Ardından tüm bu süreç, kiralamayı belirlenen zamanda sonlandıran ve NFT’leri cüzdana iade eden akıllı sözleşmeler tarafından yönetilip denetleniyor. NFT’lerin kiralanmasıyla pasif gelir elde etme ve oyuncunun oyunu kazanma ihtimali artıyor. “Play to Earn” (Kazanmak için Oyna) tarzındaki oyunlar kazanç sağlamaya yönelik oyunlara örnek verilebilir. NFT kiralamak, hem kullanıcı hem de oyuncu açısından iki tarafın da kazançlı çıktığı faydalı yöntemlerden biri.

3. NFT Likiditesiyle Başka Bir Yerden Getiri Sağlama: NFT likidite havuzları, NFT’leri satmadan değerinden faydalanmaya olanak tanıyor. Bu yöntemin sağladığı avantaj, aynı koleksiyona sahip olmayı sürdürürken aynı değeri başka platformlarda kullanarak pasif gelir elde edebilmek. NFT’ler, platformdaki kasalardan birine yatırılır ve karşılığında platformun, NFT koleksiyonun taban fiyatı değerinde olan yerel vToken’ı (ERC20) alınır. Ardından bu vToken’ları Balancer ve Uniswap gibi DEX likidite havuzlarına yatırarak ödüller kazanılabilir. Kazanç elde edildiğinde vToken’lar geri verilir. Ardından ufak bir ücret karşılığında aynı koleksiyondan bir NFT geri alınabilir.

4. Telif Ücreti Kazanmak: NFT’ler aracılığıyla pasif gelir elde etmenin bir diğer yolu ise telif ücretleri kazanmak. Bazı farklılıklar içeren bu yöntem, oluşturulan dijital sanat eserleri başkalarına ait olsa bile bunlardan gelir elde edilmesini sağlıyor. Dijital sanat eseri oluşturulduktan sonra NFT’yi mint’lemek gerekiyor. Mint’leme, sanat eserini bir NFT olarak blok zincirinin bir parçası hâline getirme sürecidir. Bunu yapmak için dahili bir akıllı sözleşme oluşturarak teknik ayrıntıları ve telif ücretini programlamak gerekiyor. Bu işlemden sonra, NFT her satıldığında otomatik olarak telif ücreti alınıyor. %5 ila %10 arasında seyreden en yaygın telif ücretleri genellikle bir NFT satıldığında ödeniyor. Örneğin NFT 1.000 dolara satılıyorsa ve telif ücreti %5 ise telif ödemesi olarak 50 dolar alınır, bu durum token’ın satıldığı her sefer için geçerlidir.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Vertiv, EMEA'da Üç Fazlı UPS Kanal Teklifini Geliştiriyor

Yeni pazara açılma stratejisi, müşterilerin artan dijital taleplerini karşılamak için kanal iş ortaklarının daha yüksek güç ve üç fazlı UPS’e yönelik artan talebine cevap veriyor

Küresel bir kritik dijital altyapı ve süreklilik çözümleri sağlayıcısı olan Vertiv (NYSE: VRT), kanal distribütörleri ve bayilerine yönelik özel teklifinde önemli geliştirmeler yaptığını duyurdu. Omdia’ya göre Vertiv, üç fazlı UPS pazarında küresel olarak 1. sırada yer alıyor ve pazarın yüzde 16’sını elinde tutuyor. Bu geliştirmelerle, Vertiv™ Liebert® ITA2 ve onun tamamlayıcı servisleri de dahil olmak üzere Vertiv’in 10 ila 60kVA arasındaki yüksek verimli ve pazar lideri üç fazlı kesintisiz güç kaynakları (UPS) artık Vertiv Solution Designer aracında mevcut ve Avrupa, Orta Doğu ve Afrika’da (EMEA) stoktan gönderiliyor.

Omdia’nın UPS Donanım Pazar Takibi ve Analizi 2022’ye göre, EMEA’da bulut, colocation ve telekomünikasyon dışındaki pazarlardan üç fazlı UPS’e olan talep artıyor. Bunlar arasında perakende, toptan satış, sağlık, imalat ve diğer endüstriler yer alıyor. 2026 yılına kadar, EMEA’daki üç fazlı UPS pazarının 2021’deki 1,66 milyar dolardan yüzde 5,84’lük bir yıllık bileşik büyüme ile 2,07 milyar dolara çıkması bekleniyor.

“Dijitalleşme her ölçekten ve sektörden şirket tarafından kullanılıyor ve bu da küçük ve orta ölçekli tesisleri elektrik kesintilerine karşı korumak için verimli çözümlere olan ihtiyacın artmasına neden oluyor” diyen Vertiv EMEA Başkanı Karsten Winther, sözlerini şöyle sürdürüyor:  “Üç fazlı UPS’in BT kanal portföyümüze stratejik olarak eklenmesi, iş ortaklarımızın sektör lideri çözümlerle daha geniş bir pazara hizmet vermesine olanak tanıyarak işletmelerin en son teknolojilerden yararlanmasını ve dijital dönüşüm yolculuklarını hızlandırmasını sağlıyor.”

“30 yılı aşkın süredir resmi bir Vertiv iş ortağı ve sistem entegratörü olarak, üç fazlı UPS sistemleri için giderek daha fazla fırsat görüyoruz” diyen Endenburg Elektrotechniek Enerji Çözümleri ekip lideri Ronald Lagerberg de sözlerini şöyle sürdürüyor:  “Vertiv’in BT kanalı portföyünün genişletilmesi, seçeneklerimizi artırıyor ve son kullanıcılara hizmet verme becerimizi geliştirirken önemli lojistik, idari ve finansal avantajlar elde etmemizi sağlıyor. Bu son teknoloji ürünleri tekliflerimize entegre etmek için sabırsızlanıyoruz.”

Vertiv™ Liebert® ITA2, gerçek bir çevrimiçi çift dönüştürme teknolojisine, birim güç faktörüne ve son derece kompakt bir raf/kule tasarımına sahip. Tek fazlı sistemlerle karşılaştırıldığında, üç fazlı UPS daha yüksek güç kapasitesi ve ECO modunda yüzde 99’a varan verimlilik sağlıyor. Bu teklifle birlikte, üç fazlı sistemlerin tüm yaşam döngüsü boyunca ürün seçimi, kurulumu ve performans optimizasyonu konusunda uzman desteği artık kanal pazarı aracılığıyla da sunuluyor. Aslında, Vertiv’in üç fazlı UPS teklifi, kanal için özel olarak tasarlanmış özelleştirilmiş yerinde ve sözleşmeli hizmetlerle geliştirilirken, şirketin üst düzey servis ağından da yararlanıyor.

Kanal pazarına odaklı geniş bir UPS çözümleri portföyüne sahip olmak, iş ortaklarının, işletmelerin dijital ayak izlerini genişletirken güvenilir kanal iş ortaklarıyla çalışmaya devam etmelerini sağlayan orta güç çözümleri de dahil olmak üzere çok çeşitli güç koruma seçeneklerine erişebilecekleri anlamına gelir. Vertiv, kanal iş ortaklarının iş modellerini tamamlamak için tasarlanmış kapsamlı bir uzmanlık hizmetleri yelpazesi sunuyor. Kapsamlı hizmet uzmanlığı, ilgili tüm taraflar için sorunsuz bir deneyim yaratarak yerinde servisler, yaşam döngüsü servisleri ve uzaktan teşhis ve olay yönetimi gibi dijital hizmetler de dahil olmak üzere Vertiv’in tüm servis tekliflerinde sorunsuz destek sağlıyor. Ayrıca iş ortakları, varlık yönetimi yeteneklerini güçlendirmek ve son kullanıcılarına en iyi deneyimi sunmak için Vertiv™ yazılım çözümlerinden yararlanabiliyor.

UPS sistemlerine ek olarak Vertiv’in daha geniş kritik altyapı portföyü, müşterinin mevcut altyapısıyla sorunsuz bir şekilde entegre olurken daha verimli çalışacak, kapasiteyi artıracak ve potansiyel olarak TCO’yu düşürecek şekilde tasarlandı. Böylelikle iş ortaklarının gelir akışlarını genişletmesine ve marjları artırmasına olanak tanır hale geldi. Avrupa ve dünyanın dört bir yanındaki üretim tesisleriyle Vertiv çözümleri, ihtiyaç duyuldukları zaman ve yerde hazır hale getirilebiliyor.

İş ortakları, teknik ve ticari destek ekiplerinden oluşan bir ekosisteme bağlantısı olan özel konfigürasayon araçlarına da erişebiliyor. Vertiv’in çok ödüllü İş Ortağı Programı, iş ortağı katılımını donatmak, geliştirmek ve ödüllendirmek için avantajlar ve teşvikler sunuyor. Liebert ITA2 UPS’in Vertiv’in BT kanalı portföyüne eklenmesi, katılımcı ülkelerdeki EMEA bayilerinin, iş ortaklarının herhangi bir raporlamaya ihtiyaç duymadan kolayca ödül kazanmalarını sağlayan Vertiv Teşvik Programı (VIP) aracılığıyla daha fazla puan kazanmalarını da sağlıyor. Bonus puanlar aylık olarak Vertiv İş Ortağı Portalına yükleniyor ve iş ortağının bunları kullanmak için yalnızca oturum açması gerekiyor.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Koreliler Nükleer Sanayii Yatırımları İçin İstanbul'a Geliyor

Türkiyenin ilk ve tek nükleer enerji etkinliği 5. Nükleer Santraller Fuarı ve 9. Nükleer Santraller Zirvesi, 21-22 Haziran 2023 tarihlerinde İstanbulda kapılarını açmaya hazırlanıyor. Akkuyu NGS’deki Türk firmalarını bekleyen ihaleler NPPES’te paylaşılacak. Koreli nükleer tedarikçiler de yeni yatırımlar için geniş bir katılımla NPPES’te yerlerini alacak

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın destekleriyle Ankara Sanayi Odası (ASO) ve Nükleer Sanayi Derneği (NSD) tarafından düzenlenen 5. Nükleer Santraller Fuarı ve 9. Nükleer Santraller Zirvesi (NPPES), 21-22 Haziran 2023 tarihlerinde İstanbul’da gerçekleşecek. Bu yıl NPPES, Yeni Nükleer İzleme Enstitüsü (New Nuclear Watch Institute – NNWI) ile Rusya’nın Nükleer Sanayii İnşaat Kompleksi Kuruluşları Derneği (Association of Organizations of the Construction Complex of the Nuclear Industry  ACCNI)’nin destekleriyle gerçekleşiyor. Türkiye, Afrika ve Ortadoğu’nun en kapsamlı nükleer etkinliği olan NPPES’te, yeni teknolojiler tanıtılacak ve iş fırsatları konuşulacak.

Akkuyu NGS’deki en güncel gelişmeler masaya yatırılacak

NPPES’te iki gün boyunca sektörün gündemindeki başlıkların tartışılacağına dikkat çeken Ankara Sanayi Odası Başkanı Seyit Ardıç sözlerine şöyle devam etti: “Akkuyu NGS’de devam eden inşaat süreçleri Zirve’nin önemli başlıklarından birini oluşturacak. Akkuyu NGS’de Türk firmalarını bekleyen iş olanakları ve yapılması planlanan ihaleler ile ilgili güncel bilgiler de NPPES’te paylaşılacak. Rusya’nın Nükleer Sanayii İnşaat Kompleksi Kuruluşları Derneği de 100m2‘lik geniş bir stant ile NPPES’e katılarak Türkiye, Rusya ve yakın coğrafyadaki nükleer enerji fırsatlarıyla ilgili Türk firmalarıyla görüşecekler. Yerli firmalarımızın nükleer enerji gibi ileri teknoloji  gerektiren katma değeri yüksek bu sektörde alanlarını genişletmek için NPPES önemli fırsatlar sunuyor. Bu açıdan bu yıl yerli firmalarımızın etkinliğe katılımlarının artacağını öngörüyoruz.”

Koreli nükleer tedarikçiler B2B görüşmeler için geliyor

Nükleer Sanayi Derneği Başkanı Alikaan Çiftçi ise şunları söyledi: “NPPES bu yıl nükleer enerjide stratejik öneme sahip birçok ülkeden temsilciyi ağırlamaya hazırlanıyor. Nükleer enerjide söz sahibi ülkelerden önemli oyuncular, Türk firmalarıyla alt yüklenici ve partner olarak çalışmak üzere NPPES’te ikili görüşmeler gerçekleştirecek. Bu yıl Kore Nükleer Derneği de Koreli nükleer tedarikçilerden oluşan geniş bir katılımla NPPES’te yerini alacak ve yeni yatırımlar konusunda yerli firmalarımızla B2B görüşmeler gerçekleştirecekler.”

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yapay Zekanın e-Ticaretteki rolü artıyor

Üçüncü taraf tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla girilecek yeni dönemde, Avrupa ve Türkiye’de hızla büyüyen e-ticaret sektörünün liderlerinden Hepsiburada, yapay zekayı süreçlerine nasıl entegre ettiğini açıklıyor

Avrupa’da e-ticaret pazarı gelirinin önemli ölçüde artarak 2025’de 939 milyar doların üzerine çıkması bekleniyor. Statista, Avrupa’daki e-ticaret gelirinin 2027 yılına kadar bir trilyonu aşacağını tahmin ediyor. Türkiye’de de benzer bir eğilim gözleniyor, 2022 yılında ülkemizde e-ticaret hacmi bir önceki yıla göre yüzde 109’luk artışla 800,7 milyar TL olarak gerçekleşti. 2022 yılında sipariş adetleri yüzde 43 artış ile 3 milyar 347 milyon adetten 4 milyar 787 milyon adede yükselirken, e-ticaretin genel ticarete oranı 2022 yılında yüzde 5 artarak yüzde 18,6 olarak gerçekleşti.

Pazardaki büyüme rakamlarının yanı sıra sektörü ilgilendiren önemli gelişmeler de yaşanıyor. Özellikle üçüncü taraf tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla girilecek yeni döneme hazırlık ve yapay zeka araçlarının aktif kullanımı e-ticaret sektörü oyuncularını yeni planlar yapmaya teşvik ediyor. Sektörün liderlerinden Hepsiburada’nın Pazarlama Direktörü Alper Boyer, bu alanlardaki gelişmeleri nasıl takip ettiklerini ve neler yaptıklarını şöyle özetliyor: “Yalnızca en esnek ve hızlı hareket eden markalar tanımlama bilgilerinin kaldırılmasıyla ortaya çıkacak fırsatları görecek ve bu fırsatlardan tam olarak yararlanabilecek. Hepsiburada olarak çalışmalarımıza başladık ve yaklaşık 2-3 yıldır tanımlama bilgilerinin kullanılmadığı dijital pazarlama süreçlerine hazırlanıyoruz. Tahmin veya modelleme çalışmaları için verileri analiz etmenin en doğru yollarını bulmaya yatırım yaptık. Hepsiburada olarak veri odaklı performans pazarlama yönetiminin bu yılki ana strateji odağımızı oluşturduğunu söyleyebiliriz.” 

E-Ticarette yapay zeka artık bir zorunluluk haline geldi

Performans pazarlamasının tamamen verileri yorumlama becerisiyle ilgili olduğunu belirten Alper Boyer, yalnızca yapay zekanın harekete geçirilebilir içgörüler oluşturmak için bu beceriye sahip olduğunu belirtti. Boyer, “Şu anda teknoloji departmanlarımız hem süreç yönetiminde hem de sitedeki bazı bileşenlerde farklı yapay zeka tabanlı uygulamaları kullanıyor. Pazarlama alanında, geçtiğimiz yıl görsel içerik üretimi için yapay zeka tabanlı çözümler kullanmaya başladık ve makine öğrenimi algoritmaları yardımıyla segmentasyon ve puanlama modelleri üzerinde testlere başlamayı hedefliyoruz. Ana hedefimiz daha fazla mikro segment oluşturmak ve bu segmentlere en uygun ürün gruplarını sunarak daha yüksek performans elde etmek. Yapay zeka bunun en temel unsuru” dedi.

Derin öğrenme ile kampanyalara çeviklik katın

Rekabetçi sektörde zirvede yer alabilmek için iş ortaklarını da yeni gelişmelere uyum sağlayabilenler arasından seçmek gerektiğine değinen Boyer, “Genel olarak, dijital ticaretin sürekli değişen dünyasında, öne çıkmanın en önemli unsuru çeviklik. Değişen ortama göre yeni çözümler sunan iş ortaklarının bu çevikteki rolü ise çok büyük. Derin Öğrenme destekli çözümleriyle performans kampanyalarımıza ekstra çeviklik katan RTB House gibi iş ortaklarıyla birlikte çalışmak, ileriye dönük stratejimizin ayrılmaz bir parçası. Yol arkadaşlarınızı dikkatle seçin ve markanızın e-ticaretin heyecan verici geleceğine yolculuğunda size en iyi şekilde yardımcı olabilecek şirketleri tercih edin” diyerek sözlerini tamamladı.

2022 yılında Hepsiburada, toplam satış hacmini yüzde 81’lik büyüme ile 47,3 milyar liraya çıkarmayı başardı. Şirket, 2022 sonunda yüzde 8 artışla 12,2 milyon aktif müşteriye ulaştı. Müşteri başına düşen sipariş sıklığı ise 2022 yıl sonu itibarıyla yüzde 39,1 artarak 6,6’ya yükseldi. Böylece 2022 yılında sipariş sayısı yüzde 50 büyümeyle 80,4 milyona ulaştı. Efsane Kasım’da 2022 yılının geri kalan 11 ayının günlük ortalama satış hacminin yaklaşık 2,6 kat fazlası satış hacmi elde edildi.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Cigna Yeni İsmi ile Yoluna Güçlenerek Devam Ediyor: QNB Sigorta

Türkiye’nin en büyük özel bankalarından QNB Finansbank ortaklığında faaliyet gösteren Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik; herkes için ulaşılabilir, güvenilir sigortacılık hizmetleri sunmak üzere çıktığı yola QNB Sigorta adıyla devam edeceğini açıkladı. Ortaklık yapısı yüzde 100 QNB Finansbank iştiraki olarak değişen Cigna, köklü tecrübesine QNB Finansbank gücünü ekledi. Cigna, yeni marka adı “QNB Sigorta” ile sektördeki rekabetçi konumunu ve müşteri memnuniyetini artırmayı hedefliyor. 

Sigortacılık sektöründe, 2007 yılından günümüze inovatif çözümler sunan Cigna Sağlık Hayat ve Emeklilik, sektörde daha etkin adımlar atmak üzere yeni bir dönüşüm sürecine imza attı. Müşterilerinin değişen beklenti ve ihtiyaçlarını karşılamak için sürekli gelişimi ve inovasyonu benimseyen şirket, yeni bir isimle müşterileriyle buluşacağını duyurdu. Yoluna QNB Sigorta olarak devam edecek olan şirket, bireysel ve kurumsal müşterilerine geniş ürün yelpazesi, hizmet kalitesi ve kanal çeşitliliğiyle güvenilir sigortacılık hizmetleri sunmayı sürdürecek.

Daha önce yüzde 49 QNB Finansbank ve yüzde 51 Cigna Nederland Gamma B.V. ortaklık yapısına sahip olan şirket, 13 Ocak 2023 tarihinde yapılan hisse devriyle yüzde 100 QNB Finansbank iştiraki haline geldi. Yeni yapılanmasıyla QNB Finansbank’ın gücünü de arkasına alan QNB Sigorta, sigortacılık sektöründe daha etkin adımlar atmayı hedefliyor.

Dönüşüm sürecine yeni hedefler ve söylemlerle adım atan şirket sağlık, hayat, ferdi kaza ve bireysel emeklilik sigortası alanlarında müşterilerinin bugününü ve geleceğini güvence altına alarak, hayatına dokunduğu herkesi iyi hissettirmeyi amaçlıyor. Şirket “QNB Sigorta, sadece yarın değil şimdi iyi ol, bugün iyi hisset diye var” mesajıyla sadece sigorta teminatlarının talep edildiği zamanlarda değil, önlem almak istenilen tüm anlarda müşterilerinin yanında olacağını vurguluyor.

“DAHA FAZLA İNSANIN HAYATINA DOKUNACAK OLMAKTAN HEYECANLIYIZ”

QNB Sigorta Genel Müdürü Pınar Kuriş, “Değişime uyumlu kaslarımızdan aldığımız güç ve kurulduğumuz günden bu yana yanımızda olan QNB Finansbank’ın güveniyle, yolculuğumuza QNB Sigorta olarak devam etmenin heyecanını yaşıyoruz” dedi ve ekledi: “200 yılı aşkın tecrübesiyle dünyanın önde gelen sağlık ve hayat sigortası şirketlerinden biri olan Cigna Global ile Türkiye’nin en büyük özel bankalarından biri olan QNB Finansbank ortaklığında 2012 yılında bir yolculuğa çıktık. Hayat boyu birliktelik sözü vererek çıktığımız bu yolda, bugüne dek Türkiye’nin dört bir yanındaki 5 milyondan fazla müşterimizle beraber kocaman bir aile olarak birbirimize yol arkadaşlığı yaptık. Sektör ve müşteri beklentilerinin değişimine en doğru şekilde yanıt vermeye devam ederken; dijitalleşme, altyapı yatırımları, hizmet ve ürün çeşitliliğimizi artırma hedeflerimizle güçlü bir dönüşüme imza atıyoruz. Köklü sigortacılık uzmanlığımız ışığında, işimize olan tutkumuz, yeniliğe olan inancımızla QNB Sigorta adı ile devam edeceğimiz bu yolda, daha fazla insanın hayatına dokunabilecek olmaktan çok mutlu ve heyecanlıyız.

QNB Sigorta olarak özellikle sağlık sigortası alanında güçlenmeyi sürdüreceklerini vurgulayan Kuriş, “Sağlık, hayat ve bireysel emeklilik branşlarında da başarı grafiğimizi yükseltmeyi amaçlıyoruz. QNB Finansbank’ın desteğiyle hedeflerimizi de yükselttik. QNB Sigorta, toplumda sigorta bilincini artırmak ve daha geniş bir müşteri kitlesine ulaşmak için dijital kanallarını güncelleyerek ve kanal çeşitliliğini artırarak yoluna devam edecek. Daha güçlü bir şekilde, sektörün önemli bir aktörü olarak geleceğimize emin adımlarla yürüyeceğiz” dedi.  

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı